hangi insanca duygusun testi / Merhamet | Pozitif Psikoloji

Hangi Insanca Duygusun Testi

hangi insanca duygusun testi

7 Temel Duygu

Duygu, bireyin ruh haliyle veya çevresel etkenlere bağlı olarak insan vücudunda ve özellikle de beyinde birçok etkiye sahip olan psikofizyolojik bir değişimdir. Kişinin psikolojisiyle doğrudan ilişkisi olan duygular, günlük yaşamın da temelinde vardır. Her türlü arkadaşlık, aile ve daha yakın ilişkilerde duygular ön plandadır ve bu yüzden duygular birçok bilimsel çalışmada araştırılmış, pek çok duygu odaklı terapi yapılmış ve aynı zamanda birçok sanat eserine konu olmuştur.

Duygular insan tepkilerini ve hareketlerini belirleyen temel unsurlardır. Düşünceler duygu bütünlüğünün bir sonucu olarak ortaya çıkarlar ve anlamlı insan davranışları da böylelikle oluşmuş olur. Orta beyinde bulunan duyguların yönetildiği bölgede, ani bir tepkide bile duygu oluşmasını sağlayacak bir sistem vardır. Bu sistem haberleri duyguları kontrol eder ve temel amacı da kişinin hayatta kalmasını sağlamaktır. Özetlemek gerekirse, beyin durumlara en kolay şekilde hayatta kalmak için müdahale eder. Her ne kadar bu gibi basit mekanizmaları bilsek de, beynin karmaşık duygu bütünlüğünü ve duygusal değişimlerdeki nörolojik unsurları tam olarak bilmemekteyiz. Öyle ki, beyinde bulunan sinir ağlarının çeşitli uyarı bütünlüğüne sahip olması, farklı duyguların oluşumunu tetiklemektedir. Bu sinir ağları da insandan insana değişim gösterir. Duygu odaklı terapide tüm bunlar göz önünde bulundurulmaktadır.

Duygular ve beyindeki iletiminden kısaca bahsettiğimize göre 7 temel duyguya geçebiliriz. Kültürel farklılıklar duyguları etkileyebilir. Farklı kültürlerde ve özellikle dış dünyayla bağlantısı azalmış kabile gibi topluluklarda kendilerine has duygular vardır. Bazı duygular ise evrenseldir. Her kültür ve toplulukta bulunurlar. 7 temel duygu da bu evrensel duygulardan en baskın olanlarıdır. İnsanlarda evrimsel olarak doğuştan gelen 7 primer duygu bulunur. Beynin hayatta kalmak için ürettiği duygusal ağın merkezinde bu duygular bulunmaktadır. 7 temel duyguya primer duygular da denmektedir. Primer duyguların yerinde ve yeterince yaşanması insanın psikofizyolojik durumunun sağlıklı olmasını sağlar. Aşırı duygular ise psikofizyolojik sağlığın bozulmasında etkilidir. Bu da tıbbi anlamda birçok hastalığa temel oluşturabilmektedir.

Duygu Odaklı Terapi - 7 Temel Duygu

Yaradılışımızda birincil olarak 7 temel duygu vardır; öfke, korku, utanç, tiksinti, neşe coşku, üzüntü, şaşkınlık. Birincil duygular rehber niteliğindedir, işaret taşıdır. Birincil duygularımıza göre verdiğimiz tepkileri belirler ve bu duygulara göre yol alırız. İkincil duygular ve üçüncül duygular gerçek duygular değildir. Biz terapide her zaman danışanlarımıza birincil duyguları deneyimletmeye çabalarız.

Duygular düşüncelerden önce bedenimizde hissedilir. Detaylarından da bahsedeceğimiz 7 temel duyguyu hissettiğimize dair tepkileri öncelikle bedenimiz kavrar. Gerçek duygularımızın farkında olmak, yüksek sesle ifade edebilmek ve her duygumuz için verdiğimiz doğru ya da yanlış tepkileri belirlemek, sorunlarımızın çözümünde en büyük yardımcımız olacaktır.

Şimdi bu 7 temel duyguyu daha detaylı inceleyelim.

Öfke

Günümüzde öfke oldukça kötü bir duygu gibi düşünülmektedir. Günümüz düşüncesinde öfkeli insanlardan uzak durup sakin bir hayat sürmek oldukça önemlidir, fakat öfke insan doğasına en uygun duygudur. Öyle ki, eski çağlardan beri insanın kendisine ters olan ve onu riske atabilecek durumlara karşı koyduğu tepki öfkedir. Öfke kötü değildir. Şiddet ise kötüdür. Şiddet her ne kadar öfke kaynaklı olsa da aslında yalnızca öfkenin doğru şekilde düzenlenemediği durumlarda açığa çıkar.

Kişi sınırlarını koruyabilmek için öfke duygusuna sahip olmalıdır ki, onuru zedelendiğinde, malını mülkünü koruması gereken bir durum oluştuğunda yaşadığı duruma tepki verebilsin. Eğer öfke bireysel olarak can, mal, sınırlarını korumak adına çıkmışsa tüm insanlık alemi bu konuda öfkeli tarafa destek olur ve içten içe haklı bulmaya eğilimlidir. Öfkeli insan sınırlarını korumak adına öfkesini kullanabilir.

Psikolog İstanbul araştırması yapıyorsanız Özkan Yiğit'ten bilgi alabilirsiniz.

Korku

Genetik bilgi, insan vücudunun yönetimini sağlar ve vücudumuzun en küçük birimi olan hücrelerin beyni gibidir. Birçok duygunun eski çağlardan beri genetik bilgimize işlenmiş olduğunu biliyoruz. Bu duyguların başında korku gelmektedir. Özellikle insanların mağaralarda yaşadığı dönemlerde korku en önemli duygulardan biri olmuştur. Yırtıcı hayvanlardan korunmak için korku duygusunu kullanmışlardır. Savaş ya da kaç tepkisi bu duyguya uygun olarak verilir.

Korku temel bir duygumuzdur, korku duygusunun hissedilme nedeni olarak, bu dünyada varlığımızı korumak için tedbir alma, kaçma ve korunma gibi sebepler sayılabilir. Sağlıklı insanlar dış dünyayı değerlendirirler ve korkabilirler, korkan insanların diğer insanlar tarafından haklı olarak korktukları görüldüğünde, diğer insanlar korkan insanı korumak adına çember oluştururlar.

Sadece korku duygusu değil, yaşanan her duygunun kaynağında haklı bir gerekçe olması, diğer insanlar tarafından destek görülmesine sebep olur.

Utanç

Utanç toplumsal kurallara uymamaktan gelmektedir. Toplumun belirlediği uzun yıllar boyunca süregelen kuralların çiğnenmesi utanca neden olmaktadır. Bu duygu da beynin kişiyi korumak için kullandığı bir savunma aracıdır. Topluma karşı çıkılması halinde kişi riske ve tehlikeye girebilir.

Bir insan utanabiliyorsa sağlıklıdır. Toplum, yaşamış olduğumuz kültürel değer yargılarına uygun olarak, utanma kırbacıyla bizi terbiye eder. Toplumun dinamiklerine, kurallarına, geleneklerine uyum sağlayınca, buna uygun davranınca grup bizi sever ve içerisine kabul eder; ancak bu dinamiklere uygun davranmayınca dışlar. Bazı ebeveynlerin çocuk büyütürken utandırma suretiyle çocuğu terbiye etmeye çalışmaları doğru bir strateji değildir. Utanma duygusu insan canlısında çok derinlerde bulunur ve değersizlik, kusurluluk düşünceleri utanç duygusuna eşlik edebilir.

Utanç duygusu sadece insanlarda varolan bir duygudur. Nörobiyolojik olarak çocuk gelişirken önce yolaklar gelişmekte, arkasından utanç duygusu gelişmektedir.

Tiksinme

Tiksinme duygusu aslında kötü olandan uzaklaşma üzerine kuruludur. Pis gözüken ve kötü kokulu bir yiyecekten tiksinti duyarız. Bu beynin bizi ondan uzak tutma mekanizmasıdır. Benzer şekilde, bireyin dış tehditlerden ve saldırılardan kaçınmasını, mesafe koyarak korunmasını sağlar. Tüm bu mekanizmadaki temel amaç bireyin kötüden uzaklaşması ve zarar görmeden kurtulmasıdır.

Bize zarar verecek her türlü biyolojik maddeden kendimizi korumak için tiksinme duygusu vardır. Bazı insanlardan da tiksinerek varlığımızı koruruz.

Sevinç

Kişinin hayatını tehdit eden durumdan uzaklaşmasıyla ortaya çıkan duygudur. Örneğin, bir yırtıcı ile karşı karşıya gelip onu yenmeyi veya ondan kaçmayı başarmak bir sevinç kaynağıdır. Bu duygu bireyi harekete geçirir. Daha iyisini de başarabileceğine dair onu motive eder. Bu motivasyonla kişisel bir gelişim sağlanır ki bu da gelecekteki daha büyük tehditlere karşı gelebilme düşüncesini sağlar.

Arkadaşlarımızla buluştuğumuzda, evlendiğimizde, mülk aldığımızda, okuldan mezun olduğumuzda, bir işi teslim ettiğimizde bu ve buna benzeyen örneklerin hepsi neşe ve coşku duymamıza sebep olur. Sevinç duygusu bizi dinamik tutar, iddia sahibi yapar ve hedefte tutar.

Üzüntü

Üzüntü, sevincin tersi gibi düşünülebilir. Her ne kadar tanım olarak doğru olsa da insan psikolojisinde her ikisi de benzer etkilere neden olabilmektedir. Motivasyon hem eski çağlarda hem de günümüzde her başarı için olmazsa olmazlardandır. Sevinç gibi üzüntü de bir motivasyon oluşturabilir. Öncelikle üzüntünün nasıl oluştuğundan bahsedelim. Üzüntü, bireyin ya da diğer insanların çevresinde bulunan duygusal bir bağ ile bağlandığı nesne veya bireylerin zarar görme veya yok olma riskine karşı verilen tepkidir. Bu duygunun motivasyon olarak etkisi de bu durumlardan gelmektedir. Birey kaybettiği kişi için üzülür ve bu durumun tekrar yaşanmaması için motive olur.

Maddi manevi her türlü kayıp karşısında hissedilen baskın duygu üzüntüdür, üzüntüye çoğu zaman hayal kırıklığı düşünceleri eşlik eder ya da kendisini bu şekilde ifade etmesini sağlar.

Şaşırma

Daha önce karşılaşılmamış uyaranlarla karşılaşılması durumunda görülmektedir. Şaşkınlık kişinin harekete geçmesini ve durumu tam olarak kavrayamasa bile en az zararla kurtulmasını sağlar. Diğer temel duygularda olduğu gibi şaşkınlıkta da genetik yapı ve en uygun tabirle atalarımız etkilidir. Onların yaşadığı olayların genetik bilgide etkisi olur. Bu da bizlerde de bulunan izler bırakır. Şaşkınlığın temelinde de bu genetik bilgi yatar. Eski çağlarda ilk kez bir yırtıcı ile karşılaşan insanlar şaşkınlık duymuş ve hızla tepki verebilmişlerdir.

Örnek olarak da düşünürsek, şaşkınlık duygusunu ben daha çok hayret duygusu ile ilintilendiriyorum. Bir hayranlığın pozitif şekli, daha çok yeni bir şey ile karşılaştığımızda yaşadığımız coşku bu duygu ile ifade edilebilir.

Neşe ve şaşırma pozitif duygular, diğer duygular ise negatif duygular olarak ele alınmaktadır.

Duygu Odaklı Bireysel ve Çift Terapisi

İnsanın içindeki rehber duygularıdır. Hayatta kalmak, hayata tutunabilmek, karşılaştığımız durumlara karşı gerekli tepkileri verebilmek, başka insanlarla uyum sağlayabilmek ve insanın kişisel olarak neye ihtiyacı olduğunu anlayabilmesini sağlayan şey duygulardır. Bu eğilimleri sağlayabilmesine göre duygu tepkileriyle insanlar otomatik cevaplar verir. Duyguların yönetiminde verilen tepkiler ve olaylara bakış açılarımız pek çok konunun çözümünde bizlere ışık tutmaktadır. Terapi ve duygu bağları da buradan gelmektedir. Danışan ile psikolog arasında da bir terapötik ilişki kurulmaktadır.

Klinik Psikolog Özkan Yiğit, duygulara odaklanarak çalışılan özel bir terapi tekniği olan, Duygu odaklı bireysel ve çift terapisi hizmeti vermektedir. Bilgi ve randevu almak için bize ulaşabilirsiniz.

Blog - Psikoloji

Travmaya Tutunmak

İçinizdeki Çocukla Tekrar Buluşun

Temel Nefes Egzersizleri

Kendine Koşulsuz Değer Vermek

İlişkilerde Kişisel Özgürlük Alanı Yaratmak

Hep Haklı Olma Hassasiyeti

Psikolog Nedir, Ne İş Yapar

Onay Bağımlılığı

Her Sonun Yası Olur

Antisosyal Kişiliklerin Cinsel Yaşamları

etiket Hangi Duygunun Esirisin?

Haberler

Test

Kişilik Testleri, Psikoloji Testleri

Hangi Duygunun Esirisin?

Seni kendine esir eden duygu hangisi, yani hayatına yön veren, en baskın olan duygun? 

Cevabını testi bitirince göreceksin!

1. Haydi başlayalım! Hayatta en çok değer verdiğin şey bunlardan hangisi acaba?

2. Bu hobilerden hangisiyle uğraşmaktan daha çok keyif alıyorsun peki?

3. Günün hangi diliminde kendini daha iyi hissediyorsun?

4. Tamam ülkemizi çok seviyoruz o bir kenara; keşke şurada doğup, büyüseymişim dediğin bir ülke var mı?

5. Pekii en büyük korkunu sorsak sana?

6. Bu durumlardan hangisinde kendini daha rahat, daha mutlu hissedersin?

7. Bu görseli gördüğünde ilk düşündüğün şey ne oldu?

7. Bu görseli gördüğünde ilk düşündüğün şey ne oldu?

8. Ve son olarak boşluğu nasıl doldurursun? Hayat bir

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda

Aşk!

Aşk!

Gurur!

Gurur!

Merak!

Merak!

Umut!

Umut!

Özlem!

Özlem!

Pişmanlık!

Pişmanlık!

Merhamet

Merhamet duygusu her insanın yaratılıştan sahip olduğu bir yeti olmakla birlikte eğitimle birlikte geliştirilmesinin sağlanması gerekmektedir. Bu eğitim sürecinde, hayatın ilk yılları ve özellikle aile içindeki sevgi dolu ve kucaklayıcı bir iletişim büyük öneme sahiptir. 
 

Bütün dünya insanları olarak merhamet duygusunu yaşamaya ve yaşatmaya en çok ihtiyaç duyduğumuz bir zaman dilimi içerisinde bulunmaktayız. Salgın hastalık süreciyle birlikte bu duygunun doğada yaşayan bütün canlılar ve özellikle de biz insanlar için ne büyük bir öneme sahip olduğunu hep birlikte deneyimlemiş oluyoruz. Bu bağlamda yer alan yazıda özellikle merhamet duygusunun pozitif psikoloji alanındaki önemi üzerinde durulacaktır.

Schopenhauer  merhameti insanın yaradılışında var olan yanı sıra farklı durum ve değerlere göre değişiklik göstermeyen bir kavram olarak tanımlamakta; adalet, insan sevgisi ve diğer bazı önemli erdemlerin de merhametten kaynaklandığını ifade etmektedir.  Kemal Sayar’a göre merhamet bir başkasının acısını hissedip aynı zamanda o acıyı dindirmek için aktif olarak kişiyi eyleme çağıran bir duygudur. 

Merhamet kelimesinin sözlük anlamına bakıldığında ise “Bir kimsenin veya bir başka canlının karşılaştığı kötü durumdan dolayı duyulan üzüntü, acıma” şeklinde tanımlandığı görülmektedir.  Bununla birlikte insani değerlerin özünde yer alan merhamet,  sadece bir acıma hissi ve basit bir iyilik yapma isteği olmaktan ziyade, insanları sürekli olarak iyiliğe ve doğruluğa yönelten, onların her alanda olumlu tutum ve davranışlar sergilemesine yol açan pozitif bir duygudur.

Pozitif psikoloji, bir insanın güçlü yanları ve olumlu özelliklerinin ortaya çıkarılmasını, gizil yeteneklerinin fark edilmesini ve bunların geliştirilmesini sağlayan, insana olumlu bakan bütün yaklaşım ve çalışmaları aynı çatı altında toplamayı başarmış bir psikoloji alanıdır.  Psikolojinin bu alanında özellikle insanda mevcut olduğu ifade edilen adalet, güven, iyimserlik, mutluluk, ümit, sevgi, sabır, vefa ve merhamet gibi pek çok olumlu duygu üzerinde durulmaktadır. Merhamet duygusu pozitif psikoloji alanında ele alınırken özellikle mutluluk duygusu ve gelişmiş sosyal ilişkiler gibi olumlu durumlarla ilişkili olabileceği belirtilmiştir.  Yanı sıra bu duygunun öfke, korku ve kaygı gibi bazı olumsuz duygulara karşı da koruyucu olabileceği üzerinde durulmuştur.  

Alan yazın incelediğinde pozitif psikoloji alanında önemli bir yere sahip olan merhamet kavramı ile ilgili çeşitli araştırmalar yapıldığı görülmüştür. Seher Akdeniz   tarafından farklı merhamet düzeylerine sahip üniversite öğrencilerinde depresyon, anksiyete, stres ve duygusal zekâyı incelemek ve bu kavramların cinsiyet değişkenine göre farklılaşıp farklılaşmadığını tespit etmek amacıyla bir çalışma yapılmıştır. Araştırma sonuçlarına göre düşük ve orta düzeyde merhamet düzeyine sahip olan öğrencilerin depresyon puanlarının yüksek merhamet düzeyine sahip olan öğrencilerin puanlarından daha yüksek olduğu yanı sıra düşük ve orta merhamet düzeyine sahip olan öğrencilerin duygusal zekâ puanlarının yüksek merhamet düzeyine sahip olan öğrencilerin duygusal zekâ puanlarından daha düşük olduğu tespit edilmiştir. Mutluluk kavramının merhamet ve saldırganlık kavramları ile ilişkisinin incelendiği bir çalışmada, merhamet ve mutluluk toplam puanları arasında pozitif ve yüksek bir ilişki olduğu görülmüştür.  Üniversite öğrencilerinde merhamet düzeyinin öznel iyi oluş üzerindeki yordayıcı etkisini incelemek amacıyla yapılmış olan çalışma sonuçları değerlendirildiğinde, merhamet ile öznel iyi oluş arasında pozitif yönde anlamlı bir ilişki olduğu ve merhametin öznel iyi oluşun anlamlı bir yordayıcısı olduğu tespit edilmiştir.  
Merhamet duygusu her insanın yaratılıştan sahip olduğu bir yeti olmakla birlikte eğitimle birlikte geliştirilmesinin sağlanması gerekmektedir. Bu eğitim sürecinde hayatın ilk yılları ve özellikle aile içindeki sevgi dolu ve kucaklayıcı bir iletişim; çocukta sağlıklı ve adaletli bir merhamet duygusunun gelişmesi, davranışa dönüşmesi adına önemli bir etkiye sahiptir. Aile ortamında ve sosyal çevrede merhamet duygusunun doğru anlaşılması ve uygulanması için bazı temel kurallar vardır: Beş uygunluk kuralı “uygun yer, uygun zaman, uygun nesne, uygun miktar, uygun yöntem” ifadelerinden oluşmaktadır. Uygun olmayan merhametin anlaşılabilmesi için merhamet-adalet dengesinin kurulması gerekir. Kuzuların arasına girmiş bir kurda,  insanları acımasızca öldüren bir katile, çocuklara cinsel şiddet uygulayan bir caniye acımanın kötülüğü beslemek anlamına geldiği unutulmamalıdır.   

Kişilere verilecek eğitim yoluyla onlarda merhametli ve özgeci davranışların geliştirilip geliştirilemeyeceğini öğrenmek maksadıyla yapılan bir çalışma da, merhametli ve özgeci davranışların eğitimle gelişebilen beceriler olduğu tespit edilmiş yanı sıra merhamet odaklı eğitimin kişilerin beyin fonksiyonlarında değişikliklere neden olduğu gözlemlenmiştir.  

Kişilerin hem kendilerine hem de başka kimselere karşı göstermiş oldukları merhametin iyileştirici ve olumlu duyguları güçlendirici özelliği yüzyıllardır bilinmektedir. Olumlu duygularla ilgili yapılan bilimsel çalışmaların sonuçları incelendiğinde;  merhamet, şefkat, acıma gibi duygular hissedildiği anda beyinde ‘iç morfin’ denilen endorfin, serotonin gibi mutluluk hormonlarının salgılandığı belirtilmiştir.  Bu duyguların insanlar üzerindeki biyolojik etkilerinin yanı sıra insan ruhu üzerinde de iyileştirici etkiye sahip olduğu ve toplumu ayakta tutan dinamikler arasında yer aldığı ifade edilmektedir. 

Geçmişten günümüze içinde yaşadığımız toplum ve kültür ortamı da bizi merhametli olmaya teşvik etmektedir. Osmanlı Devletinin kurucusu Osman Gazi oğlu Orhan Gazi’ye bıraktığı vasiyetnamesinde “Allah’ın yarattığı her şeye karşı merhametli ol” ifadesini kullanarak merhamet duygusunun özelliğini vurgulamıştır. Yunus Emre “Yaratılanı severim Yaratandan ötürü” ve Hz. Mevlana “Şefkat ve merhamette güneş gibi ol” sözleriyle bu özelliğe odaklanmamızı sağlamışlardır. Bu nedenledir ki atalarımız yaşadıkları dönemde; kuşlar için özel yuvalar yapmışlar, dağda yaşayan yabani hayvanların kışın aç kalmamaları için onlara yiyecek getirmişler, toplumda yaşayan ihtiyaç sahibi kişilerin ve öğrencilerin ihtiyaçlarını karşılamak için vakıflar kurmuşlar, sadaka taşları oluşturmuşlar ve yapmış oldukları daha nice sessiz iyiliklerle merhamet duygusunu eyleme dönüştürme konusunda bizlere örnek olmuşlardır. Bu noktadan hareketle son sözü merhamet duygusunu eyleme geçirme konusunda bizlere rehberlik eden Sevgili Barış Manço’nun şu güzel sözleri ile söylemiş olalım.
“Yaz dostum, yoksul görsen besle kaymak bal ile
Yaz dostum, garipleri giydir ipek şal ile
Yaz dostum, öksüz görsen sar kanadın kolunu
Yaz dostum, kimse göçmez bu dünyadan mal ile.”
           

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası