rüyada beyaz yumak görmek / Kuznetsov P I Turetskiy Yazyk Zavershayushchiy Kurs PDF | PDF

Rüyada Beyaz Yumak Görmek

rüyada beyaz yumak görmek

Folklor Akademi Dergisi, Cilt 1 - Sayı 3,

Geçmişten günümüze zengin motif, desen ve kompozisyon özelliğine sahip, her biri birbirinden farklı olan Türk halıları, Anadolu’da birçok merkezde dokunmaya devam etmektedir. Yöre kadınının el maharetiyle dokunan bu halılar Türk halı sanatına dair en güzel örnekleri oluşturmaktadır. Birçok yörede halı dokumacılığı hem bir sanatsal uğraş, hem de geçim kaynağı olarak sürdürülmektedir. Bu yörelerden birisi Antalya Bölgesi’nde yer alan halı dokumacılığı ile ünlü Döşemealtı ilçesidir. Döşemealtı halılarında birden çok motife rastlamak mümkündür. Genellikle soyut anlatımın yer aldığı halılarda kullanılan motifler el, şıngır, deve, akrep, heybe suyu funduszeue.info Ancak kimi zaman soyut anlatımın yanı sıra hayvan figürleri de halılarda görülmektedir. Döşemealtı halılarında yer alan ruhu, ölümsüzlüğü, sevinci ve mutluluğu temsil eden kuş motifleri ise çeşitli kuş türleri veya kuşların uzuvları (kuş ayağı, kuş çırnağı, kuş gagası, kuş gözü v.b) şeklinde kullanılmaktadır. Araştırma kapsamında Döşemealtı yöresinde yapılan alan çalışması sonucunda, hayvan figürünü somut olarak yansıtan kuş motifli halı tekniğiyle dokunmuş ürünler tespit edilmiştir. Kuş motifi Türk kültüründe çok farklı anlamları ve inanışları simgelemektedir. Bu çalışmanın amacı kuş motifinin özellikleri ve kuş motifinin kullanıldığı, 4 farklı motif özelliğine sahip Döşemealtı halısının incelenmesidir. Yapılan çalışma sonucunda; özgürlük, uğur haberci olan kuşlara anlam yüklenerek, halı minder ve yastıklarda motif olarak kullanılmıştır. Kuş türlerinden Döşemealtı bölgesinde yoğun olarak görülen ve yetiştirilen keklik, güvercin türünün halılarda kullanıldığı da tespit edilmiştir. Throughout settlements in Anatolia Turkish carpets are still being woven, each standing out in its own way. Those carpets, with an enriched tradition of motif, pattern and composition past to present; and woven by the capable hands of countryside ladies, represent the peak beauty in Turkish carpet art. In many areas carpet weaving lives on both as an artistic preoccupation and a means of living. One such area is the Döşemealtı district of carpet weaving fame, located in the Antalya region. It is possible to come across more than one motif in Döşemealtı carpets. While the expression is mostly abstract with motifs such as hand, millstone, camel, scorpion, saddlebag water etc., animal figures also sometimes join in on the picture. The bird motifs representing immortality, spirit, happiness and joy can be both different bird species or bird parts (beak, foot, eye etc.). Field survey conducted in the Döşemealtı region has been identified products woven with bird motif carpet weaving style, depicting bird motifs in a perceptible manner. Bird motif symbolises many meanings and beliefs in Turkish culture. The aim of this study is to examine the features of bird motif and Döşemealtı carpet that is 4 different motif features with the bird motif is used. As a result of the study birds are freedom, luck, messenger by given meaning has been used carpet, cushion and pillows as motif. It has also been found that species of pigeon and partridge from the bird species, which are seen and grown intensively in the Döşemealtı region were used on carpets

Эпизоды

  • Öykü: Anton Çehov - Memurun Ölümü

    Seslendiren: Yusuf Can Gökkaya

    "Çehov, kısa güldürü hikâyelerinden, adım adım, sosyal. politik nitelik taşıyan büyük konulara geçtiMemurun Ölümü hikâyesinde, küçük bir memur olan Çerviyakov, tiyatroda aksırır ve istemeyerek, önünde oturmakta olan bir generalin dazlak kafasını ıslatır. Üst üste yaptığı beceriksizce özür dilemelerle generali çileden çıkarır. General onu terslemek zorunda kalır, memurcuk şiddetli bir ceza göreceğinden korkar ve korkusundan ölür. Gerçi bu bir hikâyedir ve bütün güldürücülüğüne rağmen, korkmuş bir insanın köle psikolojisini çok iyi anlatır."

    Send in a voice message: funduszeue.info
  • Öykü: Ali Hulki Cihan - Tehlikeli Bir Oyun (İshak Edebiyat, )

    Seslendiren: Bakış Kutlu Kurtuluş

    "Biraz tembellik yapmaya karar verdi. Akşamdan direktörü arayıp çok şiddetli grip olduğunu söyleyerek iki gün izin istedi, yalandan da öksürdü ama ne çok belirgin ne de çok silik, tam kararında. Bu tondaki öksürük, eğer telefonda maruz kalınırsa ahizenin diğer ucundakini hastalık konusunda ikna eder. Ama yüz yüzeyken bir işe yaramaz, herkes bilir bunu. Şefik geçen ay insan üstü bir tempoda çalıştığından saçını kestirecek zaman bulamamıştı da haftalarca çim adam gibi gezmişti. Neyse ki direktör bu izin isteğini ikiletmedi. Hatta dedi ki, “Çarşamba, perşembe izinlisin, cuma da evden çalış sen Şefikçiğim.” Kör istemiş bir göz, Allah vermiş iki göz. Fazla göze batmayan biriydi şirkette. Kendini önlere atmayıp, sessiz ve derinden gidenlerden. Aynı zamanda bekâr, yalnız yaşayan ve iflah olması zor bir zamparaydı. "

    Send in a voice message: funduszeue.info
  • Пропущенные эпизоды?

    Нажмите здесь, чтобы обновить ленту.

  • Anton Çehov - Vanka

    Seslendiren: Yusuf Can Gökkaya

    "Bu işle Vanka'nın en çok sevdiği insan, Olga İgnatiyevna uğraşırdı. Vanka'nın an- nesi Pelageya hayattayken, beylerin evinde oda hizmetçisi olarak çalıştığı "

    Send in a voice message: funduszeue.info
  • Yeliz Baloğlu - Terapi

    Seslendiren: Yusuf Can Gökkaya

    "Hayatımdaki en büyük ikiyüzlülüktü Gönül Hanım. Altı yaşında tanıştım onunla; Bir ilkokul bahçesinde babamın beni üzerimde siyah önlük, turuncu fındıkkabuğu desenli el örgüsü hırka, sırtımda üstünde Çakmaktaşlar’ın sırıttığı kırmızı meşin çanta, kısa saçlarıma iliştirilmiş beyaz bir fiyonkla bıraktığı gün İncecik, saçları fönlü, kırmızı rujlu, güzel yüzlü, illa ki tayyörlü eğitim neferi. Gönlünü eğitime adamış Gönül Hanım. Sıraya girmiş öğrencilerin başında duruyordu. Ben de sıranın en sonunda durdum. Boyum herkesten biraz daha uzundu. Okul hayatım boyunca da ön sıralarda oturmak pek nasip olmadı. Okuldaki ilk gün içeriye, sınıfa girdiğimizde ağlayanların, tedirgin etrafına bakanların, kaçmak için kapıyı kollayanların ortasında sakin durduğumu anımsıyorum. Çünkü ablamın bir önceki sene gidip geldiği bu esrarengiz yeri hep merak etmiştim."

    Send in a voice message: funduszeue.info
  • Franz Kafka - Açlık Sanatçısı

    Seslendiren: Yusuf Can Gökkaya

    "Son on yıldır açlık sanatçılarına olan ilgi önemli derecede azaldı. Eskiden bu tip pahalı gösteriler ortaya koymak kazançlı bir işken, bugün bu tamamen imkânsız. İki farklı zaman dilimi. O zamanlar bütün şehir açlık sanatçısıyla ilgilenirdi; bir aç kalma gününden diğerine ilgi sürekli artardı; herkes en azından günde bir defa açlık sanatçısını görmek isterdi; aç kalma gösterisi devam ettiği müddetçe, küçük kafesin önünde bütün gün oturan müdavimler olurdu; etkiyi artırmak için kullanılan meşalelerin ışığı altında açlık sanatçısını seyretmeye geceleyin bile gelenler olurdu; güzel havalarda kafes dışarı çıkarılır ve açlık sanatçısı özellikle çocuklara gösterilirdi; gösteri, sırf moda diye ilgilenen yetişkinler için genelde bir eğlence aracıyken, çocuklar ise, birbirlerinin ellerini tutarak pas kürkü içinde omurga kemikleri dışarı fırlamış, soluk benizli açlık sanatçısının, etrafa saçılmış saman yığını üzerinde, bir sandalyeye bile tenezzül etmeden öylece oturuşunu, sahte bir gülümsemeyle nazikçe kafasını sallayarak soruları cevaplayışını ve insanlar ne kadar zayıf olduğunu görsünler diye kolunu parmaklıkların arasından uzatışını, ağızları açık, şaşkınlıkla seyrederlerdi. İşte o zaman tamamen kendi içine kapanır, kimseyi, hatta kafesteki tek eşya olan saatin vuruşlarını –ki bu onun için çok önemlidir- bile umursamaz, sadece, neredeyse kapalı gözlerle dosdoğru ileri bakar ve dudaklarını nemlendirmek için küçük bir bardaktan ara sıra birkaç yudum su alırdı."

    Send in a voice message: funduszeue.info
  • Franz Kafka - İlk Acı

    Seslendiren: Yusuf Can Gökkaya

    Alıntı:

    "Bir trapez sanatçısı –çok iyi bilinir ki; çalışmaları büyük varyete tiyatrolarına ait kubbelerin yükseklerinde yapılan bu sanat, insanoğlu tarafından en zor kazanılan sanatlardandır trapeze her çıkışında aynı cesareti gösterebilmek için, önce mükemmellik adına bir çaba, sonraları ise zorba bir alışkanlık olarak, hayatını bütün gün ve gece boyunca trapez üzerinde kalabilecek şekilde düzenlemişti. Zaten son derece ikincil olan bütün ihtiyaçları da onu aşağıdan seyrederek nöbetleşe çalışan ve gerekli olan her şeyi yukarıya gönderip almak için yapılmış özel bir kutu kullanan yardımcılar tarafından karşılanırdı. Her ne kadar diğer gösteriler boyunca onun yukarıda durması –ki bunu gizlemek imkansız olduğuna göre biraz rahatsız edici olsa da böyle bir yaşam tarzı etrafındaki dünya için olağandışı zorluklar yaratmazdı ve böyle zamanlarda daima hareketsiz kalmasına rağmen seyircilerden ona bir bakış mutlaka ulaşırdı. Ama farklı idareler bundan ötürü onu hoş görürlerdi, çünkü o sıra dışı ve yeri doldurulamaz bir sanatçıydı. Ve tabii ki insanlar, onun kötü niyetinden değil devamlı idmanlı kalıp sanatını kusursuzluk içinde koruyabilmek için bu tarz bir yaşam sürdürüyor olmasını anlıyorlardı."

    İstek ve önerileriniz için iletişime geçebilirsiniz.

    funduszeue.info

    Send in a voice message: funduszeue.info
  • Franz Kafka - Küçük Bir Kadın

    Seslendiren: Yusuf Can Gökkaya

    "funduszeue.info küçük kadın benimleyken çok mutsuzdur, benimle ilgili daima itiraz edeceği bir şeyler bulunur, tarafımdan sürekli haksızlığa uğradığını düşünür, her adımım onu kızdırmaya yeterlidir; eğer hayatı, olabilecek en küçük parçalara bölmek ve her parçayı ayrı ayrı değerlendirmek mümkün olsaydı, hiç şüphesiz hayatımın her parçası onu sinir edebilirdi."

    Send in a voice message: funduszeue.info
  • Öykü: Başar Yılmaz - Durdurun Dünyayı İnecek Var (İshak Edebiyat, )

    Seslendiren: Yusuf Can Gökkaya

    "Dünyaya yutacak gibi bakan kocaman gözleri vardı Sopa’nın. İştahla bakan o gözlerin vadettiğinden çok daha az çalışırdı kafası ama yine de benim en iyi arkadaşımdı. Çoğu kasabalının bilmediği veya unuttuğu esas adı Bayram’dı. Lakabını zayıf ve uzun olmasından dolayı koymuş zamanında birileri, kim bilir kim? Kasabanın böyle boş beleş işlere bakan, kendine abi dedirten birkaç iti vardı, muhakkak onlardan biriydi.

    Sopa’nın ailesi yoksuldu ama öyle böyle değil. Altta yok, üstte yok dedikleri türden. Tek maaşlı memur evimiz yanlarında kraliyet sarayı gibi kalırdı. Annem istemezdi Sopa’yı evde. O komşuya pazara çıktığında birkaç kez getirirdim de onu bile anlardı sonradan."

    Send in a voice message: funduszeue.info
  • Öykü: Duygu Özsüphandağ Yayman - Maria Puder Kitabevi

    Seslendiren: Bakış Kutlu Kurtuluş

    Maria Puder Kitabevi’nde sabahtır. Maria yine günün ilk ışıklarıyla inmiştir alt kata. Dükkânın kapısında henüz asma kilit varken, sokak lambaları sönmemişken daha. Eski alışkanlığıdır erken uyanmak. Bir Orhan’a erken uyanamamıştır.

    Ahşap raflarla, raflardaki satırların yanına yöresine dizili rengârenk kuklalarla, bebeklerle, her yaşa göre oyuncaklarla, eski eşyayla dolu dükkânda, hikayesini ele veren tek rafa yanaşır önce. Orası içli bir memlekettir. Gorki’nin ve Pearl Buck’ın Ana’ları sırt sırta vermiştir. Betty Mahmudi, “Kızım Olmadan Asla” diyerek yaslanmıştır onlara. “Cumartesi Anneleri” toplanmıştır bir araya. “Parasız Yatılı” nasıl da parlar Füruzan renginde. Başkaldırır Tante Rosa ki Maria, kızına vermiştir adını; Sevgi Rosa. Sanmıştır ki Sevgi Soysal’ın ana babası gibidirler Orhan’la. Alman anne, Türk baba. İnsan hep benzerini aramakta. Oysa hangi öykü, bir diğerinin tıpkıbasımı ve insan nasıl da tek başına! Kaçırılmış kızı Sevgi Rosa’nın peşi sıra dolaşan anası olabilmiştir sadece. Anneliğini yaşayamamış Maria Puder’in adı, dükkânın tabelasında. Berlin’de Türkoloji okurken eline aldığı ilk kitaplardandır “Madonna”. Türkiye’de çok satılanlar listesinde olduğundan habersizdir. Buraya gelince öğrenir, sebebini düşünür. Ailesinin hayatını yaşayanların var olma hikayesidir aslında. Bilmez ki okur da işin orasında mı? Kendisi, Madonna olmayan bir Marialık arayışında… "

    Send in a voice message: funduszeue.info
  • "

    Send in a voice message: funduszeue.info
  • Şiir: Cemal Süreya - Üvercinka

    Seslendiren & Müzik: Yusuf Can Gökkaya

    --

    Böylece bir kere daha boynunlayız sayılı yerlerinden
    En uzun boynun bu senin dayanmaya ya da umudu
    kesmemeye
    Laleli'den dünyaya doğru giden bir tramvaydayız
    Birden nasıl oluyor sen yüreğimi elliyorsun
    Ama nasıl oluyor sen yüreğimi eller ellemez
    Sevişmek bir kere daha yürürlüğe giriyor
    Bütün kara parçalarında
    Afrika dahil
    Aydınca düşünmeyi iyi biliyorsun eksik olma
    Yatakta yatmayı bildiğin kadar
    Sayın Tanrıya kalırsa seninle yatmak günah, daha neler
    Boşunaymış gibi bunca uzaması saçlarının
    Ben böyle canlı saç görmedim ömrümde
    Her telinin içinde ayrı bir kalp çarpıyor
    Bütün kara parçaları için
    Afrika dahil

    Senin bir havan var beni asıl saran o
    Onunla daha bir değere biniyor soluk almak
    Sabahları acıktığı için haklı
    Gününü kazanıp kurtardı diye güzel
    Birçok çiçek adları gibi güzel
    En tanınmış kırmızılarla açan
    Bütün kara parçalarında
    Afrika dahil
    Birlikte mısralar düşünüyoruz ama iyi ama kötü
    Boynun diyorum boynunu benim kadar kimse
    değerlendiremez
    Bir mısra daha söylesek sanki her şey düzelecek
    İki adım daha atmıyoruz bizi tutuyorlar
    Böylece bizi bir kere daha tutup kurşuna diziyorlar
    Zaten bizi her gün sabahtan akşama kadar kurşuna
    diziyorlar
    Bütün kara parçalarında
    Afrika dahil
    Burda senin cesaretinden laf açmanın tam da sırası
    Kalabalık caddelerde hürlüğün şarkısına katılırkenki
    Padişah gibi cesaretti o, alımlı değme kadında yok
    Aklıma kadeh tutuşların geliyor
    Çiçek Pasajında akşamüstleri
    Asıl yoksulluk ondan sonra başlıyor
    Bütün kara parçalarında
    Afrika hariç değil

    Send in a voice message: funduszeue.info
  • Öykü: Ivan Turgenyev - Bıldırcın

    Seslendiren: Yusuf Can Gökkaya

    "Şimdi size anlatacağım olay başımdan geçtiği zaman on yaşında kadar vardım.
    Olay yazın geçmişti. O zaman Rusya’nın güneyinde bir çiftlikte oturuyorduk. Çiftliğin çevresinde birkaç fersah ötelere kadar bozkırlar uzayıp gidiyordu. Yakınlarda ne bir orman, ne de bir dere vardı. Pek derin olmayan, fundalıklarla kaplı sel yatakları, dümdüz bozkırı yeşil yılanlar gibi kesiyordu. Bu sel yataklarının dibinde küçük derecikler sızıyordu. Ötede beride en sarp tepelerde gözyaşı kadar berrak sularıyla kaynaklar görünüyordu. Çiğnenmiş keçi yollan oraya gidiyor, suyun önündeki cıvık çamurda kuşlarla öteki küçük hayvancıkların ayak izleri birbirini kesiyordu. İyi su, insanlar kadar onlara da lazımdı."

    Send in a voice message: funduszeue.info
  • Öykü: Zabel Yılmaz - Hicaz (İshak Edebiyat, )

    Seslendiren: Yusuf Can Gökkaya

    "Sıra sıra dizilmiş evlerin renkleri bayırdan aşağı indikçe koyulaşmaya, renkler koyulaştıkça müziğin sesi de yakınlaşmaya başlıyor. Sokak buram buram is kokuyor, üst katlardan biri çöpünü camdan fırlatıyor, alt komşu üsttekine bela okuyor. Kapının önüne halı serip oturan, pazen eteğinin lastiğini memelerine kadar çekmiş teyze sigarasını yakarken soba için odun kıran kara suratlı kocasını izliyor. Dik bayırı bitirip düzlüğe ulaştığın yerde yanık yüzlü bir kadın göğüslerinin arasından çıkardığı parayı çıplak ayaklı bir çocuğa veriyor, karşı evdeki genç kız çamaşır suyuyla kapıları fırçalıyor. Bu mahallede bütün kirler çamaşır suyuyla yıkanır çünkü. Hiçbir rengi ve hiçbir kokuyu hatırlayamadım, der gibi bakışlarını da adımlarını da daha bir yabancılaştırıyorsun sokağa."

    Send in a voice message: funduszeue.info
  • Sesli Öykü

    Büşra Yabanigül - Tanıdık Bir Film (İshak Edebiyat, )

    Seslendiren: Bakış Kutlu Kurtuluş

    "Sabahın bu ilk saatlerini çok seviyorum. Ece gelene kadar tantanasız, telaşsız oturabilmenin sefasını sürüyorum. Yine menekşelerimin yerini değiştirmiş. Kaç kere söyledim, mutfağın penceresinden gelen ışık iyi geliyor onlara diye. Kafalarını daha çok kaldırıp konuşuyorlar benimle. Her yeri mor menekşelerle doldurasım var. Ama ben gittikten sonra kimse bakmaz onlara. Ece de uğramaz buralara. Uğrar mı? Bebekliği başka bir evde geçse de çocukluğu benimle burada geçti. Mithat Bey’e ne kadar bağlıydı. Bir insan öz kızını nasıl sevebilirse o da öyle sevdi Ece’yi. Ne çok ağladı o gittiğinde. Günlerce uğramadı eve. Sabah sabah nerden aklıma geldi tüm bunlar? Geceleri düşündüğüm yetmezmiş gibi gündüzleri de düşünür oldum böyle şeyleri. Uykularım da hepten azaldı zaten. Tavşan uykusu misali Hiç uyumamış gibi, derinliksiz, hafif."

    Send in a voice message: funduszeue.info
  • Maksim Gorki - Danko'nun Yüreği

    Seslendiren: Yusuf Can Gökkaya

    "Dünyanın uzak bir ucunda, çok eski zamanlarda bir halk yaşardı.

    Bu halkın yaşadığı toprakların bir yanı büyük bir bozkırlık diğer yanı ise geçit vermez ormanlarla kuşatılmışti. Bu insanlar neşeli, güçlü, yürekli kişilerdi. Fakat günlerden bir gün her şey değişti, zor günler başladı. Nereden geldikleri belli olmayan yabancı insanlar, yerli halkı ormanlara sürüp çıkardılar.

    Asırlık orman oldukça yaşlı ve eskiydi, içi bataklıklarla doluydu, çok karanlıktı. Gökyüzünden bakıldığında orman, ağaç dallarının birbirlerine dolanmaları yüzünden görülemezdi. Güneş ışınları ağaç dalları ve yaprakları arasından geçemezdi, geçip bataklıklara ulaştığında ise çok pis kokular oluşurdu. Ormana gelmek zorunda kalan yerli halk bu kokuya dayanamaz, birbiri ardına ölürlerdi. Kadınlar, çocuklar kan ağlar, babalar kederden sürekli düşünürlerdi."

    Send in a voice message: funduszeue.info
  • Stig Dagerman - Sürpriz

    Seslendiren: Yusuf Can Gökkaya

    "Sevilmek için hiçbir şey yapmayan, ancak yine de sevilen insanlar var, bir de sevilmek için her şeyi yapan, fakat asla sevilmeyen insanlar var. Fakir insanların gerçekten sevilmediğini fark edebiliriz. Dedesi yetmiş yaşını doldurduğunda Ake'nin annesi dul kalalı beş yıl olmuştu. Onlar sekiz satırlık kısa bir mektupla yaş gününe davet edilmişti. Mektupta şöyle yazıyordu:

    "Eğer gelmek isterseniz gelebilirsiniz, ama kendi nevresimlerinizi getirin, çünkü odalar soğuk, ayrıca bazıları ara salonda yatmak zorunda, çünkü sizin dışınızda gelenler de var, Jonsson'la ilgilenecek bir memur da davet ettik ve o salonda uyuyacak, sen Else temizlik ve yemeğe yardım etmek için bir gün önce gelirsen iyi olacak. Samimiyetle Irma."

    Send in a voice message: funduszeue.info
  • Anton Çehov - Bataklık

    Seslendiren: Yusuf Can Gökkaya

    "At üstünde, heybetle sallana sallana, kar gibi beyaz subay ceketli genç bir adam. M. E. Rootay'nin halefleri müskirat fabrikasının büyük avlusuna girdi. Güneş, teğmenin yıldızları üzerinde, kayın ağaçlarının beyaz gövdelerinde, avluda şurada burada duran cam parçalarında kayıtsızca gülümsüyordu. Her şey aydın, sıhhatli bir yaz gününün güzelliğini taşıyor, hiçbir şey taze bitkilerin neşeli neşeli titremesine, açık mavi gökyüzüyle kırpışmasına engel olmuyordu. Hatta isli tuğla yapıların çirkin manzarası, boğucu yağ kokuları bile havanın hoşluğunu bozamıyordu. Teğmen, eğerinden neşe ile atladı. Hayvanı, koşa koşa yanma gelen adama verdi, parmağıyla ince siyah bıyığını düzelterek büyük kapıdan içeri girdi. Harapça olmakla beraber aydınlık, yol halılarıyla döşeli merdivenin üst basamağında yüzü yaşlıca, biraz vakarlı bir hizmetçi onu karşıladı. Teğmen, bir şey söylemeden kartını uzattı. Hizmetçi elinde kartla ev sahibinin dairesine giderken üzerindeki "Aleksandr Grigoreviç Sokolski" yazısını okuyabilirdi. Kadın, bir dakika sonra döndü, bayanın biraz rahatsız olduğu için kendisini kabul edemeyeceğini söyledi. Sokolski tavana bakü, alt dudağını biraz uzatarak:

    - Çok yazık! diye söylendi. Sonra daha canlı bir ifadeyle: Beni dinleyin! Lütfen Suzanna Moiseyevna'ya onunla mutlaka görüşmem gerektiğini söyleyin, dedi. Mutlaka Kendisini ancak bir dakika kadar rahatsız edeceğim. Rica ederim, beni affetsin. Hizmetçi, bir omzunu silkip tembel tembel yürüdü, gitti."

    Send in a voice message: funduszeue.info
  • Halil Cibran - Asi Ruhlar

    Seslendiren: Yusuf Can Gökkaya

    "Bir kadını sevip karısı yapan, gövdesinin terini, kalbinin kanını ve canını onun ayaklarına boşaltan, uğraşlarının meyvesini ve çalışkanlığının gelirini onun ellerine koyan adam zavallıdır; çünkü usulca uyandığında, almak için çabaladığı kalbin, özgürce ve içtenlikle kendi gizlerinin ve en derin sevgisinin hoşnutluğu için başka bir adama verildiğini anlar. Gençliğin özensizliğinden ve huzursuzluğundan uyanan ve kendini, başından aşağıya parıldayan altınlar ve değerli hediyeler döken ve ona tüm onurları ve müsrif bir eğlencenin tüm zarafetini veren, ancak Tanrının bir adamın gözlerinden bir kadının kalbine akıttığı kutsal şarapla ruhunu hoşnut kılamayan bir adamın evinde bulan kadın da zavallıdır."

    Send in a voice message: funduszeue.info
  • Başar Yılmaz - Mutluluktan Öleceğiz (İshak Edebiyat, )

    Seslendiren: Bakış Kutlu Kurtuluş

    "

    “Ağlarım aklıma geldikçe gülüştüklerimiz”

    Cemal Süreya

    Kusura bakmayın, böyle palas pandıras gelmiş bulundum. Kuvvetle muhtemel beklemiyordunuz. Hakkınız var, aradan geçen onca zaman derin bir mesafe koyuyor araya; bunun idrakindeyim. Hatta tüm benliğimle o mesafenin beni alıkoymasına katlanarak yaşıyordum.

    Ta ki dün geceye kadar.

    Bekri Agâh ile meyhanedeydik. Tanımazsınız boşa zahmet buyurmayın. Cemiyettendir fakat eski tanışlardan sayılmaz. Yalnız hakiki insandır, müşfiktir; buna kısa vakitte kani oldum. Az biraz kalabalıktır ağzı ama dinlettirir de kendini. İzmir’e gittiğim vakitler ağırlar beni. Hem demlenir hem de dem tutarız Halis Usta’nın meyhanesinde."

    Send in a voice message: funduszeue.info
  • Показать больше

Приложение:Списки Сводеша для тюркских языков

№ Русский ЧувашскийЯкутскийТувинскийХакасскийШорскийАлтайскийКиргизскийТатарскийСибирско-татарскийБашкирскийБалкарскийКарачаевскийКумыкскийНогайскийКаракалпакскийКазахскийУзбекскийУйгурскийТуркменскийАзербайджанскийТурецкийКрымскотатарскийКараханидскийОрхоно-енисейский1 яэпĕминменминменменменминминминменменменменmenменmenmănmenmənbenmenمَنْ (men) 𐰢𐰤 (men), 𐰋𐰤 (ben) 2 тыэсĕэнсенсинсенсенсенсинсинһинсенсенсенсенsenсенsensănsensənsensenسَنْ (sen) 𐰾𐰤 (sen) 3 он, оно, онавăлкиниололололалулулулололололolолuuoloooاُلْ (ol) 𐰆𐰞 (ol) 4 мыэпирбиһигибиспісписбисбизбезпесбеҙбизбизбизбизbizбiзbizbizbizbizbizbizبِزْ (biz) 𐰋𐰃𐰕 (biz) 5 выэсирэһигисилерсірерсилерслерсилерсезсесһеҙсизсизсизсизsizсендер, сiзsiz, sizlar, senlarsiz, silăr, sizlăr, sănlărsizsizsizsizسِزْ (siz) 𐰾𐰃𐰕 (siz) 6 онивĕсемкинилэролароларыларолораларалараларуларалаалаолароларolarоларularularolaronlaronlarolarاُلارْ (olar) olar7 этоткубубопупобубу, булбупыбылбубубубу, булbulбұлbubu, mavububububuبُو (bū) 𐰉𐰆 (bu) 8 тотвăл, лешĕ, çавăолололол, тиги, анзыолтиги, ошолтеге, шулултегейинендагъы, ололшо, олол, сол, анавol, sol, anaол, сол, анауshu, o'shau, avu, shuşu, şoloşu, оşu, оاُلْ (ol) 𐰆𐰞 (ol) 9 здеськунтаманнамындамындамындамындамында, бул жердемонда, биредәмынта, пы йертә, пы аратабындамында, блайдамында, былайдамунда, шундамундаbunda, bul jerdeмұндаbu yerda, bu yoqda, bu yondabunda, bu yărdă, mayărdă, manaşu taýda, onda, bäriburadaburada, bura, burasımındaمُنْدا (mundā) 𐰉𐰆𐰦𐰀 (bunta) 10 тамунта, çавăнта, лереонноындаандаандаондо, андаанда, тиги жакта, тиги жердеанда, тегендәанта, шанта, шал йертәтегендәандаанда, алайдаондаондаonda, sonda, ol jerde, sol jerdeонда, андаu yerda, u yoqda, u yondaunda,
u yărdăol ýerde, o taýdaoradaorada, ora, orasıandaاَنْدا (andā) 𐰦𐰀 (anta) 11 ктокамкимкымкемкемкемкимкемкемкемкимкимкимкимkimкімkimkimkimkimkimkimكِمْ (kim) 𐰚𐰢 (kеm) 12 чтомĕнтуохчүүнименооне, немеэмненәрсә, нинимә, нейнимәненене, не затне, не затneнеnima, nanemănämenəneneنا (nē), ناما (nemē), ناكُو (negǖ), قَيُو (qayū) 𐰤𐰀 (ne) 13 гдеăçтаханнакайдахайдақайдакайдакайда, канакайдаҡайта, ней йертәҡайҙакъайдакъайдакъайдакайдаqaydaқайда, қаніqayerda, qaydanădă, qăyărdă, qăyărniredeharadanerede, haniqayda, qayerdeقَنْدا (qandā), قَيُودا (qayūdā), قَنٖى (qanï̄) 𐰴𐰣𐰃 (qanı) 14 когдахăçанхаһанкажанхаӌанқачанкачанкачанкайчанҡацанҡасанкъачанкъачанкъачанкашанqashanқашанqachonqachanhaçanhaçanne zamanqaçan, ne vaqıtقَجانْ (qačan) qaçan15 какмĕнлехайдахканчап, кандыгхайдиқайдекандый, канайкандай, нечикничекницек, ҡалайнисеккъалайкъалайнечиккалайqalayқалайqalay, qanday, nechikqandaqnähili, niçik, häýsynecə, nətərnasılnasılنَتَكْ (neteg) negü16 немар, çуксуохэвес, чокнимес, чохэбесэмесэместүгелтүгелтүгелтюйюлдютюл, тюйюлтюгюлтувылemesемесemas, yo'qămăs, yoqdäldeyildeğildegilيُوقْ (yōq), اَرْماسْ (ermēs) yoq, tügül17 всёпĕтĕм, пур, пуртебары, бүтүнхамык, шупту, бүгүтооза, прай, тикciтоозабастыра, ӱзебаары, бардык, бүткүлбөтен, барыпарыбөтәбитеубары, бютеубары, бютюнбаьри, савлайba'ri, barlıq, barsha, pu'tkil, pu'tinбәрі, барлық, барша, бүкілbarcha, hamma, butun, bari, borliqhămmă, barchă, pütün, barliqbary, hemme, ähli, herbütün, hamısıtüm, bütün, hepbütün, ep, episiقَمُغْ (qamuɣ), بَرْجا (barčā) 𐰴𐰢𐰍 (qamuğ) 18 многонумайүгүс, элбэххөйкöпкöпкöпкөпкүпкән, порамкүпкёпкёбкёпкоьпko'pкөпkoʻpköpköpçoxçokçoqكُبْ (köp), اُكُوشْ (üküš) 𐰈𐰚𐰾 (üküs), 𐰈𐰚𐱁 (üküş) 19 несколькотемиçехас да, ханнык эрэ, аҕыйахкаш, бир каш, шала, кашкыйнакöп нимес, нинӌе-де, салакöп эбесбир канчабир нечеберничәперницәбер нисәбир талай, бир ненчабир ненчабир нечебир нешеbir nesheбірнешеbir necha, bir qancha, ba'zi, ayrimbir qanchă, azraq, băzibirnäçe, berentakbəzi, bir neçəbazı, kimi, birkaç, birazbir qaçbir qaç20 малосахалаҕыйахас, эвээш, бичииасасасазазасәҙаз, биркесек, биразазазазazазoz, kam, pichaazazazazazاازْ (āz) 𐰕 (az) 21 другойурăхатынбашка, өскепасхапашқабашка, öскöбашкабашка, бүтәнпашҡабашҡабашхасы, бирсибашхабашгъа, оьзгебаска, оьзгеbasqa, o'zgeбасқа, өзгеboshqa, o'zgabashqa, özgă, artuqbaşgabaşqa, digər, ayrı, özgəbaşka, öbür, diğerbaşqa, digerاَذِنْ (aδïn), اَذْرُقْ (aδruq), اُنْكٖى (öŋī) adın, öñi22 одинпĕрребиирбирпірпирбирбирберпербербирбирбирбирbirбiрbirbirbirbirbirbirبٖيرْ (bīr) 𐰋𐰃𐰼 (bir) 23 дваиккĕиккиийиікіийгиэкиэкиикеикеикеэкиэкиэкиэкиekiекіikkiikkiikkiikiikiekiاِكّٖى (ikkī) 𐰚𐰃 (eki) 24 тривиççĕүсүшӱсӱшӱчүчөчөцөсючючуьчуьшu'shүшuchüchüçüçüçüçاُجْ (üč) 𐰈𐰲 (üç) 25 четыретăваттăтүөртдөрттӧрттӧрттӧрттөртдүрттүртдүрттерттёртдёртдоьртto'rtтөртtoʻrttörtdörtdörddörtdörtتُورْتْ (tȫrt) 𐱅𐰈𐰼𐱅 (tört) 26 пятьпиллӗкбиэсбешписпешбешбешбишпишбишбешбешбешбесbesбесbeshbăshbäşbeşbeşbeşبٖيشْ (bḗš) 𐰋𐰾 (bes), 𐰋𐰃𐰾 (bis), 𐰋𐰃𐱁 (biş) 27 большойпысăк, мăнулаханулугулугулуғ, поғдајаанчоңзуроло, суроло, ҙур, бөйөк, эре, дәү, өлкәнуллу, деменгилиуллу, тамадауллууллы, уьйкенullı, uʻlkenұлы, үлкенkatta, buyuk, ulkanchong, yoghan, büyük, zoruly, çişikböyükbüyük, ulubüyükبَدُكْ (bedük), اُلُغْ (uluɣ) 𐰆𐰞𐰍 (uluğ) 28 длинныйвăрăмуһунузунузунузунузунузунозыноссоноҙонузун, узакъузунузунузынuzınұзынuzunuzunuzynuzunuzunuzunاُزُنْ (uzun) 𐰆𐰕𐰣 (uzun) 29 широкийсарлака, анлăкиэҥ, кэтиткалбак, алгыг, делгемчалбах, аллығкең, энниг, чалбақjалбак, элбеккеңкиңкиңкиңкенгкенггенг, энликенъ, энли, ялпакken', enli, jalpaqкең, енді, жалпақkengkănggiňiş, giňgeniş, enligeniş, enlikeñ, kenişكِنْكْ (keŋ), يَسٖى (yasï̄) keñ30 толстыйхулăнхалыҥ, суонкылын, чоонхалынқалын, чоонкалыҥ, jooнкалың, жooнкалын, юанҡалынҡалынкъалынкъалынкъалынкалын, юванqalın', juwanқалың, жуанqalin, yo'g'onqelingalyňqalınkalın, yoğunqalınقَلِنْ (qalïn) 𐰴𐰞𐰣 (qalın), 𐰘𐰆𐰍𐰣 (yoğan) 31 тяжелыййывăрыараханаараарааруурооравырауырауырауураууравуравырawırауырogʻireghiragyrağırağırağırاَغِرْ (aɣïr) ağır32 маленькийпĕчĕккыра, кыччыгыйбичии, бичекiчиӌеккичигкичинеккичине, кичинекейкечкенә, бәләкәйкецкенәкесе, бәләкәйгитчегитчегиччикишкей, кишкене, кишкенекейkishkene, kishkentayкіші, кішкене, кішкентайkichik, kichkinakichikkiçi, kiçijikkiçik, balacaküçükkiçik, küçükكِجِكْ (kičig), اُشَقْ (ušaq) 𐰚𐰃𐰲𐰏 (kičig) 33 короткийкĕскекылгаскыска, чолдакхысхақысқакыска, чолтыккыска, чолоккыскаҡысҡаҡыҫҡа, сулаҡкъысхакъысхакъысгъа, чолакъкыска, шолакqısqa, sholaqқысқа, шолақqisqaqisqagysgaqısakısaqısqaقِسْغا (qïsɣā), قِرْتْ (qïrt) qısğa, qırt34 узкийтăвăр, ансăркыараҕастар, кызаатaртaртар, кызыктартартартартартартартарtarтарtortardardardartarتارْ (tār) tar35 тонкийçинçе, çӳхесинньигэс, чараасчиңге, чуганiске, чуға, чуғаӌахчишке, чуғачичке, jукаичке, жукаюка, нечкәйецкә, йоғанәҙекингчге, жукъаингичгеинче, юкъкъайинъишке, юкаjin'ishke, juqaжіңішке, жұқаingichka, yupqainchikă, yupqainçeincə, nazikince, yufkainceيِنْجْكا (yinčgē), يُڤْقا (yuvqā) 𐰘𐰨𐰏𐰀 (yinčge), 𐰖𐰆𐰖𐰴𐰀 (yuyqa) 36 женщинахĕрарăмдьахтархерээжен, кадай, херээжен кижи, эшпи (устар.)ипчi кiзiтижи кижиӱй кижиаялхатынҡатынҡатынтиширыутиширыукъатын гишихатынqatın, hayalқатын, әйелayol, xotin, qizayalheleý, aýalqadınkadınqadınاُراغُوتْ (urāɣūt), اِشٖلارْ (išīlēr) urağut, uzun tonlığ37 мужчинаарçынэр киһиэр (кижи)ир кiзiэр кижиэр кижи, эрэркекирир кешеирэр киши, эркегирыуэркиши, эркегирыуэркек, эр гишиэркек, эрerkek, erеркек, ерerkakăr, ărkăkerkek (adam)kişierkek, er, adamerkek, aqayاَرْ (er) 𐰼 (er) 38 человекçын, этемкиһикижикiзiкижикижикиши, адамкешекешекеше, әҙәмкиши, адамадамгиши, адамкиси, аьдемkisi, adamкісі, адамkishi, odam, insoninsan, kishiynsan, adam, kişiinsan, adaminsan, kişiadam, insan, kişiكِشٖى (kišī) 𐰚𐰃𐰾𐰃 (kisi), 𐰚𐰃𐱁𐰃 (kişi) 39 ребёнокачаоҕоуруг, төл, үре (диал.)пала, олғанпалабалабалабалапалабала, caбый, бәпесбала, сабийбала, сабийбалабалаbalaбалаbola, chaqabalaçagabala, uşaq, çağaçocukbalaكَنْجْ (kenč) 𐰆𐰍𐰞 (oğul) 40 женаарăмойохкадай, амдыы кижиипчiзiэпчи, эмдеги, қатӱйи, эжиаял, катынхатынҡатынҡатынкъатын, юй бийчекъатынкъатынхатын, пишеqatın, hayalқатын, әйелxotin, ayol, rafiqakhotun, ayal, yoldashaýalarvad, əyalkarı, avrat, kadınapayكِسْ (kis) ebçi41 мужупăшкаэр, кэргэнэр, ашакирiэрöбöгöнкүйөөиририрэрэрэрэр, киев, байer, ku'yew, bayер, күйеу, байer, kuyovyoldash, ărär, adamərkoca, eraqayباكْ (bēg) 𐰼 (er) 42 матьаннеийэие, аваине, іӌеэне, ичеэнеэнеанаинәәсә, инәана, анняанаанаанаana, eneанаona, aya, oyianaejeanaanne, anaanaاَنا (anā), اَبا (ebē) 𐰈𐰏 (ög) 43 отецаттеаҕаада, ачаада, абаада, абаадаатаатаатаатаата, аттяатаатаатаata, a'keата, әкеota, adadada, atakakaatababa, atababaاَتا (atā) 𐰴𐰭 (qañ) 44 животноечĕр чун, выльăхкыыл, харамайаң, аң-меңаңаң-қуш, мал-қушаҥ, тындуаң, жаныбар, айбанхайван, җәнлекҡайуан, йәннекйәнлек, хайван, малхайыуан, жаныуархайыуан, джаныуаргьайвананъ, янувар, айванan', janıwar, haywanаң, жануар, хайуанhayvon, jonivorhaywan, janliqhaýwanheyvanhayvanayvan[[]] 𐰚𐰃𐰘𐰃𐰚 (kiyik) 45 рыбапулăбалыкбалыкпалыхпалықбалыкбалыкбалыкпалыҡбалыҡчабакъчабакъбалыкъбалыкbalıqбалықbaliqbeliqbalykbalıqbalıkbalıqبَلِقْ (balïq) balıq46 птицакайăкчыычаах, көтөркушхусқушкушчымчык, кушкошҡошҡошчыпчыкъчыпчыкъкъушкусqusқұсqushqushguşquşkuşquşقُشْ (quš) 𐰴𐰆𐰽 (qus) 47 собакайытăытытіт, адайадай, эгерийтитэтэтэтитититийтiytитit, kuchuk, ko'ppakitit, köpek, güýükit, köpəkköpek, itköpek, itاِتْ (ït) 𐰃𐱃 (ıt) 48 вошьпыйтăбытбытпiтпитбийтбитбетпетбетбибитбитбийтbiytбитbitpitbitbitbitbitبِتْ (bit) bit49 змеяçĕленмоҕой, эриэн үөнчыланчыланчыланјыланжыланеланйыланйыланжилянджыланйыланйыланjılanжыланilonyilanýylanilanyılanyılanيِلانْ (yïlān) 𐰖𐰃𐰞𐰣 (yılan) 50 червьхурт, ăманүөнкурт, шыйлашкынхуртқурткурт, чойлошконкурткорт, суалчанҡортҡорт, селәүсенкъурткъуртхурткуртqurtқұрт, шылаушынqurtqurutgurt, gurçukqurdkurt, solucanqurtقُرْتْ (qurt) qurt51 деревойывăçмасыяшағасағашагашжыгач, даракагачағацағастеректеректеректерекagʻashағашyogʻoch, daraxtyaghach, dărăkhagaç, bagağacağaçterek (растение); ağaç (материал) يِغَجْ (yïɣač) 𐰃𐰍𐰲 (ığaç) 52 лесвăрмантыа, ойуурарга, арыг, эзимағасағаш, чышагаш аразытокойурманурман, ағацлыҡурманагъачагъач, чегеторман, агъачлыкъорман, тогай, агашлыкorman, togʻayорман, тоғайoʻrmon, toʻqayorman, ormanliqtokaýorman, meşəormanorman𐰘𐰃𐱁 (yış), 𐰖𐰃𐰽 (yıs) 53 палкатуя, патактайах, масдаянгыыш, будук, сыптаяхтайақтайактаяктаяктаяҡсыбыҡ, ботаҡтаякътаякътаякътаякtayaqтаяқ, шыбық, бұтақyogʻoch, tayoqchoqmaq, tayaq, soylaçöp, taýakçubuqdeğnek, çubuk, dayakçubuqجِبِقْ (čïbïq) tayaq, çubuq, çıbıq, butaq54 плодçимĕçфруктчимис, чемишнимис, фруктфруктјиилекжемишҗимешйемешемешжемиш, кёгеткёгетемишемисjemisжемісmevamevămiwemeyvəyemiş, meyveyemiş, meyvaيَمِشْ (yémiš) yemiş, tüş55 семявăрлăх, вăрăтуораах, бурдукүре, үрезинӱренӱренӱренүрөн, урукорлыкорлоҡорлоҡурлукъ, бюртюкурлукъурлукъурлык, тукымurıq, tuqımұрық, тұқымurugʻ, tuxumuruqtohumtoxumtohum, ururluq, tuhumاُرُغْ (uruɣ) uruğ56 листçулçăсэбирдэхбүрүпӱрпӱрјалбыракжалбыракяфракяпраҡяпраҡчапракъчапракъяпыракъяпыракjapıraqжапырақyaproq, bargyopurmaqýaprakyarpaqyaprakyapraqيَبُرْغاقْ (yapurɣāq) yapurğaq, yalbırğaq57 кореньтымарсилисдазыл, дөстазыл, чилегетазыл, тӧс, чылтыстазылтамыртамыртамыртамыртамыртамыртамуртамырtamırтамыр, түпildiz, tomiryiltizkök, düýpkök, tüpkök, damartamırكُكْ (kök), تُوبْ (tǖp), يِلْدِزْ (yïldïz) yıldız, tüp, kök58 корахупă, хуйăрхатырыккаърт, чөвүрээхабых, хахпасқақпашчöбрöкабыккабык, кайрыҡабыҡҡабыҡ, ҡайыркъабукъкъабукъкъабукъкабыкqabıqқабықqobiq, qobuqqovzaqgabykqabıqkabukqabuqقاسْ (qās) qadız59 цветокчечек, çеçкечэчик, сибэккичечекчахаях, порчочақкийекчечекгүлчәчәк, гөлцицәк, көлсәскәгюл, гоккагюл, гоккачечекшешекей, гуьлgu'lгүл, шешекgul, chechakgül, chechăkgülçiçək, gülçiçekçeçek~çiçekجَجَكْ (čeček) çeçäk, çiçäk60 травакурăкотоът, сигенотот, öлеңöлöнот, чөпүләнүләнүләнханс, кырдык, отлаухансотот, оьленот, sho'pот, шөп, өлеңoʻt, oʻlanot, ot-chöp, chöpototototاُتْ (ot) (ot) 61 верёвкапăяв, çип, вĕренбыабаг, аргамчы, хендир, чеппағ, арғамӌыпағбуужип, арканбау, арканпаубауаркъан, жип, бауджиб, джыджымйип, аркъанйип, аркан, бавjipжіп, арқанarqon, ip, bog'arqantanap, ýüp, urganipip, urganarqan, yip, sıcımيِبْ (yïp), اُرُقْ (uruq) yıp62 кожатиртириикеш, алгытеертеретеретеритиретиретиретеритеритеритериteriтеріteriterăderi, hamdərideriteriتَرٖى (terī) teri63 мясоаш, какайэтэътитэтэтэтитититэтэтэтэтet, go'shетgoʻsht, etgösh, ătetətetetاَتْ (et) et64 кровьюнхаанханханқанканканканҡанҡанкъанкъанкъанканqanқанqonqanganqankanqanقانْ (qān) 𐰴𐰣 (qan) 65 костьшăмăуҥуохсөөксööксööксööксөөксөяксөйәкһөйәксюйексюексюексуьекsu'yekсүйекsuyaksöngăksüňksümükkemikkemik, süyekسُنْكُكْ (süŋük) 𐰾𐰈𐰭𐰰 (süŋük) 66 жирçусыачаг, үсчағ, ӱсчағјуу, ӱсмаймаймаймай

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası