aç kalınca mide ağrısı / Mide ağrısı sırta vurur mu, hangi hastalıkların belirtisidir?

Aç Kalınca Mide Ağrısı

aç kalınca mide ağrısı

Gastrit mi, ülser mi? (Geçmeyen mide ağrısını ciddiye alın!

Mide ağrısının tehlikeli sonuçlara sebep olabileceğini söylenen Dahiliye Uzmanı Dr. Sedat Işık, erken teşhisle uygulanacak doğru tedavinin hasta sağlığı açısından önemli olduğuna vurgu yaparak mide ağrısına yol açan etkenleri anlattı:  

 Düzensiz yemek yeme alışkanlıkları,
Hormonal faktörler,
Herhangi bir besin maddesine karşı alerjik bir durum,
Stres gibi psikolojik sebepler,
Fazlaca alkol ve sigara tüketimi,
Mide ağrısına sebep olacak çeşitli mide hastalıkları.

GASTRİT VE ÜLSER HANGİ BELİRTİLERLE ORTAYA ÇIKIYOR?

Midenin iç yüzünde bulunan mukoza tabakasının iltihaplanmasına gastrit adı verildiğini belirten ve  “İlerlemesi sonucu daha derinlere nüfuz edebilir ve ülsere yol açabilir” diyen Uzman, mide asidinin aşırı üretimine bağlı olarak meydana gelen yaraların ise ülser olduğunu söyledi. Ülserin, mide bölgesinde ağrı, yanma ve ekşime gibi yakınmalarla kendini gösterdiğini ifade eden Dr. Işık, diğer belirtiler hakkında şunları aktardı:

“Hasta kişi sürekli ağzında ekşimsi bir tat hissi ile karşılaşır ve tat alma duyusu normal bir bireye göre hassas değildir. Hasta kişinin dili, normal insanlara göre daha koyu bir renge bürünür. Karnın üst kısmında ağrı ve acı hissi ortaya çıkar. Hastalığın ikinci aşamasında baş dönmesi ve aşırı terleme gözlenir. Bu durumda derhal doktora başvurulmalıdır. Kusmalar başlar ve çoğu zaman hastanın ağzından kan gelir, bazı hastaların dışkılarında da kanama görülebilir bu belirtilerde artık hastalık ilerlemiş ve tedavisine bir an önce başlanması gereklidir.”

ERKEN TEŞHİSLE ÜLSERDEN KURTULMAK MÜMKÜN

Ülserin tedavi konusunda çok fazla zorluk çıkarmadığını, özellikle erken teşhisle başarı oranının arttığını söyleyen Dr. Işık, hastalığın durumuna göre başlangıçta ilaç tedavisi uygulandığını belirterek tedavi sırasında ve sonrasında yapılacakları şu şekilde özetledi:

Düzenli istirahat etmek,
Yemek saatlerini kaçırmamak ve bu saatleri belirli bir düzene sokmak,
Bağırsakların düzenli şekilde çalıştığından emin olmak,
Sigara, alkol ve çay gibi maddelerden olabildiğince uzak durmak ve sigaralı ortamda bulunmamak.

Mide ağrısı sırta vurur mu, hangi hastalıkların belirtisidir?

Mide ağrısı hangi hastalıkların belirtisidir?

Mide ağrısı dalak, pankreas ve diyaframa etki edebilir. Ancak yayılma eğilimi gösterdiği durumlarda ciddi hastalıkların belirtisi olabilir. Ayrıca mide ağrısı sırt bölgesine, göğüs kafesine doğru bir yayılma gösterebilir. Bu yayılmaların ardında ciddi sorunlar yatabilir. bu nedenle ağrılar yoğunlaşırsa bir uzmana görünmekte fayda vardır.

Mide ağrılarının özellikle kalp ve akciğer gibi önemli bölümlere vurması durumunda mutlaka iç hastalıkları uzmanına görülerek gerekli tahlil ve testlerin aksatılmaması önerilir.

En yaygın olan mide sorunu olan gastrit de mide ağrılarının ve kramplarının başlıca nedenlerindendir.

Mide ağrısına ne iyi gelir? 

Yaşam kalitesini düşüren ve zaman zaman strese bağlı bir durum olan mide ağrısı için sağlıklı ve doğal beslenme oldukça önemlidir. Günlük su tüketiminin fiziksel aktivitenin arttırılması mide ağrısını ortadan kaldırılmasına yardımcı olur. Mide ağrısını gidermek için bazı doğal yiyeceklerin tüketimini arttırmak da yararlı olabilir.

Evde mide ağrısına iyi gelen doğal yiyeceklerden bazıları;

Tarçın: Sabahları aç karnına bir çay ya da tatlı kaşığı tarçın Yemek, mide ağrılarının hızla geçmesine vesile olmaktadır. Beslenme uzmanları tarafından sıklıkla önerilen tarçın, sütlü tatlıların ve salep gibi içeceklerin üstüne konularak da tüketilebilir.

Muz: Sporcuların bir numaralı tercihi olan muz meyvesi eklem ağrılarında olduğu gibi mide şikayetlerine de çözüm getiriyor. Öğün aralarında tüketilen muzlar, mide şikayetlerinin çok daha az hissedilmesini olanaklı hale getirmektedir.

Yoğurt: Özellikle spordan sonra mide ağrıması ve ekşimesi şikayeti sıklıkla görülmektedir. Bu, vücudun fazla zorlandığına dair bir işarettir. Yarım yağlı ya da laktozsuz yoğurtlar tüketilerek hem harcanan enerji geri kazanılabilir hem de midede ortaya çıkan ağrılar azaltılabilir.

Süt:mide ağrısı ve yanması şikayeti bulunan kişiler bir yudum süt içerek bu şikayetlerinden kurtulabilir. Bir bardak süt içmek gaza neden olacağı için çok az miktarda içilmesi tavsiye edilmektedir.

Bitki Çayları: Papatya ve ada çayı başta olmak üzere birçok bitki çayı mide ağrılarını geçirmektedir.

Maden suyu: Yemeklerden on dakika sonra maden suyu içmek hem hazımsızlığa iyi geliyor hem de midenin çok daha rahat çalışmasını mümkün kılıyor.

False

Mide sorunu olanlar nasıl beslenmeli?

Mide hastalıklarında ve mide hassasiyetlerinde beslenme şekli oldukça önemlidir. Çünkü midenin zor sindirdiği besinler rahatsızlıklara neden olabilir veya mevcut şikayetleri artırabilir.


Sindirim zorluğu; stres ve gerginlik gibi ruhsal bozuklukların yanı sıra böbrek ve karaciğer gibi iç organlardaki rahatsızlıklardan da kaynaklanabilir. Bu nedenle öncelikle sebebin belirlenmesi gerekmektedir. Ancak her durumda beslenmeye dikkat etmek en doğru yol olacaktır.

Genel olarak mide rahatsızlığı olan kişilere 3 ana öğün 3 ara öğün önerilmektedir. Öğünler az porsiyonlar şeklinde olmalı ve atlanmamalıdır. Uzun süre aç kalmak, asitli içecekler içmek, aşırı tuzlu yemek ve kafein almak sindirim güçlüğüne ve mide tahrişine neden olabileceğinden tüketilmemelidir.

Yemek yerken sıvı alımı azaltılmalı, sıvılar öğün aralarında içilmeli diyen Uzman Diyetisyen İpek Ağaca Özger ‘sigaradan kesinlikle uzak durulmalı, hazır gıda tüketiminden kaçınılmalı, besinler yavaş ve iyi çiğnenmelidir’ diyor.
Mide hastalıklarına karşı nasıl beslenmek gerektiğini anlatan Özger’in tavsiyeleri şöyle:

• Turşu, soğan, sarımsak, limon tuzu, zeytin, sirke, acılı ve bol salçalı besinlerden kaçınınız.

• Çok ekşi olmadığı sürece tüm peynir çeşitlerini yiyebilirsiniz. Çok tuzlu peynirlerden uzak durunuz.

• Çay, kahve, soda, kola ve alkollü içecekleri toplamda günde fincandan fazla içmeyiniz. Süt, ıhlamur, açık çay ve diğer taze bitki çayları, limonata, ayran, salep ve taze meyve sularından içebilirsiniz. Tüketeceğiniz meyve suyunun çok ekşi olmamasına özen gösteriniz.

• Hazır çorbalar ve içeriği bilinmeyen hazır gıdaları tüketmeyiniz. Yağda kavrulmadan hazırlanmış, et suyu katılmamış, kremasız ve az yağlı çorbaları tüketebilirsiniz.

• Tüm sebze ve meyveleri yiyebilirsiniz. Ancak bazı sebze ve meyveler midenizde ağrıya neden oluyorsa diyetinizden çıkarınız.

• Yiyeceklerinizin çok sıcak ya da çok soğuk olmamasına dikkat ediniz.

• Besinleri yavaş yavaş ve iyi çiğneyiniz

• Yağda kızarmış ve kavrulmuş etler, sucuk, pastırma, salam, sosis, salamura balık gibi besinlerden uzak durunuz. Haşlanmış, ızgara veya fırında pişirilmiş kırmızı ya da beyaz et yiyebilirsiniz.

• Yemekler pişirilirken yağın yanmamasına dikkat ediniz ve tüm yiyecekleri tencereye çiğden koyunuz, kavurmayınız.

• Kurubaklagil ( kurufasulye, nohut, barbunya, mercimek ) yemeklerinin tüketim sıklığını azaltınız.
• Kremalı, çikolatalı, kızarmış tatlılar ve soslu besinlerden uzak durunuz. Beyaz ekmek, makarna, pirinç, mısır, irmik, erişte, şehriye kraker, bisküvi tüketebilirsiniz.

• Mayalı yapılmış hamurişi besinlerden; ağır şerbetli ve yağlı tatlılardan uzak durunuz. Şeker ve şekerli besinlerden, sütlü tatlılar ve meyveli tatlılar tercih ediniz.

• Sık beslenme programı mide korumada çok etkilidir. Günde en az 6 öğün tüketiniz.

Uzun Süreli Açlıktan ve Susuzluk Sonra Nasıl Beslenilmeli?

Ramazan ayının ilk haftasını geride bıraktık. Ancak sıcaklıklar giderek yükselmeye devam ediyor. Çok uzun süreli açlık susuzluğu herhangi bir sağlık sorunu olmadan atlatmak için neler yapılması gerektiğini Hisar Intercontinental Hospital İç Hastalıkları Uzmanlarından öğrendik.

Sıcak yaz günlerinde aşırı susayan ve iftarda kontrolsüzce soğuk su içenlerde ishal ve kusma şikâyeti ortaya çıkabileceğini belirten uzmanlar; ‘İftarda çok miktarda ve hızlı yemek yenmesi, hazımsızlığa, karın ağrısına, bulantı ve kusmaya neden olabilir. Rahatsız olmamak için dengeli beslenmeli, gerekli tüm besin öğelerinden az miktarlarda yemeli ve iftar ile sahur arası sürede, yatmadan saat öncesine kadar küçük bir ara öğün sıkıştırmalıdır. Ayrıca sahurda yemek yendikten sonra hemen yatılması da zararlıdır. Yatar pozisyonda yiyeceklerin mideden yemek borusuna geri gelmesi (reflü) kolaylaşır. Safra kesesinde taş olanlar şiddetli kolik ağrıları ile karşı karşıya kalabilir. Uzun süre açlık sırasında safra kesesi içinde kalan safra koyulaşır, akışkanlığı azalır ve yeni taşların oluşum riski artar. Bu durum, özellikle aşırı yağlı besinlerin yenmesi sonrası hazımsızlığa, karın ağrısına, bulantı ve kusmaya neden olabilir. Şiddetli sağ üst kadran ağrısı ve “akut kolesistit” denilen safra kesesi iltihabı ortaya çıkabilir. Bu gibi durumlarda zaman kaybetmeden doktora başvurulmalıdır. Safra kesesi taşı olan hastalar, doktorlarının izin vermesi durumunda, aşırı yağlı ve baharatlı yememek ve kilo almamaya dikkat etmek şartıyla oruç tutabilirler.

Vücut, iftar ve sahur arası normal miktarda su tüketimi ile su dengesini ayarlar. Su, vücutta tuz ile birlikte tutulduğu için, sahurda zeytin tüketmek iyi bir fikir olabilir. Ancak zeytinin çok tuzlu olmamasına dikkat edilmelidir.

Kafein ve alkol içeren içecekler, idrar söktürücü etki gösterip vücuttan su atılımına neden olur. Sıcak havalarda kahve, çay, buzlu çay, gazlı içecekler, enerji içecekleri, hazır meyve suları yerine; su, süt, ayran, ev yapımı limonata gibi içeceklerin tercih edilmesi gerekir. Vitamin, mineral, su içeriği nedeniyle sebze ve meyve tüketimi artırılmalıdır. Böylece hem vücut direnci güçlendirilmiş, hem de vücut için gerekli besin öğeleri sağlanmış olur. Meyveler meyve şekeri de içerdiğinden, aşırı meyve tüketiminden kaçınılmalıdır.’ açıklamasında bulundu.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir