normal mch / MCH Nedir, MCHC Düşüklüğü ve Yüksekliği - Acıbadem Hayat

Normal Mch

normal mch

MCH nedir, neden olur ve normal değeri kaç olmalı? MCH düşüklüğü belirtileri

MCH Nedir?

MCH, "ortalama hücre hemoglobini" anlamına gelen bir kısaltmadır. Kırmızı kan hücrelerindeki hemoglobin miktarının ortalamasını ölçen bir parametredir. Hemoglobin, kırmızı kan hücrelerinde bulunan ve oksijeni dokulara taşımaya yarayan bir proteindir. MCH değeri, kırmızı kan hücrelerinin oksijen taşıma kapasitesi hakkında bilgi verir ve anemi teşhisi için kullanılır. MCH değerleri, yaşa ve cinsiyete bağlı olarak değişebilir ve bir tam kan sayımı testinde ölçülür.

MCH Normal Değeri Kaç Olmalı?

MCH değerleri, yaşa ve cinsiyete bağlı olarak değişebilir. Genel olarak, pikogram (pg) aralığında olması normal kabul edilir. Bebekler ve çocuklar için ise yaşlarına bağlı olarak normal MCH değerleri farklıdır.

MCH Düşüklüğü Kanser Belirtisi Mi?

MCH düşüklüğü tek başına kanser belirtisi olmayabilir; ancak kanser hastalarında MCH düşüklüğü sıkça görülebilir. Özellikle kemik iliği kanserleri veya kanser tedavisi gören hastaların MCH düzeylerinde düşüş yaşanabilir. Bu nedenle, MCH düşüklüğü, kanser riski değerlendirmesinde kullanılabilen bir faktördür, ancak başlı başına bir kanser belirtisi olarak kabul edilmemelidir.

MCH Düşüklüğü

MCH düşüklüğü, anemi olarak bilinen durumun bir belirtisidir ve kırmızı kan hücrelerindeki ortalama hemoglobin miktarının düşük olduğunu gösterir. Bu durum, kırmızı kan hücrelerinin oksijen taşıma kapasitesinin azaldığına işaret eder. MCH düşüklüğü, demir eksikliği, B12 vitamini eksikliği, folik asit eksikliği, kan kaybı ve kronik hastalıklar gibi faktörlerden kaynaklanabilir.

MCH Düşüklüğü Belirtileri

MCH düşüklüğü belirtileri, anemi belirtileriyle benzerlik gösterir ve şunları içerir:

  • Yorgunluk ve halsizlik
  • Soluk cilt rengi
  • Baş dönmesi ve baş ağrısı
  • Hızlı veya düzensiz kalp atışları
  • Nefes darlığı
  • Ellerde ve ayaklarda soğukluk ve uyuşma
  • Tırnaklarda kırılganlık ve şekil bozuklukları
  • İştahsızlık

MCH düşüklüğü, vücuttaki oksijen eksikliğinin etkilerini yansıtan bu belirtilerle kendini gösterir.

MCH Düşüklüğü Neden Olur?

MCH düşüklüğüne yol açabilecek faktörler şunlardır:

  1. Demir eksikliği: Demir eksikliği, anemi ve MCH düşüklüğünün en yaygın nedenidir. Demir, hemoglobin üretimi için önemli bir mineraldir ve yetersiz demir alımı, hemoglobin üretimini etkileyerek MCH düşüklüğüne yol açabilir.
  2. B12 vitamini ve folik asit eksikliği: Bu vitaminler, kırmızı kan hücrelerinin üretimi ve sağlığı için önemlidir. Yetersiz B12 vitamini ve folik asit alımı, hemoglobin düzeylerinin düşmesine neden olabilir ve MCH düşüklüğüne yol açabilir.
  3. Kan kaybı: Aşırı kan kaybı, hemoglobin düzeylerinin düşmesine ve dolayısıyla MCH düşüklüğüne neden olabilir. Kan kaybı, yaralanmalar, cerrahi işlemler, menstrüasyon ve iç kanamalar nedeniyle meydana gelebilir.
  4. Kronik hastalıklar: Böbrek hastalığı, romatoid artrit, lupus ve diyabet gibi kronik hastalıklar, MCH düşüklüğüne yol açabilir. Bu durum, hastalıkların vücuttaki iltihaplanma ve kırmızı kan hücrelerinin ömrünü kısaltma etkilerinden kaynaklanır.
  5. Kemik iliği problemleri: Kemik iliği, kırmızı kan hücrelerinin üretildiği yerdir. Kemik iliği hastalıkları, enfeksiyonlar ve kanserler gibi nedenlerle MCH düşüklüğüne yol açabilir.

MCH Düşüklüğü Ne Demek?

MCH düşüklüğü, vücuttaki ortalama hücre hemoglobinin normal değerlerin altında olduğu anlamına gelir. Bu durum, vücudun dokularına yeterli oksijen taşıyamadığı anemiye işaret eder. MCH düşüklüğü yaşayan kişiler, uygun tedavi ve yönetim stratejileri için bir sağlık uzmanına danışmalıdır. Tedavi, MCH düşüklüğünün nedenine bağlı olarak demir veya vitamin takviyeleri, ilaçlar, kan transfüzyonları veya kemik iliği nakli gibi yöntemler içerebilir.

MCH düşüklüğünün erken teşhisi ve tedavisi, vücuttaki oksijen taşıma kapasitesini artırarak genel sağlığı iyileştirmeye yardımcı olur. Bu nedenle, anemi şüphesi olan kişilerin doktor kontrolü ve gerekli tetkiklerle değerlendirilmesi önemlidir.

Bu tezin, veri tabanı üzerinden yayınlanma izni bulunmamaktadır. Yayınlanma izni olmayan tezlerin basılı kopyalarına Üniversite kütüphaneniz aracılığıyla (TÜBESS üzerinden) erişebilirsiniz.
Gaziantep ve yöresinde hemoglobinopati ve talasemi sıklığının hemoglobin elektroforezi ile saptanması / Screening of hemoglobinopathies and thalassemia in Gaziantep with hemoglobin electrophoresis
Yazar:SİBEL AHİ
Danışman: YRD. DOÇ. DR. İCLAL MERAM
Yer Bilgisi: Gazi Üniversitesi / Sağlık Bilimleri Enstitüsü / Biyokimya Ana Bilim Dalı
Konu:Biyokimya = Biochemistry
Dizin:Elektroforez = Electrophoresis ; Hemoglobinler = Hemoglobins ; Hemoglobinopatiler = Hemoglobinopathies ; Talasemi = Thalassemia Onaylandı
Yüksek Lisans
Türkçe

s.
ÖZET Yüksek Lisans Tezi GAZİANTEP YÖRESİNDE HEMOGLOBİNOPATİ VE TALASEMİ SIKLIĞININ HEMOGLOBİN ELEKTROFOREZİ İLE SAPTANMASI Sibel AHİ Gaziantep Üniversitesi-Sağlık Bilimleri Enstitüsü Biyokimya Anabiüm Dalı Danışman : funduszeue.infoç.Dr. İclal MERAM OCAK 98 84 Sayfa Hemoglobinopati ve talasemiler anemi ile karakterize olan, herediter geçiş gösteren, Türkiye'nin bazı bölgelerinde yüksek prevalansa sahip hastalıklardır. Bu çalışmada Gaziantep Üniversitesi Şahinbey Araştırma ve Uygulama Hastanesi 'ne kontrol veya hastalık nedeni ile gelen yaşlarındaki toplam hastada selüloz asetat hemoglobin elektroforezi uygulanarak HbA, HbA2, HbF yüzdeleri, tam kan sayımlan ile eritrosit ve indisleri saptanarak sonuçlar istatistiksel olarak değerlendirilmiştir. Değerlendirmede 0 < yaş < 15 grubunda yaş, cinsiyet, MCV > 79 fl MCV < 79 fl değerlerine göre gruplanan hastalarda HbA, HbA2, HbF yüzdelerinin normal sınırlarda olduğu saptanmıştır. HbA ile MCV (p < ) nin negatif yönde anlamlı bir ilişkiye sahip olduğu bulunmuştur. Tam kan parametrelerinden MCV, MCHC'nin düşük, WBC, RBC, Hb, Hct, MCH, PLT'in referans değerlerle uyumlu olduğu saptanmıştıfunduszeue.info > 79 fl MCV < 79 fi değerlerine sahip gruplar arasında RBC, Hb, Hct, MCH, MCHC değerleri arasında farklılık bulunduğu saptanmıştır. 15 < yaş < 60 grubunda cinsiyet, sigara kullanımı, MCV > 79fl, MCV < 79 fl'ye göre gruplandırılan hastalarda HbA, HbA2, HbF'in normal sınırlarda olduğu, RBC, MCV, Hb ile korelasyonlarının bulunmadığı tespit edilmiştir. Tam kan parametrelerinde ise Hct'nin düşük, WBC, RBC, Hb, MCV, MCH, MCHC'nin normal şuurlarda olduğu saptanmıştır. Sigara kullanımının Hct üzerine etkili olduğu, MCV > 79 fi MCV < 79 fi olmasının Hb, Hct, MCH değerlerinde farklılığa neden olduğu saptanmıştır. Elde edilen veriler incelendiğinde MCV, MCH değerleri düşük, RBC, Hb, değerleri normal veya düşük, HbF yüzdeleri normal sınırlarda, HbA2 yüzdeleri 'den yüksek olan (X±SD, ± ) kişilik örneklem grubundaki 13 hastaya klinik bulgularının da desteklenmesiyle talasemi minör tanısı konulmuştur. Yapılan korelasyon analizi sonucunda RBC, MCV, Hb ile HbA ve HbA2 arasında ilişki bulunmadığı saptanmıştır. Talasemi minörlü hasta oram ise % olarak tespit edilmiştir. Sonuç olarak Gaziantep ve yöresinde talasemi minör sıklığının % olduğu, selüloz asetat elektroforezi rutin hemoglobinopati ve talasemi taramasında kullanılabileceği kanısına varılmıştır. Anahtar kelimeler : HbA, HbA2, HbF, Talasemi
ABSTRACT M.S. Thesis SCREENING OF HEMOGLOBINOPATHIES AND THALASSEMIA IN GAZİANTEP WITH HEMOGLOBIN ELECTROPHORESIS Sibel AHİ Gaziantep University-Graduate School of Health Sciences Department of Biochemistry Supervisor : Assist. Prof. İclal MERAM JANUARY '98 84 Pages Hemoglobinopathies and thalassemia and hereditary hematological diseases characterized with anemia and have a high prevalance in certain regions in Turkey. In this study, subjects between years old applied to Gaziantep University Şahinbey Research and Application Hospital were included HbA, HbA2, HbF rations complete blood counts and erythrocyte indices of them were determined by means of alkali cellulose acetate electrophoresis and statistically evaluated. Subjects 0 < age < 15 years old were subgrouped according to age, sex, MCV (cut off 79 £1). Their HbA, HbA2, and HbF percentages were within reference limit. Statistically significant negative correlation was observed between MCV and HbA2. MCV and MCHC were found to be decreased, rest of the whole blood parameters were with in the normal limits. The difference between RBC, Hb, Hct, MCH, MCHC values and MCV > 79 fl and MCV < 79 £1 were found. UlO < age < 15 group were subgrouped according to sex, tobacco consumption, MCV > 79 fl and MCV <> 79 fl. HbA, HbA2 were within normal limits and were not correlated with RBC, MCV or Hb of the whole blood parameters. It is evaluated that in WBC parameters Hct is low, WBC, RBC, Hb, MCV, MCH and MCHC are at normal ranges. Although smoking is effective on Hct, Hb, Hct, MCH values were affected by MCV > 79 fl and MCV< 79 fl. The thalassemia minor was treated at 13 patients selected from individuals which is MCV, MCH values are low, RBC, Hb values are low and/or normal ranges and HbF% is normal ranges, HbA2 is higher than % (X ± SD, ±). Also this results were supported by clinical symptoms. RBC, MCV and Hb were not correlated to HbA and HbA2 with correlation analysis. It is established that proportion of thalassemia minor %. As a result of this investigation is that the prevalence of thalassemia minor in Gaziantep region is %. And also it is concluded that cellulose acetate electrophoresis can be used to search hemoglobinopathy and thalassemia in routine analysis. Key words : HbA, HbA2, HbF, thalassemia. IV
Dr. Ayşe Kılıç*, Dr. Gülbin Gökçay**
* Uzm.; İstanbul Üniv. Tıp Fak. Çocuk Sağlığı ve Hast. Çocuk Sağlığı Enstitüsü
** Prof.; İstanbul Üniv. Tıp Fak. Çocuk ve Sağlığı Hast.  Çocuk Sağlığı Enstitüsü

 Demir eksikliği tüm yaş gruplarında özellikle aylar arasında bebek ve çocuklarda aneminin en yaygın nedeni olarak kabul edilmektedir. Demirin, insan organizmasında yaygın olarak kullanılması nedeni ile eksiklik durumlarında tüm sistemler etkilenmekte ve pekçok sistemik belirtiler ve klinik bulgular ortaya çıkmaktadır. Çocuklardaki demir eksikliğinin klinik bulguları erişkinlerden farklılık göstermektedir ve özellikle anemi dışındaki etkileri ön plana çıkmaktadır. Ayrıca büyümenin hızlandığı dönemlerde daha sık görülmekte, beslenme biçimi, sosyoekonomik durum ve geçirilmiş enfeksiyonlar oluşumuna katkıda bulunmaktadır. 
 Demir eksikliği anemisinin tanısı iyi alınan bir öykü, fizik inceleme, tam kan sayımı, eritrosit indeks değerleri ve periferik kan yaymasının değerlendirilmesiyle çoğunlukla konulabilir.

 Öyküde; hastanın yaşı, beslenme biçimi, gastrointestinal kanama, malabsorbsiyon ve parazitozlara yönelik sorulara yanıt aranmalıdır. Adolesan dönemdeki kız çocuklarında menstrüasyonların sıklık ve süresi öğrenilmelidir. Tablo1'de demir eksikliği anemisinin en sık nedenleri özetlenmiştir.
 Demir eksikliği anemisinde eritrositler hipokrom mikrositerdir . 

 Laboratuvar yöntemleriyle demir eksikliğinin tanısında kullanılan birçok parametre vardır. Ancak bu testlerin sonucu anemi dışındaki pekçok etmene bağlı olarak da değişebilir (Tablo 2 ve 3).

 Serum Ferritin Düzeyi: Normal koşullar altında depo demirini yansıtmaktadır. Çocuklarda normal değerleri yaşla değişkenlik göstermekte yenidoğanda yüksek olan değerler bebeklik ve çocukluk çağında azalmaktadır. Düşük ferritin değerleri demir depolarının azalmış olduğunu gösterirken hafif üst solunum yolu enfeksiyonları, gastroenteritler gibi çocuklarda yaygın olarak görülen enfeksiyonlarda ve inflamasyonda normal ya da yüksek düzeyler elde edilebilmektedir. 

Tablo 1. Demir eksikliği anemisinin nedenleri

 Prenatal Nedenler
      Prematürelik
      İkiz ve çoğul gebelikler 
      Fetomaternal transfüzyon
      Diğer kanama nedenleri
 Postnatal Nedenler
      Beslenme yetersizliği 
      Ek besinlere geç başlama
      Aşırı inek sütü kullanımı
      Vejeteryan ve semivejeteryan beslenme
      Zayıflama rejimleri, yeme bozuklukları
      Emilim bozuklukları
      Kronik ishaller
      Kronik enfeksiyonlar
      Sindirim sistemi anomalileri
      Malabsorbsiyon
      Demir gereksiniminin arttığı durumlar
      Akut veya kronik kan kaybı
       Paraziter enfeksiyonlar
      Hızlı büyüme dönemleri

 Tablo 2. Çocuklarda demir eksikliği tanısında laboratuvar testleri ve eşik değerleri

 Hematolojik testler             Yaş (yıl)             Eşik değer
 Hb                                     0,                 < 7 g/dl
                                                               < 9 g/dl
 Hct                                                         < %32
 MCV                                                     < 70 fl
                                                               < 73 fl
 MCH                                                     < 22 pg
                                                               < 25 pg
 MCHC                                                   < 32 g/dl
 RDW                                                      > % 5

 Biyokimyasal Testler     Yaş (yıl)             Eşik değer
 Serum demiri                                          < 30 µg/dl
 TSDBK                                                 > µg/dl
                                                               > µg/dl
 Transferrin Satürasyonu                          < %8
                                                               < %9
 Eritrosit protoporfirini                              >35 µg/dl tamkan
 Serum ferritin                                          µg/L
 

Tablo 3. Demir ile ilgili biyokimyasal testleri etkileyen durumlar

 Test                  Yükselten Nedenler          Düşüren Nedenler 
 Serum demiri     Günün geç saatlerinde          Enfeksiyon
                          örnek alınması                      İnflamasyon
                          Diyetteki demir
                          Demir tedavisi
 Transferrin         Oral kontraseptif                  Enfeksiyon ve inflamasyon
 Ferritin              Enfeksiyon ve inflamasyon     Hipotroidi 
                          Hepatosellüler hastalık           Vitamin C eksikliği
 Eritrosit             Kurşun zehirlenmesi
                          Hemolitik anemi
 Protoporfirin     Enfeksiyon ve inflamasyon
 

 Plazma Demir Düzeyi: Serum demiri, demir bağlama kapasitesi ve transferrin satürasyonu değerleriyle belirlenebilmektedir. 
Serum demirinin tamamına yakın bölümü transferrine bağlı olarak taşınmakta olup gün içinde değişiklikler göstermektedir. Demir eksikliği anemisinde ise düşük düzeylerde bulunmaktadır. Sabahları daha yüksek akşamları daha düşük değerlerde olması nedeniyle kan örneklerinin sabah ya da öğleden önce alınması önerilmektedir. 

 Total demir bağlama kapasitesi (TDBK) serum demirinden daha az değişiklikler göstermekte demir eksikliğinde artmaktadır. 
Transferrin satürasyonu ise serum demirinin TDBK'ne oranını göstermekte demir eksikliğinde ve enfeksiyonlarda azalmış düzeylerde bulunmaktadır. 

 Serbest Eritrosit Protoporfirin Düzeyleri: Demir eksikliği ve enfeksiyonlardan birkaç gün sonra orta derecede yükselirken kurşun zehirlenmesi olgularında çok yüksek değerlere ulaşabilmektedir. 

 Ortalama Eritrosit Hacmi (MCV) ve Ortalama Hemoglobin Hacim (MCH): Değerleri Demir eksikliği anemisinde MCV ve MCH değerleri düşüktür. Eritrositler hipokrom mikrositerdir. Bu değerler tam kan sayımını ölçen çoğu elektronik aygıttan hazır olarak elde edilebilmektedir. Ancak heterozigot talasemi ve Hemoglobin H hastalığında zaman zaman da kronik enfeksiyonlarda benzer biçimde sonuçlar elde edilmektedir. 

 Ortalama Eritrosit Hemoglobin Konsantrasyonları (MCHC): En doğru olarak Hb'nin Htc'ye bölünmesiyle hesaplanmakta ancak demir eksikliğinin ileri evrelerinde düşük değerler görülebilmektedir. 

 Ortalama Eritrosit Hacmi Genişliği (RDW): Demir eksikliğinin en erken bulgusu olarak RDW'deki artış kabul edilmekte heterozigot a ve b talasemide ise normal düzeyler görülmektedir. Ancak çok ender görülen Hemoglobin H ve S Beta talasemide de yüksek değerler görülebilmektedir. 

 Serum Transferrin Reseptör Düzeyleri (sTRI): Kronik enfeksiyonların ayırıcı tanısında önem taşımakta demir eksikliğinde, hemolitik anemi, talasemi, ve hemolitik anemilerde artmış bulunabilmektedir. Bazı araştırmacılar sTRI/log fer değerlerinin demir eksikliği anemisinin tanısında yararlı olabileceğini ileri sürmektedirler. 
 Kemik iliği aspirasyonlarından elde edilen ve Prusya mavisi ile boyanan örneklerde demirin olmadığının gösterilmesi altın standart olarak kabul edilse de çocuklarda ve erişkinlerde kullanılmamaktadır. 

 Demir Tedavisine Hemoglobin Yanıtı: Sağlıklı bebek ve çocuklarda görülen aneminin en sık nedeni diyet demirinin yetersizliğinden kaynaklanmaktadır. Son 1 ay içinde herhangi bir enfeksiyon geçirmemiş çocuklara 1ay 3 mg/kg/gün demir tedavisi verildiğinde hemoglobin değerlerinde 1 g/dl artışın görülmesi bugün için çocuklarda demir eksikliği anemisinin tanısında "altın standart" olarak kabul edilmektedir. Ancak ailenin tedaviye uyumundan emin olunmalı ve ülkemizin beta talasemi kuşağında olması da düşünülerek bir ay sonunda yeterli yanıt alınamazsa tedavi sürdürülmemeli, diğer yardımcı testlere başvurulmalıdır. Çocuklarda demir eksikliği anemisi tanısı koyarken kullanılacak eşik değerler erişkinlerinkinden farklılık göstermektedir (Tablo 1).

 Demir eksikliği anemisinin laboratuvar bulguları hastalığın dönemlerine göre değişebilir. 
 1. Prelatent dönem: Anemi görülmez. Eritrositler normal büyüklük, görünüm ve sayıdadır. Ancak demir depolarında azalma sonucunda serum ferritin değerleri düşük bulunmaktadır. 
 2. Latent dönem: Eritropoezde demir eksikliği ortaya çıktığı için düşük ferritin düzeylerinin yanında eritrosit protoporfirini ve RDW değerlerinde artış görülmektedir. Ayrıca serbest transferrin düzeyi (sTRI) de artmış, kemik iliğinde demir deposu tükenmiştir. 
 3. Erken demir eksikliği: Demir eksikliğinin eritropoez üzerine etkisi belirgin olmaya başlamakta, MCV ve hemoglobin değerlerinde hafif düşme görülmektedir. 
 4. Geç demir eksikliği: Hemoglobin, MCV, ferritin serum demiri ve transferrin satürasyonu azalmış; RDW ve serbest eritrosit protoporfirini artmış bulunmaktadır. 

 Ayırıcı Tanı
 Demir eksikliği anemisi diğer birçok durumla karışabilir. Enfeksiyonlar da en sık 6 24 ay arasındaki çocuklarda görülmektedir. Enfeksiyonların neden olduğu anemi, özellikle bir yaş altında anne sütü ve demirden zengin besinlerle beslenen ve demir eksikliği prevalansının düşük olduğu orta ya da yüksek sosyoekonomik düzeydeki ailelerin çocuklarında görülür. 
 Ağır enfeksiyonlara aneminin eşlik ettiği uzun süredir bilinmektedir. Son yıllarda hafif ve yaygın enfeksiyonlarda da anemi görülebileceği üzerinde durulmaktadır. Otitis media, üst solunum yolu enfeksiyonları ve gastroenteritlerde hafif anemi prevalansı, 2 hatta 3 katına çıkabilmektedir. Anemi, enfeksiyonun derecesine göre gelişir, burada eritrosit sedimentasyon hızı yol gösterici olabilir. Genellikle üç günden uzun süren ateşin, anemi oluşumuna katkıda bulunduğu düşünülmektedir. Son aşılamadan özellikle kızamık aşısından sonra Hb'de g/dl düşüş görülmektedir. 
 İnflamatuar hastalıklara bağlı anemide demirin, hemoglobin yapımı için depolardan kullanımı ve intestinal emilimi bozulmakta, demir karaciğer, dalak, kemik iliği gibi depo yerine taşınmakta, intravasküler Hb yapımı azalmaktadır. Bu durumda sıklıkla normokrom normositer bir anemi görülmekle birlikte çocukların 1/3'ünde hipokrom ve normositer bir anemi de oluşabilmektedir. Ateş ve enfeksiyon demir emilimini baskılamaktadır. Özellikle aktive olmuş bağışıklık sisteminden salgılanan TNF ve g interferonun eritropoezi baskıladığı düşünülmektedir.
 Yapılan çalışmalarda Hb'i g/dl altında olan çocukların %20'sinde enfeksiyon varken yalnızca %7' sinin üç ay içinde hiç enfeksiyon geçirmediği saptanmıştır. Bu enfeksiyonlara eşlik eden anemide inflamatuar yanıtın, demir metabolizmasında oluşturduğu değişikliğin bir ay kadar sürdürebileceği belirtilmektedir. Akut enfeksiyonda serum demiri, depolara kaymakta ve serum demir düzeyinde hızlı azalma, ferritin de ise artma görülmektedir. Bu nedenle enfeksiyonlar, serum demirinin kullanılabilirliğini engelleyerek anemiye yol açmaktadır.

Tablo 4. Demir eksikliği, talasemi minör ve kronik hastalık anemisinde laboratuvar bulguları

                                                                                   Heterozigot  a ya da b       Kronik Hastalık
Laborotuvar Bulgusu              Demir eksikliği              Talasemi Trait               Anemisi 
 MCV                                        Düşük                                   Düşük                    Düşük ya da Normal
 Serum demiri                             Düşük                                   Normal                  Düşük
 Total serum demir bağlama kap. Artmış                                  Normal                  Düşük
 Transferrin satürasyonu               Düşük                                  Normal                  Normal, Düşük
 Serbest eritrosit protoporfirini     Artmış                                  Normal                  Artmış
 Serum ferritin düzeyi                   Düşük                                  Normal                  Artmış
 STfR                                         Artmış                                   Normal                  Normal
 Kemik iliğinde demir                    Yok                                    Var                        Var
 

 Tablo 5. Demir preparatları ce demir içerikleri

 Tablo 6. Besinlerdeki demir miktarları

 

Yapılan çalışmalar, demir tedavisiyle Hb düzeyindeki artışın son 3 ayda enfeksiyon geçiren çocuklarda daha yavaş olduğunu göstermektedir. 
 Tablo 4'de demir eksikliği anemisinin en çok karıştığı durumlardaki laboratuvar bulguları görülmektedir.

 Tedavi
 En sık kullanılan tedavi biçimi günde 3 mg/kg elementel demirin ağızdan, yemeklerden en az yarım saat önce alınmasıdır. iki yaştan küçük bebeklere sabah kahvaltısından yarım saat önce tek doz olarak verildiğinde iyi tolere edildiği bildirilmektedir. iki yaşından büyük çocuklarda doz biçiminde yemeklerden önce verilmesi önerilmektedir. Ferröz sülfat en sık kullanılan demir tuzu olmakla birlikte mide barsak sistemi üzerine yaptığı iritatif etkileri nedeniyle diğer ferröz tuzlar da seçilebilmektedir (Tablo 5).
 Demirin ağızdan günlük verilmesi sonucu emilimin her gün istenilen düzeyde olmadığı bildirilmektedir. Bir gün önce alınan yüksek miktardaki demirin ertesi gün alınan demirin emilimini azalttığı ve mukozal blok etkisine yol açtığı düşünülmektedir. Bu nedenle haftada bir ya da iki kez yüksek demir dozlarıyla tedavi denenmiş ortaya çıkan net etkinin günlük tedaviden farklı olmadığı ve uyumun daha iyi olduğu ve yan etkilerin de daha az olduğu görülmüştür. Ayrıca demir tuzlarıyla tedaviye uyumsuzluk ya da yan etkiler oluştuğunda demir emilimini bozmayan yiyeceklerle birlikte verilmesi ya da miktarının azaltılması önerilmektedir. 
Demirin emiliminin hızı aneminin ağırlığına da bağlıdır. Tedavinin ilk ayında özellikle en yüksek değerlere ulaşmaktadır. Bir aylık tedavi sonucunda hemoglobinde 1 g/dl'lik artış sağlanmışsa üç-dört ay daha sürdürülerek demir depoları doldurulmalıdır. Anemi, mikrositoz, eritrosit serbest porfirin düzeyleri ortalama üç ayda düzelmektedir.
 Ağır anemide bir-iki hafta içinde retikülositoz yanıtı görülmekle birlikte hafif anemide beklenilen düzeyler elde edilmeyebilir. Ağır demir eksikliğinde tedaviden 24 saat sonra kemik iliğinde değişiklikler görülebilmektedir. 

Aşırı demir yüklenmesine neden olmamak için beş aydan daha fazla demir kullanılmamalıdır. 

 Demir eksikliği anemisinin yeniden gelişmemesi için nedene yönelik önlemler alınmalı, demirden zengin besinlerin kullanılması, demir emilimini bozan süt, çay ve kepekli gıdaların demir preparatları ile birlikte alınmaması, C vitamininden zengin portakal suyu gibi emilimi arttırıcı besinlerle verilmesi sağlanmalıdır. 
 Ağızdan verilen demir tedavisine yanıt alınamadığı durumlarda aşağıdaki olasılıklar düşünülmelidir:
 1. Tedaviye uyumsuzluk ya da ilacın yanlış kullanımı,
 2. Kan yitiminin sürmesi,
 3. Tedavinin yeterince sürdürülmemesi,
 4. Mide pH'sını yükselten ilaçların kullanımı,
 5. Yanlış tanı.
 Çok ender durumlarda çocuklarda tek başına demir tedavisi yerine ağır anemiyi düzeltmek için kan transfüzyonları yapılmaktadır. Çocuklarda hemoglobinin g/dl ve altında olması, kalp yetmezliği bulgularının ortaya çıkması durumlarında paketlenmiş, yıkanmış eritrosit süspansiyonları ml/kg saat içinde vital bulgular yakından izlenerek verilmektedir. 

 Demir Eksikliği Anemisinden Korunma 
 Yaşamın ilk altı ayında demir eksikliğinin önemli nedenlerinden biri demir depolarının yetersiz olmasıdır. Fetüsün ağırlığı ve gebelik yaşı ile serum demiri arasında doğru bir orantı bulunur. Gebelikte gelişen hafif-orta derecedeki anemide, fetal demir düzeyi etkilenmez. Ancak ağır anemide (Hb'nin 7 g/dl'nin altında ise) yenidoğanın demir düzeyleri etkilenmektedir. Prematüre ve düşük doğum ağırlıklı bebeklerin demir depoları term doğan bebeklerden daha düşük, büyümeleri ise daha hızlıdır. Demir depoları erken tükeneceği için bu bebeklerde anne sütüyle beslenmeye iki ya da üçüncü ayda demir eklenmelidir. Ek gıdalara başlandığında ise kesinlikle demir yönünden zengin besinlerde verilmelidir. 
 Yaşamın ikinci altı ayında demir eksikliğinin temel nedeni hızlı büyümeyle birlikte diyette demirin yetersiz bulunmasıdır. Bu dönemde bebeğin demir gereksinimleri çocuğun gelişimine uygun olarak yiyebileceği demirden zengin besinlerin verilmesiyle karşılanabilir (Tablo 6).
 Oyun çocukluğu döneminde (bir-üç yaş) ana sorun aşırı süt tüketimidir. "Milkakolik sendrom" da denilen bu durumda sütün çocuğun açlığını oldukça kolay bir biçimde bastırması nedeniyle şişenin sonuna kadar içilmesiyle karakterizedir. Diyetin büyük bir kısmını oluşturması nedeniyle de diğer demirden zengin besinlerin alımını da engellemektedir. Bütün süt çeşitleri, keçi sütü ve soya sütü de dahil demir çok az içermeleri yanında demir emilimlerinin yetersiz olmaları nedeniyle günde ml den fazla tüketilmemelidir.
 Okul öncesi ( yaş) ve okul çocukluğu ( yaş) döneminde demir eksikliği anemisi az görülmekle birlikte okul çocukluğu dönemindeki çocuklarda daha çok beslenme hataları dışındaki nedenler; mide barsak hastalıkları (peptik ülser, kronik inflamatuvar barsak hastalıkları, reflü ösefajiti vb.) sık görülmektedir. Bu çocuklarda ısrar eden demir eksikliği anemisi durumlarında ayrıntılı araştırma gerekmektedir. 
 Ergenlik döneminde ( yaş) hızlı büyümenin yanında özellikle genç kızlarda menstrüasyonla kan kaybı, vejeteryan ve semivejeteryan beslenme biçimi, yetersiz besin alımı, zayıflama rejimleri, yeme bozuklukları (anoreksia nervosa vb.) demir eksikliğinin sık görülmesine neden olmaktadır.

Bu bilgilerin ışığı altında birkaç basit kuralın uygulamaya konulmasıyla çocuklarda demir eksikliğini önlenebilir.
Bakınız Çocuk Sağlığı Rehberi: Sayfa;  

  Kaynaklar:
 1. 1. Andrews NC, Bridges KR. Disorders of iron metabolism. Nathan and Oski's Hematology of Infancy and Childhood I (5. Baskı); p
 2. Bessman JD, Gilmer PR, Gardner FH. Improved classificationof anemias by MCV and RDW. Am J Clin Pathol ;
 3. Dallman PR, Yip R, Oski FA. Iron deficiency and related nutritional anemias in Hematology of Infancy and Childhood I (4. baskı) ; p
 4. Friere WB. Hemoglobin as a predictor of response toiron therapy and its use in screening and prevalance estimates. Am J Clin Nutr. ;
 5. Graham EA. The changing of anemia in infancy. Pediatrics in Review  ;
 6. National Dairy Council. Good nutrition for infants and pre-school children. London,
 7. Reeves JD, Yip R, Kiley VA, Dallman PR. Iron deficiency in infants: The influence of mild antecedent infection. J Pediatr. ; ;
 

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası