Zurnacıdan Koca Olmaz Şarkısı

Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yıl ilk defa düzenlenen Altın Şarkılar konserinin ilk ayağı Menteşe’de başladı. Prof. Dr. Şadan Gökovalı Açık Hava Tiyatro Sahnesi’nde düzenlenen konsere vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi.

Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün’ün ile birlikte konsere CHP PM üyesi Gizem Sayar Özcan, CHP Muğla İl Başkanı Âdem Zeybekoğlu, Muğla Milletvekili Süleyman Girgin, Menteşe Belediye Başkanı Bahattin Gümüş ve CHP Menteşe İlçe Başkanı Mustafa Aytaç Kavak da katıldı.

Muğla Büyükşehir Belediyesi orkestrasının şefliğini Erol İnal’ın yaptığı konserde zurna sanatçıları Ünal Yürük, Buğra Kutbay, Erman Çalgıcı ve Hasan Çakan sahne aldı. Konserde Çökertme, Eklemedir Koca Konak, İzmir’in Kavakları, Harmandalı, Ah Bir Ataş Ver, Kerimoğlu, Rakkas, Arkasi Gelmez Dertlerimin, Nassam Aleyna, Leylim Ley, Ka’an azzaman ve İzmir Marşı seslendirildi.

Başkan Gürün, “Anadolu’dan evrensele yürümeliyiz”

Altın Şarkılar konserinde batı müziği ve senfoni orkestrası ile zurnacıları bir araya getirdiklerini ifade eden Muğla Büyükeşhir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün, şunları ifade etti: “Gerçekten çok farklı ve biraz aykırı ama çok güzel oldu. Batının evrensel değerleri ile Anadolu’nun değerlerini bir araya getirerek Anadolu’dan evrensele yürümeliyiz. Kendi değerlerimizi hiçbir zaman unutmadan evrensel değerlere muhasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkmaya çalışmalıyız. Atamız bize bu yolu gösterdi. Atamızın bize gösterdiği hedefe hep birlikte yürüyeceğiz. Umudumuzu hiçbir zaman kaybetmeyeceğiz. Umutkaybolduğu taktirde gelecekle ilgili hayalimiz olmaz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk,“Umutsuz durumlar yoktur ama umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umutsuz olmadım’ diyor. Bizim de umutsuz olmaya hakkımız yok. Yolumuz açık rehberimiz Mustafa Kemal Atatürk olsun. Konserde emeği geçen bütün orkestraya teşekkür ediyorum. Zurnafonik festivalinin birincisini yaptık bundan sonra nicelerinde buluşmak üzere.”

Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yıl ilk defa düzenlenen Altın Şarkılar konseri Menteşe’de sahnelendi. Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün’ün de katıldığı konsere vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi.  

Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından bu yıl ilk defa düzenlenen Altın Şarkılar konserinin ilk ayağı Menteşe’de başladı. Prof. Dr. Şadan Gökovalı Açık Hava Tiyatro Sahnesi’nde düzenlenen konsere vatandaşlar yoğun ilgi gösterdi.

Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün’ün ile birlikte konsere CHP PM üyesi Gizem Sayar Özcan, CHP Muğla İl Başkanı Âdem Zeybekoğlu, Muğla Milletvekili Süleyman Girgin, Menteşe Belediye Başkanı Bahattin Gümüş ve CHP Menteşe İlçe Başkanı Mustafa Aytaç Kavak da katıldı.

Muğla Büyükşehir Belediyesi orkestrasının şefliğini Erol İnal’ın yaptığı konserde zurna sanatçıları Ünal Yürük, Buğra Kutbay, Erman Çalgıcı ve Hasan Çakan sahne aldı. Konserde Çökertme, Eklemedir Koca Konak, İzmir’in Kavakları, Harmandalı, Ah Bir Ataş Ver, Kerimoğlu, Rakkas, Arkasi Gelmez Dertlerimin, Nassam Aleyna, Leylim Ley, Ka’an azzaman ve İzmir Marşı seslendirildi.

Başkan Gürün, “Anadolu’dan evrensele yürümeliyiz”

Altın Şarkılar konserinde batı müziği ve senfoni orkestrası ile zurnacıları bir araya getirdiklerini ifade eden Muğla Büyükeşhir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün, şunları ifade etti: “Gerçekten çok farklı ve biraz aykırı ama çok güzel oldu. Batının evrensel değerleri ile Anadolu’nun değerlerini bir araya getirerek Anadolu’dan evrensele yürümeliyiz. Kendi değerlerimizi hiçbir zaman unutmadan evrensel değerlere muhasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkmaya çalışmalıyız. Atamız bize bu yolu gösterdi. Atamızın bize gösterdiği hedefe hep birlikte yürüyeceğiz. Umudumuzu hiçbir zaman kaybetmeyeceğiz. Umut kaybolduğu taktirde gelecekle ilgili hayalimiz olmaz. Gazi Mustafa Kemal Atatürk,  “Umutsuz durumlar yoktur ama umutsuz insanlar vardır. Ben hiçbir zaman umutsuz olmadım’ diyor. Bizim de umutsuz olmaya hakkımız yok. Yolumuz açık rehberimiz Mustafa Kemal Atatürk olsun. Konserde emeği geçen bütün orkestraya teşekkür ediyorum. Zurnafonik festivalinin birincisini yaptık bundan sonra nicelerinde buluşmak üzere.”

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

          Dünya siyaset hayatında yalnızca geri kalmış ülkelerde görülen bir figürden bahsedeceğim ; “ ZURNACI” … 

  Ne zaman aklıma bu zurnacılar gelse 1974 yapımı yönetmenliğini Temel Gürsu’nun yaptığı KISMET filmini hatırlarım. Başrollerde İzzet Günay ( milyarder Samizade İpekçigil) Neşe Karaböcek ( Gazinoda solist olarak çalışan Pınar) ve dönemin bir çok önemli isminin yer aldığı bu filmde o yıllarda sık senaryo yapılan zengin oğlan fakir kız teması işlenmiş. 

  Buraya kadar bir tuhaflık yok. Tuhaflık filmin sonuna doğru solist Pınar’ın söylediği “ GÖNÜL” şarkısında yaşanıyor. Neşe Karaböcek şarkıyı söylüyormuş gibi yapıyor. O bölümün playback olduğunu bilen tüm orkestrada çalıyormuş gibi yapıyor. Yalnız bir tanesi hariç, ZURNACI! O kadar gayretli çalıyor ki zurnasını neredeyse tüm orkestranın o sakinliğine ve yavaşlığına rağmen büyük bir performans sergiliyor. Hatta hızını alamıyor GÖNÜL şarkısı bitmiş, solist Pınar sahneden inmek üzere, seyircileri selamlıyor, bizim zurnacı hala zurnayı çalmaya devam ediyor. O sahnenin playback olduğunu unutmuş, üstüne üstlük o zurnacı orkestranın en önünde ve solistin hemen arkasında duruyor. 

  Film bitmek üzere, şarkı biteli çok olmuş. Halk gazinoyu(siyasete göre gemiyi) terk ediyor. Gazino iflas etmiş, patron Tosun ( Bülent Kayabaş) gazinoyu gizlice İPEÇİGİL holdinge satmış, hatta gazinodaki tüm sanatçılar bile bizim Samizade İpekçigil’e borçlu. Arada bir iki gösteri daha yapıp “iflası erteleme çabaları da sonuç vermemiş” . Büyük patron Samizade gerçek kimliğini gizleyip solist Pınar’ı elde etmeye uğraşıyor. Deneyimli yaşlı müdürü “niye boşuna uğraşıyorsun, senin gerçek gücünü görse zaten bayılacak” diye akıl veriyor.

  Solist pınar, gazino patronu ve diğer tüm ekip işin bittiğin, geminin su almayı geçip battığının farkında ama bir tek o zurnacı gayretle çalmaya devam ediyor. Belki bir daha böyle bir sahnede tam da assolistin arkasında zurna çalamayacağının farkında belki de gerçekten saf, olayı hala çözememiş …

  Hayatta en kötü şeylerden biri herkesin gün gibi açık gördüğünü görememek veya gerçeği kabul edememektir. Zurnacıların işi zordur. Fazla gayretli çalmaya uğraşırsan zurnayı yutma tehlikesi vardır. Tam üfleyemezsen iyi ses çıkaramazsın. Ee koca zurna saklama da saklayamazsın. 

  Sahnenin en önünde tüm şarkı boyunca durup şarkı bitmesine rağmen hala çalmaya devam ediyorsan işin çok zor zurnacı ….