Şükrü Avşar
Yapımcı ve sinema salonu işletmecisi.
'En Çok Vergi Veren Kişi Listesi'nin gediklisi.
57'nci sıradan girdiği listede yıllar içinde 9'uncu sıraya kadar yükseldi.
Ocak
Büyükada'da 'Salkım Hanım'ın Taneleri' adlı sinema filmi çekiliyordu.
Haber yapmak için sete gittiğimde bazı oyuncuların istemediğini söyleyen bir görevli, 'Gazeteciye yasak' diyerek beni kovdu.
Saat civarında aradığım filmin yapımcısı Şükrü Avşar, tekneye atlayıp Büyükada'ya geldi.
Video Editörü: Emre NAMOĞLU
Çekimin yapıldığı konağın önünde bekliyordum.
Şükrü Avşar, 'Hoş geldin. Gel bakalım, sete girelim' dedi.
Sete girdik.
Şükrü Avşar, oyuncularla ve ekiple sohbet etti, ben de yanında durdum.
Bir süre sonra 'Haydi kolay gelsin' diyerek limana döndü.
Ben sette kalıp fotoğraf çektim, haber yaptım.
Şükrü Avşar, kış günü sıcak evinden çıkıp kötü hava koşullarında Büyükada'ya geleceğine bir telefon açarak 'Gazeteciyi kovmayın' diyebilirdi.
Oraya gelerek iş yaptığı oyunculara ve set ekibine patronluk taslamadan bir gazetecinin kapıdan kovulmasına engel olarak 'Patronluk' yaptı.
Grafik Tasarım: Can BAYTAK
'li ve 'lı yıllarda birçok filme yapımcı ve ortak yapımcı olarak imza atan Şükrü Avşar için 'Salkım Hanım'ın Taneleri' özel bir anlam kazandı.
Film, Türkiye'nin Oscar adayı seçildi.
Hem filmin izleyici sayısı hem de Oscar adaylığı şevk verince Şükrü Avşar, birbiri ardına filmler üretti.
O filmler arasında 'Babam ve Oğlum' da bulunuyor.
Hem yapımcı hem de sinema salonu işletmecisi olarak 44 yıllık deneyime sahip Şükrü Avşar ile sinema sektörü - izleyici arasındaki bağı konuşmak istedim. Avşar, Habertürk HT Stüdyo'da sorularımızı cevapladı.
Sinema salonu işletmecisi olarak sinema sektörüne 'te girdiniz. Sonra yabancı filmler ithal ettiniz ve yapımcı oldunuz. 44 yılda sinemada temel olarak neler değişti?
Filmlerin izleyiciye ulaşmasını sağlayan platformlarda birçok değişim yaşanmış olabilir ama içerik üretimi doğal olarak hiç değişmedi. Ve 'Film sinema salonunda izlenir' durumu da değişmedi. Filmler farklı platformlarda da izleniyor olsa da sinema salonunun büyüsü varlığını her daim korudu.
Gelişen teknolojiyi göz önünde bulunduracak olursak sözünü ettiğiniz büyünün varlığı ne kadar devam edebilir?
Evet, teknoloji büyük bir hızla gelişiyor. Filmlerin izlenebileceği platformlar sonsuz olanaklar sağlayabiliyor. Ne var ki şu unutulmamalı; gelişen teknoloji sinema salonlarına da yansıyor. İzleyiciye sinema salonlarında da sonsuz teknolojik olanaklar sunuluyor. Örneğin şimdilerde led perde, küre perde gündemde. Yakın bir zamanda bu perde sistemlerine geçeceğiz. Sinema salonları sadece film izlenen yerler değildir. Bir sosyalleşme alanıdır. İnsanlar, sosyalleşmeye gereksinim duyduğu sürece sinema salonları varlığını koruyacaktır.
Son 10 yılda gerek izleyici gerekse sinema salonu açısından sektörde büyük bir yükseliş görüldü. Önümüzdeki 10 yılı nasıl öngörüyorsunuz?
Sinema şu anda oldukça kritik bir noktada. Rakamlar ya aşağı inecek ya yukarı çıkacak. Çünkü son 6 ayda izleyiciyi biraz küstürdük. Kendi içimizdeki kavgadan, kendi dertlerimizden izleyici biraz etkilendi.
Kampanyalı bilet uygulamasından dolayı olan kavgadan mı söz ediyorsunuz?
Yapımcı - sinema salonu işletmecisi arasındaki kavgadan izleyiciler de etkilendi. 'Burada ne oluyor?' diye tepki gösterildi. Eylülde başlayacak yeni sezonda ya çok iyi olacağız ya da geçen yılları arayacağız.
'un başında gösterime girmesi planlanan 3 güçlü film 'Recep İvedik 6', 'Karakomik Filmler' ve 'Mucize Aşk', yeni sezona ertelendi. Bu filmlerle sezonun diğer filmleri birleşince yüksek gişe rakamlarına ulaşılmaz mı?
Evet, o güçlü filmlerin yeni sezonun diğer filmleriyle birleşmesiyle yüksek gişeye ulaşılacağını düşünüyoruz. İnşallah bu düşüncemizde yanılmayız. Büyük hatalar yapılmazsa sinemanın önü açık.
Yapılmaması gereken o büyük hatalar nelerdir?
İzleyicinin bizim çok önümüzde olduğunu unutmamak. İzleyici bir filmin nasıl olduğunu iyi bilir Bazen bir filmde çok popüler kişiler rol alır, o filmin yüksek bütçesi vardır ve iyi bir tanıtım çalışması yapılır. Sonuçta yüksek ölçüde izlenmesi için her türlü materyalin olduğunu düşünürsün ama bir de bakmışsın ki film gişede hüsrana uğramış. Çünkü her türlü olanağa rağmen filmin izlenecek hali yoktur. İşte izleyici bir filmin izlenecek hali olup olmadığını iyi bilir. Sonuç olarak izleyici asla kanmaz. Bir örnekle anlatayım; 'lerde oyuncu kadrosuna bakıp bir film ithal ettim. Kadro, o dönemin en popüler oyuncularından kurulmuş. O kadroya bakıp izlemeden yüksek paralar karşılığında filmi ithal ettim. Sözleşmeyi imzaladıktan sonra Cannes Film Festivali'ne gittim. Yüksek paralara ithal ettiğim filmi orada izledim. Resmen koltukta kaldım. Türkiye'ye döndüğümde arkadaşları toplayarak 'Çok para verdik, bu filmi nasıl izleteceğiz? dedim. Afişi kötüydü, yeni bir afiş tasarlattım, TRT'ye reklam verdim. Bütün sokakları afişle donattım. Sonra ne oldu? Benim salonlarda kimse yok. İzleyici, o filmin izlenecek hali olmadığını öyle güzel anlamış ki Biz kendimizi aldatırız, izleyici asla kanmaz. Depoda bir filmimiz vardı. Kadrosunda popüler kimse yoktu ama film iyiydi. Bari Kadıköy'deki sinemanın zararını kurtarayım diye o filmi gösterime çıkardım. Kapalı gişe izlendi.
Sonuç olarak
İzleyiciye kötü film sunmamak gerek. Bir film türü gereği az izlenebilir. Az izlenmesi bir filmin kötü film olduğunu göstermez. O türe ilgi duyan daha azdır. Bütün dünyada da böyledir. Ama ne olursa olsun izleyiciye kötü film sunamayız. Yoksa bizi cezalandırırlar. Her daim iyi filmler yapmak lazım. Çünkü izleyici, film izlemek için vaktini ve parasını harcıyor. Herkesin vakti de parası da kıymetlidir. Harcadığı vaktin de paranın da karşılığını iyi filmlerle vermeliyiz. ve 'larda çok sayıda sanat filmleri ve çok küçük filmler yapıldı. Bunun sonucunda da izleyici uzun yıllar sinemaya küstü.
Bilet ücretleri pahalı mı?
Sabah seansları tenzilatlı oluyor. Öğrenci indirimi, belli bir yaş üstü indirimi var. Halk günleri adı altında bütün sinemaların birer günü % 50 tenzilatlıdır. Böyle seçenekler bulunuyor. Bilet ücretlerinin makul olduğu sinema salonları var. Daha yüksek olanlar da Örneğin lüks AVM'lerde bilet ücretleri daha pahalıdır. Çünkü kira ve diğer giderler daha yüksektir. Bir sinemada vardiyalı olarak 40 kişi çalışmak zorunda. Eğer 7 - 8 salonlu bir sinemada 40 kişinin altında çalışan varsa orada izleyiciye hizmet sunulamaz.
Türkiye'de sinema alışkanlığının özellikle milli ve yerli olmasından yana olduğunuzu biliyorum. Öyle değil mi?
Evet, milli ve yerli olması gerektiğini savunuyorum. Yıllarca film ithal ettim, bunun üzüntüsünü yaşadım. O yıllarda sinemada da TV'de de kendi üretimimiz olan işler pek yoktu. Sonra kendi işlerimizi üretmeye başlayınca ithalat çok azaldı. Kendi kültürümüzü yansıtan öz işlerimiz izleyiciden büyük ilgi gördü, hem TV'de hem de sinemada Şimdi ihracat yapıyoruz. Nitelikli ve özgün işler ürettikçe hem iç pazardaki izleyiciye hitap edeceğiz hem de dış pazar hacmimiz daha da büyüyecek.
'Babam ve Oğlum' Açılış rakamıyla kapanış rakamı arasında büyük bir farka sahip olan tek film. ile açılıp ile kapandı. Kapanışı, açılışının katı. Açılış rakamlarını gördüğünüzde neler hissetmiştiniz?
'Babam ve Oğlum'da yola gerçekten çok bilerek, 'müthiş bir film yapacağız' diye çıkmadık. Kariyerimde zorlandığım bir kaç film vardır. O filmlerin başında 'Babam ve Oğlum' gelir. Büyük beklentiyle yaptığımız bir film değildi. O zaman Çağan Irmak bizimle çalışıyordu, birlikte 'Çemberimde Gül Oya' adlı diziyi yapıyorduk. Sonra yeni diziler de yapacaktık. Onun da 'Babam ve Oğlum' projesi vardı; 'Bunu da yapalım' dedi. Ben de 'Tamam' dedim. Çünkü birlikte çalıştığımız için birbirimizin hayallerini gerçekleştirmemiz gerekiyordu.
Sonra
Filmi çektik. İzledikten sonra çok şaşırdım, gerçekten böyle bir şey beklemiyordum. Sonra 'Biz bu filmi nasıl iyi anlatabiliriz?' diye düşünmeye başladık. O zaman çok büyük rakip filmler vardı, yabancı filmler çok güçlüydü. Düşündük ve sonra hiçbir şey yapmamaya karar verdik; 'bu film kendi kendini büyütsün' dedik. Benimkilerin dışındaki sinema salonları filmi göstermek istemedi. Bu nedenle az sayıda salonda gösterime çıkardık. Sonra başta filmi göstermek istemeyen o salonlardan talep gelmeye başladı. Çünkü salondan çıkan babasını arıyordu. En sonunda Türk sinemasının hit filmleri arasına girdi.
Mars Cinema Group, sizin de aralarında olduğunuz yapımcıları Güney Kore'ye davet etti. Orada ne yapacaksınız?
Sinemada biraz problemlerimiz oldu. Yılın ilk 6 ayında geçtiğimiz yıla oranla izleyici 10 milyon kişi kadar düştü. Patlamış mısır kavgasından dolayı O tartışma nedeniyle 'Recep İvedik 6', 'Karakomik Filmler' ve 'Mucize Aşk' yeni sezona ertelendi. Güney Kore'ye gitmemizin nedeni sektördeki bu olumsuzlukları nasıl aşmamız gerektiği konusunda fikir alış verişinde bulunmak. Patlamış mısır nedeniyle sinema sektöründe filmlerin gösterimlerinin ertelenmesine yol açan krizin bir daha yaşanmaması için neler yapılması gerektiğini konuşmak. Ayrıca Güney Kore sinemasıyla Türk sineması arasında nasıl işbirliği yapabileceğimize de bakacağız.
Sinema sektörü birlik halinde mi?
Sinema sektörü, patlamış mısır merkezli tartışmadan sonra birlik haline geldi. O tartışmadan yapımcı da sinema salonu işletmecisi de zarar gördü. Ben sektörde hem sinema salonu işletmecisi hem de yapımcı tarafındayım. İki tarafın da sorunlarını, isteklerini biliyorum. Bu nedenle bütün meslektaşlarımın bana bu konuda bir saygıları vardır. Dilim döndüğünce anlatıyorum, daha önce dinlemediler ve gördüler durumu. Bu duruma gelmemesi için çok uğraştım. Sonuçta iki taraf da zarar gördü. Önümüzdeki yıllarda aynı sorunun yaşanmaması için sürekli toplantı yaptık ve hepimizin hemfikir olduğu olaylarda ve konularda anlaşma sağlandı. Hatalarımızı düzelteceğiz ve yolumuza devam edeceğiz.
Türkiye'nin en ünlü film yapımcılarından Şükrü AVŞAR, Edebiyat Fatih'ine konuştu:
HEP İLERİYİ HEDEFLEDİM,DÜRÜST OLDUM, KAZANDIM
RÖPORTAJ: EDEBİYAT FATİHİ
Bugüne kadar izlediğim yerli filmler arasında beni en çok sarsan ,en çok etkileyen şüphesiz Babam ve Oğlum filmi funduszeue.infoşem oyunculuğu, doğal senaryosu, usta yönetmenliği ve yapımındaki sarraf titizliğiyle Babam ve Oğlum Türk sinema tarihindeki yerini aldı.Yerli veya yabancı bir filmi izlerken oyuncularından daha çok perde arkasındaki kişileri hep merak etmişfunduszeue.info senaristi , yapımcısı oyunculardan daha çok ilgimi çekmiştir funduszeue.info ve Oğlumu ilk izlediğim zamanlarda da bu şaheserin yapımcısını çok merak ediyordum.O zamanlar hayal olarak gördüğüm yapımcı Şükrü Avşarla tanışmayı ve hep aklıma takılan soruların cevaplarını bizzat kendisinden dinlemeyi çok funduszeue.infoaAVŞAR FİLM SAHİBİ ŞÜKRÜ AVŞAR
Öncelikle bizi kırmayıp röportaj teklifimizi kabul ettiğiniz için çok teşekkür ederiz. Sivastan İstanbula uzanan gerçekten mücadeleyle dolu bir başarı hikayeniz funduszeue.infoşadığınız olumsuzluklar karşısında hiç yılmayıp hep ileriye baktınıfunduszeue.info hayatınızdaki en önemli kırılma noktası neydi?
Bayrampaşada Kartaltepe diye bir yer funduszeue.info yazlık bir sinema. ve ben de oraya girip çıkmaya çalışırdım hep. Sinemanın makinisti beni makine dairesine sokmazdı. O zamanlar makinistlik çok önemli bir şeydi ve bunu pek öğretmek istemezlerdi. O aralar bir türlü makine dairesine girememiştim. Ben giriyordum o dışarı çıkarıyordu. Daha çocuktum o zamanlar, sekiz yaşındaydım. Bir yaz günü arazilerin tarlaların olduğu kendi kendine akan Çırçır Çeşme denen çayırlık bir yer vardı. Oralarda gezerken bizim sinemanın makinistini gördüm. Sonra biraz daha yaklaştım baktım yanında bir kız var.O kız da sinemanın sahibinin kızıydı. (gülüşmeler)Ben onları görünce çok utandılar, sinemanın sahibinin kızıyla makinist arasında gizli bir aşk vardı ve ben söylemeyeyim diye makinist bu olaydan sonra bana çok iyi davranmaya başladı. Artık makine dairesine girip çıkıyordum. Bu olaydan sonra bana makine dairesinin yolu açıldı. O yine gezip tozuyordu; ama makine dairesinin işlerini bana bırakıyordu.Derken bir gece saat 10 gibi kapı çalındı, baktık gelenler sinemanın sahipleriydi. Dört ortaktılar. Anneme Bizim makinist yok, senin çocuk bu gece sinemayı oynatsın dediler.
Babanız yurtdışında bu arada, Almanyada, anneniz ve ağabeyinizle yaşıyorsunuz. Peki annenizin tepkisi ne oldu?
Annem Benim oğlum okuyacak ; gidemez, çıkamaz falan filan derken o ara çok ısrar ettiler,Neyse parasını, pulunu veririz. deyince de kabul etti.(Annem parayı da severdi funduszeue.info yoksulluk da çoktu o zamanlar)Sivastan İstanbula göç eden bir ailenin çocuğfunduszeue.infoız ne zaman Almanyaya gitmişti?
te gitmişti, ben de doğumlu olduğuma göre 10 yaşlarındaydım.Hayır, ondan sonra benim sinemam olmuşfunduszeue.info transfer ettiler başka sinemaya.O sinemada da sezonun ortasında Bereç Fabrikası olayları vardı.Sinemayı işleten kişi de orada güvenlik görevlisiydi yılları Bu karışıklık sırasında sinemanın sahibini içeri aldılar. Sinema sahibinin ailesi kirayı ödeyemedi. Sinema birkaç gün kapatıldı, ortada kaldı. Benim de makinistlik haftalıklarımdan biriktirdiğim bir miktar para vardı. Kirayı ben verdim, böylece ben devam ettim o işe. Hem filmi oynatıyordum hem bilet kesiyordum.
Bu sinemayı işletmeye başlamanız hayatınızdaki en önemli dönüm noktasıydı.
Evet, ondan sonra ben askere gitmeden önce hem yazlık hem kışlık sinemalarım vardı.Aynı semtte aynı zamanda çok sinema vardı işlettiğfunduszeue.info hepsini kapatmak zorunda kaldıfunduszeue.infozyon iyice yaygınlaşınca sinemalar eski cazibesini kaybetmişti ve sinemalar seks sinemaları haline döndükten sonra sinemalar iyice funduszeue.info o zaman hepsini kapatıp askere gittim.Evet, askere gittiniz ne kadar sürdü askerliğiniz ?
18 ay
Askeri gazinoda şarkıcılık yapmışsınız.BENİM HEDEFİM HEP DAHA YUKARILARDA
Hayat hikayeniz kısaca böylePeki bugünkü noktaya gelebileceğinizi hayal ediyor muydunuz o zamanlar? Avşar Film Yapımcılıkı ve şu andaki Şükrü Avşar olabileceğinizi düşünüyor muydunuz?
Böyle bir şeyi hiçbir zaman düşüfunduszeue.infoünkü gediğim noktayı da hala bilmiyorum. Ne olduğumu söyleyemem funduszeue.info geldim, şuraya geldim funduszeue.info hedefim hep daha yukarılarda hep daha iyi şeyler yapmak.O yüzden bulunduğum yerden hiçbir zaman tatmin olmadım. Ben buraya geldim, çok iyiyim! gibi bir düşüncem olamaz benim.Sürekli daha ileriyi hedefliyorsunuz.
Ben daha yaptığım hiçbir şeyin olmadığını asıl bundan sonra yapacaklarım olduğunu düşünüyorum.Çok iyi bir yere geldim, çok başarılı oldum diye bir şey yok.O zaman zaten başarı da biter her şey biter.Çünkü hedefi hep daha yukarıya koymak funduszeue.infoşarılı insanların hiçbiri geldiği noktayla yetinmemişfunduszeue.info iş yapıyorsan hep daha iyisini yapmak durumundasın.Hala o gençliğinizdeki o hırs devam ediyor mu?
Valla ben aslında hırslarıma yenilmek istiyorum; ama olmuyor. O çarkın içine girdiğin zaman sen onun bir parçası oluyorsun. O çark zaten seni çeviriyor ve seni zorluyorlar. Bir proje yapıyorsan sana bir sürü proje geliyor.
BABAM VE OĞLUMDA HERKES GİBİ BEN DE AĞLADIM!
Tam bu noktada projelerden söz açılmışken benim cevabını çok merak ettiğim bir soru funduszeue.info favori filmlerim arasında yer alan ve yapımcılığını sizin üstlendiğiniz Babam ve Oğlum gibi Türkiyede büyük yankı uyandıran ve çok izlenen bir filmin yapımı nasıl gelişti?Biz o zaman yönetmen Çağan Irmakla Çemberim de Gül Oyayı çekiyorduk. Sonra güzel bir film yapalım düşüncesi doğdu. Ondan sonra Çağan bana birkaç tane hikâye getirdi. Bunlardan çok fazla etkilenmedim. Sonra bir çocuk hikâyesi getirdi. Bu hikâyenin üzerinde çalışırken Babam ve Oğlum çıktı ortaya. Onun daha önceki ismi Maceralar Ülkesiydi. Bir çocuğun gözünden babasının kahramanlıklarını anlatan bir hikâyeydi. Sonra biz bunun üzerinde çalışırken ortaya Babam ve Oğlum gibi bir film çıktı.
Yapımını üstlendiğiniz Babam ve Oğlum da siz neler hissettiniz? Özel olmayacaksa ağladınız mı? Kendinizle babanız arasındaki ilişkiyi sorguladınız mı? Sizin de hayatınızda filmdeki gibi bir baba-oğul çatışması oldu mu?Genelde bütün baba-oğul ilişkilerinde olur bu. Tabii ki benim hayatımda da böyle kırık dökük şeyler vardır. Babam ve Oğlum bunları onları ortaya çıkardı. Ben de her seyirci gibi etkilendim.
Ağladınız mı peki?
Tabii tabii ben de her seyirci gibi ağladım. Duygusal olan insanlar genelde etkilenirler yani.SADECE İŞİMLE ANILMAK İSTİYORUM,BU YÜZDEN MEDYATİK DEĞİLİM!
Evet basına röportaj veriyorsunuz ama röportajlar dışında magazinsel bir yönünüz yok.BENCE DE YERLİ DİZİLER YERSİZ UZUN
Peki sizce de yerli dizi yersiz uzun mu ? Şu anda yayınlanan üç tane diziniz var: Yer Gök Aşk, Herşeye Rağmen, Lale Devri.
Tabii ki sıkıcı Aynı şeyi anlatıyor, aynı lafı dönüp dolaşıp söylüyor.SANATTA İDEOLOJİM YOK ASLOLAN İNSAN
Sanatta bir ideolojiniz var mı? Sanatı sanat için mi toplum için mi yapıyorsunuz?İYİ Kİ YAPMIŞIM DEDİĞİM FİLM BABAM VE OĞLUMDUR
Klişe tabirle her yapımınız sizin çocuğunuz funduszeue.infoe çocuklarınız arasında ayrım yapmazsınız; ama bugüne değin içinize en çok sinen ve iyi ki yapmışım dediğiniz dizi veya film hangisidir?KÖROĞLUYLA ADALETİ SORGULAYACAĞIZ.
KORSANCILAR BİZDEN DAHA GÜÇLÜ
Bu kadar maddi ve manevi emekler harcayarak piyasaya sürdüğünüz filmlerin özellikle internet ortamında korsancılar tarafından pişkince gasp edilmesi, sizin sırtınızdan para kazanan emek hırsızları hakkında neler düşünüyorsunuz?HER ŞEYDEN ÖNCE DÜRÜST OLMALI
Son olarak çok başarılı ve saygın bir iş adamı olarak bu röportajı okuyan genç okurlara tecrübelerinizden edindiğiniz kazanımlarla hayat adına tavsiyeleriniz nelerdir?
Film yapımcısı
Şirketimiz kurucusu Şükrü AVŞAR’ın yılında sinema salonu işletmeciliği ile başlayan iş hayatı, yılında Avşar Film ve Sinema İşl. Tic. Ve San. Ltd. Şti.‘ni kurarak sinema filmi ithalatı ve dağıtımcılığı ile birlikte iş kollarını genişletmiş ve sağlam adımlarla büyümeye devam etmiştir.
Film ithalatı yaptığı süre boyunca gişe başarıları da yüksek olan ’e yakın filmin ithalatını gerçekleştirmiştir. Artık ülkemizin sinema salon işletmeciliği, film ithalatı ve dağıtımı kollarında önemli firmalarla birlikte adı anılmaya
başlamıştır. Film yapımcısı olarak daha önce şahıs şirketi ile ortak birçok yerli filmin yapımlarında bulunan Şükrü AVŞAR, yılında Avşar Film’in ilk sinema filmi olan “Salkım Hanım’ın Taneleri” ile film yapımcılığını da artık kurumsal bir kimlik altında toplamıştır. Devam eden yıllarda ülkemizde ve dünyada büyük sesler getiren yapımlara imza atmıştır.
Halen; Türkiye’nin önde gelen senarist, yönetmen, oyuncu ve teknik ekipleriyle işbirliği yaparak, uluslararası kalitede projeler üretilmesini sağlamaya devam etmektedir.
çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası