Mûsâ aleyhisselâmn âbisidir.
HÂRÛN ALEYHSSELÂM HAYATI VE MUCZELER
Harun Aleyhisselam Hayat ve Mucizeleri - Harun Peygamberin Hayat ve Mucizeleri |
srailoullarna gönderilen seafoodplus.info-i Musa’nn ana-baba bir büyük kardeidir. Babasnn ismi, mrân bin Yasher’seafoodplus.info itibariyle Yakub aleyhisselamn oullarndanLâvî’ye dayanr.Msr’da dodu. Musa aleyhisselamdan üç sene önce Tûr-i Sinâ’da vefat etti. |
HZ. HARUN’UN HAYATI (AS) VE MUCZELER
Hz. Harûn (a.s), sralogullar peygamberlernden, Hz. Musa (a.s)'n kardes. Hz. Yusuf'un vefatndan sonra Msr'da yasayan sralogullar ve dger nsanlar, br müddet onun gösterdg yoldan yürüdüler; ancak daha sonra hakkat unuttular. Bu arada Msr'n dares Kbtîlern elne geçt. Kbtîler se yldzlara ve putlara tapyorlard.
Kbtîler, sralogullarn hor görmeye basladlar. Onlar agr, zor slerde kullandlar.
sralogullar çok kalabalk br topluluk olup Hz. Yakub'un ogullarna nsbetle on k kola ayrlyordu. Onlar Kbtîlern zulmünden kurtulmak styorlard. Dedelernn ülkes olan Kenân bölgesne gtmek çn zn stemelerne ragmen onlara zn verlmemekteyd.
Her dönemde oldugu gb, o dönemn Fravun'u da zulmü temsl edyor ve nsanlar ezyet altnda nletyordu.
sralogullarnn çogalmas Kbtîler ve onlarn hükümdar Fravun'u endselendryordu. Onlar, sralogullarnn syan ederek kendlerne zarar vermesnden korkuyorlard.
Fravun, br gün kâhnlern yanna toplad. Gelecekle lgl onlardan blg sted. Kâhnlerden brs Fravun'a sralogullarndan br çocugun dogacagn ve saltanatna zarar verecegn bldrd. Fravun, bunu duyar duymaz korktu ve tedbrler almaya baslad. Bunun çn de sralogullarnn dogacak erkek çocuklarnn tamamnn öldürülmesn emrett.
Hz. Musa, bu dönemde dogdu ve öldürülmesn dye br sandgn çne braklarak nehre atld. Fravun'un saraynda büyüdü. Allah dled ve Musa'y Fravun'un kucagnda büyüttü.
Harun Peygamber, Hz. Musa'nn büyügüdür. sralogullarnn erkek çocuklarnn öldürülmeye baslanldg dönemden önce dünyaya gelmstr.
Hz. Hârun (a.s.); Musa (a.s.)'dan daha uzun boylu, daha etl, daha beyaz tenl, daha gens srtl olup açk ve düzgün dll, yumusak huylu d. Alnnda da br ben vard (Hâkm, el-Müstedrek, II, ).
Harun peygamberle lgl Kur'ân- Kerîm'de pek fazla blg yoktur. Br âyette Hz. Musa le brlkte zkredlmektedr.
Medyen'den dönerken Hz. Musa'ya Peygamberlk verld. Peygamberlkle sereflend.
Yüce Allah Hz. Musa'ya emrett: "Fravun'a gt, çünkü o azd" (Tâhâ, 20/24).
Musa Peygamber "Rabbm, ben yalanlamalarndan korkuyorun" (es-suarâ, 26/ 12), "Kalbm sklr, dlm açlmaz olur. Onun çn Harun'a da Peygamberlk ver" (es-suarâ, 26/l3),
"Br de onlarn aleyhmde de br ksas davalar var, bu sebeple ben öldürmelernden korkarm" (es-suarâ, 26/14), "Bana alemden br vezr ver. Braderm Harun'u. Onunla arkam kuvvellendr. Onu çmde ortak kl. Ta k sen çok çok tesbh edelm ve sen çok çok zkredelm. süphesz sen bz hakkyla görensn" (Tâhâ, 20/) ded.
Cenâb- Allah, Musa'nn bu duasn kabul ett. "Ey Musa! stedgn sana verld" (Tâhâ, 20/36) buyuruldu. Böylece Harun'a da peygamberlk verld. "Fravun'a gdn, bz âlemlern Rabbnn Peygamberleryz, bzmle beraber sralogullarn gönder" deyn " (es-suarâ, 26/) buyuruldu.
Hz. Mûsa ve Hârun (a.s.) "Ey Rabbm! Dogrusu bz Fravun'un, bze kars asr gtmesnden, yahud tasknlgn artrmasndan endse edyoruz" dye Allahu Teâla'ya dua ettler. Yüce Allah: "Korkmaynz! Çünkü ben sznle beraberm. Ben (her sey) strm, görürüm! Hemen gdnz ve ona söyle deynz. "Bz Rabbnn k elçsyz, artk sralogullarn bzmle gönder. Onlara skence etme! Bz sana Rabbnden, hakk br âyet getrdk selam (ve selamet) dogruya tâb olanlaradr. Bze, su hakkat vahy olundu k: hç süphesz azab yalanlayanlarn ve yüz çevrenlern üzernedr" (Tâhâ, 20/45, 48) buyurdu.
Bunun üzerne, Hz. Musa ve Hârun geceleyn Fravun'un yanna gttler. Kapy çaldlar. Fravun kapnn açlmasndan dehsete düstü. Hz. Musa ve Hârun, Fravun'a kendlernn Rabbûlâlemn olan Allah'n elçler olduklarn, kendsn dne davet etmek çn geldklern söyledler. Fravun "Ben szn en yüce Rabbnzm " (en-Nâzât, 79/24) dyerek onlar reddett.
Hz. Musa'ya vahyedld. "Kullarmla geceleyn yola çk. Onlara denzde kuru br yol aç. Sze yetsmelernden korkma" (Tâhâ, 20/77) buyuruldu.
Bu k peygamber sralogullarn geceleyn yola çkardlar. Bu durumdan haberdar olan Fravun ve askerler onlar zled. Hz. Musa, Hârun ve sralogullar, denz geçerek kurtuldular. Fravun ve askerler de denzde boguldular.
sralogullar Th sahrasna geldler. Rzk olarak kendlerne kudret helvas, bldrcn kusu verld (el-Bakara, 2/57); onlar trazlarn sürdürdüler.
"Bz br çest yemege dayanamayz. Bzm çn Rabbna dua et de bze topragn btrdg sebzeden, acurdan, sarmsaktan, mercmekten ve sogandan çkarsn" (el-Bakara 2/61) dedler.
Musa peygamber, onlara ögütler de bulundu. Tûr dagna çagrldgnda agabey Harun'u kend yerne vekl brakt.
sralogullar Msr'dan çkarken altnlarn, gümüslern de yanlarna almslard. Hz. Musa (a.s)'n Tur'a gtmesyle sralogullarnn münafklarndan Sâmr bu altnlar toplad ve br kapta erterek br buzag yapt. Gönüllernde yatan putçulugu br türlü tepeleyemeyen bu kavm buzagya tapmaya baslad.
Hz. Hârun, onlara ögütlerde bulundu. "Ey kavmm! Bununla mthan edldnz. Szn gerçek Rabbnz Rahman olan Allah'tr. Geln bana uyun ve emrme taat edn" (Tâhâ, 20/90) buyurdu. sralogullar, Hz. Hârun'u dnlemedler. "Musa, bze dönüp gelnceye kadar, bz o buzagya tapmaya devam edecegz" (Tâhâ, 20/91) dedler.
Hz. Musa (a.s), Tûr Dag'ndan döndügünde kavmnn buzagya tapmakta oldugunu gördü. Buna çok üzüldü. Agabeyne kzd. "Ey Hârun! Onlarn saptklarn gördügün zaman hana uymaktan sen alkoyan nedr? Emrme syan m ettn?" (Tâhâ, 20/) ded. Hârun Peygambern yakasna yapst.
Hârun Peygamber; Hz. Musa'ya sralogullarnn kendsn dnlemedgn anlatt. Musa peygamber öfkelend ve Samr'y kovdu.
Allahu Teâla, Musa (a.s)'ya Hârun (a.s)'u vefat ettrecegn, onu daga getrmesn bldrd.
Musa (a.s), Hârun (a.s)'un elnden tutarak daga çktlar. Hârun (a.s)'un sbr ve sbbîr adndak ogullar da yanlarndaydlar. Dagn üzernde görülmem:s güzellkte br agaç, yaplms br ev, evn çnde br sedr, ve sedrn üstündek yataktan msk gb br koku gelyordu. Hz. Musa le brlkte Hârun yatagn üstüne yattlar. Allahu Teâla Hârun (a.s)'un ruhunu bu halde ken ald, sonra agaç kayboldu, ev ve sedr semâya yükseld. Hz. Musa, Hârun (a.s)'un cenaze namazn orada klarak onu daga defnett. Yahudler bu daga Tûr-u Hârun adn vermslerdr (Taberî, Tarh, I, ).
Hârun (a.s)'un Th çölündek bu dagda vefat ettgnde yüz on yed, yüzyrm veya yedyüzyrmüç yasnda oldugu söylenr (Yâkubî, Tarh, I, 41).
Hârun Peygamber uzun müddet yasad. Musa Peygamberle brlkte kavmne ögütlerde bulundu, kavmnn nankörlüklerne gögüs gerd.
Zaman geld; Rabbne kavustu, o da ölümü tatt.
Kaynak: Sâml Islam ansklopeds
Bu sayfa hakkndaki yorumlar:
|
HZ. HARUN KİMDİR?
📌 Hz. Harun, Hz. Musa'nın ana baba bir abisidir. Kur'an-ı Kerim'de ismi toplam yirmi yedi kez zikredilir. Genel olarak Hz. Musa ile birlikte ayetlere konu olur.
📌Hz. Harun, Mısır'da doğup büyüdü. Hz. Musa, yanlışlıkla bir Kıpti'yi öldürüp Medyen'e hicret ettiği zamanlarda da burada yaşamaya devam etti.
📚 "Peygamberler Tarihi"ne ulaşmak için tıklayın
📌Hz. Musa'nın bebeklik döneminden itibaren Firavun'un sarayında yetişmesi, kimliğinin açık edilmemesi, sekiz-on yıl gibi bir süreyi Medyen'de geçirmesi gibi sebeplerden dolayı Hz. Harun'dan oldukça uzun seneler uzak kaldı ve birbirlerine hasret yaşadılar.
📌 Hz. Musa, Medyen'den Mısır'a dönerken Allah-u Teala ona Tur Dağı'nda peygamberlik görevi verdi. Firavun'u tevhid dinine davet etmekle ve İsrailoğulları üzerinde kurmuş olduğu baskıyı kaldırmakla vazifelendirildi. Dolayısıyla görevi oldukça zor, bir o kadar da meşakkatliydi.
HZ. MUSA'NIN HZ. HARUN İÇİN DUASI
📌 Hz. Musa, her ne kadar bu vazifesinde çeşitli mucizelerle kuvvetlendirilmiş olsa da Allah-u Teâla'dan kardeşi Harun'un da görevlendirilmesi ve bu meşakkatli yolda kendisine yardımcı olmasını talep etti. Onun bu isteği Kasas suresinin ayetinde şu şekilde dile getirilmektedir:
"Kardeşim Harun benden daha açık ve düzgün konuşur. Onu da beni onaylayan bir yardımcı olarak yanımda gönder. Zira beni yalancılıkla itham etmelerinden endişe ediyorum."
Kasas suresi ayetin tefsiri 📕 meali 🔊
📚Hz. Şuayb kimdir? Eyke ve Medyen halkının helak edilmesi
📌Ayet-i kerimede, Hz. Musa'nın"kardeşim Harun benden daha fasih konuşur" ifadesinin müessirler nezdinde iki yorumu vardır. Bunlardan genel olarak bilineni Hz. Musa'nın çocukken yanlışlıkla ağzına ateş atması sonucunda dilinde bir tutukluk veya kekemelik oluştuğu için kelamının yer yer anlaşılmamasıdır.
➡ Çağdaş müfessirlerden Muhammed Sabuni'de Safvetü't Tefasir adlı kitabında bu görüşü desteklemekte ve şöyle söylemektedir: "Küçüklüğünde ağzına aldığı bir korun etkisiyle Musa (as)'ın dilinde bir tutukluluk vardı."
➡ Büyük tefsir âlimi Mevdudi'nin bu konuda tercih ettiği görüş ise biraz daha farklıdır. Hz. Musa, her ne kadar Firavun'un sarayında yetişip Kıptice öğrense de sütanne olarak görevlendirilen öz annesi onunla İbrani dilinde iletişime geçiyordu. Aynı zamanda çok uzun süre Medyen'de yaşadığı için Kıpticeden oldukça uzak kalmıştı. Tüm bunlara karşın Hz. Harun, Mısır'da doğup büyümüş olduğundan dolayı Kıpticeyi oldukça aktif bir şekilde kullanıyordu. Bu sebeple Hz. Harun'un dili daha fasih yani daha anlaşılırdı.
📚 Hz. İshak kimdir? Hz. İshak'ın hayatı ve kıssası
HZ. HARUN'UN İSRAİLOĞULLARI İÇİN GÖREVLENDİRİLİŞİ
📌Allah-u Teala, Hz. Musa'nın (as) duasını kabul etti ve Hz. Harun'u onunla birlikte Firavun'a gönderdi. Ancak Firavun'u tevhid dinine davet edip İsrailoğullarının haklarını geri vermesini istediklerinde oldukça sert bir tepki ile karşılaştılar. Bütün çabalarına rağmen Firavun, tevhid dinini kabul etmedi.
📌 Hz. Musa, Hz. Harun ve beraberindeki İsrailoğulları, büyüklük taslayıp hak peygamberlerin söyledikleri hakikatleri reddeden Firavun'un azabından kaçarak Kızıl Deniz'i aştılar, Beytülmakdis topraklarına doğru ilerlediler.
📚 Hz. Musa'nın Kur'an-ı Kerim'de zikredilen özellikleri
📌Daha sonra Hz. Musa, Tuva Vadisi'nde Allah-u Teâla ile görüşmeye gittiğinde İsrailoğullarına göz kulak olması için yerine Hz. Harun'u bıraktı. Bu görevlendirme Araf suresinin ayetinde şu şekilde zikredilmektedir:
"Musa ile otuz gece (için) sözleştik ve buna on gece daha ekledik; böylece rabbinin tayin ettiği vakit kırk geceyi buldu. Musa kardeşi Harun'a dedi ki: "Kavmimin içinde benim yerime geç, onları ıslah et, bozguncuların yolunu izleme."
Araf suresi ayetin tefsiri 📕 meali 🔊
📚 Hz. Davud hayatı ve kıssası
📌 Hz. Musa'nın Allah-u Teala ile görüşmesi uzun sürünce İsrailoğulları, çevre kabilelerin puta tapıcılık fikrini kendilerine örnek aldılar. Samiri adında bir kimse, bütün ziynet eşyalarını toplayıp eriterek buzağı şeklinde put hazırladı. Hz. Harun, her ne kadar bu olayı engellemeye çalışıp "Ey kavmim! Siz bununla sınanmaktasınız; kuşkusuz sizin rabbiniz o Rahmân'dır. O halde bana uyun ve emrime itaat edin" (Taha suresi ayet) dese de kavmi pek çok ilahi mucizeyi görmelerine rağmen peygamberlerini dinlemedi ve şirklerine devam etti.
Taha suresi ayetin tefsiri 📕 meali 🔊
📚Hz. Salih hangi kavme peygamber olarak gönderilmiştir?
📌 Tuva Vadisi dönüşünde putu gören Hz. Musa, çok hiddetlendi ve Hz. Harun'a çıkışmaya başladı. Bunun üzerine Hz. Harun "Ey anamın oğlu! Sakalımı saçımı çekme. Emin ol ki ben senin, 'Sözüme riayet etmedin de İsrâiloğullarının arasına ayrılık soktun!' diyeceğinden endişelenmiştim." (Taha suresi ayet) diyerek kendini açıklamaya çalıştı.
Taha suresi ayetin tefsiri 📕 meali 🔊
📚 Hz. Adem kıssası…
Aynı olaya, Araf suresinin ayetinde de işaret edilir:
"Musa, kızgın ve üzgün olarak kavmine dönünce, "Benden sonra arkamdan ne kötü işler yapmışsınız! Rabbinizin emrini (beklemeyip) acele mi ettiniz?" dedi. Tevrat levhalarını yere attı ve kardeşinin başını tutup kendine doğru çekmeye başladı. Harun, "Ey anam oğlu! Senin bu kavmin beni cidden zayıf gördüler; neredeyse beni öldüreceklerdi! Sen de şimdi düşmanları bana güldürme ve beni zalim kavimle bir tutma!" dedi.
Araf suresi ayetin tefsiri 📕 meali 🔊
📚Lut kavmi nasıl helak edildi?
Kur'an Yolu Tefsiri'ne göre bu ayetin açıklaması şu şekildedir:
💠 İbn İshak'tan nakledilen bir yoruma göre Hz. Musa, Tûr'dan dönünceye kadar kavminin buzağı heykeline taptığını bilmiyordu. İbn Cerîr et-Taberî'ye göre ise Musa Tûr'da iken Allah onu, kavminin böyle bir fitneye bulaşmış olduğundan haberdar etmişti.
💠 Musa daha önce kavmini putperestlik konusunda sürekli uyardığı halde, kısa bir süre yanlarından ayrılınca bütün bu ikazlarını unutarak tevhid inancından sapmaları, onu son derece sarsmıştı. Bu sebeple Tûr'dan öfkeli bir vaziyette döndü ve İsrailoğullarına, kendisinin bulunmadığı süre içinde çok kötü bir iş yaptıklarını ifade ederek hem kavmini hem de yerine bıraktığı Hz. Harun'u suçladı. Zira kavmi putperestliğe sapmış, Harun da (Musa'nın kanaatine göre) vekâlet görevini yerine getirmekte ve kavmini doğru dürüst yönetmekte kusur etmişti.
📚Hz. Yakub kimdir?
💠 Hz. Musa, bu suretle kavmini suçlayarak, son derece sarsılmış bir hâletiruhiye içinde elindeki Tevrat levhalarını yere attı. Aynı duyguların tesiriyle, kusurlu olduğunu düşündüğü ve halkın, Sâmirî'ye aldanarak buzağı heykeline tapmasına göz yumduğunu zannettiği Harun'un başından veya saçlarından tutup kendisine doğru çekti.
📚Sâmirî kimdir ve neden "bana dokunmayın" demiştir?
💠 Hz. Harun "Ey anam oğlu!…" diyerek merhamet duygusuna hitap ettiği Hz. Musa'ya, görevini yapmaya çalıştığını, hatta bu uğurda hayatını bile tehlikeye soktuğunu, fakat İsrâiloğullarına söz geçiremediğini ifade etti.
💠 Hz. Harun, kavmini altın buzağıya tapmaktan alıkoymak için başka önlemler almayı da düşünmüş fakat işin iyice çığırından çıkarak halk arasında parçalanmaya kadar varmasından, Hz. Musa'nın da kendisini halkı birbirine düşürmekle suçlamasından kaygı duymuştu.
📚Hz. Nuh kıssası…
💠 Hz. Harun, bütün bu açıklamalardan sonra Hz. Musa'dan, hareketi ve sözleriyle kendisini hırpalayarak, yaptıklarına karşı çıktığı için ona kızgın olan "zalimler" karşısında kendisini gülünç duruma düşürmemesini, onlarla aynı kefeye koymamasını istedi.
HZ. HARUN NASIL VEFAT ETTİ?
📌 Hz. Harun, Hz. Musa'nın tevhid mücadelesi boyunca onun yanında oldu ve her daim destekledi. Kuvvetle ihtimal, Hz. Musa'dan daha önce vefat etti.
📌Vefat şekli ve sebebi hakkında İslami kaynaklarda birbirinden farklı rivayetler bulunmaktadır. Müfessir Sa'lebî'nin de belirttiğine göre bunlardan en bilineni şu şekildedir:
➡ Allah-u Teala bir gün Hz. Musa'ya,"Harun'un ruhunu kabzedeceğim, onu şu dağa getir." diye vahyeder. Bunun üzerine Hz. Musa ile Hz. Harun istenilen yere giderler. Dağa ulaştıklarında orada çok değişik bir ağaç ile ev ve üzerinde yataklar bulunan sedir bulurlar. Hz. Harun burada yatmak istediğini söyleyince Hz. Musa "Yat ve uyu." der. Bunun üzerine Hz. Harun, bu sedire uzanır. Ardından ruhu kabzedilince ev ve yatak semaya yükseltilir.
FİKRİYAT
SÜMEYYE ALI JABER
Değerli kardeşimiz,
Hz. Harûn (a.s), İsrailoğulları peygamberlerinden, Hz. Musa (a.s)'ın kardeşidir. Hz. Yusuf (as)'ın vefatından sonra Mısır'da yaşayan İsrailoğulları ve diğer insanlar, bir müddet onun gösterdiği yoldan yürüdüler; ancak daha sonra hakikatı unuttular. Bu arada Mısır'ın idaresi Kıbtîlerin eline geçti. Kıbtîler ise yıldızlara ve putlara tapıyorlardı.
Kıbtîler, İsrailoğullarını hor görmeye başladılar; onları ağır, zor işlerde kullandılar.
İsrailoğulları çok kalabalık bir topluluk olup Hz. Yakub (as)'ın oğullarına nisbetle on iki kola ayrılıyordu. Onlar Kıbtîlerin zulmünden kurtulmak istiyorlardı. Dedelerinin ülkesi olan Kenân bölgesine gitmek için izin istemelerine rağmen onlara izin verilmemekteydi.
Her dönemde olduğu gibi, o dönemin Firavun'u da zulmü temsil ediyor ve insanları eziyet altında inletiyordu.
İsrailoğullarının çoğalması Kıbtîleri ve onların hükümdarı Firavun'u endişelendiriyordu. Onlar, İsrailoğullarının isyan ederek kendilerine zarar vermesinden korkuyorlardı.
Firavun, bir gün kâhinlerini yanına topladı. Gelecekle ilgili onlardan bilgi istedi. Kâhinlerden birisi Firavun'a İsrailoğullarından bir çocuğun doğacağını ve saltanatına zarar vereceğini bildirdi. Firavun, bunu duyar duymaz korktu ve tedbirler almaya başladı. Bunun için de İsrailoğullarının doğacak erkek çocuklarının tamamının öldürülmesini emretti.
Hz. Musa (as), bu dönemde doğdu ve öldürülmesin diye bir sandığın içine bırakılarak nehre atıldı. Firavun'un sarayında büyüdü. Allah diledi ve Musa'yı Firavun'un kucağında büyüttü.
Harun Peygamber, Hz. Musa (as)'ın büyük kardeşidir. İsrailoğullarının erkek çocuklarının öldürülmeye başlanıldığı dönemden önce dünyaya gelmiştir.
Hz. Hârun (a.s.); Musa (a.s.)'dan daha uzun boylu, daha etli, daha beyaz tenli, daha geniş sırtlı olup açık ve düzgün dilli, yumuşak huylu idi. Alnında da bir ben vardı. (Hâkim, el-Müstedrek, II, ).
Harun peygamberle ilgili Kur'ân-ı Kerîm'de pek fazla bilgi yoktur. Bir âyette Hz. Musa (as) ile birlikte zikredilmektedir.
Medyen'den dönerken Hz. Musa (as)'a peygamberlik verildi; peygamberlikle şereflendi.
Yüce Allah Hz. Musa (as)'a emretti:
"Firavun'a git, çünkü o azdı."(Tâhâ, 20/24).
Musa Peygamber "Rabbim, beni yalanlamalarından korkuyorum."(Şuarâ, 26/12),
"Kalbim sıkılır, dilim açılmaz olur. Onun için Harun'a da peygamberlik ver. Bir de onların aleyhimde de bir kısas davaları var, bu sebeple beni öldürmelerinden korkarım." (Şuarâ, 26/13, 14),
"Bana ailemden bir vezir ver. Biraderim Harun'u. Onunla arkamı kuvvellendir. Onu işimde ortak kıl. Ta ki seni çok çok tesbih edelim ve seni çok çok zikredelim. Şüphesiz sen bizi hakkıyla görensin." (Tâhâ, 20/) dedi.
Cenâb-ı Allah, Musa'nın bu duasını kabul etti. "Ey Musa! İstediğin sana verildi." (Tâhâ, 20/36) buyuruldu. Böylece Harun'a da peygamberlik verildi. "Firavun'a gidin, 'Biz âlemlerin Rabbinin peygamberleriyiz, bizimle beraber İsrailoğullarını gönder.' deyin."(Şuarâ, 26/) buyuruldu.
Hz. Mûsa ve Hârun (a.s.) Allah Teâla'ya dua ettiler:
"Dediler ki: Rabbimiz! Doğrusu biz, onun bize aşırı derecede kötü davranmasından yahut iyice azmasından endişe ediyoruz.Buyurdu ki: Korkmayın, çünkü ben sizinle beraberim; işitir ve görürüm. Haydi, ona gidin de deyin ki: Biz, senin Rabbinin elçileriyiz. İsrailoğullarını hemen bizimle birlikte gönder; onlara eziyet etme! Biz, senin Rabbinden bir âyet getirdik. Kurtuluş, hidayete uyanlarındıseafoodplus.infoten bize vahyolundu ki: (Peygamberleri) yalanlayan ve yüz çevirenlere azap edilecektir"(Tâhâ, 20/)
Bunun üzerine, Hz. Musa ve Hârun geceleyin Firavun'un yanına gittiler. Kapıyı çaldılar. Firavun kapının açılmasından dehşete düştü. Hz. Musa ve Hârun, Firavun'a kendilerinin Rabbûlâlemin olan Allah'ın elçileri olduklarını, kendisini dine davet etmek için geldiklerini söylediler. Firavun "Ben sizin en yüce Rabbinizim."(Nâziât, 79/24) diyerek onları reddetti.
Hz. Musa (as)'a vahyedildi:
"Kullarımla geceleyin yola çık. Onlara denizde kuru bir yol aç. Size yetişmelerinden korkma." (Tâhâ, 20/77)
Bu iki peygamber İsrailoğullarını geceleyin yola çıkardılar. Bu durumdan haberdar olan Firavun ve askerleri onları izledi. Hz. Musa (as), Hârun (as) ve İsrailoğulları, denizi geçerek kurtuldular. Firavun ve askerleri de denizde boğuldular.
İsrailoğulları Tih sahrasına geldiler. Rızık olarak kendilerine kudret helvası, bıldırcın kuşu verildi (Bakara, 2/57); onlar itirazlarını sürdürdüler.
"Biz bir çeşit yemeğe dayanamayız. Bizim için Rabbına dua et de bize toprağın bitirdiği sebzeden, acurdan, sarımsaktan, mercimekten ve soğandan çıkarsın."(Bakara, 2/61).
Musa peygamber, onlara öğütler de bulundu. Tûr dağına çağırıldığında ağabeyi Harun'u kendi yerine vekil bıraktı.
İsrailoğulları Mısır'dan çıkarken altınlarını, gümüşlerini de yanlarına almışlardı. Hz. Musa (a.s)'ın Tur'a gitmesiyle İsrailoğullarının münafıklarından Sâmiri bu altınları topladı ve bir kapta eriterek bir buzağı yaptı. Gönüllerinde yatan putçuluğu bir türlü tepeleyemeyen bu kavim buzağıya tapmaya başladı.
Hz. Hârun (as), onlara öğütlerde bulundu.
"Ey kavmim! Bununla imtihan edildiniz. Sizin gerçek Rabbiniz Rahman olan Allah'tır. Gelin bana uyun ve emrime itaat edin."(Tâhâ, 20/90)
buyurdu. İsrailoğulları, Hz. Hârun (as)'ı dinlemediler.
"Musa, bize dönüp gelinceye kadar, biz o buzağıya tapmaya devam edeceğiz."(Tâhâ, 20/91) dediler.
Hz. Musa (a.s), Tûr Dağı'ndan döndüğünde kavminin buzağıya tapmakta olduğunu gördü. Buna çok üzüldü. Ağabeyine kızdı.
"Ey Hârun! Onların saptıklarını gördüğün zaman hana uymaktan seni alıkoyan nedir? Emrime isyan mı ettin?"(Tâhâ, 20/)
dedi. Hârun Peygamberin yakasına yapıştı. Hârun Peygamber; Hz. Musa'ya İsrailoğullarının kendisini dinlemediğini anlattı. Musa peygamber öfkelendi ve Samiri'yi kovdu.
Allah Teâla, Musa (a.s)'ya Hârun (a.s)'u vefat ettireceğini, onu dağa getirmesini bildirdi.
Musa (a.s), Hârun (a.s)'un elinden tutarak dağa çıktılar. Hârun (a.s)'un Şibr ve Şibbîr adındaki oğulları da yanlarındaydılar. Dağın üzerinde görülmemiş güzellikte bir ağaç, yapılmış bir ev, evin içinde bir sedir, ve sedirin üstündeki yataktan misk gibi bir koku geliyordu. Hz. Musa (as) ile birlikte Hârun (as) yatağın üstüne yattılar. Allah Teâla Hârun (a.s)'un ruhunu bu halde iken aldı, sonra ağaç kayboldu, ev ve sedir semâya yükseldi. Hz. Musa (as), Hârun (a.s)'un cenaze namazını orada kılarak onu dağa defnetti. Yahudiler bu dağa Tûr-u Hârun adını vermişlerdir. (Taberî, Tarih, I, ).
Hârun (a.s)'un Tih çölündeki bu dağda vefat ettiğinde yüz on yedi, yüz yirmi veya yedi yüz yirmi üç yaşında olduğu söylenir. (Yâkubî, Tarih, I, 41).
Hârun Peygamber uzun müddet yaşadı. Musa Peygamberle birlikte kavmine öğütlerde bulundu, kavminin nankörlüklerine göğüs gerdi.
Zaman geldi; Rabbine kavuştu, o da ölümü tattı. (bk. Şamil İslam Ansiklopedisi, Hz. Harun md.)
Selam ve dua ile
Sorularla İslamiyet
Allah Hz. Musa'ya Firavun'a gidip ona tebliğ yapmasını söylediğinde Hz. Musa Allah'tan bir yardımcı istemiştir. Allah kendisini kardeşi Hz. Harun ile desteklemiştir. Hz. Harun, Hz. Musa'nın kavmine karşı verdiği mücadele sırasında ona destek olmuştur. Allah Hz. Musa'yı kendisine tabi olanlarla birlikte, Firavun'un adamlarından kurtardıktan sonra, Hz. Musa bir müddet kavminden ayrılmış ve ayrılırken de yerine kardeşi Hz. Harun'u bırakmıştır. Ancak Hz. Musa aralarından ayrıldıktan sonra kavmi Samiri isimli kişinin önderliğinde bir buzağı heykeli yapıp ona tapmaya başlamıştır.
Kavmini Girdikleri Yanlış Yoldan Kurtarmak İsteyen Hz. Harun, Kavmine Gerçek İlahlarının Allah Olduğunu Hatırlatmıştır
Andolsun, Harun bundan önce onlara: "Ey kavmim, gerçekten siz bununla fitneye düşürüldünüz (denendiniz). Sizin asıl Rabbiniz Rahman (olan Allah); şu halde bana uyun ve emrime itaat edin" demişti. (Taha Suresi 90)
Ancak kavmi Hz. Musa gelene kadar buzağıya tapacaklarını söyleyerek inkarda ısrarla direnmişlerdir:
Demişlerdi ki: "Musa bize geri gelinceye kadar ona (buzağıya) karşı bel büküp önünde eğilmekten kesinlikle ayrılmayacağız." (Taha Suresi, 91)
Hz. Musa Tur Dağı'nda bulunduğu sırada Allah ona kavminin durumunu haber vermiştir. Bunun üzerine kavmine geri dönen Hz. Musa ile Hz. Harun arasındaki konuşmalar şu şekildedir:
Musa kavmine oldukça kızgın, üzgün olarak döndüğünde onlara: "Beni arkamdan, ne kötü temsil ettiniz? Rabbinizin emrini çabuklaştırdınız, öyle mi?" dedi. Levhaları bıraktı ve kardeşini başından tutup kendisine doğru çekiyordu (ki Harun ona:) "Annem oğlu, bu topluluk beni zayıflattı (hırpalayıp güçsüzleştirdi) ve neredeyse beni öldürmeye giriştiler. Bari sen düşmanları sevindirecek bir şey yapma ve beni bu zalimler topluluğuyla birlikte kılma (sayma)" dedi. (Musa yalvarıp) Dedi ki: "Rabbim, beni ve kardeşimi bağışla, bizi rahmetine kat. Sen merhamet edenlerin en merhametli olanısın." (Araf Suresi, )