göksel varlıklar / KAŞKAY TÜRKLERİNDE TANRI, GÖKSEL VARLIKLAR VE GÖK/MAVİ RENK İLİŞKİSİ ÜZERİNE BİR İNCELEME | TRDizin

Göksel Varlıklar

göksel varlıklar

Spring equinoxArkadaşlar, Geçen Mor Alev Gökyüzü raporunda, Mart arası birbiri peşi sıra Uranüs-Plüton Kare Açısının sonuncusu, Türkiye&#;den de görülecek Güneş Tutulması, Yeni Ay ve Bahar Ekinoksu yaşayacağımızı ve bu konuda istesek bir kitap bile yazabileceğimizi söylemiştim. Ben inanılmaz güçlü enerjilerin neredeyse sersemletici etkisini dünden beri elle tutulur şekilde hissetmeye başladım. Göksel Varlıkların bu mesajı, enerjilerin amacını anlatırken, bu dönemi nasıl daha rahat geçirebileceğimiz konusunda da yardımcı olmaya çalışıyor.

Bu çeviriyi yapan sevgili Mor Alev Dostuna, Bella ve Göksel Varlıklara çok teşekkürler.

Her Biri Harika, Her Biri Eşsiz!

İlkbahar Ekinoksuna yaklaştığınız bu günlerde, “şiddetli” bir Işık dalgası, hepinizi etkilemektedir. Şiddetli kelimesi ile “kötü niyetli veya zarar verici” bir Işık niteliğinden bahsetmiyoruz. Daha ziyade, “fiziksel olarak yoğun ve bariz bir şekilde fark edilebilen bir frekans” türünden söz ediyoruz.

Böyle bir şeyi sezinlemediğini, içinizden kaç kişi söyleyebilir? Yani; Hiç de yorgun olmadığını, bir yerlerinin ağrımadığını, duygusal dalgalanmalar yaşamadığını, korku, tedirginlik, hatta biraz “kaybolmuşluk” duygusunu hissetmediğini, kaç kişi söyleyebilir?

Tüm bunlar, bu seviyede ve bu nitelikte bir enerjiyi özümsemenin yan etkileridir. Ve sizi temin ederiz ki bu tür reaksiyonlar, şimdiye kadar hiçbir insan bedeni tarafından deneyimlenmemiştir. Şayet bir insan bedeninin içinde bulunmasaydınız, bu tür frekanslara alışık olduğunuz için hiçbir şekilde zorlanmayacaktınız. Çünkü sizin “yüce doğanız” (gerçek ışık özünüz) bu tür enerjileri rahatlıkla algılar ve özümser. Ancak yükseliş yolculuğunuzun çok uzun sürmesi ve epey çetin geçmesinden dolayı, her biriniz zaten çok yorgunsunuz. Dolayısıyla bu yeni enerjiler, dünyevi bedeniniz için oldukça yıpratıcı olabilirler.

“Kuruntu veya kafa karışıklığı” gibi geçici duyguların “sahte tuzağına” kapıldığınızı fark ettiğinizde, bunları tamamen; Hayatınızdaki en önemli “karar verici kişilik” olarak kalmak isteyen alt titreşimli EGO’nun son dakika girişimleri, tepkileri veya çarpıtılmış mesajları olarak kabul edin. Ancak bu tür şeyler, illaki olacaktır diye bir söylemimiz yok. Çünkü sizler artık, EGO’nun bu tür oyunlarına kanmayacak kadar geliştiniz. Ve hayatınızla ilgili seçimlerinizi, saf ve yüksek doğanızın bilgeliği ile yapmak zorunda olduğunuzu biliyorsunuz.

Bu dönemler, kendinize gözü kapalı güvenmenizi gerektiren zamanlardır. İster rüyalar âlemine yaptığınız yolculuklar sırasında olsun, ister anlık düşünceler veya vizyonlar (görüntüler) sayesinde olsun, ya da gün boyunca tekrarlanan (rakamlar, tüyler, yazılar vs.) fiziksel işaretler aracılığı ile olsun; Aldığınız bilgilerin (mesajların) niteliğine ve içeriğine tüm kalbinizle inanmanız gerekmektedir. Kendinize güvenin, değerli Sevgililer. Düşüncelerinize güvenin ve onları izleyin.

Şimdiye kadar Yeryüzünde oldukça zor ve yürek burkan deneyimler yaşadınız. Hem gerçek benliğiniz olan “özgür ve yüce bir varlık” olmak, hem de özgürlüğünüzü ve özgünlüğünüzü yitirmişçesine bir bedene hapsolarak yaşamak zorundaydınız.

Ancak İlkbahar Ekinoksu ile birlikte, “insanlık tarihi” kitabında yepyeni bir bölüm açılacaktır. Kitabın üst kapağını açın ve şimdiden ilk sayfasına göz gezdirmeye başlayın. Bazılarınız için bu kitap, “yepyeni bir görevin” ilk adımlarını gösteren, bir tür yol haritası vazifesi görecektir. Ne kadar heyecan verici bir şey! Bazılarınız için bu kitabın sayfaları bembeyaz, yani yazısız olacaktır. Çünkü yükseliş yolculuğunuzun bu yeni aşamasını siz kendiniz oluşturduğunuz için, bu beyaz sayfalar da sizin tarafınızdan yazılacaktır.

Her sayfası bir harika, her sayfası eşsiz! Zira her biriniz bu Dünya’ya, belli bir görev ve kendinize özgü bir amaç için geldiniz. Birçoğunuz, ilk baştaki görevlerinizi tamamlamış olmanıza rağmen &#; bazı nedenlerden dolayı – yine de bu Dünya’da kalmayı seçtiniz. Örneğin bazılarınız, değişimin mucizelerine tanık olma şansını elde etmeden, buradan gitmeyi içine sindiremiyor. Bazılarınız ise şifacı, yol gösterici ya da canlı bir “Işık meşalesi” olarak görev yapmak istediği için, kalmayı tercih ediyor. Kimisi de büyük olasılıkla, sevdiklerini korumak ve onlarla ilgilenmek için bu Dünya’da kalmak istiyor. Bunların hepsi geçerli sebeplerdir ve hepsi de kutsaldır.

Değerli yükseliş yolcuları! Her zaman, “Tanrısal ve Evrensel Barış” duygusu içinde kalmaya çalışın. Adından söz ettiğimiz gün (20 Mart), zaman içinde bir milisaniyedir. Dolayısıyla bu günü karşılamaya hazır olun ve bu enerjilerle muhteşem değişiklikler yaratın. Çünkü tekrar yuvanıza döndüğünüzde &#; ki mutlaka döneceksiniz- bu günleri Sevgi ve Şefkatle hatırlayacaksınız. Işık aileniz ile birlikte otururken, onlara harika “gelişim ve evrimleşme” hikâyeleri anlatacaksınız ve maceralarınızı paylaşacaksınız!

Böylece sizi dinlemek için etrafınıza çevrelenmiş olan Işık ailenizin fertleri, hem sizden çok şey öğrenmiş olacaklar, hem de size hayran kalacaklardır. Çünkü bir ruh için “Dünya gezgini” olmak demek, “olgunlaşmışlık ve bilgeliğe erişmişlik” anlamına gelmektedir. İnsanoğlunun günleri her ne kadar sıradanmış gibi görünse de, aslında çok önemli dersler içermektedir.

Evet, yakında İlkbahar geliyor! Hem de bir sürü parlak ve muhteşem renkleriyle… Şimdi tohumlarınızı ekin ve hasat zamanı geldiğinde de (Sonbahar), ektiğiniz tohumların size bahşettiği bolluk ve bereketi biçin.

Göksel Varlıklar

Bu dönemde özellikle hayatınızın her yönündeki bereketle ilgili salıverme, arınma ve hayatınıza yeniden yön vermek konularında dönüşümünüzü hızlandırmak ve Mor Alev’le kişisel olarak çalışmak için randevu almak istiyorsanız lütfen “Yükseliş Enerjileri ile Kişisel Danışmanlık” bağlantısına gidin ya da [email protected] adresine yazın.

İngilizce telif hakkı Bella Capozi&#;ye aittir. Mor Alev Dostu tarafından tercümesi yapılmıştır.

Telif Hakkı© Mor Alev. Tüm Hakları Saklıdır. Bu yazıyı tümü olmak şartıyla, değiştirilmeden, bedava olarak, ve bu telif hakkı uyarısı ve internet bağlantısı (funduszeue.info) ile birlikte kopyalamaya ve dağıtmaya izin verilmişfunduszeue.infoght © by Mor Alev. All Rights Reserved. Permission is given to copy and distribute this material, provided the content is copied in its entirety and unaltered, is distributed freely, and this copyright notice and links are included. funduszeue.info

Bu mesajı paylaşın, platformunuzu seçin:

Bunu beğen:

BeğenYükleniyor

Related

Eternals (): Kozmik Evrene Marvel Bakışı

Marvel sinematik evreni, hayatlarımıza sistematik olarak girdiği günden beri birçok sinema eleştirmeninin, Geek’in, ortalama sinema izleyicisinin ve aksiyon bağımlılarının sinema tatminini sağlayabilecek filmler üretti. Bu filmlerin bir kısmı başyapıt seviyesinde ilgi görürken kimileri ise sıradan bir süper kahraman filmi olmaktan öteye geçemedi.

Eksikleriyle ve fazlalarıyla Marvel sinematik evreni AvengersEndgame’in ardından dördüncü aşamasına girdi. Marvel Studios ve bu çatı altında çalışan isimler Marvel’in dördüncü aşamasının dünyadan uzaklaşıp artık kozmik evrene ve orada bulunan kozmik varlıklara uzanacağını açıklamışlardı. Bu aşamanın ilk filmi ’in Kasım ayında vizyona giren ‘Eternals’ filmi ile oldu. ‘Eternals (Sonsuzlar, Ebediler)’ adından da anlaşılacağı üzere Marvel evreninin yaratılmasında rolü olan Celestial ırkının ve onların yarattığı kozmik ve göksel varlıklar olan Eternal’ların hikayesine odaklanıyor. Avengers Infinity War’dan da hatırlayacağımız üzere ilk olarak evreni var eden altı saf kristalin paylaştığı enerji ile kendi gücü ve kendi zihni olan varlıklar oluştu. Bu varlıklar evrende düzeni sağlamak, galaksileri ve gezegenleri oluşturmak, ayrıca ırkların kontrolünü sağlamak üzere ulvi bir görev edindiler. Bu ırklardan biri olan Celestial’lar evrendeki göksel varlıkların en bilinenlerindendir. Deviant’ları ve Eternal’ları onlar yaratmıştır. Ancak daha sonra Deviant ırkının vahşi ve yıkıcı bir ırk haline gelmesi ile Eternal’ları onlara karşı savaşmaları için görevlendirmişler ve bu savaşın içine insanlarda dahil olmuştur.

Film, alışık olduğumuz dünya içerisindeki Avenger’ları ve diğer kahramanları bırakıp yeni ve çok sayıda kozmik karakteri izleyiciye tanıtıyor. Bunu yaparken filmin içerisinde hangi karakterin hangi ırktan ve kim olduğunu, hangi süper güce sahip ya da hangi amaca hizmet ettiğini anlayabilmek seyirci açısından gerçekten zor. Yönetmen ChloéZao filmde karakterleri tanıtmak bir yana karakterlerin bazılarının hikayesine ve duygusal derinliklerine seyirciyi ikna edemiyor. Marvel evrenine hâkim olmayan bir izleyicinin filmi ilk izleyişinde anlayabilmesi gerçekten çok zor.

Filmin açılışında Celestial ırkından kozmik bir varlık olan ArishemtheJudge’ın (Yargıç Arishem) Eternals ırkını yaratmasını ve Deviant’larla savaşması için dünyaya gönderilişini görüyoruz. Eternal’lar uçma, zihin kontrolü, enerjinin kullanımı, lazer fırlatma, ışık hızında seyahat etme gibi bazı özellikleri kullanabiliyorlar. Dünyayı korumakla görevlendirilen Eternal’lar M.Ö yılında Ajak liderliğinde Ikaris, Phastos, Gilgamesh, Druig, Makkari, Sersi, Kingo, Sprite ve Thena’dan oluşan grubuyla beraber Mezopotamya bölgesine geliyor. İsimlerden de anlaşılacağı üzere bazı karakterlerin isimleri Yunan ve Sümer mitolojisinden benzerlikler taşıyor. Sümerlerin efsanevi kralı Gilgamesh (Gılgamış) ya da Yunan demircilik tanrısı Hephaistos (Filmde Phastos) ve AngelinaJolie’nin hayat verdiği Thena (Yunan mitolojisinde Athena) gibi örnekleri oluşturuyor. Filmde yapılan göndermeler de gerçek hayatla birebir uyumlu ve başarılı bir şekilde yansıtılmış. Kral Arthur, Nuh Tufanı, DC, Superman, Thanos evrendeki canlıları yok ederken neden yardım etmedikleri vb. gibi birçok gönderme seyirciyi etkileyecek ve düşündürecek düzeyde. Marvel’ın her filmindeki ana dinamiklerinden olan espriler ise filmin içine gayet iyi yerleştirilmiş.

Eternal’lar dünyaya gelince burada yaşayan az sayıda insan grubunu Deviant saldırılarından koruyor ve İnsan-Eternal karşılaşması ilk defa gerçekleşiyor. Filmin yumuşak ve sessiz girişinin ardından Mezopotamya’daki savaş sahnesi ile devam etmesi tadında bir aksiyonu barındırıyor. Bu sahneden sonra film seyirciyi sürekli flashback sahnelerle geçmişe ve şimdiye götürüyor. Sahnelerin bağlanışı ve kurgusu olay örgüsünü takip etmek açısından biraz zayıf kalmış olsa da seçilen mekanların ihtişamı ile CGI ve VFX’lerin yaratıcı kullanımı sayesinde müthiş bir görsellik yakalanmış. Mezopotamya’dan, Babil’in Asma Bahçeleri’ne, Orta Çağ’ın karanlık yıllarından, İkinci Dünya Savaşı sırasındaki Hiroşima’ya kadar daha birçok mekânı kahramanlarımızın yolculuğunda görebiliyoruz. Son olarak ’de son Deviant’ı da yok ettiklerini düşünen kahramanlarımız sene gibi bir süre boyunca huzur içinde hayatlarını sürdürüyorlar. Ancak günümüze gelindiğinde kendini iyileştirebilen, konuşabilen, evrim geçirmiş bir Deviant’ın ortaya çıkmasıyla Eternal’lar acil bir şekilde toplanıyor ve dünyayı tekrar kurtarmak için mücadele veriyorlar.

Filmde çeşitli tarihlerde ortaya çıkan Deviant’ların tasarımı muhtemelen Alien’daki yaratıklardan ilham alınmış. Filmde gerçekten izleyiciyi germeyi başarıyor ve oldukça saldırgan görünüyorlar. Ancak günümüzde ortaya çıkan ve evrim geçiren ‘Deviant’ filmin kötü kahramanı olmak açısından oldukça yetersiz kalıyor. Filmin belirli yerlerinde ortaya çıkıp karakterlerimizin başlarına bela olmaktan öteye geçemiyor. Bu yüzden filmde akılda kalıcı bir kötü karakter sahnesi izleyemiyoruz.

Filmin görsel kalitesinin yanında ses tasarımına da bir hayli özenilmiş durumda. Özellikle IMAX’de izlerseniz filmdeki her detayın gerçekçi seslendirmelerle ve bir o kadar doğal durduğunu fark edebilirsiniz. Ancak filmi 3D izlemek ekrandan yansıyan ışığın daha da azalmasına sebep olacağı için, 2D ve IMAX olarak izlemek en doğru tercih olacaktır.

Öte yandan filmin müzikleri tüm Marvel filmlerinin belki de en kötüsü. Sinemadan çıktığımda aklımda hiçbir müziğin yer etmediğini ve filmin hikayesi ile alakasız olduğunu fark ettim. Filme duyguyu veren başat özelliklerden biri olan soundtrackler açısından Chloé Zao ve ekibinin sınıfta kaldığını söyleyebiliriz.

Bir diğer konu ise yönetmenin filme olan yaratıcı dokunuşlarının belirgin bir şekilde görülüyor olması. Filmin renk paletinin yumuşak renklerden oluşması, stüdyo çekimi olan sahnelerin izleyicinin gözünü yormamasını sağlamış. Doğal ortamların kullanımında doğru tercihler yapılmış ve filmin jeneriğinde gerçekten göze estetik gelen görüntüler kullanılmış. Bu da Chloé Zao’nun Nomadland’den gelen yalın sinematografik tercihlerinin Marvel evrenine yansımaları şeklinde olmuş.

Filmin hikayesine dönecek olursak, Ajak’ın şüpheli şekilde ölümüyle beraber grubun içinden bir Eternal’ın yaratılışlarıyla ve amaçları ile ilgili gerçekleri diğerlerinden sakladığı ve yaratıcıları olan Arishem’e olan gizli sadakati ortaya çıkar. Celestial’lerin her oluşturduğu gezegenin içinden bir göksel varlığın hayat bulduğu ve bunun sonucunda o gezegenin yok olduğu öğrenilir ve insan ırkına fazlaca bağlanıp bu dünyada yaşamaya alışan kahramanlarımız bu dakikadan sonra yaratıcılarına baş kaldırmaya ve itaat etmemeye karar verirler. Son olarak filmdeki kahramanların kostümleri biraz gösterişsiz olmuş olsa da genel olarak rahatsız etmiyor.

Filmin sonunda artık Marvel ile ikonikleşen 2 adet aftercredits sahnesine yer verilmiş. Bunları izlemeden salonu kesinlikle terk etmeyiniz. ‘Eternals’ Marvel sinematik evrenine yakışan bir film mi diye sorarsanız ne evet ne de hayır diyebilirim. İyi ve kötü yönleri olan ortalama bir film olmuş ancak Marvel evreninin tarihini merak edenler ve yeni süper kahramanlarla tanışmak isteyen hayranlar için bu film bir tanışma hikayesi, devam filmleri ise daha gelişkin bir hikâye örgüsüne sahip olacaktır kanaatindeyim.

Oğuzhan Altunkurt Yılında Burdur’da doğdu. Marmara Üniversitesi Sinema Bölümü öğrencisi olarak hayatına devam ediyor. Büyülü Fener ile ilk tanışması ‘’Yüzüklerin Efendisi’’ sayesinde oldu ve halen bu tutkusunu devam ettirmekte. Sinemanın sonsuz hayal gücüne açılan dünyası ile birlikte Mitoloji, Fantastik Edebiyat, ve Kültür alanındaki her şey ile ilgilenmeye devam ediyor.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası