Şehmus Yabancı Dizi
Şehmus Hazer – Özel röportaj
“Her takım ulaşılması zor bir hedef belirler. Ve her oyuncu kendisini bu ulaşılmaz hedef için hazırlar. Limitlerini aşar. Hedefin gerçekten de ulaşılmaz olduğunu anlayan oyuncular bir adım geriye atarlar ve yıldızların yükselişini izlerler. O yıldızlar belki günün sonunda ulaşılmazı elde edemezler. Ama ulaşılmaz için sarf ettikleri efor, takımın gerçek hedefine ulaşmasını sağlar. İşte bu altın kuralların birisidir: Ulaşılmazı iste gerçeği kazan.” diye yazar Mike Krzyzewski, “The Gold Standard” kitabında.
Yani Krzyzewski -basketbol tarihinin en iyi baş antrenörleri arasında gösteriliyor- bir ulaşılmaz hedefin aslında gerçek hedefe açılan kapı olduğunu belirtir. Aslında bu sözü özellikle de genç basketbol oyuncularına uyarlamak pek de yanlış olmaz. Zira sonralardan yıldız kalibresinde olanlar, en iyi yaptıkları şeyler dâhil bütün oyun repertuvarını gelişmek için ellerinden geleni yaparlar ve olgunluk çağlarında belki daha da erken yıllarda diğerlerinden ayrılırlar. Tıpkı Şehmus Hazer gibi.
Ad
Basketbol hikâyesi arkadaşlarıyla olan bağından başlayan Şehmus, sıradaki bölümü NBA Draftı’nda yazmaya hazırlanıyor. Geçtiğimiz günlerde NBA Draftı’na katılacağını açıklayan Teksüt Bandırma’nın genç oyun kurucusu için gelecek parlak. Peki bu parlak gelecek, nasıl bir geçmişle şekilleniyor?
Basketbol
"Tüm mücadele Türk bayrağı için" Merve Arı - Özel Röportaj
DÜN -
İlk olarak, nasılsınız?
Bildiğiniz gibi şu sıralar hepimizin gündeminde olan moral bozucu bir konu var. Koronavirüs salgını yüzünden istemsizce moral bozukluğuna giriyorum, çünkü hepimizin sağlığı söz konusu. Ve bunu belirli bir şekilde aşmaya çalışıyorum. Onun dışında gayet iyi ve heyecanlıyım. Evde kaldığım bu dönemde fiziksel gelişimimi sürdürüp kendimi hazır tutmaya çalışıyorum.
Basketbola yönelme hikâyenizden bahseder misiniz? Bu sporla nasıl tanıştınız ve sonrasında bunu bir meslek hâline getirmeye nasıl karar verdiniz?
Bu spora yönelmemde arkadaşlarımın payı çok büyük. Çünkü onlarla vakit geçirmeyi seviyordum, iyi bir dostluğumuz vardı. Beraber hobi olarak bir ara basketbol oynamaya başladık. Her basketbol oynadığımda bu oyunu biraz daha sevdiğimi anladım. Sonrasında, o zamanki adı ile, Banvit’in altyapısına seçmelere gittim. Seçildikten sonra her geçen maç ve antrenman, basketbola olan bağlılığımı arttırdı. Ve bunu bir meslek hâline getirmeye karar verdim.
Basketbola başladığınız zaman ailenizin tepkisi ne oldu?
Açıkçası ilk başlarda yaşımın da küçük olmasından ötürü ailem, basketbolu bir meslek olarak yapma kararıma pek sıcak bakmadı. Küçüklüğümde onlardan uzak kalmamı istemediler. Onların açısından bakarsak haklı olduklarını söyleyebiliriz ama oyunu gerçekten de çok seviyorum. Tabii ilerleyen zamanlarda benim hırsım ve azmim onları da ikna etti. Ve şu an ailem, en büyük destekçim.
Peki, eğitim hayatınız nasıl ilerliyor?
Eğitime daha doğrusu kültürel birikime çok önem veren biriyim. Fakat geleceğimi tamamen basketbol üzerine kurmak istediğim için eğitime istediğim zamanı ayıramıyorum. Basketbol ve eğitim arasında karar vermem gerektiği zaman genelde parkedeki gelişime yöneliyorum. İkisini aynı zamanda yönetmek zorlayıcı fakat elimden geleni yapmaya çalışıyorum.
Parkeye çıktığınız an neler hissediyorsunuz? Genç yaşta aldığınız sorumluluk ve sizden beklenenler bir baskı yaratıyor mu?
Ayakkabılarımı son bir kez bağlayıp parkeye çıktığım kafam an tek bir şeye odaklanıyor: Maçı kazanmak için elinden geleni yap. Parkeyi ilgilendirmeyen her şeyi kafamdan siliyorum, onları görmezden geliyorum. Bu yüzden oynadığımız her maçta bütün duygu yoğunluğunu üzerimde hissediyorum.
Aslında bu sorumluluk bir baskı değil de motivasyon yaratıyor. Çünkü bu yaşta bu denli bir rolü edinmemin çok büyük bir şans olduğunu düşünüyorum. Motive oluyorum. Ve her zaman yapabildiğimi aşmak, daha iyisini yapmak için çabalıyorum.
Kulübünüz ülkenin en değerli altyapı sistemlerinden birisine sahip. Bu sistemde yetişen oyuncu olarak, sizce altyapınızı özel kılan faktörler neler? Orada nasıl bir ortam var?
Bu altyapıyı özel kılan faktörlerden birisi bence jeopolitik konumu olabilir. Demek istediğim, Bandırma küçük bir ilçe ve herkes birbirini tanıyor. Bandırma’nın yalnızca kendisine özgü şeylerle bezenmiş bir basketbol kulübü olduğu için halkın takımla olan bağı çok kuvvetli. Bu nedenle basketbol çoğu genç oyuncu için büyük bir fırsat. Kulübün ilgisi de yüksek olunca bu durum yaratılıyor.
Sizin için basketbolun en güzel yanı nedir, bunu nasıl tarif edersiniz?
Ya o kadar çok şey var ki… Çünkü ben ve benim gibi genç oyuncular için basketbol, yalnızca bir meslek, geçim kaynağı olmaktan çok daha büyük. Bu yaşta düzenli olarak yaptığımız antrenmanlar, beslenmemize dikkat etmemiz ve bunun gibi unsurlar, bizi sağlık olarak harika seviyelere çıkarıyor. Sağlığın ne kadar değerli olduğunu gösteriyor basketbol. Tabii bunların dışında sürekli olarak bir hedefimin olması hayatıma renk ve heyecan katıyor. Daha yüzlerce şey söyleyebilirim…
Şu an "modern" olarak tabir edilen basketbolda pace&space temelli bir oyun anlayışı hâkim. Bunun sonucunda oyun temposunun ve üç sayılık atışların arttığını görüyoruz. Ayrıca adam değişim savunması da bir hayli önem kazandı. Siz kendinizi bu değişimlere karşı nasıl hazırlıyorsunuz?
Ben bir oyun kurucu olarak bu değişimlere karşı hazırlıklı olmak için tempo üzerinde çalışıyordum. Yani hızlı ve çevik olmaya çalışıyordum. Tabii şutumu da geliştiriyordum. Eğer oyunun gidişatını, projeksiyonunu tahmin edebilirseniz ekstra bir hazırlığa gerek kalmadan tam zamanında o döneme uygun bir oyuncu olursunuz. Ben bu bağlamda çalışıyorum ve planlarımı yapıyorum.
Bu dönemde biz kısaların savunmayı delmesi önemli tabii belirttiğim gibi şutlarda da iyi olmalı.
Sizce oyununuzun artıları ve eksileri neler?
Fiziksel anlamda kendimi çok daha fazla geliştirmem lazım. Üst seviyelere hazır olmam gerekiyor. Pick&roll sonrası şutlarımı istikrarlı hâle getirmek istiyorum. Bunlar eksilerim. Artılarım ise hızlıyım, oyunu iyi okuyabiliyorum, pota etrafında bitirebiliyorum ve bence iyi bir pasörüm. Ama artılarım dâhil her şeyde gelişmeye devam edeceğim.
En sevdiğiniz hücum ve savunma setleri neler? Chin diamond, split cut, drag, gibi teknik setler de dâhil olmak üzere…
En sevdiğim hücum seti tepedeki perde oyunlarını kullanıp sayı üretmek veya devrilen oyuncuya pası atıp asist yapmak. Savunmada ise adam değişim savunması favorim.
NBA’de en sevdiğiniz oyuncu ve takımlar kimler?
En sevdiğim takım Los Angeles Lakers. Ve elbette en sevdiğim oyuncu LeBron James.
Sizce ilerleyen yıllarda basketbolda ne gibi değişimler yaşanabilir?
Bence oyundaki hücum gücü çok daha artacak. Oyunun temposu artacak. Kısa oyuncular biraz daha fazla ön alanda kalacaklar. Tabii üçlüklerin gidişatı da değişebilir.
Saha dışında neler yapmaktan hoşlanıyorsunuz?
Antrenman sonrası yorgun olduğum zamanlar genelde müzik dinleyip kafamı boşaltmayı seviyorum. Köpeğimle ve arkadaşlarımla zaman geçirmekten hoşlanıyorum. Tabii yabancı dizileri izleyip bazen de kitap okumaktan zevk alıyorum. Yani ekstra ilginç yaptığım bir şey yok, her genç gibi zaman geçirmeye çalışıyorum ve bundan büyük zevk alıyorum.
Favori film, dizi ve yemekleriniz neler?
Çok fazla yemek çeşidi seviyorum… Onu pas geçeceğim. Film olarak Scarface diyeceğim. Dizilerde ise How I Met Your Mother, Friends, Prison Break ve Dexter diyeceğim.
Basketbol
NBA’de tarihi gece
25/02/ -
Basketbol
Luka Doncic tarihe geçti
28/12/ -
Şefkat Tepe
(Kordon Celil)
(Devran Küçük)
,
,
Damat Bayıldı Şehmus, Şüheda ve Emine Yücel kimdir?
Show TV ekranlarında başlayan Damat Bayıldı programında birbirinden iddialı yarışmacılar dikkat çekiyor. Onlardan üçü de Şehmus Yücel, eşi Şüheda Yücel ve annesi Emine Yücel. Haftayi birinci tamamlamak isteyen anne ve çocukları için maraton başladı. Haklarındaki bilgiler de merak ediliyor. Detaylar haberimizde.
Damat Bayıldı Şehmus Yücel kimdir?
Şehmus Yücel, yılında Diyarbakır'da doğmuştur. Lokanta İşletmeciliği yapan Şehmus Yücel; daha önce katıldığı Gözüm Sende programında aradığı aşkı bulamamıştır. Kanal D ekranlarında yayınlanan; sunuculuğunu Seda Akgül'ün yaptığı Kısmetse Olur yarışmasının damat adaylarındandır. İlk olarak Gözüm Sende programıyla tanınan Şehmus Yücel, yılında doğdu. 3 erkek kardeşi bulunan Kısmetse Olur yeni damat adayı, lokanta işletmeciliği yapıyor. Geleneklerine bağlı olduğunu ve annesi Emine Hanım'ın onayının önemli olduğunu dile getiren Şehmus Yücel, Gözüm Sende programında nazlı kızlardan hoşlanmadığını belirtmişti.
Damat Bayıldı Şüheda Yücel kimdir?
Şehmus Yücel'in eşidir. Bir çocuğu vardır.
Damat Bayıldı Emine kimdir?
Şehmus Yücel'in annesidir. Televizyon dünyasında adından söz ettirmiştir.
Onur Büyüktopçu Kimdir?
Onur Büyüktopçu 24 Nisan ’de İstanbul’da doğdu. Türk oyuncu, cast direktörü ve menajerlik yapmıştır. Kiralık Aşk, Memleket Hikayeleri ve Hürmüz Gelin gibi yapımlarda rol aldı.
Onur Büyüktopçu, 24 Nisan ’de İstanbul’da doğdu. Babası Çankırılı, annesi göçmendir. On sekiz yaşına kadar İzmir’de yaşadı ve öğrenimini burada tamamladı. Dil ve tiyatro okulu için İngiltere’ye giden Büyüktopçu, Academy of Creative Training Brighton Act London Film Academy’de eğitim aldı. Oyunculuğa ilk adımını yılında Lise Defteri adlı dizi ile attı ve bu dizide Yusuf karakterini canlandırdı
Yabancı Damat, Doktorlar gibi dizilerde konuk oyuncu olarak rol aldı. yılında Güz Gülleri adlı dizide rol aldı. yılları arasında Kiralık Aşk dizisinde Koray rolünü canlandırdı. Şimdilerde TV8’de yayınlanan Yemekteyiz programının sunuculuğunu yapmaktadır. Oyunculuğun yanında cast direktörlüğü, menajerlik ve tiyatro oyunculuğu da yapmaktadır.
ONUR BÜYÜKTOPÇU’NUN FİLMOGRAFİSİ
Sinema
Memleket Hikayeleri Hüseyin Başrol
Hürmüz Gelin Süleyman Başrol
Televizyon
Lise Defteri Yusuf Yardımcı karakter
Yabancı Damat Emre Konuk oyuncu
Fırtınalı Aşk Nedim Yardımcı karakter
Doktorlar Konuk oyuncu
Tatlı Bela Fadime Özgür Yardımcı karakter
Kavak Yelleri Hakan Yardımcı karakter
Üç Tatlı Cadı Yemek hocası Yardımcı karakter
Güz Gülleri Yardımcı karakter
Kollama Konuk oyuncu ( bölüm)
Kiralık Aşk Koray Sargın Yardımcı karakter
günümüz Yemekteyiz Kendisi Sunucu
Damat Bayıldı başvuru formu
Show Tv’nin yeni sezondaki yarışma programının henüz içeriği ve başvuru şartları belli olmadı. Ancak programın yapımcılığını Hümeyra Daştan ve Ataberk Oral üstlenecek. Show Tv geçen sezondan bu sezona Çukur dışında dizi projesi kalmadı. Gelecek sezon bir çok projenin yer alacağı Show Tv’de yaz aylarında ise yazlık dizi yayınlanmıyor. Tüm hatlarıyla gelecek sezona odaklanan kanal yönetimi bunun için diziler dışında yarışma programlarıyla da sektörün lideri olmak istiyor.