mozartin turk marsinin hikayesi / Türk Marşı’ndan Dört Mevsim'e: Dünyaca Ünlü Klasik Bestelerin Az Bilinen Hikayeleri

Mozartin Turk Marsinin Hikayesi

mozartin turk marsinin hikayesi

FAZIL SAY’IN ŞAHANE YORUMU EŞLİĞİNDE MOZART’IN ÜNLÜ ESERİ TÜRK MARŞI’NIN HİKAYESİ

FAZIL SAY’IN ŞAHANE YORUMU EŞLİĞİNDE

MOZART’IN ÜNLÜ ESERİ TÜRK MARŞI’NIN HİKAYESİ

Bu notaları işitmeyen yoktur, hikayesi de güzeldir, paylaşmak istedim.

Mozart içinde “Türk Marşı” olarak bilinen “Rondo Alla Turca”yı da içeren 11 Numaralı Piyano Sonatı’nı 1783’te besteledi.

2. Viyana Kuşatması’nın (1683) yenilgiyle sonuçlanmasıyla yüzyıllardır bölgeyi etkileyen “Osmanlı tehdidi” ortadan kalktı, özellikle Viyana’da “Türk” bir korku objesi olmaktan çıktı. Egzotik bir simge olarak oryantalist ya da gerçekçi yaklaşımlarla sanatta konu olmaya balşadı.

Bu dönemde ressamlar Osmanlı kıyafetlerini eserlerine yansıtmaya başladı, yazarlar, eserlerine “Türk” karakterleri katmaya başladı. Müzikte ise “Türk” etkisi, Mehteran esintilerinin hissedilmeye başlanmasıyla görüldü. Vurmalı çalgılar ve Türk müziğine benzeyen melodik unsurların kullanılış biçimi göze ilk çarpan özelliklerdi.

Mozart, bunlardan feyz alarak bestelediği 11 Numaralı Piyano Sonatı’nın 3. bölümüne “Alaturka” adını verdi. Bölüm, “Türk Marşı” ve “Türk Rondosu” isimleriyle yaygınlaştı.

Bizlere dünya vatandaşı olduğumuzu hissettiren, sanatın evrenselliğine işaret eden çok güzel bir eser değil mi? Yorumu da mükemmel olmuş.

*Geçtiğimiz günlerde Tunceli’de Ovacık/Munzır Çayı kenarında binlerce kişiye şahane bir konser veren Fazıl Say’ı ve solist Serenad Bağcan’ı kutluyorum. Tunceli eğitim ve kitap okuma oranı en yüksek illerin başında geliyor, bu ilgiye hiç şaşırmadım.

**Mozart’ın prömiyerini 1782’de yapan meşhur Saray’dan Kız Kaçırma (Die Entführung aus dem Serail) operası aslında bunun daha erken bir örneği idi. Selim Paşa ve harem ağası Osman’ın Topkapı Sarayı’nda zorla tuttukları İspanyol leydisi Konstanze’nin, nişanlısı Belmonte ve uşağı Pedrillo tarafından kaçırılması girişimini anlatan 3 bölümlük opera, büyük bir başarı elde etmişti.

.

.

.

#mozart#klasikmüzik#müzik#müziksizbirhayathatadır#türkmarşı#saraydankızkaçırma#opera#türkrondosu#rondoallaturca#mehtermüziği#fazılsay#serenadbağcan#tunceli#munzırçayı#ovacık#plastikcerrahi#estetikcerrahi#ameliyatsızestetik#akınyücelklinik#profdrakınyücel

Mozart neden Türk Marşı besteledi? Mozart'ın Mehter Marşı'na etkisi!

Değerli Haberturk.com okurları.

Haberturk.com ekibi olarak Türkiye’de ve dünyada yaşanan ve haber değeri taşıyan her türlü gelişmeyi sizlere en hızlı, en objektif ve en doyurucu şekilde ulaştırmak için çalışıyoruz. Yoğun gündem içerisinde sunduğumuz haberlerimizle ve olaylarla ilgili eleştiri, görüş, yorumlarınız bizler için çok önemli. Fakat karşılıklı saygı ve yasalara uygunluk çerçevesinde oluşturduğumuz yorum platformlarında daha sağlıklı bir tartışma ortamını temin etmek amacıyla ortaya koyduğumuz bazı yorum ve moderasyon kurallarımıza dikkatinizi çekmek istiyoruz.

Sayfamızda Türkiye Cumhuriyeti kanunlarına ve evrensel insan haklarına aykırı yorumlar onaylanmaz ve silinir. Okurlarımız tarafından yapılan yorumların, (yorum yapan diğer okurlarımıza yönelik yorumlar da dahil olmak üzere) kişilere, ülkelere, topluluklara, sosyal sınıflara ırk, cinsiyet, din, dil başta olmak üzere ayrımcılık unsurları taşıması durumunda yorum editörlerimiz yorumları onaylamayacaktır ve yorumlar silinecektir. Onaylanmayacak ve silinecek yorumlar kategorisinde aşağılama, nefret söylemi, küfür, hakaret, kadın ve çocuk istismarı, hayvanlara yönelik şiddet söylemi içeren yorumlar da yer almaktadır. Suçu ve suçluyu övmek, Türkiye Cumhuriyeti yasalarına göre suçtur. Bu nedenle bu tarz okur yorumları da doğal olarak Haberturk.com yorum sayfalarında yer almayacaktır.

Ayrıca Haberturk.com yorum sayfalarında Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinde doğruluğu ispat edilemeyecek iddia, itham ve karalama içeren, halkın tamamını veya bir bölümünü kin ve düşmanlığa tahrik eden, provokatif yorumlar da yapılamaz.

Yorumlarda markaların ticari itibarını zedeleyici, karalayıcı ve herhangi bir şekilde ticari zarara yol açabilecek yorumlar onaylanmayacak ve silinecektir. Aynı şekilde bir markaya yönelik promosyon veya reklam amaçlı yorumlar da onaylanmayacak ve silinecek yorumlar kategorisindedir. Başka hiçbir siteden alınan linkler Haberturk.com yorum sayfalarında paylaşılamaz.

Haberturk.com yorum sayfalarında paylaşılan tüm yorumların yasal sorumluluğu yorumu yapan okura aittir ve Haberturk.com bunlardan sorumlu tutulamaz.

Haberturk.com yorum sayfalarında yorum yapan her okur, yukarıda belirtilen kuralları, sitemizde yayınlanan Kullanım Koşulları’nı ve Gizlilik Sözleşmesi’ni peşinen okumuş ve kabul etmiş sayılır.

Bizlerle ve diğer okurlarımızla yorum kurallarına uygun yorumlarınızı, görüşlerinizi yasalar, saygı, nezaket, birlikte yaşama kuralları ve insan haklarına uygun şekilde paylaştığınız için teşekkür ederiz.

Mozart ve Türk Marşı'nın hikayesi.

Mozart ve Türk Marşı'nın hikayesi.

 27 Ocak 1756 Salzburg doğumlu olan Avusturyalı besteci Wolfgang Amadeus Mozart, kendisi de bir besteci ve keman öğretmeni olan Leopold Mozart’ın oğludur. Müziğe üstün yeteneği küçük yaşta belirmiş bir müzik dehası olarak tanınır. Altı yaşında ileri derecede keman ve iyi derecede piyano çalan Mozart, daha o yaşta beste yapmaya başlar. Otuz beş yıllık kısa ömründe, el attığı bütün tür ve biçimleri geliştirerek tüm türlerin en güzel örneklerini verir. Böylece eserleri ve tarzı ile müzik tarihine damgasını vurur.

Klasik müzik tarihinin en büyük dehası olarak kabul edilen Mozart, çağdaşlarına ve ardından gelen bestecilere ilham kaynağı olmuştur. Kısa bir süre Beethoven’ın da öğretmenliğini yapan Mozart için Beethoven onu şu sözlerle anlatır: “Yaşamım boyunca, kendimi Mozart’ın büyük hayranları arasında saydım ve son nefesime kadar da öyle kalacağım.”

Wolfgang Amadeus Mozart için Türklerin ayrı bir önemi vardır, Türkler için de Mozart’ın. Mozart Türklerle, müzik ve töreleriyle gençlik çağlarından başlayarak ilgilenmiştir.

Osmanlıların Viyana’yı kuşatmaları sırasında ve sonrasında, Avrupalılar, özellikle de Avusturya-Macaristan İmparatorluğunun yurttaşları Türklerle yakın ilişkilere girmiştir. Kuşatma dağılıp Viyana kurtulunca, daha önce korkulan düşman artık merak konusu olmaya başlamıştır. Osmanlı giysileri hem erkekler hem de kadınlar arasında moda olmuş Mozart’ın da tiryakisi olduğu Türk kahvesi Viyanalıların yaşamına bir daha çıkmamak üzere girmiştir. Mehter takımının vurmalı ve üflemeli çalgıları da Avrupa askeri bandolarını etkilemiş mehter müziğinden Mozart başta olmak üzere çok sayıda besteci yararlanmıştır.

Türklerle ilgili konular müzikli sahne oyunlarının en gözde malzemesi durumuna gelmiş ve bu gelişme 18. yüzyılda Avrupa’da “Türk Operası” akımını yaratmıştır. Bu akımın sayısı yüzü aşan örnekleri arasında en ölümsüz olanı ise Mozart’ın ‘Saraydan Kız Kaçırma” adlı eseri olmuştur.

Korsanlar tarafından kaçırılarak Osmanlı sarayına ya da paşa konağına satılan bir Avrupalı genç kızın vatanındaki sevgilisi tarafından bin türlü hile ve desiseye başvurularak kaçırılması temasını işleyen “Saraydan Kız Kaçırma” operası, Mozart’ın Türk müziği motiflerine ve harem hikâyelerine olan ilgisinin bir ürünüdür. Bu ünlü eser, Mozart’ın yeni yerleşik olduğuViyana’da kendisine duyulan hayranlığın artmasına, imparatorun gözüne girmesine ve Alman operasının İtalyan stilinin egemenliğinden bir ölçüde kurtulmasına yol açmıştır.

 

Mozart’ın Türk müziğinin ritmik, ezgisel ve tınısal özelliklerine duyduğu ilgi ve sevda sadece operalarla sınırlı kalmamıştır. Dünyanın “Türk Marşı” diye adlandırdığı ünlü eser, Mozart’ın en sevilen eserleri arasındaki yerini bu yüzyılımızda da korumaktadır. “Türk Marşı” aslında K.V. 331 La major piyano sonatının “Alla Turca” başlıklı son rondo bölümüdür.

Türk Modası

Güçlü devletler dünyada daima merak uyandırıcı ve ilgi çekici olmuştur. Bugünün hâkim medeniyeti Batı, tüm dünya üzerinde nasıl bir etki uyandırıyorsa bir zamanların en güçlü devleti olan Osmanlı da aynı etkiyi uyandırmıştı. Nitekim bu dönemde Avrupa’da Osmanlı kültürü etkili oldu. Bu dönem ‘Turquerie Modası’ kısa sürede bütün Avrupa’yı etkisi altına aldı. Türk giysileri dahi hem kadınlar hem de erkekler arasında artık moda olmuştu.

Mehter ise bu etkiyi en net ve kanıtlarıyla gördüğümüz alanı oluşturuyor. Başta Avusturya-Macaristan İmparatorluğu ve Almanya olmak üzere Avrupa kültür çevresinde ‘Mehter Müziği’ şanını git gide tırmandırdı.

Kimine göre Mozart’ın Türk ve Yakındoğu müziğine ilgi duyması, yakın arkadaşı Nijerli bir Müslüman olan AngeJo Soliman’ın etkisidir. Kimine göre dönemin imparatoriçesi Marie Thenlse’ın Türklerle zaman zaman barışmaya yönelik politikalarında Mozart’a beste siparişlerinde bulunmasıdır ve devlettin isteği ve yönlendirmesi üzerine de Mozart, Osmanlı konularını müziğinde yazmaya başlamıştır. Mozart’ın Türk müziğine olan ilgisinde bir diğer iddia ise bir kadın. Zaide isimli bir Türk kızına aşık olan Mozart’ın bu aşkı için Zaide operasını bestelediği söylenir. Hatta 1780’de bestelenen Zaide, Mozart’ın yarım kalan tek eseri olarak efsaneleşir.

Mozart neden Türk Marşı başta olmak üzere pek çok Türk üslubunda müzik besteledi? Sorusuna verilecek çok farklı cevaplar olsa da en doğrusu dönemin şartlarına bakınca ortaya çıkıyor. O da çağın en üstün devletinin, tüm yönleriyle dünyaya ilham veriyor olduğu gerçeği. Mozart’ın çağdaşı olan tüm müzisyenler bu dönemde Türk müziğini eserlerine yansıttılar. Ancak Mozart, en büyük bestekâr olarak en güçlü etkiyi yarattı. Mozart, ölümsüz eserleriyle Osmanlı’nın döneme olan etkisini ölümsüz kıldı…

Avrupa halkının mehter müziğine duyduğu beğeni ve Türk yaşamına duyduğu merak dönemin sanatçılarını da Türk stiline yönlendirdi. Avrupa’yı saran Türk modası kendisini en sistemli şekilde müzikte göstermişti. Bu yeni moda akımının müzikteki adı ise Alla Turca oldu. Türklerle aynı enstrümanları kullanmadıkları için “Türk Müziği renklerini” anımsattığı düşünülerek bas davul, yan davul, ziller, üçgen ve tef batı müziğine girdi. Öyle ki bu enstrümanlar, batı müziğinde doğrudan “Türk rengi” anlamına geliyordu. Pek çok müzisyen bu stilde besteler yapıyor, operalarda, konserlerde Türk ezgileri hayat buluyordu. Avrupa’da moda olan Alla Turca akımı, Türk kültürünü, enstrümanlarını ve müziğini yakından tanıma fırsatı bulan Mozart, Beethoven gibi büyük müzisyenleri etkisi altına alacaktı.

 

Alla Turca stilinin Avrupa’yı kasıp kavurduğu bir dönemde Viyana’da bulunan Mozart, devrinin en üstün müzisyeni olarak Alla Turca stilini de en kuvvetli uygulayan bestekâr oldu. Gelmiş geçmiş en büyük müzisyenlerden biri olan Mozart’ın Alla Turca stili eserler bestelemesi Türk modasının adeta geleceğe taşınmasını sağladı.

Peki Mozart Mehter müziğini dinlemiş midir? Yoksa modaya mı uymuştur? Bu soru pek çok yerli ve yabancı araştırmacı için cevabı tam olarak bulunamamış bir merak konusu. Mozart bir yerde Mehter Müziğini dinlemiş olabilir ama dinlemeyerek mevcut Alla Turca akımının izinden de gitmiş olabilir. Ancak Mozart babasına yazdığı mektuplarda mehteri dinlemeyi çok istediğini yazmıştır.

Bizzat dinlemiş olsun ya da olmasın Mozart’ın Alla Turca stili besteleri kuşkusuz mehter müziği etkisiyle doğar. Hatta Mozart’ı bugün hala en büyük müzisyenlerden kabul etmemizi sağlayan en önemli 4 eserinden biri olan “Saraydan Kız Kaçırma”, bu etkileri yansıtan en önemli eserlerden biridir. Üstelik bu eser Milli Alman Operası’nın da hala ilk mükemmel eseri sayılır.

Mozart’ın Türkleri ve Türk Müziği motiflerini konu pek çok alan piyano sonatı, konçerto, opera ve baleleri vardır. 1775’de yazdığı La maj. No:5 keman konçertosu ‘Türk Konçertosu’, 1778’de Paris’te yazdığı La maj. Piyano sonatının son bölümü ‘Rondo-Alla Turca’ ve 1782’de yazdığı ‘Die Entführung aus dem Serail’ (Saraydan Kız Kaçırma) Operası bunlardan en ünlüleridir. Ayrıca K.109 ‘Le Gelosie del Seraglio’ adlı bale müziğinde, K.334 ‘Zaide’ ve K.422 ‘L’oca del Cairo’(Kahire Kazı) operalarında da Türk Müziği motifleri görülmektedir. Mozart Türk stilinde 40’ı aşkın eser vermiştir.

 

Saraydan Kız Kaçırma

Türklerle ilgili konular müzikli sahne oyunlarının en gözde malzemesi durumuna gelmiş ve bu gelişme 18. yüzyılda Avrupa'da "Türk Operası" akımını yaratmıştır. Bu akımın sayısı yüzü aşan örnekleri arasında en ölümsüz olanı ise Mozart'ın 'Saraydan Kız Kaçırma" adlı eseri olmuştur.

Mozart’ın en ünlü bestelerinin başında gelen Saraydan Kız Kaçırma, çok belirgin şekilde Türk etkisi taşır. Giriş ve kapanış nakaratlarında yüksek ses aralığı ve melodi enstrümanlarının tınısı, ağır davullar, ziller ve üçgenin yoğun kullanımı güçlü bir Türk etkisini gösterir. Üstelik operanın hikâyesi de Türk etkisi altındadır. ozart bu eserinde müzik kadar konu itibariyle de geniş ölçüde Türk adet ve geleneklerine yer vermiştir.

Üstelik Türk bağışlayıcılığı ile ilgili bir konuyu işleyip geliştirmekten çekinmemiştir. Opera İstanbul’da bir sarayda geçer ve Osmanlı Padişahı Selim, oyunda yüce gönüllü ve bağışlayıcı biri olarak anlatılır.

 

Ölümünden bu yana geçen iki asırlık zaman içinde, her kuşak onun eserlerinde bir başka anlam ve güzellikler bulmuştur. Eserlerindeki derin anlam ruhlara işledikçe Mozart'ın insanlığa yardımı daha da önem kazanacaktır.

Kaynak : Mozart Biyografie/Opera tarihi/Mehter Tarihi/Osmanlı Tarihi/Mozart ve Beethoven Araştırmaları Gazete ve Dergiler/ Bibliotheek Almelo

ATALAY KIZILAY

Beethoven, "Alla Turca" ve "Mevlevi Ayini"

Küresel salgın dönemi olsa da doğumunun 250. yılında 2020'ye damga vuran besteci Ludwig van Beethoven (1770-1827), doğum kenti Bonn'dan çok Viyana ile özdeşleşmiştir. 21 yaşında gelip yerleşerek Joseph Haydn'ın öğrencisi olduğu bu kent, turneleri dışında sürekli yaşamının merkezinde olmuştur. Müzikte “Alla Turca” akımının doğduğu kent de, Avusturya'nın başkenti Viyana'dır. Merzifonlu Kara Mustafa Paşa yönetimindeki Osmanlı Ordusu, Beethoven'in doğumundan 73 yıl önce, 1683'de Viyana'yı kuşatmasıyla, müzikte dönemin ve sonrasının önemli bestecilerini etkileyen bu akım filizlenmiştir. Aslında Viyana halkı Mehterin ürkütücü sesini ilk kez 1529'da I. Süleyman komutasındaki ordunun kuşatması sırasında duymuştu.

Bu savaş ve sonrasındaki barış, müziğin yanı sıra, mutfak kültüründe de etkisini göstererek Viyana'dan başlayarak Avrupa'nın “kahve” ile tanışmasını, kahvaltı sofralarına tuzlusundan tatlısına değişik çeşitleri yapılan “ay çöreği -“croussant”ın girmesini sağladı. Her iki kuşatmada da Ordu'nun geri çekilirken ağırlık olmaması için bıraktığı çuvallarda buldukları kahve, eski stilde inşa ettikleri nargileli Türk kahvehanelerinde sunulmaya başlandı. Bunlar günümüzün ünlü Viyana Cafe'lerinin atası oldu. Ay çöreği ise, Merzifonlu ordusunun taşıdığı bayraklardan ilham alınarak mutfaklara girdi.

Vurmalı çalgı ve zil ağırlığıyla ürkütücülüğünün yanı sıra olağanüstü renkler taşıyan Mehter müziğini önce surların arkasından gelen yankılarla duyan Viyanalılar, bu askerî orkestrayla ilk kuşatmadan 126 yıl sonra yüz yüze tanışma olanağı bulmuşlardı.

1655 yılında Viyana'ya elçi olarak atanan Kara Mehmet Paşa, kente Mehter takımı eşliğinde girmiş, Mehter elçilik binası yanında Viyanalılara konserler vermişti. Aslında Orta Avrupa, savaş dışında da, Mehteri Türk elçi alaylarında yer alışı ve bu çerçevede verdikleri konserlerle tanımaya başlamıştı. Karlofça Antlaşması sonrası, Sultan II. Mustafa döneminde 1699'da büyük bir Osmanlı heyeti Viyana’yı ziyaret ettiğinde, Mehter takımı günde bir kaç kez Viyana’da Osmanlı Sefareti’nin önünde “nevbet vurmuş” yâni konser vermiş, büyük ilgiyle karşılanmıştı. Budin'de de ( Budapeşte'nin Buda yakası) yerleşik bir Mehterhane kurulmuştu.

Viyana halkının ve bestecilerin ilgiyle izlediği bu halk konserleri sonucu, müzikte “alla Turca” stili Viyana’da doğdu. İtalyanca olan bu sözcük, günümüz Türkçesine “Türk işi” olarak çevrilebilir. İspanyolca kaynaklarda da “a la Turca”diyeyeralan bu akım, Avrupa'daki “Turqueri”modasının müzikteki adıydı. Bu deyim daha sonra galat olarak Türkçede, “eski tip, eski usul” karşılığında “alaturka”olarak yerleşti, Geleneksel Türk Saray Müziği de kısaca “alaturka müzik” diye adlandırıldı.

Tüm bunlar olup biterken daha Beethoven doğmamıştı. Peki, “alla turca” tarzı ile nasıl tanışıp etkilenerek özellikle iki eserinde Mehter ritmlerini ve çalgılarını kullandı? Bir Mevlevi ilahisini gene Mehter tarzında bir eserine nasıl yerleştirdi?

Bu sorunun yanıtını, Beethoven'in Viyana'da hocası olan Joseph Haydn ve kendisini dinlettiği Wolfang Amadeus Mozart'ın ve bazı başka bestecilerin yapıtlarını dinlemiş olmasında bulabiliriz. Ayrıca bazı müzik insanlarının Mehter Marşlarını notaya dökmüş ve Beethoven'in bunlara da ulaşmış olabileceği olasılık içinde.

Beethoven, Mozart'ın Saraydan Kız Kaçırma Operası uvertürünü 1782'de Viyana'daki prömiyerinde mutlaka dinlemiş olmalıdır. Ayrıca çeşitli seyyahların getirdikleri el yazmaları, anlatıları da bestecilere kaynak oluşturmuştur.

Yaratılarında Türk müziğiyle ve kültürüyle ilgili öğelere yer veren besteciler arasında Carl Maria von Weber, Johannes Brahms, Luis (Ludwig) Spohr, Jean-PhilippeRameau, Christoph Willibald Gluck, Jean Baptist Lully, Leo Fall ve Modest Musorgsky gibi pek çok isim bulunmaktadır. Türk müziğiyle ya da Türklükle ilgili öğelerin yer aldığı başlıca müzik türleri senfoni, konçerto, sonat, süit , marş , piyano ve bando parçaları, üvertür , opera, operet ve baledir. J. Haydn’ın No:100 Askeri Senfonisi, C.W. Gluck’un Mekke Hacıları operası, J.M. Krauss’un II. Süleyman operası, F. X. Süssmayer’in Türk Senfonisi, G.B. Toderini’nin Türk Konçertosu Mehter esinli müziklere güzel örnekler arasında yer alır.

Beethoven’in Op.113 Atina Harabeleri adlı yapıtındaki “Türk Marşı”, “Dervişler Korosu” ve “9. Senfoni”nin korolu son bölümünde Mehter etkisi hemen dikkati çeker. Beethoven, 9. Senfonisi'ni “Türk işi müzikli Almanca senfoni” olarak nitelendirmiştir. Günümüzde Avrupa Birliği'nin resmî marşı olarak da kabul edilen son korolu bölüm, Mehter'in “Yeniçeri Marşı”ndan esinlidir. Mehterin kösüyle, davulu ve zurnasıyla seslendirilmiştir. Beethoven'in Atina Harabeleri sahne müziğindeki Türk Marşını da Mehterin bir “Cenk Marşı”ndan uyarladığı bilinmektedir. Beethoven önce piyano için yazdığı varyasyonlarda kullandığı bu temayı daha sonra orkestral olarak 1811 yılında yazdığı op. 113 Atina Harabeleri'ne (Die Ruinen von Athen) taşımıştır.

Aynı eserdeki Mevlevi Ayini'ne gelince, Avrupalı müzikologlar ve besteciler uzun yıllar Beethoven'in bir Mevlevi Ayini'ni nereden duymuş veya nasıl ulaşmış olabileceği üzerine fikir yordular, yazılar yazdılar.

Burada Beethoven'in bestelediği, içinde Muhammed ve Kâbe vurgularının geçtiği metnin Almancası şöyleydi:

du hast in deines ärmels falten

den mond getragen, ihn gespalten. (Kolumun kıvrımlarında ayı taşıdın, onu ikiye ayırdın)

Kaaba! Mahomet! (Kabe! Muhammed!)

du hast den strahlenden borak bestiegen

zum siebenten himmel aufzufliegen,

(Parıldayan Burak'a bindin, göğün yedinci katına yükseldin)

großer prophet! Kaaba! (Büyük Peygamber! Kabe!)

Eserde Türk Marşı'ndan önce gelen bu koral, ülkemizde Atina Harabeleri'nin sadece uvertürünün seslendirilmekle yetinilmesi nedeniyle pek dikkati çekmemişti.

Meraklısı şu linkten dinleyebilir: https://www.youtube.com/watch?v=BuzNDV_om7A

Beethoven'in nereden esinlendiği bilmecesini Türk müzikolog Prof. Dr. Feza Tansuğ çözdü. Tansuğ'a göre, Beethoven hiç izleme olanağı bulamadığı halde, Fransız tüccar ve gezgin Jean Antoine du Loir’ın İstanbul’da dinleyip 1654 yılında Paris’te yayımladığı Mevlevi Ayini notasından yararlanmıştı.

250. doğum yılında andığımız büyük besteci, özellikle iki önemli eserindeki üç bölümle, “Alla Turca” akımına katılanlar listesinde yerini böyle almıştı.

ŞEFİK KAHRAMANKAPTAN

Bu yazı, Andante dergisinin 1 Kasım 2020 tarihli sayısında “Başkentten Yansımalar” sayfamda yayımlanmıştır.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası