haşmet orbay kimdir / Çakmak’ı götüren, Orbay’ı deviren, Valiyi öldüren cinayet ve entrikalar (4) - YENİ ASYA

Haşmet Orbay Kimdir

haşmet orbay kimdir

kaynağı değiştir]

Mahkemenin kararını Yargıtay'da bozduran ve gelişmelerin seyrini Tandoğan aleyhine olacak şekilde değiştirmeye sebep olan dönemin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Fahrettin Karaoğlan, 16 Haziran tarihinde otomobili içinde ölü bulunmuştur. Tanık olarak çağrıldığı mahkemede sanık durumuna düşen Ankara'nın 17 yıllık valisi, belediye başkanı ve aynı zamanda CHP İl Başkanı olan Nevzat Tandoğan, aniden bunalıma girip 9 Temmuz gecesi kafasına bir kurşun sıkarak intihar etmiştir. Bu olaydan sonra 30 Temmuz tarihinde Genelkurmay Başkanı Kâzım Orbay görevinden istifa etmiştir.

Muhtemel sebepler[değiştir

Kazım Orbay

Kazım Orbay, 11 Mart tarihinde İzmir'de doğmuştur. Tam adı Mehmet Kâzım Orbay olup, yılında Soyadı Yasası çıktığında “Orbay” soyadı kendisine Mustafa Kemal ATATÜRK tarafından verildi. yılında Topçu Teğmen rütbesi ile Mühendishane-i Berri-i Hümayun’u bitirdikten sonra, aynı yıl girdiği Harp Akademisi'ni yılında bitirerek Kurmay subay oldu.
Kazım Orbay, yılına kadar çeşitli birlik ve karargâh görevlerinde bulundu. Bu arada yılında Almanya’da kurs gördü. Ardından Harekât Ordusu’nda 3. Bölük Komutanlığına atandı ve Balkan Savaşları’na katıldı.

yılında Harbiye Nezareti (Milli Savunma Bakanlığı) başyaverliğine getirildi. Böylece, ileride kız kardeşi Mediha Hanım’la evlenerek eniştesi olacağı Harbiye Nazırı Enver Paşa’nın Birinci Dünya Savaşı () sırasında en yakınındaki görevli oldu. Kâzım Bey, bir aralık Harbiye Nezareti Müsteşar Yardımcılığı görevinde, yılında Kurtuluş Savaşı’nda Doğu Cephesi Kurmay Başkanlığı, yılında Milli Savunma Ordusu Dairesi Başkanlığı görevlerinde bulundu.

yılında mirliva (tümgeneral) rütbesine yükseltilerek 3. Kafkas Tümeni Komutanlığına getirildi. Kurtuluş Savaşı ve onun son aşaması olan Başkomutanlık Savaşı’nda önemli başarılar elde etti. yılında Dersim isyanını bastırmak için düzenlenen harekâta katıldı ve yılında korgeneralliğe yükseltilerek Genelkurmay İkinci Başkanlığına getirildi.

General Kâzım Bey, 4. Kolordu Komutanlığı görevlerinde bulundu, yıllarında Afgan Krallığı Askeri Heyet Reisliği (Genelkurmay Başkanlığı) yaptı. Yurda döndükten sonra ordunun üst kademelerinde görevler aldı. 30 Temmuz tarihinde Jandarma Genel Komutanlığı’na, 24 Ağustos tarihinde 3. Ordu Müfettişliğine atandı. yılında orgeneralliğe yükseltildi ve 15 Şubat ’te Yüksek Askerî Şura Üyeliği ile tekrar Genelkurmay 2. Başkanlığı görevlerinde bulundu. Mustafa Fevzi Çakmak’ın ayrılmasından sonra Genelkurmay Başkanlığı görevine atandı. 12 Ocak - 23 Temmuz tarihleri arasında Genelkurmay Başkanlığı görevinde bulundu.

Genelkurmay Başkanlığı döneminde, tarihe “Ankara Cinayeti” olarak geçen öldürme olayında (16 Ekim ) oğlu Haşmet Orbay’ın azmettirici olarak yargılanması ve bir yıl hapse mahkûm edilmesi üzerine yılında Orbay görevini bırakmak zorunda kaldı. Cinayet aradan geçen uzun yıllara rağmen aydınlatılmadı.

Kâzım Orbay, Genel Kurmay Başkanlığı görevini bıraktıktan sonra da askeri görevlerini sürdürdü, Yüksek Askeri Şura üyeliği görevine getirildi. 6 Temmuz tarihinde bu görevden emekliye ayrıldı.

27 Mayıs İhtilâli döneminde, 9 Ocak - 26 Ekim tarihleri arasında Devlet Başkanı Temsilcisi olarak Kurucu Meclis üyeliğinde bulundu ve bu meclisin başkanlığına seçildi. Kuru Meclis’in görevi sona erince de Cumhurbaşkanı Cemal Gürsel tarafından, 23 Kasım tarihinde Cumhurbaşkanlığı kontenjanından senatörlüğe seçilerek parlamentoya girdi.

Fransızca, Almanca, İtalyanca bilen Orbay, evli ve iki çocuk babasıydı.

Kazım Orbay, 3 Haziran tarihinde Ankara’da geçirdiği bir mide ameliyatı sonrası 78 yaşında ölmüştür. Ankara’da Devlet Mezarlığı’nda toprağa verildi.

Öldükten sonra adı kimi kışla, semt ve kuruluşlara verilmiştir. Kâzım Orbay, askerlik yaşamı boyunca Harekât Ordusu ile yılında 31 Mart vakası’nın bastırılmasına, Karadağ Sınır Olaylarına, Balkan Savaşı (), I. Dünya Savaşı (), Kurtuluş Savaşı () ve Dersim Harekâtı () gibi önemli savaş ve harekâtlara katılmıştı. Orbay’a, bu görevlerinde gösterdiği başarılar nedeniyle çeşitli nişanlar verilmişti. Ayrıca İstiklâl Madalyası sahibiydi.

Kaynak:funduszeue.info

70 yıllık bir Ankara polisiyesi

seçimlerine 6 ay kala Cumhuriyet Halk Partisi'nin Anadoluhisari ocak kongresinde 19 yıllık CHP delegesi balıkçı Mustafa Başaran söz alıp heyecanlı bir konuşma yapar:

"Halkımızı partimizden soğutan şey, idari noksanlarımız ve hatalarımızdır. Mesela katil suçundan ağır cezaevinde yatan Haşmet Orbay, üç aydır aramızda dolaşıyor. Dün de yanında jandarma olduğu halde Anadolu Hisari iskele başındaki Basri'nin kahvesinde tavla oynamıştır. Motosiklet ve otomobille Küçüksu'da gezmekte araba vapuru ile Beyoğlu'na geçerek gece âlemleri yapmaktadır."

Bu sözler salonu karıştırır. Haber gazetelere düşer. Olaya el koyan İstanbul Cumhuriyet Savcısı İhsan Köknel (Köknel daha sonra Yargıtay'a atanacak, Adalet Bakanlığı yapacaktır) balıkçı Mustafa'yı tutuklar.

Peki kimdir İmralı Cezaevi'nde cinayetten yatarken İstanbul'da serbestçe dolaşan, bunu dillendirince CHP'li bir balıkçının başını yakan şanslı Haşmet Orbay?

Son yılın bütün kırılmalarına dokunan bir hikayedir bu.

Babası Kazım Orbay Türkiye Cumhuriyeti'nin ikinci Genelkurmay Başkanı, annesi Mediha Hanım, Osmanlı'nın son Genelkurmay Başkanı Enver Paşa'nın kız kardeşidir.

Baba Orbay, 'da 31 Mart Ayaklanması'nı bastırmak için İstanbul'a yürüyen Harekat Ordusu'nun öncü kuvvetler birliğinin komutanı olarak başlayan kariyerinde yüzbaşı rütbesiyle Birinci Dünya Savaşı'nda Harbiye Nazırı Enver Paşa'nın yaverliğine kadar yükselmiştir. Damadı olduğu Enver Paşa'nın

Kariyerinin ilk zirvesi yargılanıp Malta'ya sürgün cezası almasına neden olan Ermeni Tehciri'nde yaptıkları olmalı.

Enver Paşa'nın ölümünün ardından Kurtuluş Savaşı'na katılır, Mustafa Kemal'in yakın adamlarından biri olur. Kariyer basamaklarını hızla çıkar. Kurtuluş Savaşı'ndan sonra 34 Trakya Olayları'nda Jandarma Komutanı olarak adı geçer, kariyerinin ikinci zirvesi ise hazırlıklarına katıldığı Dersim Katliamı'nı yapan 3. Ordu'nun müfettiş sıfatıyla başındaki orgeneral olmasıdır muhakkak.

Yıllar sonra katliam sırasında alıkonan Dersim'in kayıp kızlarından Emine ve Silli'nin tanıklarıyla Kazım Orbay tarafından evlatlık alındıkları ortaya çıkar. Eşi Mediha  Hanım kızlara kızınca "Seyit Rıza'nın dölleri" diye bağırmaktadır.

Bu "başarılı" kariyer, 'de Fevzi Çakmak'tan boşalan Genelkurmay  Başkanlığı'nı getirir ona.

Ta ki o cinayete kadar.

16 Ekim günü Ankara'nın ünlü doktorlarından Neşet Naci'nin Anafartalar Caddesi'nde muayenesinin bekleme odasında gözlüklü, sıska bir genç oturmaktadır. Sürekli terleyen alnını silen genç, muayenede onu öne almayı teklif eden doktorun hizmetçisine "en son ben girmek istiyorum" demiştir. Odaya girmesinden kısa bir süre sonra Dr. Neşet Bey, "imdat adam öldürüyorlar" diye odadan çıkmaya çalışırken dört kurşunla yere yığılır. Silahını cebine sokan genç adam hızla kaçıp dışarıdaki kalabalığa karışır.

Ertesi gün Anafartalar Karakolu'na gelip teslim olan Reşit Mercan cinayeti kendisinin işlediğini itiraf eder. Doktoru öldürmesinin sebebini şöyle açıklar: "Veremdim, rapor istedim vermedi ben de öldürdüm."

Reşit Mercan, Robert Koleji'nden Haşmet Orbay'ın yakın arkadaşıdır. Haşmet Orbay, Genelkurmay Başkanı Kazım Orbay'ın oğlu, Ankara'nın 17 yıllık kudretli Valisi Nevzat Tandoğan'ın özel kalemidir.

Cinayette kullanılan silahın kılıfı Haşmet Orbay'ın vilayetteki bürosundan çıkmıştır. Reşit Mercan "Silahı arkadaşı Haşmet'in kendisine temin ettiğini" söyler. Zengin adamlardan para sızdırmak için bir plandır bu. Ama çelişkili ifadelerle planı kimin yaptığı hakkında şüpheler artar. Görgü tanıklarının tariflerinin Reşit Mercan'a uymaması kafaları iyice karıştırır. Kafaları en çok karıştıran ise Vali Tandoğan'ın karakola teslim olduktan sonra Reşit Mercan'la vilayette görüştüğünün ortaya çıkması olur. Ne konuşmuşlardır ki? Vali Tandoğan "Şehri sarsan bir cinayetin failiyle görüşmesinin" doğal olduğu şeklindeki açıklaması ikna edici bulunmaz.

Mahkeme, bütün çelişkilere rağmen Reşit Mercan'a cinayetten 20 yıl, Haşmet Orbay'a ise yataklık ve yardım etmekten 1 yıl ceza verir. Ama dedikodular bitmez.  Karar Yargıtay'dan döner. Yargıtay mahkemenin yeniden görülmesine karar vermiş, çelişkilere dikkat çekmiştir. Mahkeme de Bolu'ya alınmıştır artık. Gazeteler bir yıl süren bu duruşmayı yakından izler.

Bolu'daki duruşma sırasında Reşit Mercan'ın annesi oturduğu yerden oğluna "Oğlum seni yakıyorlar avukat tutacağını söyle kendini savun" diye seslenir. Avukatlar mahkemenin seyrini değiştirirler. Reşit Mercan, cinayeti arkadaşı Haşmet Orbay'ın işlediğini, "biz güçlüyüz, seni kurtarırız, Vali Tandoğan da yardım edecek" diyerek cinayeti üstlendiğini anlatır. Bunun üzerine Vali Nevzad Tandoğan'ın yanına götürülmüş, Tandoğan da kendisini "Cinayeti üstlenmezsen seni gebertiriz, arkandan da intihar etti diye zabıt varakası yaparız, gürler gidersin. Kabul edersen seni kurtarırız" diye tehdit etmiştir.

Bolu'daki mahkemede tanıkların da dili çözülmüştür artık.  Cinayeti muayenede gören tanıklar katilin Haşmet Orbay olduğunu söylerler. Bu arada Mercan'ın annesi ve kız kardeşine öldürülen doktorla ilişkileri olduğunu itiraf etmeleri için baskı yapıldığı ortaya çıktı. Böylece "veremden" daha ikna edici bir cinayet sebebi üretilecektir.

Mahkeme, kudretli Vali Nevzat Tandoğan'ı da ifadeye çağırır. 7 Temmuz günü mahkemede hakim ve avukatların sorularını cevaplayan Tandoğan iddiaları reddeder. Mahkemeden çıkar çıkmaz Adalet Bakanı Mümtaz Ökmen'i arayıp kendisine yapılan bu sanık muamelesinden rahatsızlığını bildirir. Evine gelip eşine ve yakınlarına şerefiyle oynandığını söyler.  8 Temmuz sabahı odasına girer ve iddialara göre silahıyla başından kendisini vurup intihar eder. Doktorlar gelir, fakat kurtarılamaz.

Cenazesine genç bir polis şefiyken onu himayesine alıp, Ankara'ya vali yapan  Milli Şef İsmet İnönü'nün katılmayıp yerine oğlu Ömer İnönü'yü göndermesi dikkat çekmiştir.

Tuhaftır, ilk mahkemenin kararını bozan Yargıtay Ceza Dairesi hakimlerinden birinin de akıbeti benzer olur, o da geçirdiği bir kalp krizi sonucu hayatını kaybediverir.

Bir yıl boyunca gazetelerin birinci sayfalarından düşmeyen Bolu'daki mahkeme sonunda kararını verir. Genelkurmay Başkanı Kazım Orbay'ın oğlu Haşmet Orbay cinayetten idam cezasına çarptırılmıştır. Reşid Mercan da yardım ve adaleti yanıltmak suçlarından ceza alır.

Karar üzerine sitem dolu bir mektup yazan Genelkurmay Başkanı Kazım Orbay, görevinden istifa eder.

Haşmet Orbay cezasını yatmak üzere İmralı Adası'ndaki cezaevine gönderilir.

Orbay ve Mercan'ın cezaevi macerası kısa sürer, yılındaki afla cezaevinden çıkarlar. Bir süre sigortacılık yapan Mercan sonra gözlerden kaybolur.

Haşmet Orbay, cezaevinden çıktıktan sonra bir süre Amerika'ya gider. Gazetelere göre "bir yalan söyleme makinesi getirip suçsuzluğunu ispat etme" vaadiyle. Sonra rehberlik ve dağcılık yapar. Erciyes'e ilk tırmanan dağcı ünvanını alır. Evlenir, eşiyle birlikte adları sık sık kumar baskını haberlerinde geçer. darbesinin Kurucu Meclis'ine başkan yapılan babası Kazım Orbay'la 'e kadar küs kalırlar. Barışmalarıyla ilgili gazetelerde çıkan haberlerde baba-oğulun barışmasına en çok sevinen kişinin neden İsmet İnönü olduğu anlaşılamaz. Haberlere göre İnönü, Orbay'ları Esenboğa Havaalanına kadar geçirmiştir.

Haşmet Orbay'ın adı bundan sonra iki kez daha gazetelerde yer alır.

İlki 'te Cumhuriyet'in Yılı için kendi buluşu olan botlarla Boğaz'ı karşıdan karşıya yürüyerek geçmesiyle.

İkincisi ise yılında Erkekçe dergisinden Avni Özgürel'e verdiği röportajla. Haşmet Orbay röportajda Milli İstihbarat için (MAH) çalıştığını açıklamıştır ilk kez.  Görev sahası da kendi ifadesiyle "ecnebiler"dir.  "Memleket için yaptığımız bütün vazifelerimizi mezara kadar götürürüz" diye ketumiyetini korumaktadır.

Öldürdüğü Dr. Neşet Naci, Sovyetler Birliği elçiliğinin de doktorudur. Haşmet Orbay'ın ABD elçiliğiyle yakın ilişkileri olduğu mahkeme sırasında ortaya çıkmıştır. İddialara göre ya Haşmet Orbay Neşet Naci'yi ya da Neşet Naci Haşmet Orbay'ı devletin sırlarını Sovyetlere pazarlarken görmüştür. Cinayetin sebebi budur. Bu yüzden resmi olarak örtbas edilmeye çalışılmıştır.

İşin içinde bolca para, savaş sonrası kazanan cepheye şirin gözükmek isteyen Ankara'nın güçlü isimlerinin kirli ilişkileri olduğu da iddia edilir. Nevzat Tandoğan'ın intiharının da şüpheli olduğu yazılır.

Gerçek ise hiçbir zaman ortaya çıkmaz.

Mahkeme bile kararını verirken cinayet sebebi için şöyle demiştir: "Mahiyeti gizlenen sebep ve saik altında adam öldürmek suçundan."

Bir Genelkurmay Başkanı'nın oğlu, Sovyet elçiliğinin doktorluğunu da yapan ünlü bir doktoru niçin öldürmüş olsun ki?

Bu sorunun cevabını arayanlardan birinin de ünlü polisiye yazarı Agatha Christie olduğu iddia edilir. İddialara göre İstanbul'a sık sık gelen Christie, davayı yakından izlemiş, belge ve bilgiler toplamıştır. Ama cevabı o bile bulamamış olacak ki bu cinayetle ilgili bir roman yazmaz.

Bu cinayet üzerine yazılmış kitaplar, yazılar, yazı dizileri var.

70 yıl sonra Ankara'nın en ünlü meydanlarından Tandoğan'ın adı değişince öylesine hatırlayıveriyor insan işte

70 yıllık karanlık bir cinayet hikayesinden fazlası çünkü

Ha bu arada balıkçı Mustafa annesinin mahkemede verdiği "akli dengesi yerinde değildir" ifadesiyle bırakılır.

Bu manzara karşısında aksi zaten kolay değil

Yazıyı PaylaşYazıyı Kaydet
kaynağı değiştir]

'te Tito liderliğindeki Yugoslavya'nın yönetimi altındaki Bosnalı Müslümanlar için de yardım paraları toplanmış; ancak, o tarihlerde toplanan ve miktarı bilinemeyen bu paralar da yerine ulaştırılamamıştır.[kaynak belirtilmeli] Ankara'da muayenehane sahibi ve S.S.C.B Ankara Büyükelçiliği'nin doktoru Neşet Naci Arzan bu yardım parasını toplamaktaydı.[kaynak belirtilmeli]

Bir iddia öldürülme nedeninin Orbay ile birlikte yürüttükleri casusluk faaliyeti olduğu, diğer iddia ise Bosna için bu paraların zimmete geçirilmesi olduğudur. Ancak, gerçek hiçbir zaman tam olarak aydınlatılamamıştır.

Popüler kültür[değiştir

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası