Naat, Peygamber Efendimize duyulan derin muhabbetin edebiyatımıza tezahür etmiş şeklidir. Şairler, Hz. Peygamber'e duyduğu hürmeti göstermek ve onun şefaatine mazhar olmak için naat yazardı. Bunlar arasında Osmanlı sultanları da yer alırdı. Kanuni Sultan Süleyman'ın 'Muhibbi', Sultan I. Ahmed'in 'Bahti', III. Murat'ın 'Muradi', III. Ahmed 'in 'Necib' mahlasıyla yazdığı naatlar edebiyatımızın en nadide örneklerindendi. Sizler için Osmanlı sultanlarının Hz. Peygamber'e (sav) sevgisini dile getirdiği naatları derledik.
Giriş Tarihi: Güncelleme Tarihi:
PEYGAMBERİMİZE DUYULAN DERİN MUHABBETİN ÖRNEĞİ
Sayfamızda, sevgili peygamberimiz Hz. Muhammed ile ilgili en güzel şiirleri bulabilirsiniz.
Göz seni görmeli, ağız seni söylemeli
Hafıza seni anmak ödevinde mi
Bütün deniz kıyılarında seni beklemeli
Sen Eskimoların ısınması sevgililer mahşeri
Aklım yeni bir akıldır çiçeklerden
Mantığım mantığın üstünde yeni
İçimde Nuh'un en yeni tufanı
Dünyaya ayak basıyorum yeniden
Göz seni görmeli ağız seni söylemeli
Bütün deniz kıyılarında seni beklemeli
Yüzlerce yıl geçiyor belki bir bulut geçiyor
Ben yeni doğmuş bir çocuk gibi
Herkesin konuştuğu dilden mahrum
Ama yepyeni bir dil konuşmanın sevinci
Bütün deniz kıyılarında seni anmalı
Sen buzulların erimesi Eskimoların ısınması
Sezai Karakoç
Gün,
Doğ doğudan yine,
Geri çekilsin sular karadan,
Okyanusların dibi dolsun yeniden
Yürü be hey,
Resul Soyu'nun evlâdı!
Tek delikli şarap fıçısı akıtmakta zehrini,
İki melek, bayrak elde; hazır beklemekte.
Dön Taif'ten,
Hicâz'a örülmüş koca bir perde zaten,
Yedi kattan süzülmüş, Kevser bir yeşilden
Şahin Aslan
Cehalet insanı, boğduğu zaman,
Yetiştin zalime, vermedin aman.
Adın anılıyor, inan her zaman,
Alemlere Rahmet, sevgili Nebi.
İnan ki candan, özledik seni,
Hasretin her an, yakar sinemi.
Hediye bıraktın, bana dinimi,
Minnettarım sana, Ey Şanlı nebi.
Güneşim, ayım, ışığım sensin,
Sensiz bu dünyayı, garip neylesin,
Allahtan sen bize, bir hediyesin.
Gönlümün sulatanı, Ey şanlı nebi.
Sen gideli inan, bozuldu bağlar.
Ümmetin dertlidir, bağrı kan ağlar.
Senden umut bekler, hastalar sağlar.
Ey dertlere derman, Ey şanlı nebi.
Necdet Erem
Hz Muhammed (s.a.v)
Annesi ÂMİNE hatun,
Abdülmuttalip'e torun
İsmail'den gelir soyun
Muhammed Aleyhisselam
Yirmi Nisan Pazartesi
Beş yüz yetmiş bir gecesi
Doğdu cihan bir tanesi
Muhammed Aleyhisselam
Odur "gaye insan, ufuk peygamber"
O ki; ne hayal, ne rüya, ne de zan,
Ondan bize en kutsi haber;
Kuran, sünnet, ölüm, mahşer ve mizan
O ki tüm çileye, derde hekimdir,
O ki içimdeki aşka hakimdir,
Beni ona aşık yapan da kimdir?
Ve yüreğime o sevgiyi yazan.
Onsuz boyun büktü baharda güller,
Ötmüyor bahçemde artık, bülbüller,
Hep gözyaşlarıyla soldu sümbüller,
Hasret çiçeğime vurdu bir hazan.
Mehmet Akif Uçar
Âlemler nûra gark oldu Muhammed doğduğu gece
Mümin münafık fark oldu Muhammed doğduğu gece
Arşın nuru yere indi,suyun rengi nûra döndüHep
susuzlar suya kandı Muhammed doğduğu gece
Ananın rahmine düştü kafirlerin aklı şaştı
Bin kilise geçti Muhammed doğduğu gece
Hûri kızları geldiler,nurdan kundağa sardılar
Muhammede yüz sürdüler Muhammed doğduğu gece
Ağlayan oğlan avundu doğuran ana sevindi
Nice küffar dine döndü Muhammed doğduğu gece.
Yerden göğe nûr atıldı yediler kırka katıldı
Keşişlerin dili tutuldu Muhammed doğduğu gece.
Yunus derki : Hey Kardeşler, akar gözlerden yaşlar
Secde etti dağlar taşlar Muhammed doğduğu gece
(Peygamberim gönül erim)
Güller açar gül yüzünde,
Hem neşede hem hüzünde,
Gecesinde gündüzünde,
Allah için gülümsüyor.
Çağlar öncesi sonrası,
Adem peygamber tebası,
Halil ibrahim sofrası,
Peygambere gülümsüyor.
Melekler safa girince,
Yedi kat gök geçilince,
Ümmet ona verilince,
Allah için gülümsüyor.
Ahmet Yazıcıoğlu
Mevlana Hazretleri Mesnevi’de der ki:
“Peygamberlerin gönüllerinde öyle diriltici nağmeler vardır ki, o nağmeler, Hakk’ı arayanlara kıymet biçilmez bir hayat bağışlar.” (c.1, )
Hayatın değerlenmesi, doğru fikirler ve doğru hareketler ile kâimdir. Bu, hakka ve hayra ulaşmak demektir. Bunun için en mûtenâ ve yegâne rehber, peygamberlerdir. Çünkü Cenab-ı Hak onları ve hâssaten Peygamber Efendimizi, bütün insanlığa bir “nümûne-i imtisâl” yani örnek olarak göstermektedir. Mevlânâ hazretlerinin yukarıdaki beyti de bu gerçeği terennüm etmektedir.
Peygamber Efendimizin insanlar üzerindeki bu tesirleri ve örnek şahsiyeti, kendi devrinden itibaren bütün beşeriyeti kuşatmıştır. Ona inanmayanlar bile ahlâk ve üstünlüklerini teslim etmek mecburiyetinde kalmışlar; ona gönül verenler ise içlerindeki duygu ve hisleri yanık nağmeler hâlinde terennüm etmişlerdir. Ashâb-ı kirâm, “Malım, canım, bütün varlığım seve seve sana kurban olsun” diyerek teslimiyet ve bağlılıklarını beyân etmişlerdir. Ucu kıyâmete kadar uzayan aşk kâfileleri, O’nun sevgi ve heyecânı ile akmaktadır. Cihân, O’nun güneşten daha parlak olan nûru ile aydınlanmıştır. Îmanın lezzetine O’nunla erişilmiştir. O’nu fânîler tariften âciz kalmıştır. Çünkü O, ahlâk ve yaratılışı ile kâinâtın en nâdide cevheridir. Âşıklar, edîbler ve şâirler O’nu senâ etmeye doyamadılar. O hak âşıklarının muhrik nağmelerinden muhabbet terennümleri hâlinde mısralara akseden birkaç inci tanesi şöyledir.
Aslen Hıristiyan olduğu hâlde, hakîkat-i Muhammediyye’yi idrâkin hazzına ulaşınca, gözü yaşlı bir mü’min ve yanık bir Peygamber âşığı hâline gelerek Yaman Dede adını alan, yakın zamanların içli şâirinin şu mısrâları ne güzeldir:
Susuz kalsam, yanan çöllerde cân versem elem duymam
Yanardağlar yanar bağrımda, ummânlarda nem duymam
Alevler yağsa göklerden ve ben messeylesem duymam
Cemâlinle ferâh-nâk et ki yandım yâ Rasûlallâh
***
Ne devlettir yumup aşkınla göz, râhında cân vermek
Nasîb olmaz mı Sultânım haremgâhında cân vermek
Sönerken gözlerim âsân olur âhında cân vermek
Cemâlinle ferâh-nâk et ki yandım yâ Rasûlallâh
Son devrin büyük Hak dostlarından Muhammed Es’ad Erbilî Hazretleri, Resûlullâh’a duyduğu aşkın kavurucu ateşi içinde yanışını ne güzel ifâde eder:
Tecellâ-yı cemâlinden habîbim nev-bahâr âteş!
Gül âteş, bülbül âteş, sünbül âteş, hâk ü hâr âteş!
(Habîbim, Senin güzelliğinin tecellî ederek ortaya çıkmasından (dolayı, sana âşık olan) ilkbahar ateş, gül ateş, bülbül ateş, sünbül ateş, toprak ve diken ateş!..)
Şuâ’-ı âfitâbındır yakan bil-cümle uşşâkı;
Dil âteş, sîne âteş, hem dü çeşm-i eşk-bâr âteş!
(Bütün âşıkları yakan, (o mübârek yüzünün) güneş (gibi parlak) nûrudur… (Bu sebeple) gönül ateş, kalp ateş, (aşkınla) ağlayan (şu) iki göz ateş!..)
Ne mümkün bunca âteşle şehîd-i ışkı gasl etmek?
Cesed âteş, kefen âteş, hem âb-ı hoş-güvâr âteş
(Bu kadar ateşle aşk şehîdini yıkamak mümkün mü? Cesed âteş, kefen âteş, şehidi yıkayacak tatlı su dahî âteş!..)
Her güzellik, âdetâ O’nun güzelliğinden bir akis almış gibidir. Bu hilkat (yaratılış) bahçesi, O’nun yüzü gibi bir gül görmemiştir.
Fuzûlî ise, meşhûr Su Kasîdesi’nde bu hakîkati şöyle ifâde eder:
Saçma ey göz eşkden gönlümdeki odlâre su
Kim bu denlû dûtuşan odlâre kılmaz çâre su
(Ey göz (Allâh’ın yüce Rasûlü’nün muhabbetiyle) gönlümde (tutuşup alevlenmiş) ateşlere gözyaşından su dökme! Çünkü bu (son) derece (aşk harâretiyle) tutuşmuş olan ateşlere su (dökmek) çâre değildir. (Bu aşk ateşi sönmez! Yanan ateşe dökülen su damlası, onun alevini arttırır.)
Suya virsün bağbân gülzârı zahmet çekmesün
Bir gül açılmaz yüzün tek virse bin gülzâre su
(Bahçıvan gül bahçesini sulamak için (boş yere) zahmet çekmesin! (Zîrâ), bin tane gül bahçesi sulasa, (Yâ Rasûlallâh, yine de) Sen’in yüzün gibi bir gül (hiçbir zaman) açılmaz!..)
Yine Fuzûlî, bu dâsitânî hasreti tek beyte şu şekilde sığdırmaktadır:
Gül-i ruhsârına karşı gözümden kanlı âkar sû
Habîbim, fasl-ı güldür bû akan sûlar bulanmaz mı
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Ab-ı Hayat Katreleri, Erkam Yayınları
İslam ve İhsan
Unesco tarafından yılı için ilan edilen “Yunus Emre’nin Vefatının Yıl Dönümü” vesilesi ile Yunus Emre (ö. /) ve tüm Hak âşıklarına selam olsun.
Yunus Emre’nin düşünce dünyası incelendiğinde, İslam ve Allah Rasûlü’nün hayatına vakıf olduğu, belli düzeyde eğitim almış ve İslami ilimlerden haberdar bir İslam şairi olduğu görülecektir. Bu yüzden İslâm’ı bilmeyen, Kur’an, Sünnet, günah, sevap, itaat kavramlarından habersiz bir şekilde onu okuyanların Yunus’u gerçek manada anlamaları mümkün değildir.
Yunus, ilahi ve şiirlerinde insanları ilahi aşka, kardeşliğe, insan olmanın, kendini bilmenin, Cenab-ı Hakk’a ulaşmanın şartlarını ve yollarını anlatmıştır.
En geniş yunus emre divanı olan Mustafa Tatcı’nın Yunus Emre Divanı isimli eserinde Yunus Emre’nin dört yüz on beş şiiri yer almaktadır. Bu şiirlerde a) Allah Aşkı b) Peygamber Sevgisi, c) İnsan ve İnsan-Cemiyet Münasebetleri ve d) Ölüm olmak üzere 4 ana tema olduğu görülmektedir.
Yunus Emre’nin şiirlerinde tek gaye, Allahü Teâlâ’ya yaklaşmak ve ona kavuşmaktır.
Cennet cennet dedikleri, birkaç köşkle birkaç huri
isteyene ver sen anı, bana seni gerek seni
Ne varlığa sevinirim ne yokluğa yerinirin
Aşkın ile avurum bana seni gerek seni”.
Yunus, Allah’ı ve Allah’ın yarattığı her şeyi sever.
“Elif okuduk ötürü, Pazar eyledik götürü
Yaratılmışı severiz, yaratandan ötürü”
Yunus Emre, Allah aşkından üstün hiçbir aşk tanımaz. Bütün aşk istikametleri “Allah aşkı”nda birleşir:
Dağlar ile taşlar ile
Çağırayım Mevlam seni
Seherlerde kuşlar ile
Çağırayım Mevlam seni
***
Okumaktan murat ne
Kişi Hak’kı bilmektir
Çün okudun bilmezsin
Ha bir kuru emektir
***
Okudum bildim deme
Çok taat kıldım deme
Eğer Hak bilmez isen
Abes yere yelmektir
Yunus Emre şiirlerinin büyük bir kısmını, Hz. Peygamber’e ve O’na olan aşkına tahsis etmiştir. Yunus Emre, kelimenin tam anlamıyla bir peygamber aşığıdır.
Arayı arayı bulsam izini
İzinin tozuna sürsem yüzümü
Hak nasip eylese görsem yüzünü
ya MuhammeD canım arzular seni
***
Arafat dağıdır bizim dağımız
Anda kabul olur bizim duamız
Medine'de yatar Peygamberimiz
Ya Muhammed canım arzular seni
*Sevgili Peygamberimize olan sadakati, sevgisi ve muhabbeti dolayısıyla onu anlatmaya doyamaz. Yunus Emre bir şiirinde peygambere olan aşkını, sevgisini şöyle anlatmaktadır.
Canım kurban olsun senin yoluna,
Adı güzel, kendi güzel Muhammed.
Şefaat eyle bu kemter kuluna,
Adı güzel, kendi güzel Muhammed
“Canını kurban etmek”, Anadolu’da bir kişiye karşı kullanılan sevginin ne kadar ileri olduğunu ifade etmek için kullanılır. Yunus Emre de Allah Rasûlü’ne olan aşkını canını Muhammedin yolu olan Allah yoluna feda ettiğini beyan etmektedir.
Mü’min olanların çoktur cefâsı,
Ahirette olur zevk-u sefâsı,
On sekiz bin âlemin Mustafâ’sı,
Adı güzel, kendi güzel Muhammed
Yunus Emre’nin şiirlerindeki amacı Rabbimiz ve Efendimize olan aşkını ve sevgisini anlatmaktır. Onda derin bir iman, allah ve rasulullah sevgisi vardır. Bundan dolayı şiirlerinin çoğu bu iki konuyla ilgilidir.
çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası