Diyanet Işleri Makam Aracı

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, yüksek fiyatı ile tartışmalara neden olan son model Mercedes marka makam aracını iade edecek. 

Açıklama bizzat Mehmet Görmez'dan geldi.

Katıldığı bir televizyon programında konuyla ilgili soruyu yanıtlayan Görmez, Diyanet İşleri Başkanlığı'na böyle bir aracın tahsis edildiğini doğruladı.

İhtiyaç doğrultusunda araç talebini kendilerinin yaptığını söyleyen Görmez, "Bu haberlerden hareketle bu kurum üzerinden algı operasyonu yapılacağını görerek o araca binmedim" dedi.

Diyanet İşleri Başkanı, bu tür araçların diğer kurumlara da alındığını belirterek "Yapılan işin yanlış olduğu için değil ama ibret-i alem olsun diye araç iade edilecektir" ifadelerini kullandı.

Mehmet Görmez, konuyla ilgili şu ifadeleri kullandı:

"Bunun hikayesini, edep el vermediği için, kurumun saygınlığı pek çok şeyi konuşmayı engellediği için ilk defa konuşuyorum. 

Bu haber, ilk önüme geldiğinde Moskova'da Müslüman kardeşlerimizle toplantı halindeydim. Haber şöyleydi; Diyanet İşleri Başkanı'na Diyanet Vakfı'nın parasıyla, cami önlerinde toplanan parayla, bir milyon dolarlık zırhlı bir araç alındı.

Ertesi gün tekzip edildi, tekzip sadece, 'Vakıf parasıyla değil, milletin vergileriyle' şeklinde yapıldı ama düzeltme yapılmadı. Sonra mahkemeye gidildi ve Diyanet kazandı.

Gazete üst mahkemeye gitti, onu da kaybetti. Mahkeme, gazeteyi aynı kelimeler ve puntolarla tekzibi yayınlamaya mahkum etti. Tekzipte, bunun doğru olmadığı, vakıf marifetiyle alınmadığı, rakamın öyle bir rakam olmadığı vardı. sayfada küçük bir yerde yayınladı.

Kamu kurumları bir şey aldığı zaman vergiden muaftır. Eş zamanlı Papa, Diyanet İşleri Başkanlığını ziyaret etti. Gazetelerde mütevazi Papa; kibirli, devletini zarara uğratmış Diyanet İşleri Başkanı imajı çizildi.

Aynı haber 1 gün sonra Suudi Arabistan'ın 3 büyük gazetesinde yayınlattırıldı. Vakıf marifetiyle aldırıldığı haberi 3 gazetede birinci sayfadan verildi ve oradan beni hocalar aradı. Şaşırdıklarını söyledi. Siz bir haberle Diyanet'i itibarsızlaştırmaya karar vermişseniz, sadece Türkiye'de bu algıyı oluşturmayacaksınız; Diyanetin hizmet götürdüğü her yerede yapacaksınız.

"GÖRDÜĞÜM AN MEZARA DÖNÜŞTÜ"

Bu haberler yayınlandığında Diyanet İşleri Başkanı bu araca binmemişti. Bu Ankara'da devlet gerekliliği içinde herhangi bir kurumun yaptığı işi bir algı operasyonuna dönüşerek ve kurumun başındaki insan itibarsızlaştırılmak için araç olarak kullanıldı. Bunu gördüğüm an o araç benim için mezara dönüştü.

"ARACIN TAHSİS EDİLMESİ TABİİDİR"

Bir gün dahi o araca binmedim. Binmem mümkün değildi. Bu sarık bir nokta leke kabul etmez. Bu makam, başka makama benzemez. Biz yanlış yapıldığı için o araca binmemezlik yapmadık. Yapılan iş doğru bir iştir.

Bu ülkede Diyanet İşleri Başkanlığı'na böyle bir aracın tahsis edilmesi tabiidir, normaldir. Diğer devlet kurumlarında da var bu tür araçlar.

Hiçbir arabanın markasını bilmem. Şu anda eski aracımızı tamir ettirerek onunla yürümeye çalışıyoruz. Bu haberlerden hareketle bu kurum üzerinden algı operasyonu yapılacağını sıradan bir haber olmadığını gördüm ve araca binmedim.

Bir müddet sonra bunun üzerinden Diyanet İşleri Başkanlığı'nı itibarsızlaştırmak için siyasiler de soru önergeleri verdi.

3 ay sonra ise başka bir gazete, yine birinci sayfadan, hoca arabasına oyun takımları siparişi verdi haberi yaptı. Utanmadıktan sonra ne yazarsan yaz.

"İBRET-İ ALEM OLSUN DİYE"

Bunların hepsi bitmiştir, o araç iade edilecektir. Yanlış olduğundan değil ama ibret-i alem olsun diye iade edilecektir.

Bir araç alımı üzerinden yapılan bu kadar yalandan dolayı o araç iade edilecek. Biz hizmetimizi başka araçlarla da yaparız. Biz israf, lüks, şatafat isnatlarından bir tanesi doğru olsa bu mübarek sarığa küçük bir toz konmaması için gereğini yapardım zaten."

Diyanet İşleri Başkanı Görmez’e alınan Mercedes makam aracı Türkiye’nin gündem maddesi oldu.

‘Aracı iade edeceğim' diyen Görmez'e Erdoğan sahip çıktı ve yeni bir araç tahsis ettiklerini açıkladı. 1 milyonluk araç gitti, yerine 4 milyon liralık araç geldi

SÖZCÜ, Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'e alınan 1 milyon liralık model siyah Mercedes S 4matIc L VISION makam aracıyla ilgili resmi yazışmaları 25 Nisan günü birinci sayfasından ayrıntılarıyla duyurmuştu. Haber şöyleydi: “Diyanet, aracın bin liraya alındığını savunmuştu. Ortaya çıkan belgelerde, makam aracının fiyatının 1 milyon bin lira 64 kuruş olduğu ortaya çıktı..”

“İADE EDECEĞİM”

İşte bu haber gündeme bomba gibi düştü. Görmez, 4 Mayıs'ta Habertürk TV'de canlı yayına katıldı ve “Araç kesinlikle zırhlı değil. İbret-i alem olsun diye o aracı iade edeceğiz” dedi.

GÖRMEZ İÇİN MÜJDE DEMİŞTİ…

Konuyla ilgili tartışmalar tam kapanmıştı ki devreye Cumhurbaşkanı Erdoğan girdi. Erdoğan 21 Mayıs günü, Adıyaman'da yapımı tamamlanan Nissibi Köprüsü'nün açılışında konuştu. Diyanet'le ilgili müjdeli bir haber vereceğini şu cümlelerle anlattı: “Kaynak, Diyanet İşleri Başkanı'nın Mercedes'i diyorlar. Altlarında spor arabalardan geçilmiyor ha. Yarın bir müjde duyabilirsiniz. Bu müjde Diyanet İşleri Başkanımızla alakalı olacak.” Müjde hemen ortaya çıktı.
Erdoğan, Bosna-Hersek dönüşünde gazetecilere uçakta açıklama yaparken, son zamanlarda tartışma konusu olan Diyanet İşleri Başkanı'nın Mercedes makam aracıyla ilgili şöyle konuştu: “Cumhurbaşkanı makamından bir Mercedes'i ben başkanımıza tahsis edeceğim. Hem de zırhlı olacak.”

CANLI YAYINDA SON NOKTAYI KOYDU

Önceki akşam Atv ve A Haber ortak yayınında Mehmet Barlas'ın soruları yanıtlayan Erdoğan, yeni bir makam aracı tahsis ettiklerini açıkladı. Erdoğan'ın Mercedes inadı ise aracın fiyatını zırhlı olunca 1 milyondan 3 milyon bin liraya çıkardı. Çünkü firma, Z07 seviyeli S Guard Mercedes-Benz'i özel imalat üretiyor. Araç, her türlü uzun-kısa namlulu ateşli silaha ve boma ile el bombasına karşı tavan korumalı.

Vatandaş makam aracına tepki gösterdi

Erdoğan'ın Mehmet Görmez'e tahsis ettiği makam aracı sosyal medyada da geniş yankı buldu. İşte paylaşılan o Tweet'ler.

RTE ‘çılgın projesini açıkladı': Diyanet İşleri Başkanı'na Mercedes! Karşısındaki ‘gazeteci'(!) de bu ‘çılgın projeyi' çok beğendi.

Bugün hutbenin konusu, yeni nesil çevre dostu motorlar, ses sistemi ve stop start sisteminin önemi.

Bir gün de maden işçilerine sürpriz yapıp yaşam odası verirler mi ki? Gerçi onların fıtratı farklı.

Bir Diyanet İşleri Başkanı nasıl bir tehlike ile karşı karşıya olabilir ki zırhlı makam aracı kullanır?

Diyanet'e hediye edilen Mercedes, Saray'ın “fazla” araçlarından biriymiş…

Belki bir Mercedes değil fakat ben de Görmez gibi “ibret-i alem” olsun diye beynimi mi iade etsem.

Hani cübbe Görmez'in zırhıydı!

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez 4 Mayıs günü, Habertürk TV canlı yayınında, zırhlı araç istemediğini şöyle dile getirmişti: “Bu ülkede Diyanet İşleri Başkanlığı'na böyle bir aracın tahsis edilmesi tabiidir, normaldir. Bana arkadaşlar aslında geldiler, dediler ki; Hocam, zırhlı almak istiyoruz. Sarıkla cübbe kadar büyük bir zırh mı olur Allah aşkına dedim.” Görmez konuşmasının devamından “Ankara'da devlet gerekliliği içerisinde herhangi bir kurumun yaptığı bir işi abartarak bir algı operasyonuna dönüştürerek bir kurumu ve o kurumun başındaki insanı itibarsızlaştırmak için bir araç olarak kullanıldı” dedi ve şöyle devam etti: “Bunu gördüğüm an benim için o araç bir mezara dönüştü. Ve ben 1 gün dahi o araca binmedim. Binmem mümkün değil. Bu sarık leke kabul etmez, bir nokta dahi kabul etmez. Bu makam başka makama benzemez. Biz yanlış yapıldığı için o araca binmemezlik yapmadık. Yapılan iş doğru bir iştir.”

AdıyamanAnkaraATVbombaBosnaBosna-HersekcanlıCumhurbaşkanıDiyanetHaberHabertürkmadenMehmet BarlasMercedesSözcüTürkiyetweet