eczanelerde satilan mutluluk hapı / Cinsel Sağlık Ürünleri ve Fiyatları - Trendyol

Eczanelerde Satilan Mutluluk Hapı

eczanelerde satilan mutluluk hapı

'Kafayı bulmak için günde 57 ağrı kesici hap alıyordum'

Sketch of hands with pills and capsules

Aralık 'de İngiliz vatandaşı Laura Plummer, Mısır'a Tramadol adlı ağrı kesici haptan tane sokmaya çalıştığı için üç yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Ceza İngiltere'de birçok kişiyi şoke etse de, milyonlarca Mısırlı'nın hayatını karartan bir ağrı kesici bağımlılığına ışık tuttu.

"15 yaşındaydım ve bir oyun salonunda Playstation oynuyordum. Birisi bana hakaret etti. Bir bilardo ıstakasını alıp, kafasında kırdım. Bağırıyor, herkese küfür ediyordum. Pencereleri bile kırmıştım" diyor.

Şimdi 24 yaşındaki Abdül Hamid , bağımlılığının kontrolden çıktığını fark ettiği anı böyle hatırlıyor.

İki yıl önce, daha 13 yaşındayken opioid bazlı ağrı kesici hap Tramadol'ü denemiş.

Çoğu genç Mısırlı gibi kafayı bulmak için önce miligramlık tabletin dörtte birini almaya başlamış.

"Süper kahraman gibi hissediyordum kendimi. Her şeyi yapabilecek güçteydim" diyor.

Abdül Hamid oyun salonundaki olaya kadar günde 57 ağrıkesici birden almaya başlamış. Tramadol ve kolay bulunan diğer opioid bazlı hapların bir karışımını içiyormuş.

Bir iki kez aşırı dozda hap aldığı için ölüm tehlikesi atlatmış.

Her üç Mısırlı'dan biri bağımlı

Mısır Uyuşturucu Kontrolü ve Bağımlılık Tedavisi Fonu, neredeyse üç Mısırlı'dan birinin, bir başka deyişle 30 milyon kişinin ağrıkesici bağımlısı olduğunu söylüyor.

Tramadol ise en gözde hap.

İlaç Mısır pazarına 20 yıl önce girmişti. Eroinden daha ucuz olan ve kolayca bulunabilen ilaç önce bağımlıların favorisi oldu daha sonra, ülke genelinde sadece fiziksel ağrılarla değil, günlük yaşamın stresiyle başa çıkma yöntemine dönüştü.

Tramadol öyle bir yayıldı ki, yardım hatları bu bağımlılıktan kurtulmak isteyenlerden günde kadar telefon aldıklarını söylüyor.

Bağımlılar genelde gençler. Abbasiya Psikiyatri Hastanesi'ndeki rehabilitasyon merkezi BBC'ye yaptığı açıklamada, hastaların yarısını 21 ila 30 yaşında olduğunu belirtti.

Resmi verilere göre Tramadol bağımlılarının yüzde 70'i erkek. Ancak kadın bağımlıların sayısı da artıyor.

Genç anne Ahlam, Tramadol'ü ev işleri ve çocuk bakımının ağırlığıyla başa çıkabilmek için almaya başlamış.

Abdül Hamid gibi miligramlık hapın dörtte birini alarak başlamış ama hızla günde dört hapa çıkmış ve bugün dozu arttırsa da aynı etkiyi göstermiyor.

"Enerji vermesini seviyordum. Ama artık böyle bir şey olmuyor" diyor.

Bağımlılığın Ahlam üzerinde yarattığı hasar açıkça görülüyor. Solgun ve zayıf, üst üste sigara içiyor ve 28 yaşından çok daha yaşlı görünüyor.

Ailesi de acı çekiyor.

"Eşim bana tavuk almam için para verdi. Aldığımı ama çocukların hepsini yediğini söyledim. Tabi ki bu doğru değildi. Parayla Tramodol aldım ve çocukları ucuz makarnayla doyurdum" diyor.

Ahlam uyuşturucu bağımlılığı nedeniyle evinden eşyalarını satmaya başlamış ve bir keresinde kendisi de bağımlı olan komşusuna hap karşılığında cinsel ilişkiye girmeyi teklif etmiş. Komşusu reddetmiş.

Kolayca bulunuyor

Tramadol'ün Mısır'da bu kadar hızla yayılmasının bir nedeni de bulunmasının kolay olması.

İlaç yasalara göre sadece reçeteyle satılabiliyor ve reçetesiz satan eczacılar 25 yıla kadar hapisle cezalandırılabiliyor.

Ancak bağımlılar, kuralların çoğunlukla görmezden gelindiğini söylüyor.

Kahire'nin merkezindeki bir eczaneye girip Tramadol istediğimde de karşılaştığım buydu.

Tramadol'ün bittiğini söylediler ama iki farklı ve eşit derecede bağımlılık yapan ağrı kesiciler satmayı teklif ettiler.

Ve hiç reçete sorulmadı.

Mısır Merkezi İlaç İşleri Dairesi'nden Dr. Yasin Rajal, Sağlık Bakanlığı'nın ağrı kesicinin tehlikelerini gördüğünü ve yasa dışı satışların engellenmeye çalışıldığını söyledi.

'Tramadol isteyenler sağa, esrar, eroin isteyenler sola'

Ama yetkililer eczanelerin Tramadol'ün reçetesiz satışını engelleyebilse de, kullanıcılar başka yollardan temin edebiliyor.

"Doktor doktor gezmek" bunun bir yöntemi. Bağımlılar aynı anda farklı doktorlara gidip, bel ya da sırt ağrısı çektiklerini söylüyor ve farklı eczanelerde kullandıkları farklı reçeteler alabiliyorlar.

Ayrıca bir karaborsa da var.

Mısır'ın üçüncü büyük kenti Giza'da Abdül Hamid beni bağımlıların ilaç satın aldıkları bir arka sokağa götürdü.

Güneş daha yeni batmıştı ve etrafta o kadar çok insan vardı ki, akşam pazarı gibiydi.

Satıcılar düzeni korumaya çalışıyor ve kalabalığın sıraya girmesini istiyordu. Tramadol isteyenler sağa, esrar ve eroin isteyenler sola. Çok sayıda bağımlı "hamamböceği" adını taktıkları bir içecek satın alıyor. İçecek, Parkinson tedavisinde kullanılan Parkinol adlı ilaçla hazırlanıyor.

Abdül Hamid, nihayet bütün bunları, bu dünyayı arkasında bıraktığını umuyor.

Bağımlılıktan kurtulmadaki bu son denemesinde üç aydır herhangi bir şey kullanmamış.

Daha önce kendi evindeki ve bağımlıların yoksunluk belirtileriyle başa çıkarken bir odaya kilitlendiği "tedavi depolarındaki" sekiz denemesi başarısız olmuş. Şimdi özel bir kliniğe gidiyor.

"Yoksunluk belirtileriyle başa çıkmamız için bize farklı ilaçlar veriyorlar ve bağımlılık yapan maddenin dozajını aşama aşama azaltıyorlar. Meditasyon, spor yapıyoruz, deneyimlerimizi paylaşıyoruz. Yeniden doğmuş gibiyim. Şimdi okula geri dönmeye hazırlanıyorum" diyor.

Birgün evlenip, çocuk sahibi olmayı umuyor. Ayrıca bir uyuşturucu tedavisi uzmanı olmak için eğitim almak istiyor.

Her şeyden daha fazla da, bağımlılıkla mücadelede verdiği savaşı başkalarına yardım etmek için kullanmak istiyor.

Bu ilaçlar eczanelerde çiklet gibi satılıyor

Doktor kontrolünde ve uygun dozlarda alınmadığı takdirde hastaları intihara yönelttiği iddia edilen antidepresanların, kontrolsüz kullanımı günden güne artıyor. Uluslararası Pazarlama Servisi’nin araştırmalarına göre yılında Türkiye’de 14 milyon bin kutu depresyon ilacı tüketilirken ’de bu rakam 36 milyon bine çıktı. Uzmanlar, 9 yılda gerçekleşen yüzde oranındaki bu artışta modern çağın getirdiği ruhsal bunalımların rolünün büyük olduğu görüşünde. Psikiyatrist Esra Sağlam ise “Bu büyük artışı tamamen depresyonun yaygınlaşmasıyla açıklayamayız.” diyor. En küçük sıkıntısı olanların bile kulaktan dolma bilgilerle bu ilaçları aldığına dikkat çekiyor. Son olarak 26 Ocak’ta intihar eden Bayburt Üniversitesi Rektörü Gökhan Budak’ın antidepresan ve bitkisel ilaçlar kullandığı ortaya çıkmıştı.

İstanbul’da Bahçelievler, Bakırköy, Zeytinburnu, Fatih ve Eyüp ilçelerinde 8 eczaneyi dolaşan Zaman muhabirleri, antidepresan ilacı talep ettiğinde  “Reçeteniz var mı?” sorusu ile dahi karşılaşmadı. Oysa İstanbul Eczacı Odası Başkanı Semih Güngör, “Bu ilaçların reçetesiz satılması mümkün değil. Hiçbir eczacı bu riske girmez. ” ifadelerini kullanıyor. Eczacı H.A. ise yasağı bildiklerini ancak ‘ilaç takip sistemi’ görmediği için antidepresan satmalarının önünde bir engel bulunmadığını belirtiyor ve ekliyor: “Bir ilacı satarken diğerini niye satmayalım. Neticede bundan para kazanıyoruz.”

Dünyada en çok kullanılan ve eczanelerde reçetesiz satılan antidepresanlardan birinin kullanma talimatında ‘intihar’ yan etkisine vurgu yapılıyor. Talimatta, “Herhangi bir zamanda kendinize zarar verme ya da intihar gibi düşünceleriniz varsa, ’ı kullanmayı durdurunuz ve derhal doktorunuza bildiriniz.” uyarısı dikkat çekiyor. İlacın kullanma talimatında yer alan bir başka bilgi de “Genç yetişkinseniz. Klinik çalışmalardan elde edilen bilgiler antidepresanla tedavi edilmiş 24 yaşın altındaki psikiyatrik durumu olan yetişkinlerde intihar davranışlarında artma riskini göstermiştir.” şeklinde. Yine ilacın kutusunda da ‘reçetesiz satılmaz’ uyarısı bulunuyor. Hekime ve ilaca kolay ulaşan hasta bu ilaçları çok rahat bir şekilde alabiliyor. Bu ilaçların çoğunluğu doktor reçetesiyle birinci basamaktan 3 basamak hastanelere kadar yazılıyor. Ayrıca hekimlerin hastaya ayırdığı sürenin kısalığı ve alelacele ilacı yazması da başka bir etken.

Antidepresan ilaçların satışıyla ilgili eczacı, eczacı odası ve Sağlık Bakanlığı ekseninde bir çelişki göze çarpıyor. Yönetmeliğe göre antidepresan ilaçların satışı reçetesiz yasak. Ancak eczacılara göre uygulamada ilaçları satmalarında bir engel yok. İlaç takip sistemi, ağır yan etkisi olan ilaçları takip edemiyor. Etse de yeterli denetim olmadığı için bu ilaçlar reçetesiz de satılabiliyor. Kanunen antidepresanların reçetesiz satılamayacağını kabul eden eczacılar, “Sağlık Bakanlığı’nın ilaç denetim sisteminde bu ilaçlar takip edilmiyor. Bu nedenle biz de ilaca devam eden müşterilerimizi reçetesiz diye geri çevirmiyoruz.” diyor.

‘Sistemde boşluk olduğu sürece bu ilaçları satarız’

İstanbul’da eczacılık yapan H.A. ise bu konuda eczacıların arada kaldığı görüşünde. Yaşanan karmaşayı şöyle özetliyor: “Biz sattığımız ilaçları ilaç takip sistemine gireriz. Ancak sistem sadece bağımlılık yapıcı bazı maddeler içeren bazı ilaçların reçete numarasını girmemizi zorunlu kılıyor. Sistem bu ilaçlar dışındaki hiçbir ilacı sisteme girerken reçete numarası şartı istemiyor.” İstanbul’da bir eczacıda tekniker olarak çalışan E.B. de sistemin boşluğuna dikkat çekiyor. Ağır antidepresan bağımlılık yapıcı, ağır yan etkili ve uyuşturucu madde içeren ilaçların doktorlar tarafından normal reçetelerle yazıldığını hatırlatan E.B., “Ancak bu ilaçların satışı esnasında ilaç takip sisteminde ‘reçetesiz satılmaz’ diye sarı renkli bir uyarı çıkıyor. Eğer reçetesiz satarsak sisteme bu işleniyor ve ilk denetimlerde ortaya çıkıyor. Ama bir yaptırımı da yok. Dolayısıyla hasta bize geldiği zaman geri çeviremiyoruz.” diyor. Kendisinin ilaç tebliği ilk yayımlandığında bu ilaçları reçetesiz satmamak için adeta direndiğini belirterek, “En son bir müşterim bağımlılık yapıcı olan bir ilacı istedi. Normalde reçetesiz satışı yasak. Ben vermedim. Ama yandaki eczaneden almış. Dükkânın önünden geçerken ilacı bana doğru sallayarak geçti.  Bir hafta dayanabildim. Sonra ben de satmaya başladım.” diyor.

‘Bu ilaçların reçetesiz satılması mümkün değil’

Antidepresan sınıfına giren ilaçların ağır bir içeriğe sahip olduğunu ve eczanelerde reçetesiz şekilde satılmasının mümkün olmadığını belirten İstanbul Eczacı Odası Başkanı Semih Güngör ise, “İlaçların eczanelere girişleri ve hastaya satışı sistemde tamamen kayıt altına alınıyor. Bu ilaçların bu açıdan reçetesiz satılması mümkün değil.” diyor. Kendilerine bu konuda şimdiye kadar ulaşan bir şikayet bulunmadığını vurgulayan Güngör, “Eğer böyle usulsüz bir satış yaşandıysa bu bize ulaşırdı. Muhtemelen münferit bir olay. Bu konuda eczanelerin genelini eleştirmek doğru olmaz. Kaldı ki bu konuda yaptırımlar var. Eğer usulsüz satış yapan olursa hakkında disiplin soruşturması açılır. Hiçbir eczacı arkadaşım bu riske girmek istemez.” vurgusu yapıyor.

‘Antidepresanlar intihar ettirebilir’

Üsküdar Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Psikiyatrist Doç. Dr. Esra Sağlam, en çok kullanılan ve suistimal edilen ilaçların depresyon hapları olduğunu söylüyor. Zira uyku ve sinir ilacı olarak da kullanılan bu hapları, en ufak sıkıntısı olanlar bile kulaktan dolma bilgilerle tercih edebiliyor. Esra Sağlam’a göre bu durum büyük bir tehlikeyi beraberinde getiriyor. Anidepresanların doğrudan beyindeki santral sinir sistemini etkileyen bir içeriğe sahip olduğunu vurgulayan Sağlam, ‘uykum kaçtı bir tane içtim’, ‘depresyondaydım bir tane içtim’, ‘kafama göre başladım’ diyenlerin çıkabildiğini vurguluyor. Antidepresan ilaçları kullanırken intihar eden hastalarda artış yaşandığını kaydeden Sağlam, “Antidepresanlar intihar ettirebilir. Ama her vakada suçu ilaçlara yüklemek yanlış olur.” bilgisini veriyor.

Yaşanan bazı şüpheli ilaç-intihar vakaları

26 Ocak , Bayburt Üniversitesi Rektörü Gökhan Budak, ailesinin de evde olduğu sırada intihar etti. Budak, antidepresan ve bitkisel ilaçlar kullanıyordu.

1 Aralık , Doktor Melike Erdem, hastanenin 6. katından atlayarak intihar etti. Psikolojik sorunları bulunduğu öğrenilen Erdem, antidepresan kullanıyordu.

17 Kasım , Hatay’da B.D. adlı genç, annesini öldürüp intihar girişiminde bulundu. Polis, evde B.D.’ye ait antidepresan ilaçlar buldu.

18 Mart , Erzincan Üniversitesi Rektörü Erdoğan Büyükkasap, evde yalnızken bir not bırakarak intihar etti. Hocanın, bir tür yatıştırıcı antidepresan kullandığı ortaya çıktı.

bu

ilaçlar

eczanelerde

çiklet

gibi

satılıyor

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası