bir gülme geliyo / Bi' gülme Geliyor - song and lyrics by Henry The Lee | Spotify

Bir Gülme Geliyo

bir gülme geliyo

TRENDPOSTER Tam Mutsuz Olucam Bir Gülme Geliyor Retro Ahşap Poster SCMRP

TRENDPOSTER Tam Mutsuz Olucam Bir Gülme Geliyor Retro Ahşap Poster

Kurumsal Fatura

Satıcı : Trend Poster

Koleksiyona Ekle

Tahmini Kargoya Teslim: 9 gün içinde

79 favori

  • 15 gün içinde ücretsiz iade. Detaylı bilgi için tıklayın.
  • Bu ürün Trend Poster tarafından gönderilecektir.
  • 20*30 AHŞAP ÜZERİNE YÜKSEK ÇÖZÜNÜRLÜRLÜK POSTER TABLO . HİÇBİR YER DE BULAMAYACAĞINIZ ÖZGÜN TASARIMLAR .
  • Bu üründen en fazla 10 adet sipariş verilebilir. 10 adetin üzerindeki siparişleri Trendyol iptal etme hakkını saklı tutar.
  • Kampanya fiyatından satılmak üzere adetten fazla stok sunulmuştur.
  • İncelemiş olduğunuz ürünün satış fiyatını satıcı belirlemektedir.
  • Bir ürün, birden fazla satıcı tarafından satılabilir. Birden fazla satıcı tarafından satışa sunulan ürünlerin satıcıları ürün için belirledikleri fiyata, satıcı puanlarına, teslimat statülerine, ürünlerdeki promosyonlara, kargonun bedava olup olmamasına ve ürünlerin hızlı teslimat ile teslim edilip edilememesine, ürünlerin stok ve kategorileri bilgilerine göre sıralanmaktadır.

ÜRÜNÜN TÜM ÖZELLİKLERİ

Ürün Değerlendirmeleri

Henüz Yorum Yazılmamış.

Ürün Bilgileri

TRENDPOSTER Tam Mutsuz Olucam Bir Gülme Geliyor Retro Ahşap Poster

  • 20*30 AHŞAP ÜZERİNE YÜKSEK ÇÖZÜNÜRLÜRLÜK POSTER TABLO . HİÇBİR YER DE BULAMAYACAĞINIZ ÖZGÜN TASARIMLAR .
  • Bu üründen en fazla 10 adet sipariş verilebilir. 10 adetin üzerindeki siparişleri Trendyol iptal etme hakkını saklı tutar.
  • Kampanya fiyatından satılmak üzere adetten fazla stok sunulmuştur.
  • İncelemiş olduğunuz ürünün satış fiyatını satıcı belirlemektedir.
  • Bir ürün, birden fazla satıcı tarafından satılabilir. Birden fazla satıcı tarafından satışa sunulan ürünlerin satıcıları ürün için belirledikleri fiyata, satıcı puanlarına, teslimat statülerine, ürünlerdeki promosyonlara, kargonun bedava olup olmamasına ve ürünlerin hızlı teslimat ile teslim edilip edilememesine, ürünlerin stok ve kategorileri bilgilerine göre sıralanmaktadır.

Eskiden matrak cümleler, özlü sözler sakız kağıtlarına yazılırdı, Gırgır Dergisi vardı, gazetelerde karikatürler. Yaşam şartları ne kadar zor olsa da mizahı vardı hayatın. Etik kurullar yoktu hayatımda ama yaşamın etiği vardı. Sanki hak eden hak ettiğini alırdı. Çok çalışırsan karşılığını alırdın ya da ben öyle zannediyordum. Büyüyünce entrikaların, nasıl desem menfaat için koca koca insanların ne kadar küçülebildiğini gördüm. Ben böyle kötücül şeylerden bahsetmeyi sevmezdim ama yazmanın güzel tarafı bilinç altında saklanan farketmeden ağırlığa neden olan yüklerden kurtulmanı sağlaması. Yaş 44 ve o ünlü skorlamaya göre 5 yıllık kardiyak olay yaşama risk yüzdem arttıkça, akşamları aldığım tansiyon ilacının yanına bir de kolesterol ilacı eklendi. Bu nedenle fırsat buldukça yürümeye başladım. 

Bizim buralarda pek güzel kestane ağaçları var, önce meyve verdiler sonra yaprakları kızıllaştı/sarardı sonra yapraklarını dökmeye başladılar, bu günlerde de minik minik kuru dallarını dökmeye başladılar. Kötümser başladığıma bakmayın kendimle çoktan barıştım. Ne güzel diye düşündüm hem meyvesini verdi hem de ufak ufak sıkıntılarını, dertlerini salıveriyor toprağa.


Görebilirse bir dahaki baharı yine canlanacak. Bir ağaç olmak istesem kestane olmak isterdim. Camımızın önünde genç bir çam var benim oğlanlarla büyüyen her zaman dimdik yaprakları göğe doğru asil, her daim yeşilin en koyu tonu. Ne zaman baksam aynı, renk vermek istemese de bir tek kar yağdığında sanki daha bir mutlu.  Binlerce şiire onlarca şarkıya konu olan son baharı güzellemek değildi amacım yazmaya başlarken. Bu günlerde deneyimlerimi paylaşmak için bloğuma değil de bilimsel dergilere makaleler yazmaya başladım, hepsinin kendine özgü prensipleri var.

Biri özeti kelime ister diğeri kelime, azıcık bir giriş yapayım desem biter. Türkçesi kelime olan özet İngilizceye çevrilince kelime oluverir, kıs kısabilirsen.  Biz az kelimeyle çok daha fazla şey anlatabiliyoruz sanırım.  Hatta yemekte babamın el hareketiyle su istediğini anlayabilirdik. Hele o anahtar kelime seçimi yok mu Allah&#;ın emri mi neden kısıtlıyorsun beni? Ben HFNC yazmak istiyorum, yazamıyorum. Altın yol var bilirsiniz &#;parayı veren düdüğü çalar&#; sen iki yıl uğraşmışsın geceni gündüzüne katıp hastalarını iyi etmeye uğraşmışsın, bir de üzerine sürekli literatür tarayıp güncellemişsin kendini, hadi demişsin artık deneyimlerimi paylaşayım. Benim de bir katkım olsun. Dergi de benim emeğim ile sayı çıkartsın, benim yayınından atıf alsın, impactını arttırsın bir de üzerine benden fahiş ücretler talep etsin. Başka bir meslek grubunda böyle bir şey var mı? Bilime katkı mı yaptıkları, reklamcılık mı, beni dünyaya tanıtmak mı? Benden niye ücret alıyorsun? Benim aklımın eremediği birçok masraflarının (editörlük, akran denetimi, hosting servisi, arşivleme, koruma) olabileceğinin farkındayım bununla birlikte bir makale için &#; alan bir derginin bir sayıdaki kazancını düşünüyorum, burada bırakayım. 

O zaman benim yazım atıf aldıkça bana da payımı ver ! 

Bunu demek için daha vakit var 😊 hissediyorum.




Bilimsel yayın süreçlerine hakemlerin ve editörlerin gözünden de bakıp empati yapmak  isterseniz diye ülkemizden güzel bir çalışma gözüme ilişti &#;Bilimsel Yayın Deneyimleri: Editör, Hakem ve Yazar Olmak&#;(E-Uluslararası Eğitim Araştırmaları Dergisi ISSN: , Cilt: 13, No: 1, ss. ) Dr.Özden Ölmez Ceylan ve funduszeue.infoı Ağıroğlu Bakır Hocalarımı tanımasam da emeklerine sağlık.


Bir de yeşil yolları var bu dergilerin, aboneli dergi ya bunlar senden ücret almıyorlar ama scı-HUB&#;dan habersiz dünya doktorları abone oluyorlar ve bu dergileri okumak için bazan de sırf bir makale için para ödüyorlar. Belki de biz fakir olduğumuz için bana absürt geliyordur. Derginin bu yolundan gitmek istiyorsan yazara bedava ama bu sefer de yazını kabul ettirebilirsen ettir. 

Başta sakız kâğıdı demiştim ya aslında aklımdan geçen atasözü şuydu: 

A+CL>>>>>>> E + CL

Çoğunuz bulmuştur da ben gene de söyleyeyim, &#;Acele giden ecele &#;&#;

Bak şimdi çağrışım nerden A+PC>>>>>>>>>>>> E+PC

Eğer makalenizi herkes bedava görsün &#;açık erişim&#; benden olsun diyorsanız, &#;makale İşlem ücreti&#; yani APC (Article Processing Charge) ödemeyi en baştan, &#;makale yayınlanacak olursa&#; ödemeyi kabul ediyorsunuz. Bu oldukça yasal, dergiye makale yüklerken milliyetinizi soruyor, Mısırlı iseniz bu APC yi ödeyebilecek dernekler, vakıflar, STK&#;lar yani sponsorlar bulabilirsiniz ama Türk iseniz bu biraz zor. Bunun bir yolu varsa değerli hocalarım bizlere fikir verebilirse çok hora geçer. Bu yola nedense Altın Yol (Gold Open Access) demişler. Bu yolun çoook daha değerli olduğuna dikkat çekmişler sanırım.

 

Altın Yol, Prag Kalesi içinde simyagerlerin şerefine bu ismi alan metre uzunluğundaki sokağın ismidir, dönemin kralının muhafızları için yapılmış küçük ve renkli evlerden oluşmuştur. Franz Kafka bir dönem burada yaşamıştır.
Topkapı Sarayı Harem Dairesi&#;nin en eski yapılardan Altın Yol, Osmanlı tarihi boyunca unutulmaz anlara tanıklık etmiş. Bu güzergâhta padişahlar bayram günlerinde harem halkına altın dağıtırmış.

EPC de ise daha en baştan makalenizin editöryal incelemeleri için ücret istenmesidir, bu parayı vermeniz makalenin yayınlanacağı anlamı da taşımamaktadır. Ne demiştik bir de yeşil yol var, otobanda gitmek değil de kırlarda mutlulukla koşturmak anlamı taşıyor olmalı. Geçen hafta bu yoldan gitmek isterken bir derginin makaleme red gerekçesi &#;&#;&#;&#;&#;funduszeue.info tam olarak kritik bakıma odaklanmamış&#;&#;&#;&#; yahu benim hayatım kritik bakım, bunu bari yazmayın.

Kritik bakıma odaklanabildiğiniz musmutlu günler geçirmeniz dileğiyle


                                                           Sağlıcakla.

Bana Bir Gülme Geliyor

Geçmiş

Efsane bu ya! Hephaistos, şu Zeus’un oğlu olan… Çamurdan yaratıyor kadını, kalbinin yerine de bir kıvılcım koyuyor. Kadınların duygularını erkeklerden daha iyi yönetiyor olması bundan olsa gerek… Bütün tanrı ve tanrıçaların süslemek için verdiği hediye ve mücevherlerle daha bir güzel ve ışıltılı görünüyor kadın… Kral Zeus, kadına Pandora adını verirken, eline de her türlü kötülüğü içerisine hapsettiği kutuyu vererek yeryüzüne gönderiyor. Sıkıca da tembihliyor. Her şey bu kutunun açılmamasına bağlı… İnsanların hem selameti hem de felaketi… Ama merak Pandora’nın doğasında var… Dayanamıyor tahmin edeceğiniz gibi. Kutunun açılmasıyla bütün kötülükler yeryüzüne saçılıyor. O gün bu gündür tüm kötülüklerin anası kadın sayılıyor… Kadının ruhuna bahşedilen iyilik, güzellik, estetik, şefkat, sevgi, merhamet her ne varsa hoyratça kullanılıyor ya da yok sayılıyor yeryüzünde…

Yahudi yazınlarında da başka bir kötü kadın hikayesi… Lilit… Dişi Şeytan… Lilit, Âdem ile eş zamanlı olarak topraktan/tozdan yaratılıyor. Ama bu onun kendisini Âdem ile eşit görmesine ve onun otoritesini reddetmesine yol açtığı gibi sözde şeytanla birlikte olup Âdeme sırtını dönüyor. Lilit, şeytanlaşmış ve erkeklere rüyalarında musallat olan iblis kadındır artık. Rivayet o ki, Allah Âdem'in yalnızlığına son vermek için Havva’yı yaratıyor. Daha uysal ve itaatkar… Ve istenen kadın tipi tüm topluma uygun halde kültürel olarak şekilleniyor. Toplumun beğendiği gibi davranırsa melek, davranmazsa şeytan… Orta çağda büyücü cadı, modern zamanlarda namussuz kötü kadın.

Tüm inançlar, kadına kötüyü olumsuzu çağrıştıran öğretileri söylemeye devam ediyor. Hıristiyanlık… Şeytanın ilk kandırdığı insanoğlunun Havva olduğundan bahsetti. Cennetin kovulmanın nedeni ne ? Yasak meyveyi yemek… Âdem'i yasak meyveyi yemeye ikna eden kim? Havva… Bu durumda kötülüğü yayan kim? Yine kadın… Yalnızca cennetten kovulmakla kalmadılar. Kadın, Tanrı tarafından ağrı çekerek çocuk doğurma ve kocasının hakimiyetinde olmakla cezalandırıldı. Oldu mu sana günahın nedeni kadın… Yine şeytani, Yine kötülük kumkuması, yine kolay yoldan çıkan, çıkaran…

Mitolojik çağdan günümüze kadının günaha davet eden, günahın nedeni, şeytani güçlerin sahibi ve dünya yüzünde olumsuz her ne varsa onun günah keçisi kadın sayıldı. Onu terbiye etmek, onu ehil etmek sakin ve itaatkar olmasını sağlamak da erkek işi kabul edildi. Erkek bütün toplumlarda, kadını, aklı henüz olgunlaşmamış çocukları, kısacası aileyi çekip çeviren tek cinsiyet olma gücünü elinde tuttu.

Yakın Geçmiş

İnsanoğlunun, bu kelimeyi yazarken bile iki kere düşündüm “ insan-oğlu”… mülkün önemini kavradığı, mülke sahip olmanın statü ve para kazandırdığını anladığı günden beri var olan ataerkil yaklaşımla soy bağının babadan devam ettiğini kabul etti. Genetik olarak babanın çocuğun soy bağının ispat edilemediği çağlarda bile… Çünkü mülkün sahibi erkek ve evdeki yegane egemen cinsiyet erkekti… Kadınlar bu dönemde ev içi rollere hapsedildi, namus kavramı ile sosyal hayatı daraltıldı ve eşine ait toprağın ücretsiz iş gücü olarak çalışmaya devam etti. Toprağın değerini kaybedip seri üretim ve tüketimin öncelikli hale geldiği sanayi devrimi kadınlar için başka bir zulüm döneminin başlangıcı oldu. Ev hayatı ve tarlada ücretsiz tarım işçisi olarak çalışan kadın, artık kentte kötü yaşam koşullarının hakim olduğu altyapısı yetersiz şehirlerde, çocukları ile birlikte eşit işe az ücretle çalışmaya mahkum edildi… İngiltere ve Amerika sanayi devriminde başı çekerken, kötü yaşam koşullarına mahkum edilmiş çok sayıda kadın ve çocukta bu düzenden nasibini aldı tabii ki. İnsan hakları temelinde kadınların maruz kaldığı haksızlıklar, ayrımcılıklar, kadına yönelik zorbalıkların sonu gelmedi.

Sonuç: Yıl … Günlerden 8 Mart… Kırkbin dokuma işçisi kadın, yalnızca daha adaletli çalışma koşulları talepleri nedeniyle greve gittiler. Polis tarafından etrafları çevrildi. Fabrikanın kapıları kilitlendi. Yakıldılar ve o gün kadın fabrika işçisi içeride can verdi… 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününün çıkış noktası… Niyet belli “çalışan kadının sorunlarına dikkat çekmek.” yılından beri bir anma günü olarak gündemde…

Bu Gün

Bu gün iş hayatında kadının durumu hala pek iç açıcı değil;

Erkekler, hala cinsiyetçi bakış açısı ile evin reisi… Her geçen gün “ama kadında çalışsın. Hayat müşterek” diyen erkek sayısı artıyor. Ama bakıyorsun, ev içi rollerde durum asimetrik.

Erkeği üstün tutan kültürel değerler hala hüküm sürüyor… Kadın kendisine atfedilen geleneksel rollerin dışına çıkmakta zorlanıyor. Gelir karşılığı çalışmanın erkeklerin hakkı olduğunu hatta kadınların çalışmasının erkeklerin işsiz kalmasına neden olduğunu iddia eden politikacı var bu ülkede… Pekin’de Dünya Kadın Konferansı'nda “Eşitlik Kalkınma ve Barış İçin Eylem” sloganı ile yola çıkıldığında yıl … Oysa kadınlar bu gün hala küresel kapitalist sermayenin yoğun bir şekilde işlediği, ayrımcılığın ve fırsat eşitsizliklerinin modern versiyonlarıyla yüzleşmek zorundalar. Dünya üzerindeki yoksulluğun %70’ine kadınlar maruz kalıyor. Dünyanın pek çok yerinde kadınlar, mali ticari ve tüm ekonomik politikaların düzenlenmesinde karar mekanizmalarının dışında kalıyorlar. Ekonomik alanda eşitsizlikler yetmezmiş gibi, kadınların ağırlıklı olarak çalıştıkları mesleklerde mobing daha yaygın…

İşte adına kutlama dediğimiz, kadınlara karanfiller verdiğimiz, biraz daha abartanların kutlama programları düzenlediği gün, bu gün… Yine yanlış sularda dolanıyoruz. Temasında bir hak mücadelesi olan 8 Mart Dünya emekçi kadınlar gününde bu kadar halledilmeyi bekleyen kadına dair sorun var iken bana uzatılan karanfili görünce, bana bi gülme geliyor. Kendimi tutayım diyorum.. Afedersiniz engel olamıyorum.

Ümit  ERTEM / [email&#;protected]

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası