değişim nedir felsefe / Batıya Yön Veren Metinler - “Değişim” ile Neyi Kastediyoruz? -

Değişim Nedir Felsefe

değişim nedir felsefe

Her şeyin ilk nedeni olan bu arkhe kelimesini ilk kullanan filozof ise Thales’tir.

Ama o ilk değişmeyeni, yani arkheyi ateş değil ‘su’ olarak düşünmüştü. Arkheyi de her şeyin ana maddesi, kaynağı çıktığı yer anlamında kullanmıştı. Bu sebeple metafizik düşünce, felsefi düşünce, hatta bilimsel düşünce MÖ ’lerde Aydın civarında yaşayan bu Thales’le başlatılır. Bizim alanımız felsefe değil, bu konulara dalarsak hata yapmama şansımız yok.

Ama yine felsefecilerin yazdıklarına dayanarak, en azından metafizik ve felsefi düşüncenin bir Yunan filozofu olan Thales’le başlatılmasının bilimsel değil ideolojik olduğunda bizim şüphemiz yoktur.

Bununla daha önceki Mısır, Hind, Çin ve Pars medeniyetlerinin görmezden gelindiği ve her şeyin kaynağının bugün Batının bir parçası olan Yunan’dan başlatılmak istendiği açıktır. Bunu da ehline bırakalım. Bu su arkhesiyle bir ilişkisi düşünülebilir diye şu anlamdaki ayeti kerimeyi de hatırlayalım: ‘İnkârcılar bilmiyorlar mı ki, gökler ve yer bitişik idiler, biz onları ayırdık, canlı olan her şeyi de sudan yarattık. Hala inanmayacaklar mı?’ (Enbiya 30). Yine de su onların zannettiği gibi bir ilk neden değildir.

To print the story please do so via the link in the story toolbar.

• İlk Çağ'da Efes'te yaşayan Herakleitos (MÖ ) arkhe problemi ve doğadaki değişim meselesi üzerine kafa yormuştur.

• Yaşadığı dönemde lakabı Karanlık Herakleitos’tur.

Bunları biliyor muydunuz?

Heraklitos, düşüncelerini açık ve öğretici bir tarzda aktarmadığı, okuyucusundan aktif bir felsefi katılım ve çaba beklediği için 'Karanlık Filozof' olarak da anılır. Bu 'Karanlık Filozof'un sinirli mizacı ve taşkın tavırları, deli olduğuna dair söylentilerin de ortaya çıkmasına sebep olur.

Yaşadığı dönemde yöneticilerle ve yurttaşlarla hiçbir zaman anlaşamayan Heraklitos, dağlara çekilerek münzevi bir yaşam sürer.

Evrenin ana maddesi nedir?

  • Herakleitos’a göre “arkhe” ateştir. Ateş, ölçüsü değişse de değişimin temelinde bulunur. Ateş, oluş ve bitişi sağlayandır. Bu durum süreklidir yani her şey sürekli bir değişim içindedir.
  • Değişimi anlamak için zamanı düşünmek yeterlidir. Her şey karşıtıyla vardır ve kaçınılmaz olarak karşıtına dönüşecektir. Yaşam ölüme, sıcak soğuğa… Karşıtların savaşı uyumlu birliğe ve ardından yeniden karşıtların savaşına dönecektir. Değişimin maddesi ateş, ilkesi logostur.Logos ölçüdür, akıldır. Değişimi yöneten genel yasadır.

Herakleitos'a göre değişimin diyalektik bir karakteri vardır.

Diyalektik karşıtların mücadelesini ve aynı zamanda birliğini ifade eder.

HERAKLEITOS'UN ÖNEMİ

Herakleitos'un akış/değişim öğretisi sonraki dönemde Sofist kuşkuculuğun ve görececiliğin en büyük dayanağı olmuştur.

  • Parmenides bugün İtalya sınırları içindeki kıyı şehri Elea'da doğar. (MÖ )
  • Felsefe tarihinin ilk büyük karşıtlığının tarafı olan Parmenides, Herakleitos’un düşüncelerinin tam tersini dile getirmektedir.

 DEĞİŞİM NEDEN OLANAKSIZ?

  • Parmenides’e göre değişim, bir şeyin o şey olmaktan çıkıp başka bir şey olmasıdır. Yani bir şey varken yok olmaktadır. Yokluk olmadığından yok olmak da mümkün değildir. O hâlde değişim duyusal bir yanılgıdır.
  • Varlığın değiştiğini düşünmek mantıksal bir hatayla çelişkiye düşmektir. Varlık vardır ve yokluk yoktur. Düşünce var olanların bilgisine sahiptir, yokluk olmadığından yokluğun bilgisi de olamaz.

PARMENİDES'İN ÖNEMİ

Parmenides'in değişimi reddetmesi, duyulara karşı olan güvensizliği ve bilgi konusunda aklı ön plana çıkarması, kendinden sonraki birçok filozofu da etkilemiştir. Bunlardan biri ilk çağın en önemli filozoflarından biri olan Platon'dur.

Bibliography/Kaynakça

  • Herakleitos, Fragmanlar, çev. Cengiz Çevik, İş Bankası Kültür Yayınları
  • Parmenides, Doğa Hakkında, çev. Y. Gurur Sev, Pinhan Yayınları

Düşünelim!

Her şey sonsuz bir değişim içinde ise hiçbir şey aynı kalmayacaktır. Bu durumda gerçekliğin doğru bir bilgisini edinmek mümkün mü? Mümkün ise bu bilginin doğruluğu da değişken ve göreceli olmaz mı? Herakleitos ve Parmenides'in görüşlerinden yola çıkarak tartışın.  

HERAKLEİTOS VE DEĞİŞİM

HERAKLEİTOS VE DEĞİŞİM

“Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir.” Herakleitos

İzmir/Efesli Herakleitos (MÖ. ); evrenin kökeni hakkındaki tüm mistik bilgileri reddeder. O, evrenin hiç kimse tarafından yaratılmadığını, aksine her zaman var olduğunu ileri sürer. Önemli olanın; onun düzenini, yapısını incelemek ve tanımak olduğunu belirtir.

 

Bir Nehirde İki Kez Yıkanılmaz

Heraklit&#;e göre evrende sabit olan bir şey yoktur. Değişmez olarak gördüğümüz herşey görünüştür. Esas olan değişmedir. &#;Bir nehirde iki defa yıkanılmaz&#; sözü, her şeyin bir oluş bir değişme içinde bulunduğunu ifade etmek için söylenmiştir. Fıkıhta da, “Bir su ile iki kez abdest alınmaz,” kuralı vardır.

 

Çatışma ve Değişim

Döngüsel Değişim Doğası

Platon:”Her şey her zaman değişir.” Empedokles; “Değişim çatışma ile olur. Değişim; “sevgi” ve “çatışma” diye adlandırılan iki kuvvet arasında sürekli ikiye ayrılan bir dünyadır. Her zaman değişen şeyle karşılaşırız.” Fakat Herakleitos’a göre bu değişimin ardından daha önemli ve daha temel bir birlik vardır: “Soğuk şeyler ısınır, ısınan soğur, ıslanan kurur, kavrulan nemlenir.”

 

Herakleitos; “Aynı şey yaşam ve ölüm, uyanıklık ve uyku, genç ve yaşlı için de geçerlidir. Çünkü karşıtlar, değişim sayesinde birleniyorlar. Birbirlerine dönüşüyorlar. Şu halde evrenin temel hakikati değişimdir. En yüce, yani “Tanrısal” bakış açısı, tüm karşıtlıkları birlikte görür: Gece ve gündüz, yaz ve kış, savaş ve barış, bereket ve kıtlık, hepsi aynıdır. Tanrısal bakış açısıyla, iyilik ve kötülük de aynıdır.

 

İki bin yıl sonra Hegel (), Herakleitos’un karşıtların birliğinin dönen girdabından, “sürekli değişim” şeklindeki tarihsel mefhumu buldu. Bu mefhum; tez, antitez ve sentez idi. Savaş; tez ve antitezin sentez üretmesiydi. Bu savaş; kimilerini tanrıya yani efendiye, kimilerini ise yalnızca insana ama köleye döndürür. İşte bu felsefe; Çinli bilge Lao Tzu Tao (MÖ. 6. Asır)’nun, ying ile yang’ın karşılıklı etkileşimlerinde tezahür eden “döngüsel doğa”sı idi.

Çağımız, Düşünme

Çağımızda da değişim çatışma vasıtasıyla gerçekleşmektedir. Fakat bu çatışma, geçmişin savaşlardaki fiziksel çatışması yerine zihinsel çatışma ile yapılıyor. Artık insanlar birbirleriyle savaşlarda fiziksel çatışmaları yerine, düşünürlerin oturdukları yerde kafalarında fikirleri çatıştırarak değişimi ve gelişimi üretmektedirler. Artık düşünme yoksa gelişme de yoktur.

 

Gerçi savaş gibi fiziksel çatışmaların kendileri hiçbir gelişme üretmiyordu. Gelişme, bu fiziksel çatışmaları okuyan anlayan ve tanımlayan düşünürler sayesinde oluyordu.

 

Çağımız felsefesi, değişim ve gelişim üzerine kuruludur. Değişim ve gelişimi sağlamayan bilakis statikliği doğuran her şeyin yok sayılması gerektiğine inanılır. İşte günümüz felsefesini doğuran iki filozoftan alıntılar:

 

Spinoza (): “Bilge bir insan güçlüdür. Hele de yalnızca şehvetiyle güdülen bir cahile kıyasla çok daha üstündür. Çünkü cahil insan, dışsal nedenler yüzünden pek çok açıdan tahrik edilmekte ve bir türlü ruhsal huzura erememekle kalmaz, aynı zamanda o hem kendisinin hem Tanrı’nın hem de şeylerin tümüyle cahili olarak yaşar. Tutkulara maruz kalmayı ve edilgin olmayı bırakır bırakmaz var olmayı da bırakır. Diğer taraftan bilge insan; ruhsal açıdan sarsılmaz, tam tersine kendisinin, Tanrı’nın ve şeylerin belirli bir ebedi zorunlulukla bilince sahip olduğu için var olmaya asla son vermez ve her zaman ruhsal dinginliği yaşar.”

 

Spinoza: “Kutsal diye bilinen metinler, çeşitli yazarlara ait kusurlu insan yapılarıdır, hiç de Tanrı kaynaklı değillerdir. Geleneksel dinler, batıl inanç ve aldatmacadan oluşan bir karışımdır. Sadece felsefece düşünmeyen kitleleri temel ahlaki ilkelere yönlendirdiği ölçüde yararlıdır.”

 

“Kutsal diye bilinen kitaplar, gelişmenin önündeki en büyük engel olarak kullanılırlar.”

Hume (): “Herhangi bir teoloji kitabını veya metafizik ekolüne ait kitabı elimize aldık, sormak gerekir; bunda nicelik ve sayı hakkında herhangi bir soyut akıl yürütme var mı? Hayır. Peki, maddi gerçeğe ve varoluşa dair herhangi bir deneysel akıl yürütme içeriyor mu? Hayır. O halde atın onu ateşe gitsin; çünkü safsatadan ve yanılsamadan başka bir şey içermez.”

 

Hume: “Din ve din adamları insanlık için her zaman zararlıdır ve her zaman ya batıl inançların ya da coşkunluğun doruklarına çıkma peşinde koştukları görülür. Hristiyanlığın tüm yolları, en çok da Katoliklik, ayrıca onda yapılan yenilenme hareketi sadece çılgınların ve coşkunların eseridir.” “Tanrı’ya yakın ol, dinden uzak dur!”

 

Bir toplum için en büyük tehlike; o toplumu oluşturan halk tarlasının değişime ve gelişime karşı olan geçmişin bilgilerinin muhafazakarı olmasıdır. Çünkü yeni nesil ürünleri o tarladan üremektedir. Bu yeni nesiller de değişimi ve gelişimi sağlayamayacaklardır.

 

Mehdi

Gelişmemenin Sembolü

Son zamanlarda ülkemizde “mehdi” denen bir varlığın geleceği konuşuluyor. Şunu bilmek gerekir ki, öyle bir mehdi hiçbir zaman gelmeyecek. Fakat geçmişte mehdi olma iddiasında bulunmak kolay idi, çünkü gerçekle ilgisi olmayan spekülatif bilgiler üretebilmek mehdi olmak için yeterli idi. Fakat yazılımla hareket üreten ve “yapay zeka” yapan çağımızda mehdi olabilmek için yazılım icatçısı olmak şarttır. Yapay zeka devrinde “sivri külah” adı verilen mehdilerin yapabilecekleri hiçbir şey yoktur. Sadece ülkeyi sömürürler. Bir ülke için en acıklı durum, ülkenin en üst tabaka yetkililerinin, hala antikçağ “Mehdi” kafasında olmalarıdır. Mehdilik, tarih boyunca, hep çağa ayak uyduramayanların gelişmemelerinin hatta geriye gitmek istemelerinin sembolü olmuştur.

 

“Bir ülkede mehdi rağbet görüyorsa, o ülke değişime karşıdır demektir.”

Artık bir kişi ile kurtuluş yoktur. Artık eğer bir ülkede 80 milyon kişi varsa, 80 milyon kişinin hepsinin cevherini kullanmalarıyla kurtuluş mümkündür. Bunun dışındaki laflar, iç sömürgeci laflarıdır. Müslümanlara “mehdi” lansmanı yapanların hiçbiri hiçbir işini mehdiye bırakmıyor. Milletin olan devletin malını haksızca ele geçirerek kral hayatı yaşıyor.

 

Mehdi gelmese de gelse de, yöneticiler değil, yönetilenler fatura ödeyecektir.

 

Kanmayalım, İslam kaplamalı, mantolamalı iç sömürgecilere!

 

“Sözümona kafa katmanını işgal edenlerin, mahiyetini açıklayamadıkları, içini dolduramadıkları boş “İslam” söylemleriyle, Müslümanlar avutularak sömürülmektedirler.”

 

Bir ülkenin kafa katmanını işgal eden kişileri düşünün; toplumun avam düzeyinde iseler, ülkenin hayrına onlardan ne beklenebilir ki!

 

“Türkiye şu anda Katolik İslamı yaşamaktadır. Ne zaman İslamın Protestanlığı gelir, işte ondan sonra Türkiye kurtuluşa, felaha erebilecektir.”

Mehdi; Deccal Olmanın İfadesi

Fenomenoloji Felsefesi şu tespiti yapar: “Mehdi’nin gelmesini isteyen kişi, aslında kendisinin deccal olduğunu ifade etmektedir. Çünkü Mehdi, deccallara gelecektir.”

Kum Torbası

Boksörler, gelişmek amacıyla antrenman yapmak için “kum torbası” kullanırlar. Ne yazık ki bugün İslam dünyası, insanlığın kum torbası olarak kullanılıyorlar. Böyle kullanılmasının temel müsebbipleri, kendilerinden olan yöneticiler olmaktadırlar. Çünkü onlar, yönetebilmek ve sömürebilmek için halklarını çağın gerçeklerinden uzak tutuyorlar. Çağdaş düşünme biçimini öğrenmelerini önlüyorlar. Çağlarına uyumlu değişmemelerini, çağın gerisinde kalmalarını sağlıyorlar.

 

Çağdaş düşünme işlemini öğren ve kendini kurtarmaya bak!

 

 

Bu yazıyı paylaş :

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası