konvansiyonel kalıp depreme dayanıklı mı / TOKİ Başkanı Bulut: Tünel kalıp sistemi yapıyı depreme dayanıklı hale getiriyor - Ankara Haberleri

Konvansiyonel Kalıp Depreme Dayanıklı Mı

konvansiyonel kalıp depreme dayanıklı mı

Emlak ile ilgili sorularınızı cevaplıyor!

Gayrimenkul ile igili tüm soruları buradan yanıtlıyor



Soru

Merhaba,Genellikle konvansiyonel betonarme ve tünel kalıp sistemlerin artıları eksileri yazılmış. Ancak deprem açısından net bir bilgi yokHangi tip yapı depreme karşı daha dayanıklıdır ?



Yanıt : Merhaba. Bu sorunun net yanıtını ancak depremden sonra verebiliriz. Konvansiyonel kalıp taraftarları deprem açısından tünel kalıptan aşağı kalmadıklarını iddia ederler

Tebernüş Kireçci tarafından yanıtlandı.
05 Haziran

Tünel Kalıp Sistemiyle Yapılan Binalar Çökmez!

Deprem bölgesinde yeni inşaat alanları belirleniyor, projeler hızla hayata geçmeye başlandı. İlk adımda bin konut yapılacak. Kültüre, yaşam biçimine sahip çıkarak, kentlerin dokusunu koruyarak yeni yaşam alanlarının oluşturulması çok önemli. Bir o kadar önemli olan da, acil barınma ihtiyacının dayanıklı konutların ve alt yapının inşasıyla sağlanması.

Ancak endişeler var. Barınma ihtiyacı çok öncelikli, hepimiz bir an önce depremzedeler güvenli konutlara kavuşsun istiyoruz diğer yandan da “binalar nereye kurulacak”, “deprem bölgesinde artçılar devam ederken bu kadar hızlı inşaatların yapılması doğru olur mu”, “yeni konutlar yapılırken hangi teknolojiler kullanılmalı” ve “deprem bölgesine en fazla kaç katlı binalar yapılmalı” gibi sorular gündeme geliyor.

Deprem bölgesinde tünel kalıp sistemiyle yapılan binaların ayakta kalması tüm yeni binaların bu sistemle yapılmasını da gündeme getirdi.

Gazete Oksijen'nde Elif Ergu Demiral, Türkiye’yle bu sistemi yıllar önce tanıştıran ve dünyada da bu işin uzmanı olarak bilinen Mesa’nın CEO’su Mert Boysanoğlu ile depreme dayanıklı yapı konusunu konuştu

Her konutun bir ömrü var. Şu da var, yıllık bazı yapılar depremde ayakta kalırken, yıllık yapılar yıkılabiliyor. Türkiye’de “ öncesi ve sonrası” derdik, 6 Şubat depreminde bunun da tam bir değişim yaratmadığını gördük. Nereden başlamak gerekiyor?

Öncelikle şunu söylemek isterim. Çok çabuk unutan bir milletiz, unutmayalım. Bundan sonra yaşanacaklara karşı tüm önlemleri alalım. Türkiye’de yapılarla ilgili ilk düzenlemeler Almanya’dan alınmış. Ancak Almanya bir deprem ülkesi değil.

Daha sonra ’lardan itibaren bu konuda düzenlemeler başlıyor. ise hepimizin bildiği gibi bir dönüm noktası. Bilim bize her şeyi söylüyor. Depremde ile arasında logaritmik fark vardır. Deprem gücünü iyi hesaplamak gerekiyor.

Bunu hesaplayıp zeminden yapı malzemelerine ve doğru projeye kadar her şeyi eksiksiz yapmalıyız. Ve bunun en önemli gerçekliğimiz olduğunu hiç unutmamalıyız. “Binanın yaşı” dediniz.

Evet önemlidir ancak bu da yalnız başına bize bir şey söylemez. 50’nci yıla kadar normalde binaya güçlendirme gerekmez. Bina doğru malzemelerle, doğru şekilde yapıldıysa gerek duyulmaz.

’da Ankara’da doğan Mert Boysanoğlu, liseyi TED Ankara Koleji’nde okuduktan sonra Oxford School Of Architecture’da mimarlık bölümünü bitirdi. Şehir Bölge Planlama alanında yüksek lisans yaptı.

BSB London Architects firmasında ve InfoTron’da çalıştı.

MESA’da ise ’te şantiyede ince işler şefi olarak işe başladı. yılları arasında Yurt Dışı İşler Departmanı’nda görev aldı. yılları arasında MESA’nın İstanbul ofisinde İş Geliştirme Müdürlüğü yaptı.

yılından itibaren ise Yönetim Kurulu Üyeliği görevine getirildi. Mert Boysanoğlu MESA Holding CEO’su olarak görevimi sürdürüyor. (Fotoğraf: Ferhat Zupçevic) 

Türkiye’de durum pek öyle değil. Müteahhitlerin itirafları var bu konuda…

Maalesef öyle. Müteahhit sayısına bakınca aslında neyin yanlış olduğunu da görüyoruz. Herkes müteahhit herkes inşaatçı. binden fazla müteahhit var Türkiye’de. Kuaför açsak sertifika soruluyor, inşaat şirketi 50 bin lira sermayeyle kuruluyor.

Siz deprem bölgesine gittiniz mi? Binalar inşa edilirken en büyük hata nerede yapılmış?

Gittim. Antep’te incelemelerde bulunduk. Çok büyük bir acı. Başımız sağ olsun. İlk bakışta zaten gitmeden de görebileceğiniz büyük yanlışlar var. Fay hattı, jeolojik özellikleri zaten tarih ve bilim söylüyor.

Binalarda ise tamamen yanlış mühendislik, doğru inşaat teknolojilerini kullanmamak, malzemeden çalmak var. Ayrıca sonrasında da binalarda hiç yapılmayacak şeylerin yapılmış olması gibi büyük sorunlar var.

Otopark, market gibi yerler için kolon, kiriş dengesi kaybedilmiş. Deprem yönetmeliğine göre konut olarak inşa edilen yapıların depremin ürettiği gücü salınım yaparak sönümlemesi gerekir.

Bu aşamada kısmi olarak iç bölme duvarlarında hasarlar görülebilir fakat hiçbir zaman bu hasarları toptan göçmeye yol açmaz. Teknik personel kullanılmamasından kaynaklı hatalar var.

Gölcük depreminden sonra da deniz kumu gündeme gelmişti. Bu kez de gündeme geldi. Sizin şirketinizin yaşı sizden büyük, kullanılmış mı deniz kumu?

Herkes kullandı diye açıklama yapanlar var. Biz kullanmadık. yılında kuruldu şirketimiz. Özünde 6 ODTÜ’lü mühendis tarafından Türkiye’ye konut nasıl yapılırı öğretmek için kurulmuş.

Binalarda radye temel olsa böyle olmaz mıydı?

Her koşula göre farklı temel uygulaması vardır. Her yere uygun değildir radye temel. Örnek vereyim. Denizbostanlısı var İzmir’de.

Çok iyi biliyorum. Orada doğdum büyüdüm…

Orada şu var, zemin iyi değil. Zemini hep iyi analiz edeceksiniz. Biz Bostanlı’da sürtünme kazığı kullandık. Orada sert zemin olmadığı için bunu yaptık. metre boyunda kazıklar kullanıldı. Buna bir örnek de Dubai’dir. Dubai’de de zemin sert değildir. Binalarda kazık kullanılır.

6 Şubat depreminde çok sayıda vatandaşımızı kaybettiğimiz bir Rönesans Rezidans var. Tamamen öne yıkıldı bina. Bu nasıl olabiliyor?

Bu örnekte eğer bu yapının altında bodrum katları olsa ve kazıklar çakılmış olsa, güçlü bodruma uzanan kolonlar olsa, bu katlar doğru şekilde yapılsaydı bina öne doğru yıkılmazdı.

’den sonra bölgede yapılan binaların çoğunda tek deprem yönünde binanın rijit olması ve diğer yönde aynı rijitliğin sağlanmamış olması gibi tasarım hataları var.

Malzeme ve tasarım hataları dışında son ortak özelliğin kolon – kiriş ve kolon – temel birleşim noktalarında imalat hatalarının olduğunu söyleyebiliriz.

Tünel kalıp sistemi olan binalar ayakta kaldı. Tünel kalıp sistemi nedir? Her binaya uygulanır mı?

Tünel kalıp ’lerde Avrupa’da sosyal konut ihtiyacını karşılamak için geliştirilmiş bir sistem. Yapıda kolon, kiriş ve döşeme ile taşıyıcı duvarların tulum şeklinde tek seferde dökülmesini sağlayan bir sistem. İmalat ve tasarım hatalarını en büyük ölçüde tolere eden kalıp sistemi.

Tünel kalıp çökmez mi?

Tünel kalıp sisteminde hiçbir zaman son perde taşıma kapasitesini kaybedene kadar toptan göçme beklenmez. L şeklinde sac levhalar, üzerine beton dökülüyor.

Konvansiyonel kalıp sistemlerinde toptan göçme için tek bir yapı elemanının hasar alması yeterli. Tünel kalıp daha çok kat yükseklikleri üniform ve düzenli kat planına sahip yapılarda uygulanır.

Yani katlı binada bu sisteme ihtiyaç duyulmaz mı?

katlı binada temeli iyi analiz edip, buna göre tünel kalıp kullanmadan da çok sağlam bina yapabilirsiniz. Biz yüksek katlı binalarımızın çoğunda tünel kalıp sistemi kullanıyoruz.

Bu sistem tasarımı kısıtlıyor mu? TOKİ evleri hep aynı

Doğru. Mimarlar da tercih etmez. Projede özgür olamıyorsunuz tünel kalıplarda. Ancak özellikle bazı bölgelerde ve çok katlı yapılarda buna gerek var.

Ne zamandır kullanılıyor bu sistem?

Endüstriyel kalıp sistemlerinin öncülerindeniz biz. Türkiye’de ilk kez yılında tünel kalıp sistemini üretmeye ve kullanmaya başladık. Fransa’dan alınan bu teknolojiyi babam ve ortakları daha sonra projelerinde kullanmaya devam ediyorlar. EmlakBank konutlarında kullanıldı o dönemde. Betonarme yapılarda tünel kalıp ile uygulanan perde duvarlı sistem depreme karşı en güvenli sistem.

Tünel sistemi hızlı inşaat yapmak için de öneriliyor. Ne kadar hız kazandırıyor bu sistem?

Konvansiyonel kalıp sistemde örneğin 4 daireli bir kat döşemesi dökümü perdeler ve kolonlar dahil ortalama 15 günde ve 15 gün boyunca yaklaşık 12 kalıpçı ve 8 demirci ile çalışılırken tünel kalıp ile kişilik bir ekip 3 günde bir kat dökebilir.

Doğal olarak yapının imalat hızı yaklaşık olarak 5 kat hızlanır ve iş gücü neredeyse yüzde 70 oranında düşer. İlave olarak tünel kalıpta tüm döşeme duvar kolon kiriş ve perdeler tulum sistemle döküldüğü için kata ait tüm elektrik ve mekanik altyapı tünel kalıp kat imalatı ile beraber tamamlanır ve bu şekilde doğru bir imalat ile yapının geriye kalan bölme duvar, duvar kaplamaları, ıslak hacim imalatları da aynı ölçüde hızlanır. 

Deprem illerindeki tüm binalar böyle mi yapılmalı?

Bu Sayın Bakan ile yapılan toplantıda da dile getirildi. Antep’te de konuşuldu. Biz en büyük toplu konut üreticisiyiz. Bence hayır. Bence tek tünel kalıp ile yapmak doğru değil. Çünkü yeni kent inşa edilecek.

Yapı farklılıkları tasarlanmalı. Kentlerde doku farklı. Bu dokuları kaybetmeden yol alınmalı. Toplantılarda “5 farklı tip yapı” denildi. Bence öyle de bakılmamalı.

Maraş’taki aile yapıları farklı, Antep’teki, Antakya’daki farklı. Çok büyük bir felaket, barınma büyük ihtiyaç ancak çok hızlı hareket de edilmemeli. Yanlış da anlaşılmak istemem.

Prof. Naci Görür deprem bölgesine 1 yıl beton dökülmemeli dedi. Siz ne düşünüyorsunuz?

Buna katılmıyorum. Deprem kuşağındaki ülkelere bakın. Doğru alt yapı, bilimle, iyi mühendislikle yaparsınız.

Beton dökümünden sonra 7 gün içerisinde toplam mukavemetinin yüzde 65’ini ve 28 günde toplam dayanımın yüzde 95‘ini kazanır.

Ayrıca Türk tipi çimento yurtdışında kullandıklarımıza nazaran erken dönem dayanımı daha yüksek bir çimentodur.

katlı sağlam yapıları Türkiye’nin hızla yapacak gücü var. Zemin uygulamasını iyi yapıp, çevre duvarları, radye temelse radye temel veya kazık çakarak mühendisler buna karar verir.…

Hem artçılar devam ettiği için hem de henüz kimse bu kentler için yeni şehir planlarını görmediği için hızla yaparken hata yapılmasından endişeli…

Çok büyük acı ve travma var. Hızla bina yapılamaz dememek lazım. Halihazırda deprem bölgelerinde yapımı devam eden binlerce yapı var, aynı mantıkla hiçbirinin inşa edilemiyor olması gerekir.

Burada şu hassasiyet var. Bölge halkının psikolojisini düşünmek lazım. Antep’te de Bakan Bey’e bu soruldu. Bakan Bey de “İnsanların güvenilir bir konuta ihtiyaçları büyük” yanıtını verdi, psikolojileri için.

İlk pakette bin konut. 50 milyon metrekare inşaat alanı demek en basit hesapla. Bu çok büyük bir iş, hiç de kolay değil. Ancak tekrar söylemek isterim, bilimle, mühendislikle ilerlemeliyiz ve kentlerdeki dokuyu da korumalıyız.

Sismik izolatörler her binaya takılır mı?

Hayır. Hastanelerde, okullarda, üniversite binalarında olabilir. Sismik izolatörler, zeminden gelen etkiyi binaya iletmeyerek tampon görevi yapar. Aynı şekilde yine yüksek yapılarda kullanılan amortisör gelen enerjiyi yüzde 50’ ye kadar dönümler. Sarkaç binanın tepesine kablolar ile yerleştirilir ve deprem anında binanın frekansını eşitlemeye yarar. 

Deprem bölgesinde zemin iyileştirme yapılabilir mi? 

Fay hattı ve yakınında (10 km) mesafeye kadar haberlerden de görebildiğimiz üzere 30 metre derinlikte yarıklar oluştu. Maalesef bu derinlikte yapılabilecek zemin iyileştirmeler yapının kendisinden daha pahalı olacağı için efektif değil.

Fakat bu mesafe aşıldıktan sonra zemin ve yapıya uygun tasarlanacak zemin iyileştirme sistemleri ile zemin, yapının getireceği yükü taşıyabilecek hale getirilebilir. Bu konu ile ilgili bir çok teknik var. Biz bu konularda uzman zemin danışmanları ve dünyaca kabul görmüş Plaxis gibi bilgisayar yazılımlarını kullanıyoruz.

Nedir bu yazılım anlatır mısınız?

Örneğin, zemin iyileştirme için zeminin yapısı bir yazılım ile modellenerek zemin taşıma gücünün nasıl iyileştirilebileceği belirleniyor.

Sonrasında yapı çerçeve sistemi yine bilgisayar ortamında modellenerek çerçeve tasarımda deprem simülasyonu yapılıyor ve yapının hangi elemanlarının zayıf kaldığı, bu elemanların nasıl tasarlanması gerektiği tespit ediliyor.

Deprem açısından düşündüğümüzde yer seçimi oldukça önemli. Deprem riskinin yüksek olduğu bölgelerde, deprem kuşağı üzerinde yerleşmemek ilk tercihimiz olmalı.

Ancak Türkiye gibi deprem ülkelerinde, planlama açısından fay hatlarından olabildiğince uzak, zemin açısından daha güvenli ve sağlam bölgelerin tercih edilmesi gerekir. Biz MESA olarak tüm projelerimizde deprem ve zemin konusunda ihtisas sahibi danışmanlarımızla proje çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

Sizce İstanbul’da yeni konutlarda ve güçlendirme projelerinde nasıl bir yol izlenmeli? 

Önümüzdeki yıllarda yapılacak olan projelerde, şehirlerin büyüme hattında tercih edilen konut tipolojlerinde de değişiklikler olacağını düşünüyorum. Ada ve mahalle bazında kentsel dönüşüm projelerine hız verilmeli.

Tek parselde yapılan işe kentsel dönüşüm demek çok zor. Buna en iyi örnek olarak Karanfilköy projemizi gösterebiliriz. Ayrıca İstanbul’da kent çeperlerinde yeni yerleşim alanları kurulmalı. Şehir içi adım adım boşaltılmalı. Nüfus kent çeperlerine kaydırılmalı.

Yorumunuz Onaylanmak Üzere Gönderildi

tünel kalıp binaların depreme dayanıklılığı

  • hep bahsedilen, tünel kalıp binaların en büyük avantajı olarak gösterilen özelliği.
    peki bu binaların ülkemizde yaygınlaştıktan sonra gördüğü en büyük depremdeki performansı nasıldı acaba?

    haberlerde "yeni binalar da yıkıldı" deniyor ama kimi aslında eski, sadece üstüne modern kaplama yapıp yeni gibi gösterilen binalar kimi altında dükkan olup kolonu kesilen binalar ayrıca deprem yönetmeliği olsa da buna ne derecede uyulduğu da ayrı bir soru. bu yüzden yeni-eski ayrımını değil de normal-tünel kalıp ayrımını merak ediyorum ben.

    bölgede olanlar gözlemlerini aktarsa bu konuda bir bilgi edinsek? enkaz halinde de olsa binanın tünel kalıp olup olmadığını anlamak zor olmaz. kolon kiriş yok da komple betondan perde duvarlar varsa tünel kalıptır özellikle toplu konutlarda uygulanan bir sistem olduğundan bu toplu konutlarda durum nedir, bölgedeki tokiler ne durumdadır merak ediyorum. ilk evim projesi ile konut yapılması planlanıyor mesela, bu konutlarda da muhtemelen tünel kalıp kullanılacak yine.

    gerçekten dendiği gibi depreme dayanıklı mıymış bu binalar? var mı aralarında yıkılan ve hasar görenler?

  • neredeyse sülalecek tünel kalıp evlerde oturan birisi olarak bu sorunun cevabını çok merak eden biriyim. özellikle 99 depremi öncesinde inşa edilmiş yapılar dahil olmak üzere, beklenen istanbul depremi açısından risk faktörü nedir?

    konu hakkında akademik bilgisi olan arkadaşlardan bir açıklama gelirse, bu tarz binalarda oturan insanlar ne yapması gerektiğini anlayabilir.

  • 1- konvansiyonel kalıp binalar az katlı olur ekonomik açıdan.

    tünel kalıp tekrar tekrar kullanılan bir sistem. kullanım ömrü kaç katsa, o kadar kullanılmalı. çünkü plana göre üretiliyor.

    tip blokların oluşan büyük projeler dışında kullanımı ekonomik değil. düşük metrajlı işlerde kullanılmaz.

    2- düşük meteajli projelerin bir dezavantajı da asmolen sistem. normal kiriş sistemi yerine asmolen tercih ediliyor. kiriş sisteminden daha zayıf. hesabı biraz komplike ve hataya yol açmaya müsait bir sistem.

    tünel kalıpta asmolen olamaması öncelikle avantaj.

    ayrıca tünel kalıpta, duvarların çoğu taşıyıcıdir.
    ev perdelerden oluşur, odalar betonarme ile bölünmüştür.

    kalıpta hata payı minimumdur.

    kalıp planına göre özel üretilmesi nedeniyle işçilik hataları asgari düzeydedir.

    binaların depremde yıkılmaması evet önemli ama, yıkılacaksa da nasıl yikilacagi daha da önemli.

    zayıf kiriş güçlü kolon prensibi öndedir bu anlamda.

    bina yıkılırken, kaçmaya zaman tanısin. tünel kalıp bu anlamda da en sağlıklı olanıdır.

    güçlü kolon olarak her iki yönde oluşturulan perdelerin yıkılması zor olup, kirisleri nispeten daha zayıf tasarlayarak, bölüm bölüm, kat kat kısmi çokmelerden sonra yıkılması ana prensibini de en iyi sağlayan sistemdir.

  • üstte yazan arkadaş, tünel kalıp binaların deprem konusundaki artılarını güzel özetlemiş ama bildiğim kadarıyla çok katlı büyük siteler ya da toplu konutlar yapmıyorsanız, maliyet açısından çok daha pahalı oluyor. bu yüzden tek bloklu binalarda müteahhitler tercih etmiyorlar.
    yine de deprem performansı konusunda şüphesi olan arkadaşlara, tünel kalıp binaların dayanıklılığına örnek olarak bunu gösterebilirim.

  • 99 depreminde en ufak zarar görmemiş olan yahya kaptandaki binalar bildiğim kadarıyla radye temel ve tünel kalıptır. o bölgenin altyapısı korkunç olmasına rağmen sapasağlam ayakta kalmışlardır.

  • 99 gölcük, düzce depremlerinde de tünel kalıp bir binadaydım ki hala aynı mahallede yaşamaya devam ediyorum.

    geçtiğim günlerde yaşanan depremde de sadece sallantı süresince çocuğumun yanına gidip bekledim.

    tünel kalıp kesin çözüm değil ama en azından yıkılırken katlanmadan sadece devrilebilir başka şeyler olabilir ancak maraş ya da hatay'daki görüntüler ortaya çıkmaz.

    evet, kalıp çok maliyetli olduğu için toki projeleri haricinde kullanılan bir yapı modeli değil.

    ancak normal kalıp bina yapsanız da illa yıkılacak diye bir kanun yok. çoğu bina ayakta. yıkılanlar mutlak suretle eksik, hatalı ve kolon kesilen binalar.

  • doğru yaparsan olması gerektiği gibi dayanır, yanlış yaparsan çöker.

  • bildiğim kadarıyla 99 depreminden sonra, depremzedeler için yapılan kalıcı konutlar tünel kalıp sistemi ile yapıldı. bunlardan biri de bizim evdi. yapılan binaların geneli 3 katlı, en yüksek olanı ise 4 katlı. yapılan zeminler ise kayalık bölge (o yüzden çoğu dağ başına, asıl yerleşim birimlerinden epeyce uzak.)

    sağlamlığına gelecek olursam; işin uzmanı değilim, fakat kayalık zeminden kaynaklı olarak deprem sarsıntılarını daha az hissediyorduk ama buna tünel kalıp yapılmış olmasının etkisini elbette ki bilmiyorum. kayalık zemin ve yapıların az katlı olmasının avantaj olduğunu düşünüyorum. üstüne bir de tünel kalıp kullanılmasının da etkisi varsa, gerçekten bu yapılar epey sağlam diyebilirim.

    yalnız ek olarak; alt tarafta bulunan taş ocağında yapılan dinamit ile patlatmaları da fazlaca hissediyorduk. (depremden çıkmış insanların bulunduğu yere epey yakın bir yerde dinamit ile patlatma yapmak da ne kadar akıl kârı, bilemiyorum.) yani yüzeye epey yakın ve büyüklüğü fazla bir depremde ne olur, onu da bilemem. dediğim gibi, işin uzmanı değilim, yukarıda her ne kadar sağlam olduğunu düşündüğümü söylesem de aklımı karıştıran şeyler de var elbette.

  • tünel kalıp bir sitede oturuyorum. site 4 blok halinde. her blok 8 katlı ve her katta 2 daire var. büyüklüğündeki depremi maraş'ta bu dairemizde yaşadık. ev resmen çalkalandı, bunu kelimelerle ifade etmem çok zor. çünkü kabusu yaşadık. ve çok uzun sürdü. hatta beş dakika sonraki depremi de evde geçirdik. ben kesin ev bu sarsıntıyla yıkılacak dedim hatta. çünkü öyle böyle bir sarsıntı değildi. fakat çok şükür sapasağlam ayakta kaldı.

    hatta şöyle söyleyeyim, oturma odamızda 2 büyük kitaplığımız var. içinde bir sürü kitap var ve kitaplıklar duvara sabit değil. belki inanmayacaksınız ama kitaplıklar devrilmediği gibi içinden tek bir kitap düşmemiş. kuşumun sehpası devrilmemiş. sadece sehpanın üzerinde duran bir bardak yere devrilmiş. sehpanın üzerinde bilgisayarım vardı. o da devrilmemiş. mutfak dolaplarından herhangi bir şey fırlamamış. evin içinde ilk belirlemelere göre herhangi bir çatlak yok. apartman içinde yer yer boya dökülmeleri olmuş ama çatlak yok. tüm bunların tünel kalıptan kaynaklı olduğunu biliyorum çünkü yılında evi aldığımızda bu tünel kalıbın depreme dayanıklı olduğunu söylemişlerdi.

    tabii şu da var, sitenin bulunduğu temel de sağlamdı, dağa yakınız.
    tünel kalıbın dezavantajı ise ses yalıtımının olmaması. üst komşunun gürültüsünü ciddi anlamda duyabiliyorsunuz. ama inanın şu an bunu hiç umursayamıyorum. o ev sapasağlam kaldı ve bizi korudu ya, gerisi boş.

  • yani burda tek sıkıntı tünel kalip sistemle yapıldığı iddia edilen binalar acaba gerçekten tünel kalip sistemiyle mi yapılıseafoodplus.infoara bu şekilde yansıyor olabilir ama belki de gerçek çok bambaşseafoodplus.infogum binada onlardan seafoodplus.info kalip sistemi ile yapıldığı iddia seafoodplus.info baktigimizda duvar ses yalıtımı hiç seafoodplus.infoar hariç duvarların içi bomboş. sivali olduğundan bile şüpheliyim şiddetinde bir deprem olsa kesinlikle karşı koyamaz gibi bir durum oluştu seafoodplus.infoa deli sorular.

ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir