Ingilizce Bulaşık Yıkamak Ne Demek

ingilizce bulaşık yıkamak ne demek

Türkçe - İngilizce çeviri (v yeni)

Türkçe dilinden İngilizce diline (google translate aracılığıyla) hızlı cümle ya da kelime çeviri yapmanıza yardımcı olan bir sözlük sistemidir. Dünya dilleri arasında yapılacak olan cümle ve kelime çevirilerinizi kolaylaştırır. ÇevirSözlüfunduszeue.info Dünya'da en yaygın olarak kullanılan bir çok dili içinde barındırmaktadır. Bu diller arasında herhangi bir ücret ödemeden ve sınırlama olmaksızın istediğiniz cümle ya da kelime çevirilerinizi hızlı bir şekilde yapmanız mümkündür.

Kullanım ve Gizlilik

funduszeue.info aracılığıyla yapılan tüm çeviri verileri toplanmaktadır. Toplanan veriler herkese açık, anonim olarak paylaşılır. Dolayısıyla Çevir Sözlük kullanarak yapacağınız çevirilerde kişisel bilgi ve verilerinizin yer almaması gerektiğini hatırlatırız.

funduszeue.info kullanıcılarının çevirilerinden oluşturulan içerikte argo, küfür vb. uygun olmayan öğeler bulunabilir. Oluşturulan çeviriler her yaş ve kesimden insanlar için uygun olamayabileceğinden dolayı, rahatsızlık duyulan hallerde siteminizin kullanılmamasını öneriyoruz. Kullanıcılarımızın çevirilerle eklediği içeriklerde telif hakkı ya da kişiliğe hakaret vb. öğeler bulunuyorsa site yönetimiyle iletişime geçilmesi halinde gerekli düzenlemeler yapılacaktır.

İçindekiler

collect

ödemel, ödemeli, topla, toplamak, toplamakta, toplanmak, toplar, toplarlar, toplaya, toplayan, toplayı, toplayın, toplayıp, topluy, topluyor, topluyoruz

dishes

bulasık, bulasik, bulasiklar, bulaşık, bulaşıklar, bulaşıkları, bulaşıklari, bulaşik, dishesk, dişhes, kaplar, tabakları, yemeklerı, yemekleri

house

evdeyi, evim, evin, evinde, evini, evor, evr, hane, hous, housee, housm, içi

-e, 'ye, ◾eleştirmek, ◾yargılamak, a, acak, bölgene, bölgesinde, bölgesine, bu,, butun, e, edecek, edilme, edilmesi, etme, etmesi, etmeye, etmeyi, ıcindei, için, içinin, ila, kadara, larak, miye, t.o, umak, umek, uuna, uye, vermeşi, yapılır, yapmaa, yapmaya, سکیں, ل

wash

erezyo, erezyon, washin, yıka, yıkaın, yıkama, yıkamadan, yıkamak, yıkamaku, yıkamalı, yıkamasız, yıkamayı, yıkammak, yıkanın, yıkanmak, yıkanmalı, yıkaya, yıkayarak, yıkayın, yıkayınız, yıkayıp, yıkıy, yika, yikak, yikamak, yikamasiz, yikammak, yikanmak, yikanmali, yikayin

Sitenize ya da blogunuza Türkçe İngilizce çeviri ekleyin:
l

Do not share my Personal Information.

Bir cümlede Bulaşık yıkamak kullanım örnekleri ve çevirileri

If I had to wash dishes, I guess I would give up eating.

You wanna wash dishes for minimum wage, you can be my guest.

Putting it in some warm water and

leaving it not constitute doing the washing up.

And as an added bonus, we don't have to do the dishes in bathtub.

I have more important things to do than wash dishes or vacuum the carpets.

Bilirsin işte, bulaşık yıkamak, kahve yapmak veya aşk uğruna savaşmak gibi.

You know, doing the dishes making coffee, or fighting over love.

Dish washing gives results that are immediate.

Yes, because one feels… A kind of satisfaction in washing dishes.

I will look forward to see you beat your father from dish washing.

Güzel çünkü bunların içine bulaşık yıkamak ve çöpü dışarı çıkartmak da giriyor.

Good,'cause they include washing the dishes and taking out trash.

Why do you like doing dishes?- Yes.

I can stay. Doing dishes isn't for you anymore, papá.

Doing dishes isn't for you anymore, papá. I can stay.

Sonuçlar: 64, Zaman:

Farklı Dillerde Bulaşık yıkamak

"do the washing-up" kelimesinin Türkçe'e çevirisi

bulaşık yıkamak , "do the washing-up"ın Türkçe'ye çevirisidir. Çevrilmiş örnek cümle: I hate doing the washing up, even more than cleaning the toilet. ↔ Bulaşık yıkamaktan nefret ederim, hatta tuvalet temizlemekten daha çok.

Örnek ekleEkle

I hate doing the washing up, even more than cleaning the toilet.

Bulaşık yıkamaktan nefret ederim, hatta tuvalet temizlemekten daha çok.

Tatoeba

Oh, it's like someone's doing the washing up.

Birilerinin yıkadığını hissedebiliyorum.

OpenSubtitlesv3

Left her doing the washing up.

Onu bulaşık yıkaması için bıraktım.

OpenSubtitlesv3

After you' ve eaten, you can do the washing up

Sonra da bulaşıkları yıkarsın

opensubtitles2

I' il do the washing up

Bulaşıkları yıkarım

opensubtitles2

'Everyone will do the washing up and the housework in turn,' said Guittou .

Herkes sırayla bulaşık yıkayacak ve evi silip süpürecek, diyor Guittou.

Literature

I' m gonna do the washing up

Ben bulaşıkları yıkayayım

opensubtitles2

He left Albert grumbling to himself and doing the washing up, and slipped into the library.

Albert’ı kendi kendine homurdanıp bulaşık yıkar halde bıraktı ve kütüphaneye geçti.

Literature

Give us a pill that makes fellas do the washing up!

Bizim beylere de bulaşık yıkatacak bir hap versene!

OpenSubtitlesv3

When did you do the washing up?

Ne zaman bulaşık yıkadın?

OpenSubtitlesv3

Do the washing up.

Sen bulaşıkları yıka.

OpenSubtitlesv3

On the other hand I don’t do the washing-up (I’m too scared of breaking the china).

Ama diğer yandan bulaşıkları yıkamaya yardım da etmiyordum (porselenleri kırmaktan çok korkuyorum).

Literature

I'll do the washing up.

Bulaşıkları yıkarım.

OpenSubtitlesv3

Out of interest, is anyone planning on doing the washing up?

Meraktan soruyorum, bulaşıkları yıkamayı düşünen biri var mı?

OpenSubtitlesv3

And I do the washing up?

Bulaşığı ben mi yıkayacağım?

OpenSubtitlesv3

It's your turn to do the washing up.

Bulaşık yıkama sırası sende.

OpenSubtitlesv3

Ewan, go and do the washing up for Dad now!PAUL

Babamın yanına git ve orada bileğini yıka!

opensubtitles2

( German accent ) You make the tea, I do the washing up.

Çayı sen yaparsın, bulaşığı ben yıkarım.

OpenSubtitlesv3

I' m going to do the washing up

Bulaşıkları yıkayacağım!

opensubtitles2

Those with "sensitive skin" are advised amongst other things to persuade someone else to do the washing up.

“Hassas cilde” sahip olanlar, başka şeylerin yanı sıra bulaşık yıkamak için ikna etmek için tavsiye edilir.

WikiMatrix

Putting it in some warm water and leaving it does not constitute doing the washing up.

Sıcak suya koyup bırakmak bulaşık yıkamak demek olmuyor.

OpenSubtitlesv3

If you haven't the energy to do the washing up, get a dishwasher.

Eğer bulaşık yıkamak için gücün yoksa, bir bulaşık makinesi al.

Tatoeba

It's your turn to do the washing up. I did it yesterday.

Bulaşıkları yıkama sırası sende. Dün ben yıkamıştım.

Tatoeba

You don't have to do the washing up till tomorrow if you don't want to.

İstemiyorsan, bulaşıkları yarın da halledebilirsin.

OpenSubtitlesv3

I do the washing-up, the cleaning.

Bulaşıkları yıkıyorum, temizlik yapıyorum.

OpenSubtitlesv3

En kullanışlı sorgu listesi: 1K, ~2K, ~3K, ~4K, ~5K, ~K, ~K, ~K, ~K, ~kK, ~K, ~1M

nest...

103879 103880 103881 103882 103883