Bob Marley Kac Yasinda Oldu

Hamilelik planlaması

Bob Marley, Jamaikalı bir gitarist, vokalist ve bestecidir.
1981'de bu dünyayı terk etti. O andan itibaren, reggae tarzında hiç kimse ondan daha ünlü olmadı ve tanınmadı.

Marley kanserden öldü. Zor, acı içinde, acı içinde öldü. Nedeni bacağındaki melanom ve tedavi edilememesiydi. dini inançlarından dolayı. Hastalık müzisyene uzun süre eziyet etti, vücuda yayıldı ve tüm hayatını zehirledi.

Söylentiye göre büyük rastafarian'ın ölümü bir komplodan başka bir şey değil.

Bob Marley'in 11 Mayıs 1980'de Miami'deki Lübnan Cedars Hastanesi'nde ölümü açıklandığında, mevcut siyasi durum hakkında bilgisi olan tüm Rastafanlar oybirliğiyle Reggae Kralı'nın kasten öldürüldüğünü ilan ettiler.

Bundan önce, 1976'da, büyük olasılıkla Jamaika'daki iki büyük siyasi parti - Amerika Birleşik Devletleri tarafından desteklenen Jamaika İşçi Partisi (LPJ) ve Ulusal Halk Partisi arasındaki bir çatışmanın sonucu olan Marley'e bir suikast girişimi yapıldı. (NPP) Küba ile müttefikti.
Marley her iki tarafı da desteklemedi, ancak NPP müzisyenin kendisini ve onunla birlikte Rastafari hareketinin üyelerini kazanmaya çalıştı.

“…Rasta CIA için çalışmıyor” - Bob Marley.

ABD gibi LPJ destekçileri, Marley'den kurtulmanın NNP'nin seçim kampanyasına zarar vereceğini biliyorlardı.
Neden bundan faydalanmıyorsunuz?

Birçok kişiye müdahale etti ve rahatsız etti.

Onun militan root-reggae markası, etkisinde devrim niteliğindeydi.
Müziklerinin Sözü, Sesi ve Gücü, dünya çapında siyasi, ekonomik, sosyal ve dini değişime katkıda bulunmuştur. Marley'nin müziği, Güney Afrika apartheid karşıtı harekete, Ian Smith'in sömürge rejimine karşı savaşan Zimbabwe gerillalarına ilham verdi.

Bob'un konserlerine katılan seçkin Amerikan ailelerinin zengin çocukları bile, Bob'un sözlerinin anlamını anlamaya, toplumsal değişim ve "Babil'in düşüşü" için çabalamaya başladılar. Bu onu öldürmek için yeterli bir sebep.

Marley'in müziği insanlar üzerinde silah ve bombalardan daha büyük bir etki yarattı.

Bob Marley, tek başına adı, benzersiz imajı, esrar kullanımının teşviki, Afrika'daki halk kurtuluş hareketlerinin maddi ve manevi desteği ve milyoner olduğu gerçeği - Jamaika'dan bağımsız bir radikal rastaman milyoner! - tüm bunlar, Kuzey Amerika statükosuna ve yeni bir dünya düzeni kurma planlarını gerçekleştirmek üzere olan güçlü siyasi şahsiyetlere ciddi bir tehdit oluşturuyordu.

Ve işte en ünlü şarkılarından birinden dizeler: “Terinin rengi, gözlerinin renginden daha önemli olduğu sürece, savaş olacak...“Birinci” ve “ikinci” olduğu sürece. -sınıf” yurttaşlar... Angola, Mozambik, Güney Afrika'da kardeşlerimize eziyet eden aşağılık insanlık dışı rejimler düşmedikçe ve tamamen yıkılmadıkça - savaş olacak ... "

Evet, CIA tiplerinin bunu gözden kaçırması pek olası değil.
Bob, CIA tarafından kara listeye alındı ​​ve üçüncü dünya devrimci mücadelesinin bir sembolü olarak dikkatle "ortadan kaldırıldı".

Ama NASIL, soruyorsun? Marley kanserden öldüyse, cinayet nasıl ölüm sebebi olabilir?

Yakın insanların sayısız hikayesine göre, aşağıdakiler bilinmektedir: 36 yaşındaki Marley'e, parmağını kestiğinde kendisine bulaşan kanserojen bir madde içeren bakır tel parçası olan bir futbol ayakkabısı verildi. Marley botlarını giydiğinde bacağında keskin bir batma hissetti.

Söylentiye göre, CIA direktörü William Colby'nin oğlu Carl Colby idi.

Marley, bu olaydan bir yıldan az bir süre sonra bacağında melanom oluştuğunu söyledi. Ve Marley hakkındaki CIA dosyası bugüne kadar gizli tutuldu.

Bob Marley, 6 Şubat 1945'te kuzey Jamaika'da Parish kasabasında doğdu. Gerçek adı Robert Nesta Marley'dir. Doğumda adı Nesta Robert Marley idi, ancak pasaport ofisinde bir çalışanın hatası nedeniyle isimler tersine döndü.

Doğuştan bir Avrupalı ​​olan elli yaşındaki babası Norval Marley, İngiliz Donanması'nda subay olarak görev yaptı, ardından Jamaika'daki plantasyonlardan birinde yönetici olarak çalıştı. Orada Bob'un müstakbel annesi olan 17 yaşındaki Jamaikalı kız Cedella Booker ile tanıştı.

Bob Marley'nin gençliğini geçirdiği ev

Bob'un doğumundan kısa bir süre sonra Norval, önceki ailesinin baskısı altında Cedella'dan ayrıldı. Bob'un geleneksel anlamda bir ailesi yoktu - maddi yardım sağlamasına rağmen babası nadiren ortaya çıktı. Bob Marley 10 yaşına geldiğinde. Norval öldü.

Bob Marley'nin ebeveynleri

Altmışların sonlarında Bob Marley, annesi ve annesiyle birlikte daha iyi bir yaşam arayışıyla Parish'ten ayrıldı ve Jamaika'nın başkenti Kingston'a taşındı. Jamaika'daki o yıllarda birçok kişi iş aramak için Kingston'a taşındı. Başkentte yaşanan hızlı bir hayal kırıklığının ardından birçoğu gecekondulara taşındı. En ünlü yoksul bölge Trenchtown'dur.

Herkes gibi, Marley ve annesi sonunda Trenchtown'a yerleşti. Orada Bob'un Bani lakaplı bir arkadaşı Neville Livingston vardır. Felaket bir para sıkıntısı vardı. Bob okulu bırakmaya karar verir ve kaynakçı olarak işe başlar.

Çocuklar tüm boş zamanlarını radyo dinleyerek geçirirler. Bob'un şarkıcı olma arzusu radyo aracılığıyla oldu. Böylece ünlü Jamaikalı müzisyen Joe Higgs'ten ücretsiz dersler alarak şarkı söyleme pratiği yapmaya başlar. Sınıfta, başka bir hırslı genç adam olan Peter McIntosh ile tanışır.

Bob Marley ve Joe Higgs

1962'de Bob Marley, kendi kayıt stüdyosu olan Leslie Kong tarafından fark edildi. Kong vokallerinden etkilendi ve Bob ve arkadaşlarının stüdyosunda kayıt yapmayı denemelerini önerdi. Böylece 19 yaşında Bob Marley, Joe Higgs ile birlikte yazdığı “Judge Not” adlı bir single ile çıkış yaptı.

Tavşan ve Tosh (solda)

Sonra başka şarkılar vardı - çok fazla dikkat çekmeyen "Terör" ve "Bir Fincan Kahve", ancak Bob Marley'nin şarkıcı olma fikrini doğruladılar. Bu süre zarfında Bunny ve Peter ile bir grup kurmaya karar verir.

Bir yıl sonra, 1963'te Higgs, Bob Marley, Bani, Peter McIntosh'un yardımı olmadan değil - "Ağlayan Ağlayanlar" ("Ağlayan Yaslılar") olarak adlandırılan bir grup toplayın. Bunda bir ironi yoktu - sonuçta, zenci kültüründe ağlama gelenekleri güçlüdür. Grupta bunlara ek olarak Junior Braithwaite, Cherry Green ve Beverly Kelso da vardı. Grubun basçısı Aston Barrett grubun müzik direktörü oldu.

Grubun ilk single'ı "Simmer Down" (1964) Jamaika listelerinde bir numara oldu ve 80.000'den fazla kopya sattı. Albüm Studio One'da kaydedildi. Bu gerçek bir atılımdı. Çok hızlı bir şekilde, The Wailers Jamaika'da popülerlik kazanıyor ve ünlü oluyor. Büyük başarının ardından The Wailing Wailers, stüdyosunda Coxon Dodd ile sürekli olarak kayıt yapmaya başladı ve şarkıları için yeni temalar aradı, bunlardan biri sokak dövüşü cevherlerinin temasıydı.

Bir süre sonra grup, Studio One'da “Hala Bekliyorum” single'ını kaydetti.Grubun popülaritesine rağmen, tüm katılımcılar için yeterli para yoktu.1965'te The Wailers, kompozisyonu bir üçlüye indirdi (Junior). Braithwaite, Beverly Kelso ve Cherry Smith) Ve 1966'da grup ayrıldı.

Bob Marley ve Rita Anderson (solda)

10 Şubat 1966 Bob Marley, Rita Anderson ile evlendi. Aynı zamanda, Bob Marley'nin annesi ikinci kez evlenir ve oğlunun kendisine uçması için para biriktirdiği Amerika Birleşik Devletleri'ne taşınır. Yeni bir ülkede yeni bir hayata başlamasını istiyordu. Daha iyi bir yaşam umuduyla 21 yaşında olan Bob, annesiyle birlikte yaşamak için ABD'ye taşınır. Ancak Bob'un ABD'de kalması kısa sürdü. Bir süre yükleyici, garson, ardından bir araba fabrikasında yardımcı işçi olarak çalıştı. Ve 8 ay sonra Jamaika'ya döner. Bob Marley Amerika'dayken Jamaika, Rastafaryanların tanrısı Yüce Jah'ın enkarnasyonu olan İmparator Haile Selasie tarafından ziyaret edildi. Bu, Rasta hareketinin hızlı gelişimine katkıda bulundu.

Haile Selasie (solda)

Bu patlama sırasında, Marley kendini Kingston'da yeniden kurar. Bob, Rasta dinine giderek daha fazla inanmaya başlar ve inançlarını yeni şarkılara yansıtır.

Bob Marley arkadaşlarıyla birlikte grubu yeniden kurar ve gruba yeni bir isim verir - "The Wailers". Ve bir kadın vokal üçlüsü içerir. Eşi Rita da bu grupta şarkı söylemeye başlar.

1970 yılında Bob Marley bazı plak şirketleri ile sözleşme imzalamaya çalışır. Ancak müzisyen Jamaika dışında tanınmadığı için bu girişimler başarısız oldu.

1971'de müzisyenler kendi plak şirketi Tuff Gong'u kurdular, ancak bu girişim de başarılı olmadı.

Johnny Nash (solda)

1971 yılında, bir Rastafaryan dini töreninde, Elder Mortimo Planno, Bob Marley'i Amerikalı şarkıcı Johnny Nash ile tanıştırır. Bu tanıdık Bob'un hayatında önemli bir rol oynar. 1971'in sonunda Johnny Nash önderliğinde grup, hit olan "Stir It Up" ve "Guava Jelly" adlı iki şarkı kaydetti. Jamaika'da Bob ünlü oluyor. O dönemde popülerlik kazanan Rastafaryan hareketinin sesi olur.

1971 yazında Bob Marley, Johnny Nash'in kendisine eşlik etme davetini Amerikalı şarkıcının birkaç konser verdiği İsviçre'ye kabul etti. Avrupa'da Bob, Nash'in CBS'si ile anlaştı.

1972 baharında, The Wailers, CBS single'ı "Reggae on Broadway"i tanıtmak için Londra'ya gelirler, ancak sonunda sıkıntıya düşerler.

Bob Marley umutsuzca Island Records'un İngiliz şubesine gider ve kurucusu ve sahibi Chris Blackwell'den yardım ister.

Chris Blackwell

Blackwell, Bob Marley'i zaten tanıyordu ve Jamaika'daki itibarını biliyordu ve The Wailers'a Jamaikalı sanatçılar için o zamanlar benzersiz bir sözleşme teklif ediyor, ilk albümlerini kaydetmeleri için onlara 4.000 dolar veriliyor.

1972'de The Wailers, Jamaika dışındaki ilk prodüksiyonları olan ilk albümleri Catch A Fire'ı çıkardı. Bu albüm halk tarafından sıcak karşılandı. Ve dünya çapında ün kazanma yolunda ilk adımdı.

Albüm - Ateşi Yakala

Eric Clapton, uluslararası bir hit haline gelen albümünde The Wailers'ın "I Shot The Sheriff" şarkısına yer vererek müzisyenlerin popülaritesinin gelişmesinde de yardımcı oldu.

1973'te grup bir ABD turuna çıktı. Yakında Tosh ve Livingston gruptan ayrıldı ve solo kariyerlerine başladılar.

Albüm - Natty Dread

1975'te The Wailers yeni albümleri Natty Dread'i çıkardı. Bu albümden "No Woman, No Cry" kompozisyonu çok popülerdi. "Natty Dread" albümü büyük bir başarıdır. British Top 40 ve America's Top 100'de yer aldı. Grubun ve özellikle Bob Marley'in popülaritesi artıyor. Bob Marley, Lyceum Balo Salonu'nun Londra sahnesinde başarılı bir performans sergiliyor.

1976'da The Wailers, Rolling Stone anketinde en iyi grup seçildi. Reggae'nin tanınmış liderleri haline gelirler, dünyayı başarıyla turlarlar.

1976 yılında çıkan Rastaman Vibration albümü tüm listeleri alt üst etti. Albümün ana şarkıları Crazy Baldhead”, “Johnny Was” ve ayrıca sözleri Haile Selassie'nin performanslarından alınan “War” idi.

Jamaika'da Bob Marley gerçek bir kült figür haline geldi, halk onun politik ve dini konuşmalarını bir azizin vahiyleri olarak algıladı.

1976'da, farkında olmadan yerel siyasete bulaşan Bob Marley bir suikasta kurban gitti. Ciddi yaralanmaya rağmen konser iptal edilmedi. Konseri neden iptal etmemeye karar verdiği sorulduğunda, Marley yanıtladı:

"Dünyamızı daha kötü hale getirmeye çalışan deliler asla dinlenmezler, ben nasıl... Karanlığı aydınlatayım!"

Bob Marley futbol oynamayı severdi

Bu konser, Bob Marley'in bir yıl boyunca Jamaika'daki son görünüşüydü. Konserden sonra Bob Marley, 1977'nin başlarında yeni bir albüm olan Exodus'u kaydettiği Londra'da yaşamaya başladı.

Temmuz 1977'de Marley'e ayak başparmağında malign melanom teşhisi kondu. Dini inançları nedeniyle ampute etmeyi reddediyor:

“Rasta ampütasyonları kabul etmiyor. Bir insanın parçalara ayrılmasına izin vermem.

1978'de Bob Marley, Birleşmiş Milletler Barış Madalyası ile ödüllendirildi.

4 Mayıs 1980'de Bob Marley, Kingston'daki Etiyopya Ortodoks Kilisesi'nde vaftiz edildi ve Berhane Sellasie (Amharca, Kutsal Üçlü'nün Işığı) adını aldı. Daha sonra Jamaika Onur Nişanı ile ödüllendirildi.

Aynı 1980'de, kurtarılmış Zimbabwe hükümeti The Wailers'ı Bağımsızlık Günü'nü kutlama törenine davet ediyor - Marley'nin üçüncü dünya ülkelerine olan değerlerinin tanınması böyleydi.

Bir süre sonra Bob Marley'nin sağlığı hızla bozulmaya başlar.

Bob Marley, Münih'te kanser uzmanı Josef Issels ile tedavi görüyor, ancak tedavi girişimleri başarılı olmadı. Marley'nin hastalığının bir sonucu olarak, dreadlock'lar düşmeye başlar ve kesilmesi gerekir.

Yaklaşan ölümü hisseden Bob, anavatanına dönmek istedi, ancak sağlık koşulları nedeniyle Almanya'dan uçuş Miami'de kesintiye uğramak zorunda kaldı. 11 Mayıs 1981 Pazartesi günü, Bob Marley Miami'deki bir hastanede 36 yaşında öldü. Son söylediği sözler şunlardı:

"Para hayatı satın alamaz."

Bob Marley Jamaika'da toprağa verildi. Cenaze günü ulusal yas ilan edildi. Jamaika'nın büyük müzisyeninin cenazesi anıt mezara defnedildi. Cenaze, Rastafaryanizmin tüm geleneklerine göre yapıldı. Yanındaki mahzende bir Gibson Les Paul gitarı, bir futbol topu, bir demet esrar, bir İncil ve her zaman taktığı bir yüzük (I. Haile Selassie'nin en büyük oğlu Etiyopya prensinden bir hediye) yatıyor.

Bob'un elindeki aynı yüzük

Bob Marley, zamanımızın seçkin bir müzisyeniydi ve öyle olmaya devam ediyor. Kısa hayatı boyunca çok şey başardı: dünya çapında ün kazandı, özel bir müzik tarzı yarattı ve ırkların eşitliği mücadelesinin sembolü oldu.

2012 yılında "Marley" adlı belgesel film ekranlarda yer aldı.

Bob Marley Sözleri

"Tek bir hayalim var, tüm insanların barış içinde yaşaması."
"Irkçılığın, kötülüğün ve nefretin müzikle tedavi edilebileceğine inanıyorum."
"Ben hiç kimseyim. Sahip olduğum tek şey Tanrı."
"Her birimizin içinde Tanrı var, bu yüzden yalnız değiliz."
"Zihnini öfkeden kurtar ve hayata uyan."

Tüm Alıntılar >>> Bob Marley

• Meraklı
• Bir zamanlar, henüz reggae ile birleşmemiş, çok genç bir Bob Marley kaba bir çocuktu. Kaba çocuklar, tehlikeyi küçümsediklerini vurgulayan insanlardır.
• Bob Marley, örnek bir aile babası olarak adlandırılamaz. Ve Rita ile aile ilişkilerinde Bob Marley sorunsuz gitmiyordu. Birlikte hayatlarının ilk yıllarında Bob Marley çok çalıştı, bu yüzden Rita'yı nadiren gördü. Popülerlik ona geldiğinde, Marley sürekli gezdi ve Rita ve çocuklar evde kaldı.

Bob ve Rita Marley'in çocukları

23 Kasım 1964'te en genç Sharon doğdu. Bob Marley onun biyolojik babası değildi, Rita'nın kızını önceki bir ilişkisinden evlat edindi ve onu kendi çocuğu gibi büyüttü. Ziggy Marley & The Melody Makers üyesiydi.

Sharon (solda), Cedella (sağda)

Sedella 23 Ağustos 1967'de doğdu (adını ilk ortak biyolojik çocukları olan Baba'nın annesinden almıştır. Kariyerine Ziggy Marley & The Melody Makers grubunun geri kalanında başladı ve aynı zamanda Tuff Gong International'ın CEO'sudur. Ayrıca, çocuk kitaplarının yanı sıra oyuncu ve moda tasarımcısı yazarıdır).

17 Ekim 1968, David "Ziggy" Bob'un en büyük oğlu ve Ziggy Marley & The Melody Makers'ın solisti olarak doğdu. Beş kez Grammy kazanan Ziggy, solo kariyerine 2003 yılında başladı. Aynı zamanda esrarın yasallaştırılması için bir savaşçıdır.

David (solda), Stephen (sağda)

Stephen, 20 Nisan 1972'de doğdu. Ziggy Marley & The Melody Makers'ın dördüncü üyesidir. Şarkıcı, söz yazarı ve yapımcı.

1974'te Stephanie kızı doğdu. Bob Marley Vakfı, Bob Marley Müzesi, Tuff Gong International, Tuff Gong Records, URGE ve Rita Marley Vakfı'nın direktörüdür.

Bob, farklı kadınlardan doğan en az 12 çocuğun babasıdır:

Stephanie (solda), Robert (sağda)

Robert Marley, annesi Pat Williams. Robbie, Bob ve Rita ile yaşıyordu. Bir motosiklette dublörlük yapmakla meşgul).

Rohan Marley - Annesi Janet Hunt, Bob'un kız arkadaşıydı. Kanada'da profesyonel futbol oynadı. Aynı zamanda Marley Coffee Corporation'ın kurucu ortağıdır.

Rohan (solda), Karen (sağda)

Karen Marley, Bob'un kız arkadaşı Janet Bowen'ın annesidir.

Julian Marley, Lucy Pounder'ın annesidir. müzik yapar

Julian (solda), Kaimani (sağda)

Kaimani Marley, Dünya Masa Tenisi Şampiyonu Anita Belneyvis'in annesidir. Oyunculukla meşgul.

Damian (solda), Bob ve Cindy Breakspear (sağda)

Damian Marley - anne - Cindy Breakspear, "Miss World 76" unvanını kazandı. Reggae şarkıcısı.

Bu güne kadar Bob'un çocukları olduğunu iddia eden insanlar var.

Bob'un ebeveynleri, Cedella Booker (Cedella Booker) adında 18 yaşında bir siyah kız ve İngiliz İmparatorluğu'nun 50 yaşında beyaz bir levazımatçısı olan Kaptan Norval Marley (Norval Marley) idi. 1944'te evlendiler ve bir yıl sonra, 6 Şubat 1945'te Robert Nesta Marley, adanın kuzeyinde St. Anne's Körfezi'nde doğdu. Baba, oğluna olan sevgisine rağmen, akrabalarının baskısı altında, onunla yaşamayı reddetmek zorunda kaldı, ancak parayı düzenli olarak gönderdi ve en azından bazen Bob ile görüşmeye çalıştı.

Bir genç olarak, Bob ve annesi Jamaika'nın başkentine taşındı - herhangi bir Jamaikalı'nın altın rüyası olan Kingston şehri. Tüm ziyaretçiler gibi, bir gecekondu bölgesinde yaşamak zorunda kaldılar - Trenchtown (Trenchtown), adını yakınlarda uzanan bir drenaj kanalından alıyor. 14 yaşında yerel şarkıcı ve dindar rastaman Joe Higgs'in (Joe Higgs) öğrencisi olur. Marley, müzikal yönde ilk adımlarını 60'ların başında atmaya başladı. Birkaç single kaydetti (ilk kayıt - "JudgeNot" 1962'de yapımcı Leslie Kong'un stüdyosunda yapıldı), ancak bunlar özellikle ilgi çekici değildi ...

Popülerlik, 1964'te Wailers'in "Simmer Down" şarkısının Jamaika listelerine girmesiyle geldi. Grubun çekirdeği 1963'te The Wailing Wailers'ı kuran Bob Marley, Nevil O'Reilly Livingston ve Peter McLintosh (daha çok Bunny Livingston ve Peter Tosh olarak bilinir) idi. Bunlara ek olarak, grupta 1966 yılına kadar kalan Cherry Smith (Cherry Smith), Junior Braithwaite (Junior Braithwaite) ve Beverly Kelso (Beverly Kelso) vardı. Başlangıçta, takıma "Gençler", daha sonra - "Ağlayan Rudeboys" ve ancak o zaman - "Ağlayan Ağlayanlar" adı verildi. Stüdyoda özlü adı "Studio One" yapımcısı Coxon Dodd (Coxsone Dodd) ile kayıt yaptılar. İlk kayıt - "Hala Bekliyorum". "Let Him Go (Rude Boy Get Gail)," "Dans Ayakkabıları", "Jerk in Time", "Who Feels It Knows" gibi bestelerin yazımı ve kaydı aynı dönem "ve" Ne Yapmalıyım ". Amerikan radyosu, özellikle New Orleans'taki Ray Charles, Fats Domino, Brook Benton'ı oynayan istasyonlardan biri, adamların çalışmaları üzerinde büyük bir etki yarattı. Çocuklar ayrıca Jamaika'daki popüler grubun ötesinde Drifters gibi siyah vokalistlerin şarkılarını da dikkatle dinlediler.

10 Şubat 1966'da Bob, Soulettes'in genç bir şarkıcısı olan Rita Anderson (Rita Anderson) ile evlenir ve ... ABD'ye annesine uçar (yeniden evlendikten sonra 1963'te Newark, Delaware'e taşınır). Kıtada sadece 8 ay yaşadıktan sonra Kingston'a döner ve yeni fikirlerle dolu The Wailers'ı Bunny ve Tosh ile yeniden yaratır. 1967'de, üçü de hem çalışmalarını hem de yapımcı Dodd ile ilişkilerini etkileyen Rastafaryanizm ile ciddi şekilde ilgilenmeye başladı. Grup, sözleşmesini feshettikten sonra, aynı yıl finansal nedenlerle sona eren "Wail'N'Soul" etiketiyle "Bend Down Low" albümünü kaydetti. Bir şekilde ayakta kalabilmek için Wailers, gazlı bez "Stir It Up" ile uluslararası popülerlik kazanan Amerikalı şarkıcı Johnny Nash için şarkılar yazıyor. Bu kısa dönemin yapımcısı Danny Sims oldu. Bu, grubun parlak reggae yapımcısı Lee Perry (Lee 'Scratch' Perry) ile işbirliği yapmaya başladığı 1968 yılına kadar devam etti. Perry'nin The Upsetters'ına eşlik eden üçlü, "My Cup", "Duppy Conqueror", "Soul Supreme" ve "Small Axe" gibi sayısız hit kaydetti. Bu seanslardan sonra, Upsetters'ın adanın en güçlü ritim bölümü olarak yadsınamaz bir üne sahip olan basçı ve davulcusu Aston "Family Man" Barrett ve kardeşi Carlton Barrett Wailers'e katıldılar ve 1971 yılında aynı yıl, grup başka bir marka olan Tuff Gong'u kurdu. Bu, dünyayı fethetmeden önceki son sıçrama tahtasıydı - sonuçta, Karayipler'deki vahşi popülariteye rağmen, çocuklar henüz uluslararası tanınma elde etmediler.

Londra'da kaldığı süre boyunca (turunda Johnny Nash'e eşlik ederek), Bob, başı Chris Blackwell'in 50'lerde Batı Avrupa'nın dikkatine Jamaika ska müziğini getirmeye çalışan Island Records'a katıldı. Müzik sektöründeki geniş bağlantıları, Jethro Tull, King Crimson, Traffic'ten müzikler çıkaran Blackwell, Wailers'a kayıt, prodüksiyon ve tanıtım konusunda büyük fırsatlar sunmayı başardı. Buna karşılık, grubun Batı Hint Adaları'ndaki popülaritesini duyan Chris, reggae'nin Batı'da süper popüler olabileceğini anladı. Bu nedenle, 1972'de The Wailers ve Island Records bir sözleşme imzaladı.

Etkinliğin benzersizliği, ilk kez bir reggae grubunun pahalı ekipman, iyi enstrümanlar kullanma ve birinci sınıf ses mühendisleriyle çalışma fırsatına sahip olmasıydı. Bundan önce, reggae grupları sadece single'lar ve ucuz derleme albümler çıkardı. Wailers, meslektaşları arasında, rock dünyasının tüm standartlarına göre kaydedilen ve tanıtılan bir albüm çıkaran ilk kişilerdi. 1973'te piyasaya sürülen "Ateş Yakala" idi. Tahmin edebileceğiniz gibi, hemen bir hit olmadı, ancak Atlantik'in her iki tarafında Wailers hakkında konuşuldu ve Island Records, grubu İngiltere/ABD turuna gönderiyor. Nisan 1973'te Londra'ya gelen Wailers, 3 ay boyunca kulüplerde sahne alır ve Livingston Amerika'da çalmak istemediğini açıklayınca kendilerini harika bir canlı grup olarak kurarlar. Onun yerini genç Marley'e şarkı söylemeyi öğreten Joe Higgs alıyor. Amerikan turu çeşitli başarılarla geçti: bazı konserlerde grup tam ev topladı, diğerleri ise iptal edilmek zorunda kaldı. Konserlerin bir kısmı Bruce Springsteen ile, bir kısmı da ABD'nin çok popüler ekibi Sly & The Family Stone ile birlikte verildi.

"Catch A Fire"dan sonra, 1973'te ikinci albüm "The Wailers", yine "ateşli" adı - "Burnin" ile yayınlandı. "Small Axe" ve "Put It On" gibi eski zamanlarda kendini kanıtlamış hitlerin hem yeni versiyonlarını hem de çok taze (ancak daha sonra daha az popüler olmayacak) "Get Up Stand Up" ve "I Shot The Sheriff"i içeriyordu. ikincisi, Amerikan grafiğinin ilk satırına ulaşan başarılı bir kapak (Eric Clapton) sayesinde dünya ününü kazandı.

Natty Dread albümündeki çalışmaların damgasını vurduğu 1974, klasik Wailers için geçen yıldı - Ocak 1975'te Bunny ve Peter, Marley'nin diktatörlük alışkanlıklarını öne sürerek gruptan ayrıldıklarını açıkladılar. İkincisi bir "aile şirketi" açmaya karar verir ve ayrılan eş vokalistlerin yerine Bob'un karısı Rita, Marcia Griffiths (Marcia Gtifiths) ve Judy Mowatt'tan (Juddy Mowatt) oluşan kadın üçlü "I-Threes"i davet eder. Topluluğun adı Bob Marley & The Wailers olarak değiştirildi ve Şubat 1975'te "Talkin" Blues, "No Woman No Cry", "Revolution", "Them Belly Full (But We) gibi başyapıtları içeren "Natty Dread" kaydını yayınladı. Hungry)" ve diğerleri. Yeni kadroyla grup turneye çıkıyor, Londra'daki Lyceum Theatre'da biletleri tükenen konserler veriyor, "No Woman No Cry" ise İngiliz Top 40'ın zirvesine tırmanıyor. birinci sınıf bir "canlı" grup olan "Wailers", Kasım ayında Jamaika'ya dönerler ve burada Stevie Wonder ile büyük bir konser verirler ve sonunda kendilerini ulusal ve uluslararası kahramanlar rolüne yükseltirler.

Bir yıl sonra, 1976'da, Marley ve şirket, Bob'un kendini müzikal ve anlamsal terimlerle tam olarak ifade ettiği "Rastaman Titreşim" i kaydetti. "Crazy Baldhead", "Johnny Was", "Who the Cap Fit" gibi parlak bestelere ek olarak, albümde Marley'nin en dokunaklı şarkılarından biri olan "War" yer alıyor. Böylece 70'lerin ortalarında reggae (Marley sayesinde) sonunda popüler müzikteki yerini aldı.

Wailers tarafından yayılan Rastafarianizm, Jamaikalı gençler arasında büyük bir taraftar kazandı ve Marley kısa sürede önemli bir siyasi güç hissetti. Adada "uzlaştırıcı" bir konser vermeye çalışırken, neredeyse kendi evinde bir kurşundan ölüyordu (3 Aralık 1976) ve uzun bir 18 ay boyunca Jamaika'yı terk etmek zorunda kaldı, ancak bu boşuna değildi, ancak "Exodus" adı altında yeni bir rekorla sonuçlandı. Serbest bırakılması 1977 yazında gerçekleşti ve dinleyicilere "Jammin", "Exodus", "Waiting In Vain" şarkılarını ve yaratıcısı - İngiltere listelerinde yeni bir ün ve 56 hafta verdi.

1978'de grup, piyasaya sürüldükten sonraki bir hafta içinde 4 numaraya kadar yükselen Kaya ile liste başarılarını pekiştirdi. "Ruhumu Tatmin Et" ve "Bu Aşk mı" single'ları en büyük popülerliği elde etti. Genel olarak, bu yıl Marley için bir sosyal aktivite yılı oldu: Nisan ayında Jamaika'da iktidar ve muhalefet liderlerini uzlaştırdığı One Love Peace konserini veriyor, yaz aylarında BM genel merkezine davet ediliyor, Barış Madalyası'nın verildiği yer ve yılın sonunda Bob Kenya'yı ziyaret ediyor ve Etiyopya Rastafaryanizmin doğum yeri.

Son Avrupa-Amerika turuna dayanarak, Wailers, "Babylon By Bus" adlı ikinci bir canlı albüm (ilki 1976'da piyasaya sürüldü ve basitçe "Live" olarak adlandırıldı) kaydediyor ve aynı zamanda konserler vererek performanslarının coğrafyasını genişletiyor Japonya, Avustralya ve Yeni Zelanda'da. Aktif bir özgürlük savaşçısı olan Marley, eski sömürgelerin birbiri ardına bağımsızlık kazandığı Afrika'daki olaylardan uzak kalamazdı. Island Records'taki dokuzuncu albümü “Survival” onlara ithaf edilmiştir; Politik şarkılardan sadece birkaçı: "Zimbabwe", "Dünyada Çok Sorun Var", "Gece Pusu" ve "Afrika Unite".

1980'lerin başlarında grup, Zimbabve Bağımsızlık Töreni de dahil olmak üzere Afrika'da ilk kez sahne aldı. Müzik grubuna verilen bu onur, The Wailers'ın Üçüncü Dünya ülkeleri için önemini bir kez daha vurguladı. Aynı zamanda - Mayıs ayında, "Sevilebilir miydiniz", "İş", "Kefaret Şarkısı" ve diğer birçok eşit derecede harika şarkı da dahil olmak üzere hemen en çok satanlar haline gelen "Ayaklanma" albümü yayınlandı. Popülaritesinin zirvesinde olan topluluk, Avrupa'da bir dizi görkemli konser vererek tüm katılım rekorlarını kırıyor (örneğin, Milano'daki performansa yaklaşık 100 bin kişi geldi). Stevie Wonder ile yılın ikinci yarısında büyük bir Amerikan turu planlandı. Ancak bu planlar gerçekleşmeye mahkum değildi ...

1980'de Marley'nin sağlığı keskin bir şekilde kötüleşti - üç yıl önce futbol oynarken ayak parmağını yaraladı ve kötü huylu bir tümör geliştirdi: sonra dini inançlar nedeniyle parmağını kesmeyi reddetti. Şimdi bir Bavyera kliniğine gitmesi gerekiyordu, çünkü hastalık beyne çarpmıştı. Ancak, tedavi yardımcı olmadı ve Mayıs 1981'in başlarında, ölmekte olduğunu fark eden Marley, anavatanına götürülmeyi talep etti. Ancak oraya gidecek zamanı yoktu ve 11 Mayıs 1981'de Miami'deki bir hastanede öldü.

Görgü tanıklarına göre cenazesinin olduğu gün, Jamaika'nın tüm modern tarihindeki en kederli gündü. Ülkede ulusal yas ilan edildi. Yas törenine iktidar partisi ve muhalefetin tüm liderleri katıldı. Marley'nin cesedi doğduğu yere nakledildi ve bir türbeye yerleştirildi. 36 yaşındaydı. Ölümünden bir ay önce, ülkenin kültürel yaşamındaki olağanüstü rolü nedeniyle bir hükümet ödülü olan Liyakat Nişanı'na layık görüldü. Marley, çok sayıda hayran ve takipçi ve çok sayıda şarkı bıraktı. Ama en önemlisi, "aklınızı öfkeden arındırmak ve hayata uyanmak için" bir mesaj bırakmıştır. Ve belki de, sadece onun durumunda, rock'çıların sık kullanımından yıpranan bu kelimeler banal görünmüyor.

Bob Marley, Jamaika'nın Nine Miles köyünde doğdu. Çocukluğundan beri müzikle ilgilendi ve Kingston'a taşındıktan sonra yeteneklerini geliştirmeye başladı. Okuldan mezun olduktan sonra tamirci olarak çalışmaya başladı. Ve boş zamanlarında Neville Livingston ve Joe Higgs ile birlikte müzik okudu.

Bob Marley'nin biyografisindeki ilk şarkı 16 yaşında kaydedildi - "Yargıç Değil". Daha sonra 1963'te müziği Jamaika'da çok popüler hale gelen The Wailers'ı kurdu. Ama zaten 1966'da grup ayrıldı. ABD'de kısa bir süre kaldıktan sonra, Marley anavatanına döndü ve grubu yeniden kurdu.

Uluslararası şöhret nihayet 1972'de Island Records ile bir sözleşme imzalayıp Catch A Fire albümünü yayınladıklarında The Wailers'e geldi. Ve ertesi yıl, grup Amerika Birleşik Devletleri'ni gezmeye başladı. Birkaç üye gruptan ayrıldıktan sonra, Marley tamamı kadınlardan oluşan bir üçlü ekledi ve adını değiştirdi ("Bob Marley And The Wailers" olarak).

Dünya turlarından ve büyük popülariteden sonra, Bob Marley'nin biyografisi önde gelen reggae sanatçılarından biri olarak tanındı (grup ayrıca ska, füzyon, calypso tarzlarında da oynadı). Marley ayrıca pan-Afrikanizm hareketini destekledi, Rastafaryanizm sosyal hareketinin bir üyesiydi. Bob Marley, 11 Mayıs 1981'de kanserden öldü.

biyografi puanı

Yeni özellik! Bu biyografinin aldığı ortalama puan. Derecelendirmeyi göster

Jamaikalı sanatçı Bob Marley, yalnızca kendi şarkılarını seslendiren birinci sınıf bir şarkıcı ve gitarist değildi. Popülerliği sayesinde Jamaika tarzı reggae'yi uluslararası bir varlık haline getirdi. Ayrıca Marley, çalışmasıyla Pan-Afrikanizmin kendi ülkesinde zaferine katkıda bulundu ve gezegenin siyah nüfusunun eşitliği için dünya çapındaki harekete katkıda bulundu. Bob Marley'nin ölüm nedeni kanserdi.

Bob, 1955'te Jamaika'da 16 yaşındaki Jamaikalı bir kızla Avrupa bağlantısından doğdu. Fakir bir eyalette büyüdü ve dünyayla tanışmasına kaba bir çocuk olarak başladı: gençlik alt kültürünün saldırgan ve tehlikeden kaçınan bir üyesi. 1950 yılında annesiyle birlikte Jamaika'nın başkenti Kingston'a taşınarak müziğe yoğun bir ilgi duymaya başladı ve ünlü şarkıcı Joe Higgs'ten ders almaya başladı. 1963'te birlikte Marley için ilk single olan "Judge Not"u yazdılar. Daha sonra Bob, arkadaşlarıyla birlikte bir vokal grubu düzenledi. İlk şarkıları Jamaika'da bir hit oldu ve 80.000 kopya sattı.

Birkaç aksilikten sonra grup, adanın dışına çıkan kendi albümlerini yaratmayı başardı. 1973'te müzik grupları Amerika'ya ilk turlarına çıktı. Bazı müzisyen arkadaşları solo kariyerlere başladıktan sonra Bob, karısı Rita'nın şarkı söylediği bir kadın vokal üçlüsünden oluşan yeni bir grup kurdu ve onlarla Afrika, Avrupa ve tüm Amerika kıtasında turneye çıktı. Daha 1970'lerin ortalarında, grup reggae stili ve yüzü konusunda tanınan bir otorite haline geldi.

Bu parlak yolculuktan sonra Bob, Jamaika'da bir kült figür olarak tanındı ve konuşmaları ile siyasi ve dini görüşleri takip edilecek bir örnek oldu. Aralık 1976'da siyasi bir suikast girişiminin bile kurbanı oldu. Marley göğsünden ve kolundan yaralandı, ancak mücadele eden güçlerin uzlaşmasını savunan Başbakan Michael Manley'i desteklemek için bir konser eylemi düzenledi. Bir buçuk saat süren 80.000 kişilik bir seyirci performansıydı.

Bob, benzer bir konserle, 1978'de, bir iç savaşı önlemek için sahnede iki savaşan partinin liderleri arasında bir el sıkışma elde ettiğinde vatandaşlarını memnun etti. Şu anda, o zaten sadık bir rastamandı - dini bir hareketin takipçisi - bir görüş sistemi, davranış türleri ve müzik içeren siyah kölelerin soyundan gelen bir alt kültür. Bu seçim Bob Marley'nin neden öldüğünü açıklayabilir.

Rasta terimlerine göre, bir kişinin ampütasyon hakkı yoktur ve doktorlar, Bob'un ayak başparmağında eski bir futbol yaralanmasının sonucu olarak malign bir melanom olduğunu keşfetti. Marley eskisi gibi yaşamaya devam etti, ancak Madison Square Garden'daki bir konserden sonra hastalandığında turu durdu. 1980 yılında Münih'te yapılan tedavi sonucunda herhangi bir düzelme olmadı. Mayıs 1981'de şarkıcı 26 yaşında bir hastanede öldü ve Etiyopya Ortodoks Kilisesi'nin ayinine göre gömüldü. Ölümünden sonra eşi, 7 oğlu, 4 akrabası ve 2 evlatlık kızı yetim kaldı. Çoğu daha sonra müzisyen oldu.

Dünyanın gelmiş geçmiş en iyi Reggae sanatçısı olarak kabul edilen efsane isim Bob Marley 1945 yılında Jamaika Nine Mile’de dünyaya gelmiştir.

Annesi siyahi, babası Beyaz olan Bob Marley’e arkadaşları babasının Beyaz olmasından dolayı hep beyaz çocuk diye hitap etmişlerdir. Profesyonel müzik kariyerine The Wailers Grubu ile adım atmış özellikle seslendirdiği Simmer Down şarkısı en iyi hitler arasında yer almıştır. Daha sonra gruptan ayrılmış ve The I-Threes isimli müzikal alanda üç kadın reggae sanatçısına yardımcı olmuştur. Grupta yer alan Juddy Mowatt Bob Marley için, şarkı sözü ve müzik alt yapısını o kadar gelişmiş ki Bob bir müzik ansiklopedisi gibidir.

1978 yılında Birleşmiş Milletler Barış Madalyası Afrika İnsanına yapılan yardımlara destek için yapmış olduğu şarkılar nedeni ile Bob Marley’e verilmiştir. Günümüzdede çok az kişinin inandığı bir dine mensup olan Bob Marley Rastafarianizm’e inanıyordu, saçlarınında rasta olmasının sebebi bu dininden kaynaklı idi. İnançlarına göre vejeteryan olması gereken Bob Marley et yememiştir.

7 farklı kadından toplam 10 çocuğu olan Marley’in ayrıca bir tanede evlatlık çocuğu bulunmaktadır. 1977 futbol maçında ayak başparmağından yaralanmıştır. Ardından enfeksiyon kapmış ve deri kanseri olmuştur. Doktorlar parmağının kesilmesi gerektiğini belirtmiş ancak Bob buna dini inancı nedeniyle itiraz etmiştir. İnancı gereği mezara tek parça girmeliydi bu nedenle tedaviyi reddetmiştir. Hastalığı iyice ilerlemiş ve 1981 yılında Almanya’da bulunduğu dönemde ülkesinde uçak ile dönerken iyice fenalaşmış ve kaldırıldığı Florida Cedars of Lebanon Hastanesinde 11 Mayıs 1981 yılının sabah saatlerinde henüz 36 yaşında iken yaşamını yitirmiştir.