kubizm özellikleri / Kübizm Akımı nedir? Kübizm Akımı sanatçıları (Ressamları) ve özellikleri hakkında bilgi

Kubizm Özellikleri

kubizm özellikleri

K&#;bizm Nedir? Maddeler Halinde K&#;bizm Neleri İ&#;erir?

Kübizm, özellikle resim üzerinde kendini göstermiş olan ve temelde empresyonizme tepki olarak doğmuş bir akımdır. Ancak çıkışından bir müddet sonra, Guillaume Apollinaire’nin çabası ile edebiyata da girmeyi başlamıştır.

Kübizm Nedir?

Kübizm, manzara ya da olayın parçalara ayrılması, sonra da sanatçının hissiyatına bağlı olarak tekrar birleştirilmesiyle yansıtılmaktadır. Aktarım, genellikle geometrik şekiller üzerinden devam etmektedir. Kübizm, nesnenin dışarıdan göründüğü gibi aktarıldığı durumlarda sanatçının etkisini kaybettiğini kabul etmektedir. Bu sebeple akımın etkisinde çıkan eserlerde farklı sentezlerin izlerine rastlanmaktadır.

yüzyıl başlarında toplumsal olarak yaşanan gerginlikler, kübizm sanatçılarını da etkilemiştir. Bu kapsam da şairler de tıpkı ressamlar gibi parçalara ayırma ve tekrar birleştirme metoduna yönelmiştir. Bu metoda kübizm akımında, analiz sentez metodu adı verilmektedir. Edebi eserlerde şairlerin bu metotla mısraları oluşturduğu ve olayları kendi kişisel fikirlerine göre anlattığı fark edilmektedir.

Maddeler Halinde Kübizm Neleri İçerir?

Haberin Devamı

Kübizm, empresyonizmin savunduğu düşünce biçimini reddetmektedir. Bu kapsamda empresyonizmin gelip geçici tasvirlerden ibaret olduğunu eleştirmektedir. Kübizm akımı içerisinde yer alan bazı özellikler ise aşağıdaki gibidir.

- Maddenin yalnızca dış görünüşünün değil, aynı zamanda iç dünyasını tasvir etmek amaçlanmaktadır.

- Kübizm sanatçıları, eserlerindeki anlamı canlandırmak için, madde ve duyguları karıştırarak yansıtmaktadır.

- Hem resimde hem de edebiyatta analiz sentez metodu kullanılmıştır.

- Tabiat, kübizm içinde geometrik şekiller kullanılarak çok farklı bir şekilde ele alınmaktadır ve konunun hiçbir önemi yoktur.

- Varlığı tüm boyutları ile ele almak ve aktarmak gerekmektedir. Bu boyutlar iç ve dış görünüş olabildiği gibi, geçmiş ve gelecek de olmaktadır.

- Edebiyatın akla ve mantığa uygun olarak yapılması savunulmaktadır. Ancak bunun yanı sıra söylenmeyen bir söz hayal gücü ile desteklenmektedir.

- Kübizmde noktalama işaretlerinin yeri yoktur ve her türlü yenilik kabul edilmektedir.

Kübizm, etkisini gösterdiği süreç boyunca kendisine çok sayıda savunucu bulmuştur. Bu savunucular başta resim alanında olmuş sonrasında ise edebiyat alanına yayılmaya başlamıştır. Kübizmin başlıca temsilcileri; Apollinaire, Max Jacob, Jean Cocteau ve Blaise Cendrars olarak sıralanmaktadır. Kübizmi temsil eden en ünlü ressam Pablo Picasso’dur. Bunun yanı sıra; Georges Braque, Juan Gris, Albert Gleizes ve Fernand Leger de kübizmi desteklemiş ressamlar arasında yer almaktadır.

kaynağı değiştir]

yüzyıl başlarında ortaya çıkmıştır. Kübizm terimi I. Dünya Savaşı'ndan önceki yıllarda Paris'te gelişen bir resim akımını belirtir. O dönemde Avrupa'da biçimlenmekte olan modern sanatın ışığın geçici etkilerini resmetmek olan izlenimcilerden hoşnut olmayan bir genç ressamlar kuşağı yetişiyordu; bunlar, Matisse'in çevresinde toplanmış olan fovların çok renkli resim sanatından da hoşlanmıyorlardı. Kübist sanatçılara göre dış dünyanın nesneleri sadece göründükleri yanıyla değil görünmeyen tüm yanları ile ele alınmalıydı. Empresyonizm'e egemen olan görme duygusu yerine, Kübistler aklın başatlığına dayanan aklın gücünü ortaya koymak istiyorlardı.Tablolarını sağlam temellere oturtmak istiyor ve bu konuda ressam Paul Cezanne'ın izinden gidiyorlardı. Nitekim bu ressamlar, Cezanne'dan, onun son Provence manzaralarından ve natürmortlarından esinlenecekler, bundan da kübizm doğacaktı. Manifestosu yazan Apollinair, bir taklit sanat değil tasarım sanatı olduğunu söyler.

'den 'ye değin süren kübizmin dönemi analitik kübizm olarak da bilinmektedir. Bu dönemde doğa, geometrik biçimlere silindir, küre, koni ya da prizma gibi bileşimlere sahip gibi düşünülerek tasvir edilmiştir.

Küçük Küpler[değiştir kaynağı değiştir]

Kübizm

kübizm, özellikleriKübizm edebiyat akımı, dış dünyadan çok iç dünyaya yönelmiş ve varlığın her yönüyle ele alınması gerektiğini düşünerek ortaya çıkmıştır. yüzyılın başında empresyonizme tepki olarak ortaya çıkmış ve daha çok, resimde kendini göstermiştir. Yazın alanın da, özellikle şairler, ressam Picasso&#;nun da etkisiyle bir anlayış geliştirmişlerdir. Buna göre şairler, dış dünyayı izleyip olup bitenleri iyi saptamak zorundadır. Onlara göre dünyadaki küçük olaylan ve anlamları yakalamak gerekir &#;Söylenmemiş olanı&#;, &#;görülmemiş olanı&#; gün ışığına çıkarmak, aklın değil düş gücünün yapacağı iştir.

Kübizm, XX. yüz yılın başında ortaya çıkan ve daha çok resim alanında kendini gösteren, sonradan öteki sanat dallarına da etki yapan, konunun sadece görünen tarafını değil, görünmeyen taraflarını da göstermeye çalışan bir akımdır. yılında kendini göstermeye çalışan kübizm, dört yıl kadar bir ömür sürdükten sonra &#;de değerini kaybetmiştir. Aslında akım realitesine aykırı düşen ve her şeyi geometrik şekil içinde görmeye çalışan kübizm, yılından itibaren edebiyat alanına da geçmiştir.

Empresyonizme bir tepki olarak meydana gelen kübizm edebiyata Guillaume Apollinaire &#;in gayretiyle girmiştir. Bundan sonra Andre Salmon, Pierre Reverdy , Jean Cocteau, Blaise Cendrars, Mak Jacob gibi şairler, kübizmi edebiyatta kökleştirmeye ve geliştirmeye çalışmışlardır. Fakat bütün gayretlere rağmen kübizmin ömrü uzun olmamıştır.Kübizm, hemen her memlekette zaman zaman denenmiştir. Kendi memleketimizde bile Birinci Dünya Savaşı&#;ndan sonra, özellikle resim alanında kübizme bağlı çabalar görülmüşse de köklü bir akım olmak durumuna gelememiştir. Kübizmin dayandığı prensipler sırasıyla şunlardır:

1. Kübizmin, empresyonizme karşısı tepkisi: Empresyonizm, konunun belli bir ışık altındaki görünüşünü, yani doğrudan doğruya kendisini değil de yarattığı du­yumları saptamaya çalışan bir sanat metodudur. Kübizme göre empresyonizm, duyumların, yani sürekli olmayan, gelip geçici şeylerin tasviridir. Kübizm ise, sürekli olan ve değişmeyen özün, tasvirine çaba göstermektedir. Eşyanın dış görünüşüyle birlikte özünün de gösterilmesi gerektir. Örneğin insanın yalnız dış görünüşünü ele almak, onu, sadece bir madde olarak düşünmek olur. Halbuki, o, birtakım fikirlerin ve duyumların da sahibidir. Sanat onun bu tarafını da göstermek zorundadır. O halde olaylarla duyguları birbirinden ayrı olarak düşünmek doğru değildir. Objeyi, yani konuyu bir bütün (kül) halinde tutmak gerektir.

Örneğin «Ressam, balkonda bulunan, fakat içeriden görülen bir adamm resmini yapmak istediği zaman, sahneyi pencereden görülen kısma inhisar ettirmeyecek; bilâkis balkondaki adamın sokağa ait bütün duyumlarını da aynı tablonun içerisine yerleştirecektir.» Bu, şu demektir : Hayat, büyük bir olaydır. însan bu olayın içinde birçok şeyi hep birden görmekte ve yaşamaktadır. O da bu büyük olayın içinde olanlardan biridir. Şu halde balkondaki adamı, seyrettiklerinden ayrı olarak düşünemeyiz. Bu adam balkondan, geçen trenleri, otomobilleri, koşanduran insanları, caddeleri, damları, bacaları görmüş; fabrikaların düdüklerini işitmiştir. Hattâ balkondaki adam o anda vücudunu bile unutmuş, seyrettiklerinin içine düşmüş, ya da onların arkasından koşmaktadır. Şimdi nasıl olur da sanatçı, bu adamı, sadece içeriden gördüğü kısmıyla eserine geçirebilir? Halbuki o anda bu adamın kafasında bir fabrikanın dişlisi, bir otomobilin direksiyon simidi dönmekte; beyninde bir cad­de akmaktadır.

Peki, bütün bunları ne yapacağız? Sanatçı olarak bunlara dokunmayacak mıyız? Bunlarsız bir adam nedir? Bütün bunları sorup düşünen kübizmin sanatçısı, insanı dış görünüşü ve duyumlanyla birlikte bir bütün halinde geometrik şekillere bağlayarak sanata getiriyor. Bir ressamın tab­losunda insan, camdan yapılmış içindekileri gösteren bir varlık olarak düşünülüyor ve içinde ne varsa ortaya konuyor. İşte bu düşüncelerle kübizm, empresyonizmin sadece duyumları tasvir etmesini tenkid etmiş, konuyu içi ve dişiyle birlikte bir bütün &#;halinde işlemeye çalışmıştır.

2. Kübizmin güttüğü metod: Önce manzara veya olayın geçtiği yer, ana parçalarına ayrılır, sonra bu parçalar sanatçının kişisel görüşüne göre yeniden birleştirilir. Böylece şeyin tümü, aslındaki gibi değil, sanatçının duyumlarına göre geometrik bir karakter içinde şekil alır. Eğer şey, yani konu, tabiattaki şekliyle sanata girse, sanatçının rolü kalmaz. Onun için, önce analiz yardımıyla konu olan şeyin parçaları tanınacak, ondan sonra da sentezle o şey, sanatçının isteğine göre yeniden meydana gelecektir. Kübizmde XX. Yüz yıl başlarındaki toplumlarda görülen sosyal gerginlik ve dengesizliklerin etkilerini bulmak mümkündür. Bu metod edebiyatta da kullanılmış, şairler de şiirlerinde, analiz-sentez metodu ile mısralar sıralamış, peyzajı ve hayatın sahnesini kendi kişisel görüşlerine göre anlatmaya çalışmışlardır.

Kübizm&#;in Belli Başlı Özellikleri

&#; ’de empresyonizme ve o güne kadar olan sanat anlayışlarına tepki olarak ortaya çıkmıştır. Önceleri bir resim akımıyken daha sonra edebiyatı, sonra da şiiri etkilemiştir.
&#; Kübist olan bir ressam nesneleri üç boyutlu ve geometrik olarak yansıtmaya çalışır. Yani resimde, bir insanın sadece dış görünüşünü vermekle kalmayıp duygularını, isteklerini, hasretlerini de yansıtmaya çalışır.
&#; Dış dünyayı normal, geleneksel şekilde göstermek yerine söylenmemiş, gösterilmemiş gerçekler peşindedir.
&#; Varlığın, dış görünüşüyle birlikte iç dünyasının betimlenmesi amaçlanmıştır.
&#; Sanatçılar, anlatımı canlı kılmak için, yapıtlarında duygularla olayları karıştırarak yansıtmışlardır.
&#; Şiirin akla ve mantığa dayanmaması gerektiğini savunurlar. Söylenmemiş olanı, görünmemiş olanı söylemek için akıl değil, hayal gücü kullanılmalıdır.
&#; Varlığı tüm boyutlarıyla (dış ve iç görünüşü, duygusal boyutu, geçmişi, geleceği…) vermek esastır.
&#; Noktalama işaretlerine karşı çıkmışlar, biçimde her yeniliğe açık olmuşlardır.

Kübizm Temsilcileri: Apollinaire, Max Jacob, Jean Cocteau, Blaise Cendrars

. Varlığın, dış görünüşüyle birlikte iç dünyasının betimlenmesi amaçlanmıştır.
. Sanatçılar, anlatımı canlı kılmak için, yapıtlarında duygularla olayları karıştırarak yansıtmışlardır.

Kübizm Temsilcileri: Apollinaire, Max Jacob, Jean Cocteau, Blaise Cendrars

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası