menemen katliamı / Menemen Belediyesi | Sayfa kaymakam kemal bey aniti

Menemen Katliamı

menemen katliamı

kaynağı değiştir]

31 Aralık günü Menemen ilçesi ile Manisa ve Balıkesir’in merkez ilçelerinde 1 Ocak ’den itibaren 1 ay süre ile Fahrettin Altay komutasında sıkıyönetim ilan edildi ve 1. Kolordu Komutan Vekili General Mustafa Muğlalı başkanlığında bir Divanıharp kuruldu.

7 Ocak 'de bu kez İzmir'de yine Mustafa Kemal Paşa başkanlığında ikinci bir toplantı yapıldı. Olaya doğrudan veya dolaylı katılan sanık; anayasayı cebren tağyir, eyleme iştirak ve azmettirme; Derviş Mehmet'in mehdilik iddiasıyla harekete geçtiğini bildikleri halde zamanında hükümete haber vermeme veya tekkelerin seddinden sonra tarikat ayini icra ettikleri suçlamalarıyla 15 Ocak 'den itibaren Divanıharp'te yargılanmaya başlandı.

24 Ocak günü iddianame okundu ve 29 Ocak'ta mahkeme 36 (ölmüş olan bir sanık ile birlikte 37) kişinin idama mahkûm edilmesine, 40 kişinin sorumsuzluğu nedeniyle salıverilmesine, 27 sanığın beraatine, 41 kişiye çeşitli hapis cezaları verilmesine hükmetti ve karar Meclis’in onayına sunuldu. İdam hükümlülerinin altısı küçük yaşta olduğundan cezaları ağır hapse çevrildi. TBMM Adalet Divanı ayrıca iki idamlığın cezasını iki yıl hapse çevirdi.

Diğer 28 idam mahkûmu, 3 Şubat gecesi Menemen'de idam edildi. Bazıları Kubilay'ın başının kesildiği yerde asıldı. Mahkûmlardan biri idam sehpasının önünden kaçtı. İki hafta sonra yakalandı ve ertesi gün idam edildi.

26 Aralık tarihinde Menemen'de iki bekçi ve Kubilay için anıt dikildi.[7] Anıtın üzerinde şöyle yazar: "İnandılar, dövüştüler, öldüler. Bıraktıkları emanetin bekçisiyiz."

Sıkıyönetim, 28 Şubat ’de Manisa ve Balıkesir’den, 8 Mart 'de de Menemen’den kaldırıldı.

Tepkiler[değiştir kaynağı değiştir]

Popüler kültüre etkileri[değiştir

Yılmaz Murat Bilican

Biri 84 yıl önce yaşadığımız, resmi tarihin, şeriatçı bir isyan olarak duyurduğu, kendisi 2 saat ama sonrasındaki etkisi bugüne kadar süren Menemen Olayı, diğeri 36 yıl önce yaşadığımız, resmi tarihin bu sefer “mezhep çatışması” ya da Kenan Evren’in demesiyle “kardeşin kardeşe kırdıranların marifeti” olarak tanımlanan Kahramanmaraş Katliamı.


İçinde bulunduğumuz hafta tarihimizin bu iki kanlı ve karanlık olaylarının yıldönümleri. Menemen Olayı 23 Aralık ’da, Kahramanmaraş Katliamı ise Aralık tarihlerinde gerçekleşmişti.
İkisi de bir çok soru işaretini içinde barındıran bu yüzden de  karanlık yanları ağır basan, henüz yüzleşemediğimiz iki kanlı olay. Bu nedenledir ki, bugün iki tarihsel sayfaya da geçmişte yaşanmış, bitmiş toplumsal olaylar olarak bakamıyoruz.

Her 23 Aralık’ta Kubilay’ın kellesi üzerinden yürütülen bir nefret söylemi, karşı tarafta ise yutkunularak biriktirilen bir öfke. Kahramanmaraş’ta ise her yıl yeniden yeniden tazelenen acı ve çaresizlik duygusu. Dünden beri şehrin giriş çıkışları kontrol ediliyor, anma töreni yapılması yasak. Günler öncesinden, katliamın yapıldığı mahalleye yürüyüş çağrısı yapan ülkücü gruplar her an tetikteler. Katliamın bir numaralı sanığı şehri en mevki yerden izleyip kontrol altında tutuyor.

İnsanları acılar içinde bırakarak yaşanmış toplumsal olayların üzerindeki karanlık örtüler kaldırılmadıkça, asla ne insanların acıları dinecek ne de o yaşananlar unutulacaktır. Her iki olayda da eksik olan şey, olayların yeterince aydınlatılmamış, suçlularından hesap sorulmamış ve her iki olayın mağdurlarının mağduriyetlerinin, tam da bu nedenlerden dolayı, devam ediyor olması. Geçmişimizde yaşanmış bu karanlık sayfalar üzerindeki karanlık devam ettikçe de, toplumsal barışı sağlama şansımız asla olmayacak. Karanlığı aralamak için de, yaşananların unutulmaması gerekir, unutturmak o karanlığın sürmesini isteyenlerin o kanlı olayları sahneye koyanların hedefidir çünkü.

Menemen Olayı, resmi tarih söylemleri dışında hakkında çok az konuşulmuş tabularımızdan biridir. Ne bir filmi yapılmış, ne romanı ne hikayesi yazılmıştır. Zaman içinde tam bir toz ve gaz bulutuna döndürülmüştür.

Ne olmuştu Menemen’de 23 Aralık günü ve sonrasında?
Tekke ve zaviyelerin kapatılması, halifeliğin kaldırılması, şapka giyilmesi gibi devrim yasalarına tepki gösteren, Manisa’lı Derviş Mehmet ve altı müridi, kafalarını esrar ve zikirle dumanladıktan sonra, görüşlerini yaymak üzere Menemen’e giderler. Yolda aralarından bir kişinin vazgeçip geri dönmesi sonucu 6 kişi kalan grup Menemen’e 23  Aralık’ta ulaşır. Sabah namazından çıkan cami cemaatini etrafına toplayan Derviş Mehmet burada kendisinin mehdi olduğunu ilan eder ve camiden aldıkları yeşil sancakla meydana kadar gelirler. Jandarma komutanı Fahri Bey’e haber ulaştırılır. Fahri Bey evinden kalkıp gelir ve gruba dağılmalarını söyler, grup dağılmayınca da geri döner. Sonrasında gelen bir yüzbaşının dağılın uyarısı da sonuç vermeyince o yüzbaşı da geri döner.
Bu etkileyici “dağılın” uyarıları işe yaramayınca, bu sefer asıl adı Mustafa Fehmi olduğu halde, Türkçülük akımı etkisiyle Kubilay adını kullanan, öğretmen asteğmen Kubilay görevlendirilir. Kubilay 26 askerine süngü taktırarak meydana gelir. Kendisi silahsızdır. Askerler mevzilenir Kubilay kalabalığa yaklaşıp sert bir şekilde dağılmalarını söyler ve sonrasında da Derviş Mehmet’e bir tokat atar. Bu sırada bir silah sesi duyulur ve Kubilay ayağından yaralanır. Kubilayın askerleri silah sesini duyunca korkup kaçarlar. Derviş Mehmet ve Şamdan Mehmet yere düşen Kubilay’ın başını kesip bir sopanın ucunda dolaştırırlar. Bu sırada olaya sadece iki bekçi müdahale ederler fakat onlar da öldürülür. Epey sonrasında gelen askerler, teslim ol çağrısının ardından gruba ateş açarlar. 6 İsyankardan Mehdi Mehmet, Şamdan Mehmet ve Sütçü Mehmet orada öldürülür. Biri yaralı yakalanır kaçan ikisi ise 26 aralıkta yakalanırlar.
Toplam iki saat süren bu olayın ardından devlet hızla harekete geçer, bütün bunlar cumhuriyete karşı şeriatçı bir kalkışma olarak değerlendirilir. 1 Ocakta Menemen, Manisa ve Balıkesir’de sıkıyönetim ilan edilir. Sıkıyönetimin başına orgeneral Fahrettin(Altay) Paşa, Divan-ı Harp liderliğine de Tümgeneral Mustafa (Muğlalı) Paşa getirilir.
6 Ocakta Mustafa (Muğlalı) Paşa ve mahkeme heyeti Menemen’e gelir ve yargılamalar başlar. Menemen’de sıkıyönetim vardır, giriş çıkışlar izne bağlanır, gece sokağa çıkmak, her tür tören  yasaklanır. Mustafa(Muğlalı) Paşa olup biteni Nakşibendi tarikatının bir kalkışması olarak görür. Yargılama Menemen ve Manisayla sınırlı kalmaz, Istanbula kadar uzanır. kişi yargılanır. 37 kişiye idam cezası verilir. 28 kişi idam edilir, idamlar Menemen’de infaz edilir. İdam edilenlerin bazıları öğlene kadar darağacında bekletilir. (Mustafa Muğlalı yılında da Van’da 33 Kürt vatandaşımızı kurşuna dizdirir, yargılanır, hapishanede ölür)

Aradan geçen 84 yıla rağmen Menemen olayı ile ilgili bir çok soru önümüzde durmaya devam ediyor.
Hangi koşullarda olursa olsun, gerçekte orada yaşanan neydi?
Olaylar belediye seçimlerini kazanmış olan Serbest Fırka destekçilerine gözdağı için miydi?
Devrimlere karşı dindar kesimlerde gelişen muhalefeti ezmek için miydi?
İki tabanca ve bir bıçağı olan 6 kişi nasıl bir isyan çıkaracaktı?
Kubilay bir kahraman mı yoksa bir kurban mıydı?
Diğer askerler neden geri durdular?
Neden zamanında müdahale etmediler?
İdam edilenlerin kaç tanesi acaba cumhuriyeti yıkmayı aklından geçirmişti?
Sadece el çırpmak suçundan idam edilenlerin yakınları bu sonucu nasıl karşıladı?
Şeriatçı bir kalkışmaya el çırpmaktan idam edilen Yahudi Josef’in ailesine ne oldu?

Gelelim Aralık tarihinde yaşanan Kahramanmaraş katliamına,
19 Aralıkta siyasi gruplar arasında başlayan gerilim “23 Aralık'ta bütün solculara ve Alevilere dönük bir kıyama dönüştü. "Komünistleri bırakmayın, Allah yoluna kesin, Sütçü İmam aşkına vurun",  "Alevileri öldürelim, memleketten temizleyelim", "Alevileri öldürün, şahit kalmasın" diye bağıran faşist ajitatörlerin sürüklediği kalabalıklar Alevilerin yaşadığı Yörükselim, Yenimahalle, Serintepe, Mağaralı, Karamaraş mahallelerine saldırdılar. Bu mahalleler taranıp, bombalanıp, kundaklandıktan sonra muhasara altına alındı. Ölülerin taşınması, yaralıların hastanelere götürülmesi engellendi, hastaneler kuşatıldı; insanlar kadın, çocuk, hamile, yaşlı, hasta, yaralı ayrımı yapılmadan öldürüldü. Alevi mahallelerinin yanı sıra, Sünni mahallelerinde de önceden işaretlenmiş Alevi evlerine baskınlar yapıldı. Ancak 25 Aralık akşamı tamamen yatışan saldırılarda, resmen saptanabilen ölü sayısı 'di.”
(funduszeue.info)

Sonra neler oldu?
yılına 13 ilde ilan edilen sıkıyönetimle girildi.
Sıkıyönetime rağmen darbesine kadar kan bir türlü durmadı, siyasi cinayetler birbirini izledi.
Katliam darbesinin temel dayanaklarından biri oldu.
Olaylar sırasında askerlerin neden zamanında müdahale etmeyip olayları izlediğinin cevabı verilmedi.
Bu denli büyük bir kalkışmanın arkasındaki karanlık güçlere ulaşılamadı.
Kahramanmaraş davası yılına kadar sürdü.
Aynı yıl çıkan yasayla içerde hiçbir sanık kalmadı.
Katliamdan geriye binlerce acılı insan ve hepimize düşen koskoca bir utanç kaldı.

Bilmem neden tarihimizin bu iki sayfası bana epeyce benzerlikler taşıyormuş gibi geliyor.
Ne dersiniz?
Sözlerimi Nietzsche’yle bitiriyorum: “Bizim yaşama ve eyleme için tarihe gereksinmemiz var, yaşama ve eylemden rahatça yüz çevirmek için değil, hele bencil yaşamaların, alçakça davranışların ve kötü yapıp etmelerin ayıbını örtmek için hiç değil.” (Nietzsche, Tarih Üzerine (çeviren, Nejat Bozkurt), Say yayınları, İstanbul,)


Twitter: @ymbymb

kaynağı değiştir]

Olayların ilçedeki askeri birlikte duyulması üzerine alay komutanı, yedek subay Kubilay'ı bir manga askerle birlikte olay yerine gönderdi. Kubilay askerlerin yanından ayrılarak tek başına eylemcilerin arasına girdi ve teslim olmaya ikna etmeye çalıştı. Silahlı eylemcilerden biri ateş ederek Kubilay’ı yaraladı. Bunu gören askerler ateşle karşılık verdiler ancak tüfeklerinde öldürücü etkisi olmayan manevra fişekleri vardı. Elebaşlarından Derviş Mehmet "Bana kurşun işlemiyor.” diyerek halkı kutsal bir vazifesi olduğuna ikna etmeye çalıştı.[3]

Kubilay yaralı halde uzaklaşarak cami avlusuna sığındı ancak Derviş Mehmet ve arkadaşları peşinden geldiler. Derviş Mehmet, çantasını açıp testere ağızlı bağ bıçağını çıkardı ve Kubilay'ın başını bedeninden ayırdı.[4] Bir görgü tanığının ifadesine göre Derviş Mehmet, Kubilay'ın başını kestikten sonra akan kanını avuçlarıyla içmiştir. [5]

Kesik başı yeşil bayrağın sopasına dikmeye çalıştılar ancak başaramadılar. Bunun üzerine kesik başı bayrağın sopasına iple bağladılar. Olay yerine sonradan gelen Bekçi Hasan ateş edip gruptan birini yaraladı ancak açılan ateş sonucu o da öldü. Arkadaşının yardımına koşan Bekçi Şevki de açılan ateş sonucu öldü.[kaynak belirtilmeli]

Olay yerine gelen takviye birliklerin "Teslim ol!" çağrısına uymayan eylemciler ile askerler arasında çatışma çıktı. Göstericilerden bazıları öldü. Kaçmaya çalışan elebaşları ve eylemcilerin hepsi tutuklandı.[4]

Olayın Ankara'da duyulması[değiştir

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası