Mustafa Kemal Atatürk Milli Mücadeleyi Nerede Ve Ne Zaman Başlatmıştır

 
 

DOÇ DR. MUSTAFA TURAN (*)

iuKi,

Mustafa Kemal’in Birinci Dünya Hn

I.Dünya Harbi’ne girilmesi, büyük kayıplar bir yana, devletin sonu olmuş, bu devlet içinden yeni bir Türk devleti çıkarılmasını da iyice zorlaştırmıştır. Dört yıl süren savaştan yenilmiş olarak çıkan devlet, 30Ekim tarihinde Mondros Mütarekesi’ni imzalamak zorunda kalmıştır. Mütârekenâme’nin meşhur 7. maddesi ile “Müttefikler güvenliklerini tehdit edecek bir durum olduğunda herhangi bir stratejik yeri işgal etme hakkını” elde etmişlerdi. Osâ

Müttefiklen

Mondros Mütârekesi yapıldıktan hemen sonra İngilizlerin,“Samsun’da Hıristiyanları toptan öldürmek için Müslüman ahâlinin silâhlandırıldığı” yönünde şikâyetleri vardır. Mustafa Kemal Paşa, Nisan ayı sonlarında âsâyişin herhangi bir sûrette bozulmasını önlemek için,Samsun bölgesinde huzur ve sükûnun yeniden sağlanması, silâhların toplanması ve şâyet varsa mevcut şûraların kapatılması yetkilisiyle funduszeue.info Genel Müfettişi olarak Anadolu’ya gönderiliyordu. Mustafa Kemal Paşa, Nezâretten

Samsun’a ayak basmasından hemen sonra Mustafa Kemal Paşa’nın görevlendirilme gerekçesine mugayir hareketlerini gören İngiliz yetkililer endişelidirler. 6 Haziran ’da Karadeniz’deki İngiliz Deniz Kuvvetleri Komutanı General Milne, Üçüncü Ordu Müfettişi’nin faaliyetleri hakkında Osmanlı Harbiye Nezâreti’ne şikâyette bulunmakta ve karışıknekr

Temmuz ’da Erzurum’a gelen Mustafa Kemal Paşa, görevinden ve askerlikten 8 Temmuz ’da istifa etmiştir(9). Samsun’a çıkışından henüz bir buçuk ay gibi kısa bir süre geçmiş olmasına rağmen bu süre içerisinde yaptığı faaliyetler ve verdiği mesajlar, başta İngilizler olmak üzere müstevlilerin bütüna

Bu yazılarındaki ifadelerden Mustafa Kemal Paşa’nın doğrudan millet adına hareket eden ciddi bir devlet adamı ve lider olarak hareket ettiğini anlamaktayız. Samsun’dan Amasya’ya geçen Mustafa Kemal 21/22 Haziran gecesi meşhur Amasya Tamimini yayınlar (12).

Amasya Tamimi’nin maddeleri incelendiği zaman millî devlet kavramının ihtiva ettiği mânayı bulmak mümkündür. Zaten Amasya Tamimi’nden, Erzurum Kongresi-Sivas Kongresi-Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılışı ve Cumhuriyet’in ilânına kadar giden hareket çizgisi tamamen bu fikir ile kâim olmuştur. En önemlisi tamimde belirtilen “istiklâlin yine milletin azim ve kararıyla kurtarılacağı” ifadesidir. Böylece “İrâde-i Milliye” ve “Hâkimiyet-i Milliye” esası artık Millî Mücâdele ve Türk Devleti için temel ve sarsılmaz bir âmil olmuştur. Ayrıca, hukukî zemini hazırlayacak olan millî bir heyetin toplanması kararı da tarihî bir karar olmuştur.

İstiklâl Harbi başladıktan sonra millî bir devletin kurulması görüşü resmen ilk defa Misak-ı Millî’de yer almış, bu görüş önce Erzurum Kongresi’nde kabul edilip, sonradan Sivas Kongresi’nde genişletilerek 28 Ocak ’de Meclis-i Mebusan tarafından tasvip e

Burada önemli bir hususun da ilâve edilmesinde fayda vardır. Tam bağımsız bir millî devlet kurmak fikri, işin başından beri Mustafa Kemal Paşa’nın amaçları arasındadır.“Hürriyet ve İstiklâl benim karakterimdir bence bir millette şerefin, haysiyetin, namusun ve insanlığın vücut ve bekâ bulabilmesi, mutlak o milletin hürriyet ve istiklâline sahip olması ile kâimdirBen yaşayabilmek içih.tün istiklâlinden mahrumiyeti demektir.”(15)

e

---

, İstanbul, , s vd.

(3)Salim Koca,“Mustafa Kemal’e Göre XX. Yüzyılın Başlarında Osmanlı İmparatorluğu Nasıl Kurtarılabilirdi?”,

, (Çev. Necdet Sander),İstanbul, , s

(9)Fahrettin Kırzıoğlu, “Mustafa Kemal Paşa-Erzurum İlişkileri Üzerine Belgeler()”,Atatürk Araştırma Merkezi Dergisi

(10)Nutuk, s vd.

(11)Nutuk, s

(12)Nutuk, s

Samsun'da basılan Kurtuluş Savaşı propaganda afişi Halâskârân-ı İslâm