Fransızcaya ihtiyaç duyacağınız bir seyahat mi planlıyorsunuz ya da pratik cümlelere mi ihtiyaç duydunuz? Fransızca hakkında biraz bilgi sahibi olmak isteyenler, günü kurtarmak isteyenler için doğaçlama bir pratik yapma zamanı. En çok kullanabileceğimiz ya da acil bir durumda ihtiyaç duyabileceğimiz cümleleri öğrenmeye hazır mısınız?
Günlük konuşma dilinde Fransızca ''Bonjour''demeniz ''günaydın, tünaydın, iyi günler, merhaba'' anlamlarının hepsini karşılayacaktır, rahatlıkla kullanabilirsiniz. Bunu akşama çevirirsek de ''Bonsoir'' diyerek iyi akşamlar dileyebilirsiniz. Ve diğer bir selamlaşma kalıplarından örnek de ''Bonne nuit'' yani''iyi geceler''olacaktır. Bu kalıplar selamlaşmanız için yeterli olacak rutin konuşma cümleleridir.
Selamlaşıp ufak bir sohbetin belini kırdıysak sıra vedalaşmada.''Au revoir'' yani bizim dilimizde ''güle güle'' diyerek sohbetinizi noktalayabilirsiniz. Bir de bizlerin kullanmayı çok sevdiği iki kalıba değinelim. ''Hoş geldiniz'' demek için ''Soyez la Bienvenue'', '' hoş bulduk'' için de ''merci'' kelimelerini kullanabilirsiniz. Tabi burada ''merci'' kelimesinin teşekkür anlamı da olduğunu belirtelim.
En basit kelimelerimizi de es geçmek istemeyiz. Evet ya da ''oui'' mi diyelim? Hayır diyorsanız da ''non'' tercih edilebilir tabii. Fransızcanın her zaman en kibar dillerden biri olduğunu düşünmüşümdür. Rica cümlelerinde de sıklıkla kullanılan''lütfen'' kelimesi de önemli bu yüzden. Ben lütfen diyeyim siz ''S’il vous plait''.
İlgili eğitim:Fransızca Kursu (A1)
Gün içinde ailenizle, sevdiklerinizle veya iş arkadaşlarınızla konuştuğunuz şeyleri düşünün ve en çok kullandığınız cümleleri, fiilleri anımsayın. Biz biraz düşündük ve en’ler listesi hazırladık, hemen göz atalım.
Affedersiniz. (Excusez-moi.)
Teşekkür ederim. (Merci.)
Bir şey değil. (De rien.)
Anlıyorum. (Je comprends.)
Anlamıyorum. (Je ne comprends pas.)
Biliyorum. (Je sais.)
Bilmiyorum. (Je ne sais pas.)
Ben acıktım. (J’ai faim.)
Susadım. (J’ai soif.)
Yoruldum. (Je suis fatigué.)
İstiyorum. (Je veux.)
İstemiyorum. (Je ne veux pas.)
Nasılsın? (Comment ça va?)
Bugün işte olacağım. (Je serai au travail aujourd'hui.)
Tüm gün evde olacağım. (Je serai à la maison toute la journée.)
Ne yapıyorsun? (Que faites-vous?)
Dışarı çıkıyorum. (Je vais sortir.)
Yemek yapıyorum. (Je cuisine.)
Acil durum, yanınızda çeviri yapabileceğiniz bir araç yok ne yapacaksınız? Size önerimiz en azından hayati durumlarda söyleyebileceğiniz birkaç cümleyi hafızanıza almanız. Başımıza dilini iyi bilmediğimiz bir ülkede neler geleceğini bilemeyiz değil mi? Önerimizi dikkate alın ve acil durumda neler söyleyebiliriz hemen bakalım.
Au secours! (İmdat!)
C’est important. (Önemli)
O an çok önemli bir şey söylemeniz gerekiyordur veya birinden sırasını rica edeceksinizdir. Kalıbımızı kullanarak durumunuzun ciddiyetini özetleyip inisiyatif almaya çalışabilirsiniz.
Aidez-moi. (Yardım edin)
Acil bir durumla karşılaştığınızda ve yardıma ihtiyacınız olduğunda bu kalıbı kullanırsanız size karşılığında ''Attendez ici, je vais vous chercher du secours'' denilebilir. Eğer buna benzer bir şeyler duyar ve anlamaya çalışırsanız aklınızda bulunsun, ''Burada bekleyin, yardım getireceğim'' anlamına geliyor.
Appelle la police! (Polisi arayın!)
Eğer telefona erişim sağlarsanız ve acil bir durum söz konusuysa hemen Fransa’da arayabileceğiniz numaraları da belirtelim. Polisi aramak için veya 17’yi, ambulans için 15 ve itfaiye için de 18’i tuşlayabilirsiniz.
Je suis perdu. (Kayboldum)
Rotanızı mı şaşırdınız? Birine kayboldum kalıbımızı kullanarak durumunuzu en kısa yoldan söyleyebilirsiniz. Şimdi diyorsunuz ki söylediğimiz kişinin verdiği karşılığı nasıl anlayacağız? Ona da hemen bir önerimiz var, hadi jestlerimizi kullanalım! Elinizde muhtemelen bir harita olacaktır ki bilmediğiniz bir yerde gezintiye çıktıysanız ya teknolojinin nimetlerini ya da minik bir harita taşımanızı şiddetle tavsiye ediyoruz. Her neyse konumuza dönecek olursak ''Pourriez-vous m’indiquer la rue sur la carte?'' diyerek haritada yolu göstermesini rica edebilirsiniz.
Je me suis fait voler. (Soyuldum)
J'ai eu un accident. (Kaza geçirdim)
Fransızcam çok iyi değil veya Fransızca öğrenmek istemiyorum sadece pratik birkaç şey bilsem yeterli mi diyenlerdensiniz? Şehirde kaybolup merkezi sormak istediğinizde, acil durum sinyali alıp lavaboya ihtiyaç duyduğunuzda, saatten bihaber olduğunuzda, çıkışı kaybettiğinizde ve daha nice durumda hemen bu yazımızı hatırlayın. Sizlere pratik cümleler bulduk, buyrun.
Où sont les toilettes? (Tuvalet nerede?)
Comment puis-je aller au centre ville? (Şehir merkezine nasıl gidebilirim?)
Pourriez vous m’aider, s’il vous plait. (Lütfen bana yardım edebilir misiniz?)
Pourriez vous m’indiquer la gare? (Bana istasyonu tarif edebilir misiniz?)
Quelle heure est-il? (Saat kaç?)
C’est combien? (Fiyatı nedir?)
Excuse-moi, où est la station de métro la plus proche ? (Pardon, en yakın metre durağı nerede acaba?)
Pouvez-vous parler plus lentement ? (Biraz yavaş konuşabilir misiniz?)
Ya-t-til un téléphone par ici? (Buralarda bir telefon var mı?)
Est-ce que je peux me servir de votre téléphone? (Telefonunuzu kullanabilir miyim?)
Où est la sortie? (Çıkış nerede?)
Je ne connais pas les chiffres, pourriez-vous les ecrire? (Sayıları bilmiyorum yazabilir misiniz?)
Pouvez-vous montrer ce mot dans le dictionnaire? (Bu kelimeyi sözlükte gösterebilir misin?)
Peut-on prendre des photos? (Fotoğraf çekmek serbest mi?)
Où est-ce qu’on vend? (Nerede satılıyor?)
Pourriez-vous m’avertir là où je dois descendre? (İneceğim yerde bana haber verebilir misiniz?)
Tabii yazıyı yazarken kendimle baş başa olduğum için bana göre monolog sizlere göre diyalog canlandıracağız şimdi. Cümleleri temel seviyede tutmaya çalıştık, haydi başlayalım.
-Bonjour Amelie, je suis Beyda comment-allez -vous? (Merhaba Amelie, ben Beyda nasılsınız?)
-Enchanté de faire votre connaissance. Bien, merci. (Tanıştığıma memnun oldum. İyiyim, teşekkür ederim. Siz nasılsınız?)
-Je suis enchanté moi aussi. Bien, merci. Je viens en France pour la première fois. Merci d'avance de m'aider. (Ben de memnun oldum. İyiyim, teşekkürler. Fransa’ya ilk defa geliyorum. Bana yardımcı olacağınız için şimdiden teşekkür ederim.)
-De rien. Où souhaitez-vous commencer notre voyage? (Rica ederim. Gezimize nereden başlamak istersiniz?)
-J'ai toujours voulu voir le musée du Louvre. Pouvons-nous partir de là? (Her zaman Louvre Müzesi’ni görmek istemişimdir. Oradan başlayabilir miyiz?)
-Bien sûr. Où restez vous? (Tabii. Nerede kalıyorsunuz?)
-Je reste au Crown Plaza. À quelle heure serez-vous disponible demain? (Crown Plaza’da kalıyorum. Yarın saat kaç gibi uygun olursunuz?)
-Je peux venir vous chercher à l'hôtel à Comme il fera beau, je pense que nous pouvons y aller à pied. (Saat ’te sizi otelden alabilirim. Hava güzel olacağı için yürüyerek gidebiliriz diye düşünüyorum.)
-Oui, je le pensais aussi. Rendez-vous demain à , alors. (Evet, ben de öyle düşünmüştüm. Yarın ’da görüşmek üzere öyleyse.)
-À bientôt. (Görüşmek üzere.)
Günlük konuşma dilinde Fransızca ''Bonjour''demeniz ''günaydın, tünaydın, iyi günler, merhaba'' anlamlarının hepsini karşılayacaktır. ''Au revoir''yani bizim dilimizde ''güle güle'' diyerek sohbetinizi noktalayabilirsiniz. ''Hoş geldiniz'' demek için ''Soyez la Bienvenue'', ''hoş bulduk'' için de ''merci'' kelimelerini kullanabilirsiniz.
Gün içinde ailenizle, sevdiklerinizle veya iş arkadaşlarınızla konuştuğunuz şeyleri düşünün. Affedersiniz demek için ''excusez-moi'' diyebilirsiniz. Teşekkür etmek için de''merci'' demeniz yeterli olacaktır.
Başımıza dilini iyi bilmediğimiz bir ülkede neler geleceğini bilemeyiz. Acil bir durumla karşılaştığınızda ve yardıma ihtiyacınız olduğunda ''aidez-moi'' diyerek yardım isteyebilirsiniz. Yolunuzu kaybettiyseniz de ''je suis perdu'' diyerek kaybolduğunuzu söyleyebilirsiniz.
1. Avoir (sahip olmak)
2. Être (olmak)
3. Faire (yapmak)
4. Aller (gitmek)
5. Voir (görmek)
6. Dire (söylemek)
7. Mettre (yerleştirmek)
8. Prendre (almak)
9. Pouvoir (yapabilmek)
Savoir (bilmek)
Konuşma ve yazışma arasındaki farklar Fransızca'da aynıdır. Konuşma, normal olarak daha sık kullanılan anadil cümleleriyle gerçekleşirken, yazışma daha resmi cümlelerin kullanıldığı daha uzun, daha ayrıntılı ifadeler içermesi gereken bir ortamda gerçekleşir. Konuşma, sesler ve intonasyonla yapılırken, yazışma, daha kalıplı ve doğru yazım kurallarına uygun olarak yazılmış kelimeler arasındaki iletişim ortamıdır. Konuşma, cümlelerin daha kısa olmasının yanı sıra, konuşmacıların anında cevap verebilecekleri anlamlı kısa ifadeler kullanmasını gerektirir. Yazışma ise, daha uzun cümlelerin kullanılmasını ve daha resmi bir dil kullanılmasını gerektirir.
Fransızca'da doğru cümleler kurmak için, cümlelerin özne, yüklem ve zarf gibi üç temel parçayla inşa edilmesi gerekir. Bütün cümleler özne ile başlamalıdır ve özne ile yüklem arasındaki ilişki çoğunlukla belirtilmelidir. Ayrıca, Fransızca'da çoğu zaman belirteçler kullanılır. Belirteçler, aynı cümlede birkaç kelime veya kelime grubu arasındaki ilişkinin anlaşılmasını kolaylaştırır. Fransızca cümlelerinde edatlar ve kipler de kullanılır; bu kavramlar, cümlede ne kadar vurgu yapılacağını ve cümledeki anlamın nasıl algılanacağını belirler.
Marmara Üniversitesi Diş Hekimliği 4. sınıf öğrencisidir. Okumak, yazmak, araştırmak dışında müzikle ilgilenmeyi seviyor. Fakülte sosyal kulüplerinden birinin de kurucuları arasında.
Her dilde olduğu gibi İngilizce'de de başlangıçta mümkün olduğu kadar çok kelime öğrenmek, İngilizce'yi daha kolay ilerletmeye çok yardımcı olur. Kelime öğrenmenin birçok yolu vardır. Öncelikle yeni kelimeleri konular halinde gruplara ayırarak öğrenmek faydalı olabilir. Böylece İngilizce kelime öğrenmeye daha ilginizi çekecek konulardan başlama şansınız olur. Bu amaçla aşağıdaki sayfamızda İngilizce kelimeler bu şekilde çeşitli başlıklar altında toplanmıştır.
İngilizce kelimeler konusunda başlangıçta öğrenenleri zorlayan bir diğer konu da İngilizce de yazım konusunda Türkçemizdeki gibi kesin kuralların olmamasıdır. Bu konuyu İngilizce alfabe sayfamızda da görebilirsiniz. Ancak bu durum sizi korkutmasın. Yukarıda belirttiğimiz gibi İngilizce'yi öğrenmeye başladıkça, İngiilizce kelimelerin yazımı ve okunuşu size başlangıçtaki gibi zor gelmeyecektir.
Şimdi İngilizce’de en çok kullanılan kelime ve cümleleri gruplar halinde görmeye başlayalım.
General speaking Genel Konuşma
1. | Hello | Merhaba |
2. | Welcome | Hoş geldiniz |
3. | Goodbye | Hoşça kalın |
4. | Good morning | Günaydın |
5. | Have a good day | İyi günler |
6. | Good evening | İyi akşamlar |
7. | Good nights | İyi geceler |
8. | Goodbye | Güle güle |
9. | Goodbye | Allahaısmarladık |
Today | Bugün | |
This morning | Bu sabah | |
This evening | Bu akşam | |
Tonight | Bu gece | |
Yesterday | Dün | |
One day before | Önceki gün | |
Yesterday night | Dün gece | |
Morning | Sabah | |
At noon | Öğlen | |
Afternoon | Öğleden sonra | |
Evening | Akşam | |
Night | Gece | |
Mr | Bay | |
Miss/ Mrs | Bayan | |
Baby | Bebek | |
Child | Çocuk | |
Young | Genç | |
Old | Yaşlı | |
Married | Evli | |
Single | Bekar | |
Divorced | Boşanmış | |
My name is Ayse | Benim adım Ayşe | |
What is your name? | Sizin adınız nedir? | |
Nice to meet you | Memnun oldum | |
How do you do? / How are you? | Nasılsınız? | |
Fine, thanks and you? | İyiyim, teşekkür ederim, ya siz? | |
Are you single? | Bekar mısınız? | |
What is your job? | Ne iş yapıyorsunuz? | |
How long have you been doing this job? | Ne kadar süredir bu işi yapmaktasınız? | |
Where do you live? | Nerede yaşıyorsunuz? | |
How many brothers or sisters have you got? | Kaç kardeşsiniz? | |
How old are you? | Yaşınız? | |
What sport do you do? | Hangi sporu yapıyorsunuz? | |
You are very beautiful. | Çok güzelsiniz. | |
Your eyes are very nice. | Gözleriniz çok güzel. | |
I like you very much. | Sizden hoşlandım. | |
I like you, too. | Ben de sizden hoşlandım. | |
Would you like to have a meal with me? | Benimle yemeğe çıkar mısınız? | |
Yes | Evet | |
No | Hayır | |
Okey /all right | Tamam | |
Sure | Tabii ki | |
Of course | Elbette | |
You are right | Haklısınız | |
Thank you | Teşekkür ederim | |
Pardon / Excuse me | Affedersiniz | |
Excuse me | Özür dilerim | |
You are welcome | Rica ederim | |
Help me | Yardım edin | |
Pull | Çekiniz | |
Push | İtiniz | |
Automatic door | Otomatik kapı | |
Escalator | Yürüyen merdiven | |
Stairs | Merdiven | |
Elevator | Asansör | |
I am Turkish. | Ben Türküm. | |
Where are you from? | Nerelisiniz? | |
I am Swedish. | İsveçliyim. | |
German | Alman | |
English | İngiliz | |
French | Fransız | |
American | Amerikalı | |
Spanish | İspanyol | |
Belgian | Belçikalı | |
Brazilian | Brezilyalı | |
Norwegian | Norveçli | |
Danish | Danimarkalı | |
Russian | Rus | |
Argentinian | Arjantinli | |
Japanese | Japon | |
Chinese | Çinli | |
Egyptian | Mısırlı | |
Canadian | Kanadalı | |
Dutch | Hollandalı | |
Bulgarian | Bulgar | |
Greek | Yunanlı | |
Here | Burada | |
There | Orada | |
Over there | Şurada | |
In front | Önünde | |
Behind | Arkasında | |
On the right | Sağında | |
On the left | Solunda | |
Far | Uzağında | |
Near | Yakınında | |
Down | Aşağıda | |
Up | Yukarıda | |
Small | Küçük | |
Big | Büyük | |
Medium | Orta | |
Long | Uzun | |
Short | Kısa | |
Large | Geniş | |
Narrow | Dar | |
Thin | İnce | |
What | Ne? | |
Why? | Neden? | |
How? | Nasıl? | |
Which | Hangi? | |
Who? | Kim? | |
When? | Ne zaman? | |
Where? | Nerede? | |
How much? | Ne kadar? | |
How many? | Kaç tane? | |
For whom? | Kimin için? | |
What time is it? | Saat kaç? | |
It is three o’clock. | Saat 3. | |
It is a quarter past three. | Saat 3’ü çeyrek geçiyor. | |
It is half-past three. | Saat 3 buçuk. | |
It is a quarter to three. | Saat 3’e çeyrek var. | |
After two o’clock. | Saat 2’den sonra. | |
Before five o’clock. | Saat 5’ten önce. | |
What is the day today? | Bugün günlerden hangi gün? | |
Today is twentieth of April | Bugün 20 Nisan | |
Happy years | Mutlu yıllar | |
Have a nice religious festival | İyi bayramlar | |
Have a happy birthday. | Doğum gününüz kutlu olsun. | |
Have a happy marriage anniversary. | Evlilik yıl dönümüz kutlu olsun |
İngilizce kelimeler nasıl oluşmuştur?
İngilizce'de kelimelerin yazılışı ile okunuşu arasında net bir kuralın bulunmadığı görülmektedir. Bunun nedeni, birçok başka dillerin karışımından meydana gelmiş olmasıdır.
Tarihte Britanya adalarında çok çeşitli toplumlar yaşadılar. Bu toplumların her biri İngilizce diline kendi sözcüklerini ve kelimelerini kattılar. Daha sonra, Britanya adalarının, İskandinavya ile olan ilişkileri nedeniyle İngilizce diline İskandinav sözcüklerinin girmesi ve Normanlarla olan bağlantılarla da Fransızca sözcüklerin ve kelimelerin kullanılması başladı. Eski Bretonlar Celtic denen bir dil konuşuyorlardı. Ardından Britanya, Romalılar tarafından istila edildi ve bunlar, bugün kullanılan Roma alfabesini de beraberinde getirdiler. Romalıların gücü çöktüğünde, Britanya, Jütlerin, Saksonlar’ın ve İngilizlerin egemenliğine geçti. Sonuçta tüm bu dilleri karışarak İngilizce dilin gerçek temeli olan Anglo Sakson dilini oluşturdu. Ayrıca İngilizler ikiyüzyıl Hindistan ile çok yakın ilişkiler içinde oldular, böylece birçok Hintçe sözcük de İngilizce dili içine girdi. Bütün bu karışımların sonucu olarak, Yüzyılda dünyada en çok kullanılan dil olan, bugünkü İngilizce dili oluştu. Bütün bunlar İngilizce kelime yapısının çok zengileşmesini de sağladı.
Görülmekte olduğu gibi İngiliz dilinin yani İngilizce kelimelerin belli bir imla kuralının olmamasının nedeni, böyle birçok farklı kurala bağlı dilin bir araya gelerek bugünkü İngilizce dilini ve İngilizce kelime yapısı oluşturmasındandır.
Kıymetli Öğrencimiz,
|
Numbers Sayılar
One | Bir | |
Two | İki | |
Three | Üç | |
Four | Dört | |
Five | Beş | |
Six | Altı | |
Seven | Yedi | |
Eight | Sekiz | |
Nine | Dokuz | |
Ten | On | |
Eleven | Onbir | |
Twelve | Oniki | |
Thirteen | Onüç | |
Fourteen | Ondört | |
Fifteen | Onbeş | |
Sixteen | Onatlı | |
Seventeen | Onyedi | |
Eighteen | Onsekiz | |
Nineteen | Ondokuz | |
Twenty | Yirmi | |
Thirty | Otuz | |
Forty | Kırk | |
Fifty | Elli | |
Sixty | Altmış | |
Seventy | Yetmiş | |
Eighty | Seksen | |
Ninety | Doksan | |
One hundred | Yüz | |
One thousand | Bin | |
Ten thousand | Onbin | |
One hundred thousand | Yüzbin | |
One million | Milyon | |
The first | Birinci | |
The second | İkinci | |
The third | Üçüncü | |
The forth | Dördüncü | |
The fifth | Beşinci | |
The sixth | Altıncı | |
The seventh | Yedinci | |
The eighth | Sekizinci | |
The ninth | Dokuzuncu | |
The tenth | Onuncu | |
The eleventh | Onbirinci | |
The twelfth | Onikinci | |
The thirteenth | Onüçüncü | |
The fourteenth | Ondördüncü | |
The fifteenth | Onbeşinci | |
The sixteenth | Onaltıncı | |
The seventeenth | Onyedinci | |
The eighteenth | Onsekizinci | |
The nineteenth | Ondokuzuncu | |
The twentieth | Yirminci | |
The thirtieth | Otuzuncu | |
The fortieth | Kırkıncı | |
The fiftieth | Ellinci | |
The sixtieth | Altmışıncı | |
The seventieth | Yetmişinci | |
The eightieth | Sekseninci | |
The ninetieth | Doksanıncı | |
A / One hundred | Yüzüncü | |
A / One thousandth | Bininci | |
Once | Bir kez/defa | |
Twice | İki kez/defa | |
Three times | Üç kez/defa | |
Four times | Dört kez/defa | |
Five times | Beş kez/defa | |
Six times | Altı kez/defa | |
Seven times | Yedi kez/defa | |
Eight times | Sekiz kez/defa | |
Nine times | Dokuz kez/defa | |
Ten times | On kez/defa |
İngilizce sayılar hakkında daha geniş bilgiye aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.
İngilizce Sayılar
Days- Months Günler- Aylar
Monday | Pazartesi | |
Tuesday | Salı | |
Wednesday | Çarşamba | |
Thursday | Perşembe | |
Friday | Cuma | |
Saturday | Cumartesi | |
Sunday | Pazar | |
January | Ocak | |
February | Şubat | |
March | Mart | |
April | Nisan | |
May | Mayıs | |
June | Haziran | |
July | Temmuz | |
August | Ağustos | |
September | Eylül | |
October | Ekim | |
November | Kasım | |
December | Aralık | |
This week | Bu hafta | |
Next week | Gelecek hafta | |
After two weeks | İki hafta sonra | |
Before three weeks | Üç hafta önce | |
This month | Bu ay | |
Last month | Geçen ay | |
Next month | Gelecek ay | |
After five months | 5 ay sonra | |
This year | Bu yıl | |
Last year | Geçen yıl | |
Next year | Gelecek yıl | |
After four years | Dört yıl sonra |
İngilizce günler ve aylar hakkında daha geniş bilgiye aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz.
İngilizce Günler
İngilizce Aylar
Aşağıda İngilizce eğitim setlerimizin gramer öğretim videolarından Present Perfect Tense i anlatan bir örnek görmektesiniz.
Seasons-Colours Mevsimler-Renkler
Spring | İlkbahar | |
Summer | Yaz | |
Autumn | Sonbahar | |
Winter | Kış | |
White | Beyaz | |
Red | Kırmızı | |
Black | Siyah | |
Blue | Mavi | |
Orange | Turuncu | |
Dark blue | Lacivert | |
Pink | Pembe | |
Purple | Mor | |
Yellow | Sarı |
İngilizce mevsimler ve renkler hakkında daha geniş bilgiye aşağıdaki linklerden ulaşabilirsiniz.
İngilizce Mevsimler
İngilizce Renkler
At airport Havalimanında
Your ticket and passport, please. | Bilet ve pasaportunuz, lütfen. | |
Would you like an aisle or window side? | Koridor mu cam kenarı mı istersiniz? | |
Your gate number is | Kapınız | |
Gate arrival time is | Kapıya gidiş saatiniz | |
Have a good flight. | İyi uçuşlar. | |
Your flying card, please. | Uçuş kartınız lütfen. | |
Leave your hand luggage in the X-ray machine, please. | El bagajınızı röntgen cihazına bırakınız. | |
Switch off your mobile phone, please. | Cep telefonunuzu kapatınız. | |
Take off your high boot, please. | Çizmelerinizi çıkartınız. | |
Unfasten your belt, please. | Lütfen kemerinizi çıkartınız. | |
Leave your metal possessions in the X-ray machine. | Metal eşyalarınızı röntgen cihazına bırakınız. | |
Pass again, please. | Lütfen tekrar geçiniz. | |
Take your laptop out of the bag. | Dizüstü bilgisayarınızı çantadan çıkartınız. | |
Put your arms and legs aside, please. | Kollarınızı ve bacaklarınızı yana açınız. | |
Listen to these explanations carefully for your security, please. | Lütfen güvenliğiniz için yapacağımız açıklamaları dikkatle dinleyiniz. | |
Thank you very much for preferring us. | Bizi tercih ettiğiniz için teşekkür ederiz. | |
We wish you a nice flight and hope to meet you again. | Uçuşunuzun iyi geçmiş olduğunu diliyor ve sizinle tekrar karşılaşmayı umuyoruz. | |
Your passport, please. | Pasaportunuz lütfen. | |
The reason for your travel. | Seyahat sebebiniz? | |
How many days will you stay? | Kaç gün kalacaksınız? | |
Where will you stay? | Nerede kalacaksınız? | |
Fill in this form, please. | Lütfen bu formu doldurunuz. | |
You can go to the city centre by bus. | Şehir merkezine otobüs ile gidebilirsiniz. | |
The bus service is outside on the left. | Otobüs servisi çıkışta soldadır. | |
There is a service car to the city centre every fifteen minutes. | Şehir merkezine her onbeş dakikada bir servis vardır. | |
There is an underground in the city centre every five minutes. | Şehir merkezine her beş dakikada bir metro vardır. | |
Bus stop | Otobüs durağı | |
Taxi rank | Taksi durağı | |
Rent a car office | Araba kiralama ofisi | |
Hotel reservation office | Otel rezervasyon ofisi | |
Information | Danışma | |
Meeting point / area | Buluşma noktası | |
Domestic arrivals | İç hatlar geliş | |
Domestic departure | İç hatlar gidiş | |
External arrivals | Dış hatlar geliş | |
External departure | Dış hatlar gidiş | |
Flight card | Uçuş kartı | |
Plane ticket | Uçak bileti | |
Announcement | Anons | |
Gate | Kapı | |
Waiting room / hall | Bekleme odası / salonu | |
Flight time | Uçuş zamanı | |
Plane | Uçak | |
Stewardess / air-hostes | Hostes | |
Host | Host | |
Captain | Kaptan | |
Airport | Havaalanı |
LN Komple İngilizce Eğitim Setleri + Online İngilizce Kursu Bir Arada Tanıtım Videosu
In the hotel Otelde
Welcome to our hotel. | Otelimize hoş geldiniz. | |
How can I help you? | Nasıl yardımcı olabilirim? | |
Have you got a reservation? | Rezervasyonunuz var mı? | |
Did you make your reservation on the internet? | Rezervasyonu internetten mi yaptınız? | |
I am checking / controlling. | Kontrol ediyorum. | |
Our hotel is full | Otelimiz doludur. | |
In the summer session, our hotel is full. | Yaz sezonu tüm odalarımız doludur. | |
There are two free / empty rooms in our hotel. | Otelimizde iki boş odamız vardır. | |
I suggest you make your reservation in advance. | Önceden rezervasyon yapmanızı tavsiye ediyorum. | |
For how many people do you want a room? | Kaç kişilik oda istersiniz? | |
Do want a single room? | Tek kişilik oda mı arıyorsunuz? | |
Do want a double room? | Çift kişilik oda mı arıyorsunuz? | |
We haven’t got a room looking at the street, now. | Cadde tarafına bakan odamız kalmadı. | |
I can give you a room looking at the aisle. | Avluya bakan oda verebilirim. | |
The price for the single room is ,00 Turkish Liras. | Tek kişilik oda fiyatımız ,00 TL’dir. | |
The price for a double room is ,00 Turkish Liras. | İki kişilik oda fiyatımız ,00 TL’dir. | |
How many days will you stay? | Kaç gün kalacaksınız? | |
Can / May I get/take your passport? | Pasaportunuzu alabilir miyim? | |
Credit card works | Kredi kartı geçerlidir. | |
Can / may I get /take your credit card, please? | Kredi kartınızı alabilir miyim lütfen? | |
Please, dial your code number | Lütfen şifrenizi tuşlayınız. | |
Here is your slip | Buyurun silibiniz. | |
Here is your invoice. | Buyurun faturanız. | |
Please, fill in your check-in form and sign it. | Lütfen giriş formunu doldurup imzalayınız. | |
Here is your invoice. | Buyurun faturanız. | |
Breakfast is included in your invoice fare. | Oda ücretine kahvaltı dahildir. | |
Your room number is | Oda numaranız ’dır. | |
Your room is on the sixth floor. | Odanız 6. kattadır. | |
At what time do you want to be wakened up? | Kaçta uyandırılmak istersiniz? | |
The breakfast service is between | Kahvaltı servisi arasındadır. | |
Our restaurant is open between | Restaurantımız saatlerinde açıktır. | |
Our pub is open between | Barımız saatlerinde açıktır. | |
There is air conditioning in every room. | Her odada havalandırma vardır. | |
There is room service. | Oda servisimiz mevcuttur. | |
There is a dry-cleaning service. | Kuru temizleme servisimiz mevcuttur. | |
The health club is at the entrance. | Sağlık kulübü giriş kattadır. | |
Our health club is open between | Sağlık kulübümüz saatlerinde açıktır. | |
There is a closed swimming pool. | Kapalı yüzme havuzumuz vardır. | |
Tennis courts are behind the hotel. | Tenis kortları otelin arka bölümündedir. | |
You can dial 0 to call reception. | Resepsiyonu aramak için 0 tuşlayabilirsiniz. | |
Our hotel has got the internet without cable. | Otelimizde kablosuz internet mevcuttur. | |
There is an internet connection in the room. | Odada internet bağlantısı mevcuttur. | |
Do you prefer a daily newspaper? | Günlük gazete tercih eder misiniz? | |
Which newspaper do you prefer? | Hangi gazeteyi tercih edersiniz? | |
I will get your luggage sent to your room. | Bagajlarınızı odanıza yollatacağım. | |
I will get your luggage taken from your room. | Bagajlarınızı odanızdan aldıracağım. | |
I hope you will enjoy your stay. | Kalışınızdan memnun kalacağınızı ümit ederim. | |
Check out is at | Otelden ayrılma saati ’dir. | |
This is the reception How can I help you? | Buyrun resepsiyon Nasıl yardımcı olabilirim? | |
I am sending an air conditioner to your room. | Odanıza klima servisi gönderiyorum. | |
You can make a reservation for the city tour at the information desk. | Şehir turu için danışmaya rezervasyon yaptırabilirsiniz. | |
I hope you are pleased with our hotel. | Umuyorum otelimizden memnun kalmıştırsınız. | |
The taxi for you will come in five minutes. | Taksiniz 5 dakika içinde gelecek. | |
The city centre is five minutes from our hotel. | Şehir merkezi otelimizden 15 dakika uzaktadır. | |
Here is our city plan. | Buyurun şehir planımız. | |
There are museums in this area. | Bu bölgede müzeler bulunmaktadır. | |
There are shops here for shopping. | Burada alış-veriş dükkanları vardır. | |
The place you want to go is here. | Gitmek istediğiniz yer buradadır. | |
You can go to the city centre by taxi. | Şehir merkezine taksi ile gidebilirsiniz. | |
You can go to the city centre by our hotel service. | Şehir merkezine otelimizin servisi ile gidebilirsiniz. | |
The easiest way to go to the airport is by taxi. | Havaalanına en kolay taksi ile gidebilirsiniz. | |
You can go to the airport underground. | Havaalanına metro ile gidebilirsiniz. | |
To go to the airport from our hotel is about 30 minutes. | Otelimizden havaalanına yaklaşık 30 dakikada gidebilirsiniz. | |
Arrival day | Varış günü | |
Check out day | Çıkış günü | |
Lounge/lobby | Lobi | |
Health club | Sağlık kulübü | |
Swimming pool | Yüzme havuzu | |
Garage | Garaj | |
Auto park | Otopark | |
Jacket | Ceket | |
Trousers | Pantolon | |
Suit | Takım elbise | |
Tie | Kravat | |
Pullover | Kazak | |
Shirt | Gömlek | |
Dress | Elbise | |
Skirt | Etek | |
Nightdress | Gece elbisesi | |
Blanket | Battaniye | |
Quilt | Yorgan | |
Pillow | Yastık | |
Airconditioning | Havalandırma | |
Radiator | Radyatör |
Evet, İngilizce kelime öğrenirken bir diğer önemli konu ise, kelimelerin tek tek öğrenilmeye çalışılmasındansa cümle içinde öğrenilmesidir. İngilizce kelimeler cümle içinde öğrenilirse akılda kalması çok daha kolay ve eğlenceli olmaktadır. Bu nedenle aşağıdaki linklerimize birçok İngilizce kelime grubu yazılışı, okunuşu ve örnek cümleler ile birlikte verilmektedir. Bu linklerimizi de incelemenizi öneririz.
LN İngilizce eğitim setlerimiz hem İngilizce’yi öğrenme garantisi vermekte hem de İngiltere’den sertifika almanızı sağlamaktadır. Detaylı bilgi için tıklayınız. |
In the restaurant Restaurantta
How many people do you want a table for? | Kaç kişilik bir masa istersiniz? | |
Do you want the window side? | Cam kenarı ister misiniz? | |
Your table for four is ready. | Dört kişilik masanız hazır. | |
Here is your menu | Buyrun mönümüz | |
Your drink menu | İçecek mönümüz | |
Menu for desserts | Tatlı mönümüz | |
Did you give your order? | Sipariş verdiniz mi? | |
What would you like for aperitif? | Aperitif olarak ne arzu edersiniz? | |
What would you like as a starter? | Başlangıç olarak ne arzu edersiniz? | |
Would you prefer fish for meat for the main course? | Ana yemekte, balık mı et mi tercih edersiniz? | |
Would you like fish fried in a pan or grilled? | Balığınızı ızgara mı, tava mı istersiniz? | |
How well cooked do you want the meat? | Etinizi nasıl pişmiş istersiniz? | |
Do want the meat well cooked, medium-cooked or little cooked? | Etinizi, iyi, orta veya çok pişmiş mi istersiniz? | |
What would you like to drink? | Ne içmek istersiniz? | |
Would you like fruit juice or mineral water? | Meyva suyu veya maden suyu mu alırdınız? | |
Would you like red or white wine? | Kırmızı mı yoksa beyaz şarap mı alırdınız? | |
Would you like dessert? | Tatlı alır mısınız? | |
Would you like tea or coffee? | Çay veya kahve alır mısınız? | |
Would you like ice cream? | Dondurma alır mısınız? | |
I am bringing your bill. | Hesabınızı getiriyorum. | |
Can you dial your card code number? | Kart şifrenizi tuşlayınız. | |
Have a good appetite | Afiyet olsun | |
Salad | Salata | |
Soup | Çorba | |
Starters / Aperetives | Başlangıçlar / Aperatifler | |
Main course | Ana yemek | |
Meat meals | Et yemekleri | |
Fish meals | Balık yemekleri | |
Chicken meals | Tavuk yemekleri | |
Kebaps | Kebaplar | |
Pizzas | Pizzalar | |
Snacks | Ara sıcaklar | |
Desserts | Tatlılar | |
Drinks without alcohol | Alkolsüz içecekler | |
Drinks with alcohol | Alkollü içecekler | |
Cold drinks | Soğuk içecekler | |
Hot drinks | Sıcak içecekler | |
Yoghurt | Yoğurt | |
Apple | Elma | |
Pear | Armut | |
Watermelon | Karpuz | |
Melon | Kavun | |
Grape | Üzüm | |
Grapefruit | Greyfurt | |
Sugar | Şeker | |
Milk | Süt | |
Olive oil | Zeytinyağı | |
Vinegar | Sirke | |
Lemon | Limon | |
Salt | Tuz | |
Black pepper | Karabiber | |
Red pepper | Kırmızı biber | |
Beer | Bira | |
One litre wine | Bir litre şarap | |
35 cc wine | 35 ml şarap | |
Home wine | Ev şarabı | |
Sparkling wine | Köpüklü şarap | |
Whisky | Viski | |
Brandy | Konyak | |
Raki | Rakı | |
Coke | Kola | |
Tea | Çay | |
Coffee | Kahve | |
Coffee with milk | Sütlü kahve | |
Mineral water | Maden suyu | |
Fruit juice | Meyva suyu | |
Our restaurant is open between | Restaurantımız saatlerinde açıktır. | |
We have packet service to houses. | Evlere paket servisimiz vardır. | |
Our telephone for packet service is 0 | Paket servisi için telefonumuz 0 ’dır. | |
Breakfast | Kahvaltı | |
Lunch | Öğlen yemeği | |
Dinner | Akşam yemeği | |
Chair | Sandalye | |
Table | Masa | |
Napkin | Peçete | |
Glass | Bardak | |
Plate | Tabak | |
Fork | Çatal | |
Knife | Bıçak | |
Spoon | Kaşık | |
Dessert spoon | Tatlı kaşığı | |
Teaspoon | Çay kaşığı |
Stonehenge - Taşdevri
|
Transportation Ulaşım
Bus Otobüs
Wait at the red line. | Kırmızı çizgide bekleyiniz. | |
The bus will move after 15 minutes. | Otobüs 15 dakika sonra kalkacaktır. | |
There is a bus every thirty minutes. | Her onbeş dakikada bir otobüs seferi vardır. | |
The bus goes to the city centre. | Otobüs şehir merkezine gider. | |
Can I take your luggage? | Bagajınızı alabilir miyim? | |
Have you got two suitcases? | 2 tane mi bavulunuz var? | |
Here is your suitcase number | Buyurun bavul fişiniz. | |
How many people are you? | Kaç kişisiniz? | |
12,00 Turkish Liras one person | 1 kişi 12,00 TL.’dir | |
12,00 Turkish Liras equals to 6 Euros. | 12,00 TL, 6 Euro karşılığıdır. | |
Have you got 2 Turkish Liras to change? | 2,00 TL. bozuk paranız var mı? | |
Here is the rest of your money | Buyurun paranızın üstü. | |
Here is your receipt | Buyrun bu fişiniz. | |
Where do you want to get off? | Nerede inmek istiyorsunuz? | |
Do you want to get off at the last stop? | Son durakta mı inmek istiyorsunuz? | |
We will arrive in the city centre in 20 minutes. | Şehir merkezine 20 dakika sonra varacağız. | |
The bus terminal is open 24 hours. | Otobüs terminali 24 saat açıktır. |
Faydalı olabilecek diğer bazı konu başlıklarımız
İngilizce Zamanlar (Tensler)
Dünyanın 7 (Yedi) Harikası İngilizce Tanıtımı ve Özeti
İngilizce Diyaloglar
Train Tren
Please, go in the queue for the ticket. | Tren bileti için lütfen kuyruğa giriniz. | |
Where do you want to go? | Nereye gitmek istiyorsunuz? | |
Which day do you want to go? | Hangi gün gitmek istiyorsunuz? | |
For how many people do you want a ticket? | Kaç kişilik bilet istiyorsunuz? | |
Do you want a single ticket? | Tek yön bilet mi istiyorsunuz? | |
Which class do you want? | Hangi sınıftan istiyorsunuz? | |
Do you want a double way ticket? | Gidiş-dönüş mü istiyorsunuz? | |
Do you want a wagon with a bed? | Yataklı vagon mu istersiniz? | |
The fare for a double way ticket is 90,00 Turkish liras | Gidiş-dönüş bilet fiyatı 90,00 TL’dir. | |
Here is the rest of your money. | Buyurun paranızın üstü | |
Here is your ticket. | Buyrun biletiniz | |
Is there a restaurant on the train? | Trende restaurant vardır. | |
Departure hour is , arrival hour is | Kalkış saati , varış saati ’dir. | |
Your train will depart from the 4th platform. | Treniniz 4. perondan kalkacaktır |
İngilizce kelime öğrenmek tabii ki konuşabilme konusunda çok yararlıdır. Ancak işe İngilizce gramer ile başlamak temelinizi daha güçlü kurmanızı sağlar. Yeni bir İngilizce kelime, cümle içinde öğrenilirse, tek başına öğrenmeye çalışmaktan daha kolay akılda kalır. Dil uzmanları, her dilde olduğu gibi İngilzce'de de bir yabancı dili kolay öğrenebilmek için, o dilde çok kullanılan kelimelerin öğrenilmesinin başlangıçta çok faydalı olduğuna inanmaktadırlar. Ancak, İngilizce'yi mükemmel konuşmak için gramer bilgisi esastır. Sadece İngilizce kelime ezberlemek yeterli olmaz. Çok kullanılan İngilizce kelimeleri öncelikli olarak öğrenmeye çalışırken, aynı zamanda da sistemli bir İngilizce gramer çalışması yapmak gerekmektedir.
Hatırlatma: Sitemizdeki İngilizce konuları Limasollu Naci İngilizce eğitim setleri içeriklerinden alınmış bulunmaktadır. |
Taxi Taksi
Where do you want to go? | Nereye gitmek istersiniz? | |
We will be there for 15 minutes. | 15 dakika sonra orada olacağız. | |
Do you want to see the city centre? | Şehri görmek ister misiniz? | |
Taximeter starts with 2 Turkish Liras. | Taksi metre 2,00 TL.’den başlamaktadır. | |
The place you will go to will cost about 12 Turkish Lira. | Gideceğiniz yer yaklaşık 12,00 TL. tutar. | |
12,00 Turkish Liras, please. | 12,00 TL. lütfen. | |
Have you got 2 Turkish Liras to change, please? | Sizde 2,00 TL. bozuk var mı? | |
Of course, you can pay in Euro, too. | Tabii ki Euro olarak da ödeyebilirsiniz. | |
… Turkish Liras is 10 Euros. | … TL 10 Euro olur. | |
I will give the rest of the money to Liras. | Para üstünü TL vereceğim. | |
Here is the rest of your money. | Buyrun paranızın üstü. | |
Have a nice holiday | İyi tatiller. |
Faydalı olabilecek diğer bazı konu başlıklarımız
Active Passive Voice - Etken Edilgen Cümleler
Past Perfect Tense
İngilizce Metinler ve Türkçeleri
In the way Yolda
Where do you want to go? | Nereye gitmek istiyorsunuz? | |
You should follow this way for Grand Bazaar. | Kapalı çarşı için bu yolu takip etmelisiniz. | |
Take the first right, go straight, it is the second street on the left. | İlk sağ sokaktan girin, düz gidin soldaki ikinci sokak. | |
Next to | Yanında | |
On the right | Sağında | |
On the left | Solunda | |
On | Üstünde | |
Under | Altında | |
Cross | Çaprazında | |
Opposite the way | Yolun karşısında | |
Go on directly | Düz devam ediniz | |
The first right | İlk sağ | |
The first left | İlk sol | |
Take the second right | İkinci sağdan dönünüz | |
Take the second left | İkinci soldan dönünüz | |
The first street | İlk sokak | |
The second street | İkinci sokak | |
Street | Cadde | |
Crossroads | Kavşak | |
Road | Yol / Sokak | |
Ringroad / highway | Çevreyolu | |
Coast way | Sahil yolu | |
One way | Tek yönlü yol | |
Double way | Gidiş-geliş yol | |
Tunnel | Tünel | |
District | Semt | |
City | İl | |
Town | İlçe | |
Car | Araba | |
Taxi | Taksi | |
Bus | Otobüs | |
Bus stop | Otobüs durağı | |
Underground | Metro | |
Trolley | Tramvay | |
Lorry | Kamyon | |
Van | Kamyonet |
Theatre Tiyatro
Which session do you want a ticket for? | Hangi seans için bilet istersiniz? | |
Today, we have 2 sessions. | Bugün 2 seansımız var. | |
Here is your ticket for the second session. | İkinci seans için biletinizi buyurun. | |
Which seats do you prefer? | Hangi koltukları tercih edersiniz? | |
The fare of the ticket for two is 20,00 Turkish Liras. | İki kişilik biletin fiyatı 20,00 TL.’dir. | |
The play will start after 20 minutes. | Oyun 20 dakika sonra başlayacak. | |
The play has got 2 acts. | Oyun 2 perdeliktir. |
Cloth store Giyim mağazası
Our department for men is upstairs. | Bay reyonumuz üst kattadır. | |
Our department for women is on the entrance floor. | Bayan reyonumuz giriş katındadır. | |
Our department for children is downstairs. | Çocuk reyonumuz alt kattadır. | |
What would like? | Ne arzu etmiştiniz? | |
What colour skirt do you want? | Ne renk etek istersiniz? | |
What is your skirt size? | Etek bedeniniz nedir? | |
Is this size small? | Bu beden küçük mü? | |
Is this size big? | Bu beden büyük mü? | |
Did this size fit you? | Bu beden tam oldu mu? | |
What kind of dress are you looking for? | Nasıl bir elbise arıyorsunuz? | |
Are you looking for a night dress? | Gece elbisesi mi arıyorsunuz? | |
Are you looking for a casual dress? | Günlük elbise mi arıyorsunuz? | |
What is your swimming trunk size? | Mayo bedeniniz nedir? | |
Do you want the swimming trunk in 2 pieces or one piece? | İki parça mı tek parça mayo mu istersiniz? | |
Do you want to pareo? | Pareo ister misiniz? | |
This year, blue is a fashion for swimming trunks | Mayoda bu yıl mavi renk moda. | |
Do you want slippers for the beach? | Plaj terliği ister misiniz? | |
Do you want a straw hat? | Hasır şapka ister misiniz? | |
What is your shirt size? | Gömlek bedeniniz nedir? | |
What kind of shirt do you want? | Nasıl bir gömlek istersiniz? | |
I want to see your white shirt pattern. | Beyaz gömlek modelinizi göstermek isterim. | |
What is your shoe size? | Ayakkabı numaranız nedir? | |
What colour shoes do you want? | Ne renk ayakkabı istersiniz? | |
Here is your black, stout leather shoe. | Siyah kösele tabanlı ayakkabınızı buyurun. | |
What size trousers do you wear? | Pantolon bedeniniz nedir? | |
Our jeans models are in that department. | Jean pantolon modellerimiz şu reyondadır. | |
Are you looking for a suit? | Takım elbise mi arıyorsunuz? | |
What denim are you looking for? | Nasıl kesim arıyorsunuz? | |
One buttoned? | Tek düğmeli mi? | |
Two buttoned? | İki düğmeli mi? | |
Double-breasted? | Kruvaze mi? | |
What colour tie do you think of? | Kravatınızı ne renk düşünürsünüz? | |
How old is your child? | Çocuğunuz kaç yaşında? | |
A girl or a boy? | Kız mı erkek mi? | |
What colour sweatshirt do think of? | Ne renk sweatshirt düşünüyorsunuz? | |
Do you want a T-shirt? | Tişört ister misiniz? | |
Do you want a sweatshirt? | Sweatshirt ister misiniz? | |
Do you want a pullover? | Kazak ister misiniz? | |
Do you want V type collar or a round collar? | V yaka mı yoksa yuvarlak yaka mı istersiniz? | |
Do you want a bicycle collar T-shirt? | Bisiklet yaka tişört ister misiniz? | |
Do you prefer pink colour? | Pembe rengi tercih edebilirsiniz | |
The price is 95,00 Turkish Liras. | Fiyatı 95,00 TL.’dir. | |
I can make a discount for you. | Size indirim yapabilirim. | |
You can pay by credit card. | Kredi kartı ile ödeyebilirsiniz. | |
Did you like this? | Bunu beğendiniz mi? | |
Didn’t you like this? | Bunu beğenmediniz mi? |
Faydalı olabilecek diğer bazı konu başlıklarımız
Simple Present Tense
Şahıs Zamirleri
Romeo ve Juliet özeti, konusu
Electronic Store Elektronik Mağazası
How can I help you? | Nasıl yardımcı olabilirim? | |
What kind of camera are you looking for? | Nasıl bir fotoğraf makinesi arıyorsunuz? | |
Our latest model is 8 MP. | En yeni modelimiz 8 MP’dir. | |
These are our smallest models. | En küçük modellerimiz şunlardır. | |
These are our thinnest models. | En ince modellerimiz şunlardır. | |
These are our most professional models. | En profesyonel modellerimiz şunlardır. | |
There are two more different coloured cameras like this. | Bu fotoğraf makinesinin 2 rengi daha vardır. | |
The price of the camera is ,00 Turkish Liras. | Fotoğraf makinesinin fiyatı ,00 TL.’dir. | |
Are you recording the video? | Video çekici mi arıyorsunuz? | |
Here is the small type of video recorder. | Buyurun bu küçük boy video çekicidir. | |
This video recorder takes photos, too. | Bu video çekici aynı zamanda fotoğraf da çeker. | |
This machine Works with SD. | Bu makine SD kartı ile çalışır. | |
The batteries endure 8 hours. | 8 saat pil ömrü vardır. | |
You can take photos with a 64 GB SD card. | 64 GB SD kartı ile fotoğraf çekebilirsiniz. | |
This is the cheapest model. | En ucuz model budur. | |
This is the most expensive model. | En pahalı model budur. | |
The price of this model is the best. | Bu modelin fiyatı uygundur. | |
Are you looking for MP3? | MP3 mü arıyorsunuz? | |
How many GB of MP3 are you looking for? | Kaç GB’lık MP3 arıyorsunuz? | |
The memory of this MP3 is of 8 GB | Bu MP3’ün hafızası 8 GB’dır. | |
How many kits have this MP3 got? | Bu MP3’ün araç kiti de vardır. | |
This MP3 has got a radio speciality. | Bu MP3’ün radyo özelliği vardır. | |
You can load waw files to MP3. | MP3’e waw dosyası yükleyebilirsiniz. | |
Do you want a mobile phone? | Cep telefonu mu istiyorsunuz? | |
What model are you looking for? | Nasıl bir model arıyorsunuz? | |
With camera | Kameralı | |
With MP3 | MP3’lü | |
It can take a photo. | Fotoğraf çekebilir. | |
Hands-free speciality | Eller serbest özelliği | |
Polyphonic voice speciality | Polifonik ses özelliği | |
80 hours battery life expectancy | 80 saat pil ömrü | |
hours stand by | saat bekleme süresi | |
SD can be put in | SD kartı takılabilir. | |
What kind of laptop are you looking for? | Nasıl bir dizüstü bilgisayar arıyorsunuz? | |
This laptop has a good price | Bu dizüstü bilgisayarın fiyatı çok uygundur. | |
DVD players are in this stall | DVD oynatıcılar bu standadır |
Cosmetics Kozmetik
Perfumes for women are on this side. | Bayan parfümleri şu taraftadır. | |
What kind of smell are you looking for? | Nasıl bir koku arıyorsunuz? | |
These are flower smelling perfumes. | Bunlar çiçek kokulu parfümlerdir. | |
These are fruited perfumes. | Bunlar meyvalı parfümlerdir. | |
There is the soap of this trademark. | Bu markanın sabunu vardır. | |
There is a deodorant of this trademark. | Bu markanın deodorantı vardır. | |
Perfumes for men are on this side. | Erkek parfümleri bu taraftadır. | |
Which trademark perfume are you looking for? | Hangi marka parfüm arıyorsunuz? | |
There aren’t products of that firm. | O firmanın ürünü mevcut değil. | |
I suggest you the product of this firm. | Size bu firmanın ürününü öneririm. | |
This product is new. | Bu ürün yeni çıktı. | |
Would you like to try? | Denemek ister misiniz? | |
This is our best selling product. | Bu en çok satan ürünümüzdür. | |
What colour lipstick do you want? | Ne renk ruj istersiniz? | |
Blusher | Allık | |
Mascara | Rimel | |
Mascara | Maskara | |
Eyeshadow | Göz farı | |
Fingernail polish | Oje | |
Acetone | Aseton | |
Cotton | Pamuk | |
Toothpaste | Diş macunu | |
Toothbrush | Diş fırçası | |
Soap | Sabun | |
Hair spray | Saç spreyi | |
Softeninig -cream | Nemlendirici krem | |
Night cream | Gece kremi | |
Day -cream | Gündüz kremi | |
Shampoo | Şampuan | |
Bath gel | Banyo jeli | |
Make-up bag | Makyaj çantası |
Coiffeur Kuaför
Which type cutting do you want? | Hangi model kesim istersiniz? | |
Shall we cut your hair short? | Saçınızı kısa mı keselim? | |
Shall we change your hair colour? | Saç renginizi değiştirelim mi? | |
Which colour should we dye your hair? | Hangi renge boyayalım? | |
Chestnut colour goes well with you | Size kestane rengi daha yakışır | |
Do you want to have your hair dyed the same colour? | Saçınızı aynı renge mi boyatmak istersiniz? | |
Should we cover only white parts? | Sadece beyazları mı kapatalım? | |
Do want your hair washed? | Saçınızı yıkatmak ister misiniz? | |
Do you want a manicure? | Manikür ister misiniz? | |
Do you want to pedicure? | Pedikür ister misiniz? | |
What would you like to drink? | İçmek için ne alırdınız? | |
Would you like to read a magazine? | Dergi okumak ister misiniz? | |
Would you like to read a newspaper? | Gazete okumak ister misiniz? | |
Would you like your hair to be knot? | Saçınızı topuz mu istersiniz? | |
Do you want fohn to your hair? | Saçınıza fön mü istersiniz? | |
Shall we put spray on your hair? | Saçınıza sprey sıkalım mı? | |
Do you want skincare? | Cilt bakımı ister misiniz? | |
Massage | Masaj | |
Eyebrow | Kaş | |
Shade | Röfle | |
Fringe | Kahkül | |
Knot of hair | Topuz | |
Epilating wax | Ağda | |
Blonde | Sarışın | |
Tawny | Esmer | |
Auburn | Kumral | |
Reddish | Kızıl | |
Short hair | Kısa saç | |
Long hair | Uzun saç | |
Hair cut | Saç tıraşı | |
Beard shave | Sakal tıraşı | |
Feet care | Ayak bakımı | |
Hand care | El bakımı |
Faydalı olabilecek diğer bazı konu başlıklarımız
Simple Future Tense
İngilizce Saatler - Saat Nasıl Söylenir?
Titanik filmi İngilizce konusu, hikayesi, özeti
Bookstore Kitapevi
Newspaper | Gazete | |
Monthly magazine | Aylık dergi | |
House magazines | Ev dergileri | |
Sport magazines | Spor dergileri | |
Women magazines | Kadın dergileri | |
Men magazines | Erkek dergileri | |
Design magazines | Tasarım dergileri | |
Weekly | Haftalık | |
Novel | Roman | |
City guide | Şehir rehberi | |
City map | Şehir haritası | |
Dictionary | Sözlük | |
Child storybooks | Çocuk hikaye kitapları | |
Child painting books | Çocuk boyama kitapları | |
Card postal | Kartpostal | |
Notebook | Defter | |
Ball-point pen | Tükenmez kalem | |
Music CD | Müzik CD’si | |
DVD | DVD | |
Record | Plak | |
Cartoon | Çizgi film | |
Adventure film | Macera filmi | |
Documentary film | Belgesel film |
Post Office Postane
Which county will you send your card postal? | Kartpostalınızı hangi ülkeye göndereceksiniz? | |
Stamp fare for Europe is 15 Turkish Liras. | Pul ücreti Avrupa için 15,00 TL.’dir. | |
Do you want to send by plane? | Uçakla mı göndermek istiyorsunuz? | |
It arrives in about a week. | Yaklaşık 1 haftada adrese ulaşır. | |
For a 2 kg packet, you must pay 20,00 Turkish Liras. | 2 kiloluk paket için 20,00 TL ödemelisiniz. | |
Do you want to send a money order? | Havale mi göndermek istiyorsunuz? | |
Fill in this form, please. | Lütfen bu formu doldurunuz. | |
Charge of sending money is 3,00 Turkish Liras. | Gönderim ücreti 3,00 TL’dir. | |
Can I get the fare? | Ücreti alabilir miyim? | |
Your money order was sent. | Havaleniz gönderildi. | |
Your money order has come. | Havaleniz geldi. | |
Can I get your ID card? | Kimliğinizi alabilir miyim? | |
Here is your money. | Buyrun paranız. | |
You can pay your telephone bill. | Telefon faturanızı ödeyebilirsiniz. | |
You can pay your credit debt. | Kredi kartı ödemenizi yapabilirsiniz. | |
Cabled TV | Kablolu TV | |
ADSL | ADSL | |
Mobile phone number | Cep telefonu numarası | |
Water bill | Su faturası | |
Electricity bill | Elektrik faturası | |
Credit card statement | Kredi kartı ekstresi | |
Letter | Mektup |
At doctor’s office Doktorda
Have you got an appointment? | Randevunuz var mı? | |
Which part of your body aches? | Nereniz ağrıyor? | |
How long has it been aching? | Ne zamandan beri ağrıyor? | |
I am giving a pain killer | Ağrı kesici veriyorum | |
Are you allergic | Alerjiniz var mı? | |
Are you diabetic | Diyabetli misiniz? | |
Are you pregnant? | Hamile misiniz? | |
Open your mouth, please | Ağzınızı açınız | |
Which tooth of yours is aching? | Hangi dişiniz ağrıyor? | |
Your tooth must be pulled out. | Dişinizin çekilmesi gerek. | |
Do you smoke? | Sigara kullanıyor musunuz? | |
You must stop smoking. | Sigarayı bırakmalısınız. | |
Cough, please | Öksürünüz | |
Lie | Uzanınız | |
Is there pain here? | Burada ağrı var mı? | |
Use this medicine, please. | Bu ilaçları kullanınız lütfen. | |
How do you feel? | Nasıl hissediyorsunuz? | |
You must relax. | Dinlenmeniz gerek. | |
Relax for 1 or 2 days. | gün dinlenin. | |
I will write a report for 2 days for you. | Size 2 günlük rapor yazacağım. | |
Headache | Baş ağrısı | |
Toothache | Diş ağrısı | |
Tummy ache | Karın ağrısı | |
Stomach ache | Mide ağrısı | |
Muscle ache | Adale ağrısı | |
Catching a cold | Soğuk algınlığı | |
Influenza | Nezle | |
Flue | Grip | |
Sprained ankle | Ayak bükülmesi | |
Broken foot | Ayak kırılması | |
Broken arm | Kol kırılması | |
Injured arm | Kol incinmesi | |
Injured muscle | Kas zedelenmesi | |
Prescription | Reçete | |
Bandage | Sargı | |
Dressing a wound | Pansuman | |
Cure | Tedavi | |
Doctor | Doktor | |
Nurse | Hemşire | |
Nurse’s aide | Hasta bakıcı | |
Hospital | Hastane | |
Examine office | Muayenehane | |
Emergency | Acil durum | |
Traffic accident | Trafik kazası | |
Home accident | Ev kazası | |
Injury | Yaralanma |
Police Polis
Did you lose your way? | Yolunuzu mu kaybettiniz? | |
Did you lose your child? | Çocuğunuz mu kayboldu? | |
Do you speak our language? | Dilimizi konuşabiliyor musunuz? | |
Can you understand me? | Beni anlayabiliyor musunuz? | |
Have you got your child’s photo? | Çocuğunuzun fotoğrafı var mı? | |
How old is your child? | Çocuğunuz kaç yaşında? | |
What was he wearing? | Üzerinde hangi giysiler vardı? | |
Where were you together last? | En son nerede birlikteydiniz? | |
Don’t worry, we informed all the staff. | Merak etmeyin, tüm ekibe haber verdik. | |
We will find your child at the soonest time. | Çocuğunuzu en kısa zamanda bulacağız. | |
Did you lose your bag? | Çantanızı mı kaybettiniz? | |
Where did you lose it? | Onu nerede kaybettiniz? | |
What things are in your bag? | Çantada neler vardı? | |
When did you lose it? | Onu ne zaman kaybettiniz? | |
What colour is your bag? | Çantanızın rengi nedir? | |
Did you lose your travel bag? | Valizinizi mi kaybettiniz? | |
How big is your travel bag? | Ne büyüklükte bir valizdi? | |
What was in your travel bag? | İçerisinde neler vardı? | |
Passport | Pasaport | |
Purse | Cüzdan | |
Driving licence | Ehliyet | |
Money | Para | |
Credit card | Kredi kartı | |
Dollar | Dolar | |
Euro | Euro | |
Pound | Pound | |
Turkish Liras | TL | |
T-shirt | Tişört | |
Pullover | Kazak | |
Shoe | Ayakkabı | |
Trousers | Pantolon | |
Towel | Havlu | |
Sock | Çorap | |
Coat | Mont | |
Waistcoat | Yelek | |
Scarf | Atkı | |
Beret | Bere | |
High boot | Çizme | |
Boot | Bot | |
Underwear | İç çamaşır | |
Pyjamas | Pijama | |
Glove | Eldiven |
Faydalı olabilecek diğer bazı konu başlıklarımız
İngilizce Türkçe Sözlük
Present Continuous Tense
İngilizce Hikayeler
Sport Spor
You can rent a ski team. | Kayakları kiralayabilirsiniz. | |
You get a ski lesson. | Kayak dersi alabilirsiniz. | |
One hour is 40,00 Turkish Liras. | Bir saati 40,00 TL.'dır. | |
Did you ski before? | Daha önce kaydınız mı? | |
How many times did you get the lesson? | Kaç kere ders aldınız? | |
You can get a tennis lesson. | Tenis dersi alabilirsiniz. | |
Did you play tennis before? | Daha önce tenis oynadınız mı? | |
Be at court at | Saat ’da kortta olunuz. | |
You can rent rackets. | Raket kiralayabilirsiniz. | |
You can join in group lessons. | Grup dersine katılabilirsiniz. | |
Group lesson is cheaper. | Grup dersi daha ucuzdur. | |
Ladies' undressing room. | Bayan soyunma odası | |
Men undressing room | Erkek soyunma odası | |
Toilet | Tuvalet | |
Sauna | Sauna | |
Stream room | Buhar odası | |
Turkish bath | Türk hamamı | |
Squash court | Squash kortu | |
Tennis court | Tenis kortu | |
Fitness hall | Fitnes salonu | |
Basketball | Basketbol | |
Football | Futbol | |
Volleyball | Voleybol | |
Tennis | Tenis | |
Running band | Koşu bandı | |
Row | Kürek | |
Bicycle | Bisiklet | |
Cardiovascular test | Kardiyo yapmak | |
Pilates | Pilates | |
Group lesson | Grup dersi | |
Sport shoes | Spor ayakkabı | |
Ball | Top | |
Trainers | Eşofman | |
Shorts | Şort |
Faydalı olabilecek diğer bazı konu başlıklarımız
Simple Past Tense
İngilizce Seviye Tespit Sınavı
İngilizce Yönler
Accessories Aksesuar
Necklace | Kolye | |
Earring | Küpe | |
Ring | Yüzük | |
Bracelet | Bilezik | |
Mirror | Ayna | |
Hairband | Saç bandı | |
Comb | Tarak |
Important verbs Önemli Fiiller
To introduce | Tanışmak | |
To speak | Konuşmak | |
To look | Bakmak | |
To see | Görmek | |
To hear | Duymak | |
To want | İstemek | |
To ask | Sormak | |
Necessary | Gerekli olmak | |
To walk around | Gezmek | |
Wander | Dolaşmak | |
To do shopping | Alış-veriş yapmak | |
To enjoy | Beğenmek | |
To like | Hoşlanmak | |
To look for | Aramak | |
To find | Bulmak | |
To walk | Yürümek | |
To run | Koşmak | |
To write | Yazmak | |
To read | Okumak | |
To fall in love | Aşık olmak | |
To love | Sevmek | |
To listen | Dinlemek | |
To watch TV | Televizyon seyretmek | |
To listen to music | Müzik dinlemek | |
To send e-mail | E-mail yollamak | |
To get e-mail | E-mail almak | |
To be online on the internet | İnternete girmek | |
To send card postal | Kartpostal yollamak | |
To drink | İçmek | |
To eat | Yemek | |
To have fun | Eğlenmek | |
To be careful | Dikkat etmek | |
To taste | Tatmak | |
To follow | Takip etmek | |
To try | Denemek |
In the supermarket Süpermarkette
A packet of cubic sugar | 1 kutu kesme şeker | |
A packet of tea leaves | 1 paket poşet çay | |
Rice | Pirinç | |
A kilo of cucumber | Bir kilo salatalık | |
A kilo of tomatoes | Bir kilo domates | |
Potatoes | Patates | |
Aubergine | Patlıcan | |
Pepper | Biber | |
Pumpkin | Kabak | |
Detergent | Deterjan | |
Chewing gum | Çiklet | |
Chocolate | Çikolata | |
gr cheese | gram peynir | |
gr olive | gram zeytin | |
A jar of jam | 1 kavanoz reçel | |
Butter | Tereyağı | |
A packet of macaroni | 1 paket makarna | |
Toilet paper | Tuvalet kağıdı | |
Honey | Bal | |
Fig | İncir | |
Cherry | Kiraz | |
Strawberry |
çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası