» KULLANIM KILAVUZU
» INSTRUCTION MANUAL
» РУКОВОДСТВО
KULLANIM KILAVUZU
İÇİNDEKİLER:
1. BÖLÜM EMNİYET
GİRİŞ 2
KİŞİSEL KORUNMA EKİPMANLARI 2
BASINÇLI HAVA HATTI BAĞLANTILARI 2
YANGIN VE PATLAMA RİSKİ 3
HAREKET EDEN PARÇALAR 3
YAKICI VE KESKİN YÜZEYLER 3
YANICI VE ZARARLI (TAHRİŞ EDİCİ) MADDELER 4
ELEKTRİK ÇARPMALARI 4
KOMPRESÖRÜN KALDIRILMASI 4
ÖNEMLİ NOKTALAR 5
HAVA TANKI 5
4. BÖLÜM ÇALIŞTIRMA
GENEL 12
İŞLEV AÇIKLAMALARI 12
KOMPRESÖRÜN ÇALIŞMASI 13
İLK ÇALIŞTIRMA İŞLEMİ 14
GÜNLÜK ÇALIŞTIRMA İŞLEMLERİ 15
KOMPRESÖRÜN DURDURULMASI 15
5. BÖLÜM BAKIM
GENEL 16
GÜNLÜK BAKIM 16
PERİYODİK BAKIMLAR 16
BAKIM TALİMATLARI 17
KOMPRESÖR YAĞI 17
YAĞ VE YAĞ FİLTRESİ DEĞİŞİMİ 18
PANEL FİLTRE DEĞİŞİMİ 19
EMİŞ FİLTRESİ DEĞİŞİMİ 19
SEPARATÖR ELEMANI DEĞİŞİMİ 20
YAĞ DÖNÜŞ HATTI (SKAVENGE) BAKIMI 20
SOĞUTMA RADYATÖRÜ BAKIMI 21
MOTOR BAKIMI 21
1
1. BÖLÜM
EMNİYET
GİRİŞ
9 Bu kılavuzda bildirilen tüm emniyet ve çalışma uyarılarına dikkat edin, bu sayede kaza
olasılığı azalacak ve makinenin ömrü de artırılmış olacaktır.
9 DALGAKIRAN KOMPRESÖR’ ün yazılı onayını almadan makine üzerinde herhangi bir
değişiklik yapmayın.
9 Makinenin montajından, çalıştırılmasından ve bakımından önce, bu kullanım kılavuzunun ilgili
kişiler (operatörler, bakım elemanları v.b.) tarafından mutlaka okunmuş ve anlaşılmış
olduğunu görün.
9 Kompresörün çalıştırılmasını ve bakımlarını; yeterli mesleki eğitime sahip, yetişmiş kişilere
yaptırın.
9 Bu kılavuzda yer alan direktiflere, işlemlere veya emniyet uyarılarına uyulmaz ise kazalara,
hasara ve yaralanmalara yol açılabilir.
9 Eğer kompresörün çalışması güvenli değil İse;
• Kesinlikle çalıştırmayın.
• Bu durumdan diğer ilgili kişileri haberdar edin.
• Kompresörün kolayca görülebilecek yerine, durumu anlatan bir uyarı levhası asın.
• Kompresörün habersiz olarak çalıştırılmasını engellemek için ana şalterden enerjiyi
kesin veya güç kablolarını sökün.
2
YANGIN VE PATLAMA RİSKİ
9 Kompresör içinde ve çevresinde yağ, benzin, tiner, solvent v.b. yanıcı madde birikintisi
oluşmasına izin vermeyin. Görürseniz derhal temizleyin.
9 Potansiyel yangın tehlikesi gördüğünüzde hemen kompresörü kapatın ve enerjiyi kesin. Daha
sonra kıvılcım, alev veya diğer yangın oluşturabilecek sebepleri ortadan kaldırın. Bu sırada
çevrenizde sigara içilmesine kesinlikle izin vermeyin.
9 Yağın kaportaların içinde bulunan izolasyon malzemesi üzerinde, kompresörün dış yüzeyinde
veya kompresör kabini içinde birikmesine kesinlikle izin vermeyin. Eğer gerekirse bu
birikintileri temizleyecek uygun bir temizleyici temin edin. Gerekirse ses izolasyon
malzemelerini çıkarıp, değiştirin. Temizlik işleminde yanıcı maddeleri kesinlikle kullanmayın.
9 Kompresörde onarım, temizlik veya kabin içinde herhangi bir işlem yapacaksanız mutlaka
kompresörün enerjisini ana şalterden kesin.
9 Elektrik ve basınç devre bağlantılarını iyi şartlarda muhafaza edin. Hasarlı veya kötü görünen
kablo veya hortumları derhal değiştirin. Bu bağlantıları temiz ve düzenli bir şekilde muhafaza
edin.
9 Kompresörünüzün herhangi bir noktasında ucu boş veya kopuk durumda elektrik kablosu
kalmadığına emin olun. Bu kabloda elektrik olma ihtimali var ise mutlaka sökün.
9 Eğer kaynak yapacaksanız ısıdan etkilenen ses izolasyon malzemelerini yerinden çıkarın.
9 Sürekli kontrol edilen, dolu bir yangın söndürme cihazını sürekli olarak kompresörün yakınında
bulundurun.
9 Yağlı bez, talaş, kağıt v.b. çöpleri kompresörden uzak tutun.
9 Uygun bir soğutma hava akışı olmadığı durumunda kompresörü çalıştırmayın.
9 Tehlikeli çevre şartlarında kompresör o duruma uygun ve özel olarak üretilmemişse kesinlikle
kompresörü çalıştırmayın.
3
YANICI VE ZARARLI (TAHRİŞ EDİCİ) MADDELER
9 Kompresörden çıkan basınçlı havayı solumayın.
Basınçlı havayı direkt olarak solumak ciddi yaralanma ve ölümlere yol açabilir.
Hiçbir maksatla basınçlı havayı, ağız göz ve kulak üzerine direkt tutmayın.
9 Basınçlı havayı, yardımcı solunum sağlayıcı cihazlar ve bu cihazların hatlarında direkt olarak
kesinlikle kullanmayınız.
9 Kompresörden çıkan havayı, havalandırma maksadı ile insan ve canlıların bulunduğu odalara
boşaltmayın.
9 Kompresörü sadece yeterli nitelikte havalandırmaya sahip (kompresör odası olarak
düzenlenmiş) bölümlerde çalıştırın.
9 Kompresörü, kumlama kazanı (tozlu), kalorifer kazanı (sıcak), buhar kazanı (nemli), boya-apre
üniteleri (kimyasal ve aşındırıcı) ile her türlü yanıcı, patlayıcı gazın bulunduğu ortamlardan
emiş yapmayacak kadar uzak olduğuna emin olduğunuz bir yere yerleştirin.
9 Kompresörde kullanılan yağ endüstriyel bir yağdır. Özellikle kullanılmış yağın göz ve deri ile
temasından sakınınız. Yağın değdiği bölgeyi bol su ve sabun ile yıkayınız. Kompresörünüze
yağ doldurulması ile ilgili bilgi için bu kılavuzdaki Yağlama Bölümüne bakın.
4
9 Forklift yoksa veya bölgede çalışamıyor ise, şekildeki gibi vinç ve askı ile kaldırın.
9 Kaldırma işlemine başlamadan önce, kompresör tabanında askı halatının geçeceği yerdeki
kaynak noktalarında hasar veya kopma olup olmadığını görün.
9 Nakliye sırasında gevşeyebilecek somun ve vidaları gözden geçirerek gerekirse tekrar sıkın.
9 Kaldırma ve destekleme için kullanacağınız tüm halat, kanca v.b. iyi durumda olduğuna ve
kompresör ağırlığını taşıyabilecek kapasitede olduğundan emin olun. Eğer kompresörün
ağırlığını bilmiyorsanız, kompresörün ağırlığını öğrendikten sonra kaldırma işlemine başlayın.
9 Kompresörü kaldırırken zarar görmemesi için dikkatli davranın. Çarpma veya düşme
durumunda kompresörün iç aksamında çalışmaya engel olacak hasarlar oluşabilir.
9 Kompresörü kaldırıp indirirken altında kimse durmamalıdır, dikkat edin.
9 Kompresörü gereğinden fazla kaldırmayın.
9 Kaldırma işlemini yapan operatör kompresörü asılı iken görebilmelidir.
5
2. BÖLÜM
KURULUŞ, MONTAJ
KOMPRESÖRÜN YERLEŞİMİ VE BAĞLANTILAR
9 Kompresörün yerleştirileceği yüzey; ağırlığı taşıyabilecek kapasitede, düz ve kuru olmalıdır.
Kompresörünüzü bu yüzeye oturtun, zemine sabitlemeye (ankraj civatası v.b) gerek yoktur.
9 Çalışma bölgesinde yangın veya korozyona neden olacak durumlar önlenmelidir.
9 Kompresörün çalıştığı odanın yeterli servis için tavandan en az 1,5m. ve duvarlardan en az
1m mesafeye sahip olması gerekir.
9 Hiç bir boru yükü (kasıntılı bağlantılar veya mevsimsel ısı farklılıklarından doğan gerilimler)
kompresöre dış bağlantılarla iletilmemelidir.
9 Hava tesisat ekipmanınızın, boru ve fittingslerin çalışma basıncına uygun ve hasarsız
olmasına dikkat edin.
9 Hava tesisatınızın boru çapını, kurutucu ve hat filtrelerini hava kullanım kapasitenize göre
seçin. Kurutucu ve hava tankınızın kondens tahliyeleri için ayrı bir hat kurun (su tahliye hattı),
böylece kompresörün çalıştığı odanın zemini gereksiz yere ıslanmaz.
9 Kompresör odasında genel kullanım için bir hava çıkışı ve elektrik prizi ekleyin.
9 Kompresörünüz oda içi kullanıma göre üretilmiştir.
9 Kompresör veya hava sistemi ile ilgili farklı ihtiyaçlar varsa servis veya satış yetkilisine
başvurun.
6
9 GÜÇ KABLOSU ÖLÇÜLERİ (3xVV AC)
ANA
SİGORTA
MODEL KABLO KESİTİ (mm²)
KOMPRESÖR GÜCÜ AKIMI
(HP/kW) (A)
TIDY 3 3 / 2,2 4 x 2,5 mm2 (Maksimum 25m) 10 A
TIDY 4 4/3 4 x 2,5 mm2 (Maksimum 25m) 10 A
TIDY 5 5,5 / 4 4 x 2,5 mm2 (Maksimum 25m) 20 A
TIDY 7 7 / 5,5 4 x 4 mm2 (Maksimum 25m) 25 A
TIDY 7D 7 / 5,5 4 x 4 mm2 (Maksimum 25m) 25 A
TIDY 10 10 / 7,5 4 x 4 mm2 (Maksimum 25m) 25 A
TIDY 15 15 / 11 4 x 6 mm2 (Maksimum 25m) 40 A
TIDY 20 20 / 15 4 x 10 mm2 (Maksimum 25m) 40 A
Önemli Not: Yukarıdaki tabloda yer alan “Kablo Kesiti” ve “Ana Sigorta Akımı” bilgisi, 3 faz V
AC şebeke ve maksimum 25 metre Güç Kablosu boyu için verilmiştir. Farklı bir şebeke ve/veya farklı
bir Güç Kablosu Boyu söz konusu ise Ana Sigorta ve/veya Güç Kablosu kesitinin değişimi gerekir. Bu
durumda lütfen bölgenizdeki servis kuruluşumuza danışınız.
Kompresör, resimde görüldüğü gibi; kompresör grubu ve grubu taşıyan hava tankı olmak
üzere iki ana parçadan oluşur. Kompresör grubu gerekli tüm ekipmanları ile paket olarak çalışmaya
hazır haldedir. Devreye almak için elektrik ve hava bağlantısının yapılması yeterlidir.
Kompresör grubu; elektrik panosu, kumanda paneli, motor, vida ünitesi, radyatör, fan ve filtrelerden
oluşur.
7
SOĞUTMA RADYATÖRÜ EMİŞ FİLTRESİ KOMPRESÖR
ÜNİTESİ
NOT : KOMPRESÖRÜN MODELİNE GÖRE RADYATÖR YERİ DEĞİŞİK (ÜSTTE VEYA YANDA) OLABİLİR. YUKARIDAKİ RESİM
KOMPRESÖRÜN GENEL GÖRÜNÜMÜ İÇİN KULLANILMIŞTIR.
8
SOĞUTMA RADYATÖRÜ SEPARATÖR KUMANDA PANELİ
FAN
9
3. BÖLÜM
TEKNİK DEĞERLER
TEKNİK DEĞERLER
KOMPRESÖR TİPİ / SERİ NO TIDY
MAKSİMUM ÇALIŞMA BASINCI bar
MİNİMUM ÇALIŞMA BASINCI bar
KAPASİTE m³/d
ÇALIŞMA VOLTAJI d/d
ÇALIŞMA FREKANSI
ÇALIŞMA ORTAMI SICAKLIĞI 2 C° / +40 Cº ARASI
ORTALAMA ÇALIŞMA SICAKLIĞI 75 / 96 °C ARASI
HAVA ÇIKIŞ SICAKLIĞI
SOĞUTMA FANI DEBİSİ m³/saat mmSS
GÜRÜLTÜ SEVİYESİ dB(A)
TAHRİK ŞEKLİ KAYIŞ KASNAK DİREKT AKUPLE
YOLVERME SİSTEMİ YILDIZ / ÜÇGEN DOL
SOĞUTMA SİSTEMİ HAVA SOĞUTMALI
AĞIRLIK kg
ÖLÇÜLER mm
ANA MOTOR TİPİ / SERİ NO
KOMPRESÖR ÜNİTESİ TİPİ / SERİ NO
ANA MOTOR PLAKET DEĞERLERİ d/d kW A
KULLANILAN YAĞ
YAĞ KAPASİTESİ lt
YAĞ FİLTRESİ
PANEL FİLTRE
EMİŞ FİLTRESİ
KAYIŞ
SEPARATÖR FİLTRE
Yukarıda verilen bilgiler tanım nitelikli olup firmanın değişiklik hakkı saklıdır. Arıza ve parça siparişi için
bu kitabın sonunda bulunan şema ve parça listesine bakınız. Sipariş esnasında kompresörünüzün tip
ve seri no’sunu bildirmeniz en çabuk ve doğru bilgi için hem size hem firmamıza yardımcı olacaktır.
10
TÝP
TYPE
BASINÇ SERÝNO
bar
PRESSURE SERIAL NO
3
KAPASÝTE m /dak ÝMAL TARÝHÝ
CAPACITY m3/min MANUF. DATE
KOMPRESÖR
~
GÜÇ VOLTAJ
kW V 3Ph PLAKETÝ
funduszeue.info VOLTAGE
AKIM FREKANS
A Hz
CURRENT FREQUENCY
AÐIRLIK ELEK.ÞEMA NO
kg.
WEIGHT funduszeue.info NO
11
4. BÖLÜM
ÇALIŞTIRMA
GENEL
EMİŞ VALFİ : Kompresör ünitesinin üzerinde bulunur. Kompresörün hava emişini kontrol ederek
yükte veya boşta çalışmasını sağlar.
KONTROL SOLENOİD VALFİ : Emiş valfine bağlı bloğun üzerinde bulunur. Emiş valfine giden
havayı kontrol ederek kompresörü yüke veya boşa geçirir.
12
KOMPRESÖRÜN ÇALIŞMASI
6
B
9
20
4
10 7
3
2
A
15 14
5 8 11
16
19
12
1
18 B
17
R U
R1 E A
13
İLK ÇALIŞTIRMA İŞLEM
9 Kompresörü ilk defa çalıştırmadan önce elektrik ve hava hattı bağlantıları kontrol edin.
9 Kompresörün soğutma havası giriş çıkışlarının herhangi bir şekilde kapanmadığını kontrol edin,
kompresörünüzün üzerini bez, naylon v.b. ile örtmeyin. Örtülü durumda ise bu haldeyken
çalıştırmayın.
9 Kompresörünüzün elektrik panosu içinde, elektrik fazlarını sürekli kontrol eden bir “faz kontrol
rölesi” bulunmaktadır. Eğer fazları yanlış sırayla bağlarsanız, voltajlarınızda bir dengesizlik veya
kesinti var ise faz kontrol rölesi kompresörün çalışmasına engel olacaktır. Rölenin üzerinde
bulunan ışığı kontrol edin. Fazlar ters ise enerjiyi keserek kompresörün ana giriş besleme
kablolarından ikisinin yerini değiştirin. Fazlarda kesilme veya dengesizlik olması durumunda ise bu
problem şebeke ile ilgili olduğundan durumu elektrikçiye veya ilgili kurumlara bildirin.
9 Kompresörün enerji ve hava tesisatı tamamlandıktan sonra ilk çalıştırma işlemi için servisimize
haber verin. Servisimiz genel kontrolleri yapacak, kompresörü devreye alacak ve size sisteminizle
ve kompresörünüzün bakımları ile ilgili faydalı bilgiler verecektir. Kompresörünüzü kendiniz
devreye almak isterseniz, bu kitapçığı çok dikkatli okuyun. Yanlış bir işlem kompresör tesisinizin
veya bu bölgede çalışan insanların zarar görmesine sebep olabilir.
14
9 Her ihtimale karşı kompresörün motorunun doğru yönde
döndüğünü kontrol edin. Bunun için panel filtrenin
bulunduğu kapağı yerinden çıkarın.
9 Kompresörün dönüş yönü kontrolü ilk çalıştırma işleminde
yapılmalıdır.
9 Kompresörün soğutma fanına bakarak; Kontrol ünitesinin
Normal günlerde kompresörü çalıştırmadan önce kompresörünüzü birkaç basit kontrol yaparak
devreye alabilirsiniz. Bakımlar bu kitapçığın 5. (BAKIM) bölümünde GÜNLÜK BAKIM kısmında
ayrıntılı olarak anlatılmaktadır.
9 Kontrol panelinde herhangi bir arıza uyarı sinyalinin olmadığını görün.
9 İç aksama basitçe göz atarak yağ kaçağı veya herhangi bir hasar olmadığını görün.
9 Kompresörü çalıştırın ve çalışmasını kısa süreliğine izleyin.
9 Kumanda paneline bir göz atın ve çalışma basınç ve sıcaklık değerlerinin normal olduğunu
görün.
Bu basit kontroller kompresörünüzle ilgili olası hataları erken anlamanıza olanak sağlayabileceği için
sizi arızadan dolayı, gereksiz duruşların yaratacağı zaman kaybından korur.
Kompresörü kapatmak için (Stop) tuşuna basın. Kompresör 30 saniye boyunca boşta çalışacak
ve sonrasında duracaktır. Durduktan sonra kapakları açarak iç kısımda herhangi bir arıza, yağ kaçağı
v.b. olup olmadığını görün.
15
5. BÖLÜM
BAKIM
GENEL
KOMPRESÖRÜNÜZ KOMPLİKE BİR MAKİNE OLDUĞU İÇİN; YETKİSİZ VE EĞİTİMSİZ
KİŞİLER TARAFINDAN YAPILACAK BAKIM, TÜM GARANTİYİ ORTADAN KALDIRDIĞI
GİBİ İSTENMEYEN HASAR VE YARALANMALARA YOL AÇABİLİR.
Kompresör çalışırken hiçbir kapak veya parçayı sökmeyin, bakım yapmadan önce
kompresörü durdurarak ana şalterden enerjisini kesin ve kompresör içindeki tüm
basıncın boşaldığından emin olun.
Bakım yapmadan önce bu kılavuzu dikkatlice okuyun; bakımın yetkili kişiler tarafından yapılması
kompresörünüzün ömrünü artıracaktır.
YAPILACAK BAKIM
YAĞ DEĞİŞİMİ
YAĞ FİLTRESİ DEĞİŞİMİ
PANEL FİLTRE DEĞİŞİMİ
EMİŞ FİLTRESİ DEĞİŞİMİ
* KAYIŞ GERGİNLİK KONTROLÜ / AYARI
ELEKTRİK BAĞLANTI GEVŞEKLİK KONTROLÜ
YAĞ/ HAVA KAÇAĞI KONTROLÜ
RADYATÖR TEMİZLİĞİ (HAVA İLE)
SEPARATÖR DEĞİŞİMİ
HAT FİLTRE SERVİS KİTİ DEĞİŞİMİ
KURUTUCU BAKIMI
EMİŞ VALFİ SERVİS KİTİ DEĞİŞİMİ
MBV SERVİS KİTİ DEĞİŞİMİ
HAVA TANKI HİDROSTATİK TESTİ
* KAYIŞ DEĞİŞİMİ
YAĞ / HAVA DEVRE HORTUMLARI DEĞİŞİMİ
VİDA KONTROLÜ / REVİZYONU (GEREKİRSE)
VİDA ÜNİTESİ REVİZYONU
* KAYIŞ KASNAKLI KOMPRESÖRLERDE
16
BAKIM TALİMATLARI
KOMPRESÖR YAĞI
o Kompresörlerimizde DALGAKIRAN SMARTOIL markalı kompresör yağı kullanılmaktadır.
Bu yağ aşağıda göreceğiniz gibi; özellikle kompresör çalışma biçimi göz önüne alınarak üretilmiş
özel bir yağdır.
o Farklı tip ve özellikteki yağların kimyasal yapıları ve katkıları da farklı olduğundan birbirleri ile
karıştırılması veya kompresörde kullanılması yüksek tamir bedelli hasarlarla sonuçlanabilir.
o Kompresör yağının içerisine motor yağlarında olduğu gibi herhangi bir yağ katkısı eklemeyiniz.
Kullandığımız yağ kompresör için özel olarak hazırlandığından bu tür katkıları zaten
içermektedir.
o Kompresör yağı yerine motor yağı, hidrolik yağı v.b. kullanılması durumunda iki yağ karışarak
koyu macun kıvamına gelmekte ve kompresörün bütün filtrelerini hemen bozmaktadır. Bu
şekilde çalışmaya devam ederseniz birkaç gün içinde vida ünitenizde kalıcı mekanik hasarlar
oluşur.
o Bu sebeple kompresör yanında başka tip yağlama yağlarını bulundurmayınız, bakım
operatörünüz dalgınlıkla bu yağı kullanabilir.
o Ayrıca daha uzun ömürlü sentetik yağ isteğiniz var ise bunun için servis veya satış
departmanımıza başvurun.
DALGAKIRAN SMARTOIL
Vidalı kompresörler için geliştirilmiş üstün kaliteli bir yağdır. Sudan, havadan ayrılma özelliği
olağanüstü geliştirildiği ve oksidasyona direnci iyi olduğu için vidalı hava kompresörlerinde kullanılmak
için ideal yağdır.
• Oksidasyon Direnci
Havanın sıkıştırılması sırasında yüksek sıcaklıklar oluşur. Oksidasyona karşı korunmayan yağ kısa
sürede bazı noktalarda okside olarak kirlilik bırakmaya başlar. Bu verim düşüklüğüne, aşınmaya yol
açar ve bakım masraflarını çoğaltmaya başlarlar. DALGAKIRAN SMARTOIL içerdiği katıklar
sayesinde bu oksidasyonu engeller veya en aza indirir.
• Korozyona Karşı Parçaları Koruma
Parçaları korozyona karşı koruyarak onların servis ömürlerini uzatır.
• Havadan İyi Ayrılma Özelliği
Havadan çabucak ayrılarak kavitasyonu engeller ve kompresyonun artmasına katkıda bulunur.
• Conta Uyumu
Kompresörlerde kullanılan bütün contalar ile çok iyi uyum sağlar.
• Sağlık ve İş Güvenliği
Özellikle kullanılmış yağların deri ile teması engellenmeli ve temas halinde su ve sabunla yıkanmalıdır.
Daha fazla bilgi için 1. (EMNIYET) bölümüne bakın.
• Çevre Korunması
Kullanılmış yağları toprağa veya su kanallarına asla dökmeyiniz. Yakmayınız. Mümkünse
tanımlanmış bir toplanma noktasında biriktirip, yasaların belirttiği biçimde ortamdan uzaklaştırınız.
• Tipik Fiziksel Özellikler
DALGAKIRAN SMARTOIL
ISO Viskozite Derecesi 46 68
Kinematik Viskozite@ 40 °C cSt. 46 68
Viskozite İndeksi
Yoğunluk @ 15 °C kg/l
Akma Noktası °C
Parlama Noktası °C
17
YAĞ VE YAĞ FİLTRESİ DEĞİŞİMİ
Kompresörün yağını ve yağ filtresini her saatte ve birlikte değiştirin. Eğer 6 ay içinde saati
doldurmuyor ise 6 ayda bir değiştirin.
YAĞ FİLTRESİ
9 Kompresörü kapatın.
9 Eğer kompresör halihazırda soğuk (çalışmıyor) ise önce dakika çalıştırıp yağın
ısınmasını sağlayın ve daha sonra kapatın.
9 İç basıncın boşalması için dakika bekleyin.
9 Yağ boşaltma vanasını açarak yağı tamamen boşaltın. Yağ akması bitince vanayı tamamen
kapatın.
9 Filtre anahtarı ile eski yağ filtresini sökün.
9 Yeni yağ filtresinin contasını hafifçe yağlayın.
9 Filtreyi yerine takın ve elle iyice sıkın. Filtre kartuşuna zarar verecek hareketlerden kaçının.
9 Yeni yağı, kontrollü bir şekilde üst seviyeye kadar doldurun.
9 Yağ doldurma tapasını yerine takarak bağlantıları tamamlayın.
9 Kompresörü, yağ kaçaklarını kontrol etmek için birkaç dakika boyunca çalıştırın.
9 Kompresörü durdurup yağın çökmesini bekledikten sonra yağ seviyesini kontrol edin, eksikse
tamamlayın.
Yağ filtre elemanı ve kompresörünüzün hasar görme olasılığını azaltmak için sadece
orijinal DALGAKIRAN yedek parçaları kullanın. Diğer marka filtre elemanlarının
maksimum basınç değerleri yeterli olmayabilir.
18
PANEL FİLTRE DEĞİŞİMİ
o Kompresörün hava emiş kaportasına bağlı bulunan panel filtre kompresör içine giren
tozları engellemeye çalışır. Filtre değişimi ortam şartlarına ve bakıma göre değişmekle
birlikte ortalama her saatte veya 6 ayda bir yapılmalıdır.
19
SEPARATÖR ELEMANI DEĞİŞİMİ
- KAYIŞ KASNAKLI MODELLER - DİREKT AKUPLE MODELLER
SEPARATÖR ELEMANI
Separatör elemanını yılda bir kez düzenli olarak değiştirin. Yılda saatten fazla çalışılıyor ise
saatte bir seperatör değiştirilmelidir.
Separatör elemanını değiştirmek için
9 Kompresörü durdurun ve iç basıncın tamamen boşaldığını görün.
9 Filtre anahtarı ile eski separatör elemanını sökün.
9 Yeni separatör elemanının contasını hafifçe yağlayın
9 Filtreyi yerine oturtarak elle iyice sıkın.
9 Kompresörü çalıştırarak conta ve diğer bağlantılarda kaçak olup olmadığına bakın.
20
o Hava tankının altından su tahliyesi yaparken yağ geldiğini görürseniz ya da günlük yağ
seviyesi kontrollerinde kompresörün yağ seviyesi sürekli olarak düşüyor ise skavenge hattı
tıkanmış olabilir. Kompresörü durdurarak skavenge hattını sökün ve basınçlı havayla
temizleyin.
o Skavenge orifisin çapını genişletmeyin yoksa kompresörünüzün kapasitesi düşer.
YÜKSEKLİK metre (e kadar)
% 98 95 91 87 83 78
21
BAKIM KAYITLARI
KOMPRESÖR TİPİ
KOMPRESÖR SERİ NO
ÇALIŞMA
TARİH SAATİ BAKIM AÇIKLAMASI BAKIM YAPAN YETKİLİ
22
6. BÖLÜM
ARIZALAR VE ÇÖZÜMLERİ
GİRİŞ
Bu bölümde yer alan bilgiler servis çalışmaları ve fabrikada yapılan testler sonucu oluşan tecrübelere
dayanılarak hazırlanmıştır.
Arızaların belirtileri ve sebepleri, servis firmalarımıza gelen ihbarlar ve servis teknisyenlerinin
karşılaştığı sonuçların sıklığına göre sıralanmıştır.
Kompresörün yapısı gereği sistemler ve arızalar çoğunlukla birbirleri ile ilişkili olduğu için; herhangi bir
tamirat veya parça değişikliği yapmadan önce hatanın neden kaynaklandığı mutlaka net olarak
anlaşılmalıdır.
Karşılaşılan problemler için her şeyden önce gözle yapılacak detaylı bir kontrol yararlıdır.
Arızanın iyi izlenmesi, tamir sırasında karşılaşılabilecek istenmeyen hasarları önler.
Öncelikle:
9 Elektrik bağlantılarını gevşeklik ihtimaline karşı kontrol edin.
9 Kısa devreden veya ısıdan etkilenebilecek parçaları kontrol edin.
9 Hava ve yağ devre hortum, boru ve bağlantılarında oluşabilecek hasar ve gevşeklikleri kontrol
edin.
Arıza ile ilgili olarak bu kitapta bildirilen tüm yolları denemenize rağmen problem devam ediyorsa
lütfen firmamıza veya servis bölümümüze başvurun.
Her türlü arıza çözümü, bakım ve onarım işlerini hız ve güvenliğiniz açısından servis
firmalarımıza yaptırmanız öncelikle kompresörünüz ve işletmeniz için en iyi yoldur.
Bilgi sahibi olmadan yapılacak her türlü işlem yanlış sonuçlar doğurabilir,
işletmenizin gereksiz yere durmasına veya yüksek bedelli hasarlara sebep olabilir.
1-KOMPRESÖR ÇALIŞMIYOR:
1-ELEKTRİK GELMİYOR.
GİRİŞ KLEMENSİNDEN VOLTAJI KONTROL EDİN
2-KUMANDA VEYA GİRİŞ SİGORTASI ATMIŞ.
SİGORTALARI KONTROL EDİN
3-ŞEBEKE GERİLİMİ DÜŞÜK, DENGESİZ VEYA TERS.
ELEKTRİK PANOSUNDA BULUNAN FAZ KONTROL ROLESİNİN UYARI İKAZINA BAKIN.
4-KOMPRESÖR HERHANGİ BİR ARIZADAN DOLAYI DURMUŞ.
KONTROL ÜNİTESİ EKRANINDAKİ ARIZA KODUNA BAKIN.
5-İÇ BASINÇ TAHLİYE EDİLMEDEN KOMPRESÖR ÇALIŞTIRILIYOR.
KOMPRESÖR DURDURULDUKTAN SONRA İÇ BASINCIN TAHLİYESİ İÇİN EN AZ 1 DAKİKA
SÜREYLE ÇALIŞTIRILMAMALIDIR. X10 IŞIĞININ (KOMPRESÖR DURDUKTAN SONRA) YANIP
SÖNMESİ DURANA KADAR KOMPRESÖR ÇALIŞMAZ.
23
5-MOTOR VEYA KOMPRESÖR ÜNİTESİNDE MEKANİK PROBLEM VAR.
KOMPRESÖRÜN ENERJİSİNİ KESİP MOTOR MİLİNİN RAHATÇA DÖNÜP DÖNMEDİĞİNİ KONTROL
EDİN. NORMALDEN DAHA ZOR BİR DÖNÜŞ VAR İSE MOTORDA VEYA KOMPRESÖR ÜNİTESİNDE
MEKANİK HASAR OLABİLİR; SERVİSE HABER VERİN.
24
7-ANA MOTOR TERMİĞİ KOMPRESÖRÜ DURDURUYOR :
1-TERMİK VEYA AYARI BOZULMUŞ.
TERMİĞİN, MOTOR PLAKETİNDE BİLDİRİLEN AKIMINA GÖRE AYARLANDIĞINI GÖRÜN.
PENSAMPERMETRE İLE (KOMPRESÖR TAM YÜKTEYKEN) TERMİKTEN GEÇEN AKIMIN NORMAL
DEĞERLERDE VE DENGELİ (FAZLAR ARASINDAKİ AKIM FARKI %10'DAN KÜÇÜK OLMALIDIR)
OLDUĞUNU GÖRÜN.
TERMİK, AYARLANAN AKIM DEĞERİNDEN ÖNCE AÇIYORSA ARIZALANMIŞTIR. DEĞİŞTİRİN.
2-VOLTAJ DÜŞÜK.
BKZ
3-KOMPRESÖR AYARLANAN BASINCI GEÇİYOR.
BKZ 5.
4-SEPARATÖR TIKALI.
SEPARATÖRÜ DEĞİŞTİRİN.
25
KOMPRESÖR BOŞTA OTOMATİK STOP ETMİYOR :
1-BOŞTA BEKLEME ZAMAN AYARI DEĞİŞTİRİLMİŞ.
BOŞTA BEKLEME ZAMAN AYARINI KONTROL EDİN.
2-KOMPRESÖR AYARLANAN SÜREDEN ÖNCE TEKRAR YÜKE GEÇİYOR.
KOMPRESÖRÜN BOŞ ÇALIŞMA SÜRESİ AYARLANAN BEKLEME SÜRESİNDEN DAHA KISAYSA,
KOMPRESÖR TEKRAR YÜKE GEÇECEĞİNDEN BOŞTA STOP ETMEYECEKTİR.
26
7. BÖLÜM
KONTROL PANELİ
LEDLER
BİLGİ EKRANI
START
RESET STOP
TUŞLAR :
27
P17 (STOPTA BEKLEME ZAMANI) SÜRESİ BOYUNCA KOMPRESÖR TEKRAR ÇALIŞTIRILAMAZ.
SÜRE SONUNDA X10 IŞIĞI SÖNER VE KOMPRESÖR TEKRAR ÇALIŞTIRILABİLİR.
BU KITABIN KULLANILMASI
İZLEME KOLAYLIĞI İÇİN EKRAN RESMİNİN HEMEN SAĞ TARAFINA İLGİLİ TUŞLAR
YERLEŞTİRİLMİŞTİR.
ekran
1
EKRANI GÖRDÜĞÜNÜZDE SAĞ TARAFTA GÖSTERİLEN TUŞLARA BASARAK İLERLEYİN.
ÇERÇEVE İLE ÇEVRELENMİŞ TUŞLARA AYNI ANDA BASIN.
SIRAYLA BASIN
GÖSTERİLEN TUŞLARA BASTIKTAN SONRA DOĞRU İLERLEDİĞİNİZDEN EMİN OLMAK İÇİN
GÖRÜNEN EKRANI KİTAPTA GÖSTERİLEN EKRANLA KARŞILAŞTIRIN. BÖYLECE ADIM ADIM
İLERLEYEBİLİRSİNİZ.
AYRICA SIRAYI KARIŞTIRMAMAK İÇİN EKRANIN SOL TARAFINA ADIM NO YAZILMIŞTIR.
GÖSTERİLEN AYAR VE KONTROLLERİ BU ADIMLARI İZLEYEREK KOLAYCA YAPABİLİRSİNİZ.
1 (CALIŞMA BASINCI)
2 (ÇALIŞMA SICAKLIĞI)
7 KONTROL ZAMANI.
YANİ; SAAT EKRANDA VE “X10” IŞIĞININ YANMASI İLE GÖSTERİLİR. BAKIM
1 DAKİKA BOYUNCA HİÇBİR TUŞA BASILMAZ İSE OTOMATİK OLARAK ANA EKRANA
DÖNÜLÜR.
28
ÇALIŞMA SÜRELERİNİN İZLENMESİ
1 (CALIŞMA BASINCI)
PARAMETRELER
29
FAN ÇALIŞMA SICAKLIĞI (RL5) 85 °C
BİR ARIZA VEYA UYARI SİNYALİ GÖRÜRSENİZ BUNU RESETLEMEK İÇİN TUŞUNA BASIN.
(YAZI YANIP SÖNÜYOR) KOMPRESÖR DURMAK ÜZERE (30 sn. DOLMASI BEKLENİYOR)
30
TIDY SERIES
OPERATOR HANDBOOK
TABLE OF CONTENTS :
1. CHAPTER SAFETY
INTRODUCTION 2
PERSONEL PROTECTIVE EQUIPMENTS 2
PRESSURE LINE CONNECTIONS 2
FIRE AND EXPLOSION RISK 2
MOVING PARTS 3
HOT AND SHARP SURFACES 3
FLAMMABLE AND IRRITANT MATERIALS 3
RISK OF ELECTRIC SHOCK 4
LIFTING AND HANDLING 4
SUGGESTIONS 5
AIR RECEIVER 5
4. CHAPTER OPERATION
GENERAL 12
FUNCTION EXPLANATIONS 12
OPERATION OF THE COMPRESSOR 13
START UP (COMMISIONING) 14
DAILY OPERATION 15
STOPPING THE COMPRESSOR 15
5. CHAPTER MAINTENANCE
GENERAL 16
DAILY MAINTENANCE 16
PERIODIC MAINTENANCES 16
MAINTENANCE INSTRUCTIONS 17
COMPRESSOR OIL 17
OIL AND OIL FILTER REPLACEMENT 17
PANEL FILTER REPLACEMENT 18
INTAKE FILTER REPLACEMENT 19
SEPARATOR ELEMENT REPLACEMENT 19
MAINTENANCE OF OIL RETURN (SCAVENGE) LINE 20
THE MAINTENANCE OF COOLER 20
MOTOR MAINTENANCE 21
6. CHAPTER TROUBLESHOOTING
INTRODUCTION 23
PROBLEMS AND SOLUTIONS 23
1
1. CHAPTER
SAFETY
INTRODUCTION
9 Pay attention to all the safety and operation regulations mentioned in this handbook, this way
the accident probability will be minimized and the life of machine will increase.
9 Do not make any modification on the machine without taking the approval of Manufacturer.
9 Prior the assembly, starting and maintenance of the machine ensure that the handbook is
carefully read by related personnel (operators, maintenance personnel etc).
9 Ensure that the maintenance and operation of the machine is only made by competent
personnel with sufficient training.
9 In case the directives, processes and safety regulations are not complied; it may cause
accidents, damage and injuries.
9 If the operation of the compressor is not safe;
o Never start it.
o Notify this situation to other related persons.
o Put a warning label explaining this situation on a visible place of compressor.
o In order to avoid the uninformed operation of the compressor; turn off the main circuit
breaker or remove power cables.
2
9 Maintain the electrical and pressure connections in good condition. Immediately replace the
damaged cables or hoses. Maintain these connections clean and regularly.
9 Ensure that there is not any loose or broken electrical cable at any point of the compressor.
Remove this cable in case of risk of electricity.
9 Prior to welding remove sound insulation materials.
9 Keep a full fire extinguishing fire bottle that is continuously traced near the compressor.
9 Keep away fatty fabric, chips, paper etc. type of litters from the compressor.
9 Do not operate the compressor when there is not suitable ventilation.
9 Never run the compressor if it is not manufactured specially for severe environmental
conditions.
DIRECTLY INHALING THE COMPRESSED AIR MAY CAUSE SEVERE INJURY AND
DEATH. NEVER APPLY THE COMPRESSED AIR TO MOUTH, EYES AND EARS.
9 Never connect the compressed air directly to the respiratory equipment and to the lines of this
equipment.
9 Do not discharge the air of compressor into the rooms that accommodate human being.
9 Only operate the compressor at sections (arranged as a compressor room) with sufficient
ventilation.
9 Place the compressor away from the sandblasting furnace (pulverous), heater furnace (hot),
boiler furnace (humid), dye-chemical finish units (chemical and corrosive) and all kinds of
medium that have inflammable, explosive gases not make any suction.
9 Industrial oil is used in the compressor. Avoid eye and skin contact of this oil. Wash the
contact place with plenty of water. For lubrication specification of your compressor see the
lubrication section of this handbook.
3
RISK OF ELECTRIC SHOCK
9 Along with the information and recommendations in this handbook; your compressor should
be installed in conformity to all related national and international standards. The electrical
wiring works must be performed by a qualified electrician.
9 Ensure that sufficient grounding is made and the grounding cable is connected to portion
marked with on the compressor body.
9 Keep away your body, hand tools and electrically conductive materials from the current
conducting equipment and cable connections.
9 In case of adjustment or repair on the compressor electrical component; ensure that your feet
are not wet and try to stand on an insulated place such as a wooden pallet.
9 Try to make all kinds of repair and adjustment work with single and with right hand if possible.
Therefore, the risk of flowing electrical current from the hearth in case of shock is minimized.
9 Make repair and adjustment work at a well laminated, dry, clean and in good ventilated
environments.
9 Always keep the electric cabin’s door closed. If you need to open it; stop the compressor and
remove electrical power from main circuit breaker.
9 During the start up, check all equipments and it connections again.
4
SUGGESTIONS
9 After repair, maintenance and adjustment works make sure that there is not any spare part,
cleaning material or hand tool are left inside.
9 Make sure that all the guards are installed after repair, maintenance or adjustment works.
9 Make sure that none of the moving parts are in contact with any component.
9 Do not leave unplugged electric conducting cables.
9 If the compressor will not be used for a long time; it should be stored at dry and warm
environment. The oil in the oil tank should be discharged and the screw unit has to be
lubricated with a protective lubricant against corrosion. If the compressor have belt driving the
belts must be removed or completely loosened.
5
2. CHAPTER
INSTALLATION & ASSEMBLY
INSTALLATION OF THE COMPRESSOR AND CONNECTIONS
9 The floor on which the compressor is mounted should be capable of carrying the weight of
compressor and should be flat and dry. There is no need to fixing (anchorage bolt etc) to the
floor.
9 The compressor room should be easily accessible and sufficiently illuminated.
9 For adequate service, the compressor room should have a clearance of at least m from
ceiling and 1m from the wall.
9 Fire and corrosion causing conditions should be prevented in the operation region.
9 No pipe load (swaggering connections or tensions arise from environmental variations) should
be relayed to compressor by external connections.
9 Make sure that the air supply equipment is suitable to the operating pressure of the piping and
fittings and is damage free.
9 Select the diameter of the air supply, dryer and line filters according to your air supply
capacity. (It is beneficiary to select piping of big diameter considering future development of
your company).
9 Establish a separate line for condense discharge of your filter and dryer and air tanks (water
discharge line); this way the floor of the compressor operating place does not unnecessarily
get wet.
9 Put an air exit and electric box in your compressor room for general purpose
9 Your compressor is manufactured for indoor operation.
9 In case of different needs in relation to compressor or air supply contact service or sale
representative.
Working without grounding may be dangerous for the work safety of the personnel
and compressor. In case of failure and critical situation, please properly install your
grounding line in order to prevent death
6
9 POWER CABLE SPECIFICATIONS (3xVV AC)
CABLE CROSS SECTION MAIN FUSE
MODEL POWER (HP/KW)
(mm²) CURRENT (A)
2
TIDY 3 3 / 2,2 4 x 2,5 mm (Maksimum 25m) 10 A
TIDY 4 4/3 4 x 2,5 mm2 (Maksimum 25m) 10 A
TIDY 5 5,5 / 4 4 x 2,5 mm2 (Maksimum 25m) 20 A
TIDY 7 7 / 5,5 4 x 4 mm2 (Maksimum 25m) 25 A
TIDY 7D 7 / 5,5 4 x 4 mm2 (Maksimum 25m) 25 A
TIDY 10 10 / 7,5 4 x 4 mm2 (Maksimum 25m) 25 A
TIDY 15 15 / 11 4 x 6 mm2 (Maksimum 25m) 40 A
TIDY 20 20 / 15 4 x 10 mm2 (Maksimum 25m) 40 A
9 The above mentioned Cable Cross-Section and Main Fuse data are given for V / V AC
Power Supply and maximum 25m Power Cable length. If the Power Supply Voltage is different
and/or Power Cable length is longer than 25m than you may need to use different Main Fuses
and/or larger cross-section area Power Cables. In this case please apply to our Service
Department.
As shown in the figure compressor has mainly two units, compressor group and air receiver.
Compressor group is ready to run with all necessary equipments. For start-up it is only needed to
make the electric and air connections.
Compressor group includes electric board, control panel, motor, compressor unit, cooler, fan and
filters.
7
COOLER INTAKE FILTER COMPRESSOR UNIT
NOTE: DEPENDING ON THE MODEL COOLER MAY BE ON THE TOP OR SIDE. THE ABOVE FIGURE WAS USED FOR GENERAL
VIEW.
8
COOLER SEPERATOR CONTROLLER UNIT
FAN
Note: For easy follow electric box was not shown on the figure.
9
3. CHAPTER
TECHNICAL DATA
TECHNICAL DATA
COMPRESSOR TYPE/SERIAL NO TIDY
MAXIMUN WORKING PRESSURE Bar
MINIMUM WORKING PRESSURE Bar
CAPACITY m³/min
WORKING VOLTAGE V
WORKING FREQUENCY
AMBIENT TEMPERATURE Between 2 C° / 40 º C
AVERAGE WORKING TEMPERATURE Between 75 / 96 °C
AIR EXIT TEMPERATURE
COOLER FAN FLOW m³/hour
NOISE LEVEL dB(A)
DRIVE TYPE BELT DRIVE DIRECT DRIVE
STARTING TYPE DOL WYE/DELTA
COOLING TYPE AIR COOLED
WEIGHT kg
DIMENSIONS mm
MAIN MOTOR TYPE/SERIAL NO
COMPRESSOR TYPE/SERIAL NO
MAIN MOTOR PLATE DATA rpm kW A
OIL
OIL CAPACITY L
OIL FILTER
PRE FILTER
INTAKE FILTER
BELT
SEPERATOR FILTER
AIR RECEIVER TYPE/SERIAL NO
AIR RECEIVER MAX. WORKING PRESS. Bar
AIR RECEIVER TEST PRESSURE Bar
AIR RECEIVER MANUFACTURE DATE
9 The above mentioned data are definition oriented and our company reserves the right to make
any modification without prior notification. For failure and part order see the part list at the end of
this handbook. It will be beneficial for you and for our company, if you notify the type and serial
number of your compressor in case of order.
10
TİP
TYPE
BASINÇ SERİ NO
bar
PRESSURE SERIAL NO
3
KAPASİTE m /dak İMAL TARİHİ
CAPACITY m3/min MANUF. DATE
COMPRESSOR
GÜÇ VOLTAJ
funduszeue.info
kW
VOLTAGE
V 3Ph ~ PLATE
AKIM FREKANS
A Hz
CURRENT FREQUENCY
AĞIRLIK ELEK.ŞEMA NO
kg.
WEIGHT funduszeue.info NO
DIMENSIONS
11
4. CHAPTER
OPERATION
GENERAL
In order to enable you to easily see the operation and adjustment values of the compressor, an
electronic controller unit is installed to the system. The electrical and mechanical precautions have
been taken for establishing of operational safety. Some of the equipments of the compressor are
described below for your information.
COMPRESSOR UNIT : This is the part which produces air. Rotated by motor
INTAKE VALVE : Controls the air suction and provides machine run on load or unload
CONTROL SOLENOID VALVE : When the compressor reaches to adjusted pressure values, it
controls the air that goes to intake valve and makes the compressor operate at unload.
SAFETY VALVE: When the pressure in tank increased very high in case
of
failure, it releases the pressure and establishes safety.
12
OPERATION OF THE COMPRESSOR
6
B
9
20
4
10 7
3
2
A
15 14
5 8 11
16
19
12
1
18 B
17
R U
R1 E A
13
START-UP
9 Before start up the compressor, check the electrical and air line connections.
9 Check that the compressor’s cooling air inlets and outlets are not closed. Do not cover your
compressor with cloth, nylon etc. Do not operate if covered.
9 Inside electrical panel of your compressor there is a “phase control relay” that continuously
checks the phases. In case the phases are connected in reversed or if there is unbalance or
interruption in your voltage, the phase control relay will prevent operation of the compressor.
In this case, a signal behind the phase control relay that indicates the phase error warns you.
When the phases are connected reverse, switch off the energy and switch the position of main
cables of the compressor. In case of interruption or phase unbalance, as this problem is
related with the network contact an electrician or related institution.
9 When the energy and air lines of your compressor are completed, inform your service for
commissioning. Our service will perform the general inspections, start up the compressor and
supply you beneficial information related to your compressor and its maintenance. If you want
to start up the compressor by yourself read this handbook very carefully. Performing an
erroneous process may be hazardous for your compressor facility or the personnel working in
this region.
9 Oil filling tap is on the compressor unit for the direct drive
models. While compressor is not working you can check the
oil level.
9 Oil level should reach beneath the pitch of the tap
14
9 Apply energy to the compressor and check whether the
compressor motor is running in correct direction. The
running direction control of compressor: should be
made during commissioning. For this, remove
necessary cover.
9 By looking at the screw pulley of the compressor; press
At normal days before running your compressor you may perform some simple checks and afterwards
run it. The maintenance activities are explained in the section 5. (MAINTENANCE), DAILY
MAINTENANCE part.
9 Observe that there is no failure warning signal on compressor panel.
9 Observe that there is no oil leak or damage by looking at the internal accessory.
9 Run the compressor and observe how it works for short time.
9 Look at the front panel and observe that operating pressure and temperature values are
normal.
9 While the compressor running on load, observe the oil flow at oil return line.
These simple checks may cause you to early detection of failures and save you from loss of time from
unnecessary stopping.
To switch off the compressor press the stop button. Your compressor will first go into idle and stop
within seconds. After the compressor stops observe that whether or not there is any damage, oil
leakage etc in the inside by opening the covers.
15
5. CHAPTER
MAINTENANCE
GENERAL
SINCE YOUR COMPRESSOR IS A COMPLICATED MACHINE; MAINTENANCE
ACTIVITIES PERFORMED BY UNAUTHORIZED AND NON TRAINED PERSONNEL WILL
ABOLISH ALL GUARANTEE AND MAY CAUSE UNDESIRED DAMAGE AND INJURIES.
While the compressor is running never remove any cover or part. Prior the
maintenance; switch off the energy of compressor from the main switch. Remove the
compressor from the pressure on the utility line and ensure that all pressure inside
the compressor is discharged. Prior the maintenance, read this handbook carefully; Performance of
maintenance by authorized personnel will lengthen the life of your compressor.
DAILY MAINTENANCE
9 Check the compressor oil level.
o There is a transparent hose for indicating oil level on the oil receiver body. Check the oil level
when the compressor is stopped (during operation oil level may vary). If oil is missing refill it. If
you are frequently adding up oil, this means that there is a problem with your compressor. In
order to understand this; review the section 7. (TROUBLESHOOTING) part.
9 During operation, check the failure warnings and operating values from the control
panel.
9 Discharge the water collected in the air receiver by opening the valve under the tank.
MAINTENANCE
OIL CHANGE
OIL FILTER CHANGE
PRE-FILTER CANGE
INTAKE FILTER CHANGE
* BELT TENSION CONTROL/ALIGNMENT
ELECTRIC CONNECTION LOOSENES CONTROL
OIL/AIR LEAKAGE CONTROL
COOLER CLEANING (WITH AIR)
SEPERATOR CHANGE
LINE FILTER SERVICE KIT CHANGE
DRYER MAINTENANCE
INTAKE VALVE SERVICE KIT CHANGE
MPV SERVICE KIT CHANGE
AIR RECEIVER HYDROSTATIC TEST
* BELT CHANGE
OIL/AIR HOSE CHANGE
SCREW CONTROL / REVISION (IF NEEDED)
SCREW REVISION
* ONLY THE BELT DRIVING COMPRESSORS
16
MAINTENANCE INSTRUCTIONS
COMPRESSOR FLUID
o In our compressors DALGAKIRAN SMARTOIL type of oil is being used. This oil is
specially produced by taking into account of compressor operation type as you will se below.
o As the chemical structures and contributions of different types of oils are different; mixing them
with each other or using them in the compressor may cause a severe damage with a high
cost.
o Do not put any oil additive in the compressor oil as in the motor oils. As the oil that you use
has been prepared specially for the compressor; it already includes this type of additives.
o In case of using engine oil, hydraulic oil etc; these two types will get mixed and become paste
consistency and this immediately impairs all the filters of your compressor. If you keep
operating this way, there may be stationary damages in your airend unit in a few days.
o For this reason do not keep other lubricating oils beside your compressor. Because, your
maintenance operator may accidentally use it.
o In addition if you are in need of long life synthetic oil; contact our service and sales
departments.
DALGAKIRAN SMARTOIL is high quality oil developed for screw type compressors. As the
property of separation from water and air is outstandingly developed and as it has a good oxidation
resistance; it is an ideal oil to be used in screw type compressors.
• Oxidation resistance
High temperatures are formed during compression of air. The oil that does not have oxidation
resistance starts to leave oxidized impurities at some points. This causes decrease in efficiency and
increase in maintenance costs. DALGAKIRAN SMARTOIL prevents the oxidation or minimizes
the expense due to the additives included.
• Protecting the parts against corrosion
By protecting the parts against corrosion it lengthens their service life.
• The property of well separation from air
By rapidly separating from air it prevents the cavitations and contributes the increase of compression.
• Gasket Compliance
DALGAKIRAN SMARTOIL , complies with all the gaskets used in the compressor
• Health and Job Safety
The skin contact of used oil should be especially avoided and in case of contact must be washed with
soap and water. For more information see section 1 (safety)
• Environmental protection
Never pour the used oil to soil and water channels. Do not burn. If possible accumulate them at a
defined collection point and remove them per legal regulations.
• Typical physical properties
DALGAKIRAN SMARTOIL
ISO Viscosity Degree 46 68
Kinematic Viscosity@ 40 °C cSt. 46 68
Viscosity Index
Density @ 15 °C kg/l
Flowing point °C
Flaring point °C
17
- DIRECT DRIVEN MODELS
OIL FILTER
Only use original spare parts for avoiding damage of the oil filter element and your
compressor. The maximum pressure values of other type filer elements may no be
sufficient.
18
To change the panel filter;
9 After switching off the compressor remove the screws connecting the top perforate to
suction cowling.
9 Remove the old panel filter, replace the new filter in the same direction (due to its structure;
the panel filter’ upper side is loose and the bottom side is tight).
9 Tighten the screws connecting the top perforate to the suction cowling.
19
Change the separator element every year. If compressor runs more than hours change the
separator every hours
To change the separator element;
9 Stop the compressor.
9 Evacuate all internal pressure
9 Remove the separator element with filter key
9 Oil the gasket of new separator element
9 Place the new separator element and tighten it
9 Start compressor and check if there is any leakage on the gasket and connections
20
MOTOR MAINTENANCE
For long life and effective use of the electrical motors you should consider a few important points.
o Make the grounding of the compressor properly.
o Do not change the pressure related with the compressor operation, thermal current and time
adjustments. When the adjusted value is exceeded, the motor current will increase as the load
will increase. This situation may cause burning down of your motor.
o Do not use products like the belts, separator and oil filters that have complete their service life.
The maintenance activities that are no performed on time will force the system mechanically
and therefore increase the load of your motor and compressor and shorten its life.
o Keep the cooling fan, ventilation channels and the screen of the fan protective cover clean.
o Your elevation from sea level and medium temperature directly affects the cooling coefficient
of the motor. In standard, your motor operates without problem at meters altitude and at
40 C° medium temperature. You may have to review the loading ratio at higher altitudes and
warmer places.
HEIGHT meter (up to)
% 98 95 91 87 83 78
21
MAINTENANCE RECORDS
COMPRESSOR TYPE
COMPRESSOR SERIAL NO
22
6. CHAPTER
TROUBLESHOOTING
INTRODUCTION
The information in this section is based on the experience gained by the service activities and tests
conducted at factory.
The indications and reasons of failures are ordered according to the results obtained from the
warnings of our company and the experience of the service personnel.
According to the structure of the compressor, as the systems and failures are interrelated; prior
making any repair or part replacement the reason of failure should be determined.
For the problems to be encountered, it is beneficial to make an eye inspection.
Good Tracing of failure, prevents the undesired damages that may occur during repair.
Firstly;
9 Check the electrical connections for the possibility of looseness.
9 Check the parts that may be influenced from short circuit and heat.
9 Check the damage and looseness that may form at air and oil circuit hoses, pipes and
connections.
If you have tried all the ways described in this handbook for eliminating the failure and the problem
still continues; please contact our company or service department.
From the point of your speed and reliability having all kinds of corrective action,
maintenance and repair works to be done at our service companies is the best way
for your compressor and your facility. All kinds of works carried out without
sufficient knowledge may cause wrong results, unnecessary interruptions of your
facility or more costly damages.
23
5-THERE IS A MECHANICAL PROBLEM AT MOTOR OR COMPRESSOR UNIT
AFTER DE-ENERGIZING THE COMPRESSOR CHECK WHETHER THE BELTS ARE FREELY
ROTATING. IF THE ROTATION IS MORE DIFFICULT THAN NORMAL, THERE MAY BE
MECHANICAL DAMAGE AT MOTOR OR AT COMPRESSOR UNIT; INFORM THE SERVICE.
5- THE COMPRESSOR EXCEEDS THE ADJUSTED PRESSURE (CAN NOT OPERATE IN IDLE).
1- THE PRESSURE ADJUSTMENT IS CHANGED
CHECK THE PRESSURE ADJUSTMENTS.
2- INTAKE VALVE IS DEFECTED
IT MAY GET STUCK WHEN THE INTAKE VALVE CLAPET IS OPEN. INFORM THE SERVICE.
3- THE SOLENOID VALVE IS DEFECTED
SEE ITEM
24
7- MAIN MOTOR OVERLOAD RELAY STOPS THE COMPRESSOR
1- OVERLOAD RELAY ADJUSTMENT IS CHANGED
OBSERVE THAT THE RELAY IS ADJUSTED ACCORDING TO THE MOTOR TEMPLATE. OBSERVE
THAT (ON FULL LOAD) THE MOTOR CURRENT IS NORMAL AND STABLE (THE CURRENT
DIFFERENCE BETWEEN THE PHASES SHOULD BE LESS THAN 10 %)
IF THE RELAY OPENS BEFORE THE ADJUSTED VALUE IT IS DEFECTED. REPLACE IT.
2- THE VOLTAGE IS LOW
SEE ITEM
3- THE COMPRESSOR EXCEEDS THE ADJUSTED PRESSURE
SEE ITEM 5.
4- THE SEPARATOR IS CLOGGED.
WHEN THE COMPRESSOR IS WORKING AT FULL LOAD OR AT ANY CLOSE VALUE, OBSERVE
THE INTERNAL PRESSURE GAUGE. IF THE INTERNAL AND EXTERNAL PRESSURE DIFFERENCE
IS CLOSE TO BAR, YOUR SEPARATOR IS CLOGGED. REPLACE THE SEPARATOR.
5- THE COMPRESSOR UNIT IS GOING TO SLIGHTLY DAMAGE
IT CAN BE UNDERSTOOD BY NOISY OPERATION. INFORM THE SERVICE.
6- THERE IS A PROBLEM AT MAIN MOTOR
IF THE OPERATING CURRENTS ARE ABOVE NORMAL THE MOTOR MAY BE EXCESSIVELY
OVERLOADED, LISTEN TO THE SOUND OF MOTOR AND ALSO CHECK THE BODY
TEMPERATURE. THE MOTOR MAY BE BURNED DOWN. THERE MAY BE BEARING PROBLEM.
INFORM THE SERVICE.
25
THE COMPRESSOR OPERATES HOTTER THEN NORMAL
1- OIL LEVEL IS LOW
CHECK THE OIL LEVEL AND FILL IF NECESARRY
2- THE AMBIENT TEMPERATURE IS HIGH
CHECK THE AMBIENT TEMPERATURE
3- VENTILATION IS INSUFICIENT
THE HOT AIR OUTLET CAN NOT BE DISCHARGED OUT OF COMPRESSOR ROOM HEALTHILY.
THE COOLER MAY BE DIRECTLY SUBJECT TO SUN LIGHT AND THERE MAY BE STRONG WIND
OPPOSITE TO THE HOT AIR OUTLET. CHECK AND TAKE NECESSARY PRECAUTIONS.
4- COMPRESSOR COOLER CELLS OR FAN IMPELLERS ARE CLOGGED / DIRTY
CHECK AND CLEAN
5- THE INTAKE FILTER IS CLOGGED
CHECK AND CLEAN.
6- THE BELTS ARE LOOSE.
CHECK THE TENSION OF BELTS. IT IS EASY TO UNDERSTAND THAT THE BELTS IS LOOSE BY
LOOKING AT THE MOVEMENT OF BELT WHEN THE COMPRESSOR IS RUNNING. PROPERLY
ADJUSTED BELTS ARE NOT BEATS. STRAIN THE BELTS BY CHECKING ITEMS AT “BELT
REPLACEMENT AND ALIGNMENT” SECTION OR INFORM THE SERVICE.
ALSO BELTS MAY BE OILY. IN THIS CASE WHEN THE PRESSURE INCREASES, THE OILY BELTS
MAY BE SLIP. HIGHLY NOISE IS HEARD AND SMOKE IS OBSERVED. CLEAN THE PULLEYS AND
REPLACE THE BELTS
7- THERE IS A MECHANICAL PROBLEM AT COMPRESSOR UNIT
IT COULD BE UNDERSTOOD BY NOISY OPERATION. INFORM THE SERVICE.
THE OIL LOOSES ITS CHARACTERISTICS AND THE SEPARATOR GETS BLOCKED
RAPIDLY
1- THE RECOMMENDED OIL OR ORIGINAL SEPARATOR IS NOT BEING USED.
2- AMBIENT HUMIDITY IS TOO HIGH
3- THERE IS DUST, GAS ETC. IN THE ENVIRONMENT THAT IMPAIR THE PROPERTY OF OIL.
THIS POINT MUST IS TAKEN INTO CONSIDERATION WHEN DETERMINING THE COMPRESSOR
ROOM IN SANDBLASTING CASTING CHEMICAL AND PAINT / CHEMICAL FINISHING FACILITIES.
4- CONTINUOUSLY OPERATING IN HIGH AMBIENT TEMPERATURE
AT THE COMPRESSORS THAT OPERATE NEAR THE BOILER ROOMS, GENERATOR ROOM OR
AT AREAS WITH INSUFFICIENT VENTILATION, THE OPERATING TEMPERATURE ADVERSELY
AFFECTS THE LIFE OF SEPARATOR.
THE BELTS ARE RAPIDLY WEAR OUT (ON BELT DRIVING COMPRESSORS)
1- THE PULLEY ADJUSTMENT IS DEFECTED
CHECK THE PULLEY ADJUSTMENT AND CORRECT IT. INFORM THE SERVICE
2- THE BELT TENSION IS TOO TIGHT / LOOSE.
CHECK THE BELT TENSION, INFORM THE SERVICE
3- CONTINUOUSLY OPERATING IN HIGH TEMPERATURE AN CORROSIVE ENVIRONMENT
INFORM THE SERVICE
26
7. CHAPTER
L8 - CONTROL PANEL
LED
INFO SCREEN
START
RESET STOP
BUTTONS :
WORKING PRESSURE .
IN CASE THE PRESSURE REACHES THE SET VALUE, PRESSURE SWITCH GETS OPEN AND
THE SCREEN SHOWS THE BLINKING MESSAGE DURING THE COUNTING OF THE
UNLOAD STOP TIMER (P15). IF THE PRESSURE SWITCH IS STILL OPEN AT THE END OFTHE
3- BY PUSHING THE BUTTON, THE COMPRESSOR STOPS AND THE SCREEN SHOWS
EVERY TIME THE COMPRESSOR SWITCHES FROM “ON” INTO “OFF” BY THE BUTTON,
THE LOAD SOLENOID VALVE GOES OFF FOR 30 SEC. AND THE SCREEN SHOWS FLASING
27
USING THIS MANUAL
screen
1
USING THIS MANUAL : WHEN YOU SEE DISPLAY ADVANCE VIA BUTTONS ON THE RIGHT.
PRESS SIMULTANEOUSLY TO THE FRAMED BUTTONS.
AFTER PRESSING THE MENTIONED BUTTONS, COMPARE THE DISPLAY WITH THE MANUAL
TO VERIFY. SO YOU CAN ADVANCE STEP BY STEP.
ALSO NOT TO CONFUSE STEP NO IS WRITTEN ON THE LEFT SIDE OF THE DISPLAY.
MAINTENANCE COUNTERS
1 (WORKING PRESSURE)
2 (WORKING TEMPERATURE)
7 CHECK KOMPRESSOR
8 (RUNNING SCREEN)
IF THE NUMBERS TO BE DISPLAYED HAVE MORE THAN THREE (3) DIGITS OR TWO DIGITS
WITH NEGATIVE SIGN (-), THE MULTIPLICATIVE FACTOR LED “X10” OR “X” EMMITING.
WHEN THE TIMERS ARE OVER, THEY WILL GO ON AS NEGATIVE COUNTING.
( HOURS, SHOWING ON THE SCREEN AND WITH “X10” LED EMMITING)
IF NO ONE BUTTON IS PUSHED FOR THE NEXT 1 MINUTE, CONTROLLER GOES MAIN
SCREEN AUTOMATICALLY.
1 (WORKING PRESSURE)
4 (RUNNING SCREEN)
28
PARAMETERS
CODE DESCRIPTION SET VALUE
PRESSURE CONTROL 0
* ( 0 = TRANSDUCER, 1 = PRESURE SWITCH )
ATTENTION : P P22 COUNTDOWN IDENTIFY THE MOTOR RUNNING TIME, WHEN THE COUNTDOWN IS ELAPSED
THE TIMER WILL GO ON AS NEGATIVE COUNTING.
29
ALARM CODES
CODE DESCRIPTION
PHASE FAULT
-2°C
CHANGE SEPARATOR
CHANGE OIL
30
TIDY
РУКОВОДСТВО
Содержание:
1. Часть БЕЗОПАСНОСТЬ
ВСТУПЛЕНИЕ 2
СРЕДСТВА ЛИЧНОЙ ЗАЩИТЫ 2
СЖАТЫЙ ВОЗДУХ 2
РИСК ПОЖАРА И ВЗРЫВА 3
ДВИЖУЩИЕСЯ ЧАСТИ 3
ГОРЯЧИЕ ПОВЕРХНОСТИ 3
ГОРЮЧИЕ И АГРЕССИВНЫЕ МАТЕРИАЛЫ 4
ЭЛЕКТРОБЕЗОПАСНОСТЬ 4
ПОДЪЕМ КОМПРЕССОРА 4
ВАЖНЫЕ МОМЕНТЫ 5
ВОЗДУШНЫЙ РЕСИВЕР 5
5. Часть ОБСЛУЖИВАНИЕ
ОБЩИЕ СВЕДЕНИЯ 17
ЕЖЕДНЕВНОЕ ОБСЛУЖИВАНИЕ 17
ПЕРИОДИЧЕСКОЕ ОБЛУЖИВАНИЕ 17
СВОДНАЯ ТАБЛИЦА ТЕХНИЧЕСКОЕ ОБСЛУЖИВАНИЕ 18
РУКОВОДСТВО ПО ОБСЛУЖИВАНИЮ 19
КОМПРЕССОРНОЕ МАСЛО 19
ЗАМЕНА МАСЛА И МАСЛЯНОГО ФИЛЬТРА 19
ЗАМЕНА ПРЕФИЛЬТРА 20
ЗАМЕНА ВОЗДУШНОГО ФИЛЬТРА 20
ЗАМЕНА СЕПАРАТОРА 21
ОБСЛУЖИВАНИЕ ТЕПЛООБМЕННИКА 21
ОБСЛУЖИВАНИЕ ДРЕНАЖНОЙ СИСТЕМЫ 21
ОБСЛУЖИВАНИЕ ЭЛЕКТРОДВИГАТЕЛЯ 22
ЖУРНАЛ ОБСЛУЖИВАНИЯ КОМПРЕССОРА 22
1
1. ЧАСТЬ
БЕЗОПАСНОСТЬ
ВСТУПЛЕНИЕ
2
РИСК ПОЖАРА И ВЗРЫВА
9 Не допускайте образование скоплений масла, бензина, ацетона и прочих горючих веществ
вокруг компрессора.
9 Если вы предвидите потенциальную опасность для возгорания – немедленно остановите
работу компрессора, устраните причины опасности. Не курите в помещении, где установлен
компрессор.
9 Не допускайте скопления масла на шумопоглощающем покрытии внутри корпуса, на корпусе
и рядом с компрессором. При обнаружении скоплений масла немедленно устраните.
Замените шумопоглощающее покрытие при необходимости.
9 Перед проведением любых работ с компрессором обесточьте компрессор.
9 Следите за состоянием электропроводки компрессора и рукавов, находящихся под
давлением. В случае если внешний вид вызывает у вас сомнение в работоспособности -
замените.
9 Не допускайте работы компрессора с нарушенной изоляцией электропроводки.
9 Не проводите сварочных работ внутри компрессора.
9 Обязательно установите огнетушитель в помещении, где находится компрессор.
9 Не оставляйте внутри компрессора замасляные тряпки, бумагу и пр. мусор.
9 Не включайте компрессор при отсутствующей или неисправной системе вентиляции.
3
ГОРЮЧИЕ И АГРЕССИВНЫЕ МАТЕРИАЛЫ
9 Не используйте сжатый воздух для дыхания.
Вдыхать сжатый воздух после компрессора без предварительной обработки может
быть опасно для жизни. Избегайте также попадания воздуха на поврежденную кожу
и слизистые.
9 Не используйте сжатый воздух во вспомогательном оборудовании искуственного дыхания.
9 Не направляйте потоки сжатого воздуха в жилые помещения и помещения с животными.
9 Обеспечьте работу компрессора в хорошо проветриеваемом помещении.
9 Размещайте компрессорную таким образом, чтобы всасываемый воздух не был пыльным,
влажным, горячим, не содержал химически активных газов.
9 Масла, применяемые в компрессоре - промышленного назначения. Избегайте попадания
данных масел на кожу. В случае попадания масла обильно промойте водой с мылом.
Информацию о том, как заливать и менять масло вы найдете в соответствующем разделе
этой инструкции.
ЭЛЕКТРОБЕЗОПАСНОСТЬ
9 Установка и эксплуатация компрессора должна выполняться в соответствии с требованиями
данной инструкции и соблюдением всех национальных и международных правил установки
и эксплуатации воздушно-компрессорного оборудования. Подключение электропитания
должен производить квалифицированный электрик.
9 Убедитесь в том, что компрессор надежно заземлен. Кабель заземления присоединен к
компрессору в месте, обозначенным знаком РЕ.
9 Используйте электробезопасный инструмент для электрического подсоединения и любых
работ с электрической частью компрессора.
9 При необходимости используйте диэлектрический коврик или обувь.
9 Проводите работы исключительно в хорошо освещенном, проветриваемом, сухом
помещении.
9 Держите электрический щиток компрессора постоянно закрытым, перед проведением работ,
требующих открытия щитка обесточьте компрессор, отключив внешний автоматический
выключатель (S1).
9 Перед первым запуском убедитесь в надежности всех электрических соединений.
4
9 Если использовать погрузчик не возможно, прибегните к использованию крана со стропами
(как показано на рисунке).
9 Уточните массу компрессора, грузоподъемность крана и убедитесь в том, что стропы
выдержат данную нагрузку.
9 До момента осуществления подъема убедитесь, что в местах, где стропы соприкасаются с
металлом, не будет деформаций.
9 Будьте внимательны при подъеме компрессора. Падение компрессора может привести к
невозможности его эксплуатации.
9 Не допускайте нахождения кого-либо под компрессором во время подъема.
9 Не поднимайте компрессор выше, чем это необходимо.
9 Оператор крана должен видеть компрессор во время подъема.
5
2. ЧАСТЬ
МОНТАЖ, УСТАНОВКА
УСТАНОВКА КОМПРЕССОРА И КОММУНИКАЦИИ
При выборе помещения для установки компрессора необходимо руководствоваться следующими
документами:
• Правила Госгортехнадзора России
• СНиП
• Нормы и правила СЭС
• Настоящая инструкция
• Местные и отраслевые нормы и правила
9 Выберите горизонтальную, ровную площадку для установки компрессора с учетом его массы
и габаритных размеров. Для предотвращения смещения компрессора во время работы,
желательно предусмотреть крепление к полу (особенно на гладких поверхностях).
9 Соблюдайте правила пожарной безопасности в месте установки.
9 Предусмотрите свободное место для обслуживания компрессора (как минимум 1 метр до
ближайшей стены или другого оборудования).
9 Обеспечьте подвод воздухопроводов, выдерживающих максимальное рабочее давление
компрессора.
9 Диаметры воздухопровода, фильтры и осушитель подбирайте согласно данным о
максимальном потреблении воздуха на вашем предприятии. Желательно учесть
перспективу увеличения мощностей. От ресиверов и осушителя, желательно обустроить
отвод конденсата.
9 Разместите в компрессорной автоматический выключатель.
9 Эксплуатация компрессора возможна только в отапливаемом, сухом и хорошо
вентилируемом помещении.
9 По желанию клиента на компрессор возможна установка звуковых и световых оповещателей
об ошибках работы компрессора.
9 При возникновении, каких либо вопросов, касающихся монтажа, установки и коммуникаций
обращайтесь в сервисную службу.
ВЕНТИЛЯЦИЯ КОМПРЕССОРНОЙ
9 Для поддержания рабочих температур в пределах норм устанавливайте компрессор в
Çalışmada ile yılları arasında Amerika Birleşik Devletleri’nin Florida Eyaleti’nin Jacksonville şehrine göç eden Ahıska Türklerinin kimliklerini oluşturan unsurlar, göç süreci içerisinde ele alınmıştır. Araştırmanın amacı, Ahıska Türklerinin Amerika’ya göç etme nedenlerinin, yaşadıkları sorunların ve göç sürecinin Ahıska kimliği üzerindeki yansımalarının ortaya konulmasıdır. Araştırmanın verileri, yılının Ocak-Mart ayları süresince Jacksonville’de yaşayan Ahıska Türklerinden elde edilmiştir. Ahıska Türklerinin sosyal gerçekliklerini onların bakış açılarından anlamak önemli olduğu için çalışmada 9 Ahıska Türkü ile derinlemesine görüşme yapılmış ve gündelik hayatlarını geçirdikleri mekânlarda katılımlı gözlem gerçekleştirilmiştir. Araştırmada Ahıska Türklerinin ABD’ye göç etmeden önce maruz kaldıkları ayrımcılık, en önemli sorun olarak ortaya çıkmıştır. Bunun yanı sıra Ahıska Türklerinin ABD’ye zorunlu olarak ve akrabalarıyla birlikte göç ettikleri ve göç ettikten sonra da Ahıska kimliğinin temel unsurlarını korudukları gözlenmiştir. Ahıska Türklerinin kimliğini belirleyen temel unsurlar ise Türklük, Türkçe ve Müslümanlık olarak saptanmıştır. In this study, elements constituting identities of Ahiska Turks who migrated to Jacksonville, Florida, between and was tackled in terms of migration process. The objective of this study is to present the reasons why the Ahiska Turks migrated to United States, the problems they faced before migration, and the effects of migration process on their identities. Data are obtained during January-March, from Ahiska Turks who live in Jacksonville, Florida. In-depth interviews with 9 Ahiska Turks and the participant observation was conducted in spaces where they spend their daily lives by forming an interaction in order to comprehend their social realities from their own point of view. The study revealed that discrimination toward Ahiska Turks before their migration to the United States was the most important problem they had. Further, It was observed that the Ahiska Turks involuntarily migrated to the United States with their families and they preserved the fundamental elements of their identities after their migration. Moreover, the basic elements determining the identity of Ahiska Turks are found to be Turkishness, Turkish, and Islam.
TÜRKMENİSTAN HAVA YOLLARI uçak bileti almanın en kolay yolu,
+ numaralı Obi Turizm Şirket Mobil numaramızı kaydettikten sonra ,telefon uygulamalarından Whatsapp tan seyahat edecek olan yolcunun pasaport görüntüsünü bizlere yollayın ve hangi tarihte nereden nereye uçmak istediğinizin bilgisini yazın lütfen.
Bizler sizlere en kısa sürede gerekli uçuş detayları ve müsait olan uçaklar bilgisini fiyatıyla beraber bilgisini verelim. Sizin içinde uygun ise ;
*Bankaya havale yapabilirsiniz
*Kredi Kartınız ile ödeme yapabilirsiniz (Kredi Kartı Bilgileri firmamızda kayıt altında TUTULMAMAKTADIR)
*Yada Taksim ofisimiz den biletinizi gelip alabilirsiniz.
Biletinizin ödeme işlemleri bittikten sonra bizlere banka dekontunu yolladığınız taktirde, sizlere ön rezervasyonunu yaptığımız biletinizi ONLINE olarak kesip sizlere mail veya Whatsapp tan PDF olarak yollayabiliyoruz.
Bir çıktısını alarak uçuştan 3 saat öncesinde alanda olmanız yeterli olacaktır.
Uçuşlar İstanbul yeni hava limanından yapılmaktadır.
Eğer yolcu Türkmenistandan gelecek ve siz bilet temin ettiyseniz kendisine telefon uygulamalarının herhangi birisiyle yollayacağınız bilet görüntüsünü, Hava yollarının herhangi bir satış ofisine giderek elindeki bilgileri vererek temin edebilir.
Uçuşa 1 saat kala hava yolları uçağa yolcu alımını sonlandırır.
Vizesi geçen yolcular için genel bilgi; (Türkiyeden çıkış yaparken)
Uçuştan 3 saat öncesinde kontuar işlemleri başlar.(Uçağa yolcu alımı)
Yolcu bagaj taşıma kuralları. Ekonomi (1 parça) 23kğ bagaj taşıma hakkı vardır.(El bagajı DAHILDIR)
Business (2 parça )23kğ+23kğ bagaj taşıma hakkı vardır.
Türkmenistan Hava Yolları kontuarından alacağınız uçuş kartı sonrası ,Hava limanında bulunan yabancılar polisi ofisine giderek gerekli çıkış işlemlerini yaptırmaları gerekiyor. Gerekli cezayı yine hava limanında bulunan Maliye Bakanlığına ait ofislere giderek ödeyebilirler. Polisten aldıkları ceza makbuz tutarını Maliye Bakanlığı ofisine ödeyerek makbuzu tekrar polise götürerek işlemlerini sonlandırmaları gerekmektedir.
Türkmenistan Hava yolları check-in kontuarlarına geri gelerek bagaj işlemlerini bitirip hızlıca polis kontrolünden geçip uçaklarına ulaşmaları gerekmektedir.
İyi Yolculuklar,
IATA Acente olarak tüm hava yolları ve uçak bileti
1
2 2
3 Mündəriçat GÜNDƏLİK 4 ARI MƏHSULLLARININ ƏLDƏ EDİLMƏSİ, SAXLANILMASI, EKSPERTİZASI VƏ İSTİFADƏSİ HAQQINDA QISA MƏLUMAT. DÜNYA ARIÇI VƏ ALİMLƏRİNİ DÜŞÜNDÜRƏN MÜBAHİSƏLİ MƏSƏLƏLƏR DİASTAZ RAKAMI İLE BAL KALİTESİ ARASINDA İLİŞKİ 7 MUMUN EMALİ PROSESİ. YÜKSƏK KEYFİYYƏTLİ ŞAN İSTEHSALINA TƏSİR EDƏN FAKTORLAR BAL ARILARININ VİRAL HASTALIKLARI VE BUNLARIN VARROA İLE İLİŞKİSİ IKİ ANALI SİSTEM ARILARDA İLKBAHAR BAKIMI VE BESLEME AZƏRBAYCANIN CƏNUB BO LGƏSİNDƏ YAYILMIŞ ARI XƏSTƏLİKLƏRİ TOZLAŞMA VE ARILAR AZERBAYCAN GENCE KAZAK BO LGESİ BALLARININ MİKROSKOBİK, HPLC VE GC-MS ANALİZLERİ İLE İÇERİKLERİNİN BELİRLENMESİ ÇİÇEK, NEKTAR, BAL VE BAL ORMANLARI NOZEMATOZ XƏSTƏLİYİ VƏ ONUN ASTARA, GƏNCƏ VƏ QAX RAYONLARINDA VƏZİYYƏTİ СИТУАЦИИ, ПРИ КОТОРЫХ МОГУТ ВОСПИТЫВАТЬСЯ ГЕТЕРОЗИСНЫЕ КЛЕЩИ VARROA DESTRUCTOR QAYDAR ARIXANASINDA ANA ARI YETİŞDİRMƏ TEXNOLOGİYALARINDA İNNOVASİYALAR NUKLEUS PARKINDAN İSTİFADƏDƏ İNNOVASİYALAR
4 GÜNDƏLİK 4
5 ARI MƏHSULLLARININ ƏLDƏ EDİLMƏSİ, SAXLANILMASI, EKSPERTİZASI VƏ İSTİFADƏSİ HAQQINDA QISA MƏLUMAT. DÜNYA ARIÇI VƏ ALİMLƏRİNİ DÜŞÜNDÜRƏN MÜBAHİSƏLİ MƏSƏLƏLƏR. Etibar Məmmədov Arılar bal, arı südü, sayrım, arı çörəyi, arı zəhəri, bərəmum, mum və digər məhsullar əldə etmək üçün təsərrüfatlarda saxlanılır. Bal, arının əsas məhsullarından biri hesab olunur. O birinci növbədə şüşə, emal edilmiş, paslanmayan metaldan hazırlanmış qablarda saxlanılmalıdır. Onu həmçinin rəngi çıxmayan ağacdan hazırlanmış çəlləklərdə xüsusi işləmədən keçmiş saxsı və alüminium qablarda da saxlanıla bilər. Alüminium və saxsı qablardan yalnız içəri tərəfi mum təbəqəsi ilə işləndikdən sonra istifadə oluna bilər. Mis, gümüş, plastik qablarda bal saxlamaq olmaz. İçərisinə mumla üzlənmədən bal yığılmış alüminium qablarda ağır metal olan oksimetilfurfurol əmələ gəlir. Arıların bütün məhsullarının təbiiliyini labaratoriyada yoxlamaq mümkündür. Bal hansı üsulla saxtalaşdırılmasından asılı olmayaraq, onun saxtalığını çox asanlıqla aşkar etmək olar. Bunun üçün başlıca olaraq balın tərkibində mikroelementlərin təyini üsulundan istifadə olunur. Bal həm dərman, həm də qida kimi istifadə olunan yeganə təbii vasitədir. Həm sağlam, həm də xəstə insan üçün gündəlik qəbulu qramdır. Bal çox mürəkkəb və zəngin kimyəvi tərkibə malik olduğu üçün geniş istifadə əhatəsinə malikdir. Arı südü. İşçi arıların üst çənə və udlaq vəzilərinin ifrazatı olaraq çox mürəkkəb kimyəvi tərkibə malikdir. O günlük işçi arıların orqanizmində ifraz olunur. Arı südü 2 üsulla əldə edilib toplanır. Tərkibində 9 ferment, lipidlər, fosfolipidlər, 5 qlukolipid, 9 sterol, karbohidratlardan, qlükoza, fruktoza, maltoza, o cümlədən, 21 üzvi turşu mövcuddur. Onun tərkibində 2 nukleun turşusu (DNK, RNK), 20 karbon və oksikarbon, vitaminlər, mikroelementlər və müxtəlif birləşmələr vardır. Onun bu cür mürəkkəb tərkibi təbabətdə çox geniş və mənfəətli tətbiqinə yol açmışdır. Arı südünün təsiri uzun müddət bitki, həşərat və heyvanlar üzərində sınaqdan çıxarılmışdır. Arı südü təbii halda yaxud konservləşdirilərək saxlanır. Uzunmüddətli saxlama işıq keçirməyən şüşə qablarda həyata keçirilməlidir. O süd şəkəri ilə (), qlükoza ilə (), %-li bal şərabı və 40%-li etil spirti ilə konservləşdirilir. Bəzən arı südünün işərisində kiçik kristallara rast gəlinir. Bu kristalllar onun keyfiyyətinə təsir etmir C 0 qızdırılan zaman bu kristallar yox olur. Arı südü +34C 0 -də qapalı və qaranlıq yerdə 24 saat, +5C 0 -də bir həftə, -1 C 0 -də bir ay, -2C 0 -də 2 ay C 0 -də 18 ay keyfiyyətini itirmədən saxlanıla bilər. Bərəmum. Arının ən mürəkkəb məhsullarından biri hesab olunur. Tərkibinə görə 2 növə ayrılır: həqiqi bərəmum, xəyali bərəmum. Həqiqi bərəmum pətək çərçivələri üzərinə xüsusi torlar yerləşdirməklə əldə olunur. Yapışqanlılığı xəyali bərəmuma nisbətən daha çoxdur. Qiyməti xəyali bərəmumdan dəfə bahadır. Xəyali bərəmumun tərkibində mum, ağac saqqızı və efir yağları vardır. Tərkibində olan mumun miqdarı %-ə qədərdir. Tərkibində qarışıqların çox olması onun aşağı keyfiyyətdə olmasına yol açır. Arılar ondan yeşik bacalarını daraltmaq üçün və yırtıqları tutmaq üçün istifadə edirlər. Bərəmumun tərkibində mikroelementlər (dəmir, kalsium, kalium, fosfor, sink, selen və s.), əvəzolunmaz amin turşuları, vitaminlər (A1, E, B1, B2, B12 və s.) mövcuddur.\. Bərəmum toplandıqdan sonra əllə kürə halına gətirilərək polietilenə bükülür, günəş şüası düşməyən yerdə saxlanılır. Bərəmum rəngli şüşə qablarda da saxlanıla bilər. Bərəmumdan 5
6 hazırlanmış dərmanlar vərəm, kondidoz, trixomonad, göbələk, qrip, hepatit, pullu dəmirov və s. bu kimi xəstəliklərin müalicəsində istifadə olunur. Mum. Bitki və heyvan aləmində yayılmış sadə lipidlərin qarışığıdır. Mum arıların xüsusi vəzləri tərəfindən ifraz olunur. Arılar ondan şan toxumaq məqsədi üçün istifadə edir. Mumdan təbii kremlərin, şamların hazırlanmasında geniş istifadə edilir. O pendir istehsalında və mebel sənayesində istifadədədir. Onun tərkibi əsasən mürəkkəb efirlərdən, piy turşularından, çoxatomlu spirtlərdən ibarətdir. Mumun tərkibində dən çox birləşmələr vardır. Mumu təşkil edən lipidlərin tərkibi digərlərindən qliserin qarışığının olmaması ilə fərqlənir. O qidaların tərkibinə E- adı altında əlavə olunur. Çiçək tozu, sayrım və güləm. Çiçək tozu, sayrım və güləm arı ailəsinin əsas zülal mənbəyidir. Arılar çiçək tozunu sayrım halına gətirərək pətəyə daşıyır. Ayaqlarına bir bitkidən toz topladığı üçün bitkilərin tozlanmasına səbəb olur. Gətirilmış sayrım qovuqcuğa yerləşdirilərək döyəclənir, üzəri balla örtülür. Tərkibində böyük əhəmiyyətə malik süd turşusunun əmələ gəlməsi üçün şərait yaranır. Digər arı məhsulları kimi çiçək tozu və güləm də təbabətdə geniş istifadədədir. Hər ikisinin saxlama müddəti qapalı qablarda, günəş şüası düşməyən yerlərdə bir ildir. Arı ilə bağlı bir çox təbabətdə istifadə olunan digər vasitələr də mövcuddur. Buna erkək arı südünü (homogenat ), ana arı sürfəsini, müm güvəsi cövhərini, arı ölüsünü və s. misal göstərmək olar. Arı ölüsü arıçılığın bütün komponentlərini özündə birləşdirən bir varlıqdır. Onun tərkibində bal, arı südü, arı zəhəri, mum, bərəmum, çoxlu miqdarda ferment və digər ona məxsus olan xüsusi maddələr (xitozan, heparin) vardır DÜNYA ARIÇILIĞININ BUGÜNKÜ PROBLEMLƏRİ. Kütləvi uçuş. Bu hadisəyə cı ildən etibarən rast gəlinir. Amerikada demək olar ki, arıların hər il 40%-i yox olur. Apimondiya federasiyasının rəhbəri Jil Ratia qeyd etmişdir ki, bunun bir səbəbi yoxdur. Əsas olan səbəblər pestisidlər, herbisidlər, ümumiyyətlə bütün dərmanlamalar sayılır. Dərmanlamaların arılara zərərli təsiri DDT-dən dəfə çoxdur. funduszeue.info arı satışları genetik arı xəstəliklərinin uzaq məsafələrə daşınmasına səbəb olur. Arıların ölümünə,həmçinin qlobal iqlim dəyişikliyi, süni qidalandırılmalar səbəb olur. Məsləhət görülür ki, yerli cinsin yaxşılaşdırılması işi həyata keçirilir. 2. Saxtakarlıq. Dünya arıçılıq saxtakarlığının 50%-dən çoxu Çin tərəfindən olunur. Ölkəmizin bazarına saxta bal ən çox İran və Türkiyədən daxil olur. Bazarlarda yerli saxta balında olması istisna deyil. Saxtakarlıq balın qiymətini aşağı salır, arıçılığa marağı azaldır. Əgər saxtakarlığa meyl bu cür artarsa, bir neçə müddətdən sonra təbii bal istehsalı tamamilə dayana bilər. Ona görə ki, saxta balın istehsal xərci təbii balın istehsal xərcindən aşağıdır. funduszeue.infoıçılıq və arı məhsulları üçün yeni qanunun hazırlanması vacib hesab olunur, ona görə ki, bu gün bəzi Avropa ölkələrinin tələbinə yalnız saxta balın tərkibi cavab verə bilir. Avropa ölkələrinin son tələbinə görə balın tərkibində pestisid, alkoloidlər, həmçinin alkoloid bitki tozlarına rast gəlinməməlidir. Balın həmçinin radioktivliyi də yoxlanılır. 4. Dünya arıçılığının bugünkü problemlərindən biri də arıçı sənətinin qocalmasıdır. Peşəkar gənc arıçıların sayı çox azdır. Ölkəmizdə də bu cür dünyəvi problemləri aradan qaldırmaq üçün qarşımızda ciddi işlər durur. Məhsuldar ailələri çoxaltmaqla bərəbər saxtakarlığa qarşı ciddi mübarizə aparmalıyıq. 6
7 DİASTAZ RAKAMI İLE BAL KALİTESİ ARASINDA İLİŞKİ Levent AYDIN Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi Parazitoloji Anabilim Dalı Bursa TÜRKİYE Bal; bitki nektarlarının, bitkilerin canlı kısımlarının salgılarının veya bitkilerin canlı kısımları üzerinde yaşayan bitki emici böceklerin salgılarının bal arısı tarafından toplandıktan sonra kendine özgü maddelerle birleştirerek değişikliğe uğrattığı, su içeriğini düşürdüğü ve petekte depolayarak olgunlaştırdığı doğal ürün olarak tanımlanmıştır. Arı, çoğunlukla çiçek nektarından bal üretmektedir. Bunun dışında arılar, bazı böceklerin yaşadıkları bitkinin canlı kısımlarını kullanarak ürettikleri tatlı sıvıyı da bala çevirir. Nektar, çeşitli şekerlerden oluşan oldukça sulu bir karışımdır. Arılar genellikle şeker oranı yüksek nektarları tercih ederler. Nektarın şeker oranı genellikle %50 civarındadır. İşçi arılar binlerce çiçekten topladıkları nektarı bal keselerinde depolar, sonra salgı ve tükürük bezlerinde üretilen sıvıyla bal keselerindeki nektarı midesinde karıştırarak enzimlerle birleştirir. Arı, kovana ulaştığında bal kesesindeki nektarı kovandaki bir veya birden fazla arıya paylaştırır. Nektarı paylaşan arılar kovan içinde bir veya birden fazla kez daha arıdan arıya aktardıktan sonra nektar petek gözlerine bırakılır. Nektarın aktarıldığı her arının eklenen salgılarıyla nektarın bala dönüşme hızı artar. Balın su oranı düşürülmeden petek gözleri sırlanmaz. Yarı olgunlaşmış bal kovan içinde petek gözlerinde taşınarak, hava ile teması sağlanır ve suyunu kaybeder. Balın su oranı %20 nin altına indiğinde petek gözleri sırlanır. Nektar akım döneminde hem nektarın kovana taşınması hem de taşınan nektarın hızlı bir şekilde olgunlaştırılarak bala dönüşmesi güçlü ve sayıca çok kolonilerle mümkündür. Balın Sınıflandırılması Ballar; arıların faydalandıkları kaynağa göre gruplara, elde ediliş şekillerine veya pazarlama şekillerine göre tiplere ayrılır. 1. Gruplarına Göre Ballar (Arıların yararlandığı kaynağa göre); a- Çiçek Balı: Arıların çeşitli zararsız bitkilerin çiçeklerinden elde ettikleri ballardır (ıhlamur,narenciye, kekik, püren, okaliptüs, pamuk, yonca balı vb.). b- Salgı Balı: Arıların çeşitli bitkiler veya bazı böceklerin salgılarından elde ettikleri ballardır (çam balı, yaprak balı). 2. Tiplerine Göre Ballar (Pazarlama şekillerine göre); a- Petekli Ballar: Petek halinde tüketime arz edilen ballardır (Peteğin arılar tarafından yapılışına göre tabii petekli bal, suni oluşuna göre suni petekli bal olarak sınıflandırılır). b- Süzme Ballar: Petekteki balın oda sıcaklığında santrifüj edilmesiyle veya hiçbir işlem yapılmaksızın kendiliğinden ayrılmasıyla elde edilen ballardır. c- Pres Balı (Baskı Balı): Peteklerin 45 C ye dek ısıtılarak veya ısıtılmadan mekanik yöntemlerle elde edilen ballardır. d- Fitre Edilmiş Bal: Yabancı organik ve /veya inorganik maddelerin filtrasyon yolu ile uzaklaştırılması sırasında polen içeriği önemli ölçüde azalmış baldır. e- Fırıncılık Balı: Kendine özgü doğal koku ve tada sahip olmayan veya fermantasyona başlamış, fermente olmuş veya yüksek sıcaklıkta işlem görmüş, endüstriyel amaçlı kullanıma uygun ballardır. 7
8 Balın Bileşimi Balların bileşimine etki eden değişkenlik çok fazla sayıdadır. Nektarın yapısı, iklim koşulları ve analiz yöntemlerinin değişkenliği nedeniyle, balın bileşime ilişkin yapılan tüm çalışmalar bağımsız ve doğru sonuçlar olarak değerlendirilir. Su Balın içeriğindeki nem, balın olgunlaştırılmasından sonra arta kalan kısmıdır. Balın elde edildiği bal merasının iklim koşulları balın nem içeriği üzerinde önemli bir etkendir. Kuru bir iklime sahip bölgelerden elde edilen balların su içeriği % ve hatta daha düşük olduğu saptanmıştır. Yüksek nemli bölgelerde elde edilen ballarda ise nem oranının % arasında olduğu tespit edilmiştir. Balın higroskopik özelliği ile havadaki nem dengesi arasında bir ilişki vardır. Nemli bölgelerde bal havadan nem çekerek, nem içeriğini arttırır. Nem içeriği yüksek bal, depolama sürecinde maya faaliyetleri sonucu fermente (ekşime) olabilir. Olgunlaşmış bir balda nem içeriğinin %20 düzeyinde olması beklenmektedir. Ancak depolama süresince yüksek nemden kaynaklanan olumsuz etkilerle karşılaşmamak için balın nem miktarının % düzeyinde olması gerekir. Karbonhidratlar Balın kuru maddesinin % u şekerlerden oluşur. Balın fiziksel özellikleri, enerji değeri, higroskopik özelliği ve kristalizasyonundan şekerler sorumludur. Ancak balın tat, aroma ve rengi gibi balı tanımlayıcı özellikleri şekerler değil, çok daha az miktarda bulunan amino asitler, diğer asitler (Glukonik asit), prolin, fenolik bileşiklerin varlığı belirler. Balın toplam şeker miktarının %95 i glikoz ve früktoz olarak bilinen monosakkaritlerdir. Kalan %5 lik kısmı ise sakarozdan oluşur. Balda glikoz ve fruktoz dışında kesin olarak bulunan monosakkaritler; riboz, 2-deoksiriboz dur. Sakkaroz dışında bulunan disakkaritler; laktoz, maltoz ve izomatoz dur. Bunların dışında yüksek şekerlerden dekstrinler bulunur. Balın şeker içeriğinin tespiti, balın köken ve kalitesini belirlemede önemlidir. Bala uygulanan hilelerin tespiti önemli bir sorundur. Hilelerin tespitinde balın şeker profili analizi fikir vermektedir. Ancak geleneksel analiz yöntemleri ile bala yapılan hileleri tespit etmek oldukça güçtür. Sahte bal; tamamen yapay yöntemlerle boya, aroma, polen, enzim eklenen şeker şurubundan veya bal üretme döneminde arıları şeker şurubu ile besleyerek üretilmektedir. Sahtecilikte kullanılan şeker şurupları balın doğal yapısına çok benzer özelliktedir. Sahte bal ucuz olan mısır ve şeker kamışı (karbon-4 (C4) bitkilerinin) şurupları ile üretilmektedir. Bu hilenin tespitinde kullanılan izotopik teknik; bitkilerde doğal olarak fotosentez nedeniyle bulunan C3 ve C4 arasındaki izotop oranı farklılıklarına dayanır. Genellikle C4 bitkileri, örneğin mısır, 13 C/ 12 C izotop oranı % -8 den ye değişiklik gösterirken, şeker pancarı, buğday, pirinç gibi C3 bitkilerinde bu oran % 22 ve 35 değerleri arasındadır. İzotop oranına dayanan prosedürde, saf baldan ekstrakte edilen protenin 13 C/ 12 C (δ13c) değeri standart olarak kabul edilir ve test edilecek olan balın 13 C/ 12 C değeri bu standartla kıyaslanır. Bal ve protein arasındaki δ13c değeri (-1) veya daha negatif ise bu durum bala C4 şekerlerle hile yapıldığını gösterir. Fakat bu yöntem tüm hile amaçlı şeker gruplarının belirlenmesinde yeterli olmamaktadır. Örneğin C3 bitkilerinden elde edilen şekerler bu yöntemle saptanamamaktadır. Mineral Maddeler Balda bulunan mineral madde miktarı değişkenlik gösterir. Çiçek ballarında %0,,5, salgı ballarında ise % 0, arasında tespit edilmiştir. Balın rengi ile mineral madde içeriği arasında bir ilişki vardır. Genellikle koyu renkli balların mineral madde içeriği diğer ballardan daha fazladır. Rengi koyu balların demir, bakır, mangan içeriği arasında bir ilişki bulunmuştur. Balın mineral maddeleri arasında 8
9 potasyum tuzları büyük bir kısmı oluşturur. Bunun dışında balda, sodyum, kalsiyum bileşikleri, magnezyum, demir, bakır, mangan, klor, fosfor, kükürt, silisyum bulunur. Çam balının kalsiyum içeriği diğer ballardan daha yüksektir. Bu özelliğinden dolayı çam balı kristalize olmaz. Balda; lityum, nikel, kalay, kurşun, çinko, berilyum, osmiyum, vanadyum, zirkonyum, gümüş, altın, alüminyum, baryum, galyum, bizmut, germanyum, stronsiyum, bor, kobalt, molibden, titanyum gibi eser miktarda iz elementler bulunur. Asitler ve Ph Bal, yapısındaki asidik tuzlar ve organik asitlerin varlığı nedeniyle asidik karakter gösterir. Balın şeker içeriği asidik lezzetini örtmektedir. Balın ph değeri 3,,5 değerleri arasındadır. Çiçek ballarının ph değeri, salgı ballarından daha düşüktür. Çiçek balları asit karakter gösterir ve ph değeri 3,,6 aralığındadır. Salgı ballarının mineral madde miktarının yüksekliği nedeniyle ph değeri 5,5 düzeyindedir. Protein ve Aminoasitler Bal düşük düzeyde protein içerir. Protein içeriği bala az miktarda karışan polenlerden, bitki öz sularında düşük düzeyde bulunan azotlu maddelerden oluşmaktadır. Balın aminoasit içeriği, balın kaynağı ve doğal olup olmadığı hakkında fikir verir. Balda 17 farklı aminoasit tespit edilmiştir. Balda bulunan aminoasitlere; prolin, lisin, histidin, treonin, sistin, fenilalanin, alanin, arginin, glutamin, serin, glutamik asit ve aspartik asit örnek olarak verilebilir. Balda en çok bulunan aminoasit prolindir. Prolin çiçekli bitkilerin nektarında belli oranlarda bulunur. Bal Tebliğine göre balda bulunması gereken prolin değeri mg/kg dır. Prolin değeri, arıların şeker şurubu ile beslenerek elde edilen ballar ile doğal çiçek kaynaklarından elde edilen ballarının ayrılmasında kullanılan bir kalite kriteridir. Balın protein içeriği ne kadar az ise rengi o oranda açık olur. Yüksek depo ısılarında saklanan ballarda, 12 ayın sonunda prolin değerinde kayıplar olduğu saptanmıştır. Enzimler Balda, bir kısmı bitkilerden bir kısmı da arının salgı bezlerinden kaynaklanan protein tabiatlı enzimler bulunur. Balın en değerli bileşenleri enzimlerdir. Balın süzülmesi ve ambalajlanması sırasında uygulanan ısının, enzimler üzerinde oluşturduğu harabiyet balın biyolojik değerine zarar verir. Balın ısıtıldığı oranda enzim içeriğinde kayıplar olur. Balın enzim içeriği, doğal ve yapay bal olarak sınıflandırılmada önemli bir kalite kriteridir. Nektarın bala dönüştürülmesinden sorumlu olan invertaz enzimi sakkarozu, glukoz ve fruktoza; diastaz enzimi nişastayı küçük şekerlere dönüştürür, β- glukozidaz, glikojeni glukoz ve maltoza indirger ; glukoz oksidaz enzimi, glukozu glukonik asit ve hidrojen peroksite, katalaz ise hidrojen peroksiti oksijen ve suya dönüştürür. Diastaz sayısının analizle belirlenmesinde ki kolaylık, balın yüksek sıcaklıkta işleme tabi tutulup tutulmadığının belirlenmesinde kullanılmaktadır. Dizastaz sayısı; gr balın dizastaz enzimlerinin, bir saat içerisinde o C de parçalayabildiği nişasta miktarıdır. Yüksek ısıl işlem diastaz enzimini geri dönüşsüz bir şekilde inaktive eder. Bal tebliğine göre diastaz sayısı en az 8, ancak enzim içeriği zayıf turunçgil balları gibi ballarda en az 3 olmalıdır. Vitaminler Balın vitamin içeriğinin çok düşük olduğu ve beslenme açısından büyük bir önem taşımadığı söylenebilir. Balın vitamin içeriği nektar ve polen kaynaklarına göre değişir. Balın ambalajlanmadan önce filtrelerden geçirilmesi sırasında vitamin değerlerinde kayıplar meydana gelir. Balın başlıca vitaminleri; tiamin (B1), riboflavin (B2), nikotinik asit (B3), askorbik asit (C), niasin, pantotenik asit, folik asit, pridoksin, biotin, retinol, kalsiferol, tokaferol ve K vitaminleridir. Hidroksimetilfurfural (HMF) 9
10 Hidroksimetilfurfural, früktozun bazı asitlerin etkisiyle parçalanması sonucu oluşur. İçeriğindeki yüksek orandaki fruktoz varlığı ve çeşitli asitlerce zenginliği nedeniyle bal, HMF oluşumu için çok uygun bir kimyasal yapıya sahiptir. HMF oluşumunu; bala uygulanan ısının derecesi, süresi, balın metal kaplarda depolanması ve ışığa maruz kalması gibi nedenler hızlandırmaktadır. Depolama sırasında balda, asidik ph ve sıcaklığın etkisine bağlı olarak farklı oranlarda HMF oluşur. Kavanozlama öncesinde yüksek ısıl işleme ( o C) tabi tutulan, yüksek sıcaklıkta depolanan ballarda HMF miktarının arttığı tespit edilmiştir. HMF balda en çok 40 mg/kg olmalıdır. Uçucu Bileşikler Balın lezzet, koku ve aroması üzerinde çok büyük etkisi olan karbonil bileşikleri, alkoller ve esterler uçucu özellikte olduklarından, baldaki miktarları yüksek sıcaklık uygulamaları ve yanlış depolama tercihleri nedeniyle zamanla azalmaktadır. Uçucu bileşikler, balın nektar kaynağından ve bal içerisinde meydana gelen reaksiyonlar sonucunda meydana gelmektedir. Balda bulunan uçucu bileşiklerin bazıları şunlardır: Alkoller; metanol, etanol, propanol, isopropanol, bütanol, 2-bütanol, pentanol, 2-pentanol, 3-metil, izobutanol ve benzil alkol, Ketonlar; diasetil, asetoin, dimetilketon ve metiletilketon, Aldehidler; formaldehid, asetaldehit, piropionaldehid, bütiraldehit, valeraldehit, izovalerilaldehit, isobütiraldehit, furfurol, benzaldehit ve kapronaldehit, Esterler; formik asit esterleri, asetik asit esterleri, propiyonik asit esterleri, bütirik asit esterleri, valerianik asit esterleri, isovalerianik esterleri, benzoik asit esterleri ve fenilasetik asit esterleridir. Balın Fiziksel Özellikleri Balın fiziksel niteliklerinin tespiti görece daha kolaydır. Bu nedenle balın saflığı ve sınıflandırılmasında önemli parametrelerdir. Balın kırılma indeksi, rengi, özgül ağırlığı, elektriksel iletkenliği, optik rotasyon özellikleri ile tat ve aroma ölçülebilen fiziksel özellikleridir. Renk Balın rengi su beyazından, koyu amber rengine kadar değişiklik göstermektedir. Bala rengini veren maddeler klorofil, karoten, ksantofil ve bileşimi bilinmeyen sarı ve yeşil rengi meydana getiren bitki pigmentleri, polende bulunan flavonoid pigmentlerinden meydana gelen melanoidin bileşiğidir. Balların; polen tanelerinin rengi, mineral oranı yüksekliği, flavonoid içeriği zenginliği ballar arasındaki renk farklarına etki eden diğer faktörlerdir. Bal rengini belirlemede Lovibond bant renk skalası kullanılmaktadır. Tat ve Aroma Balın lezzetine elde edildiği nektar kaynağına, iklim koşullarına, süzülmesinden sonra maruz kaldığı ısılar ve depolama koşullarına bağlı olarak değişkenlik gösterir. Balın elde edildiği kaynağın monofloral veya polifloral olmasına göre de bal lezzetinde farklılıklar meydana gelir. Akasya, kestane, ıhlamur, kekik balı gibi monofloral ballarda tat ve aroma spesifiktir. Birden fazla çiçekten elde edilen ballarda (polifloral bal) ise tat ve aromada değişkenlikler söz konusudur. Bu tür ballar elde edildiği bölgenin ismi ile anılır (Erzincan Balı, Anzer Balı, Kars Balı gibi). Viskozite Balın su miktarı arttıkça akışkanlığa gösterdiği direnç (viskozite) azalmaktadır. Bu nedenle balın viskozitesi, balın nem miktarı hakkında bilgi verir. Viskozite; balın nektar kaynağına sıcaklığa, içeriğindeki şeker kompozisyonuna, hava kabarcıkları varlığına ve nem oranına göre değişir. Kırılma İndeksi Balın hasat edilmeden önce nem tayini için kullanılabilecek en basit yöntemlerden birisidir. Kırılma indeksine dayanan prensiple ölçüm yapan, el refraktometreleri ile balın nem miktarı ölçülebilir. Özgül Ağırlık 10
11 Balın özgül ağırlığı; belirli bir sıcaklıkta, balın birim hacimdeki ağırlığının, aynı hacimdeki suyun ağırlığına oranıdır. Balın özgül ağırlığı; içerisindeki su miktarı ve sıcaklığa bağlı değişkenlik gösterip, 20 C de 1,,45 gr/cm 3 arasındadır. Elektriksel İletkenlik Balın mineral içeriğine göre değişkenlik gösteren elektriksel iletkenlik değeri, çiçek balı ile salgı balı ayrımını yapmada kullanılan bir fiziksel özelliktir. Çiçek balı ile salgı balı karıştırılarak yapılan tağşişin belirlenmesinde de yararlanılır. Çiçek ballarında değer en fazla 0,8 ms/cm, salgı ballarında ise en az 0,8 ms/cm olmalıdır. Kristalleşme (Granülasyon) Balın kristalizasyonu yani halk dilinde şekerlenmesi, içindeki glikozun tanecikler haline gelmesi sonucu balın akıcılığını az veya çok kaybetmesi sonucu oluşan doğal bir olaydıfunduszeue.infoın şekerlenmesi bir bozulma değildir, doğal bir şekil değişimidir. Tüketicilerin çoğu için hileli şüphesi uyandıran baldaki bu görüntü, yeterince bilgi sahibi olunmamasından kaynaklanmaktadır. Kristalizasyon birçok saf ve kaliteli balda, üretimden tüketime her aşamada karşılaşılabilen zararsız bir değişimdir. Genellikle sıvı ballarda kristalleşme istenmezken, kontrollü bir kristalizasyonla arzu edilen sürülebilir kıvamda yeni bir bal oluşturmakta mümkündür. Balın kendiliğinden kristalleşmesi kaba ve kumlu bir yapı oluşturur. Kontrollü kristalleşme düzgün, yumuşak, hoş, yayılabilen kıvam ve yoğunlukta bir ürün oluşturur. Bal Neden Kristalleşir? Bal, suda çözünmüş şekerlerden oluşan aşırı doymuş bir solüsyondur. Bal toplandığı kaynağına ve bal özünü bala çeviren arıların salgı bezlerinin faaliyetlerine bağlı olarak yaklaşık 15 çeşit şeker içerir. Bu şekerler içerisinde büyük çoğunluğunu fruktoz ve glikoz meydana getirir. Bazen bal içindeki sıvı kısmın ayrılması sonucu, bal şekerleri su kaybederek kristalleşme gerçekleşir. Baldaki glikozun monohidrat partikülleri, kristalleşme için başlangıç kaynağı oluşturabilir. Balın kristalleşmesinde birçok faktör etkilidir. Balların bir kısmı süzme işleminden hemen sonra kristalleşirken, bazen hiç kristalleşme gerçekleşmez. Süzme balın kristalleşme eğilimi daha fazladır. Balın kristalleşme eğilimi içerdiği su ve glikoz oranına bağlıdır. Glikoz su oranı 1,7 den daha düşük ballar hiç şekerlenmezken, 2,1 den daha yüksek orana sahip balların ise kısa sürede şekerlendiği belirtilmiştir. Arıların balı elde ettikleri kaynağa bağlı olarak baldaki glikoz ve fruktoz oranlarında farklılıklar meydana gelir. Baldaki glikoz oranı arttıkça balın kristalleşme ihtimali yükselirken, fruktoz oranı arttığında ise kristalleşme daha yavaş meydana gelir. Glikoz miktarı %30 dan daha az olan ballar, örneğin adaçayı balı kristalleşmeye dayanıklıdır, yıllarca şekerlenmeden saklanabilir. Ayçiçeği, yonca, karahindiba, kavun, pamuk balları kısa sürede şekerlenirken akasya, hardal, orman gülü ve salgı balları geç kristalleşir. Bir diğer deyişle, balın ne kadar sürede kristalleştiği kalitesinin değil, kaynağının ne olduğunun göstergesidir. Balın ısısı kristalleşmeyi tetikleyen bir diğer faktördür. Ballar genellikle 14 o C de kristalleşir. Kristalleşmeden korunmak için 10 o C nin altındaki ısılar idealdir. Kristalleşmeye genellikle orta dereceli ısılarda rastlanır ( o C). Daha yüksek ısılarda, o C de kristalleşme engellenir ancak balda değer kaybı söz konusudur. Sıcaklığın 27 o C nin üzerine çıktığı ısılarda kristalleşme gerçekleşmez ancak bal fermantasyonla bozulabilir. İşlenmiş balın o C ler arasında depolanması önerilir. İşlem görmemiş balın 10 o C veya daha altındaki ısılarda saklanması iyi olur. Balın, 0 o C de 5 hafta sıvı formunu koruyabildiği ve daha sonra 14 o C de depolanabileceği belirtilmiştir. Balın saklandığı kaplar, depolama ortamındaki nem, ısı ve ışık depolama süresince kristalleşmeye etkilidirler. Bunun dışında baldaki hava kabarcıkları, polen, toz, çöp, bal mumu, propolis ve diğer parçalar da kristalleşme için başlangıç oluşturabilir. 11
12 Kristalleşme Bir Tercih Nedeni midir? Ülkemiz dışında, kontrollü bir kristalleşme gerçekleştirilerek krema kıvamı kazandırılmış ballar tüketiciler tarafından daha çok tercih edilmektedir. Dünyada tüketicilerin bu yöndeki tercihleri nedeniyle bal üreticileri tarafından kristalleştirme yöntemleri geliştirilmiştir. Dyce yöntemi olarak bilinen kristalleştirme yöntemi sıklıkla kullanılmaktadır. Bu yöntemin aşamaları özetle şöyledir; 1. % rutubette istenilen renk ve lezzete sahip bal seçilerek bir tankta karıştırılır, 2. Bal ilk olarak 49 o C ye kadar ısıtılır ve içindeki büyük partiküller ile balmumu parçalarını uzaklaştırmak için süzülür. Ardından, ekşimeye neden olan maya hücrelerini öldürmek amacıyla 65 o C de 15 dakikalık ikinci bir ısıl işlemle pastörize edilir. Bundan sonra çok küçük partikülleri uzaklaştırmak amacıyla 40 mesh/ cm lik eleklerde süzülür. 3. Pastörize bala şekerlenmeyi başlatacak kriztalize balı ilave etmeden önce, sıcaklık en hızlı şekilde o C arasına düşürülür. Balın sıcaklığının hızla düşürülmesi yapısına zarar vermemek için yapılmalıdır. 4. Pastörize balda kristalleşmeyi başlatabilmek için daha önce şekerlenmiş bir bal kullanılır. Kristalleşmeyi başlatıcı bu bal öğütülerek kristallerinin boyutu küçültülür. Daha sonra üzerine kat pastörize bal ilave edilir ve hava kabarcıkları oluşturmayacak şekilde iyice karıştırılır. Daha sonra 13 o C de bir hafta bekletilir. Başlangıçta kullandığımız şekerlenmiş bal, kristalize edeceğimiz toplam bal miktarının %5 ile 10 u arasında olmalıdır. 5. Bir hafta sonunda balın ısısı 13 o C den 21 o C ye yükseltilir. Bal karıştırılarak kristal boyutları küçültülür. Sonra yine ağırlığının katı kadar pastörize edilmiş bal ilave edilerek tekrar karıştırılır. Ambalajlama bu aşamada yapılmalıdır, aksi takdirde satışa sunmak için uygulanan bir sonraki aşamada ambalajlama imkansızdır. Bal ambalajları daha sonra 13 o C de 1 hafta bekletilir. Bir hafta sonra tercihen 10 o C de depolanır. Bal Kristalleşmeden Korunabilir mi? Doğal olarak meydana gelen kristalleşme uygun depolama, ısıtma yada filltrasyonla kontrol edilebilir. Şişeleme süresince bal o C e sıcaklıkta muhafaza edildiğinde kristalleşme ihtimali azalır. Ilık su banyosunda bekleterek mevcut kristaller çözülebilir,anlık yüksek ısı uygulamaları ( o C e) kristalleri çözer, ayrıca kristalleşmeye neden olan havayı dışarı atar. Alternatif diğer bir uygulamada balın 0 o C de en az 5 hafta bekletilip, daha sonra 14 o C de depolandığında kristalleşmeden korunabildiği gözlenmiştir. Bal, içerisinde bulunan partiküller (toz, çöp, polen v.b.) nedeniyle de kristalleşir. Balı süzerek bu partiküllerden arındırabiliriz. Kaba, kumlu ve kristalli bal tüketiciler tarafından arzu edilmez. Balı eski formuna getirmek sıvılaştırmak için bal ambalajları sıcak, kuru bir odada veya sıcak su banyosunda bekletilebilir. Sıvılaşma için sıcak su banyosu tercih edilirse, bal kapları 38 o C yi aşmayan ılık suda bekletilmelidir. Bal 63 o C den daha yüksek ısıya maruz bırakılamaz. Karabuğday balı 60 o C de yanabilir. Balın lezzetini kaybetmesi ve renksizleşmesini önlemek için kristaller açılmaya başlar başlamaz soğutulmalıdır. Balın saklandığı ve depolandığı ambalajların düşük yoğunluklu polietilen kaplar olması halinde de kristalleşme görülebilir. Uzun süreli depolamalarda hava, ışık ve neme dirençli paslanmaz çelikten silindirik kapların kullanılması önerilmektedir. Ballara ait diğer özellikler tabloda verilmiştir. Ballara Ait Diğer Özellikler (TGK Bal Tebliği /58) Çiçek Balı Salgı Balı Çiçek ve Salgı Balı Karışımı Fırıncılık Balı Nem (en fazla) % 20 % 20 % 20 % 23 % 25 Püren (Calluna) % 23 kaynaklı fırıncılık Püren (Calluna) ballarında ballarında Sakaroz (en fazla) 5 g/ g 5 g/ g 5 g/ g 5 g/ g 10g/g 10g/g Yalancı akasya (Robina psedoacacia) 12
13 Çiçek Balı Salgı Balı Çiçek ve Salgı Fırıncılık Balı Balı Karışımı Adi yonca (Medicago sativa) Menzies Banksia (Banksia meziesii) Tatlı yonca (Hedysarum) (Kızıl çam (Pinus brutia) ve Fıstık çamlarından Kırmızı okaliptüs (Eucalyptus camadulensis) (Pinus pinea) elde edilen salgı Meşin ağacı (Eucryhia lucida, Eucyrphia ballarında) milliganii) ve Narenciye ballarında 15 g/ g Lavanta çiçeği (Lavandula spp., Boraga officinalis) ballarında Fruktoz +Glukoz g da 60 g g da 45 g g da 45 g - (en az) Fruktoz / Glukoz 0,,4 1,,4 1,,,,85 Kestane (Castanea sativa) 1,,85 Akasya (Robinia pseudoacacia) 1,,65 Kekik (Thymus spp.) Suda 0,1 g/ g 0,1 g/ g 0,1 g/ g 0,1 g/ g çözünmeyen madde (en fazla)* Serbest asitlik (en fazla) 50 meq/kg 50 meq/kg 50 meq/kg 80 meq/kg Elektrik iletkenliği En fazla 0,8 ms/cm Kocayemiş (Arbutus unedo), Çanotu (Erica), Okaliptus, Ihlamur (Tilia spp.), Süpürgeçalı (Calluna vulgaris), Okyanus mersini (Leptospermum) Çay ağacı (Melaleuca spp.) ve Pamuktan (Gossipium spp.** Üretildiği bölge etiketinde belirtilmek koşulu ile tropikal ülke kaynaklı ballarda HMF miktarı en çok 80 mg/kg olur. 13
14 Balarıları, topladıkları nektarı, tükürük ve hipofaringeal bezlerinin salgılarıyla karıştırır; Kovanda nektar, petek gözlerine doldurulmadan önce arıdan arıya aktarılır. Her arıdan diğerine aktarılan balın enzim içeriği artar. Bu enzimler balın olgunlaşmasını sağlar. Bu süreç sonucunda eklenen enzim miktarı; Balarılarının yaşı, fizyolojik evresi ve beslenmesi, koloninin gücü, sıcaklık, Nektar kaynağı bitki türü ve nektar akışına bağlı olarak değişmektedir. Diastaz enzimi nişastayı basit şekerlere parçalar. Nişastanın glikoz ve diğer şekerlere dönüştürülmesinden sorumludur. Diastaz değeri Codex Alimentarius a göre en az 8 olarak bildirilmektedir. Bu değer Türk Bal Kodeksinde de aynıdır. Diastaz enziminin düşük oluşunun nedeni nektar kaynağına bağlı olabilir. Örneğin yonca ve narenciye balarında daha az miktarda diastaz enzimi tespit edilmiştir. Ancak Diastaz enzimi düşük balların, HMF düzeylerinin de düşük( 10 mg/kg dan fazla olmamalı) olması gerektiğine dikkat edilmelidir. Uzun süre ısıya maruz kalmış veya uzun süre depolanmış ballarda diastaz enzimi miktarı düşer. BALDA DİASTAZIN YARILANMA ÖMRÜ 20 C GÜN 30 C GÜN 40 C 31 GÜN 50 C 5 GÜN 60 C 1 GÜN 70 C 5 SAAT 14
15 MUMUN EMALİ PROSESİ. YÜKSƏK KEYFİYYƏTLİ ŞAN İSTEHSALINA TƏSİR EDƏN FAKTORLAR. Elxan Ələkbərov 15
16 16
17 BAL ARILARININ VİRAL HASTALIKLARI VE BUNLARIN VARROA İLE İLİŞKİSİ Levent AYDIN Uludağ Üniversitesi Veteriner Fakültesi Parazitoloji Anabilim Dalı Bursa TÜRKİYE Bal arılarının viral hastalıklarıyla ilgili çalışmalar özellikle son yıllarda ağırlık kazanmaya başlamıştır. Dolayısıyla bazı virusların tanımlanması henüz tam olarak yapılamamış durumdadır. Bu güne kadar bal arılarında saptanmış olan 24 adet virus bulunmaktadır. Bu virusların sadece 2 tanesi DNA virusu, diğerleri ise RNA virusudur. Bal arısı viruslarının patogenezi incelenirken farklı 2 yaklaşım göz önünde bulundurulmalıdır. Bunlardan ilki, hedef canlı türü olan arının bireysel olarak ele alınmasıdır. Bu yaklaşımda bireysel olarak arılarda meydana gelen değişiklikler, bulgular ve virus aktivitesi değerlendirilir. Oysa arıların koloni olarak bir organizma gibi davranması da göz ardı edilemez. Dolayısıyla koloni düzeyinde oluşan değişimler de enfeksiyonların patogenezi içerisinde ele alınmalıdır. Bunun en bariz örneği son 10 yıl içerisinde yoğun olarak gündeme gelen âni koloni sönmesi (colony collaps disorder) olgularıdır. Bu olguların hemen tamamında kolonideki arılarda tanımlanabilen hiç bir klinik bulgu görülmeden tarlacı arıların koloniyi terk ettiği kaydedilmiştir. Dolayısıyla koloni davranışlarındaki değişiklikler de hastalıklara dayanan bir etiyoloji gösterebilmektedir. 17
18 Bal arılarındaki viral enfeksiyonlarda virus, konakçıya bağlı faktörler ve bazı çevresel faktörler belirleyici rol oynar. Bu 3 faktör viral hastalıkların ortaya çıkmasında adeta bir sacayağı gibidir. Birçok kolonide değişik viral enfeksiyonlar tek tek veya birlikte bulunmasına karşın kolonideki arılarda herhangi bir klinik bozukluğa rastlanmaz. Bu tür kolonilerde bulunan arılarda değişik kimyasal maddelere maruz kalma, farklı stres faktörlerinin gelişmesi veya immun sistemin zayıflamasına neden olan parazit enfestasyonlarının ortaya çıkması durumunda virusa ilişkin hastalık bulgularının oluştuğu görülür. Dolayısıyla koloninin enfekte olması bazı virusların hastalık bulguları şekillendirmesi için yeterli değildir. Bu konudaki en iyi örnek akut arı felci hastalığıdır. Birçok arı kolonisi bu virusla enfekte olmasına karşın varroa parazitinin (Varroa destructor) bulunmadığı koloniler de klinik bulgu gözlenmez. Viral hastalık bulgularının ortaya çıkmasında arının yaşam evresi de önemli bir belirleyicidir. Örneğin akut arı felci hastalığı erişkinlerde klinik bulgulara yol açarken normal şartlarda yavrularda (larva, pupa) bulgu oluşturmaz. Ancak bu aşamadaki yavrulara çok yüksek dozda virus verilirse ölüm şekillenebilir. Tulumsu yavru çürüklüğünde (Torba hastalığı) ise özellikle larvalar virusa yüksek duyarlılık gösterirken ilerleyen yaşam dönemlerinde duyarlılık azalır. Arıların yaşam evrelerine göre bazı viral hastalıkların dağılımı Yaşam evresi Larva dönemi Pupa dönemi Erişkin arı dönemi Viral Hastalıklar* Tulumsu yavru çürüklüğü Tayland tulumsu yavru çürüklüğü Siyah kraliçe hücre hastalığı Akut arı felci Kronik arı felci Yavaş arı felci Deforme kanat hastalığı Bulanık kanat hastalığı * İlgili yaşam evresinde klinik bulgu oluşturan hastalıklar Arı viruslarının enfeksiyon modellerini değerlendirmede genel olarak böcek virusları için kullanılan Belirgin Enfeksiyon (overt infection) ve Gizli Enfeksiyon (covert infection) modelleri kullanılır. BAL ARISI VİRUSLARININ BULAŞMA YOLLARI 1. Kraliçe arının rolü: Kraliçe arı birey olarak enfeksiyona maruz kalma dışında, yumurtalarıyla virus saçarak yeni gelişecek jenerasyonun enfekte olarak çıkmasına sebep olabilir. 18
19 2. Erkek arıların rolü: Erkek arılar sperma ile virus saçarak tohumlanan yumurtaların enfekte olmasına ve dolayısıyla yeni gelişecek jenerasyonun enfekte olarak çıkmasına sebep olabilir. Diğer taraftan erkek arılar çiftleşme yoluyla kraliçe arıyı enfekte eder. Böylece kraliçe arı aynı zamanda yumurtalarıyla virus saçabilir. 3. Erişkin arıların rolü: Erişkin işçi arılar özellikle horizontal yolla bulaşan virusların kolonide yayılması ve devamlılığı açısından önemli rol alırlar. Erişkin arılar arasındaki virus bulaşması direkt temasla veya varroa parazitleri aracılığıyla gerçekleşebilir. Erişkin işçi arılar ayrıca besleme işlemi sırasında larvalara da enfeksiyon bulaştırabilirler. Sağlıklı erişkin bir arı, hastalık etkeni olan virusu başka bir arıdan temas yoluyla alabileceği gibi, varroa paraziti aracılığıyla veya petek temizliği sırasında enfekte pupaların bulunduğu gözlerden de alabilir. 4. Yumurta, larva ve pupanın rolü: Bu yaşam evreleri enfeksiyon bulaşma döngüsünde pasif konumdadır. Döllenmiş yumurtalar virusu anne veya baba eşey hücrelerinden alabilir. Larva aşamasında işçi arılardan enfeksiyon bulaşması söz konusu olabilir. Pupa aşamasında ise varroa enfestasyonuna bağlı olarak erişkin arılardan virus taşınabilir. Bu aşamada enfeksiyon enfeksiyon bulunan petek gözlerinden temas yoluyla işçi arılara virus bulaşması söz konusu olabilmektedir. 5. Arı parazitlerinin rolü: Birçok bal arısı virusunun bulaştırılmasında arı parazitlerinin rol aldığı bilinmektedir. Örneğin; Deforme kanat virusu enfeksiyonlarının Varroa destructor ve Tropilaelaps clareae ile; Siyah kraliçe arı virusu ve Arı Y virusunun Nosema apis ile; Arı X virusunun ise Malphigamoeba mellificae adlı protozoon ile ilişkili olduğu gösterilmiştir. Bu parazitler erişkin arılar arasında virusu bulaştırabileceği gibi erişkin arılardan pupalara da virus taşıyabilir. Arı kolonilerindeki parazit enfestasyonları ile viral hastalıklar arasında çok yakın bir ilişki bulunmaktadır. Bazı durumlarda parazitin virusu taşıdığı direkt olarak gösterilememiş olsa bile, koloni de söz konusu parazitin bulunması durumunda hastalık bulgularının ortaya çıktığı veya şiddetlendiği bilinmektedir. Dolayısıyla başta varroa olmak üzere arı parazitleri viral hastalıkların ve koloni sönmesi olarak tanımlanan yıkıcı tablonun ortaya çıkmasında son derece önemli bir faktör olarak kabul edilir. Parazitlerin arı virusu enfeksiyonlarındaki belirleyici rollerinin olası sebepleri şunlardır: a. Parazitler, vektör olarak görev yapmak suretiyle virusu arı kolonisine bulaştırabilir. b. Arı üzerinde beslenen parazitler kütiküla tabakasına zarar vererek virusların girişi için bir yol açmış olur. 19
20 c. Parazitler hemolenf ile beslenmelerine bağlı olarak arının direncinin ve bağışıklık sisteminin zayıflamasına yol açar. Böylece kolonide asemptomatik olarak bulunan viruslar hastalık bulgusu oluşturmaya başlar. d. Parazitler beslenmeleri sırasında bal arılarının erişkin, larva ve pupa gibi değişik yaşam evrelerine tutunabilirler. Böylece erişkinlerde hastalık oluşturmayan bir virusu erişkin arılardan yavrulara taşıyarak hastalık bulguları oluşmasına sebep olabilirler. Bu duruma en iyi örnek olarak Tulumsu yavru çürüklüğü virusu gösterilebilir. Arı-parazit sendromu: Arılarda görülen viral hastalıkların birçoğunda değişik parazitlerin rolü bulunmaktadır. Bazı durumlarda arı kolonilerinde virus tespit edilebilmesine karşın gizli enfeksiyon şekillendiği ve hastalık bulgularının oluşmadığı gözlenir. Ancak bu kolonilere parazitlerin girmesini ve yayılmasını takiben hem tespit edilebilen virus miktarı artış gösterir hem de kolonide virusa ilişkin hastalık bulguları ortaya çıkmaya başlar. Bu duruma arı-parazit sendromu (bee-parasitic mite syndrom) adı verilmektedir. Dış bakıda görünür hiçbir bulgu vermeyen gizli enfeksiyonların aktif hastalık haline geçmesi genellik le stres faktörlerinin şekillenmesiyle gerçekleşir. Arı parazitleri hem vektör olarak virusun taşınmasına aracılık eder, hem de konakçı arının bağışıklık sistemini baskılayarak gizli enfeksiyonların klinik bulguya dönüşmesi ve daha şiddetli seyretmesine öncülük eder. O nemli bal arısı viruslarının bulaşma yolları ve oluşturduğu hastalığa ilişkin genel özellikler Virus Kronik arı felci virusu Akut arı felci virusu İsrail akut arı felci virusu Kaşmir arı virusu Siyah kraliçe hücre virusu Başlıca Bulaşma Yolu -Horizontal olarak ağız yoluyla ve direkt temasla -Muhtemelen vertikal yolla da bulaşmaktadır - Horizontal olarak ağız yoluyla -Bulaşma parazit vektörle ilişkili -Vertikal bulaşma olası -Horizontal olarak ağız yoluyla -Bulaşma parazit vektörle ilişkili - Horizontal ve vertikal -Bulaşma parazit vektörle ilişkili - Horizontal olarak ağız yoluyla - İşçi arılarda parazit vektörle - Yavru besinleriyle larvaya Parazit Vektörlerle İlişkisi V. destructor V. destructor V. destructor Hastalık Görülen Yaşam Evresi* Hastalık Görülme Sezonu**? Erişkin arılar İlkbahar ve yaz N. apis funduszeue.infoctor (?) Yavrular ve erişkinler Erişkin arılarda görülür. Yavrular enfekte olur ancak bulgu oluşturmaz Yavrular ve erişkinler Bulgular Titreme, uçamama, kanatların düşmesi, kılların dökülmesi ve parlak siyah görünüm Yaz döneminde asemptomatik Erişkinlerde titreme ve enfeksiyon, yaz uçamama, yavrularda ve sonu ve son bahar erişkinlerde ölüm döneminde hastalık belirtileri Yaz ve son bahar Çoğunlıkla yaz sonu ve sonbahar Kraliçe larva, işçi yavrular ve İlkbahar ve erken bazen genç yaz dönemi işçi arılar Kanatlarda titreme, felç ve kovan dışında ölü arıların saptanması Titreme, koordinasyon bozukluğu, ölüm, genç arılarda rengin opaklaşması Erişkinlerde bulgu görülmez. Kraliçe larvaları ve bazen işçi larvalar pupa evresine geçemez, ölür ve koyu renk alır. Yavaş arı felci virusu -Horizontal yolla olduğu tahmin ediliyor -Bulaşma parazit vektörle ilişkili V. destructor Yavrular ve erişkinler - Felç ve ölüm Tulumsu yavru çürüklüğü virusu -Horizontal yolla olduğu tahmin ediliyor - Verikal bulaşma şüpheli - Yavrular (erişkinlerdeki durum net değil) İlkbahar ve yaz başı Larvanın kese benzeri görüntü alması, larva ve erişkinlerde ölüm 20
21 * Hastalık bulgularının görüldüğü yaşam evresini ifade eder. Diğer yaşam evrelerinde hastalık bulgusu oluşmamasına karşın virus bulunabilir. ** Hastalık vakalarının yoğunluk gösterdiği sezonu ifade etmektedir Virus Başlıca Bulaşma Yolu Parazit Vektörlerle İlişkisi Hastalık Görülen Yaşam Evresi* Hastalık Görülme Sezonu** Bulgular Deforme kanat virusu -Horizontal yolla olduğu tahmin ediliyor - Verikal bulaşma şüpheli -Bulaşma parazit vektörle ilişkili V. destructor T. clareae Erişkin arılar ve pupa Sonbahar ve kış Erişkin arıların kanatlarında ve vücudunda deformasyonlar şekillenir. Yavru arılarda enfeksiyon oluşur ancak hastalık bulgusu gelişmez. Varroa destructor virus-1 -Horizontal yolla olduğu tahmin ediliyor - Verikal bulaşma şüpheli -Bulaşma parazit vektörle ilişkili V. destructor Erişkin arılar ve pupa Sonbahar ve kış Arı X virusu - Horizontal olarak ağız yoluyla - Bulaşma genellikle parazit vektörle ilişkili M. mellificae *** Erişkin arılar Geç kış dönemleri ve ilkbahar Genellikle semptom saptanamaz. Erişkin arılarda ölüm görülür. Arı Y virusu - Horizontal olarak ağız yoluyla -Bulaşma genellikle parazit vektörle ilişkili N. apis*** Erişkin arılar Yaz başı dönemleri Genellikle semptom saptanamaz. Erişkin arılarda ölüm görülür. Bulanık kanat virusu Filamentöz virus -Horizontal olarak ağız yoluyla veya temasla bulaştığı tahmin ediliyor -Bulaşma parazit vektörle ilişkili olabilir -Horizontal olarak ağız yoluyla -Enfektif bulaşma parazit vektörle ilişkili V. destructor (?) Erişkin arılar (Yavrulardaki durum kesin değildir) N. apis Erişkin arılar İlkbahar - Erişkinlerde kanatların bulutumsu/opak bir görüntü alması ve ölüm görülür. Dış bakıda değişiklik saptanamaz. Hemolenf sıvısı süt benzeri mat beyaz bir renk almıştır. * Hastalık bulgularının görüldüğü yaşam evresini ifade eder. Diğer yaşam evrelerinde hastalık bulgusu oluşmamasına karşın virus bulunabilir. ** Hastalık vakalarının yoğunluk gösterdiği sezonu ifade etmektedir *** Virusla birlikte bulunma sıklığı yüksektir, ancak vektörlük görevi yapmaz? Kesin olarak gösterilememiştir BAL ARILARINDA GÖRÜLEN VİRAL HASTALIKLAR 1. Kronik Arı Felci (KAF) Bal arılarının önemli hastalıklarından biri olan kronik arı felci, erişkin arıları etkileyen bulaşıcı bir hastalıktır. Arı felci veya İnme olarak da adlandırılan bu hastalıkta değişik klinik görünümler bulunmasına karşın en belirgin olarak felç, titreme ve ölüm bulguları ön plana çıkar. Davranış değişiklikleri ve fizyolojik değişikliklerin bir arada gözlendiği nâdir arı hastalıklarından birisidir. Kronik arı felci hastalığının bulaşması deneysel olarak enjeksiyonla, doğal şartlarda ise direkt temas ve beslenme yoluyla olabilmektedir. Ağız yoluyla gerçekleşen enfeksiyonlarda daha fazla miktarda virusa ihtiyaç duyulur Kronik arı felci virusu tüm kıtalarda tespit edilmiş bir virustur. Dünyanın değişik bölgelerinde farklı şiddette seyreden hastalık çıkışları bildirilmiştir. Bu vakalarda yapılan değerlendirmelerde enfekte koloni oranı %50 nin üzerinde olabileceği gibi %5 in altında da olabilir. Başlıca bulgular titreme, kanatların yerinden çıkmış ve düşmüş olması ile karın bölgesi (abdomen) 21
22 şişkin olan arıların bulunmasıdır. Genellikle kovan girişinde biriken bu arıların kanatlarında, bacaklarında ve vücutlarında anormal titreme hareketleri görülür:tipik olarak enfekte arıların vücudundaki kıllar dökülmüş, vücut rengi koyulaşarak parlak siyah renkli bir görünüm almıştır. Bu görünüm nedeniyle kılsız siyah sendromu olarak da adlandırılır. Kronik Arı Felci Uydu Virusu Kronik arı felci enfeksiyonu görülen arılarda bazı durumlarda saptanan ikinci bir viral etken söz konusudur. Kronik Arı Felci Uydu Virusu (KAFUV) olarak adlandırılır. 2. Akut Arı Felci (AAF) Akut arı felci hastalığı, erişkin arılarda virusun alınmasını takiben birkaç gün içinde ortaya çıkan titreme, felç (paraliz) ve hızlı gelişen ölüm bulgularıyla karakterize viral bir hastalıktır. Akut arı felci hastalığı ile varroa (V. detructor) parazit enfestasyonu arasında sıkı bir ilişki olduğu bilinmektedir. Varroa enfestasyonu olan arı kolonilerinde hem erişkin arılara hem de yavrulara (larva ve pupa) virus yayılımı hızlı bir şekilde gerçekleşir. Aynı şekilde ölüm olayları da varroa bulunmayan ancak Akut arı felci virusu ile enfekte olmuş kolonilere kıyasla daha yüksektir. Akut arı felci virusunun asıl konakçısı Apis mellifera türü arılardır. Ancak virus orijinal konakçısı dışında Bombus arılarını da enfekte edebilir. Genellikle yaz sonu dönemlerinde ortaya çıkmaya başlayan akut arı felci olguları sonbahar döneminde de saptanabilir. Enfekte kolonilerin belirlenmesinde AGİD ve ELISA gibi testler kullanılarak viral antijen tespiti yapılabilir veya daha güncel bir yaklaşım olarak RT-PCR uygulamalarına başvurulur. RT-PCR uygulamalarındaki en önemli kısıtlayıcı faktör AAFV enfeksiyonunun genellikle subklinik seyretmesi ve hastalık bulgusu göstermeyen birçok koloninin gerçekte enfekte olabilmesidir. Ayrıca Akut arı felci, Kaşmir arı virusu ve İsrail akut arı felci viruslarının genetik olarak çok benzer olması da RT-PCR uygulamalarının başarısını sınırlandırmaktadır. Bu dezavantajları ortadan kaldırabilmek amacıyla PCR ürünlerine enzimle kesme (RFLP) deneyleri uygulanması veya örneklerin real time RT- PCR ile test edilmesi seçenekleri uygulanmaktadır. 3. Kaşmir Arı Hastalığı Kaşmir arı virusu, Kuzey Hindistan daki Asya bal arılarından (Apis cerena) elde edilen Apis iridescent virus ekstraklarının Avrupa bal arısı olarak da bilinen Apis mellifera ya verilmesi sırasında bir kontaminant olarak tesadüfen belirlenmiştir. Kaşmir arı virusu enfekte arıların dışkılarında bulunur. Bu dışkılarla kontamine olan peteklerde özellikle sindirim sistemi yoluyla diğer arılara ve yavrulara bulaştırılması mümkündür. Virusun bulaştırılmasında rol oynayan bir diğer faktör de varroa parazitleridir. Virus, varroanın bünyesinde çoğalma göstermez, ancak tükürük salgısıyla yeni arılara ve gelişme aşamalarındaki yavrulara aktarılır. Varroa aracılığıyla bulaştırılan virus direkt olarak arının hemolenfine karışmış olacaktır. 4. İsrail Akut Arı Felci (İAAF) Hastalık etkeni ilk olarak yılında İsrail de kovan önünde ölü bulunan arılar arasından alınan bir ölü arıda belirlenmiştir. Hastalık birçok yönüyle akut arı felci ve Kaşmir arı hastalığına benzerlik gösterir. Akut arı felcinde olduğu gibi İsrail akut arı felci hastalığında da bir çok vakanın klinik bulgu göstermeden seyrettiği gözlenir. Klinik bulgu gösteren arılarda felç bulguları ve kanatlarda titreme saptanabilir. 5. Siyah Kraliçe Hücre Hastalığı Siyah kraliçe hücre hastalığı özellikle kraliçe pupaların bulunduğu sırlanmış petek gözlerinde ölmüş ve koyu renge bürünmüş pupaların bulunmasıyla karakterize viral bir hastalıktır. Siyah kraliçe hücre virusu nun bulaşması temel olarak arıların bağırsağında bulunan bir parazit olan Nosema apis ve Nosema cerenae ile ilişkilidir. Dolayısıyla virus bulaşması beslenme yoluyla ve kontamine gıdalar aracılığıyla gerçekleşir. Arı kolonilerinde kraliçe arı hücrelerindeki larva ve pupalar genellikle yaşlı arılar tarafından beslenir. Bu arıların büyük bir bölümü Nosema ile enfektedir. 22
23 Hastalığın klinik bulgular bazında teşhisi nispeten kolaydır. Özellikle petek gözlerinde ölü ve koyu renge bürünmüş kraliçe arı pupalarının bulunması tipik olarak bu hastalığa işaret eder. Ancak larva aşamasındaki yavrularda sarımsı torba benzeri yapının bulunması tulumsu yavru çürüklüğü hastalığıyla karıştırılabilir. 6. Aphid Letal Paraliz Virusu (ALPV) ve Büyük Siyu Nehri Virusu (BSNV) Aphid letal paraliz virusu başta yaprak biti olmak üzere değişik böcek türlerinde tespit edilmiş bir sindirim sistemi virusudur. 7. Deforme Kanat Hastalığı Bu virus ilk olarak yılında Mısır da sağlıklı görünüşlü erişkin arılarda tespit edilmiş ve Mısır arı virusu (MAV) adı verilmiştir. Deforme kanat virusunun bulaşmasında varroanın önemli bir yeri vardır. DKV tespit edilen arı kolonilerinin büyük çoğunluğu aynı zamanda varroa ile enfestedir. Parazit, arı üzerinde beslenirken virusu hemolenften alır ve başka bir arı üzerinde beslenirken de nakleder. Varroa destructor bünyesinde virus çoğalmasına olanak tanıması nedeniyle biyolojik vektör rolü üstlenmektedir. 23
24 Hastalığın teşhisi için RT-PCR ve real time RT-PCR protokolleri geliştirilmiştir. Virusun tüm dünyada yaygın olması ve kolonilerin büyük bir çoğunluğunun subklinik-persiste enfekte olması sebebiyle Deforme kanat virusu nun tek başına tespit edilmesi pratik olarak anlamlı değildir. Kolonide aynı zamanda varroa enfestasyonunun bulunması hastalık bulguları açısından büyük risk oluşturur. 8. Kakugo Virus Deforme kanat virusu na genetik olarak oldukça benzer yapıda olan Kakugo virusu ilk olarak li yılların başında, Japonya da agresif davranışlar gösteren bekçi arıların beyninde tespit edilmiştir. İncelenen kolonilerin önemli bir bölümünde varroa enfestasyonu bulunmaması bu virusun bulaşma yollarının Deforme kanat virusundan farklı olabileceğini göstermektedir. 9. Varroa Destructor Virus -1 (VaDV-1) Varroa destructor virus-1 (VaDV-1) de genetik olarak Deforme kanat virusu na yakın bir virustur. Bu viruslar genellikle birlikte görülür ve aralarında gen değişimi (rekombinasyon) şekillenebilir. Her iki virus da hem varoada hem de arıda çoğalabilme özelliğine sahiptir. Mısır Arı Virusu (MAV) İlk olarak yılında Mısır da sağlıklı görünüşlü erişkin arılarda tespit edilen Mısır arı virusu (MAV) da Deforme kanat virusuyla benzerlik gösterir. Bu iki virus arasındaki benzerlik serolojik olarak ortaya konulmuş olup, MAV ile ilgili çalışmalar yeterli düzeyde olmadığı için genetik karşılaştırmalar henüz mevcut değildir. Yavaş Arı Felci Erişkin arılarda hastalık oluşturan Yavaş arı felci virusu (YAV), ilk olarak yılında Arı X virusu ile yapılan çalışmalarda tespit edilmiştir. Ancak iki virus arasında herhangi bir yakınlık bulunmamaktadır. Nükleik asit dizi analizi çalışmaları etkenin bir Iflavirus olduğunu ortaya koymuştur. Oldukça nadir tespit edilen etken, larva ve pupaları da enfekte etmesine karşın genellikle yavrularda hastalık bulgusu ve ölüm oluşturmaz. Tulumsu Yavru Çürüklüğü (Torba hastalığı, Sacbrood disease) Larva dönemi hastalığı olan tulumsu yavru çürüklüğü hastalığı, daha çok sırlanmış petek gözlerindeki larvalarda renk değişikliği, içi sıvı dolu bir kese görünümü alma ve ölümle karakterize bir hastalıktır. Tulumsu yavru çürüklüğünün başlıca bulaşma yolu besinler aracılığıyla gerçekleşen horizontal bulaşmadır. İşçi arılar ölü larvaların olduğu gözleri temizlerken virusu alarak enfekte olurlar. Subklinik olarak enfekte olan erişkin arılar besin alışverişi sırasında virusu diğer arılara rahatlıkla aktarabilmektedir. Deneysel olarak ağır enfekte pupalardan sağlıklı pupalara varroa aracılığıyla virus aktarılabilmiştir. Ancak varoa da virus çoğalması gerçekleşmez. Varroa bulunan kolonilerde tulumsu yavru çürüklüğü görülme sıklığı daha yüksek olsa da parazitin doğal şartlarda vektör olarak virus taşınmasında görev aldığı ispatlanamamıştır. 24
25 Tayland Tulumsu Yavru Çürüklüğü (Thai sacbrood disease) İlk olarak yılında Tayland da Asya bal arısı olarak da bilinen Apis cerana da tespit edilen tulumsu yavru çürüklüğü etkeni Tayland tulumsu yavru çürüklüğü virusu (TTYÇV) olarak adlandırılmıştır. Ayrıca Asya balarılarında kayıplara neden olan Çin ve Kore tulumsu yavru çürüklüğü virusları da tanımlanmıştır. Arı X Virusu Arkansas arı virusu ile yapılan laboratuvar çalışmaları sırasında keşfedilen Arı X virusu (AXV) erişkin arılarda enfeksiyon oluşturan ancak herhangi bir klinik bulgu şekillendirmeyen bir etkendir. Genç arılar virusu petek temizliği sırasında alırlar. Ölü arılarda Arı X virusu tespiti ile bir protozoon olan Malpighamoeba mellificae bulunuşu arasında pozitif korelasyon saptanmıştır. Enfeksiyona ilişkin özel bir mücadele yöntemi yoktur. Genel hijyen ve biyogüvenlik tedbirlerinin uygulanması, kolonilerin kışa güçlü bir şekilde sokulması ve stres koşullarının azaltılması önerilir. funduszeue.infoicae ile birlikte bulunması durumunda kayıplar arttığı için bu parazite karşı önlem alınması kış koloni kayıplarının engellenmesinde yararlı olacaktır. Arı Y Virusu İlk olarak İngiltere de sahadan toplanan erişkin ölü arılarda tespit edilen Arı Y virusu (AYV) bazı özellikleriyle Arı X virusu na benzemesine karşın epidemiyolojisi farklılık gösterir. Enfeksiyona ilişkin olarak tanımlanmış spesifik bulgular bulunmamaktadır.. Nosema parazitinin etkisiyle bağırsak hücrelerinin direncinin düşmesi bu hücrelere virus girişi ve çoğalmasını kolaylaştırır. Dolayısıyla koenfeksiyon durumu söz konusudur. Arı Y virusu nun insidensi nosema enfestasyonu ile paralel olarak ilkbahar ve erken yaz dönemlerinde (Mayıs-Haziran) artış gösterir. Arkansas Arı Virusu ve Berkeley Arı Virusu Her ikisi de Amerika Birleşik Devletleri nde tespit edilmiş olan bu viruslar hakkında oldukça sınırlı bilgi bulunmaktadır. İki virus genellikle birlikte saptanır, ancak bu durumun virusların biyolojisinden mi yoksa kullanılan antiserumdan mı kaynaklandığı bilinmemektedir. Bulanık Kanat Hastalığı İlk olarak laboratuvar çalışmalarında kullanılmak için ayrılmış arılarda tespit edilen bulanık kanat hastalığı, arıların kanatlarındaki saydam görüntünün kaybolması ve erken ölüm şekillenmesi ile karakterizedir. Bulanık kanat virusu nun doğal hayatta bulaşma yolu tam olarak bilinmemektedir. Sağlıklı erişkin arılara oral yolla veya hemolenfe enjeksiyon yoluyla verildiğinde enfeksiyon oluşturulamamıştır. Deneysel enfeksiyonlarda sprey uygulamasıyla virus aktarılabilmesi inhalasyon yoluyla bulaşmanın olabileceğini göstermektedir. Sinai Gölü Virusu -Tip 1 ve Tip 2 (LSV-1, LSV-2) Sinai Gölü virusları ilk olarak yılında Amerika Birleşik Devletleri nin Güney Dakota eyaletinde, arı örneklerinde yapılan genomik taramalar sırasında tespit edilmiştir. Filamentöz Virus Bal arılarında hemolenfin süt beyazı rengi almasıyla karakterize hastalık tablosuna neden olan Filamentöz virus (Apis mellifera filamentous virus) ilk olarak yılında Amerika Birleşik Devletleri nde arı riketsiyozu olarak tanımlanmıştır. Erişkin arılara enjeksiyon yoluyla verilen virus vücutta çoğalmasına karşın hastalık bulgusu oluşturmaz. Virus genç arılara oral yolla tek başına 25
26 verildiğinde enfeksiyon oluşturmazken, N. apis ile birlikte verildiğinde oluşturur. Dolayısıyla Filamentöz virusun enfektivitesinin Nosema ile ilişkili olduğu kabul edilmektedir. Apis İridescent Virus Doğal olarak Asya bal arılarında (A. cerana) enfeksiyon oluşturan Apis iridescent virus ilk olarak da Hindistan ın kuzeyinde bildirilmiş ve coğrafi olarak bu bölgeye yerleşik olduğu düşünülmektedir. Enfeksiyondan etkilenen arılar uçamazlar ve petek etrafında yerde sürünen bir çok arıya rastlanabilir. Bu arılar koloniden ayrı olarak grup halinde kümelenirler. Aktivite göstermeyen bu arıların üst üste yığılarak salkım şeklini aldığı gözlenir. Bu tablo nedeniyle salkım hastalığı adı da verilmektedir. Bu tür kümelenmeler kovan dışında, yerde veya kovandaki çerçevelerin üst kısmında saptanabilir. Kovan içindeki bu tablo kronik arı felci hastalığını andırır. Nodamura virus Böceklerde enfeksiyon oluşturan Alphanodaviruslar felç, uçma yeteneğinin kaybolması ve ölümle sonuçlanan bulgulara yol açar. Kronik arı felci virusu genetik olarak Nodaviridae ailesindeki viruslarla yakın özelliklere sahiptir. Orijin olarak sokucu sineklerden izole edilmiş olan Nodamura virus birçok böcek türünde ve kenelerde enfeksiyon oluşturabilmektedir. Makula Benzeri Virus İlk olarak yılında bildirilen Makula benzeri virus (Varroa destructor makula benzeri virus) Amerika Birleşik Devletleri nde Deforme kanat virusunun moleküler karakterizasyonuna yönelik çalışmalar sırasında tesadüfen keşfedilmiş bir virustur. Daha sonra Fransa da arşiv materyalleriyle yapılan çalışmalarda virusun yaygın olduğu ve özellikle varroa örneklerinde sıkça bulunduğu belirlenmiştir. Bal Arılarında Saptanan Bitki Virusları Tütün halkalı leke hastalığı virusu (Tobacco ringspot virus), tütün, soya, biber ve domates gibi bitkilerin yapraklarında halka şeklinde renk değişikliğiyle ortaya çıkan lekelerle karakterize bir hastalığa yol açar. Bal arılarında yapılan metagenomik analizlerde tespit edilen 2 tane daha bitki virusu bulunmaktadır. Bunlardan ilki olan Şalgam mozaik virusu (Turnip yellow mozaik virus) Tymoviridae ailesinde Tymovirus cinsinde yer alırken, diğer virus olan Şalgam halkalı leke hastalığı virusu (Turnip ringspot virus) Secoviridae ailesinde Nepovirus cinsinde sınıflandırılmıştır. Bu virusların da bal arısı sağlığına etkileri henüz bilinmemektedir. Bal Arılarında Viral Hastalıkların Teşhisi Bal arılarında gözlenen viral hastalıkların teşhisi diğer türlerde gözlenen hastalıklara kıyasla oldukça komplikedir. Arılıkta /kolonide gözlenen sıra dışı bulgular var mı? (Cevabınız evet ise Diğer gözlemler bölümünde açıklayınız) Koloni muayenesi sırasında takip edilebilecek bir Gözlem Kartı GÖZLEM YAPILACAK BAŞLICA KRİTERLER Evet Hayır Klonide daha önce gözlenen benzer değişiklikler (varsa) hangi sezonlarda yoğunlaşıyor? İlkbahar Yaz Sonbahar Kış Kovan dışındaki incelemeler 1 Etrafta ölü veya sürünerek hareket eden arılar var mı? 2 Kovan girişinde biriken ve zorlanarak hareket elen arılar var mı? 3 Kovan etrafında ölü karıncalar var mı? Kovan içindeki arıların muayenesi 26
27 4 Kraliçe arı ve işçi arılar sağlıklı görünümde ve faal mi? 5 Kolonideki arılarda fiziksel bir deformasyon var mı? 6 Kovan içinde dizanteriye işaret edebilecek bulgular var mı? 7 Kovanda zor hareket eden/uçamayan veya ölü arılar var mı? 8 Petekler üzerinde yığın oluşturmuş ve uçamayan arılar var mı? 9 Kolonide parazit (Varroa) var mı? 10 Kovan içinde arılar dışında başka türden bir canlı var mı? 11 Kovandaki koloni yoğunluğu normal sınırlar içinde mi? Yavruların muayenesi 12 Petek gözlerinde ölü larvalar var mı? 13 Petekte çok sayıda boş göz var mı? 14 Petek gözlerinde içi sıvı dolu torba benzeri yapıda larvalar var mı? 15 Larvaların renkleri doğal inci beyazı renginde mi? 16 Kraliçe hücrelerindeki yavrularda ölüm veya renk değişikliği var mı? Diğer gözlemler : Bulgulardan hareketle hastalık teşhisi yapılmasını sınırlandıran başlıca faktörler şunlardır: 1. Birçok viral enfeksiyon gözle görülür klinik bulgular oluşturmadan seyreder. 2. Viral enfeksiyonlar genellikle yaşam evrelerinin birinde (larva, pupa, erişkin) hastalık bulgusu oluştururken diğerlerinde oluşturmaz. 3. Farklı viruslar aynı veya benzer hastalık bulgularına sebep olabilir (Örnek: arı felci virusları). 4. Aynı virus farklı hastalık bulgularına sebep olabilir (Örnek: Kronik arı felci virusu) 5. Hastalık bulgusu görülen kolonide muhtemelen birden fazla virus enfeksiyonu söz konusudur. 6. Arı viruslarının neredeyse tamamı, düşük titrede bulunduklarında veya ortamda varroa bulunmadığında asemptomatik enfeksiyon oluşturur. 7. Bir kolonide klinik bulgular tespit edilecek düzeye geldiyse, muhtemelen virus diğer kolonilere çoktan aktarılmıştır.
28 Erişkin arı Kaşmir arı hastalığı - Kolonideki erişkin arı sayısı azalabilir -Varroa ile birlikte bulunduğunda koloni sönmesine yol açar - Bireysel arılarda genellikle semptom gözlenmez - Kolonideki erişkin arı sayısı azalabilir -Varroa ile birlikte bulunduğunda koloni sönmesine yol açar Yaz sonu, Sonbahar Yaz sonu, Sonbahar Yavaş arı felci - O n iki ayakta felç bulgusu vardır - Birkaç gün içinde ölüm gelişir - Deforme kanat hastalığı - Kanatlarda buruşukluk, deformasyon, küçülme saptanır - Karın bölgesi şişkin vaziyettedir Sonbahar, Kış Bulanık kanat hastalığı - Kanatlarda opaklaşma gözlenir - Filamentöz virus - Dış bakıda değişiklik saptanamaz. - Hemolenf sıvısı süt benzeri mat beyaz bir renk almıştır İlkbahar Hastalık Çıkan Koloniler İçin Bazı Öneriler Enfekte ve zayıf kolonilerde hastalıkla mücadele edilmesi oldukça zor olup, koloninin güçlendirilerek devamı için çaba harcanması gerekir. Bu amaçla başvurulabilecek başlıca uygulamalar sıralanmıştır. Temel Öneriler Hastalık mücadelesi için bazı temel öneriler 1. Etkin ve doğru teşhis uygulamasına olanak sağla 2. Tüm ekipmanı sterilize et 3. Koloniyi güçlü tut 4. Uygun bir havalandırma sağla, ortamdaki nemi azalt 5. Uygun beslenme şartlarını sağla 6. İyi yetiştirme kurallarını uygula 28
29 IKİ ANALI SİSTEM Letif Qinyət oğlu 29
30 30
31 31
32 32
33 33
34 ARILARDA İLKBAHAR BAKIMI VE BESLEME Dr. Ali KORKMAZ Samsun Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü Besin Kontrolü ve Besleme Kış çıkışında kontroller yapılarak erken ilkbaharda arıların besin ihtiyacı olup olmadığına bakılır. Yılın hiçbir döneminde kovandaki bal miktarı 10 kilogramın altına düşmemelidir. Bunun altına düştüğünde kolonilerin morali bozulur ve strese girerler. Hatta bu nedenle intihar ettikleri veya kovanı terk ederek açlık oğulu verdikleri görülmektedir. Petek gözünde larvaların ters dönmüş olması, larvaları atmak amacıyla çıkarılırken ters dönmüş olmalarından kaynaklanır. Koloninin aç kaldığının belirtisidir. Besin yetersiz ise elde olan ballı petekler ile koloni takviye edilir. Ballı petek yoksa bal ve pudra şekerinden yapılan kek hazırlanarak verilmelidir. Her kovanda çerçeve polen olması kuluçka çalışmasının istenilen düzeyde yürütülmesini sağlar. Polenin yetersiz olması durumunda önceki yıldan toplanmış ve kurutulmamış olan polen bir miktar pudra şekeri ile karıştırılıp hamur yapılarak saklanır ve gerektiğinde kolonilere verilebilir. Kekler her kovana g arasında verilebilir. 3 kg kek bir koloninin haftalık besin gereksinimini karşılayabilmektedir. Kek verilirken arıların uçuşta olmasına ve su bulmasına dikkat edilmelidir. Düşük sıcaklıklarda ve su bulma olanağının olmadığı durumlarda kek verilmemelidir. Kek yediği için su gereksinimi olan bahardaki genç işçi arılar çevreyi bilmediği için ve su kaynağı bulana kadar soğuktan üşürler ve kovana dönünceye kadar ölürler. Erken ilkbaharda arıların besin gereksinimini karşılamak amacıyla oranında, çay şekeri ve su ile hazırlanmış şurup verilmelidir. Şuruba vitamin ve mineral karışımı eklenebilir. Şurup vermeye başlamadan önce arılar mümkün olduğunca sıkıştırılmalıdır. Şurup ve kek akşamüzeri verilmelidir. Keklerde enerji veya protein desteği dikkate alınarak besleme yapılmalıdır. Bal arısı kolonilerinde ergin arı beslemesi enerji ve protein beslemesi olarak ikiye ayrılmaktadır. Gereksinim duyulduğu dönemlerde bal arısı kolonilerinin enerji kaynağı olan balın yetersiz olduğu durumlarda şeker veya bal içerikli yemlerle beslenmesi gerekmektedir. Bu beslemenin amacı koloninin yaşamını sürdürebilmesi için gerekli olan enerji kaynağını sağlamaktır. Kolonilerin enerji gereksinimini bal yerine geçecek ürünlerle desteklemede herhangi bir sorun bulunmamaktadır. Ucuz ve çeşitli kaynaklar vardır. Doğrudan şeker şurubu yanında invert edilmiş şekerlerden oluşmuş şuruplar da yoğun olarak kullanılabilmektedir. Ayrıca pudra şekeri ve bal ile yapılmış karışımlar da mevcuttur. Kolonide yavru ve arı sütü üretimi ile balmumu salgılanmasını teşvik etmek ve desteklemek amacıyla proteinli yemlerle besleme yapmak zorunludur. Kolonide polen olmaması ve polen yerine geçecek proteinli yemlerle koloninin beslenmemesi durumunda yavru üretimi durma noktasına doğru ilerler. Arısütü ve balmumu üretimi düşer. Bal arılarının polen ve polen yerine geçen yemlerle beslenmeleri sonucunda farklı miktarda yavru üretilmektedir. 34
35 Koloniye protein desteği sağlamanın temel prensibi mg polen ile bir işçi arının yetiştirileceği hesabıdır. Ayrıca bal arısı kolonisinin topladığı polenin ortalama % protein içerdiği dikkate alınmaktadır. Bal Arısı Kolonisinde Kekle Besleme Bal Arısı Kolonisinde Enerji ve Proteinli Besleme Enerji Kaynağı Kek Yapımı 3 kg pudra şekeri ile 1 kg bal, elde veya hamur yapma makinesinde karıştırılarak hamur haline getirilir. Hamurun istenilen kıvama gelmesi için gerekirse bal veya su katılmalıdır. Çok yumuşak olması durumunda ise pudra şekeri katılarak kıvam tutturulmaya çalışılır. Ekmek hamuru kıvamına gelen kek, naylon poşetlere doldurulur. Poşet kovana temas edecek yerinden yırtılarak kovan üstündeki yemleme deliği veya doğrudan petekler üzerine konularak arılara verilir. Koloniye polen geldiği müddetçe vitamin ve mineral karışımı vermeye gerek yoktur. Doğal koşullarda arının besin kaynağı olmayan maddeleri keke katmaya da gerek yoktur. 35
36 Kek yapımında sofra şekeri olan sakkarozdan öğütme yoluyla elde edilmiş olan pudra şekeri kullanılmalıdır. Hiçbir surette nişasta kullanılmamalıdır. Ana arı yetiştiriciliğinde, geç sonbahar ve erken ilkbaharda, açlık tehlikesi, havanın uygun olmadığında uzun süre kovan kontrolü yapılamadığı dönemlerde kek verilebilir. Ancak arının su gereksinimini karşılamasına ve 14 derece üzerinde sıcaklık olmasına özellikle dikkat edilmelidir. Aksi halde koloni kaybı söz konusudur. Özellikle erken ilkbaharda yeterli düzeyde tarlacının olmadığı durumlarda genç arıları kek yemeye teşvik etmek, henüz kovan dışı hizmete başlamamış ve çevreyi tanımayan genç işçileri su bulmaya yönlendireceği için tehlikelidir. Hava sıcaklığının düşük olması da bu olumsuzluğun etkisini artıracak, koloni kaybı olacaktır. Erken ilkbaharda oranında şurup, daha sonra şurup veya kek, bahar sonunda da kekle besleme yapmak en uygunudur. Protein Kaynağı Kek Yapımı Polen olmadığı durumda yavru üretimi azalır, bir müddet sonra durur. Kolonilere erken ilkbahar ve geç sonbaharda yavru yetiştirmek için polenli kek takviyesi de gerekebilir. Polen olmadığı durumlarda ergin arılar vücudundaki protein kaynaklarını kullanarak üretime devam ederler. Sonuçta vücut yapı taşlarının bir kısmını kaybederek yıpranırlar. Poleni olmayan kolonilere, polen olan kolonilerden destek yapılmalıdır. Ayrıca polenin bol geldiği dönemde elde edilen polenli petekler kuru ve serin/soğuk yerlerde saklanarak gerektiğinde kullanılabilir. Ancak güvelenme ve küflenme riski mevcut olup bu tip saklama en son seçenek olarak değerlendirilmelidir. Elde polen desteği yapacak petek yok ise bir önceki yıldan üretilen ve kurutulmadan derin dondurucuda saklanan polenler kullanılabilir. Toplanan polenler bir miktar pudra şekeri ile karıştırılarak hamur haline getirilip naylon torbalara doldurularak gerektiğinde kolonilere verilir. 1 kg polen, g su, g pudra şekeri ve g bal karıştırılarak yapılan polenli kek ile koloniler beslenir. Bozulmaması için polenli kek kolonilere g kadar iki yağlı kâğıt arasına konularak verilmelidir. Ayrıca 3 kg bal + 1 kg polen + 6 kg pudra şekeri karışımından da kek hazırlanarak kolonilere verilebilir. Küflenmiş polenler, polen keki yapımında kesinlikle kullanılmamalıdır. Kurutulmuş polenlerde besin kaybı olup yumuşatılarak veya ufalanarak kullanılabilir. Polenlerin rengi ne kadar çeşitli olursa besleyici değerinin yüksek olduğu da göz önünde bulundurulmalıdır. Koloniye temelde yavru üretimini teşvik etmek amacıyla protein desteği şarttır. Sadece şeker şurubu ile sürdürülebilir bir koloni yönetimi olası değildir. Doğada polenin yetersiz olduğu erken ilkbahar ve geç sonbahar dönemlerinde polen eksiğini giderecek kek veya yemlerle besleme gerekmektedir. Bal arıların için en uygun besleme, uygun zamanda toplanmış ve yaş olarak muhafaza edilen polenin bir miktar bal ile hamur haline getirilerek arılara verilmesidir. Bu olmadığı takdirde polen yerine geçecek yem karışımları ile beslemektir. Dolayısıyla kg polen ile ergin işçi arı yetiştirilebileceği ve bunun da 3 çerçeve ergin arıya karşılık geleceği unutulmamalıdır. Kolonilerin protein desteği olarak beslenmesinde içeriğine ve karışım şekline göre iki tip yem kullanılmaktadır. Polen Desteği ve Polen İkame Yemler. 36
37 (Yeninar ve ark., ) Koloniyi Su ve Polenle Ek Beslemenin Verimliliğe Etkisi Polen Desteği Yemler içerisinde polen ve diğer protein kaynakları olan yem maddeleri bulunmaktadır. Polen İkame Yemler içinde bal arısının tüketebileceği özellikte polen dışındaki soya unu, bira mayası, ekmek mayası gibi pek çok yem hammaddeleri bulunmaktadır. Polen Desteği Yemler içerisinde arıların topladığı polenin bulunması bal arılarınca yemin sevilerek tüketilmesini sağlamaktadır. Polen İkame Yemlerin tüketiminde bal arısını cezbedici maddelerin eksik olması nedeniyle zamanla sorunlar yaşanabilmektedir. Bu nedenle bazı esansiyel yağlar, bal ve şeker karıştırılması çekiciliği artırmaktadır. Anason yağı, çörekotu yağı gibi ürünler bu konuda yararlıdır. Çiçeklerde bulunan cezbedicilerin kullanılması da olumlu katkı sağlamaktadır. Bal arılarının protein desteği için beslenmesinde aşağıdaki maddeler yaygın kullanılmaktadır. Soya Fasulyesi Unu: Mekanik yöntemle yağı alınmış, yağ oranı % den fazla olmayan soya ununda %44 protein vardır. Ancak soya, içerisindeki tripsin inhibitörlerini etkisiz yapmak için C sıcaklıkta 15 dakika süreyle ısıtıldıktan sonra kullanılmalıdır. Yağsız Süt Tozu: İçerisinde bulunan laktoz ve galaktozun arılara zehirli etki yapması bilinmekle birlikte içerisinde %33 protein olması nedeniyle zaman zaman kullanılmaktadır. Bira Mayası: Çok iyi bir protein kaynağı olup arı beslemesinde en yaygın kullanılan ürünlerdendir. %43 protein içerir. Vitamin içeriğince oldukça zengindir. Yumurta Sarısı Tozu: %30 protein içermekte olup içerisinde A, B, D, E ve K vitaminleri bulunmaktadır. Yurtdışında özel olarak bal arıları için geliştirilmiş ve yüksek düzeyde protein içeren yem karışımı ticari ürünler de bulunmaktadır. Ancak maliyeti çok yüksek olduğu için ülkemizde henüz kullanım alanı bulunmamaktadır. Ülkemizde üretilen aminoasit ve mineral madde içeren besleyici ürünler de keklere karıştırılarak kullanılabilir. Kekler hazırlandıktan sonra bir gece bekletilir ve düz bir zemine cm kalınlığında yayılır. 37
38 Yaklaşık yarım kg lık kare şeklinde parçalar olarak kesilir. Kurumaması için iki adet yağlı kâğıt arasına konulur ve kovana verilir. Yemler hazırlanırken hammaddenin yapısına göre su düzeyi artırılıp eksiltilebilir. Kuru yem karışımları bir yemlik vasıtasıyla arılara verilebilmektedir. Polen Destek Yemi (Örnek) g soya unu veya bira mayası g polen 2 kg şurup () Polen İkame Yemi (Örnek) 2 kg bira mayası + 3 kg şeker (kuru yem) 3 kg bira mayası + 3 kg şeker kg su (kek) 2 soya unu + 3 kg şeker (kuru yem) 3 kg soya unu + 3 kg şeker kg su (kek) Kuru Yem ile Arıların Dışarıdan Beslenmesi 38
39 Yem Maddeleri Besin Maddesi Protein (%) Bal Arısı Yem Hesaplama Mantığı Yem Miktarı (kg) Protein (kg) Soya Unu 44 A P1=Ax Kuru Bira Mayası 43 B P2=Bx Polen 25 C P3=Cx Toz Yumurta Sarısı 30 D P4=Dx İzole Soya 80 E P5=Ex Koyu Şurup (%70) - Z=(A+ +E)x Toplam YM=A+ +Z PM=P1+ +P5 Yemdeki Protein (%) %(PM/YM) Yem karışımına dahil olan yem maddeleri dikkate alınarak hesaplama yapılır. Şurup miktarı yemin kıvamına göre artırılıp eksiltilebilir. Oransal olarak küçük miktarda ön karışım yapılarak şurubun yemin kıvamına etkisi saptanmalıdır. Bal arılarının yem karışımını alım durumu denenmeden büyük karışım yapılmamalıdır. Kovan Üzerinden Plastik Poşette Şurup ile Besleme 39
40 Yıl Boyunca Arı Kolonilerinde Enerji Amaçlı Besleme Takvimi 40
41 Beslemeye Göre İşçi Arının Ortalama Yaşam Süresi (gün) Besleme Şekli Yaşam Süresi (gün) Bal Enzimli İnvert Şurup Şurup Şurup + Bira Mayası Enzimli İnvert Şurup + Bira Mayası + Bira Maltı Enzimli İnvert Şurup + Bira Mayası Şurup + Bira Mayası + Bira Maltı Asitli İnvert Şurup + Bira Mayası + Bira Maltı Asitli İnvert Şurup + Bira Maltı Enzimli İnvert Şurup + Bira Maltı Şurup+ Bira Maltı Asitli İnvert Şurup + Bira Mayası Asitli İnvert Şurup Şurup Yapımı Şurup yapılacak olan su mümkün olduğu takdirde iyice kaynatılır ve soğutulur. Soğumuş su ile şeker şurubu hazırlamak için 1 litre suya 1//2 kg çay şekeri katılarak iyice karıştırılır. Hazırlanacak olan şurup günlük tüketilecek miktarda olmalıdır. Zira bekleyen şurup ekşiyebileceğinden kolonilerde sindirim rahatsızlıklarına neden olabilir. Arılara zararlı etkisi olduğundan dolayı şuruba tuz katılması önerilmemektedir. Vitamin ve mineral karışımı katılabilir. Ancak arılar gereksinimi olan sodyum ve magnezyum gibi mineralleri tuzlardan karşılamaktadır. Özellikle deniz ve kaya tuzu, yemek tuzuna göre arılarca tercih edilmektedir. Teknolojinin gelişmesine paralel olarak farklı şekillerde üretilmiş olan şekerler arı beslemede kullanılmaktadır. Ancak bu tip şekerlerin yapısı tam anlaşılmadan ve sadece ekonomik gerekçelerle tüketilmesi tehlikelidir. ABDde invert şuruptaki HMF ve kullanılan asitler yüzünden zehirlenmeler olmuş, toplu koloni ölümleri yaşanmıştır. Bu yüzden asitler ve ısıtılarak yapılan invert şurubu arı beslemede risklidir. Enzimle yapılan invert şuruplarda HMF ve asit zehirlenmesi riski yoktur. Ancak pahalıdır. Asitle üretilen invert şekerler beslemede kullanılmamalı ve çay şekeri kullanımına devam edilmelidir. Unutulmamalıdır ki ticari olarak asit ile hidrolize edilmiş invert şeker şurubundaki mg/kg HMF miktarı arılar için ölümcüldür. Arılar mg/kg HMF içeriği olan şeker şurubu ile beslendiğinde, 20 gün içerisinde arıların %58 i ölmektedir. 30 mg/kg ve 60 mg/kg HMF miktarları arılar için zararsızdır. Ancak pek çok bilim adamına göre invert şeker şurubundaki HMF 20 mg/kg ı aşmamalıdır. Şuruplarda şeker yanında bal da kullanılabilir. 2 kg bal+1 lt su; 1kg şeker+4 kg bal+5 lt su; 1 kg bal+1 lt su veya 1 kg şeker+1 lt su ile yapılabilecek karışımlar ilkbaharda kullanılabilir. Arıları beslemede kullanılan yapay ürünlerin arı sağlığı ve yaşam süresi üzerine farklı düzeylerde de olsa olumsuz etkileri olduğu, ancak mevcut koşullarda kullanımının zorunluluğu da unutulmamalıdır. 41
42 Haftalar Kolonide Teşvik Beslemesi ve İlk Yumurtlama Tarihleri Erken İlkbahar Dönemi Nektar Akım Dönemi Nektarsız Dönem Değerlendirme Nektar akımından yararlanamaz Nektar akımından bir hafta yararlanır. Nektar akımından iki hafta yararlanır. Nektar akımından üç hafta yararlanır. Nektar akımından iki hafta yararlanır. Bir hafta biriktirdiğini yer. Nektar akımından bir hafta yararlanır. İki hafta biriktirdiğini yer. Nektar akımından yararlanmaz. Üç hafta koloninin biriktirdiğini yer. = + + İşçi Arının Yaşamı (9 Hafta) Kuluçka Dönemi (3 hafta) Kovan İç Hizmeti (3 hafta) Tarlacılık Dönemi (3 hafta) 42
43 Teşvik Beslemesi Arı kolonilerinde ilkbahar döneminde takviye beslemesi dışında teşvik beslemesi yapılması teknik arıcılık açısından zorunludur. Teşvik beslemesi, koloninin ana nektar akımına bol tarlacı arıya sahip olarak girmesini sağlamaktadır. Teşvik beslemesine yöredeki ana nektar akımından en az 6 hafta önce başlanmalıdır. Şuruplama, nektar akımı başlamasından 7 gün öncesine kadar yapılabilir. Nektar akımının başladığı dönemde şurup verilmez. Şurup veya kek, arılar tükettikçe ve yağmacılığa meydan vermemek için koloni içerisinde kullanılan yemliklerle verilmelidirler. Kullanılan şurupluğa göre litreye kadar bir koloniye şurup verilebilir. Örnek şekilde yoğun nektar akımı 2 hafta sürmektedir. İşçi arıların tarlacılık faaliyetlerine rastlayan dönemler dikkate alınmalıdır. Yaklaşık olarak 4 hafta boyunca bırakılan yumurtalardan çıkan işçilerin nektar akımından etkin yararlandıkları, diğer işçi arıların ise yararlanamadığı, nektar akımı sonrasına kalanların ise yağmacı olabileceği görülmektedir. Nektar akımı öncesine rastlayan bir aylık süredeki yavru üretim çalışması, bu yavrular bal üretim döneminde bal toplamadığı ve çiçek bittikten sonra da yağmacı olacakları için yanlıştır. Göçer arıcılık yapılacaksa beslemeye bir müddet daha devam edilir. Besleme çalışmalarında ve teknik arıcılıkta, kolonide bulunan ergin arının miktarından çok olmasından ziyade, gereksinim duyulan dönemde tarlacı ergin arının bol olmasına dikkat edilmelidir. Kaynaklar Doğaroğlu, M., Modern Arıcılık Teknikleri. Doğa Arıcılık Yayınları. İstanbul. Korkmaz, A., Anlaşılabilir Arıcılık. sayfa. Ceylanofset. Samsun Mirjanic, G., Gajger, I. T., Mladenovic, M., Kozaric, Z., Impact Of Different Feed On Intestine Health Of Honey Bees. Apimondia Congress Book. Oliver, R., When To Feed Pollen Sub İnternet Erişim: 10/11/ Yeninar, H., Akyol, E., Yörük, A., Effects of Additive Feeding with Pollen and Water on Some Characteristics of Honeybee Colonies and Pine Honey Production. / Turkish Journal of Agriculture - Food Science and Technology, 3(12):
44 AZƏRBAYCANIN CƏNUB BÖLGƏSİNDƏ YAYILMIŞ ARI XƏSTƏLİKLƏRİ. Əbülfəz Şahmarov 44
45 45
46 46
47 47
48 TOZLAŞMA VE ARILAR DR. ÇİĞDEM ÖZENİRLER Hacettepe Üniversitesi, Biyoloji Bölümü, Uygulamalı Biyoloji Anabilim Dalı, Beytepe, , Ankara, Türkiye Hacettepe Üniversitesi Arı ve Arı Ürünleri Uygulama ve Araştırma Merkezi Çiçekli bitkilerde eşeysel üreme tozlaşma ile meydana gelir. Tozlaşma, polenin anterden stigmaya rüzgâr, su ya da biyotik bir ajan tarafından taşınmasıdır. Çiçekli bitkilerin %85 i tozlaşma için biyotik bir ajana, çoğunlukla da böceklere bağımlıdır. Entomofili (böcekle tozlaşma) angiospermlerde en yaygın görülen tozlaşma şeklidir. Böceklerle tozlaşan bitkilerin temel uyum sağlayıcı stratejisi, çiçeksi kokular, feromon benzeri bileşikler, gübre ya da çürümüş et kokuları gibi cezbediciler ve nektar, polen ve yağ gibi ödüllerin evrimidir. Polen ve/ya nektar toplamak için yapılan çiçek ziyaretlerindeki öncelikli hedef bireyin kendi besinini temin etmesi, ikinci hedef ise bir sonraki jenerasyon için besin depolama gereksinimidir. Arılar böcekler aracılığıyla tozlaşan bitkilerin birincil polinatörleridir. Dünyada kadar tanımlanmış arı türü bulunmaktadır. Bunların kadarı Halictidae familyasına, kadarı Megachilidae familyasına, kadarı Apidae familyasına aittir. Türkiye de ise toplam civarında arı türü olduğu tahmin edilmektedir. Dünyada tarımsal üretimde kullanılan taksonlar Apidae, Megachilidae, bazı Anthophoridae ve Xylocopinae türleridir. Tarımsal olarak üretimi yapılmakta olan bitkinin 87 sinin doğrudan biyotik bir tozlaştırıcı ajana gereksinimi olduğu, bu çerçevede bakıldığında insan besinini oluşturan bitkilerin %35 inin tozlaştırıcı hayvanlara bağımlı olduğu görülmektedir. Böcekle tozlaşmanın Dünya için ekonomik değerinin yaklaşık olarak milyar Avro olduğu bildirilmiştir. Arıların bütün Dünya da modern tarımsal üretimde en önemli polinatör böcekler olduğu ortaya konmuş ve bunlardan azami derecede yararlanma olanakları araştırılmıştır. Böcek ile tozlaşan bitkilerin neredeyse % 80 ninin tozlaştırıcısı konumundaki bal arısı, dünya üzerinde yetiştiriciliği en yaygın olarak yapılan polinatördür. yüzyılın başlarında başlayan bal arısı kovanlarının tozlaşma amacıyla kiralanması uygulamaları, tarımsal üretiminde elde edilen verim artışına paralel olarak çoğalmıştır. Bombus türlerinin, bal arılarına alternatif olarak tarımsal üretimde kullanılması kitlesel üretimlerinin yapılabilir duruma geldiği li yıllarda başlamıştır. Görece iri vücut yapısına sahip olmaları, bal arılarına oranla daha uzun dillerinin olması, düşük sıcaklık ve yağışlı hava koşullarında aktif olabilmeleri, sera ortamında da uçuşa çıkabilir olmaları sebebiyle tarımsal üretimde avantajlı bir taksa olarak nitelendirilmektedirler. Megachile rotundata ve Nomia melanderi türleri yonca üretiminde, Osmia spp. ise özellikle erken baharda çiçek açan meyvelerin tozlaşmasında kullanılmakta olan arılardır. 48
49 AZERBAYCAN GENCE KAZAK BÖLGESİ BALLARININ MİKROSKOBİK, HPLC VE GC-MS ANALİZLERİ İLE İÇERİKLERİNİN BELİRLENMESİ Dr. DUYGU NUR ÇOBANOĞLU a, Prof. Dr. KADRİYE SORKUN a,b a Hacettepe Üniversitesi, Biyoloji Bölümü, Uygulamalı Biyoloji Anabilim Dalı, Beytepe, , Ankara, Türkiye b Hacettepe Üniversitesi Arı ve Arı Ürünleri Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Bu çalışma ile Gence Kazak Ekonomik Bölgesi ballarının melitopalinolojik, fizikokimyasal analizleri ile kalitesinin ve botanik kaynağının değerlendirilmesi hedeflenmiştir. Melitopalinolojik analizler ile balların polen içerikleri, 10 gr baldaki toplam polen sayısı (TPS) ve nişasta içerikleri incelenmiştir. Analizler sonucunda 34 farklı bitki familyası, 42 bitki cinsi ve 4 tür belirlenmiştir. Kül miktarı ortalama 0,13 ± 0,1 g/ gr, elektriksel iletkenlik 0,37 ± 0,18 ms/cm, nem 16 ± 1,01 %, ph 3,50 ± 0,22, serbest asitlik 18,68 ± 5,41 meq/kg ve toplam asitlik 31,74 ± 11,44 meq/kg olarak saptanmıştır. Balların şeker içeriği yüksek performanslı sıvı kromatografisi (HPLC) ile belirlenmiş olup, ortalama glukoz içeriği 33,26 ± 4,43 g/ g, fruktoz içeriği 40,24 ± 2,85 g/ g dır. Sukroz miktarının ise ortalama 1,35 ± 0,98 g/ g olduğu görülmüştür. Balların alüminyum (Al), arsenik (As), kadmiyum (Cd), bakır (Cu), demir(fe), magnezyum (Mg), mangan (Mn), nikel (Ni), vanadiyum (V), çinko (Zn) element analizleri indüktif eşleşmiş plazma optik emisyon spektrometrisi (ICP-OES) ile yapılmış olup elementlerin ortalama değerleri, Al 2,49 - As 4,3 - Cd 0,23 - Cu 0,32 - Fe 3,84 - Mg 21,95 - Mn 0,35 - Ni 7,46 - V 0,57 - Zn 6,56 mg/kg bulunmuştur. Balların toplam fenolik asitlik analizleri spektrofotometrik yöntem kullanılarak yapılmış, toplam fenol değeri ortalama ,20 ± GAE/kg olup, renk indeksi 0,09 ile 0,34 mau arasında değişmektedir. Balların kalıntı analizleri sıvı kromatografisi kütle spektrometresi (LC-MS) ile yapılmış, kloramfenikol, siprofloksin, difloksasin, doksisiklin, oksitetrasiklin, sülfadiazin, sülfametazin, sülfatiazol, tetrasiklin grubu antibiyotik kalıntıları belirlenmiştir. Balların uçucu bileşen içeriğinin tespitinde aldehitler, alkoller, alkoloidlar, flavanonlar gibi farklı maddeler tespit edilmiştir. Yapılan analizler sonucunda, balların % 30 unun monofloral, %70 nin ise multifloral olduğu, %87 sinin kalite kriterlerine uygun olduğu saptanmıştır. Ballarda As, Cd, V elementleri tespit edilmiş ve balların %87 sinde antibiyotik kalıntısına rastlanılmıştır. 49
50 ÇİÇEK, NEKTAR, BAL VE BAL ORMANLARI PROF. DR. KADRİYE SORKUN Hacettepe Üniversitesi, Biyoloji Bölümü, Uygulamalı Biyoloji Anabilim Dalı, Beytepe, , Ankara, Türkiye Hacettepe Üniversitesi Arı ve Arı Ürünleri Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Bal; çiçekli bitkilerin nektarlarından ya da bitki özsuyu ile beslenen böceklerin salgılarından köken almaktadır. Bu kapsamda bal, çiçek ve salgı balı olarak iki genel sınıfta incelenebilir. Arıcılık ve bal üretimi için temel etkenler; temiz ve düzenli bir arılık yeri, sağlıklı arılar, uygun hava koşulları, bilgili arıcılar ve arı için besin kaynağının bulunmasıdır. Arının besin kaynağı nektar ve polendir. Nektar, çiçek balının özüdür. Başlıca glukoz, fruktoz ve sukroz gibi şekerleri ve protein, enzim, amino asit, yağ, organik asit, vitaminler, alkoloidler ve antioksidantları da içeren bir eriyiktir. Nektarın miktarı ve içerdiği şeker konsantrasyonuna bağlı olarak enerji değeri de artmaktadır. Polen; şeker, nişasta, yağ ve iz miktarda vitamin ve inorganik tuzun yanı sıra yüksek miktarda protein içermektedir. Nektar ve polenin bolluğu ve kalitesi, bitkinin tercih edilip edilmemesini etkileyen en önemli faktörlerdendir. Arıcının, gelir elde edebilmesi için toprak sahibi olması gerekmemektedir. Bu nedenle arıcılık, topraksız ya da az toprak sahibi çiftçiler için de tek başına bir gelir kaynağı olabilmektedir. Bal ormanları, devlet kontrolündeki orman vasfındaki arazilerin, arı ürünleri elde etmek amacıyla arıcıların kullanımına açılması için oluşturulmaktadır. Bu kapsamda, arı için gerekli bitkisel kaynakların, temiz su rezervlerinin ve arıcıların konaklayacağı düzenli alanların oluşturulması ve korunması hedeflenmiştir. Yöre halkına gelir oluşturma, toprak koruma ve erozyon kontrolü de oldukça önem arz etmektedir. Temiz ve düzenli bir arılık yeri, insan yerleşiminden ve trafikten uzakta ancak arıcıların kolaylıkla gidip gelebileceği bir konumda olmalıdır. Bal ormanları oluşturulurken mevcut durumun tespit edilmesi adına flora ve vejetasyon çalışmaları yapılmadır. Bitkisel kaynaklar, arıcılık açısından yeterli seviyede ise bu alanın arıcılık için gerekli diğer koşullar için de uygun duruma getirilmesi yeterli olacaktır. Bitkisel kaynaklar açısından yetersiz ise, mevcut durum tespit edildikten sonra ne kadar ekim/dikim ihtiyacı olduğu tespit edilmelidir. Nektar ve polen akışının mevcut alanda mümkün olan en uzun süre devam edebilmesi için ortam koşullarına uygun bitki türlerinin sıralı ekim işlemleri gerçekleştirilmelidir. Bal ormanına konuşlandırılacak arı kolonisi sayısı yaklaşık olarak hesaplanmalı ve izin verildiği kadar koloni bulundurulması sağlanmalıdır. Bal ormanlarının arıcılar tarafından kullanımı yasal olarak düzenlenmelidir. 50
51 NOZEMATOZ XƏSTƏLİYİ VƏ ONUN ASTARA, GƏNCƏ VƏ QAX RAYONLARINDA VƏZİYYƏTİ R.C.Əliyeva AMEA Zoologiya İnstitutu Nozematoz xəstəliyi yetkin arı xəstəliyi olub, əsasən yaz və payız aylarında müşahidə olunur. Nozematoz xəstəliyi ana və erkək arılara nisbətən işçi arılarda daha çox müşahidə edilir. Sporlar vasitəsilə yayılır və yoluxur. Sporlar ekskermentdə (nəcisdə), ölü arıda və balda 1 il, torpaqda ay təsirini saxlaya bilir. Nozematoz xəstəliyini yaradan Nosema apis və Nosema ceranae-dır. Nozema göbələk xəstəliyidir. Şəkil 1. Nosema apis və Nosema ceranae sporları. Nosema apis cu ildə Alman alimi Enoch Zander tərəfindən qərb bal arılarının (Apis mellifera) orta bağırsağının epiteli hüceyrələrində aşkar edilmişdir. Nosema ceranae isə cü ildə şərq bal arısında (Apis ceranae) tapılmışdır. Lakin daha sonralar Nosema ceranae qərb bal arılarında da (Apis mellifera) xəstəlik törətdiyi məlum olmuşdur. Nosema ceranae Nosema apis-ə görə daha kəskin təsirə malikdir. Xəstəliklə yoluxma zamanı ilk göstəriciləri meydana çıxmadan ani arı ölümləri müşahidə olunaraq, arıların kütləvi surətdə məhv olmasına səbəb ola bilir. Nosema apis-in sporları oval şəkilli, µm uzunluğunda, µm enindədir. Nosema ceranae isə bir qədər kiçik ölçüyə malik olub, 3,3 µm uzunluğunda, 2, µm enindədir. 51
52 Arıçılıq təsərrüfatlarında nozematoz xəstəliyi ilə yoluxmanın təyini adi gözlə aparmaq bir o qədər də asan deyil. Nozematoz xəstəliyi zamanı arılarda halsızlıq, süstlük, ishal (Nosema apis-də), qarıncıq hissələrində şişkinlik, arıların hərəkətlərində pozğunluq və artan arı ölümləri müşahidə olunur. Lakin adi gözlə baxış apararaq, burada nozematoz xəstəliyinin olub olmaması barəsində diaqnozunu dəqiq təyin etmək qeyri-mümkündür. Mütləq laboratoriyaya nümunə göndərilərək analiz edilməlidir. Laboratoriyaya nümunə sadəcə 1 yeşikdən arılar götürülərək göndərilməməlidir. Bunun üçün ən azı yeşiyin hər birindən ədəd yetkin işçi arı götürülməlidir. Yetkin arılar əsasən yeşiyin birinci və sonuncu pətəklərindən götürülməfunduszeue.infoşiklər və götürülən nümunələr müvafiq qaydada nömrələnməlidir. Laboratoriyada nozematoz xəstəliyinin təyini iki pillədə gedir. İlk öncə xəstəliyi təyin etmək üçün yetkin arıların həzm sistemindən məhlul əldə edilir və mikroskop altında baxılır. Nozemanın sporları müşahidə olunduğu təqdirdə ikinci pillə olan PZR analizi edilərək xəstəliyi yaradan səbəbin Nosema apis və ya Nosema ceranae olduğu dəqiqləşdirilir. Şəkil 2. Nozema sporlarının mikroskop altında görünüşü. Nozematoz xəstəliyinin Astara, Gəncə və Qax rayonlarında hal-hazırki vəziyyətinin yoxlanılması üçün noyabr ayında arı nümunələri götürülərək laboratoriyada analiz edilmişdir. 11 noyabr ci il tarixində Gəncə şəhərinin arıçılıq təsərrüfatından 8 yeşikdən arı nümunələri götürülmüşdür. 12 noyabr ci ildə Qax rayonundan, 19 noyabr ci ildə isə Astara rayonundan eyni qaydada arı nümunələri götürülərək laboratoriyada analiz edilmişdir. Analiz nəticəsində nozematoz xəstəliyi aşkarlanmışdır. Aparılan analizlər nəticəsindən Qaxdan götürülmüş 8 nümunənin 4-ü müsbət, 4-ü mənfi, Gəncədən götürülmüş 8 nümunədən 3-ü müsbət, 5-i mənfi, Astaradan götürülmüş 8 nümunədən 3-ü müsbət, 5-i mənfi olmuşdur. Müsbət olan nümunələr Türkiyəyə PZR analizi edilməsi üçün göndərilmişdir. PZR analizi nəticəsində xəstəliyin Nosema apis və ya Nosema ceranae olduğu dəqiqləşdiriləcəkdir. 52
53 Nozematoz xəstəliyi ilə mübarizə aparmaq üçün fumagillin, nanə, kəklik otu, dəfnə yarpağı, yovşan, qarışqa turşusundan istifadə olunur. Fumagillinin istifadə qaydası: nisbətində 3,8 litr şərbət hazırlanır və mq fumagillin əlavə edilərək arılara verilir. Nanə ekstraktının istifadəsi: ml suya 20 qram təzə nanə əlavə olunaraq 10 dəqiqə ərzində qaynadılır və daha sonra soyudulur. nisbətində 2 litr şərbət hazırlanaraq soyudulmuş nanə dəmləməsi əlavə edilib qarışdırılır və arılara verilir. Arıçılar arılara qulluq zamanı xüsusi diqqət yetirməlidirlər: Arı yeşikləri rütubətsiz, külək girməyən və günəş düşən əraziyə qoyulmalıdır, ətrafda dərmanlama aparılan sahələr olmamalıdır, çirkab suları olmayan sahələr seçilməli və arıların yaxınına təmiz su qoymağa xüsusi diqqət edilməlidir, yeşiklərin qapaqaltı hissələrinə döşəkçələr, parçalar və yaxud kisə hissələri qoyulmamalı, taxta listlərlə əvəz edilməlidir, payız və yaz qulluğu düzgün aparılmalıdır, arıçının avadanlıqları steril olmalıdır. Profilaktik tədbir olaraq arılara nisbətində 8 litr şərbətə 1 litr kəklik otu dəmləməsi əlavə olunaraq hər yeşiyə ml verilməlidir. Axşama doğru şərbətlənmənin aparılması daha məqsədə uyğundur. Bu tədbir payız və yazda tədbiq edilməlidir. 53
54 СИТУАЦИИ, ПРИ КОТОРЫХ МОГУТ ВОСПИТЫВАТЬСЯ ГЕТЕРОЗИСНЫЕ КЛЕЩИ VARROA DESTRUCTOR Гайдар В.А. кандидат с.-х наук Со времени появления заболевания пчел варроозом на пасеках Европы прошло 40 лет. Несмотря на это, клещ Varroa destruktor не побежден, и заболевание - варрооз, которое он вызывает, остается для пчел одним из самых опасных во всем мире. Последствия этого заболевания становятся все более ощутимыми. Исследованием биологии паразита варрооза пчел и разработкой методов борьбы с ним занимались и занимаются многие ученые во всем мире. В результате появляются все новые и новые сведения о биологии паразита и средствах борьбы с ним. На сегодня установлено, что на европейских пасеках мы имеем дело не с клещом Varroa Jakobsoni, а с Varroa destructor, которые отличаются между собой, как по форме, так и по размеру. Варроозная инвазия на пасеках в зависимости от ее интенсивности приводит к ослаблению силы пчелиных семей, что обусловлено значительным сокращением продолжительности жизни пчел. Пчеловоды замечают, что прирост силы пчелиных семей не пропорционален выращенному ими расплоду. Нет того темпа роста семей, который был до варроозной ситуации. На некоторых пасеках почти ежегодно наблюдается отход пчелиных семей. Поступают жалобы на значительное ослабление пчелиных семей в конце лета и осенью, которое нередко заканчивается исчезновением семей. В сентябре - октябре внезапно исчезают, то есть слетают, сильные семьи, в которых было даже по улочек пчел. Ежегодно такую информацию получаю непосредственно как от украинских пчеловодов, так и из других государств. Обработав информацию от пасечников, которые потеряли пчел, прихожу к выводу, что основной причиной потери пчел является низкий уровень осведомленности многих пчеловодов о биологии клеща варроа и борьбы с ним. К этому добавляется отсутствие истинных знаний у пасечников об эффективности мер по борьбе с клещом, которые проводились на пасеке в течение сезона. А именно эти знания являются прогнозом здоровья, а, следовательно, и продуктивности пчелиных семей в следующем сезоне. Какие же на сегодняшний день применяются препараты на наших пасеках? Это, в основном, препараты пролонгированного (длительного) действия, их полоски помещают в 54
55 семью на дней. Это целый ряд препаратов с разнообразным названием, в которых действующие вещества перитроиды или амитраза. Часто препараты применяются бессистемно и только одной группы, что способствует возникновению резистентных клещей-переносчиков варрооза, то есть тех, которые устойчивы в определенных условиях. Условия для воспитания таких клещей мы можем несознательно создавать сами, в частности, когда способствуем воспитанию в пчелиных семьях гетерозисных клещей - с повышенной жизнеспособностью. Это случаи, когда создается ситуация для перекрестного спаривание клещей. Именно на такие ситуации хочу обратить ваше внимание и изложить свой взгляд на то, как минимизировать влияние гетерозисных клещей на состояние пчелиных семей. Ситуация возникновения гибридных клещей в отводках. Отводки индивидуальные. Пакеты. Для их формирования из семьи отбирают рамок печатного расплода. В такой отводок дается маточник на выходе. В большинстве случаев, через 12 дней в отводке молодая матка начнет откладывать яйца. Из крытого расплода, который был на время формирования отводка, полностью инкубируются рабочие пчелы, потому что их развитие в закрытой ячейке продолжается 12 дней. Известно, что в печатном расплоде находится от 75 до 90% клещей от их общего количества в семье. Таким образом в отводок попадает значительное количество клещей варроа, которые на начало яйцекладки матки почти все будут находиться на пчелах. Примерно через 9 дней после откладывания маткой первых яиц в ячейках семьи-отводка появятся первые личинки 6 дневного возраста. Так как яйценоскость молодых маток растет постепенно, то таких личинок будет не так много. А самочек клещей, готовых к продолжению своего рода, может быть непропорционально намного больше, поэтому не исключено, что в ячейку может заходить не одна самочка, а две - три и даже больше. Следовательно, есть все основания говорить о возможности перекрестного осеменения между самочками и самцами, которые родились от тех, что зашли в ячейки. Таким образом воспитываются внутрисемейные гетерозисные клещи с повышенной жизнеспособностью, с которыми более сложно бороться. Несколько похожая ситуация с возникновением гетерозисных клещей и при использовании индивидуальных отводков, сформированных с плодными матками. Поэтому не удивительно, что в первый год их использования на медосборе пасечники в восторге, но уже осенью может наступать разочарование по причине значительного ослабления семей и даже их исчезновения. 55
56 Что в таких случаях делать? Индивидуальные отводки в нашем случае между днем необходимо обработать одним из экологически безопасных препаратов: щавелевой кислотой, молочной кислотой, или препаратом «Бисанар», или же при формировании отводков, по получению пакетов поставить в их гнезда экологически безопасные полоски. К счастью, на сегодня есть такие, в составе которых находятся эфирные масла. Известны и другие экологически безопасные вещества. Отводки сборные. Нередко, чтобы не ослаблять одну семью, пасечники формируют сборные отводки - берут расплод и пчел из нескольких семей. В этом случае происходит уже выше изложенная ситуация только с той разницей, что в ячейку заходят клещи-самочки происхождением из разных семей. В этом случае уже будут межсемейные гибридные клещи, у которых возможно значительно большее проявление гетерозисной силы. А значит, и борьба с такими клещами становится более проблемной. Ситуация возникновения гибридных клещей при роении пчел. В роевое состояние семьи приходят, как правило, в пик своего развития. В это время в семье находится максимум печатного расплода. С роем перваком улетает основное количество пчел семьи. Рой уносит с собой приблизительно 20% клещей, находящихся в семье, а 80% остается в расплоде. Если пчеловод примет меры по прекращению роения, то к моменту появления личинок из яиц, которые отложила матка, вышедшая из роевого маточника, практически весь расплод будет инкубирован. Следовательно, все клещи-самки будут на пчелах, и все они будут готовы к размножению, а ячеек с личинками, в которые можно зайти для размножения, мало, значит не исключено, что в одну ячейку зайдет несколько самок. Итак, возникает ситуация для перекрестного осеменения клещей. Ситуации возникновения гетерозисных клещей на матковыводных пасеках. На профессиональных матковыводных пасеках выделяются такие группы семей: стартеры и финишеры. Семьи-стартеры. В начале их работы должны иметь в гнездах не менее рамок расплода и сотов, хорошо покрытых пчелами, а ранней весной, когда начинается сезон выращивания маток, и когда на них есть повышенный спрос, таких семей практически нет. Поэтому пчеловоды искусственно создают такие семьи путем сноса расплода и пчел из других семей, часто с других пасек и даже с чужих. А с расплодом и пчелами приносится и клещ. На специализированных пасеках семьи-стартеры работают весь матковыводной сезон. Чтобы поддерживать их в надлежащем качественном состоянии, постоянно, раз в дней их 56
57 усиливают печатным расплодом, с которым снова приносится клещ. Следует отметить, что с печатным расплодом частично попадает и открытый расплод, это в основном, личинки дневного возраста. Именно таких личинок отыскивают клещи для размножения. А так как таких личинок мало, то в одну ячейку заходит много клещей, потому что все они инстинктивно хотят продолжить свое существование. Таким образом в семьях-стартерах создаются идеальные условия для появления гетерозисных клещей, и не исключено, что они очень устойчивы к препарату, который применяется на данной пасеке для борьбы с ними. Семьи-финишеры. Они, как правило, являются и материнскими семьями. Эти семьи состоят из двух отделений. Одно - с маткой, а второе - без матки, где собственно и воспитываются маточники. Такие семьи в общем должны занимать не меньше рамок. А ранней весной, в наше время варроозной ситуации, не всегда бывают семьи такой силы. Поэтому матководы при формировании семей-финишеров прибегают к их усилению расплодом и пчелами из других семей. В таких случаях также могут воспитываться гетерозисные клещи. Семьи отцовские. В них массово выводят трутней. Кроме того, в эти семьи привозятся или передаются рамки с трутневым расплодом из других семей. Как видим, и здесь могут воспитываться гетерозисные клещи, да еще и в большем количестве, потому что в трутневом расплоде, в отличие от пчелиного зрелого возраста достигает не одна самка клеща, а две. Как предотвратить воспитание гетерозисных клещей на матковыводных пасеках? Все семьи, задействованные в процессе выращивания плодных маток, необходимо при их ревизии (перетряхивании), которая бывает примерно каждые 7 дней, обрабатывать экологически безопасными препаратами - щавелевой кислотой, молочной, бисанаром и другими и вести контроль заклещенности семей. Кто-то из матководов может считать, что поставит в семьи полоски пролонгированного действия и будет спокоен. Но всегда ли будет ожидаемый эффект на пасеке, где выводятся матки? Этом трудно утверждать. Для этого Вам расскажу ситуацию на одной из наших матковыводных пасек, которая и натолкнула меня на идею о воспитании гетерозисных клещей. Во второй половине июля года в жаркий день где-то около ти часов нашу матковыводную пасеку в с. Шенборн, что на Закарпатье, посетил пасечник венгр Нодь Карл Карлович, который обратил мое внимание на то, что в траншее для канализационных труб, проложенной к лаборатории по инструментальному осеменению маток, находилось немало молодых пчел, которые ползали и не могли летать. При визуальном осмотре они внешне были 57
58 невредимыми. Карл Карлович предположил, что это, очевидно, действие клеща варроа. Мы были очень удивлены, потому что в каждом улье с пчелами находилось по 3 полоски Габона ПА Для подтверждения версии о сильном поражение варроозом Нодь предложил обработать пасеку аппаратом для окуривания пчел при варроозе, который он привез с собой из Венгрии, что и было сделано. Перед обработкой на землю под летками ряда ульев положили стандартные пенопластовые листы. 43 улья пчел были обработаны за 17 минут. Каково же было наше удивление, когда мы увидели, что с некоторых ульев клещ массово выходит на прилетные доски и вываливается вниз на листы пенопласта. Через пол часа листы пенопласта под некоторыми ульями были густо покрыты клещом Varroa. В семьях других пасек для борьбы с клещом варроа также находились полоски Габона ПА92, но там пчелы не ползали. В результате неоднократных длительных раздумий в отношении такой ситуации и всестороннего анализа работы на матковыводных пасеках мной был сделан вывод о воспитании на них резистентных клещей варроа в результате их перекрестного спаривания. Ситуация возникновения гибридных клещей после формирования пакетов пчел. Пчеловодство западного региона Украины имеет, в основном, разведенческое направление или разведенческо-медовое. Из этого следует, что часть пасек занимается производством не только маток, но и пакетов пчел. После формирования пакетов семьи остаются без маток. Им пасечник может дать молодую плодную матку из нуклеуса или маточник на выходе. Но нередко бывает, что семьи выводят себе свищевую матку. В таком случае за период от начала воспитания матки и до начала откладки ею первых яиц, как правило, в гнездах семей расплод полностью инкубируется. Таким образом, все имеющиеся клещи в семье будут находиться на пчелах и ко времени появления подходящих личинок для их размножения станут половозрелыми, и как только появятся такие личинки, они массово зайдут в ячейки. И здесь есть большая вероятность появления гетерозисных клещей. Что делать? В последнем случае после отбора пакетов поставить в семье экологически безопасные полоски или два раза, с интервалом в дня, обработать щавелевой или молочной кислотой, или препаратом бисанар. Ситуация возникновения гибридных клещей при сильных медосборах, особенно в конце сезона. Разным породам пчел присущи свои особенности, обусловленные ареалом их естественного формирования. В частности, карпатские пчелы сформировались в слабых 58
59 медосборных условиях гор, где часто проходили дожди. Поэтому выживали те пчелы, которые погожие дни для медосбора использовали максимально т.е. на сбор кормов мобилизовались почти все рабочие пчелы семьи. Практически все свободные ячейки сотов заполнялись нектаром. Выращивание расплода резко сокращалось. Такое свойство карпатских пчел генетически запрограммировано, оно проявляется везде, где бы их не разводили, в различных регионах нашей страны и далеко за ее пределами. Известно, что максимальной силы семьи достигают где-то в июле. В это же время в их гнездах будет и максимальная популяция клещей варроа. Снова в это же время во многих восточных, южных и центральных районах Украины наблюдается хороший взяток из подсолнуха, когда пчелы приносят в ульи до 10 кг нектара за день. Наступает резкое ограничение выращивания расплода, а численность популяции клещей не сокращается. Итак, нагрузка клещей на расплод растет. И здесь также может наблюдаться ситуация, когда в ячейку с личинкой заходит несколько самочек клеща. А это уже условия для перекрестного их спаривание и репродукции в будущем гетерозисных клещей, то есть с повышенной жизнеспособностью. Ситуация возникновения гибридных клещей при отсутствии медосбора. Бывает характерна для сезонов без медосбора, когда на пасеке создаются ненормальные условия кормления и пчелы резко сокращают воспитание расплода. Однако клещ продолжает интенсивно размножаться, так что в семье резко возрастает количество пораженных им пчел. Например, в году в горах, куда кочевали наши пасеки, по причине постоянных дождей совсем отсутствовал медосбор. Чтобы спасти семьи от голодной гибели, на одной пасеке семьям скормили по 8 литров сиропа, а на другой дали по 2 кг канди с тимолом. В средине августа обе пасеки свезли на стационарный точок, в предгорную зону. К сентябрю семьи были силой улочек. Как и в прежние годы, в конце августа начале сентября пасеки обработали дымом керосина с тактиком 4 раза через 4 дня. В средине сентября заметили, что часть территории пасеки, где были расположены семьи, которым скармливали сироп, была прямо-таки усеяна мертвой пчелой. Семьи ослабли на 50%. В то время как территория пасеки, где были расположены семьи пчел, которым скармливали канди с тимолом, такого не наблюдалось. Семьи почти полностью сохранили свою силу. В то время мы не знали, чем это объяснить. Далее 25 октября взяли пробы на заклещенность. Результаты нас очень удивили заклещенность была около 6 %. В прежние годы после обработки в конце августа начале сентября заклещенность семей была не выше 1,%. Следовательно, на пасеке, где пчел в безвзяточный период подкармливали сахарным сиропом, борьба с клещом оказалась неэффективной. Считаем, что 59
60 такая ситуация на этой пасеке сложилась по причине воспитания резистентных клещей. На другой же пасеке, где семьям давался канди с тимолом, который имеет акарицидные свойства, клещи погибали и не создавались условия захода в ячейки по нескольку самок. Что делать в этот крайне важный период, когда выращивается поколение пчел, которое будет зимовать и весной продолжит род пчелиный, чтобы минимизировать влияние клещей на будущее состояние пчелиных семей? Ответ прост. В конце июля - августе необходимо уничтожить клещей любыми доступными средствами, которые не загрязняют продукты пчеловодства. В эффективности принятых мер необходимо убедиться, определив заклещенность пчелиных семей. Ведь только на основе этих данных можно определить наиболее целесообразные сроки проведения противоварроатозных мероприятий на пасеке в следующем году, и какие средства при этом применять. К сожалению, подавляющее большинство пчеловодов не проводит диагностику заклещенности пчелиных семей перед зимовкой и не владеет информацией, как ее точно сделать. Итак, если в ячейку с расплодом заходят несколько самок клеща, то могут воспроизводится клещи с гетерозисной силой, то есть более жизнеспособные, с которыми бороться более сложно. Следовательно, такие ситуации надо предупреждать. 60
61 QAYDAR ARIXANASINDA ANA ARI YETİŞDİRMƏ TEXNOLOGİYALARINDA İNNOVASİYALAR. Gaydar Vasili Antonoviç (Ukrayna) 61
62 62
63 63
64 64
65 65
66 66
67 67
68 68
69 69
70 70
71 71
72 72
73 73
74 74
75 75
76 76
77 NUKLEUS PARKINDAN İSTİFADƏDƏ İNNOVASİYALAR Gaydar Vasili Antonoviç (Ukrayna) 77
78 78
79 79
80 80
81 81
82 82
83 83
84 84
85 85
86 86
Daha göster
çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası