Bar Yldrm
eyh Bedreddin olay, Türkiye Devrimci Hareketi’nin adeta kurucu mitosudur. Bilge bir kuramc önder: Bedreddin. Örgütçü ve yiit bir önder: Börklüce Mustafa. Süfli yanlar ar basan ama bileine salam bir önder: Torlak Kemal. Üç üyesi de kahramanca ölümleriyle gelecei kuran bir “merkez komite.” Parti, cephe ve ordu. Marx, Lenin ve Stalin. Mahir, Deniz ve bo
Bu üçlü analojiler silsilesinin sözcüü sözcüüne alnmamas gerektii açktr umarm. Eninde sonunda bir mitolojiden bahsediyorum; tahayyülde kurulan, belki açk açk söylenmeyen, söylense bile yazlmayan çarmlardan.
Hakan Alak’n yaknlarda gösterime giren "Hakikat: eyh Bedreddin" filmini üslup, içerik ve biçimsel stratejiler açsndan tartmadan önce söz konusu tarihsel olaya ve onun devrimci kültürdeki yansmalarna bakmann filmin ötesine geçip sosyalist harekete dair anlaymza bir eyler katacan umuyorum.
Hikmet Kvlcml’ya göre Bedreddin, "Türkiye devrim tarihinin deil, bütün insanlk için sosyal devrim tarihinin en ilgi çekici büyük kahramandr. … Tarihsel devrim yerine sosyal devrimi geçiren en uurlu ve en orijinal büyük devrimcidir." Ümit Hassan, Bedreddin hareketinin ezilmesinin Osmanl’nn devletleme sürecinde belirleyici bir kilometre ta olduunu saptar (s. ).
"Tarih, snf mücadelelerinin tarihidir" demek, egemenlerin bu tarihi kendi kum havuzlarnda canlarnn istedii gibi yapmadklarn da söylemek demektir. Egemen snf devletlerinin tarihinde ezilen snflarn mücadeleleri önemli bir rol oynar. Bedreddin örneinde bu rol, Osmanl’nn imparatorlua dönümesinin katalizörü olmak, onun devlet yapsn belirlemekti.
Bedreddin olayn Türkiye Devrimci Hareketi’nin kurucu mitosuna çevirme onuru Nâzm Hikmet’e ait. Ataol Behramolu’nun "divan iiri, halk iiri ve modern iir öelerini kaynatrarak ulusal iirimizin bayaptlarndan birini yaratmay baarmtr" (c.2, s. ) diye tarif ettii 'Simavne Kads Olu eyh Bedreddin Destan', hem bu topraklara dayanan sanatsal bir sentez üretmesiyle hem de evrensel sanat gücüyle Türkçe çada iirin kurucu metinlerinden biri. ’te Bursa Cezaevi’nin kütüphanesinde Mehemmed erefeddin Efendi'nin tarihli teolojik risalesi Simavne Kads olu Bedreddin’e rastlayan air, metnin arkasnda Anadolu topraklarnda kaydedilmi ilk snf mücadelesinin palimpsestini gördü. Elindeki silik çizgilerin üzerinden geçerek karakterleri ve olay dizisiyle dört ba mamur bir öykü yaratrken elbette tarihsel bilgi krntlarnn arasn sanatç ve Marksist kafasnn müdahaleleriyle doldurmak zorundayd. syann ’üncü yl olan ’da zmir’de gerçekleen Börklüce Mustafa Sempozyumu’nda Karaburun Bilim Kongresi’nde bu alanda yaplan en güncel aratrmalar izlerken Nâzm’n boluklar doldurma iini ne denli bir feraset ve titizlikle yaptn gördük. Çkarmlarnn bir ksm belki (henüz) kantlanmamt ama tarihe sadk ve tutarlydlar.
Bu noktaya dek üç kurucu rolden bahsetmi olduk: Nâzm Hikmet destannn çada Türkçe iirin oluumundaki rolü, Bedreddin-Börklüce isyannn Osmanl’nn devletlemesindeki rolü ve Bedreddin-Börklüce-Torlak figürlerinin Türkiye Devrimci Hareketi’nin deerlerinin olumasndaki rolü.
"Hakikat" filmi, Nâzm’n Bedreddin destann ve özellikle de destann sonundaki “Ahmedin Hikâyesi” adl ek bölümü (“zeyl”) temel alyor ve hikâyesini bu deerleri aklda tutarak anlatyor.
Dramatik sanatlar alannda eitim almaya baladm günden bu yana saysn hatrlamadm kadar "Bedreddin filmi" projesi duydum (ben de 5 yl önce bir Börklüce oyunu tasla yazmtm). Bu proje bolluunun en korkutucu yan, bunlardan birinin baarsz bir filme dönüme olaslyd. Çünkü büyük tarihsel olaylar, baarsz sanat olaylarna dönütüklerinde, konunun bir daha ilenmesi için pek heves brakmyor ortada; mesele, en azndan çok uzun bir süre, sanatn gündeminden çkyor ve ilenmeden kalyor (tipik örnek, Reis Çelik’in Deniz Gezmi’leri anlatmaya çalan "Hoçakal Yarn" filmi.)
Hakan Alak’n "Hakikat"i hakknda ilk söylenmesi gereken ey u galiba: Bu bir Bedreddin filmi ve bu ad hak ediyor. Hikâyesi Ali ahin’e ait olan, senaryosu Ali ahin ve Hakan Alak tarafndan yazlan, görüntü yönetmenliini Serdar Ünlütürk’ün üstlendii, müziini Levent Güne’in, ses tasarmn Çalar Yeilay’n yapt (filmdeki ilevleri açsndan bunlarn özellikle belirtilmesi gerek) filmde, Bülent Emrah Parlak (Börklüce), Suavi (Bedreddin), Saygn Soysal (Torlak), Orhan Alkaya (Bakr) gibi isimler rol alm.
Filmin üslubunda belki de en önemli öe, paralel kurgular. Öykü, biri yüzylda biri ise yüzyl balarnda geçen iki paralel anlatnn iç içe geçirilmesi ile oluturulmu: Börklüce ayaklanmas ile Nâzm’n destannn sonunda anlatlan Ahmet ve dedesinin Bedreddinî bir köye mecburi konuk olmas. Ama paralellikler burada bitmiyor. yüzyl ksmnda Börklüce’nin Karaburun’da, Bedreddin’in znik’teki hikâyeleri de ayr paralellikler yaratyor. Bayezid Paa’nn ve Ali Ferit’in ilikileri, daha küçük yan olaylar olarak paralelliklere ekleniyor. Ve neredeyse her sahnede gerilim, paralel çekimlerle ayakta tutuluyor; Ayzentayn’n sinema sanatnn kurucu metinlerinden olan 'Film Biçimi'nde tarif ettii matematii uygulamal örneklerle görüyoruz sanki. Bu paralel çekimlerin barolünde doa var: Bir harman sahnesi, bir gece enlii veya bir bekleyi ân gökte uçan kularla, ormanda dolaan atlarla bölünerek ilerliyor. Söz çokça kesiliyor ama öykü yine de kendini anlatyor.
Tarihsel olaylar merkezine alan dramatik yaptlarn konuyu bilenler için skc olmak, konuyu bilmeyenler içinse anlalmaz olmak gibi ikili bir riski var. Yaptm sohbetlerden, seyircide baz noktalar tam anlayamama sorununun ara sra ortaya çktn gözlemledim ama Bedreddin olayyla bulduu her eyi okumu biri olarak "Hakikat"in bu tuzaklardan ilkine dümediini gönül rahatlyla söyleyebilirim. Olaylarn srasn ne kadar iyi bilirseniz bilin, film, ilgiyi her an perdede tutmay baaryor.
Filmi izlerken bir yandan da bunu nasl yaptn düündüm. "Toplam üç muharebe var, film ilkiyle balad, imdi ikincisi gerçekleiyor, srada üçüncüsü var, Bedreddin znik'ten kaçmak üzere, imdi yakalanacak" vs. gibi olaylar dizisinin ana hattn oluturan bütün düümleri bildiim halde filmi bunca ilgiyle izlememi salayan ey ne? Galiba birini söyledim: Paralel kurgularn ana hikâyede, yan öykülerde ve tek tek sahnelerde hem anlat düzeyinde hem görüntü düzeyinde baaryla kullanlmas; sk sk ama skc olmadan deien mekân, zaman ve görüntüler. Bir dier baar ise tek tek sahnelerde gerilim ve çatmann daima belli bir düzeyde tutulmas; sadece yeterince büyük olan ana çatmaya -Bedreddinîler ve Osmanl arasndaki savaa- güvenmeyip yan olaylarda ve karakterler arasnda üretken çatmalar yaratlmas. Fakat bunlara ses ve müziin gerilim öesi olarak kullanlmasn eklemesek olmaz. Levent Güne’in perküsyon arlkl müziiyle Çada Yeilay’n foleyleri ve ses tasarm (at kinemeleri, uzak çlklar, hrtlar, sinek vzltlar vs.) gözünüzü kapatarak dinleseniz bile gerilimi duyuracak bir ses mimarisi kuruyor.
Filmin zayf yanysa tam da bu gücünde karmza çkyor: Gerilim ekonomisinin verimli yönetilmemesi. Daha ilk dakikalardan balayarak basit bir gündelik olay sahnesinden göüs göüse muharebelere kadar her yerde ses ve müzikle kurulan “dsal gerilim” o kadar yüksek ki bir yerden sonra artk daha fazla gerilemez oluyoruz. Sürekli uyumsuz akorlarla ilerleyen bir blues arks gibi, bir yerden sonra gerilimi hissetmiyoruz; en azndan, filmin doruk noktalarnn gerektirdii kadar hissetmiyoruz. Neredeyse her an endieli veya öfkeli ses ve mimiklerle oynayan karakterler de gerilim ekonomisine olumsuz etki yapyor.
"Hakikat" gibi tarihsel olaylar konu alan eserler, “tarihin sanatlatrlmas” diyebileceimiz o çetrefil ve her dem güncel konuya dair verimli düünme olanaklar sunuyor. Bu noktada tarihin kendisine ve sol çevrelerdeki yorumuna dair bir balk açmak isterim. Yaznn banda mim koyduumuz hususa, Bedreddin hareketinin nasl kurucu bir mitosa dönütüüne biraz daha bakalm.
Nâzm’n destan ve sonrasnda yükselen devrimci dalgann bileenlerince giderek daha fazla benimsendi. Radi Fi’in 'Ben de Halimce Bedreddinem' ve Erol Toy’un 'Azap Ortaklar' romanlar 80 sonras devrimci gelenekte o denli önemli bavuru kaynaklar haline gelmiti ki bu kurmaca metinler neredeyse gerçein yerine geçti, Bedreddin ve Börklüce’nin kiiliklerini anlamak açsndan tarihsel belge saylmaya balad. Devrimci literatürde (ve sosyal medyada) eyh Bedreddin sözü diye geçenlerin çou, bu iki romandan ve Nâzm’n destanndan alnan kurmaca diyaloglar. Bu üç yazar zaten konuyu kendi devrimci gündemlerinin parças olarak ilediklerinden, onlarn (özellikle de Azap Ortaklar’nn) bu tarihsel figürlere giydirdikleri kyafet, çou zaman çada bir Marksist-Leninist militann kyafetiydi.
Oysa elde çok az birincil kaynak var: Bizansl tarihçi Dukas’n isyandan epey sonra gittii bölgede toplad verileri aktard 'Dukas Tarihi ve Baba shak torunu Âk Paazâde Tarihi'nde geçen birkaç sayfaya ek olarak Bedreddin torunu Hafz Halil’in yazd, Türkçeye görece geç çevrilen 'Menakbnâme'. Buna drisi Bitlisi, bni Arabah ve Neri’nin bu üç kayna temel alan ikincil metinlerini eklesek bile elimizde pek bir ey yok. eyh Bedreddin’in 'Vâridat' mutat bir tasavvuf risalesidir, epey serbest bir yorumlamayla, insanlarn eitliine ve halklarn kardeliine dair sonuçlar çkarlabilecek yerler bile birkaç paragraf geçmez; geri kalan ve külliyatnn asl gövdesini oluturan eserleri ise fkh ve eriat incelemeleridir.
Tarihsel belgelerde Torlak Kemal hakknda hemen hiçbir ey olmad gibi Bedreddin’in Karaburun isyanndaki rolüne dair bir netlik de yok. Bedreddin ve Börklüce arasnda bir dostluk ilikisi olduu kesin gibi ama tarihçilerin çou, Karaburun isyann Börklüce’nin münhasran önderlik ettii bir vergi isyan olarak görme eiliminde.
Yine de Bedreddin-Börklüce-Torlak “teslisi” bütün gücüyle devrimci mitolojinin ortasnda duruyor. Bunda Nâzm’n iir gücünün etkisi olduu kesin fakat bu isyana dair çok az ey bildiimiz de kesin ve bu üç figürün Rumeli, Karaburun ve Manisa’da önderlik ettikleri “zuhur ve huruç” hareketlerinin ortak bir snfsal zemine dayanmalar çok yüksek ihtimal. lber Ortayl ekolünün Bedreddin hareketini gerici olarak yaftalayan ilkel mekanik materyalizmi (mealen, “Bedreddin daha geri bir toplumu temsil ediyordu, Osmanl’nn imparatorluk haline gelmesi ise üretici güçleri daha ileri tayan bir hamleydi”) bir kenara braklacak olursa, Nâzm’dan Kvlcml’ya, oradan da bugüne dek devrimci yazarlarn hemen hepsinin Bedreddin ve Börklüce’ye bu topraklarn, deyim yerindeyse, ilk Spartaküs’leri olarak bakmalar bütünüyle anlalr. Spartaküs’ün savat topraklarla Bedreddin’in huruç ettii topraklarn ayn yer (Trakya) olmas ise bu analojiyi en fazla daha da güçlendirir.
Tarihi konu alan yaptlar, tarihsel kiilikleri gerçee uygun (en azndan yakn) yanstmakla inandrc ve güçlü karakterler kurmak arasndaki açmaza eninde sonunda girerler. Bu sorunu Shakespeare gibi tarihsel gerçekleri pek kâle almadan çözmek mümkündür ama açk veya örtük, tarihe sadakat iddias olan metinlerde bu yaplamaz. Bu durumda en iyi çözüm, tarihsel kiilikleri ve olaylar arka plana alarak öyküyü kurgusal karakterler etrafnda kurmaktr; öyle ya, her Nazi filminde Hitler ve Goebbels ana karakter olmak zorunda deil, çou durumda onlar görmemiz bile gerekmez, müsebbipleri olduklar sosyotarihsel fon üzerine saysz hikâye kurabiliriz.
"Hakikat", kurmaca Ali Ferit karakteriyle bu yolu tutar gibi görünüyor ama hem Bedreddin-Börklüce-Torlak karakterlerini arka plana çekemediinden hem de Ali Ferit karakterinin dönüüm momentlerini yeterince ince içilikle kuramadndan epizodik bir nitelie bürünüyor: Herkesi biraz biraz tanyoruz, herkesle az az özdeleiyoruz. Hakknda bunca az ey bildiimiz Börklüce’yi tarihe kallavi müdahalelerde bulunmadan bir karaktere çevirmek mümkün deil; elimizde bir halk önderi var, ona atayacamz her zayflk tarihi farkl bir yöne sokacak. Oysa zayflk yoksa karakter de olmuyor ve oyunculuk, “kiiletirme” denen ve edebi sanatlarn muhtemelen en ustalk gerektiren sorununu çözmeye yetmiyor. Bedreddin’in düünsel dönüümüne dair görece çok ey biliyoruz; ekspiryen serbestiyi de kullanarak bu malzemeden Orhan Asena’nn denedii gibi bir trajik karakter yaratmak mümkün ama filmin (ve aslnda bu olay ele alan hemen her çalmann) bakahraman Bedreddin deil Börklüce, zaten filmde de Bedreddin, kendini pek anlatamadan Serez’de idama gidiyor. çki iesine biraz gereinden fazla uzansa da elenceli nitelikleriyle Torlak iyi bir yan karakter olmay baarm. Karakter potansiyeline en çok sahip olan Ali Ferit’se bu kuvveyi fiile ancak ksmen dönütürüyor. Sultan ordusunun inanm ve mert bir askerinin esir dümesi ve sonrasnda kademe kademe dönümesine dair iyi kurgu noktalar saptanm ama tarihsel figürlerin simgesel ve film-zamansal arl karsnda bu kurgusal olanaklar gelimeye yeterince frsat bulamam.
Tarih anlatlarnn bir dier sorunu da diyalog. Arkaik olmadan tarihsel duran sözler nasl yazlr? Kadim vintage sorunsaldr bu: Nesne eski görünmeli ama eski olmamaldr. Shakespeare’in bu soruna yine bir çözümü var: Herkes olayn geçtii deil eserin yazld tarihteki dille konuur, hatta o dönemin elbiselerini giyinir. Game of Thrones gibi yar-fantastik anlatlarda da bu yol tutulabilir; arada srada çada sözcüklerle kurulmu süslü sfat tamlamalaryla çeni yapmak yeter, eninde sonunda bir hayal ülkesinde geçmektedir her ey. Nâzm Hikmet, tarihsel kaynaklardaki baz Osmanlca ifadeleri iirinin dokusuna katarak (“Mübalaa cenk olundu”) ve baz diyaloglarda halk iiri formlarn kullanarak (“Var gil atl yiit, var git iine”) bir çözüm bulur. 'Azap Ortaklar' ve 'Devlet Ana' (Kemal Tahir) gibi eserler, kendilerine özgü bir dil gelitirerek kitap boyunca ona yaslanr; grameri çada, sözcükleri kadim dil daarcnn bugün de yaayan ksmndan alnm, sözcükleri ve cümle yaps biraz eilip bükülmü stilize bir dildir bu. "Hakikat" filmi de biraz bu son yolu tutuyor ama hem dili “eskitme” taktiklerinin hem de genel olarak diyalog aknn biraz daha ince içilie ihtiyac var gibi duruyor. Örnein izleyicinin o mehur “ri Dede Sultan” sloganndaki iri’in “erimek” fiiliyle ban kurabildiine emin deilim. Çok yerde deilse bile baz yerlerde hamasi tarih dizilerinin çürük tad dama rahatsz ediyor.
Bu aksamalar en çok tamir eden ey, görüntü ve ses mimarisinin ile oyunculuklarn gücü. Oyunculuk da hiç aksamyor deil; zaman zaman fazla teatral, fazla ypranm, bazen neredeyse özenti aktörlük taktikleri görüyoruz. Fakat genel olarak hem oyuncular hem de reji tarafnda iyi ilenmi bir süreçle kar karyayz. Tek tek anlarda belki ama toplam atmosferin karsnda, “gördüüne inanmama” halini çok yaamyoruz.
Tarihsel ve dramatik özgül arlklar yüksek çok sayda karakterin eyledii öykülerde en zor i final yapmak. Nâzm Hikmet’in diktii iirsel antn Bedreddin’in idamn anlatan son bölümü çada Türkiye iirinin kurucu metinlerinden biridir, demitik. Zülfü Livaneli’nin 'eyh Bedreddin Destan'ndan bu yana “satr çald cellat” diye balayan ve Börklüce çarmha geriliyken müritlerinin “ri Dede Sultan iri” diyerek katledilmelerini anlatan bölüm de sol kolektif hafzann önemli bir parças. Hem bunlarn gücünü yanstabilecek bir final yaratmak kolay deil. Dahas, bu kadar önemli karakterin sonlarna dair seyirciye bir ipucu vermek, neredeyse zorunlu olarak “çoklu final sendromu” dediimiz eyi douruyor. Bu durum, yukarda bahsettiimiz “yüksek gerilim sendromu” ile el ele vererek birçok seyircinin gözünde ya tomurcuklar yaratm olsa gerek.
Sinemada filmlerin baarsnn, finalde seyirciyi alatmakla ölçüldüü bir dönem var. Biraz naif, hatta komik ama düünmek gerek: nsanlar neden alar?
Dramatik sanatlarn, karakterini seyirciye sevdirme (ve gerekirse onun için alatma) taktiklerine baktmz zaman kapitalizme neredeyse örgütlü bir meydan okumann izlerini bulabiliriz. En trt Hollywood filminde bile karakteri ilginç ve sevilmeye layk klan özellikler dayanma, yardmlama, baka insanlar sevme gibi eyler. Anti-kahramanlar bile dardan ne kadar nemrut görünürlerse görünsünler objektif olarak bu kolektivist özellikleri tadklar için veya bu özelliklere yaklatklar ölçüde sevgi puan toplarlar. Bu çok genel ahlaki niteliklerin kapitalizmle mutlaka çeliki içinde olmak zorunda olmad söylenebilir elbette. Ben, son tahlilde böyle bir çeliki olduunu iddia edeceim. Baka insanlar seven bir birey, kapitalizm koullarnda yaamn sürdürebilir tabii ama bu karakter özelliini koruduu sürece düzenle örtük veya açk çatmalara girmek zorundadr. Tarihin her döneminde bu çatmay en açk ve bilinçli biçimiyle devrimciler yaar.
"Hakikat" filmi, örnein 'Azap Ortaklar'nn yapt gibi, tarihsel kiilikleri çadamz sosyalist militanlara dönütürmüyor ama Mahir’le Ula’n mahkemedeki kucaklama sahnesini görmü herhangi bir insann da Börklüce ile Torlak’n vedalama sahnesiyle ban kurmamas mümkün deil (bu paralellie dikkatimi ilk çeken, Gamze Mimarolu oldu). Peki, her dinden efendi halka kar ittifak içindeyken “inanc ne olursa olsun herkes birdir” diyenlerin “gâvurla i tutmak” ile suçlanmas; balarnda aa, bey, paa olmakszn kendi emeklerinin ürünüyle yaamak isteyenlerin her tür zulme reva görülmesi tandk deil mi?
Kendileri için hiçbir ey istemeden baka insanlar uruna her tür bedeli göze alanlarn tarihin her döneminde geni kitlelerce duygudalkla karlanmasnn özlü bir tahlili, Cemal Süreya’nn Yarmada iirinde var: “Biz krldk daha da krlrz, kimse dokunamaz bizim suçsuzluumuza.”
"Hakikat", ite budur: Sömüren snf iktidarlar ne denli güçlü olursa olsun, tarihi ne denli karartmaya çalrlarsa çalsnlar, ellerinde hangi zor ve ideoloji aygtlarn tutarlarsa tutsunlar, kendi katillerinden ve hrszlarndan istedikleri kadar kahraman yaratmaya çalsnlar insanln kahir ekseriyeti Bedreddin, Börklüce ve Torlak gibilerini sevmeye devam edecek. nsann insan karlksz sevmesinin ve bu uurda bedel ödemesinin masumiyetine zarar vermek mümkün deil. Gönüllerde ve toplumlarda depremler yaratan bir masumiyettir bu.
Film, Osmanlı Devletinin duraklama devri zamanlarında Anadoluda çıkan ilk eşlikçi isyanı olan Şeyh Bedreddin isyanını konu alıyor. lü yıllarda daha eşitlikçi bir gelir dağılımını hedefleyen Şeyh Bedreddin, can dostu Börklüce Mustafa ve Torlak Kemal ile birlikte çok konuşulan isyanın merkezinde yer alırlar.
Tarihi dram türündeki Hakikat Şeyh Bedreddin, Anadoludaki isyanı konu alyor. Yönetmenliğini Hakan Alakın üstlendiği filmin baş rollerinde Suavi, Bülent Emrah Parlak ve Saygın Soysal bulunuyor. İyi seyirler.
Tür: Dram Filmleri İzle, Editörün Seçtikleri, Savaş Filmleri İzle, Tarih filmleri izle
Yapım:
Yönetmen: Hakan Alak
Oyuncular: Suavi, Bülent Emrah Parlak, Saygın Soysal, Ali Barkın, Ezgi Esma Kürklü
Etiketler: Hakikat Şeyh Bedreddin p İzle, Hakikat Şeyh Bedreddin Full İzle, Hakikat Şeyh Bedreddin Hd İzle
çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası