Boğaziçi Moleküler Biyoloji Ve Genetik Akademik Kadro

Sevgili gençler, Bu yıl olağanüstü Korona pandemi döneminde üniversite giriş sınavları yapıldı ve yerleştirilme sürecine hazırlıklar son hızla devam ediyor, hem sizler hem bizler tarafında heyecan dorukta. Öncelikle hepinize sağlıklı günler diliyorum ve sınavda umarım hak ettiğiniz puanları alacaksınız ve en çok istediğiniz bölümlere tercih yapma fırsatı yakalayacaksınız. Umarım Boğaziçi Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik bu listenin en başında gelecektir. Bölümümüz yılında Biyoloji adıyla kurulmasından itibaren yeni gelişmekte olan moleküler biyoloji ve genetik alanında müfredat hazırlamış ve uygulamalı laboratuvar eğitimine başlamıştır.

yılında YÖK’ün onayı ile bölüm adı Moleküler Biyoloji ve Genetik olarak yenilenmiş ve bizler yılı mezunları Türkiye’de ilk kez bu diplomaya sahip olan sınıf olarak mezun olma şansını yakalamıştık. Bölümümüzün 43 yıllık başarı dolu tarihçesinde ülkemiz için pek çok ilklere imza atılmıştır. Örneğin, hemofili ve beta talasemi gibi ailevi kalıtsal hastalıklar, epilepsi ve Charcot-Marie Tooth gibi nörodejeneratif hastalıklar için yeni yatkınlık genlerinin ve/veya ülkemize özgü mutasyonların keşfi, genetik testlerin kullanılması, prenatal genetik tanıların geliştirilmesi, Türkiye’nin ilk insan genom projesinin tamamlanması, gelişimsel süreçte görme ve koklama sistemlerinin gen yolaklarının tespiti için model organizma laboratuvarları kurulması ve bu bağlamda meyve sineği (Drosophila melanogaster) ve zebra balığı (Danio rerio) üzerinde çalışmaların başlatılması; ülkemizin ilk ve tek dört dünya bölgesinde patentli “ASC- protein mikroküreciklerinden bozulmayan aşı teknolojisi”nin bulunması, ALS ve prostat kanseri tedavisinde kullanılacak yenilikçi hedefli tedavi yöntemleri, epigenetik alanında çalışmaların ülkemizde başlatılması ve daha niceleri.

Korona pandemisi sürecinde XXI yüzyılın biyoloji çağı olduğu net olarak ortaya çıkmıştır. Boğaziçi-MBG öğretim üyeleri ve doktora, yüksek lisans öğrencileri bu kriz döneminde öncü roller üstlenmişlerdir.

Boğaziçi- MBG Türkiye’nin Korona Aşısını Geliştiren Öncü Gruplarındandır

Aşı geliştirme projesi kapsamında Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Sağlık Bakanlığı, TÜBİTAK ve TÜSEB’in kurduğu konsorsiyumda yer alan ben ve ekibim ise Koronavirüs aşısı için Nisan 1, tarihinde çalışmalara başladı. Onaylanmış bulunan “ASC Zerrecik Teknolojisi kullanılarak SARS-COV2 (COVID) Aşı Geliştirilmesi” temalı proje ekibinde Boğaziçi Üniversitesi MBG’den Dr. Öğr. Üyesi Tolga Sütlü, İTÜ-MBG’den Prof. Dr. Gizem Dinler Doğanay ve TÜBİTAK-MAM-Gen Mühendisliği Enstitüsü müdürü Prof. Dr. Şaban Tekin yer alıyor.

Boğaziçili Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü Öğretim Üyeleri Gönüllüleri Mobilize Etti

Moleküler Biyoloji Derneği (MBD) Başkanı olarak ise, Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Tolga Sütlü, Doç. Dr. A.R. Umut Şahin ve Doç. Dr. Arzu Çelik Fuss’un da destekleriyle yürütülen çalışmalardan bahis etmek isterim. Moleküler Biyoloji Derneği Yönetim Kurulu’nda bulunan MBG öğretim üyeleri Korona testlerinin yaygınlaşması için önderlik ettik. Bu kapsamda öncelikle sosyal medya üzerinden üzerinde uzman moleküler biyoloğa ulaşıldı bu uzmanların listesi TÜSEB Başkanı Prof. Dr. Adil Mardinoğlu’na iletildi. Sosyal medya mobilizasyonu ve görev alacak uzmanların belirlenmesinde Boğaziçi Üniversitesi Öğr. Gör. Dr. Tolga Sütlü efektif bir çalışma yürüttü. Listede en tecrübeli kişi ile ilgili internet üzerinden mülakatlar yapıldı ve Ümraniye Eğitim ve Araştırma ile Ankara’daki Aziz Sancar Araştırma merkezlerinin Korona testi yapacak eğitimli iş gücü hızlıca mobilize edildi. Bu gönüllüler 31 Mart itibarı ile eğitimlerini tamamlayarak test yapmaya başladı. Halen günde 40 bin üzerine çıkan sonuçlanan test sayılarında bu uzmanların katkıları büyük. Bu olumlu örneklerden de güç alan TÜSEB halen İstanbul, İzmir, Bursa, Gaziantep ve diğer illerde de benzer merkezleri hızla çalışır düzene getirmekte. Burada eksik olacak qRT-PCR cihazları Boğaziçi Üniversitesi dahil tüm ilgili üniversitelerden geçici süre toplandı.

Ayrıca bir yıl önce MBG bölümünden doktora derecesi ile mezun olan ve Moleküler Biyoloji Derneği Yönetim Kurulu’nda öğrenci temsilcisi olarak yer alan Dr. Burçin Duan Şahbaz da fiilen test merkezinde qRT-PCR sistemi ile tanı yaparak katkıda bulunmuştur.

MBG Bölümü’nden Doç. Dr. Arzu Çelik Fuss ise çeşitli ihtiyaç duyulan sarfların hastanelere ulaştırılması için koordinasyon görevi üstlendi. Gerekli olması durumunda Dr. Çelik ve MBD daha kapsamlı sarf tedarik mobilizasyonunu da sağlayacaktır.

Açıkça belli oluyor ki Boğaziçi-MBG ülkemizin en zor zamanlarında çözüm üretmede öncü olmaktan çekinmemiştir

Boğaziçi- MBG Mezunlarının Biyoteknoloji Atağı

qRT-PCR ile tanı yapılmasını sağlayan yerli kitlerin üretiminde mezunlarımızın kurduğu Anatolia Geneworks, RTA/A-1 Life Science gibi biyoteknoloji şirketlerimiz dünyada rekabet edip hastaların etkin ve doğru teşhisi için global piyasada öncülük etmektedirler. Ülkemizde virüs genomlarının dizilenmesi görevi ise gene bir Boğaziçi MBG mezununun kurduğu Gen Era Diagnostics şirketinin sayesinde mümkün olmuştur. Bölümümüz ilintili hocalarımızdan ve aynı zamanda eski lisans ve doktora öğrencimiz Dr. Erşen Kavak’ın Genomize takımı üretilen qRT-PCR verisini, yapay zeka kullanarak geliştirdikleri algoritmalar vasıtası ile değerlendirmiş ve test sonuçlarının % doğruluk payı ile sonuçlanmasını sağlamıştır.

Bunlar gösteriyor ki bölümümüz ve mezunlarımız biyoteknolojinin sadece ülkemizde değil uluslararası arenada da öncüsü ve çözüm üreticisi olarak yer almaktadırlar.

Prof. Dr. Nesrin Özören, MBG Bölüm Başkanı

Boğaziçi Üniversitesi’nin atanmış yönetimi, alınmış kararları uygulamamaya devam ediyor. Kadrosu yenilenmeyen akademisyenlere de bir yenisi eklendi. Yasa gereği üç yılda bir kadrosu yenilenen yardımcı doçentlerden Moleküler biyoloji ve genetik bölümü Dr. Öğretim Üyesi Tolga Sütlü’nün kadrosu yenilenmedi.

Görevinden uzaklaştırılan Sütlü’nün akademik çalışmaları bölüm kurulundan, fakülte kurulundan ve üniversite dışındaki akademisyenlerin yer aldığı jüri tarafından kabul edilmişti. Cumhuriyet’e konuşan Sütlü, kadrosunun yenilenmesi için gerekli tüm evrakları hazırladığını ve bir ay önce rektörlüğe teslim ettiğini söyledi. Sütlü, bir aydır evraklarının sürüncemede bırakılarak kadrosunun yenilenmediğini ekledi. 

ÖĞRENCİ MAĞDUR

Sütlü, “Gerekli tüm dosyaları iletmiştim. Bunlar bütün süreçlerden geçti. Son imza için bir aydan uzun bir süre önce Naci İnci’ye iletilmişti. Ders kayıtları yapılmadan göndermiştik. kadar öğrencimizle üç haftadır derslerimizi yaptık. Birdenbire hiçbir akademik sebebi olmayan gerekçelerle, hakkımda çıkan yalan haberler gerekçe gösterilerek ve bu haberlerdeki yalanları benim üniversiteden sakladığım iddiasıyla sözleşmemi yenilememeye karar verdiklerini belirten bir yazı gönderdi” dedi. Sütlü, kendisine henüz okuldan ilişik kesme ve ofisini boşaltması için bir tebligat gelmediğini ancak gelecek günlerde bunu da beklediğini söyledi.  

KENDİ KADROSUNU KURUYOR

İnci tarafından Sütlü’ye gönderilen evrakta, iktidara yakınlığıyla bilinen Akşam ve Yeni Şafak gazetelerindeki haberler işaret edildi. Sütlü bu haberlerde yer alan iddiaların hepsinin gerçekdışı olduğunu belirterek şunları kaydetti: Haberi yapan gazetelerle iletişime geçip tekzip talebinde bulundum ancak reddettiler. Bununla birlikte haberler yapılırken hiçbir şekilde tarafımı arayıp sormadılar. Daha sonra mahkemeye başvurduk. Mahkeme de bu haberlerin basın özgürlüğü kapsamında değerlendirilebileceği kararını verdi. Biz de bu karara itiraz ettik ve bu noktadaki itirazlarımız sürüyor. Maddi manevi tazminat davaları da açacağız. Hakkımda çıkan haberleri bahane ediyorlar. Asıl sebep sesimizi susturmak istemeleri. Kontrol etme çabasındalar. Uzaklaştırmak istediği herkesi uzaklaştırarak kendi kadrosunu kuruyor.