alevilerin yaptığı katliamlar / “Sivas Katliamı, Arap Alevilerin kimliklerine daha fazla yönelmesine sebep oldu” -nehna

Alevilerin Yaptığı Katliamlar

alevilerin yaptığı katliamlar

Maraş Katliamı

Maraş Katliamı veya Maraş Olayları, 19 Aralık ile 26 Aralık 1978'de Kahramanmaraş'ta meydana gelen Alevilere ve solculara yönelik katliamdır. Yedi gün süren olaylar sırasında iddianameye göre 111 kişi öldürüldü.[3] Alevilere ait 559 ev yakıldı, 290'a yakın iş yeri tahrip edildi. 23 yıl süren davalar sonunda 22 kişi idam, 7 kişi müebbet hapis, 321 kişi de 1-24 yıl arasında ceza aldı. Katliamda önemli rol oynayan 68 kişiye ise ulaşılamadı.[6]12 Eylül Darbesi'ne sebep olan olaylardan biri olarak kabul edilmektedir.[kaynak belirtilmeli]

Kronoloji[değiştir kaynağı değiştir]

20 Aralık günü Aleviler'in yoğunlukla oturduğu Yürükselim Mahallesi'nde bir kıraathaneye el fenerinden yapılma bomba atıldı. Bomba, şans eseri kahvehane penceresinin altındaki betona isabet ederek kahvehaneye girmedi. Kimse yara almazken daha sonra silahla ateş edilmesi sonucu ayağa kalkan Gıjgın Dede lakaplı Sabri Özkan öldü. (Suçu işleyen kişinin açıklaması bu yöndedir.)[11]

21 Aralık[değiştir kaynağı değiştir]

Maraş olayları patlak verdiğinde CHP iktidar, Bülent Ecevit ise başbakandı. Olaydan sonra CHP'li İçişleri Bakanıİrfan Özaydınlı yaptığı açıklamada, olayların sebebinin "sol örgütler" olduğunu söyleyerek partisinden büyük tepki aldı. Sonrasında da içişleri bakanlığından istifa etmek zorunda bırakıldı, yerine Hasan Fehmi Güneş getirildi. Bülent Ecevit, olayların, kendisini uzun süredir direndiği sıkıyönetim talebine zorlamak için kontrgerillalar tarafından çıkarıldığını iddia etti. Ana Muhalefet Lideri ve Adalet Partisi Genel Başkanı Süleyman Demirel ise, "Bana, 'Sağcılar ve milliyetçiler cinayet işliyor.' dedirtemezsiniz." şeklinde bir açıklama yaptı.[23]

Maraş katliamından 1 ay sonra, 17 Ocak 1979 tarihli bir bilgi notu hazırlayan MİT olaylarda ülkücülerden bahsetti:[10]

Olaylar, ülkücülerin olaylardan 2-3 hafta önce MHP K.Maraş il örgütünde MHP K.Maraş yöneticileri ile Ülkücü Gençlik Derneği (ÜGD) mensuplarının katılması ile yapılan bir toplantıda planlanmıştır. Toplantıya ÜGD Genel Merkezi’nden bir yetkili de katılmıştır. (Büyük ihtimalle Sefa Şevkat Çetin) Toplantıda K.Maraş’taki Aleviler'in ve bunları destekleyen sol grubun son zamanlarda ülkücü ve Sünniler üzerindeki baskılarını arttırdıkları gerekçesiyle, bunlara bir ders vermenin zamanı geldiği belirtilerek, ilk önce sol gruba mensup Alevilerin meskûn bulunduğu mahallelerde, ileri gelenlerin adresleri tespit edilmiş daha sonra tespit edilen adreslere eylem yapacak şahıslar belirlenmiştir.

Ayrıca raporda, Alevilerin çoğunluğunun Kürt olduğu belirtilerek ağustos ayından itibaren Akıncı ve Ülkücü kesimlerin, Kürt Alevilerin bir Kürt devleti kurmak için çaba gösterdiklerini, miting ve yürüyüşlerde bunu açıkça dile getirdiklerini halka yayarak tansiyonu yükselttiği belirtildi.[1][2][24] Dönemin Genelkurmay Başkanı Kenan Evren, 1990 yılında yayımladığı Kenan Evren'in Anıları'nın ilk cildinde bu katliamdan şöyle bahsetti:[25]

Kahramanmaraş'ta öldürülen iki öğretmenin cenaze töreninde Milliyetçi Hareket Partisi militanları ve dinci yobazlar tarafından başlatılan katliam kısa sürede bütün şehre yayılmış, şehirdeki emniyet kuvvetleri ve askerî birliklerle dahi katliam önlenememiş ve Gaziantep'ten mekanize birliklerin gönderilmesi sonucu ancak 27 Aralık günü durdurulabilmiştir. Olaylar sırasında çoğunlukla Alevi vatandaşların oturdukları evler ve iş yerleri yakılmış yıkılmış ve çocuklarla hamile kadınlar da dâhil olmak üzere hunharca 107 kişi katledilmiştir. Olaylar başlar başlamaz 23 Aralık günü İçişleri Bakanı İrfan Özaydınlı ile Jandarma Genel Komutanı Sedat Celasun Kahramanmaraş'a gitmişler ve olaylara mahallinde müdahale etmişlerse de gözlerini kan bürümüş canilerin şehrin muhtelif yerlerindeki katliamına ve tahribata mâni olamamışlardır. Jandarma Genel Komutanı'nın döndükten sonra bana anlattıklarından benim de tüylerim ürperdi. Beş altı aylık çocuğun bacaklarından tutup ikiye bölünmüş, karnından bıçaklanmış kadın, çocuk, genç, ihtiyar cesetlerini gözleri ile görmüş

Olaylar nedeniyle Diyarbakır, İzmir, Suriye-İran-Irak gibi sınır boylarını çevreleyen iller de dâhil olmak üzere birçok ilde sıkıyönetim ilanı gündeme gelmiş ve 26 Aralık 1978 saat 07.00'den itibaren İstanbul, Ankara, Kahramanmaraş, Adana, Elazığ, Bingöl, Erzurum, Erzincan, Gaziantep, Kars, Malatya, Sivas ve Şanlıurfa olmak üzere toplam 13 ilde sıkıyönetim ilan edilmiştir. Daha sonra bu illerin sayısı artırılmıştır.[26]

Saldırılar sonucunda resmî verilere göre 120 kişi öldürüldü, 1000'den fazla kişi yaralandı, Alevilere ait 559 ev yakıldı. 290'a yakın iş yeri tahrip edildi.[27] Resmî olmayan beyanlara göre ise ölü sayısı 500'e yakındır.[28] Şeyh Adil Mezarlığı'nda topluca defnedilen kurbanların defin yerinin tam olarak neresi olduğu ve defin tarihinde dinî tören yapılıp yapılmadığı bilinmemektedir.[29]

Yargılama[değiştir

Adıyaman Şubemizden Maraş Katliamı ve 19 Aralık Katliamı Açıklaması

Adıyaman Şubemiz Maraş Katliamı ve 19 Aralık cezaevleri katliamına ilişkin olarak yaptığı açıklamada, gerçek sorumluların açığa çıkarılıp cezalandırılması çağrısında bulundu.

Şube Yönetim Kurulu adına açıklamayı yapan Adıyaman Şube Eş Başkanımız Hasan Deniz, şöyle konuştu: “Gerici-faşist güçlerin saldırıları sonucu 19 – 26 Aralık 1978 tarihleri arasında yaşanan ve Türkiye’yi 12 Eylül darbesine götüren sürecin önemli dönemeçlerinden biri olan Maraş katliamının üzerinden 41 yıl geçti. 12 Eylül faşist darbesine zemin hazırlamak için yapılan ve utanmadan darbenin gerekçelerinden sayılan Maraş katliamı, aydınlatılmadı, aydınlatılmak istenmiyor. 20 Aralık’ta Alevilerin oturduğu bir kıraathane bombalanmış, 21 Aralık’ta iki TÖB-DER’li öğretmen katledilmiştir. 22 Aralık’ta cenaze töreni sırasında halka saldıran gerici güçler, kalabalığı dağıttıktan sonra kent merkezine yürüyüşe geçmiş, polis engeli ile karşılaşmadan kent merkezinde bulunan Alevilerin işyerlerini tahrip ederek üç kişiyi katletmiştir. 23 Aralık’ta ‘polis-halk çatışması’nı önlemek gerekçesiyle kentteki bütün polislerin geri çekilmesi sonrasında 24 Aralık’ta çevre il ve ilçelerden getirilen silahlı faşist grupların takviyesi ile Alevilerin yaşadığı mahallelerde acımasız bir katliam gerçekleştirilmiştir. Maraş’ta insanlar; kadın, çocuk, genç, yaşlı, hamile, hasta, yaralı ayrımı yapılmaksızın devletin gözü önünde göz göre göre katledilmiştir. Ancak 26 Aralık’ta durdurulan saldırılarda resmi olarak 111 kişi hayatını kaybetmiş, yüzlerce kişi yaralanmıştır. Katliam sonrası binlerce Alevi Maraş’ı terk etmek zorunda kalırken, katliamın sorumluları göstermelik olarak yargılanmış gibi yapılarak, ülke tarihinde karanlık bir leke olarak kalan katliamın üzeri örtülmüştür. 19-26 Aralık 1978 tarihinde yüzlerce Alevi yurttaşımızın öldürülmesi, 200’ün üzerinde evin yakılması, 100’e yakın işyerinin tahrip edilmesiyle sonuçlanan Maraş Katliamının bir kontrgerilla eylemi olduğu sonrasındaki gelişmelerle kanıtlanmıştır. Nitekim dönemin Başbakanı Bülent Ecevit olayların kendisini uzun süredir direndiği sıkıyönetim talebine zorlamak için kontrgerillalar tarafından çıkarıldığını açıklamıştır. Buna rağmen gerçek sorumlular hala açığa çıkarılmamış, yargılanmamıştır. Yıldönümü vesilesiyle Maraş katliamını bir kez daha nefretle kınıyor, yaşamlarını yitiren vatandaşlarımızı anıyor ve gerçek sorumluların açığa çıkarılıp cezalandırılmasını istiyoruz. Bugün 19 Aralık. Katliamlarla ve insanlık dışı uygulamalarla birlikte anılan ülkemiz hapishaneleri bundan tam 19 yıl önce büyük vahşete tanıklık etmiştir. F tipi cezaevlerini ve tecrit uygulamalarını protesto etmek için açlık grevine başlayan tutuklu ve hükümlülerin bulunduğu 20 hapishanede eş zamanlı olarak yapılan ve üç gün süren katliamda 28 tutuklu ve hükümlü hayatını kaybetmiş, yüzlercesi yaralanmıştır. Vahşetin yıldönümünde Adalet Bakanlığı’na çağrımızdır; Cezaevlerinin koşulları uluslararası insan hakları normlarına uygun hâle getirilmeli, her türlü tecrit ve izolasyon politikasına son verilmelidir. Başta F tipleri olmak üzere tecrit ve izolasyon amaçlı inşa edilen cezaevleri kapatılmalıdır. Cezaevlerindeki hasta tutuklular derhal serbest bırakılmalıdır.”

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası

© 2024 Toko Cleax. Seluruh hak cipta.