peygamberimiz doğuştan sünnetli / Uzmanından uyarı: 'Peygamber sünneti' mutlaka çocukluk çağında düzeltilmeli - İzmir Haberleri

Peygamberimiz Doğuştan Sünnetli

peygamberimiz doğuştan sünnetli

Peygamber sünneti diye bir hastalık varmış bilgi verir misiniz?

Değerli kardeşimiz,

Böyle bir hastalık olduğunu söyleyen sahih bir kaynağa rastlayamadık.

İşin uzmanlarının verdiği bilgiye göre, doğuştan gelen ve Hipospadias denilen bir durum söz konusudur. Ki halk arasında buna "yarım sünnet" veya "Peygamber sünneti" denilir. Bu durumun aslı, penisin tepesinde olması gereken idrar deliğinin daha aşağıda bir yerde olmasıdır. Hemen mm altında olabileceği gibi, penisin ortasında, torbaların önünde veya daha da aşağıda olabilir.

Burada bu gayr-ı tabii duruma halk arasında “Peygamber sünneti” denildiğinin gerçeği yansıtmadığını düşünüyoruz. Çünkü:

1. Peygamber Efendimizin (asm) doğuştan sünnetli olduğuna dair rivayetleri esas alsak bile, Hipospadias rahatsızlığına asla Peygamber Sünneti denilemez. Zira, Hz. Peygamber Efendimiz (asm) böyle bir rahatsızlıkla doğmamıştır. Şu halde Hipospadias olarak doğmaya “Peygamber sünneti” demek asla doğru olmaz.

2. Hz. Peygamberin (asm) sünnetli olarak doğduğuna dair sahih hadisin bulunmadığı ifade edilir. Nitekim allamelerden olan İbn Kayyım el-Cevziye bu konuda şunları bildirmektedir:

Hz. Peygamberin (asm) sünnetli olarak doğup doğmadığı konusunda üç görüş vardır:

a) Hz. Peygamberin (asm) sünnetli olarak doğduğunu savunan görüş.

Âlimler, bu hadisin sahih olmadığını belirtmişlerdir. Ayrıca, Hz. Peygamberin (asm) mümtaz sıfatlarından biri olarak lanse edilen bu husus, bir fazilet değildir. Keza, ilk sünnet olan Hz. İbrahim’dir. Bu işte başka hikmetlerin yanında buna sabır göstermek suretiyle bir fazilet kazanmak söz konusudur. Hz. Peygamberin (asm) Ceddi İbrahim’in kazandığı faziletin gerisinde kalması düşünülemez. Bu sebeple, bu görüş isabetli değildir. (bk. Tuhfetu’l-Mevlud, s. )

b) İkinci bir görüşe göre, Meleklerin Hz. Peygamberin (asm) göğsünü açtıkları sırada, Hz. Cebrail de onu sünnet etmiştir.

Bu görüş de doğru değildir. Çünkü göğsün / kalbin açılmasından bahseden birçok hadis vardır ki, bunların hiçbirinde “sünnet olma” olayından söz edilmemektedir. Bunun için bu rivayet “şaz ve garip” olarak değerlendirilmiştir. (bk. Tuhfetu’l-Mevlud, s. )

c) Üçüncü bir görüşe göre, Hz. Peygamber (asm) diğer normal insanlar gibi sünnetsiz doğmuştur ve cahiliye döneminden beri Araplar arasında cari bir âdete binaen, dedesi Abdulmuttalib tarafından doğumunun yedinci gününde sünnet edilmiştir. Ve bu görüş en doğrusudur. (bk. age.)

Demek ki, Hipospadias denilen ve hastalıklı bir durumu ifade eden bu konuya "Peygamber Sünneti" demek asla doğru olmaz. Ancak hiçbir rahatsızlığı olmadan tam sünnetli olarak doğan bir çocuk olursa, buna Peygamber Sünneti demenin sakıncası olmaz.

Doktorlar ve anne-babalar bu durumu ve aradaki farkı dikkate alarak konuşmaları gerekir.

Selam ve dua ile
Sorularla İslamiyet

Peygamber Sünneti Nedir, Nedenleri ve Riskleri Nelerdir?

Halk arasında peygamber sünneti, yarım sünnet ya da doğuştan sünnetli olarak adlandırılan hipospadias aslında doğumsal bir anomalidir ve tedavi edilmesi gerekmektedir. Peki, peygamber sünnetinin nedenleri ve belirtileri nelerdir, nasıl tedavi edilir? Gelin birlikte inceleyelim.

Peygamber Sünneti Nedir?

Doğuştan sünnetli olarak da anılan peygamber sünnetinin tıptaki karşılığı hipospadia'tır. Bebeğin idrar kanalının penis ucunda sonlanması gerekirken, daha altta sonlanması ve idrar kanalının kısa olması durumudur. 

  • Her bebekten biri doğuştan sünnetli yani hipospadias'lı doğar.
  • Eğer kardeşlerde de bu durum varsa bebeğin peygamber sünnetli doğma ihtimali yaklaşık 10 kat artar. 
  • Ayrıca, peygamber sünneti çoğul gebeliklerde de sıklıkla görülür.

Peygamber Sünneti Nedenleri

Doğumsal bir anomali olan doğuştan sünnetliliğin nedenleri tam olarak bilinmese de hipospadias'ı tetikleyen durumlar aşağıdaki gibi sıralanabilir:

  • Gebelikte plesanta kan akımının bozukma
  • Damarsal gelişim bozuklukları
  • Hormonal bozukluklar
  • Gebelik hipertansiyonu
  • Annede obezite
  • Geç gebelik
  • Tüp bebek uygulamalarında maruz kalınan aşırı progesteron
  • Hamilelik döneminde sigara, alkol kullanımı

dogustan sunnetlilik

Peygamber Sünneti Belirtileri

Aşağıdaki belirtilerden 2 veya daha fazlasını gözlemlemeniz halinde doktorunuza başvurmalı ve hipospadias ameliyatı için bebeğin ya da çocuğun en uygun yaşını öğrenmelisiniz:

  • Sünnet derisinin penis başının alt kısmında olmaması
  • Penis başında yassılaşma
  • Penisin aşağı doğru kıvrılma (özellikle idrar varken ya da ereksiyon halindeyken)
  • Çocukluk ya da yetişkinlikte idrarını karşıya doğru değil ayaklara doğru yapma

Bu belirtileri gösteren kişilerde hipospadias'tan şüphelenilir; eğer bebeğin peygamber sünneti olduğu doğum sonrasında anlaşılmadıysa ve bu durumlar, sonradan gözlemlenirse yetişkinlik öncesinde tedavi edilmesi önerilir.

Peygamber Sünnetinin Zararları Var Mıdır?

Doğuştan sünnetli bebeklerin tedavi edilmemeleri halinde aşağıda sıralanan riskler artar. İdrar kanalının ne kadar geride bittiğine bağlı olarak bu risklerin görülme olasılığı da yükselir:

  • İdrar yapma da zorluk ve idrar yolu enfeksiyonları (Özellikle dar idrar yolu varsa)
  • Ereksiyon esnasında ağrı
  • Ergenlik sonrası cinsel gelişim bozuklukları

Ayrıca penis başında yassılaşma, penisin kısa kalması, alt derinin incelmesi ve peniste şekil bozuklukları da gelişebilir.

peygamber sunneti tedavisi

Peygamber Sünneti Tedavisi

Çoğunlukla peygamber sünnetinin tedavi edilmesi için ameliyat gerekir ve aşağıdaki işlemler bebeğe uygulanır:

  • Penisin kıvrılmasına neden olan "kordi" isimli doku alınarak penis ereksiyon halindeyken kıvrılmayacak şekilde düzleştirilir.

Bu sayede hem ereksiyon esnasındaki ağrı ortadan kalkar hem de penisteki fiziksel farklılıklar önlenir.

  • İdrar kanalının eksik/ kısa kısmı tamamlanır ve yeterli idrar kanalı müdahale ile oluşturulur.

Eğer idrar yolunda darlık varsa bu duruma da müdahale edilir ve doğuştan sünnetli bebeğin idrar yolu enfeksiyonlarına olan yatkınlığı azaltılır.

  • Yassı şekilde olan penis başı, olması gereken forma kavuşturulur.

Peygamber sünneti tedavisinde hipospadias'ın durumuna göre sünnet derisi gerekli olabilir. Bu nedenle, yarım sünnetli bebeğin sünnet edilmemesi gerekir ki sünnet derisi ameliyatta kullanılabilsin.

Peygamber Sünneti Ameliyatı Ne Zaman Yapılır?

  • Hipospadias yani peygamber sünneti ameliyatı için ideal yaş arasıdır. 
  • Peygamber sünneti ameliyatı için bazı kurumlar 3 yaş altını önerse de:

yaş arasındaki bebeklerde peygamber sünneti ameliyatı da dahil olmak üzere, her türlü cinsel organ müdahalesinden kaçınılmalıdır.

yaş arası, çocuklarda cinsel kimlik oluşumu için çok önemlidir ve cinsel organlara her müdahale çocuğun cinsel gelişimini olumsuz etkileyebilir. 

Özellikle penise müdahale, çocukta vücut bütünlüğüne saldırı olarak algılanabilir ve hadım edilme korkusuna neden olabilir. 

  • Eğer bebeğin doğuştan sünnetli olduğu geç anlaşılırsa ve ameliyat yaş arasında yapılamazsa, mutlaka 5 yaşına kadar beklenmelidir.
  • Ancak, peygamber sünneti tedavisi geciktirilmemelidir; çünkü yukarıda da sıralandığı gibi başka hastalıkların tetikleyicisi olabilir. 

Bebeklerde Sünnet ve Sünnet Sonrası Bakım yazımıza da göz atmanızı tavsiye ederiz.

Sıkça Sorulan Sorular

Peygamber sünnetli çocuk sünnet ettirilir mi?

Doğuştan sünnetli, peygamber sünnetli bebekler tedavi edilmeden sünnet edilmemelidir; çünkü peygamber sünneti ilerleyen yaşlarda başka sağlık sorunlarına neden olabilir ve ameliyatında da sünnet derisi kullanılır. Bu nedenle, doktora başvurulmalı ve önce tedavi edilmelidir.

Penis başı neden yassı olur?

Bebeklik, çocukluk çağında penis başı yassılığının nedeni perygamber sünneti olarak da bilinen hispopadias olabilir. Bu durumda, doktora başvurulmalı ve tedavi süreci başlatılmalıdır.

Peygamber sünneti nasıl olur?

Hipospadias yani peygamber sünneti, doğumsal bir anomalidir ve bebeğin idrar kanalının penis ucunda sonlanması gerekirken, daha altta sonlanması ve idrar kanalının kısa olması durumudur.

 

Eski Çağlarda Sünnet

Arkeolojik araştırmalar sünnetin Eski Mısır, İbraniler ve Fenikelilerde, Amerika kıtasında Azteklerde ve M.Ö. yılında Babiller ve Zenciler tarafından yapıldığı kabul ediliyor. M.Ö. yılında Tı ve veziri Ptathotep’in mezarlarındaki kabartmalarda sünnete ait usullerinin resmedildiği biliniyor. M.Ö. yılında Firavun II. Ramses’in oğlunun sünnet edildiğine dair belgeler bulunmuştur.

Mısırlılar sünneti tatbik eden en eski milletlerden biridir. Bu papirüs, mumyalar ve Herodot’un kayıtlarından anlaşılıyor. Herodot, bilhassa sünneti bir sağlık tedbiri olarak yorumluyor. Bizler, Mısırlıların rivayet ettikleri bu sağlık kurallarının, o devirde yaşamış bir peygamberin tebliğinden kaynaklanabileceği görüşündeyiz. Zira sünnet olmak, yıkanmak ve belli bölgeleri tıraş etmek gibi hususlar peygamberlerin tavsiye ettikleri temizlik kurallarıdır. 

Peygamber Efendimiz bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmuşlardır:

“Şu beş şey İslam fıtratındandır: Sünnet olmak, kasık bölgesini temizlemek, bıyıkları kesmek, koltuk altı tüylerini temizlemek, tırnakları kesmek.”

 

Sünnet Peygamberler ile Başlamıştır

Sünnet, Hz. Âdem (as) ile başlamış olabilir. Çünkü bütün peygamberler kavimlerine sünneti öğütlemiş ve bazı peygamberlerin de sünnetli doğmuş olduğu bilinmektedir. Sünnetli doğan peygamberler; Adem, Şit, İdris, Nuh, Hanzele, Hud, Salih, Lut, Yusuf, Musa, Şuayb, Zekeriya, Yahya, Süleyman, İsa ve Muhammed (aleyhimüsselâm)dır. 

Allah’ın Resulü bir hadisi şeriflerinde bu konuya işaretle, sünnetin peygamberler tarafından tavsiye edildiğini ifade buyurmuşlardır:

“Dört şey peygamberlerin sünnetlerindendir: Sünnet olmak, misvak kullanmak, güzel koku sürünmek ve evlenmek.”

 

Hz. İbrahim’in (as) İmtihanı

Bazıları sünnetin Hz. İbrahim (as) ile başladığını kabul ederler. Zira O, sünnetin unutulduğu bir devirde, ilahi emir üzerine kendi kendini ve oğulları Hz. İsmail (as) ve Hz. İshak’ı (as) sünnet etti ve müminlere sünnet olmalarını bildirdi. Bir hadis-i şerifte şöyle buyrulmuştur:

“İbrahim (as) seksen yaşında olduğu halde Kadum Köyü’nde sünnet oldu. Ya da Kadum ile (kesici bir alet ile) sünnet oldu.”

Başka bir rivayete göre, Hz. İbrahim (as) zamanında, Amelika adı ile anılan bir kavimle muharebe yapılmış, bu muharebe sonunda Hz. İbrahim vefat eden ashabını defnetmek istemiş; fakat cesetler ayırt edilememiş; bunun üzerine Müslümanlığa işaret olmak üzere sünnet emredilmiştir. Bu tarihten sonra Hz. İbrahim’in (as) zürriyeti ile İsrailoğulları arasında sünnet devam etmiştir.

 

Yahudilerde Sünnet

Yahudilerin mukaddes kitabı Tevrat, İsrailoğulları’nın sünnet olmasını, Hz. İbrahim’in (as) zürriyetinden gelen erkek çocukların sünnet edilmelerini, bunun kendileri ile Allah arasında bir ahid (söz verme) olduğunu bildiriyor. Tevrat’a göre, Hz. İbrahim, oğlu İsmail ile aynı günde sünnet oldular. Hz. İbrahim sünnet olduğu zaman 99, oğlu İsmail 13 yaşında idi ve oğlu İshak’ı 8 günlük iken sünnet etti. Keza Hz. Musa, İsrailoğulları’na erkek çocukları 8 günlük iken sünnet yapmalarını emretti.

Bugün Yahudiler Tevrat’ın emri üzere çocuklarını doğumun 8. gününde sünnet ederler. Ancak sünneti Sinagogta Hahamlar yapar. Sünneti yapan sünnet derisini kestikten sonra, penisi emer, şaraba tükürür, emişler tekrarlanır; kanlı şaraptan penise püskürülür. Daha sonra tahta çürüğü tozu ekilerek penis sarılır. Aynı şaraba parmağını daldırıp çıkardıktan sonra çocuğun ağzına sokulur. Bu çirkin adet sonradan icat edilmiştir.

 

Hıristiyanlarda Sünnet Var mı?

Hıristiyanlar, Hz. Musa’nın (as) tebliğ ettiği şeriata tabidir. Fakat Hz. İsa’dan (as) sonra Hıristiyanlar sünneti terk ettiler. Bazıları; Mesih’in bu ıstıraplı ameliyeyi kendine tatbik ettiğini, “ümmetini bu zahmetten kurtardığını” söyler. Böylece Hıristiyanlar Tevrat’ın sünnet hükmünü bozmuş, sünnet yerine vaftiz ile iktifa etmişlerdir. Ancak, bugün Katolikler her yıl 1 Ocak tarihini Hz. İsa’nın (as) circumcion (sünnet) bayramı olarak kutlarlar. 

 

Hz. Muhammed’in (sav) Sünneti

Enes’in (ra) rivayetine göre Resulullah Efendimiz (sav) sünnetli doğmuşlardır. Keza İbni Haldun ve Ahmet Cevdet Paşa, Hz. Muhammed’in (sav) sünnetli ve göbeği kesilmiş olarak doğduğunu bildirmişlerdir. Hz. Peygamber ve yukarıda isimleri zikredilen peygamberlerin, sünnetli doğmuş olmaları mümkündür. Zira bugün bile sünnetli doğmuş çocuklar görüyoruz.

Peygamberimiz Hz. Muhammed’in (sav) sünneti hakkında başka rivayetler de vardır. 

İbni Abbas’ın (ra) rivayeti şudur: “Hz. Peygamber doğumunun 8. günü dedesi Abdülmuttalip tarafından ziyafet verilerek sünnet ettirilmiş ve ‘Muhammed’ (sav) ismi verilmiştir.” 

Diğer bir rivayete göre süt annesi Halime Hatun’un yanında bulunduğu sırada melekler tarafından sünnet edilmiştir.

 

Müslümanlar Sünnete Çok Önem Vermiştir

Kur’an-ı Kerîm’de sünnete dair bir kayıt yoktur. Sünneti İslam’ın Yüce Peygamberi (sav) tavsiye buyurmuşlardır. Bu konuda şu hadis-i şerifler zikredilebilir:

“Sünnet fıtrattandır.”

“Üzerinden küfür tüyünü at ve sünnet ol.”

Hz. Muhammed’in (sav) torunları Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin (ra) yedi günlük iken sünnet edilmişlerdi. Sonra Yahudilere muhalefet düşüncesi ile ileri çocukluk yaşlarında yapılmaya başlanmıştır. Nitekim Hz. Peygamber (sav) bir hadis-i şeriflerinde şöyle buyurmuşlardır: “Sünnet yedi yaşına girince müstehab, on beş yaşında vaciptir.”

Gazali, çocukların dişlerinin değiştiği zaman sünnet yapılmasını tavsiye eder. 

Nevevî ise doğumunun yedinci gününde yapılmasını müstehab addeder. 

Erzurumlu İbrahim Hakkı iyi evlat yetiştirmenin yirmi şartı arasında oğlan çocuğunun yedinci günde ya da on yaşına kadar sünnet edilmesi gerektiğini yazar. 

Ömer Nasuhi Bilmen sünnetin yedi-oniki yaşları arasında yapılabileceğini; ancak daha evvel de yapılmasının caiz olduğunu bildirmektedir.

Bugün bütün dünyada Müslümanlar erkek çocuklarını adeta bir farz ifa etmenin hassasiyeti ile sünnet ederler.

 

Sünnet Hakkında İslâm’ın Hükmü

İslam âlimlerinin ekserisi sünneti sabah namazının sünneti gibi sünnet-i müekkede (kuvvetli sünnet) kabul etmişlerdir. İmam Ebu Hanife ve İmam Malik, sünnet; İmam Şafii ise, vacib telakki etmişlerdir. Sünnetin vacib telakki edilmesi hususunda şu hadis-i şerif ileri sürülmüştür:

“İslâmiyet’i kabul eden 80 yaşında da olsa sünnet olsun” buyrulmuştur. Bu Peygamber emri sebebiyle de sünnet vacib telakki edilmiştir.

 

Osmanlılarda Sünnet

Osmanlılar sünnete çok önem vermişlerdir. Bilhassa şehzadelerin sünnetleri büyük şenliklerle yapılır, şehzadelerle birlikte binlerce çocuk sünnet edilirdi. Bu şenlikler , hatta 50 gün sürerdi. Edirne ve İstanbul’da saray avlusu, Sultanahmet Meydanı ya da Okmeydanı’nda yapılır; devlet adamlarından fakir halka kadar herkes davet edilir, ziyafetler verilir, mehter çalar, oyunlar, çeşitli yarışlar, kara ve denizde harp oyunları yapılır; geceleri havai fişekler, kandiller ile bu sünnet merasimleri binbir gece masallarını andırırdı. Gündüzleri resmi geçitler yapılır, önde şehzadeler, arkasında devlet adamları çeşitli esnaf teşekküllerinin geçişi yapılır, hediyeler verilir; ilim adamları, şairler, din alimleri toplantı ve sohbetler yapardı.

Osmanlı şehzadelerinin sünnet düğünlerinin ekseriya padişah kızlarının evlenme düğünleri ile beraber yapıldığı bu törenlere ‘sur-i hümayun’ veya ‘surname’ adı verildiği; manzum ya da nesir halinde yazıldığı anlaşılıyor. Bu düğün şenlikleri arasında IV. Murat’a ait ve Nakkaş Osman tarafından yazılan surname meşhurdur. Nakkaş Osman Efendi’nin bu kitabından, şehzadelerin sünnet düğünleri, esnaf ve sanatkârların, sakaların, süpürgecilerin geçişi, hokkabazları, cambazları, güreşleri, gece şenlikleri, halka verilen ziyafetleri, padişahın altın serpmesi, gençlerin kılıç kuşanması, esirlerin azad edilmesi minyatürlerle sergilenmiştir. 

IV. Mehmed’in oğulları Mustafa ve Ahmed’in sünnet düğünü ile birlikte yapılan kız kardeşi Hatice Sultan’ın düğün törenleri en önemlilerinden biridir.

III. Ahmed’in oğulları Süleyman, Mehmed, Mustafa ve Beyazıt adındaki şehzadelerin sünnet düğünleri de Seyyid Vehbi tarafından manzum olarak ‘Surname-i Hümayun’ adı ile kaleme alınmıştır. Bu sonuncu düğün onbeş gün, geceli, gündüzlü devam etmiş, şehzadelerle birlikte fakir çocuk sünnet edilmiştir.

 

Anadolu’da Sünnet

Anadolu’nun çeşitli bölgelerinde sünnet değişik şekilde yapılmaktadır. Güneydoğu Anadolu’da erkek çocuklar doğumdan sonra ilk gün içinde sünnet edilir; eve bir berber gelerek sünneti yapar; ekseriya düğün yapılmaz. Doğu Anadolu’da ise sünnet daha ileri yaşlarda yapılır. Bu bölgede ‘kirvelik’ adeti vardır. Kirve, Farsça, ‘kir-kamış ve tutmak’ kelimelerinden gelir. Kirve, erkek çocuğun sünnet masraflarını karşılayan başka bir ailenin büyüğüdür, sünnet olacak çocuğu kucağına alarak sünnetin yapılmasını sağlar.

Bugün de memleketimizde sünnet titizlikle devam ettiriliyor. Büyük şehirlerimizde yaşlarında, Anadolu’nun bazı bölgelerinde küçük yaşlarda ve çok defa törensiz olarak yapılıyor. İnsanlarımız sünneti tıbbî faydalarından çok, dinî bir vecibe olarak yerine getiriyor.

 

Sünnet, Ne Zaman, Nasıl ve Kim Tarafından Yapılmalıdır?

Sünnetin zamanı konusunda fikir birliği olmamakla beraber, ülkemizde ve Müslüman toplumlarda, 3 yaşından önce veya 7 yaşından sonra yapılması tavsiye edilmektedir. Bunun nedeni de, çocuğun kimlik ve cinsel gelişimi ile ilgili sorunlarla karşılaşmaması içindir. Sünnet genellikle hastane ortamında, steril koşullar sağlanarak bir üroloji uzmanı ya da çocuk cerrahisi uzmanı tarafından yapılmalıdır. Doğuştan sünnetli olan ve adına hypospadias dediğimiz durumlarda ise olay tamamen farklıdır ve bunlar ameliyatla düzeltilmelidir. Cenâb-ı Allah hepimize, Peygamber Efendimizin (sav) sünnetlerine uymayı ve şefaatine nail olmayı nasip etsin.

Kaynaklar:

1- Kur’an-ı Kerim

2- Sahih-i Buharî

3- Tarih Boyunca Sünnet Prof. Dr. Asaf ATASEVEN,

4- Kitab-ı Mukaddes

5- İncil (Luca, Matta)

 

 

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası