bebeklerde viral enfeksiyon kaç gün sürer / Çocuğun Ateşi Var

Bebeklerde Viral Enfeksiyon Kaç Gün Sürer

bebeklerde viral enfeksiyon kaç gün sürer

&#;ocuklarda viral enfeksiyonlar 'mevsimsel' etkiyle arttı

Ankara Şehir Hastanesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Aslınur Özkaya Parlakay, AA muhabirine yaptığı açıklamada, çocuklarda üst ve alt solunum yolu, soğuk algınlığı gibi hastalıkları içerisine alan ve belirtileri Kovid'la karışabilen viral enfeksiyonlar ile bu hastalıklardan korunma yöntemlerine ilişkin bilgileri paylaştı.

Çocuk enfeksiyonlarının, özellikle de solunum yolu hastalıklarına yol açan Respiratuvar Sinsityal Virüsün (RSV) çok arttığı iddialarına yönelik Parlakay, mevsimsel olarak zaten viral enfeksiyonların sıklıkla görüldüğü bir dönem olduğuna dikkati çekti.

"Sonbahar, kış aylarında görülen rutin bir artış"

Geçen yıl Kovid ile mücadele kapsamında alışveriş merkezi (AVM), restoran gibi kapalı alanlara getirilen kısıtlamalar ve insanların daha izole olması nedeniyle virüslerin bulaş ortamlarının da kısıtlandığını anımsatan Parlakay, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Geçen sene çok az viral enfeksiyon gördüğümüz için bu sene ciddi bir artış var gibi gözükse de aslında bu bizim rutinde beklediğimiz bir artış. Normalde takvimimizde sonbahar, kış aylarında bu enfeksiyonların bir dağılımı vardır. Önce 'parainfluenza' dediğimiz virüsle krup hastalığı başlar. Arkasından daha çok nezleye sebebiyet veren rinovirüs gelir. Daha sonra RSV dediğimiz özellikle bebekleri biraz daha ağır etkileyen virüs sezonu başlar. Şimdi ise 'influenza' dediğimiz, grip diye, daha ağır bulguların seyredebileceği sezon yaklaşmakta."

"RSV" özellikle bebekleri olumsuz etkiliyor

Prof. Dr. Parlakay, özellikle bebeklerin çok ağır geçirebildiği RSV'nin de mevsimin beklenen bir virüsü olduğunu vurgulayarak, dudaklarda morarma, öksürük, ateş, solunumda zorlanma gibi bulgular olması halinde mutlaka doktora başvurulması gerektiğini söyledi.

RSV'nin, okul çağındaki çocuklarda da görülebildiğini anlatan Parlakay, "Okul çağındaki çocuklar, RSV'yi genellikle bebekler kadar ağır geçirmiyor. Fakat nezle gibi öksürük ve yorgunluğun eşlik edebildiği neredeyse grip virüsüne yakın ağırlıkta seyreden hastalarımız da oluyor." dedi.

"Sıvı tüketimi artırılmalı, eller sık yıkanmalı"

Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Parlakay, tüm solunum yolu hastalıklarına karşı alınabilecek ortak önlemlerin bulunduğuna dikkati çekerek, "Ortak semptomlar olan ateş, öksürük, halsizlik gibi bulgular olması durumunda çocukların beslenmesinin, sıvı tüketiminin mutlaka artırılması gerekiyor. Çünkü solunum yolu hastalıklarının çocuklarda en çok sorun yarattığı durum, sıvı kaybı." diye konuştu.

Odaların sık havalandırılması, kapalı alanlardaki ziyaretlerin kısa tutulması, maske, mesafe ve hijyen önlemlerine uyumun, Kovid'un yanı sıra diğer solunum yolu hastalıklarından korunmada da önem taşıdığına dikkati çeken Parlakay, şunları kaydetti:

"Çocuklarımızın ellerini sık yıkaması çok önemli. Okul çağı çocuklarımız heyecanla, koşturmayla, teneffüsü boşa geçirmemek adına el yıkama sürelerini çok kısa tutabiliyorlar. Böyle durumlarda çantalarına kolonya ya da dezenfektan konulabilir. En azından gerektiği zamanlarda, suya ulaşamıyorlarsa bu şekilde ellerini dezenfekte edebilirler.

Ayrıca taze meyve, sebze tüketimi çok önemli. Bu dönemi sağlıklı atlatmak adına beslenmelerine konulacak ilave bir meyvenin, sütün, bol sıvı gıdanın çok büyük katkısı olacaktır. C vitamini desteği de birçok viral enfeksiyonu atlatma ve korunmada ciddi etki sağlar."

"Kovid'da öksürük, kas ağrısı, halsizlik ön planda"

Söz konusu hastalıklar ile Kovid'un belirtilerinin çok benzediğine ve bu noktada mutlaka hekime başvurarak, gerektiğinde hekim kararıyla PCR testi yapılmasının önemine işaret eden Parlakay, "Virüslerin ayrıca kendine has bazı semptomları var. Örneğin, rinovirüs daha burun akıntısı ağırlıklı giderken, Kovid'da o kadar burun akıntısı görmüyoruz. Kovid'da daha fazla öksürük, ciddi kas ağrısı, halsizlik ön planda oluyor." bilgisini paylaştı.

Obezitesi olan çocuklar Kovid'u daha ağır atlatabiliyor

Çocuk Kovid vakalarında ciddi bir artış gözlemlemediklerini, aşılamanın da etkisiyle vakaların belli bir seviyede sınırlandığını anlatan Parlakay, Delta varyantının, yetişkinlerde olduğu gibi çocuk hastalarda da bazı değişiklikleri beraberinde getirdiğini belirtti.

Prof. Dr. Parlakay, "Özellikle adolesan yaş grubu ( yaş) ve obez hastalarımızın Kovid'u daha küçük yaştaki ve daha zayıf çocuklarımıza göre biraz daha ağır atlattığını, arada ne yazık ki yoğun bakım ihtiyacı olan vakalarımız olduğunu gözlemlemeye başladık. Virüs mutasyon geliştirdikçe illa ki bu tip değişiklikler olacaktır ama bir süre sonra virüs stabilleşir, denge kazanır. Yavaş yavaş o durumun başladığını gözlemliyoruz." ifadelerini kullandı.

Anadolu Ajansı web sitesinde, AA Haber Akış Sistemi (HAS) üzerinden abonelere sunulan haberler, özetlenerek yayımlanmaktadır. Abonelik için lütfen iletişime geçiniz.

Enfeksiyon belirtileri 2 günde ortaya çıkıyor

Havaların iyice soğumasıyla birlikte özellikle çocukların hastalıklara yakalanma riski de arttı. Kapalı ve kalabalık mekanlarda bulunan çocuklara mikroplar daha kolay bulaşıyor. Bu noktada öncelikle ebeveynlere çocuklarını enfeksiyonlardan korumada büyük görev düşüyor. ’den fazla virüs çocuklarda üst solunum yolu enfeksiyonlarına yol açıyor. Üstelik bu virüslerin havaları soğuması veya çocuğun üşümesiyle ilgisi yok.


Enfeksiyon neden oluşur?

Genellikle sonbahar ve kış mevsiminde ortaya çıkan enfeksiyonlar özellikle kapalı ve yeterince havalandırılmayan ortamları sever. Çocuklar kışın daha çok hasta olurlar; çünkü çocukların okula gitmesi virüsler ile karşılaşmayı artırır. İnsanlar hava soğuk olduğu için iç ortamlarda birbirlerine yakın temasta kalırlar ki, bu da enfeksiyonların bulaşmasını kolaylaştırır. Ayrıca düşük nem oranı, burun mukozasını kurutur; bu durum da çocukları soğuk algınlığına yol açan mikroplara (virüslere) karşı daha hassas hale getirir.

Üst solunum yolu enfeksiyonu olan çocuklar virüsü aldıktan sonra iki-üç gün içerisinde burun akıntısı, burun tıkanıklığı, boğazda kaşıntı, boğaz ağrısı, ses değişikliği, halsizlik, hapşırık ve geniz akıntısının yol açtığı hafif öksürük sorunları ile karşı karşıya kalıyor. Şikayetler genellikle bir hafta devam ediyor. Çocukların birçoğu, yılda beş ile sekiz kez üst solunum yolu enfeksiyonu geçiriyor. Yılda sekizden fazla solunum yolu enfeksiyonu, ikiden fazla zatürre ya da üç dört kez orta kulak iltihabı geçiren çocukların ise başta bağışıklık sistemiyle ilgili olmak üzere bazı testlerin yapılması gerekiyor.

Viral enfeksiyonlarda antibiyotik kullanmayın

Viral üst solunum yolu enfeksiyonlarının kesin bir tedavisi yoktur. Burun akıntısı ve tıkanıklığı gibi bazı şikayetler azaltılabilse de daha kısa sürede iyileşme sağlanamaz. Bu durumda en sık yapılan hatalardan biri de, gereksiz antibiyotik kullanımıdır. Unutmayalım ki; antibiyotikler bakterileri öldürür ama üst solunum yolu enfeksiyonlarına yol açan virüsleri öldürmez. Viral enfeksiyonlarda gereksiz antibiyotik kullanılması bakterilerde direnç gelişimine yol açar; gerçekten bu ilaçlara ihtiyacımız olduğunda ise işe yaramazlar. Bu nedenle antibiyotikler sadece doktor önerisi ile kullanılmalıdır.

Ateşi 38&#x;in üstündeyse&#x;

Tedavide asıl önemli olan destekleyici tedavidir. Bunun yanı sıra çocuklarda sıvı alımının artırılması, sigaraya maruz kalınmasının engellenmesi, serum fizyolojik ile burnunun temizlenmesi ve aspire edilmesi, ateşin 38 derecenin üzerinde olması durumunda ılık duş yaptırılması ve ateş düşürücü verilmesi sayılabilir. Burun akıntısı ve tıkanıklığını azaltmaya yönelik tedavilerin ise etkinliği çok sınırlıdır. Şikayetlerin belirgin olduğu durumlarda hekime danışılarak yaş üzerindeki çocuklarda verilebilir. Viral enfeksiyonlar ile birlikte aspirin kullanılması; Reye sendromu denilen, karaciğer yetmezliğine kadar giden ve hayati riske neden olan durumlara yol açabilir.

El yıkamayı öğretin

Hastalıklar kapıyı çalmadan önlem almak ve bunun için çocukları bilgilendirip bilinçlendirmek ise en doğru olanı! Üst solunum yolu enfeksiyonlarından korumak için çocuklara hasta kişilerden uzak durması, sık el yıkaması, maske takması, kağıt mendil kullanması (kullanılan mendil hemen çöpe atılmalı) öğretilmeli. Birçok enfeksiyon hastalığının kontrolünde kişisel temizlik alışkanlıkları çok önemlidir. Küçük yaşlardan itibaren çocuklarda el yıkama alışkanlığı geliştirilmesi, tuvaletten sonra elini iyi yıkaması ve gün içerisinde de sık sık ellerini yıkaması, elini ağzına, yüzüne götürmemesi hastalıklardan korunmada çok büyük rol oynar.

Kahvaltı es geçilmemeli

Sınıfların sık sık havalandırılması, dengeli ve yeterli beslenmeye özellikle de kahvaltıya dikkat edilmesi gerekiyor. Çocuklara mutlaka günde 1 litre su içirilmeli, kalın ve yünlü giyecekler yerine pamuklu giyecekler giydirilmeli, hasta çocuk rapor alarak okula gönderilmemeli. Düzenli reklamı yapılan ve tavsiye edilen pek çok ürün ve bitkisel formüllerin de bilimsel kanıtı yoktur. Hatta bu ürünler, böbrekler ve karaciğere zarar verebilir. Bu nedenle enfeksiyon önleyici ve/veya bağışıklık sistemi destekleyici tedaviler konusunda tecrübeli bir uzmana danışılmalı.

Grip aşısı yaptırın

Özellikle birçok çocuğun bir arada bulunduğu ortamlarda oyun alanlarının ve oyuncakların uygun şekilde temizlenmesi ve grip aşısı yaptırılması da önemlidir. Grip aşı; her yıl, kış aylarında görülmesi beklenen grip virüslerine karşı yeniden hazırlanan, inaktif yani; ölü bir aşıdır. Özellikle risk grubunda olanlar için aşılama önemlidir. Astım, diyabet, kalp hastalığı, böbrek hastalığı, nörolojik ya da nöromusküler (kas ve sinir hastalığı) hastalıkları olan çocuklar ve bu çocuklar ile aynı evde yaşayan diğer kişiler risk grubunda olmasa bile mutlaka aşılanmalıdır. Örneğin evde astımlı bir çocuk var ise evdeki herkesin aşılanması önerilir.

*Bu içeriğin geliştirilmesinde Tıbbi Direktörlük katkı sağlamıştır.
*Web sitemizdeki bilgiler kişileri tanı ve tedaviye yönlendirme amacı taşımaz. Tanı ve tedaviye yönelik tüm işlemlerinizi doktorunuza danışmadan uygulamayınız. İçeriklerde Acıbadem Sağlık Grubu'nun tedavi edici sağlık hizmetlerine yönelik bilgiler yer almamaktadır.

RANDEVU AL  
Okullar başladı, enfeksiyonlara hazır mıyız?

Okullar da başlıyor. Çocukları bu sene ilköğretim 1. sınıfa başlayacak annelerin birçok endişesi var. Bazı çocuklar 5, bazıları 6 yaşında. Hiç okul öncesi eğitimi almadan okula başlamak zorunda kalan, kendi kişisel bakımını yapamayan çocuklar var ne yazık ki… Acaba çocuğum başarılı olacak mı? Sınıftaki diğer çocuklardan geri kalır mı? Bu onun ilerideki hayatını nasıl etkileyecek gibi soruların yanı sıra birde şu soru var akıllarda "Acaba çocuğum bu sene çok hastalanacak mı?" 

Üst solunum yolu enfeksiyonu ya da soğuk algınlığı hem dünyada hem de ülkemizde doktor ziyaretlerine neden olan en sık hastalıklardan biridir. Burun ve boğazda iltihaba yol açan 'den fazla virüs çocuklarda üst solunum yolu enfeksiyonlarına yol açar. Üst solunum yolu enfeksiyonları genellikle sonbahar ve kış mevsimlerinde ortaya çıkar. Ama düşünülenin aksine havanın soğuması ve çocuğun üşümesi ile ilgisi yoktur. Çocuklar kışın daha çok hasta olurlar, çünkü çocukların okula gitmesi virüsler ile karşılaşmayı arttırır, insanlar hava soğuk olduğu için iç ortamlarda birbirlerine yakın temasta kalırlar ki, bu da enfeksiyonların bulaşmasını kolaylaştırır. Ayrıca düşük nem oranı, burun mukozasını kurutur, bu durumda çocukları soğuk algınlığına yol açan mikroplara (virüslere) karşı daha hassas hale getirir. 

Şikayetler çocuk virüsü aldıktan gün sonra başlar ve genellikle 1 hafta sürer. Bu süre çocuktan çocuğa değişkenlik gösterebilir bazı şikayetler 2 haftaya kadar devam edebilir. Bebeklerde, huzursuzluk, hafif ateş, burun tıkanıklığı, uyku sorunları, bazen kusma, ishal olabilir. Daha büyük çocuklarda ise burun akıntısı, burun tıkanıklığı, boğazda kaşıntı, boğaz ağrısı, halsizlik, hapşırık, geniz akıntısının yol açtığı hafif öksürük vardır. 

SOĞUK ALGINLIĞI (ÜST SOLUNUM YOLU ENFEKSİYONLARI-ÜSYE) NASIL BULAŞIR? 

Üst solunum yolu enfeksiyonu olan bir çocuk hapşırık ya da öksürük ile hastalığa yol açan virüsü yayar. Virüs havadan damlacık yolu ile bir çocuktan diğerine yayılabileceği gibi direkt temas yolu ile ya da ortak kullanılan objeler ile bulaşabilir. 

İşte sık duyduğumuz şikayetlerden biri daha… "Çocuğum bu sene okula başladı ve hep hasta… Sanırım bağışıklık sistemi ile ilgili bir sorun var…" 

Bir çocuk yılda kaç kez üst solunum yolu enfeksiyonu geçirebilir? Ne zaman bağışıklık sistemi ile ilgili endişelenelim? 

Çocukların birçoğu yılda kez ÜSYE geçirirler. Yuvaya giden çocuklarda bu sayı daha da artabilir. Yuvaya yeni başlayan yılda kez hastalanan bir çocuk düşünün, her enfeksiyon hafta sürebilir ki, bu nerede ise bütün kış demektir. 6 yaşından büyük çocuklarda üst solunum yolu enfeksiyonları sıklığı azalır. Ergenlik çağındaki bir çocuk ise yılda üst solunum yolu enfeksiyonu geçirebilir. Ancak yılda 8'den fazla solunum yolu enfeksiyonu, 2'den fazla zatürre ya da yılda kez orta kulak iltihabı geçiren çocuklarda başta bağışıklık sitemine ilişkin bazı testler olmak üzere bazı testlerin yapılması gerekebilir. 

Dünya üzerinde şöyle bir ilaç yok; verelim ve çocuklar bir daha enfeksiyon geçirmesinler ya da daha az enfeksiyon geçirsinler. Hem dünya da hem de ülkemizde çocukların bağışıklık istemini güçlendirdiği ileri sürülen bitkisel bazı ekstreler yaygın olarak kullanılmaktadır. 

Bununla birlikte bu tedavilerin çocuklarda enfeksiyon sıklığını azalttığını gösteren çalışmalar bu tedavilerin uluslararası rehberlerde yaygın kullanımını önerecek düzeyde değildir. Bu tedavilerin özellikle uzun dönem etkinliğine ilişkin çok az sayıda bilimsel çalışma vardır. Bu neden ile bu tür ilaçların kullanılması önerilmemektedir. 

Sık olarak yapılan uygulamalardan biri de üst solunum yolu semptomlarının başlaması ile birlikte C vitamini verilmesi… 

Yapılan çalışmalar C vitamini kullanımının üst solunum yolu enfeksiyonları sıklığını ve semptomlarını azaltmadığını göstermiştir. Hatta bu vitaminlerin uzun süre ve yüksek doz kullanımının ishal gibi bazı istenmeyen yan etkileri olabilir. 

Üst solunum yolu enfeksiyonları tedavisinde hangi ilaçlar kullanılır? 

Aslında viral üst solunum yolu enfeksiyonlarının kesin bir tedavisi yok. 

Özellikle büyük çocuklarda kullanılan bazı tedaviler burun akıntısı, tıkanıklığı gibi bazı şikayetleri azaltabilir; fakat çocukların daha kısa sürede iyileşmesini sağlamaz. Tedavisiz 7 gÜn tedavi ile 1 hafta da iyileşir diyebiliriz. 

Bazı anneler antibiyotik kullanmayı hiç sevmez, bazı anneler ise üst solunum yolu enfeksiyonu bulguları başlar başlamaz evde zaten hazırda olan bir antibiyotiği hemen başlayıverirler. 

Antibiyotik bakterileri öldürür ama üst solunum yolu enfeksiyonlarına yol açan virüsleri öldürmez. Viral enfeksiyonlarda gereksiz antibiyotik kullanılması bakterilerde direnç gelişimine yol açar, gerçekten bu ilaçlara ihtiyacımız olduğunda ise işe yaramazlar. Bu neden ile antibiyotikler sadece DOKTOR önerisi ile kullanılmalıdır. 

SOĞUK ALGINLIĞI İLAÇLARI 

Vurgulamak istediğim bir konu daha var ne yazık ki, hem ülkemizde hem de dünyada reçetesiz satılan soğuk algınlığı ilaçları çok fazla ve gereksiz yere kullanılıyor. 

Bu ilaçların yan etkileri ya da yanlışlıkla yüksek dozda alınmaları acile önemli bir başvuru nedenidir. Sadece ABD de yılları arasında bu ilaçlar ile ilgili olarak zehirlenme merkezlerine bin çağrı gelmiştir. Amerika Birleşik Devletleri'nde yılından itibaren soğuk algınlığı ilaçlarının etiketleri üzerinde değişik yapılmış ve bu ilaçlarının 4 yaşın altında kullanılmaması gerektiği belirtilmiştir. Ülkemizde de dekonjestan (burun akıntısı tıkanıklığını ortadan kaldırmaya yönelik ) ilaçlar artık reçetesiz satılmamaktadır. 

Daha önceki yazılarımda da değinmiştim. Son yıl içinde çocuklarda astım ve alerjik hastalıkların sıklığı artmaktadır. Çok sayıda çalışma bu artışın nedenini bulmaya çalışmıştır. Son 10 yılda yayınlanan bazı çalışmalar parasetamol kullanımı ile astım ve alerjik hastalıklar arasında ilişki bildirmiştir. Bu ilaçların çok yaygın kullanılmasının çocuklardaki astım sıklığındaki artış ile ilgili olup olmayacağı tartışılmaktadır. 

"Parasetamol artık kullanmayalım" demek kesinlikle uygun değil. 

Fakat parasetamol ateş ya da ağrı çocuğun genel durumunu belirgin olarak etkiliyor ve kesin bir ihtiyaç var ise kullanalım. 

NE YAPMALISINIZ? 

O zaman anneler bize haklı olarak şunu soruyor: "Onu vermeyin, bunu vermeyin, pekala ne yapacağız, çocuğun burnu akarken, hapşırırken, öksürürken yapabileceğimiz hiçbir şey yok mu?'Tabii ki var…Tedavide asıl önemli olan destekleyici tedavidir. 

• Çocukların sıvı alımının arttırılması. 

• Sigaraya maruziyet önemli, sigaraya maruz kalan çocuklar hem daha sık hastalanıyorlar, hem de şikayetleri daha ağır ve uzun süreli oluyor. 

• Serum fizyolojik ile burnun temizlenmesi ve aspire edilmesi önemli. 

• Ateş ˃ C ise, çocuğun genel durumu bozuk ve halsizlik var ise ateş düşürücü verilebilir. 

• Burun akıntısı ve tıkanıklığını azaltmaya yönelik tedavilerin etkinliği çok sınırlıdır, ancak şikayetlerin belirgin olduğu durumlarda hekime danışılarak 4- 6 yaşın üzerindeki çocuklarda verilebilir. 

• ASPİRİN kesinlikle kullanılmaz, viral enfeksiyonlar ile birlikte aspirin kullanılması REYE sendromu denilen karaciğer yetersizliğine kadar gidebilen ve hayati tehdit eden komplikasyonlara yol açabilir. 

SOĞUK ALGINLIĞINDAN KORUNMA 

Çocuklarımızı sık üst solunum yolu enfeksiyonlarından koruyabilir miyiz? 

Hasta kişilerden uzak tutulması! Ne yazık ki bu bu her zaman mümkün değil. Çocukların elleri ile ağızlarına, gözlerine dokunmaları da enfeksiyon alımını arttırabilir. Sık el yıkama çok önemli, çocuklara bu alışkanlığın öğretilmesi gerekli. 

Üst solunum yolu enfeksiyonu varlığında çocuklar kağıt mendil kullanmalı ve mendil hemen çöpe atılmalıdır. Özellikle birçok çocuğun bir arada bulunduğu ortamlarda oyun alanlarının, oyuncakların (artık dersanelerin ve sınıftaki araçların) uygun şekilde temizlenmesi önemli. 

Bazı çocuklarda üst solunum yolu enfeksiyonunu takiben kulak enfeksiyonları (orta kulak iltihabı), sinus enfeksiyonları, pnömoni (zatürre) gibi komplikasyonlar oluşabilir. Bu neden ile genel durumu kötüleşen, ateşi yüksek olarak, özellikle 3 günden fazla devam eden, yoğun balgamlı öksürük, hırıltı, kulak ağrısı gibi şikayetleri olan çocukların bir an önce bir hekime başvurmasında fayda vardır. 

Grip aslında soğuk algınlığı gibi viral etkenlerin (İnfluenza A ve B viruslerinin) yol açtığı bir enfeksiyondur. Ama daha ağır seyredebildiği ve bazı hastalarda orta kulak iltihabı, zatürre gibi komplikasyonlara yol açtığı için soğuk algınlığının gripten ayırımı önemlidir. 

Soğuk algınlığında ateş yoktur ya da hafiftir; gripte yüksek ateş vardır üst solunum yolu enfeksiyonlarında baş ağrısı bazen vardır, gripte ise hemen her zaman vardır. 

Üst solunum yolu enfeksiyonlarında hapşırık sıklıkla vardır, gripte ise daha az sıklıkla rastlanır. 

Üst solunum yolu enfeksiyonlarında hafif öksürük, gripte ise daha şiddetli öksürük vardır. 

Üst solunum yolu enfeksiyonlarında hafif halsizlik vardır, çocukların enerji düzeyi çok etkilenmemiştir. Gripte ise halsizlik daha belirgindir ve haftalar sürebilir. 

Üst solunum yolu enfeksiyonlarında boğaz ağrısı genellikle vardır, gripte boğaz ağrısı daha nadiren rastlanır. 

Grip aşısı her yıl kış aylarında görülmesi beklenen grip virüslerine karşı yeniden hazırlanan inaktif yani ölü bir aşıdır . yılı grip aşısı içinde Dünya Sağlık Teşkilatı'nın Kuzey yarım küresi için belirlediği Influenza A (H1N1), Influenza A (H3N2) ve İnfluenza B virusleri bulunuyor. Bu seneki aşıda H1N1 virüsü geçen yılki ile aynı kalır iken, H3N2 and B virüslerinin tiplerinde değişiklik mevcut. 

Özellikle risk grubunda olanlar için aşılama önemlidir. Astım, diyabet, kalp hastalığı , böbrek hastalığı, nörolojik ya da nöromuskuler hastalıkları olan çocuklar ve bu çocuklar ile aynı evde yaşayan diğer kişiler risk grubunda olmasa bile mutlaka aşılanmalıdır. Örneğin, evde astımlı bir çocuk var ise evdeki herkesin aşılanması önerilmektedir. 

Hepinize sağlık, mutluluk ve başarı dolu bir eğitim yılı diliyorum. 

Başta öğretmenler ve anneler olmak üzere hepimize kolay gelsin. 

Sevgi ve selamlarımla 

Kaynak : funduszeue.info dan alınmıştır 

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası