Gastrik Bypass ameliyatı; obezite cerrahisinde duruma göre tercih edilen yöntemlerden bir tanesidir. Gıda alımını azaltmayı amaçlayan Gastrik Bypass, tüp mide ameliyatından farklı olarak yalnızca gıda alımını değil, emilimini de kısıtlamaktadır.
Obezite cerrahisinde başarılı sonuçlarıyla dikkat çeken yöntemlerden biri olan Gastrik Bypass ameliyatı, dünyada mide küçültme ameliyatından sonra en çok tercih edilen obezite ameliyatıdır. Bu operasyon genellikle diyet ve egzersizle sonuç alamayan ve kiloları sağlığını ciddi derecede etkilemeye başlayan insanlara uygulanmaktadır. Operasyonda amaç; tüp mide ameliyatındakinden farklıdır. Tüp mide operasyonunda mide kapasitesindeki küçülmeyle sonuca gidilirken, Gastrik Bypass ameliyatında ise hem küçülme hem de emilimin azaltılması yoluyla sonuca gitmek amaçlanmaktadır.
Gastrik Bypass ameliyatı; obezite cerrahisinde çoğunlukla tercih edilen yöntemlerden bir tanesidir. Mide ile ince bağırsağı birbirine bağlayarak gıda alımını azaltmayı amaçlayan Gastrik Bypass, tüp mide ameliyatından farklı olarak sadece gıda alımını değil, gıda emilimini kısıtlamaktadır.
Gastrik Bypass ameliyatı; bir morbid obezite ameliyatı olup, beden kitle indeksi 40’ın üzerinde olan veya 35’in üzerinde ama yandaş hastalığı olan hastalara uygulanmaktadır. Gastrik Bypass ameliyatının kişi için uygun bir prosedür olduğuna emin olmak için farklı testlere başvurulmaktadır. Kişinin tıbbi hikayesinin yanı sıra vücut kitle indeksi ve kişisel kilo kaybı hedefleri, Gastrik Bypass için uygun bir aday olup olmadığının belirlenmesinde önemli faktörlerdir. Gastrik Bypas ameliyatı daha önce bir obezite ameliyatı geçirmiş hastalara revizyon cerrahisi olarak da uygulanabilmektedir.
Fizyolojisi
Obezite cerrahisinde başarılı sonuçlarıyla dikkat çeken yöntemlerden biri olan gastrik bypass ameliyatı, dünyada mide küçültme ameliyatından sonra en çok tercih edilen obezite ameliyatıdır. Söz konusu yöntem mide boyutunu yüzde 90’ın üzerinde azaltarak kilo verilmesine yardımcı olur. Normal bir mide bazen ml’e kadar genişleyebilmektedir. Gastrik bypass poşu ise ml boyutundadır. Gastrik bypass poşu genellikle midenin en az esneyebilen üst kısmında oluşturulmaktadır. Poşun zamanla fonksiyonel kapasitesinin artması, kilo kaybı gerçekleştikten sonra düşük olan kilonun korunmasını sağlamaktır.
Ne Kadar Kilo Verilir?
Morbid obezite tedavisinde en etkili yöntemlerden biri olan gastrik bypass ameliyatı, bütün obezite cerrahisi içerisinde en fazla ve en iyi şekilde kilo kaybettiren uygulamalardan bir tanesidir. Gastrik bypass ameliyatı sonrasında kilo kaybı kademeli olarak en hızlı ilk aylarda olmak üzere gerçekleşir. Maksimum kilo kaybı için 1 buçuk 2 yıl gerekebilir. Bu süre diliminde fazla kilonun yaklaşık yüzde 70 – 80’i kaybedilmektedir.
Gastrik Bypass Ameliyatı Önce ve Sonrası
Birçok obezite hastası kilo vermede ameliyat öncesi tedavilerden sonuç alamadığında, obezite ameliyatlarını seçenek olarak değerlendirmektedir. Bu bağlamda Gastrik Bypass ameliyatı da tedavi seçeneklerinden bir tanesidir.
Ameliyat olması planlanan hastalar öncelikle detaylı bir değerlendirmeden geçirilir. Fiziksel tetkiklerin yanı sıra endokrinoloji ve psikiyatri uzmanları tarafından her hasta mutlaka ameliyat öncesinde detaylı bir şekilde değerlendirilir.
Hastalar ameliyat sonrasında genellikle gün hastanede kalarak, doktor kontrolünde tutulurlar. Taburcu olurken diyetisyen tarafından ilk kontrole kadar olan beslenme programı planlanır. İlk yıl boyunca obezite cerrahı haricinde endokrinoloji, psikiyatri ve diyetisyen tarafından yakından takip edilirler.
Gastrik Bypass Sonuçları
Gastrik Bypass ile Yaşamak
Gastrik Bypass, bireye emosyonel ve psikolojik anlamda bazı yükler getirmektedir. Ameliyat geçirenlerin çoğu operasyon sonrasını takip eden aylarda depresyona girebilmektedir. Bu durum kişilerin çoğu zaman emosyonel anlamda iyi hissetmelerinde besinin oynadığı role bağlıdır. Pek çok morbid obez hasta, gıdayı emosyonel bir kaçış olarak kullanmaktadır.
Emosyonel düzeyin normale dönmesi 3 ay kadar sürebilir.
Cerrahiyi izleyen aylarda kas güçsüzlüğü sıkça görülmektedir. Bu durum protein alımındaki kısıtlanma, kas kitle kaybı ve enerji seviyelerindeki düşüş gibi pek çok faktörden kaynaklanabilir. Bu sorunların tümü gıda alımının dengelenmesiyle birlikte ortadan kalkmaktadır.
Gastrik Bypass işleminin tamamı laparoskopik ameliyat yöntemi ile yapılmaktadır. Küçük kesiler yapılarak gerçekleştirilen laparoskopik cerrahi operasyonu 2 aşamalıdır.
İlk aşamada midenin yemek borusuyla birleşen kısmında biraz mide bırakacak şekilde büyük bir parça kesilerek ayrılır. Böylece küçük bir mide torbası oluşturulur. Kalan mide hacmi ise yaklaşık olarak 30 – 50 ml’dir. Bu operasyonda tüp mide ameliyatından farklı olarak midenin herhangi bir parçası çıkartılmaz. Kesilerden yerleştirilen portlar aracılığıyla el aletlerinin karına ulaşması sağlanır. Bu portlardan bir tanesi video kameraya bağlanan bir cerrahi teleskop, diğeri ise özelleşmiş cerrahi aletlerinin girmesi içindir. Kameranın elde ettiği görüntü bir ekrana yansıtılır ve cerrah ameliyatı böylece sorunsuz bir şekilde izleyerek yapabilir. Vücuttan herhangi bir parça çıkarılmadığı için sindirim sisteminin eski haline döndürülebilmesi mümkündür.
Ameliyatın ikinci aşamasında ise oluşturulan ml hacmindeki küçük mide torbasına ince bağırsaklar tekniğe uygun uzunlukta ayarlanarak bağlanır yani anastomoz yapılır.
Sonuçta yediğimiz besinler hem hacim kısıtlayıcı etkiyle az yeme hemde bu yeni oluşturulan kısa yol nedeniyle az emilme sonucunda kolayca kilo verilmesi sağlanır. Ancak emilimin azalması sonucunda vücuda gerekli besin ve minerallerde kısmen atıldığından yaşam boyu takviyesi gerekebilir.
Her cerrahi işlemde olduğu gibi Gastrik Bypass ameliyatlarında da potansiyel riskler ve komplikasyonlar mevcuttur. Bu nedenle doğru doktor seçimi ameliyat öncesi için olduğu kadar ameliyat sonrası süreç içinde oldukça önemlidir. Bazı komplikasyonlar tüm karın ameliyatlarında sık görülürken, bazıları da bariatrik cerrahiye spesifiktir. Bariatrik cerrahiye karar veren her hasta bu riskler hakkında mutlaka bilgi sahibi olmalıdır.
Batın Cerrahisinin Komplikasyonları
Gastrik Bypass’ın Komplikasyonları
Besin Eksiklikleri
Nutrisyonel Etkiler
Cerrahiden sonra küçük hacimlerde gıda alınmasıyla birlikte hastalar doygunluk hissetmeye başlarlar. Bir süre sonra bu tokluk iştah kaybına dönüşerek, total gıda alımı anlamlı şekilde azalmaya başlar.
Birçok obezite hastası kilo vermede ameliyat öncesi tedavilerden sonuç alamadığında, obezite ameliyatlarını seçenek olarak değerlendirmektedir. Bu bağlamda Gastrik Bypass ameliyatı da tedavi seçeneklerinden bir tanesidir.
Gastrik Bypass ameliyatına karar vermeden önce cerrahınızda görüşerek, aşağıdaki soruların cevaplarını bildiğinizden emin olmanız gerekmektedir.
Bu ameliyat akabinde gıda geçişi tamamen ortadan kaldırılır. Bu amaçla ince bağırsak onikiparmak bağırsağının 50 cm altından kesilerek mide poşu denilen yere bağlanır. Mide kesesi, midenin geri kalanından ayrılan küçük bir mide kalıntısıdır.
On iki parmak bağırsağı kaynaklı safra ve pankreasın sindirim salgıları cm aşağıda ince bağırsağa yeniden verilir. Bu operasyon ile çok iyi bir kilo kaybı sağlanabilir. Mevcut insülin direnci, metabolik değişime bağlı olarak günler içinde düzeldiği için birçok durumda tip 2 diabetes mellitusta tam remisyon sağlanabilmektedir. Bu şekilde tedavi edilen tip 2 diyabet hastalarının yaklaşık %80i bu operasyondan sonra insülinsiz kalmaktadır. Ek olarak, bu cerrahi prosedür özellikle obeziteye tatlıların neden olduğu hastalar için uygundur. Ameliyat sonrası pratikte mide ekşimesi oluşmaz, bu nedenle bu prosedür mide ekşimesi olan hastalar için de çok uygundur. Ameliyat sonrası yaşam boyu vitamin kontrolü ve vitamin preparatlarının alınması gereklidir.
Roux-Y gastrik bypass sonrası hastalarda bazen dumping sendromu görülebilir. Endoskopik sütür için yeni bir yöntem olan overstitch sistemi ile gastroskopi sırasında mide ile ince bağırsak arasındaki bağlantının çapı, gastroskop ile operasyona gerek kalmadan küçültülebilir. Yiyeceklerin mideden ince bağırsağa daha yavaş geçmesi nedeniyle, boşaltma semptomları çok etkili bir şekilde tedavi edilebilir. Kanıtlanmış dumping sendromu durumunda, yasal sağlık sigortası olan hastalara ve özel sigortalılara sağlık sigortası hizmeti olarak prosedür sunulabilir.
Hasta kabulü ameliyattan bir gün önce yapılır. Ameliyat sabahı ameliyata hazırlanırken hemşirelerimiz tarafından size cerrahi kıyafet verilecektir. Ameliyat genel anestezi altında laparoskopi şeklinde gerçekleşir ve yaklaşık iki saat sürer. Ameliyattan sonra genellikle bir gece yoğun bakımda izlenirler. Taburculuk genellikle 7. günde gerçekleşir. İlk kontrol randevusu yaklaşık hafta sonra gerçekleşir.
Mide Bypass ameliyatı, obezite sorunu yani vücut kitle indeksi 40 veya daha fazla olan kişilere yönelik bir cerrahi işlemdir. Gastrik bypass ameliyatı, ileri derecede obezitesi olanlar için en etkili tedavi seçeneklerinden biridir. Tipik olarak laparoskopik olarak gerçekleştirilir ve midenin iki parçaya bölünmesini içerir, bu parçalardan biri sindirim sisteminin büyük bir bölümünü atlayarak doğrudan ince bağırsağa bağlanır. Tek seferde yenebilecek yiyecek miktarının yanı sıra yiyeceklerden emilebilecek kalori ve besin miktarını da kısıtlar. Bu durum, bireylerin kilo vermesine ve uzun vadede verdikleri kiloda kalmalarına yardımcı olur.
Bu ameliyat, mide boyutunu küçültür ve bağırsakların yiyeceklerin sindirim sürecindeki işlevlerini değiştirir. Böylece vücudun daha az gıda almasına ve kilo vermesine yardımcı olur. Mide Bypass ameliyatı, aşırı kilolu ve obez olan kişiler için bir çözüm olabilir, ancak bu ameliyattan sonra yaşam ve beslenme rutinine dikkat edilmediğinde birçok risk oluşabilmektedir. Gastrik bypass ameliyatı, kilo vermenin, sağlığı iyileştirmenin ve yaşam kalitesini artırmanın güvenli ve etkili bir yoludur. Mide bypass ameliyatında mide küçültülerek hastaların daha az yemek yemesi ve daha çabuk tok hissetmesi sağlanır. İnsülin seviyelerini düşürerek ve ilgili sağlık risklerini ortadan kaldırarak sağlığınızı iyileştirmeye yardımcı olur.
Mide Bypass ameliyatı, genel anestezi altında yapılır ve genellikle saat sürer. Ameliyat sırasında, mide boyutu küçültülür ve bağırsakların sindirim işlevleri değiştirilir. Böylece gıda alımı azalır ve hızlı sindirilimine fayda sağlar. Gastrik bypass ameliyatı, obeziteyi tedavi etmenin en etkili yollarından biridir. Midenin üst kısmında küçük bir kese oluşturulur ve bu kese doğrudan ince bağırsağa bağlanır. Bu, yiyebileceğiniz yiyecek miktarını azaltır ve daha uzun süre tok hissetmenize yardımcı olarak kilo vermeyi kolaylaştırır.
İşlemin ilk adımında mide, mide girişinin hemen altından kesilir. Bu operasyon ile yaklaşık 15 ila 20 mililitrelik küçültme elde edilir ve var olan mideden çok daha küçük bir mide oluşturur. Daha sonra ince bağırsağın yaklaşık 50 santimetre arkasından ikinci bir kesi yapılır. Kesi yapılan bağırsak kısmı doğrudan mideyi takip eder ve aynı zamanda ince bağırsağın (biliopankreatik uzuv olarak adlandırılan) ilk kısmıdır. Safra ve pankreastan gelen sindirim suları bu bölgeye akar. Bu sindirim suları, yağ sindiriminde önemli bir rol oynar ve vücudun yağı işleyebilmesini ve depolayabilmesini sağlar. Son adımda, mide ince bağırsağa bağlanır. Midenin büyük kısmı ve bağırsak, küçük mide ve bağırsak arasındaki yeni bağlantının yaklaşık santimetre gerisindeki küçük bir açıklıktan yana dikilir. Bu, çok daha küçük bir mide ile sonuçlanırken, aynı zamanda yağ sindirimi yaklaşık yüzde 40 oranında hızlanır. Sonuç olarak daha kolay kilo kaybı ile obeziteden bir adım daha uzaklaşılmış olur.
Mide Bypass ameliyatı 3 şekilde gerçekleşebilmektedir. Bunlar; robotik cerrahi, açık cerrahi ve laparoskopik cerrahidir. Robotik cerrahi, kişinin karın bölgesinden birkaç adet mikro kesiden gerçekleştirilir. Cerrah, cerrah konsolundan mikro robotik cihazlarla ameliyatı gerçekleştirir. Açık cerrahi, kişinin karnında açılan gerekli boyutta bir keşiden gerçekleştirilir. Mide bypass ameliyatında açık cerrahinin avantajı cerrahın ameliyatı dokuları doğrudan görerek gerçekleştirmesidir. Ancak kesi büyük olduğundan iyileşme süreci diğer yöntemlere göre biraz daha uzun sürmektedir. Laparoskopik gastrik bypass ameliyatı ise robotik cerrahide olduğu gibi hastanın karnına açılan mikro kesi yardımıyla işlem gerçekleştirilir. Laparoskopik mide bypass cerrahisinde laparoskop cihazının kamerası yardımıyla hastanın karın bölgesinin 2 boyutlu görüntüsüne bakılarak işlem yapılır.
Mide Bypass ameliyatı öncesinde, doktorunuz sizin sağlık durumunuzu değerlendirecek ve ameliyatın sizin için uygun olup olmadığını belirleyecektir. Ameliyat öncesinde, doktorunuz size diyet ve egzersiz önerileri verecektir. Ayrıca, ameliyat öncesindeki yaklaşık 10 gün sigara içmekten kaçınmanız ve alkol tüketimini sınırlandırmanız önerilir. Ameliyattan en az iki hafta önce kafein ve yeşil çay almayı içmeyi bırakmalısınız. Kullandığınız herhangi bir kan sulandırıcı ilaç veya vitamin takviyesi bulunuyorsa, operasyon öncesi bu bilgiler doktor ile paylaşılmalıdır. Doktorun yönlendirmesine göre kullanılan ilaçlara ara verilmesi gerekebilmektedir.
Mide Bypass ameliyatı sonrasında, doktorunuz size özel bir diyet ve egzersiz programı önerecektir. İlk birkaç hafta sıvı gıdalarla beslenmeniz gerekebilir. Daha sonra, yavaş yavaş katı gıdaları diyetinize ekleyebilirsiniz. Ameliyat sonrası, düzenli doktor kontrolleri yapılması ve doktorunuzun önerilerine uyulması önemlidir. Sıvı tüketimine özen gösterilmelidir. Şekerli gıda tüketimi sınırlandırılmalıdır. Yemek öncesinde ve sonrasında sıvı gıda içilmemelidir. Öğünler küçük porsiyonlar şeklinde ve yavaş bir şekilde yenilmelidir. Beslenme düzeninde protein ve kalsiyum açısından zengin besinlere yer verilmeli, tek yönlü beslenmemek adına doktorun verdiği diyet listesine uyulmaya özen gösterilmelidir. Gastrik bypass sonrası mide bulantısı alışma sürecinde beklenen bir etkidir. Ortalama bir hafta içerisinde kendiliğinden ortadan kaybolmaktadıfunduszeue.info bypass ile zayıflayanlar, ameliyat sonrası yaşam tarzlarına dikkat ettikleri ve doktor önerilerine uydukları sürece geri kilo alımı yaşamamaktadırlar.
Gastrik bypass ameliyatına uygunluk vücut kitle indeksine göre belirlenmektedir. Gastrik bypass ameliyatı için en az 18 yaşında ve 65 yaşından büyük olmamak gerekir, ancak bireysel vakalarda daha genç veya daha yaşlı kişilerde de ameliyat mümkündür.
Vücut kitle indeksi 40 ve üzerinde olan hastalar ve ameliyata engel bir sağlık sorunu bulunmayan kişiler operasyona uygundur. Obezite sebebiyle diyabet, hipertansiyon, uyku apnesi gibi sağlık sorunu yaşayan kişiler de bu ameliyat için uygundur. Mide bypass ameliyatı için ön koşul, cerrahi olmayan profesyonel beslenme tavsiyesi, egzersiz eğitimi ve davranış terapisi (obezite için multimodal konsept, MMK) gibi yöntemlerin altı ila on iki ay denenmiş ve sonrasında yeterli başarı göstermemiş olmasıdır.
Çeşitli fiziksel ve zihinsel hastalıklar, gastrik bypass gibi obezite cerrahisine karşı engel oluşturabilir. Bu durumlarda doğru kararı doktorunuz vermelidir. Özellikle midede geçirilmiş ameliyatlar veya malformasyonlar, mide ülserleri ve "tıkınırcasına yeme" veya bulimia gibi tedavi edilmemiş yeme bozuklukları varsa gastrik bypass ameliyatı önerilmemektedir. Yakın zamanda gebelik düşünen veya emziren kişiler için de mide bypass operasyonu önerilmemektedir.
Gastrik baypas ameliyatı hayatınızı değiştiren bir deneyim olabilir, ancak işlemden sonra vücudunuzun ihtiyaç duyacağı doğru beslenmeyi anlamak önemlidir. Daha küçük porsiyonlar yenilmeli ve çok yağlı, şekerli gıdalardan kaçınılmalıdır. Ek olarak, diyetinizde yeterli protein, lif, vitamin ve mineral aldığınızdan emin olmalısınız. Uzman bir diyetisyen ve beslenme uzmanının yardımıyla, yaşam tarzınıza ve hedeflerinize uyan kişiselleştirilmiş bir beslenme planı oluşturabilirsiniz.
Bypass ameliyatından sonra mide hacminiz önemli ölçüde azaldığından, ameliyattan sonraki ilk aşamada çok az miktarda sıvı veya püre gıda tüketmeniz gerekmektedir. Sonraki süreçte sadece porsiyonları yavaş yavaş artırmalı ve yeterince çiğnediğinizden emin olmalısınız. Mide bypass sonrası beslenmede çok fazla veya çok hızlı yerseniz, mideniz ağrı, mide bulantısı ve kusma ile tepki verebilir. Asla eskisi kadar çok yiyemeyeceğinizin farkında olmalısınız. Genel olarak, diyette kalıcı bir değişikliğe hazırlıklı olmalısınız. Mide bypass sonrası beslenme listesinde sadece çok az miktarda alkol, yağ ve şeker tüketmenize izin verilir. Ek olarak, vitaminler, mineraller ve diğer temel besin maddelerinin yeterli şekilde sağlanması için genellikle doktor tarafından belirli takviyelerin alınması önerilmektedir. Beslenme şekline dikkat edilmediğinde yüksek yağlı yiyecekler, yağlı dışkı olarak bilinen ishal veya şişkinliğe yol açabilir.
Obezite kilo sorunu dışında kişide birçok hastalığın gelişmesine de sebep olmaktadır. Obezite cerrahisinin bir diğer avantajı da tip 2 diyabet gibi eşlik eden ve ikincil hastalıkları iyileştirmesidir. Tip 2 diyabet hastalarının %50'sinde ameliyattan 5 yıl sonra bile şeker metabolizması üzerinde olumlu etki gözlenmektedir. 15 yıl sonra, ameliyatın tip 2 diyabet üzerindeki olumlu etkisi %16'dır. Ayrıca kadınlarda kanser insidans oranlarının daha düşük olduğu ve yüksek tansiyon, artmış kan lipit seviyeleri, uyku apnesi veya eklem hastalıkları gibi semptomlarda azalmayı sağlar.
Operasyon sonrasındaki ilk 1 ayda ortalama olarak eski kilonun %10'u verilebilmektedir. Ameliyatın başarısı bireysel özelleştirmeye bağlıdır. Ameliyat sonrasındaki süreç boyunca beslenme kontrollerini ihmal etmeyen ve doktor tavsiyeleri ciddiyetle uygulayanların başarı oranları mutlaka diğerlerinden daha yüksek olacaktır. Estetik ve kozmetik etkisinin yanı sıra, gastrik bypass ameliyatından sonra kilo vermenin metabolizma üzerinde olumlu bir etkisi vardır. Örneğin, birçok durumda, mevcut bir diyabet büyük ölçüde iyileştirilir ve hatta bazen tamamen tedavi edilir. Çoğu durumda, hasta henüz önemli bir kilo vermemiş olsa bile, kan şekeri seviyeleri ameliyattan kısa bir süre sonra sağlıklı seviyelere düşer. Mide bypass geçirenler operasyon sonrası yüksek memnuniyetlerini belirtmektedir.
Operasyon anestezi altında yapıldığından, kişi işlem sırasında hiçbir ağrı veya acı hissetmemektedir. Aynı zamanda açık ameliyatlara göre iyileşme sürecinde laparoskopik cerrahinin avantajı oldukça fazladır. Büyük kesiler olmadığından vücut kendini daha hızlı bir şekilde toparlamaktadır. Ameliyat sonrasında hissedilmesi beklenen hafif ağrılar da doktorun önerdiği ağrı kesici ilaçlar ile önlenebilmektedir.
Mide Gastrik ameliyatı cerrahi bir operasyon olduğundan riskleri de her cerrahi işlemde bulunan riskler kadardır. Ameliyat sonrasında doktor önerilerine ve beslenme-diyet listelerine uyulduğu taktirde herhangi bir risk ve yan etki ile karşılaşılma olasılığı oldukça düşüktür. Beklenebilen en önemli risk mide ve bağırsak arasındaki dikişlerde sızıntı oluşmasıdır. Böyle bir durumda ikinci bir operasyon gerekebilmektedir.
Mide bypass ameliyatı, morbid obezitenin cerrahi tedavisinde bir yöntem olmakla birlikte, hastanın “yaşam tarzında” zorunlu değişiklikleri de beraberinde getirmektedir. Ameliyat sonrası dönemde kalori alımının azalması, protein yakımı veya eksik emilimi, kas güçsüzlüğü ve kuvvet kapasitesinde azalmaya bağlı halsizlik olabilir. İlerleyen aylarda bu alışma sürecinde saç dökülmesi olabilir ama bu durum geri dönüşlüdür. Ayrıca hastalarda yeme alışkanlıklarındaki hızlı değişim sebebiyle duygu durum bozuklukları ve depresyon görülebilir. Tüm bu problemler, alışma döneminin sonunda bilinçli yemeyi öğrenerek giderilebilir. Mide bypass ameliyatı olanların yorumları yan etki yaşama oranının oldukça düşük olduğunu göstermektedir.
Mide Bypass ameliyatı fiyatları, hastanın kilo durumuna, ameliyata uygunluğuna ve ameliyatın türüne göre değişiklik göstermektedir. Mide bypass ameliyatı fiyatları hakkında en doğru bilgiye detaylı doktor muayenesi sırasında ulaşılmaktadır. Mide bypass ameliyatı içeren operasyon yapılacak klinik seçiminde her daim kişinin sağlığını düşünen, alanında uzman doktor kadrosu ve cerrahlar ile çalışan hastanelere öncelik verilmelidir.
Gastric Bypass ile ilgili merak ettiklerinizi öğrenmek için hemen tıklayın.
Obezite cerrahisinde sık uygulanan bir yöntem olan gastrik bypass ameliyatı kısıtlayıcı ve emilim bozukluğuna yol açan kombine bir yöntemdir. Gastrik Bypass ameliyatı teknik olarak midenin küçük bir kese kalacak kadar küçültülmesi ve küçülen mideye ince bağırsağın belirli bir segmentten alıp yukarıya bağlantı yapılması ile oluşturulmaktadır.
Tüp mide ameliyatı gibi midenin geri kalanı çıkarılmamaktadır. Ancak kalan mideye yemek girişi de olmamaktadır. Midenin kalan kısmından besinlerin sindirimi ve emilimi için mide suları ve enzimler üretilmeye devam edilmektedir. Böylece Gastric Bypass olan hastalar hem midenin küçültülmesinden dolayı daha az yemek yemekte ve daha az kalori almakta, hem de kalan küçük mideden direkt ince bağırsağa geçiş olduğu için alınan yüksek kalorili gıdaların emiliminde azalma yaratılır ve bu şekilde kilo kaybını da sağlamaktadır. Dolayısıyla iki farklı mekanizma ile obezite sorunlarında kilo kaybı sağlanmaktadır. Laparoskopik yöntem ile gerçekleştirilen gastrik bypass ameliyatlarından sonra ciltte derin bir kesi ve buna bağlı olarak ağrı olmamaktadır. Ameliyat genel anestezi altında yapılmaktadır ve ortalama 1 saat sürmektedir. Ameliyattan önce geniş kapsamlı pre-op testler yapılmakla beraber göğüs hastalıkları, anestezi, psikiyatri, endokrinoloji birimleri ile görüşmeler yapılmaktadır. Hastalara post-op 2. Günde kaçak testi yapılır ve hasta oral yolla beslenmeye başlanır. Ameliyattan sonra 3. gün hastalar taburcu olurlar.
Gastrik bypass ameliyatı süresi de yaklaşık olarak bir buçuk saattir. Bu ameliyatın öncesinde de hasta uzun bir süre tedavi edilebilir. Gerekli testler ve tetkikler tamamlandıktan sonra hasta ameliyata alınır. Ameliyat sırasında küçük kesiler yapılır. Bazı doktorlar dikiş atma gereği duysa da bazıları buna gerek duymaz. Ameliyat sonrasında hasta tüp mide ameliyatında olduğu gibi kaçak olup olmadığını anlamak için hastanede bekletilebilir. Sonrasında hasta bir süre sıvı ya da püre halindeki gıdayla beslenir.
Bursada kliniğimizde uyguladığımız Tüp mide ameliyatı gibi gastrik bypass sonrası ilk iki ay çok hızlı kilo verilir. Hasta uzun bir süre kilo vermeye devam edecektir. İştah kaybı da devam edecektir. Ancak kilo alma gibi bir durum da az da olsa yaşanabilir. Fazla karbonhidratlı ve sağlıksız beslenen hastalar tekrar kilo alabilir. Gastrik bypass ameliyatı sayesinde obezite ile mücadele eden hastalar iki yıl içerisinde 50 ya da 60 kilo verebilir.
Gastrik Bypass ameliyatı, bireylere eski güçlü iştah duygusu olmadan, küçük porsiyonlar uzun süreli kilo kontrolü sağlamak için mükemmel bir araçtır. Çoğu hasta için uzun vadede kilo kaybı ve kilonun korunması başarılıdır. Kilo kaybına bağlı olarak başta Tip 2 diyabet olmakla beraber fazla kilonun yol açtığı yandaş hastalıklar için kalıcı çözüm oluşturur. Ameliyat sonrasında hastalar, fiziksel ve psikolojik anlamda memnuniyet yaşarlar.
Herhangi bir cerrahi prosedür gibi, gastric bypass ameliyatının da olası riskleri ve komplikasyonları vardır. Bunlar nadirdir ve olmalarını önlemek için mümkün olan her şey yapılır. Komplikasyonların en bilinenler kaçak, kanama ve embolidir. Bu riskler özellikle ameliyattan ilk 15 günde görülebilmektedir. Komplikasyonların belirtileri görüldüğünde hemen doktorunuza ulaşmanız komplikasyonların tedavi sürecini kısaltmakta ve tedavinin başarısını olumlu yönde etkilemektedir. Zımba hattında meydana gelen kaçaklar bu ameliyatın en riskli komplikasyonudur. Kaçağın belirtileri yüksek ateş, şiddetli karın ağrısı, yüksek nabız, titreme halsizlik gibi bulgular meydana getirmektedir. Doktorunuzun zamanında ve başarılı müdahaleleri olası kaçakların tedavisinde önemli rol oynamaktadır. Kaçağın tespit edilmesi ve tedavisi tecrübeli bir obezite cerrahı için oldukça kolaydır. Sadece süreç uzamaktadır. Bir diğer risk ise emboli riskidir. Her ameliyatta emboli riski vardır; ancak obezite ameliyatlarında fazla kiloya bağlı olarak emboli oluşma riski daha fazladır . Emboli riskinini önlemek için ameliyattan bir gün önce veya ameliyat günü kan sulandırıcı iğne başlanır ve hastalara emboli çorabı (varis çorabı) giydirilir. Hasta ameliyat sonrasında emboli önleyici çorabı ve kan sulandırıcı iğnesini taburcu olduktan sonrada evinde on gün kadar kullanması gerekmektedir. En sık görülebilen komplikasyon kanama komplikasyondur. Kanamanın gözlemlenmesi dren takibi ile çok kolaydır. Kanama olan hastalarda; halsizlik baş dönmesi ve tansiyon düşüklüğü olur. Kanamanın tedavisi, kanamanın miktarına göre sadece kan takviyesi ile hızlıca üstesinden gelinir. Bunlar haricinde birde yetersiz beslenme ve emilimin azalmasına bağlı olarak vitamin- mineral eksiklikleri meydana gelebilir. Hastaların ameliyat sonrasında düzenli olarak kan testlerini yaptırıp vitamin mineral eksiklikleri için doktorun reçetelendireceği ilaçları ve suplamentleri düzenli olarak kullanmaları gerekmektedir. Hızlı gastrik boşalma olarakta adlandırılan ‘Dumping sendromu’, yiyeceklerin özellikle şekerin mideden ince bağırsağa çok hızlı bir şekilde geçtiğinde görülür. Dumping sendromu yemekten 10 ile 30 dakika sonra görülür ve bireylerde karın ağrısı, kramp ve ishal gibi semptomlara yol açar. Ameliyat sonrası beslenme değişiklikleri sendromunun önlenmesine yardımcı olur. Daha küçük öğünler yemeyi ve çok şekerli yiyecekleri sınırlama ile dumping sendromunun önüne geçilebilir.
Gastrik bypass ameliyatı son derece zararsız bir ameliyattır. Ciddi derecede obezseniz ve kilo vermede sorun yaşıyorsanız, sağlık uzmanınız gastrik bypass ameliyatı önerebilir. Tüm cerrahi prosedürler risk taşır. Peki, gastrik bypass zararlı değil ise, karşılaşılması muhtemel yan etkiler nelerdir? Bazı bariatrik cerrahi riskleri şunları içerir:
Gastric bypass ameliyatından sonra 2. Gün hastalara kaçak testi yapılır ve sonrasında 15 günlük sıvı diyet dönemine başlarız. 15 günlük sıvı diyet dönemini takiben 15 günlük püre ve sonrasında katı beslenmeye geçilir. Diyet dönemleri diyetisyeniniz tarafından özenle anlatır. Postoperatif dönemde diyetisyenin rolü her hasta için son derece önemlidir. Hastaların bu diyet dönemlerine uyumu komplikasyonların önüne geçilmesindeki en önemli unsurdur.
Küçük lokmalarla, çok iyi çiğneyerek ve yavaş yavaş yemek yeme alışkanlığı edinme konusunda hastaların ustalaşması gerekmektedir. Beslenmede bir diğer kural da katı- sıvı ayrımı yapmaktır. Yiyecekler ve içecekler arasına minimum 30 dk zaman konulmadır. Böylelikle besin yetersizlikleri önlenir ve mide genişlemesi önlenir.
Ameliyattan sonra karbonhidrat, protein ve yağ oranı iyi ayarlanmış, liften zengin beslenme programlarına uyum önemlidir. Beslenme yeterliliği ve ameliyat sonrası yara iyileşmesi için yaklaşık g günlük protein önerilir. Bu miktarda proteini karşılayacak gıda kaynakları kişinin tolerasyonuna göre değişkenlik gösterebilir. Zamanla tolerasyon artar ve protein içeren gıda kaynaklarının tüketimi genişler. Ayrıca bu ameliyattan sonra demir, kalsiyum gibi mineralleri ve B vitamini eksiklikleri sıklıkla görülür ve demir eksikliği anemisine, osteoporoza neden olabilir. Besleyici bir diyete ek olarak potansiyel eksiklikleri önlemek için B kompleks ve multivitaminlerle takviye gerekebilir. Hastaların dumping sendromunun meydana getirdiği kramplar, ishal gibi semptomları ve geri kilo alımını önlemek için şekerli ve kalorisi yüksek besinleri sık tüketmek gibi eski alışkanlıklardan vazgeçip, kendilerine yeni sağlıklı beslenme alışkanları edinmeleri gereklidir.
Kesinlikle uzman diyetisyenle birlikte çalışılmalıdır. Hekiminiz olarak aşağıdaki yönergelere dikkat etmeniz gerektiğini söyleyebilirim;
Vücut kitle indeksi 40 ve üzerinde olan obezite hastaları gastrik bypass ameliyatları için idealdir. Bununla beraber Vücut kitle indeksiniz 40’ın altında ancak 35’in üzerindeyse gastrik bypass ameliyatı olabilmeniz için obezite kaynaklı uyku apnesi, tansiyon problemi, diyabet gibi rahatsızlıklardan birinin olması gereklidir. Gastrik bypass ameliyatı için en uygun adaylar en az 40 ve daha üzeri kilo kaybetmesi gereken hastalardır. Verilebilecek kilo miktarı uygulayacağınız diyet programlarındaki istikrarınızla doğru orantılıdır. Hem diyetlerdeki düzenli alışkanlıklarınız hem de egzersiz programlarınızla daha hızlı, daha fazla ve daha sağlıklı kilo kaybedebilirsiniz.
Gastrik bypass ameliyatı sonrası ilk bir yıl içerisinde fazla kilolarınızın yaklaşık %70’ini kolayca verebileceksiniz. Operasyon sonrası tüm obezite hastalarının genel ortalamasına bakıldığı zaman hastaların %85’inin ideal kiloya ulaşmada başarılı olduğunu belirtebiliriz. Bu oran aynı zamanda verilen kiloların kontrol altında tutulmasını da kapsamaktadır. Yani ideal kiloya ulaştıktan sonra, ideal kilonun da korunduğu anlamına gelir. Operasyon sonrası ilk birkaç ay daha hızlı ve daha fazla kilo verilmektedir. Genel ortalama en az 6 en fazla 10 kilodur. Sonraki aylarda daha dengeli ve daha az kilo kaybetmeye istikrarlı bir şekilde devam edebileceksiniz.
Mideye yönelik gerçekleştirilen cerrahi girişimler de tıpkı diğer ameliyat yöntemlerinde olduğu gibi belirli sürelerle tamamlanabilmektedir. Ancak süreler, saatler pek çok faktöre göre kısalabilir – uzayabilir. Burada sadece genel ortalamalardan bahsedebiliriz. Gastrik bypass ameliyatları ise genelde 90 dakikada tamamlanmakla beraber bazen dakikaya kadar uzayabilmektedir. Gastrik bypass ameliyatları tüp mide ameliyatlarından en az yarım saat daha fazla sürmektedir. Hasta genel anestezi altında olur ve ameliyat sırasında hiç acı hissetmez. Operasyondan sonra da anestezinin etkileri geçene kadar ilk saatlerde acı hissetmemektedir.
Tüp mide ameliyatlarında midenin yaklaşık %80’lik kısmı kesilerek çıkartılmaktadır. Gastrik bypass ameliyatlarında midenin büyük kısmı devre dışı bırakılır, küçük bir mide oluşturulur ve büyük mide kısmı kesilmeden bırakılır. Bu nedenle tüp mide operasyonu geri döndürülemez yapıdadır. Lakin gastrik bypass ameliyatlarının geri döndürülme olasılıkları mevcuttur. Tüp mide ameliyatları genelde bir saatte tamamlanırken gastrik by pass ameliyatının ortalama süresi bir buçuk saattir. Tüp mide ameliyatında sadece midenin büyük kısmı kesilir ve çıkartılır. Gastrik bypass ameliyatında ise midenin büyük kısmı devre dışı bırakıldıktan sonra mide – ince bağırsak hattına daha kısa bir güzargah yapılır. Böylece alınan besinler mideden bağırsaklara daha kısa sürede ulaşarak besinlerdeki kalori emilim seviyeleri düşürülmüş olur. Her iki ameliyatta da hastalar daha kısa sürede tokluk hissine sahip olurlar.
Maliyetler bulunduğunuz yere göre değişebilir. Ameliyat için nasıl ödeme yapacağınızı düşünürken, laparoskopik gastrik baypas ameliyatının fiyatı, nitelikli bir cerrah seçme kararınızı etkilememelidir. En popüler üç bariatrik ameliyattan (lap Band, sleeve gastrektomi, gastrik bypass) en pahalı olanı gastrik bypass’tır. Duodenal switch ameliyatı ve bazı revizyon prosedürleri genellikle tüm bariyatrik prosedürlerin en pahalı olanıdır.
çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası