dağlar deprem ayet / Celal Şengör’e Cevap: “Dağlar depremin sebebi değil sonucudur” |

Dağlar Deprem Ayet

dağlar deprem ayet

Şimdi de sıra, insanı kuşatan tabii ortamın bir bölümü olarak deniz ve kara parçasına gelmiştir. Âyette denizin insanla ilgili başlıca üç özelliği söz konusu edilmektedir:

a) Deniz önce bir besin kaynağıdır,

b) Denizden mücevher elde edilir,

c) Nihayet deniz taşımacılık açısından da büyük önem taşır. Bunlar denizin maddî faydalarıdır; ama âyette denizin sadece bunlar için değil, ayrıca insanlar, onu yaratan ve nimetlerle donatan Allah’ı tanıyıp O’na şükretsinler ve böylece denizi mânevî bakımdan da bir nimet olarak değerlendirsinler diye onların hizmetine verildiğine dikkat çekilmektedir. Şu halde âyetlerde ifade buyurulduğu üzere, tatlı yağmur suyunu türlü ürünleriyle insanlara ve genel olarak tabiata bahşeden yüce kudret, tuzlu deniz suyunu da nimetlerle donatarak yararlı kılmıştır; bu da O’nun derin hikmetinin anlamlı tecellilerinden biridir.

Eski tefsirlerde “O (Allah), sizi sarsmaması için yere sağlam dağlar yerleştirdi” ifadesi açıklanırken, dünyanın önce dümdüz ve üzerinde ikamet edilemeyecek kadar hareketli olduğu, daha sonra Allah’ın emriyle dağların yerleştirilmesi sayesinde yerin istikrarlı bir hale getirildiği ifade edilir. Gerek bu âyette gerekse Nebe’ sûresindeki (78/7) dağların birer kazık veya destek yapıldığını ifade eden âyette yer kabuğunun sertleşme sürecine değinildiği; yani yer kabuğunun, yer altındaki mağma ve gaz tabakalarının üzerini kapatıp dışa püskürmesini büyük ölçüde önleyecek bir yapı kazanmasıyla dünyanın üzerinde yaşanabilir hale gelişine işaret bulunduğu yönünde Muhammed Esed’in ileri sürdüğü görüş (II, ) bizce de mâkul görünmektedir. Özellikle yeryüzünün dağlık kısımlarında zemin sağlam olduğu için, yapıların depremlerde daha az hasar görmesine karşılık vadilerin ve ovaların nisbeten riskli olduğu da bilinmektedir. Bilinen bir diğer husus da dağların yer hareketlerinde denge ve düzeni sağlama (balans) işlevinin bulunduğudur.

“Daha nice işaretler koydu” ifadesinden yeryüzünün, o dönem insan­larının henüz bilmedikleri, zamanla fizikî coğrafya, jeoloji, biyoloji gibi bilimlerin gelişmesiyle keşfedilecek olan daha başka sırlar taşıdığına işaret edilmektedir.


Kaynak :

Kuran'ı Kerim'de geçen deprem ayetleri nelerdir? Depremlerin sıklaşması neyin alametidir?

Kuran&#;ı Kerim&#;de geçen deprem ayetleri nelerdir? Depremlerin sıklaşması neyin alametidir?

İnsanlığa yıl önce yollanan kitap Kuran-ı Kerim günümüzde başımıza gelecek birçok hadiseyi de haber vermiştir. Depremlerin sıklaşacağı da kitabımızda birçok ayette yer almıştır. Kıyamet alametlerinden biri olan depremler hakkında oldukça fazla ayetler vardır. Peki Kuran'ı Kerim'de geçen deprem ayetleri nelerdir? Depremlerin sıklaşması neyin alametidir?

Ülkemiz 6 Şubat'ta ve sonrasında yaşadığı depremlerle çok sarsıldı. Hem maddi hem de manevi zorluklara yol açan depremlerin Allah'tan gelen bir imtihan olduğunun unutulmaması gerekir. Bugün yaşayacağımız imtihanları Rabbimiz (c.c) yıl önce Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (SAV) aracılığıyla bütün insanlığa yolladığı kitabı Kur'an-ı Kerim'in birçok ayetinde yer verdi. Büyük imtihanlara tabi tutulacağımız ayetlerle sabit tutulmuştur. “Sizi mutlaka biraz korku ve açlık ile biraz da mallardan, canlardan ve mahsullerden bir noksanlık ile imtihan edeceğiz. O halde sabredenleri müjdele!” (Bakara suresi/ ayet) Felaketlere sabırla karşılık verilirse mutlu son yaşanılacağı müjdesi verildi. Haberi verilen felaketlerden birisi de depremlerdir. Kur'an- Kerim'de bulunan birçok ayette deprem bahsi geçmiştir. Kıyamet alametlerinden biri olan depremlerin sıklaşması hakkındaki ayetleri sizler için araştırdık. Haberimizde bulabilirsiniz.

Kuranı-ı Kerim

Kuranı-ı Kerim

Zilzal suresi ilk beş ayetinde Allah'ın (c.c) depremin insanoğlunun başına yollayacağını ve bu da Rabb'imizin bir imtihanı olacağını gösteriliyor.  

Yer o dehşetli sarsıntısıyla sarsıldığında;(1)
Ve yer ağırlıklarını dışarı attığında;           (2)
Ve insan, “Ne oluyor buna!” dediğinde;   (3)
O gün yer, bütün haberlerini rabbinin ona vahyettiği şekilde anlatır.

()

Daha birçok ayette bugünlerin haberi verilir. Bunun üzerine onları o dehşetli sarsıntı yakaladı da yurtlarında yere serildiler. (A'râf Suresi / Ayet) Allah (c.c) istediği her şeyi yapmaya kadirdir. Her yaptığında hikmet olan Rabbimiz insanoğluna Kendilerini her yönden kuşatan göğe ve yere bakıp düşünmezler mi? Dilesek onları yerin dibine geçirir veya gökten üzerlerine parçalar düşürürüz. Kuşkusuz bütün bunlarda Allah’a yönelen her kul için alınacak bir ders vardır. (Sebe suresi / 9. ayet) demiştir.

Zelzele için Zilzal suresi okunuşu! Zilzal suresi ne için okunur?İLİŞKİLİ HABERZelzele için Zilzal suresi okunuşu! Zilzal suresi ne için okunur?

DEPREM KIYAMET ALAMETİ MİDİR?

Depremde yıkılan bina

Depremde yıkılan bina

Kur'an-ı Kerim'deki kıyametten önce yaşanacak depremleri haber veren ayetler:

  • “Ve dağlar (yerlerinden oynatan) bir yürüyüşle yürür.” (Tur Suresi / Ayet)
  • “Dağlar yürütülmüş, artık bir serap oluvermiştir.” (Nebe Suresi / Ayet)
  • “Dağları yürüteceğimiz gün, yeri çırılçıplak (dümdüz olmuş) görürsün; onları bir arada toplamışız da, içlerinden hiçbirini dışarıda bırakmamışızdır.” (Kehf Suresi / Ayet)
  • “(Öyle) Bir gün ki, yeryüzü ve dağlar titremeye tutulur ve dağlar, göçüveren bir kum yığını olur.” (Müzzemmil Suresi / Ayet)
  • “Yer, dehşetli bir sarsılışla sarsılınca.”  (Vâkıa Suresi / 4. Ayet)
Çocuklarda yaş gruplarına göre doğal afet bilinci nasıl olmalı?

İLİŞKİLİ HABER

Çocuklarda yaş gruplarına göre doğal afet bilinci nasıl olmalı?Avrupa&#;nın bazı ülkeleri depremzedelere vize kolaylığı tanıyacak! Rusya&#;dan 19 ülkeye fırsat

İLİŞKİLİ HABER

Avrupa'nın bazı ülkeleri depremzedelere vize kolaylığı tanıyacak! Rusya'dan 19 ülkeye fırsat

Dağların sarsıntıları önlemediği, ilgili ayetlerin bilimle çeliştiği iddiasına ne dersiniz?

Değerli kardeşimiz,

İlgili ayetlerin meali şöyledir:

“Hem dünya hareketiyle sizi sarsmasın diye, yeryüzüne sabit dağlar koydu. Amaçlarınıza ermeniz için ırmaklar, geçitler yerleştirdi.”(Nahl, 16/15)

“Yerin insanları sarsmaması için oraya dağlar yerleştirdik. Maksatlarına ermeleri için orada geniş yollar, geçitler yaptık.” (Enbiya, 21/31).

“O gökleri, gördüğünüz gibi, direksiz yarattı. Yere de sizi sarsmaması için, ağır baskılar, yani ulu dağlar koydu ve orada her türlü canlıyı üretip yaydı. Gökten de bir su indirdik, orada her güzel çifti yetiştirdik.” (Lokman, 31/10).

Bu ayetlerin -konumuzla ilgili- ortak vurgusu “yerküresinin hareketiyle insanları sarsmaması için, yeryüzüne sabit dağların konulmasıdır.”

Bu ayetlerin asıl Arapça metninde, dağlar -“cibal” olarak değil-, “revasî” sözcüğüyle ifade edilmiştir. “Sarsıntı”yı ifade eden kelime ise “meyd” kökünden gelen -Made-Yemîdu- “Temîdu” fiilidir.

Revasî kelimesi, “resv” veya “rüssuv” kökünden gelen “er-Rasî” kelimesinin çoğuludur; bir yerde sabit olmak,  bir baskı unsuru olmak, bir yere yerleşmek manasına gelir. Genel bir vasfı olması haysiyetiyle dağlar için kullanılmıştır. (Taberî, Razî, İbn Aşur, Nahl, 16/ ayetinin tefsiri)

Önce ayette söz konusu edilen sarsıntıyı, kısmi / lokal olarak meydana gelen normal deprem olayından ziyade, ilk yaratıldığı jeolojik devirlerde bütün bir küre olarak yerde meydana gelen sarsıntıyı anlamak gerekir.

Nitekim, bazı tefsirlerde yerküresinin bu sarsıntısı denizde alabora olmak üzere olan geminin sağa-sola hareket ederek maruz kaldığı sarsıntıya benzetilmiştir.(bk. Razî, ilgili ayetin tefsiri).

Hamdi Yazır’ın aşağıdaki açıklaması da bu gerçeği desteklemektedir.

“Halbuki onları yaratan biz, o yeryüzünde kendilerini sarsacak diye ağır baskılar yaptık. Yani gökten ayırdığımız ve üzerinde kendilerine sudan hayat verdiğimiz insanları, yerküresi hareketiyle çalkalayıp sıkıntıya sokmasın, sakin olacak yer bulsunlar diye o yeryüzünde suya karşılık sulb oturaklı kıtalar (omurgaları derinliklere gömülmüş parçalar yani:) dağlar meydana getirdik. Bir düşünmeli ki, yeryüzü sıvı bir halde kalsaydı ve yer hareket ettikçe insanlar çalkanıp dursaydı ne büyük sıkıntı olurdu. Toprak kütlesinin yaratılması ve dağların kazık gibi oturtulması ile bu sıkıntı bertaraf edilip yeryüzü, insanların yaşaması için oturulabilir bir hale getirildi.” (Enbiya, 21/ ayetin tefsiri).

Amme (Nebe') suresinin 7. âyetinde yer alan "Dağları direkler yaptık." meâlindeki cümleyi tefsir eden Bediüzzaman, mecaz penceresinden âyetin mânâsını birkaç yönden açıklamaya çalışması, ayetin değişik gerçeklere işaret ettiğini göstermektedir:

Birincisi:Yerküresi feza denizinde bir denizaltı gemisi gibi yüzmektedir. Bu denizde rotayı şaşırıp alabora olmaması için dağlar, geminin birer demir ve direkleri olarak var edilmiştir.

İkincisi:Yerküresinin iç kısımlarında meydana gelecek sıkışmalar anında, yerin kendi ekseninden çıkmaması için dağlar vasıtasıyla nefes almaktadır. Buna göre dağlar, yerküresinin birer nefes bacası hükmündedir.

Üçüncüsü:Yeryüzünün en önemli sakinleri insanoğludur. İnsanların hayatında en önemli unsur ise, su,toprak ve havadır. İşte bu üç unsurun hâmisi ise dağlardır. Dağlar, toprağı erozyondan, denizler tarafından istila edilmekten ve havayı kirlilikten koruduğu gibi, suyu da güzelce depolamaktadır.

Dördüncüsü:Dünyanın dağları vasıtasıyla adeta ufuklarla bitişik olduğunu göstermesi, yerküresine bir çadır görünümünü kazandırmıştır. Özellikle çadırlarda yaşayan veya öyle bir hayatı tasavvur edebilen kimseler eğer edebi sanat zevkine sahip ise, dağları yer küresi çadırının birer direk ve kazığı şeklinde düşünebilecektir (bk. Muhakemat, ; Niyazi Beki, Kur’an İlimleri ve Tefsir Açısından Bediüzzaman’ın Eserleri, s. ).

Bazı uzmanların belirttiğine göre, jeolojinin dağlar hakkında söyledikleri yukarıda verdiğimiz bilgilerle tam bir paralellik içindedir. Bu bilgilere göre, dağların özelliklerinden biri yeryüzündeki büyük yer tabakalarının uçlarında yükselmesi ve bu tabakaları birbirine bağlamasıdır. Bu özellikleriyle dağlar tahtaları birarada tutan çivilere benzetilmektedir. Bunun yanında dağların yerkabuğunda yaptığı basınç, dünyanın merkezindeki mağma hareketlerinin etkisinin yeryüzüne ulaşarak yerkabuğunu parçalamasına engel olurlar.

Yine uzmanların bildirdiğine göre, dağların depremle yakın ilişkisi vardır, şöyle ki; depremler gerilim altındaki yer katmanlarının kırılması sonucu açığa çıkan enerjinin yer kabuğunca sismik dalgalar halinde iletilmesinden oluşur; bir cetvelin ucunu iyice gerdirip bırakınca oluşan dalgalar gibi. Bu dalga hareketi yer kütlesinin bu enerjiyi tedricen soğurması sonucu gittikçe zayıflar ve belli bir mesafeden sonra söner;  aynen göle atılan bir taşın oluşturduğu dalgaların gittikçe zayıflayarak sönmesi gibi.

Fen bilimlerince sabittir ki doğrusal harekete olan direnç kütle ile dönme hareketine olan direnç de kütle ile beraber kütlenin dönme ekseninden olan mesafesinin karesiyle orantılıdır. O yüzden, belli bir kuvvetin etkisi altında belli bir enerji ile belli bir yönde hareket eden bir dalga, büyük bir kütleye rast gelince enerjisinin bu kütleye dağılması sonucu zayıflar ve söner.

Dağlar, devasa kütleleriyle deprem esnasında bu tür bir damper görevi görür. Örnek olarak, uzunca bir ipin bir ucunu ileri geri hareket ettirerek oluşan dalga hareketi ip boyunca ilerler. Ancak ipin bir bölümüne kurşun top gibi bir ağırlık bağlanırsa, o bölüme ulaşan dalganın hemen zayıfladığı görülecektir. Hatta eğer ağırlık çok büyükse dalga orada söner.

İşte deprem sırasında dağlar bu kurşun top rolünü oynayıp ip misali yer kabuğu boyunca ilerleyen dalgaların şiddetini azaltır ve dalgaların daha çabuk sönmesini sağlar.

Selam ve dua ile
Sorularla İslamiyet

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası