facies pulmonalis / Şifalı Bitkilerim - kalp şekli nereden gelir

Facies Pulmonalis

facies pulmonalis

kalp şekli nereden gelir

Kalp, kan dolaşımını sağlayan ve pompa vazifesi gören, kastan yapılmış koni şeklinde bir organdır. Kan, kalbin sol ventrikülünden aorta ile vücudun bütün organlarına gider ve v. cava superior ve inferior ile kalbin sağ atrium'una döner (büyük dolaşım). Kanın kalpten akciğerlere gidişi sağ ventrikülden çıkan truncus pulmonalis ile olur. Akciğerlerde oksijenden zenginleşen kan venae pulmonales ile kalbin sol atrium'una geri döner (küçük dolaşım).

KALBİN YERİ VE KOMŞULUKLARI

Kalp toraks boşluğunda ve orta mediastinum'da bulunur. Yetişkin bir insanda gr. ağırlığında olup uzun ekseni yukarıdan aşağıya, arkadan öne ve sağdan sola doğru uzanır. Kalbin apex cordis denilen bir tepesi ve basis cordis denilen bir tabanı vardır. Tepesi öne ve sola doğru uzanır; tabanı ise arkaya, sağa ve biraz da yukarıya doğru bakar. KALBİN DIŞ GÖRÜNÜŞÜ Koniye benzeyen kalp yukarıdan aşağıya doğru basıktır. Facies diaphragmatica inferior), facies sternocostalis (anterior), facies pulmonalis dexter ve facies pulmonalis sinister olmak üzere dört yüzü; margo dexter, margo sinister, margo superior ve margo inferior olmak üzere de dört kenarı vardır. Kalbin yüzleri. Kalbin diafragmatik yüzü, diaphragma'nın centrum tendineum'una oturan yüzüdür. Bu yüz biraz aşağıya arkaya doğru bakar ve• büyük bir bölümünÜ sol ventrikül oluşturur. Facies stemocostalis; stemum ve kıkırdak kostalar ile komşu olup öne ve biraz da yukarıya doğru bakar. Bu yüzü sağ atrium, sağ ventrikül ve sol ventrikül oluşturur. Facies pulmonalis dexter ve sinister ise kalbin akciğerlere temas eden yan yüzleridir. Facies ulmonalis dexter dardır ve bu yuzu sağ atrium oluşturur. Bu yüz margo dexter olarak da isimlendirilir. Facies pulmonalis sinister yukarıya, arkaya ve sola doğru bakar. Bu yüzün büyük bir bölümünü sol ventrikül, yukarıda kalan küçük bir bölümünü ise sol atrium ve sol aurikula oluşturur. Kalbin kenarları. Margo dexter'i kalbin sağ atrium u oluşturur. Bu kenar hafif konveks olup vertikal bir seyir gösterir. Margo sinister facies sternocostalis ile facies pulmonalis sinister'i birbirinden ayırır. Bu kenar yuvarlak olup sol aurikuladan apex cordis'e kadar uzanır. Bu kenarın büyük bir bölümünü kalbin sol ventrikülü , yukarıda kalan küçük bir bölümünü ise sol aurikula oluşturur. Margo superior'u sol atrium yapar. Bu kenarın önünde aorta ve truncus pulmonalis bulunur. Margo inferior keskin, ince bir kenar olup horizontal bir seyir gösterir. Margo dexter'in alt ucundan apex cordis'e kadar uzanır. Bu kenarın büyük bölümünü sağ ventrikül, küçük bir bölümünü ise sol ventrikül oluşturur. Kalbin dış yüzünde sulcus coronarius adı verilen ve enine seyreden bir sulkus bulunur. Bu suIkus atrium'lar ile ventrikülleri birbirinden ayırır. ulcus coronarius'un önde kalan bölümü facies sternocostalis'te, arkada kalan bölümü ise facies dia hra matica' da bulunur. Kalbin ön yüzünde sulcus coronarius' tan apex' e oğru uzanan ve sulcus interventricularis anterior denilen bir oluk vardır. Alt yüzünde (facies diaphragmatica) de sulcus coronarius'tan apex'e doğru uzanan ve sulcus interventricularis posterior adı verilen diğer bir oluk görülür. Bu sulkuslar sağ ve sol ventrikülleri birbirinden ayırır. Sulcus coronarius ve sulcus interventricularis'lerde kalbin kendi damarları yer alır. Kalbin facies stemocostalis'ine önden bakıldığı zaman ön planda ventriculus dexter, onun arka sol tarafında ventriculus sinister, arka sağ tarafta atrium dextrum ve en arka sol tarafta da atrium sinisirum yer alır. Kalbe giren ve çıkan büyük damarlardan en ön planda truncus pulmonalis, onun arka-sağ tarafında aorta, onun da arka-sağ tarafında v. cava superior ve en arka sol planda da vv. pulmonales bulunur. Truncus pulmonalis'in kalpten çıktığı yerin solunda auricula sinistra ve sağında auricula dextra yer alır.

KALBİN TABAKALARI

Kalp en dışta pericardium, ortada myocardium ve en içte de endocardium denilen tabakalardan oluşur. Myocardium. Kalp kası liflerinden (çizgili fakat istem dışında çalışan) oluşur ve bu lifler sem atik sinirler tarafından inerve edilir. Myocardium'u oluşturan liflerin gidiş yönleri spiral ve sirküler şekilde olup, çok kompleks bir yapıya sahiptir. Bu kas Iifleri basit olarak atrial, ventriküler ve iletim sistemine ait olmak üzere 3 grupta incelenir. Atrial kas lifleri. Yüzeyel ve derin tabakalar halindedir. Yüzeyel tabakadaki lifler her iki atrium'u birlikte sararken, derin tabakadaki lifler her bir atrium'u ayrı ayrı sarar. Ventriküler kas Iifleri. Bu lifler değişik yazarlar tarafından iki veya üç tabaka olarak değerlendirilir. Ancak ortak görüş olarak söylenebilecek nokta; ventriküler kas liflerinin atrium'lardaki gibi birbirinden kesin ayrılan tabakalar şeklinde olmayıp birbirleri ile devamlılık gösteren oluşturmasıdır. Ventriküler liflerin bir kısmı apex yakınında vortex cordis'i yapar. İletim sistemine ait kas Iifleri. ÖzeJ1eşmiş kalp kası lifleri olup atrium'lardan ventriküllere doğru devam eder. Kalbin iskeleti. Bu iskelet valva mitralis'ın çevresindeki annulus fibrosus sinister ve valva tricuspidalis çevresindeki annulus fibrosus dexter, trigonum fibrosum sinistrum ve trigonum fibrosum dextrum'dan oluşur. Trigonum fibrosum sinistrum, ostium atrioventriculare sinisırum ile ostium aorticum arasında yer alır. Trigonum fibrasum dextrum ise ostium atrioventriculare dextrum, ostium atrioventriculare sinisırum ve ostium aorticum arasında bulunur. Valva aortae ve valva trunci pulmonalis'in çevresinde de bu iskelete ait kısımlar vardır. Atrium ve ventriküJ1ere ait kas lifleri kalbin iskeletinden başlar ve yine burada sonlanır. Ayrıca ventriküllerde bulunan bazı lifler de chordae tendineae ile kalbin iskeletinde sonlanır. Atrium'lara ait lifler ventriküllere ve ventriküllere ait lifler de atrium'lara geçmez. Bunun tek istisnası kalbin iletim sistemine (systema conducens cordis) ait modifiye olmuş kas lifleridir. Sağ atrium'daki nodus atrioventricularis'ten başlayan ve fasciculus atrioventricularis'i oluşturan bu lifler trigonum fibrosum dextrum içerisinden geçerek ventriküllere gider. Endocardium. Kalbin boşluklarını içten örten ince epitel dokusuna endocardium adı verilir. Endocardium damarların endothelium'u ile devam eder.

KALBİN BOŞLUKLARI

Atrium' ların duvarları ventriküllere göre daha incedir. En kalın duvara sahip olan boşluk ventriculus sinister'dir. Kalbin basiş, kısmında sağ ve sol atrium'lar, ön-alt tarafında ise ventriküller bulunur. Atrium dextrum. Sağ atrium esas olarak kalbin sağ ön-alt kısmını oluşturur. Arka üst duvarına v. cava superior açılır. Açıldığı yerde kapak yoktur. Arka duvarın alt kısmına v. ca va inferior ve onun da medialine sinus coronarius açılır. Bu son iki oluşumun açıldıkları yerde birer l2!.dimenter k~akçık bulunur. Atrium'un ön duvarına vv. ventriculi dextri anteriores, v. marginalis dextra ve bütün duvarlarına vv. cardiacae minimae açılır. Sağ atrium önde pericardium ve pleura aracılığıyla sağ akciğerin mediastinal yüzü ile komşuluk yapar. Lateralde sağ akciğerin mediastinal yüzünün hilum pulmonis'in önünde kalan kısmı ile komşudur. Burada kalbi saran pericardium ile pleura mediastinalis arasında sağ n. phrenicus ve a., v. pericardiacophrenica yer alır. Arka-sol tarafta sol atrium, arka-sağ tarafta v. pulmonalis dextra'lar, medialde ise aorta ascendens ve truncus pulmonalis'in başlangıç kısımları ile komşudur. Sağ atrium'un iç yüzünde v. cava superior ile v. cava inferior'un açıldıkları yer arasında dikeyolarak seyreden kabarıntıya crista terminalis adı verilir. Bu oluşum içerisinde kalbin iletim sisteminin başlangıç yeri olan nodus sinuatrialis bulunur (SA nodülü-Kalbin "pace maker"i-Keith-Flack nodülü , Bu crista kalbin dış yüzünde su cus terminalis'ı oluşturur. Crista terminalis'in önünde kalan atrium duvarında 1 ectmati denilen kas kabarıntıları bulunur. Sağ atrium'un ön-üst bölümünde auricula dextra adı verilen bir çıkmaz vardır. Auricula dextra'nın iç yüzünde muscullpectınati denilen ve kas liflerinden oluşan kabarıntılar yer alır. Crista terminalis'in arkasında kalan atrium duvarı düz olup buraya sinus venorum denir. İki atrium'u birbirinden ayıran duvara septum interatriale adı verilir. Septum interatriale'nin alt yarısında yer alan fossa ovalis, intrauterin hayattaki foramen ovale'nin kapanması ile oluşan bir çukurluktur. Bu oluşumun çevresindeki kabarıntıya limbus fossae ovalis denir. Sağ atrium ostium atrioventriculare dextrum aracılığıyla sağ ventriküle bağlanır. Bu boşluğa gelen kan ostium atrioventriculare dextrum'dan geçerek sağ ventriküle gelir. Atrium sinistrum, Sol atrium kalbin tabanının büyük bir kısmını yapar ve kalbin ol arka-üst kısmında yer alır. Sağ atrium'a göre nisbeten daha küçük, fakat duvarları daha kalındır. Sol atrium'un sağ tarafının ön-dış kısmında sağ atrium; sol tarafının önünde ise truncus pulmonalis ve aorta'nın başlangıç kısımları yer alır. Sol atrium'un arka yüzü kalbin tabanının büyük bir kısmını oluşturur. Arka-üst duvarnun sağ ve sol taraflarında ikişer adet ostia venarum pulmonalium bulunur. Bunlar akciğerlerden sol atrium'a gelen venae pulmonales'in açılma yerleridi. açılma yerlerinde kapak yoktur. Atrium'un ön alt duvarını ostium atrioventriculare inistrum oluşturur. Bu delikten kanın geçişi valva atrioventricularis sinistra tvalva mitralisı ile kontrol edilir. Bu valva'nın iki cuspis'i vardır. Bunların atrium'a bakan yüzleri kaygan, düz ve parlaktır. Ön yüzün üst tarafında sol atrium'un auricula sinistra adı verilen bir çıkmazı yer alır. Auricula sinistra., auricula dextra'dan daha dar ve daha uzundur. Auricula sinistra'nın duvarlarında musculi pectinati adı verilen kabarıntılar bulunur. Atrium'un duvarlarının geriye kalan kısımları ise düzdür. Sağ e sol atrium'ları birbirlerinden ayıran duvara septum interatriale adı verilir. Ventrİculus dexter. Ostium atrioventriculare dextrum' dan kalbin apex' inin yakınına kadar uzanan bu boşluk facies sternocostalis'in önemli bir kısmını yapar. Transvers kesitte lumeni yarımay şeklindedir. Sağ ventrikül ile sağ atrium arasında ostium atrioventriculare dextrüiii-ve sağ ventrikül ile truncus pulmonalis arasında da ostium trunci pulmonalis bulunur. Ostium atrioventriculare dextrum ve ostium trunci pulmonalıs 'ten kanı n geçişi buradaki va ıva atrioventricularis dextra (valva tricuspidalis) ve valva trunci pulmonalis ile kontrol edilir. Valva tricuspidalis'in cuspis anterior, posterior ve septalis olmak üzere üç adet kapakçığı vardır. Bu uspis'ler kalbin en iç tabakası olan endocardium'un ikiye katlanarak oluşturduğu yapılardır (bu iki yaprak arasında fibröz doku bulunur). Valva tricuspidalis' in oluşturduğu üst duvar dışında ventrikülün ayrıca anterior, posterior ve septal .septum interventriculare) olmak üzere üç duvarı vardır. Septum interventriculare'nin üst-arkada kalan küçük membranöz bölümüne pars membranacea adı verilir. Bu oluşumun ön-üst kısmı iki ventrikül arasında olup septum'un interventriküler ısmını; arka-aşağıda kalan kısmı ise sağ atrium ve sol ventrikül arasında bulunduğundan septum 'un atrioventriküler kısmını oluşturur (septum atrioventriculare). Septum interventriculare'nin geriye kalan ve pars muscularis isimli kısmı kas dokusundan yapılmış olup oldukça kalın bir yapıya sahiptir. ağ ventrikülün arka duvarının üst kısmında, ostium atrioventriculare dextrum ile ostium trunci pulmonalis arasında crista supraventricularis denilen bir kabarıklık yer alır. Bu kabarıklık kanın sağ venİriküle gırış ve çıkış yerlerini birbirinden ayırır. Crista supraventricularis'in altında kalan ventrikül duvarlarının iç yüzlerinde trabeculae carneae denilen kalp kası kabarıntıları bulunur. Bu kabarıntıların bir . ısmı büyükçe ve koni şekilli olup musculus papillaris adını alır. Bunlar m. papillaris anterior, posterior ve septalis olmak üzere üç grupta incelenir. M. papillaris'lerin apex'lerinden başlayan ve chordae tendineae adını alan iplik şeklindeki uzantılar valva tricuspidalis'in cuspjs'lerının serbest kenarlarına tutunur. Genellikle bir m. papillaris'ten iki ayrı cuspis'e chordae tendineae gider. Ventrikülün sistol denilen kasılması durumunda önce m. papillaris'ler kasılarak hordae tendineae ile cuspis'lerin atrium'a doğru hareketlerine engelolurlar ve bö lece kan atrium'a geri gidemez. Ventrikülün septal duvarından ön duvarına giden e kısmen modifiye bir trabecula carnea olan trabecula septomarginalis; önce m. papillaris anterior'a, oradan da sağ ventrikülün ön duvarına gider. İçinde kalbin iletim sisteminin bir parçası olanfasciculus atrioventricularis'in crus dextrum'unun dalları seyreder. Bu bakımdan önemli bir oluşumdur. Crista supraventricularis'in üst tarafında kalan ventrikül duvarları düzdür. Bu kısım conus arteriosus Cinfundibulum) adını alır ve üst tarafında valva trunci pulmonalis ile sona erer. Valva trunci pulmonalis'in valvula semilunaris dextra, valvula semilunaris sinistra ve valvula semilunaris anterior adı verilen üç cuspis'i vardır. Bu cuspis (valvula)'lerin serbest kenarlarına lunule (lunulae valvularum semilunarium) ve bunların ortalarındaki kabarıntıya nodule (noduli valvularum semilunarium) adı verilir. Cuspis'lerin üst tarafında bulunan cep şekilli boşluklara ise sinus denir. Kan ventrilcül sistolünde ventrilcülden truncus pulmonalis'e rahatça geçebilir. Fakat geri dönen kan sinus'leri dolduracağından cuspis'lerin serbest kenarları olan lunule'lerin ve bunların ortalarındaki nodule'lerin birbirlerine yakınlaşmasından dolayı valva kapanır ve kan ventrilcüle dönemez. Ventriculus sinister. Sol ventrikül, sağ ventrikülün nisbeten sol arka tarafında bulunur. Lumeni transvers kesitte daire şekillidir. Duvarları en kalın olan kalp boşluğudur. Bunun nedeni sol ventrikülün bütün vücuda kan pompalamasından dolayı içindeki basıncın sistol esnasında çok daha yüksek olmasındandır. Sağ ventrikül ise yalnız akciğerlere kan pompalar. Sol ventrikülün lumeninin uzunluğu da sağa göre daha fazladır. Ventrikül duvarlarının iç yüzeyinde trabeculae carneae adı verilen kabarıntılar bulunur. Sol ventrikülde tek düz yer valva aortae'nın hemen altındaki vestibulum aortae adı verilen yerdir. Sol atrium'dan sol ventrikülegelen kan ostium atrioventrİculare sinistrum' dan geçerek gelir. Ostium aortae' daki valva aortae yolu ile de kalbi terk eder (kanın giriş ve çıkış yolları). Valva mitralis'ıe cuspis anterior ve posterior adı verilen iki kapakçık vardır. Bazen bu kapakçıkların arasında iki adet rudimenter cuspides commissurales bulunabilir. Genellikle rudimenter olan bu kapakçıklar dikkate alınmaz ve va ıva mitralis iki cuspis'li olarak kabul edilir. Giriş yolunda m. papillaris anterior ve posterior bulunur. Bunlardan öndeki daha büyüktür. Bu kaslardan başlayan chordae tendinea, cuspis'lerin serbest kenarları na tutunur. Valva aortae'nin yapısı aynen valva trunci pulmonalis'e benzer, ancak burada valvula semilunaris dextra, sinistra ve posterior bulunur. Bu valvula'ların da noduli valvularium semilunarium ve lunulae valvularum semilunarium'u vardır. Valvula'ların üst kısımlarında birer sinus bulunur. Sağ ve sol sinus'lerden kalbi besleyen a. coronaria dextra ve a. coronaria sinistra çıkar. Valva mitralis ve valva aortae'nin kapanma mekanizmaları sağ taraftakiler ile aynıdır. Atrium'ların sistolü esnasında kan açık olan valva'lardan ventriküllere ve ventrilcüllerin sistolünde ise valva aortae ile vücuda ve valva trunci pulmonalis ile de akciğerlere pompalanır. Bu sırada valva tricuspidalis ve valva mitralis kapalı durumdadır. Normal bir erişkinde kalbin facies sternocostalis'inin thorax ön duvarındaki izdüşümü düzgün olmayan bir dörtgen şeklindedir. Bu dörtgenin kenarları şu şekilde izilir.

KALBİN THORAX ÖN DUV ARINDAKİ İZDÜŞÜMÜ

Sağ kenar sternum'a yaklaşık i cm. uzaklıkta bulunan, sağ 3. kıkırdak kostanın üst enarı ile 6. kıkırdak kostayı birleştiren çizgidir. Bu çizgi sağa doğru 4. interkostal aralıkta, orta hattın maximum cm. sağında olmak üzere bir konvekslik gösterir ve sağ atrium'un lateral kenarıdır. Alt kenar sağ kenarın alt noktası ile apex'in izdüşümünü birleştirir. Apex'in izdüşümü sol 5. interkostal aralıkta ve orta hatta yaklaşık 9 cm. uzaklıktadır. Alt cenar sağ ventrikülün apikal kısmını belirler. Sol kenarın izdüşümü, sol 2. kıkırdak ostanın alt kenarının sternum ile birleştiği yerin yaklaşık 1 cm. sol tarafındaki noktayı kalbin apex'ine birleştiren bir çizgi ile belirlenir. Sağ ve sol kenarın üst ve altta yatay şekilde birleştirilmesi ile dörtgen tamamlanır. Sulcus coronarius'un göğüs ön duvarındaki izdüşümü sol 3. ve sağ 6. kıkırdak kostaların sternum'a bağlandıkları noktaları birleştiren çizgidir. Bu çizgi atrium ve ventrikülleri birbirinden ayırır. Ayrıca kalbin hafif perküsyon ile belirlenen ve kabaca üçgen şeklinde olan yüzeyel matite sahası kalbin akciğerler ile örtülü olmayan kısmını belirler. Ostium atrioventriculare dextrum'un izdüşümü sağ 4. kıkırdak kostanın medial ucundan başlayarak aşağıya ve sağa doğru çizilen 4 cm. uzunluğundaki çizgi ile belirlenir. Ostium aortae, ostium trunci pulmonalis'in biraz alt ve sağındadır. So interkostal aralığın sternum ile birleştiği yerden cm. sağa doğru çizilen çizgi bu oluşumun göğüs ön duvarındaki izdüşümüdür. Ostium trunci pulmonalis'in izdüşümü kısmen sol 3. kıkırdak kostanın üst kenarı, kısmen de sternum'un bu kenarın devamına uyan bölümündedir. Ostium atrioventriculare sinistrum'a ait izdüşüm ise sol 4. kıkırdak kosta hizasında, sternum'un sol yarısının arkasından başlayarak sağa doğru çizilen 3 cm. uzunluğundaki çizgidir. Bu ostium'larda bulunan valva'ların sesleri yukarıda belirlenen izdüşümlerinden farklı yerlerden dinlenir (oskültasyon). Buna göre valva tricuspidalis'in sesi sternum'un sağ tarafında,S. interkostal aralıktan; valva mitralis'in sesi orta hattın 7- 9 cm. solunda,S. interkostal aralıktan; valva aortae'nın sesi sternum'un sağ tarafında, 2. interkostal aralıktan ve valva trunci pulmonalis'in sesi de sternum'un sol tarafında, 2. interkostal aralıktan dinlenebilir. KALBİN DAMARLARI Arterlerh Arteria coronaria dextra; bulbus aortae'nın sağ sinus aortae'sından başlar. Truncus pulmorıalis ve sağ atrium arasından sulcus coronarius'a girer ve aşağıya doğru devam ederek arka tarafa geçer.

İki ana dala ayrılır. Bir dalı a. coronaria sinistra'nın ramus circumflexus'u ile anastomoz yapar, diğer dalı ise su1cus interventricularis posterior içerisinde seyreder ve ramus interventricularis posterior adını alır. R. atrialis intermedius R. interventricularis posterior Rr. interventriculares septales R. nodi atrİoventricularis R. posterolateralis dexter (bu dal her zaman bulunmayabilir). Arteria coronaria sinistra; sağdakinden daha büyüktür. Bulbus aortae'nın sol sinus aortae'sından başlar. Truncus pulmonalis'in hemen arkasından, sol aurikulanın önünden sola öne doğru ilerler, ramus interventricularis anterior ve ramus circumflexus olmak üzere iki ana dala ayrılır. Ramus interventrİcularis anterior sulcus İnterventricularis anterior içerisinde seyrederek apex'e kadar gider ve oradan arkaya dolanarak a. coronaria dextra'nın ramus interventricularis posterior'u ile anastomoz yapar. Ramus circumflexus ise solda su1cus coronarius'un içerisinde arkaya dolanır ve a. coronaria dextra'nın bir dalı ile anastomoz yapar. Arteria. coronarİa sinistra'nın dalları: R. interventricularis anterior R. coni arteriosi R. lateralis R. interventriculares septales R. circumflexus R. atrialis anastomoticus Rr. atrİoventriculares R. marginalis sinister R. atrialis intermedius R. posterior ventrİculi sinistri R. nodi sinuatrialis (Bu dal a. coronaria dextra'dan da başlayabilir) R. nodi atrioventricularis (Bu dal a. coronaria dextra'dan da başlayabilir) Rr. atriales. 'enlerl (venae cordis). Kalbin venöz drenajının 2/3'ü kalbin arterleri ile beraber seyreden venler tarafından yerine getirilir.

Bu venierin taşıdığı venöz kan kalbin alt üzündeki sulcus coronarius içindeki sinus coronarius'a ve buradan da sağ atrium'a ökülür. Geriye kalan drenaj 'kalbin bütün boşluklanna doğrudan doğruya vv. urdidcae minimae (vv. cordis minimae) ile sağlanır. Vv. ventriculi dextri anteriores ev. marginalis dextra ise doğrudan sağ atrium'a açılır. u1cus interventricularis anterİor içerisinde v. interventricularis anterior bulunur. Bunun devamı olan v. coronaria sinistra (eskiden her ikisine birden v. cordis magna adı verilirdi) sulcus coronarius içerisinde arkaya dolanarak sinus coronarius'a açılır. cardiaca parva a. coronaria dextra'nın dalı olan ramus marginalis dexter ile raber kalbin inferior kenarında seyreder ve su1cus coronarius'a girdikten sonra v. coronaria dextra (eskiden her ikisine birden vena cordis parva adı verilirdi) adını alarak sinus coronarius'a açılır. KALBİN İLETİM SİSTEMİ (SYSTEMA CO DUCENS CORDIS) Kalp istem dışı çalışan bir organdır. Ancak kalbin çalışması otonom sinir sistemi ile sağlanır. Kalbin iletim sistemini oluşturan yapılar esas olarak modifiye olmuş kalp kası lifleridir. Kalbin uyarı merkezi ("pace-maker"), crista terminalis' in içinde yer alan nodus sinuatrialis (SA nodülü, Keith-Flack nodulüş'iu, Normal bir erişkinde bu merkezden başlayan uyarılarla, kalbin atım hızı dakikada civarındadır. Küçük çocuklarda bu sayı ı 40 ve yaşlılarda ise ' dir. Kalp normalde ritmik olarak kasılır. SA nodülünden başlayan impuls atrium'ların normal kas lifleri vasıtasıyla septum interatriale'nin içinde ve sinus coronarius'un açıldığı yerin hemen üzerinde bulunan nodus atrioventricularis'e CA V nodülü, Aschoff-Tawara nodülü) ulaşır (Bazı yazarlar SA nodülü ile AV nodülü arasında tractus internodalis anterior, posterior ve media isimli üç özel iletim yolunun varlığından söz etmişler ve bu yolların SA nodülünden AV nodülüne impuls taşıdığını iddia etmişlerdir. Bu görüş benirnsen-merniştir). AV nodülüne gelen impuls buradan Jasciculus atrioventricularis (His huzmesi) ile ventriküllere iletilir. Bu fasciculus, septum interventriculare'nin membranöz parçasının arkasından geçerek crus dextrum ve crus sinisırum dallarına ayrılır. Bu dallar endocardium'un hemen altında seyreder ve rami subendocardiales'e ayrılarak en sonunda Purkinje lifleri adı altında ventriküllerin her tarafına dağılır. Sağ ventriküle ait olan trabecula septomarginalis içerisinden iletim sistemine ait crus dextrum'un dalları geçer. SA nodülü herhangi bir nedenle görevini yerine getiremez ise iletim sisteminin bir alttaki kısmı bu görevi üzerine alır ve kendisi impuls vermeğe başlar. O da çalışamaz ise daha alttaki bir yer bu görevi üstlenir. Troncus pulmonalis. Bu arter venöz kan taşır.

Sağ ventrikülden akciğerlere gider. Başlangıçta bu damar en ön planda ve sağ ve sol aurikulaların uçları arasındadır. orta'nın başlangıç kısmının ön sağ tarafında bulunur. Yukarıya, arkaya, sola doğru seyrederek arcus aortae'nın altına girer ve a. pulmonalis dextra ve sinistra denilen iki dala ayrılır. Ostium trunci pulmonalis adı verilen yerden bifurcatio trunci pulmonalis'e kadar olan uzunluğu cm. ve çapı 3 cm. kadardır. Başlangıç yeri halka şeklinde kabarıktır. Bu kabarıklığın iç tarafında valva trunci pulmonalis'in sinus' leri bulunur. Aorta. Sol ventrikülden başlar. Aorta'nın başlangıç yeri halka şeklinde ve daha geniş olup buraya bulbus aortae denir. Bu oluşum içerisinde valva aortae'nın sinus'Ieri bulunur. Bulbus aortae'nın sol sinus'undan a. cororıaria sinistra ve sağ sinus'undan da a. coronaria dextra başlar. Başlangıçta truncus pulmonalis'in arka sol tarafındadır, sonradan yukarıya, öne ve sağa doğru yükselerek truncus pulmonalis'in arkasından sağ arka tarafa çıkar. Aorta'nın bu parçasına aorta ascendens adı verilir. cm. boyunda ve cm. çapındadır. Aorta ascendens sonradan yukarı, sola ve arkaya doğru yönelerek arcus aortae adını alan bir kavis yapar ve radix pulmonis sinister ile truncus pulmonalis'in ikiye ayrıldığı yerin üstünden geçer. Arcus aortae arkada 4. torakal vertebra hizasında aşağı doğru döner ve aorta descendens ismini alarak devam eder. Arcus aortae'dan çıkan büyük damarlar baş-boyun ve üst ekstremiteleri besler. Bundan dolayı arcus aortae'nın devamı olan aorta descendens nisbeten daha incedir. Kalbe gelen damarlar (venler). Bunların hepsi atrium'lara açılır. Sağ atrium'a v. cava superior ve v. cava inferior açılır. Bu venler büyük dolaşımın venöz kanını kalbe getirir. Sağ ve sol birer çift v. pulmonalis'ler de sol atrium'a akciğerlerden arteriel kan getirir. V. cava superior baş-boyun ve üst ekstremitelerin, v. cava inferior ise abdomen, pelvis ve alt ekstremitelerin venöz kanını sağ atrium'a getirir. Her iki v. cava'nın yönleri vertikaldir. V. pulmonalis'ler en arka planda seyreder. Bu venler kısa olup sol atrium'a açılır.

Akciğerler Ve Plevra

Akciğerler:

Akciğerler (pulmo) göğüs boşluğunda büyük damarlar ve kalbin yan tarafında yer alan, solunum havası ile kan arasındaki gaz alışverişini gerçekleştiren bir çift organdır. Göğüs boşluğunda mediastinum&#;un her iki yanında yer alırlar. Süngerimsi elastik bir yapıya sahiptir. Sağlıklı akciğerlerde her zaman miktar hava bulunur. Bu nedenle bir parça kesilerek suya konulduğu zaman yüzer. Vücut dışına çıkarılmış akciğerler dokunulduğu zaman içindeki hava nedeniyle çıtırtı (krepitasyon) sesi çıkartır. Göğüs boşluğundan çıkartılırsa veya göğüs boşluğundaki negatif basınç dış basınçla eşitlenirse, akciğerler 1/3&#;ü kadar küçülürler. Bu duruma akciğer kollapsı denir. Akciğerin dış yüzü düz ve parlaktır. Burada akciğer lobçuklarına uyan çok kenarlı sahalar görülür.

Yeni doğanda akciğerler pembemsi beyaz renklidir. Yaşın ilerlemesiyle, solunum havasındaki kir (karbon zerrecikleri) nedeniyle gri renk alır. Sağ akciğer yaklaşık gram, sol akciğer ise gram (erkeklerde kadınlardan biraz daha ağırdır). Akciğerin hacmi cm3 kadardır. Ancak normal bir solunumda erişkin bir erkekte cm3 lük bir hava alınıp verilir. Akciğerin iç yüzeyi yaklaşık m2 kadardır. Dış yüzlerinin alanı ise 1 m2 kadardır. Normalde solunum dakikada defadır. Çocuklarda biraz daha fazla, yaşlılarda ise daha az olur. Akciğerlerin büyüklüğü, göğüs kafesinin büyüklüğüne bağlıdır. Bu durumda cinsiyetler arası büyüklük farklılıkları görülebilir. Bir kişinin sağ akciğeri, sol akciğerine göre %10 oranında daha büyüktür.

Akciğerler koni şekline benzer. Bu nedenle şu kısımlar izlenir; apex pulmonis (tepe), basis pulmonis (taban), facies costalis, facies mediastinalis, facies diaphragmatica, facies interlobaris.

Apex Pulmonis:Arka tarafta 1. kosta boynu hizasındadır. Ön tarafta 1. kostanın sternal ucu hizasından yaklaşık cm yukarıdadır. Apex komşulukları pleura aracılığıyla olur. Apex pulmonis&#;in hemen ön-aşağı kısmında a. subclavia&#;nın izi vardır. Arka yüzünde T1 spinal sinirin ön dalı ile komşudur. Bu nedenle akciğerin bu bölümünün rahatsızlıklarında sinirin etkilenmesi sonucu kolda ağrılar hissedilebilir. Dış yüzünde m. scaleneus medius ile komşudur. İç yüzde sağ; truncus brachiocephalicus sağ vena brachiocephalica ve trachea ile komşudur. İç yüzde sol; vena brachiocephalica ve arteria subclavia ile komşudur. Bu bölgenin özellikle tümörlerinde Horner sendromu (enoftalmus, pitosis, miyosis) görülür. Sağ apex pulmonis, soldakine oranla daha küçük ve trachea&#;ya daha yakındır.

Basis Pulmonis (Facies Diaphragmatica):Akciğerlerin tabanı, diaphragma kubbesine uygun şekilde konkavdır. Basis pulmonis diafragma aracılığı ile sağda karaciğerin sağ lobu ile; solda ise karaciğerin sol lobu, midenin fundusu ve dalak ile komşuluk yapar. Basis pulmonis ile facies costalis arasında bulunan kenar margo inferior’dur. Bu kenar özellikle yan ve arka kısımlarda daha ince ve belirgin olup, recessus costodiaphragmaticus&#;a bir miktar sokulur.

Facies Costalis:Akciğerlerin en büyük yüzüdür, göğüs duvarının iç yüzü ile komşuluk yapar ve kostaların bıraktığı izler bulunur.

Facies Mediastinalis: Akciğerlerin mediastinum&#;a bakan iç yüzleridir. Vertebralarla komşu arka kısmına pars vertebralis denilir. Visseral pleura ile kaplı olan bu yüz, pleura parietalis&#;in mediastinal bölümü ile temas halindedir. İmpressio cardiaca; kalbin oturduğu çukurluk. Hlum pulmonis; akciğerin damar, sinir ve bronşları girip çıkarlar. Girip çıkan bu oluşumların tümüne radix pulmonis denilir.

Facies İnterlobaris: Akciğer lobları arasındaki yüzlerdir.

Radix (Pediculus) Pulmonis: Akciğer sapı olarak bilinir. Hilum pulmonis&#;e bağlanır. İçerisinde akciğere giren ve çıkan yapılar bulunur. İçerisinde; bronkuslar, A. ve V. pulmonalis&#;ler, lenf damarları, A. bronchialis ve sinirler bulunur. Her iki akciğer kökünden alt kenara uzanan iki yapraklı pleural yapıya lig. pulmonale denir. Pleura, radix pulmonis&#;i bir kılıf şeklinde sarar. Bu kılıf mediastinal pleura’yı (parietal pleura) visseral pleura’ya bağlar. Sağ radix pulmonis: V. cava superior ve atrium dextrum&#;un arkasında yer alır. V. azygos da önce arkasından, daha sonra da üst tarafından geçerek v. cava superior&#;a arka tarafından açılır. N. vagus ve plexus pulmonalis posterior arkasındadır. Sol radix pulmonis: N. phrenicus, A. ve V. pericardiacophrenica, plexus pulmonalis anterior; önünde. N. vagus ve plexus pulmonalis posterior arkasında. Dizilim: radix pulmonis&#;de bulunan yapıların ön-arka yönde dizilimi her iki tarafta aynıdır. Fakat yukarıdan aşağıya doğru sağ ve sol tarafta farklıdır. 1-Her iki tarafta ön-arka dizilim; V. pulmonalis&#;ler önde, A. pulmonalis&#;ler ortada, bronkuslar da arkada bulunur (VAB). 2-Sağ radix pulmonis’de yukardan aşağı dizilim; lobus superior&#;a ait bronkus yukarıda, A. pulmonalis biraz aşağısında, bunun da altında orta ve alt loblara ait bronkuslar yer alır, en altta da v. pulmonalis bulunur. 3-Sol radix pulmonisde yukardan aşağı dizilim; A. pulmonalis yukarıda, bronkus principalis ortada, V. pulmonalis de aşağıda bulunur.

Akciğerin Kenarları:1-Margo anterior; ince ve keskindir, solda derin bir çentik bulunur (incisura cardiaca pulmonis). 2-Margo inferior.

Sağ Akciğerin Kenar, Yarık Ve Lobları: Sağ akciğerde iki fissur yer alır. Üç lobdan oluşur. Bu loblar birbirlerinden iki fissur ile ayrılır. Fissura obliqua: sağ tarafta lobus superior ile lobus medius’u lobus inferior’dan ayırır. Sağ fissura obliqua, sola göre daha vertikaldir. Bu fissür, alt kenarın ön ucundan 7,5 cm dış arka tarafında bu kenarı(margo inferior’u) keser. Fissura horizontalis:sadece sağ akciğerde bulunur. Lobus superior’u lobus medius’dan ayırır. Bu fissur sağ 4. kostanın linea axillaris media’yı kestiği yerden başlar ve aynı kostayı takipederek ön tarafa uzanır. Akciğerin ön kenarında (margo anterior) 4. kıkırdak kostanın sternum’a tutunduğu seviyededir. Bu fissür mediastinal yüzde arkaya ve yukarı uzanarak hilum pulmonalis ile birleşir. Sağ akciğerin en küçük lobu lobus medius’tur. Bu lob ön kenarın alt bölümü ve tabanın ön kısmında oluşur. Sağ akciğerin toplam kapasitesi ve ağırlığı sola göre daha fazladır (kalbin yerleşimi sebebiyle).

Sol Akciğerin Kenar, Yarık Ve Lobları: Sol akciğer de iki lobdan oluşur. Bunlar lobus superior ve inferior’dur. Bu iki lobu birbirinden fissura obliqua ayırır. Fissura obliqua mediastinal yüzde hilum pulmonale’den başlar, arkaya ve yukarı doğru uzanarak, apex pulmonis’in 6 cm aşağısında arka kenara gelir. Burası trigonum spinale’ye projeksiyon gösterir. Kostal yüzde 6. costa’yı takip ederek kemik kıkırdak sınırında ön-alt ucun cm lateralinde alt kenara ulaşır. Buradan da mediastinal yüze geçerek arkaya ve yukarı uzanarak hilum pulmonis ile birleşir. Kostal yüzün büyük bir kısmı lobus superior’a aittir. Alt lob üst lobdan daha büyüktür. Alt lob kostal yüzün büyük bir kısmı akciğerin tabanı ve mediastinal yüzün arka kısmının büyük bölümünü oluşturur.

Segmenta Bronchopulmonalia (Akciğer segmentleri): Akciğere giren bronchus principalis, bronchus lobalis’lere, bronchus lobalis’lerde broncus segmentalis denilen daha ince dallara ayrılır. Her broncus segmentalis, yapı ve fonksiyonel olarak ayrı bir birim oluşturan ve akciğerlerin diğer bölümleri ile fonksiyonel bir ilişki bulundurmayan bir bölüme girer. Bu bölümler fonksiyonel olarak ayrı olduğu için cerrahide önem taşır. Her akciğerin segmental bölümüne, segmentum bronchopulmonalia adı verilir. Bronchopulmoner segment, akciğerin anatomik, fonksiyonel ve cerrahi ünitesidir. Akciğer segmentleri piramit şeklindedir Bu piramitin tepesi akciğer hilusuna tabanı ise akciğerin dış yüzüne bakar. Sağ akciğerin segmentleri (pulmo dexter): Lobus superior; 1-Segmentum apicale, 2-Segmentum posterius, 3-Segmentum anterius. Lobus medius; 4-Segmentum laterale, 5-Segmentum mediale. Lobus inferior; 6-Segmentum superius, 7-Segmentum basale mediale, 8-Segmentum basale anterius, 9- Segmentum basale laterale, Segmentum basale posterius. Sol akciğerin segmentleri (pulmo sinister):Lobus superior; 1+2-Segmentum apicoposterius, 3-Segmentum anterius, 4-Segmentum lingulare superius, 5-Segmentum lingulare inferius. Lobus inferior; 6-Segmentum superius, 7+8-Segmentum basale anteromediale, 9-Segmentum basale laterale, Segmentum basale posterius.

Akciğerlerin Yapısı:Lobus’un tepesinden giren bronchiolus, epitel doku ile kaplı olup duvarlarında kıkırdak bulunmaz. Lobus içerisinde bronchiolus, 4 ve 7 adet brochiolus terminalis’e bölünür. Bir akciğerde yaklaşık adet, bir segmentte 50 adet lobulus (lobusulus pulmonis secundarius) bulunur. Segmentteki bu bağımsız ünite asinus pulmonalis (üzüm salkımı) adını alır. Bu asinus pulmonalis’lere pulmon adı da verilir. Akciğerin en küçük bağımsız ünitesi olarak kabul edilir, bu yapıya arbor alveolaris adı da verilir. Her akciğerde ile adet arası bulunur. Bronchus terminalis (bronchiolus respiratorius) > ductus alveolaris > saccus alveolaris (alveolus) şeklinde bir dallanma gösterir. Bronchiolus respiratorius&#;lar yapı ve fonksiyon bakımından diğer bronchiolus‘ lardan farklıdır. Duvarlarında alveolus pulmonis denilen kesecikler bulunur, sadece havayı iletmez, gaz alışverişi de yaparlar. Gaz alışverişinin kolay olması için kanla hava arasında bulunan duvarın çok ince olması gerekir. Bu duvar ne kadar ince olursa, gaz diffuzyonu da o kadar kolay olur. Alveollerden başlayarak bütün kanalları ve asinusları saran elastik lifler, pleura dokusu ve bronchiolus&#;lara ait olan bütün elastik elementlerle beraber akciğerlerin her tarafına yayılan bir elastik sistem oluştururlar. Alveollerden başlayarak bütün kanalları ve asinusları saran elastik lifler, pleura dokusu ve bronchiolus&#;lara ait olan bütün elastik elementlerle beraber akciğerlerin her tarafına yayılan bir elastik sistem oluştururlar. Lobulus pulmonis’ler, her taraftan bağ dokusu bir kapsülle sarılarak birbirinden ayrılmıştır. Bronchiolus terminalis&#;ten çıkan dallar; ductus alveolaris&#;ler ve saccus alveolaris’lerdir. Asinuslar, tamamen damar ve sinir ihtiva eden bağ dokusundan yapılmış bir kapsülle sarılmıştır. Bu kapsülün uzantıları bronchiolus respiratorius ile ductus alveolaris&#;lerin arasına sokularak alveollere kadar gider. Akciğerler dıştan içe doğru; tunica serosa, tunica subserosa ve parankimadan oluşur. Tunica serosa (pleura visseralis); ince ve şeffaf hilum hariç olmak üzere akciğerin her tarafını sarar. Tunica subserosa; büyük bölümünü elastik lifler oluşturur, hilum pulmonis&#;den içeri girerek lobçuklar arasında da uzanır.

Akciğerin Arterleri: A. pulmonalis; truncus pulmonalis’ten ayrılır. Dalları; A. pulmanolis dextra, A. pulmonalis sinistra. Akciğerler, besleyici (a. privata) ve fonksiyonel (a. publica) atara damarlar olmak üzere iki grup arteriel kaynaktan kan alırlar. Akciğerlerin kendi dokusunu besleyen kan damarları rr. bronchiales’den gelir. Diğer grup kan damarlarından akciğerlere gelen kan O2 den fakirdir, bu kanı akciğerlerde oksijenize olduktan sonra kalbin sol atriumuna aktaran damarlara akciğerin fonksiyonel damarları (a. publica) denir. Truncus pulmonalis (5 cm); A. pulmonalis dextra ve sinistra olmak üzere iki dala ayrılır. A. pulmonalis dextra, sola oranla daha uzundur ve arcus aortae ile v. cava superior&#;un arkasından geçer. iki dala ayrılır. Bunlardan üstteki üst loba, alttaki ise tekrar ikiye ayrılarak orta ve alt loba gider. A. pulmonalis sinistra, sağa oranla daha kısa ve incedir. Pars thoracica aortae&#;nin önünden geçerek sol radix pulmonis&#;e gelir ve burada üst ve alt loblara giden iki dala ayrılır. Alveollere a. pulmonalis&#;in terminal dallarından oksijeni azalmış kan gelir. Burada oksijenden zenginleştikten sonra alveol kapillerlerinden geçerek v. pulmonalis&#;in dallarına drene olurlar. Bunlar da segmentler arasındaki bağ dokusunda uzanarak radix pulmonis’e gelirler. Her bir akciğerden iki adet v. pulmonalis çıkar. Akciğerin besleyici damarları (A. bronchialis): akciğeri besleyen damarlar sağ tarafta, (A. bronchialis dextra) funduszeue.infoostalis posterior‘ dan, sol tarafta doğrudan (A. bronchialis sinistra) aorta&#;dan çıkarlar. A. bronchialis&#;lerin beslediği oluşumlar; akciğer parankiması, bronkuslar, visseral plevra.

Akciğerin Venleri:Akciğeri besleyen parankim venleri v. bronchialisler tarafında azygos sitemine açılırlar (bazende vv. intercostales posteriores’lere açılır). Akciğerin fonksiyonel venleri; V. pulmonalis&#;ler alveollerde oksijenden zenginleşen kanı sol atrium&#;a getirirler. Bu venler her iki tarafta ikişer adettir. V. pulmonalis dextra&#;lar pericardium içinde v. cava superior ve sağ atrium&#;un arkasından geçerek sol atrium&#;un arka duvarının sağ kısmına açılırlar. V. pulmonalis sinistra&#;lar, a. pulmonalis sinistra&#;nın altından geçerek sol atrium&#;un arka duvarının sol kısmına açılırlar.

Akciğerin Lenf Drenajı: Yüzeyel ve derin lenf damar ağı olarak seyrederler. Yüzeyel lenf damarları pleuranın hemen altındadır. Akciğer hilusunda bulunan nodi lymphatici broncho pulmonales&#;e açılırlar. Buradan çıkan lenf damarları da bifurcatio trachea&#;nın üst ve alt kısımlarında bulunan nodi lymphatici tracheo bronchiales superiores ve inferiores&#;e açılırlar. Yüzeyel lenf damarları pleura visceralis ve akciğeri drene ederler. Derin lenf damarları bronkusların submukozasında ve çevresindeki bağ dokusunda bulunur ve akciğerin damarları ile birlikte uzanırlar. Önce, nodi lymphatici pulmonales’e, sonra akciğer hilusundaki nodi lymphatici broncho pulmonales’e, daha sonra da nodi lymphatici tracheobronchiales ve nodi lym. para tracheales&#;e açılırlar. Alveol duvarında lenf damarı bulunmaz. Yüzeyel ve derin lenf damarları birlikte truncus bronchomediasinalis’lere açılarak genel lenf dolaşımına katılırlar. Akciğerler parankimi içinde yüzeyel ve derin lenf damarları arasında anastomoz bulunmaz. Hilus yakınında bol anastomoz yaparlar.

Akciğerin Sinirleri: Akciğerler sempatik parasempatik liflerin oluşturduğu sinir ağına sahiptirler. 1-Sempatik etki (truncus symphaticus); bronşları genişletir (bronkodilatasyon), damarları daraltır (vasokonstriksiyon). 2-Para sempatik etki (funduszeue.info); bronşları daraltır (bronkokonstriksiyon), damarları genişletir (vasodilatasyon), bezlere sekresyon yaptırır. Duyu innervasyonu (sensitifleri): akciğerden kaynaklanan duyu impulsları hem sempatik hem de parasempatik sistem içerisindeki lifler ile iletilirler. İmpuls alan reseptörler, pleura visceralis’de, bronchus’larda, bronchiolus’larda ve alveolus’lar arasındaki bağ dokuda bulunur. Gerilmeye karşı duyarlı reseptörlerdir. Bronchus’ların mukozasında öksürmeyi uyaran reseptörlerde vardır. Akciğer damarlarında yine reseptörler bulunmaktadır. Bu damarlardaki reseptörler kan basıncı ve kalp atım hızıyla ilişkilidir.

Plevra:

Akciğer zarıdır. Akciğerler pleura denilen seröz bir zar ile kaplıdır. Pleura (seröz zar), her iki akciğeri ayrı ayrı sarar. Bir bölümü göğüs boşluğunun iç yüzünü, bir bölümü ise akciğerin yarıkları da dahil olmak üzere dış yüzünü örter. İki kese boşluğu arasında bir bağlantı yoktur. Bir taraftaki enfeksiyon diğer tarafa geçemez. Pleura iki tabakadan oluşur, parlak görünüşlü ve kaygan bir yapıya sahiptir. 1-Pleura visceralis (pulmonalis); pleura’nın, yarıkları da dahil olmak üzere akciğerin dış yüzünü örten bölümü. 2-Pleura parietalis; göğüs boşluğunun iç yüzünü, diafragmanın üst yüzünü ve mediastinum&#;un akciğere bakan yüzünü örten bölümü.

Pleura’nın iki bölümü, radix pulmonis etrafında lig. pulmonale ile birbirine bağlanır. Pleura parietalis ve pleura visceralis, radix pulmonis çevresi boyunca birbirleri ile devam eder. Aralarında bulunan potansiyel aralığa cavitas pleuralis denilir. Cavitas pleuralis içerisinde pleura yaprakları tarafından sentezlenen seröz bir sıvı (liquor pleuralis) vardır. Parietal ve visseral pleura, aralarında bulunan liquor pleuralis vasıtası ile ıslak iken solunum hareketleri esnasında birbirlerine temas ederler. İki pleura kesesi boşluğu arasında herhangi bir bağlantı yoktur. İki kese sadece ön tarafta ve corpus sterni&#;nin segmentleri arasında birbirleriyle temas halindedir. Sağlı sollu iki kese arasındaki aralığa mediastinum denilir.

Pleura Visceralis (Pulmonalis): Akciğerin dış yüzüne sıkıca yapışmış ıslak, parlak bir pleura yaprağıdır. Bu yaprak yassı epitel hücrelerinden oluşur. Bu yaprağın altında lenf ve kan damarları içeren, kollajen ve elastik liflerden oluşan subpleural bir doku bulunur. Akciğer lobları arasındaki yarıklar da bu pleura ile sarılmıştır. Radix pulmonalis’in akciğere girdiği yer pleura ile örtülü değildir. Radix pulmonalis’in çevresi visceral ve parietal pleuranın buluştuğu yerdir. Visceral pleura gerilmeye duyarlıdır fakat ağrı duyusu yoktur (somatik innervasyona sahip değildir).

Pleura Parietalis:Pleura boşluğunun dış duvarını oluşturur. Fascia endothoracica aracılığıyla göğüs boşluğu duvarının iç yüzüne yapışır. Paretal pleura kalbi saran fibro-seröz bir torba olan pericardium’a da tutunur. Pleura parietalis örttüğü yerlere göre isimlendirilir.Pleura parietalisin komşulukları: kemik-kıkırdak kostaları ve interkostal kasları örter. Truncus simpaticus ve dallarını örter. Torakal vertebra gövdelerinin yan yüzlerini örter. Mediastinum&#;un akciğere bakan yüzlerini örter. Pleura parietalisin kısımları:Pars cervicalis (cupula pleuralis); boyun kökündeki pleral boşlukların tepesini örter. Pars costalis; kaburgaları örten bölüm. Pars diaphragmatica; diaphragma&#;yı örten bölüm. Pars mediastinalis; mediastinum&#;u örten bölüm.

Pars cervicalis (cupula pleurae):pleura parietalis’in, apertura thoracis superior&#;dan geçen, boyun köküne uzanan kubbe şeklindeki bölümüdür (akciğerin tepe kısmı, apex pulmonis). 1. kostanın ön ucundan 2, cm yukarı doğru çıkar. Cupula pleura, fascia endothoracica’nın kalınlaşmış bir devamı olan membrana supraclavicularis (Sibson fasiası) ile güçlendirilmiştir. Bu fascia m. scalenius minimus’a ait kas lifleri önde 1. costae’nın iç kenarına arkada 7. vertebra cervicalis’in proc. transversus’una tutunur. Pars costalis (pleura costalis): pleura parietalis’in sternum, kostalar ve intercostal kasların iç yüzünü, torakal omurların aynı yüzünü örten bölümüdür. Fascia edothoracica aracılığı ile, pleura costalis kolayca ayrılabilir. Pleura costalis arka yüzden pleura mediastinalis ile devam funduszeue.info iki pleura’nın (pleura costalis ve pleura mediastinalis) arka taraftaki geçiş yerine linea costomediastinalis denir. Pars diaphragmatica (pleura diaphragmatica):diaphragma’nın mediastinum seviyesi dışında kalan, üst yüzü saran parietal pleura bölümüdür. Pleura diaphragmatica ile diaphragma arasında fascia endothoracica’nın bir bölümü olan fascia phrenicopleuralis bulunur. Pars mediastinalis (pleura mediastinalis):mediastinal pleura, mediastinum’u saran parietal pleura olup, önde pleura costalis, arkada ve aşağıda pleura diaphragmatica, yukarda ise cupula pleura ile devam eder. Radix pulmonalis’in üzerinde kalan pleura mediastinalis, sternum ile collumna vertebralis arasında bir şerit şeklinde uzanır. Radix pulmonalis yapılarını saran mediastinal pleura, visceral pleura ile devam eder. Radix pulmonalis aşağısında kalan pleura çift kat halinde oesophagus’dan akciğere doğru lig. pulmonale şeklinde uzanır. Lig pulmonale’nin alt kenarı serbest bir kenar şeklindedir.

Pleural Çıkmazlar (Recessus Pleuralis):Parietal pleura örttüğü yerlerde bir duvardan diğerine atlarken bazı çıkmazlar (recessus pleuralis) oluşturur. Derin solunum esnasında akciğerler bu çıkmazları doldurduğu halde sakin solunumda ve soluk verme esnasında çıkmazları sınırlayan parietal pleura yaprakları birbirleri ile temas eder. Pleura çıkmazları klinik öneme sahiptir. Recessus costomediastinalis anterior:pars mediastinalis&#;in ön tarafta pars costalis&#;e geçtiği yerde oluşan çıkmazdır. Solunum esnasında akciğerin girdiği bu çıkmaz, sakin solunum ve soluk verme esnasında mediastinal ve costal pleura bölümlerinin birbirine teması nedeniyle yokolur. Sol akciğerin ön kenarındaki incisura cardiaca nedeniyle sol costomediastinal çıkmaz daha derindir. Recessus costomediastinalis posterior: pars mediastinalis&#;in arka tarafta pars costalis&#;e geçtiği yerde oluşan çıkmazdır. Recessus phrenicomediastinalis: pars mediastinalis&#;in pars diaphragmatica&#;ya geçtiği yerde oluşan çıkmaz. Recessus costodiaphragmaticus: pars diaphragmatica&#;nın pars costalis&#;e geçtiği yerde oluşan çıkmazdır. Pleura çıkmazlarının en önemlisi olup linea axillaris mediana’da cm, önde ve arkada cm kadardır.

Akciğerlerin Projeksiyonu:Apex pulmonis: clavicula&#;nın iç 2/3&#;ünün uçlarını birbirine bağlayan ve yüksekliği 2,5 cm olan bir kavis şeklinde gösterilebilir. Sağ akciğerin ön kenarı:Art. sternoclavicularis’in arkasından başlar. Angulus sterni hizasında orta hatta gelir. Corpus sterni&#;nin alt ucuna ulaşır. Sol akciğer ön kenarı:sağ tarafla hemen hemen aynı seyri gösterir. Fakat kalbten dolayı, 4. kıkırdak kosta hizasında sol tarafa kayar,inc. cardiaca&#;yı oluşturur. Aşağıda yine corpus sterni&#;nin alt kenarına kadar uzanır. Akciğerin alt kenarı: solunumun çeşitli safhalarına göre değişir. Yarı inspirasyonda; a. linea medioclavicularis’i 6. kostada, b. linea axillaris mediana&#;yı 8. kostada, c. columna vertebralis’ in yan kenarını da kostada çaprazlar. Arka kenarı:C7 vertebra proc. spinalis’i hizasında başlar. Th10 hizasında sonlanır. Orta hattan cm uzakta bulunur. Fissura obliqua (sağ ve sol tarafta): Th4 vertebra hizasında, spina scapulae medial ucunda bulunan trigonum spinae hizasında başlar. Apex pulmonis&#;in 6,5 cm aşağısında arka kenarı keser. 6. kostayı takip ederek aşağı, dışa ve ön tarafa doğru oblik olarak uzanır ve 6. kemik-kıkırdak kosta sınırında ön kenara ulaşır. Fissura horizontalis: 4. kostanın linea axillaris mediana&#;yı kestiği yerde başlar. 4. kostayı takip ederek ön kenara gelir. Fissura horizontalis sadece sağ akciğerde bulunur.

Pleura&#;nın Projeksiyonu: Akciğerin projeksiyonuna uyar. Akciğerin dibine kadar giremediği ön ve alt kenarlarda biraz farklıdır. Her iki tarafın recessus costomediastinalis anterior&#;u art. sternoclavicularis&#;in arkasında başlar. Manubrium sterni&#;nin arkasında, her iki tarafın recessus costomediastinalis anterior&#;ları arasında üçgen şeklinde bir aralık oluşur. Sağ tarafın çıkmazı aynı yönde corpus sterni&#;nin alt kenarına kadar uzanır. Sol tarafınki ise, kalpten dolayı 4. kıkırdak kostadan itibaren dışa doğru kıvrılarak sternum&#;un yan kenarına paralel olarak aşağı 6. kıkırdak kostaya kadar uzanır. Alt kenar:linea medioclavicularis&#;i 8., linea axillaris mediana&#;yı , omurga yakınında kostayı çaprazlar. Cupula pleurae&#;nin projeksiyonu apex pulmonise uyar. Recessus costomediastinalis posterior ise akciğerin arka kenarının projeksiyonuna uyar.

Alt Solunum Yolları Ve Akciğer Hastalıkları:Pnömoni: akciğer dokusunun iltihabı. Bronşit:bronşların iltihabı. Astım:bronşiollerin daralması ve solunum güçlüğü ile karakterize allerjik orijinli hastalık. Plevrit:pleura iltihabı. Pulmoner Trombo Emboli (PTE):trombus, yağ parçası veya hava kabarcığı ile oluşan emboli’nin pulmoner arteri kısmen veya tamamen tıkamasıdır. Akut solunum yetmezliği veya ölüme neden olabilir. Horner sendromu:ganglion stellare C8-T1 sinirlerinin, cupula pleura yakınında baskıya uğraması sonucu, Horner Sendromu ve elin intrinsik kaslarında paralizi görülebilir. Pleura adezyonları:parietal ve visceral pleura’lar arasında oluşan, genellikle plevrite bağlı oluşan yapışmalardır. Hidrothorax:çeşitli nedenlerle pleura boşluğunda önemli miktarda sıvı toplanmasıdır. Fazla miktarda sıvı toplanması, kalbin yer değiştirmesine (karşı tarafa kayma) neden olur. Hemathorax: pleura boşluğunda kan bulunmasını tanımlar. Chilothorax:pleura boşluğunda lenf sıvısı bulunmasıdır. Pneumothorax: akciğerin yırtılması sonucu pleura boşluğuna ahva girmesi ile olur. Akciğer kısmi kollapsı ile sonlanır. Daha çok kosta kırıkları ile görülür.

Torasentez: Pleura boşluğundaki sıvının bir iğne ile interkostal aralıktan girilerek boşaltılmasıdır. Genellikle hasta otururken koltuk altı çizgisinin arkasından yapılır. Sıvı düzeyi belirlenerek iğne bir veya iki interkostal aralık altından (9. interkostal aralık üst seviyesinden) girilir.

Hemotorax: Plevra boşluğunda, toraks yaralanmaları veya tümörleri nedeni ile kan toplanmasıdır. Bir veya iki adet göğüs tüpü ile (5. veya 6. interkostal aralık) biriken kan direne edilir.

Açık Pnömotoraks: Toraks duvarı delici yaralarında veya akciğer yırtıklarında plevra boşluğuna hava girmesidir. Kosta kırıkları genellikle pnömotoraksa neden olur. Sıvı toplanması ile komplike olmamış pnömotoraksı azaltmak için, göğüs tüpü 2. interkostal aralıktan yerleştirilir.

Pozitif Basınçlı Pnömotoraks:Visseral plevrada geniş bir yırtık nedeni ile inspirasyonla gelen havanın ekspirasyonla atılamayıp, toraksta birikmesi. Tüm mediastinum karşı tarafa itilerek karşı akciğere baskı yapar ve ölüme neden olur.

Cavitas Thoracis (Göğüs Boşluğu):

Toraks iskeleti esas solunum ve dolaşım organlarını içinde koruyan, kemik ve kıkırdaktan oluşan, tepesi kesik koni şeklinde bir iskelettir. Yukarı kısmı dar, aşağı kısmı geniştir. Önden arkaya biraz basıktır. Transvers çapı, sagittal çapından daha uzundur. Arka yarısı ön yarısından daha geniştir. Arka bölümünü tüm torakal vertebralar ve kostaların arka yarıları oluşturur. Ön bölümünü ise sternum, kostaların ön yarıları ve kıkırdak kostalar oluşturur. Göğüs kafesinin ön ve yan yüzleri konvekstir. Arkada, vertebraların bulunduğu yerde içe doğru girinti yapmıştır. Kaburgalar arasındaki interkostal aralıklarda, interkostal kaslar ve membranlar bulunur. Göğüs kafesinin üst açıklığına apertura thoracis superior, alt açıklığına ise apertura thoracis inferior denilir.

Apertura Thoracis Superior: Arkadan Th1 vertebra, yanlardan 1. kosta, önden manubrium sterni&#;nin üst kenarı sınırlar. Sagittal çapı 5 cm transvers çapı 10 cm’dir. Görünümü böbrek şeklindedir. Tam horizontal planda olmayıp yukarı ve biraz da öne doğru bakar.

Apertura Thoracis İnferior: Arkada T12 vertebra, yanlarda kosta, nnde kıkırdak kostalar ve proc. xiphoideus tarafından sınırlanır. Apertura thoracis inferiorda, ön tarafta kıkırdak kostalar yukarıda birleşerek Angulus infrasternalis’i oluştururlar. Bu açı kadınlarda geniş, erkeklerde ise dardır. Apertura thoracis inferior&#;u sınırlayan yapılara diaphragma tutunur ve göğüs boşluğu için konveks bir taban oluşturur. Sağ tarafta 5. kıkırdak kosta üst kenarı, sol tarafta ise 6. kıkırdak kosta hizasına kadar çıkar.

Cavitas thoracis’in büyük kısmını akciğerler doldurur. İki akciğer arasında kalan bölgeye mediastinum denir. Burada da pericardium içerisinde kalp yer alır. Göğüs boşluğunun iç yüzünü pleura denilen bir zar örter. Göğüs boşluğu kafesinin iç yüzünde fascia endothoracica (membrana supra pleuralis-fascia phrenicopleuralis) denilen bir zar yapı bulunur. Bu yapı yukarıda ve arkada boyundaki fascia prevertebralis ile devam eder. Aşağıda diaphragma’nın üst yüzünü örter ve karın boşluğunu kapsayan fascia (fascia endoabdominalis =fascia transversalis1) ile devam eder. Fascia endothoracica ile pleura arasında fascia subserosa denilen bir tabaka bulunur. Bu tabaka mediastinumdaki organları sarar.

Mediastinum:

İki pleura kesesi arasında bulunur. Latincede orta bölme anlamına gelir. Önde sternum, arkada göğüs omurları, yukarıda apertura thoracis superior, aşağıda diaphragma (apertura thoracis inferior), yanlarda pleura mediastinalis bulunur. Tüm mediastinal oluşumlar, burayı dolduran gevşek areolar doku içerisinde yer alır. Mediastinum bir bütün olmasına karşın, anatomik, fizyolojik ve cerrahi temele dayanan yaklaşımlara göre bölümlere ayrılmıştır. Mediastinum, önde angulus sterni arkada T seviyesinden geçirilen transfers düzlem ile mediastinum superius ve mediastinum inferius olarak iki bölüme ayrılır.

Mediastinum Superius: Angulus sterni&#;yi Th4 vertebra alt kenarına birleştiren düzlemin yukarısında kalır. Ön taraftan manubrium sterni, arka taraftan ilk 4 torakal vertebra, yanlardan akciğer facies mediastinalis tarafından snırlanır. Mediastinum superius’da bulunan yapılar: m. sternohyoideus, m. sternothyroideus, m. longus colli&#;nin başlangıç kısımları, arcus aortae, truncus brachiocephalicus, v. cava superior&#;un üst yarısı, N. vagus, n. cardiacus&#;lar, n. phrenicus, n. laryngealis recurrens sinistra, plexus cardiacus&#;un yüzeyel bölümü, trakea, oesophagus, ductus thoracicus, timus artıkları, lenf nodülleri (nodi lymphatici paratracheales, nodi lymphatici tracheobronchiales ve nodi lymphatici brachiocephalica).

Mediastinum İnferius:Angulus sterni (Louis açısı) veTh4 vertebra alt kenarına birleştiren düzlemin aşağısında kalır. Kendi içinde 3 bölümde incelenir; mediastinum anterius, mediastinum medius, mediastinum posterius. Mediastinum anterius:pericardium ile corpus sterni arasında bulunur. Her iki tarafın pleurası sternum&#;un segmentleri arasında birbirine çok yakın bulunurlar. Bu nedenle, bu aralık burada çok dardır. Burada; gevşek bağ dokusu, ligg. Sternopericardiaca, lenf nodülü, A. thoracica interna’nın mediastinal dalları, bazen de timus artıkları bulunur. Mediastinummedius: mediastinum inferius’un en geniş bölümüdür. İçerisinde bulunan yapılar; kalp, pericardium, aorta ascendens, V. cava superior&#;un alt yarısı, V. azygos&#;un son bölümü, bifurcatio tracheae, bronchus principalis dexter, bronchus principalis sinister, truncus pulmonalis, A. pulmonalis dextra, sinistra, V. pulmonalis dextra-sinistra, N. phrenicus, plexus cardiacus’un derin bölümü, nodi lymphatici tracheobronchiale. Mediastinum posterius:İçerisinde bulunan oluşumlar, longitudinal ve transvers seyirli olarak iki şekilde yer alırlar. Transvers seyirli oluşumlar; Aa. İntercostales posteriores, Vv. intercostales posteriores, Nn. İntercostales. Longitudinal seyirli oluşumlar; oesophagus, aorta thoracica, V. azygos, V. hemiazygos, V. hemiazygos accesoria, ductus thoracicus, n. vagus, truncus symphaticus’lar, Nn. splanchnici.

&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;-

Alt Extremite Damarları

Alt Extremite Arterleri:

funduszeue.info externa, A. femoralis, A. poplitea, A. tibialis anterior, A. tibialis posterior.

funduszeue.info Externa: funduszeue.info interna’dan daha kalındır. funduszeue.info major medial kenarı boyunca uzanır. Lig. inguinale’nin altından Lacuna vasorum’dan geçer. Trigonum femorale ve Canalis adductorius’ta A. femoralis olarak devam eder. Dalları: funduszeue.infotrica inferior, funduszeue.infoflexa ilium profunda. funduszeue.infotrica inferior:lig. inguinale’nin yukarısında funduszeue.info externa’dan ayrılır. Fascia transversalisi delerek rectus kılıfı içinde yukarı doğru uzanır. funduszeue.infotrica superior dalları ile anastomoz yapar. Parietal peritonun üzerinde kıvrılması ile Plica umblicalis lateralisi yapar. Direk inguinal fıtıkların medialinde, indirek inguinal fıtıkların lateralinde yer alır. funduszeue.infoflexa ilium profunda: lig. inguinale’nin yukarısında funduszeue.info externa’ nın lateral tarafından ayrılır. Lig. inguinale arka tarafında spina iliaca anterior superior’a doğru uzanır. Fascia transversalis ve funduszeue.infoersus abdominis’i deler. funduszeue.infos superior ve a. iliolumbalis’ in dalları ile anastomoz yapar. funduszeue.infoersus abdominis ve funduszeue.infous internus’ u besler.

funduszeue.infolis:funduszeue.info externa funduszeue.infoale’nin arkasından lacuna vasorum’a geçerken funduszeue.infolis adını alır. İlk yarısı trigonum femorale’ de diğer yarısı canalis adductorius içerisindedir. İlk bölümü funduszeue.infolis ile birliktedir ve vagina femoralis ile sarılıdır. funduszeue.infolis’in projeksiyonu; spina iliaca anterior superior ile tuberculum pubicum’un orta noktası veya lig. inguinale orta noktası, tuberculum adductorium birleştiren çizginin proximal 2/3&#;ü. Vagina femoralis (femoral kılıf):ön tarafta fascia transversalis, arka tarafta fascia iliaca’nın devamı şeklindedir. funduszeue.infolis, funduszeue.infolis, funduszeue.infofemoralis’in femoral dalının etrafını sarar. Medial duvarını funduszeue.infoa magna deler. Canalis femoralis:tabanı yukarıda bulunan bir koni şeklindedir. Taban kısmına annulus femoralis denir. Önde lig. inguinale, arkada lig. pectinale, medialde lig. lacunare, lateralde funduszeue.infolis bulunur. Erkeklerde funiculus spermaticus, kadınlarda lig. teres uteri bulunur. Annulus ön kenarının hemen yukarısından geçer. Femoral fıtık (hernia femoralis) organların annulus femoralis’ten canalis femoralis içerisine sarkmasıdır. Trigonum femorale (scarpa üçgeni):uyluğun ön yüzünün üst kısmında yer alır. Yukarıda lig. inguinale, lateralde funduszeue.infoius iç kenarı, medialde m. adductor longus iç kenarı yer alır. Tabanını funduszeue.infos, funduszeue.info major, funduszeue.infoeus ve funduszeue.infoor longus oluşturur. İçerisinde A.V.N. femoralis ve dalları bulunur. Canalis adductorius (hunter kanalı):yukarıda trigonum femorale tepesinden başlar. Aşağıda funduszeue.infoor magnus alt ucundaki hiatus adductorius’ta sonlanır. M. vastus medialis ön dışta, funduszeue.infoor longus ve funduszeue.info arkada, lamina vasadductoria medialde yer alır. İçerisinde funduszeue.infolis, funduszeue.infous, funduszeue.infotorius’un son kısmı yer alır. Dalları: funduszeue.infotrica superficialis, funduszeue.infoflexa ilium superficialis, funduszeue.infoa externa superficialis, funduszeue.infoa externa profunda, funduszeue.infoda femoris (funduszeue.infoflexa femoris medialis, funduszeue.infoflexa femoris lateralis, Aa. perforantes).

Kollateral Dolaşım:1-funduszeue.info superior, funduszeue.info inferior (funduszeue.info interna), funduszeue.infoflexa femoris lateralis (funduszeue.infoda femoris). 2-funduszeue.infotoria (funduszeue.info interna), funduszeue.infoflexa femoris medialis (funduszeue.infoda femoris). 3-funduszeue.infoa interna (funduszeue.info interna), funduszeue.infoa externa profundus (funduszeue.infolis). 4-funduszeue.infoflexa ilium profunda (funduszeue.info externa), funduszeue.infoflexa ilium superficialis (funduszeue.infolis).

funduszeue.infoea: funduszeue.infolis, canalis adductorius’tan çıktıktan sonra funduszeue.infoea adını alır. Fossa popliteada funduszeue.infoeus’ un alt kenarına kadar uzanır. Burada terminal dallarına ayrılır; funduszeue.infois anterior, funduszeue.infois posterior. Fossa poplitea:diz ekleminin arkasındadır. Eşkenar dörtgen şeklindedir. Sınırları; üst dış funduszeue.info femoris, üst iç funduszeue.infondinosus, üst iç funduszeue.infombranosus, alt dış funduszeue.infocnemius caput lateralis, alt iç funduszeue.infocnemius caput medilais. Fossa poplitea içindeki yapılar; funduszeue.infoea, funduszeue.infoea, funduszeue.infois, funduszeue.infous communis, funduszeue.infoa parva, funduszeue.infous femoris posterior. funduszeue.infoea dalları:funduszeue.infoor lateralis genus, funduszeue.infoor medialis genus, funduszeue.info genus, funduszeue.infos, funduszeue.infoor lateralis genus, funduszeue.infoor medialis genus.

funduszeue.infois Anterior: funduszeue.infoeanın terminal dalıdır. Membrana interossea crurisi delerek bacağın ön tarafına geçer. Fibula başının medialinden geçer. funduszeue.inforis profundus ile seyreder. Ayak sırtında funduszeue.infois pedis adını alır. Dalları: funduszeue.infoens tibialis posterior, funduszeue.infoens tibialis anterior, funduszeue.infolaris anterior lateralis, funduszeue.infolaris anterior medialis.

funduszeue.infois Pedis: Ayak bileğinden 1. metatarsal aralığa uzanır. funduszeue.inforsalis dorsalis I ve A. plantaris profundus dallarına ayrılır. Dalları:funduszeue.infois lateralis, funduszeue.infoes mediales, funduszeue.infoa, funduszeue.inforsalis dorsalis I, funduszeue.inforis profundus.

funduszeue.infois Posterior:funduszeue.infoea’nın uç dalı olarak başlar. Alt bölümde tibia’nın arkasında yer alır. Malleolus medialis arkasından ayak tabanına geçer. A. plantaris medialis ve lateralis’e ayrılır. Dalları:funduszeue.inforis, funduszeue.infolaris mediales, Rr. calcanei, funduszeue.inforis medialis, funduszeue.inforis lateralis.

Alt Extremite Venleri:

Yüzeyel ve derin grup venler olarak ikiye ayrılır. Yüzeyel grup venler yüzeyel fasianın iki yaprağı arasındadır. Derin grup venler arterlerle birlikte seyreder. Derin grupta daha fazla olmak üzere kapakçık bulunur.

Yüzeyel Venler:funduszeue.infoa manga:vücuttaki en uzun vendir. funduszeue.infoalis medialis olarak başlar. funduszeue.infolis’e açılır. Bacağın medial yüzünde funduszeue.infous ile birlikte uzanır. Hiatus saphenustan geçerek funduszeue.infolise açılır. funduszeue.infoa parva:funduszeue.infoalis lateralis’in devamı şeklindedir. Fibula dış malleolunun arkasından geçer. Fossa popliteaya doğru uzanır. funduszeue.infocnemius’un iki başı arasından geçer. funduszeue.infoeaya açılır.

Derin Venler:funduszeue.infoles plantares, funduszeue.infoes posteriores, funduszeue.infoes anteriores, funduszeue.infoea, funduszeue.infolis.

&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;-

Baş Ve Boyun Arterleri

Baş ve boynu başlıca a. carotis communis dextra ve sinistra besler. Bu damarlar, cartilago thyroidea’nın üst kenarı seviyesinde a. carotis externa ve interna olmak üzere 2 uç dalına ayrılır: 1) A. carotis externa; başın dış kısmını, yüzü ve boynun büyük bölümünü besler. 2) A. carotis interna; cavitas cranii ve orbita’daki yapıların büyük kısmını besler.

funduszeue.inforalis’ler ise; beynin beslenmesini sağlayan diğer önemli arterlerdir.

Arteria Carotis Communis: 1-A. carotis communis dextra; truncus brachiocephalicus’un dalıdır. Sağ art. sternoclavicularis’in arkasında başlar ve sadece boyunda uzanır. 2-A. carotis communis sinistra; arcus aortae’nın en yüksek kısmından ayrılır ve önce göğüs boşluğunda sonra boyunda uzanır. Bu nedenle sol tarafın damarı daha uzundur. Göğüs kısmında konumu: Önde; manubrium sterni ile aralarında m. sternohyoideus, m. sternothyroideus, thymus artıkları, v. brachiocephalica sinistra, sol pleura ve akciğerin üst bölümü bulunur. Arkasında; trachea, oesophagus, sol n. laryngeus recurrens ve ductus thoracicus yer alır. Sağında; truncus brachiocephalicus, trachea, v. thyroidea inferior ve thymus artıkları bulunur. Solunda; sol tarafın n. vagus, n. phrenicus, pleura ve akciğeri yer alır. A. subclavia sinistra, a. carotis communis sinistra’nın arka ve lateralindedir. Boyun bölümünde konumu:her iki taraf arterin seyir ve komşulukları hemen hemen aynıdır. Boynun alt kısmında birbirine yakın olan her iki tarafın damarı, yukarı çıktıkça birbirinden uzaklaşır. İki arter arasında aşağıda trachea, yukarıda gl. thyroidea, larynx ve pharynx bulunur. A. carotis communis’in lateralinde v. jugularis interna, ikisi arasında ve arka tarafta oluşan olukta n. vagus bulunur. Boyun kısmında konumu:A. carotis communis’lerin alt kısmı derinde bulunur. Ön tarafında yüzeyelden derine doğru deri, fascia superficialis, platysma, fascia profunda, m. SCM, m. sternohyoideus, m. sternothyroideus ve m. omohyoideus’un üst karnı bulunur. A. carotis communis’lerin üst kısmı yüzeyel olarak bulunur ve sadece deri, fascia superficialis, platysma, fascia profunda ve m. SCM’un medial kenarı tarafından örtülmüştür. Bu bölgede trigonum caroticum’dadır.

Arteria Carotis Communis (Devamı):Önde:vagina carotica’nın ön yüzünde ansa cervicalis bulunur. A. carotis communis’i üst ucu yakınında v. thyroidea superior, cartilago cricoidea’nın biraz aşağısında v. thyroidea media önden çaprazlar. V. jugularis anterior clavicula’nın biraz yukarısında damarı çaprazlar, ancak ikisi arasında m. sternohyoideus ve m. sternothyroideus bulunur. Arkada:damar ile boyun omurlarının transvers çıkıntılarının arasında m. longus colli ve capitis bulunur. Yine bu kasların önünde truncus sympatheticus’un boyun bölümü bulunur. A. thyroidea inferior, alt kısmı arkasından çaprazlar.İçte:oesophagus, trachea, gl. thyroidea, larynx, pharynx, a. thyroidea inferior ve n. laryngeus recurrens bulunur. Dışta:v. jugularis interna ve n. vagus yer alır. Boynun alt kısmında:sağ n. laryngeus recurrens a. carotis communis’i arkadan çaprazlar. Glomus caroticum:bifurcatio carotidea’nın arkasında veya arasında bulunur. 2&#;5 mm boyutlarında oval, ince fibröz bir kapsülle sarılı, çok sayıda sinir lifi içeren bir kitledir. Vücudun visseral afferent sistemi ile ilgilidir ve içinde kandaki oksijen değişikliğine hassas kemoreseptörler bulunur. Sinus caroticus:a. carotis communis’in üst ucu ile a. carotis interna’nın başlangıcındaki yaklaşık 1 cm uzunluğundaki hafif şişliktir. Kan basıncının ayarlanmasında rol oynayan baroreseptörler bulunur. Anastomozlar:her iki tarafın a. carotis externa ve interna’ları kafa içinde ve dışında anastomozlar yaparlar. Ayrıca a. subclavia ile de anastomozlar vardır. 1) A. thyroidea superior ile a. thyroidea inferior arasında, 2) A. occipitalis’in r. descendens’i ile a. profunda cervicis arasında.

Arteria Carotis Externa:

funduszeue.infos externa; cartilago thyroidea’nın üst kenarı seviyesinde başlar ve önce biraz öne daha sonra arkaya uzanarak collum mandibulae arkasındaki fossa retromandibularis’e gelir. Burada a. maxillaris ve a. temporalis superficialis olmak üzere 2 uç dalına ayrılır. A. carotis externa; trigonum caroticum’da deri, fascia superficialis, platysma, n. facialis’in r. colli’si ile plexus cervicalis’in n. transversus colli’si arasında oluşan sinir kavsi, fascia profunda ve m. SCM’nin ön kenarı tarafından örtülmüştür. N. hypoglossus, v. comitans nervi hypoglossi, v. lingualis, v. facialis ve v. thyroidea superior tarafından çaprazlanır. A. carotis externa; trigonum caroticum’dan çıktıktan sonra m. digastricus venter posterior ve m. stylohyoideus’un derininden geçer. Daha yukarıda gl. parotidea’nın içine girer ve v. maxillaris ile v. temporalis superficialis’in birleşme yeri ile n. facialis’in derininde bulunur. Medialinde; os hyoideum, pharynx duvarı, n. laryngeus superior ve gl. parotidea’nın bir bölümü bulunur. Lateralinde ve alt kısmında a. carotis interna yer alır. Arkasında başlangıç kısmında n. laryngeus superior, daha yukarıda a. carotis interna ile aralarında m. styloglossus, m. stylopharyngeus, n. glossopharyngeus, n. vagus’un r. pharyngealis ve gl. parotidea’nın bir bölümü bulunur. Dalları: A. thyroidea superior, A. pharyngea ascendens, A. lingualis, A. facialis, A. occipitalis, A. auricularis posterior, A. temporalis superficialis, A. maxillaris.

Arteria Thyroidea Superior: A. carotis externa’nın ilk dalıdır. Os hyoideum’un cornu majus’u hizasında ayrılır ve gl. thyroidea’da sonlanır. A. carotis externa’dan ayrıldıktan sonra m. SCM’nin ön kenarının derininde olmak üzere öne ve yukarı doğru uzanarak trigonum caroticum’a gelir. Burada deri, platysma ve fascia superficialis ile örtülüdür. Daha sonra aşağı doğru yön değiştirerek m. omohyoideus, m. sternohyoideus ve m. sternothyroideus’un derinine dalar. Damarın derininde m. constrictor pharyngeus inferior ve n. laryngeus superior’un r. externus’u bulunur. Dalları:R. infrahyoideus, R. sternocleidomastoideus, A. laryngea superior, R. cricothyroideus, R. glandularis anterior, R. glandularis posterior, R. glandularis lateralis. R. infrahyoideus:ince bir dal olup os hyoideum’un alt kenarı boyunca öne doğru uzanarak karşı tarafın aynı dalı ile anastomoz yapar.R. sternocleidomastoideus:aşağı ve dış tarafa doğru uzanarak vagina carotica’nın üzerinden geçer ve m. SCM’da ve bu bölgedeki deri ve diğer kaslarda dağılır. Bu dal sıklıkla a. carotis externa’dan ayrı bir dal şeklinde çıkabilir.A. laryngea superior: damarın en kalın dalıdır. M. thyrohyoideus’un derininde n. laryngeus superior’un dalı olan r. internus ile birlikte seyreder. Membrana thyrohyoidea’daki delikten geçerek larynx kasları, mukozası ve bezlerini besler ve karşı tarafın aynı dalı ile anastomoz yapar. R. cricothyroideus:membrana cricothyroidea’yı çaprazlayarak geçen ince dal karşı tarafın aynı dalı ile anastomoz yapar. R. glandularis anterior:bezin istmus’unun ön yüzünde dağılır. R. glandularis lateralis: bezin yan yüzünde dağılır. R. glandularis posterior:bezin arka yüzünde aşağı inerek a. thyroidea inferior ile anastomoz yapar.

Arteria Pharyngea Ascendens: A. carotis externa’nın iç-yan yüzünden çıkan en ince dalıdır. M. longus colli’nin önünde ve a. carotis interna ile pharynx arasında yukarı doğru kafa iskeleti tabanına kadar uzanır. Dalları:1-A. meningea posterior; dura mater’in arka bölümünü besleyen birçok küçük dal vardır. En büyüğüne a. meningea posterior denir ve for. jugulare’den kafa boşluğuna girer. İkinci bir dal for. lacerum, üçüncü bir dal da canalis n. hypoglossi’den girerek dura mater’de dağılır. 2-Rr. pharyngealis; üç, dört adet ince dal olup m. constrictor pharyngis medius, mukozası ve m. stylopharyngeus’da dağılır. 3-A. tympanica inferior; çok ince bir dal olup, n. glossopharyngeus’un (r. tympanicus) dalı ile birlikte orta kulak boşluğunun alt duvarındaki canaliculi tympanici’den orta kulağa girer ve burada diğer timpanik dallarla anastomoz yapar.

Arteria Lingualis: Os hyoideum’un cornu majus’unun üst ucu hizasında a. thyroidea superior ile a. facialis arasında ayrılır. Öne ve içe doğru uzanarak m. digastricus venter posterior ile m. stylohyoideus’un derininden geçerek, m. hyoglossus’un derininde horizontal olarak ilerler. Daha sonra yukarı doğru dönerek dile kök kısmından girer ve ucuna kadar dallarına ayrılarak uzanır. Oblik seyreden 1. Bölüm:trigonum caroticum içinde, m. constrictor pharyngis medius üzerine yaslanmış deri, fascia’lar ve platysma ile örtülmüştür.Kıvrıntılı seyreden 2. bölüm: m. constrictor pharyngis medius’un üzerinde bulunur ve dışında m. digastricus, m. stylohyoideus ve m. hyoglossus bulunur. Horizontal seyreden 3. bölüm: m. hyoglossus ile m. genioglossus arasında bulunur. Terminal bölümü; dilin alt yüzüne yakın olarak sadece mukoza ile örtülü olarak a. profunda linguae olarak uzanır. N. hypoglossus; a. lingualis’in 1. bölümünü dıştan çaprazlar. Dalları: 1-A. suprahyoideus; os hyoideum boyunca uzanarak karşı tarafın aynı dalı ile anastomoz yapar. 2-A. sublingualis; m. hyoglossus’un ön kenarı hizasında ayrılır. M. genioglossus ile m. mylohyoideus arasında öne doğru uzanarak gl. sublingualis’e uzanır. Bir dalı m. mylohyoideus’u delerek dış yüzüne çıkar ve a. facialis’in r. submentalis’i ile anastomoz yapar. 3-Rr. dorsales linguae; m. hyoglossus’un derininde ayrılır. Dil sırtının arka bölümüne uzanarak bu bölge mukozasını, arcus palatoglossus, tonsilla palatina, palatum mollae, epiglottis’i besler. 4-A. profunda linguae; a. lingualis’in terminal dalıdır. M. longitudinalis inferior ile dilin alt yüzündeki mukoza arasında kıvrıntılı bir seyir takip eder. M. genioglossus’un dış yüzü üzerinde n. lingualis ile birlikte uzanır.

Arteria Facialis: Trigonum caroticum’da ayrılır. Ramus mandibulae’nın altına doğru uzanırken m. digastricus venter posterior ve m. stylohyoideus’un derininden geçerek gl. submandibularis’in arkasındaki oluğa gelir. Burada v. facialis ile birlikte seyreder. Daha sonra yüzeyelleşir ve m. masseter’in ön kenarında mandibula’nın alt kenarını çaprazlayarak yüze ulaşır. A. facialis; yüzde yanağın hareketlerinden etkilenmemesi için kıvrıntılı bir yol takip ederek ağız köşesinden geçer. Burnun yan tarafındaki olukta gözün iç köşesine kadar uzanır ve a. angularis olarak isimlendirilir. Başlangıç bölümü:deri, platysma, m. digastricus venter posterior, m. stylohyoideus, gl. submandibularis’in bir bölümü ile örtülüdür. A. facialis’in derininde m. constrictor pharyngis medius ile superior bulunur. M. constrictor pharyngis superior, a. facialis’i tonsilla palatina’dan ayırır. Bademcik ameliyatlarında, bademciğin a. facialis ile olan yakın komşuluğu unutulmamalıdır. Yüzde mandibula gövdesi üzerinden yüzeyel olarak geçer. Burada sadece deri, fascia ve platysma ile örtülüdür. M. masseter’in ön kenarı hizasında ve mandibula’nın alt kenarında sıkıştırılan a. facialis’den nabız alınabilir. Yanağın ortalarında yağ dokusu ile, ağız köşesinde platysma, m. risorius ve m. zygomaticus major ile örtülüdür. Derininde m. buccinator ve m. levator anguli oris bulunur. M. levator labii superioris’in bazen yüzeyelinden bazen de derininden geçer. Boyundaki dalları: 1-A. palatina ascendens; a. facialis’in başlangıcı yakınından çıkarak yukarı, kafa tabanına kadar uzanır. Yumuşak damağı ve damak bezlerini besler. Karşı tarafın aynı damarı, a. maxillaris’in ve a. pharyngea ascendens’in dalları ile anastomoz yapar. 2-Rr. tonsillaris; tonsilla palatina ve dil köküne giden dalıdır. 3-Rr. glandulares; gl. submandibularis’i besler. 4-A. submentalis; gl. submandibularis’den çıktıktan sonra, corpus mandibulae’nın alt kenarı boyunca m. mylohyoideus ile m. digastricus venter anterior arasında çene ucuna doğru uzanır. Burada a. sublingualis ve a. alveolaris inferior’un dalları ile anastomoz yapar.

Arteria Facialis (Devamı): Yüzdeki dalları: 1-A. labialis inferior; ağız köşesi yakınında a. facialis’den ayrılır. M. depressor anguli oris’in derininden geçerek kıvrıntılı bir şekilde m. orbicularis oris ile mukoza arasında uzanır. Alt dudaktaki kas, bez ve mukozayı besleyerek karşı tarafın aynı arteri ve a. alveolaris inferior’un dalları ile anastomoz yapar. 2-A. labialis superior; a. labialis inferior’dan daha kalın ve kıvrıntılıdır. Aynı şekilde üst dudakta ilerleyerek karşı tarafın aynı damarı ile anastomoz yapar. Her iki tarafın a. labialis superior ve inferior’u, ağız etrafında birleşerek circulus arteriosus labiorum denilen bir halka oluştururlar. 3-R. lateralis nasi; burnun yan tarafından geçerken ayrılır. Burun sırtı ve kanatlarını besler. Karşı tarafın aynı damarı, a. labialis superior, a. ophthalmica ve a. maxillaris’in dalları ile anastomoz yapar. 4-A. angularis; a. infraorbitalis’in dalları ve a. ophthalmica’nın dalları ile anastomoz yapar. Seyri sırasında m. levator labii superioris aleque nasi’nin lifleri arasından geçer. A. facialis’in anastomozları: 1-Boyundaki anastomozları; karşı tarafın aynı dalları ile, A. sublingualis ile, A. pharyngea ascendens ile, A. palatina descendens ile. Yüzdeki anastomozlar; A. mentalis, A. transversa faciei, A. infraorbitalis, A. dorsalis nasi.

Arteria Occipitalis: Proc. mastoideus’un ucunun biraz aşağısı seviyesinde a. carotis externa’nın arka tarafından çıkar, arkaya ve yukarıya doğru uzanarak sulcus arteriae occipitalis’den geçerek kafa derisinin arka kısmında dağılır. Başlangıcında m. digastricus’un venter posterior tarafından örtülüdür ve alt kenarı boyunca uzanır. İç taraftan a. carotis interna, v. jugularis interna, n. hypoglossus, n. vagus ve n. accessorius çaprazlar. Yukarı ve arkaya doğru uzanarak atlas’ın transvers çıkıntısı ile mastoid çıkıntı arasından geçerek sulcus arteria occipitalis’e girer. Kaslar arasından geçtikten sonra yukarı doğru yön değiştirerek, m. trapezius ile m. SCM’nin kafaya tutunan aponeurotik kısımlarını deler ve yüzeyel fasia içinde kıvrıntılı bir şekilde ilerler. Burada birçok dallarına ayrılarak vertekse kadar uzanır. A. occipitalis’in bu dalları; a. auricularis posterior ve a. temporalis superficialis’in dalları ile anastomoz yapar. A. occipitalis’in son bölümü, n. occipitalis major ile birlikte seyreder. Dalları: 1-R. mastoideus; proc. mastoideus’a verdiği daldır. For. mastoideum’dan girerek dura mater encephali ve cellulae mastoidea’yı besler. 2-R. auricularis; kulak kepçesinin arka bölümünü besler. 3-Rr. sternocleidomastoidei; genellikle a. occipitalis’in başlangıç kısmından, bazen de doğrudan a. carotis externa’dan çıkar. Aşağı ve arkaya doğru uzanarak n. hypoglossus’un üzerinden geçer. 4-Rr. occipitales (r. meningeus); bu dallar for. jugulare ve canalis condylaris’den içeri girerek buradaki dura mater encephali’yi besler. 5-R. descendens; a. occipitalis’in en kalın dalıdır. Ensede aşağı doğru uzanarak yüzeyel ve derin dallarına ayrılır. Yüzeyel dalı; m. splenius capitis’in derininde aşağı iner ve bu kası delerek m. trapezius’da dağılır. A. transversa colli’nin r. ascendens’i ile anastomoz yapar. Derin dalı; m. semispinalis capitis ve cervicis’in derininden geçer, bu kasları besleyerek a. vertebralis ve truncus costocervicalis’in dalları ile anastomoz yapar.

Arteria Auricularis Posterior: A. occipitalis’in biraz yukarısında ve proc. mastoideus’un tepesi hizasında a. carotis externa’nın arka yüzünden çıkan ince bir daldır. Arkaya ve yukarıya doğru gl. parotidea içinde ve proc. styloideus’un yüzeyelinde uzanır. Kulak kepçesi ve proc. mastoideus arasından geçerek r. auricularis ve r. occipitalis olmak üzere 2 uç dalına ayrılır. Dalları: 1-A. stylomastoidea; orta ve iç kulağı besleyen önemli arterlerden biridir. For. stylomastoideum’dan girerek orta kulak boşluğu ile buraya bağlı olan proc. mastoideus’taki boşlukları ve semisirküler kanalları besler. A. tympanica posterior; a. stylomastoidea’nın bir dalıdır ve canalis facialis içinde ayrılarak orta kulak boşluğunun arka bölümünü besler. 2-R. auricularis; m. auricularis posterior’un derininde ve kulak kepçesinin arkasında yukarı doğru çıkar. A. temporalis superficialis’in dalları ile anastomoz yapar. 3-R. occipitalis; m. SCM’nin yüzeyelinde arkaya doğru uzanır ve kulağın yukarısında kalan kafa derisinde dağılır.

Arteria Temporalis Superficialis: Gl. parotidea içinde ve collum mandibulae seviyesinde başlayan bu arter, proc. zygomaticus’un arka bölümü üzerinden geçerek 5 cm kadar yukarıda r. frontalis ve r. parietalis olmak üzere 2 uç dalına ayrılır. Arcus zygomaticus üzerinde m. auricularis anterior, fasia ve deri ile örtülüdür. N. auriculotemporalis ile birlikte seyreden damarı n. facialis’in r. temporalis ve r. zygomaticus dalları çaprazlar. Proc. zygomaticus’un hemen üzerinde a. temporalis superficialis yüzeyel olarak bulunur ve sadece deri ile örtülüdür. Bu nedenle arterden kolaylıkla nabız alınabilir. Yan dalları:1-R. parotideus. 2-A. transversa faciei; gl. parotidea’dan çıkmadan verdiği daldır. Bezin içinde ve bezden çıktıktan sonra arcus zygomaticus’un alt kenarı ile ductus parotideus arasında öne doğru ilerler. Bu arter bezi, kanalı, m. masseter’i ve üzerini örten deri bölümünü besler. A. facialis, a. maxillaris ve a. infraorbitalis’in dalları ile anastomoz yapar. 3-Rr. auriculares anteriores; kulağın ve dış kulak yolunun ön bölümleri ile kulak memesini besler. A. auricularis posterior ile anastomoz yapar. 4-A. zygomatico-orbitalis; fascia temporalis’in iki yaprağı arasında, arcus zygomaticus’un üst kenarı boyunca, göz kapaklarına doğru uzanır. A. ophthalmica’nın dalları ile anastomoz yapar. 5-A. temporalis media; arcus zygomaticus’un hemen üzerinde ayrılır ve fascia temporalis’i delerek squama temporalis üzerinde uzanır. M. temporalis’i besler ve a. maxillaris’in dalları (a. temporalis profundus anterior ve posterior) ile anastomoz yapar. 6-R. frontalis; alna doğru uzanır. A. frontalis ve a. supraorbitalis’in dalları ile anastomoz yapar. 7-R. parietalis; daha kalın olan uç dalıdır. Başın yan tarafında ve fasianın yüzeyelinde bölge yapılarını besler. Karşı tarafın aynı dalı, a. occipitalis ve a. auricularis posterior’un dalları ile anastomoz yapar.

Arteria Maxillaris:A. carotis externa’nın kalın olan uç dalıdır. Gl. parotidea içinde ve collum mandibulae’nın derininde a. carotis externa’dan dik açı ile ayrılır. Collum mandibulae ile lig. sphenomandibulare arasından geçerek, öndeki fossa pterygopalatina’ya girer. Bu esnada m. pterygoideus lateralis’in bazen medialinden, bazen de lateralinden geçer. Bölümleri:1-Mandibular bölüm; collum mandibulae’ya komşu olan bölümüdür. Hemen aşağısında v. maxillaris ile n. auriculotemporalis bulunur. N. alveolaris inferior, a. maxillaris’i lateralinden çaprazlar. 2-Pterygoid bölüm; m. pterygoideus lateralis’e komşu olan bölümdür. Damar bu kasın alt kenarı yakınında, bazen derininde, bazen de yüzeyelinde uzanır. Sonra kasın iki başı arasından geçerek fossa pterygopalatina’ya girer. 3-Pterygopalatin bölüm; fossa pterygopalatina’daki bölümdür. For. sphenopalatina’ya doğru mediale döner. Ggl. pterygopalatinum’un arkasından geçerek for. sphenopalatinum’dan geçer ve burun boşluğu duvarında a. sphenopalatina olarak uzanır.

Arteria Maxillaris Mandibular Bölümün Dalları:1-A. auricularis profunda: birinci bölümün üst kısmından ayrılan ince bir daldır. Collum mandibulae’nın derininde bulunan bu dal, yukarı ve arkaya doğru uzanarak, dış kulak yolunun kıkırdak veya kemik bölümündeki bir kanaldan geçer. Dış kulak yolu ve kulak zarının dış yüzünde dağılır. Çene eklemine de dal verir. 2-A. tympanica anterior: a. auricularis profunda’nın hemen ön tarafından ayrılan ve aynı yönde uzanan ince bir daldır. Fissura petrotympanica’dan (Glaser yarığı) orta kulak boşluğuna girer. 3-A. alveolaris inferior:collum mandibulae iç yüzünde n. alveolaris inferior ile birlikte for. mandibulae’dan canalis mandibulae’ya girer. Bu kanalda rr. dentales ve rr. peridentales dallarını verdikten sonra for. mentale’den çıkarak r. mentalis adını alır. Dalları; R. mylohyoideus, Rr. dentales, Rr. peridentales. R. mentalis; a. submentalis ve a. labialis inferior ile anastomoz yapar. 4-A. meningea media:duramater’i besleyen en kalın ve önemli arterdir. Lig. sphenomandibulare ile m. pterygoideus lateralis’in arasından geçerek yukarıya doğru uzanır. N. auriculotemporalis’in oluşturduğu halka içinden ve daha sonra for. spinosum’dan geçerek kafa boşluğuna girer. Duramater ile periosteum arasında ilerliyerek r. frontalis ve r. parietalis dallarına ayrılır. Dalları; R. frontalis, R. parietalis, R. accessorius, R. petrosus, A. tympanica superior, R. orbitalis, R. anastomoticus. A. pterygomeningea; sıklıkla a. meningea media ile birlikte çıkar ve kafa boşluğuna for. ovale’den girer.

Arteria Maxillaris Pterygoid Bölümün Dalları:1-A. temporalis profunda anterior ve posterior:m. temporalis ile kafa kemiği arasında uzanır. A. temporalis media ve a. lacrimalis’in dalları ile anastomoz yapar. 2-Rr.pterygoidei: m. pterygoideus medialis ve lateralis’i besleyen dallardır. 3-A. masseterica:küçük bir dal olup laterale doğru uzanarak inc. mandibulae’dan geçer ve m. masseter’in derin yüzüne gelir ve besler. A. facialis ve a. transversa faciei’nin dalları ile anastomoz yapar.4-A. buccalis: m. pterygoideus medialis ile m. temporalis’in sonlanma yeri arasından geçerek m. buccinator’un dış yüzüne gelir. A. facialis ve a. infraorbitalis ile anastomoz yapar.

Arteria Maxillaris Pterygopalatin Bölümün Dalları:1-A. alveolaris superior posterior: tuber maxillae’ya doğru uzanır. Rr. dentales dalları bu bölgedeki foramina alveolaria ve canales alveolares’den geçerek, molar ve premolar dişlerle, sinus maxillaris’i döşeyen mukozada dağılır. Rr. premolares dalları ise; dişetleri ve diş kökleri etrafındaki alveol kemiğini besler. 2-A. infraorbitalis: a. maxillaris’in devamı şeklinde fissura orbitalis inferior’un arka bölümünden orbita’ya girer. N. infraorbitalis ile birlikte önce sulcus infraorbitalis’de, daha sonra da canalis infraorbitalis’de ilerleyerek for. infraorbitale’den çıkar. Yüzde dallarına ayrılarak etraf yapıları besler. Burada a. facialis ve a. ophthalmica’nın dalları ile anastomoz yapar. Canalis infraorbitalis’de uzanırken aa. alveolares superiores anteriores dallarını verir. Bu dallar üst çene köpek ve kesici dişlerine (rr. dentales), dişetlerine (rr. peridentales) ve sinus maxillaris mukozasına dallar verir. 3-A. palatina descendens: N. palatinus major ile birlikte canalis palatinus major’da damağa uzanır. Kanal içinde verdiği birkaç dal for. palatinum minor’dan çıkarak (aa. palatinae minores) yumuşak damak ile tonsilla palatina’yı besler. A. facialis’in dalı a. palatina ascendens ile anastomoz yapar. For. palatinum majus’tan çıktıktan sonra a. palatina major adını alan damar etraf yapıları besleyerek sert damağın alt yüzünün yan taraflarında canalis incisivus’a uzanır. Burada a. sphenopalatina’nın dalı r. nasopalatinus ile anastomoz yapar. 4-A. canalis pterygoidei:arkaya doğru uzanarak n. canalis pterygoidei (Vidius siniri) ile birlikte canalis pterygoideus’tan geçer. Bu damar pharynx’in üst bölümü, tuba autidiva, sinus sphenoidalis ve cavitas tympanica’ya dallar gönderir. 5-A. sphenopalatina: for. sphenopalatinum’dan geçerek burun boşluğuna girer. Burun boşluğunda aa. nasales posteriores laterales ve rr. septales posteriores (r. nasopalatinus dalı canalis incisivus’dan geçerek a. palatina major ile anastomoz yapar.) dallarına ayrılır.

Arteria Carotis İnterna:

Aynı taraf beyin yarısının büyük bir kısmını, göz ve yardımcı oluşumlarını, alnın ön kısmını ve burun boşluğunun bir kısmını besler. Başlangıç bölgesinde a. carotis externa’nın dış tarafında bulunur. Yukarı doğru çıktıkça önce arkasında, daha sonra da iç tarafında yer alır. İlk 3 boyun omurunun transvers çıkıntılarının önünde vertikal olarak kafa iskeleti tabanına gelir. Burada canalis caroticus’a girdikten sonra 90º’lik bir açı ile öne ve içe doğru yön değiştirir. Kanaldan çıkar çıkmaz for. lacerum’un üst yüzünde yukarı doğru yön değiştirerek fossa cranii media’ya gelir. Kafa boşluğundaki ilk bölümü sinus cavernosus içerisinde bulunur. Buradan yukarı doğru kıvrılarak proc. clinoideus posterior’a gelir. Bu esnada proc. clinoideus anterior’un medial tarafında sinus cavernosus’un tavanını yapan dura mater bölümünü delmeden önce S harfi şeklinde bir kıvrım yapar. Bundan sonra damar n. opticus ile n. oculomotorius arasından geçerek a. cerebri anterior ve a. cerebri media dallarına ayrılır.

Bölümleri:1-Pars cervicalis: dal vermez. 2-Pars petrosa: Aa. Caroticotympanicae, A. canalis pterygoidei.3-Pars cavernosa:R. sinus cavernosi, A. hypophysialis inferior, Rr. gangliones trigeminales, R. meningeus anterior, A. ophthalmica. 4-Pars cerebralis:A. cerebri anterior, A. cerebri media, R. communicans posterior, A. choroidea anterior, Aa. epiphysiales superiores.

Arteria Ophthalmica: A. carotis interna, proc. clinoideus anterior’un medial tarafında sinus cavernosus’tan çıkarken a. ophthalmica’yı verir. Bu damar canalis opticus’dan orbita’ya girdikten sonra terminal dalları olan a. supratrochlearis ve a. dorsalis nasi’ye ayrılır.Orbital dalları: A. lacrimalis (Aa. palpebrales laterales), A. supraorbitalis, A. ethmoidalis posterior, A. ethmoidalis anterior, Aa. palpebrales mediales, A. supratrochlearis, A. dorsalis nasi. Oküler dalları:A. centralis retinae, Aa. ciliares posteriores breves, Aa. ciliares posteriores longae, Aa. musculares (Aa. ciliares anteriores, Aa. conjunctivales anteriores, Aa. Episcleares).

Arteria Subclavia:

funduszeue.infovia dextra; sağ art. sternoclavicularis’in arkasında, truncus brachiocephalicus’un uç dalı olarak başlar. A. subclavia sinistra; arcus aortae’dan çıkar.

funduszeue.infovia 3 bölümde incelenir: 1-Başlangıcından m. scalenus anterior’un medial kenarına kadar uzanır. 2-M. scalenus anterior’un arkasında kalan bölümüdür. 3-Kasın dış kenarı ile 1. kaburganın dış kenarı arasında uzanır. A. subclavia bu seviyeden sonra a. axillaris adını alarak fossa axillaris’e girer.

funduszeue.infovia Dalları:1-A. vertebralis. 2-Truncus thyrocervicalis: A. thyroidea inferior, funduszeue.infoersa cervicis, A. suprascapularis. 3-A. thoracica interna (A. mammaria interna): A. musculophrenica, A. epigastrica superior. 4-Truncus costocervicalis: A. cervicalis profunda, A. intercostalis suprema, Aa. İntercostales posteriores I-II.

funduszeue.inforalis:A. subclavia’nın ilk ve en kalın dalıdır. Arterin arka-üst bölümünden çıkar. 4 bölümde incelenir: 1-Pars prevertebralis:a. subclavia’nın çıkış yerinden 6. servikal vertebranın foramen transversarium’u arasındaki bölümüdür. 2-Pars transversaria: yedinci hariç tüm servikal vertebraların foramen transversarium’larında seyreden bölümüdür. Dalları; Rr. spinalis, Rr. muscularis. 3-Pars atlantica (trigonum suboccipitale):Pars atlantica; atlas’ın for. transversarium’dan başlar, ve atlas’ın eklem çıkıntısının etrafında arkaya doğru dönerek, arcus posterior’un üst yüzündeki sulcus a. vertebralis’e girer. Membrana atlantooccipitalis’i deler ve for. magnum’dan geçerek kafa boşluğuna girer. Damarın bu bölümü trigonum suboccipitale’de bulunur ve m. semispinalis capitis tarafından örtülmüştür. 4-Pars intracranialis: foramen magnumdan sonraki bölümdür. Duramater’i delerek bulbus’un ön tarafında mediale doğru yönelir. Pons’un alt kenarında karşı tarafınki ile birleşerek a. basilaris’i oluşturur. Dalları; Rr. meningei, A. spinalis posterior, A. spinalis anterior, A. inferior posterior cerebelli, R. choroideus ventriculi quarti, R. tonsillae cerebelli, Rr. medullares medialis-lateralis. Yani özetle; A. vertebralis’in sadece 2. ve 4. bölümlerinden dallar çıkar.

Truncus Thyrocervicalis:M. scalenus medius’un medial kenarında ayrılan kısa ve kalın bir kütüktür. Bu kütük kısa bir seyirden sonra dallarına ayrılır. Dalları: 1-A. thyroidea inferior; A. laryngea inferior, A. cervicalis ascendens. 2-A. suprascapularis, 3-A. transversa colli (cervicis). A. thyroidea inferior: arkasında m. longus colli ile a. vertebralis, önünde karotis kılıfı içindeki yapılar bulunur. Gl. thyroidea’nın alt ucunda iki dala ayrılır ve bezin alt bölümünü besleyek karşı tarafın aynı arteri, a. thyroidea superior’un dalları ile anastomoz yapar. N. laryngeus recurrens, bu arteri genellikle arkasından bazen de önünden çaprazlar. Tiroid bezi ameliyatlarında bu çapraz çok önemlidir. Dalları; A. laryngea inferior, A. cervicalis ascendens. 1-A. laryngea inferior; n. laryngeus recurrens’le birlikte gl. thyroidea ile trachea arasında yukarı doğru uzanır. 2-A. cervicalis ascendens; m. longus capitis ile m. scalenus anterior arasında ve boyun omurlarının ön tüberküllerinin önünde kafa tabanına kadar uzanır. Bazı dalları for. intervertebrale’den geçerek omurilik, zarları ve omur gövdelerini besler. A. pharyngea ascendens, a. vertebralis, a. occipitalis ve a. cervicalis profunda’nın dalları ile anastomoz yapar. A. suprascapulares:M. SCM ve v. jugularis interna’nın derininde, n. phrenicus ve m. scalenus anterior’u önden çaprazlayarak laterale doğru uzanır. A. subclavia ile plexus brachialis’in ön tarafından geçerek scapula’nın üst kenarına gelir. Lig. transversum scapulae superius’un üzerinden geçerek fossa supraspinata’da m. supraspinatus’u besler. Daha sonra scapula boynunu arkadan dolanarak aşağı uzanır ve lig. transversum scapulae inferius’un altından geçerek fossa infraspinata’ya gelir. Burada a. circumflexa scapulae ve a. transversa colli’nin r. profundus’u ile anastomoz yapar. A. transversa colli (cervicis):bu damarın 2 uç dalı farklı şekillerde orijin gösterebilir. İki dalın ayrı ayrı çıkmaları veya müşterek bir kütük şeklinde orijin almaları şeklinde olabilir. M. trapezius’un ön kenarında yüzeyel ve derin dallarına ayrılır. 1-R. superficialis; m. trapezius’u besleyen esas daldır. 2-R. profundus; m. levator scapulae ve derin komşu kasları besler.

Arteria Thoracica İnterna: Clavicula’nın sternal ucunun 2 cm yukarısında, truncus thyrocervicalis’in hemen karşısında ve a. subclavia’nın birinci bölümünün alt yüzünden ayrılır. Sternum’un dış kenarından yaklaşık cm uzaklıkta ve ilk 6 kıkırdak kaburganın arka yüzünde aşağı doğru uzanır. 6. interkostal aralık hizasında a. musculophrenica ve a. epigastrica superior adı verilen 2 dalına ayrılır. Başlangıç kısmı clavicula’nın sternal ucu, v. subclavia, v. jugularis interna ve 1. kıkırdak kaburganın arkasında bulunur. Göğüse girişinde v. brachiocephalica’nın hemen lateralinde yer alır ve n. phrenicus’da bu arteri dıştan içe doğru önden çaprazlar. Birinci kıkırdak kaburganın alt kenarından, terminal dallarına ayrıldığı yere kadar hemen hemen vertikal yönde seyreder. Dalları: A. pericardiacophrenica, Rr. mediastinales, Rr. thymici, Rr. sternales, Rr. intercostales anteriores, Rr. perforantes, A. musculophrenica, A. epigastrica superior. A. pericardiacophrenica:kalbin yan taraflarında n. phrenicus ile birlikte pleura ve pericardium arasında diaphragma’ya kadar uzanır. Rr. mediastinales: mediastinum anterius’daki gevşek bağ dokusu, lenf nodülleri, pericardium’un üst bölümünü besleyen ince dallardır. Rr. thymici:thymus artıklarını besleyen ince dallardır. Rr. sternales:M. transversus thoracis ve sternum’un arka yüzünde dağılır.

Arteria Thoracica İnterna (Devamı): Rr. intercostales anteriores:ilk 5 veya 6 interkostal aralıkta uzanırlar. Geri kalan interkostal aralıklarda a. musculophrenica’nın dalları bulunur. Herbir aralıkta üstteki kaburganın alt kenarı boyunca laterale doğru uzanır. Bulunduğu bölgedeki kasları besleyen bu arterler aorta’dan gelen a. intercostalis posterior’lar ile anastomoz yapar. Arterler başlangıçta pleura ile m. intercostalis internus arasında, daha sonra m. intercostalis internus ile intimus arasında uzanır. interkostal aralıktaki arterlerin bir kısım dalları, m. intercostalis externus’u delerek pektoral kaslarla, memeyi besler. Rr. perforantes:ilk 5 veya 6 interkostal aralıkta, sternum’un yakınında ayrılan bu dallar, göğüs ön duvarında m. intercostalis internus, membrana intercostalis externa ve m. pectoralis major’u delerler. Daha sonra dış tarafa doğru yönelerek yüzeyelleşirler ve m. pectoralis major ile deriyi beslerler. interkostal aralıktaki arterler, rr. mammarii mediales denilen dalları ile kadınlarda memeyi beslerler. A. musculophrenica:son 6 kıkırdak kaburganın arkasında oblik olarak aşağı-dış tarafa doğru uzanır. 8. veya 9. kıkırdak kaburga hizasında diaphragma’yı deler ve son interkostal aralık hizasında sonlanır. Seyri sırasında interkostal aralığa dallar verir. Pericardium’un aşağı kısmını besleyen dalların yanı sıra, arka tarafa giden dalları diaphragma’yı, ön tarafa giden dalları karın kaslarını besler. A. epigastrica superior:arterin devamı şeklindedir. Diaphragma’nın sternal ve kostal bölümleri arasından geçerek m. rectus abdominis’in kılıfı içerisine girer. Burada önce kasın arka yüzünde uzanır, sonra dokusu içine girerek kası besler ve a. epigastrica inferior ile anastomoz yapar.

Truncus Costocervicalis: Sağ tarafta m. scalenus anterior’un derininde, sol tarafta ise medial tarafında olmak üzere a. subclavia’nın arka-üst kısmından çıkar. Arka tarafa kısa bir seyirden sonra a. cervicalis profunda ve a. intercostalis suprema dallarına ayrılır. A. cervicalis profunda: 7. servikal sinirin yukarısından ve 7. boyun omurunun transvers çıkıntısı ile 1. kaburga boynu arasından geçerek arkaya ve yukarıya uzanır. M. semispinalis capitis ile cervicis arasından geçerek axis’e kadar gelir. A. occipitalis ile a. vertebralis’in dalları ile anastomoz yapar. A. intercostalis suprema:1. ve 2. kaburga boynunun ön tarafında pleura ile örtülü olarak aşağıya iner. 1. ve 2. interkostal aralıkta a. intercostalis posterior prima ve secunda dallarını verir. Bu arterlerden ayrılan rr. dorsales sırta, rr. spinales omuriliğe gider.

&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;-

Dolaşım Sistemi

1-Sistemik dolaşım (büyük dolaşım, periferik dolaşım), 2-Pulmoner dolaşım.

Dolaşımın Fiziksel Özellikleri:Arterler:kanı dokulara yüksek basınç altında taşırlar. Güçlü bir damar çeperine sahiptirler ve kan arterlerde hızlı akar. Arterlerde bol miktarda elastik doku yer alır. Arteriyoller: güçlü bir düz kas tabakası ile sarılıdırlar. Tamamen kapanabilirler veya birkaç kat genişleyebilirler. Kapillerler: çeperi çok incedir ve bol miktarda porlara sahiptir. Su ve küçük moleküller bu porlardan geçebilir. Kapillerlerin görevi su, besin maddeleri, elektrolitler, hormonlar vd maddelerin kan ile interstisiyel sıvı arasındaki değişimini sağlamaktır. Venüller: kapillerlerden gelen kanı toplarlar, birleşerek venleri oluştururlar. Venler: kanın dokulardan kalbe iletilmesini sağlarlar. Ayrıca bir kan deposu olarak da görev yaparlar. Venlerde kan basıncı düşüktür ve ince çeperlidirler. Kas tabakaları sayesinde ileri düzeyde daralıp gevşeyebilirler.

Dolaşımdaki kanın büyük bölümü venlerde yer alır. Vücuttaki bütün kanın %84’ü sistemik dolaşımda, (%64’ü venlerde, %13’ü arterlerde, %7’si arteriyol ve kapillerlerde), %7’si kalpte ve %9’u da pulmoner damarlarda bulunur.

Kan Akım Hızı: Dolaşım sisteminin her segmentindeki 1 dakikalık kan akımı aynıdır. Kan akım hızı enine kesit alanıyla ters orantılıdır. Aortada 33 cm/sn’dir. Kapillerlerde bunun 1/’i yani mm/sn dir. Uzunlukları mm olduğu için kan kapillerlerde sadece sn kalır.

Basınçlar:Kalbin pompalama etkinliği pulsatil olduğu için arteryel basınç mmHg sistolik ve 80 mmHg diyastolik basınç arasında değişir. Kan sistemik dolaşımda ilerledikçe basınç düşer ve vena kavaların sonunda yaklaşık 0 mmHg olur. Kapillerlerdeki basınç arteriyoler uçta 35 mmHg, venöz uçta 10 mmHg ve ortalama 17 mmHg’dır. Pulmoner arterde; sistolik basınç 25 mmHg, diyastolik basınç 8 mmHg ve ortalama basınç 16 mmHg’dır. Pulmoner kapiller ortalama basınç da 7 mmHg’dır. Bir dk’da akciğerlerden geçen kan akımı sistemik dolaşımdan geçen miktarla aynıdır.

Basınç, Akım ve Direnç:Damarlardaki kan akımı (F) 2 faktörle belirlenir: 1-Damarın iki ucu arasındaki basınç farkı (basınç gradyanı, P1 &#; P2 = delta P) kanı damarda iten kuvvettir. 2-Kan akımına karşı oluşan direnç akım hızını yavaşlatır. Direnç (R) damar iç yüzeyi boyunca oluşan sürtünme sonucu meydana gelir. Ohm yasası: F = delta P/R.

Kan Akımı: Dolaşımın belirli bir noktasından belirli bir zaman içinde geçen kan miktarıdır. Erişkinde tüm dolaşımdaki kan akımı 5 lt/dk. Bu aynı zamanda kalp debisidir. Kan düz bir damarda laminar (tabakalı) tarzda akar. Laminar akım esnasında, damar çeperinin uyguladığı adezyon nedeniyle parabolik hız profili oluşur. Merkezde en hızlı akım mg. Kan akımı damarın yarıçapının 4. kuvvetiyle orantılıdır. Yarıçap 2 katına çıkarsa kan akımı 16 katına, 4 katına çıkarsa kan akımı katına çıkar. Yani, basınç farkı sabitse, bir damarda çap artışı akımı çok fazla arttırır (Poyso yasası).

Direnç = Viskozite x Uzunluk/Çap (üzeri 4).

Damar çapının küçülmesi direnci çok belirgin olarak arttırır. Küçük damarlar direncin yüksek, büyük damarlar ise direncin en az olduğu yerlerdir.

Viskozite (Akışmazlık): Damar içindeki kanda asılı duran eritrositler, damar duvarına ve birbirlerine karşı büyük bir sürtünme meydana getirirler. Bu da akışmazlığı oluşturur. Hematokrit değeri viskoziteyi direk etkiler. Viskozite ne kadar yüksekse, kan akımı o kadar yavaş olur. Suyun viskozitesi 1’dir. Kanın viskozitesi ise 3’tür (Htc = 40). Bu; damar içinde kanın ilerlemesi için suya göre 3 kat daha fazla basınç gerektiği anlamına gelir. Eritrositlerin artması kanın akışkanlığını zıt etkiler. Htc olduğu zaman akışmazlık 10’dur. Plazma proteinleri de viskoziteyi az da olsa etkilerler. Plazmanın viskozitesi suyun katıdır.

İletkenlik (Conductance): Bir damardan kanın geçme kolaylığının ölçüsüdür ve direncin tersidir.

Damarların Gerilebilme Yeteneği: Normal şartlarda bütün damarlar gerilebilir özelliktedir. Venler en fazla gerilebilme yeteneğine sahiptir. Venlerde minimum basınç artışı bile lt’lik fazladan kan depolanmasına imkan verir. Arter duvarı venlerinkinden daha kalındır. Bu nedenle venler arterlerden 8 kat daha fazla gerilebilir. Yani aynı basınç artışı venlerde 8 kat daha fazla kan birikmesine neden olur.

Damar gerilebilirliği: Hacim Artışı/(Basınç Artışı X hacim).

Vasküler Kompliyans:Dolaşımın belli bir bölgesinde herbir mmHg basınç artışına karşı depo edilebilen kan miktarına söz konusu vasküler yatağın kompliyansı denir (= vasküler kapasitans).

Vasküler kompliyans = Hacim artışı/basınç artışı = gerilebilirlik X hacim.

Venlerin hacmi arterlerden 3 kat fazladır. Venlerin kompliyansı da arterlerden 24 kat fazladır. Erişkin bir kişide arterler ve arteriyollerden oluşan sistemdeki kan hacmi ml ve basınç da ortalama mmHg’dır. Kan miktarı ml’ye düşerse basınç da 0 olur. Venöz sistemde normalde ml kan bulunur ve basınçta küçük değişiklik yapabilmek için kan hacminde büyük değişiklik gerekir.

Arteryel Basınç Pulsasyonları (Nabız):Arterlerin gerilebilme yeteneği olmasaydı, kan dokularda yalnızca sistolde akar, diyastolde hiç kan akımı olmazdı. Arterlerin gerilebilme yetenekleriyle kan akımına karşı dirençlerinin oluşturduğu kombinasyon, kanın kapillerlere ulaşıncaya kadar pulsasyonları 0’a düşürür. Bu nedenle dokuların kan akımı pulsatil değil devamlıdır.

&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;-

Dolaşım Sistemine Giriş

Dolaşım sistemi (systema circulatorium) içinde kan ve lenfa gibi sıvıların dolaştığı kanallar ile merkezi pompa organı olan kalpten oluşur. Dolaşım sistemi hayatın devam etmesi için son derece önemli bir sistemdir. Tam olarak hücrelere oksijen ve besin taşınması fonksiyonun yanısıra, karbondiyoksit ve atık ürünlerin taşınması, pH düzeyinin düzenlenmesi ve plazma, protein ve immün sistem akışkanlınğının sağlanması gibi fonksyonları da vardır. Gelişmiş ülkelerde, başlıca iki ölüm sebeplerinden biri damar sisteminin bozulması sonucu oluşan hastalıklardır.

Dolaşım Sistemi: 1-Kan dolaşımı; kalp, damarlar, kan. 2-Lenf dolaşımı; lenf damarları, lenfatik organlar.

İnsanlar ve diğer omurgalılarda damar sistemi taşıdığı sıvının karakterine göre iki grupta ele alınır. 1-İçinde kan taşıyan damarlar ile kanın dolaşımını sağlayan kalp bir sistem olup systema cardiovasculare olarak adlandırılır. 2-İçinde lenf taşıyan damarlar ile lenf düğümleri dolaşım sisteminin ikinci alt sistemi olan systema lymphaticum’u oluşturur.

Kalpten pompalanan kanı perifere, periferdeki kanı tekrar kalbe taşıyan kapalı bir boru sistemi (systema vasculare) olup arterler,arterioller,kapillerler,venüller ve venaları içerir. Kan damarları, kapillerler hariç tunica adventitia, tunica media ve tunica intima olmak üzere 3 katmanlı bir duvar yapısına sahiptir.

Arterler &#; Atardamarlar:Atardamarlar kan basıncına karşı dayanıklıdır. Duruma göre genişleyip daralarak damar çapını azaltıp, artırabilir. Atardamar veya diğer adıyla arter, kalpten vücüda kan taşıyan damarlardandır. Atardamarlar genellikle vücudun derin kısımlarında bulunurlar. Bu yaradılış özelliği, insanı birçok kazada kan kaybından korumaktadır. Çünkü, atardamarlarda kan basıncı yüksek olduğundan yaralanmalarda tazyikli, yani fışkırır tarzda kan akar, dolayısıyla zor pıhtılaşma olur.

Arterlerin Sınıflandırılması:Pulmoner arterler: pulmoner arterler vücuttan kalbe dönen kirli kanı oksijenlenmesi için akciğerlere taşıyan atardamarlardır. Sistemik arterler:elastik rölatif bileşenlerine göre ve müsküler doku içinde olan tunica media yanı sıra büyüklüğü ve iç ve dış elastik lamina meydana getiren sistemik arterler müsküler ve elastik olarak iki alt kısma ayrılabilirler. Daha büyük arterler (10 > mm çapında) genellikle elastiktir ve( 0,1–10 mm) den küçük olanlar kas yapısında olma eğilimindedirler. Sistemik arterler kanı besin alışverişi ve gaz değişimi için arteriollere ve sonra da kaplliere gönderir.

Atardamarlar genellikle vücudun derin kısımlarında bulunurlar. Bu yaradılış özelliği, insanı birçok kazada kan kaybından korumaktadır. Çünkü, atardamarlarda kan basıncı yüksek olduğundan yaralanmalarda tazyikli, yani fışkırır tarzda kan akar, dolayısıyla zor pıhtılaşma olur.

Venler &#; Toplardamarlar:Sistemik venler, kapillerlerden kanı toplayan küçük pleksuslar şeklinde başlar. Bu pleksuslardan ayrılan dallar birleşerek daha kalın venleri oluştururlar. Bu damarlar kalbe doğru uzanırken yan dallar alarak kalınlaşırlar. Venlerin çapları genellikle arterlerden daha kalındır ve sayıları da fazladır. Bu nedenle venlerin toplam hacmi arterlerinkinden daha fazladır. Venler dolu iken arterler gibi yuvarlaktır, fakat boş olduklarında duvarlarının ince olması nedeniyle yassılaşırlar. Bazı venler arasında çok sayıda anastomozlar mevcuttur. Özellikle Dura sinusları ve boyun venlerindeki arasında bu anastomozlar oldukça fazladır. Bu venlerde oluşacak bir tıkanma, önemli klinik tablolarla kendini gösterir.

Sistemik Venler:1-Yüzeyel venler (deri venleri): bunlar derinin hemen altında ve yüzeyel fasianın iki yaprağı arasında bulunurlar. Bunlar, derin fasiayı delerek derindeki venlere açılırlar. 2-Derin venler:derin fasianın derininde, arterlerle birlikte bir fasial kılıf içinde uzanırlar. 3-Dura sinusları: cavitas cranii&#;de bulunur.

funduszeue.inforis, a. subclavia ve a. femoralis gibi kalın damarların yanında birer ven bulunur. A. brachialis. a. radialis, a. ulnaris ve a. tibialis gibi daha ince arterlerin yanında ise genellikle iki ven bulunur. Bu çift venlere vv. comitantes denilir. Fakat canalis vertebralis, kafa kemikleri venleri (vv. diploicae, vv. emissariae), dura sinusları, karaciğerdeki v. hepatica ve kemikleri drene eden büyük venlerin yanında arter bulunmaz.

Sistemik venler üç gruba ayrılır: I-Kalbin venöz kanını drene eden kardiak venler; II- Üst ekstremiteler, baş, boyun ve göğsün venöz kanını drene eden v. cava superior; III-Alt ekstremiteler, karın ve pelvisin venöz kanını drene eden v. cava inferior.

Arterler’e göre içerisinde bulunan kan basıncı daha düşük olduğundan dolayı duvarları daha incedir. Genellikle yuvarlak’tırlar ama duvarları kesitede görüldüğü gibi bükülüp katlanabilir. Vücuttaki kanın %65’ini depolarlar.

Kapillerler &#; Kılcal Damarlar: Kılcal damarların duvarları, maddeciklerin kan ve hücrelerinin arasında kolayca hareket etmelerini sağlayacak kadar incedir. Kapillerin etrafında düz kas yoktur ve çaplar kırmızı kan hücrelerin çaplarından daha dardır. Bir kırmızı kan hücresi yaklaşık 7 mikrometre çapındadır ve kapiller ise sadece 5 mikrometere çapındadırlar. Bu yüzden kırmızı kan hücreleri kapillerden geçebilmeleri için bükülmek zorundadırlar. Kapillerlerin venöz ucundan, en ince toplardamarlar olan venüller başlar. Kapillerler, arterioller ile venüller arasında yer alır. Kapillerler ne yapar:Akciğerde; oksijen karbondioksit değişimi. Dokularda; oksijen, karbondioksit, besin ve atık ürün değişimi. Böbreklerde; atıkların atılması ve geri emilim. Barsaklarda; besin emilimi, atık ürün atılımı.

Systema Lymphaticum:Kardiovaskuler sistem gibi sıvı transportu sağlayan bir direnaj sistemidir. Ancak merkezi bir pompaya sahip değildir. Hücrelerarası sıvıdan kan kapillerlerine geçemeyen plazma proteinleri ve büyük moleküllü maddeler venöz yatağa aktarılır. Lenfatik sistem, prensip yapı itibarı ile lenfatik damarlar ve lenfatik dokulardan oluşur. Lenfatik damarların en küçüğü, kan kapillerlerine paralel olarak uzanan lenf kapillerleridir. Kör borucuklar şeklinde başlayıp, kendi aralarında ağlar oluşturur. Lenf kapillerleri içinde toplanan sıvıya lenfa (berrak su) denir. Lenf kapillerlerindeki lenfa, lenf venleri olarak adlandırılan daha büyükçe ve kalınca duvarlı lenf damarlarına (vas lymphaticum) akar. Lenf damarları vücudumuzun belli bölgelerine yerleşmiş lenf düğümlerine (nodus lymphaticus) ulaşır. Lenf düğümleri bakteri ve diğer yabancı cisimleri tutan bir filtre görevi yapar. Lenf düğümlerinde temizlenen lenfa, götürücü lenf damarları (vas lymphaticum efferens) ile buradan daha büyük lenfatik direnaj damarlarına (truncus lymphaticus) akar. Truncus lymphaticus’lar ise ductus thoracicus ve ductus lymphaticus dexter olmak üzere 2 ana lenf toplardamarına akarlar. Aorta thoracica’nın sağ-arkasında ilerleyen ductus thoracicus, göğüs boşluğunu geçerek boynun sol tarafında angulus venosus (Pirogoff açısı) sinister’e açılır. Ductus thoracicus, alt ekstremiteler, pelvis, karın, göğüs sol yarısı, baş-boyun sol yarısı ve sol üst ekstremite lenfasını toplar. Göğüs, baş-boyun sağ yarısı ve sağ üst ekstremite lenfası ductus lymphaticus dexter’e akar. Vücudumuzda lenfatik doku lenf düğümleri, tonsillalar, dalak ve timus organlarında yerleşmiştir.

&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;-

Fötal Dolaşım

Fetal Dolaşımın Elemanları:Anne dolaşım sistemi, kan, plasenta, V. umblicalis, fetal karaciğer, fetal dolaşım sistemi, A. umblicalis.

Karaciğer; vücudun en büyük bezidir. Regio hypochondriaca dextra’nın tümünü, regio epigastrica’nın büyük bir bölümünü, regio hypochondriaca sinistra’nın az bir bölümünü doldurur. Erkeklerde gr, kadınlarda gr. Erişkinde vücut ağırlığının %2’si, çocuklarda %5’i kadardır.

Karaciğer, darbelerde dalak&#;tan sonra 2. sırada yırtılabilen (rüptürabl) organdır. Çok damarlı olduğundan yaralanmaları büyük kanamalara neden olur. İz düşümü; vücut yapısı, pozisyon ve solunuma göre değişir. İnspirasyonda 3 cm aşağıda, ekspirasyonda 3 cm yukarıda yer alır. Ayakta iken aşağıda, yatarken biraz yukarıdadır. V. hepatica’lar karaciğer segmentasyonuna uymazlar.

Fetal kan ile maternal kan arasında doğrudan bağlantı yoktur. Fetomaternal bariyer; sinsityotrofoblastlar, intravillöz aralık stroması ve fetal kapiller duvar’dan oluşur. Plasental yüzey termde 10 metrekaredir.

Plasental Geçiş Mekanizmaları (Maternal-Fetal Değişim): 1-Basit difüzyon. Bu yolla; oksijen, CO2, elektrolitler, su geçer. 2-Kolaylaştırılmış difüzyon. Bu yolla glukoz geçer. 3-Aktif transport. Bu yolla; aminoasitler, vitaminler geçer. 4-Pinositoz. Bu yolla; kompleks proteinler, bazı yağlar, immunglobülinler geçer. 5-Sızma. Bu yolla; eritrositler, lökositler geçer.

İnsülin ve heparin geçişi yok.

funduszeue.infoalis:Plasenta’dan fetusa kan taşır (%80 oksijenize). Göbek kordonu içinde seyreder. Karaciğer’in alt yüzüne ulaşır (lig. falciforme hepatis alt kenarında uzanarak). Genelde 3 yan dala ayrılır; 1) Karaciğer sol lobuna giden (en kalın), 2) Lobus caudatus ve lobus quadratus’a giden, 3) Porta hepatis’e giden. Porta hepatis’e giden dal 2 dala ayrılır; kalın dalı V. portae hepatis’in sağ dalı ile birleşerek karaciğer sağ lobuna gider, ince dal (ductus venosus) V. cava inferior ile birleştirir.

funduszeue.infoalis, doğumdan sonra kapanarak lig. teres hepatis’i oluşturur.

funduszeue.infoalis’in getirdiği arterielize kan 3 yolla V. cava inferior’a ulaşmış olur: 1) Kanın çoğu, v. portae hepatis’in kanı ile birlikte karaciğer girer ve v. hepatica’lar ile VCI’a açılır. 2) Kanın bir kısmı, doğrudan karaciğer girer ve v. hepatica’lar ile VCI’a açılır. 3) Kanın geri kalanı, karaciğer girmez ve ductus venosus ile VCI’a açılır.

Aa. Umblicales; inen aorta’nın taşıdığı kanın büyük bölümünü plasenta’ya götüren ve a. iliaca interna’dan ayrılan bir çift arter. Lig. umblicale mediale; Aa. umblicalis’in doğumdan sonraki kalıntısı. Ductus venosus: V. umblicalis ile V. cava inf. arasındaki bağlantı. Lig. venosum; ductus venosus’un doğumdan sonraki kalıntısı. Ductus arteriosus; A. pulmonalis sinistra ile arcus aorta’yı birleştiren yapı. Lig. arteriosum (Botallo lig.); ductus arteriosus’un doğumdan sonraki kalıntısı. Foramen ovale; septum interatriale’deki açıklık. Fossa ovalis; foramen ovale’nin doğumdan sonraki kalıntısı.

Plasenta, fetustan gelen venöz kanı oksijen ve besleyici maddelerden zenginleştirir. V. umblicalis ile fetusa gelen kanın tamamına yakını karaciğerden geçerek VCI’a ulaşır. Bu nedenle fetal hayatın ilk dönemlerinde karaciğer büyüktür. Plasentadan v. umblicalis ile gelen arterielize kan (%80 oksijen satürasyonu), v. portae hepatis ve VCI’daki venöz kanla karışır, kanın tamamına yakını arcus aorta ile baş, boyun ve üst ekstremiteye dağılır. A. pulmonalis’deki kanın akciğerlere gitmeyen bölümü (%90) ductus arteriosus ile aorta’ya geçer. Arcus aortae kanınının 1/3 ü gövdenin alt kısmına, 2/3 ü ise a. umblicalis’ler ile plasenta’ya gider.

Kalp; 3. haftanın sonunda gelişmeye, 4. haftanın sonunda atmaya başlar. Ductus arteriosus, yüksek oksijen varlığında, prostaglandin seviyesindeki azalma ile, doğumdan 4 gün sonra kapanır (genelde). A. umblicalis’lerin a. vesicalis superiora kadar olan bölümü, doğumdan sonraki günlerde kapanır. V. umblicalis ve ductus venosus doğumdan sonraki günlerde kapanır.

Klinik:Patent ductus arteriosus (PDA): ductus arteriosus’un lümeninin açık kalması. Atrial septal defekt (ASD):foramen ovale’nin kapanmaması. Ventriküler septal defekt (VSD): septum interventriculare’nin pars membranacea’sı üzerinde bulunan deliğin kapanmaması.

&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;&#;-

Gövde Damarları

Göğsün arterial kanlanması aorta’dan gelir. Aorta; sol ventriküldeki oksijenize kanı tüm vücuda dağıtacak olan ana kütüktür. Ana dallar; aorta ascendens (sol vent &#; sağ 2. interkostal aralık), arcus aorta (sağ 2. interkostal aralık &#; sol 2. interkostal aralık) (T4), aorta descendens.

Pars descendens aortae; aorta’nın T4 alt kenarı ile L4 gövdesi arasında kalan kısmıdır. 2 bölümdür: 1-Pars thoracica aortae (aorta thoracica); T4 – T12 alt kenarları arasında kalan bölüm. 2-Pars abdominalis aortae (aorta abdominalis); T12 alt kenarı ile L4 gövdesi arasında kalan bölüm.

Aorta Thoracica:Mediastinum posterius’ta bulunur. Yukarıda arcus aorta, aşağıda pars abdominalis aorta ile birleşir. Başlangıcında columna vertebralis’in solunda, aşağıda orta hatta seyreder. Ön tarafında; sol radix pulmonis, pericardium, oesophagus ve diaphragma bulunur. Arka tarafında; columna vertebralis ve v. hemiazygos bulunur. Sağ tarafında; v. azygos ve ductus thoracicus bulunur. Sol tarafında; sol akciğer ve sol plevra bulunur. Özöfagus; sağda, önde ve solda seyreder (yukarıdan aşağıya).

Aorta Thoracica Visseral Dalları: 1-Rr. bronchiales:sağda bir, solda iki adet bulunur. Sağ bronşial arter; 3. sağ a. intercostalis posterior veya 1. sol bronşial arterden ayrılır. Sol bronşial arterler; aorta’dan ayrılır. Bronşların arkasında akciğerlere girerler. Bronşları, özofagusu, lenf nodüllerini ve akciğerleri beslerler. 2-Rr. oesophageales: aorta’nın ön yüzünden ayrılan adet ince daldır. Yukarıda a. thyroidea inferior’un, aşağıda a. phrenica superior ve a. gastrica sinistra’nın özofageal dalları ile anastomoz yaparak zincir şeklinde bir damar ağı oluştururlar. 3-Rr. pericardiaci:pericardium’un arka yüzünde dağılan ince dallardır.4-Rr. mediastinales: mediastinum posterius’taki lenf nodüllerini ve bağ dokusunu beslerler.

Aorta Thoracica Parietal Dalları: Aa. intercostales posteriores: interkostal aralıklarda uzanırlar. İlk iki çifti (a. intercostalis posterior prima ve secunda); a. subclavia’nın truncus costocervicalis dalından ayrılan a. intercostalis suprema’nın dallarıdır. 9 çifti; aorta thoracica’nın dallarıdır ve dorsal yüzden çıkarlar. çifte a. subcostalis adı da verilir. Başlangıçta pleura ile membrana intercostalis interna arasında yer alır. Daha sonra membranı delerek, m. intercostalis externus ile membran arasında angulus costae’ya kadar ilerler. Daha sonra m. intercostalis intimus ile internus, internus ile externus arasında uzanır. A. thoracica interna’nın ve a. musculophrenica’nın dalları olan a. intercostalis anterior’lar ile anastomoz yaparlar. Son 2 interkostal arter; karın duvarında uzanır ve a. subcostalis, a. epigastrica superior ve a. lumbalis’lerle anastomoz yapar. Dalları: 1-R. dorsalis; başlangıçta ayrılır. Komşu iki kaburganın boyunları arasından geçerek dorsal tarafa uzanırlar ve for. intervertebrale’den canalis vertebralis’e giren r. spinalis dalını vererek, medulla spinalis, zarları ve omurlarını besler. Kendisi, sırta uzanarak buradaki kasları ve deriyi besler. 2-R. collateralis; angulus costae hizasında ayrılır. Bir alttaki kaburganın üst kenarına inerek önde a. intercostalis anterior ile anastomoz yapar. 3-R. cutaneus lateralis; Rr. mammarii laterales; interkostal arterden ayrılır ve memenin lateral bölümünü besler. 4-R. muscularis; m. intercostalis, m. pectoralis, m. serratus anterior’u besler. A. subcostalis:son kaburga altında uzanır. Böbreğin arka yüzünden, m. quadratus lumborum’un ön yüzünden geçer. M. transversus abdominis aponörozunu delerek m. obliquus internus abdominis ile arasında seyreder. Aa. phrenicae superiores: diaphragma’nın üst yüzünün arka bölümünde dağılır. A. musculophrenica ve a. pericardiacophrenica ile anastomoz yapar.

Aorta Abdominalis: L4 hizasında terminal dallarına ayrılır. Önde; omentum minus, mide, pankreas, duodenum’un alt kısmı, mesenterium yer alır. Arkada; lig. longitudinale anterior, sol v. lumbalis’ler yer alır. Sağda; v. lumbalis ascendens, cisterna chyli, ductus thoracicus, diaphragma crus dextrum, v. cava inferior yer alır. Solda; diaphragma crus sinistrum, duodenum son bölümü, bir kısım ince bağırsak kıvrımları yer alır. Visseral tek dalları:truncus coeliacus, A. mesenterica superior, A. mesenterica inferior. Visseral çift dalları:A. suprarenalis media, A. renalis, A. testicularis (ovarica). Parietal dalları: A. phrenica inferior (çift), Aa. lumbales (çift), A. sacralis mediana (tek). Terminal dalları: A. iliaca communis (çift).

Truncus Coeliacus: Visseral tektir. Kısa ( cm) ve kalın ( mm) bir arterdir. T12 hizasında, hiatus aorticus’un hemen altında ön yüzden çıkarak horizontal olarak öne ve sağa uzanır. Bursa omentalis’in arka duvarında, parietal periton ile örtülü olarak bulunur. Dalları: A. gastrica sinistra, A. hepatica communis, A. splenica (lienalis).

funduszeue.infoca Sinistra: Genellikle ilk ve en ince daldır. Öne, yukarı, sola uzanır. Üzerini örten peritonda “plica gastropancreatica sinistra” denilen bir kabartı yaparak midenin ostium cardiacum’una gelir. V. gastrica sinistra (coronaria) ile birlikte curvatura gastrica minor’un sol yarısında omentum minus’un iki yaprağı arasında uzanır ve midenin ön ve arka yüzlerine dallar gönderir. Rr. oesophageales; cardia bölümüne geldiği zaman verdiği dallarıdır. Özofagus’tan yukarı doğru uzanarak hiatus aorticus’tan göğüs boşluğuna geçerek, aorta thoracica’dan ayrılan rr. oesophageales ile anastomoz yapar.

funduszeue.infoca Communis:Orta kalınlıkta olan dalıdır. Fetal dönem ve bebeklikte en kalın daldır. Sağa, aşağı-ön tarafa uzanarak, duodenum’un birinci kısmının üst yüzüne gelir. Dalları: 1-A. gastroduodenalis; A. supraduodenalis, A. gastro-omentalis (epiploica) dextra, A. pancreaticoduodenalis superior. 2-A. hepatica propria (A. gastrica dextra). A. gastroduodenalis:duodenum’un 1. bölümünün arkasına uzanır. A. supraduodenalis dalını verdikten sonra a. gastroomentalis dextra ve a. pancreaticoduodenalis superior olmak üzere dallarına ayrılır. A. gastro-omentalis dextra; midenin curvatura gastrica major’unun sağ yarısında ve omentum majus’un ön iki yaprağı arasında uzanır. Soldan gelen dal ile anastomoz yapar. A. pancreaticoduodenalis superior; pankreas başının üst kenarında anterior ve posterior olarak uzanır. Alttan gelen dallar ile anastomoz yapar. A. hepatica propria: a. hepatica communis’in lig. hepatoduodenale içine girerek karaciğere uzanan dalıdır. Ligament içerisinde sağında ductus choledochus, arkasında v. portae hepatis bulunur. 3 dala ayrılır. R. dexter; safra kesesini besleyen a. cystica dalını verir. A. lobi caudati, a. segmenti anterioris ve posterioris dallarına ayrılır. R. sinister; a. lobi caudati, a. segmenti medialis ve lateralis dallarına ayrılır. R. intermedius son dalıdır. A. gastrica dextra; genellikle a. hepatica propria’dan ayrılır. Omentum minus’un iki yaprağı arasında curvatura gastrica minor’un sağ yarısında uzanır ve soldan gelen dal ile anastomoz yapar.

funduszeue.infoca (Lienalis): cm uzunluğunda olup en kalın daldır. Bursa omentalis’in arka duvarında, pankreas’ın üst kenarı boyunca kıvrıntılı bir şekilde dalak hilum’una uzanır. Sol böbreküstü bezi ile sol böbreğin üst bölümünün ön tarafında lig. splenorenale içine girer.Dalları:Rr. pancreatici (pankreasa giden küçük dallardır), A. pancreatica dorsalis, A. pancretaica inferior, A. prepancreatica, A. pancreatica manga, A. caudae pancreatis. A. gastro-omentalis sinistra:en kalın dalıdır. Lig. pancreaticolienale ve lig. gastrolienale içinden geçerek, omentum majus’un ön iki yaprağı içerisine girer. Sol üst kısmı hariç, midenin curvatura gastrica major’unda seyrederek sağdan gelen damar ile anastomoz yapar. Aa. gastrici breves: son kısımdan ayrılan adet ince daldır. Lig. gastrolienale içinde curvatura gastrica major’un üst kısmına gelir. Midenin fundus bölümünü besler. A. gastrica sinistra ve a. gastro-omentalis sinistra’nın dalları ile anastomoz yapar. A. gastrica posterior:genellikle orta bölümden ayrılır. Bursa omentalis’in arka duvarını örten peritonun arkasında yukarıya, mide fundus’una uzanır. Lig. gastrophrenica içinden geçerek midenin arka yüzüne ulaşır.

funduszeue.infoerica Superior (AMS):Visseral tektir. Duodenum’un üst kısmı hariç, tüm ince bağırsak ile caecum, colon ascendens ve colon transversum’un büyük bölümünü besler. Truncus coeliacus’un yaklaşık 1 cm aşağısından ve L1 hizasında aorta’nın ön yüzünden çıkar. Başlangıç kısmında ön tarafında v. splenica ve pankreas gövdesi bulunur. Aşağı ve ön tarafa uzanırken pancreas’ın proc. uncinatus’u ile duodenum’un 3. bölümünün önünden geçer. Mesenterium’un 2 yaprağı arasına girer ve sağ fossa iliaca’ya doğru dallarını vererek uzanır. V. cava inferior, sağ üreter ve sağ m. psoas major’u önden çaprazlar. Mesenterium içinde uzanırken konveksitesi öne, aşağı ve sola bakan bir kavis çizer. Dalları:A. pancreaticoduodenalis inferior, Aa. jejunales ve aa. İleales, A. ileocolica (A. caecalis anterior, A. caecalis posterior, A. appendicularis, R. ilealis, R. colicus), A. colica dextra, A. colica media. A. pancreaticoduodenalis inferior: Duodenum’un 3. bölümünün üst kenarı hizasında AMS veya ilk a. jejunalis’ten ayrılır. 2 dala ayrılır. R. anterior; pankreas başı önünde sağa ve yukarı uzanarak a. pancreaticoduodenalis superior anterior ile anastomoz yapar. R. posterior; pankreas başı arkasında sağa ve yukarı uzanarak a. pancreaticoduodenalis superior posterior ile anastomoz yapar. Pankreas başı, proc. uncinatus ve komşu duodenum bölümlerini besler. Aa. jejunales ve ileales: İleum’un son kısmı hariç, jejenum ve ileum’u besleyen adet arterdir. AMS’un konveks sol-ön tarafından çıkarlar ve mesenterium’un iki yaprağı arasında seyrederler. Yan dallara ayrılan damarlar kemerler oluşturarak anastomozlar yaparlar. Mezenterin bağırsağa tutunduğu kenardan bağırsak duvarına dik olarak girerler ve bağırsağı bir halka şeklinde sararlar. A. jejunalis’ler, ilealis’lerden daha uzun, ancak daha az sayıdadırlar. A. ileocolica:AMS’un konkav tarafından ayrılan son daldır. Parietal peritonun altında, sağ fossa iliaca’ya gelir. Dalları; A. caecalis anterior çekum ön yüzünde, A. caeliacus posterior çekum arka yüzündedir, A. appendicularis ise ileum son bölüm arkasından geçerek appendix vermiformis’in mezosuna girer. Terminal bir arterdir ve bağlanması durumunda beslenmesi bozulur. R. ilealis; ileum’un son kısmı üzerindedir. R. colicus; colon ascendens’te uzanır. A. colica dextra:AMS’un sağa bakan konkav yüzünden çıkar. Parietal periton’un arkasında uzanarak, sağ a. testicularis (ovarica), üreter, m. psoas major’u ön tarafından çaprazlayarak colon ascendens’e uzanır ve besler. İnen ve çıkan dallarına ayrılır. İnen dalı a. ileocolica ile, çıkan dalı a. colica media’nın dalları ile anastomoz yapar. A. colica media:AMS’den pankreasın hemen aşağısında ayrılır. Mesocolon transversum’un iki yaprağı arasında öne uzanarak sağ ve sol dallarına ayrılır. Sağda a. colica dextra, solda a. colica sinistra ile anastomoz yapar. Bu anastomozlar ile a. marginalis coli denilen damar kavisleri oluşur. Bu kavisten colon transversum’un sağ 2/3’ünü besleyen dallar ayrılır.

funduszeue.infoerica İnferior (AMI): Visseral tektir. Colon transversum’un sol 1/3’ü, colon descendens, colon sigmoideum ve rectum’un büyük kısmını besler. Aorta’dan terminal dallarına ayrıldığı yerin cm yukarısında çıkar. Duodenum’un 3. bölümünün hemen aşağısında L3 ortaları hizasındadır. Parietal periton’un arkasında, önce aorta önünde, sonra sol tarafında uzanır. A. iliaca communis sinistra’yı çaprazlar ve a. rectalis superior olarak uzanır. Dalları: A. colica sinistra, Aa. sigmoideae, A. rectalis superior. A. colica sinistra:parietal periton’un arkasında, sol tarafın üreter, a. testicularis (ovarica) ve m. psoas major’unu önden çaprazlayarak colon descendens’e uzanır. Çıkan ve inen dallarına ayrılır. Çıkan dalı; sol böbreğin ön yüzünden geçerek mesocolon transversum’un içerisine girer ve a. colica media’nın sol dalı ile anastomoz yapar. İnen dalı; a. sigmoidea’nın en üst dalı ile anastomoz yapar. Bu anastomozların oluşturduğu a. marginalis coli’den ayrılan aa. rectae, colon transversum’un sol 1/3’ü ve colon descendens’i besler. Aa. sigmoideae: adet olup parietal peritonun arkasında, sol m. psoas major, üreter, a. testicularis (ovarica)’in önünden geçer. Her bir arter 2 dala ayrılarak kendi aralarında anastomozlar yapar. Üst dalları a. colica sinistra’nın, alt dalları a. rectalis superior’un dalları ile anastomoz yapar. Colon descendens’in alt kısmı ile colon sigmoideum’u besler. A. rectalis superior:AMI’un küçük pelviste uzanan son bölümüdür. Mesocolon sigmoideum’un iki yaprağı arasında uzanır ve a. iliaca communis sinistra’yı önden çaprazlar. Rectum’un üst kısmını besler. S3 seviyesinde 2 dala ayrılarak rectum’un iki yanında aşağıya doğru uzanır. Anüs’ün cm yukarısında küçük dallara ayrılır ve rectum’un kas tabakasını delerek, kas ile mukoza arasında m. sphincter ani internus’a kadar uzanırlar. A. rectalis media ve inferior ile anastomoz yaparlar.

funduszeue.infoenalis Media: Visseral çifttir. Fetusta daha kalın damarlardır. AMS seviyesinde aorta’nın her iki yanından çıkarlar. Diaphragma kruslarının önünden geçerek gl. suprarenalis’i beslerler. Aa. suprarenales superiores (a. phrenica inferior) ve a. suprarenalis inferior (a. renalis) ile anastomoz yaparlar.

funduszeue.infos:Visseral çifttir. L arasındaki discus intervertebralis hizasında ve AMS’nın hemen aşağısında, aorta’nın yan taraflarından dik açı ile ayrılır.A. renalis dextra:v. cava inferior, v. renalis dextra, pankreas başı ve duodenum’un 2. bölümünün arkasından geçer. A. renalis sinistra:sağdakinden yukarıda olup v. renalis sinistra, pankreas gövdesi ve v. lienalis’in arkasında uzanır. V. mesenterica inferior, ön tarafından çaprazlar.

funduszeue.infoularis (Ovarica):Visseral çifttir. A. renalis’lerin biraz aşağısında aorta’nın ön yüzünden ayrılır. Parietal peritonun arkasında, m. psoas major’un önünde seyreder. A. testicularis dextra; v. cava inferior’un ön tarafından, a. colica media, a. ileocolica ve ileum’un son bölümünün arkasından geçer. A. testicularis sinistra; a. colica sinistra, a. sigmoidea ve colon descendens’in son bölümünün arkasından geçer. Her iki taraf arter, üreter ve a. iliaca externa’nın son bölümünü önden çaprazlayarak canalis inguinalis’e girer ve scrotum’a ulaşır. Kıvrıntılı seyir göstererek dallarına ayrılır ve ductus deferens boyunca ilerler ve epididymis’i besler. Diğer dalları, tunica albuginea’nın arka kısmını delerek testis’e girer ve besler. Üreter ve m. cremaster’i besleyen ince dallara sahiptir. A. ovarica; pelvis boşluğunda sonlanır. Pelvis’te; lig. suspensorium ovarii ve lig. latum uteri’nin iki yaprağı arasına girerek ovarium’u besler. Ureter (rr. ureterici) ve tuba uterina (rr. tubarii)’yı besleyen dalları vardır. Bu dallardan birisi uterus’un yan tarafında uzanarak a. uterina ile anastomoz yapar. Lig. teres uteri üzerinde uzanan ince dalları; inguinal kanaldan geçerek labium majus ve kasık derisinde dağılır.

funduszeue.infoca İnferior: Parietal çifttir. Diaphragma’yı besleyen ve başlangıç yeri varyasyon gösteren bir çift arterdir. Truncus coeliacus’un hemen yukarısında, aorta’nın ön yüzünden sağlı sollu, ayrı ayrı çıkarlar. 2 dala ayrılır. Medial dalı: karşı taraf dal, a. musculophrenica ve a. pericardiacophrenica ile anastomoz yapar. Lateral dalı: toraks duvarına uzanarak alt interkostal arterler ve a. musculophrenica ile anastomoz yapar. Aa. suprarenales superiores ayrılır.

Aa. Lumbales:Parietal çifttir. İlk 4 lumbal omur üst kenarı hizasında aorta’nın dorsal yüzünden ayrılan 4 çift arterdir. Truncus sympathicus’un arkasından geçerek proc. transversus’lar arasında laterale uzanırlar. M. quadratus lumborum’un dış kenarında m. transversus abdominis’in aponörozunu delerek bu kas ile m. obliquus internus abdominis arasında öne uzanırlar. Alt a. intercostalis’ler, a. subcostalis, a. iliolumbalis, a. circumflexa ilium profunda ve a. epigastrica inferior ile anastomoz yaparlar. 2 dalı vardır. 1-R. dorsalis; sırt kasları, eklemleri ve derisini besler. 2-R. spinalis; for. intervertebrale’den canalis vertebralis’e girer ve conus medullaris, cauda equina, medulla spinalis omur ve zarlarını besler.

funduszeue.infois Mediana: Parietal tektir. Bifurcatio aortae’nın biraz yukarısında arka yüzden çıkar. Orta hatta L, os sacrum ve os coccygis’in ön yüzlerinde aşağıya iner. Rectum’a giden ince dallar verir. L5 seviyesinde a. iliolumbalis’in lumbal dalları ve a. sacralis lateralis’ler ile anastomoz yapar.

funduszeue.info Communis (AIC): Terminal çifttir. Abdominal aorta, L4’ün sol tarafında 2’ye ayrılır (Bifurcatio aorta). Yaklaşık 5 cm uzunluğundaki AIC, art. sacroiliaca önünde a. iliaca externa ve interna dallarına ayrılır. A. iliaca externa alt ekstremiteyi, A. iliaca interna ise pelvis duvarı ve organlarını besler.

funduszeue.info İnterna (AII): Art. sacroiliaca hizasından for. ischiadica majus’un üst kenarına uzanan 4 cm uzunluğunda bir damardır. 2’ye ayrılır. Ön kök; AII’nın devamı şeklinde olup spina ischiadica’ya uzanır. Arka kök; for. ischiadica majus’a uzanır. AII; pelvis duvarını ve organlarını, gluteal bölge kaslarını, genital organları, uyluğun medial tarafının bir kısmını besler. Visseral dalları: 1-A. umbilicalis; pars oclusa, pars patens, A. ductus deferentis (erkek), Rr. ureterici, Aa. vesicales superiores. 2-A. vesicalis inferior; Rr. prostatici (erkek). 3-A. rectalis media; Rr. vaginales (kadın). 4-A. uterina (kadın). 5-A. vaginalis (kadın). Ön parietal dalları:1-A. obturatoria; R. pubicus, R. acetabularis, R. anterior, R. posterior. 2-A. pudenda interna; A. rectalis inferior, A. perinealis, Rr. scrotales posteriores (erkek), Rr. labiales posteriores (kadın), A. bulbi penis (erkek), A. bulbi vestibuli (kadın), A. dorsalis penis (erkek), A. dorsalis clitoridis (kadın), A. profunda penis (erkek), A. profunda clitoridis (kadın). Arka parietal dalları: 1-A. iliolumbalis; R. lumbalis, R. spinalis, R. iliacus. 2-Aa. sacrales laterales; Rr. spinales. 3-A. glutea superior; R. superficialis, R. profundus, R. superior, R. inferior. 4-A. glutea inferior; A. comitans nervi ischiadici.

funduszeue.infocalis:Fetal a. umbilicalis; göbekten geçerek plasenta’da dağılır. Doğumdan sonra; göbekten a. vesicalis superior dalını verinceye kadar olan bölümü (pars occlusa) kapanır ve bir kordon şeklini alır. Karın ön duvarının arka yüzünde ve peritonun altında plica umbilicalis medialis denilen kabarıntı oluşturur. A. vesicalis superior ile AII çıkışı arasında kalan bölüm açık kalır (pars patens). A. vesicalis superior; pars patens’ten ayrılır ve mesane üst bölümünü besler. A. ductus deferentis; ductus deferens ile birlikte testis’e uzanır ve a. testicularis ile anastomoz yapar. Rr. ureterici; komşu ureter bölümünü besler.

funduszeue.infolis İnferior &#; A. Rectalis Media: Genellikle a. rectalis media ile birlikte tek kök şeklinde ayrılır. Mesane fundus’u, prostat ve vesicula seminalis’i besler. Rectum’a ampulla kısmından girer ve özellikle kas tabakasını besler.

funduszeue.infoa: AII’nın medial yüzünden çıkar ve erkeklerdeki a. ductus deferens’in karşılığıdır. Cervix uteri’nin yaklaşık 2 cm yakınında ureter’i çaprazlar. Lig. latum uteri’nin iki yaprağı arasında ve uterus’un yan kenarlarında kıvrıntılı bir şekilde fundus’a doğru çıkar. Laterale ilerleyerek a. ovarica ile anastomoz yapar.

funduszeue.infolis: AII’dan cervix uteri yakınında ayrılır. Erkeklerdeki a. vesicalis inferior’un karşılığıdır. Vagina mukozasını, bulbus vestibuli, fundus (mesane) ve rectum’un komşu bölgelerini besler.

funduszeue.infotoria: AII’nın ön veya iç yüzünden ayrılır. Pelvis yan duvarında uzanarak canalis obturatorius’a girer (VAN). Kanaldan çıktıktan sonra uyluğun ön-iç tarafında r. anterior ve r. posterior dallarına ayrılır. A. obturatoria’yı, ureter ve ductus deferens medialden çaprazlar. Dalları: 1-R. pubicus; canalis obturatorius’a girmeden hemen önce ayrılır. A. epigastrica inferior’un r. pubicus’u anastomoz yapar (ölüm anastomozu-corona mortis). 2-R. anterior; membrana obturatoria’nın dış yüzünde öne doğru, daha sonra for. obturatum’un ön kenarı boyunca aşağıya uzanır. M. obturatorius externus, m. pectineus, adduktor kaslar ve m. gracilis’e dallar verir. A. circumflexa femoris medialis ve a. obturatoria r. posterior ile anastomoz yapar. 3-R. posterior; for. obturatum’un arka kenarı boyunca uzanır ve a. glutea inferior ile anastomoz yapar. 4-R. acetabularis; inc. acetabuli’den geçerek kalça eklemine girer. Buradaki yağ dokusu içinde dallarına ayrılır ve birisi lig. capitis femoris içinde femur başına ulaşır.

funduszeue.infoa İnterna: Perineum ve dış genital organları besler. Erkeklerde; aşağı ve dışa uzanarak for. infrapiriforme’den gluteal bölgeye gelir. Spina ischiadica’nın arkasından dolanır ve lig. sacrotuberale’nin derininden geçerek for. ischiadicum minor’dan fossa ischioanalis’e girer. Fossa ischioanalis’in dış duvarını oluşturan m. obturatorius internus’un fasiasında bulunan canalis pudendalis (Alcock kanalı) içinde tuber ischiadicum’un yukarısına kadar uzanır ve ramus ossis ischi’nin kenarına yaklaşır. Spatium perinei profundum’da öne uzanır ve lig. arcuatum pubis’in cm arkasında a. dorsalis penis ve a. profunda penis olarak 2 terminal dalına ayrılır. Dalları şu şekildedir: 1-A. rectalis inferior:canalis pudendalis içinde ayrılarak fossaischioanalis’e girer. Regio analis’te kas ve deriyi besler. Karşı tarafın aynı dalları, a. rectalis superior, media ve a. perinealis ile anastomoz yapar. 2-A. perinealis: canalis pudendalis’in alt ucu yakınında ayrılır. M. transversus perinei superficialis’in üstünden veya altından geçer ve m. bulbospongiosus ile m. ischiocavernosus arasında uzanarak scrotum’a yaklaşır (rr. scrotales posteriores). Heriki kası, scrotum arka kısmını, anüs ile bulbus penis arasında kalan yapıları besler. 3-A. bulbi penis (a. bulbi vestibuli):spatium perinei profundum’da ayrılır. M. transversus perinei profundus’un içinde mediale uzanır ve bulbus penis’te dağılır. 4-A. urethralis:spatium perinei profundum’da ayrılır. Corpus spongiosum penis’e girerek, urethra ve spongioz dokuyu besler. 5-A. profunda penis:terminal daldır. Spatium perinei profundum’da ayrılır. Corpus cavernosum penis’in merkezinde uzanır ve bu yapıyı besler. 6-A. dorsalis penis:

Biyologlar - Biyolojiye Gerçekçi Yaklaşım

KALBİN (COR) ANATOMİSİ


Kalp koni şeklindedir. Kalbin tabanına basis cordis denir. Basis cordis'te kalbe giren çikan oluşumlar (damarlar) bulunur.

Kalbin ön sol tarafa doğru yönelmiş tepesine apex cordis denir. Apex cordis’i ventriculus sinister yapar.

Kalbin dört yüzü vardır.

Kalbin sternum , funduszeue.infoersus thoracis ve costa'larla komşu olan öndeki yüzüne facies sternocostalis (facies anterior) denir. Kalbin diyaphragma ile komşu olan arka alttaki yüzüne facies diyaphragmatica (facies inferior) denir. Kalp facies diyaphragmatica ile karaciğer, mide ile komşudur. Kalbin akciğerlerle komşu olan yandaki yüzlerinden sağdakine facies pulmonalis dextra, soldakine facies pulmonalis sinistra denir.

Kalbin dört kenarı vardır.

1-Kalbin sağda bulunan kenarına margo dexter (margo acutus ) denir. Bu kenar facies anterior ve facies inferior’un sağda birleşim yeridir.

2-Kalbin solda bulunan kenarına margo aptusus denir. Bu kenar facies anterior ve facies pulponalis sinistra’nın solda birleşim yeridir.

3-Sol ventricül’ün üst kenarı kalbin üst kenarını yapar. Bu sınır v. cavae superiorun giriş deliğinden sola çekilen bir çizgiye uyar.

4- Kalbin alt kenarı hemen hemen horizotal yönde bulunur, apexte bir kısmını sağ bir kısmını sol ventricül yapar.

Kalbin üzerinde üç tane oluk bulunur.

Kalbin facies anterior’unda bulunan oluğa sulcus interventricularis anterior denir. Burada funduszeue.inforia sinistra’nın ramus interventricularis anterior dalı ve funduszeue.infoca (funduszeue.info) mağna’nın v. interventricularis anterior dalı bulunur. Kalbin facies posterior’unda bulunan oluğa sulcus interventricularis posterior denir. Burada funduszeue.inforia dextranın ramus interventricularis posterior dalı ve funduszeue.infoca media (funduszeue.info media)’nın v. interventricularis posterior dalı bulunur. Kalpte atriumlar ile ventricülleri birbirinde ayıran oluğa sulcus coronarius denir. Bu oluk truncus pulmonalis’in üzerinde oluk şeklinde değildir. Arkada bu oluk’ta sinus coronarius bulunur.

Sulcus interventricularis anterior ve sulcus interventricularis posterior’un Ön ve arka yüzde sağda kalan kısmına venrtriculus dexter, solda kalan kısmına ventriculus sinister denir. Ön yüzün 2/3 kısmını venrtriculus dexter, 1/3 kısmını ventriculus sinister yapar, arka yüzde bu durum tam tersidir.

Kalbin margo dexter’inin tepeye yakın kısımda bulunan çentiğe İncissura apicis cordis denir. Bu çentik sulcus interventricularis anterior ve sulcus interventricularis posterior’un tepede birleşim yeridir.

Kalp dört gözlüdür. Bunlara atrium cordis dextrum, atrium cordis sinistrum, ventriculus cordis dexter ve ventriculus cordis sinister denir. İki atrium’u birbirinden ayıran bölmeye septum interatriale, iki ventricül’ü birbirindan ayıran bölmeye septum interventriculare denir. Atrium ve ventriculus’ları birbirindan ayıran bölmeye septum atrioventriculare denir. Atrium’ların öndeki uzantılarına auricula atrii denir. Bulardan atrium dextrum’un uzantısına auricula dextra, atrium sinistrumun uzantısına auricula sinistra denir.

Septum interventriculare’ nin septum atrioventriculare’ye yakın olan üst kısmına pars membranacea denir, altta kalan kastan oluşan kısmına pars muscularis denir. Atriumların içindeki kas kabartılarına Mm. pectinati denir, Ventricüllerdeki kas kabartıları daha kalın olduğu için bunlara trabeculae carneae denir. Trabeculae carneae’ ların üç tipi vardır bunların en büyükleri olan üçüncü tipine funduszeue.infoaris denir. M. papillarisler ventricül’lerdeki kapakları ventricül duvarına bağlarlar.

Kalbin tepesinde (apex cordis ) kas liflerinin birbirlerine girdikleri yere vortex cordis denir.

Kal­bin te­pe­si (apex cor­dis) Li­nea me­di­a­na an­te­ri­or­dan sol ta­raf­ta 5. İn­ter­cos­tal ara­lik­ta 7- 9 cm gi­dil­di­ğin­de bu­lu­nan nok­ta­da­dır.


nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası