israfın zararları ile ilgili şiirler / ÇAĞIMIZIN HASTALIĞI İSRAF – YÜZAKI DERGİSİ – YÜZAKI YAYINCILIK

Israfın Zararları Ile Ilgili Şiirler

israfın zararları ile ilgili şiirler

7 Temel İsraf ( 7 Waste )

7 Temel İsraf” Öncelikle Toyota Üretim Sisteminden türetilen bir yönetim felsefesi olan yalın üretim sistemi içinde “Muda” adı verilen israfları ortadan kaldırmaya odaklanır.

Aşırı insan hareketinin israfları da dahil olmak üzere birçok israf türünü hesaba katar ve üretimin her adımını maliyeti azaltan ve toplam geliri artıran bütüncül ve verimli bir sürece entegre etmeyi amaçlar.

İsraf Yalın Üretim’de “7 Temel İsraf” olarak tanımlanmıştır:

  1. Hatalı Üretim
  2. Aşırı Üretim
  3. Fazla Stok
  4. Bekleme
  5. Aşırı İşleme
  6. Gereksiz Taşıma
  7. Aşırı Hareketler

İsrafın Nedenleri

  • Yanlış yerleşim (Layout)
  • Ayar ve tamir işlemlerinin uzunluğu
  • Süreçlerin yeterli olmayışı
  • Bakım çalışmalarının etkili olmaması
  • İş yapma metodunun yetersizliği
  • Eğitim eksikliği
  • Organizasyona bağlı sorunlar
  • Eski yönetim biçimleri
  • Performans değerlendirmenin yanlışlığı/yetersizliği
  • Planlamanın yetersizliği
  • Hammadde kalitesinin yeterli olmayışı
  • Tedarikçiler ile ilişkilerin iyi olmaması
  • Müşteri şikayetlerinin iyi değerlendirilmemesi

7 Temel İsraf – Hatalı Üretim

Hatalı üretim”, tasarım standartlarından veya müşterinin beklentisinden sapan bir ürünü ifade eder. Hatalı ürünler değiştirilmelidir; bunu işlemek için evrak ve insan emeğine ihtiyaç duyarlar; potansiyel olarak müşterilerini kaybedebilirler, ürün kullanılmadığı için hatalı ürüne konulan kaynaklar boşa gider. Ayrıca, hatalı bir ürün, kusurun başlamasına yol açmış olabilecek diğer düzeylerdeki israfları ifade eder; daha verimli bir üretim sistemi kurmak hataları azaltır ve ilk etapta bunları ele almak için gerekli kaynakları arttırır.

Hataların üretimin çevresel maliyetleri, tüketilen hammaddeler, ürünün atılması veya geri dönüştürülmesi gereken hatalı kısımları (geri dönüştürmeye dahil olan diğer kaynakları boşa harcar) ve hatalarla başa çıkmak için gereken ekstra alan ve artan enerji kullanımıdır.

7 Temel İsraf – Aşırı Üretim

İsrafların en ciddisi olan “aşırı üretim”, diğer tüm israf türlerine neden olabilir ve stokun fazla olmasına neden olabilir. Kullanılmayan bir ürünün çok fazla stoklanması bariz maliyetlere neden olur: depolama, boşa giden malzemeler ve gereksiz stoka bağlı aşırı sermaye.

Tabii ki, söz konusu ürüne bağlı olarak, aşırı üretimin çok ciddi çevresel etkileri olabilir. Gerekenden daha fazla hammadde tüketilir; ürün bozulabilir veya eskimiş olabilir, bu da atılmasını gerektirir; ve ürün tehlikeli maddeler içeriyorsa, gereğinden fazla tehlikeli madde israf edilir, bu da ekstra emisyonlara, ekstra israf imha maliyetlerine, israfların kendisinden kaynaklanan potansiyel çevresel sorunlara yol açar.

7 Temel İsraf – Gereksiz Stok

Stok israfları, işlenmemiş envanter tarafından üretilen israfları ifade eder. Bu, depolama israfını, işlenmemiş stoğa bağlı sermaye israfını, stoğu taşıma israfını, stoğu tutmak için kullanılan kapları, depolama alanının aydınlatılmasını vb. İçerir. Ayrıca, fazla stoğa sahip olmak israfları gizleyebilir.

Stok israfının çevresel etkileri, paketleme, bozulma veya çalışma sırasındaki hasar, hasarlı veya eski stokların yerini alacak ek malzemeler ve ışık enerjisinin yanı sıra ısı veya soğuk stok alanıdır.

7 Temel İsraf – Bekleme

Bekleme, bir önceki adım tamamlanırken üretim zincirinin bir aşamasında üretimin yavaşlaması veya durdurulması nedeniyle harcanan zamanı ifade eder. Klasik örneği, üretim hattı, zincir boyunca bir görev diğerinden daha uzun sürerse, bir sonraki görevden sorumlu çalışanın beklemesini harcadığı her zamandan daha fazla zaman harcar.

Daha fazla zaman alan görev daha verimli hale getirilmeli, yardımcı olmak için diğer çalışanlar işe alınmalı veya bu boşa harcanan zamanı telafi etmek için iş akışı daha iyi koordine edilmeli veya planlanmalıdır.

Çevresel etki, bekleme süresi boyunca harcanan emeğin ve aydınlatma, ısıtma veya soğutmadan kaynaklanan enerjiden kaynaklanmaktadır. Ek olarak, malzeme bozulabilir ve verimsiz bir iş akışı nedeniyle bileşenler hasar görebilir.

7 Temel İsraf – Aşırı İşleme

Aşırı işleme, üretim sürecinin gereksiz olan herhangi bir bileşenini ifade eder. Asla görülmeyecek bir alanı boyamak veya kullanılmayacak özellikler eklemek aşırı işlemeye örnektir. Esasen, müşterinin gerektirdiğinden daha fazla değer katmayı ifade eder.

Çevresel etki, üretimde tüketilen parça, işçilik ve hammaddelerin fazlalığını içerir. Zaman, enerji ve emisyon, bir üründe gereksiz bir şey üretmek için kullanıldıklarında boşa harcanır; basitleştirme ve verimlilik bu israfları azaltır ve şirkete ve çevreye yarar sağlar.

7 Temel İsraf – Gereksiz Taşıma

Taşıma, malzemeleri bir konumdan diğerine taşımadır. Taşımanın kendisi ürüne değer katmaz, bu nedenle bu maliyetleri en aza indirmek önemlidir. Bu, üretim zincirinde bir tesisin diğerine daha yakın olması veya daha verimli yöntemler kullanarak nakliye maliyetlerinin en aza indirilmesi anlamına gelir.

Kaynaklar ve zaman, malzeme taşıma, nakliye, eğitim, güvenlik önlemleri uygulama ve ekstra alan kullanma konularında personel istihdamında kullanılır. Taşıma, üretim zincirinin bir kısmının malzemenin gelmesini beklemesi gerektiğinden, bekleme israfına da neden olabilir.

Beklemeye yönelik çevresel maliyetler arasında gaz emisyonları, kullanılan nakliye ambalajları, ürüne olası hasarlar ve ayrıca tehlikeli maddelerin taşınmasını içeren diğer tüm atıklar sayılabilir.

7 Temel İsraf – Aşırı Hareket

Aşırı hareket, bir kişi veya makine tarafından en aza indirilebilen hareketin tümüdür. Aşırı hareket, daha az eklenebilecek bir değer eklemek için kullanılırsa, bu hareket marjı boşa harcanır. Hareket, fabrika katında bir şey almak için eğilen bir işçiden makinelerde ek aşınma ve yıpranmaya kadar herhangi bir şey anlamına gelebilir ve bu da değiştirilmesi gereken sermaye amortismanı ile sonuçlanabilir.

Aşırı hareketin birçok çevresel maliyeti vardır. Bariz olanlardan biri aşınmış makinelerin yerine kullanılan gereksiz malzeme israfıdır; bir diğeri, yük asgariye indirilmiş olsaydı onlara ihtiyaç duymamış olabilecek aşırı yüklenmiş çalışanların sağlık kaynakları olabilir.

Taiichi Ohno, Toyota Üretim Sisteminde israfı 7 kategoriye ayırmıştır.

Jeffrey funduszeue.info ise “The Toyota Way” kitabında söz konusu israflara ek olarak çalışanın kullanılmayan yaratıcılığını eklemiştir. (Liker, , s)

8 . İsraf – Kullanılmayan Beyin

Çalışanları dinlemeyerek, onların fikirleri ve yetenekleri neticesinde oluşabilecek öğrenme fırsatlarından yararlanmamak olayına sekizinci israf diyebiliriz. (Liker,, s)

Eğitim ve uygulama desteği talepleriniz için [email protected] adresinden bize ulaşabilirsiniz.

 

Dönüşüm Danışmanlık

donusum

İşletmelerin operasyonel mükemmellik yolculuklarında, değişim sürecine rehberlik ederek yönetim ve uygulama danışmanlığı hizmetleri vermek amacı ile yılında kurulmuş bir “yalın dönüşüm yönetimi ve uygulama danışmanlığı” firmasıdır.

Gıda İsrafı ve Gıda Atığı Nedir?

GIDA İSRAFI VE GIDA ATIĞINA GENEL BAKIŞ

Dünyada her yıl gıdaların yaklaşık olarak üçte biri kaybedilmekte ya da israf edilmektedir. Dünya üzerinde her dokuz kişiden birinin açlıkla karşı karşıya olduğu düşünüldüğünde, gıdaların çöpe gitmesi kabul edilemeyecek bir durumdur. Son yıllarda sıkça karşılaştığımız gıda israfı ve gıda kaybı konusu, özellikle Covid pandemisi nedeniyle küresel ölçekte üzerinde oldukça konuşulan önemli bir konu haline gelmiştir. Maalesef, birçoğumuz yiyebileceğimizden daha fazla gıda satın alarak bu israfa katkıda bulunuyoruz.

Yıl bazında 1,3 milyar ton gıdanın çöpe gittiği dünyamızda, özellikle gelişmekte olan ülkelerde gıda kaybını ve gıda israfını önlemek öncelikli ele alınması gereken konulardan biri haline gelmiştir. Gıda kaybı ve israfı, tarımsal üretimden nihai tüketiciye kadar olan değer zincirinin tüm aşamaları boyunca meydana gelmektedir. Gıda tedarik zincirinde meydana gelen kayıplar, aynı zamanda işçilik, lojistik, su kullanımı, pişirme ve depolamada kullanılan enerji kaynaklarının da kaybına sebep olmakta, bunun sonucunda gıda israfı, sera gazı salımını arttırarak iklim değişikliğine de katkıda bulunmaktadır.

Gıda İsrafı ve Gıda Atığı Nedir?

Gıda israfı ve gıda atığı birbirinden farklı iki kavramdır. Gıda israfı, temel olarak üretilen gıdaların tüketilemeden çöpe gitmesidir. Tüm dünyada israf edilen gıda ürünlerinin dörtte biri ile açlığa çözüm bulunabileceği belirlenmiştir. Dünya genelinde yaklaşık 1 milyar insanın aç olduğu ve yetersiz beslendiği düşünüldüğünde, inanılmaz bir israfın yaşandığı gözlenmektedir.

Gıda, orta ve yüksek gelir düzeyine sahip ülkelerde tüketim için yeterli olsa dahi büyük ölçüde israf edilmekte ve atılmaktadır. Bir diğer önemli kayıp ise gıda üretiminin olduğu bölgelerde gıda tedarik zincirlerinde meydana gelmektedir. Çevre kirliliği ve doğal kaynakların sürdürülebilir bir biçimde kullanılmaması gıda üretiminin endişe yaratan boyutlara gelmesine neden olmaktadır. Verimi arttırmak adına gıda üretiminde bazen çevre daha da fazla tahrip edilmektedir.

Gıda israfı ekonomik faktörler, yönetimsel problemler ve teknolojik nedenler gibi pek çok sebepten dolayı ortaya çıkmaktadır. Ancak bahsi geçen 1,3 milyar gıda israfının yaklaşık olarak yarısının perakendecilik ve nihai tüketiciden kaynaklandığı görülmekte ve bu durum bireylerin davranışlarının ve alışkanlıklarının gıda israfında önemli bir yere sahip olduğunu göstermektedir. Bu minvalde, israf edilen gıda ürünlerinin çevresel, ekonomik ve sosyal faturaları oldukça yüksek düzeyde olmaktadır. Çöpe giden gıda ürünleri sınırlı ekonomik ve doğal kaynaklarımızı kötüye kullanmamıza, enerji tüketiminin artmasına, gıda fiyatlarının yükselmesine etki etmekte ve iklim değişikliğini hızlandırmaktadır. Bu sebeple, kayıpları önlemek için ulusal politikaların geliştirilmesi, tüm değer ve tedarik zincirinde rol alan çiftçilerin, gıda sanayisinin, toptan ve perakende satış yapan firmaların gıda sistemindeki israfın ve kayıpların minimize edilerek önlenmesi adına sosyal sorumluluk üstlenmeleri, alt yapı ve soğuk zincir yatırımları yapmaları, uygun kapasite geliştirme, eğitim ve yayım hizmetlerinin sağlanmasına çalışmaları gerekmektedir.

Gıda atığı kavramı ise insan tüketimi için üretilmiş; tüketilmesinde sağlık açısından herhangi bir problem taşımayan ancak rengi, şekli ya da fazla üretim yüzünden tüketilmemiş, tabakta bırakılmış, çöpe atılmış tüm gıda ürünlerini kapsamaktadır. Gıda atıkları literatürde genellikle önlenebilir gıda atıkları ve önlenemez gıda atıkları olmak üzere ikiye ayrılmaktadır. Önlenebilir gıda atıkları çöpe atılmadan önce yenilebilir (tüketilebilir) durumda olan gıdalardır. Zorunlu (önlemez/engellenemez) gıda atığı ise normal koşullarda tüketilmesi uygun olmayan mesela, kahve telvesi, yumurta kabuğu gibi gıda atıklarıdır.

Gıda atıkları ve kayıpları, gelişmekte olan ülkelerde, gıda zincirinin erken aşamalarında, gelişmiş ve sanayileşmiş ülkelerde ise perakende ve tüketici seviyelerinde meydana gelmektedir.

Restoran, lokanta ve kafelerde müşterinin tüketebileceğinden fazla yemek hazırlanması, tabakta bırakılan yemeklerin sağlık riski taşıması nedeniyle kullanılamaması ve bağışlanamamasından dolayı çöpe gitmesi, tüketicilerin son tüketim tarihine dikkat etmemeleri ve gereğinden fazla yapılan alışveriş gıda atığına neden olmaktadır.

Gıda atıkları, sürdürülebilirliğin hem çevresel hem sosyal hem de ekonomik boyutunu olumsuz etkilemektedir. Besin gruplarına göre her yıl meyve-sebzelerin %’si, tahılların %30’u, yağlı tohumlar, et ve süt grubunun %20’si, balıkların %35’i çöpe atılmakta ve yılda 3 milyar insanı besleyecek gıda israf edilmektedir.

Gıda israfını önlemek için Birleşmiş Milletler yılında Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerini (SDG) kabul ederek yılına kadar perakende ve tüketici seviyelerinde kişi başına küresel gıda atıklarını yarı yarıya azaltmak ve hasat sonrası kayıplar ile üretim ve tedarik zinciri süresince gıda kayıplarını azaltmak üzere çalışmalara başlamıştır. Ve Birleşmiş Milletler senesinde toplumda bu konuda farkındalık yaratmak amacıyla her yılın Eylül ayının Gününü Uluslararası Gıda Kaybı ve İsrafı Farkındalık Günü olarak belirlemiştir.

Günümüzde küresel bir sorun haline gelen gıda atıklarının oluşturduğu kirlilik, doğal kaynakların azalması, ekonomik ve toplumsal zararlar göz önüne alındığında gıda atıklarının etkin bir şekilde yönetimi ve yeniden değerlendirilmesi sürdürülebilir kalkınmanın devamı için hem ülkemizde hem de tüm dünyada her geçen gün önem kazanan konulardan biridir.

Dünyamızın geleceği için hepimizin harekete geçerek yiyecek kaybına ve israfına dur demesi gerekir. Gıdaları israf etmeden kullanmayı bir yaşam biçimi haline getirmek için günlük hayatımızda bir takım alışkanlıklarımızı değiştirmek mümkündür. Bunun için yapılması gerekenleri şu şekilde listeleyebiliriz:

1. Daha sağlıklı ve sürdürülebilir bir diyet benimsenmelidir:

Dinamik kent yaşamı nedeniyle özellikle çalışan nüfusun besleyici öğünler hazırlaması zor olabilmektedir. Ancak sağlıklı öğün hazırlamak sanıldığı kadar zaman alıcı değildir. Bir planlama ile internetten bile erişebileceğiniz onlarca sağlıklı tarife ulaşmak son derece kolaydır.

2. Sadece ihtiyacınız dahilinde alışveriş yapın:

Haftalık gıda listesi yapın. Alışveriş listenize sadık kalarak hem gıdadan hem de paranızdan tasarruf edersiniz.

3. Görünüşü iyi olmayan meyve ve sebzeleri de kullanın. Sebze ve meyvelerin tüm besin değerlerinden iyice faydalanın:

Yiyecekleri görünüşünden dolayı atmayın. Şekilleri değişik veya zedelenmiş meyve ve sebzeler, keyfi standartları karşılamadığı için genellikle atılır. Örneğin olgun meyveleri,meyve suları, smoothie ve tatlı hazırlamak için kullanabilirsiniz.

4. Gıdaları daha iyi depolayın ve stok yönetimini iyi yapın:

Daha önce aldığınız gıdaları dolabınızın ya da buzdolabınızın ön tarafına, yeni aldıklarınızı ise eskilerin arkasına yerleştirin. Buzdolabında depoladığınız yiyeceklerinizi taze tutmak için hava geçirmeyen saklama kapları kullanın ve böceklerin içeri girmesini önlemek için paketlerin kapalı olduğundan emin olun.

5. Gıda etiketlerini okumayı öğrenin:

Gıdaların etiketlerinde yer alan son kullanma tarihi ve tavsiye edilen tüketim tarihi arasında büyük fark vardır. Gıdalar, tavsiye edilen tüketim tarihinden sonra yenmek için hala güvenli olsa da son tüketim tarihinden sonra tüketilmemelidirler. Trans yağlar ve koruyucular gibi sağlıklı olmayan içerikler için gıda etiketlerini kontrol edin ve ilave şeker veya tuz içeren gıdalardan kaçının.

6. Porsiyon miktarlarını küçültün:

Evde daha küçük porsiyonlar hazırlayın veya restoranlarda sipariş ettiğiniz yiyecekleri paylaşın.

7. Artıklarınızı sevin:

Hazırladığınız, pişirdiğiniz yiyeceklerinizi hepsini yiyemiyorsanız dondurun veya artıkları başka bir öğünün hammaddesi olacak şekilde kullanabilirsiniz.

8. Yiyecek artıklarınızdan kompost yapın:

Evinizde kompost hazırlayarak gıda artıklarının çöpe dönüşmesinin önüne geçebilirsiniz. Bu şekilde toprağa besinleri geri verir ve karbon ayak izinizi azaltırsınız.

9. Gıdaya saygı duyun:

Yemek hepimizi birbirimize bağlar. Gıdanın tarladan çatala gelinceye kadar olan tüm sürecinin bilincinde olarak gıda ile bağlantı kurun. Çiftçileri tanımaya çalışarak, gıda üretimi hakkında bilgi edinin.

Yerel gıda üreticilerini destekleyin:

Yerel ürünler satın alarak bölgenizdeki aile çiftçiliğini ve küçük işletmeleri destekleyebilir ve lojistik mesafesini düşürerek çevre kirliliği ile mücadeleye yardımcı olursunuz.

Balık çeşitlerini yaşatın:

Morina balığı ya da ton balığı gibi aşırı avlanma riski altında olan balık türleri yerine uskumru veya ringa balığı gibi daha bol bulunan balık türlerini tüketin. Eko etiketli veya sertifikalı balıklar gibi sürdürülebilir şekilde yakalanan veya yetiştirilen balıkları satın alın.

Daha az su kullanın:

Su olmadan gıda üretemeyiz. Çiftçilerin yiyecek üretmek için daha az su kullanması gerektiği gibi bireylerin de gereksiz su tüketimini azaltması gerekmektedir. Örneğin dişlerinizi fırçalarken suyu kapatmak, araba yıkarken fazla su kullanımından kaçınmak gibi.

Topraklarımızı ve suyumuzu temiz tutalım:

Bazı evsel atıkların potansiyel olarak tehlikeli olduğu ve asla normal çöp kutusuna atılmaması gerektiği unutulmamalıdır. Piller, boyalar, cep telefonları, ilaçlar, kimyasallar, gübre, lastikler, mürekkep kartuşları vb. maddeler toprağa ve su kaynaklarına sızarak gıdaların üretildiği doğal alanlara zarar verebilir.

Daha çok bakliyat ve sebze tüketin:

Haftada kez, bakliyat ve sebze içeren bir yemek yemeyi deneyin.

Paylaşmak önemsemektir:

Tüketmeyeceğiniz gıdaları bağışlayın. Örneğin, cep telefonlarındaki uygulamalar sayesinde komşularınız ve yerel işletmelerle bağlantı kurabilir ve tüketmediğimiz fazla gıdaları atmadan paylaşabiliriz.

Bu içerik, Yaşar Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölüm Başkanı Doç Dr. Seda Genç ve Yaşar Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü Öğretim Üyesi Yard. Doç. Dr. Eylem Ezgi Fadıloğlu tarafından derlenmiştir.

Bir miktar yükseklik kazandırılmış akışkanın(Suyun) potansiyel enerjisine hidrolik enerji denir. Akışkanın bu potansiyel enerjinden faydalanılarak elde edilen elektrik enerjisine de hidroelektrik enerjisi denir. Bu dönüşümü yapan tesislere de hidroelektrik santral denir.

Hidroelektrik Santralleri depolamalı(Baraj tipi) ve depolamasız(Nehir tipi) olmak üzere iki çeşidi vardır. Yöntemleri farklı olan bu santrallerin doğurduğu sonuçlarda farklıdır.

A- BİRİKTİRMELİ- DEPOLAMALI- BARAJ TİPİ HES

Barajlarda doğal yoldan veya suni bir şekilde belirli bir yüksekliğe çıkarılan su, kendinden daha alçaktaki türbinlere aktarılır. Türbin çarklarına çok süratli ve şiddetli bir biçimde çarpan su türbin milini döndürür. Bu hareketin sağlanması ile jeneratör çalışır ve elektrik enerjisine dönüşür.

Faydaları

1-İçme suyu deposu görevi görür.
2-Tarım alanlarının her yıl kullanılabilme olanağı artar. İklime olan bağımlılığı azaltır.
3-Tarımsal üretimde sürekliliği sağlar. Yıldan yıla görülen dalgalanmaları azaltır.
4-Birim alandan alınan tarım ürünlerinin üretim miktarını artırır.
5-Sebze, meyve ve endüstri bitkilerinin yetiştirildiği alanları artırır.
6-Tarım ürünü çeşitliliğini artırır.
7-Yaz mevsimin uzun sürdüğü yerlerde, tarım alanlarından yılda birden fazla ürün alabilme potansiyelini artırır.
8- Uzun dönemde, iklim şartlarının yumuşamasına neden olur.
Yenilenebilir bir enerji kaynağıdır. Karbon salınımı yapmaz.
Doğada da kunduzların uyguladığı bu yöntemde suyun bulunduğu bölgede daha fazla dolanımına neden olur. Bu yönüyle çevresine hayat verir. Yeni yeraltı su kaynağı oluşturur ve yakın çevrede yeni su kaynakları oluşumunu sağlar. Daha önce kurumuş su kaynaklarını aktif hale gelmesine neden olabilir.

Zararları

1-Tahıl tarımın yapıldığı alanlar daralır.
2- Birçok balık ve omurgasız canlı türü normal davranışı gereği, hayatlarının belirli dönemlerinde nehir boyunca uzun ya da kısa mesafeli göçler gerçekleştirir. Nehirlerdeki göçlerin en yaşamsal olanı, balıkların yumurtlama göçünü engellemesidir.
3-Gerekli zemin etüdü, fizibilite çalışması yapılmadığın da sızdırmayla yeni yeraltı sularını oluşturur. Geçirimli toprakta meydana gelen akım olaylarından dolayı bazı bölgelerde sokaklardan su çıkması gibi olaylar görülmüştür. Buda yapıların temeline ve yapısına zarar verecektir.
4-Şiddetli yağış ve doğal felaketlerde ani taşkın riski, gücü ve etkilenecek alan artarır.
5- AĞACIN KESİLMESİNE VE SU ALTINDA KALMASINA NEDEN OLMAKTADIR.

Biriktirmeli hidroelektrik santralleri suya olan ihtiyacın gitgide artığı günümüzde sürdürülebilir tarım ve içilebilir su kaynakları gibi konularda hayati öneme sahiptir. Baraj tipi HES projeleri kunduzların binlerce yıldır yaptığı sistemlerine çok benzemektedir. Bu yönüyle doğada da bir türü olan sistem bir çok yönüyle çevrecidir. Biriktirmesiz tip ya da Nehir tipi HES projelerinin sonuçları daha ağırdır ve çevreci olmadığı açıkça da kısa vadede görülmektedir.

B- BİRİKTİRMESİZ-DEPOLAMASIZ- NEHİR TİPİ HES

Dere yatağından alındıktan sonra, düşü sağlanabilecek uzaklıkta, belli bir kottan düşürülerek suyun türbinleri döndermesi ile hidroelekrik elde etme yöntemidir. Diğer yönteme göre suyu kullanımı ve yönetimi farklı olan bu yöntem doğal yaşamdan suyu izole etmesiyle bu yöntem doğal yaşama zarar vermektedir.

FAYDALARI
1-Yenilenebilir bir enerji kaynağıdır. Karbon salınımı yapmaz.
2-Eğimli arazilerde kolay ve yüksek enerji elde edinilebilecek bir yöntemdir.

ZARARLARI

1- Ekosistemin vazgeçilmez bir parçası olan nehirler doğduğu yerden döküldüğü yere kadar etrafındaki insanlar ve bütün canlılara yaşam ve beslenme olanağı sunar. Yüzey sularının kurumasına, etrafındaki canlı türlerinden kimisinin ölmesine kimisinin de zarar görmesine sebep olurlar. YATAĞI DEĞİŞTİRİLEN SU KAYNAĞI BORULARDAN AKILARAK SUYUN HAYAT VERDİĞİ ALANDAKİ YERLEŞİMLERİ VE DOĞAL YAŞAMI TEHDİT EDER!

2- Yeraltı sularının da çekilmesine neden olur ve topraktaki su ve nemin azalmasıyla tarımı olumsuz etkiler. Karadeniz’de bir biri ardına sıralanan bu tip hidroelektirik santralleri bölgedeki turizmi de olumsuz etkileyecek, suyun ve doğal kaynakların ticarileşmesine neden olacaktır. Evimizin önünden akan suya başkalarının sahip çıkmasını, onu istediği gibi kullanmasını, suyun ticarileştirilmesi bu projelerin olumsuz yönleri arasındadır. Sulama amacıyla kullanılan dere sularından bu amaçla faydalanma imkânının sınırlandırılmasının veya tamamen ortadan kalkmasının, yöredeki tarımsal üretime olumsuz etkileri olacaktır.

3-Suyun doğal yatağındaki akışı sırasındaki köpürme faaliyetleriyle edindiği sudaki çözünmüş oksijenin azalmasına neden olacaktır. Aynı sistem sıcaklığın artmasına da neden olacaktır. Azalan oksijen ve artan sıcaklık bazı balık türlerinin olumsuz etkilenmesine neden olacaktır.

4-Beslediği yeraltı suları nehir yakınındaki ormanları ve yaşamı destekler. HES işletimleri dolaylı olarak sel baskını riskini artırır. Zarar verdiği bitki örtüsü ile de heyelan riskini artırır.

5- Doğal ekosistemin sürdürülebilmesi için makro ve mikro besinler kadar gerekli olan böcekler, solucanlar, bakteriler, mantarlar ve mikroorganizmalar da topraktaki faunanın temel unsurları arasında bulunurlar. Bu toprak canlıları atmosfer azotunu sabitleyen, topraktaki organik maddelerin parçalanmasını sağlayan, bitki hastalıklarını ve topraktaki patojenleri baskılayan, organik besinlerin bitkilerce kolayca özümlenebilmesine yardım eden, pestisitlerin toksik etkilerini yok eden, bitki gelişimini teşvik eden vitamin, hormon ve enzim gibi biyoaktif maddeler üreten, ayrıca toprağın nem-sıcaklık-havalanma dengesini sağlayan toprağın değişim ve gelişiminde aktif rol oynarlar. İşte toprak altında yaşayan bu canlıların yaşamlarını sürdürebilmeleri için de kaliteli ve yeterli suya ihtiyaçları vardır.

6-Şirketlerin bırakmakla yükümlü olduğu akarsu yatağındaki can suyu ölçütü %10’dur suyla doğrudan bağlantılı olan bütün bu flora ve faunanın yaşamını tehdit edecektir. Bu da ihaleci şirketlere ucu açık ve geniş hak ve yetkiler doğuracaktır.

7-BİRİKTİRMESİZ TİP HESLER DE BİRİKTİRMELİ TİPTE OLDUĞU GİBİ BİNLERCE AĞACIN KESİLMESİNE NEDEN OLMAKTADIR. Özellikle derenin bir yerden başka bir yere akıtılması için kanalların yapılması esnasında ormanların tahrip edilmesi riski bulunmaktadır.

8- Ovalara ve deltalara yeterli su gitmez, sadece can suyu salınan ovalar ve deltalara karşı deniz, üstünlüğü ele geçirir böylece yer altı suları tuzlanır. Verimli ova araziler olumsuz etkilenecektir.

Sismik hareketlerde ve erezyon, sel gibi doğa olaylarında olası bir artış söz konusu.

Görüldüğü üzere bir HES projesinin olumlu sonuçları ağır basmaktayken diğeri ÇEVRE FELAKETLERİNE neden olmaktadır.

SONUÇ OLARAK HALK DİLİNDEKİ BARAJ VE HES FARKI

1. Baraj yapılarında akarsuyun önü bir “baraj” yapısı ile kapatılarak, barajın gerisinde bir göl oluşturulur. HES’lerin ise barajlarda olduğu gibi biriktirmeli yapıları yoktur. Bu özellikleriyle “baraj” olarak bilinen depolamalı yapılardan ayrılırlar.

2. Barajlar, elektrik üretiminin yanısıra, sulama suyu depolama, içme suyu temini ve taşkından korunma gibi başka amaçlar için de inşaa edilebilir. Yani bir baraj hiç elektrik üretimi amacı taşımadığı gibi, bazı barajlar hem elektrik üretimi, hem de sulama suyu temini gibi farklı hizmetler verebilir. HES’ler ise sadece elektrik üretimi için yapılırlar.

3. Barajlarda akış hızı yani debi düzenlemesi yapmak mümkündür. Bu nedenle, yağışsız ve kurak sezonda dahi elektrik üretimi söz konusudur. HES’lerde ise debi düzenlemesi olmaz, santralin üreteceği elektrik enerjisi mevsimlere göre farklılık gösterir. Yağışın ve nehir akışının yoğun olduğu zamanlarda elektrik üretimi artarken, kurak mevsimlerde bir HES bazen hiç elektrik üretmeyebilir.

DÜNYA’DA VE TÜRKİYE’DE HES

Dünyadaki elektrik ihtiyacı bir bölümü yaklaşık %19’luk bölümü HES’lerde üretilen hidroelektrik enerjisi ile karşılanmaktadır. Hidroelektrik enerjisi yenilenebilir enerji’nin de %69’luk büyük bir kısmını da karşılamaktadır.
Türkiye’de ’den fazla hidroelektrik santrali çalışmaktadır ve ülkemizin yaklaşık %18,5’lik elektrik üretimi bu santrallerden sağlanmaktadır. Buda hemen hemen hemen kayıp kaçak oranına tekabül etmektedir.

Ülkemizde çok sayıda sulama ve suyu depolama amacıyla baraj inşa edilmiştir. Suyun bir alternatifi olmadığı için suya olan ihtiyaç her zaman devam edecekti. Bu yüzden suyu depolamak, dikkatli kullanmak, israftan kaçınmak ZORUNDAYIZ. Enerji için ne yapılmalı, dünya ne yapıyor. Tüm gelişmiş ülkeler yenilenebilir enerji kaynakları üzerine yoğunlaşmış durumda. Son beş yılda Almanya 15 NÜKLEER SANTRAL KAPATIRKEN biz yeni nükleer santral kurma çabasındayız. Gelişmiş ülkeler doğal zenginliklerini koruyup, turizme açarken bizim projelerimiz çevreye ve doğaya zarar veriyor. Ya bu treni kaçıracağız ya da çağın gereklerini görüp ona göre davranacağız

HAZIRLAYAN: Burhan SEVİMLİGİL
Kaynaklar;
funduszeue.info
funduszeue.info…/10_soruda_hidroelektrik_…
funduszeue.info…/
funduszeue.info – Vikipedi
EİS(Effective İnstructing System) yayınları

Burhan Sevimligil
Kayıt Tarihi :

© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası