Kilo Alıp Almadığımızı Nasıl Anlarız

Günümüzde en yaygın rahatsızlıklar vücudun toksin atamamasından kaynaklanıyor. Yorgunluk, stres ve uykusuzluk gibi sağlık sorunlarına neden olan toksin hakkında bilmeniz gerekenleri sizler için derledik. Vücutta toksin biriktiğini gösteren belirtiler nelerdir?

Toksinler çevresel faktörlerden dolayı vücutta birikir. Toksin karaciğer, bağırsaklar, damarlar, lenf bezleri, tükürük bezler, ve akciğerlerde sıklıkla birikir ciddi sağlık sorunlarına zemin hazırlar. Hücrelerin kendilerini yenilemesine izin vermeyen zararlı bakterilerden oluşan toksinler ödem birikmesine sebebiyet verir. Bazı hastalar toksinlerden dolayı kilo aldıklarının farkına varmaz. Vücut toksinleri dışarı atmak için karaciğere ihtiyaç duyar ancak toksinleri vücuttan atan sistemin deforme olması birikmesine neden olur. 

İLİŞKİLİ HABERToksin nedir? Toksin nasıl birikir? Bağırsaklardaki toksinleri 72 saatte temizleyen karışım

vücutta toksin olduğunu gösteren işaretler

VÜCUTTA TOKSİN BİRİKTİĞİNİ GÖSTEREN BELİRTİLER NELEDİR?

• Sürekli yorgun uykusuz hissetme toksin birikiminin en yaygın belirtileri arasındadır. Uykudan uyanır uyanmaz yaşanan halsizlik vücudun gece toksinleri atmadığını gösterir. Gün içerisinde yorgunluğu gidermek için kahve, çay ve çikolata gibi besinlere başvurulur. Ancak bu besinlerin aşırı tüketilmesi toksini artırır. Bu da bağışıklık sisteminde ciddi sorunlarına neden olur.
  
• Şişkinlik, hazımsızlık, gaz, kabızlık ve şiddetli mide bağırsak ağrıları da toksin olduğunu gösterir. Doğa işleyen bir vücut sisteminde dışkılama ya da idrar yolu ile toksin vücuttan atılır. Ancak burada yaşanan her hangi bir deformasyon toksin birikimine neden olur. 

toksin birikmesi

• Bağ ağrısının her geçen gün artması diğer baş hastalıklarının yanı sır toksin birikimine de işaret eder. Yaşam kalitesini olumsuz etkileyen bu birikim sinirlerin vücuda rahat sinyaller göndermesini engeller. Beyin sinyalleri almadığından bir takım sağlıksal komplikasyonlara zemin hazırlar.
  
• İstemsiz ve birden bire kilo alma da toksin birikimi belirtileri arasında yer alır. Karaciğerin toksinleri temizlememesi akabinde gelişen vücudun yağ tutması bölgesel kilo almaya sebebiyet verir. Hormonal sistemi de hasara uğratan toksinleri vücuttan atmak için bir uzmana danışmakta fayda var.

toksin birikmesi belirtileri

• Toksinler hormonların artmasını engellediğinden ruhsal hastalıkların yaşanma olasılığı artar. Özellikle sinirlilik, ster ve depresyon yeterli miktarda hormon salgılanmadığından ortaya çıkar.
  
• Toksinlerin en rahat biriktiği yerlerden biri kaslardır. Kaslarda biriken toksinler kramplara ve ağrılara neden olur. Ayrıca kas zayıflığı ve kas hastalıklarına zemin hazırlar.
  
• Cilt kusurlarının temeli toksinlerdir Karaciğerde biriken toksin sivilce ve aknelere neden olur. Ayırca cildin elastik özelliğini kaybettirerek yaşlanma ve kırışmayı hızlandırır.

toksin ata besinler

TOKSİN ATAN BESİNLER NELERDİR?

1. Vücuttan toksin atan en etkili besin maydanoz ve limondur. Uzmanlar özellikle geceden bir bardak ılık suyun içine bir kaç tel maydanoz ve limon dilimi koyup ertesi sabah kahvaltı yapmadan içilmesini tavsiye eder.
   
2. Lahana suyu da maydanoz ve limon karışımı kadar etkilidir. Lahana suyunun tadı acı olduğundan içine limon sıkarak tüketebilirsiniz. Lahanaları kaynatıp içinden bir bardak su alıp sabah kahvaltıdan önce içine limon sıkarak bir bardak tüketebilirsiniz.
   
3. Doğadaki en güçlü antioksidan güce sahip olan yeşil çay vücutta biriken toksinleri kolayca idrar yolu ile atar. Günde en fazla iki bardak tüketebilirsiniz. 
   
4. Biberiye vücuttaki toksinleri atmanın yanı sıra zarar görmüş hücreleri de onarmada etkilidir. Oksijen fazlasını beyin ve kalpten alarak vücudun sağlıkla işlemesini sağlar. Uzmanlar günde bir bardak biberiye çayı içmeyi tavsiye ediyor.
   
5. Domates içerdiği beta karoten, likopen, folik asit A vitamini sayesinde güçlü bir antioksidan etkiye sahiptir. Hormonsuz üretilen domateslerden en fazla gün içinde 5 tane tüketerek vücuttaki tüm toksinleri atmanıza yardımcı olur.
   
6. Vücudun ısı oranını artıran zencefil ter bezlerinin ve lenf sistemini çalıştırarak hormonları artırır. Vücuttaki toksinleri atarak kanı temizler.

İLİŞKİLİ HABER

“Hiçbir şey yemiyorum, saatlerce spor yapıyorum yine de kilo veremiyorum” diyenler kulak kesilsin. Veremiyorsunuz çünkü vücudunuz strese giriyor ve savunmaya geçiyor. Yağdan kilo vermek de iyice zorlaşıyor. Oysa ki dengeli bir diyet ve bedeninizin sınırlarıyla orantılı bir sporla kilo vermelisiniz. Çünkü hızlı kilo kayıplarında yağlarınız değil kaslarınız eriyor olabilir. İşte bu yazıda bu ihtimalin işaretlerine değineceğiz.

Beklenenden fazla kilo vermek

Tartıya her çıktığınızda sizi aşırı mutlu edecek sonuçlarla karşılaşıyorsanız, temkinli olmanızda fayda var. Zira bu vücudunuzdaki fazla yağdan kilo vermek amacından uzaklaştığınız anlamına gelebilir. Bunu ölçmenin en sağlıklı yollarından biri, diyet&spor programınıza başladığınız andan itibaren düzenli aralıklarla vücudunuzun yağ, kas, kemik yoğunluğu, sıvı oranını ölçmeye yarayan cihazlarla detaylı analizini yaptırmanız. Bu sayede günden güne nasıl yol katettiğinizi takip edebilirsiniz.

Halsiz hissetmek

Kilo verirken kendinizi bitkin hissediyorsanız, bu da kaslarınızın eridiğinin bir işareti olabilir. Fiziksel aktivitenizi günlük rutininizden çok uzak bir noktaya bir anda çıkarırsanız, vücudunuz enerji ihtiyacını kaslardan alabilir. Bunu ölçmenin bir yolu yaptığınız fiziksel aktiviteyi ölçerek kademeli olarak arttırmak. Adımsayarlar, telefon uygulamaları tam da bunun için icat edilmiş şeyler. Dengeli bir diyet ve egzersizin yanında sağlığınız için yapabileceğiniz bir başka şey de Kansere İnat Yaşasın Hayat Sigortası yaptırmak. Bu sayede zihniniz de cebiniz de stresten uzak olacaktır.  

Gelişme Kaydedememek

Olağanüstü bir çaba sarf etmenize rağmen bariz bir gelişme kaydedemiyorsanız uyguladığınız diyet ve egzersiz programını gözden geçirmenizde fayda var. Eğer bedeninize ihtiyacı olduğu enerjiyi vermez ve onu yeterince dinlendirmezseniz, kaslarınız güçleneceğine tasarruf moduna geçer. Bu da çabanızın boşa gitmiş olduğu anlamına gelir. Yağdan kilo vermek de hayal olur.

Düşük modda olmak

Yapılan araştırmalar zihinsel faaliyetlerin tek başına oldukça fazla enerji harcadığını, temel ihtiyaçlarımızı karşılamak için gerekli kalorinin % 20’sini tek başına beynin kullandığını gösteriyor. Bu şu demek oluyor, eğer vücudumuzun ihtiyacı olan besini vermezsek o zaman beyin fonksiyonlarımız da işlevini gerçekleştiremiyor. Bütün kaslarımızı yöneten beynimiz, kas ve sinir sistemimiz birbiriyle bağlantılı olduğuna göre o iyi çalışmazsa kaslarımız da olması gerektiği gibi çalışmıyor. Belki de sıkı diyete başladığınızdan beri yaşadığınız unutkanlığın, düşük modunuzun nedeni budur ne dersiniz? Vücudunuza iyi bakmanızın yolunun beyninize iyi bakmaktan geçtiğini asla unutmayın!

Denge Kaybı

Miskin hissediyor ve sıkça denge kaybı yaşıyorsanız, bu beyninizin yeteri kadar kalori almadığından kaslarınızla iletişimi zayıfladığının bir işareti olabilir. Yanlış diyet yüzünden kan şekerinizin düşüklüğü performansınızı düşürebilir ve odaklanmakta zorlanabilirsiniz.

Gördüğünüz gibi vücudumuz yolunda gitmeyen her şeyin sinyalini veriyor. Önemli olan o sinyalleri doğru okumak!

Birçoğumuz protein tüketimi konusunda birçok yanlış yapıyoruz. Bazılarımız da yeterince protein alamıyoruz. Bazılarımız da &#;ne kadar çok protein, o kadar iyi&#; diye düşünüp 30 gramlık protein barlarından ağzımıza atıyoruz, bir de protein tozu karışımlarından içiyoruz. Aslında her ikisi de doğru bir yaklaşım değil. Herkesin boyuna ve ağırlığına göre değişen bir protein alım sınırı var. Kişiden kişiye değişmekle birlikte birçok insan bir öğünde gram protein sindirebiliyor. Bundan daha fazla protein aldığımızda ise vücudumuz maalesef bu fazladan alınan proteini kas yapımı veya onarımı için kullanamıyor. Bu yüzden fazladan alınan protein, yağ olarak depolanıyor.

Doğru ölçüde protein almak aktivite düzeyi, yaş, kas kütlesi, sağlık durumu gibi pek çok faktöre göre değişiklik gösterebiliyor. Bu yüzden doğru ölçüyü kestirebilmek çok kolay olmayabiliyor. Fazla protein alımında, vücudun absorbe edemediği proteinin yağ olarak depolandığını biliyoruz. Peki vücudumuzun ihtiyacından daha az protein aldığımızda neler oluyor? İşte protein eksikliğinin yan etkilerinden bazıları:

1. Kilo kaybı

Protein eksikliğinin iki türü bulunuyor. Kwashiorkor denilen ilk türü, yeterli kalori alıp çok az protein alındığı zaman ortaya çıkıyor. Maramus denilen ikinci türü ise hem kalori seviyesi hem de protein tüketimi düşük olduğunda ortaya çıkıyor. Yeteri kadar protein alınmadığında, vücut proteini kas yapımı olarak kullanmak yerine enerji için kullanıyor. Bu da kilo kaybına neden oluyor. Bazı durumlarda ise metabolizmanın yavaşlaması nedeniyle kilo alımı da yaşanabiliyor.

2. Kas zayıflaması

Orta yaşlı erkeklerde görülen yaşlanmaya bağlı kas kaybı, yani sarkopeni, yeterli protein alınamadığında çok daha ileri düzeyde görülebilir.

3. Şişkinlik

Vücutta protein eksikliği yaşandığı zaman, ödemler oluşur. Özellikle eller ve ayaklarda görülen şişkinlik, yani ödem, günlük hayatı zorlaştırabilir.

4. Düşük tansiyon ve düşük nabız

Kandaki protein oranı azaldığı zaman, kan basıncı aniden düşer. Bu da vücudun diğer fonksiyonlarını etkiler. Öyle ki vücuttaki yağ oranı çok az olduğunda veya yeterince protein alınmadığında, bradikardia denilen ve düşük nabız hızı olarak kendini gösteren bir hastalık ortaya çıkar. Eğer nabzınız dakikada arasında değilse, bir doktora görünmeniz gerekebilir.

5. Besinlerin kötü emilimi

Yeterince protein alınmadığında, vücutta niyasin, demir, çinko ve kalsiyum eksikliği ortaya çıkar.

6. Karaciğer problemleri

Protein eksikliği ve karaciğer hastalıkları çoğu zaman birlikte değerlendirilir. Vücuda yeterince protein alınmadığında, karaciğer yağların atılması ve detoks fonksiyonlarını tam olarak yerine getiremez.

7. Anemi

Vücuda yeterince protein alınmadığında, B vitamini ve folik asit eksikliği ortaya çıkar. Bu da anemiye davetiye çıkarır. Anemi aynı zamanda düşük tansiyon ve yorgunluğa da sebep olur.

8. Kas ve eklem ağrıları

Vücuda yeterince protein alınmadığında, vücut otomatik olarak kas, doku ve hücreler için kullanması gereken proteini, enerji üretimi için kullanır. Bu da kaslarda ağrılara, eklem sıvısının azalmasına ve dolayısıyla eklem ağrılarına sebep olur.

9. Yavaş iyileşme

Yetersiz protein, bağışıklık sisteminin düzgün çalışmamasına neden olur. Bu da vücudun kendi kendini iyileştirme ve tamir etme özelliğini tam olarak yapamamasını doğurur.

Saç, deri ve tırnak problemleri

Saç tellerinin incelmesi, deride döküntüler, tırnak kırılması da vücuda yeterince protein alınmadığının göstergeleridir.

Yeterince protein almadığınızı düşünüyorsanız yapmanız gerekenler

• İşlenmiş gıdalardan vazgeçin. Gün içinde yediğiniz işlenmiş gıdalarla çok fazla şeker ve karbonhidrat alıyorsanız, bunları kesin ve yerine taze et, haşlanmış yumurta, yoğurt, tam tahıllı besinler, meyve ve sebze tüketmeye özen gösterin.
• Alternatif protein kaynaklarına yönelebilirsiniz. Eğer vegan veya vejetaryenseniz tam tahıllı besinler, mercimek, soya, fasulye, kuruyemiş ve sebze tüketebilirsiniz.
• Protein tozu tüketebilirsiniz. Beslenmenize daha fazla protein eklemeniz gerektiğiniz düşünüyorsanız soya, yumurta, pirinç, fasulye ve peynir altı suyundan üretilmiş protein destekleri tüketebilirsiniz.
• Diyetisyeninize başvurabilirsiniz. Eğer yeterince protein tüketmenize rağmen protein eksikliği olduğunu düşünüyorsanız, diyetisyeninize veya bir doktora başvurmanız gerekebilir.

İlginizi çekebilir: Kinoa: Sağlıklı beslenenlerin protein kaynağı

Kaynaklar:
Mensfitness
Livestrong