selçuk hatun termal yorumlar / Welcome Program – Təhsil Yenilikləri

Selçuk Hatun Termal Yorumlar

selçuk hatun termal yorumlar

1 HAZAR STRATEJİ ENSTİTÜSÜ YAYINIDIR EYLÜL 2013 SAYI: 10 Azerbaycan da Cumhurbaşkanlığı seçimlerine doğru towards presıdentıal electıons ın azerbaıjan К ПРЕЗИДЕНТСКИМ ВЫБОРАМ В АЗЕРБАЙДЖАНЕ hazarworld.com yayında

2

3 ÖNSÖZ YÖNETİM İmtiyaz Sahibi Hazar Strateji Enstitüsü Adına Haldun YAVAŞ Genel Yayın Yönetmeni Gökhan ÇAY EDİTÖR Hande Yaşar ÜNSAL Yayın Kurulu Dr. Cemil ERTEM Efgan NİFTİYEV Prof.Dr. Mesut HAKKI CAŞIN Zeynep KAPTAN haldun yavaş Hazar Strateji Enstitüsü Genel Sekreter İLETİŞİM Veko Giz Plaza, Maslak Meydan Sok. No:3 Kat:4 Daire Maslak, Şişli / İstanbul - TÜRKİYE Tel: Faks: Merhabalar, Hızlı ve istikrarlı büyüyen ekonomisiyle geleceğe emin adımlarla yürüyen ve dev enerji projelerine imza atmakta olan Azerbaycan, topraklarının yüzde yirmisi Ermenistan tarafından işgal edilmiş olmasına rağmen Hazar Bölgesi nin dünyaya en açık ülkesi durumunda. Dev enerji projelerine imza atan Azerbaycan ın son on yılına baktığımızda fakirlik oranının yüzde 40 lardan, yüzde 6 lara düştüğünü ve devlet bütçesinin rekor seviyelere ulaştığını gözlemlemekteyiz. Başarılı devlet adamı Aliyev e halk desteği ise yüzde 80 leri bulmakta. Bu bağlamda, Doğu ve Batı arasında güvenilir bir köprü olan Azerbaycan da yaklaşan seçimleri bu sayımızda kapak konusu olarak işledik. Hazar Bölgesi nde işbirliğini pekiştirmeyi amaçlayan Hazar Strateji Enstitüsü nün (HASEN) düzenlediği Hazar Yaz Okulu sertifika programına dergimizde geniş yer ayırdık. 10 ülkeden genç diplomatlar, araştırma görevlileri ve yöneticileri bir araya getiren Hazar Yaz Okulu nda alanında uzman isimler, özel sektör yöneticileri ve akademisyenler enerji, dış politika ve güvenlik konularını içeren geniş bir yelpazede bilgi ve tecrübelerini paylaşma fırsatı yakaladı. Son yılların en kanlı çatışmalarına sahne olan Suriye deki iç savaşın etkileri her geçen gün daha da ağırlaşıyor. Suriye ye olası bir askeri operasyon doğal gaz ve petrol fiyatlarına nasıl yansır? Olası senaryolar nelerdir? Haber analiz sayfalarımızda bu konuyu mercek altına aldık. Geçtiğimiz ay Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan aynı günlerde Hazar Bölgesi ndeydi. Cumhurbaşkanı nın Azerbaycan a, Başbakan ın ise Türkmenistan a eş zamanlı gerçekleştirdiği önemli ziyaretlerde birçok anlaşmaya imza atıldı. Bu ziyaretlerin detaylarını sizler için masaya yatırdık. Bununla beraber, iki yeni köşe yazısı bölümünü dergimizin sayfalarına arasına ekledik. HASEN Uzmanı Dr. Cemil Ertem Gelecek Notları nda Azerbaycan doğal gazını Türkiye üzerinden Avrupa ya taşıyacak Güney Gaz Koridoru projesinin bölgenin geleceğini nasıl etkileyeceğini; HASEN Uzmanı Prof. Dr. Mesut Hakkı Caşın ise Diplomasi Akademisi nde İsrail-Filistin barış sürecini kaleme aldı. Finans Merkezi nin kalbi Borsa İstanbul un geçirdiği değişimi ve izleyeceği yol haritasını Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Turhan Hazar World için değerlendirdi. Özbekistan ın güçlenen ekonomisine ise analiz sayfalarımızda yer verdik. Kültür-Sanat bölümünde Beni Deli Etme dizisinin başarılı oyuncusu Doğan Doğru ile keyifli bir röportaj gerçekleştirdiğimiz bu sayının Rota sayfalarında ise dağların ülkesi Kırgızistan ın başkenti Bişkek e doğru gizemli bir yolculuğa çıktık. Ekim de görüşmek dileğiyle yayın YÖNETİM YAYIN GRUBU BAŞKANI Serkan ÜNAL GRUP KOORDİNATÖRÜ Mehmet Mücahid DEMİR FİNANS KOORDİNATÖRÜ Selim KARA genel yayın yönetmeni Serdar TURAN ÖZEL PROJELER DİREKTÖRÜ Emin GÖRGÜN EDİTÖRLER Aynur ŞENOL ALTUN Can GÜRSU Nesrin KOÇASLAN E. Melek CEVAHİROĞLU SANAT YÖNETMENİ Özkan ORAL YARDIMCI SANAT YÖNETMENİ Pınar GÜVEN Ahmet ÇELİK FOTOĞRAF EDİTÖRÜ Şeref YILMAZ KATKIDA BULUNANLAR Gizem GÜZEY Güzin GÜZEY Baran KARAKUZU Özbekistan Büyükelçiliği İnfomag Yayıncılık Bilişim Tanıtım ve Organizasyon Hizmetleri Ltd. Şti Ebulula Mardin Cad. 4. Gazeteciler Sitesi A-8 /1 Akatlar-Levent / İSTANBUL Tel: (0212) Faks: (0212) BASKI Bilnet Matbaacılık Biltur Basım Yay. ve Hiz. A.Ş. Dudulu Organize Sanayi Bölgesi 1.Cadde No: 16 Esenkent Ümraniye İSTANBUL Tel: Yayın Türü Yaygın Yerel Süreli Yayın Süresi / Dili Aylık / Türkçe İLETİŞİM [email protected] EYLÜL 2013 SAYI 10 1

4 içindekiler KAPAK 10 KISA KISALAR 04 Hazar Denizi nde milyar dolarlık yapay ada İran-Rusya nükleer işbirliği devam edecek Türkmenistan Türkiye ye elektrik satmak istiyor SOCAR 20 milyar dolara koşuyor Gazprom Irak a geliyor Kazakistan da yeni petrol yatağı keşfedildi Tacikistan, Afganistan a elektrik ihracatını artırdı New York da Hazar Zirvesi AJANDA 06 Bakü, Uluslararası Enerji Forumu na ev sahipliği yapıyor Türkiye enerji ticaretinde bölgesel merkez oluyor Lojistikte son gelişmeler ve yeni perspektifler Azerbaycan da Cumhurbaşkanlığı seçimlerine doğru Seçimlere kısa bir süre kala Azerbaycan, uluslararası siyasetin, ekonominin, diplomasinin ilgi odağı oldu. Ekonomi politikası ve enerji stratejisiyle uluslararası toplumun güvenini kazanmayı başaran Azerbaycan, bağımsız bir ülke olarak son 10 yıl içinde büyük mesafeler kat etti. İşte Azerbaycan ın dünü ve bugünü hakkında merak edilenler HABER ANALİZ 08 Suriye ye Askeri Operasyonun Petrol Fiyatlarına Etkileri Suriye deki iç savaş kronikleşerek tüm bölgeyi etkileme potansiyeline sahip bir soruna dönüşmüş durumda. 2

5 RÖPORTAJ 18 Finans Merkezi nin Kalbi İstanbul Finans Merkezi olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Finans Merkezi nin kalbi Borsa İstanbul un geçirdiği değişimi ve yol haritasını Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Turhan değerlendirdi. 22 GELECEK NOTLARI Güney Gaz Koridoru Bölgenin Geleceğini Belirleyecek Enerji, Orta Doğu ve Hazar coğrafyası için hem bir zenginlik hem de siyasi çatışma potansiyeli olmaya devam ediyor. ANALİZ 26 HAZAR YAZ OKULU 10 ÜLKEYİ BİR ARAYA GETİRDİ Hazar Bölgesi nde işbirliğini pekiştirmeyi amaçlayan Hazar Strateji Enstitüsü (HASEN), eğitim çalışmaları kapsamında, bir ilke imza attı. ANALİZ 37 DEVLETİN ZİRVESİ HAZAR DAYDI Hazar Bölgesi art arda önemli toplantı ve ziyaretlere ev sahipliği yaptı. Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan Erdoğan aynı anda bölgedeydi. ANALİZ Özbekistan Cumhuriyeti nin ekonomik durumu İslam Karimov, son yıllarda ülkesini dünyaya açarak yabancı yatırımlar çekmeyi ve ihracatı artırarak ülke refahını yükseltmeyi amaçlıyor. DİPLOMASİ AKADEMİSİ İSRAİL-FİLİSTİN BARIŞ SÜRECİ: ORTA DOĞU UFUKLARINDA YENİ UMUTLAR VE RİSKLER İsrail - Filistin barış süreci, Obama nın Orta Doğu da üstlendiği rol ile daha sağlam adımlarla yürütülüyor. Filistin in resmi olarak tanınması ile sürecin önemli bir mesafe kaydederek bölgedeki gerilimin azaltılması bekleniyor. KÜLTÜR SANAT 54 oyunculukta er meydanı tiyatro sahnesidir Türk televizyonlarında yepyeni bir dizi daha izleyiciyle buluştu. Yönetmenliğini Gökten 3 Elma Düştü ve Can gibi başarılı yapımlarla tanınan Raşit Çelikezer in üstlendiği, senaryosunu ise Çetin Osman Büyükakın ın yazdığı Beni Deli Etme Ankara da geçen ilk günlük komedi dizisi. KÜLTÜR SANAT 58 Son dönemde yayınlanan kitaplar, gösterime giren filmler ve bölgedeki sanatsal faaliyetlerden Hazar World okuyucuları için seçtiklerimiz. ROTA 60 Dağların Ülkesinin Başkenti: BİŞKEK Türkiye ye, coğrafi olarak biraz uzak olsa da kültürel olarak tam tersine oldukça yakın bir başkent olan Bişkek, efsanevi Issık Göl e sadece üç saat uzaklıkta... EYLÜL 2013 SAYI 10 3

6 KISA KISALAR İRAN-RUSYA NÜKLEER İŞBİRLİĞİ DEVAM EDECEK HAZAR DENİZİ NDE MİLYAR DOLARLIK YAPAY ADA Kazakistan karasularında bulunan, Kaşagan sahasında üretim için oluşturulan yapay adanın maliyeti 50 milyar dolar. Petrolü taşıma konusunda ise Ruslar şirketler ön plana çıkyor. Son 30 yılda bulunan en büyük rezerv olan Kaşagan dan petrol çıkarılmaya bu sene içinde başlanacak. Kaşagan dan petrol çıkarılması için Hazar Denizi ne kurulan yapay adanın maliyeti ise öngörülenin 5 kat fazlasına, 50 milyar dolara ulaştı. Günde 1 milyon varil petrolün çıkacağı Kaşagan petrol havzası bu üretimle dünya günlük petrol üretiminin yüzde 1 inden fazlasını tek başına karşılamaya hazırlanıyor. Diğer bir taraftan havzadan çıkarılacak petrolün nasıl taşınacağı konusundaki yarış da devam ediyor. Reuters ın haberine göre Eni şirketinin Exxon Mobil, Shell ve Total gibi devlerle oluşturduğu konsorsiyumun yürüttüğü projede boru hattı için Rusların favori olduğu bildirildi. Rus şirket Transneft, dev projeyi yürüten konsorsiyumun günde 5 milyon ton petrol taşınmasını istediklerini, Transneft olarak bunu olumlu karşıladıklarını bildirdi. İran ve Rusya, nükleer güç alanında ortaklığını sürdürecek. Moskova ile Tahran yönetimlerinin, yeni bir nükleer tesis anlaşması için yakın zamanda bir araya gelecekleri belirtildi. İran, ABD ve müttefikleri tarafından ağır yaptırımlara maruz kalmasına neden olan nükleer programına Rusya nın desteğiyle devam ediyor. İran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Salihi, Rusya ile İran ın yakında yeni bir nükleer tesis anlaşması imzalayacağını açıkladı. Salihi, İran ın nükleer programının barışçıl olduğunu ve enerji gereksinimini karşılamak üzerine yapılandırıldığını söyledi. İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin in, Şanghay İşbirliği Örgütü toplantıları çerçevesinde 13 Eylül de Kırgızistan ın başkenti Bişkek te görüşmesi planlanıyor. TÜRKMENİSTAN, TÜRKİYE YE ELEKTRİK SATMAK İSTİYOR Türkmenistan ın Türkiye ye İran üzerinden elektrik satmayı amaçladığı açıklandı. İran gazetesi Donya-e-eqtesad News in haberine göre, Türkmenistan 2020 yılına kadar bölgede en çok elektrik ihraç eden ülke konumuna gelmeyi hedefliyor ve bunun için özel bir Türk şirketi ile imzalar atıldı. İran ın Türkmenistan dan elektrik ithal ettiğini hatırlatan gazete, İran ın kendi üzerinden geçecek elektrik hatları için tedarikçi ülkeden ödeme alacağı belirtiyor. Tahran Ticaret Odası Temsilcisi Muhammed Pars ise konu ile ilgili açıklamasında; İran ın, Türkmenistan ın elektrik ithalatı karşılığında bu ülkeye teknik ve mühendislik hizmetleri verdiğini kaydederek, İran ın sadece transite bağlı kalmayacağını, aynı zamanda özel sektörün de elektrik ihracatını artırabileceğini söyledi. 4

7 GAZPROM IRAK A GELİYOR Önde gelen Rus petrol ve doğal gaz şirketleri Irak taki varlığını genişletiyor. Lukoil ve Başneft ten sonra Gazprom Neft de projeye katılıyor. Bu yılın sonuna kadar şirket, hidrokarbon yatağı Badra da çalışmalara başlamış olacak. SOCAR 20 MİLYAR DOLARA KOŞUYOR Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı Projesi ile beraber Türkiye de yürüttüğü yatırımların tutarı 17 milyar dolara ulaşan PETKİM, hızla 20 milyar dolara doğru gidiyor. SOCAR Türkiye CEO su ve PETKİM Yönetim Kurulu Üyesi Kenan Yavuz, SOCAR grubunun yatırımlarını Kaya Termal Otel de verilen iftar yemeğinde paylaştı. Yatırımları sinevizyon eşliğinde tanıtan Yavuz, PETKİM i devraldıktan sonra PET- KİM yarımadasını petrokimya, rafineri, enerji, lojistik ve dağıtım entegrasyonuna dayalı Türkiye nin en önemli üretim üssü haline getirebilmek için yatırımlara başladıklarına dikkat çekti. Yatırımlarını 2018 ve 2023 vizyonu ve daha sonra da 2030 vizyonu olmak üzere üç aşamalı olarak gerçekleştireceklerini söyleyen Yavuz, yatırımlarının en önemli boyutunu STAR Rafinerisi nin oluşturduğunu belirtti. STAR Rafinerisi yatırımı için taksimetrenin 20 Mayıs 2013 te çalışmaya başladığını, 51 ayın sonunda yatırımın tamamlanmış olacağını söyleyen Yavuz, rafineri altyapısı için şu ana kadar 250 milyon dolar fiilen harcama yaptıklarını ve bu harcamanın tamamını öz kaynaklarından karşıladıklarını söyledi. Petrol üreten dünya devleri, riskli çalışma koşullarına rağmen Irak ta gerçekleştirilen petrol ve doğal gaz projelerine aktif şekilde katılıyor. Rus şirketleri bu konuda ölçülü ve dikkatli davranıyor. Rusya Petrol ve Doğal Gaz Üreticileri Birliği Başkanı Gennadiy Şmal, çalışmaların güvenliğinden sadece yüzde yüz emin oldukları takdirde şirketlerin aktif şekilde projelere katıldıklarını belirtiyor. Şmal, Petrol rezervleri hacmine göre Irak önde gelen ülkeler arasında yer aldığını ayrıca madencilik içinde elverişli şartarın bulunduğunun altını çiziyor. Şmal, gerek Irak, gerekse Suudi Arabistan ve Kuveyt te çalışmaların petrol şirketleri açısından bir hayli karlı olduğu ve bu yüzden burada bir çok aktif şirket bulunduğunu vurguluyor. KAZAKİSTAN DA YENİ PETROL YATAĞI KEŞFEDİLDİ Kazakistan Petrol ve Doğal Gaz Bakanı Uzakbay Karabalin, Kazmunaygaz Ulusal Petrol Şirketi tarafından başlatılan petrol arama çalışmalarının başarılı sonuç verdiğini söyledi. Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev in kabulünde konuşan Bakan Karabalin, yeni petrol yatağının Jambıl Eyaleti nde keşfedildiğini söyledi. Karabalin, Yeni petrol yatağının günlük kapasitesi yaklaşık 60 ton. Çalışmaların yapıldığı bölgede incelemeler devam ediyor şeklinde konuştu. Petrol ve doğal gaz sektörüyle ilgili olarak Nazarbayev e bilgi veren Karabalin, 2013 yılının ilk altı ayında toplam 40 milyon ton petrol ve doğal gaz kondensatının üretildiğini açıkladı. Karabalin, petrol ve doğal gaz kondensatının üretiminin bu yıl, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 1,8 oranında artış kaydettiğini de dile getirdi. Geçen yıl hükümetin teşvik sistemini değiştirdiğini ve stratejik yatırımlar tanımı getirildiğini söyleyen Yavuz, bu kanun çıktıktan sonra bir ve iki numaralı stratejik yatırım teşvik belgelerini STAR Rafinerisi nin almasının mutluluk verici olduğunu söyledi. PETKİM Konteyner Limanı nın Türkiye deki üçüncü büyük yatırımları olduğunu söyleyen Yavuz, bu yatırım için dünyanın en büyük konteyner firması ile 28 yıllık bir anlaşma yaptıklarını dile getirdi. EYLÜL 2013 SAYI 10 5

8 AJANDA New York ta Hazar Zirvesi ABD, Güney Gaz Koridoru temasıyla düzenlenecek Hazar Forumu na ev sahipliği yapacak. Türkiye nin de dahil olduğu Geniş Hazar Bölgesi ni ilgilendiren enerji ve ekonomi konularından güvenlik sorunlarına kadar birçok konu ABD nin New York kentinde ele alınacak. Hazar Strateji Enstitüsü (HASEN), ilki geçen yıl Aralık ayında İstanbul da düzenlenen Hazar Forumu nun ikincisini 25 Eylül 2013 tarihinde ABD nin New York kentinde düzenliyor. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve Azerbaycan Dışişleri Bakanı Elmar Memmedyarov un da katılacağı etkinliğe, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu na katılan BM üye ülkelerinden üst düzey yetkililer, Hazar ve Avrupa ülkelerinin cumhurbaşkanları, başbakanları ve dışişleri bakanları katılıyor. Akademi, iş ve siyaset dünyasından önemli temsilcilerin yanı sıra forumda uluslararası örgütler, finans kurumları, düşünce kuruluşları ve üniversiteler de yüksek düzeyde temsil ediliyor. Avrupa nın Enerji Güvenliğine Katkıda Bulunan Güney Gaz Koridoru Forumun teması, Güney Gaz Koridoru olarak belirlendi yılında imzalanan anlaşmayla hayata geçirilen Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı Projesi (TANAP), Avrasya nın enerji tarihinde bir devrim olarak nitelendiriliyor. Hat, alternatif ve güvenli doğal gaz kaynaklarına büyük ihtiyaç duyan Avrupa pazarına Hazar enerji kaynaklarının doğrudan ulaştırılmasını amaçlıyor. Proje, Avrupa ve Türkiye nin halihazırda yüksek olan ve artmaya devam eden enerji ihtiyaçlarını karşılaması beklenen Güney Koridoru nun uygulanmasında bir dönüm noktası olarak tanımlanıyor. Avrupa nın Güvenli ve Alternatif Kaynak İhtiyacı Avrupa daki mevcut doğal gaz talebi yılda yaklaşık 500 milyar metreküp. Kıtanın doğal gaz tüketiminin yaklaşık yüzde 64 ü ithalat ile karşılanıyor ancak bu oranın 2030 yılında yüzde 80 e çıkarak yılda 650 milyar metreküpe ulaşması bekleniyor. Bölge içi üretim azalıyor, diğer iki büyük kaynak ise istikrarsız veya tekelci bir yapıya sahip. Avrupa nın enerji güvenliğinin sağlanması için çeşitlendirilmiş ve güvenli alternatif kaynaklara ihtiyaç duyuluyor. Bu noktada Güney Gaz Koridoru bu amaca en iyi şekilde hizmet edecek bir proje. Bir Barış ve Refah Vekili Doğal gaz boru hattı projelerinin uygulanması için kaynak zengini ülkeler, işletmeci ülkeler, transit ülkeler ve alıcı ülkeler arasında çok taraflı işbirliği gerekir, bu da söz konusu bölgede yakın ilişkilerin geliştirilmesine katkıda bulunur. Bu bağlamda Güney Gaz Koridoru nun bölgede öne çıkan siyasi sorunların ve güvenlik sorunlarının aşılmasına katkıda bulunması, ekonomik kalkınma ve refah düzeyini arttırması, aynı zamanda enerjiyi bir barış ve refah vekili haline getirmesi bekleniyor. TANAP Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı Projesi (TANAP), Güney Gaz Koridoru nun hayata geçirilmesinde ilk adımdır. Bu boru hattı kapsamında yaklaşık 10 milyar dolarlık yatırım yapılması planlanıyor. Şah Deniz sahasından elde edilecek Azerbaycan gazı için belirlenen ilk taşıma kapasitesi ise 16 milyar metreküp. İlk doğal gaz sevkiyatının 2019 yılının başında gerçekleştirilmesi bekleniyor. TAP Trans Adriyatik Boru Hattı (TAP), TANAP ile taşınan doğal gazın Yunanistan, Arnavutluk ve İtalya üzerinden Avrupa ya ulaştırılması için Şah Deniz Konsorsiyumu tarafından seçilen projedir. Güneyden Avrupa ya ulaşan 4. doğal gaz koridorunun açılmasına yönelik atılan önemli bir adımdır. ABD nin New York kentindeki Waldorf Astoria Hotel de 25 Eylül akşamı düzenlenecek forum, yerel saatle 17:00 deki resepsiyonla başlayacak. 6

9 EYLÜL 2013 Bakü, Uluslararası Enerji Forumu na ev sahipliği yapıyor 5-6 Eylül 2013 Azerbaycan-BAKÜ Kurucuları arasında Türkiye nin de bulunduğu Ekonomik İşbirliği Teşkilatı üyesi ülkelerin düşünce kuruluşları 5-6 Eylül 2013 tarihlerinde Azerbaycan da buluşuyor. Başkent Bakü de gerçekleşecek olan uluslararası forumda enerji, bölgesel entegrasyon ve sosyoekonomik kalkınma konuları masaya yatırılacak. Bakü İş Merkezi nde gerçekleşecek olan forum Azerbaycan Ekonomik Kalkınma Bakanlığı çatısındaki Ekonomik Reformlar için Bilim ve Araştırma Enstitüsü tarafından organize ediliyor. Lojistikte son gelişmeler ve yeni perspektifler Eylül 2013 Kazakistan-ASTANA Kazakistan ın başkenti Astana da Eylül 2013 tarihlerinde Kazakistan dan Petrol İhracatı Lojistiği konulu bir konferans düzenleniyor. Konferansta Kazakistan hidrokarbon ihracatı, taşımacılık pazarı, yeni perspektifler ve arzı çeşitlendirmenin yararları gibi konular tartışılacak. Bununla beraber lojistik alanında mevcut ve gelecekteki rotaların belirlenmesi, ulaşım sistemlerinin operatörleri ile çalışma stratejisi, gümrükleme konusundaki açıkların tartışılması ve taşımacılık pazarında tarife oluşumuna dair net bir anlayış sağlanması hedefleniyor. Konferansa katılacak kişiler arasında Küresel Enerji Çalışmaları Merkezi Kıdemli Enerji Analisti Julian Lee, Lojistik ve Ticaret Uzmanı Vadim Turdzeladze ve Natural Monopolies Enstitüsü Demiryolu Taşımacılığı Araştırma Başkanı Vladimir Savchuk bulunuyor. Türkiye enerji ticaretinde bölgesel merkez oluyor Eylül 2013 İstanbul Kongre ve Fuar Merkezi İstanbul Kongre ve Fuar Merkezi Eylül 2013 tarihlerinde gerçekleştirilecek olan All Energy Turkey (AET) Kongre ve Fuarı na ev sahipliği yapıyor. Türkiye nin ilk enerji ticareti etkinliği olan All Energy Turkey Türkiye ile yakından ilgilenen uluslararası şirketler, hizmet sağlayıcıları ve ortaklarını bir araya getirecek. Enerji sektöründeki diğer etkinliklerden farklı olarak All Energy Turkey özellikle toptan satış, ticaret, satış ve pazarlama konularına yoğunlaşacak. All Energy Turkey oturumlarında Sabancı Holding Enerji Grup Başkanı Selahattin Hakman, RWE Türkiye CEO su Dr. Ralph Jäger, Deloitte Danışmanlık Teftiş Kurulu Başkanı Sibel Çetinkaya gibi sektörün önde gelen isimleri; Türkiye nin Avrupa ve Orta Doğu arasındaki köprü ve ticaret merkezi konumunu tartışacak. Ayrıca EPİAŞ ın kuruluşu, bölgesel enerji tedarikçileriyle hizmet sağlayıcıları arasındaki etkileşim, elektrik ve gaz sektörlerindeki özelleştirme süreci başlıkları da değerlendirilecek. Kongrede enerji ticaretinin operasyonel başlıkları, enerji sektöründeki yasal çerçeve, risk ve portföy yönetimi, piyasa düzenlemeleri, fiyatlar ve enerji toptan ticareti piyasasının dizayn edilmesi de gündeme getirilerek uzmanlarca tartışılacak. Türk Sanayi ve İşadamları Derneği (TÜSİAD), Enerji Ticareti Derneği (ETD), Avrupa Enerji Ticareti Federasyonu (EFET) ile Türk Petrol Platformu Derneği (PETFORM), fuar kapsamında perakende ticarette satış ve rekabet konularında çeşitli atölye çalışmaları gerçekleştirecek. Türk Enerji İstanbul Forumu 3 Eylül 2013 İstanbul, Türkiye 6. Uluslararası Sergi ve Bilimsel Konferans EYLÜL 2013 Uluslararası Enerji Türkmenistan Elektrik Enerjisi Sektörünün Gelişimine İlişkin Başlıca Trendler i Eylül 2013 Aşkabat, Türkmenistan HAZAR TAKVİMİ 1. Avrupa-Azerbaycan Yatırım Konferansı Eylül 2013 Bakü, Azerbaycan Arenası İstanbul - Mapping the Future Eylül 2013 İstanbul, Türkiye EYLÜL 2013 SAYI 10 7

10 HABER ANALİZ Suriye ye Askeri Operasyonun Petrol Fiyatlarına Etkileri Arap Baharının en kanlı, en şiddetli ve en uzun süreli çatışmalarına sahne olan Suriye deki iç savaş kronikleşerek tüm bölgeyi etkileme potansiyeline sahip bir soruna dönüşmüş durumda. Emin Emrah DANIŞ Saldırı doğrudan rejim değişikliğini amaçlamadığı için süresinin, ırak operasyonunun aksine daha kısa olması bekleniyor. Suriye ye olası bir harekâtın, Orta Doğu da yaşanan her çatışma ve savaşta olduğu gibi ilk etkisinin petrol ve doğal gaz fiyatları üzerinden olacağı kesin. Dünya petrol rezervlerinin %48,4, doğal gaz rezervlerinin ise %43 ünün yer aldığı Orta Doğu, petrol ve gaz üreticisi ülkeler kadar sınır komşularındaki jeopolitik risk ve çatışmalardan da etkileniyor. Bölgedeki gerginlikler, enerji fiyatlarında artışları da beraberinde getiriyor. Amerika nın 2003 teki işgali sonrası istikrarın tam olarak sağlanamadığı, etnik ve mezhepsel gerginliğin hala devam ettiği Irak; Kaddafi sonrası istikrarın sağlanamadığı Libya, geçtiğimiz ay yaşanan darbe sonrası durumu daha karmaşık bir hal alan Mısır; İran ın nükleer programı nedeniyle uğradığı yaptırımlar nedeniyle Hürmüz boğazına yönelik zaman zaman dile getirdiği tehditler ve Batı ile ilişkilerindeki belirsizlik, bölgedeki tansiyonun sürekli yüksek kalmasına neden olurken Suriye deki durumun uluslararası bir harekâta dönüşmesi dünya enerji kaynaklarının yarısına sahip olan bölgedeki riskleri en üst seviyeye yükseltiyor. 8

11 Operasyonun izleyeceği seyir, Esad yönetiminin yapacağı olası hamleler ve çatışmanın bölgeye yayılma riski petrol fiyatlarında yaşanacak artışı belirleyici etkenler olacak. Konuya ilişkin yaptığımız analizde iki senaryo olasılığı öne çıkıyor saat süreceği düşünülen, sınırlı bir hava harekâtının beklendiği ilk senaryoda uluslararası koalisyon tarafından önceden belirlenen hedeflerin uzaktan füze ve uçaklarla vurulması, Suriye tarafından saldırılara çok büyük boyutta cevaplar verilmeyeceği beklenmektedir. Saldırı doğrudan rejim değişikliğini amaçlamamaktadır, Suriye rejimini sivillere karşı kimyasal silah kullanımından caydırma amacıyla bir uyarı ve kritik noktaların tahrip edileceği bir saldırı olarak gerçekleşecektir. Bu senaryoda çatışma kısa süreli ve sınırlı olacağı için çevre ülkelere ve enerji piyasalarına etkisinin de sınırlı olması beklenmektedir. SINIRLI BİR operasyon beklentisi, petrol fiyatları üzerinde sınırlı bir etki yaratabilir Operasyon olasılığının artması ile birlikte operasyon öncesi brent petrolün varil fiyatının dolar aralığında hareket etmesi, operasyonun ilk günlerinde ise dolar bandına yükselerek bu bantta seyrini sürdürmesi, WTI ın varil fiyatının ise brent petrole göre daha düşük bir artış yaşaması bekleniyor. Operasyondan sonraki günlerde mevcut senaryodaki beklentiler dahilinde Suriye deki gerginlik şu anki durumunu korumakla birlikte uluslararası koalisyonun saldırılarını durdurması, Esad rejimi üzerindeki baskının artması, ülke içindeki çatışmaların 3 muhalifler üzerinden destekle 1 sürdürülmesi olası görünmektedir. Bu durumda petrol fiyatlarının kısa vadede brentte tekrar dolar seviyelerine inmesi bekleniyor. Olumsuz senaryoda ise Esad rejiminin Hizbullah ve İran ın da desteği ile çatışmayı Lübnan, Irak, Türkiye ve İsrail üzerine yayarak bölgeselleştirmesi ve çatışmanın beklenenden uzun süreli olma olasılığı söz konusu. Bu durumda çatışmanın komşular ve önemli petrol üreticisi ülkelere doğrudan ve dolaylı olarak yayılma olasılığı ile bölgedeki petrol üretimini etkileyeceği için petrol fiyatlarında ciddi fiyat artışlarına neden olması beklenebilir. 1. Francois Hollande, Paris teki Elysee Sarayı nda Suriye Ulusal Konseyi (SUK) Başkanı Ahmet el Carba ile görüştü. 2. BM görevlileri bölgede incelemelerde bulunuyor. 3. Suriyeli mülteciler komşu ülkelerin sınır kapıları önünde kuyruklar oluşturmaya devam ediyor. Suriye ye olası askeri operasyonun uzaması ve bölgeye yayılma riski durumunda ise petrol fiyatlarının ilk önce dolar bandında seyretmesi, gelişmelerin seyrine göre 130 doların üzerine çıkması ve üçüncü aşama olarak görülen en kötü durumda ise bandında hareket etmesi bekleniyor. Bu fiyat seviyelerinin ise kısa ve orta vadede ılımlı senaryoda olduğu gibi brentte tekrar dolar seviyelerinde seyretmesi öngörülüyor. İçinde bulunduğumuz durumda ılımlı senaryonun gerçekleşmesi güçlü bir olasılık olarak öne çıkıyor. EYLÜL 2013 SAYI 10 9

12 KAPAK 10

13 Azerbaycan da Cumhurbaşkanlığı seçimlerine doğru: Son 10 yıldaki büyük değişim Seçimlere kısa bir süre kala Azerbaycan, uluslararası siyasetin, ekonominin, diplomasinin ilgi odağı oldu. Ekonomi politikası ve enerji stratejisiyle uluslararası toplumun güvenini kazanmayı başaran Azerbaycan, bağımsız bir ülke olarak son 10 yıl içinde büyük mesafeler kat etti. İşte Azerbaycan ın dünü ve bugünü hakkında merak edilenler MERVE DAMCI EYLÜL 2013 SAYI 10 11

14 KAPAK 1 Türkiye halkı Bir millet, iki devlet sözünü çok iyi bilir. Zira merhum Cumhurbaşkanı Haydar Aliyev in bu güzel deyimi, dünden bugüne birbirine kenetlenmiş bu iki kardeş devletin yıllar süren işbirliklerinde kendini bulmuştur. Haydar Aliyev i andığımızda aklımıza nasıl yeni bağımsız devlet kurulması, istiklalin çok güç şartlarda korunması, istikrar ve demokrasi kavramları geliyorsa, İlham Aliyev in devlet adamlığı niteliklerini tanımlarken de kalkınma ve büyüme kelimelerini rahatlıkla yan yana kullanabiliriz. Dikkat çekici gelişimi ve büyümesi sırasında Türkiye de her zaman Azerbaycan ın en büyük destekçilerinden biri oldu. Karşılıklı gönül ilişkilerinin özellikle son on yılda çeşitli alanlardaki somut projelerle güçlendirilmesinin doğal sonucu ise bugün Türkiye nin en büyük doğrudan yabancı yatırımcısı konumunda kardeş Azerbaycan ın olmasıdır. Son 10 yılda neler değişti? Cumhurbaşkanı İlham Aliyev in 10 yıllık AZERBAYCAN DA BAĞIMSIZLIK İLANI SONRASINDAKİ YEDİNCİ CUMHURBAŞKANLIĞI SEÇİMLERİ 9 EKİM DE YAPILACAK. iktidarı döneminde hem ekonomik hem de politik anlamda önemli değişimler yaşandı. Aliyev in yönetimindeki son on yıl içinde Azerbaycan ekonomisini üç katına çıkardı. Böylece gayrı safi milli hasıla 3 kat artmış oldu. Yoksulluk sınırında yaşayanların oranı %44 den %4 e indi. Tarım üretimi 3,3; vatandaşların para gelirleri 6,5 kat arttı. Manat dünyanın en iyi değerli 5 para biriminden birine çevrildi. Bütün bunların dünyanın gelişmekte olan ekonomileri arasında nadir yaşanan, emsalsiz bir deneyim olduğunu söylemek çok da yanlış olmaz. Bu resme bakıldığında yapılan reformların sosyal yönlü olduğu dikkat çekiyor. Aliyev tarafından yürütülen politikaların merkezinde insan faktörünün ön planda olmasının ülkedeki gelişimi pozitif anlamda etkilediği apaçık ortada. Azerbaycan ın bölgedeki ekonomik rolü ise her geçen gün biraz daha artıyor. Yürütülen ekonomi politikaları ve enerji stratejisi dünyanın ilgisini çektiği gibi bugün Hazar Bölgesi nin parlayan yıldızı haline gelen Azerbaycan, uluslararası ilişkilerinde de 12

15 3 dünyanın güvenini kazanmış olan devletlerden biri olduğunu ortaya koyuyor. Yatırım ortamının her geçen gün iyileştirilmesi sayesinde ülkenin dünyadaki itibarı tüm açılardan yükselmiş ve zaman içinde borç alan ülkeden borç veren ülkeye dönüşerek Azerbaycan bağımsız ekonomik imkanlara sahip oldu. Eğitime ayrılan harcamalar 4,5; dış ticaret cirosu 6,6; sanayi üretimi 3 kat artırılmış, enflasyon tek haneli rakama indirilmiş; bunun yanı sıra altın, gümüş ve bakır üretimine başlandı. Azerbaycan Türkiye dostluğunun Avrasya da yeni enerji koridoruna çevrilmesi Azerbaycan, geride bıraktığımız yıllarda görülmemiş bir büyüme ve gelişmeye imza atmıştır. Rusya dan doğal gaz ithalatı durdurulmuş ve Kuzey komşusuna doğal gaz ihracatına başlandı. Petrolden 78 milyar dolar gelir elde edilirken, doğal gaz hasılatı 5,6 kat artmıştır. Azerbaycan ın tüm petrol ve gaz boru hatlarını işleten, şu anda 2 1. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve merhum babası Haydar Aliyev. 2. Cumhurbaşkanlığı seçimleri 5 yılda bir yapılıyor. 3. Aliyev, Ekim 2003 ten bu yana Cumhurbaşkanlığı görevini yürütüyor. Gürcistan ın petrol ve doğal gaz satışı piyasasında lider duruma gelen Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi (SOCAR) Türkiye nin en büyük yabancı yatırımcısı durumuna gelmiştir. Azerbaycan doğal gazını Avrupa ya taşıyacak Şah Deniz-2 projesi için çok önemli bir anlaşma, 25 Ekim 2011 tarihinde Türkiye ile Azerbaycan arasında İzmir de imzalandı. Aynı gün İzmir in Aliağa yarımadasındaki petrol ürünleri tesislerine 5 milyar dolarlık yeni Azerbaycan sermayesi geldi. İzmir deki konuşmasında Cumhurbaşkanı İlham Aliyev Bugün Türkiye ile Azerbaycan arasındaki ilişkilerde tarihi bir gündür diyerek günün önemine vurgu yaptı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ise 5 milyar dolarlık Azerbaycan yatırımının Türkiye nin cari açığının kapatılması noktasında büyük önem arz ettiğine dikkati çekti. Azerbaycan dan gaz alımını ve üçüncü ülkelere naklini öngören bu hükümetlerarası anlaşma, Türkiye nin Azerbaycan la ilişkilerindeki farklılığı ortaya koydu. Azerbaycan Devlet Petrol Şirketi (SOCAR) ayrıca, Azerbaycan doğal gazının Türkiye, Yunanistan ve Arnavutluk üzerinden Adriyatik Denizi ne, oradan İtalya nın güneyine, İtalya dan da diğer Avrupa ülkelerine ulaştıracak olan Trans Adriyatik Do- EYLÜL 2013 SAYI 10 13

16 KAPAK 1 ğal Gaz Boru Hattı (TAP) projesine yüzde 20 hisse ile ortak olacaklarını açıkladı. Türkiye ile Azerbaycan ın enerji alanındaki dev işbirliği olan Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı Projesi nin (TA- NAP) resmi imzaları Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan ve Azerbaycan Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı İlham Aliyev in şahitliğinde 28 Haziran 2012 tarihinde İstanbul daki Dolmabahçe Sarayı nda atıldı. Enerjinin İpek Yolu olarak adlandırılan TANAP projesinin 7 milyar dolarlık yatırımla altı yılda hayata geçirilmesi öngörülüyor. TAP VE TANAP ın Şah Deniz Konsorsiyumu tarafından seçilmesiyle Güney Gaz Koridoru nun artık Avrupa da doğal gaz denkleminin içine girmeye başladığını söyleyebiliriz. İzmir in Aliağa yarımadasına yapılan liman yatırımları da eklendiğinde 2018 yılına kadar Azerbaycan ın Türkiye deki yatırım miktarının toplam 17 milyar dolara ulaşması beklenmektedir ki, bu da Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ülkeye yapılmış yabancı yatırımlar alanında Azerbaycan ın ENERJİ POLİTİKALARI VE SON ZAMANLARDA ORTAYA ÇIKAN ENERJİ PROJELERİ ÜLKENİN GELECEKTE ÇOK DAHA FAZLA PARLAYACAĞINI GÖSTERİYOR. ilk sıradaki pozisyonunun garanti altına alınması demektir. Küreselleşen dünyada sürekli artmakta olan enerji talebi, tüm ülkelerin hem ekonomik hem de stratejik politikalarını şekillendiriyor. İşte bu konjonktürde projelendirilen Bakü Tiflis Ceyhan Boru Hattı da, hayal olmasına rağmen gerçek oldu. Proje kapsamında, Bakü den başlayıp, Ceyhan da son bulacak bir boru hattı ile başta Azerbaycan petrolü olmak üzere bölgede üretilecek petroller Ceyhan a taşınıyor ve buradan da tankerlerle dünya pazarlarına güvenli biçimde ulaştırılıyor. Ulaşım ve iletişim projeleri Azerbaycan ve Türkiye arasındaki diğer önemli projelere bakacak olursak; Bakü Tiflis Kars demir yolu, nam-ı diğer Demir İpek Yolu sorunsuz bir şekilde devam ediyor. Gürcistan daki demir yolunun yapımı için Azerbaycan dan 800 milyon dolarlık kredi sağlanmıştır. Demir yolu hattı Azerbaycan ın başkenti Bakü den, 14

17 Aliyev, 2008 yılındaki seçimleri yüzde 85 lik bir oranla kazandı. 2. Azerbaycan halkı 2008 yılında Aliyev in cumhurbaşkanı seçilmesini kutlarken. 3. Oy kullanan Azerbaycan vatandaşları. bu yıl ilk kez uzaya kendi uydusunu göndermiştir. Gürcistan ın Tiflis ve Ahılkelek şehirlerinden geçerek Türkiye nin Kars şehrine gidecek. Projenin bu kadar önemli olmasının nedeni ise İstanbul Boğazı nda sürdürülen Marmaray Projesi nin de tamamlanmasına paralel olarak, çalışmalar sonuçlandığında Avrupa dan Çin e demir yoluyla kesintisiz yük taşınmasının mümkün hale gelecek olması Böylece Avrupa ile Orta Asya arasındaki yük taşımalarının tamamının demir yoluna kaydırılması planlanıyor. Enerji alanında elde ettiği başarıların yanı sıra petrol dışı sanayinin yaratılması konusunda atılan en önemli adımlardan biri olarak başkent Bakü de yapılan Balahanı Sanayi Parkı nı örnek olarak gösterebiliriz. Girişimciliğin desteklenerek, modern teknolojilere dayanan sanayi tesislerinin yapılmasını amaçlayan park projesiyle Azerbaycan halkının üretim alanındaki istihdamının artırılması öngörülmüştür. Bunun yanı sıra ülkede iki yeni petrol dışı sektör yaratılıp geliştirilmektedir. Bunlardan biri turizm diğeri de bilgi ve iletişim teknolojileridir. Bu bağlamda Azerbaycan Aliyev iktidarında ulaşım sektörüne yapılan yatırımlar da oldukça dikkat çekicidir. Son 10 yılda ulaşım sektörüne yaklaşık 14 milyar dolarlık yatırım yapılmıştır. Ulaşımda üretim hacmi 5 kat artırılmıştır. Bu kapsamda Bakü Elet Qazax Gürcistan; Elet Astara İran ve Bakü Guba Rusya sınır yolu yeniden yapılmıştır. Uluslararası havalimanlarının sayısı 6 ya yükseltilmiştir. Demir yolu taşımacılığından elde edilen gelir ise 2 kat artırılmıştır. Azerbaycan sandığa gidiyor Azerbaycan da bağımsızlık ilanı sonrasında yapılan yedinci Cumhurbaşkanlığı seçimleri için geri sayım başladı. Azerbaycan Merkezi Seçim Komisyonu (Merkezi Seçki Komissiyası), seçimlerin 9 Ekim 2013 Çarşamba günü yapılacağını ilan etmişti. İktidardaki Yeni Azerbaycan Partisi Cumhurbaşkanı İlham Aliyev i partinin tek adayı olarak göstereceğini açıklamıştı. Ekim 2003 ten bu yana Cumhurbaşkanlığı görevini yürüten ve adaylığını koyduğu seçimlerde oyların büyük bir çoğunluğunu alarak seçilen İlham Aliyev, bu seçimlerin de en güçlü adayı olarak görünüyor. Kamuoyu araştırmaları nüfusun %80 den ALİYEV TARAFINDAN YÜRÜTÜLEN POLİTİKALARIN MERKEZİNDE İNSAN FAKTÖRÜNÜN ÖN PLANDA OLMASININ ÜLKEDEKİ GELİŞİMİ POZİTİF ANLAMDA ETKİLEDİĞİ APAÇIK ORTADADIR. EYLÜL 2013 SAYI 10 15

18 KAPAK genelinin istikrarı açısından büyük önem taşıyor. Enerji politikaları ve son zamanlarda ortaya çıkan enerji projeleri ülkenin gelecekte yıldızının çok daha fazla parlayacağını gösteriyor. Bağımsızlık sonrası dönemde yaşanan iç sorunlar ve Ermenistan ın işgal ettiği toprakları boşaltmamış olmasının yarattığı sıkıntılar ise Azerbaycan ın önündeki meseleler olarak hala çözüm bekliyor. Seçim süreci Peki kimler Cumhurbaşkanlığına adaylığını koyabiliyor? Bunun için en az 10 yıldır Azerbaycan da ikamet edilmesi, çifte vatandaşlığa sahip olunmaması, ağır bir suç işlenmemesi, üniversite mezunu ve 35 yaşın üzerinde Azerbaycan vatandaşı olunması şartı aranıyor. Bağımsız bireylerin de adaylığını koyabileceği seçimlere resmi aday gösterme süreci, seçimlerin resmi olarak ilan edilmesiyle başlayan 20 günlük süreyi kapsıyor. 1. İlham Aliyev, bu seçimlerin de en güçlü adayı olarak görünüyor. 2. Azerbaycan halkının büyük çoğunluğu Aliyev e destek veriyor. 3. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ve eşi Mehriban Aliyeva sandık başında. fazlasının Aliyev i desteklediğini göstermektedir. Şimdiye kadar Cumhurbaşkanlığı seçimlerine katılmak için 18 aday başvuruda bulunmuştur. Adaylığın Merkezi Seçim Komisyonu nda tescili için başvuru dilekçesinin sunulmasından sonraki birkaç gün içinde adaya seçmenlerce verilen belli miktarda destek imzasının da başvuru dilekçesine eklenmesi gerek. Azerbaycan ın siyasi ortamı, Kafkasya nın Uluslararası diplomasi Azerbaycan ın Rusya ve diğer ülkelerde olan işbirliği şüphesiz yeni dönemde de farklı paylaşımları doğurabilir. Geçen senedeki seçimleri kazandıktan sonra Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Güney Kafkasya ya yaptığı ilk ziyareti, Azerbaycan ın başkenti Bakü ye gerçekleştirmişti. Siyaset uzmanları, Putin in 6 bakanıyla gerçekleştirdiği bu ziyareti, Rusya nın Azerbaycan a verdiği stratejik önemin işareti olarak yorumluyor. 16

19 17

20 RÖPORTAJ 18

21 Finans Merkezi nin Kalbi İstanbul, Finans Merkezi olma yolunda emin adımlarla ilerliyor. Finans Merkezi nin kalbi Borsa İstanbul un geçirdiği değişimi ve yol haritasını Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Turhan Hazar World için değerlendirdi. CAN GÜRSU stanbul Menkul Kıymetler Borsası geçirdiği yapılanma süreçlerinin ardından Borsa İstanbul adını alarak bu yapılanmayı tamamladı. Bir şirket gibi yönetilmeye başlayan, Türkiye nin Altın ve Enerji Borsası gibi yapılarını tek çatı altında birleştirmeyi planlayan Borsa İstanbul, yaptığı uluslararası işbirlikleri ile de adından söz ettireceğe benziyor. Sürecin mimarlarından İbrahim Turhan, sürecin detaylarını Hazar World e anlattı. Sermaye piyasaları için hem yasal hem de teknolojik bir dönüşüm süreci başladı. Bu süreci anlatır mısınız? Her şeyden önce Sermaye Piyasası Kanunu değişti. Biz de Borsa İstanbul olarak görüşlerimizi aktarmaya çalıştık kanun için. Türkiye yi taşımak istediğimiz platforma zemin teşkil edecek hukuki altyapının oluşması için çalışmalarımızı sürdürdük. Geçen yıl 20 Aralık ta Sermaye Piyasası Kanunu yürürlülüğe girdi. Bankacılık sektöründe belli bir yere geldik ama Türkiye yi daha ileriye taşımak için bu seviye yeterli olmayacaktır. Türkiye önümüzdeki dönemlerde daha da büyüyecektir. Türkiye nin potansiyel büyüme hızı yüzde 5 civarında ve önümüzdeki 10 yılda gerçekleşecek yüzde 5 lik büyüme milli gelirin iki katından fazla artması anlamına gelir. Koyduğumuz 2 Türkiye nin elektrik piyasası son 10 yılda kapasitesini iki kattan fazla artırdı. Şu anda Avrupa nın en büyük üçüncü pazarı. trilyon dolarlık milli gelir hedefine çok rahatlıkla ulaşabilecek potansiyelimiz var. Yapmamız gerekeni yaparak Türkiye yi dünyanın birinci ligine, küresel lider, bölgesel aktör pozisyonuna taşıyacağız. Bu noktada sermaye piyasaları devreye giriyor. Şirketlerimizin ihtiyaç duyduğu büyümeyi sağlayacak motor sermaye piyasaları ve o motorun benzini de borsadır. Borsa için bu dönemde hem hukuksal altyapı anlamında hem teknolojik olarak önemli aşamalar kaydedildi. Bu adımlar sonucunda nasıl sonuçlar elde edilmeye başlandı? Bu aşamaları üç alana ayırmamız gerekir. Birinci alan yasal altyapı çalışmaları. Her şeyden önce Sermaye Piyasa Kanunu nun değişmesi oldukça önemliydi. Biz buna katkı vermek için elimizden geleni yaptık. Bu anlamda Türkiye yi taşımak istediğimiz platforma yönelik çalışmalarımızı sürdürdük, bu çalışmalar oldukça uzun bir zaman aldı. Sonucunda 30 Aralık 2012 de Sermaye Piyasası Kanunu Resmi Gazete de yayınlanarak yürürlüğe girdi. İkinci aşama ise Borsa İstanbul ile ilgili düzenlemelerin yapılmasıydı. Kurumsal yapının yeni dönemin ihtiyaçlarına uygun şekilde değiştirilmesi ile devam ettik ve bu da Borsa İstanbul un kurulmasıyla oluştu. İMKB ile İstanbul Altın Borsası birleştirilip anonim şir- EYLÜL 2013 SAYI 10 19

22 RÖPORTAJ ket haline getirildi. Daha sonra da buna İzmir Vadeli Opsiyon ve İşlem Borsası da eklendi. Şu anda bu üç kurumun bir araya gelmesiyle oluşmuş bir yapımız var. Bu değişim ve dönüşüm ile amacımız daha evvel kooperatif olarak kurulmuş olan bir yapıyı anonim şirkete çevirmek, aynı zamanda kamu kurumu statüsünde değerlendirilen Altın Borsası kuruluşlarını ve çeşitli paydaşları olan İzmir Vadeli Opsiyon Borsası nı bir araya getirerek farklı bir kurumsal mimari kurmaktı. 1 Altyapı çalışmalarının üçüncü aşaması da belli bir stratejik plan çerçevesinde bir değişimi yaşarken stratejik hamleler yaparak kurumunuzu getirmek istediğiniz yere doğru ilerletmeye devam etmekti. Bahsettiğim perspektif, Türkiye için bir fırsat penceresinin açılmasını sağladı. Borsa İstanbul ve Nasdaq önemli bir iş birliğine imza attı. Nasdaq ın seçilmesinde kriterler nelerdi? Anlaşmanın hisse bazında olacağını biliyoruz, ne kadarlık bir hisse verilmesi söz konusu? 2 Anlaşma henüz sonuçlanmadığı için ayrıntı vermem doğru olmaz. Ama şunu söyleyebilirim ki konuştuğumuz çerçeve bir hazırlık, bir azınlık hissedarlığı çerçevesinde. Nasdaq, Borsa İstanbul un azınlık hissedarı olacak. Biz başka ortaklarda almak istiyoruz. Nasdaq ile yaptığımız stratejik ortaklık anlaşması temelinde know how transferini içeriyor. Ama bu basitçe gelişmiş bir teknolojiyi satın alıp uygulamaktan ibaret değil. Şunu söyleyebilirim ki alacağımız teknoloji şu anda dünyanın en iyi teknolojilerinden birisi ve son derece güvenli bir biçimde Türkiye sermaye piyasalarımızın ve Borsa İstanbul un yakın gelecekteki tüm ihtiyaçlarını karşılayabilecek kapasitede bir teknoloji. Biz bu teknolojiye sadece sahip olmuyoruz, bununla ilgili derin bir bilgiye de kavuşuyoruz, onun gerçek manada sahibi oluyoruz. Bununla ilgili sadece teknoloji kullanımı değil, teknolojinin uygulanmasına ilişkin know how ı da Nasdaq bize aktarmayı taahhüt ediyor. Bunun neticesinde iki yıl içerisinde birinci ve ikinci düzey teknik destek tamamen Borsa İstanbul un teknik ekipleri tarafından sağlanabilir hale gelecek. Bu çok önemli bir şey. Bu, teknolojide dışarıya bağımlı olmaktan kurtulmak anlamına geliyor Amerikan devi Nasdaq, Borsa İstanbul un yeni ortağı oldu. Anlaşmayı Nasdaq OMX grubu ünlü Times Meydanı ndan duyurdu. 2. Child & Youth Finance International, gençleri finans alanında bilinçlendirmeyi hedefliyor. 3. Child & Youth Finance International tarafından düzenlenen 2. CYFI Zirvesi, Borsa İstanbul ana sponsorluğunda gerçekleştirildi. 4. Euromoney Avrasya Forumu, 18 Haziran da İstanbul da ilk kez gerçekleştirildi. 5. Dünya Elmas Borsaları Federasyonu (WFDB) Başkanlar Toplantısı Borsa İstanbul daydı. Ayrıca Nasdaq, Frankfurt ve Londra da kendi sahip olduğu veri iletim merkezlerinden istifade etmemizi sağlayacak bir çerçeveyi bize sunuyor. Bizim ürünlerimizin Nasdaq ın dağıtım kanallarından pazarlamasının ve satışının yapılması, onların ürünlerinin gerekirse burada satışının yapılmasına imkan tanıyacak bir çerçeve de yine bu stratejik ortaklık anlaşmasının kapsamı içerisinde yer alıyor. Ayrıca Singapur kendi bölgesinde, Dubai de kendi bölgesinde Nasdaq ın teknolojik ortağıdır. Bu anlaşma bölgesel merkezler ile çok rahat şekilde entegrasyon sağlamanın kapısını açıyor. Birlikte ortak iş ve ürün geliştirmekten finansal bir küresel ağın parçası olmaya kadar farklı açılımları olan çok geniş kapsamlı bir ortaklık anlaşması. Enerji Borsası da bu kapsamda kuruluyor. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

23 3 5 kattan fazla artırdı. Şu anda Avrupa nın en büyük üçüncü pazarı. Önümüzdeki dönemde de ekonomik büyüme ve elektrik tüketimi arasındaki ilişkiye baktığınız zaman potansiyelin ne kadar büyük olduğu görüyorsunuz. Tabii aynı zamanda bizim yapmak istediğimiz yakın bölgede de önce elektrikte daha sonra doğal gaz, petrol, kömür ve karbondioksit emisyonu gibi diğer enerji ürünlerinde İstanbul u bölgesel bir merkez haline getirmek. Yakın bölgesinde elektriğin fiyatının oluştuğu, enerjinin alınıp satıldığı yerin Borsa İstanbul olmasını hedefliyoruz. Bunun bölgemizin istikrarına, refahına ve kalkınmasına da önemli katkı sağlayacağını düşünüyorum. Elektrik Piyasası Düzenleme Kurumu ve Enerji Bakanlığı ile yakın işbirliği içinde çalışıyoruz. Bu konuda uluslararası tecrübelerden de istifade ediyoruz. Ben sürecin şu ana kadar çok olumlu geliştiğini düşünüyorum ve yakın zamanda somut neticeler verecek aşamaya geldiğini görüyorum. Bu kanun ile özellikle elektrik piyasasında ciddi bir yeniden yapılandırılma süreci başladı. Bunun neticesinde 2013 yılı içinde Elektrik Piyasası İşletim Anonim Şirketi adı altında elektrik gücüne dayalı sözleşmelerin spot ticaretinin yapılacağı bir Elektrik Borsası kurulacak. Bu borsa gün öncesi ve gün içi dengeleme piyasalarını içerecek. Bu spot piyasayı tamamlayıcı bir de vadeli işlemler piyasası oluşturulacak. Borsa İstanbul EPİAŞ ın önemli pay sahiplerinden ve yönetim unsurlarından birisi olacak, tüm bu sözleşmelerin hangi şartlarda alınıp satılacağına katkıda bulunacak, aynı zamanda elektrik gücüne dayalı vadeli sözleşmelerin alınıp satılacağı platformların piyasa işleticisi olacak. Dolayısıyla biz sürecin tamamen içindeyiz diyebilirim. Biliyorsunuz, Türkiye nin elektrik piyasası son 10 yılda kapasitesini iki Bizim potansiyel büyüme hızımız yüzde 5 civarında ve önümüzdeki 10 yılda yüzde 5 LİK büyüme, milli gelirin iki katından fazla artmasi ANLAMINA GELİR yılı tamamlanmadan bu projelerin tamamlanması mümkün mü? Burada hedef olarak beklentiyi ne ile ölçüyorsunuz bahsedebilir misiniz? 2013 içinde somut netice almış olacağız. Fiyat oluşumunun şeffaf, sağlıklı, güvenilir ve öngörülebilir hale gelmesi çok önemli. Bunu sağlayabilecek unsurlardan en önemlisi piyasanın derinliğidir. Bu noktada Borsa İstanbul ile piyasanın uyumlu şekilde çalışıyor olması da çok önemli bir katkı sağlayacaktır. Dolayısıyla sadece elektrik üreticileri değil, elektriği yatırım yapılmaya değer bulan herkesin katılabileceği bir piyasa oluşturmaya çalışıyoruz. Diğer enerji ürünleri de devreye girdiğinde burada ciddi bir işlem hacmi ve piyasa derinliğinin oluşacağı kanaatini taşıyorum. Bizim için önemli olan her şeyden evvel fiyat oluşumunun sağlıklı olması ve yıllardır başarıyla uyguladığımız iyi yönetişim kurallarının enerji piyasası üzerinde aynı şekilde uygulanması olacaktır. EYLÜL 2013 SAYI 10 21

24 GELECEK NOTLARI DR. CEMİL ERTEM Güney Gaz Koridoru Bölgenin Geleceğini Belirleyecek 22

25 Enerji, Orta Doğu ve Hazar coğrafyası için hem bir zenginlik hem de siyasi çatışma potansiyeli olmaya devam ediyor. Ancak bu coğrafyada şu günlerde yine çatışmaların, iç savaşa varan/varacak olan gerilimlerin öne çıktığını görüyoruz. Tabii ki enerji, bu gerilimlerin temel hareket noktalarından birisi. Orta Doğu nun, Hazar ın ve Orta Asya nın hızla değişen ekonomik şartları, ortaya çıkan kalkınma potansiyeli ve buna bağlı olarak siyasi açıdan etkin olma gücü, enerji oyunundaki güç dengesini de değiştiriyor. Şimdiye değin ortaya çıkmayan -belki de siyasi nedenlerle çıkarılamayan- enerji kaynaklarının ortaya çıkmaya başladığını ve bunların da yeni siyasi pazarlıklara neden olduğunu görüyoruz. Ancak, aynı anda, bu yeni kaynaklar ve eski kanıtlanmış kaynakların ticarileştirilmesi enerji alanında rekabet ortamı oluşturuyor ve bu da yeni bir ekonomik dinamiği ve döngüyü beraberinde getiriyor. Bu ekonomik döngü, aynı zamanda, siyasi bir yeniden yapılanma ve entegrasyon olarak da karşımıza çıkıyor. Böyle olunca Güney Gaz Koridoru gibi projeler tam da şu günlerde, ekonomik boyutlarının yanı sıra siyasi yönü ve gelecekteki siyasi etkileriyle de güçlü projeler olarak beliriyor. Trans Adriyatik Boru Hattı (TAP), TANAP ile taşınan doğal gazın Yunanistan, Arnavutluk ve İtalya üzerinden Avrupa ya ulaştırılması için Şah Deniz Konsorsiyumu tarafından seçilen projedir. Güneyden Avrupa ya ulaşan 4. doğal gaz koridorunun açılmasına yönelik atılan önemli bir adımdır. Örneğin Azerbaycan ve Türkiye nin Rusya ve İran a rağmen Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı Projesi ni (TANAP) gerçekleştirmesi yalnız bir enerji hamlesi değil; bu, siyasi bir değişimi anlatan, hem de Hazar dan Avusturya ya kadar olan bölgenin entegrasyonu için bir adım ve AB nin kendi doğusuna doğru genişlemesinin başlangıcı niteliğindedir. Ama bu başlangıç, enerjide Hazar ve Orta Doğu bölgesinde ilk önce Rusya sonra da İran dışında yeni arz merkezlerinin ortaya çıkması anlamına geldiği gibi AB de Almanya-Rusya geleneksel ittifakını da rahatsız edecek bir gelişme. Bu tespiti Hazar Raporu dergisi Yaz 2013 sayısında da yapmıştık. Ama bu tespite bazı hususları da ilave etmemiz gerekir. Bugün İsrail in ortaya çıkan ya da çıkmakta olan enerji kaynaklarını TANAP ve TAP ile Güney Gaz Koridoru vasıtasıyla değerlendirmesi yalnız İsrail için bir kazanım değil. Bu, şimdilerde darbe ile sarsılan ve kanın aktığı Mısır için de, Gazze için de ve tabii Türkiye için de önemli bir gelişme. Ancak bu, aynı zamanda, İsrail in ve bölgenin güvenliği için önemli bir adım olacak. Çünkü bu hattın alternatifi, Güney Kıbrıs, İsrail, Rusya anlaşması. Bunun AB-Türkiye, Türkiye-İsrail ve Türkiye-Yunanistan ilişkileri açısından sorunlu olduğunu söylememiz gerekir. EYLÜL 2013 SAYI 10 23

26 GELECEK NOTLARI Görüldüğü üzere, Güney Gaz Koridoru gibi bir projeye katılımın maksimum düzeyde olması, bölgedeki çok sıcak temel çatışma alanlarından en az birkaçını soğutmakta. Şunu unutmayalım; enerji geçişleri, boru hatlarının güvenliğinin birinci ve asli unsuru demokratik yönetimler ve buna bağlı siyasi istikrar. Demokratik siyasi istikrarın olmadığı bir bölgede enerji geçişini sağlayamazsınız. İstediğiniz kadar askeri ve fiziki önlem alın, uzun vadede hepsi geçersizdir ve sürdürülebilir değildir. Öte yandan, Orta Doğu ve Kuzey Afrika daki gelişmeleri göz önüne alırsak, Kafkasya bölgesindeki dondurulmuş çatışma alanlarının sıcak hale gelmesi güçlü bir ihtimaldir. Bu ihtimal karşısında yapılacak en anlamlı hamle, başta AB genişlemesi olmak üzere bölgesel entegrasyon araçlarını geliştirmektir. İşte Güney Gaz Koridoru bu anlamda güçlü bir bölgesel entegrasyon aracıdır. Hazar Raporu nda da belirttiğimiz gibi, Azerbaycan-Gürcistan-Türkiye geçişinin bu şekilde sağlanması ve Azerbaycan gazının Türkiye dışındaki Avrupa pazarına doğrudan ulaşması, bize göre, yalnızca bir 1 enerji hamlesi değildir. Bu, Avrupa nın kendi doğusuna doğru genişlemesinin önemli bir adımıdır. Çok açık söyleyeyim; bu adım, Almanya dan ve Rusya dan bağımsız olarak, hatta bu iki ülkeye rağmen, AB nin 1. TAP ın ileride ulaşması beklenen kapasite yılda 20 milyar metreküp. 2. TAP ın toplam uzunluğu 870 km. 3. Bakü yakınlarındaki Sangaçal Terminali nde bulunan Hazar Enerji Merkezi sınırlarının Bakü ye kadar genişlemesi ve Türkiye nin ekonomik ve siyasi etkinliğinin bütün bu coğrafyada artması anlamına gelir. Bu cümleden olmak üzere, son aylarda başta Mısır olmak üzere, Suriye deki iç savaş ve Afganistan sorunu Orta Doğu yu, Filistin sorunundan da ayrı olarak, yeniden sıcak çatışma alanı haline getirdi. Bu sürecin geçilmesinde ve kalıcı barışın tesisinde, enerji hatları ve enerji hatlarının güvenliğinin barış ile sağlanması çok önemli bir etkendir. Bu bağlamda Güney Gaz Koridoru yalnız bir enerji projesi ve ekonomik proje değil; aynı zamanda barışın tesisinde etkili olan bir siyasi entegrasyon ve demokratik istikrar projesidir. Bu noktada şunu söylemek gerekir, Güney Gaz Koridoru gibi projeler ekonomik olarak rekabetçi bir enerji piyasası ve fiyatlama getirecektir ve Türkiye nin yakın gelecekte devreye sokacağı Enerji Borsası gibi önemli yapılanmaları da besleyecektir. Bu ekonomik ve finansal entegrasyon, aynı zamanda, yeni bir ticari ve hukuki üst yapıyı, ticari anlaşmaları ve bunun hukuki üst yapısını da önümüze getirecektir. Bu açıdan Güney Gaz Koridoru na Hazar dan Avrupa ya uzanan bu büyük coğrafyanın en önemli ekonomik ve siyasi projelerinden biri olarak bakabiliriz

27 25

28 ANALİZ HAZAR YAZ OKULU 10 ÜLKEYİ BİR ARAYA GETİRDİ 26

29 Hazar Bölgesi nde işbirliğini pekiştirmeyi amaçlayan Hazar Strateji Enstitüsü (HASEN), eğitim çalışmaları kapsamında, bir ilke imza attı. Alanında uzman isimler, özel sektör yöneticileri, akademisyenlerin sunumu, genç diplomatlar, araştırma görevlileri ve yöneticilerin katılımıyla ilk kez düzenlenen Hazar Yaz Okulu sertifika programı, toplam 10 ülkeden 22 katılımcıyı ağırladı. MERVE DAMCI EYLÜL 2013 SAYI 10 27

30 ANALİZ 1 Hazar Strateji Enstitüsü (HA- SEN) tarafından ilk kez düzenlenen Hazar Yaz Okulu sertifika programı, Ağustos tarihleri arasında gerçekleşti. Hazar Yaz Okulu, 18 Ağustos ta Sheraton İstanbul Maslak Otel de verilen açılış resepsiyonuyla iş dünyası, bürokrat, gazeteci, yerli ve yabancı akademisyenleri bir araya getirdi. Resepsiyonda açılış konuşmasını gerçekleştiren HASEN Genel Sekreteri Haldun Yavaş, bu sertifika programı kapsamında katılımcıların enerji, güvenlik ve dış politika gibi birçok konuda bilgi ve tecrübelerini paylaşma fırsatı elde ettiğine değindi. HASEN Enerji ve Ekonomik Araştırmalar Direktörü Efgan Niftiyev, bu eğitim programının kaliteli insan yetiştirilmesi konusunda enstitünün attığı en iyi adımlardan biri olduğunu ve bu tür faaliyetlerin önümüzdeki dönemde daha da artacağını söyledi. 1. Hazar Yaz Okulu katılımcıları Dışişleri Bakanlığı Stratejik Araştırmalar Merkezi nde. 2. Katılımcılar Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı nı ziyaret etti. 3. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Murat Mercan da konuşmacılar arasındaydı. 4. Hürriyet Daily News Genel Yayın Yönetmeni Murat Yetkin Türk dış politikası hakkında sunum yaptı. 10 ÜLKEDEN 22 KATILIMCI 2 Sertifika programına Azerbaycan, Gürcistan, Kazakistan, Kırgızistan, Moldovya, Rusya, Türkmenistan, Türkiye, Ukrayna ve ABD den genç uzmanlar, bürokratlar, araştırmacılar ve öğrenciler katıldı. Dışişleri Bakanlığı Stratejik Araştırmalar Merkezi (SAM) ve Türkiye İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı nın (TİKA) desteğiyle gerçekleştirilen Hazar Yaz Okulu sertifika programında katılımcılar, Hazar Bölgesi nde enerji, dış politika, güvenlik ve ekonomi konularında analizler yapma ve bilgi birikimlerini artırma fırsatı yakaladı. Program kapsamındaki dersler ve seminerler akademisyenler, karar vericiler ve özel sektör yöneticileri tarafından verildi. 28

31 GÜN Sertifika programının ilk gününde Türk Dış Politikası ve Çağdaş Türk Politikası konuları mercek altına alındı. Türk dış politikasının son yıllardaki değişimi, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu nun komşularla HAZAR YAZ OKULU NDA öncelikli olarak ENERJİ KONUSU MASAYA YATIRILARAK uzmanların konuşmacı olarak katılımı ile BÖLGE ÜLKELERİN ORTAKLAŞA GELİŞTİRDİKLERİ PROJELERE VURGU YAPILDI. sıfır sorun politikası ve Türkiye nin dış politikada attığı adımlar masaya yatırıldı. İlk oturumdaki sunumunda demokrasi ve güvenliğe değinen Dışişleri Bakanlığı Stratejik Araştırmalar Merkezi (SAM) Başkanı Prof. Dr. Bülent Aras, iki konu arasında bir denge kurulmasına ihtiyaç duyulduğunu ifade etti. Uygulanacak bütün politikaların dünyanın her ülkesine ulaşabilirliği olması gerektiğine dikkat çeken Aras, Davutoğlu nun yeni diplomatlara sahada daha da aktif olmalarını önerdiğini hatırlattı. Katılımcılar, sunumların sonunda workshop çalışması kapsamında bilgi alışverişinde bulundu, uzmanlara merak ettikleri soruları yöneltti. İkinci oturumun konukları ise Hürriyet Daily News gazetesinin Genel Yayın Yönetmeni Murat Yetkin ve Doç. Dr. Tuncay Kardaş oldu. Türk iç ve dış politikası, Arap Baharı, komşu ülkelerle ilişkiler, önümüzdeki dönemde gerçekleşecek olan yerel seçimler ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri, PKK ile diyalog süreci dahil olmak üzere birçok konu geniş bir yelpazede ele alındı. Başarılı gazeteci Murat Yetkin, dokuz Türk ün hayatını kaybettiği Mavi Marmara saldırısıyla ilgili olarak sert bir tepki veren Türkiye nin haklılığına dikkat çekti. Türkiye de iç ve dış politikanın dinamiklerine değinen Doç. Dr. Tuncay Kardaş ise, uluslararası alanda atılan her adımın yurt EYLÜL 2013 SAYI 10 29

32 ANALİZ içinde de etkilerinin görülmesinin kaçınılmaz olduğunu ifade etti. 2. GÜN Hazar Strateji Enstitüsü, Hazar Yaz Okulu nun ikinci gününde SOCAR Türkiye Birinci Başkan Yardımcısı Samir Kerimli ve BP Türkiye Başkan Yardımcısı Hakan Türker i ağırladı. Bölgesel enerji dinamikleri, Şah Deniz, Güney Gaz Koridoru ve bölgedeki yatırımların geleceğinin ele alındığı seminerin ilk oturumunda Kerimli, katılımcılara Türkmenistan, Azerbaycan, Irak, İsrail ve Doğu Akdeniz deki rezervlerle ilgili detaylı bilgi verdi. Güney Kıbrıs açıklarındaki doğal gazın bölge için çok önemli bir rol oynadığını belirten Kerimli, bunun hem Türkiye ye ekonomik 1. Hazar Yaz Okulu öğrencileri TİKA da. 2. Hazar Yaz Okulu nun ikinci gününde SOCAR Türkiye Birinci Başkan Yardımcısı Samir Kerimli Güney Gaz Koridoru nun geleceğini anlattı. 3. TAP Türkiye Direktörü Cenk Pala Güney Gaz Koridoru hakkında sunum gerçekleştirdi. 4. HASEN Ekonomi ve Kalkınma Araştırmaları Merkezi Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Fatih Macit Türkiye ekonomisinin son 20 yılını yorumladı. katkıları olacağını hem de Kuzey ve Güney Kıbrıs arasındaki ilişkileri daha da barışçıl hale getirebileceğini ifade etti. BP Türkiye Başkan Yardımcısı Hakan Türker ise konuşmasında bölgedeki doğal gaz rezervlerinin önemine değindi. Hazar Bölgesi nin doğal gaz alanında dünyanın en büyük üreticilerinden biri olduğunu vurgulayan Türker, Türkiye nin bu bağlamda sadece transit bir ülke olmadığını aynı zamanda iyi bir alıcı olduğunu hatırlattı. Önümüzdeki 20 yılda enerji ihtiyacının giderek artacağını söyleyen Türker, 30

33 Güney Gaz Koridoru seminerinin ikinci oturumunda TAP Türkiye Direktörü Cenk Pala ve Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı (TPAO) Uluslararası Projeler Departmanı Proje Müdürü Ali Karakaya katılımcılarla buluştu. Başta TAP ve TANAP ın içinde yer aldığı, Azerbaycan doğal gazını Türkiye üzerinden Avrupa ya taşıyacak Güney Gaz Koridoru projesi, gaz fiyatları ve enerji alanında yapılan yatırımlar ve bunların geleceği masaya yatırıldı. TAP Türkiye Direktörü Cenk Pala, oturumda yaptığı konuşmada Ceyhan ı Rotterdam daki gibi bir enerji merkezine çevirmek istediklerini söyledi. Rusya ve Ukrayna da baş gösteren enerji krizine kadar, Avrupa Birliği nin Hazar ve Orta Doğu daki boru hattı projelerine önem vermediğine dikkat çeken Pala, Balkanlar ın enerji arzı ve güvenliği konusunda ise yapbozun kayıp bir parçası olduğunu söyledi. Güney Gaz Koridoru nun dünyanın en büyük projelerinden biri olduğunu, dünya enerji güvenliği konusunda ise Türkiye nin çok önemli bir konumda olduğunu belirtti. TANAP projesini tarihi bir adım olarak nitelendiren Türker, Azerbaycan ve Türkiye arasında imzalanan anlaşmaların önemine değindi. Prof. Dr. Bülent Aras SAM Başkanı Türkiye nin enerji transit hatları göz önünde bulundurulduğunda, birçok alanda geliştirmeye çalıştığı projeleri var. Fakat bu projeler yine reel politiğin, jeopolitiğin engelleriyle karşılaşıyor. Bence Türkiye nin yapması gereken, bu engellerin farkında olarak ve alternatifleri daha da çoğaltarak yeni siyasetler üretmek. Herhangi bir transit hat, herhangi bir enerji nakil hattının üzerine bütün yatırımlarını yapmak yerine ve herhangi bir ideolojik veya başka bir sebeple oraya teksif etmek yerine çeşitlendirme stratejisinin devam etmesi gerektiğini düşünüyorum. Hepimiz çok iyi biliyoruz ki Arap uyanışı olsun, Irak taki, Afganistan daki savaş olsun, Türkiye nin iyi niyetlerle yapmış olduğu enerji sektöründeki tüm hamleleri bir çırpıda sökebiliyor, yerinden edebiliyor. Bunlara da hazırlıklı olması lazım ve çeşitlendirmenin sürdürülmesi lazım. Hazar Yaz Okulu programı özellikle Orta Asya ve Kafkasya Cumhuriyetleri kardeş ülkeleri arasında, değişik branşlarda çalışan arkadaşların bir araya gelip fikir alışverişlerinde bulunması ve burada belli bir tecrübe edinmesi açısından çok önemli bir uygulama. TPAO Uluslararası Projeler Departmanı Proje Müdürü Ali Karakaya ise Türkiye nin milli petrol şirketi olan TPAO nun işleyişi, şimdiye kadar gerçekleştirilen projeler ve yatırımlara dair bilgi verdi. Güney Gaz Koridoru ve TANAP projelerinin avantajlarını anlatan Karakaya, TPAO nun 1990 ların başından itibaren Kazakistan, Azerbaycan ve Libya da aktif çalışmalar yaptığını söyledi. 3. GÜN Sertifika programının üçüncü gününde HASEN Ekonomi ve Kalkınma Araştırmaları Merkezi Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Fatih Macit Türkiye ekonomisinin son 20 yılını yorumladı larda Türkiye ekonomisinde bütçe açığının ciddi makro iktisadi sorun yarattığına değinen Dr. Fatih Macit, 2000 li yıllarda ekonomide bütçe disiplininin başarılı bir biçimde sağlandığını belirtti. Macit e göre, 2001 yılında yaşanan bankacılık krizinde edinilen tecrübeler ile Türkiye, 2008 krizinden derin yara almadan çıkmış, kriz sonrası Türkiye ekonomisi bir büyüme trendine girmiştir. Konuşmasında Türkiye nin enerji stratejisine de değinen Macit, Azerbaycan-Türkiye işbirliği ile geliştirilen TANAP ın Türkiye nin enerji ihtiyacının daha az maliyetle karşılanmasına olanak sağlayacağını söyledi. İkinci oturuma konuşmacı olarak katılan Prof. Dr. Kerem Alkin, 2008 yılındaki finansal krizin nedeninin deregülasyonlar olduğunu belirtti krizi sonrası büyüme rakamlarına da değinen Alkin, kriz sonrası küresel dengelerin değiştiğinin altını çizdi. Önümüzdeki 10 yılda ülke ekonomilerinin birlikte hareket etmesi EYLÜL 2013 SAYI 10 31

34 ANALİZ gerekliliğini vurgulayan Alkin, ayrıca Euro bölgesinin geleceği için Almanya nın daha etkin rol oynaması gerektiğinin üzerinde durdu.sunumların ardından Borsa İstanbul u ziyaret eden katılımcılar daha sonra Malta Köşkü nde Başbakanlık Yatırım Destek ve Tanıtım Ajansı (TYDTA) Başkan Yardımcısı Arda Ermut un hazırladığı Bölgesel Yatırımın Cazibe Merkezi Türkiye konulu sunuma katıldı GÜN Hazar Yaz Okulu nda ele alınan önemli başlıklarından bir diğeri de Hazar Bölgesi nde sürdürülebilir barış perspektifleriydi. HASEN Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Merkezi Uzmanı Doç. Dr. Mitat Çelikpala, Hazar Bölgesi nin tanımını ve bölgede sürdürülebilir barışa yönelik ana tehditleri masaya yatırdı. Sovyetlerin çöküşünden sonra bölgedeki yeni bir olgunun da uluslararasılaşma olduğuna dikkat çeken Çelikpala, bölgenin yeniden rekabete sahne olduğunu ve bu rekabetin yalnızca bölgeyi değil, tüm Avrasya bölgesini doğrudan etkilemekte olduğunu belirtti. 5. GÜN Yaz Okulu katılımcılarının bir sonraki adresi ise başkent Ankara ydı. Ankara programı çerçevesinde Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, Dışişleri Bakanlığı, Ekonomi Bakanlığı, TİKA, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve TBMM ziyaret edildi. Ziyaret sırasında Ulaştırma Bakanlığı Strateji Geliştirme Daire Başkanı Sefer Sakin, Dışişleri Bakanlığı Siyaset Planlama Daire Başkanı Ufuk Gezer, TBMM Genel Sekreteri İrfan Neziroğlu, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakan Yardımcısı Murat Mercan ve TİKA Başkan Yardımcısı Harun Tuncer birer sunum gerçekleştirdi. Katılımcılar daha sonra Dışişleri Bakanlığı Stratejik Araştırmalar Merkezi tarafından Ankara Palace Ulus ta düzenlenen akşam yemeğinde Azerbaycan, Gürcistan, Kazakistan, Kırgızistan, Moldova, Özbekistan, Rusya, Türkmenistan ve Ukrayna nın Ankara Büyükelçiliklerinden üst düzey temsilcilerle bir araya gelme fırsatı buldu. 6. GÜN Hazar Yaz Okulu sertifika programının ikinci haftasında bölgesel iletişim ağları 1. Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Büyükelçi Fatih Ceylan, bölgesel ulaşım ağları konulu bir sunum gerçekleştirdi. 2. Hazar yaz okulu katılımcıları Ankara programı çerçevesinde bakanlıkları ziyaret etti. türkiye, hazar bölgesi ile enerji alanında işbirliklerine önem veriyor ve enerji boru hatlarına ev sahipliği yapma konusunda çok istekli. mercek altına alındı. Bu kapsamda düzenlenen ilk oturuma Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Büyükelçi Fatih Ceylan, TOBB UND Genel Müdürü Selçuk Yılmaz ve Cambridge Üniversitesi nden Dr. Taleh Ziyadov konuşmacı olarak katıldı. Oturumda bölgesel ulaşım ağları, ulaşım maliyetleri, bölgesel işbirliği, alternatif rotalar gibi konular detaylı olarak incelendi. Katılımcılar sunumların ardından Marmaray Bölge Müdürlüğü ne ziyarette bulunarak Marmaray Projesi mühendisi Murat İlker den tüp geçit projesi ile ilgili bilgi aldı. Sertifika programı tüm hızıyla sürerken, katılımcılar günübirlik düzenlenen İstanbul şehir turunda yorgunluk attı. Rehber eşliğinde Topkapı Sarayı ve Ayasofya ya yapılan ziyaretlerin ardından üçüncü durak Kumkapı oldu. Buradaki öğle yemeği sonrasında katılımcılar özel tekneyle Boğaz turunun tadını çıkardı. 7. GÜN Hazar Yaz Okulu nun son gününde katılımcılar kendi hazırladıkları sunumları paylaştı. Yapılan münazaraların ardından Rixos Pera İstanbul Otel de bir resepsiyon düzenlendi. Resepsiyonda sertifikaları takdim edilen katılımcılar haftanın yorgunluğunu DJ performansı eşliğinde attı. 32

35 Samir Kerimli SOCAR Türkiye Birinci Başkan Yardımcısı Türk şirketleri TAP ve TANAP projelerinde ciddi rol alabilirler. Şu anda şirketlerin TANAP ile işbirliği yapmak için minimum 200 kilometre ve 42 inç boru hattı döşeme talebi var. Bakü-Tiflis- Ceyhan (BTC) Boru Hattı nda işbirliği yapmış herhangi bir Türk şirketi, TANAP ta da iş alabilecek. TANAP tan iş alan bu şirketler de ileride geliştirilecek doğal gaz boru hattı projelerinde rahat görev alabilecekler. Hazar Strateji Enstitüsü ilk kez bir Yaz Okulu programı düzenliyor. Buraya farklı ülke ve kültürlerden arkadaşların gelip Avrasya nın merkezi İstanbul da Hazar Bölgesi ni, Avrupa nın enerji konularını, Türkiye ve Avrupa yla ilgili geliştirilebilecek diğer projeleri konuşmalarını çok pozitif buluyorum. Hakan Türker BP Türkiye Başkan Yardımcısı Şu anda özellikle TANAP la ilgili konuşacak olursak, TANAP şu anda SOCAR liderliğinde götürülüyor. Bizim de BP olarak SOCAR la %12 lik bir anlaşmamız var. Ülkemizin ve bu bölgedeki diğer ülkelerin, Azerbaycan ın, Gürcistan ın Türkiye nin mümkün olan en fazla yatırımı alması, mümkün olan en fazla Türk iş gücünü kullanması, Türk sanayisini kullanması çok önemli. HASEN, BP için çok önemli bir partner. Burada güzel bir toplantı yapıldı. Özellikle katılımcı profiline baktığımız zaman bu bölgedeki, Asya nın muhtelif bölgelerinden gelen katılımcıların enerji ve diğer konularda bilgi sahibi olması, görüşlerini ifade etmeleri, kendi konularında daha fazla çalışma yapabilecek altyapıya sahip olmaları bence çok önemli. Dolayısıyla HASEN burada çok önemli bir iş yapıyor. Cenk Pala TAP Türkiye Direktörü Biliyorsunuz, Güney Koridoru nun inşa edilmesi, özellikle AB nin parçası olmamış Balkan devletlerinde bir enerji piyasası yaratılması için çok önemliydi. Elle tutulur bir projenin doğal gazla başlayarak gitmesi Balkan bölgesinin enerji piyasasında da yeni yapılanmaların önünü açacaktır. Bugüne kadar siyasi anlamda anlaşamayan bazı ülkelerin birbirlerine ihtiyacı olduğu ortaya çıkacak. Çünkü birlikte AB ye girecekler. Sonuçta TAP a da tespihin ipi gibi bakabilirsiniz. Boncukları dize dize gidiyor. Zaman içerisinde tüm Balkan ülkelerinin bunun parçası olacağını düşünüyorum. 2 Doç. Dr. Mitat Çelikpala KADİR HAS ÜNİ. ÖĞR.ÜY. HASEN Uzmanı TAP VE TANAP projelerinin dışarıdan dayatılması ya da desteklenmesinden ziyade bölgenin kendi kaynaklarıyla gerçekleştirilmesi önemli. Bu projelerin gerçekleşmesi sonuçta ekonomik zenginlikle dönüş sağlamasının ötesinde bölge ülkelerini birbirine bağlayacak ve bölge ülkeleri birbirini daha yakından tanıyacak. Bölgede sınırların kalkmasına katkı sağlayacak. Hazar Yaz Okulu çok önemli. Daha önce benzer toplantıları Batılılar, Amerikalılar farklı yerlerde yaptılar. Bu 1990 ların başından beri yapılıyordu ama HASEN gibi bölgenin kendisinden kaynaklanan yapılanmalar ilk defa ortaya çıkıyor ve bu yapılanmalar belli bir hedefle kendi güvenliği ve kendi geleceği ile ilgili tartışmaları ortaya atmak, en azından bir konsept üzere ilk defa yapılıyor. Yaz okulunda değişik ülkelerden farklı isimler var ve bunlar birbirlerinden farklılaşan perspektifleri tartışmalar çerçevesinde masaya koyuyorlar. Karşılıklı soru ve cevaplarla hem bu ülkelerin birbirlerini anlamaları hem de ortak bir vizyon geliştirmeleri mümkün olabilir. Bu programın çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bölgedeki en önemli eksiklik zaten bunun olmaması. HASEN in yaptığı faaliyetler de bu eksikliği kapatan önemli adımlardan bence. EYLÜL 2013 SAYI 10 33

36 ANALİZ Prof. Dr. Kerem Alkin İstanbul Ticaret Üniversitesi Ticari Bilimler Fakültesi İktisat Bölümü Başkanı Enerji açısından şanslı ülkeler var. Bir de Türkiye gibi enerji açısından yeterince şanslı olmayan ülkeler var. Yeterince şanslı olmayan ülkelere Almanya yı, kendi mecrasında Fransa yı, hatta İtalya yı da katabilirsiniz. Dikkat edin, Kıta Avrupası petrol ve doğal gaz açısından çok şanslı bir coğrafya değildir ve bu nedenle özellikle de petrol ve doğal gaz açısından en az Türkiye kadar dışa bağımlı coğrafyalardır. İşte bu noktada, eğer bu coğrafyalar birden fazla, birbirine alternatif olarak sayılabilecek farklı enerji imkanlarıyla yıllık enerji ihtiyaçlarını karşılayabilirlerse bunun çok büyük bir fırsat oluşturacağını düşünüyorum. Hazar Strateji Enstitüsü çatısı altında özellikle Kafkasya, kuzeydeki komşular ve Orta Asya Türk Cumhuriyetleri ile ekonomik, siyasi ve kültürel anlamda işbirliğini güçlendirmek; genç akademisyenler, bürokratlar, siyaset insanları ve belki kendi ülkelerinde önümüzdeki dönemde siyasette rol üstlenme ihtimalleri olan birtakım genç insanlarla bu tür bir organizasyon gerçekleştirmek çok önemli. Çünkü ülkeler ve toplumlar arasında önyargıları, bu yönüyle bakıldığı zaman yanlış anlaşılmaları veya doğru bilinen yanlışları düzeltmek gerekiyor. Bu platformlara bu tür yanlışları düzeltme, birbirini anlama, işbirliği fırsatlarını değerlendirme açısından çok önem veriyorum. Selçuk Yılmaz TOBB UND Genel Müdürü Taşımacılık tek taraflı bir iş değil. Taşımacılık özellikle yükleyenin, transit geçilen ülkenin, taşımacılığın son bulduğu ülkenin, taraflarının aynı vizyona sahip olmasını gerektiren bir yapıya da sahip. Özellikle ticaretin geliştirilmesine yönelik bu tür programlar çok önem arz ediyor. Bu anlamda bu ülkelerdeki etkin düşünceyi oluşturan yapıların, ticaretin geliştirilmesine yönelik bir vizyonun olması fayda sağlar. Dr. Taleh Ziyadov CambrIdge Üniversitesi Türkiye kamuoyunu Hazar konusunda daha çok bilgilendirmek bence önemli. Bu anlamda Hazar Strateji Enstitüsü nün yaptığı bu çalışma çok büyük bir katkı sağlayacaktır. Hazar Bölgesi aslında daima Türkiye nin yakınında, bir ortağı olmuştur. Bu yüzden bölge, Türkiye nin geleceği için çok önemlidir. Bu tür organizasyonların devam etmesi gerekli. YAR. DOÇ. DR. Zakir Chotaev Kırgızistan MANAS ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM GÖREVLİSİ Yaz Okulu çok ilginç bir programdı. Çok önemli konular burada gündeme geldi. Konusunda uzman insanlarla bir araya gelme fırsatı bulduk. Çok faydalıydı, katıldığım için memnunum. 34

37 Katılımcılar İstanbul Borsası nı görme fırsatı buldu. Nino Samvelidze GÜRCİSTAN STRATEJİ ENSTİTÜSÜ PROJE MÜDÜRÜ Öncelikle, dünyanın farklı ülkelerinden, farklı altyapılarda pek çok genç insanı İstanbul da bir araya getirerek, Hazar Bölgesi yle ilgili paylaşımlarda bulunabilmemiz için bize bu eşsiz fırsatı sunan Hazar Strateji Enstitüsü ne teşekkür ediyorum. Bu tür girişimlerle bölgesel işbirliğinin sağlanması ve ülkeler arasında iyi ilişkilerin güçlenmesi çok önemli. Bir Gürcistan vatandaşı olarak Hazar Bölgesi yle bağlantılı ilk kez böyle bir fırsat yakaladım. Enstitünün bu girişiminin çok başarılı olduğunu düşünüyorum ve gelecekte bu projelerin büyük başarılar getireceğine inanıyorum. Murad İsmayilov Azerbaycan DİPLOMASİ AKADEMİSİ ÖĞRETİM GÖREVLİSİ Artık küreselleşen bir dünyada yaşıyoruz. Böylesi bir dünyada Hazar Bölgesi hakkında konuşabilmek çok güzel. Yaz Okulu, dünyanın birçok ülkesinden insanları bir araya getirmesi ve belirli bir seviyede iletişim kurabildiğimiz ülkelerden insanlarla tartışabilmek açısından çok önemliydi. Bu anlamda Hazar Strateji Enstitüsü nün bölgenin farklı ülkelerinden, farklı alanlar, iş tecrübeleri ve yaş gruplarından insanları bir araya getirmesi, katılımcıların birbirleriyle iletişime girmesine olanak sağladı. İlk kez bölgeden aralarında büyükelçilerin, asistanların, profesörlerin bulunduğu, yüksek kalitede katılımcılarla bir araya gelme fırsatı buldum. Türkiye nin bölgeyle ilgili fikirlerini dinlemek bizim için çok büyük bir fırsattı. DR. Roman Rukomeda Ukrayna STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ BAŞ UZMANI İnternetten ya da diğer kaynaklardan bilgi aldığınızda aslında o ülkenin resmini tam olarak çizemiyorsunuz. Buraya, bu yüksek düzeydeki etkinliği düzenleyen enstitüye geldiğinizde ise Türkiye nin enerji, ekonomi ve siyaset gibi farklı alanlarda ne kadar gelişmiş olduğunu görüyorsunuz. Bu resme içeriden baktığınızda her şeyin tamamen farklı olduğunu görüyorsunuz. Bence bu program çok iyi bir başlangıç oldu. Katılımcılar ülkelerine döndüklerinde buradaki kazanımlarını diğerleriyle paylaşacaklar. Böylece Türkiye, komşu ülkeler ve Hazar Bölgesi yle işbirliği sağlanabilecek. Shamkhal Abilov Azerbaycan KAFKAS ÜNİVERSİTESİ ÖĞRETİM GÖREVLİSİ Bence çok yararlı bir programdı. Eğer davet edilirsem Hazar Strateji Enstitüsü nün düzenlediği programlara katılmaktan büyük memnuniyet duyarım. Sanıyorum ki herkes Hazar Yaz Okulu na katıldığı için memnundu ve burada pek çok şey öğrendi. Katılımcılar programın altıncı gününde Marmaray Bölge Müdürlüğü nü ziyaret ederek tüp geçit projesi ile ilgili bilgi aldı. Giorgi Badridze Gürcistan ın İngiltere Eski Büyükelçisi Hazar Yaz Okulu çok başarılı geçti. Program, değerli uzmanları ve politikacıları bir araya getirdi yıl sonra yeniden Türkiye de olmak çok güzeldi. Programa seçilen katılımcıların çoğu Türkiye ye profesyonel olarak bağlı kişilerdi. Sertifika programı son derece tatmin ediciydi. Çok ilginç tartışmalar vardı. Programa katıldığım için çok memnunum. Buradaki katılımcılarla tanışmış olmak çok güzeldi. Bize bu fırsatı sunduğu için Hazar Strateji Enstitüsü ne teşekkür ediyorum. EYLÜL 2013 SAYI 10 35

38 Hazar Yaz Okulu katılımcıları üst düzey temsilcilerle bir araya gelme fırsatı buldu. Kuralay Nurbek APA ULUSLARARASI İLİŞKİLER UZMANI Öncelikle bu etkinliği düzenleyen Hazar Strateji Enstitüsü ne beni davet ettikleri için çok teşekkür ederim. Çalıştığım akademi ve Hazar Strateji Enstitüsü arasındaki işbirliği bu yıl Nisan ayında başladı. Taraflar arasında bir işbirliği anlaşması imzalandı. HASEN, Mayıs ayında 6 ncısı düzenlenen Astana Ekonomik Forumu na davet edildi. Yaz Okulu nun çok iyi organize edildiğini düşünüyorum. Yaz Okulu genç araştırmacıların ve akademisyenlerin bir araya gelerek düşüncelerini paylaşabilecekleri bir platform sundu. DR. Evgeniy Bakhrevskiy Rusya STRATEJİK ARAŞTIRMALAR ENSTİTÜSÜ BAŞ UZMANI Saygın kişileri bir araya getirip konuşma fırsatı sunabilmek çok önemli bir şey. Şu anda Hazar Bölgesi ndeki her ülkenin farklı yaklaşımları var. Bu bağlamda, bölgeyle ilgili konuları konuşabilmek, uzmanlarla bir araya gelebilmek ve fikir alışverişi yapabilmek çok güzeldi. Bunun için Hazar Strateji Enstitüsü ne çok teşekkür ederim. Joshua Bartlett ABD BÜYÜKELÇİLİĞİ STAJYERİ Hazar Strateji Enstitüsü nün düzenlediği Yaz Okulu sertifika programı birçok açıdan önem taşıyor. Aralarında en çok öne çıkan ise daha önce birbirleriyle iletişim kurma şansı olmayan insanları bir araya getirebilmiş olması. Bölgenin birçok farklı ülkesinden gelen katılmcıların bilgi paylaşımında bulunması gerçekten çok önemliydi. Kerimguly Geldiyev TÜRKMEN DEVLET EKONOMİ VE İŞLETME ENSTİTÜSÜ ÖĞRETİM GÖREVLİSİ Hazar Yaz Okulu programı özellikle Orta Asya ve Kafkasya Cumhuriyetleri, kardeş ülkeleri arasında, değişik branşlarda çalışan arkadaşların bir araya gelip fikir alışverişinde bulunması ve burada belli bir tecrübe edinmesi açısından çok güzel bir çalışmaydı. 36

39 ANALİZ DEVLETİN ZİRVESİ HAZAR DAYDI EYLÜL 2013 SAYI 10 37

40 ANALİZ 1 Hazar Bölgesi art arda önemli toplantı ve ziyaretlere ev sahipliği yaptı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan aynı anda bölgedeydi. Cumhurbaşkanı Azerbaycan a, Başbakan ise Türkmenistan a önemli ziyaretler gerçekleştirdi. Eş zamanlı ziyaretlerde önemli işbirliklerine imza atıldı. YAZI: SELİN ŞEN SALTAŞ, RÖPORTAJLAR: SELİN ŞEN SALTAŞ, AYHAN GÜCÜYENER 2 Geçtiğimiz ay hem Cumhurbaşkanı Abdullah Gül hem de Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Hazar Bölgesi nde önemli temaslarda bulundu. Azerbaycan ın ev sahipliğinde düzenlenen Türk Dili Konuşan Ülkeler İşbirliği Konseyi Üçüncü Zirvesi nde Türkiye yi Cumhurbaşkanı Abdullah Gül temsil etti. Cumhurbaşkanı Gül e Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ile Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım ın eşlik ettiği zirvede önemli kararlar alındı. Gebele kentinde 16 Ağustos 2013 tarihinde düzenlenen ve Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev in ev sahipliğini yaptığı zirvede Kazakistan ı Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev, Kırgızistan Cumhuriyeti ni Cumhurbaşkanı Almazbek Atambayev CUMHURBAŞKANI ABDULLAH GÜL VE BAŞBAKAN RECEP TAYYİP ERDOĞAN TÜRK DÜNYASI LİDERLERİYLE BULUŞARAK ULAŞTIRMA, GÜMRÜK, KÜLTÜREL VE TİCARİ ANLAMDA BİRÇOK ÖNEMLİ KARAR ALDI. temsil etti. Ev sahibinin daveti üzerine Türkmenistan dan ise Başbakan Yardımcısı Sapardurdu Toylıyev toplantıya katılım sağladı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül zirve kapsamında, Türk dünyası liderleriyle ikili temaslarda bulundu. Gül, ev sahibi mevkidaşı İlham Aliyev ve Kırgızistan Cumhurbaşkanı Almazbek Atambayev ile bir araya geldi. Oldukça sıcak atmosferde geçen görüşmelerde liderler ikili ilişkilerin seyrinden duydukları memnuniyeti dile getirdi. Gül, Bu toplantılar vesilesiyle tüm Türk Cumhuriyetleri arasındaki dayanışma, işbirliği ve ortak projeleri hep beraber gerçekleştirme, kültürel işbirli- 38

41 3 ğimizi güçlendirme konusunda çok önemli kararlar alıyoruz. Önemli ilerlemeler oluyor. Bundan büyük bir memnuniyet duyuyoruz dedi. ULAŞTIRMA VE GÜMRÜKTE YENİ DÖNEM Konseyin toplantısında, önemli işbirliği kararlarına imza atıldı. Devlet Başkanları, yayınladıkları ortak bildiride Türk dili konuşan halkların ortak tarih, dil, kimlik ve kültürden kaynaklanan dayanışmalarını güçlendirme niyetlerini yineledi ve ilişkileri derinleştirme yönündeki kararlılıklarını bildirdi. Bu yılki tema olarak belirlenen Ulaştırma başlığı zirvenin en önemli gündem maddesiydi. Batı Avrupa ile Doğu Asya yı birbirine bağlayacak olan ve tarihi İpek Yolu nun yeniden canlandırılması olarak tanımlanan karayolu, demiryolu ve liman projelerine verilen önemin altı çizildi. Konseye üye ülkelerin Ulaştırma Bakanları tarafından daha önce imzalanan Ulaştırmanın Geliştirilmesi üzerine Ortak İşbirliği Protokolü ile Bakü, Aktau, Samsun Limanları Arasında İşbirliği ve Kardeş Liman İlişkisi Kurulmasına Yönelik Mutabakat Zaptı na atfedilen önem ise bir kez daha vurgulandı. Tarihi İpek Yolu nun canlandırılması olarak tanımlanan projeler kapsamında, Doğu-Batı 1. Bu sene Aliyev in ev sahipliği yaptığı Türk Dili Konuşan Ülkeler Konseyi ne üye Azerbaycan, Türkiye, Kazakistan ve Kırgızistan olmak üzere dört ülke var. 2. Başbakan Erdoğan ve Türkmenistan Devlet Başkanı Berdimuhamedov bu ziyeret ile dostluklarını pekiştirdi. 3. Türk Dünyası liderleri zirve sonrası yemekte de bir araya geldi. ulaştırma koridorunun, diğer bir deyişle Merkez Koridor un geliştirilmesi öngörülüyor. Projelerin en önemli ayağını Azerbaycan ile Türkiye tarafından yürütülen Bakü-Tiflis- Kars Demiryolu oluşturuyor. İpek Rüzgarı Blok Tren ve Marmaray projesinin de tamamlanmasıyla birlikte Batı Avrupa dan çıkan bir tren kesintisiz olarak Hazar kıyılarına, Aktau Limanı üzerinden Şanghay a, son nokta olarak ise Seul e kadar ulaşabilecek. Türk konseyi ülkeleri arasında ulaştırmaya ek olarak gümrük işbirliği konusunda da önemli adımlar atıldı. Ülkeler arasında ihracat ve ithalat süreçlerinin basitleştirilmesi, modern ve bilgi teknolojilerine dayalı ulaştırma süreçlerinin hayata geçirilmesi kararlaştırıldı. KÜLTÜR, EĞİTİM VE ULUSLARARASI ARENADA İŞBİRLİĞİ Liderler hem eğitim hem de kültür alanında entegrasyonun sağlanması, halkların birbirine yakınlaştırılması konusunda çalışmalar yapılmasıyla ilgili görüş birliğine vardı. Türk dili konuşan ülkelerin diasporaları arasında sıkı işbirliğinin yanı sıra bölgedeki dondurulmuş sorunların çözümüne yönelik talepler toplantı sonunda yayımlanan ortak bildiride yer aldı. Ortak bildiride, Karabağ sorununun Azerbaycan Cumhuriyeti nin egemenliği, top- EYLÜL 2013 SAYI 10 39

42 ANALİZ rak bütünlüğü ve sınırlarının dokunulmazlığı temelinde çözülmesi gerektiği vurgulandı. Türk devletleri, kalıcı istikrarın ve bölgesel işbirliğinin önünde başlıca engellerden birini oluşturan Ermenistan-Azerbaycan Dağlık Karabağ sorununun çözümünün Avrasya coğrafyasında barış, istikrar ve refahın sağlanması yönünde kayda değer bir ilerleme oluşturacağına dair inançlarını teyit etti. BAŞBAKAN ERDOĞAN TÜRKMENİSTAN DAYDI Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ün Azerbaycan ziyareti sırasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ise Türkmenistan daydı. Günübirlik çalışma ziyaretinde bulunmak üzere Hazar Denizi kıyısındaki Türkmenbaşı şehrine giden Erdoğan ı Uluslararası Türkmenbaşı Havalimanı nda Devlet Başkanı Gurbanguli Berdimuhamedov bizzat karşıladı. Erdoğan ile Berdimuhamedov un baş başa yaptıkları görüşme samimi bir atmosferde geçti. Başbakan Erdoğan, Türkmenistan da bulunmaktan son derece mutluluk duyduklarını belirtti ve Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ün selamlarını iletti. Cumhurbaşkanı Gül ün Türk Konseyi Zirvesi için Azerbaycan da bulunduğunu anımsatan Başbakan Erdoğan, önümüzdeki yıl bu zirvenin Türkiye de yapılacağını ifade etti ve Devlet Başkanı Berdimuhamedov u Türkiye ye davet etti. Başbakan Erdoğan, Türkmenistan da Türk şirketlerine hazırlanan zemini takdirle karşıladıklarını ifade ederek iki ülke arasındaki tarihi, kültürel, askeri, siyasi, ekonomik ve ticari ilişkilere verdikleri önemin de altını çizdi. İlişkilerin artarak devam ettiğini vurgulayan Erdoğan, 2013 yılının ilk yarısında ticaret hacminin yüzde 23 oranında artarak, 2 milyar dolar seviyesine ulaştığını hatırlattı ve İlişkilerimiz bir millet iki devlet inancı ortamında gelişiyor. Türk şirketleri Türkmenistan da altyapı ve üstyapı projelerinde daha fazla yer almak istiyor. Hazar ın kıyısındaki tersane çok önemli. Türkmenistan ı güçlendirecek ifadelerini kullandı. Türkmenistan Devlet Başkanı Gurbanguli Berdimuhamedov da Türkiye ile ilişkilerini geliştirme konusunda kararlı olduklarını ifade ederek enerji, ulaşım, iletişim, tekstil ve inşaat alanında çok sayıda projeye imza atıldığını anımsattı. Bu projelerde Türk şirketlerine öncelik tanıdıklarını belirten Gurbanguli Berdimuhamedov iki ülke arasında kültür ve 1 1. Başbakan Erdoğan Türkmenistan da Türk şirketlerine sağlanan yatırım zemininden memnun olduğunu belirtti. 2. Türkmenistan Devlet Başkanı Gurbanguli Berdimuhamedov, Başbakan Erdoğan a maket üzerinde ülkedeki projeleri tanıttı. 3. Erdoğan ve Berdimuhamedov, Türkmenbaşı Uluslararası Deniz Limanı nın temelini birlikte attı. 4. Cumhurbaşkanı Gül, Aliyev ve Atambayev ile konferansı izliyor. 5. Cumhurbaşkanı Gül ve Kazakistan Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev. 2 eğitim alanındaki ilişkilerin mükemmel düzeyde olduğunu söyledi. Türkiye nin turizm sektöründe iyi bir konumda olduğunu ifade eden Berdimuhamedov, bu nedenle Hazar kıyısında kurulmakta olan turizm bölgesi Avaza da Türk şirketleri ile çalıştıklarını kaydetti. AVRUPA İLE ASYA YI BAĞLAYACAK LİMANIN TEMELİ ATILDI Başbakan Erdoğan ile Devlet Başkanı Berdimuhamedov, Avrupa ile Asya yı birbi- 40

43 3 4 zaman zarfında büyük ilerleme kaydettiğine, bölgenin parlayan yıldızlarından biri haline geldiğine işaret ederek, Biz Türkmenistan ı ata yurdumuz olarak görüyoruz. Türkmenistan ın her başarısından en az Türkmenistan kadar büyük bir gurur duyuyoruz. Bölgemizde barışın kalıcı olması, refahın, istikrarın, huzurun daha fazla artması için birlikte çalışmaya, üretmeye ve işbirliğini güçlendirmeye devam edeceğiz diye konuştu. Türkmenbaşı Deniz Limanı nın, yeniden inşa edilen İpek Yolu üzerinde çok önemli bir durak olduğunu söyleyen Erdoğan, Asya dan Avrupa ya uzanan yol güzergahında, bu limanın çok büyük bir önem kazanacağını ifade etti. rine bağlayacak Türkmenbaşı Uluslararası Deniz Limanı nın temelini birlikte attı. Başbakan Erdoğan ve Berdimuhamedov inşaat alanına aynı makam arabasıyla gitti. Başbakan Erdoğan a, yol boyunca Türk ve Türkmenistan bayrakları sallayan Türkmenistan vatandaşları sevgi gösterisinde bulundu. Alandaki kalabalık, Erdoğan ve Berdimuhamedov a Yaşaşın Türk ve Türkmen dostluğu tezahüratları yaptı. Başbakan Erdoğan, burada yaptığı konuşmada ise, Türkmenistan ın çok kısa TÜRKMENBAŞI ULUSLARARASI DENİZ LİMANI ASYA VE AVRUPA NIN LOJİSTİK ÜSSÜ OLMA İDDİASINDA. LİMAN YENİ İPEK YOLU NUN ÖNEM BİR DURAĞI KONUMUNDA BULUNUYOR. 5 Türkmenistan Devlet Başkanı Berdimuhamedov ise liman inşaatında Türk şirketlerin başarısının uluslararası uzmanlar tarafından tescillendiğini kaydederek, bundan dolayı bu projeyi bir Türk şirketine verdiklerini vurguladı. Konuşmaların ardından, Erdoğan ve Berdimuhamedov, Uluslararası Türkmenbaşı Deniz Limanı nın ana yazıtını imzaladı. İmzaladıkları ana yazıtı bir kutu içerisinde liman temeline atan Erdoğan ve Berdimuhamedov daha sonra limana ilk harcı döktüler. Yaklaşık 1,5 milyar dolar maliyete inşa edilecek dev projenin, 4 yılda tamamlanması bekleniyor. EYLÜL 2013 SAYI 10 41

44 ANALİZ BÜYÜKELÇİ HALİL AKINCI TÜRK KONSEYİ GENEL SEKRETERİ Tarihi İpek Yolu, Vasco dö Gama nın Ümit Burnu ndan dönmesinden sonra 15. yüzyılın sonundan itibaren önemini yavaş yavaş kaybetti. Bu kervan yolu, yükte hafif pahada ağır malların taşındığı ve son derece önemli bir yoldu. Bununla beraber Orta Asya daki şehirler de önemlerini kaybetti ve birçoğu bu nedenle ortadan kayboldu. Şimdi yapılan ise transit ticareti arttırma çabasıdır. Eğer Çin in kuzeybatısından bir mal deniz yoluyla sevk ediliyorsa Avrupa ya varışı kilometre; tarihi İpek Yolu ndan sevk edilirse kilometre olacak. Bu bir avantaj. Üstelik bu güzergahta çağdaş demir yolları, kara yolları, deniz yolları bulunuyor. Gayet süratli ve ucuz taşıma yapmak mümkün. Bizim amacımız bölgedeki konteyner taşımacılığını çok modlu şekilde gerçekleştirmek. Bu taşımacılık tabii ki demir yolu ve kara yolu ağırlıklı olacak. Konteynerler Hazar kıyısındaki Kazakistan ın Aktau Limanı na getirilecek, buradan deniz yoluyla Bakü Limanı na, oradan da Bakü-Tiflis-Kars demir yoluyla Türkiye ye ulaşmış olacak. Türkiye den Avrupa ya ise Marmaray vasıtasıyla bağlanacak. Dolayısıyla Doğu dan Batı ya, Batı dan Doğu ya Orta Asya yı kat ederek Çin den Avrupa ya kadar uzanan bir yoldan bahsediyoruz. Bu güzergahı oluşturacak projelerin altyapı çalışmaları epey ilerlemiş vaziyette. Malların sınırlardan serbest ve sorunsuz geçişine ilişkin sorunları da halletmeye çalışıyoruz. Türk Keneşi çok uzun vadeli bir proje de ilan edilen bağımsızlığa kadar her ülkenin, o zamanki konjonktür çerçevesinde oluşmuş bağlantıları vardı. Biz aramızdaki işbirliğini, bu bağlantıları da göz önünde bulundurarak geliştirmek zorundayız. Bizim metodumuz öncelikle işbirliğinin önündeki engelleri saptayarak bu engelleri ortadan kaldırmak, daha sonra işbirliğini her alanda geliştirmek. Mesela gümrük kapılarındaki bekleme sürelerinin uzunluğu önemli bir engel teşkil ediyor. Bu nedenle üye ülkelerimizin gümrük alanındaki fiziki ve mevzuat altyapılarını geliştirip uyumlaştırarak bu alandaki işbirliğini ilerletmeyi amaçlıyoruz. Bu konuyu elbette ulaştırma alanındaki işbirliğiyle beraber değerlendiriyoruz. Öte yandan, yatırım ortamının iyileştirilmesi meselesi de gündemimizde. O konuda da çalışmalarımız sürüyor. TÜRK KONSEYİ, BÖLGEYİ YENİDEN İPEK YOLU HALİNE GETİREREK DÜNYADA GEMİ YOLUYLA YAPILAN TAŞIMACILIĞI YENİDEN İPEK YOLU GÜZERGAHINA ÇEKMEYİ AMAÇLIYOR VE BU ALANDA GÜMRÜK BİRLİĞİ VE ORTAK MEVZUAT OLUŞTURMA ÇALIŞMALARI SÜRÜYOR. Şimdi hep sanılıyor ki 1000 yıldır değişik yönlere yönelmiş olan devletler 20 yılda tamamıyla yön değiştirecekler. Bu doğru değil; mümkün de değil. Yavaş yavaş hem bir yandan komşularıyla ve dış dünyayla ilişkilerini geliştirirken bir yandan da kendi aralarındaki ilişkileri geliştirecekler. Biz bunun temellerini hazırlamaya çalışıyoruz. Bu sürece, özel sektörün katılımının sağlanmasına da önem veriyoruz. Nitekim, bu amaçla daha ilk Zirve sırasında kurulmuş bir İş Konseyimiz var. İş Konseyi çerçevesinde iş adamları arasındaki ilişkileri arttırmaya çalışıyoruz. Türk Konseyi nin kurulduğu 2009 yılından günümüze kadar Üye Ülkelerimiz arasında, her alanda olduğu gibi, ekonomik sahada da belli ilerlemeler kaydedildi. Sonuçta bu projenin uzun soluklu bir proje olduğunu unutmamak gerekir. Türk Konseyi ni AB ile karşılaştırmak isteyenler var. Olaya şöyle bakmak lazım: AB şu anda siyasi ve ekonomik bir yapı; ancak nüvesini Almanya ile Fransa nın kavgasına ebediyen son vermek amacıyla kurulan kömür-çelik birliği oluşturuyordu. Yani ekonomik olarak başladı, nihayet siyasi bir yapıya dönüştü. Avrupa içindeki ulaştırma ağının gelişmişliğine ve sahip oldukları kültürel yakınlıklarına rağmen bu aşamaya gelmeleri 50 yılı buldu. Bizim de Türk Konseyi olarak nihayetinde AB ye benzer bir yapılanmaya kavuşmamız beklenebilir. Bu yapı, Üye Ülkelerimizin egemenliklerinden fedakarlık etmeden, ortak çıkarları olan noktalarda birlikte hareket etmelerini sağlayacak nitelikte bir oluşum olacaktır. 42

45 PROF. DR. BÜLENT ARAS STRATEJİK ARAŞTIRMALAR MERKEZİ BAŞKANI Bunlar birbirini takip eden ziyaretler silsilesinin son halkası. Kafkaslar ve Orta Asya Türkiye için önemli bir coğrafya. Bu coğrafyayı ilgilendiren hemen her gelişmede Türkiye aktif olarak o coğrafyanın içerisinde pozitif katkı yapacak bir perspektif sunuyor. İki ziyaretin iki farklı perspektifi var aslında. Türkmenistan ziyareti, bölgenin yeniden ekonomik yapılanmasıyla alakalı. Türkiye nin bu ekonomik yapılanmada hem payını alması hem de bu yapılanma sürecinin içinde olmasının sonucuydu. Diğeri ise Türk Konseyi nin derinleşmesi, faaliyetlerini çeşitlendirmesi ve ortak çalışma anlayışının bir anlamda nihayete erdirilmesi için yapılan bir çalışmaydı. Bir taraftan bölgenin kendi içerisinde bölgesel oluşumuna katkı sağlayan, diğer taraftan bölgenin ekonomik yapısıyla alakalı bu ziyaretten oldukça pozitif sonuçlar elde edildi. Türk Konseyi nin, kurulduğu coğrafyayı ilgilendiren sorunlarla ilgili aktif bir platform haline dönüşmesi ve bu coğrafyadaki ülkelerin, dünyanın geri kalan coğrafyalarındaki sorunlarla ilgili perspektiflerini de ortaya koyması açısından önemliydi. Diğer taraftan Türkiye nin çok uzun zamandır uygulamaya çalıştığı bölgesel politikasında bir ilkesi var: Üst düzey siyasi diyalog. Bu üst düzey siyasi diyaloğun da bir anlamda somutlaşmış bir parçası oldu. Türkmenistan ziyaretine değinecek olursak, Türkmenistan, Azerbaycan, Kazakistan büyük ölçüde yeraltı kaynaklarıyla dolu, doğal gaz ve petrol kaynaklarıyla zenginleşen ülkeler. Bu ülkeler bu zenginleşmeyle ilgili elde ettiği kaynakları aynı zamanda petrol ve doğal gaz sonrası ekonominin oluşumu için de kullanıyorlar ve liman inşaatı bu açıdan çok önemliydi. Petrol ve doğal gaz sonrası ekonomi oluşumunda da Türkiye nin aktif olarak rol alması geleceğe yönelik altyapının oluşturulmasının bir sonucuydu. PROF. DR. BEKİR GÜNAY HAZAR STRATEJİ ENSTİTÜSÜ UZMANI Türk Konseyi ni Türki cumhuriyetlerle olan 20 yıllık ilişkileri açısından önemli bir mihenk taşı olarak kabul etmek lazım. Aşağı yukarı 100 yıl önce İsmal Gaspıralı nın dilde, fikirde, işte birlik dediği sürecin ete kemiğe bürünmüş hali. Türk Konseyi nde, daha gerçekçi olarak bu işte biz de varız diyen Kırgızistan, Azerbaycan, Kazakistan ve Türkiye nin aktif rol aldığı bir oluşum kuruldu ve bu konsey her sene kendine bir gündem belirleyip bu gündemi icraya dökmeye başladı. 20 yılda Türkiye nin Avrasya da, ayakları yere daha sağlam basan politikası ve buna paralel olarak da Türk cumhuriyetlerinin bu politikaya olan olumlu yaklaşımıyla karşı karşıya geliyoruz. Türk Konseyi Zirvesi nde Türkmenistan ın Başbakan Yardımcısı seviyesinde temsil edilmesi de önemli. Mütevazı ama bence büyük adımlar atılıyor. Hamasetten öteye daha realist politikaların hayata geçtiğini görüyoruz. Şu andan itibaren 3. aşama dediğimiz, özellikle ulaştırma alanından oluşan, klasik tarihsel İpek Yolu nun ete kemiğe büründüğünü düşünüyorum. orta asya da yer altı kaynaklarıyla zenginleşen ülkelerin kaynaklarını dünyaya rahatça satması ve gelişimini sürdürmesi adına yeni limanlar ve ulaştırma projeleri büyük önem taşıyor. EYLÜL 2013 SAYI 10 43

46 ANALİZ Özbekistan Cumhuriyeti nin ekonomik durumu 44

47 İslam Karimov, son yıllarda ülkesini dünyaya açarak yabancı yatırımlar çekmeyi ve ihracatı artırarak ülke refahını yükseltmeyi amaçlıyor. Bu noktada Özbekistan dış ticaret ağırlıklı politikası ile bölgedeki iddiasını güçlendiriyor. Ülkede birbiri ardına organize sanayi bölgeleri, lojistik üsler ve ulaştırma projeleri hayata geçiriliyor. GÖKHAN ÇAY Küresel ekonomide devam eden ciddi sorunlara rağmen, Özbekistan 2012 yılında ekonomisini sağlam bir şekilde geliştirmeye devam etmiş ve halkın yaşam standardında sürekli bir artış sağlayarak dünya pazarındaki konumunu güçlendirmiştir. Ülkede Gayri Safi Milli Hasıla yüzde 8,2, sanayi üretimi hacmi yüzde 7,7, tarım yüzde 7, perakende ticaret hacmi yüzde 13,9 oranında artış gösterdi. Ekonomide, makroekonomik istikrar ve denge sağlandı. Özbekistan uluslararası ekonomik işbirliğinde aktif yer alıyor. Halihazırda Almanya, ABD, İngiltere, Japonya, Fransa, İtalya, Güney Kore Cumhuriyeti, Türkiye ve Çin gibi dünyanın önde gelen ülkeleri ile dinamik ilişkiler geliştiriyor. Özbekistan ın dış ticaret politikasının temellerinden biri de ulusal ekonominin rekabet gücünün artırılması, ülkenin ihracat potansiyelinin geliştirilmesi ve büyümesini amaçlayan bütüncül bir programın oluşturulması ve uygulanması. Bu kapsamda şu an 80 den fazla ülkeye ihracat yapılıyor. EYLÜL 2013 SAYI 10 45

48 ANALİZ 1 2 İhracat hacmi önemli ölçüde (yüzde 11,6 oranında) artış göstermiştir. İhraç edilen ürünlerin yapısı ve kalitesi iyileştiriliyor. Bundan dolayı, ihraç edilen ürünlerin yüzde 70 ten fazlası hammadde olmayan hazır üretilmiş ürünlerden oluşuyor. Ülkede 2012 yılında dış ticaret hacmi 1 milyar 120 milyon dolardan fazla oldu. 3 Ülkenin kendi üretimini artırması sayesinde ayakkabı, alkollü ve alkolsüz içecekler ve yakıt dahil birçok ürün ithalatının hacmi düştü ve gıda ürünleri, tüketim mallarının ithalatı ise iki kat azaldı. Toplam ithalatın yaklaşık yüzde 74 ünü ülkenin ekonomik gelişiminde stratejik hedeflerine uyum gösteren donanım, ekipman ve endüstriyel ürünlerin ithalatı oluşturuyor. Enflasyon yüzde 7 oranını geçmeyip, hedeflenen seviyede kaldı yılında ülkenin ekonomisinin gelişmesinde en büyük etkiyi ana sermayeye yapılan ve devamlı büyüyen yatırımlar gösterdi. Bu yatırım türü ülkenin Gayri Safi Milli Hasılası nın yüzde 22,9 unu oluşturdu. Geçen seneye göre yüzde14 artışla ülkeye 11,7 milyar dolar yerli ve yabancı yatırım yapılmıştır. Bununla birlikte 2,5 milyar doları geçen yatırımların yüzde 22 sini yabancı yatırımlar oluşturuyor. Bu yatırımların yüzde 80 ini doğrudan yabancı yatırımlar teşkil ediyor. 1. Angren şehri, Özbekistan kömür endüstrisinin merkezi. 2. Navoi Serbest Endüstri Bölgesi nde kurulması planlanan yüksek teknoloji projelerinden biri. 3. Semerkand da patates satan bir kadın. 4. Semerkand da bir açık pazar alanı. 5. Navoi Elektrik Santrali Bugünlerde, ülkenin üretim potansiyelinin modernleştirilmesi projelerinin gerçekleştirilmesinde, Navoi Serbest Endüstri Bölgesi ve Angren Serbest Endüstri Bölgeleri önemli bir rol oynuyor. Serbest bölgelerin oluşturulması, bölgesel kalkınma politikalarında dış pazar odaklı yüksek verimli üretim yerleri kurulmasında, modern lojistik sistemlerinin ve ulaştırma altyapısının hazırlanmasında yeni bir adım. Yapılan yatırımların hacmine göre Navoi ve Angren Serbest Endüstri Bölgelerinde kurumlara geniş bir yelpazede vergi ve gümrük ayrıcalıkları tanıyor, garantili altyapı ve iletişim imkanları sağlanıyor. Navoi Serbest Endüstri Bölgesi kurulmasından bu yana 12 işletme inşa edildi ve faaliyete geçirildi yılında bu işletmeler 46

49 4 5 ÖZBEKİSTAN, ULUSLARARASI PİYASALARA AÇILIYOR Özbekistan, yeni dönemde yabancı yatırımlar ve ihracat ile büyümeyi hedefleyerek birçok yeni sanayi bölgesi kuruyor. 1 Milyar 120 Milyon $ 2012 yılı Özbekistan Dış Ticaret Hacmi 5 80 Özbekistan ın ihracat yaptığı ülke sayısı tarafından yaklaşık 40 milyon dolar değerinde üretim yapıldı yılında akümülatör kablosu, otomobil gaz tankı üretimi, cep ve sabit hatlı telefon, modem, internet konsolu ortak üretimi alanlarında yaklaşık 50 milyar dolar değerinde 10 yüksek teknoloji projesi planlandı. Angren Serbest Bölgesinde 200 milyon dolar değerinde 8 yatırım projesi gerçekleştiriliyor. Kullanılmış petrol ürünlerinden temel yağlar, farklı çapta bakır boru, sıhhi ve teknik ürünler için vana, stop vana ve parçaları, seramik, briket kömür, işlenmiş deri ürünleri üretimi ve yeni şeker fabrikası inşaatı için tesis kurulması bunlar arasında yer alıyor. Hükümet, ülkenin yatırım cazibesinin artı- rılmasının yanı sıra, ulaşım ve iletişim altyapısının geliştirilmesine, transit potansiyelinin artırılmasına, dış pazarlara en uygun ve güvenilir nakliyeyi sağlayabilecek olan uluslararası ulaşım koridorlarının çeşitlendirilmesine de büyük önem veriyor. Özbekistan da planlı bir şekilde uluslararası lojistik merkezleri kuruluyor. Bunlardan ilki Navoi Havalimanı nın temelinde Navoi Serbest Endüstri Bölgesine entegre olan Navoi Uluslararası İntermodal Lojistik Merkezi olarak karşımıza çıkıyor. Taşkent bölgesindeki Angren Uluslararası Lojistik Merkezi, ülkenin çeşitli bölgeleri ve Fergana Vadisi nde bulunan bölgeler arasında yıl boyu garantili ulaşım sağlıyor. GM Özbekistan Üretim tarafından imal edilmiş % 22,9 Ülkede ana sermayeye yapılan yatırımın GSMH ye oranı % 14 Özbekistan a yapılan yatırımlarin Geçen yıla göre artış oranı 11,7 Milyar $ 2012 yılında Özbekistan a yapılan yerli ve yabancı yatırım tutarı % 22 Ülkeye yapılan yatırımlardaki yabancı yatırım oranı EYLÜL 2013 SAYI 10 47

50 ANALİZ araçlar, otomotiv parçaları, Fergana rafinerisi tarafından üretilmiş petrol ürünleri, kimyasal ürünler ve tarım ürünleri temel nakil yapılan mallar arasında. Aşağıda adı geçen yeni lojistik merkezlerinin inşaatları devam ediyor: l Taşkent Uluslararası Lojistik Merkezi Özbekistan a komşu ülkelerin transit nakliyeleri, Taşkent şehrinin, bölgesinin ve Taşkent e yakın bölgelerin dış ticaret yüklerine hizmet vermek için planlandı. l Termez Uluslararası Lojistik Merkezi yüklerin işlenmesi, depolaması, gümrüklemesi ve teslimatı gibi geniş yelpazede hizmet verebilmek için Surhandarya bölgesinde kuruldu. l Namangan bölgesindeki Pap Uluslararası Lojistik Merkezi, Fergana Vadisi nin mevcut ulaşım altyapısının büyük ölçüde geliştirilmesi, kara ve demir yolları ile yapılan çok modlu nakliyatta ekonomik verimliliğinin artırılması için kuruldu. Artan ticaret hacmi ve bunun sonucu olarak nakliyatların çoğalması alternatif uluslararası hatların kurulmasını, yeni bölgesel ulaşım yollarının oluşturulmasını, yeni altyapı inşaatlarını ve mevcut altyapının modernizasyonunu gerektiriyor. Bugün, ulaşım yollarının çeşitlendirilmesinin bir sonucu olarak Klaipeda, Riga, Liepaja, Ventspils, Tallinn Baltık limanlarına; Ukrayna nın Odessa ve Illichevsk limanlarına; Gürcistan ın TRACECA koridorunda Poti ve Batum limanlarına; Nakhodka ve Vladivostok Rus Uzak Doğu limanlarına; İran ın Bandar Abbas limanına; bununla birlikte Brest (Beyaz Rusya), Chop (Ukrayna), Dostık/Alaşankoy ve Horgos (Kazakistan Cumhuriyeti) sınır kapılarına, Çin e ve Asya-Pasifik ülkelerine ihraç edilen ürünlerin nakliyeleri yapılıyor Taşkent-Semerkand arasında sefer yapan hızlı tren Afrosiyob. 2. Özbekistan Devlet Başkanı İslam Karimov ve AB Komisyonu Başkanı Jose Manuel Barroso. 3. Özbekistan son dönemde havacılık alanındaki yatırımlarına hız verdi. 4. Taşkent teki Chorsu Bazar. 5. Özbekistan-Afganistan arasındaki demir yolu. Bunun yanı sıra Özbekistan; Türkmenistan, Körfez ülkeleri ve Özbekistan arasındaki ulaştırma ve transit hattı oluşturulması üzerine yapılmış olan Uluslararası Aşkabat Anlaşması nın tarafı konumunda. Özbekistan ın aktif katılımıyla Orta Asya ülkelerinin dünya pazarına çıkması için İran ve Türkiye üzerinden yeni bir Trans-Asya hattı olan 320 kilometre uzunluğundaki Tejan-Serahs-Meşhed demir yolu açıldı. Ayrıca, 2010 yılında Afganistan da Özbekistan Demir yolları tarafından bölge için kilit öneme sahip olan 75 kilometre uzunluğunda, Hayraton-Mezarı-Şerif arasındaki ilk 2 demir yolu inşaatı projesi başarıyla hayata geçirildi. Ulaşım kompleksinin geliştirilmesi, altyapıda radikal bir iyileştirme olmadan mümkün değil. Şu anda uluslararası önem taşıyan kara ve demir yollarının inşaatı ve yenilenmesi, demir yolu, havacılık ve otomobil filosunun modernizasyonu için özel tedbirler alınıyor. 48

51 3 4 Ülkede, yarısı beton kaplı olan kilometre uzunluğundaki kara yollarının inşaatı Özbek Ulusal Karayolu Programı kapsamında adım adım yapılıyor. Köy yolları dahil olmak üzere iç yollarının inşaatı ve yenilenmesi programları gerçekleştiriliyor. Özbekistan da 2015 yılına kadar ulusal kara yollarının bir kısmı olan yolların inşaatı ve yenilenmesi; 900 kilometrelik kara yolunun eksenel yük kapasitesinin 10 tondan 13 tona çıkarılması planlanıyor. Özbekistan ulusal kara yolları inşaatı çerçevesinde Asya Kalkınma Bankası, İslam Kalkınma Bankası, Arap Ekonomik Kalkınma Kuveyt Fonu ve Suudi Kalkınma Fonu katılımıyla değeri 1.3 milyar doları aşan 7 proje gerçekleştiriliyor. Demir yolları sektörünün geliştirilmesi ve modernizasyonu büyük önem taşıyor. 5 ÖZBEKİSTAN SON DÖNEMDE KALKINMA HIZINI ARTIRMAK ADINA DOĞRUDAN YABANCI YATIRIMLARI ÇEKMEK İSTİYOR VE BİRBİRİ ARDINA DEV ENERJİ, Demir yolu, Kara yolu VE ULAŞTIRMA PROJELERİNİ HAYATA GEÇİRİYOR. Bugün 1000 kilometreden fazla demir yolu yeniden yapılandırılıyor, ayrıca 80 kilometrelik yeni inşaat yapılıyor. Yaklaşık 300 kilometrelik demir yolu elektrifikasyon çalışmaları gerçekleştiriliyor. Hükümet, Özbekistan ın merkezini Fergana Vadisi ile bağlayacak yeni bir demir yolu inşa etmeye karar verdi. Proje aşamasında olan Angren Pap demir yolunun ise tahmini maliyeti yaklaşık 2 milyar dolar. Asya Kalkınma Bankası, JICA, uluslararası finans kuruluşları ve Çin Halk Cumhuriyeti Hükümeti yardımı ile 360 milyon dolar bütçeyle toplam 10 yük lokomotifinin modernizasyonu ve 3 demir yolu elektrifikasyon projesi hayata geçiriliyor. Hava taşımacılığı modernizasyonu kapsamında batı üretimi filonun yenilenmesi ve karasal altyapının geliştirilmesi planlanmaktadır. Uzbekistan Airways ulusal hava yolu şirketi tarafından 7 adet Boeing ve 6 adet Airbus tedarik edilmiştir yılının sonuna kadar 1 adet Boeing-767 ve 2 adet Boeing-787 Dreamliner temin edilmesi; Taşkent ve bazı bölgesel havaalanlarının yeniden yapılandırılmasının tamamlanması planlanıyor. Genel olarak, yatırım projelerinin başarıyla uygulanması, ulaşım ve lojistik altyapısının gelişmiş olmasının yanı sıra ülkenin tarihi ekonomik ve ticari bağlantıları hem Özbekistan ekonomisinin dinamik gelişmesinde hem de halkın refah düzeyinin ve yaşam kalitesinin iyileşmesinde etkili oluyor. EYLÜL 2013 SAYI 10 49

52 DİPLOMASİ AKADEMİSİ İSRAİL-FİLİSTİN BARIŞ SÜRECİ: ORTA DOĞU UFUKLARINDA YENİ UMUTLAR VE RİSKLER 50

Diyalog Avrasya №25

Ежеквартальный международный культурно-интеллектуальный журнал / 3 ayl›k uluslararas› düflünce ve kültür dergisi

25

Премьер-министр Молдовы Василий Тарлев:

Нам еще предстоит осознать значение СНГ, ГУАМ и ОЧЭС Moldova Baflbakan› Vasiliy Tarlev:

BDT, GUAM ve KE‹’nin önemi henüz anlafl›lamad› Хайретдин Караджа:

«Когда вы устанете потреблять?» Hayrettin Karaca:

771302 568000

ПЛАНЕТА В ОГНЕ

Борьбе – «да», а Киото – «нет»?

9

ISSN 1302-5686

“Nereye kadar tüketeceksiniz?”

Türkiye fiyat› 7.50 YTL.

Лето / Yaz 2007

KÜREM‹Z ISINIYOR

25

Mücadeleye evet, Kyoto’ya hay›r m›?




редактор editör Как бороться с глобальным потеплением? Невваль Севинди Главный редактор

Küresel ›s›nma için öneriler Nevval Sevindi Yay›n Editörü

Первый совет – будьте информированными. Но без любопытства и это невозможно. Прежде чем интересоваться глобальным потеплением, стоит заглянуть в свой внутренний мир, в свою душу и сердце, понять, чем они живут. Bilgilenmek için küresel ›s›nmaya gelmeden kendimizi, içimizi, ruhumuzu merak etmeli ve bilgilenmeliyiz. Kim oldu¤unu merak etmeyenler küresel ›s›nma ile ilgili neden bilgilensin?

Ô ‚˚Â Ó „ÎÓ·‡Î¸ÌÓÏ ÔÓÚÂÔÎÂÌËË fl ÛÒÎ˚¯‡Î‡ ¢ ·Û‰Û˜Ë Û˜ÂÌˈÂÈ Ò Â‰ÌÂÈ ¯ÍÓÎ˚. è ‰ÛÔ ÂʉÂÌËfl Û˜ÂÌ˚ı, ÍÓÚÓ ˚Ï ÚÓ„‰‡ ÌËÍÚÓ Ì ‚ ËÎ, ÚÂÔ ¸ ÒÚ‡ÌÓ‚flÚÒfl ˜‡ÒÚ¸˛ ̇¯ÂÈ ÊËÁÌË. чÊÂ Û Ï‰‚‰ÂÈ ÔÓfl‚Ë·Ҹ ·ÂÒÒÓÌÌˈ‡! óËÚ‡fl Ô Â‰ÎÓÊÂÌËfl Ó ·Ó ¸·Â Ò fl‚ÎÂÌËÂÏ „ÎÓ·‡Î¸ÌÓ„Ó ÔÓÚÂÔÎÂÌËfl, ÔÓÌËχ¯¸, ˜ÚÓ ˝ÚÓÚ Ô ÓˆÂÒÒ Ì‡Ô flÏÛ˛ Ò‚flÁ‡Ì Ò ÏÂÌfl˛˘ËÏÒfl Ó· ‡ÁÓÏ ÊËÁÌË ˜ÂÎÓ‚Â͇. èÓʇ ÌÂ̇‚ËÒÚË, ‚ ‡Ê‰˚, Á‡‚ËÒÚË Ë Ú˘ÂÒ·‚Ëfl ‚ Ò ‰ˆ‡ı β‰ÂÈ ÒÚ‡Î Ô Ë˜ËÌÓÈ ÔÓʇ ‡ ̇ Ô·ÌÂÚÂ, ÍÓÚÓ ‡fl Òڇ· ‡ÁÓ„ ‚‡Ú¸Òfl. è ‚˚È ÒÓ‚ÂÚ – ·Û‰¸Ú ËÌÙÓ ÏË Ó‚‡ÌÌ˚ÏË. çÓ ·ÂÁ β·ÓÔ˚ÚÒÚ‚‡ Ë ˝ÚÓ Ì‚ÓÁÏÓÊÌÓ. è Âʉ ˜ÂÏ ËÌÚ ÂÒÓ‚‡Ú¸Òfl „ÎÓ·‡Î¸Ì˚Ï ÔÓÚÂÔÎÂÌËÂÏ, ÒÚÓËÚ Á‡„ÎflÌÛÚ¸ ‚ Ò‚ÓÈ ‚ÌÛÚ ÂÌÌËÈ ÏË , ‚ Ò‚Ó˛ ‰Û¯Û Ë Ò ‰ˆÂ, ÔÓÌflÚ¸, ˜ÂÏ ÓÌË ÊË‚ÛÚ. éÚÍÛ‰‡ Û ·ÂÁ ‡Á΢ÌÓ„Ó Í Ò· ˜ÂÎÓ‚Â͇ ‚ÁflÚ¸Òfl ËÌÚ ÂÒÛ Í „ÎÓ·‡Î¸ÌÓÏÛ ÔÓÚÂÔÎÂÌ˲? ëÓ‚ÂÚ ‚ÚÓ ÓÈ – Ò‡‰ËÚ ‰Â ‚¸fl. çÓ ÍÚÓ Ëı ·Û‰ÂÚ Ò‡Ê‡Ú¸? íÂ, ÍÚÓ ‚˚ Û·‡˛Ú ÎÂÒÌ˚ Ô·ÌÚ‡ˆËË Ë ÔÓÚÓÏ ÍÛÔ‡˛ÚÒfl ‚ ÏÓ Â „ flÁÌ˚ı ‰ÂÌ„? ä‡ÍË ‰Â ‚¸fl, ÍÓ„‰‡ ÎÛ˜¯Â ‚ÓÁ‚Ó‰ËÚ¸ Ì·ÓÒÍ Â·˚? чÊ ‚ ‰Â ‚Ìflı ‡‰Ë ÌÓ‚˚ı Û˜‡ÒÚÍÓ‚ ÁÂÏÎË ‚˚ Û·‡˛Ú ÓÎË‚˚. í‡Í ÍÚÓ ÊÂ Ô ËÒÎÛ¯‡ÂÚÒfl Í Ì‡¯ÂÏÛ ÒÓ‚ÂÚÛ? í ÂÚËÈ ÒÓ‚ÂÚ – ˝ÍÓÌÓϸÚ ˝Ì „˲. çÓ Ò̇˜‡Î‡ ÌÛÊÌÓ Ó·˙flÒÌËÚ¸ ̇¯ËÏ ‰ÂÚflÏ Á̇˜ÂÌË ÒÎÓ‚‡ «˝ÍÓÌÓÏËÚ¸». Ç‡Ò ÒÓ˜ÚÛÚ Á‡ ÒÛχү‰¯Â„Ó, ÂÒÎË ‚˚ Á‡fl‚ËÚ ‰ÂÚflÏ: «ç ÔÓθÁÛÈÒfl ÌË Ó‰ÌËÏ ËÁ ÂÍ·ÏË ÛÂÏ˚ı ÚÓ‚‡ Ó‚». çÛ ÛÊ, ÌÂÚ... äÓ̉ˈËÓÌ ‰ÓÎÊÂÌ ‡·ÓÚ‡Ú¸, ‚ ‰ÓÏ ‰ÓÎÊ̇ ·˚Ú¸ ÌÓ‚Âȯ‡fl ·˚ÚÓ‚‡fl ÚÂıÌË͇, ͇ʉ˚È ‰Â̸ ÒÚË ‡Î¸Ì‡fl χ¯Ë̇ ‰ÓÎÊ̇ ÒÚË ‡Ú¸ „Ó ˚ ·Âθfl, Ô Ë Û·Ó Í ͂‡ ÚË ˚ ÊÂÌ˘ËÌ˚ ‚‰ ‡ÏË ‰ÓÎÊÌ˚ ‚˚ÎË‚‡Ú¸ ̇ ÔÓÎ ıËÏ˘ÂÒÍË ˜ËÒÚfl˘ËÂ Ò Â‰ÒÚ‚‡... ëÓ‚ÂÚ ˜ÂÚ‚Â Ú˚È: Ì Á‡·˚‚‡ÈÚ ‚˚Íβ˜‡Ú¸ ÍÌÓÔÍË ˝ÎÂÍÚ ÓÔ Ë·Ó Ó‚. éÔflÚ¸ ‚ÓÁ‚ ‡˘‡ÂÏÒfl Í ‚ÓÔ ÓÒ‡Ï ‚ÓÒÔËÚ‡ÌËfl. éÊˉ‡Ú¸ ÓÚ ÔÓ‰ ÓÒÚÍÓ‚ Ë ÏÓÎÓ‰ÂÊË ‚˚ÔÓÎÌÂÌËfl ˝ÚÓ„Ó ÒÓ‚ÂÚ‡ Ô ‡ÍÚ˘ÂÒÍË Ì‚ ÓflÚÌÓ. Ç Í‚‡ ÚË Â, „‰Â ‚ ͇ʉÓÈ ÍÓÏ̇Ú ÒÚÓËÚ ÚÂ΂ËÁÓ ËÎË ÍÓÏÔ¸˛ÚÂ Ë ‚ÒÂ Ô Ë·Ó ˚ ‡·ÓÚ‡˛Ú ‚ ÂÊËÏ «stand-by», Ô ÓÒËÚ¸ ‰ÂÚÂÈ ‚˚Íβ˜‡Ú¸ ˝ÎÂÍÚ ÓÔ Ë·Ó ˚? èflÚ˚È ÒÓ‚ÂÚ – ‰ÂÎ‡È ÔÓÍÛÔÍË Ì‰‡ÎÂÍÓ ÓÚ ‰Óχ. ç ӷflÁ‡ÚÂθÌÓ Ò‡‰ËÚ¸Òfl ‚ ‡‚ÚÓÏÓ·Ëθ Ë Î˯ÌËÈ ‡Á Á‡„ flÁÌflÚ¸ ‡ÚÏÓÒÙÂ Û Û„ÎÂ‚Ó‰Ó Ó‰ÓÏ. ëÓ‚ÂÚ ¯ÂÒÚÓÈ: ͇ڇÈÚÂÒ¸ ̇ ‚ÂÎÓÒËÔ‰Â, ·Â„‡ÈÚÂ, ıÓ‰ËÚ Ô¯ÍÓÏ... çÓ Í‡Í Á‡ÒÚ‡‚ËÚ¸ Ô Ë‚˚ͯËı Í ‡‚ÚÓ·ÛÒÛ Ë ‡‚ÚÓÏÓ·Ëβ ÔÓ‰ ÓÒÚÍÓ‚ Ô ÓÈÚËÒ¸ ÎË¯Ì˛˛ ÓÒÚ‡ÌÓ‚ÍÛ Ô¯ÍÓÏ? à ¢ ӉËÌ ÒÓ‚ÂÚ. ì‚ Â̇, ÓÌ ‚‡Ï ÔÓÌ ‡‚ËÚÒfl: ‰‡‚‡ÈÚ ‡ÍÚË‚ÌÓ ËÒÔÓθÁÓ‚‡Ú¸ ÒÓÎ̘ÌÛ˛ ˝Ì „˲. çÓ Ï˚ Ô Ë‚˚ÍÎË, ˜ÚÓ ÚÓθÍÓ ÎÂÚÓÏ ‚Ó‰‡ ̇„ ‚‡ÂÚÒfl ÓÚ ÒÓÎ̈‡. à ¢ ӉËÌ, ÌÛ ÒÓ‚ÒÂÏ Ì‚ ÓflÚÌ˚È ÒÓ‚ÂÚ: ÏÂ̸¯Â ÔÓÚ Â·ÎflÈ, Ì ÔÓθÁÛÈÒfl Ó‰ÌÓ ‡ÁÓ‚˚ÏË Ô Â‰ÏÂÚ‡ÏË. ùÚÓ Â˘Â Í‡Í? å˚ ˜ÚÓ, ıÛÊ ‰ Û„Ëı? 燉 ̇ÏË Ê ÒÏÂflÚ¸Òfl ·Û‰ÛÚ. ü ‰ÓÎÊ̇ ·˚Ú¸ ıÛÊ ÒÓÒ‰ÍË? óÚÓ ˝ÚÓ Â˘Â Á‡ „ÎÓ·‡Î¸ÌÓ ÔÓÚÂÔÎÂÌËÂ? èÛÒÚ¸ ÚÂÔÎÂÂÚ, fl-ÚÓ ÔÓ˜ÂÏÛ ‰ÓÎÊ̇ ÏÂÌflÚ¸Òfl? Ö‰ËÌÒÚ‚ÂÌÌÓÂ Ò Â‰ÒÚ‚Ó ·Ó ¸·˚ Ò „ÎÓ·‡Î¸Ì˚Ï ÔÓÚÂÔÎÂÌËÂÏ – ‚ÓÒÔËÚ‡ÌË ÌÓ‚Ó„Ó ÔÓÍÓÎÂÌËfl, ÛÒ‚ÓÂÌË ÌÓ‚Ó„Ó Ó· ‡Á‡ ÊËÁÌË. ïÓÚfl, ̇‚ ÌÓÂ, ˝ÚÓ Ì‡ÏÌÓ„Ó ÒÎÓÊÌÂÂ, ˜ÂÏ Ô Â‰ÓÚ‚ ‡˘ÂÌË „ÎÓ·‡Î¸ÌÓ„Ó ÔÓÚÂÔÎÂÌËfl. ÜÛ Ì‡Î «ÑÄ» ̇ÔÓÏË̇ÂÚ, ˜ÚÓ Ô·ÌÂÚ‡ – ̇¯ Ó·˘ËÈ ‰ÓÏ. à ‰Ûχڸ ̇‰ ÚÂÏ, Í‡Í Â„Ó ÒÔ‡ÒÚË, Ï˚ ÚÓÊ ‰ÓÎÊÌ˚ ÒÓÓ·˘‡. ÑÓ ‚ÒÚ Â˜Ë Ì‡ ÒÚ ‡Ìˈ‡ı ÌÓ‚Ó„Ó ÌÓÏ ‡! I

Ç

üresel ›s›nman›n ne oldu¤unu okudu¤umda daha ortaokuldayd›m. Kimsenin inanmad›¤› bilim adamlar›n›n sözleri art›k gerçek oluyor. Kutup ay›lar›n›n bile uykusu kaçt›! Çeflitli önerileri okuyunca küresel ›s›nman›n, insan›n de¤iflen yaflam biçimiyle yak›n ilgisi aflikar oluyor. ‹nsan›n içindeki h›rs, kin, harislik, nefret, k›skançl›k, dedikodu ve haset ateflleri ›s›nd›kça dünyam›z da ›s›nm›fl.

K

Bu konuda ilk öneri; bilgilenin. Hangi merakla? Bilgilenmek için küresel ›s›nmaya gelmeden kendimizi, içimizi, ruhumuzu merak etmeli ve bilgilenmeliyiz. Kim oldu¤unu merak etmeyenler küresel ›s›nma ile ilgili neden bilgilensin? ‹kinci öneri; a¤aç dik. A¤açlar› tek tek de¤il, orman halinde k›y›m eden, kökünden keserek ellerini para havuzunda y›kayanlar a¤aç diker mi? Gökdelen dikmek varken... Köylerde bile güzelim zeytin a¤açlar›n› kesip arsa açmaya çal›flanlarla bu öneriyi nas›l hayata geçirelim? Üçüncü öneri; enerjiden tasarruf et. Önce çocuklara “tasarruf” sözcü¤ünün anlam›n› ö¤retmekle ifle bafllamal› san›r›m. “Reklam› yap›lan hiçbir aleti kullanma” demek ise delirmek anlam›na gelir karfl› taraf aç›s›ndan. Bol bol klimalar aç›lacak, evler donat›lacak, çamafl›rlar her gün da¤ gibi y›kanacak, çal›flan kad›nlar kovayla temizlik malzemesini boca edecek... Dördüncü öneri; elektrikli aletlerin dü¤melerini kapatmaya dikkat etmek. ‹flte burada yeniden nesil yetifltirmek gerek; çünkü dikkat yoksunu genç ve çocuklarla bu öneriyi yayg›nlaflt›rmak çok zor. Bütün aletlerin “stand-by”da durdu¤u, her odaya bir televizyon, bilgisayar yerlefltirilen evlerde bunu nas›l anlataca¤›z ki? Beflinci öneri, al›flveriflini oldu¤un yerde yap. Yani araçlara binerek, sera gaz› üreterek dolanma ortal›kta. Alt›nc› öneri; bisiklete binin, evin çevresinde dolan›n, yürüyün falan... Yani bir durak yürüyünce a¤layan çocuklarla, servis güzeli gençlerle yürüyüfl yap›lacak, mümkün mü? Bu öneri hepten fleker, günefl enerjisini kullan›n. Biz bunu sadece yazl›klar için san›yorduk. Bu öneri yukar›dakilerin hepsinden imkans›z, az tüket, yeniden kullan. Nas›l yani? Çocu¤um, biz di¤erlerinden geri mi kalaca¤›z? Kendimize güldürecek miyiz? Komflumla ve arkadafl›mla yar›flamayacak m›y›m? Küresel ›s›nma m› nedir, ›s›ns›n vars›n, ben de¤iflmem! Küresel ›s›nmaya tek çare yeni yaflam tarz›n› benimseyen yeni kuflaklar, yeni insan. Bu, küresel ›s›nmay› önlemekten daha zor de¤il mi? DA Dergisi dünyan›n tek evimiz oldu¤unu hat›rlat›yor. Hep birlikte düflünmeliyiz. Yeni bir say›da buluflmak üzere hoflça kal›n. I


Редколлегия Yay›n Kurulu Азербайджан Azerbaycan Бахтияр Вахабзаде Bahtiyar Vahapzade Низами Джафаров Nizami Caferov Ариф Эмрахоглу Arif Emraho¤lu Иса Хабиббейли ‹sa Habipbeyli Энес Джансевер Enes Cansever Сулейман Окумуш Süleyman Okumufl Исмаил Хаджиев ‹smail Hac›yev

Диалог начинается с «да». Diyalog ‘evet’le bafllar. Журнал «ДА» – издание Платформы Диалог Евразия DA dergisi bir Diyalog Avrasya Platformu yay›n›d›r. Ежеквартальный международный культурно-интеллектуальный журнал Üç ayl›k uluslararas› düflünce ve kültür dergisi Лето 2007, 25 номер Yaz 2007, Say›: 25 Yayg›n Süreli Yay›n / T. C. Kültür Bakanl›¤› Sertifika No: 1106-34-002992

Учредители ‹mtiyaz Sahibi В Турции: от имени АО «Фон Да Ажанс Хизм. Сан. ве Тидж.» Эркам Туфан Айтав. В РФ: НО «Фонд содействия развитию Центра восточной литературы Российской государственной библиотеки» Fon Da Ajans Hizm. San ve Tic. Afi. ad›na

Erkam Tufan Aytav Генеральный координатор и ответственный редактор Genel Koordinatör ve Sorumlu Yaz› ‹flleri Müdürü

Главный редактор Yaz› ‹flleri Müdürü-Yay›n Editörü

Невваль Севинди Nevval Sevindi

Грузия Gürcistan Гиули Аласания Giuli Alasania Тамаз Гамкрелидзе Tamaz Gamkrelidze Рамаз Б. Кхотивари Ramaz B. Khotivari Нона Гамбашидзе Nona Gambaflidze Тато Ласхишвили Tato Lashiflvili Экрем Шахан Ekrem fiahan Казахстан Kazakistan Шeрхан Муртаза fierhan Murtaza Нурлан Оразалин Nurlan Orazalin Олжас Сулейменов Olcas Süleymenov Кыргызстан K›rg›zistan К. Молдокасымов K. Moldokas›mov Мустафа Башкурт Mustafa Baflkurt

Дженгиз Шимшек Cengiz fiimflek Главный консультант Yazar-Bafldan›flman Зам. редактора Yaz› ‹flleri Müdür Yard›mc›s›

Монголия Mo¤olistan

Мустафа Армаган Mustafa Arma¤an

Лилия Якимова Liliya Yakimova

Цедендорж Дашдондов Ts. Dafldandov Редакторы русских текстов Rusça Redaktörleri

Александр Полещук, Марина Меланьина Aleksandr Polefluk, Marina Melanina Редакторы отделов Alan Editörleri Политика Siyaset Bilimi: Бушра Эрсанлы Büflra Ersanl›, Cоциология Sosyoloji: Умит Мерич Ümit Meriç Kультура Kültür: Джемаль Ушак Cemal Uflak, Экономика Ekonomi: Кадир Дикбаш Kadir Dikbafl Консультативный совет Dan›flma Kurulu АНАР ANAR (Азербайджан Azerbaycan), Абиш Кекильбаев Abifl Kekilbayev, Мухтар Шаханов Muhtar fiahanov (Казахстан Kazakistan), Чингиз Айтматов Cengiz Aytmatov (Кыргызстан K›rg›zistan), Ростислав Рыбаков Rostislav R›bakov (Российская Федерация Rusya Federasyonu), Халиль Иналджик Halil ‹nalc›k, Кемаль Карпат Kemal Karpat, Шериф Мардин fierif Mardin, Ильбер Ортайлы ‹lber Ortayl›, Халит Рефиг Halit Refi¤, Мете Тунчай Mete Tunçay (Турция Türkiye)

Ответственность за статьи, опубликованные в журнале, несут авторы. Yaz›lar›n sorumlulu¤u yazarlar›na aittir, dergiyi ba¤lamaz.

Координатор журнала в РФ Rusya Federasyonu Koordinatörü

Али Сами Йылдырым Ali Sami Y›ld›r›m Координатор журнала в Анкаре Ankara Koordinatörü

Фарук Эрбильгин Faruk Erbilgin Управ. информационным отделом ‹stihbarat ve Haber Bölüm fiefi

Салих Яйладжы Salih Yaylac›

Координатор журнала в Казахстане Kazakistan Koordinatörü

Али Челикбаш Ali Çelikbafl Отдел маркетинга Abone, Reklam ve Da¤›t›m

Муневвер Караташ Münevver Karatafl ([email protected])

Мехмет Зор Кая Mehmet Zor Kaya Борис Мариaн Boris Marian Российская Федерация Rusya Federasyonu Леонид Сюкияйнен Leonid Sükiyainen Михаил Мейер Mihail Meyer Дмитрий Васильев Dimitriy Vasiliyev Татарстан Tataristan Ильфак Ибрагимов ‹lfak ‹bragimov Разиль Валеев Razil Valeyev Расим Хуснутдинов Rasim Husnutdinov Башкортостан Baflk›rdistan Равиль Бикбаев Ravil Bikbayev Марат Абдуллин Marat Abdullin Таджикистан Tacikistan Муминшо Каноатов Muminflo Kanoatov Месут Ата Mesut Ata

Дизайн Görsel Tasar›m

Мурат Аджар Murat Acar

Адрес Yönetim Yeri, ‹mtiyaz Sahibi ve Sorumlu Müdür Adresi: Cumhuriyet Cad. No: 209/4 Harbiye-‹stanbul/Türkiye Тел Tel: +90 (212) 232 17 51 Факс Faks: +90 (212) 231 82 34 Bask›: Zaman Gazetesi Bask› Tesisleri / Yenibosna - ‹stanbul Tel: +90 (212) 454 14 54

Представительства Temsilcilikler: Турция Türkiye +90 (212) 232 17 51 Азербайджан Azerbaycan ([email protected]) +994 (12) 498 17 24 Грузия Gürcistan ([email protected]) +995 (32) 93 43 76 Казахстан Kazakistan ([email protected]) +7 (327) 291 31 60 Кыргызстан K›rg›zistan ([email protected]) +996 (312) 59 65 30 Молдова Moldova ([email protected]) +373 (79) 76 70 83 Монголия Mo¤olistan ([email protected]) +34 29 66 32 54 63

Молдова Moldova

Нахчеван Nahç›van ([email protected]) +994 502 12 02 17 Российская Федерация Rusya Federasyonu ([email protected]) +7 (495) 514 13 83 Татарстан Tataristan ([email protected]) +7 (843) 238 18 47 Башкортостан Baflk›rdistan ([email protected]) +7 (3472) 66 58 38 Таджикистан Tacikistan ([email protected]) +992 (372) 24 91 83 Туркменистан Türkmenistan ([email protected]) +99 (312) 41 14 05-06-07 Украина Ukrayna ([email protected]) +38 (044) 235 66 53

Турция Türkiye Мехмет Алтан Mehmet Altan Токтамыш Атеш Toktam›fl Atefl Бешир Айвазоглу Beflir Ayvazo¤lu Талат Саит Халман Talat Sait Halman М. Али Кылычбай M. Ali K›l›çbay Ниязи Октем Niyazi Öktem Авни Озгурель Avni Özgürel Мехмет Сарай Mehmet Saray Эдибе Созен Edibe Sözen Туркмениcтан Türkmenistan Джемиль Йылдыз Cemil Y›ld›z

Türkiye’de fiyat›: 7.50 YTL. KKTC’de fiyat›: 8.50 YTL. Y›ll›k abone bedeli: 28 YTL., ö¤renciler için: 25 YTL. Avrupa: 30 EURO, ABD: 35 USD Abone hesap numaralar›: Asya Kat›l›m Bankas› A.fi. fiiflli fiubesi, YTL: 5-186593-1 USD: 186593-2 EURO: 186593-7. TC. Ziraat Bankas› Afi. Osmanbey fiubesi (850) YTL: 45359102-5001 USD: 45359102-5002 EURO: 45359102-5003 Posta çeki no: 1612101 Подписной индекс: 83156 Каталог Пресса России Журнал «ДА» зарегистрирован в Министерстве по делам печати, телерадиовещания и средств массовых коммуникаций Российской Федерации Свидетельство о регистрации: ПИ № 77-5826 от 07.12. 2000 В России и странах СНГ цена договорная Журнал «ДА» зарегистрирован в Министестве культуры, информации и спорта Республики Казахстан. Свидетельство о регистрации: 5878-Ж

www.da.com.tr • [email protected]

Украина Ukrayna Владимир Сергейчук Vladimir Sergeyçuk Исмаил Керимов ‹smail Kerimov Гокхан Демир Gökhan Demir Богдан Андрусышин Bogdan Andrus›flin Светлана Кирьянова Svetlana Kiryanova Игорь Коваль ‹gor Koval


содержание ГЛАВНАЯ ТЕМА/DOSYA 20 Глобальное потепление: надо готовиться к худшему... Олжас Сулейменов

Küresel Is›nma: Daha kötüsüne haz›rlanmak gerek Olcas Süleymenov

22 Проф. Нюзхет Далфес: «Я боюсь быть лягушкой в медленно нагревающейся воде» Татьяна Красовская

Prof. Nüzhet Dalfes: “So¤uk suda piflen kurba¤a olmaktan korkuyorum” Tatyana Krasovskaya

28 Почему Киотский протокол не интересен Америке?

69

Алексей Кафтан

Kyoto Protokolü Amerika için neden ilginç de¤il?

Хайретдин Караджа: «Когда вы устанете потреблять?» Беседовал: Дженгиз Шимшек

Aleksey Kaftan

Hayrettin Karaca: Nereye kadar tüketeceksiniz?

32 Глобальное потепление осушает реки, приводит к подорожанию продуктов

Konuflan: Cengiz fiimflek

Гюрхан Савгы

75 Кто будет повелевать водой?

Küresel ›s›nma sular› kurutacak, g›day› pahaland›racak Gürhan Savg›

Эмре Караташ

Suya kim hükmedecek?

39 Юнус Энсари: Турции угрожает опасность

Emre Karatafl

Беседовал: Хасан Онал

Yunus Ensari: Türkiye risk alt›nda Konuflan: Hasan Önal

интеллектуальный взгляд entelektüel bak›fl

8

44 Нагреваемся глобально, страдаем регионально К.Б. Бакиров

Küresel ›s›n›p bölgesel etkileniyoruz K. B. Bakirov

50 Борьба с глобальным потеплением: Город солнца Четин Гексу

Küresel ›s›nmaya karfl›: Günefl-kentler

Средний Восток: Откуда пошел этот термин? Али Булач

Çetin Göksu

Ortado¤u: Bu ismi kim verdi? 54 Жизнь в эпоху глобальной оттепели

Ali Bulaç

Александр Сергеев

Küresel erime ça¤›nda hayat

интеллектуальный взгляд entelektüel bak›fl

Aleksandr Sergeyev

59 Изменение климата и всемирный ответ Саулет Сакенов

‹klim de¤ifliklikleri ve dünyan›n cevab› Saulet Sakenov

64

Борьбе – «да», Киото – «нет» Кадир Дикбаш

Mücadeleye “evet”, Kyoto’ya “hay›r”

Симфония Евразии Вишне Коркмаз

Kadir Dikbafl

Avrasya senfonisi Viflne Korkmaz

12


içindekiler

путешествие gezi

106

Общее культурное наследие: токатские платки Халит Омер Джамджи

Ortak kültür miras›: Tokat ve yazmalar› Halit Ömer Camc›

лицом к лицу yüz yüze

80

Василий Тарлев: Цель любого сотрудничества – развитие его участников

90

Потенциал Узбекистана

Vasiliy Tarlev: Her iflbirli¤i taraflar›n kalk›nmas›n› hedefler

культура kültür

102

Восточные мотивы в украинском искусстве

Эркам Туфан Айтав

Беседовал: Мехмет Зор Кая

Özbekistan’›n Potansiyeli

Нина Пархоменко

Erkam Tufan Aytav

Ukrayna sanat›nda Do¤u izleri Nina Parhomenko

традиции gelenekler

Konuflan: Mehmet Zor Kaya

экономика ekonomi

экономика ekonomi

85

96

Кыргызская молитва в ночь «шикама»: Не пугайте нас грозными ветрами!

общество toplum

112

Абдыкерим Муратов / Бактыгюль Чыныбаева

fi›kama gecesinde K›rg›z duas›: Üzerimize rüzgarla gelmeyin! Abd›kerim Muratov / Bakt›gül Ç›n›bayeva

Почему Беларусь, а не Белая Россия? Татьяна Красовская

Neden Beyaz Rusya de¤il de Belarus? Tatyana Krasovskaya

актуально güncel

Казахстан: на пути к новому экономическому мышлению Жетписбай Бекболатулы

Bilgi Ekonomisi yolunda Kazakistan Jetpisbay Bekbolatul›

Стереотипы разбились об идею расширения Платформы ДА Дженгиз Шимшек

Geniflleyen DAP önyarg›lar› k›rd› Cengiz fiimflek

118


интеллектуальный взгляд entelektüel bak›fl

‰ÌËÏ ÇÓÒÚÓÍÓÏ Ì‡Á‚‡ÎË ˝ÚÓÚ Â„ËÓÌ ‚Ó‚Ò ÌÂ Â„Ó ÊËÚÂÎË. àÏfl – ˝ÚÓ ‚Ò„‰‡ ÓÔ Â‰ÂÎÂÌËÂ, ‡ ͇ʉÓ ÓÔ Â‰ÂÎÂÌË – ‚ϯ‡ÚÂθÒÚ‚Ó. ìÊ ·ÓΠ‰‚ÛıÒÓÚ ÎÂÚ á‡Ô‡‰ ‰‡ÂÚ ÓÔ Â‰ÂÎÂÌËfl Ú ËÚÓ ËflÏ, ‡ÒÔÓÎÓÊÂÌÌ˚Ï ‚Ì á‡Ô‡‰‡, Á‡ı‚‡Ú˚‚‡ÂÚ ˝ÚË Ú ËÚÓ ËË Ë Ô Â‚ ‡˘‡ÂÚ Ëı ‚ ÍÓÎÓÌËË.

d›na “Ortado¤u” denen bölgeye ismini veren, bu bölgede yaflayanlar de¤ildir. Her isimlendirme bir tan›mlama, her tan›mlama bir müdahaledir. Bat›, son iki yüz y›ld›r kendisi d›fl›ndaki dünyay› tan›mlar, müdahale eder ve sömürür.

A

ë

«ë ‰ÌËÈ ÇÓÒÚÓÍ» – Ú ÏËÌ ‚ÌÂÁ‡ÔÌ˚È (Ì Ëϲ˘ËÈ ÔÓ‰ ÒÓ·ÓÈ ËÒÚÓ Ë˜ÂÒÍÓÈ ÔÓ‰ÓÔÎÂÍË), ˆÂÎÂÌ‡Ô ‡‚ÎÂÌÌ˚È (Ëϲ˘ËÈ ˆÂθ˛ Ûڂ ʉÂÌË „„ÂÏÓÌËË) Ë ËÒ͇ʇ˛˘ËÈ Ó·˙ÂÍÚË‚ÌÓ ËÒÚÓ Ë˜ÂÒÍÓÂ Ô Ó¯ÎÓ „ËÓ̇ (Ó ËÂÌÚ‡ÎËÒÚÒÍËÈ). ëÓÁ‰‡ÚÂÎË ˝ÚÓ„Ó Ú ÏË̇ Á‡ ÚÓ˜ÍÛ ÓÚÒ˜ÂÚ‡ Ô ËÌflÎË á‡Ô‡‰ÌÛ˛ Ö‚ ÓÔÛ, ‡ ÚӘ̠ŠËÚ‡Ì˲. éÌË ÔÓÒ˜ËÚ‡ÎË Ò·fl ‚Ô ‡‚ ÓÚ‰ÂÎËÚ¸ ËÒÚÓ Ë˛ ÓÚ ·ÓÊÂÒÚ‚ÂÌÌÓÈ ‚ÓÎË, ˜ÚÓ Ë ÔÓÒÎÛÊËÎÓ ÔÓfl‚ÎÂÌ˲ Ë ÙÓ ÏË Ó‚‡Ì˲ ÒÓ‚ ÂÏÂÌÌÓÈ ËÒÚÓ ËË, Ë ÛÒÚ ÂÏËÎËÒ¸ Í ÛÒÚ‡ÌÓ‚ÎÂÌ˲ ‚˜ÌÓ„Ó „ÓÒÔÓ‰ÒÚ‚‡ ̇‰ ÏË ÓÏ Òӄ·ÒÌÓ Ò‚ÓËÏ Ë‰ÂflÏ Ë Ê·ÌËflÏ, Ô Ó‰ÓÎʇfl

8

Д И А Л О Г Н АЧ И Н А Е Т С Я С « Д А »

Альфред Махан / Alfred Mahan

ÍÓÎÓÌËÁË Ó‚‡Ú¸ ˜ÂÎӂ˜ÂÒÚ‚Ó. ëӄ·ÒÌÓ Ú‡ÍÓÏÛ ÔÓ‰ıÓ‰Û, ·Â Û˘ËÈ Ì‡˜‡ÎÓ ‚ Ö‚ ÓÔ ÏË Ô ÓÚfl„Ë‚‡ÂÚÒfl ̇ «ÇÓÒÚÓÍ» Ë Â˘Â ‰‡Î¸¯Â – ̇ «Ñ‡Î¸ÌËÈ ÇÓÒÚÓÍ»,

“Ortado¤u” da, türedi (tarihi derinlikten yoksun), amaçl› (hegomonya maksatl›) ve bölgenin tarihi gerçeklerini tahrif edici (oryantalist) bir isimlendirmedir. Bu terimi icat edenler Bat› Avrupa’y›, ama özellikle ‹ngilizler’i merkeze alm›fllard›. Öyle yapm›fllard›, çünkü ‹lahi irade karfl›s›nda özerklefltirdiklerini düflündükleri tarihi –ki bu zihinsel ameliye olmasayd› “modern tarih” de mümkün olmazd›- kendileri yapt›klar›n› ve bütün befleriyeti çeflitli unsurlar›yla diledikleri gibi suistimal edip (sömürüp) ebedi hakimiyet kuracaklar›n› düflünüyorlard›. Bu perspektiften

ЛЕТО 2007, 25 НОМЕР


entelektüel bak›fl интеллектуальный взгляд

Средний Восток Откуда пошел этот термин? Али Булач Журналист (Турция).

ORTADO⁄U Bu ismi kim verdi? Ali Bulaç Gazeteci (Türkiye).

ËÌÓ„‰‡ ‚˚ÌÛʉÂÌÌÓ Ô Â ˚‚‡flÒ¸ ̇ ÌÂÍÓÚÓ ˚ı Ú ËÚÓ Ëflı Ë ‚ ÌÂÍÓÚÓ ˚ı Ó·˘ÂÒÚ‚‡ı. ë ‰ÌËÈ ÇÓÒÚÓÍ – ˝ÚÓ Ò Â‰Ìflfl ˜‡ÒÚ¸ ÚÓÈ Ú ËÚÓ ËË, ÍÓÚÓ ‡fl ÎÂÊËÚ Í ‚ÓÒÚÓÍÛ ÓÚ Ö‚ ÓÔ˚. è ËÒ‚‡Ë‚‡ÌË ̇Á‚‡ÌËÈ, Í‡Í Ë Ò‡ÏË ËÏÂ̇, ÒÓ‚ÒÂÏ Ì Ì‚ËÌÌÓ Á‡ÌflÚËÂ. ëӄ·ÒËÚ¸Òfl Ò ËÏÂÌÂÏ – Á̇˜ËÚ ‚ÓÈÚË ‚ ÔÓ‰˜ËÌÂÌË ÚÓÏÛ, ÍÚÓ ˝ÚÓ ËÏfl ‰‡Î, ÒÚ‡Ú¸ ËÌÒÚ ÛÏÂÌÚÓÏ ‰Îfl ‰ÓÒÚËÊÂÌËfl Â„Ó ËÒÚÓ Ë˜ÂÒÍËı Á‡Ï˚ÒÎÓ‚. Ç ‡ ‡·ÒÍÓÏ flÁ˚Í ӉÌÓ ËÁ ÒÏ˚ÒÎÓ‚˚ı Á̇˜ÂÌËÈ ÒÎÓ‚‡ «ËÏfl» ÓÁ̇˜‡ÂÚ: «á̇Í, ÍÓÚÓ ˚È Û͇Á˚‚‡ÂÚ Ì‡ Ô Ë̇‰ÎÂÊÌÓÒÚ¸ ͇ÍÓ„Ó-ÚÓ ÏÂÒÚ‡ ÍÓÏÛ-ÚÓ», Í ÓÏ ÚÓ„Ó, Ú‡Í ËÏÂÌÛ˛Ú ÍÎÂÈÏÓ, ÍÓÚÓ Ó ÒÚ‡‚flÚ ÊË‚ÓÚÌ˚Ï. î·„, ‚Ó‰ ÛÊÂÌÌ˚È Ì‡ ͇ÍÓÏ-ÚÓ ÏÂÒÚÂ, ËÎË ÍÎÂÈÏÂÌÌÓ ÊË‚ÓÚÌÓÂ, „Ó‚Ó flÚ Ó Ô Ë̇‰ÎÂÊÌÓÒÚË Ëı ÓÔ Â‰ÂÎÂÌÌÓÏÛ ÎˈÛ. ÇÂÒÚهθÒÍËÈ ÏË 1648 „. Á‡Í ÂÔËÎ Á‡ Ö‚ ÓÔÓÈ Ô ‡‚Ó ‰‡‚‡Ú¸ ̇Á‚‡ÌËfl ‡Á΢Ì˚Ï ‡ÈÓÌ‡Ï Ë ÒÚ ‡Ì‡Ï. ä ÓÏ ÚÓ„Ó, ‚ ÓÔÂÈÒÍË ‰Â ʇ‚˚ ÒÍ ÂÔËÎË Ò‚ÓÈ ÒÓ˛Á «‰ÊÂÌÚθÏÂÌÒÍËÏ ÒÎÓ‚ÓÏ» Ó

YAZ 2007, SAYI: 25

Уинстон Черчилль / Winston Churchill

ÌÂ̇ԇ‰ÂÌËË Ì‡ ÍÓÎÓÌËË ‰ Û„ ‰ Û„‡. ë‚flÁ¸ ˜ÂÎÓ‚Â͇ Ò ËÏÂÌÂÏ Ì‡ ˝ÚÓÏ Ì Á‡Í‡Ì˜Ë‚‡ÂÚÒfl. óÂÎÓ‚ÂÍ Ì‡˜Ë̇ÂÚ ‰ÂÈÒÚ‚Ó‚‡Ú¸, ‡ÁÏ˚¯ÎflÚ¸ Òӄ·ÒÌÓ

dünya Avrupa’dan bafllayarak “Do¤u”ya ve “daha ötedeki Do¤u”ya (fiark-› Baid) do¤ru uzanmakta, belli befleri ve co¤rafi havzalarda ink›taa u¤ramakta-

D‹YALOG

EVET’LE

BAfiLAR

9


интеллектуальный взгляд entelektüel bak›fl

Ò‚ÓÂÏÛ ËÏÂÌË, ÏÂÊ‰Û ËÏÂÌÂÏ ˜ÂÎÓ‚Â͇ Ë Â„Ó ‚ÓÒÔ ËflÚËÂÏ ÏË ‡ Ë ÊËÁÌË ÛÒڇ̇‚ÎË‚‡ÂÚÒfl ÚÂÒ̇fl Ò‚flÁ¸. èÓ˝ÚÓÏÛ Ó‰Ì‡ ËÁ „·‚Ì˚ı Ó·flÁ‡ÌÌÓÒÚÂÈ Ó‰ËÚÂÎÂÈ – ‰‡Ú¸ ·ÂÌÍÛ ıÓ Ó¯Â ËÏfl. ÖÒÎË ‚‡Ò ̇Á˚‚‡˛Ú «ë ‰ÌËÏ ÇÓÒÚÓÍÓÏ», ÚÓ ‚˚ Ì ÏÓÊÂÚ ·˚Ú¸ ˆÂÌÚ ÓÏ, ‚‡ÏË ÛÔ ‡‚ÎflÂÚ ˆÂÌÚ , ‰‡‚¯ËÈ ‚‡Ï ˝ÚÓ ËÏfl, ÓÌ Ï‡ÌËÔÛÎË ÛÂÚ ‚‡ÏË, ‚˚ÎÂÔÎË‚‡fl Û„Ó‰Ì˚ ÂÏÛ ÙË„Û ÍË. á̇˜ËÚ, ËÏfl ‚ÎËflÂÚ Ë Ì‡ Ò‡ÏÓÒÓÁ̇ÌË ӷ˘ÂÒÚ‚‡ Ë Ë̉˂ˉ‡. ç‡Ô ËÏ , ̇ Ô ÓÚflÊÂÌËË ‰Ó΄Ëı ÎÂÚ ıÓÎÓ‰ÌÓÈ ‚ÓÈÌ˚ íÛ ˆËfl Ò˜Ëڇ·Ҹ «˛ÊÌ˚Ï Í ˚ÎÓÏ» çÄíé, Á‡˘Ë˘‡‚¯ËÏ Ö‚ ÓÔÛ ÓÚ ëëëê. éÍÓÎÓ ÔÓÎÛ‚Â͇ íÛ ˆËfl Óı ‡Ìfl· Ö‚ ÓÔÛ ÓÚ ÔÓÚÂ̈ˇθÌÓÈ ËÎË, ‚ ÌÂÂ, ‚ÓÓ· ‡Ê‡ÂÏÓÈ ÒÓ‚ÂÚÒÍÓÈ Û„ ÓÁ˚. ùÚÓÚ Ô ËÓ‰ ÛÍ ÂÔËÎ Û‚Â ÂÌÌÓÒÚ¸ ‚ ÚÓÏ, ˜ÚÓ êÓÒÒËfl (ËÎË ëÓ‚ÂÚÒÍËÈ ëÓ˛Á) – ‚ ‡„, ‡ Ö‚ ÓÔ‡ (á‡Ô‡‰) – ‰ Û„ Ë ÒÓ˛ÁÌËÍ. Ä ÒÂȘ‡Ò íÛ ˆË˛ Ó·˙fl‚Îfl˛Ú ÏÓÒÚÓÏ ÏÂÊ‰Û ÇÓÒÚÓÍÓÏ Ë á‡Ô‡‰ÓÏ, ÚÓ˜ÌÂÂ, ÏÂÊ‰Û Ö‚ ÓÔÓÈ Ë ÌÂ-Ö‚ ÓÔÓÈ. ч‚‡ÈÚ ÒÔ ÓÒËÏ Ò·fl: «ëÔÓÒӷ̇ ÎË ÒÚ ‡Ì‡, ÍÓÚÓ ‡fl fl‚ÎflÂÚÒfl «Í ˚ÎÓÏ» ËÎË «ÏÓÒÚÓÏ», ‡Á ‡·‡Ú˚‚‡Ú¸ Ò‚Ó˛ ÒÚ ‡Ú„˲, Ò˜ËÚ‡Ú¸Òfl ÌÂÁ‡‚ËÒËÏÓÈ, ·˚Ú¸ ˆÂÌÚ ÓÏ?» äÓ̘ÌÓ, ÌÂÚ! í ÏËÌ «ë ‰ÌËÈ ÇÓÒÚÓÍ» ‚Ô ‚˚Â

‚ 1902 „. ËÒÔÓθÁÓ‚‡Î ‡‰ÏË ‡Î Äθ٠‰ å‡ı‡Ì. ÇÒÂ, ˜ÚÓ ÔÓÔ‡‰‡ÂÚ Ì‡ „·Á‡ ÏÓÎÓÚÍÛ, ͇ÊÂÚÒfl ÂÏÛ „‚ÓÁ‰ÂÏ. í‡Í ÊÂ Ë á‡Ô‡‰ ‚ÂÒ¸ ÏË ‡ÒÒÏ‡Ú Ë‚‡ÂÚ Í‡Í ÔÎÓ˘‡‰ÍÛ Ò‚ÓÂ„Ó ‚ÓÂÌÌÓ„Ó ‚ÎËflÌËfl. çÓ ˆÂθ ‚ÓÂÌÌÓ„Ó ‚ÎËflÌËfl – ˝ÍÓÌÓÏ˘ÂÒ͇fl ˝ÍÒÔÎÛ‡Ú‡ˆËfl Ë ÍÛθÚÛ Ì‡fl «Ï‡ÌÍÛ ÚËÁ‡ˆËfl». ëÚ‡‚¯ËÈ ‰Ó‚ÓθÌÓ ‡ÒÔ ÓÒÚ ‡ÌÂÌÌ˚Ï Ú ÏËÌ «Ï‡ÌÍÛ ÚËÁ‡ˆËfl» ÓÁ̇˜‡ÂÚ Î˯ÂÌË ˜ÂÎÓ‚Â͇ ̇ÒËθÒÚ‚ÂÌÌ˚Ï ÔÛÚÂÏ ‚ÓÎË, ÔÓ‰˜ËÌÂÌˠ ËÌÚ ÂÒ‡Ï «ıÓÁflË̇» ‚ÓÔ ÂÍË Ò‚ÓËÏ Ê·ÌËflÏ Ë ÒÚ ÂÏÎÂÌËflÏ. å‡ı‡Ì, ‚ ÓÚ΢ˠÓÚ ÒÓ‚ ÂÏÂÌÌÓ„Ó ‚Á„Îfl‰‡, ÔÓ‰ ë ‰ÌËÏ ÇÓÒÚÓÍÓÏ ÔÓÌËχΠàÌ‰Ë˛ Ë Ä ‡‚ËÈÒÍËÈ ÔÓÎÛÓÒÚ Ó‚. Ñ˝‚ˉÒÓÌ Ô Â‰ÔÓ˜ËڇΠҘËÚ‡Ú¸ ë ‰ÌËÏ ÇÓÒÚÓÍÓÏ «„ÂÓÔÓÎËÚ˘ÂÒÍÛ˛ ‰ËÌˈÛ, ËÒÔÓ‚Â‰Û˛˘Û˛ ËÒ·ϻ. ïÓ„‡ ‰Ú Ë ó ˜ËÎθ ‚Íβ˜‡ÎË ‚ ˝ÚÓ ÔÓÌflÚË ڇÍÊ Äη‡Ì˲ Ë Å‡Î͇ÌÒÍËÈ ÔÓÎÛÓÒÚ Ó‚. èÓ‰ ë ‰ÌËÏ ÇÓÒÚÓÍÓÏ ÓÌË ÔÓÌËχÎË „ÂÓÔÓÎËÚ˘ÂÒÍËÈ Ë „ÂÓÍÛθÚÛ Ì˚È ÒÔ·‚. Ç 1930-ı „„. ‚ ÍÓÌÚ ÓÎË ÛÂÏ˚ı ‡Ì„΢‡Ì‡ÏË ÍÓÎÓÌËflı ·˚ÎË ‡ÁÏ¢ÂÌ˚ ‰‚ ‚ÓÂÌÌÓ-‚ÓÁ‰Û¯Ì˚ ·‡Á˚, Ӊ̇ ËÁ ÍÓÚÓ ˚ı ̇ıӉ˷Ҹ ‚ à ‡ÍÂ Ë Ì‡Á˚‚‡Î‡Ò¸

Средним Востоком назвали этот регион вовсе не его жители. Имя – это всегда определение, а каждое определение – вмешательство. Ad›na “Ortado¤u” denen bölgeye ismini veren bu bölgede yaflayanlar de¤ildir. Her isimlendirme bir tan›mlama, her tan›mlama bir müdahaledir

10

Д И А Л О Г Н АЧ И Н А Е Т С Я С « Д А »

d›r. “Ortado¤u”, do¤unun ortas›ndaki bölgedir (fiarku’l-Evsat). ‹simlendirme gibi isimler de masum de¤ildir. Bu ismi kabul ettiniz mi, size bu ismi verene itaat eder, onun tarihi emelleri do¤rultusunda hareket edersiniz. Arapça olan “isim” kelimesinin kök anlamlar›ndan biri bir tepeci¤e iflaret koymak (buras› bana aittir) veya hayvan› da¤lamakt›r. Zirvesine bayrak dikilmifl yer veya da¤lanm›fl hayvan birisine ait demektir, art›k onu temellük etmifltir. 1648 Westfalya anlaflmas› ile, Avrupal›lar, çeflitli ülkeleri ve co¤rafi bölgeleri temellük ettiklerinde tamamen bu tarzda oralar› isimlendirmifl ve birbirlerinin sömürgelerine müdahale etmeyeceklerine iliflkin “centilmenlik sözü” vermifllerdi. Kiflinin isimle olan iliflkisi bundan ibaret de de¤ildir. ‹smiyle müsemma olan kifli, kendisine verilen ismin anlam düzeylerine göre hissetmeye, dünyay› ve hayat› öyle alg›lamaya bafllar. Bu yüzden ‹slamiyet’te çocu¤un ebeveyni üzerindeki haklar›ndan biri, ona “güzel bir isim” vermeleridir. Siz “Ortado¤u”da iseniz, “merkez” olamaz, kendinizi merkezde hissetmezsiniz; bir baflkas›n›n merkezine göre kurgulan›r, yap›land›r›l›r ve elbette manipüle edilirsiniz. Demek ki isimlendirme kiflinin ve toplumun ben idrakini de etkilemektedir. Mesela Türkiye So¤uk Savafl boyunca NATO’da Sovyetlere karfl› Avrupa’y› koruyan “güney kanat ülkesi” olarak tan›mland›. Yaklafl›k yar›m as›r, Avrupa’y›

ЛЕТО 2007, 25 НОМЕР


entelektüel bak›fl интеллектуальный взгляд

Mahan, bugünkünden farkl› olarak Arap yar›madas› ile Hindistan aras›ndaki bölgeyi kastediyordu. Davidson, Ortado¤u’yu “‹slam dini çerçevesinde oluflan bir jeopolitik birim” olarak görmekten yanayd›. Hogart ve Churchill bu kavrama Osmanl› egemenli¤indeki Arnavutluk ve Balkanlar› da katmay› uygun gördüler. Bu iki zat›n “Ortado¤u”dan büyük ölçüde anlad›klar› jeopolitik ve jeokültürel bir bileflimdi.

«Ò ‰Ì‚ÓÒÚÓ˜ÌÓÈ», ‡ ‰ Û„‡fl – ‚ Ö„ËÔÚÂ Ë ÌÓÒË· ̇Á‚‡ÌË «·ÎËÊÌ‚ÓÒÚÓ˜ÌÓÈ». í‡ÍËÏ Ó· ‡ÁÓÏ, ë‚ ̇fl ÄÙ Ë͇, ëÛ‰‡Ì Ë ëÓχÎË ·˚ÎË ‚Íβ˜ÂÌ˚ ‚ Ú ËÚÓ Ë˛ ë ‰ÌÂ„Ó ÇÓÒÚÓ͇. èÓÒΠÓÍÓ̘‡ÌËfl ‚ÓÈÌ˚ „ ‡Ìˈ˚ ˝ÚÓÈ Ú ËÚÓ ËË ·˚ÎË Ô Ó‰ÎÂÌ˚ ‰Ó ãË‚ËË Ë ÄÙ„‡ÌËÒڇ̇. ä‡ Ú˚ ÒÓÒÚ‡‚ÎflÎËÒ¸ ‚ÓÂÌÌ˚ÏË, ˜Â ÚËÎËÒ¸ ̇ ÒÚÓÎÂ, ÔÓ˝ÚÓÏÛ ‰Ó·‡‚ÎflÚ¸ ËÎË Û‰‡ÎflÚ¸ ÌÓ‚˚ Ú ËÚÓ ËË ÌÂ Ô Â‰ÒÚ‡‚ÎflÎÓÒ¸ ÒÎÓÊÌÓÈ Á‡‰‡˜ÂÈ. ëÓ ‚ ÂÏÂÌÂÏ ·˚· Ô Ó‚Â‰Â̇ ‚ËÁËfl ͇ Ú, Ë „ÓÒÛ‰‡ ÒÚ‚Ó ëÓχÎË ·˚ÎÓ ËÒÍβ˜ÂÌÓ ËÁ ·ÎËÊÌ‚ÓÒÚÓ˜ÌÓÈ Ú ËÚÓ ËË. è ÓÂÍÚ ÅÓθ¯Ó„Ó ë ‰ÌÂ„Ó ÇÓÒÚÓ͇ Ë ÔÓÒΉӂ‡‚¯ËÈ Á‡ ÌËÏ ê‡Ò¯Ë ÂÌÌ˚È è ÓÂÍÚ ÅÓθ¯Ó„Ó ë ‰ÌÂ„Ó ÇÓÒÚÓ͇ Ë ë‚ ÌÓÈ ÄÙ ËÍË, ÒÚ‡‚¯Ë ‡ÍÚۇθÌ˚ÏË ‚ ÔÓÒΉÌË „Ó‰˚, Óı‚‡Ú˚‚‡˛Ú å‡ ÓÍÍÓ, àÌ‰Ë˛ Ë äËÚ‡È, Ú ËÚÓ Ë˛ ÓÚ íÛ ˆËË ‰Ó 䇂͇Á‡ Ë Ì‡ ˛„ – Ú ËÚÓ Ë˛ ÓÚ ÇÂÎËÍÓÈ ë‡ı‡ ˚ ‰Ó âÂÏÂ̇. é˜Â‚ˉÌÓ, ˜ÚÓ ÒÓ‚ ÂÏÂÌÌÓÂ Ô Â‰ÒÚ‡‚ÎÂÌËÂ Ó „ ‡Ìˈ‡ı „ËÓ̇ ‚ÚÓ ËÚ · ËÚ‡ÌÒÍÓÏÛ ÓÔ Â‰ÂÎÂÌ˲ 1932-1939 „„. ÇÏÂÒÚÂ Ò ÚÂÏ, ÒÓ‚ ÂÏÂÌ̇fl Ú ËÚÓ Ëfl ë ‰ÌÂ„Ó ÇÓÒÚÓ͇ ̇ÏÌÓ„Ó ¯Ë Â. àÌÚ ÂÒÌÓÈ ÓÒÓ·ÂÌÌÓÒÚ¸˛ Ô ÓÂÍÚ‡ fl‚ÎflÂÚÒfl ÒÒ˚Î͇ ‚ „ÎÛ·ËÌÛ ËÒÚÓ ËË Ì‡ 3750 ÎÂÚ Ë ‚Íβ˜ÂÌË ‚ „ ‡Ìˈ˚ ë ‰ÌÂ„Ó ÇÓÒÚÓ͇ àÁ ‡ËÎfl. ïÓÚfl Ó‰ËÌ ËÁ ËÓ ‰‡ÌÒÍËı ‰ËÔÎÓχÚÓ‚, ï‡Ò‡Ì ù·ÛÌËχı, ‚ÓÓ·˘Â Ò˜ËÚ‡ÂÚ, ˜ÚÓ «Ô ÓÂÍÚ ÅÓθ¯Ó„Ó ë ‰ÌÂ„Ó ÇÓÒÚÓ͇ ‚ ÒÛ˘ÌÓÒÚË ÓÔË ‡ÂÚÒfl ̇ ˉ² ‚Íβ˜ÂÌËfl ‚ „ ‡Ìˈ˚ ˝ÚÓÈ Ú ËÚÓ ËË àÁ ‡ËÎfl». I

YAZ 2007, SAYI: 25

“muhtemel”, belki de “mevhum bir Sovyet tehdidi”ne karfl› korudu. Bu idrak çerçevesinde “Rusya/Sovyetler düflman”, Avrupa/Bat› “dost ve müttefik” olarak alg›land›. fiimdi de Do¤u ile Bat› aras›nda, baflka bir ifade ile Avrupa ile Avrupa d›fl› dünya aras›nda bir “köprü” olarak tan›mlan›yor. Peki, kendimize soral›m: Bir “kanat ülkesi” veya “köprü” kendini ba¤›ms›z özne, merkez, kendine özgü strateji belirleme iradesine sahip bir aktör görebilir mi? Kuflkusuz hay›r! “Ortado¤u” terimi ilk defa 1902 y›l›nda Amiral Sir Alfred Thayer Mahan taraf›ndan kullan›l›r; nas›l çekiç önüne ç›kan her fleyi çivi olarak görüyorsa, Bat› da dünyay› askeri kontrol alan› görür; ama askeri kontrolün amac› ekonomik sömürü ve kültürel mankurtlaflt›rmad›r. Mankurtlaflma, kiflinin belli bir harici ameliyeden geçirildikten sonra kendi hakiki ç›karlar›na ayk›r› olmak üzere baflkalar›n›n iradesine, arzu ve ç›karlar›na göre bilinçsizce hareket etmesidir.

1930’larda ‹ngilizlerin kendi denetimlerinde tuttuklar› iki sömürge merkezine göre ay›rd›klar› Hava Kuvvetleri Komutanl›klar›ndan biri Irak’tayd›, buna “Ortado¤u”, M›s›r’da olana da “Yak›ndo¤u (fiark-› Karib)” komutanl›¤› ad›n› verdiler. Böylece Kuzey Afrika, Sudan ve Somali bu s›n›rlara dahil edildi; savafltan sonra s›n›rlar Libya’dan Afganistan’a kadar uzat›ld›. Haritalar› masa üstünde subaylar çizildi¤i için bir bölgeyi dahil etmek veya ç›karmak kolayd›; nihayet yeni bir de¤erlendirme yap›l›p Somali ç›kar›ld›. Son y›llarda aktüel hale gelen BOP (Büyük Ortado¤u Projesi) ve arkas›ndan KAGBOP (Kuzey Afrika ve Geniflletilmifl Büyük Ortado¤u Projesi) Fas’tan Hindistan’a ve Çin s›n›r›na, Türkiye’den Kafkaslar ve güneyde Büyük Sahra’ya ve Yemen’e kadarki ülkeleri içine almaktad›r. Belli ki, aktüel tan›mlama, 1932 ve 1939’da ‹ngilizlerin yapt›¤› tan›mlamaya sad›k kal›narak yap›lm›flt›r. Bununla beraber BOP biraz daha geniflletilmifl bir co¤rafyaya iflaret etmektedir; burada gözden kaç›r›lmamas› gereken husus, 3750 y›ll›k bir tarihe göndermelerde bulunarak bölgeye eklemlenmifl bulunan ‹srail’in de böylelikle bu tan›mlamaya dahil edilmifl olmas›d›r. Ürdünlü diplomat Hasan Ebunimah’a göre, BOP’un amaçlar›ndan biri, “‹srail’i bölge içine katma düflüncesine dayan›r.” I

Если вас называют «Средним Востоком», то вы не можете быть центром, вами управляет центр, давший вам это имя, он манипулирует вами, вылепливая угодные ему фигурки. Siz “Ortado¤u”da iseniz, “merkez” olamaz, kendinizi merkezde hissetmezsiniz; bir baflkas›n›n merkezine göre kurgulan›r, yap›land›r›l›r ve elbette manipüle edilirsiniz.

D‹YALOG

EVET’LE

BAfiLAR

11


интеллектуальный взгляд entelektüel bak›fl

Симфония Евразии Вишне Коркмаз Факультет международных отношений Университета «Йылдыз Текник» (Стамбул).

Avrasya senfonisi Viflne Korkmaz Dr., Y›ld›z Teknik Üniversitesi, Siyaset Bilimi ve Uluslararas› ‹liflkiler Bölümü (‹stanbul).

12

Д И А Л О Г Н АЧ И Н А Е Т С Я С « Д А »

ЛЕТО 2007, 25 НОМЕР


entelektüel bak›fl интеллектуальный взгляд

„Î˚È ‚Á„Îfl‰ ̇ ËÒÚÓ Ë˛ ÔÓÎËÚ˘ÂÒÍËı Û˜ÂÌËÈ Ë ‰‚ËÊÂÌËÈ ÔÓ͇Á˚‚‡ÂÚ, ˜ÚÓ Ë‰Âfl ÒËÒÚÂÏ˚ ËÎË ÔÓ fl‰Í‡ ‡ÒÍ ˚‚‡ÂÚÒfl ˜Â ÂÁ ÏÂÚ‡ËÒÚÓ Ë˛ (Ì‡Ô ËÏ , ÔÓÒ Â‰ÒÚ‚ÓÏ ÓÔËÒ‡ÌËfl ÍÓÌÙÎËÍÚÓ‚: Í·ÒÒÓ‚‡fl ·Ó ¸·‡, ÚÂÓ ËË Ô Ó„ ÂÒÒ‡, Á‡‰‡˛˘Ë ıÓ‰ ËÒÚÓ ËË Ë Ú.‰.) Ë ÏÂÚ‡„ÂÓ„ ‡Ù˲ (Ì‡Ô ËÏ , Ô ÓÚË‚ÓÔÓÒÚ‡‚ÎÂÌËfl ÚËÔ‡ á‡Ô‡‰-ÇÓÒÚÓÍ, ÄÁËfl-Ö‚ ÓÔ‡). í‡ÍËÏ Ó· ‡ÁÓÏ, ‚ÓÓ· ‡Ê‡ÂÏ˚È ÔÓ fl‰ÓÍ Ô ËÌËχÂÚ ÂÒÚÂÒÚ‚ÂÌÌ˚È Ó·ÎËÍ, ·Î‡„Ó‰‡ fl ˜ÂÏÛ ÔÓÎÛ˜‡ÂÚ Ô ËÁ̇ÌËÂ Ë Á‡ÍÓÌÌÓÒÚ¸. à‰Âfl ‚ ‡ÁËÈÒÚ‚‡, ËÎË Â‚ ‡ÁËÈÒÍÓ„Ó ÔÓ fl‰Í‡, ‡Á‚Ë‚¯‡flÒfl Í‡Í ÓÚ‚ÂÚ‚ÎÂÌË ÍÓ̈ÂÔˆËË «ÒËÏÙÓÌ˘ÂÒÍÓÈ Î˘ÌÓÒÚË», fl‚Îfl˛˘ÂÈÒfl Ó‰ÌËÏ ËÁ ÓÒÌÓ‚Ì˚ı ÔÓÌflÚËÈ Í·ÒÒ˘ÂÒÍÓÈ Ë‰ÂË Â‚ ‡ÁËÈÒÚ‚‡ (19211930) Í‡Í ˜‡ÒÚË ÛÒÒÍÓÈ ÔÓÎËÚ˘ÂÒÍÓÈ Ï˚ÒÎË, ̇ Ô ‚˚È ‚Á„Îfl‰ (ÌÓ ÚÓθÍÓ Ì‡ Ô ‚˚È ‚Á„Îfl‰) ͇ÊÂÚÒfl ÓÚ ‡ÊÂÌËÂÏ ˝ÚÓÈ Ó·˘ÂÈ ÚẨÂ̈ËË.

Å

ÑÂÈÒÚ‚ËÚÂθÌÓ, ÛÒÒÍË ˉÂÓÎÓ„Ë Í·ÒÒ˘ÂÒÍÓ„Ó Â‚ ‡ÁËÈÒÚ‚‡ ˉ² ‚ ‡ÁËÈÒÍÓ„Ó ÔÓ fl‰Í‡ ‡ÒÍ ˚‚‡ÎË, Ò Ó‰ÌÓÈ ÒÚÓ ÓÌ˚, ˜Â ÂÁ ÒÚ ÛÍÚÛ Û Ö‚ ‡ÁËË, Ú.Â. ÔÓÒ Â‰ÒÚ‚ÓÏ ÓÔ Â‰ÂÎÂÌËfl „ËÓ̇θÌ˚ı, ÏÂÒÚÌ˚ı ˝ÎÂÏÂÌÚÓ‚. ë ‰ Û„ÓÈ ÒÚÓ ÓÌ˚, ÓÒÌÓ‚‡ÌÌ˚È Ì‡ ÏÂÚ‡ËÒÚÓ Ë˜ÂÒÍËı Ë ÏÂÚ‡„ÂÓ„ ‡Ù˘ÂÒÍËı ‚ÓÁÁ ÂÌËflı ‰ËÒÍÛ Ò ÍÓÌÙÎËÍÚÓ‚ (Ì‡Ô ËÏ , ÍÓÌÙÎËÍÚ Û„ÌÂÚÂÌÌ˚ı Ë Û„ÌÂÚ‡˛˘Ëı) Ô Â‚ ‡˘‡ÎÒfl ËÏË ‚ ˉ² «Â‚ ‡ÁËÈÒÍÓ„Ó ÔÓ fl‰Í‡».

YAZ 2007, SAYI: 25

ÖÒÎË ˝ÚÓ Ú‡Í, ÚÓ Ï˚ ‰ÓÎÊÌ˚ ËÒ͇ڸ ÓÚ‚ÂÚ Ì‡ ‚ÓÔ ÓÒ, Ó Í‡ÍÓÈ Ö‚ ‡ÁËË Ï˜ڇÎË Â‚ ‡ÁËȈ˚? í ËÚÓ Ë‡Î¸Ì‡fl ˆÂÎÓÒÚÌÓÒÚ¸, ̇ ÍÓÚÓ ÓÈ ÓÒÌÓ‚˚‚‡ÎÒfl èÂÚ ë‡‚ËˆÍËÈ, ‰Â·ÂÚ Ö‚ ‡Á˲ Ò‚ÓÂÓ· ‡ÁÌ˚Ï „ÂÓÔÓÎËÚ˘ÂÒÍËÏ ÙÓ ÏË Ó‚‡ÌËÂÏ, Ô Ë‰‡‚‡fl ÔÓÎËÚ˘ÂÒÍËÈ ÒÏ˚ÒÎ ËÒÚÓ Ë˜ÂÒÍËÏ Ô ÂÓ· ‡ÁÓ‚‡ÌËflÏ Ì‡  ڠËÚÓ ËË. ÉÂÓ „ËÈ Ç ̇‰ÒÍËÈ Ò˜ËÚ‡Î, ˜ÚÓ „ÓÒÛ‰‡ ÒÚ‚Ó ‚ Ö‚ ‡ÁËË fl‚ÎflÂÚÒfl Ó·˙‰ËÌfl˛˘ÂÈ ÒËÎÓÈ, ÔÎÓÚ¸˛ Ö‚ ‡ÁËË, ÒÓÒÚÓfl˘ÂÈ ËÁ ÒÏÂÒË ‡Á΢Ì˚ı ̇ Ó‰ÌÓÒÚÂÈ, Ô Ó¯Â‰¯Ëı ÔÓ ˝ÚÓÈ Ú ËÚÓ ËË. óÚÓ·˚ ÔÓ‰˜Â ÍÌÛÚ¸ Ú ËÚÓ Ë‡Î¸Ì˚È ÔÓ‰ıÓ‰ Í ÔÓÌËχÌ˲ Ö‚ ‡ÁËË, ‚ ‡ÁËȈ˚ Ì ‰ÍÓ ÔÓθÁÓ‚‡ÎËÒ¸ Ú ÏËÌÓÏ «Â‰ËÌÒÚ‚Ó ‚ ÏÌÓ„ÓÓ· ‡ÁËË», ÓÔ Â‰ÂÎflfl ËÏ ÏÌÓ„Ó̇ˆËÓ̇θÌÛ˛ ÒÚ ÛÍÚÛ Û ÒÚ ‡Ì. í‡ÍÓÈ ÔÓ‰ıÓ‰ Ì ÚÓθÍÓ Ò‚Ë‰ÂÚÂθÒÚ‚ÛÂÚ Ó ÌÂËÁ·ÂÊÌÓÒÚË Ë ‚ ÓflÚÌÓÒÚË

iyasal düflünceler tarihine veya siyasal hareketlere üstünkörü bir bak›fl, bize, “sistem” ya da “düzen” fikrinin genellikle meta-tarih (örne¤in tarihe yön veren bir çat›flma retori¤i – s›n›f çat›flmas›, ilerleme teorisi vb.) ve metaco¤rafya (örne¤in Do¤u-Bat›, Asya-Avrupa, fiark-Garp ayr›m›) kullan›larak aç›kland›¤›n› gösterir. Bu aç›klamalar, hayal edilen düzenin do¤allaflmas› ve bu do¤all›kla beraber meflru hale gelmesi sonucunu do¤urur. Rus siyasal düflüncesinin bir parças› olarak do¤an Klasik Avrasyac›l›¤›n (1921-1930), “senfonik kiflilik” kavram› alt›nda aç›klad›¤› Avrasya sistemi/düzeni fikri de ilk bak›flta –sadece ilk bak›flta– bu genel e¤ilimin bir yans›mas› gibidir.

S

Gerçekten de Klasik Dönem Rus Avrasyac›lar›; bir yandan Avrasya sistemi fikrini, Avrasya yap›s›n›n –yani bölgesel, yerel un-

Георгий Вернадский считал, что государство в Евразии является объединяющей силой, плотью Евразии, состоящей из смеси различных народностей, прошедших по этой территории. Tarihçi Georgi V. Vernadsky’e göre farkl› etnik gruplar›n göçlerle birbirine kar›flt›¤› bu co¤rafyada birlefltirici olan devlet, Avrasya devleti, siyasal aç›dan Avrasya yap›s›n›n özüydü.

D‹YALOG

EVET’LE

BAfiLAR

13


интеллектуальный взгляд entelektüel bak›fl

Евразийцы считали, что основу евразийской культуры составляет не столько этническое родство, сколько глубокие, взаимопроникающие отношения. Avrasyac› düflünürlere göre Avrasya kültürü etnik akrabal›ktan ziyade, yakalanan “derin/içkin” bir “yak›nl›k” iliflkisine dayan›yordu. Ó·˙‰ËÌÂÌËfl ‡ÁÌ˚ı ˝ÚÌ˘ÂÒÍËı „ ÛÔÔ, ÌÓ, ˜ÚÓ Ì‡Ë·ÓΠ‚‡ÊÌÓ, Ûڂ ʉ‡ÂÚ ÌÂËÁ·ÂÊÌÓÒÚ¸ ˝ÍÓÌÓÏ˘ÂÒÍÓ„Ó Ë ÒӈˇθÌÓ„Ó Ó·˙‰ËÌÂÌËfl ‚ ‡ÁËÈÒÍËı ̇ Ó‰Ó‚ Ë ÒÓÓ·˘ÂÒÚ‚, Ô Â‰ÒÚ‡‚Îfl˛˘Ëı ÒÓ·ÓÈ Ï‡Ú ˇθÌÛ˛ ÓÒÌÓ‚Û «ÒËÏÙÓÌ˘ÂÒÍÓÈ Î˘ÌÓÒÚË»: Ö‚ ‡ÁËfl – Ó „‡Ì˘ÂÒ͇fl ÒÓ‚ÓÍÛÔÌÓÒÚ¸ ÓÒ‰ÎÓÈ ÁÂÏΉÂθ˜ÂÒÍÓÈ Ë ÍӘ‚ÓÈ ‚ÓÂÌÌÓÈ ÍÛθÚÛ . èÓ˝ÚÓÏÛ Ì‚ÓÁÏÓÊÌÓ „Ó‚Ó ËÚ¸ Ó· ‡·ÒÓβÚÌÓÈ ˝ÚÌ˘ÂÒÍÓÈ ÒËΠ‚ Ö‚ ‡ÁËË. ÑÎfl Ó· ÂÚÂÌËfl ˝ÍÓÌÓÏ˘ÂÒÍÓÈ Ë ÔÓÎËÚ˘ÂÒÍÓÈ Ò‡ÏÓ‰ÓÒÚ‡ÚÓ˜ÌÓÒÚË Î˛·‡fl ˝ÚÌ˘ÂÒ͇fl ÒË·, ‚ÓÁÌË͇‚¯‡fl ‚ Ö‚ ‡ÁËË, Ó·flÁ‡Ì‡ ·˚· ÒÚ‡ÌÓ‚ËÚ¸Òfl „ËÓ̇θÌÓÈ ÒËÎÓÈ.

Региональная сила или региональная изоляция? ÇÒ ˝ÚÓ Ô Ë‚ÂÎÓ Í ÚÓÏÛ, ˜ÚÓ Â‚ ‡ÁËȈ˚ ÒÚÓÎÍÌÛÎËÒ¸ Ò Ú Û‰ÌÓÈ Á‡‰‡˜ÂÈ: Í‡Í ÓÔ Â‰ÂÎËÚ¸ „ÂÓ„ ‡Ù˘ÂÒÍË „ ‡Ìˈ˚ Ö‚ ‡ÁËË? êÛÒÒÍË „ÂÓ„ ‡Ù˚ ÒÓÁ‰‡ÎË ÓÔ Â‰ÂÎÂÌËÂ, ‚Íβ˜‡˛˘Â ‚ ÓflÚÌÓÒÚ¸ ‡Ò¯Ë ÂÌËfl Ë ‡ÒÔ ÓÒÚ ‡ÌÂÌËfl: «...éÚ çË· ‰Ó ç‚˚, ÓÚ ùθ·˚ ‰Ó äËÚ‡fl, ÓÚ ÇÓÎ„Ë ‰Ó Ö‚Ù ‡Ú‡, ÓÚ É‡Ì„‡ ‰Ó ÑÛ̇fl... ÇÓÚ ˆ‡ ÒÚ‚Ó ÛÒÒÍÓÂ…». é‰Ì‡ÍÓ ÔÓ‰˙ÂÏ Â‚ ‡ÁËÈÒÍÓ„Ó ‰‚ËÊÂÌËfl Ô ÓËÒıÓ‰ËÚ ÔÓÒΠéÍÚfl· ¸ÒÍÓÈ Â‚ÓβˆËË Ë ÒÓÁ‰‡ÌËfl ëÓ‚ÂÚÒÍÓ„Ó „ÓÒÛ‰‡ ÒÚ‚‡. ÇÓÔ ÂÍË Ó·˘ÂÔ ËÌflÚÓÏÛ ÏÌÂÌ˲, ‚ ÚÓ ‚ ÂÏfl, ÓÒÓ·ÂÌÌÓ ÔÓÒΠ1926 „., „ ‡Ìˈ˚ Ú ËÚÓ ËË ëÓ‚ÂÚÓ‚ ÛÊ ÛÒÚÓflÎËÒ¸. Ö‚ ‡ÁËȈ˚ ıÓ Ó¯Ó Ô Â‰ÒÚ‡‚ÎflÎË Ò· ˝ÚË „ ‡Ìˈ˚, ÔÓ˝ÚÓÏÛ, ̇·Î˛‰‡fl ˝ÍÓÌÓÏ˘ÂÒÍÓÂ Ë ÔÓÎËÚ˘ÂÒÍÓ ‡Ò¯Ë ÂÌË ւ ÓÔ˚, ÓÌË «ÔÓÁËˆË˛ „ËÓ̇θÌÓÈ ÒËÎ˚» ‚ÓÒÔ ËÌflÎË Í‡Í Ó· ˜ÂÌÌÓÒÚ¸ ̇

14

Д И А Л О Г Н АЧ И Н А Е Т С Я С « Д А »

„ËÓ̇θÌÛ˛ ËÁÓÎflˆË˛. ÅÓθ¯Ó Á̇˜ÂÌË ÓÌË Ô Ë‰‡‚‡ÎË ÍÓ̈ÂÔˆËË ë‡‚ËˆÍÓ„Ó, Ûڂ ʉ‡‚¯Â„Ó ÌÂÓ·ıÓ‰ËÏÓÒÚ¸ ÙÓ ÏË Ó‚‡ÌËfl Í ÛÔÌÓ„Ó Â„ËÓ̇θÌÓ„Ó ˚Ì͇, ÒÔÓÒÓ·ÌÓ„Ó ÍÓÌÍÛ Ë Ó‚‡Ú¸ Ò Â‚ ÓÔÂÈÒÍËÏ ˚ÌÍÓÏ, ÓÔË ‡‚¯ËÏÒfl ̇ ‚Á‡ËÏÌÛ˛ Á‡‚ËÒËÏÓÒÚ¸ ÍÓÌÚËÌÂÌڇθÌÓÈ Ú ËÚÓ ËË Ö‚ ‡ÁËË Ë ÚËıÓÓ͇ÌÒÍÓ-‡ÁˇÚÒÍÓ„Ó ÔÓ·Â Âʸfl (äËÚ‡È Ë ë‚ ̇fl ÄÏ Ë͇). è ‰ÎÓÊÂÌËÂ Ó ÒÓÁ‰‡ÌËË ‡Î¸Ú ̇ÚË‚ÌÓ„Ó ˚Ì͇ ÔÓ͇Á˚‚‡ÂÚ, ˜ÚÓ ÔÓÌflÚË ւ ‡ÁËfl ÒÓ‚Ï¢‡ÂÚ ‚ Ò· ‰‚‡ Á̇˜ÂÌËfl: Ô Âʉ ‚Ò„Ó, Ö‚ ‡ÁËfl – ̇Á‚‡ÌË „ËÓ̇ Ò ÓÔ Â‰ÂÎÂÌÌ˚ÏË „ ‡Ìˈ‡ÏË. é‰Ì‡ÍÓ, ‰Ó ÚÂı ÔÓ , ÔÓ͇ Ö‚ ‡ÁËfl Ô Ó‰ÓÎʇ· ‚ÓÒÔ ËÌËχڸÒfl, Í‡Í Ö‚ ÓÔ‡-ÄÁËfl, „ËÓÌ, ÒÙÓ ÏË Ó‚‡‚¯ËÈÒfl ‚ ˉÂflı ‚ ‡ÁËȈ‚, ÔÓÚ flÎ „ÂÓ„ ‡Ù˘ÂÒÍÓ ÒӉ ʇÌËÂ. ä‡Í ÏÓÊÂÚ ‚ÓÒÔ ËÌËχڸÒfl „ËÓÌ, Ì Ëϲ˘ËÈ „ÂÓ„ ‡Ù˘ÂÒÍËı ı‡ ‡ÍÚ ËÒÚËÍ? ÇÓÒÔÓθÁÓ‚‡‚¯ËÒ¸ ‰‚ÛÏfl Íβ˜Â‚˚ÏË ÒÔÓÒÓ·‡ÏË ÔÓÁ̇ÌËfl: ÍÛθÚÛ ÓÈ Ö‚ ‡ÁËË Ë Ó·˘ÂÒÚ‚ÂÌÌ˚Ï ‡ÁÌÓÓ· ‡ÁËÂÏ, ‚ ‡ÁËȈ˚ ÔÓÔ˚Ú‡ÎËÒ¸ ÒÙÓ ÏË Ó‚‡Ú¸ ÒËÒÚÂÏÛ ‚ÓÒÔ ËflÚËfl „ËÓ̇, ·‡ÁË Û˛˘Û˛Òfl ̇ ËÒÚÓ ËË Ë Ó·˘ÂÒÚ‚ÂÌÌÓ-ÔÓÎËÚ˘ÂÒÍÓÏ Á̇ÌËË.

Евразийская культура базируется на взаимопроникновении Ö‚ ‡ÁËȈ˚ Ò˜ËÚ‡ÎË, ˜ÚÓ ÓÒÌÓ‚Û Â‚ ‡ÁËÈÒÍÓÈ ÍÛθÚÛ ˚ ÒÓÒÚ‡‚ÎflÂÚ Ì ÒÚÓθÍÓ ˝ÚÌ˘ÂÒÍÓ ӉÒÚ‚Ó, ÒÍÓθÍÓ „ÎÛ·ÓÍËÂ, ‚Á‡ËÏÓÔ ÓÌË͇˛˘Ë ÓÚÌÓ¯ÂÌËfl. àÏÂÂÚÒfl ‚ ‚Ë‰Û ÌÂ

surlar›n–tan›mlanmas›ndan yola ç›karak aç›kl›yorlard›. Di¤er yandan da Avrasya sistemini, meta-tarih ve meta-co¤rafyaya dayal› çat›flma söylemi (örne¤in ezenlerle ezilenlerin çat›flmas›) içerisinde “Avrasyal› düzen” fikrine dönüfltürüyorlard›. Öyleyse ilk sorumuz flu olmal›: Avrasyac›lar nas›l bir Avrasya yap›s› tahayyül ediyorlard›? Savitsky’nin üzerinde durdu¤u co¤rafi süreklilik, Avrasya’y› kendine has siyasi bir yap› haline getiriyor, Avrasya’daki tarihsel geliflmelere siyasal bir anlam yüklüyordu. Tarihçi Georgi V. Vernadsky’e göre farkl› etnik gruplar›n göçlerle birbirine kar›flt›¤› bu co¤rafyada birlefltirici olan devlet, Avrasya devleti, siyasal aç›dan Avrasya yap›s›n›n özüydü. Avrasyac›lar, devletin ulusal niteli¤inden çok, bölgesel niteli¤ini ön plana ç›kartmak için çokluk içinde birlik (edinstvo ve mnogoobrazi), çok uluslu devlet sistemi fikrini kulland›lar. Bu sistem sadece etnik bütünleflme ihtimalini ya da zorunlulu¤unu anlatm›yor, daha da önemlisi, senfonik kiflilik (simfoniçeskaya liçnost) ilkesinin maddi temelini oluflturan, Avrasyal› halk ve toplumlar›n iktisadi ve toplumsal düzeyde bütünleflme zorunlulu¤unu dillendiriyordu: Avrasya, yerleflik tar›m kültürüyle göçebe askeri kültürün bütünlülü¤üydü. Öyleyse, Avrasya’da salt bir ulusal güçten bahsetmek mümkün de¤ildi. Avrasya’da ortaya ç›kacak her ulusal güç, siyasi ve iktisadi, kendi kendine yeterlili¤i sa¤lamak için bölgesel bir güç olmak zorundayd›.

ЛЕТО 2007, 25 НОМЕР


entelektüel bak›fl интеллектуальный взгляд

flÁ˚ÍÓ‚‡fl ËÎË ÍÓÌÙÂÒÒËÓ̇θ̇fl ·ÎËÁÓÒÚ¸, ‡ ÒË· ‚Á‡ËÏÓÔÓÌËχÌËfl. àÒÚÓ Ë˜ÂÒÍÓÂ Ë Ó·˘ÂÒÚ‚ÂÌÌÓÂ Ô ÓÒÚ ‡ÌÒÚ‚Ó Ö‚ ‡ÁËË Ô Â‰ÒÚ‡‚ÎflÎÓ ÒÓ·ÓÈ Ò‚ÓÂÓ· ‡ÁÌÛ˛ ˆÂÌÌÓÒÚÌÛ˛ ÔÎÓ˘‡‰ÍÛ, ÒÓÓ·˘‡ ÒÙÓ ÏË Ó‚‡ÌÌÛ˛ ËÁ ÔÓÌflÚËÈ Ë ÒÏ˚ÒÎÓ‚, Ô ËÒÛÚÒÚ‚Û˛˘Ëı ‚ ‡ÁÌ˚ı flÁ˚͇ı. ÇÁ‡ËÏÓÔ ÓÌËÍÌÓ‚ÂÌË ÒӈˇθÌÓ„Ó ‚ÓÒÔ ËflÚËfl ˝ÚËı ˆÂÌÌÓÒÚÂÈ ÔÓÁ‚ÓÎËÎÓ Ô ÓÙÂÒÒÓ Û ã¸‚Û ä‡ Ò‡‚ËÌÛ ÒÓÁ‰‡Ú¸ ÙËÎÓÒÓÙÒÍÓ ۘÂÌËÂ Ó «ÒËÏÙÓÌ˘ÂÒÍÓÈ Î˘ÌÓÒÚË», ‚ ÍÓÚÓ ÓÏ ˝ÚË ˆÂÌÌÓÒÚË Ì‡ıÓ‰flÚ ‚˚ ‡ÊÂÌËÂ. ëӄ·ÒÌÓ ˝ÚÓÏÛ Û˜ÂÌ˲, ˜ÂÎÓ‚ÂÍ ËÏÂÂÚ Ì ‡Á ˚‚Ì˚ ҂flÁË Ò ÍÓÎÎÂÍÚË‚ÓÏ (ÏÌÓ„Ó‰ËÌÒÚ‚Ó), Ú‡ÍËÏ Ó· ‡ÁÓÏ Î˘ÌÓÒÚ¸ Ë̉˂ˉ‡ Ó „‡Ì˘ÂÒÍË Ò‚flÁ‡Ì‡ Ò ‚˚Ò¯ÂÈ Î˘ÌÓÒÚ¸˛. ä‡ Ò‡‚ËÌ ÔËÒ‡Î, ˜ÚÓ ÏÌÓ„Ó‰ËÌÒÚ‚Ó ÙÓ ÏË ÛÂÚ ÏÌÓÊÂÒÚ‚Ó, ‚ ÚÓ ‚ ÂÏfl Í‡Í ÏÌÓÊÂÒÚ‚Ó Â‡ÎËÁÛÂÚ ÏÌÓ„Ó‰ËÌÒÚ‚Ó. Ç ÍÓ̈ÂÔˆËË Â‚ ‡ÁËÈÒÍÓ„Ó ‚ÓÒÔ ËflÚËfl ÔÓ‰ ÏÌÓ„Ó‰ËÌÒÚ‚ÓÏ ÔÓÌËχ·Ҹ Ö‚ ‡ÁËfl, Ë̉˂ˉۇθ̇fl ΢ÌÓÒÚ¸ – ˝ÚÓ ˝ÎÂÏÂÌÚ, ‚ÒÚÛÔ‡˛˘ËÈ ‚ ÏÌÓ„Ó‰ËÌÒÚ‚Ó: ΢ÌÓÒÚË (Ú‡ÍË Îˉ ˚, Í‡Í óËÌ„ËÒı‡Ì, Ì‡Ô ËÏ ), Ó·˘ÂÒÚ‚‡ Ë Ì‡ˆËË ( ÛÒÒÍËÂ, ÚÛ ÍË, ÏÓÌ„ÓÎ˚, ÙËÌÌ˚ Ë ‰ .). ã˛·‡fl ÒÛ·˙ÂÍÚ˂̇fl

YAZ 2007, SAYI: 25

Bölgesel güç mü, bölgesel izolasyon mu? Bu noktada Avrasyac› düflünürler, Avrasya bölgesinin co¤rafi s›n›rlar›n› belirlemek gibi ciddi bir sorunla karfl› karfl›ya kald›lar. Rus co¤rafyac›lar›na dayanan kurgu; genifllemeye-yay›lmaya olanak veren bir niteli¤e sahipti: “...Nil’den Neva’ya, Eloe’den Çin’e; Volga’dan F›rat’a Ganj’dan Tuna’ya; Rus âlemidir bu...” Ancak Avrasyac›l›¤›n geliflti¤i tarihler, Ekim Devrimi ve Sovyet Sosyalist Cumhuriyetleri Birli¤i’nin kurulmas›ndan sonraya rastlar. ‹deolojik evrensel söyleme ra¤-

men, bu tarihlerde –özellikle 1926 sonras›nda– Sovyet alan›n›n s›n›rlar› belirlenmifltir. Bu s›n›rlarla karfl› karfl›ya kalan ve iki savafl aras› Avrupa iktisadi ve siyasi sisteminin yay›lmas›na flahit olan Avrasyac› düflünürler, “bölgesel güç olma halini” bölgesel izolasyona mahkumiyet olarak gördüler. Bu nedenle Savitsky’nin çal›flmalar›nda gelifltirdi¤i, Avrasya k›tasal alan› ile Asya-Pasifik k›y›lar›n›n (Çin ve Kuzey Amerika) karfl›l›kl› ticari ba¤›ml›l›¤›na dayanan Avrupa pazar›na rakip “genifl bir bölge pazar› alternatifi” üzerinde durdular. Alternatif pazar önerisinin de gös-

Русские географы создали определение, включающее вероятность расширения и распространения: «...От Нила до Невы, от Эльбы до Китая, от Волги до Евфрата, от Ганга до Дуная... Вот царство русское…». Rus co¤rafyac›lar›na dayanan kurgu; genifllemeye-yay›lmaya olanak veren bir niteli¤e sahipti: “...Nil’den Neva’ya, Eloe’den Çin’e; Volga’dan F›rat’a Ganj’dan Tuna’ya; Rus âlemidir bu...”

D‹YALOG

EVET’LE

BAfiLAR

15


интеллектуальный взгляд entelektüel bak›fl

ˆÂÌÌÓÒÚ¸ Ë ÙÛÌ͈Ëfl, ‚ÓÒÔ ËÌËχÂχfl, ÒÓÁ‰‡‚‡Âχfl ËÎË Ô Â‰ÒÚ‡‚ÎflÂχfl ‚ Ë̉˂ˉۇθÌÓÈ Î˘ÌÓÒÚË, ÒÎÛÊË· ÒÓ‚Â ¯ÂÌÒÚ‚Ó‚‡Ì˲ ÏÌÓ„Ó‰ËÌÒÚ‚‡, Ú.Â. Ö‚ ‡ÁËË. ÅÂÁÛÒÎÓ‚ÌÓ, ‚ ‡ÁËÈÒÍËÈ «ÒÓ˛Á» ·˚Î ÓÚ ‡ÊÂÌËÂÏ ÍÓÎÎÂÍÚË‚ËÁχ, Ӊ̇ÍÓ Ô ËÓ· ÂڇΠÒÏ˚ÒÎ ÚÓθÍÓ ÚÓ„‰‡, ÍÓ„‰‡ ÒÚ‡ÌÓ‚ËÎÒfl ˉÂÂÈ, Ô ÓÚË‚ÓÒÚÓfl˘ÂÈ Â‚ ÓÔÂÈÒÍÓÏÛ Ì‡ˆËÓ̇ÎËÁÏÛ (Ë Â„Ó ‚ˉ‡Ï) Ë Â‚ ÓÔÂÈÒÍÓÏÛ ÍÓÒÏÓÔÓÎËÚËÁÏÛ. è Óȉfl ˜Â ÂÁ Ô ËÓ‰˚ ÍÓÎÓÌËÁ‡ˆËË, ‡Ò¯Ë ÂÌËfl, ÊÂÎÂÁÌÓ‰Ó ÓÊÌÓ„Ó ËÏÔ ˇÎËÁχ Ë Ú.‰., ÓÒÒËÈÒ͇fl ËÌÚÂÎÎË„Â̈Ëfl «ÛÔ ·Ҹ» ‚ ‚ÓβˆË˛ Ë Ì ‚ˉ· ËÌÓ„Ó ‚˚ıÓ‰‡, Í ÓÏ ÒÓ‚ÏÂÒÚÌÓ„Ó ‚ÓÒÔ‚‡ÌËfl ÍÓÎÎÂÍÚË‚ËÁχ. ç‡ ˝ÚÓÏ ÔÛÚË «ÒËÏÙÓÌ˘ÂÒ͇fl ΢ÌÓÒÚ¸» Ó͇Á‡Î‡Ò¸ Ò‡Ï˚Ï ÔÓ‰ıÓ‰fl˘ËÏ Ò Â‰ÒÚ‚ÓÏ. é‰Ì‡ÍÓ, Ò‚flÁ˚‚‡fl ‰ Û„ Ò ‰ Û„ÓÏ Â‚ ‡ÁËÈÒÍÛ˛ ÒËÒÚÂÏÛ Ë ÔÓÌflÚËÂ Ó Â‚ ‡ÁËÈÒÍÓÏ ÔÓ fl‰ÍÂ, ÓÔË ‡flÒ¸ ̇ ÏÂÚ‡ËÒÚÓ Ë˛ Ë ÏÂÚ‡„ÂÓ„ ‡Ù˲, ˝ÚÓ Ò Â‰ÒÚ‚Ó ÔÓ Óʉ‡ÎÓ Ô ÓÚË‚ÓÔÓÎÓÊÌ˚È ˝ÙÙÂÍÚ. ëÏ˚ÒÎ ÏÂʉÛ̇ Ó‰ÌÓÏÛ Ô ÓÚË‚ÓÒÚÓflÌ˲ ‚ ‚ ‡ÁËÈÒÚ‚Â Ô Ë‰‡‚‡Î ÍÓÎÎÂÍÚË‚ËÁÏ, ‡ ÌÂ Ì‡Ó·Ó ÓÚ. ë ˝ÚÓÈ ÚÓ˜ÍË Á ÂÌËfl «ÒËÏÙÓÌ˘ÂÒ͇fl ΢ÌÓÒÚ¸» ‚ ‡ÁËȈ‚ ÂÁ˛ÏË ÛÂÚ ÛÒÒÍÛ˛ ÔÓÎËÚ˘ÂÒÍÛ˛ Ï˚Òθ: «ÑÂÈÒÚ‚Ë ÒÛÚ¸ ÏÌÓ„Ó‰ËÌÒÚ‚‡ (Ò‚ÓÈÒÚ‚ÂÌÌÓÈ Ö‚ ‡ÁËË ÒËÒÚÂÏÂ), ‰ÂÈÒÚ‚Ë – Á‡˘ËÚ‡ ÏÌÓ„Ó‰ËÌÒÚ‚‡». ë„ӉÌfl Ï˚ ÏÌÓ„Ó „Ó‚Ó ËÏ Ó· ˝ÚËı ÓÚ΢Ëflı ‚ ÒËÒÚÂÏÂ, ÌÓ ÓÔ Â‰ÂÎÂÌËfl ‰‡Ú¸ ËÏ Ì ÏÓÊÂÏ. èÓ˝ÚÓÏÛ Í·ÒÒ˘ÂÒÍË ‚ ‡ÁËȈ˚ ‰ÓÒÚÓÈÌ˚ ·˚Ú¸ Ô ˜ËÚ‡ÌÌ˚ÏË ıÓÚfl ·˚ ‰Îfl ÚÓ„Ó, ˜ÚÓ·˚ ̇ÔÓÏÌËÚ¸ Ì‡Ï Ó Ò‚ÓÂÏ ÔÓÌËχÌËË ˝ÚËı ÓÚ΢ËÈ. I

16

Д И А Л О Г Н АЧ И Н А Е Т С Я С « Д А »

terdi¤i gibi Avrasya sistemi iki farkl›, ama birbirini bütünleyen anlama sahipti: ‹lk olarak Avrasya, özellikleri tan›mlanarak s›n›rland›r›lm›fl bir bölge ad›yd›. Ancak co¤rafi olarak Asya-Avrupa k›tas›n› ifae etti¤i sürece, Avrasyac›lar›n zihnindeki bölge, co¤rafi tüm anlamlar›ndan s›yr›ld›.

ne kat›lan tek tek unsurlar; kiflilikler (Cengiz Han gibi önderler), toplumlar ve uluslard› (örne¤in, Ruslar, Türkler, Mo¤ollar, Finler...). Bu bireysel benlikler içinde temsil edilen, yarat›lan, kabul gören her bir öznel de¤er ve görev, bütünün, Avrasya’n›n, mükemmelli¤ine hizmet ediyordu.

Co¤rafi olmayan bir bölge nas›l alg›lanabilir? Tarihi, toplumsal ve siyasi bilgiyle alg›lanabilen bir sistem haline getirilerek. Avrasyac›lar›n elinde bu sistemi oluflturabilecek temel iki bilgi arac› vard›: Avrasya kültürü ve toplumsall›k.

Avrasya birli¤i kolektivizmin bir yans›mas›yd› kuflkusuz. Ama Avrupa kozmopolitli¤ine ve Avrupa milliyetçili¤ine/milliyetçiliklerine karfl› Avrasya düzeni söylemi olmadan anlams›zd›. Kolonizasyon, geniflleme, demiryolu emperyalizmi vb. dönemlerden geçtikten sonra devrimle yüz yüze kalan Rus ayd›n›, eylemi ve kolektivizmi birlikte yüceltmekten baflka bir seçenek görmüyordu. Senfonik Kiflilik bu noktada en uygun araçt›. Ancak, bu araç, Avrasya sistemi ve Avrasyal› düzen anlay›fl›n› birbirine ba¤lar, meta-tarih ve metaco¤rafya aç›klamalar›ndan faydalan›rken, ters/ayk›r› bir yol izliyordu. Avrasyac›l›kta, uluslararas› sistemde gördü¤ümüz çat›flmaya anlam veren, kolektivizmin tersi de¤il, kendisiydi.

Avrasya kültürü “derin yak›nl›¤a” dayan›yor Avrasyac› düflünürlere göre Avrasya kültürü etnik akrabal›ktan ziyade, yakalanan “derin/içkin” bir “yak›nl›k” iliflkisine dayan›yordu. Kastedilen tam olarak dilsel/dinsel ortakl›k de¤ildi; birbirini anlayabilme gücüydü. Avrasya tarihsel ve toplumsal alan›, kavralar ve anlamlar›n›n farkl› dillerde ortak olarak tekrar oluflturuldu¤u bir de¤erler alan›yd›. Felsefi zeminde bu de¤erler; toplumsal alg›lamalarla iç içe geçerek, ifadelerini Profesör Karsavin’in “senfonik kiflilik” kuram› çerçevesinde bulmufltu. Bu bak›fla göre insano¤lu grubuyla (mnogoedinstvo: ço¤ulcu bütünlükle) çözülmez ba¤lara sahipti ve benli¤i bu yüce senfonik benlikle organik olarak iliflkiliydi. “Bütün, çoklu¤u organize ederken; çokluk bütünü gerçeklefltirir” diye yaz›yordu Karsavin. Avrasyac›l›¤›n felsefi çerçevesinde, bütün (mnogoedinstvo) Avrasya’yd›; bireysel benlik ise bu bütü-

Bu noktadan bakt›¤›m›zda, Avrasyac›lar›n “Senfonik Kiflilik” kavram› tüm bir Rus siyasal düflüncesinin özeti gibiydi: “Eylem, mnogoedinstvo’nun (farkl› olan Avrasya sisteminin) özüdür; Eylem, mnogoedinstvo’nun (farkl› olan Avrasyal› düzenin) savunulmas›d›r.” Bugün bu farkl›l›k üzerinde duruyoruz da farkl›l›¤› tan›mlayam›yoruz. Oysa Klasik Avrasyac›lar, bu farkl›l›¤›n nas›l tan›mland›¤›n› görmemiz bak›m›ndan okunmay› bir kez daha hak ediyorlar. I

ЛЕТО 2007, 25 НОМЕР



Олжас Сулейменов Olcas Süleymenov

Четин Гексу Çetin Göksu

Татьяна Красовская Tatyana Krasovskaya

Александр Сергеев Aleksandr Sergeyev

Алексей Кафтан Aleksey Kaftan

Саулет Сакенов Saulet Sakenov

Гюрхан Савгы Gürhan Savg›

Кадир Дикбаш Kadir Dikbafl

Юнус Энсари Yunus Ensari

Хайретдин Караджа Hayrettin Karaca

Интервью: Хасан Онал Röportaj: Hasan Önal

Интервью: Дженгиз Шимшек Röportaj: Cengiz fiimflek

К.Б. Бакиров K. B. Bakirov

Эмре Караташ Emre Karatafl



ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

планета в огне! küremiz yan›yor!

Глобальное потепление: надо готовиться к худшему... Олжас Сулейменов Глава миссии Казахстана в ЮНЕСКО.

Küresel Is›nma: Daha kötüsüne haz›rlanmak gerek Olcas Süleymenov UNESCO Kazakistan temsilcisi.

ÂÌfl ÔÓÔ ÓÒËÎË Ì‡ÔËÒ‡Ú¸ ÒÚ‡Ú¸˛ Ó „ÎÓ·‡Î¸ÌÓÏ ÔÓÚÂÔÎÂÌËË, ÍÓ„‰‡ fl ‡·ÓڇΠ̇‰ χÚ ˇÎÓÏ Ó Ô ËÁ͇̇ı ̇˜‡Î‡ ÌÓ‚Ó„Ó ˝Ú‡Ô‡ ıÓÎÓ‰ÌÓÈ ‚ÓÈÌ˚. à ˝ÚË ‰‚Â, ͇Á‡ÎÓÒ¸ ·˚, ‡ÁÌ˚ ÚÂÏ˚ ÂÒÚÂÒÚ‚ÂÌÌÓ ÒÎËÎËÒ¸ ‚ ‰ËÌÛ˛: ‚ ̇¯ÂÈ ÊËÁÌË ÌÂθÁfl ÓÚ‰ÂÎËÚ¸ ‰ Û„ ÓÚ ‰ Û„‡ ˝ÍÓÎӄ˲, ÔÓÎËÚËÍÛ, ˝ÍÓÌÓÏËÍÛ Ë ÍÛθÚÛ Û...

å

20

Д И А Л О Г Н АЧ И Н А Е Т С Я С « Д А »

Ç˚ ËÒÓ‚˚‚‡ÎÒfl ‚‡ ˇÌÚ Ì‡Á‚‡ÌËfl – «ïÓÎӉ̇fl ‚ÓÈ̇ Á‡‚ ¯Ë·Ҹ „ÎÓ·‡Î¸Ì˚Ï ÔÓÚÂÔÎÂÌËÂÏ». çÓ ÒÚ‡ÌÓ‚ËÎÓÒ¸ ÔÓÌflÚÌÓ, ˜ÚÓ „·„ÓÎ «Á‡‚ ¯Ë·Ҹ» Ú Â·ÛÂÚ Á‡ÏÂÌ˚ ̇ «Ô Ó‰ÓÎÊË·Ҹ». à Ú‡Í Ê Ә‚ˉÂÌ ‚˚‚Ó‰: ÒÓÔ Ì˘ÂÒÚ‚Ó ‚ÂÎËÍËı ‰Â ʇ‚ ̇ÌÂÒÎÓ ÔÓ ‡ÊÂÌË ·ËÓÒÙ Â. éÔÛ·ÎËÍÓ‚‡Ì˚ ÓÒÌÓ‚Ì˚ ˆËÙ ˚

o¤uk Savafl’›n bafllamas›n›n yeni dönem belirtileriyle ilgili malzemeler üzerinde çal›fl›rken, benden küresel ›s›nma hakk›nda bir yaz› yazmam› istediler. Bu güya farkl› gibi duran iki konu birleflti. Zira hayat›m›zda çevreyi, politikay›, ekonomiyi ve kültürü birbirinden ay›ramay›z.

S

ЛЕТО 2007, 25 НОМЕР


küremiz yan›yor! планета в огне!

ÔÓÚ ¸. ǘ ‡ ¢ ÏÓÊÌÓ ·˚ÎÓ Ò͇Á‡Ú¸: «ÅËÓÒÙ ‡ ̇ Í ‡˛ Ô ÓÔ‡ÒÚË!». ë„ӉÌfl Ï˚ Á̇ÂÏ, ˜ÚÓ ˝ÚÓ Ì ڇÍ: ÊË‚ÓÈ ÏË ÛÊ ÎÂÚËÚ ‚ Ô ÓÔ‡ÒÚ¸. ÇÓÔ ÓÒ˚ Î˯¸ ‚ ÚÓÏ, ͇ÍÓ‚‡ ÒÍÓ ÓÒÚ¸ Ô‡‰ÂÌËfl Ë ÒÍÓθÍÓ ÓÒÚ‡ÎÓÒ¸ ‰Ó ͇ÏÂÌËÒÚÓ„Ó ‰Ì‡? çË͇ÍË ‡Ò˜ÂÚ˚ ÌÂθÁfl Ò˜ËÚ‡Ú¸ ÓÍÓ̘‡ÚÂθÌ˚ÏË. éÚ‚ÂÚ˚ ÏÂÌfl˛ÚÒfl ÂÊ„ӉÌÓ, ‡ ÚÂÔ ¸ – ÂÊÂÏÂÒfl˜ÌÓ. èflÚ¸ ÎÂÚ Ì‡Á‡‰ Û˜ÂÌ˚Â Ô Â‰ÛÔ Âʉ‡ÎË, ˜ÚÓ „ÎÓ·‡Î¸ÌÓ ÔÓÚÂÔÎÂÌË ̇ÒÚÛÔËÚ Í ÍÓÌˆÛ XXI ‚. Ç Ô Ó¯ÎÓÏ „Ó‰Û – «‚ Ò ‰ËÌ ÒÚÓÎÂÚËfl». ç˚ÌÂ Ë ˝Ú‡ ÌÓ‚‡fl ‰‡Ú‡ ÒÚ ÂÏËÚÂθÌÓ Ô Ë·ÎËʇÂÚÒfl. «éÍÂ‡Ì ÔÓÚÂÔÎÂÎ ·ÓΠ˜ÂÏ Ì‡ Ó‰ËÌ „ ‡‰ÛÒ. ëÍÓ Ó ÚÂÏÔ ‡ÚÛ ‡ ÔÓ‰ÌËÏÂÚÒfl Â˘Â Ì‡ Ó‰ËÌ, Ë ÚÓ„‰‡ 90% ÊË‚˚ı Ó „‡ÌËÁÏÓ‚ ÏË Ó‚Ó„Ó Ó͇̇ ÔÓ„Ë·ÌÂÚ. Ä ˝ÚÓ Á̇˜ËÚ...» ä ÓÏ ‚ÒÂ„Ó Ô Ó˜Â„Ó, ÓÍÂ‡Ì – ÓÒÌÓ‚ÌÓÈ ÔÓÒÚ‡‚˘ËÍ ÍËÒÎÓ Ó‰‡ ‚ ‡ÚÏÓÒÙ Û. åÓÊÂÚ, ÔÓ˝ÚÓÏÛ ÏÓ fl ËÁÓ· ‡Ê‡˛ÚÒfl ̇ ͇ Ú‡ı ÒËÌËÏ ˆ‚ÂÚÓÏ. ä‡Í Ì·Ó. çÓ ˝ÚË Í ‡ÒÍË Ì‡ „·Á‡ı ÚÂÏ̲Ú. ì˜ÂÌ˚ ûçÖëäé ‚ ̇˜‡Î „Ó‰‡ ‚˚ÌÂÒÎË ‚ ‰ËÍÚ: „ÎÓ·‡Î¸ÌÓ ÔÓÚÂÔÎÂÌË – ÂÁÛÎ¸Ú‡Ú ˜ÂÎӂ˜ÂÒÍÓÈ ‰ÂflÚÂθÌÓÒÚË. à̇˜Â „Ó‚Ó fl, Û„ÎÂ‚Ó‰Ó Ó‰Ì‡fl ˆË‚ËÎËÁ‡ˆËfl ÒÓÍ Û¯‡ÂÚ ÊËÁ̸ ̇ áÂÏÎÂ. ÅÓΠ150 „ÓÒÛ‰‡ ÒÚ‚ ÔÓ‰ÔËÒ‡ÎË äËÓÚÒÍËÈ Ô ÓÚÓÍÓÎ. çÓ ‰‡Ê ÂÒÎË ·˚ ‚Ò ‰‚ÂÒÚË, ‰‡Ê ÂÒÎË ·˚ ëòÄ Ë äËÚ‡È ÔÓÒÚ‡‚ËÎË Ò‚ÓË ÔÓ‰ÔËÒË, ˝Ú‡ Ï ‡ ÛÊ Ì ÒÔ‡ÒÂÚ. Ö‚ ÓÔÂÈÒÍËÈ ëÓ˛Á ̉‡‚ÌÓ Ó·Â˘‡Î Í 2020 „. ÒÓÍ ‡ÚËÚ¸ ‚˚· ÓÒ˚ Ô‡ ÌËÍÓ‚˚ı „‡ÁÓ‚ ̇ 20%. çÓ ÏË Ì ÛÍÓÔ΢ÂÚ, ÔÓÚÓÏÛ ˜ÚÓ ÏÓÊÂÚ Ì ‰ÓÚflÌÛÚ¸ ‰Ó ÚÓ ÊÂÒÚ‚ÂÌÌÓ Û͇Á‡ÌÌÓ„Ó Ò Ó͇. É ‡Ê‰‡ÌËÌ ëòÄ ÔÓÚ Â·ÎflÂÚ ˝Ì „ËË, ÔÓÎÛ˜‡ÂÏÓÈ Ò ÔÓÏÓ˘¸˛ Û„Îfl, ÌÂÙÚË Ë „‡Á‡, ‚ 600 ‡Á ·Óθ¯Â, ˜ÂÏ „ ‡Ê‰‡ÌËÌ åÓÁ‡Ï·Ë͇ Ë ‰ Û„Ëı ÒÚ ‡Ì, ÒÚÓfl˘Ëı ̇ Ú‡ÍÓÏ ÊÂ Û Ó‚Ì ˝ÍÓÌÓÏ˘ÂÒÍÓ„Ó ‡Á‚ËÚËfl. í‡ÍÓ ÔÓÚ Â·ÎÂÌË ÄÏ ËÍË ‰Îfl Ö‚ ÓÔ˚ Ë ÄÁËË ÒÚ‡ÎÓ Ê·ÂÏÓÈ ÌÓ ÏÓÈ. äËÚ‡È Ë à̉Ëfl ıÓÚflÚ Â„Ó ‰ÓÒÚ˘¸ Ë Ô Â‚ÁÓÈÚË!.. ç ÛÒÔ²Ú.

Yaz› bafll›¤› olarak seçeneklerden biri ortaya ç›kt›: “So¤uk Savafl küresel ›s›nmayla sonuçland›”. “Sonuçland›” fiilinin yerine “sürüyor” fiilinin kullan›lmas› gerekti¤i anlafl›l›yor. Ayn› flekilde süper güçlerin rekabetinin biyosferin sonunu getirdi¤i sonucu da ortadad›r. Kayb›n bafll›ca rakamlar› yay›nland›. Daha dün “biyosfer uçurumun efli¤inde!” demek mümkündü. Bugün bunun böyle olmad›¤›n› biliyoruz: Canl›lar dünyas› art›k uçuruma gidiyor. Soru sadece flu: Düflme h›z› ne kadar? Tafll› dibe ne kadar kald›? Hiçbir hesab› kesin düflünmemeli. Cevaplar her y›l de¤ifliyor, flimdiyse her ay... Bilim adamlar› befl y›l önce küresel ›s›nman›n 21. yüzy›l›n sonuna do¤ru daha fazla hissedece¤imizi belirtiyorlard›. Geçen y›l “yüzy›l›n ortalar›nda” dediler. fiimdi bu zaman da süratle azal›yor. Okyanuslar bir dereceden fazla ›s›nd›lar. Yak›nda bir derece daha ›s›nacak ve o zaman okyanuslardaki canl›lar›n %90’› ölecek. Her fleyden önce okyanuslar atmosfere oksijen sa¤layan en önemli kaynaklard›r. Belki de bu nedenle denizler mavi renkte resmedilir, gökyüzü gibi. Fakat bu boyalar göz göre göre karar›yor. UNESCO’daki bilim adamlar› y›l›n bafl›nda kararlar›n› verdiler: Küresel ›s›nma insan faaliyetlerinin bir sonucudur. Baflka bir deyiflle hidrokarbon uygarl›¤› yeryü-

ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

zünde hayat› yok ediyor. 150’den fazla devlet Kyoto Protokolü’nü imzalad›. Fakat bütün iki yüz devlet bile, ABD ve Çin de imzalasa bile bu tedbir art›k kurtar›c› olmayacak. Avrupa Birli¤i geçenlerde 2020 y›l›na do¤ru sera gazlar› at›klar›n› %20 azaltma sözü verdi. Ama dünya bu zamana kadar yaflamayaca¤› için belki bunu alk›fllayamayacakt›r. Bir ABD vatandafl› ayn› ekonomik seviyedeki Mozambik veya di¤er ülke vatandafllar›ndan kömür, petrol ve gazdan elde edilen enerjiyi 600 kat fazla tüketiyor. Amerika’n›n bu tüketimi Avrupa ve Asya için istenen bir ölçü oldu. Çin ve Hindistan buna yetiflmek ve geçmek istiyorlar!... Yapamayacaklar. Bununla bitirmek istiyorum. Olaylar›n sürecini bildi¤in veya en az›ndan etkileyece¤ini ümit etti¤in zaman yazmak ilginç oluyor. Fakat bütün dünya bir defal›¤›na Mozambik ölçülerini kabul etse bu süreci durdurmak mümkün. Bu elbette imkâns›z. Bu, “Sadece Tufan’› ve Buzul Devri’nin bafllamas›n› beklemek kal›yor.” demektir. Devletlerin liderlik mücadelesine bak›nca kendime soruyorum: Acaba onlar as›l dünya liderli¤inin her fleyden önce dünyada yaflayan insanlar›n hayat›ndan sorumlu olmas› gerekti¤inin fark›ndalar m›? I

Вчера еще можно было сказать: «Биосфера на краю пропасти!». Сегодня мы знаем, что это не так: живой мир уже летит в пропасть. Daha dün “biyosfer uçurumun efli¤inde!” demek mümkündü. Bugün bunun böyle olmad›¤›n› biliyoruz: Canl›lar dünyas› uçuruma uçuyor art›k.

ç‡ ˝ÚÓÏ ıÓ˜Û Á‡ÍÓ̘ËÚ¸. àÌÚ ÂÒÌÓ ÔËÒ‡Ú¸, ÍÓ„‰‡ Á̇¯¸ ËÎË ıÓÚfl ·˚ ̇‰Â¯¸Òfl, ˜ÚÓ ÏÓʯ¸ ÔÓ‚ÎËflÚ¸ ̇ ıÓ‰ ÒÓ·˚ÚËÈ. çÓ ˝ÚÓÚ Ô ÓˆÂÒÒ ÂÒÎË Ë ÏÓÊÌÓ Ô ËÚÓ ÏÓÁËÚ¸, ÚÓ ÚÓθÍÓ ‡ÁÓÏ, ‚ÒÂÏ ÏË ÓÏ, Ô ËÌfl‚ ÏÓÁ‡Ï·ËÍÒÍË ÌÓ Ï˚. óÚÓ, ÍÓ̘ÌÓ, Ì‚ÓÁÏÓÊÌÓ. Ä Á̇˜ËÚ, ÓÒÚ‡ÂÚÒfl ʉ‡Ú¸ ̇ÒÚÛÔÎÂÌËfl èÓÚÓÔ‡ Ë ã‰ÌËÍÓ‚Ó„Ó Ô ËÓ‰‡. çÓ ‚Ò ÊÂ, ̇·Î˛‰‡fl ·Ó ¸·Û „ÓÒÛ‰‡ ÒÚ‚ Á‡ Îˉ ÒÚ‚Ó, Á‡‰‡Â¯¸Òfl ‚ÓÔ ÓÒÓÏ, ÓÒÓÁ̇ÂÚÒfl ÎË ËÏË ÓÒÌÓ‚ÌÓÈ Á‡ÍÓÌ: ÏË Ó‚ÓÈ Îˉ – ˝ÚÓ, Ô Âʉ ‚Ò„Ó, ÓÚ‚ÂÚÒÚ‚ÂÌÌÓÒÚ¸ Á‡ ÊËÁ̸ ̇ ÁÂÏÎÂ? I

YAZ 2007, SAYI: 25

D‹YALOG

EVET’LE

BAfiLAR

21


ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

планета в огне! küremiz yan›yor!

Проф. Нюзхет Далфес:

«Я боюсь быть лягушкой в медленно нагревающейся воде» Татьяна Красовская Журналист (Беларусь).

Prof. Nüzhet Dalfes:

“So¤uk suda piflen kurba¤a olmaktan korkuyorum” Tatyana Krasovskaya Gazeteci, Beyaz Rusya.

‡Ì ıÓÎÓ‰ÌÓÈ Å· ÛÒË ÔÓ‰ÛÏ˚‚‡˛Ú Ó ·‡Ì‡ÌÓ‚˚ı Ô·ÌÚ‡ˆËflı, ‡ ÏÌÓ„Ë ÔÚˈ˚ ÛÊ ¯ËÎË ‰Îfl Ò·fl, ˜ÚÓ ÌÂÚ ÒÏ˚Ò· ÛÎÂÚ‡Ú¸ ̇ ÁËÏÓ‚ÍÛ ‚ ÚÂÔÎ˚ ÒÚ ‡Ì˚ – ÍÓ„‰‡-ÚÓ ÒÚ ‡¯Ì‡fl ·ÂÎÓ ÛÒÒ͇fl ÁËχ Ô ÂÒڇ· Ëı ÔÛ„‡Ú¸. ÄÙ Ë͇ÌÒ͇fl äËÎËχ̉ʇ Ó Ô·˜ÂÚ ÒÎÂÁ‡ÏË Ú ÂÚË Î‰flÌÓ„Ó ÔÓÍ Ó‚‡, ÍÓÚÓ Ó„Ó Î˯Ë·Ҹ Á‡ ÔÓÒΉÌË 12 ÎÂÚ. çÓ ÍÛ‰‡ ·Óθ¯Â ‰Ó ÒÎÂÁ 縲-âÓ ÍÛ, ò‡Ìı‡˛, ë‡ÌÍÚ-èÂÚ ·Û „Û Ë Ç·‰Ë‚ÓÒÚÓÍÛ, ‚ÓÓ·˘Â ËÒÍÛ˛˘ËÏË ÒÓ ‚ ÂÏÂÌÂÏ ËÒ˜ÂÁÌÛÚ¸ ÔÓ‰ ‚Ó‰ÓÈ. ÉÓη̉ÒÍË ‡ ıËÚÂÍÚÓ ˚ Ò̇·Ê‡˛Ú ËÒÔÛ„‡ÌÌ˚ı ‚ ÓÔÂȈ‚ Ô ‚˚ÏË Ô·‚Û˜ËÏË ‰ÓχÏË, ‡ ‡Ì„ÎËÈÒÍËÂ

Ç

χÒÚ ‡ ÒÓ‚Â ¯ÂÌÒÚ‚Û˛Ú ËÒÍÛÒÒÚ‚Ó Ô Â‚ ‡˘ÂÌËfl flÔÓÌÒÍËı ‚ÌÂ‰Ó ÓÊÌËÍÓ‚ ‚ ̇ÒÚÓfl˘Ë Ô·‚Ò Â‰ÒÚ‚‡. ë‡ı‡ ‡ ÛÊ ÔÓ˜ÚË Ò˙· 凂 ËÚ‡Ì˲, Ë ˛„ Öë ËÒÍÛÂÚ ÔÓ‚ÚÓ ËÚ¸ Âfi ÒÛ‰¸·Û. èÓfl‚Îfl˛ÚÒfl ‰ÂÚÒÍË ˄ ˚, ÒÏ˚ÒÎ ÍÓÚÓ ˚ı – ÓÚÒÚ ÓËÚ¸ ÁÂÏβ Á‡ÌÓ‚Ó ÔÓÒΠ„ÎÓ·‡Î¸ÌÓ„Ó ÔÓÚÂÔÎÂÌËfl, ‡ ÒÓÎ̘Ì˚ ·‡Ú‡ ÂË Ë ÔÓÂÁ‰‡ ̇ ·ËÓ„‡Á – ÛÊ ÔÓ˜ÚË Â‡Î¸ÌÓÒÚ¸. éÙËÒÌ˚ ÒÎÛʇ˘Ë üÔÓÌËË ÓÚ͇Á˚‚‡˛ÚÒfl ÓÚ ÔˉʇÍÓ‚, ˜ÚÓ·˚ Ì ËÒÔÓθÁÓ‚‡Ú¸ ÍÓ̉ˈËÓÌ ˚, ÛÒÛ„Û·Îfl˛˘Ë ԇ ÌËÍÓ‚˚È ˝ÙÙÂÍÚ, Ë ÚÂÏ Ò‡Ï˚Ï ÒÓ‚Â ¯‡˛Ú ̇ÒÚÓfl˘ËÈ ÔÓ‰‚Ë„ ‚ ÒÚÓθ Û‚‡Ê‡˛˘ÂÈ Ú ‡‰ËˆËË ÒÚ ‡ÌÂ. Ä ÏÂʉÛ

Нюзхет Далфес Евразийский институт геологии Стамбульского технического университета

Prof. Nüzhet Dalfes ‹TÜ Avrasya Yer Bilimleri Enstitüsü

22

Д И А Л О Г Н АЧ И Н А Е Т С Я С « Д А »

ski so¤uk Belarus’ta büyük muz tarlalar› olaca¤›n› sanan birçok kufl, k›fl› geçirmek üzere s›cak ülkelere gitmenin bir anlam› olmad›¤›na karar verdiler. Belarus’un bir zamanlar›n korkunç k›fllar› onlar› korkutmuyor art›k. Afrika’daki Kilimanjaro son on iki y›lda üçte birini kaybetti¤i karlar›n›n gözyafllar›yla a¤l›yor. New York, fianghay, Sankt Petersburg ve Vladivostok flehirleri zamanla suyun alt›nda yok olma tehlikesiyle karfl› karfl›yalar. Fakat a¤laman›n ecele faydas› yok. Hollandal› mimarlar korkan Avrupal›lara ilk yüzen evler yapt›lar, ‹ngiliz ustalar ise Japon arazi arabalar›n› gerçek deniz araçlar›na dönüfltürme sanat›n› mükemmellefltiriyorlar. Büyük Sahra çölü Moritanya’y› bitirmek üzere neredeyse, AB’nin güneyi ayn› kaderi yaflamaktan korkuyor. Küresel ›s›nmadan sonra Dünyay› yeniden kuran çocuk oyunlar› var, güneflle çal›flan batarya ve trenler nerdeyse gerçek olacaklar. Japonya’da ofis çal›flanlar› sera etkisini art›ran klimalar› çal›flt›rmamak için ceket giymiyorlar. Asl›nda bu geleneksel bir ülke için oldukça fedakâr bir davran›fl. Bu arada daha çok petrol sat›fllar›yla yaflayan birçok devlet iklim de¤iflikli¤i teorisinin ispat edilmedi¤ini söylüyor. ABD baflkan› hükümete ba¤l› bilimsel araflt›rma merkezinde iklim de¤iflikli¤ini araflt›ran bilim adamlar›na kat› bir sansür uyguluyor. Küresel ›s›nmay› durdurana vaat edilen 25 milyon dolar› al-

E

ЛЕТО 2007, 25 НОМЕР


küremiz yan›yor! планета в огне!

ÚÂÏ „ÓÒÛ‰‡ ÒÚ‚‡, ÊË‚Û˘Ë ‚Ó ÏÌÓ„ÓÏ Á‡ Ò˜ÂÚ Ô Ó‰‡ÊË ÌÂÙÚË, ̇Á˚‚‡˛Ú ÚÂÓ Ë˛ ËÁÏÂÌÂÌËfl ÍÎËχڇ ̉Ó͇Á‡ÌÌÓÈ. ĉÏËÌËÒÚ ‡ˆËfl Ô ÂÁˉÂÌÚ‡ ëòÄ ‚ÓÓ·˘Â ‚‚· ÊÂÒÚÍÛ˛ ˆÂÌÁÛ Û ‰Îfl Û˜ÂÌ˚ı ËÁ Ô ‡‚ËÚÂθÒÚ‚ÂÌÌ˚ı ̇ۘÌ˚ı ˆÂÌÚ Ó‚, ËÁÛ˜‡˛˘Ëı ËÁÏÂÌÂÌËfl ÍÎËχڇ Ô·ÌÂÚ˚. àı ¯‡ÌÒ˚ ÔÓÎÛ˜ËÚ¸ 25 ÏÎÌ ‰ÓÎÎ., ӷ¢‡ÌÌ˚ ÓÒÚ‡ÌÓ‚Ë‚¯ÂÏÛ „ÎÓ·‡Î¸ÌÓ ÔÓÚÂÔÎÂÌËÂ, Ú‡˛Ú ̇ „·Á‡ı. Ä ‚Ô Ó˜ÂÏ, ̇ ËÒÒΉӂ‡ÌËfl ‚ ˝ÚÓÏ Ì‡Ô ‡‚ÎÂÌËË ‚ ÏË Â, ÔÓʇÎÛÈ, ÛÊ ËÁ ‡ÒıÓ‰Ó‚‡Ì‡ ÍÛ‰‡ ·ÓΠҠ¸ÂÁ̇fl ÒÛÏχ.

Разница между глобальным потеплением и Апокалипсисом óÚÓ Ê‰ÂÚ íÛ ˆË˛ Ë Ô Ë΄‡˛˘ËÈ Â„ËÓÌ ‚ ·ÎËʇȯË 100 ÎÂÚ? éÚ‚ÂÚ Ì‡ ˝ÚÓÚ ‚ÓÔ ÓÒ Ë˘ÂÚ Ò ÔÓÏÓ˘¸˛ Ó‰ÌÓ„Ó ËÁ ÏÓ˘ÌÂȯËı ÒÛÔ ÍÓÏÔ¸˛Ú ӂ ‚ ÏË Â Ô ÓÙÂÒÒÓ ç˛ÁıÂÚ Ñ‡ÎÙÂÒ ‚ 燈ËÓ̇θÌÓÏ ˆÂÌÚ Â ‚˚ÒÓÍÓÔ ÓËÁ‚Ó‰ËÚÂθÌ˚ı Í·ÒÚ Ì˚ı Ô·ÚÙÓ Ï, ÒÓÁ‰‡ÌÌÓÏ Ì‡ ·‡Á ëڇϷÛθÒÍÓ„Ó ÚÂıÌ˘ÂÒÍÓ„Ó ÛÌË‚Â ÒËÚÂÚ‡: íÓÚ, ÍÚÓ ·Â ÂÚÒfl Ûڂ ʉ‡Ú¸, ˜ÚÓ ÍÎËÏ‡Ú Ì ÏÂÌflÂÚÒfl, ‚ ÂÚ. ÖÒÎË ÓÌË Ì‡ÒÚÓfl˘Ë ۘÂÌ˚Â, fl ÌÂ Ô Â‰ÒÚ‡‚Îfl˛, ̇ ͇ÍËı ÓÒÌÓ‚‡ÌËflı ÓÌË ÏÓ„ÛÚ „Ó‚Ó ËÚ¸ Ó ÚÓÏ, ˜ÚÓ Ô Ó·ÎÂÏ˚ Ì ÒÛ˘ÂÒÚ‚ÛÂÚ. è Ó·ÎÂχ ÂÒÚ¸, Ë Á‰ÂÒ¸ ÌÂ Ó ˜ÂÏ ÒÔÓ ËÚ¸. é̇ ·˚· Ë 20-30 ÎÂÚ Ì‡Á‡‰. Ä Ì‡˜‡ÎÓÒ¸ ‰‡‚ÌÓ – Ò Ë̉ÛÒÚ Ë‡Î¸ÌÓÈ Â‚ÓβˆËË, ÔÓʇÎÛÈ.

YAZ 2007, SAYI: 25

ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

СМИ любят бросаться словами вроде «Турция через сто лет станет пустыней». Такой подход неприемлем для ученых. Kitle iletiflim araçlar› “Türkiye yüz y›l sonra çöl olacak” cümlesini kullanmay› çok seviyor. Böyle bir yaklafl›m bilim adamlar› için son derece iticidir. è ÓÙÂÒÒÓ Ò˜ËÚ‡ÂÚ, Ӊ̇ÍÓ, ˜ÚÓ ÒΉÛÂÚ ÓÚ‰ÂÎflÚ¸ Ò͇Á‡ÌÌÓ ËÏ ÓÚ ÔÓ‰„ÓÚÓ‚ÍË ÒˆÂ̇ Ë‚ ͇ڇÒÚ ÓÙ. è Ó·ÎÂχ ÓÒÚ‡ÌÂÚÒfl Â˘Â Ì‡ ÌÂÒÍÓθÍÓ ÒÚÓÎÂÚËÈ, ˜ÚÓ ·˚ Ï˚ ÌË ‰Â·ÎË, ÌÓ ‰Â·ڸ ˜ÚÓ-ÚÓ Ì‡‰Ó. äÎËÏ‡Ú ·Û‰ÂÚ ÏÂÌflÚ¸Òfl ÔÓÒÚÂÔÂÌÌÓ, ÓÒÓ·ÂÌÌÓ Ò̇˜‡Î‡, Ë ˝ÚË ËÁÏÂÌÂÌËfl Ì ·Û‰ÛÚ ‰ ‡Ï‡Ú˘Ì˚ÏË, ÂÒÎË Ì ҘËÚ‡Ú¸ ‰ ‡ÏÓÈ Û˜‡˘ÂÌË ‰ÓʉÂÈ Ë ¯ÚÓ ÏÓ‚, ËÁÏÂÌÂÌËfl Ò Â‰ÌÂÒÚ‡ÚËÒÚ˘ÂÒÍÓÈ ÚÂÏÔ ‡ÚÛ ˚. ÇÓÔ ÓÒ, ͇ÍË ÒÓ·˚ÚËfl Ì‡Ò Ê‰ÛÚ, Á‡‚ËÒËÚ ÓÚ ÚÓ„Ó, ̇ÒÍÓθÍÓ Ï˚ ÒÏÓÊÂÏ ÒÓÍ ‡ÚËÚ¸ ‚˚· ÓÒ˚ ‚ ‡ÚÏÓÒÙ Û. Ä Á‰ÂÒ¸ ÓÒÓ·Ó„Ó ÓÔÚËÏËÁχ Û Ô ÓÙÂÒÒÓ ‡ чÎÙÂÒ‡ ÌÂÚ.

«Я боюсь быть лягушкой в медленно нагревающейся воде» á̇ÂÚÂ Ô ËÚ˜Û Ó Îfl„Û¯ÍÂ? ÖÒÎË · ÓÒËÚ¸ ÊË‚ÓÚÌÓ ‚ ÍËÔfl˘Û˛ ‚Ó‰Û, ËÌÒÚËÌÍÚ Ò‡ÏÓÒÓı ‡ÌÂÌËfl Á‡ÒÚ‡‚ËÚ Â ÚÛÚ Ê ‚˚Ô ˚„ÌÛÚ¸. çÓ ÂÒÎË ÔÓÎÓÊËÚ¸ Îfl„Û¯ÍÛ ‚ ıÓÎÓ‰ÌÛ˛ ‚Ó‰Û Ë ÔÓÒÚÂÔÂÌÌÓÔÓÒÚÂÔÂÌÌÓ Ì‡„ ‚‡Ú¸, ÚÓ Ó̇ ̇‚ fl‰ ÎË ÔÓÈÏÂÚ, ˜ÚÓ Ô ÓËÒıÓ‰ËÚ, Ë Û Ì ̠·Û‰ÂÚ ¯‡ÌÒ‡ ÓÒÚ‡Ú¸Òfl ‚ ÊË‚˚ı. í‡Í ˜ÚÓ „·‚̇fl Ô Ó·ÎÂχ Í‡Í ‡Á ‚ ÚÓÏ, ˜ÚÓ

ma flans›, gözler önünde eriyip gidiyor. Halbuki, dünyada bu konuda yap›lan araflt›rmalarda daha fazla para harcand›.

Küresel ›s›nma ile Apocalypse aras›ndaki fark Önümüzdeki yüzy›l içinde Türkiye’yi ne bekliyor? Bu sorunun cevab›n› ‹stanbul Teknik Üniversitesi bünyesinde aç›lan Ulusal Yüksek Baflar›ml› Hesaplama Merkezinde, dünyadaki en güçlü bilgisayarlardan birinin yard›m›yla Prof. Nüzhet Dalfes veriyor: “‹klimin de¤iflmedi¤ini iddia etmeye kalk›flanlar yalan söylüyor. Onlar e¤er gerçek bilim adamlar›ysa, nelere dayanarak böyle bir sorunun olmad›¤›n› söylemelerini anlam›yorum. Sorun var, bunda tart›fl›lacak bir fley de yok. 20–30 y›l önce de vard› bu problem. Çok daha önce, belki Sanayi Devrimiyle bafllad›.” Profesör, kendi söylediklerini felaket senaryolar›ndan ay›rmak gerekti¤ini düflünüyor. Ne yaparsak yapal›m problem birkaç yüzy›l daha kalacak ama bir fleyler de yapmak gerek. ‹klim özellikle bafllang›çta

D‹YALOG

EVET’LE

BAfiLAR

23


ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

планета в огне! küremiz yan›yor!

ËÁÏÂÌÂÌËfl Ì ·Û‰ÛÚ Ì‡ÒÚÓθÍÓ ÂÁÍË Ë ‰ ‡Ï‡Ú˘Ì˚, ˜ÚÓ·˚ Ï˚ ÒÏÓ„ÎË Ï„ÌÓ‚ÂÌÌÓ Ì‡ ÌËı ÓÚ Â‡„Ë Ó‚‡Ú¸. è ‡‚‰‡, ‚ ̇¯ÂÈ ÒËÚÛ‡ˆËË Ë Â‡„Ë Ó‚‡Ú¸ Ï„ÌÓ‚ÂÌÌÓ ÒÎÓÊÌÓ: Ï˚ ‚‰¸ Ì ÏÓÊÂÏ ÓÒÚ‡ÌÓ‚ËÚ¸ ‚˚· ÓÒ˚ ÛÊ Á‡‚Ú ‡. Ä ÔÓÚÓÏÛ fl ·Ó˛Ò¸ ·˚Ú¸ Îfl„Û¯ÍÓÈ ‚ ˝ÚÓÈ Ï‰ÎÂÌÌÓ Ì‡„ ‚‡˛˘ÂÈÒfl ‚Ó‰Â. è ‰ÓÒÚ „‡ÂÚ Ô ÓÙÂÒÒÓ Ë ÓÚ Ô Ó‚‡ÎÓ‚ ‚ Ô‡ÏflÚË, ÓÔ‡Ò‡flÒ¸, ˜ÚÓ ËÌÚ ÂÒ Í ÚÂÏ „ÎÓ·‡Î¸ÌÓ„Ó ÔÓÚÂÔÎÂÌËfl ‚˚Á‚‡Ì ÌÂÓÊˉ‡ÌÌÓ ÚÂÔÎÓÈ ÁËÏÓÈ Ë Ô ÓÔ‡‰ÂÚ Ò Ô ‚˚ÏË Ê ÏÓ ÓÁ‡ÏË „Ó‰ ÒÔÛÒÚfl. óÂÎÓ‚ÂÍ, Í‡Í Ë ÛÔÓÏflÌÛÚ‡fl Îfl„ۯ͇, Ì ‚ ÒË·ı ÓÒÓÁ̇ڸ ÒÚÂÔÂ̸ ÔÓÚÂÔÎÂÌËfl ËÎË ÔÓıÓÎÓ‰‡ÌËfl. Ä Ù‡ÍÚ ÓÒÚ‡ÂÚÒfl Ù‡ÍÚÓÏ:

11 из 12 последних лет были самыми теплыми за всю историю наблюдений за погодой! èÓ ÓÈ ·Â‰Ì˚È ˜ÂÎÓ‚ÂÍ ÒÍÓ Â ̇ȉÂÚ ÍÓÔÂÈÍÛ Ì‡ Ó·˘Â ‰ÂÎÓ, ˜ÂÏ Ó·ÂÒÔ˜ÂÌÌ˚È. í‡Í, Ì ӘÂ̸ ·Óθ¯ËÂ Ë Ì ӘÂ̸ ·Ó„‡Ú˚ „ÓÒÛ‰‡ ÒÚ‚‡ Ô Ófl‚Îfl˛Ú ·Óθ¯Â ÔÓÌËχÌËfl ÌÂÓ·ıÓ‰ËÏÓÒÚË Â¯ÂÌËfl „ÎÓ·‡Î¸Ì˚ı Ô Ó·ÎÂÏ. «çÂÔÓ‰ÔËÒ‡ÌÚ˚» äËÓÚÒÍÓ„Ó Ô ÓÚÓÍÓ·, ëòÄ Ë Ä‚ÒÚ ‡ÎËfl, ÓÚÌ˛‰¸ Ì ËÁ ·Â‰ÒÚ‚Û˛˘Ëı. ч Ë «‰ÓÒÚ‡Ú¸Òfl» ËÏ ÓÚ „ÎÓ·‡Î¸ÌÓ„Ó ÔÓÚÂÔÎÂÌËfl ÏÓÊÂÚ ÍÛ‰‡ ·Óθ¯Â, ˜ÂÏ ‰ Û„ËÏ. çÓ ÔÓ ÓÈ ‚ÓÔ ÓÒ Á‡ÒÚ Â‚‡ÂÚ ‚ „Ó ÎÂ Ô ‡‚ËÚÂθÒÚ‚‡, ÍÓÚÓ ÓÏÛ ‚‡ÊÌ ‰ÓÚflÌÛÚ¸ ‰Ó ÍÓ̈‡ Óڂ‰ÂÌÌÓ„Ó Ò Ó͇ Ô Â·˚‚‡ÌËfl Û ‚·ÒÚË, ‡ ÔÓÚÓÏÛ ‚Ó „·‚Û Û„Î‡ ÒÚ‡‚ËÚÒfl Ô Ë̈ËÔ «ÊËÚ¸ Ò„ӉÌfl¯ÌËÏ ‰ÌÂÏ». ïÓÚfl ·˚‚‡˛Ú Ë ‰ Û„ËÂ Ô Ë˜ËÌ˚ ÌÂÛ˜‡ÒÚËfl ‚ Ó·˘ÂÏ ‰ÂÎÂ. ä‡Í Û íÛ ˆËË, Ì‡Ô ËÏ . ä ÒÓʇÎÂÌ˲, ‚ÒÚ Â˜‡flÒ¸ ÔÓ ÓÈ Ò ÌÂÍÓÂÈ Ó·˙ÂÍÚË‚ÌÓÈ Ô Ó·ÎÂÏÓÈ, íÛ ˆËfl Í‡Í ·Û‰ÚÓ Ò˜ËÚ‡ÂÚ, ˜ÚÓ Ô Ó·ÎÂχ ÓÒÚ‡ÌÓ‚ËÚÒfl Ë ·Û‰ÂÚ Ê‰‡Ú¸ Âfi. óÚÓ, ÍÓ̘ÌÓ, Ì ڇÍ! ëÚ ‡Ì‡ ÔÓÚ ‡ÚË· ‚ÔÛÒÚÛ˛ 12 ÎÂÚ Í‡Í ‚ ÔÓÔ˚Ú͇ı ̇ÈÚË Â¯ÂÌË ˝Ì „ÂÚ˘ÂÒÍÓ„Ó ·Û‰Û˘Â„Ó, Ú‡Í Ë ‚ ÔÓÔ˚Ú͇ı ÔÓÌflÚ¸, ˜ÚÓ ·Û‰ÂÚ, ÂÒÎË ÍÎËÏ‡Ú ËÁÏÂÌËÚÒfl ‚ íÛ ˆËË. íÂÏ ‚ ÂÏÂÌÂÏ Ï˚ ÏÓ„ÎË ·˚ Û˜‡ÒÚ‚Ó‚‡Ú¸ ‚ ‚˚ ‡·ÓÚÍ ÒÓ‚ÏÂÒÚÌ˚ı ¯ÂÌËÈ ÒÚ ‡ÌÛ˜‡ÒÚÌËÍÓ‚ äËÓÚÒÍÓ„Ó Ô ÓÚÓÍÓ·. ü ‡·ÒÓβÚÌÓ Á‡ ÔÓ‰ÔËÒ‡ÌËÂ. lj¸ ˝ÚÓ ‰‡ÂÚ Ì‡Ï ‚ÓÁÏÓÊÌÓÒÚ¸ ‡·ÓÚ‡Ú¸ ̇‰ Ô Ó·ÎÂÏÓÈ. Ä Û Ì‡Ò, Í ÒÓʇÎÂÌ˲, ÂÒÚ¸ ÛʇÒ̇fl Ô Ë‚˚˜Í‡ ÌË˜Â„Ó Ì ‰Â·ڸ ‚Ó‚ ÂÏfl (ÒÏÂÂÚÒfl). ü ÚÓÊ ڇÍÓÈ – ‰Â·˛ ‚Ò ‚ ÔÓÒÎÂ‰Ì˛˛ ÏËÌÛÚÛ.

Киото – это что-то! А в общем, пока ничего... è ÓÙÂÒÒÓ ç˛ÁıÂÚ Ñ‡ÎÙÂÒ Ò˜ËÚ‡ÂÚ äËÓÚÒÍËÈ Ô ÓÚÓÍÓÎ ‰Ó‚ÓθÌÓ Ò··˚Ï Ë ÒËÏ‚Ó΢Ì˚Ï. É·‚̇fl Â„Ó Á‡‰‡˜‡ –

24

Д И А Л О Г Н АЧ И Н А Е Т С Я С « Д А »

tedricen de¤iflecek ve bu de¤ifliklikler dramatik olmayacak. Ya¤mur ve f›rt›nalar›n s›klaflmas› dram olmasa da, orta derecede de¤iflikliklerdir. Sorun, atmosfere b›rak›lan sera etkili gazlar›n azalt›lmas›na ba¤l› olarak bizi hangi olaylar›n bekledi¤idir. Burada Profesör Dalfes çok iyimser de¤il:

Yavafl yavafl ›s›nan sudaki kurba¤a olmaktan korkuyorum “Kurba¤a örne¤ini biliyor musunuz? E¤er bir canl›y› kaynar suya atarsan›z, kendini koruma güdüsüyle hemen z›playacakt›r. E¤er kurba¤ay› so¤uk suya koyarsan›z ve yavafl yavafl ›s›t›rsan›z o olanlar› anlamayacakt›r ve sa¤ kalma flans› yoktur. Problem de hemen tepki verebilmemiz için de¤iflikliklerin bu kadar keskin ve dramatik olmayaca¤›d›r. Gerçi bizim durumumuzda an›nda tepki vermek de zor, çünkü biz at›klar›n sal›nmas›n› yar›n; hemen yar›n durduramay›z. O yüzden yavafl yavafl ›s›nan bu sudaki kurba¤a olmaktan korkuyorum”. Profesör haf›za kayb›yla ilgili uyar›yor; s›cak geçen yaz hemen herkesin ilgisini küresel ›s›nmaya çekti ama sonra gelen k›fl so¤uk geçerse bu ilgi kaybolabilir. ‹nsan, yukar›da bahsedilen kurba¤a gibi ›s›nma veya so¤uman›n derecesini anlayacak durumda de¤il. Fakat bu bir gerçektir.

Son 12 y›l›n 11 y›l› bütün iklim gözlemleri tarihinde en s›cak dönem oldu Bazen fakir bir insan ortak bir dava için paray› zenginden daha çabuk bulur. Aynen bu gibi çok büyük ve zengin olmayan devletler küresel problemlere daha çok duyarl›l›k gösteriyorlar. Kyoto Protokolü’nü “imzalamayan” ABD ve Avustralya hiç de yoksul de¤iller. Küresel ›s›nma onlardan çok di¤erlerinin “pay›na düflecek”. Ama bu problem, çözümü iktidara gelesiye kadar erteleyen hükümetin bo¤az›nda kalacak. Bu nedenle “dün dündür” prensibi köfle tafl› yap›l›yor. Ortak davaya kat›lmaman›n baflka sebepleri de vard›r asl›nda. Mesela Türkiye’de oldu¤u gibi. “Türkiye maalesef bazen böyle objektif bir problemle karfl›laflt›¤› zaman problemin duraca¤›n›, kendisini bekleyece¤ini düflünüyor sanki. Bu elbette böyle de¤il! Ülke enerji gelece¤ine çözüm bulmad›. Türkiye iklim de¤iflirse ne olacak onu anlama

ЛЕТО 2007, 25 НОМЕР


küremiz yan›yor! планета в огне!

‚ӂΘ¸ ‚ Ë„ Û Í‡Í ÏÓÊÌÓ ·Óθ¯Â ÒÚ ‡Ì, ‚ ÚÓÏ ˜ËÒΠÏÂÌ ‡Á‚ËÚ˚ı. óÚÓ ÏÓÊÂÚ Ò‰Â·ڸ ÒÂȘ‡Ò ˜ÂÎӂ˜ÂÒÚ‚Ó – ˝ÚÓ ÒÓÁ‰‡Ú¸ ÚÂıÌÓÎÓ„ËË ‚ÓÁÓ·ÌÓ‚ÎflÂÏÓÒÚË ˝Ì „ËË Ë Ò‰Â·ڸ Ëı χÍÒËχθÌÓ ‰ÓÒÚÛÔÌ˚ÏË. è ˘ÂÏ, ‚ ‰‡ÌÌÓÈ ÒËÚÛ‡ˆËË Ì ÒÚÓθ ‚‡ÊÌÓ, ÍÚÓ ÒÚ‡ÌÂÚ Ó·Î‡‰‡Ú¸ ÌÓ‚ÓÈ ÚÂıÌÓÎÓ„ËÂÈ, ÔÓÚÓÏÛ ˜ÚÓ ÂÂ Ô ËÏÂÌÂÌË ·Û‰ÂÚ ËÏÂÚ¸ ÒÏ˚ÒÎ ÚÓθÍÓ ÚÓ„‰‡, ÍÓ„‰‡ ² ·Û‰ÂÚ ÔÓθÁÓ‚‡Ú¸Òfl ‚ÂÒ¸ ÏË , ÔÓÒÍÓθÍÛ ‚‰¸ ‡ÚÏÓÒÙ ‡ Ӊ̇ ̇ ‚ÒÂı. ëÓÍ ‡˘ÂÌË ‚˚· ÓÒÓ‚ Í 2012 „. ̇ χÎ˚È Ô ÓˆÂÌÚ, Ô Â‰ÔËÒ˚‚‡ÂÏ˚È äËÓÚÒÍËÏ ‰ÓÍÛÏÂÌÚÓÏ ÒÂȘ‡Ò, – ˝ÚÓ ÚÓθÍÓ Ì‡˜‡ÎÓ. ÇӂΘÂÌÌ˚ ‚ Ë„ Û, Òӄ·ÒÌÓ äËÓÚÒÍÓÏÛ Ô ÓÚÓÍÓÎÛ-2, ‰ÓÎÊÌ˚ ·Û‰ÛÚ ÛÊ „Ó ‡Á‰Ó Ò ¸ÂÁÌ ‡·ÓÚ‡Ú¸ ̇‰ ¯ÂÌËÂÏ Ô Ó·ÎÂÏ˚, ˜ÚÓ·˚ ‰Ó·ËÚ¸Òfl ·ÓΠÒÛ˘ÂÒÚ‚ÂÌÌÓ„Ó ÒÓÍ ‡˘ÂÌËfl ‚˚· ÓÒÓ‚. è ÓÙÂÒÒÓ ‚ˉËÚ ‰‚ Á‡‰‡˜Ë, ÒÚÓfl˘Ë Ô ‰ ˜ÂÎӂ˜ÂÒÚ‚ÓÏ ‚ ·ÎËʇȯÂÈ Ô ÒÔÂÍÚË‚Â: ‚Ó-Ô ‚˚ı, ÓÚ Â¯ËÚ¸Òfl ÓÚ Ô‡ÒÒË‚ÌÓ„Ó ‡‚ÌÓ‰Û¯Ëfl Ë ‚ÁflÚ¸ ÍÛ Ò Ì‡ ‚ÓÁÓ·ÌÓ‚ÎflÂÏ˚ ËÒÚÓ˜ÌËÍË ˝Ì „ËË; ‚Ó-‚ÚÓ ˚ı, ÒÓÁ‰‡Ú¸ ·ÓΠ˝ÙÙÂÍÚË‚Ì˚ ‚ˉ˚ ˝Ì „ËË. É·‚̇fl Á‡‰‡˜‡ ‰Îfl íÛ ˆËË – Ô ËÎÓÊËÚ¸ ÛÒËÎËfl ‰Îfl ËÒÔÓθÁÓ‚‡ÌËfl ÔÓÚÂ̈ˇθÌ˚ı ËÒÚÓ˜ÌËÍÓ‚ ‚ÓÁÓ·ÌÓ‚ÎflÂÏÓÈ ˝Ì „ËË: Ú χθÌ˚ı, ÒÓÎ̘Ì˚ı, ‚ÂÚ flÌ˚ı, ÔÓÚÓÏÛ ˜ÚÓ ÓÌË Û Ì‡Ò ËϲÚÒfl, ÌÓ Ì ËÒÔÓθÁÛ˛ÚÒfl ‚ ‰ÓÎÊÌÓÈ Ï Â. à ÔÓ‰ÛχÈÚÂ: ‚‰¸ ͇ÍÓÈ Ò‡Ï˚È ˜ËÒÚ˚È ÔÛÚ¸ Ô ÓËÁ‚Ó‰ÒÚ‚‡

YAZ 2007, SAYI: 25

ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

˝Ì „ËË? çÛ, ͇ÍÓÈ?! ùÍÓÌÓÏËfl! ç ‡ÒÚ ‡˜Ë‚‡Ú¸ Âfi ‚ÔÛÒÚÛ˛ – ‚ÓÚ Í‡ÍÓ‚ ëÄåõâ ˜ËÒÚ˚È ÔÛÚ¸! è ÓËÁ‚Ó‰ËÚ¸ ÚÓ‚‡ ˚, Á‡Ú ‡˜Ë‚‡fl „Ó ‡Á‰Ó ÏÂ̸¯Â ˝Ì „ËË, ˜ÂÏ Ï˚ Ú ‡ÚËÏ Ò„ӉÌfl. íÓ ÂÒÚ¸ Ï˚ ‰ÓÎÊÌ˚ Ë Ì‡Û˜ËÚ¸Òfl ÒÓı ‡ÌflÚ¸ ˝Ì „˲, Ë Ô ÓËÁ‚Ó‰ËÚ¸ Âfi ‰ Û„ËÏ ÔÛÚÂÏ. å˚ ‰ÓÎÊÌ˚ ‰ÂÈÒÚ‚Ó‚‡Ú¸ ‚ ‰‚Ûı Ì‡Ô ‡‚ÎÂÌËflı. ÇÓÓ·˘Â ‚ íÛ ˆËË Ï˚ Ó˜Â̸ ̽ÍÓÌÓÏÌÓ ‡ÒıÓ‰ÛÂÏ ˝Ì „˲. ч ‰‡ÊÂ Û ÏÂÌfl ‰Óχ. ã˛‰Ë ËÒÔÓθÁÛ˛Ú Ó„ ÓÏÌÓ ÍÓ΢ÂÒÚ‚Ó ˝ÎÂÍÚ Ë˜ÂÒÚ‚‡, ‚ ˜ÂÏ ÌÂÚ ÌÂÓ·ıÓ‰ËÏÓÒÚË!

gayretlerinde bofl yere 12 y›l kaybetti. Bununla beraber biz Kyoto Protokolü kat››mc›lar›n›n ortak çözümler bulmas›na kat›labilirdik. Ben kesinlikle imzalanmas›ndan yanay›m. Çünkü bu, problemin üzerinde çal›flma imkan› veriyor. Ama bizim hiçbir ifli zaman›nda yapmama gibi korkunç bir al›flkanl›¤›m›z var (gülüyor). Ben de böyleyim, her fleyi son dakikada yapar›m.”

Засухи или наводнения?

Profesör Nüzhet Dalfes Kyoto Protokolü’nün yeterince zay›f ve sembolik oldu¤unu düflünüyor. Bafll›ca görevi, az geliflmifller de olmak üzere daha çok ülkeyi oyuna çekmek. ‹nsanl›k ne yapabilir flimdi, kendini yenileyen enerji teknolojisi yaratmak ve onu maksimum elde edilebilir k›lmak. Bu durumda yeni teknolojinin sahibinin kim olaca¤› önemli de¤il, teknolojiyi bütün dünya kulland›¤› zaman bir anlam› olacak. Herkesin üstündeki atmosfer tektir çünkü. 2012 y›l›na kadar emisyonun Kyoto Protokolü’nün öngördü¤ü en küçük orana düflürülmesi sadece bafllang›çt›r. Kyoto ‹kinci Yükümlülük dönemi gere¤i kat›l›mc› ülkeler dünyan›n sal›n›mlar›n› ciddi bir flekilde azaltmay› baflarmas› için proble-

ç‡Á˚‚‡fl Ò·fl ‡ÎËÒÚÓÏ, Ô ÓÙÂÒÒÓ ÔÓ‰˜Â ÍË‚‡ÂÚ, ˜ÚÓ Ì ‚ ËÚ ‚ ϘÚ˚, ÒΉӂ‡ÚÂθÌÓ, Ì‡Ï Ô Ë‰ÂÚÒfl ̇ۘËÚ¸Òfl ÊËÚ¸ ‚ ÌÓ‚˚ı ÍÎËχÚ˘ÂÒÍËı ÛÒÎÓ‚Ëflı. ä ÌËÏ Ì‡‰Ó ÔÓ‰„ÓÚÓ‚ËÚ¸Òfl. èÓ‰„ÓÚÓ‚ËÚ¸Òfl Í ÚÓÏÛ, ˜ÚÓ Û Ó‚Â̸ ÏÓ fl ÔÓ‰ÌËÏÂÚÒfl Í ÍÓÌˆÛ ÒÚÓÎÂÚËfl ̇ 50-60 ÒÏ. Ä ˝ÚÓ «Ó·ÂÒÔÓÍÓËÚ» ÌÂÍÓÚÓ ˚ı β‰ÂÈ Ë ÌÂÍÓÚÓ ˚ ÒÚ ‡Ì˚. ꇂÌÓ Í‡Í Ë ‚ÓÁ Óү ˜ËÒÎÓ ¯ÚÓ ÏÓ‚, ÎÂÒÌ˚ı ÔÓʇ Ó‚ Ë Ú‡Í ‰‡ÎÂÂ. ÑÎfl íÛ ˆËË Ë ÓÍ Ûʇ˛˘Â„Ó Â„ËÓ̇ ̇˷ÓΠ‚‡ÊÌ˚Ï ·Û‰ÛÚ ‚Ó‰Ì˚ ËÒÚÓ˜ÌËÍË. å˚ Ò˜ËÚ‡ÂÏ: Û Ì‡Ò ÂÒÚ¸ ÒÌ„ – Á̇˜ËÚ Ï˚ ·Ó„‡Ú‡fl ‚Ó‰ÓÈ ÒÚ ‡Ì‡. ä ÍÓÌˆÛ ÒÚÓÎÂÚËfl ‚ÒÂÈ ÒÚ ‡Ì ÒΉÛÂÚ ÓÊˉ‡Ú¸ ÒÓÍ ‡˘ÂÌËfl Á‡Ô‡ÒÓ‚ ‚Ó‰˚ ̇ 20-30 Ô ÓˆÂÌÚÓ‚.

Kyoto’nun flimdilik hiç bir anlam› yok

D‹YALOG

EVET’LE

BAfiLAR

25


ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

планета в огне! küremiz yan›yor!

Подумайте: ведь какой самый чистый путь производства энергии? Ну, какой?! Экономия! Не растрачивать её впустую – вот каков САМЫЙ чистый путь! Производить товары, затрачивая гораздо меньше энергии, чем мы тратим сегодня. Düflünün, en temiz enerji üretim yolu hangisidir? Evet, hangisi? KORUMAKTIR! Onu bofl yere harcamamak en temiz yoldur. Bugün harcad›¤›m›zdan çok daha az enerji tüketerek üretim yapmak. ëåà β·flÚ · ÓÒ‡Ú¸Òfl ÒÎÓ‚‡ÏË ‚ Ӊ «íÛ ˆËfl ˜Â ÂÁ ÒÚÓ ÎÂÚ ÒÚ‡ÌÂÚ ÔÛÒÚ˚ÌÂÈ». í‡ÍÓÈ ÔÓ‰ıÓ‰ ÌÂÔ ËÂÏÎÂÏ ‰Îfl Û˜ÂÌ˚ı. íÛ ˆËfl – ÒÚ ‡Ì‡ Ò Ó˜Â̸ ‡ÁÌ˚ÏË ÍÎËχÚ˘ÂÒÍËÏË Â„ËÓ̇ÏË. à ÍÓ„‰‡ Ï˚ „Ó‚Ó ËÏ Ó ÍÓÌÍ ÂÚÌÓÏ ‡ÈÓÌÂ, Ï˚ ‰ÓÎÊÌ˚ Ó· ‡˘‡Ú¸ ‚ÌËχÌË ̇ ÏÌÓÊÂÒÚ‚Ó ‰ÂÚ‡ÎÂÈ. å˚ ‰ÓÎÊÌ˚ ˜ÂÚÍÓ Ô Â‰ÒÚ‡‚ÎflÚ¸, ͇ÍË ËÁÏÂÌÂÌËfl ‚ ͇ÍÓÏ Â„ËÓÌÂ Ì‡Ò Ê‰ÛÚ. å˚ ıÓÚËÏ Ò‰Â·ڸ ËÌÙÓ Ï‡ˆË˛ ‰ÓÒÚÛÔÌÓÈ ‰Îfl ‚ÒÂı. ã˛‰Ë ‰ÓÎÊÌ˚ Ô Â‰ÒÚ‡‚ÎflÚ¸ Ò· ‡Á‚ËÚË ‡Á΢Ì˚ı ÒˆÂ̇ Ë‚, ˜ÚÓ·˚ ‰ÂÈÒÚ‚Ó‚‡Ú¸ ‚ ÒÓÓÚ‚ÂÚÒÚ‚ËË Ò ÌËÏË. ë Á‡ÒÛı‡ÏË ‚Ò ¸ÂÁ ÒÚÓÎÍÌÛÚÒfl ˛„ Ë ˛„Ó-‚ÓÒÚÓÍ ÒÚ ‡Ì˚. çÛ, ‡ Ò‚ ӂÓÒÚÓÍÛ ÌÛÊÌÓ Ê‰‡Ú¸ ‰ÓʉÂÈ Ë Ì‡‚Ó‰ÌÂÌËÈ. Ç ‰‡Ì˚È ÏÓÏÂÌÚ Ô ÓÙÂÒÒÓ Ë Â„Ó ÍÓÎÎÂ„Ë ‡·ÓÚ‡˛Ú ̇‰ Ô ÓÂÍÚÓÏ ‰Îfl ÚÛ ÂˆÍÓ„Ó Ô ‡‚ËÚÂθÒÚ‚‡, ÒÚ‡ ‡flÒ¸ ‚˚‚ÂÒÚË ÙÓ ÏÛÎ˚ ÓÒÌÓ‚Ì˚ı ÍÎËχÚ˘ÂÒÍËı ËÁÏÂÌÂÌËÈ. è Ë ˝ÚÓÏ Û˜fiÌ˚È ÔÓ‰˜Â ÍË‚‡ÂÚ, ˜ÚÓ ÓÌË ‚·‰Â˛Ú ÒËÚÛ‡ˆËÂÈ ÚÓθÍÓ Ì‡ 90 Ô ÓˆÂÌÚÓ‚. çÓ ÂÒÚ¸ ¢ 10 Ô ÓˆÂÌÚÓ‚ ÌÂËÁ‚ÂÒÚÌÓÒÚË – ÚÓ„Ó, ˜ÚÓ ÏÓÊÂÚ ÒÎÛ˜ËÚ¸Òfl, ÌÓ ˜ÚÓ ÒÂȘ‡Ò ÌËÍÚÓ Ì ‚ ÒË·ı Ô Â‰Ò͇Á‡Ú¸.

Покупать ли страховку? ùÚÓ ˜ÚÓ-ÚÓ ‚ Ӊ ÔÓÍÛÔÍË ÒÚ ‡ıÓ‚ÍË. Ö˘Â Ó‰Ì‡ ‡Ì‡ÎÓ„Ëfl. äÓ„‰‡ Ú˚ ‚˚ÂÁʇ¯¸ ̇ ‰Ó Ó„Û, Ú˚ ÔÓÍÛԇ¯¸ ÒÚ ‡ıÓ‚ÍÛ Ì ËÁ-Á‡ 99 Ô ÓˆÂÌÚÓ‚, ‡ ‡‰Ë 1 Ô ÓˆÂÌÚ‡. à ˝ÚÓ ÏÛ‰ Ó ¯ÂÌËÂ. å˚ ÒÂȘ‡Ò ‰ÓÎÊÌ˚ Á‡ÒÚ ‡ıÓ‚‡Ú¸Òfl ÓÚ Ì‡¯Ëı 10 Ô ÓˆÂÌÚÓ‚ ÌÂËÁ‚ÂÒÚÌÓÒÚË. éÚ ÒÓ·˚ÚËÈ, ÍÓÚÓ ˚ ÌÂ Ô ÓËÁÓȉÛÚ Ó·flÁ‡ÚÂθÌÓ, ÌÓ ÏÓ„ÛÚ Ô ÓËÁÓÈÚË. lj¸ Ô ‡ÍÚ˘ÂÒÍË Ì‚ÓÁÏÓÊÌÓ ‡·ÒÓβÚÌÓ ËÒÍβ˜ËÚ¸ ‚ÓÁÏÓÊÌÓÒÚ¸ ‰Ó ÓÊÌÓ„Ó Ô ÓËÒ¯ÂÒÚ‚Ëfl. çÓ ÂÒÎË Û Ú·fl χ¯Ë̇ ·ÂÁ Ò‚ÂÚ‡ ËÎË ËÏÂÂÚ ‰ Û„ËÂ Ô Ó·ÎÂÏ˚, Ú˚ Û‚Â΢˂‡Â¯¸ ËÒÍ. ë ‰ Û„ÓÈ ÒÚÓ ÓÌ˚, ÂÒÎË ‰‡ÊÂ Û Ú·fl ËÒÍβ˜ËÚÂθ̇fl χ¯Ë̇, ˝ÚÓ Ì Á̇˜ËÚ, ˜ÚÓ ‚Ò ‚ÓÍ Û„ Ú·fl Ú‡ÍË ÊÂ. Ç Ì‡¯ÂÈ ÒËÚÛ‡ˆËË – Í‡Í Ì‡ ‰Ó Ó„Â: ÏÌÓ„Ó ˜Â„Ó ÏÓÊÂÚ ÒÎÛ˜ËÚ¸Òfl! Ç Ó·˘ÂÏ, Ï˚ ‰ÓÎÊÌ˚ Ì ÚÓθÍÓ Ô Ë‚ÂÒÚË ‚ ÔÓ fl‰ÓÍ Ò‚ÓÈ ‡‚ÚÓÏÓ·Ëθ, ÌÓ Ë ÔÓÏÓ˜¸ ‰ Û„ËÏ. ç‡ ˝ÚÓÈ Ô·ÌÂÚ Ï˚ ‚Ò ‚ Ó‰ÌÓÈ ÎÓ‰ÍÂ! I

26

Д И А Л О Г Н АЧ И Н А Е Т С Я С « Д А »

min üzerinde daha ciddi çal›flacaklar. Profesör önümüzdeki yüzy›l›n ilk yar›s›nda insanl›¤›n önünde iki hedef görüyor; ilk önce pasif bak›fl aç›s›ndan uzaklafl›p enerji kaynaklar›n›n yenilenmesine yönelmek, ikinci olarak da enerjiyi en iyi yöntemle tedarik etmek: “Türkiye’nin en önemli hedefi; ülkemizin yenilenen enerji kaynaklar› potansiyelini kullanmaya gayret etmesi, termal, günefl, rüzgar, bu enerji kaynaklar› bizde var ve yeterli ölçüde kullan›lm›yorlar. Düflünün, en temiz enerji üretim yolu hangisidir? Evet, hangisi? KORUMAKTIR! Onu bofl yere harcamamak, EN temiz yoldur. Bugün harcad›¤›m›zdan çok daha az enerji tüketerek üretim yapmak. Yani, biz ayn› zamanda enerjiyi korumay› ö¤renmeli onu baflka yollarla üretmeliyiz. ‹ki yönlü oynamal›y›z. Türkiye’de enerjiyi hiç de tutumlu kullanm›yoruz. Benim evde bile, eflim, k›z›m! ‹nsanlar ihtiyaçlar› olmad›¤› hâlde çok ›fl›k kullan›yorlar.”

Peki, kurakl›k m›, su bask›nlar› m›? Kendine realist diyen Profesör hayal dünyas›na inanmad›¤›n› belirtiyor. Anlafl›lan yeni iklim flartlar›nda yaflamaya al›flmam›z gerekiyor. Bu flartlara haz›rlanmak gerekir ama. Deniz seviyelerinin yüzy›l›n sonuna do¤ru 50–60 cm yükselece¤ine al›flmak gerek. Bu baz›lar›n› ve baz› ülkeleri “endiflelendiriyor”. Ayn› flekilde artan f›rt›na, orman yang›nlar› v.d. Su kaynaklar› Türkiye ve bölge için en önemli fley olacakt›r:

bir ülkedir. Belli bir bölgeyi konufltu¤umuz zaman birçok detaya dikkat etmek zorunday›z. Bizi hangi bölgede hangi de¤iflikliklerin bekledi¤ini net olarak göz önüne getirmeliyiz. Biz bilginin herkese ulaflmas›n› sa¤lamak istiyoruz. ‹nsanlar uygun bir flekilde davranmak için senaryolar›n geliflimini bilmeliler.” Ülkenin güneydo¤usu ciddi bir flekilde kurakl›kla yüz yüze gelecektir. Kuzey do¤unun ise ya¤mur ve su bask›nlar›n› beklemesi gerekiyor. Profesör ve çal›flma arkadafllar› flu an hükümet için bir proje üzerinde çal›fl›yor, iklim de¤iflikli¤inin bafll›ca formüllerini ortaya ç›karmaya çal›fl›yorlar. Bilim adam› bilgi alanlar›n›n yüzde 90’n› kapsad›¤›n› belirtiyor. Olaca¤› düflünülen fleylerin bilinmeyen %10’unu flu an kimse önceden söyleme gücünde de¤il:

Sigorta poliçesi mi alsak? “Bir nevi sigorta poliçesi almak gibi bir fleydir bu. Bir örnek daha. Yola ç›kt›¤›n zaman sigorta poliçesini %99 ihtimal için de¤il, %1 için al›rs›n. Bu ak›ll› bir karard›r. fiimdi kendimizi bizim meçhul %10’a karfl› sigortalatmam›z gerek. Mutlaka gerçekleflecek olaylara karfl› de¤il, gerçekleflebilecek olaylara karfl›. Çünkü kaza ihtimalini yok saymak mümkün de¤il, fakat e¤er araban›n farlar› yoksa veya baflka bir problemi varsa riski büyütmüfl olursun. Senin araban özel bir arabaysa, bu çevrendeki herkesin arabas› da öyledir demek de¤ildir. Bizim durumumuz da yol durumu gibi. Çok fley olabilir bu da sorumluluktur! Biz sadece kendi arabam›za çekidüzen vermek zorunda de¤iliz. Bu gezegende baflkalar›n›n da demir atlar›na bak›m yapmalar› için yard›mc› olmal›y›z. Zira hepimiz ayn› gemideyiz! I

“Bizde kar var o zaman su kaynaklar› bak›m›ndan zengin bir ülkeyiz diye düflünüyoruz.” Kitle iletiflim araçlar› “Türkiye yüz y›l sonra çöl olacak” cümlesini kullanmay› çok seviyor. Böyle bir yaklafl›m bilim adamlar› için son derece iticidir: “Türkiye çok farkl› iklim bölgeleri olan

ЛЕТО 2007, 25 НОМЕР



ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

планета в огне! küremiz yan›yor!

Почему Киотский протокол не интересен Америке? Алексей Кафтан Журналист (Украина).

Kyoto Protokolü Amerika için neden ilginç de¤il? Aleksey Kaftan Gazeteci (Ukrayna).

‡˜‡ÎÓ ÍÓ̈‡ ˜ÂÎӂ˜ÂÒÍÓÈ ˆË‚ËÎËÁ‡ˆËË Ì‡Á̇˜ÂÌÓ Ì‡ 2020 „. éÚ ˝ÚÓ„Ó Ô Â‰Ò͇Á‡ÌËfl ÏÓÊÌÓ ·˚ÎÓ ·˚ ÓÚχıÌÛÚ¸Òfl (χÎÓ ÎË Ëı ·˚ÎÓ ‚ ËÒÚÓ ËË?), ÂÒÎË ·˚ Ì ÌÂÔ ËflÚÌ˚È ‰Îfl ÒÍÂÔÚË͇ Ì˛‡ÌÒ. ùÚ‡ ‰‡Ú‡ Ì ËÏÂÂÚ ÌË Ï‡ÎÂÈ¯Â„Ó ÓÚÌÓ¯ÂÌËfl ÌË Í „‡‰‡Î͇Ï, ÌË Í ‡ÒÚ ÓÎÓ„‡Ï. é̇ ‚ÁflÚ‡ ËÁ ÓÙˈˇθÌÓ„Ó ‰ÓÍ·‰‡ åÂʉÛ̇ Ó‰ÌÓÈ ÒÂ͈ËË ÔÓ Ô Ó·ÎÂÏ‡Ï ËÁÏÂÌÂÌËfl ÍÎËχڇ Ô Ë ééç. ùÍÒÔ Ú˚ Ó „‡ÌËÁ‡ˆËË Ô Ë¯ÎË Í ‚˚‚Ó‰Û, ˜ÚÓ, ÂÒÎË ÌÂ Ô ËÌflÚ¸ ÒÓÓÚ‚ÂÚÒÚ‚Û˛˘Ëı Ï , ÔÓÒΠ˝ÚÓÈ ‰‡Ú˚ „ÎÓ·‡Î¸ÌÓ ÔÓÚÂÔÎÂÌËÂ Ô Ë‚Â‰ÂÚ Í ÌÂÓ· ‡ÚËÏ˚Ï ÔÓÒΉÒÚ‚ËflÏ. Ç˚‚Ó‰˚ Û˜ÂÌ˚ı ÌÂÛÚ¯ËÚÂθÌ˚. ÇÓ-Ô ‚˚ı, Í ËÁÏÂÌÂÌ˲ ÍÎËχڇ Ô ËÎÓÊËÎË ÛÍÛ Ì ÚÓθÍÓ ‚˚ÒÓÍÓ ‡Á‚ËÚ˚Â Ô ÓÏ˚¯ÎÂÌÌ˚ „ÓÒÛ‰‡ ÒÚ‚‡, ÌÓ Ë ÒÚ ‡Ì˚ Ò ‡Á‚Ë‚‡˛˘ÂÈÒfl ˝ÍÓÌÓÏËÍÓÈ. ÇÓ-‚ÚÓ ˚ı, ÓÚ ÙËÎ¸Ú Ó‚ ̇ Á‡‚Ó‰ÒÍËı Ú Û·‡ı ÔÓθÁ˚ χÎÓ – ÌÂÓ·ıÓ‰ËÏ˚ ˝ÙÙÂÍÚË‚Ì˚ ¯ÂÌËfl ‰Îfl ·Ó ¸·˚ Ò Ô‡ ÌËÍÓ‚˚ÏË „‡Á‡ÏË ‚ ˝Ì „ÂÚ˘ÂÒÍÓÏ Ë Ú ‡ÌÒÔÓ ÚÌÓÏ ÒÂÍÚÓ ‡ı. è ˘ÂÏ, ‡Á ‡·ÓÚ͇ Ë ‚̉ ÂÌË ÒÓÓÚ‚ÂÚÒÚ‚Û˛˘Ëı ÚÂıÌÓÎÓ„ËÈ Ó·ÓȉÛÚÒfl ‚ «ÒÍ ÓÏÌÛ˛» ÒÛÏÏÛ 16 Ú ËÎÎËÓÌÓ‚ ‰Óη Ó‚! à ıÓÚfl Ö‚ ÓÒÓ˛Á Ò „Ó ‰ÓÒÚ¸˛ Á‡fl‚ÎflÂÚ Ó Ì‡Ï ÂÌËË ‰Ó 2020 „. ÒÌËÁËÚ¸ Û Ó‚Â̸ ‚˚· ÓÒÓ‚ ÓÒÌÓ‚ÌÓ„Ó Ô‡ ÌËÍÓ‚Ó„Ó „‡Á‡ – Û„ÎÂÍËÒÎÓ„Ó – ̇ 20%, ˝ÚÓ„Ó ÒÎ˯ÍÓÏ Ï‡ÎÓ, ˜ÚÓ·˚ ËÒÔ ‡‚ËÚ¸ ÒËÚÛ‡ˆË˛. lj¸ ̇ ‰Óβ Ö‚ ÓÔ˚ Ô ËıÓ‰ËÚÒfl ‚ÒÂ„Ó ¯ÂÒÚ¸ Ô ÓˆÂÌÚÓ‚ ÓÚ Ó·˘Â„Ó Ó·˙Âχ ‚˚· ÓÒÓ‚ ˝ÚÓ„Ó ‚¢ÂÒÚ‚‡. ч Ë Ò‡ÏËÏ Â‚ ÓÔÂȈ‡Ï, ‚ˉËÏÓ, ÔӉ̇‰ÓÂÎÓ ·˚Ú¸ ˝ÍÓÎӄ˘ÂÒÍÓÈ ÒÓ‚ÂÒÚ¸˛ ÏË ‡. à ıÓÚfl É χÌËfl,

ç

28

Д И А Л О Г Н АЧ И Н А Е Т С Я С « Д А »

ò‚ˆËfl Ë Ñ‡ÌËfl Ô Â‰Î‡„‡ÎË ·ÓΠÒÚ Ó„Ó ҇ÏÓÓ„ ‡Ì˘ÂÌËÂ, ëÓ‚ÂÚ ÏËÌËÒÚ Ó‚ Öë ¯ËÎ: Ö‚ ÓÔ‡ ·Û‰ÂÚ · ‡Ú¸ ̇ Ò·fl ÒÚÓθ ‡Ï·ËˆËÓÁÌ˚ ӷflÁ‡ÚÂθÒÚ‚‡ ÚÓθÍÓ ‚ ÚÓÏ ÒÎÛ˜‡Â, ÂÒÎË ‡Ì‡Îӄ˘Ì˚ Ï ˚ Ô ËÏÛÚ ‰ Û„Ë Ë̉ÛÒÚ Ë‡Î¸Ì˚ ÒÚ ‡Ì˚, ‚ Ô ‚Û˛ Ә ‰¸ ëòÄ. åÂÊ‰Û ÚÂÏ, LJ¯ËÌ„ÚÓÌ ‚Ó‚Ò Ì „Ó ËÚ Ê·ÌËÂÏ ÔÓ‰‰Â ÊË‚‡Ú¸ ‚ ÓÔÂÈÒÍË ËÌˈˇÚË‚˚.

Положение Китая не отличается от США ïÓÚfl ëòÄ ÔÓ‰ÔËÒ‡ÎË äËÓÚÒÍËÈ Ô ÓÚÓÍÓΠ¢ ‚ 1998 „., ˝ÚÓÚ ‰ÓÍÛÏÂÌÚ Ú‡Í Ë Ì ·˚Î ‡ÚËÙËˆË Ó‚‡Ì ëÂ̇ÚÓÏ, ‡ ÔÓÒÎÂ Ô ËıÓ‰‡ Í ‚·ÒÚË ÑÊÓ ‰Ê‡ ÅÛ¯‡Ï·‰¯Â„Ó Â„Ó ‡‰ÏËÌËÒÚ ‡ˆËfl ‚ÓÓ·˘Â ÓÚ͇Á‡Î‡Ò¸ ‚˚ÔÓÎÌflÚ¸ ÔÓÎÓÊÂÌËfl ˝ÚÓÈ ÍÓÌ‚Â̈ËË. ÅÂÎ˚È ‰ÓÏ Ò˜ÂÎ, ˜ÚÓ ‰Ó„Ó‚Ó Ì‡ÌÂÒÂÚ Ò ¸ÂÁÌ˚È Û‰‡ ÔÓ ‡Ï Ë͇ÌÒÍÓÈ ÚflÊÂÎÓÈ Ô ÓÏ˚¯ÎÂÌÌÓÒÚË. ÑÂÈÒÚ‚ËÚÂθÌÓ, ÔÓ ÛÒÎÓ‚ËflÏ äËÓÚÒÍÓ„Ó Ô ÓÚÓÍÓ· ëòÄ, ‚ ÒÎÛ˜‡Â Ò‚ÓÂ„Ó Ô ËÒÓ‰ËÌÂÌËfl, ‰ÓÎÊÌ˚ ·˚ÎË ÒÓÍ ‡ÚËÚ¸ ÍÓ΢ÂÒÚ‚Ó ‚˚· ÓÒÓ‚ ̇ 7%, ˜ÚÓ Á̇˜ËÚÂθÌÓ ·Óθ¯Â Ò Â‰ÌÂ„Ó ÔÓ͇Á‡ÚÂÎfl ‰Îfl ÓÒڇθÌ˚ı Ë̉ÛÒÚ Ë‡Î¸ÌÓ ‡Á‚ËÚ˚ı „ÓÒÛ‰‡ ÒÚ‚ (5%). ëÎÂ‰Û˛˘ËÏ ‡ „ÛÏÂÌÚÓÏ ÒÚ‡ÎÓ ÚÓ, ˜ÚÓ Ì‡ äËÚ‡È, ÍÓÚÓ ˚È fl‚ÎflÂÚÒfl ‚ÚÓ ˚Ï Í ÛÔÌÂȯËÏ Á‡„ flÁÌËÚÂÎÂÏ ‡ÚÏÓÒÙ ˚ ̇ Ô·ÌÂÚÂ, ÌË͇ÍË ӄ ‡Ì˘ÂÌËfl ÍÓÌ‚Â̈ËÂÈ Ì ‡ÒÔ ÓÒÚ ‡ÌflÎËÒ¸. ç‡ÍÓ̈, ·˚ÎÓ Á‡fl‚ÎÂÌÓ, ˜ÚÓ Ó‰ÌÓÁ̇˜Ì˚ı ‰Ó͇Á‡ÚÂθÒÚ‚ Á‡‚ËÒËÏÓÒÚË Ô ÓˆÂÒÒ‡ „ÎÓ·‡Î¸ÌÓ„Ó ÔÓÚÂÔÎÂÌËfl ÓÚ Ó·˙Âχ ‚˚ ‡·ÓÚ‡ÌÌ˚ı „‡ÁÓ‚ ÌÂÚ. ÇÔÓÒΉÒÚ‚ËË ‚Ò Ê Ó͇Á‡ÎÓÒ¸, ˜ÚÓ Ú‡Í‡fl Á‡‚ËÒËÏÓÒÚ¸

nsanl›k medeniyetinin sonunun bafllang›c› olarak 2020 y›l› saptand›. fiüpheci için hofl olmayan bir nüans olmasa, bu tahmin görmezden gelinebilir (tarihte böyleleri az de¤ildir). Bu tarihin kâhinlerle, astrologlarla en ufak bir ilgisi yoktur. BM bünyesindeki Uluslararas› ‹klim De¤iflikli¤i Paneli’nin resmi belgesinden al›nd› bu tarih. Kurumun uzmanlar›, e¤er gerekli önlemler al›nmazsa bu tarihten sonra küresel ›s›nman›n geri dönülmez sonuçlar›n›n olaca¤› sonucuna vard›lar. Bilim adamlar›n›n vard›¤› sonuçlar iç aç›c› de¤il. Evvela iklim de¤iflikli¤ine yaln›z sanayileflmifl ülkeler de¤il, ekonomileri geliflmekte olan ülkeler de imza att›lar. ‹kinci olarak da fabrika bacalar›ndaki filtrelerin çok faydas› yok, enerji ve ulafl›m sektörlerinde sera gazlar›yla mücadelede etkili çözümler gerek. Bu arada gerekli teknolojinin gelifltirilmesi ve uygulanmas› 16 trilyon gibi “mütevaz›” bir miktara mal olacak.

Avrupa Birli¤i her ne kadar 2020 y›l›na kadar sera gazlar›n›n temeli olan karbon at›klar› seviyesini %20’ye kadar düflürmeyi düflündü¤ünü gururla bildiriyorsa da, durumu düzeltmek için bu çok az. Çünkü bu maddenin at›klar›n›n toplam hacminden Avrupa’n›n pay›na sadece yüzde alt› düflüyor. Galiba Avrupal›lar da dünyan›n çevre vicdan› olmaktan b›kt›lar. Almanya, ‹sveç ve Danimarka daha sert bir s›n›rlama getirilmesini teklif ettilerse de, AB Bakanlar Konseyi ancak benzer tedbirleri di¤er geliflmifl ülkeler de; öncelikle ABD almas› du-

ЛЕТО 2007, 25 НОМЕР


küremiz yan›yor! планета в огне!

ÒÛ˘ÂÒÚ‚ÛÂÚ, Ë ÅÂÎÓÏÛ ‰ÓÏÛ Ó ÌÂÈ Ô ÂÍ ‡ÒÌÓ ËÁ‚ÂÒÚÌÓ, Ӊ̇ÍÓ ËÒÒΉӂ‡ÌËfl ‡Ï Ë͇ÌÒÍËı Û˜ÂÌ˚ı, ÔÓÒ‚fl˘ÂÌÌ˚ ˝ÚÓÈ ÚÂχÚËÍÂ, Ì ‰ÍÓ ÔÓ‰‚ „‡ÎËÒ¸ ˆÂÌÁÛ Â ‚ Û„Ó‰Û ÓÙˈˇθÌÓÈ ÔÓÁˈËË. Ç ÂÁÛθڇÚ ‚ ÍÓÌˆÂ Ô Ó¯ÎÓ„Ó „Ó‰‡ ‚ÒÔ˚ıÌÛÎ Ò͇̉‡Î, ÍÓÚÓ ˚È, Û‚˚, Ì Á‡ÒÚ‡‚ËΠLJ¯ËÌ„ÚÓÌ Ô ÂÒÏÓÚ ÂÚ¸ Ò‚Ó ÏÌÂÌËÂ. í‡ÍËÏ Ó· ‡ÁÓÏ, ëòÄ Ó͇Á‡ÎËÒ¸ ‚ ÓÔÔÓÁˈËË ÔÓ ÓÚÌÓ¯ÂÌ˲ Í ·Óθ¯ËÌÒÚ‚Û Ò‚ÓËı ‰ ÛÁÂÈ, Ô Âʉ ‚ÒÂ„Ó Â‚ ÓÔÂÈÒÍËı. чÊ ҇Ï˚ ·ÎËÁÍË ÒÓ˛ÁÌËÍË ëòÄ – ÇÂÎËÍÓ· ËÚ‡ÌËfl, üÔÓÌËfl Ë ä‡Ì‡‰‡ – ‚ ÍÓ̘ÌÓÏ ËÚÓ„Â Ô ËÒÓ‰ËÌËÎËÒ¸ Í äËÓÚÒÍÓÏÛ Ô ÓÚÓÍÓÎÛ. åÂÊ‰Û ÚÂÏ, ͇̇‰ˆÂ‚ ÔÓÁˈËfl ÒÓÒ‰ÂÈ Á‰Ó Ó‚Ó Ó„Ó ˜Ë·. ä‡Ì‡‰ÒÍË ÍÓÏÔ‡ÌËË, ‚˚ÌÛʉÂÌÌ˚ ‚Í·‰˚‚‡Ú¸ Ò ¸ÂÁÌ˚Â Ò Â‰ÒÚ‚‡ ‚ ÛÏÂ̸¯ÂÌË ‚ ‰ÌÓÒÚË Ò‚ÓËı Ô ÓËÁ‚Ó‰ÒÚ‚, ÒÚ‡ÌÓ‚flÚÒfl ÏÂÌ ÍÓÌÍÛ ÂÌÚÓÒÔÓÒÓ·Ì˚ÏË, ˜ÂÏ Ëı ‡Ï Ë͇ÌÒÍË ÍÓÎ΄Ë, Ì ҂flÁ‡ÌÌ˚ äËÓÚÒÍËÏ Ô ÓÚÓÍÓÎÓÏ. Ç ˜‡ÒÚÌÓÒÚË, Ó͇Á‡ÎÓÒ¸, ˜ÚÓ Í‡Ì‡‰ˆ‡Ï ‚˚„Ó‰ÌÂÂ Ô Ó‰‡‚‡Ú¸ „‡Á ‰Îfl ‡Ï Ë͇ÌÒÍËı ˝ÎÂÍÚ ÓÒڇ̈ËÈ Ë ÔÓÍÛÔ‡Ú¸ Ô ÓËÁ‚‰ÂÌÌÛ˛ ËÏË ˝Ì „˲, ÌÂÊÂÎË Ô ÓËÁ‚Ó‰ËÚ¸  ̇ Ò‚ÓÂÈ Ú ËÚÓ ËË.

Россия подписала протокол. Дело – за США èÓÒΠÚÓ„Ó, Í‡Í Ë êÓÒÒËfl Ô ËÒÓ‰ËÌË·Ҹ Í Ô ÓÚÓÍÓÎÛ, ëòÄ

YAZ 2007, SAYI: 25

ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

Хотя Евросоюз с гордостью заявляет о намерении до 2020 г. снизить уровень выбросов основного парникового газа – углекислого – на 20%, этого слишком мало, чтобы исправить ситуацию. Avrupa Birli¤i her ne kadar 2020 y›l›na kadar sera gazlar›n›n temeli olan karbon at›klar› seviyesini %20’ye kadar düflürmeyi düflündü¤ünü gururla bildiriyorsa da, durumu düzeltmek için bu çok az. Ù‡ÍÚ˘ÂÒÍË ÓÒÚ‡ÎËÒ¸ ‚ Ó‰ËÌÓ˜ÂÒÚ‚Â. Ö‰ËÌÒÚ‚ÂÌÌ˚ÏË «ÊÂÒÚÍËÏË» ÒÚÓ ÓÌÌË͇ÏË ‡Ï Ë͇ÌÒÍÓÈ ÎËÌËË Ò Â‰Ë Í ÛÔÌ˚ı ‰Â ʇ‚ ÓÒÚ‡ÎËÒ¸ Ä‚ÒÚ ‡ÎËfl Ë ë‡Û‰Ó‚Ò͇fl Ä ‡‚Ëfl. è ‚‡fl Ì ıÓ˜ÂÚ ‰‡‚‡Ú¸ ÙÓ Û ‰‡Î¸Ì‚ÓÒÚÓ˜Ì˚Ï ÍÓÌÍÛ ÂÌÚ‡Ï Ò‚ÓËı Ô Â‰Ô ËflÚËÈ. éÒÌÓ‚Û ˝ÍÓÌÓÏËÍË ÔÓÒΉÌÂÈ ÒÓÒÚ‡‚ÎflÂÚ ˝ÍÒÔÓ Ú ˝Ì „ÓÌÓÒËÚÂÎÂÈ, ˜ÚÓ Ù‡ÍÚ˘ÂÒÍË ÒÚ‡‚ËÚ Â ‚ Ó‰ËÌ fl‰ Ò ‡Á‚Ë‚‡˛˘ËÏËÒfl „ÓÒÛ‰‡ ÒÚ‚‡ÏË. ä ËÚËÍË ÅÛ¯‡ ÓÚϘ‡˛Ú, ˜ÚÓ ‚ Á̇˜ËÚÂθÌÓÈ Ï  ÔÓÁˈËfl Ô ÂÁˉÂÌÚ‡ Ó·˙flÒÌflÂÚÒfl ‚ÎËflÌËÂÏ Ú ‡ÌÒ̇ˆËÓ̇θÌ˚ı ÌÂÙÚflÌ˚ı ÍÓÏÔ‡ÌËÈ, ÍÓÚÓ ˚ ‚ÎÓÊËÎË Á̇˜ËÚÂθÌ˚Â Ò Â‰ÒÚ‚‡ ‚ Â„Ó ÔÓ‰‰Â ÊÍÛ. ëÛÏχ «ÌÂÙÚflÌ˚ı» ÔÓÊ ڂӂ‡ÌËÈ Ì‡ ËÁ·Ë ‡ÚÂθÌÛ˛ ͇ÏÔ‡Ì˲ ÂÒÔÛ·ÎË͇̈‚ ‚ 2000 „. Ô Â‚˚ÒË· 25

rumunda üzerine onurlu yükümlülükleri alaca¤›na karar verdi. Hâlbuki Washington Avrupa’n›n inisiyatifini desteklemek için can atm›yor.

Çin’in durumu ABD’den farks›z ABD Kyoto Protokolü’nü daha 1998 y›l›nda imzalam›fl da olsa, Senato onaylamad› bir türlü. ‹ktidara George Bush’un gelmesinden sonra yönetim bu anlaflman›n hükümlerini yerine getirmekten tamamen kaçt›. Beyaz Saray anlaflman›n Amerika’n›n a¤›r sanayisine ciddi darbeler vuraca¤›n› düflündü. Gerçekten ABD’nin kat›lmas› durumunda Kyoto Protokolü anlaflmas›na göre at›k miktar›n› %7’ye kadar düflürmesi gerekir. Bu da, di¤er geliflmifl

D‹YALOG

EVET’LE

BAfiLAR

29


ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

планета в огне! küremiz yan›yor!

В Белом доме полагают, что нашли лучший путь решения проблемы, поскольку не противопоставляют промышленный рост сохранению окружающей среды. ÏÎÌ ‰ÓÎÎ. Ç ˜ËÒÎÂ Í ÛÔÌÂȯËı ÒÔÓÌÒÓ Ó‚ ÅÛ¯‡ Ó͇Á‡ÎËÒ¸ Ú‡ÍË „Ë„‡ÌÚ˚, Í‡Í British Petroleum-Amoco Ë Exxon-Mobil. Ä ÔÓ ‰‡ÌÌ˚Ï ËÒÒΉӂ‡ÚÂθÒÍÓÈ Ó „‡ÌËÁ‡ˆËË «ñÂÌÚ Á‡ ÓÚ‚ÂÚÒÚ‚ÂÌÌÛ˛ ÔÓÎËÚËÍÛ», ‚ ÚÓÏ Ê „Ó‰Û ÌÂÙÚflÌ˚ ÍÓÏÔ‡ÌËË ÔÓÚ ‡ÚËÎË Ì‡ ÓÔ·ÚÛ ‚‡¯ËÌ„ÚÓÌÒÍËı ÎÓ··ËÒÚÓ‚ ¢ ÔÓ fl‰Í‡ 50 ÏÎÌ. ÇÔ Ó˜ÂÏ, Ëı Û·˚ÚÍË ·˚ÎË ·˚ Á̇˜ËÚÂθÌÓ ·Óθ¯Â, ÂÒÎË ·˚ Ô ÓÚÓÍÓÎ ‚Ò Ê ‡ÚËÙËˆË Ó‚‡ÎË. lj¸ ‚ ˝ÚÓÏ ÒÎÛ˜‡Â ‚ ‰Ó΄ӂ ÂÏÂÌÌÓÈ Ô ÒÔÂÍÚË‚Â Ô Ó„ÌÓÁË Ó‚‡ÎÓÒ¸ ÒÌËÊÂÌË ˆÂÌ Ì‡ ÌÂÙÚ¸ ‚ Ò‚flÁË Ò Ô ÂÓ ËÂÌÚ‡ˆËÂÈ Ô ÓËÁ‚Ó‰ÒÚ‚ ̇ ·ÓΠ˝ÍÓÎӄ˘Ì˚ ËÒÚÓ˜ÌËÍË ˝Ì „ËË. é· ‡˘‡ÂÚ Ì‡ Ò·fl ‚ÌËχÌËÂ Ë ÚÓÚ Ù‡ÍÚ, ˜ÚÓ ‡Ï Ë͇ÌÒÍËÈ ÔÓÎËÚ˘ÂÒÍËÈ ËÒÚ·Î˯ÏÂÌÚ Ú ‡‰ËˆËÓÌÌÓ Ô ÓÚË‚ËÚÒfl ˉ ÒÓÁ‰‡ÌËfl ÏÂʉÛ̇ Ó‰ÌÓÈ ÒËÒÚÂÏ˚, ÓÒÌÓ‚‡ÌÌÓÈ Ì‡ ¯Ë ÓÍËı ÍÓÎÎÂÍÚË‚Ì˚ı ‰Ó„Ó‚Ó ‡ı, ÔÓÒÍÓθÍÛ, ÔÓ Â„Ó ÏÌÂÌ˲, ÓÌË ÏÓ„ÛÚ Ô Â‰ÒÚ‡‚ÎflÚ¸ ÒÓ·ÓÈ Û„ ÓÁÛ ÒÛ‚Â ÂÌËÚÂÚÛ ëòÄ. í‡Í‡fl ÔÓÁˈËfl ÓÔ‡Ò̇, ÔÓÒÍÓθÍÛ ÏÓÊÂÚ Ô Ë‚ÂÒÚË Í ÚÓÏÛ, ˜ÚÓ Ï‡ÒÒÓ‚˚ ̇ Û¯ÂÌËfl ÏÂʉÛ̇ Ó‰Ì˚ı Ó·flÁ‡ÚÂθÒÚ‚ ÒÚ‡ÌÛÚ Ó·˚˜ÌÓÈ Ô ‡ÍÚËÍÓÈ. ùÚÓ, ‚ Ò‚Ó˛ Ә ‰¸, ÏÓÊÂÚ Û‰‡ ËÚ¸ ÔÓ Ò‡ÏËÏ ëòÄ. ä‡Í ·˚ ÚÓ ÌË ·˚ÎÓ, ËÁ-Á‡ ÌÂÔ ËÒÓ‰ËÌÂÌËfl ÄÏ ËÍË Í äËÓÚÒÍÓÏÛ Ô ÓÚÓÍÓÎÛ Â„Ó ˝ÙÙÂÍÚË‚ÌÓÒÚ¸ ‰ÂÈÒÚ‚ËÚÂθÌÓ Ó͇Á‡Î‡Ò¸ ÔÓ‰ ‚ÓÔ ÓÒÓÏ. èÓ ÌÂÍÓÚÓ ˚Ï ‡Ò˜ÂÚ‡Ï, ‚ Ì˚̯ÌËı Ó·ÒÚÓflÚÂθÒÚ‚‡ı Ó·˘Â ÒÓÍ ‡˘ÂÌË ‚˚· ÓÒÓ‚ ÒÓÒÚ‡‚ËÚ Ì ·ÓÎÂÂ Ô ÓˆÂÌÚ‡, ‚ ÚÓ ‚ ÂÏfl Í‡Í Û˜‡ÒÚË ‡Ï Ë͇̈‚ ‚ ˝ÚÓÈ ÍÓÌ‚Â̈ËË ÔÓÁ‚ÓÎËÎÓ ·˚ ‰Ó·ËÚ¸Òfl 5-6%. ä ÓÏ ÚÓ„Ó – Ë Á‰ÂÒ¸ ÌÛÊÌÓ Ô ËÁ̇ڸ Ô ‡‚ÓÚÛ Ç‡¯ËÌ„ÚÓ̇, – ÒÌËÒıÓ‰ËÚÂθÌÓ ÓÚÌÓ¯ÂÌËÂ Í ‡Á‚Ë‚‡˛˘ËÏÒfl ÒÚ ‡Ì‡Ï Ì ÔÓÁ‚ÓÎËÚ ‰Ó·ËÚ¸Òfl ÔÓÒÚ‡‚ÎÂÌÌ˚ı Ô ÓÚÓÍÓÎÓÏ Á‡‰‡˜. Ç 1990-ı „„. ̇ ‰Óβ ˝ÚËı ÒÚ ‡Ì Ô ËıÓ‰ËÎÓÒ¸ ÓÍÓÎÓ 45% ‚ÒÂı ÏË Ó‚˚ı ‚˚· ÓÒÓ‚ Ô‡ ÌËÍÓ‚˚ı „‡ÁÓ‚ ‚ ‡ÚÏÓÒÙ Û, ‡ Í 2008-2012 „. ˝ÚÓÚ ÔÓ͇Á‡ÚÂθ ÒÓÒÚ‡‚ËÚ ÛÊ 50%. ë ‰ Û„ÓÈ ÒÚÓ ÓÌ˚, Ë ˝ÚÓ Ô ËÁ̇˛Ú ‚ ÓÔÂÈÒÍË ˝ÍÓÎÓ„Ë, äËÓÚÒÍËÈ Ô ÓÚÓÍÓÎ ‚ Ì˚̯ÌÂÏ Ò‚ÓÂÏ ‚ˉÂ

30

Д И А Л О Г Н АЧ И Н А Е Т С Я С « Д А »

Ó͇ÊÂÚ ÒÎ˯ÍÓÏ ÌÂÁ̇˜ËÚÂθÌÓ ‚ÎËflÌË ̇ ÍÎËÏ‡Ú Ë Ì ÓÒÚ‡ÌÓ‚ËÚ, ‡ Î˯¸ ̇ ÌÂÒÍÓθÍÓ ÎÂÚ ÓÚÒ Ó˜ËÚ „ÎÓ·‡Î¸ÌÛ˛ ͇ڇÒÚ ÓÙÛ. è Ë ˝ÚÓÏ ÒÚÓËÏÓÒÚ¸ Â„Ó ‰ÓÒÚË„ÌÂÚ, ÔÓ ÌÂÍÓÚÓ ˚Ï ÓˆÂÌ͇Ï, 180 ÏÎ ‰ ‡Ï Ë͇ÌÒÍËı ‰Óη Ó‚ ‚ „Ó‰. ùÚË ‰Â̸„Ë ÏÓÊÌÓ ·˚ÎÓ ·˚ ÔÓÚ ‡ÚËÚ¸ Ë Ò ·Óθ¯ÂÈ ÔÓθÁÓÈ. Ç ÅÂÎÓÏ ‰ÓÏ ÔÓ·„‡˛Ú, ˜ÚÓ Ì‡¯ÎË ÎÛ˜¯ËÈ ÔÛÚ¸ ¯ÂÌËfl Ô Ó·ÎÂÏ˚, ÔÓÒÍÓθÍÛ ÌÂ Ô ÓÚË‚ÓÔÓÒÚ‡‚Îfl˛Ú Ô ÓÏ˚¯ÎÂÌÌ˚È ÓÒÚ ÒÓı ‡ÌÂÌ˲ ÓÍ Ûʇ˛˘ÂÈ Ò Â‰˚. ÑÊÓ ‰Ê ÅÛ¯ ÔÓÒÚ‡‚ËÎ Ô ‰ ëòÄ ˆÂθ ‚ Ú˜ÂÌË 10 ÎÂÚ ÒÓÍ ‡ÚËÚ¸ ‚˚· ÓÒ˚ Ô‡ ÌËÍÓ‚˚ı „‡ÁÓ‚ ̇ 18% Ô Ë ÒÓı ‡ÌÂÌËË Û Ó‚Ìfl ˝ÍÓÌÓÏËÍË. ùÚÓ ‚ÔÓÎÌ ÒÓÔÓÒÚ‡‚ËÏÓ Ò ÚÂÏ Ô Ó„ ÂÒÒÓÏ, ÍÓÚÓ Ó„Ó ‰ÓÎÊÌ˚ ‰ÓÒÚË„ÌÛÚ¸ ÒÚ ‡Ì˚-Û˜‡ÒÚÌˈ˚ äËÓÚÒÍÓ„Ó Ô ÓÚÓÍÓ·. ÇÓÔ ÓÒ Î˯¸ ‚ ÚÓÏ, Ì ÓÚ͇ÊÂÚÒfl ÎË Ô ÂÂÏÌËÍ ÅÛ¯‡ ÓÚ ˝ÚÓ„Ó ÍÛ Ò‡ – ‚‰¸ ÔÓ ·Óθ¯ÓÏÛ Ò˜ÂÚÛ ‚˚ıÓ‰ËÚ, ˜ÚÓ ‡Ï Ë͇̈˚ ÌËÍÓÏÛ ÌË˜Â„Ó Ì ‰ÓÎÊÌ˚. I

ülkelerin %5’lik ortalama göstergesinden epey fazla. Di¤er bir konu ise, dünyada atmosferin en büyük ikinci kirleticisi Çin’e anlaflmaya uymas› için hiçbir s›n›rland›rman›n getirilmemifl olmas›. Nihayet, küresel ›s›nma sürecinin üretilen gaz hacmine ba¤›ml›l›¤›nda benzer belirtilerin olmayaca¤› ilan edildi. Sonra yine de böyle bir ba¤›ml›l›¤›n oldu¤u ortaya ç›kt›. Beyaz Saray bunu çok iyi biliyor fakat Amerikal› bilim adamlar›n›n bu konuda yapt›¤› araflt›rmalar resmi tutum lehine sansürlendi. Sonuç olarak geçen y›l›n sonunda ortaya ç›kan skandal da Washington’un düflüncelerini gözden geçirmesine yetmedi maalesef. Böylece ABD özellikle Avrupal›lar olmak üzere ço¤u dostlar›n›n aksine muhalif kald›. ABD’nin en yak›n müttefikleri ‹ngiltere, Japonya ve Kanada bile son tahlilde Kyoto Protokolü’ne kat›ld›lar. Bu arada komflula-

ЛЕТО 2007, 25 НОМЕР


küremiz yan›yor! планета в огне!

ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

Beyaz Saray’da sanayi büyümesini çevre korumas›n›n karfl›s›na ç›karmayarak problemin en iyi çözümünü bulduklar›n› düflünüyorlar.

Amerikan nüfuzlu politik çevreleri genifl kolektif anlaflmalara dayanan uluslararas› bir sisteme geleneksel olarak karfl›d›rlar. Çünkü bunun ABD’nin otoritesini tehdit etti¤i düflüncesini tafl›rlar. Böyle bir durufl tehlikelidir çünkü uluslararas› yükümlülüklerin yayg›n bir flekilde yerine getirilmemesi al›fl›ld›k bir uygulama haline gelebilir. Bu da zaman› gelince ABD’nin kendisini vurur. Ne olursa olsun Amerika’n›n Kyoto Protokolü’ne kat›lmamas› onun etkisini flüphe alt›nda b›rakm›flt›r. Baz› hesaplamalara göre, o zamanlar Amerikal›lar bu anlaflmaya dâhil olsayd›, bugünkü flartlarda at›klar›n toplam düflüfl oran› %56’ya ulaflabilirdi.

r›n›n tutumu Kanadal›lar› epey üzdü. Üretim at›klar›n›n zararlar›n› azaltmak için ciddi yat›r›mlar yapmak zorunda kalan Kanadal› flirketler Kyoto Protokolü’ne ba¤l› olmayan Amerikal› rakipleri karfl›s›nda rekabette zorlan›yorlar. Kanadal›lar›n Amerikal› enerji santrallerine gaz satmas› ve onlar›n üretti¤i enerjiyi sat›n almas› kendi topraklar›nda enerji üretmekten daha kârl› oldu.

Rusya imzalay›nca ABD yaln›z kald› Rusya’n›n da protokole kat›lmas›ndan sonra ABD nerdeyse yaln›z kald›. Büyük güçlerin içinde Amerika’n›n “s›k›” yandafllar› olarak sadece Avustralya ve Suudi Arabistan kald›. Bunun ilk sebebi, kendi flirketlerinin Uzakdo¤ulu rakiplerine avantaj sa¤lamas›n› istememesi. Di¤er sebep ise

YAZ 2007, SAYI: 25

ekonomisinin temelini petrol ihrac› oluflturuyor olmas› ki, bu da onu geliflen ülkeler s›ras›na koyuyor. Bush’u elefltirenler, Baflkan’›n tutumunda önemli ölçüde kendisini destekleyen ulusötesi petrol flirketlerinin etkisinin oldu¤unu kaydediyorlar. 200 y›ll›k Cumhuriyetçilerin baflkanl›k seçimi kampanyalar›nda yap›lan “petrollü” ba¤›fllar›n miktar› 25 milyon dolar› geçti. Bush’un en büyük sponsorlar›ndan British Petroleum – Amoco ve Exxon-Mobil gibi büyük petrol flirketleri var. Araflt›rma organizasyonu Sorumlu Politika Merkezi’nin verilerine göre petrol flirketleri ayn› y›l Washington’daki lobicilere 50 milyon dolar daha verdiler. E¤er protokol onaylansayd› zararlar› daha çok olacakt› elbette. Çünkü uzun vadede bu süreçte daha ekolojik enerji kaynaklar›n›n üretimine yönelinece¤i için petrol fiyatlar›n›n düflece¤i tahmin ediliyordu.

Bundan baflka burada da Washington’un hakl›l›¤›n› kabul etmek gerekir. Geliflmekte olan ülkelere hoflgörülü yaklafl›m, protokolün koydu¤u hedeflere ulaflma imkân›n› vermeyecektir. 1990’l› y›llarda dünyadaki bütün sera gaz› at›klar›ndan bu ülkelerin hissesine %45 düflüyordu, 2008 – 2012 y›llar›na do¤ru bu gösterge %50 olacakt›r. Di¤er taraftan bunu Avrupal› çevreciler de kabul ediyor; Kyoto Protokolü’nün günümüzdeki flekliyle iklime çok az bir etkisi olacak ve küresel tehlikeyi durdurmayacak, sadece yavafllatacakt›r. Bunun yan›nda bedeli baz› hesaplara göre her y›l 180 milyar dolara ulaflacak. Bu paralar› yararl› ifllere harcamak da mümkündü. Beyaz Saray’da sanayi büyümesini çevre korumas›n›n karfl›s›na ç›karmayarak problemin en iyi çözümünü bulduklar›n› düflünüyorlar. George Bush Amerika’ya, ekonomik düzeyi korumak flart›yla on sene içinde sera gaz› at›klar›n› %18 azalt›lmas› hedefini verdi. Bu Kyoto Protokolü’ne kat›lan ülkelerin ulaflmas› gereken geliflime oldukça uyuyor. Sorun Bush’un halefinin bu rotadan vazgeçip geçmemesidir çünkü Amerikal›lar hiç kimseye borçlu olmazlar. I

D‹YALOG

EVET’LE

BAfiLAR

31


ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

планета в огне! küremiz yan›yor!

Глобальное потепление осушает реки, приводит к подорожанию продуктов Гюрхан Савгы Журналист-эколог (Турция).

Küresel ›s›nma sular› kurutacak, g›day› pahaland›racak Gürhan Savg› Çevre Muhabiri (Türkiye).

‡ Ô ÓÚflÊÂÌËË ‰ÓÎ„Ó„Ó ‚ ÂÏÂÌË Ì„‡ÚË‚Ì˚ ҈Â̇ ËË ËÁÏÂÌÂÌËÈ ÍÎËχڇ, Ó ÍÓÚÓ ˚ı Á‡fl‚ÎflÎË Û˜ÂÌ˚Â, ͇Á‡ÎËÒ¸ ‰‡ÎÂÍÓÈ Ô ÒÔÂÍÚË‚ÓÈ. íÂÔ·fl ÁËχ ‚ Ò‚ Ì˚ı „ËÓ̇ı Ô·ÌÂÚ˚ ‚ ˝ÚÓÏ „Ó‰Û Ì‡ÔÓÏÌË· ‚ÒÂÏÛ ˜ÂÎӂ˜ÂÒÚ‚Û Ó ÚÓÏ, ˜ÚÓ Â‡Î¸ÌÓÒÚ¸ „ÎÓ·‡Î¸ÌÓ„Ó ÔÓÚÂÔÎÂÌËfl ÌÂ Ú‡Í ÛÊ ‰‡ÎÂ͇, Ë ˝ÚÓÚ Ô ÓˆÂÒÒ ÏÓÊÂÚ Ô Â‚ ‡ÚËÚ¸ ̇¯Û ÊËÁ̸ ‚ Íӯχ . èÓÒΠ‡ÍÚË‚ÌÓ„Ó Ó·ÒÛʉÂÌËfl ‚ ëåà Ô Ó·ÎÂχ „ÎÓ·‡Î¸ÌÓ„Ó ÔÓÚÂÔÎÂÌËfl ·˚· ‚ÌÂÒÂ̇ ‚ ÔÓ‚ÂÒÚÍÛ ‰Ìfl Á‡Ò‰‡ÌËfl 䇷ËÌÂÚ‡ ÏËÌËÒÚ Ó‚ íÛ ˆËË, ÍÓÚÓ Ó ÒÓÒÚÓflÎÓÒ¸ 26 Ù‚ ‡Îfl 2006 „. Ç ÓÚ˜ÂÚÂ, ÒÓ‚ÏÂÒÚÌÓ ÔÓ‰„ÓÚÓ‚ÎÂÌÌÓÏ ÏËÌËÒÚ ÒÚ‚‡ÏË ˝ÍÓÎÓ„ËË, ÎÂÒÌ˚ı Ë ÏËÌ ‡Î¸Ì˚ı ÂÒÛ ÒÓ‚ Ë ÏËÌËÒÚ ÒÚ‚ÓÏ ÒÂθÒÍÓ„Ó ıÓÁflÈÒÚ‚‡, ÓÚϘ‡ÎÓÒ¸, ˜ÚÓ ‚ 2006 „. ÍÓ΢ÂÒÚ‚Ó ÓÒ‡‰ÍÓ‚ ̇ Ú ËÚÓ ËË íÛ ˆËË ÒÓÍ ‡ÚËÎÓÒ¸ ̇ 16%, ˜ÚÓ ÓÚ Ëˆ‡ÚÂθÌÓ Ò͇Á‡ÎÓÒ¸ ̇ Û Ó‚Ì ‚Ó‰˚ ‚ ‚Ó‰Óı ‡ÌËÎˢ‡ı Ë Ì‡ Ô Ó‚Â‰ÂÌËË ÒÂθÒÍÓıÓÁflÈÒÚ‚ÂÌÌ˚ı ‡·ÓÚ. ç‡ Ò‡ÏÓÏ ‰ÂΠ‚˚Ò˚ı‡˛˘Ë ‚ íÛ ˆËË ÓÁ ‡, Û˜‡ÒÚË‚¯ËÂÒfl ‚ ÄÏ ËÍÂ Û ‡„‡Ì˚, ÌÂÓ·˚˜ÌÓ ÚÂÔ·fl ÔÓ„Ó‰‡ ‚ Ö‚ ÓÔ – Ô Â‰‚ÂÒÚÌËÍË Ô Ë·ÎËʇ˛˘ÂÈÒfl ÓÔ‡ÒÌÓÒÚË. äÓ„‰‡ ÔÓÌËÊÂÌËÂ Û Ó‚Ìfl ‚Ó‰˚ ‚ ‚Ó‰Óı ‡ÌËÎË˘Â ì‚‡‰ÊËÍ ‚ äӉʇÂÎË Ô Â‚˚ÒËÎÓ ‰ÓÔÛÒÚËÏ˚Â Ô Â‰ÂÎ˚, Ï˝ ÄÌ͇ ˚ åÂÎËı ÉÓ͘ÂÍ Á‡fl‚ËÎ, ˜ÚÓ Á‡Ô‡ÒÓ‚ ‚Ó‰˚ ‚ ÄÌ͇  ı‚‡ÚËÚ ÚÓθÍÓ Ì‡ ‰‚‡ ÏÂÒflˆ‡. ùÚÓ ÓÁ̇˜‡ÎÓ, ˜ÚÓ, ‚ ÒÎÛ˜‡Â Ô Ó‰ÓÎÊÂÌËfl Á‡ÒÛıË, ÊËÚÂÎflÏ ·Óθ¯Ëı „Ó Ó‰Ó‚ ˜Â ÂÁ ÌÂÒÍÓθÍÓ ÏÂÒflˆÂ‚ Ô Ë‰ÂÚÒfl ÒÚÓÎÍÌÛÚ¸Òfl Ò ÌÂÔ Ë‚˚˜Ì˚Ï fl‚ÎÂÌËÂÏ: ËÁ Í ‡ÌÓ‚ Ô ÂÒÚ‡ÌÂÚ Ú˜¸ ‚Ó‰‡. àÁÏÂÌÂÌËfl

ç

32

Д И А Л О Г Н АЧ И Н А Е Т С Я С « Д А »

›llard›r bilim adamlar›n›n gündeme getirdi¤i iklim de¤iflikli¤i senaryolar› yüzy›llar içinde gerçekleflecek bir olay gibi alg›land›. Bu k›fl kuzey yar›m kürede yaflanan s›cak havalar yaflant›m›z› kabusa çevirebilecek geliflmelerin bir anda kap›m›z› çal›verece¤i gerçe¤inin daha iyi anlafl›lmas›na sebep oldu. Konu kamuoyu taraf›ndan tart›fl›ld›ktan sonra 26 fiubat 2006’da yap›lan Bakanlar Kurulu’nun gündemine geldi. Kurula sunulan Çevre ve Orman, Enerji ve Tabii Kaynaklar ve Tar›m ve Köyiflleri Bakanl›klar›n›n ortaklafla haz›rlad›klar› raporda 2006’da Türkiye’ye düflen ya¤›fl›n yüzde 16 oran›nda azald›¤› tespitine yer verildi. Bu durumun, içme suyu barajlar›n› ve tar›m› olumsuz etkileyece¤i belirtildi.

Y

ÍÎËχڇ ÔÓÒÚÂÔÂÌÌÓ Ô Ófl‚Îfl˛ÚÒfl ‚Ó ‚ÒÂı ÒÙ ‡ı ÊËÁÌË. ä‡Í Á‡fl‚ËÎ ÏËÌËÒÚ ÒÂθÒÍÓ„Ó ıÓÁflÈÒÚ‚‡ íÛ ˆËË åÂı‰Ë ùÍ , ‚ ÂÁÛθڇÚ ÒËθÌÓÈ Ê‡ ˚ ‚ ‡‚„ÛÒÚ 2006 „. Û ÓÊ‡È Ô¯ÂÌˈ˚ ÛԇΠ̇ 10%. è ‰ÒÚ‡‚ËÚÂÎË ÙË Ï-Ô ÓËÁ‚Ó‰ËÚÂÎÂÈ Ô Ó‰ÛÍÚÓ‚ ÔËÚ‡ÌËfl Á‡fl‚Îfl˛Ú, ˜ÚÓ ‚ 2007 „. Ô ÓËÁÓȉÂÚ ÒÔ‡‰ Ô ÓËÁ‚Ó‰ÒÚ‚‡ ÏÌÓ„Ëı Ô Ó‰ÛÍÚÓ‚ ÔËÚ‡ÌËfl. ùÚÓ Ô Ë‚Â‰ÂÚ Í ÔÓ‚˚¯ÂÌ˲ ˆÂÌ Ì‡ Ô Ó‰ÛÍÚ˚, Ë Ô Ë˜ËÌÓÈ ÔÓ‰Ó ÓʇÌËfl ‚Ô ‚˚ ÒÚ‡ÌÛÚ ÍÎËχÚ˘ÂÒÍË ËÁÏÂÌÂÌËfl. è ‰Ò‰‡ÚÂθ ÄÒÒӈˇˆËË Ù Ï ӂ íÛ ˆËË à· ‡ıËÏ ÖÚÍËÌ Ú‡ÍÊ ÔӉڂ ʉ‡ÂÚ, ˜ÚÓ ÔÓ„Ó‰Ì˚ ÛÒÎÓ‚Ëfl ‚ χ ÚÂ-χ ˝ÚÓ„Ó „Ó‰‡ ÓÚ Ëˆ‡ÚÂθÌÓ Ò͇ÊÛÚÒfl ̇ ÒÂθÒÍÓıÓÁflÈÒÚ‚ÂÌÌÓÈ

Asl›nda, Türkiye’de kuruyan göller, Amerika’da kas›rgalar, Avrupa’da da s›cak hava dalgalar›yla insanl›¤› tehdit eden bu de¤iflim çoktan “geliyorum” demiflti. Kocaeli’deki Yuvac›k Baraj› kururken, Ankara Büyükflehir Belediye Baflkan› Melih Gökçek flehrin ancak 2 ayl›k su rezervinin kald›¤›n› aç›klad›. Bu durum özellikle büyük flehirlerde yaflayanlara kurakl›¤›n çok de¤il, birkaç ay sürmesi halinde en do¤al olay kabul ettikleri musluklardan su akmas›n›n bir lükse dönüflebilece¤ini anlatt›. Asl›nda iklim de¤iflimi kendini yavafl yavafl her alanda belli ediyor. Anadolu’da A¤ustos ortas›nda vuran kavurucu s›caklar sonucu 2006 bu¤day rekoltesinde yak-

ЛЕТО 2007, 25 НОМЕР


küremiz yan›yor! планета в огне!

В знаменитом своей красотой кратерном озере Меке в провинции Конья практически не осталось воды. Dünyan›n “nazar boncu¤u” olarak tan›nan Konya’n›n Karap›nar ilçesindeki Meke krater gölünde yok denecek kadar su kald›. ÓÚ ‡ÒÎË. ÉÂÌ ‡Î¸Ì˚È Ô Â‰Ò‰‡ÚÂθ ÄÒÒӈˇˆËË ÒÂθÒÍÓıÓÁflÈÒÚ‚ÂÌÌ˚ı Ô‡Î‡Ú íÛ ˆËË òÂÏÒË Å‡È ‡ÍÚ‡ ‰‡ÊÂ Ô Â‰ÎÓÊËÎ ÒÓÁ‰‡Ú¸ ˆÂÌÚ ÔÓ ÓÚÒÎÂÊË‚‡Ì˲ ÔÓÒΉÒÚ‚ËÈ Á‡ÒÛıË. ä ÓÏ ÚÓ„Ó, Å‡È ‡ÍÚ‡ Ô Â‰Î‡„‡ÂÚ ÒÓÁ‰‡Ú¸ Ô Ë ‚Ó‰Óı ‡ÌËÎˢ‡ı ˆÂÌÚ ˚ ÔÓ ÒÓı ‡ÌÂÌ˲ ‚Ó‰˚, ‡ Ú‡ÍÊ ‡Á ‡·ÓÚ‡Ú¸ ÔÓÎÓÊÂÌË ӷ ËÒÔÓθÁÓ‚‡ÌËË Ë ÒÓı ‡ÌÂÌËË ‚Ó‰˚.

Озеро Ходжи Насреддина в опасности ç‡ Ú ËÚÓ ËË íÛ ˆËË ÔÓÒΉÒÚ‚Ëfl Á‡ÒÛıË Ì‡˜‡ÎË Ô Ófl‚ÎflÚ¸Òfl ¢ ‚ 2000 „. è ÓËÁÓ¯ÎÓ ÔÓÎÌÓ ‚˚Ò˚ı‡ÌË ËÎË ÒÌËÊÂÌËÂ Û Ó‚Ìfl ‚Ó‰˚ ‚ ÌÂÍÓÚÓ ˚ı ÓÁ ‡ı ‚ Ä̇ÚÓÎËË. ä ÒÓʇÎÂÌ˲, ÔÓÎËÚËÍË Ë „ÓÒÛ‰‡ ÒÚ‚ÂÌÌ˚ ˜ËÌÓ‚ÌËÍË, ÌÂÒÏÓÚ fl ̇ ÔÛ·ÎË͇ˆËË ‚ Ô ÂÒÒÂ Ë ÚÂ΂ËÁËÓÌÌ˚ ÒÓÓ·˘ÂÌËfl, Ì ÒÔ¯ËÎË Ò Ô ËÌflÚËÂÏ Ï ‰Îfl ËÒÔ ‡‚ÎÂÌËfl ÒËÚÛ‡ˆËË, Ì ÓÒÓÁ̇‚‡fl Ò ¸ÂÁÌÓÒÚË Ô Ó·ÎÂÏ˚. çÂÍÓÚÓ ˚Ï ÓÁ ‡Ï ‚ ÚÛ ÂˆÍÓÈ Ô Ó‚Ë̈ËË äÓ̸fl, Ú‡ÍËÏ Í‡Í ÄͯÂıË , ÇÂȯÂıË , åÂÍÂ Ë äÛÎÛ, Ú‡ÍÊ „ ÓÁËÚ ‚˚Ò˚ı‡ÌËÂ. ÉÎÛ·Ë̇ Á̇ÏÂÌËÚÓ„Ó ÓÁ ‡ ÄͯÂıË , „‰Â ͇ʉ˚È „Ó‰

YAZ 2007, SAYI: 25

Ô Ó‚Ó‰ËÚÒfl ÙÂÒÚË‚‡Î¸ ‚ Ô‡ÏflÚ¸ ïÓ‰ÊË ç‡Ò ‰‰Ë̇, ÒÓÒÚ‡‚Ë· ‚ ˝ÚÓÏ „Ó‰Û 30 ÒÏ. éÍÓÎÓ 5 Ú˚Ò. ÒÂÏÂÈ ‚˚ÌÛʉÂÌ˚ ·˚ÎË ÔÓÍËÌÛÚ¸ ÓÍ ÂÒÚÌÓÒÚË ÓÁ ‡, ÍÓÚÓ Ó ·˚ÎÓ ‰Îfl ÌËı ËÒÚÓ˜ÌËÍÓÏ ÊËÁÌË. èÓıÓʇfl ÒËÚÛ‡ˆËfl ÒÎÓÊË·Ҹ Ë Ò ÓÁ ÓÏ ÅÂȯÂıË . ֢ 25 ÎÂÚ Ì‡Á‡‰ „ÎÛ·Ë̇ ÓÁ ‡ ÒÓÒÚ‡‚Îfl· 24 Ï, ËÁÏ ÂÌËfl ˝ÚÓ„Ó „Ó‰‡ ÔÓ͇Á‡ÎË, ˜ÚÓ Ò‡Ï‡fl ·Óθ¯‡fl „ÎÛ·Ë̇ ÓÁ ‡ ÒÓÒÚ‡‚ÎflÂÚ 8 Ï. ëËÚÛ‡ˆËfl ÛÒÛ„Û·Ë·Ҹ Â˘Â Ë ÚÂÏ, ˜ÚÓ, ÌÂÒÏÓÚ fl ̇ ÁËÏÌËÈ Ô ËÓ‰, ‚Ó‰‡ ËÁ ÓÁ ‡ ËÒÔÓθÁÓ‚‡Î‡Ò¸ ‰Îfl ÒÂθÒÍÓıÓÁflÈÒÚ‚ÂÌÌ˚ı ÌÛʉ. Ç Ô ÂÊÌË „Ó‰˚ ‚ ÓÁ  ӷËÚ‡ÎÓ 14 ‚ˉӂ ˚·, ‚ ˝ÚÓÏ „Ó‰Û Ëı ˜ËÒÎÓ ÒÌËÁËÎÓÒ¸ ‰Ó Ú Âı. Ç Á̇ÏÂÌËÚÓÏ Ò‚ÓÂÈ Í ‡ÒÓÚÓÈ Í ‡Ú ÌÓÏ ÓÁ  åÂÍ ‚ ÚÓÈ ÊÂ Ô Ó‚Ë̈ËË Ô ‡ÍÚ˘ÂÒÍË Ì ÓÒÚ‡ÎÓÒ¸ ‚Ó‰˚. Ç Ô Â‰Ì‡Á̇˜ÂÌÌ˚ı ‰Îfl Ó Ó¯ÂÌËfl ÔÓÎÂÈ ‚Ó‰Óı ‡ÌËÎˢ‡ı Û Ó‚Â̸ ‚Ó‰˚ Ú‡ÍÊ ÒÌËÁËÎÒfl ‰Ó ÏËÌËχθÌÓ„Ó Û Ó‚Ìfl. ä‡Ï˚¯Ó‚˚ Á‡ ÓÒÎË ù¯ÏÂ͇fl, ËÁ‚ÂÒÚÌ˚Â Í‡Í ÏÂÒÚÓ Ó·ËÚ‡ÌËfl ‡ÁÌ˚ı ‚ˉӂ ÔÚˈ, ¢ ÔflÚ¸ ÎÂÚ Ì‡Á‡‰ Á‡ÌËχÎË ÔÎÓ˘‡‰¸ 110 ÍÏ2, ‡ ÒÂȘ‡Ò ÓÚ Ó„ ÓÏÌÓ„Ó ·‡ÒÒÂÈ̇ ÓÒڇ·Ҹ Ì·Óθ¯‡fl ‚Ô‡‰Ë̇, ‚ ÍÓÚÓ ÓÈ ÎÂÚÓÏ ËÌÓ„‰‡ ÍÛÔ‡˛ÚÒfl ‰ÂÚË. ê„ËÓÌ ÛÚ ‡ÚËÎ ·˚ÎÛ˛ Í ‡ÒÓÚÛ Ë

ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

lafl›k yüzde 10’luk kay›p oldu¤u birinci a¤›zdan Tar›m ve Köyiflleri Bakan› Mehdi Eker taraf›ndan aç›klad›. G›da sektöründe çal›flan firma temsilcileri de 2007’de di¤er ürünlerin miktar›nda da azalma olabilece¤ini seslendiriyor. Bu da, halk›n belki ilk defa iklim de¤iflikli¤inden dolay› çok say›da g›da ürününü daha zaml› yiyece¤ini gösteriyor. Türkiye Ziraatç›lar Derne¤i Baflkan› ‹brahim Yetkin, önümüzdeki Mart ve May›s aylar›ndaki hava durumunun tar›msal üretimi etkileyece¤ini belirtiyor. Türkiye Ziraat Odalar› Birli¤i Genel Baflkan› fiemsi Bayraktar ise kurakl›¤›n bir merkez kurularak sürekli izlenmesini teklif ediyor. Bayraktar ayr›ca havzalarda su yönetim birimleri kurulmas›n› ve su yasas› ç›kar›lmas›n› istiyor.

Nasreddin Hoca’n›n gölü kurudu Türkiye’de kurakl›k 2000’den itibaren, ‹ç Anadolu ve göller bölgesindeki göllerden baz›lar›ndaki seviye düflüklü¤ü baz›lar›n›n da kurumas›yla kendini hissettirdi. Ancak politikac› ve bürokratlar, gazete ve televizyonlarda yap›lan periyodik haberlere ra¤men konunun ciddiyetine uygun köklü tedbirler alma yoluna gitmedi. Konya Havzas›’nda yer alan ve bölgeye hayat veren Akflehir, Beyflehir, Meke ve Kulu gölleri kurakl›k yüzünden kuruma noktas›na

D‹YALOG

EVET’LE

BAfiLAR

33


ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

планета в огне! küremiz yan›yor!

Камышовые заросли Эшмекая, известные как место обитания разных видов птиц, еще пять лет назад занимали площадь 110 км2, а сейчас от огромного бассейна осталась небольшая впадина, в которой летом иногда купаются дети. Yeralt› su kaynaklar›yla beslenen ve “Önemli Kufl Alan›” statüsündeki Eflmekaya Sazl›¤›, 5 y›l önce 110 kilometre kareyi kaplayan gölden geriye çocuklar›n s›cak yaz günlerinde serinledi¤i bir su çukuru kald›.

‡ÁÌÓÓ· ‡ÁËÂ, Í ÓÏ ÚÓ„Ó, ÏÂÒÚÌ˚ ÊËÚÂÎË, ÍÓÚÓ ˚ ÊËÎË Á‡ Ò˜ÂÚ ˚·ÌÓÈ ÎÓ‚ÎË, ‚˚ ‡˘Ë‚‡ÌËfl Ë Ô Ó‰‡ÊË Ù ÛÍÚÓ‚ Ë Ó‚Ó˘ÂÈ, ÒÚÓÎÍÌÛÎËÒ¸ Ò Ï‡Ú ˇθÌ˚ÏË Ú Û‰ÌÓÒÚflÏË. é‰ÌËÏ ËÁ Ú ‡„ËÍÓÏ˘Ì˚ı ÏÓÏÂÌÚÓ‚ ˝ÔÓÔÂË Ò ÌÂı‚‡ÚÍÓÈ ‚Ó‰˚ fl‚Ë·Ҹ ÓÒÚ‡Ìӂ͇ „ÓÒÛ‰‡ ÒÚ‚ÂÌÌ˚Ï ÛÔ ‡‚ÎÂÌËÂÏ ‚Ó‰ÌÓ„Ó ıÓÁflÈÒÚ‚‡ ÒÚ ÓËÚÂθÒÚ‚‡ ‚Ó‰Óı ‡ÌËÎˢ‡, ̇˜‡‚¯Â„ÓÒfl ‚ 2000 „. ëÚ ÓËÚÂθÒÚ‚Ó ·˚ÎÓ ÓÒÚ‡ÌÓ‚ÎÂÌÓ ÔÓ Ô Ë˜ËÌ ÓÚÒÛÚÒÚ‚Ëfl ‚Ó‰˚. è ˘ÂÏ, ̇ ÒÚ ÓËÚÂθÒÚ‚Ó ÛÊÂ

·˚ÎÓ ËÒÚ ‡˜ÂÌÓ 8 ÏÎÌ ÚÛ ÂˆÍËı ÎË . ÜËÚÂÎË ù¯ÏÂ͇fl Ò „ ÛÒÚ¸˛ ‚ÒÔÓÏË̇˛Ú Ú ‚ ÂÏÂ̇, ÍÓ„‰‡ ‚ Ò‡‰‡ı ‚˚ ‡˘Ë‚‡ÎËÒ¸ ‡ÁÌÓÓ· ‡ÁÌ˚ ٠ÛÍÚ˚ Ë Ó‚Ó˘Ë. ÅÓθ¯Â ‰ Û„Ëı ÓÚ Á‡ÒÛıË ÔÓÒÚ ‡‰‡Î‡ ‰Â ‚Ìfl ÅÛ„ÂÚ, ÒÓÒÚÓfl‚¯‡fl ËÁ 130 ‰ÓÏÓ‚. èflÚ̇‰ˆ‡Ú¸ ÒÂÏÂÈ ‚˚ÌÛʉÂÌ˚ ·˚ÎË Ô ÂÂı‡Ú¸ ‚ äÓ̸˛ Ë ÅÛ ÒÛ. ÖÒÎË ‚ ·ÎËʇȯ ‚ ÂÏfl Ô Ó·ÎÂχ ‚Ó‰˚ Ì ·Û‰ÂÚ Â¯Â̇, ÚÓ Â˘Â ÏÌÓ„Ó ÒÂÏÂÈ ÔÓÍËÌÛÚ Ó‰Ì˚ ÏÂÒÚ‡. ê‡Ì¸¯Â ‚ ‰Â ‚Ì ·˚ÎÓ ÓÍÓÎÓ 12 Ú˚Ò. „ÓÎÓ‚ ӂˆ, ÒÂȘ‡Ò

Министр сельского хозяйства Турции Мехди Экер Tar›m ve Köyiflleri Bakan› Mehdi Eker

34

Д И А Л О Г Н АЧ И Н А Е Т С Я С « Д А »

geldi. Nasrettin Hoca flenliklerinde her y›l geleneksel olarak maya çal›nan Akflehir Gölü’nde sadece 30 santimetre derinli¤inde su kald›. Tam anlam›yla çöl görünümündeki Akflehir Gölü’nden geçimini sa¤layan yaklafl›k 5 bin aile göç etti. Türkiye’nin en büyük tatl› su gölü Beyflehir’de de durum farkl› de¤il. 25 y›l önce 24 metre derinli¤i ölçülen Beyflehir Gölü’nün ise, bu y›l ölçümlerde en derin yeri 8 metre olarak belirlendi. Gölden k›fl ortas› olmas›na ra¤men tar›m alanlar›na su aktar›lmaya bafllan›nca durum daha da kötüleflti. Daha önceki y›llarda 14 çeflit bal›k yaflayan gölde, bu y›l sadece üç çeflit bal›k bulundu¤u belirlendi. Dünyan›n “nazar boncu¤u” olarak tan›nan Konya’n›n Karap›nar ilçesindeki Meke krater gölünde ise yok denecek kadar su kald›. Tar›m arazilerinin sulanmas› için kurulan barajlar da son y›llar›n en düflük su seviyesine indi. Yeralt› su kaynaklar›yla beslenen ve “Önemli Kufl Alan›” statüsündeki Eflmekaya Sazl›¤›, 5 y›l önce 110 kilometre kareyi kaplayan gölden geriye çocuklar›n s›cak yaz günlerinde serinledi¤i bir su çukuru kald›. Do¤al zenginli¤in kaybedilmesinin yan› s›ra, eskiden oldu¤u gibi meyve, sebze ve alabal›k yetifltiremeyen yöre halk›

ЛЕТО 2007, 25 НОМЕР


küremiz yan›yor! планета в огне!

da geçim s›k›nt›s› çekmeye bafllad›. Bu sulak alandaki en trajikomik durum ise Devlet Su ‹flleri’nin 2000’de bafllay›p, 8 milyon YTL harcad›¤› baraj inflaat›n›n, su olmamas› sebebiyle yar›m kalmas›. 6 y›l öncesine kadar meyve ve sebzenin her türünün yetifltirildi¤i Eflmekaya eski günlerini ar›yor. Kurakl›ktan en fazla etkilenen 130 haneli Bü¤et köyünden 15 aile Bursa ve Konya’ya göçmüfl. Soruna çare bulunamazsa köyünü terk edenlerin artaca¤› ifade ediliyor. Köydeki 12 bin koyundan bugün sadece 2 bini kalm›fl. Sazl›klar› hasat ederek ihraç eden vatandafl bu gelirden de art›k yoksun. Köylülerden Recep Öksüz, “Kavakl›klar kurudu, bal›k üretimi yapacak su kalmad›, kay›s›, kavun, elma, armut art›k yetiflmiyor.” diyor. ‹lyas Baflkan ise 15 bin YTL’ye su pompas› alarak 34 bin YTL elektrik masraf› yaparak eskisine göre çok küçük bir araziyi sulayabildiklerini dile getiriyor.

Konya ovas› önce çöl olacak Hacettepe Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Jeoloji Bölümü Hidrojeoloji Anabilim Dal› Baflkan› Prof. Dr. Serdar Bayar›, Konya Kapal› Havzas›’ndaki yeralt› suyu rezervini araflt›rmak için 3 kiflilik ekiple kapsaml› bir araflt›rma yapt›. Bayar›, yeralt› sular›n›n ölçüsüz flekilde kullan›lmaya devam edilmesi durumunda, Türkiye’nin en verimli ovalar›ndan birinin çölleflme riskiyle karfl›laflabilece¤ini anlat›yor. Bayar›’ya göre, bölge küresel ›s›nman›n da etkisiyle daha az ya¤›fl alacak. Buharlaflman›n azalmas›na ba¤l› olarak iklim daha da karasal bir hal alacak. Azalan ya¤›fllarla birlikte bölgede yar› çöl ikliminin ortaya ç›kmas› ihtimali de bulunuyor. UNDP Türkiye Temsilcisi Mahmut Ayup, Türkiye’nin 1. Ulusal Bildirim Raporu’nun, 20 kurumun kat›l›m› ile yaklafl›k bir y›lda haz›rland›¤›n› belirtiyor. Çal›flman›n, Türkiye’yi küresel ›s›nmaya karfl› tedbir alan ülkeler aras›na soktu¤unu belirten Ayup, Küresel Çevre Fonu (GEF)’ten Türkiye’nin destek almas› için ellerinden geleni yapt›klar›n› kaydediyor. ‹klim de¤iflikli¤inin Anadolu’ya etkileri hakk›nda da bilgi veren Ayup, 2050’de Türkiye’de s›cakl›¤›n 2 derece artaca¤›n›, 2100’de ise Ege Bölgesinde art›fl›n 6 dereceyi bulaca¤›na dikkat çekti. Bu durumun, dikkatli su kullan›m›n› zorunlu k›laca¤›n› söyleyen Ayup, tar›m, tekstil ve turizm sektörlerin su rekabetini artaca¤›n› ifade edi-

YAZ 2007, SAYI: 25

ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

Что изменит Киотский протокол? I

Меры, предусматриваемые Киотским протоколом, требуют серьезных инвестиций.

I

На 5% снизятся выбросы парниковых газов.

I

Будет разработана декларация, направленная на снижение типов производства с использованием горючих видов топлива.

I

Разработка систем экономии энергии, создание моделей передвижных средств, потребляющих минимальное количество топлива, использование в промышленности энергоэкономичных технологий.

I

Забота об экологии станет основным принципом производства, транспорта, утилизации.

I

С целью снижения в атмосфере уровня метана и двуокиси углерода разработка программ по использованию альтернативных источников энергии.

I

Использование биологически чистого топлива.

I

Будет разработана новая система переработки отходов на предприятиях по производству стали, цемента и извести.

I

На электростанциях будут внедрены системы с минимальной эмиссией двуокиси углерода.

I

Будут созданы системы для более активного использования солнечной энергии, предпочтение будет отдано ядерной энергии, поскольку при ее использовании выбросы двуокиси углерода минимальны.

I

Использование экологически опасного топлива и чрезмерные выбросы двуокиси углерода будут облагаться налогом.

Kyoto ile neler de¤iflecek? I

Kyoto Protokolü ile devreye girecek önlemler son derece pahal› yat›r›mlar gerektiriyor.

I

Atmosfere sal›nan sera gaz› miktar› yüzde 5’e çekilecek.

I

Endüstriden, motorlu tafl›tlardan, ›s›tmadan kaynaklanan sera gaz› miktar›n› azaltmaya yönelik mevzuat yeniden düzenlenecek.

I

Daha az enerji ile ›s›nma, daha az enerji tüketen araçlarla uzun yol alma, daha az enerji tüketen teknoloji sistemlerini endüstriye yerlefltirme, ulafl›mda, çöp depolamada çevrecilik, temel ilke olacak.

I

Atmosfere b›rak›lan metan ve karbondioksit oran›n›n düflürülmesi için alternatif enerji kaynaklar›na yönelinecek.

I

Fosil yak›tlar yerine örne¤in, bio dizel yak›t kullan›lacak.

I

Çimento, demir çelik ve kireç fabrikalar› gibi yüksek enerji tüketen iflletmelerde at›k ifllemleri yeniden düzenlenecek.

I

Termik santrallerde daha az karbon ç›kartan sistemler, teknolojiler devreye sokacak.

I

Günefl enerjisinin önü aç›lacak. Nükleer enerjide karbon oran› s›f›r oldu¤u için dünyada bu enerji ön plana ç›kar›lacak.

I

Fazla yak›t tüketen ve fazla karbon üretenden daha fazla vergi al›nacak.

D‹YALOG

EVET’LE

BAfiLAR

35


ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

планета в огне! küremiz yan›yor!

yor. Türkiye’de ise su kaynaklar›na yönelik en fazla tüketim tar›msal su kullan›m›yla olmakta. Türkiye’de tar›mda %88.5 oran›nda yap›lan usulsüz sulama sonucu suyun önemli bir k›sm› yolda kayboluyor. Buna karfl›l›k ya¤mur sulama %8.5 oran›nda, damla sulama ise yaln›zca %3 oran›nda kal›yor.

Генеральный директор WWF в Турции

Филиз Демираяк

Türkiye, 1960’larda 28 milyon nüfusuyla kifli bafl›na düflen kullan›labilir su miktar› 4 bin m3 ile su zengini olarak nitelenirken, bugün 68 milyon nüfusuyla kifli bafl›na düflen bin 400 m3’le su s›k›nt›s› çeken ülkeler aras›nda yerini alm›fl durumda.

WWF Türkiye Genel Müdürü

Dr. Filiz Demirayak

Türkiye gelecekte su s›k›nt›s› çekecek Высыхающие в Турции озера, участившиеся в Америке ураганы, необычно теплая погода в Европе – предвестники приближающейся опасности. Türkiye’de kuruyan göller, Amerika’da kas›rgalar, Avrupa’da da s›cak hava dalgalar›yla insanl›¤› tehdit eden bu de¤iflim çoktan “geliyorum” demiflti. ÓÒÚ‡ÎÓÒ¸ ÚÓθÍÓ 2 Ú˚Ò. åÂÒÚÌ˚ ÊËÚÂÎË Á‡ÌËχÎËÒ¸ ‚˚ Û·ÍÓÈ Ë Ô Ó‰‡ÊÂÈ Ú ÓÒÚÌË͇, ÒÂȘ‡Ò ÓÌË Î˯ËÎËÒ¸ ˝ÚÓÈ ÒÚ‡Ú¸Ë ‰ÓıÓ‰‡. ÜËÚÂθ ‰Â ‚ÌË ê‰ÊÂÔ éÍÒ˛Á „Ó‚Ó ËÚ, ˜ÚÓ «‚˚ÒÓıÎË ÚÓÔÓÎËÌ˚ ӢË, ‚ ÓÁ  Ô ÂÒڇ· ‚Ó‰ËÚ¸Òfl ˚·‡, ËÁ-Á‡ ÌÂı‚‡ÚÍË ‚Ó‰˚ Ï˚ Ì ÏÓÊÂÏ ‚˚ ‡˘Ë‚‡Ú¸ ‡· ËÍÓÒ˚, ‰˚ÌË, fl·ÎÓÍË, ÒÎË‚˚». àθflÒ Å‡¯Í‡Ì ‡ÒÒ͇Á‡Î, ˜ÚÓ Á‡ 15 Ú˚Ò. ÚÛ ÂˆÍËı ÎË Ô ËÓ· ÂΠ̇ÒÓÒ, Ô·ÚËÚ Á‡ ˝ÎÂÍÚ Ë˜ÂÒÚ‚Ó 3-4 Ú˚Ò. ÎË Ë Ú‡ÍËÏ Ó· ‡ÁÓÏ Ó·ÂÒÔ˜˂‡ÂÚ ÔÓÎË‚ ÒÓ‚ÒÂÏ Ì·Óθ¯Ó„Ó, ÔÓ Ò ‡‚ÌÂÌ˲ Ò Ô ÂÊÌËÏË ‚ ÂÏÂ̇ÏË, Û˜‡ÒÚ͇ ÁÂÏÎË.

В пустыню превратится долина Коньи è ÓÙÂÒÒÓ „ÂÓÎӄ˘ÂÒÍÓ„Ó ÓÚ‰ÂÎÂÌËfl ËÌÊÂÌ ÌÓ„Ó Ù‡ÍÛθÚÂÚ‡ ÛÌË‚Â ÒËÚÂÚ‡ ÊÂÚÚÂÔ ë ‰‡ Ňfl ˚ ÒÓ‚ÏÂÒÚÌÓ Ò Ú ÂÏfl Û˜ÂÌ˚ÏË Ô Ó‚ÂÎ ËÒÒΉӂ‡ÌËÂ, Ì‡Ô ‡‚ÎÂÌÌÓ ̇ ÓÔ Â‰ÂÎÂÌË ÂÁ ‚Ó‚ ÔÓ‰ÁÂÏÌ˚ı ‚Ó‰ ‚ ‚Ó‰ÌÓÏ ·‡ÒÒÂÈÌÂ Ô Ó‚Ë̈ËË äÓ̸fl. Ňfl ˚ Ûڂ ʉ‡ÂÚ, ˜ÚÓ ÂÒÎË ·Û‰ÂÚ Ô Ó‰ÓÎʇڸÒfl ÌÂÓ·‰ÛχÌÌÓ ËÒÔÓθÁÓ‚‡ÌË ÔÓ‰ÁÂÏÌ˚ı ‚Ó‰, ÚÓ Ó‰Ì‡ ËÁ Ò‡Ï˚ı ÔÎÓ‰Ó Ó‰Ì˚ı ‰ÓÎËÌ íÛ ˆËË ËÒÍÛÂÚ Ô Â‚ ‡ÚËÚ¸Òfl ‚ ÔÛÒÚ˚Ì˛. Ňfl ˚ Ò˜ËÚ‡ÂÚ, ˜ÚÓ ÔÓ‰ ‚ÎËflÌËÂÏ „ÎÓ·‡Î¸ÌÓ„Ó ÔÓÚÂÔÎÂÌËfl ‚ „ËÓÌ ÒÌËÁËÚÒfl ÍÓ΢ÂÒÚ‚Ó „Ó‰Ó‚˚ı ÓÒ‡‰ÍÓ‚. èÓ Ï Â

36

Д И А Л О Г Н АЧ И Н А Е Т С Я С « Д А »

Á‡Ï‰ÎÂÌËfl ËÒÔ‡ ÂÌËfl ÍÎËÏ‡Ú ·Û‰ÂÚ Ô ËÓ· ÂÚ‡Ú¸ ‚Ò ·ÓΠÍÓÌÚËÌÂÌڇθÌ˚È ı‡ ‡ÍÚ . àÁ-Á‡ ÒËθÌÓ„Ó ÒÌËÊÂÌËfl ÓÒ‡‰ÍÓ‚ ‚ÓÁ ÓÒ· ‚ ÓflÚÌÓÒÚ¸ Ô ËıÓ‰‡ ÒÚÂÔÌÓ„Ó ÍÎËχڇ. è ‰ÒÚ‡‚ËÚÂθ èêééç ‚ íÛ ˆËË å‡ıÏÛÚ Ä˛Ô Ô ‰‡Î, ˜ÚÓ ‚ Ú˜ÂÌË „Ó‰‡ Ò Û˜‡ÒÚËÂÏ 20 ‡Á΢Ì˚ı Ó „‡ÌËÁ‡ˆËÈ ·˚Î ÔÓ‰„ÓÚÓ‚ÎÂÌ è ‚˚È Ì‡ˆËÓ̇θÌ˚È ÓÚ˜ÂÚ ÔÓ íÛ ˆËË. éÚ˜ÂÚ ÔÓÁ‚ÓÎËÎ íÛ ˆËË Ò˜ËÚ‡Ú¸Òfl Ó‰ÌÓÈ ËÁ ÒÚ ‡Ì, ÍÓÚÓ ‡fl Ô ËÌËχÂÚ Ï ˚ ÔÓ ·Ó ¸·Â Ò „ÎÓ·‡Î¸Ì˚Ï ÔÓÚÂÔÎÂÌËÂÏ, ˜ÚÓ ÔÓÏÓÊÂÚ íÛ ˆËË ÔÓÎÛ˜ËÚ¸ ÔÓÏÓ˘¸ ÓÚ åÂʉÛ̇ Ó‰ÌÓ„Ó ˝ÍÓÎӄ˘ÂÒÍÓ„Ó ÙÓ̉‡ (GEF). IJ· Ú‡ÍÊ ‡ÒÒ͇Á‡Î Ó ÚÓÏ, Í‡Í Ô Ófl‚Îfl˛ÚÒfl ËÁÏÂÌÂÌËfl ÍÎËχڇ ‚ Ä̇ÚÓÎËË. èÓ Â„Ó ÒÎÓ‚‡Ï, ‚ 2050 „. ÓÊˉ‡ÂÚÒfl ÔÓ‚˚¯ÂÌË ÚÂÏÔ ‡ÚÛ ˚ ‚ÓÁ‰Ûı‡ ̇ 2 „ ‡‰ÛÒ‡, ‡ Í 2100 „. ‚ ù„ÂÈÒÍÓÏ Â„ËÓÌ ÔÓÚÂÔÎÂÂÚ Ì‡ 6 „ ‡‰ÛÒÓ‚. Ä˛Ô ÓÚÏÂÚËÎ, ˜ÚÓ ÔÓ‰Ó·Ì˚Â Ô Ó„ÌÓÁ˚ fl‚Îfl˛ÚÒfl Ô Â‰‚ÂÒÚÌË͇ÏË ÔÓ‚˚¯ÂÌËfl ÍÓÌÍÛ Â̈ËË ‚ Ô ÓËÁ‚Ó‰ÒÚ‚Â ÚÂÍÒÚËÎfl Ë ÒÂθÒÍÓÏ ıÓÁflÈÒÚ‚Â. Ç íÛ ˆËË Ì‡Ë·Óθ¯Â ÔÓÚ Â·ÎÂÌË ‚Ó‰˚ Ô ËıÓ‰ËÚÒfl ̇ ÒÂθÒÍÓıÓÁflÈÒÚ‚ÂÌÌ˚È ÒÂÍÚÓ . éÍÓÎÓ 88,5% ÔÓÎË‚Ì˚ı ‡·ÓÚ ‚ íÛ ˆËË ‚˚ÔÓÎÌfl˛ÚÒfl Ò Ì‡ Û¯ÂÌËÂÏ Ô ‡‚ËÎ, ˜ÚÓ Ô Ë‚Ó‰ËÚ Í ÔÓÚ flÏ ·Óθ¯Ó„Ó ÍÓ΢ÂÒÚ‚‡ ‚Ó‰˚ Â˘Â Ì‡ ÔÓ‰ıÓ‰Â Í ÔÓÎË‚Ì˚Ï ÔÎÓ˘‡‰flÏ. çÂÒÏÓÚ fl ̇ ˝ÚÓ, ÚÓθÍÓ 8,5% ‚ÒÂı

WWF Türkiye Genel Müdürü Dr. Filiz Demirayak, hükümetlerin mevcut bak›fl aç›lar›n› bir an önce de¤ifltirerek kurakl›k krizine ilgili tüm taraflarla beraber çözümler bulmak zorunda oldu¤unu ifade ediyor. Dünya çap›nda yap›lan de¤erlendirmelerde iklim de¤iflikli¤i sonucu önümüzdeki 20 y›l içinde yer kürenin 5 derece ›s›naca¤› ve buna ba¤l› olarak kutuplardaki buz kütlelerinin eriyece¤i öngörülüyor. 20 yüzy›lda meydana gelen art›fl ise 0.8 derece civar›nda. Deniz seviyesi ise y›lda 2 milimetre yükseliyor. 1998 y›l›, 1860 ile 2000 y›llar› aras›nda en s›cak y›l olmufl durumda. 1900-1920 aras›na ABD’yi vuran büyük kas›rga say›s› 134 iken, bugün rakam 261’e yükselmifl durumda. Portekiz geçti¤imiz y›l ç›kan yang›nlarda orman varl›¤›n›n yüzde 33’ünü kaybetti. ‹spanya’n›n 40’derece enleminin kuzeyindeki bölgelerinde seller etkili olurken güneyinde kurakl›k yaflan›yor. Meteoroloji Genel Müdürlü¤ü’nün çal›flmas›na göre iklim de¤iflikli¤inin Türkiye’de kas›rgaya yol açmas› beklenmiyor. Gelecek 100 y›l içinde Ortado¤u ve K.Afrika’da egemen olan s›cak ve kurak havan›n Anadolu’nun güneyini etkileyece¤i öngörülüyor. Zaten bu bölgedeki kaynaklarda suyun azal›yor olmas› bu öngörüyü teyit ediyor.

Kyoto’ya dünya devleri ilgisiz ‹klim de¤iflikli¤ine sebep olan sera gazlar›n›n 1990’daki seviyesine çekilmesi için Birleflmifl Milletler’e üye 189 ülke-

ЛЕТО 2007, 25 НОМЕР


küremiz yan›yor! планета в огне!

ÔÓÎË‚Ó˜Ì˚ı ‡·ÓÚ ‚˚ÔÓÎÌfl˛ÚÒfl Ò ËÒÔÓθÁÓ‚‡ÌËÂÏ ‰Óʉ‚‡ÚÂÎÂÈ (·̉¯‡ÙÚÌ˚È ÔÓÎË‚) Ë ÚÓθÍÓ 3% Ò ËÒÔÓθÁÓ‚‡ÌËÂÏ Í‡ÔÂθÌˈ. Ç 1960-ı „„., ÍÓ„‰‡ ̇ÒÂÎÂÌË íÛ ˆËË ÒÓÒÚ‡‚ÎflÎÓ 28 ÏÎÌ ˜ÂÎÓ‚ÂÍ, ̇ ‰Û¯Û ̇ÒÂÎÂÌËfl Ô ËıÓ‰ËÎÓÒ¸ 4 Ú˚Ò. ÍÛ·ÓÏÂÚ Ó‚ ‚Ó‰˚, ÔÓ˝ÚÓÏÛ íÛ ˆËfl Ò˜Ëڇ·Ҹ ÒÚ ‡ÌÓÈ Ò ·Ó„‡Ú˚ÏË Á‡Ô‡Ò‡ÏË ‚Ó‰˚. ëÂȘ‡Ò ̇ÒÂÎÂÌË íÛ ˆËË ÒÓÒÚ‡‚ÎflÂÚ 68 ÏÎÌ ˜ÂÎÓ‚ÂÍ, ‡ ̇ ‰Û¯Û ̇ÒÂÎÂÌËfl Ô ËıÓ‰ËÚÒfl ÚÓθÍÓ 1400 ÍÛ·ÓÏÂÚ Ó‚ ‚Ó‰˚, ˜ÚÓ „Ó‚Ó ËÚ Ó ÚÓÏ, ˜ÚÓ Á‡Ô‡Ò˚ ‚Ó‰˚ ‚ íÛ ˆËË Ì‰ÓÒÚ‡ÚÓ˜Ì˚.

Турцию ожидают проблемы с водой ÉÂÌ ‡Î¸Ì˚È ‰Ë ÂÍÚÓ WWF ‚ íÛ ˆËË îËÎËÁ ÑÂÏË ‡flÍ Ò˜ËÚ‡ÂÚ, ˜ÚÓ, Ô Âʉ ‚Ò„Ó, Ô ‡‚ËÚÂθÒÚ‚‡ ‰ÓÎÊÌ˚ ËÁÏÂÌËÚ¸ Ò‚ÓÈ ‚Á„Îfl‰ ̇ Ô Ó·ÎÂÏ˚ ˝ÍÓÎÓ„ËË Ë ‚ ·ÎËʇȯ ‚ ÂÏfl ‚ ÒÓÚ Û‰Ì˘ÂÒÚ‚Â Ò ‰ Û„ËÏË Ó „‡ÌËÁ‡ˆËflÏË ËÒ͇ڸ ÔÛÚË ‚˚ıÓ‰‡ ËÁ Í ËÁËÒ‡. êÂÁÛθڇÚ˚ ÏÂʉÛ̇ Ó‰Ì˚ı ËÒÒΉӂ‡ÌËÈ ÔÓ͇Á˚‚‡˛Ú, ˜ÚÓ ‚ ÂÁÛθڇÚ ËÁÏÂÌÂÌËfl ÍÎËχڇ ‚ ·ÎËʇȯË 20 ÎÂÚ ÚÂÏÔ ‡ÚÛ ‡ ‚ÓÁ‰Ûı‡ ̇ áÂÏΠÔÓ‚˚ÒËÚÒfl ̇ ÔflÚ¸ „ ‡‰ÛÒÓ‚, ˜ÚÓ Ô Ë‚Â‰ÂÚ Í Ú‡flÌ˲ θ‰Ó‚ ̇ ûÊÌÓÏ Ë ë‚ ÌÓÏ ÔÓÎ˛Ò‡ı. Ç XX ‚. ÚÂÏÔ ‡ÚÛ ‡ ‚ÓÁ‰Ûı‡ ÔÓ‚˚ÒË·Ҹ ̇ 0,8 „ ‡‰ÛÒ‡. ì Ó‚Â̸ ÏÓ fl ÂÊ„ӉÌÓ ÔÓ‚˚¯‡ÂÚÒfl ̇ 2 ÏÏ. 1998 „. ·˚Î Ò‡Ï˚Ï Ê‡ ÍËÏ „Ó‰ÓÏ Á‡ Ô ËÓ‰ Ò 1860 ÔÓ 2000 „. ë 1900 ÔÓ 1920 „. ‚ ÄÏ ËÍ ·˚ÎÓ Á‡ÙËÍÒË Ó‚‡ÌÓ 134 Û ‡„‡Ì‡, ̇ Ò„ӉÌfl¯ÌËÈ ‰Â̸ ÍÓ΢ÂÒÚ‚Ó Û ‡„‡ÌÓ‚ Û‚Â΢ËÎÓÒ¸ ‰Ó 261. Ç Ô Ó¯ÎÓÏ „Ó‰Û ‚ èÓ ÚÛ„‡ÎËË Ò„Ó ÂÎÓ ‰Ó 33% ÎÂÒÌ˚ı Û„Ó‰ËÈ. Ç àÒÔ‡ÌËË Í ÒÂ‚Â Û ÓÚ ¯Ë ÓÚ˚ 40Ó Ì ‰ÍÓ ÒÎÛ˜‡˛ÚÒfl ÒÂ΂˚ ÔÓÚÓÍË, ‡ ̇ ˛„ ˜‡ÒÚÓ ·˚‚‡ÂÚ Á‡ÒÛı‡. ëӄ·ÒÌÓ ‰‡ÌÌ˚Ï É·‚ÌÓ„Ó ÛÔ ‡‚ÎÂÌËfl ÔÓ ÏÂÚÂÓ ÓÎÓ„ËË, ‚ ÂÁÛθڇÚ ËÁÏÂÌÂÌËfl ÍÎËχڇ ‚ íÛ ˆËË Ì ÒÚÓËÚ Ê‰‡Ú¸ Û ‡„‡ÌÓ‚. Ç ·ÎËʇȯË 100 ÎÂÚ ÔÛÒÚ˚ÌÌ˚È ÍÎËÏ‡Ú ÅÎËÊÌÂ„Ó ÇÓÒÚÓ͇ Ë ë‚ ÌÓÈ ÄÙ ËÍË ÏÓÊÂÚ Ó͇Á‡Ú¸ ·Óθ¯Ó ‚ÓÁ‰ÂÈÒÚ‚Ë ̇ ËÁÏÂÌÂÌË ÍÎËχڇ ‚ ˛ÊÌ˚ı ‡ÈÓ̇ı Ä̇ÚÓÎËË. ùÚÓ Ô Â‰ÔÓÎÓÊÂÌË ÔӉڂ ʉ‡ÂÚ ÛÏÂ̸¯ÂÌË ‚Ó‰Ì˚ı ÂÁ ‚Ó‚ ‚ ÂÒÚÂÒÚ‚ÂÌÌ˚ı ‚Ó‰ÓÂχı „ËÓ̇.

Ô ËÒÓ‰ËÌflÚ¸Òfl ÄÏ Ë͇, ˜¸Ë ‚˚· ÓÒ˚ ‚ ‡ÚÏÓÒÙÂ Û ÒÓÒÚ‡‚Îfl˛Ú 36% ÓÚ Ó·˘Â„Ó ÍÓ΢ÂÒÚ‚‡. à̉Ëfl Ë äËÚ‡È, Û Ó‚Â̸ ‚˚· ÓÒÓ‚ Ô‡ ÌËÍÓ‚˚ı „‡ÁÓ‚ ÍÓÚÓ ˚ı ‚ ·ÎËʇȯË 20 ÎÂÚ ‰ÓÒÚË„ÌÂÚ 50% ÓÚ Ó·˘Â„Ó ÍÓ΢ÂÒÚ‚‡, Ú‡ÍÊ Ì ‚˚ ‡Ê‡˛Ú ̇Ï ÂÌËfl ÔÓ‰ÔËÒ‡Ú¸ ˝ÚÓÚ Ô ÓÚÓÍÓÎ, ÍÓÚÓ ˚È, ‚ ÒÛ˘ÌÓÒÚË, ÒڇΠÔÓÒΉÌÂÈ Ì‡‰ÂʉÓÈ ‰Îfl ‚ÒÂ„Ó ÏË ‡. ç‡ ‰‡ÌÌÓÏ ˝Ú‡Ô íÛ ˆËfl Ú‡ÍÊ Ì ÒÓ·Ë ‡ÂÚÒfl ÒÚ‡‚ËÚ¸ ÔÓ‰ÔËÒ¸ ÔÓ‰ è ÓÚÓÍÓÎÓÏ. åËÌËÒÚ ˝ÍÓÎÓ„ËË Ë ÎÂÒÌÓ„Ó ıÓÁflÈÒÚ‚‡ íÛ ˆËË éÒÏ‡Ì èÂÔ Á‡fl‚ËÎ, ˜ÚÓ Ô ÓÏ˚¯ÎÂÌÌÓÒÚ¸ íÛ ˆËË ‚ 1990 „. ‚Ó ÏÌÓ„ÓÏ ÓÚÒÚ‡‚‡Î‡ ÓÚ ‡Á‚ËÚ˚ı ÒÚ ‡Ì á‡Ô‡‰‡, ÔÓ˝ÚÓÏÛ íÛ ˆËfl ·Û‰ÂÚ „ÓÚÓ‚‡ ÔÓÒÚ‡‚ËÚ¸ ÔÓ‰ÔËÒ¸ ÔÓ‰ è ÓÚÓÍÓÎÓÏ ÚÓθÍÓ ÚÓ„‰‡, ÍÓ„‰‡ Ô ÓÏ˚¯ÎÂÌÌÓÒÚ¸ „ÓÒÛ‰‡ ÒÚ‚‡ ‰ÓÒÚË„ÌÂÚ ‚˚ÒÓÍÓ„Ó Û Ó‚Ìfl. ÅÓΠÚÓ„Ó, ÔÓ‰ÔËÒ‡‚ ‚ 2004 „. ÇÒÂÏË ÌÛ˛ ÍÓÌ‚ÂÌˆË˛ ÔÓ „ÎÓ·‡Î¸Ì˚Ï

ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

den 168’inin imzalad›¤› Kyoto Protokolü’nü bu gazlar›n yüzde 36’s›n› tek bafl›na ç›karan ABD imzalam›yor. Ayr›ca önümüzdeki 20 y›l içinde sera gazlar›n›n yar›s›n› üretecek olan Hindistan ve Çin de dünyan›n son umudu olan bu protokolü imzalamaya niyetli de¤il. Türkiye de Kyoto Protokolü’ne flu aflamada kat›lmay› düflünmüyor. Konuyla ilgili olarak Çevre ve Orman Bakan› Osman Pepe, Türk sanayisinin 1990 y›l›nda çok geri oldu¤unu vurgulayarak, sanayinin geliflmifl Bat› ülkeleri seviyesine geldi¤inde protokole imza koyacaklar›n› söylüyor. Öte yandan 2004’de BM ‹klim De¤iflikli¤i Çerçeve Sözleflmesi’ne (UNFCCC) imza atan Türkiye ilk ulusal bildirimini bu y›l yapt›. 1994 tarihli

На территории Турции последствия засухи начали проявляться еще в 2000 г. Произошло полное высыхание или снижение уровня воды в некоторых озерах в Анатолии. Türkiye’de kurakl›k 2000’den itibaren, ‹ç Anadolu ve göller bölgesindeki göllerden baz›lar›ndaki seviye düflüklü¤ü baz›lar›n›n da kurumas›yla kendini hissettirdi.

Крупные государства равнодушны к Киотскому протоколу ë ˆÂθ˛ ÒÌËÊÂÌËfl ‰Ó Û Ó‚Ìfl 1990 „. ‚˚· ÓÒÓ‚ ‚ ‡ÚÏÓÒÙÂ Û Ô‡ ÌËÍÓ‚˚ı „‡ÁÓ‚ 168 ÒÚ ‡Ì ËÁ 189 ÒÚ ‡Ì-Û˜‡ÒÚÌËÍÓ‚ ééç ÔÓ‰ÔËÒ‡ÎË äËÓÚÒÍËÈ Ô ÓÚÓÍÓÎ, Í ÍÓÚÓ ÓÏÛ, Ӊ̇ÍÓ, Ì ÒÔ¯ËÚ

YAZ 2007, SAYI: 25

D‹YALOG

EVET’LE

BAfiLAR

37


ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

планета в огне! küremiz yan›yor!

Турция на 13 месте

UNFCC’ye ilk kat›lan ülkeler bugünlerde 4. bildirimde bulunuyor.

Согласно докладу ООН об изменениях климата, Турция является страной с самым стремительным ростом выбросов в атмосферу парниковых газов. В 1990 – 2004 гг. выброс двуокиси углерода в атмосферу в Турции возрос на 72,6%. В докладе говорится о том, что за последние 50 лет 90% причин, способствующих глобальному потеплению, которое будет продолжаться веками, являются результатом человеческой деятельности. Научные исследования подтверждают это положение. По объемам выброса двуокиси углерода в атмосферу на первом месте находятся США (5,5 млрд т), далее следуют Россия (2,8 млрд т) и Япония (1,3 млрд т). Турция, чьи выбросы составляют 294 млн т, занимает в этом списке 13 место.

‹klim de¤iflikli¤i ulusal çal›flmalar›nda sanayi kesimini Türkiye Odalar ve Borsalar Birli¤i (TOBB) temsil ediyor. TOBB Baflkan› Rifat Hisarc›kl›o¤lu ise konuyla ilgili olarak net verileri gündeme getiriyor. Hisarc›kl›o¤lu’na göre 235 bin iflletmeden sadece bini AB’ye uyumlu üretim yap›yor. Bu durumda iklim de¤iflikli¤inin Türk sanayi üzerine etkilerinin derin olaca¤›n› gösteriyor.

Türkiye 13. s›rada BM’nin aç›klad›¤› ‘‹klim De¤iflikli¤i Raporu’na göre, Türkiye, 1990-2004 y›llar› aras›nda yüzde 72.6 ile karbondioksit gaz› sal›n›m›nda dünyada en h›zl› art›fl kaydeden ülke oldu. Raporun, küresel ›s›nman›n son 50 y›lda yüzde 90 oran›nda insan eliyle yarat›ld›¤›n› ve bu durumun daha as›rlarca sürece¤ini bilimsel olarak ortaya koydu¤unu söyleniyor. Türkiye, y›ll›k 294 milyon tonluk karbondioksit sal›n›m›yla, ABD (5.5 milyar ton), Rusya (2.8 milyar ton) ve Japonya’n›n (1.3 milyar ton) ilk 3 s›ray› oluflturdu¤u dünyada, en fazla karbondioksit gaz› salan ülkeler aras›nda 13’üncü s›rada yer al›yor.

ÍÎËχÚ˘ÂÒÍËÏ ËÁÏÂÌÂÌËflÏ (UNFCCC), íÛ ˆËfl ÚÓθÍÓ ‚ ˝ÚÓÏ „Ó‰Û ÔÓ‰„ÓÚÓ‚Ë· Ë Ó·Ì‡ Ó‰Ó‚‡Î‡ è ‚˚È Ì‡ˆËÓ̇θÌ˚È ÓÚ˜ÂÚ. ëÚ ‡Ì˚, Ô ËÒÓ‰ËÌË‚¯ËÂÒfl Í ÍÓÌ‚Â̈ËË, ‚ÒÚÛÔË‚¯ÂÈ ‚ ÒËÎÛ ‚ 1994 „., ̇ Ò„ӉÌfl¯ÌËÈ ‰Â̸ ÓÔÛ·ÎËÍÓ‚‡ÎË ÔÓ 4 ̇ˆËÓ̇θÌ˚ı ÓÚ˜ÂÚ‡. Ç ‚ÓÔ ÓÒ‡ı ËÁÏÂÌÂÌËfl ÍÎËχڇ Ô ÓÏ˚¯ÎÂÌÌ˚È ÒÂÍÚÓ Ô Â‰ÒÚ‡‚ÎflÂÚ ÄÒÒӈˇˆËfl ·Ë Ê Ë Ô‡Î‡Ú íÛ ˆËË (TOBB). è ‰Ò‰‡ÚÂθ TOBB êËÙ‡Ú ïËÒ‡ ‰ÊËÍÎ˚Ó„ÎÛ Â„ÛÎfl ÌÓ ÒÓÓ·˘‡ÂÚ ÚÓ˜Ì˚ ‰‡ÌÌ˚ ÓÚÌÓÒËÚÂθÌÓ ‚ÎËflÌËfl Ô ÓÏ˚¯ÎÂÌÌÓÒÚË Ì‡ ÍÎËχÚ˘ÂÒÍË ËÁÏÂÌÂÌËfl. ïËÒ‡ ‰ÊËÍÎ˚Ó„ÎÛ Ò˜ËÚ‡ÂÚ, ˜ÚÓ ËÁ 235 Ú˚Ò. Ô Â‰Ô ËflÚËÈ ÚÓθÍÓ 1 Ú˚Ò. ÓÒÛ˘ÂÒÚ‚Îfl˛Ú Ô ÓËÁ‚Ó‰ÒÚ‚Ó Òӄ·ÒÌÓ Â‚ ÓÔÂÈÒÍËÏ Òڇ̉‡ Ú‡Ï. ùÚÓ „Ó‚Ó ËÚ Ó ÚÓÏ, ˜ÚÓ ÍÎËχÚ˘ÂÒÍË ËÁÏÂÌÂÌËfl Ó͇ÊÛÚ Á̇˜ËÚÂθÌÓ ‚ÎËflÌË ̇ Ô ÓÏ˚¯ÎÂÌÌ˚È ÒÂÍÚÓ íÛ ˆËË.

Изменения климата и принимаемые меры èÓÒΠÚÓ„Ó Í‡Í ˜ÂÎӂ˜ÂÒÚ‚Ó ÓÒÓÁ̇ÎÓ, ˜ÚÓ ‚˚· ‡Ò˚‚‡ÂÏ˚ ‚ ‡ÚÏÓÒÙÂ Û Ô‡ ÌËÍÓ‚˚ „‡Á˚ Ó· ‡ÁÛ˛Ú Ó·ÓÎÓ˜ÍÛ ‚ÓÍ Û„ áÂÏÎË, ÍÓÚÓ ‡fl ÒÎÛÊËÚ Ô Ë˜ËÌÓÈ „ÎÓ·‡Î¸ÌÓ„Ó ÔÓÚÂÔÎÂÌËfl ÍÎËχڇ, ÒÚ‡ÎË Ô Â‰Ô ËÌËχڸÒfl ÍÓÌÍ ÂÚÌ˚ Ï ˚ ÔÓ ·Ó ¸·Â Ò ˝ÚËÏ fl‚ÎÂÌËÂÏ. ÇÔ ‚˚ ÚÂχ ·˚· ÔÓ‰ÌflÚ‡ ‚ 1979 „. ̇ Ô ‚ÓÈ ÇÒÂÏË ÌÓÈ ÍÎËχÚÓÎӄ˘ÂÒÍÓÈ ÍÓÌÙ Â̈ËË. Ç ÚÓÏ Ê „Ó‰Û ÔÓ‰ ˝„ˉÓÈ ééç ·˚· ÒÓÁ‰‡Ì‡ åÂÊÔ ‡‚ËÚÂθÒÚ‚ÂÌ̇fl „ ÛÔÔ‡ ÔÓ ÍÎËχÚ˘ÂÒÍËÏ ËÁÏÂÌÂÌËflÏ (åÉùàä). Ç 1990 „., ‚ ıӉ ‚ÚÓ ÓÈ ÇÒÂÏË ÌÓÈ ÍÎËχÚÓÎӄ˘ÂÒÍÓÈ ÍÓÌÙ Â̈ËË, ·˚Î ÒÙÓ ÏË Ó‚‡Ì åÂÊÔ ‡‚ËÚÂθÒÚ‚ÂÌÌ˚È

38

Д И А Л О Г Н АЧ И Н А Е Т С Я С « Д А »

̇·Î˛‰‡ÚÂθÌ˚È ÒÓ‚ÂÚ (INC). Ç 1992 „. åÉùàä ÔÓ‰ÔË҇· ê‡ÏÓ˜ÌÛ˛ ÍÓÌ‚ÂÌˆË˛ ééç Ó· ËÁÏÂÌÂÌËË ÍÎËχڇ. äÓÌ‚Â̈Ëfl UNFCCC ‚ÒÚÛÔË· ‚ ÒËÎÛ ‚ χ Ú 1994 „. Ç ÂÁÛθڇÚÂ Ô Ó‰ÓÎÊËÚÂθÌ˚ı Ë Ì‡Ò˚˘ÂÌÌ˚ı ÔÂ Â„Ó‚Ó Ó‚ ‚ 1997 „. ·˚Î Ô ËÌflÚ äËÓÚÒÍËÈ Ô ÓÚÓÍÓÎ. Ç 2000 „. ̇ ÍÎËχÚ˘ÂÒÍÓÈ ÍÓÌÙ Â̈ËË ‚ ÅÛ˝ÌÓÒÄÈ ÂÒÂ Ë ‚ 2001 „. ‚ å‡ ‡Í¯ ‡ÒÒÏ‡Ú Ë‚‡ÎËÒ¸ ÔÛÚË ‚˚ÔÓÎÌÂÌËfl äËÓÚÒÍÓ„Ó Ô ÓÚÓÍÓ·. Ç 2002 „. ÒÓÒÚÓflÎÒfl ÇÒÂÏË Ì˚È Ò‡ÏÏËÚ ÔÓ ÛÒÚÓȘ˂ÓÏÛ ‡Á‚ËÚ˲. ë‡ÏÏËÚ Ì‡ÔÓÏÌËÎ, ˜ÚÓ ÔÛÚË Â‡ÎËÁ‡ˆËË ‰Ó„Ó‚Ó ‡ ‡Ì ·˚ÎË ÓÔ Â‰ÂÎÂÌ˚, ÔÓ˝ÚÓÏÛ Ô Ë¯ÎÓ ‚ ÂÏfl ‚˚ÔÓÎÌflÚ¸ ÛÒÎÓ‚Ëfl Ô ÓÚÓÍÓ·, Í ÓÏ ÚÓ„Ó, Ò‡ÏÏËÚ ÔÓÚ Â·Ó‚‡Î, ˜ÚÓ·˚ ‚ Ò‚ÓÂÈ ‰ÂflÚÂθÌÓÒÚË Ó·˘ÂÒÚ‚ÂÌÌ˚Â Ó „‡ÌËÁ‡ˆËË Ô ËÌËχÎË ‚Ó ‚ÌËχÌË ‚ÓÔ ÓÒ˚ ËÁÏÂÌÂÌËfl ÍÎËχڇ. Ç 2004 „. íÛ ˆËfl Ô ËÒÓ‰ËÌË·Ҹ Í ê‡ÏÓ˜ÌÓÈ ÍÓÌ‚Â̈ËË UNFCCC, ÌÓ äËÓÚÒÍËÈ Ô ÓÚÓÍÓÎ, Ô Â‰ÛÒÏ‡Ú Ë‚‡˛˘ËÈ ÔflÚËÔ ÓˆÂÌÚÌÓ ÒÓÍ ‡˘ÂÌË ‚˚· ÓÒÓ‚ Ô‡ ÌËÍÓ‚˚ı „‡ÁÓ‚, Ú‡Í Ë Ì ÔÓ‰ÔË҇·. è ‚˚È Ì‡ˆËÓ̇θÌ˚È ÓÚ˜ÂÚ íÛ ˆËfl Ô Â‰ÒÚ‡‚Ë· ÉÂÌ ‡Î¸ÌÓÏÛ ÒÂÍ ÂÚ‡ ˇÚÛ ééç ‚ flÌ‚‡  2007 „. Ç ÓÚ˜ÂÚ Û͇Á˚‚‡ÎÓÒ¸, ˜ÚÓ ‚ 1994 „. ˝ÏËÒÒËfl Ô‡ ÌËÍÓ‚˚ı „‡ÁÓ‚ ‚ íÛ ˆËË ÒÓÒÚ‡‚Îfl· 170 ÏÎÌ Ú, ‚ 2004 „. ˝Ú‡ ˆËÙ ‡ ÔÓ‰Ìfl·Ҹ ‰Ó 296 ÏÎÌ Ú. Ç ÒÚ ‡Ì‡ı-Û˜‡ÒÚÌË͇ı é „‡ÌËÁ‡ˆËË ˝ÍÓÌÓÏ˘ÂÒÍÓ„Ó ÒÓÚ Û‰Ì˘ÂÒÚ‚‡ Ë ‡Á‚ËÚËfl (éùëê) ˝ÏËÒÒËfl Ô‡ ÌËÍÓ‚˚ı „‡ÁÓ‚ ̇ ‰Û¯Û ̇ÒÂÎÂÌËfl ÒÓÒÚ‡‚ÎflÂÚ 11,1 Ú, ‚ ÒÚ ‡Ì‡ı Öë – 9 Ú, ‚ íÛ ˆËË – 3,3 Ú. Ç íÛ ˆËË ÎÂÒ‡, ‚Ó‰Ì˚ ·‡ÒÒÂÈÌ˚ Ë ÒÂθÒÍÓıÓÁflÈÒÚ‚ÂÌÌ˚ ۄӉ¸fl ÔÓ„ÎÓ˘‡˛Ú ‰Ó 25% ËÁÎÛ˜‡ÂÏ˚ı Ô‡ ÌËÍÓ‚˚ı „‡ÁÓ‚. I

‹klim De¤iflikli¤i ve al›nan önlemler ‹nsanl›k, atmosfere b›rakt›¤› gazlar›n bir örtü vazifesi görerek küresel ›s›nmaya sebep oldu¤unu fark ettikten sonra bu gidifle son verebilmek için çeflitli tedbirler almaya bafllad›. 1979’daki 1. ‹klim Konferans›’nda konu ilk olarak gündeme geldi. Ayn› y›l, BM çat›s› alt›nda “Hükümetleraras› ‹klim De¤iflikli¤i Paneli” (IPCC) ad› alt›nda bir yap› oluflturuldu. Cenevre’de 1990’da yap›lan 2. ‹klim De¤iflikli¤i Konferans›’nda “Hükümetleraras› ‹zleme Komitesi” (INC) kuruldu. IPCC, 1992’de Birleflmifl Milletler ‹klim De¤iflikli¤i Çerçeve Sözleflmesi (UNFCCC)’ni kabul etti. UNFCC Mart 1994’de yürürlü¤e girdi. Yo¤un görüflmelerin ard›ndan daha özel ve ba¤lay›c› hükümler içeren Kyoto Protokolü 1997’de imzaland›. Protokolün nas›l iflleyece¤i 2000’de Arjantin Buenosaires’te ve 2001’de Fas Marakefl’te ele al›nd›. 2002’de Dünya Sürdürülebilir Kalk›nma Zirvesi yap›ld›. Burada, geçmiflte uygulama kurallar›n›n belirlendi¤i ve bundan sonra k›s›tlamalar›n uygulanmas›, iklim de¤iflikli¤inin ifl dünya, sivil toplum ve ulusal politikalar›n merkezine yerlefltirilmesi istendi. Türkiye UNFCCC’ye 2004’te taraf olurken, sera gazlar›n›n 1990 seviyesinin yüzde 5 alt›na çekilmesini öngören Kyoto Protokolü’ne henüz taraf olmad›. 1. Ulusal Bildirim Raporu’nu BM Sekteryas›’na Ocak 2007’de sundu. Raporda, Türkiye’nin toplam sera gaz› emisyonu 170 milyon ton iken, 2004’de 296 milyon tona ç›kt›¤› ifade edildi. Kifli bafl›na düflen emisyon miktar›n›n OECD üyesi ülkelerde 11,1 ton, AB ülkelerinde 9 ton iken, Türkiye’de 3.3 ton oldu¤u vurguland›. Türkiye’de “yutak” olarak adland›r›lan orman, tar›m ve sulak alanlar›n emisyonun yüzde 25’ini tuttu¤u bilgisine yer verildi. I

ЛЕТО 2007, 25 НОМЕР


küremiz yan›yor! планета в огне!

ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

Председатель Общества защиты окружающей среды Турции Юнус Энсари

Турции угрожает опасность Беседовал: Хасан Онал Журналист (Турция).

Türkiye Tabiat›n› Koruma Derne¤i Baflkan› Yunus Ensari

Türkiye risk alt›nda Konuflan: Hasan Önal Gazeteci (Türkiye).

ÇÒΉ Á‡ ëòÄ Ë Ä‚ÒÚ ‡ÎËÂÈ íÛ ˆËfl ÓÚ͇Á‡Î‡Ò¸ ÔÓ‰ÔËÒ‡Ú¸ äËÓÚÒÍËÈ Ô ÓÚÓÍÓÎ, ÍÓÚÓ ˚È Ô Â‰ÛÒÏ‡Ú Ë‚‡ÂÚ Ï ˚ ·Ó ¸·˚ Ò „ÎÓ·‡Î¸Ì˚Ï ÔÓÚÂÔÎÂÌËÂÏ. çÓ ‡ „ÛÏÂÌÚ˚, Ó·˙flÒÌfl˛˘Ë ˝ÚÓÚ ÓÚ͇Á, Ì ۉӂÎÂÚ‚Ó fl˛Ú Ó·˘ÂÒÚ‚ÂÌÌ˚ ÒÚ ÛÍÚÛ ˚. ä ÚÓÏÛ ÊÂ, ééç ‚ Ò‚ÓÂÏ ÓÚ˜ÂÚ ӷ ËÁÏÂÌÂÌËË ÍÎËχڇ Á‡ 2007 „. ̇Á‚‡Î‡ íÛ ˆË˛ ‚ ˜ËÒΠÒÚ ‡Ì, ·Óθ¯Â ‰ Û„Ëı Á‡„ flÁÌfl˛˘Ëı ‡ÚÏÓÒÙÂ Û Û„ÎÂÍËÒÎ˚Ï „‡ÁÓÏ. Ç Ì‡ÒÚÓfl˘Â ‚ ÂÏfl Ó‰ÌË ËÒÚÓ˜ÌËÍË ˝Ì „ËË ËÒÔÓθÁÛ˛ÚÒfl ÔÓ ÌÂÓ·ıÓ‰ËÏÓÒÚË, ‰ Û„Ë – ÔÓ ÔÓÎËÚ˘ÂÒÍËÏ ÒÓÓ· ‡ÊÂÌËflÏ. çÓ ÓÚ ˝ÚÓ„Ó ÒÚ ‡‰‡ÂÚ Ì‡ Ó‰. à ÚÛÚ Ì‡ ‡ ÂÌ ÔÓfl‚Îfl˛ÚÒfl Ó·˘ÂÒÚ‚ÂÌÌ˚Â Ó „‡ÌËÁ‡ˆËË. ç‡ Ó‰ Ó· ÂÚ‡ÂÚ flÁ˚Í Ë „ÓÎÓÒ. 燯‡ ·ÂÒ‰‡ Ò ÛÍÓ‚Ó‰ËÚÂÎÂÏ ÒÓÁ‰‡ÌÌÓ„Ó ‚ ÄÌ͇  ‚ 1955 „. é·˘ÂÒÚ‚‡ ÔÓ Á‡˘ËÚ ÓÍ Ûʇ˛˘ÂÈ Ò Â‰˚ íÛ ˆËË ûÌÛÒÓÏ ùÌÒ‡ Ë ÔÓÒ‚fl˘Â̇ ÓÎË Ë ‚Í·‰Û Ó·˘ÂÒÚ‚ÂÌÌ˚ı Ó „‡ÌËÁ‡ˆËÈ ‚ ·Ó ¸·Û Á‡ ÒÓı ‡ÌÂÌË ˝ÍÓÎӄ˘ÂÒÍÓ„Ó ·‡Î‡ÌÒ‡ ‚ íÛ ˆËË Ë ‚Ó ‚ÒÂÏ ÏË Â. ï‡Ò‡Ì é̇Î: ä‡Í ·˚ ÌË Ó„ ‡Ì˘˂‡Î „ÓÒÛ‰‡ ÒÚ‚‡ äËÓÚÒÍËÈ Ô ÓÚÓÍÓÎ, Ә‚ˉÌÓ, ˜ÚÓ ˜ÂÎӂ˜ÂÒÍËÈ Ù‡ÍÚÓ Ú‡ÍÊ ˄ ‡ÂÚ Ò‚Ó˛ Óθ ‚ „ÎÓ·‡Î¸ÌÓÏ ÔÓÚÂÔÎÂÌËË? ûÌÛÒ ùÌÒ‡ Ë: óÂÎÓ‚ÂÍ – „·‚Ì˚È ‚ËÌÓ‚ÌËÍ „ÎÓ·‡Î¸ÌÓ„Ó ÔÓÚÂÔÎÂÌËfl. èÓÚÓÏÛ ˜ÚÓ Ò Û‚Â΢ÂÌËÂÏ ˜ËÒÎÂÌÌÓÒÚË Ì‡ÒÂÎÂÌËfl Ë ‡Á‚ËÚËÂÏ ÚÂıÌÓÎÓ„ËÈ ˜ÂÎӂ˜ÂÒÍË ÔÓÚ Â·ÌÓÒÚË ‡ÒÚÛÚ Ë ËÁÏÂÌfl˛ÚÒfl. éÒÌÓ‚Ì˚ÏË Ô Ë˜Ë̇ÏË „ÎÓ·‡Î¸ÌÓ„Ó ÔÓÚÂÔÎÂÌËfl fl‚ÎflÂÚÒfl ÒÊË„‡ÌË ͇ÏÂÌÌÓ„Ó Û„Îfl, „‡Á‡, ÌÂÙÚÂÔ Ó‰ÛÍÚÓ‚. àÒÔÓθÁÛfl Ëı, ˜ÂÎÓ‚ÂÍ Á‡„ flÁÌflÂÚ Ô Ë Ó‰Û. ÖÒÎË ·˚ Ëı Ì ËÒÔÓθÁÓ‚‡ÎË, ËÒ˜ÂÁ ·˚ Ô‡ ÌËÍÓ‚˚È

YAZ 2007, SAYI: 25

Küresel ›s›nmaya bir önlem almak amac›yla imzaya aç›lan ve uluslararas› bir protokol niteli¤i tafl›yan Kyoto Protokolü baflta ABD ve Avustralya olmak üzere Türkiye taraf›ndan da imzalanmad›. Devletlerin geliflmifllik seviyeleriyle iliflkilendirilen gerekçe sivil toplum kurulufllar›n› yeteri kadar tatmin etmifl de¤il. Zira BM 2007 iklim de¤iflikli¤i raporunda da Türkiye havaya karbondioksit salan önemli ülkeler aras›nda say›lm›fl ve uyar›lm›flt›. Halihaz›rdaki enerji kaynaklar›n›n kullan›m› kimilerine göre zaruretten, kimilerine göre ise politik bir ç›kar kavgas›ndan kaynaklan›yor. Ama felaketlerde ac›y› tadan yine halk oluyor. Burada da sivil toplum kurulufllar› devreye giriyor. Halk›n sesi ve dili oluyor. Ankara’da 1955 y›l›nda kuruldu¤u günden beri Türkiye’de tabiat› koruma ad›na verdikleri mücadeleyi Türkiye Tabiat›n› Koruma Derne¤i Baflkan› say›n Yunus Ensari ile konufltuk. ˝ÙÙÂÍÚ, Ë ËÒıÓ‰fl˘ËÂ Ò áÂÏÎË ÚÂÔÎÓ‚˚ ËÁÎÛ˜ÂÌËfl ÛıÓ‰ËÎË ·˚ ‚ ÍÓÒÏÓÒ. é‰Ì‡ÍÓ ËÁ-Á‡ ÒÛ˘ÂÒÚ‚Ó‚‡ÌËfl Ô‡ ÌËÍÓ‚Ó„Ó ˝ÙÙÂÍÚ‡ ÓÌË Û‰Â ÊË‚‡˛ÚÒfl ‚ ‡ÚÏÓÒÙ Â. è‡ ÌËÍÓ‚˚È ˝ÙÙÂÍÚ Óı‚‡Ú˚‚‡ÂÚ ‚Ò˛ áÂÏβ. á̇ÂÚÂ, Ò ˜ÂÏ fl ˝ÚÓ Ò ‡‚ÌË‚‡˛? ë ‡‚ÚÓÏÓ·ËÎÂÏ, ÒÚÓfl˘ÂÏ Ì‡ ÒÓÎÌˆÂ Ò Á‡Í ˚Ú˚ÏË ÓÍ̇ÏË… ùÚÓÚ ‡‚ÚÓÏÓ·Ëθ Ì˘ÂÏ Ì ÓÚ΢‡ÂÚÒfl ÓÚ ‰ÛıÓ‚ÍË. éÔ Â‰ÂÎÂÌÌ˚È ‚ ‰ ̇ÌÓÒËÚ „ÓÒÛ‰‡ ÒÚ‚ÂÌ̇fl ÔÓÎËÚË͇. é· ‡ÁÛ˛˘Ë ԇ ÌËÍÓ‚˚È ˝ÙÙÂÍÚ „‡Á˚ fl‚Îfl˛ÚÒfl ÂÁÛθڇÚÓÏ ÊËÁ̉ÂflÚÂθÌÓÒÚË „Ó Ó‰Ó‚. ÑÓ Ó„Ó‚ËÁ̇ Ë ÌÂı‚‡Ú͇ Ô Ë Ó‰ÌÓ„Ó „‡Á‡ ‚˚ÌÛʉ‡˛Ú ËÒÔÓθÁÓ‚‡Ú¸ ‰Îfl Ó·Ó„ ‚‡ ͇ÏÂÌÌ˚È Û„Óθ Ô ÂËÏÛ˘ÂÒÚ‚ÂÌÌÓ ÌËÁÍÓ„Ó Í‡˜ÂÒÚ‚‡, Ò ·Óθ¯ËÏ

Hasan Önal: Kyoto Protokolü ne kadar devletleri ba¤lasa da, küresel ›s›nmada insan faktörünün de yeri var galiba? Yunus Ensari: Asl›nda insan, küresel ›s›nman›n en büyük nedenidir. Çünkü nüfus artt›kça, teknoloji gelifltikçe insanlar›n ihtiyaçlar› hem ço¤al›yor, hem de de¤iflikli¤e u¤ruyor. Dünyan›n ›s›nmas›n›n en önemli sebeplerinden baz›lar› fosil kaynaklar› olan kömürdür, metan gaz›d›r, petrol ürünleridir. ‹nsan bunlar› kulland›¤› için do¤a kirleniyor. Bunlar kullan›lmasayd› do¤a kirlenmeyecekti, sera gazlar› oluflmayacak ve dünyadan yans›yacak

D‹YALOG

EVET’LE

BAfiLAR

39


ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

планета в огне! küremiz yan›yor!

ÒӉ ʇÌËÂÏ Ò ˚. àÁ-Á‡ ÌÂı‚‡ÚÍË Ò Â‰ÒÚ‚ β‰Ë ˜‡ÒÚÓ ÔÓθÁÛ˛ÚÒfl ‰Îfl Ó·Ó„ ‚‡ ‰ Û„ËÏË Á‡„ flÁÌfl˛˘ËÏË Ô Ë Ó‰Û Ï‡Ú ˇ·ÏË. ÇÒfi ˝ÚÓ ÛıÛ‰¯‡ÂÚ ÒÓÒÚÓflÌË ‡ÚÏÓÒÙ ˚ Ë ÒÔÓÒÓ·ÒÚ‚ÛÂÚ ‰‡Î¸ÌÂȯÂÏÛ „ÎÓ·‡Î¸ÌÓÏÛ ÔÓÚÂÔÎÂÌ˲. ᇷÓÚflÒ¸ Ó· Û‰Ó·ÒÚ‚Â, β‰Ë Ô Â‰ÔÓ˜ËÚ‡˛Ú ËÒÔÓθÁÓ‚‡Ú¸ ‰Îfl ÔÓÂÁ‰ÓÍ ÔÓ „Ó Ó‰Û ÒÓ·ÒÚ‚ÂÌÌ˚ ‡‚ÚÓÏÓ·ËÎË, ÌÓ ÂÒÎË ·˚ ÓÌË Ô ‰‚Ë„‡ÎËÒ¸ ̇ Ó·˘ÂÒÚ‚ÂÌÌÓÏ Ú ‡ÌÒÔÓ ÚÂ, ÒÛÏχ ÌÓ Á‡„ flÁÌÂÌË ‚ÓÁ‰Ûı‡ ·˚ÎÓ ·˚ ÏÂ̸¯Â. à ÛÊ ‚Ó ‚ÒflÍÓÏ ÒÎÛ˜‡Â ÌÛÊÌÓ Â„ÛÎfl ÌÓ ÛÒÚ ‡Ë‚‡Ú¸ ÚÂıÌ˘ÂÒÍËÈ ÓÒÏÓÚ Î˘ÌÓ„Ó ‡‚ÚÓÏÓ·ËÎfl; ‚˚·Ë ‡Ú¸ ‚ ÂÏfl Ë ÏÂÒÚÓ Ì‡ËÏÂ̸¯Â„Ó ÒÍÓÔÎÂÌËfl Ú ‡ÌÒÔÓ Ú‡ ̇ ‰Ó Ó„‡ı. É ‡ÏÓÚÌÓ ËÒÔÓθÁÓ‚‡ÌË ‡‚ÚÓÏÓ·ËÎfl Ú‡ÍÊ ÒÌËʇÂÚ ÍÓ΢ÂÒÚ‚Ó ‚ ‰Ì˚ı ‚˚· ÓÒÓ‚. ÑÓχ Ë Ì‡ ‡·Ó˜ÂÏ ÏÂÒÚ ÌÂÓ·ıÓ‰ËÏÓ ˝ÍÓÌÓÏËÚ¸ ˝ÎÂÍÚ Ó˝Ì „˲, ÒÚ‡ ‡Ú¸Òfl ËÒÔÓθÁÓ‚‡Ú¸ ÔÓÏÓ„‡˛˘ËÂ Ô Ë Ó‰Â Ô Ë·Ó ˚ Ò ÌËÁÍËÏ ˝Ì „ÓÔÓÚ Â·ÎÂÌËÂÏ. äËÓÚÒÍËÈ Ô ÓÚÓÍÓÎ Ë éÚ˜ÂÚ ééç Ó· ËÁÏÂÌÂÌËË ÍÎËχڇ Á‡ 2007 „. Ô Â‰Î‡„‡˛Ú, ‚ ÒÛ˘ÌÓÒÚË, ÌÓ‚Û˛ ÏÓ‰Âθ ˜ÂÎÓ‚Â͇, ÍÓÚÓ ˚È ËÁÏÂÌËÚ Ò‚ÓÈ Ó· ‡Á ÊËÁÌË Ë Ô ÂÒÚ‡ÌÂÚ ·˚Ú¸ ·ÂÁ ‡ÒÒÛ‰Ì˚Ï ÔÓÚ Â·ËÚÂÎÂÏ. ê‡θÌÓ ÎË ÓÊˉ‡Ú¸ ÔÓfl‚ÎÂÌËfl Ú‡ÍÓ„Ó ˜ÂÎÓ‚Â͇? è ÂÊËÚ˚ ̇ÏË ‚ flÌ‚‡ Â, Ù‚ ‡ÎÂ Ë Ï‡ Ú 2007 „. ʇ ÍË ‰ÌË fl‚Îfl˛ÚÒfl ÒΉÒÚ‚ËÂÏ „ÎÓ·‡Î¸ÌÓ„Ó ÔÓÚÂÔÎÂÌËfl. óÚÓ·˚ ‚ÓÒÔ ÂÔflÚÒÚ‚Ó‚‡Ú¸ ‰‡Î¸ÌÂȯÂÏÛ ‡Á‚ËÚ˲ ˝ÚÓ„Ó fl‚ÎÂÌËfl, ÌÛÊÌÓ Ì ÚÓθÍÓ ËÁÏÂÌËÚ¸ Ó· ‡Á ÊËÁÌË, ÔÓÚ Â·ËÚÂθÒÍËÂ Ô Ë‚˚˜ÍË Ì‡ÒÂÎÂÌËfl - ÌÂÓ·ıÓ‰Ëχ ÌÓ‚‡fl ÔÓÎËÚË͇ Ô ‡‚ËÚÂθÒÚ‚, Ô Â‰ÔÓ·„‡˛˘‡fl Ô ËÌflÚË ÌÂÓÚÎÓÊÌ˚ı Ï . íÛ ˆËfl ‰ÓÎÊ̇ Í‡Í ÏÓÊÌÓ ·˚ÒÚ Â ÔÓ‰ÔËÒ‡Ú¸ äËÓÚÒÍËÈ Ô ÓÚÓÍÓÎ, ‚ÌÂÒÚË ÍÓ ÂÌÌ˚ ËÁÏÂÌÂÌËfl ‚ Ò‚Ó˛ ˝Ì „ÂÚ˘ÂÒÍÛ˛, Ô ÓÏ˚¯ÎÂÌÌÛ˛ Ë Ú ‡ÌÒÔÓ ÚÌÛ˛ ÔÓÎËÚËÍÛ. çÛÊÌÓ Ò Ó˜ÌÓ Ô ËÌflÚ¸ Á‡ÍÓÌ Ó ‚ÓÁÓ·ÌÓ‚ÎflÂÏ˚ı ËÒÚÓ˜ÌË͇ı ˝Ì „ËË, ÒÚËÏÛÎË Ó‚‡Ú¸ ËÒÔÓθÁÓ‚‡ÌË ÒÓÎ̘Ì˚ı, ‚ÂÚ flÌ˚ı Ë Ú χθÌ˚ı ÛÒÚ ÓÈÒÚ‚. Ç Ó·Î‡ÒÚË Ú ‡ÌÒÔÓ ÚÌÓÈ ÔÓÎËÚËÍË ÌÛÊÌÓ

40

Д И А Л О Г Н АЧ И Н А Е Т С Я С « Д А »

›fl›nlar da uzaya gidecekti. Ancak sera gazlar› olufltu¤u için yans›yan ›fl›nlar atmosferde tutuluyor. Sera gazlar› bütün dünyan›n çevresini sar›yor. Bunu neye benzetiyorum biliyor musunuz? Camlar› kapal›, güneflte duran bir otomobile... Böyle bir otomobil f›r›ndan farks›zd›r.

Ô Â‰ÛÒÏÓÚ ÂÚ¸ Û‚Â΢ÂÌË ‰ÓÎË ˝ÎÂÍÚ ÓÚ ‡ÌÒÔÓ Ú‡, ‡Á‚Ë‚‡Ú¸ ÒËÒÚÂÏÛ Ó·˘ÂÒÚ‚ÂÌÌ˚ı Ô ‚ÓÁÓÍ. àÁÏÂÌÂÌË ӷ ‡Á‡ ÊËÁÌË Á‡Ï‰ÎËÚ Ô ÓˆÂÒÒ „ÎÓ·‡Î¸ÌÓ„Ó ÔÓÚÂÔÎÂÌËfl. ã˛‰Ë ‰ÓÎÊÌ˚ ·ÓΠ‡ÁÛÏÌÓ ÓÚÌÓÒËÚ¸Òfl Í ÓÍ Ûʇ˛˘ÂÈ Ò Â‰Â Ë ·Û‰Û˘ÂÏÛ ˜ÂÎӂ˜ÂÒÚ‚‡. ùÚÓ ‰ÓÎÊÌ˚ ·˚Ú¸ β‰Ë, ÍÓÚÓ ˚ ÛÏÂ˛Ú ˝ÍÓÌÓÏÌÓ Ë Ô Ó‰ÛÍÚË‚ÌÓ ËÒÔÓθÁÓ‚‡Ú¸ ˝Ì „˲, Ô Â‰ÔÓ˜ËÚ‡˛Ú Ó·˘ÂÒÚ‚ÂÌÌ˚È Ú ‡ÌÒÔÓ Ú, ÔÓÚ Â·Îfl˛Ú Ô Ó‰ÛÍÚ˚ ÏÂÒÚÌÓ„Ó Ô ÓËÁ‚Ó‰ÒÚ‚‡, ÓÒÓÁ̇ÌÌÓ ‚˚·Ë ‡˛Ú ÚÂıÌËÍÛ ‰Îfl Ò‚ÓÂ„Ó ‰Óχ Ë ÒÚ‡ ‡˛ÚÒfl ‰ÓÌÂÒÚË Ò‚ÓË ÔÓÁ̇ÌËfl Ë Ô Ë‚˚˜ÍË ‰Ó ÓÍ Ûʇ˛˘Ëı. ÖÒÚÂÒÚ‚ÂÌÌÓ, Ô ËÌflÚË ڇÍËı ÏÂ Ë ËÁÏÂÌÂÌË ӷ ‡Á‡ ÊËÁÌË – ÌÂ΄͇fl Á‡‰‡˜‡. é‰ÌËÏ ËÁ ÓÒÌÓ‚Ì˚ı ÒÔÓÒÓ·Ó‚  ¯ÂÌËfl ÒÚ‡ÌÂÚ ‡Á‚ËÚË ˝ÍÓÌÓÏËÍË. Ñ Û„ÓÈ ‚‡ÊÌ˚È Ù‡ÍÚÓ – Ô ÓÒ‚Â˘ÂÌËÂ, ‚ ÍÓÚÓ ÓÏ ·Óθ¯Û˛ Óθ Ô ËÁ‚‡Ì˚ Ò˚„ ‡Ú¸ Ó·˘ÂÒÚ‚ÂÌÌ˚ ËÌÒÚËÚÛÚ˚.

Люди загрязняют среду меньше, чем государство íÓ ÂÒÚ¸, „·‚Ì˚Ï ËÒÚÓ˜ÌËÍÓÏ Ô Ó·ÎÂÏ fl‚ÎflÂÚÒfl ˜ÂÎÓ‚ÂÍ? Ç˚ıÎÓÔÌ˚ „‡Á˚, Ó·˙ÂÏ ÍÓÚÓ ˚ı ‡ÒÚÂÚ ‚ ÂÁÛθڇÚ ÌÂÓÒÚ‡ÌÓ‚ËÏÓ„Ó ‡Á‚ËÚËfl Ô ÓÏ˚¯ÎÂÌÌÓÒÚË, ‰ÓÎÊÌ˚ ÒÚ‡Ú¸ ÚÂÏÓÈ ÓÚ‰ÂθÌÓ„Ó ‡Á„Ó‚Ó ‡, ͇҇˛˘Â„ÓÒfl ‚ ·Óθ¯ÂÈ ÒÚÂÔÂÌË „ÓÒÛ‰‡ ÒÚ‚, ˜ÂÏ Î˛‰ÂÈ. ë„ӉÌfl ÌÂÓ·ıÓ‰ËÏ˚ ÛÒÚ ÓÈÒÚ‚‡ Ò ÌËÁÍËÏ ÔÓÚ Â·ÎÂÌËÂÏ ˝Ì „ËË, ‡ ̇¯‡ ÒÚ ‡Ì‡ Ô Â‰ÒÚ‡‚ÎflÂÚ ÒÓ·ÓÈ Ò‚‡ÎÍÛ Ô ËÓ· ÂÚÂÌÌ˚ı Á‡ „ ‡ÌˈÂÈ ÒÚ‡ ˚ı ÚÂıÌÓÎÓ„ËÈ. ü ‰Ûχ˛, ˜ÚÓ Ô ÓËÁ‚Ó‰ËÏ˚Â

Hükümet politikalar›n›n verdi¤i zararlar da var. Küresel iklim de¤iflikli¤ine yol açan sera gazlar›n›n büyük bir k›sm› kentlerdeki yaflamdan kaynaklan›yor. Do¤algaz›n pahal› olmas› ve belirli yerlerde olmas› ›s›nmada kömür kullan›m›n› art›r›yor. Bunlar›n ço¤u da kalitesiz, kükürt oran› yüksek, kaçak kömürler. Ekonomik gücün düflüklü¤ü nedeniyle ço¤u zaman insanlar ›s›nmak için lastik vs gibi kirlilik oran› yüksek nesneleri de yak›yor. Bütün bunlar hava kirlili¤ini ve küresel ›s›nmay› art›r›yor. Ayr›ca insanlar rahat bir ulafl›m için kendi araçlar›n› kullanmay› tercih ediyor. Halbuki daha az kirlilik için toplu tafl›m araçlar› tercih edilmeli. E¤er kullanmak zorunlu ise araçlar›n mutlaka periyodik bak›mlar› yap›lmal›; trafi¤in daha az oldu¤u yerler ve saatler tercih edilmeli. Do¤ru ve güvenli araç kullanmak çevreye verilecek emisyonlar› azaltacak; dolay›s›yla da küresel ›s›nman›n azalt›lmas›na katk›da bulunulacakt›r. Ev ve iflyerlerinde mutlaka enerji tasarrufu yap›lmal›, daha az enerji harcayan çevre dostu cihazlar kullan›lmaya çal›fl›lmal›d›r. Kyoto sözleflmesi ve BM 2007 iklim de¤iflikli¤i raporlar›na bak›ld›¤›nda, önerilerin tüketim ve yaflam biçimini de¤ifltirecek yeni bir insan modeli sundu¤u görülüyor. Bu modeli uygulamak mümkün mü? 2007 y›l› Ocak, fiubat ve Mart aylar›nda yaflad›¤›m›z s›cak günler küresel ›s›nman›n bir sonucudur. Buna engel olmak için bireysel olarak tüketim ve yaflam biçiminin de¤ifltirilmesinin yan› s›ra, her fleyden önce hükümetin yeni bir politika belirlemesi ve derhal önlem almas› gerekiyor. Türkiye en k›sa zamanda Kyoto Protokolü’nü imzalamal›, enerji, sanayi ve ulafl›m politikalar›nda köklü de¤ifliklikler yapmal›. Yenilenebilir enerji kaynaklar› ile ilgili yasa derhal ç›kar›lmal›; günefl, rüzgar ve termal enerji kullan›m› teflvik edilmelidir. Ulafl›m politikalar›nda rayl› ulafl›m art›r›lmal›, toplu tafl›m sistemleri gelifltirilmelidir. Yaflam fleklinde yap›lacak de¤ifliklikler

ЛЕТО 2007, 25 НОМЕР


küremiz yan›yor! планета в огне!

ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

β‰¸ÏË Á‡„ flÁÌÂÌËfl Ò Â‰˚ Ì˘ÚÓÊÌÓ Ï‡Î˚ ÔÓ Ò ‡‚ÌÂÌ˲ Ò ÔÓÒΉÒÚ‚ËflÏË ·ÂÒÍÓ̘ÌÓ„Ó ÚÂıÌÓÎӄ˘ÂÒÍÓ„Ó ‡Á‚ËÚËfl. ëÂȘ‡Ò ̇ÒÂÎÂÌË ˜‡ÒÚÓ ËÒÔÓθÁÛÂÚ Ï‡Ú ˇÎ˚ Ò ÔÓ‚˚¯ÂÌÌ˚Ï ‚˚· ÓÒÓÏ ‚ ‰Ì˚ı „‡ÁÓ‚. çÓ ÔÓ˜ÂÏÛ? è ˘ËÌ˚ ‚ Û Ó‚Ì ·Î‡„ÓÒÓÒÚÓflÌËfl. чÊ ÂÒÎË ·Û‰ÛÚ Ô ËÌflÚ˚ Á‡ÍÓÌ˚, Á‡Ô ¢‡˛˘Ë ËÒÔÓθÁÓ‚‡ÌË ڇÍËı χÚ ˇÎÓ‚, Ô Ó·ÎÂχ Ì ·Û‰ÂÚ Â¯Â̇. äÓ„‰‡ ̇ Ó‰ ·Â‰ÂÌ, ‚˚ Ì ÒÏÓÊÂÚ ÏÌÓ„Ó Ú Â·Ó‚‡Ú¸ ÓÚ ÌÂ„Ó ‚ ‰‡ÌÌÓÏ ‚ÓÔ ÓÒÂ. ÖÒÎË ˜ÂÎÓ‚ÂÍ Á‡ıÓ˜ÂÚ ÒÓ„ ÂÚ¸Òfl, ÓÌ ˝ÚÓ Ò‰Â·ÂÚ, Ë ‚˚ Ì ÒÏÓÊÂÚ ÂÏÛ ÔÓϯ‡Ú¸. ç ÒÚ‡ÌÂÚ ÎË Ó„ ‡Ì˘ÂÌËÂÏ Ô ‡‚ Ë Ò‚Ó·Ó‰ ˜ÂÎÓ‚Â͇ „ÛÎË Ó‚‡ÌË ÚÓ„Ó, ˜ÚÓ ÂÏÛ ËÒÔÓθÁÓ‚‡Ú¸ Ë Í‡Í ÊËÚ¸? ë„ӉÌfl ˜‡ÒÚÓ „Ó‚Ó flÚ Ó Ò‚Ó·Ó‰Â. çÓ Ò‚Ó·Ó‰‡ Ó‰ÌÓ„Ó ˜ÂÎÓ‚Â͇ Ó„ ‡Ì˘˂‡ÂÚÒfl Ò‚Ó·Ó‰ÓÈ ‰ Û„Ó„Ó. Ç ËÚÓ„Â, ÍÓ„‰‡ ̇ Ô ‰ÌËÈ ÔÎ‡Ì ‚˚ıÓ‰ËÚ ‚˚„Ó‰‡ ‰Îfl ‚ÒÂ„Ó Ó·˘ÂÒÚ‚‡, ˜ÂÎÓ‚ÂÍ Ì ÒÏÓÊÂÚ ‰ÂÈÒÚ‚Ó‚‡Ú¸ Ú‡Í, Í‡Í ÂÏÛ ıÓ˜ÂÚÒfl. ÖÒÎË ËÌÚ ÂÒ˚ Ó·˘ÂÒÚ‚‡ ÔÓÚ Â·Û˛Ú ‚‚ÂÒÚË Í‡ÍÓÂ-ÚÓ Ó„ ‡Ì˘ÂÌËÂ, ÚÓ ÓÌÓ ·Û‰ÂÚ ‚‚‰ÂÌÓ Ì‡ ÓÒÌÓ‚‡ÌËË Ô ËÌflÚ˚ı „ÓÒÛ‰‡ ÒÚ‚ÓÏ Á‡ÍÓÌÓ‚. Ç ‰‡ÌÌÓÏ ‚ÓÔ ÓÒÂ Ô ‡‚ËÚÂθÒÚ‚Ó ‰ÓÎÊÌÓ ÍÓ ‚ÒÂÏ ÓÚÌÓÒËÚ¸Òfl Ó‰Ë̇ÍÓ‚Ó Ë ÔÓÏÓ„‡Ú¸ „ ‡Ê‰‡Ì‡Ï. íÓ ÂÒÚ¸, Ô Ó·ÎÂχ Ì ÏÓÊÂÚ ·˚Ú¸ ¯Â̇ ÚÓθÍÓ ÔÛÚÂÏ Ó„ ‡Ì˘ÂÌËfl. ü Û·ÂʉÂÌ, ˜ÚÓ Ô ËÌflÚ˚ Ï ˚ ‰‡‰ÛÚ ÂÁÛθڇÚ, ÂÒÎË ÔÓ‰‰Â ʇڸ Ëı Ô ‡‚ËθÌÓÈ „ÓÒÛ‰‡ ÒÚ‚ÂÌÌÓÈ ÔÓÎËÚËÍÓÈ ‚ ӷ·ÒÚË ˝Ì „ÂÚËÍË, Ô ÓÏ˚¯ÎÂÌÌÓÒÚË, Ú ‡ÌÒÔÓ Ú‡ Ë ‚ ‰ Û„Ëı ÓÚ ‡ÒÎflı. ç‡Ô ËÏ , ‚ „ËÓ̇ı Ò ·Óθ¯ËÏ ÍÓ΢ÂÒÚ‚ÓÏ ÒÓÎ̘Ì˚ı ‰ÌÂÈ ÌÛÊÌÓ ÒÚËÏÛÎË Ó‚‡Ú¸ ËÒÔÓθÁÓ‚‡ÌË ÒÓÎ̘ÌÓÈ ˝Ì „ËË, ӷ΄˜‡Ú¸ ÔÓÎÛ˜ÂÌË β‰¸ÏË ÒÓÓÚ‚ÂÚÒÚ‚Û˛˘Ëı Í Â‰ËÚÓ‚. íÓ Ê ҇ÏÓ ÏÓÊÌÓ Ô Ó‰Ûχڸ ‚ ÓÚÌÓ¯ÂÌËË ˝Ì „ËË ‚ÂÚ ‡. LJÊÌ˚Ï fl‚ÎflÂÚÒfl Ì ӄ ‡Ì˘ÂÌË ÔÓÚ Â·ÌÓÒÚÂÈ, ‡ ·ÂÁ‚ ‰ÌÓÒÚ¸ ËÒÔÓθÁÛÂÏ˚ı ˜ÂÎÓ‚ÂÍÓÏ ÛÒÚ ÓÈÒÚ‚ ‰Îfl ÓÍ Ûʇ˛˘ÂÈ Ò Â‰˚, Ó·ÂÒÔ˜ÂÌË ˜ÂÎÓ‚Â͇ Ú‡ÍËÏË ÛÒÚ ÓÈÒÚ‚‡ÏË, ÍÓÚÓ ˚ÏË ÓÌ ÒÚ‡ÌÂÚ Î„ÍÓ Ë Ò Û‰Ó‚ÓθÒÚ‚ËÂÏ ÔÓθÁÓ‚‡Ú¸Òfl. óÚÓ ‰Â·ÂÚ ‚‡¯Â é·˘ÂÒÚ‚Ó ‰Îfl ¯ÂÌËfl ‚ÒÂı ˝ÚËı Ô Ó·ÎÂÏ? å˚ Û‰ÂÎflÂÏ ·Óθ¯Ó ‚ÌËχÌËÂ Ô ÓÒ‚Â˘ÂÌ˲, ‚ Ô ‚Û˛ Ә ‰¸ Û˜‡˘ËıÒfl Ò Â‰ÌËı ¯ÍÓÎ. èÓÚÓÏÛ ˜ÚÓ Û·ÂʉÂÌ˚ ‚ ÚÓÏ, ˜ÚÓ Ì‚ÓÁÏÓÊÌÓ ÔÓ‚ÎËflÚ¸ ̇ ÒÙÓ ÏË Ó‚‡‚¯ÂÂÒfl ÏË Ó‚ÓÁÁ ÂÌË ‚Á ÓÒÎÓ„Ó ˜ÂÎÓ‚Â͇, Í‡Í ÌÂθÁfl ÒÓ„ÌÛÚ¸ ÒÚ‡ Ó ‰Â ‚Ó. çÓ ÏÓÊÌÓ Ó·Û˜ËÚ¸ ·ÂÌ͇, Á‡Ú ‡ÚË‚ ̇ ˝ÚÓ ‚ ‰‚‡‰ˆ‡Ú¸ ‡Á ÏÂ̸¯Â ÛÒËÎËÈ, ˜ÂÏ Ì‡ Ó·Û˜ÂÌË ‚Á ÓÒÎÓ„Ó. ç‡Ô ËÏ , Ï˚ Ó „‡ÌËÁÓ‚‡ÎË Í‡ÏÔ‡Ì˲ «Ç Í‡Ê‰Û˛ ¯ÍÓÎÛ – ÔÓ Ó‰ÌÓÈ ‡Í‡ˆËË». 燯‡ ˆÂθ – ̇ۘËÚ¸ ·ÂÌ͇ ÓÚÌÓÒËÚ¸Òfl Í Ó‰ÌÓÏÛ ‰Â ‚ˆÛ Ò Ú‡ÍÓÈ ÊÂ

YAZ 2007, SAYI: 25

Защита природы начинается с детства снованное в 1955 г. Общество по защите окружающей среды Турции является первой экологической общественной организацией в стране. В настоящее время в нём состоит около 1600 человек. Организация, поставившая перед собой цель формирования экологического сознания учащихся средних школ, взяла себе в качестве девиза старинную пословицу «Дерево гнется смолоду». Организация инициировала целый ряд проектов: «Изучение и развитие заповедника «Султан сазлыгы», «Повышение уровня знаний о природном разнообразии и защите окружающей среды среди учителей и чиновников в городе Кастамону», «Защита экосистем растений, находящихся под угрозой исчезновения», «Разработка плана спасения исчезающих животных Греции и Турции», «Более зеленая и более здоровая окружающая среда в городе Синджан как вклад в программу озеленения городов и здоровой экологии». В 1988 г. Общество получило Международную премию Сасакавы по представлению Программы Организации Объединенных Наций по окружающей среде (ЮНЕП), в 1996 г. – Европейскую премию за высшее служение Фонда Генри Форда за проект по изучению заповедника «Султан сазлыгы» и водных птиц, в 2000 г. – Премию профессора Критона Кюри, учрежденную Обществом выпускников Босфорского университета. В 2002 г. оно также было награждено почетной грамотой в рамках осуществляемого компанией «Арчелик» коммуникационного проекта. Общество имеет представительства в городах Анкара, Измир, Шанлыурфа, Карс, Айдын, Балыкесир, Битлис, Ахлат, Чанаккале, Манавгат, Аланья, Датча, Испарта, Эгрдир, Кютахья, Караман Трабзон, Мугла Чанкыры, Сафранболу и Кемалие; филиалы в городах Стамбул, Анталья, Финике, Деврек, Болу, Енидже, Газиантеп, Акчакоджа, Фоча, Сельджук, Полатлы, Чорум, Конья, Чанлык и Кастамону.

О

Çevreyi kurtarmaya çocuklardan bafllad›lar ürkiye’nin ilk çevre sivil toplum kuruluflu olan Türkiye Tabiat›n› Koruma Derne¤i, 1955 y›l›nda kuruldu. Derne¤in flu an 1.600 civar›nda gönüllü üyesi bulunuyor. Toplumda çevre bilincini oluflturmay› amaçlayan dernek, “a¤aç yafl iken e¤ilir” atasözünü ilke edinerek ilkö¤retim ö¤rencilerinde çevre bilinci oluflturmaya hedefliyor. Bu konuda birçok ilkö¤retim okulunda semireler düzenleyen dernek, ö¤rencilere diktirdi¤i fidanlarla çocuklarda sahiplenme duygusu afl›l›yor. Dernek flu ana kadar “Sultan Sazl›¤› Araflt›rma ve Yönetim Plan› Projesi”, “Kastamonu’da Ö¤retmenlerin ve Yerel Yöneticilerin Biyolojik Çeflitlilik ve Çevre Koruma Bilincinin Gelifltirilmesi Projesi”, “Tehdit Alt›ndaki Bitki Türlerinin Bulunduklar› Ekosistemlerinin Korunmas› ve Yönetimi Projesi”, “Türkiye ve Yunanistan’daki Tehlikedeki Hayvanlar, Koruma Faaliyeti için Durum De¤erlendirmesi Projesi”, “Yeflil Kentler ve Sa¤l›kl› Çevreye Katk› ‹çin Sincan’da Daha Yeflil ve Daha Sa¤l›kl› Çevre Projesi” gibi birçok çal›flmaya imza att›. Dernek bunun yan›nda çok say›da seminer, sempozyum ve konferans düzenledi. Birleflmifl Milletler Çevre Direktörlü¤ü’nce (UNEP) 1988 y›l›nda Uluslararas› Sasakawa ödülüne, 1996 y›l›nda Henri Ford’un Sultan Sazl›¤› Su Kufllar› Araflt›rma ve Yönetim Plan› Projesi çal›flmalar›ndan dolay› Avrupa Üstün Hizmet Ödülü’ne, 2000 y›l›nda Bo¤aziçi Üniversitesi Mezunlar› Derne¤i’nin (BÜMED) düzenledi¤i 2000 Prof. Dr. Kriton Curi Ödülü’ne, Arçelik taraf›ndan yürütülen Yerel ‹letiflim Projesi çal›flmalar› kapsam›nda 2002 y›l›nda plakete lay›k görüldü.

T

Derne¤in Türkiye’de Ankara, ‹zmir, fianl›urfa, Kars, Ayd›n, Bal›kesir, Bitlis, Ahlat, Çanakkale, Manavgat, Alanya, Datça, Isparta, E¤irdir, Kütahya, Karaman Trabzon, Mu¤la Çank›r›, Safranbolu ve Kemaliye’de temsilcilikleri; ‹stanbul, Antalya, Finike, Devrek, Bolu, Yenice, Gaziantep, Akçakoca, Foça, Selçuk, Polatl›, Çorum, Konya, Çanl›k, Kastamonu’da da flubeleri bulunuyor.

D‹YALOG

EVET’LE

BAfiLAR

41


ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

планета в огне! küremiz yan›yor!

β·Ó‚¸˛, Í‡Í Ë ÍÓ ‚ÒÂÈ Ô Ë Ó‰Â. ü ÔÓÒ·Π‚ Ò‚Ó˛ Ó‰ÌÛ˛ ¯ÍÓÎÛ ‚ Äı·Ú ÔÓÎÚÓ ˚ Ú˚Òfl˜Ë Ò‡ÊÂ̈‚ Ó ÂıÓ‚Ó„Ó ‰Â ‚‡ Ë ÔÓ Û˜ËÎ Û˜‡˘ËÏÒfl ÔÓÒ‡‰ËÚ¸ Ëı. í‡ÍËÏ Ó· ‡ÁÓÏ, Û Í‡Ê‰Ó„Ó ¯ÍÓθÌË͇ ÔÓfl‚ËÎÓÒ¸ Ô ÒÓ̇θÌÓ ‰Â ‚Ó. å˚ Ó „‡ÌËÁÓ‚‡ÎË ÏÂÊ‰Û ÌËÏË ÒÓÒÚflÁ‡ÌË – ÍÚÓ ·˚ÒÚ Â ‚˚ ‡ÒÚËÚ Ò‚Ó ‰Â ‚Ó, Ì ‰‡ÒÚ ÂÏÛ Á‡ÒÓıÌÛÚ¸… å˚ Ó „‡ÌËÁÓ‚‡ÎË Ò Â‰Ë Û˜‡˘ËıÒfl Ò Â‰ÌËı ¯ÍÓÎ ÍÓÌÍÛ Ò ËÒÛÌÍÓ‚ ÔÓ ˝ÍÓÎӄ˘ÂÒÍÓÈ ÚÂχÚËÍÂ. 燯‡ Ó „‡ÌËÁ‡ˆËfl - ҇χfl ÒÚ‡ ‡fl ‚ íÛ ˆËË, Ó̇ ·˚· ÒÓÁ‰‡Ì‡ ‚ 1955 „., ÍÓ„‰‡ ˝ÍÓÎӄ˘ÂÒÍË ÚÂÏ˚ ·˚ÎË Â˘Â Ì‰ÓÒÚ‡ÚÓ˜ÌÓ ËÁÛ˜ÂÌ˚ Ë Ì ‚Ó¯ÎË ‚ ̇¯Û ÊËÁ̸. Ç Ú˜ÂÌË 52 ÎÂÚ ÓÒÎË Ï‡Ò¯Ú‡·˚ ̇¯ÂÈ ‰ÂflÚÂθÌÓÒÚË. è Ë‚Â‰Û Ú‡ÍÓÈ Ô ËÏ . Ç íÛ ˆËË Ó·ËÚ‡ÂÚ Â‰ÍËÈ ‚ˉ ‡ËÒÚÓ‚, ÍÓÚÓ Ó„Ó ÌÂÚ ·Óθ¯Â ÌË„‰Â ̇ Ô·ÌÂÚÂ. å˚ Á‡ÒÚ‡‚ËÎË Î˛‰ÂÈ ‚ÒÔÓÏÌËÚ¸ Ó ÌËı, Á‡˘Ë˘‡Ú¸ Ë ‡Á‚Ó‰ËÚ¸. 燯 ӷ˘ÂÒÚ‚Ó Ó͇Á‡ÎÓ ‚ÒÂÒÚÓ ÓÌÌ˛˛ ÔÓ‰‰Â ÊÍÛ Ô ËÌflÚ˲ á‡ÍÓ̇ Ó· Óı ‡Ì ̇ˆËÓ̇θÌ˚ı Ô‡ ÍÓ‚, á‡ÍÓ̇ Ó· ÓÍ Ûʇ˛˘ÂÈ Ò Â‰Â. ì Ì‡Ò ÂÒÚ¸ ̇ۘÌÓÒӂ¢‡ÚÂθÌ˚È Ó „‡Ì, ÒÓÒÚÓfl˘ËÈ ËÁ 2025 ˜ÂÎÓ‚ÂÍ. åÌÓ„Ë ËÁ ÌËı fl‚Îfl˛ÚÒfl Ô ÂÔÓ‰‡‚‡ÚÂÎflÏË. ä‡Ê‰Û˛ ÚÂÏÛ, ÍÓÚÓ ‡fl ÔÓfl‚ÎflÂÚÒfl ̇ ÔÓ‚ÂÒÚÍ ‰Ìfl, Ï˚ Ò̇˜‡Î‡ Ó·ÒÛʉ‡ÂÏ Ì‡ ÒÓ· ‡ÌËË ˜ÎÂÌÓ‚ Ô ‡‚ÎÂÌËfl. èÓÚÓÏ ÚÂıÌ˘ÂÒÍËÂ Ë Ì‡Û˜Ì˚ ‚ÓÔ ÓÒ˚ ‡ÒÒÏ‡Ú Ë‚‡ÂÚ Ì‡Û˜ÌÓ-Òӂ¢‡ÚÂθÌ˚È Ó „‡Ì. èÓÒΠ˝ÚÓ„Ó Òӄ·ÒÓ‚‡ÌÌ˚ ¯ÂÌËfl Ï˚ ‰Ó‚Ó‰ËÏ ‰Ó ҂‰ÂÌËfl ÒÓÓÚ‚ÂÚÒÚ‚Û˛˘Ëı ËÌÒڇ̈ËÈ Ë Ì‡˜Ë̇ÂÏ ‡·ÓÚÛ ÔÓ Ëı ‚̉ ÂÌ˲ ‚ ÊËÁ̸.

В будущем нас ожидают трудные дни èÓÒΉÌËÈ ÓÚ˜ÂÚ ééç Ó· ËÁÏÂÌÂÌËË ÍÎËχڇ Ô Â‰ÛÔ Âʉ‡ÂÚ íÛ ˆË˛ Ó ÚÓÏ, ˜ÚÓ Ó̇ ‚ıÓ‰ËÚ ‚

˜ËÒÎÓ ÒÚ ‡Ì Ò ÓÒÓ·ÂÌÌÓ ‚˚ÒÓÍËÏ Û Ó‚ÌÂÏ ‚˚· ÓÒ‡ Û„ÎÂÍËÒÎÓ„Ó „‡Á‡. ç‡ÒÍÓθÍÓ ‚ Ò‚flÁË Ò ˝ÚËÏ ‚ÂÎË͇ ÓÔ‡ÒÌÓÒÚ¸ ‰Îfl ̇¯ÂÈ ÒÚ ‡Ì˚? íÛ ˆËfl ‰ÓÎÊ̇ ÔÓ‰ÔËÒ‡Ú¸ äËÓÚÒÍËÈ Ô ÓÚÓÍÓÎ ‰Ó ‚ÒÚÛÔÎÂÌËfl ‚ Ö‚ ÓÔÂÈÒÍËÈ ëÓ˛Á. è ‡‚ËÚÂθÒÚ‚Û ÌÛÊÌÓ ÔÓ‰Ûχڸ Ó ÚÓÏ, ͇ÍÛ˛ ÓÚ‚ÂÚÒÚ‚ÂÌÌÓÒÚ¸ ·Â ÂÚ Ì‡ Ò·fl „ÓÒÛ‰‡ ÒÚ‚Ó. éÚ ËÁÏÂÌÂÌËÈ ÍÎËχڇ ‚ Ô ‚Û˛ Ә ‰¸ ÒÚ ‡‰‡˛Ú ·Â‰ÌflÍË. ì Ì‡Ò Ú‡ÍÊ ·Óθ¯Â ‚ÒÂ„Ó ÔÓÒÚ ‡‰‡˛Ú β‰Ë, ‰Ó·˚‚‡˛˘ËÂ Ô ÓÔËÚ‡ÌË ÓÚ ÁÂÏÎË, Ë Ì ‡Á‚ËÚ˚ ‡ÈÓÌ˚. ì Ì‡Ò ÏÌÓ„Ó ‚ÎËflÂÚ Ì‡ ÛıÛ‰¯ÂÌË ÒÓÒÚÓflÌËfl ÓÍ Ûʇ˛˘ÂÈ Ò Â‰˚ Ë, ÒÓÓÚ‚ÂÚÒÚ‚ÂÌÌÓ, ̇ ̇¯Â ·Û‰Û˘ÂÂ: Á‡„ flÁÌÂÌË ‚ÓÁ‰Ûı‡, ÁÂÏÎË Ë ‚Ó‰˚, ÎÂÒÌ˚ ÔÓʇ ˚ Ë ‚˚ ۷͇ ÎÂÒÓ‚ ‰Îfl ÒÚ ÓËÚÂθÒÚ‚‡, ÒÓÓ ÛÊÂÌË ÌÛʉ‡˛˘ËıÒfl ‚ Á̇˜ËÚÂθÌÓÏ Ó·Ó„ ‚ ÔÎÓ˘‡‰ÓÍ ‰Îfl „Óθه, ·ÂÚÓÌË Ó‚‡ÌË ·Â „ӂ ÂÍ, ÓÒÚ ˜ËÒÎÂÌÌÓÒÚË Ì‡ÒÂÎÂÌËfl Ë ÔÓfl‚ÎÂÌË ̇ ‰Ó Ó„‡ı ‚Ò ·Óθ¯Â„Ó ˜ËÒ· ‡‚ÚÓÏÓ·ËÎÂÈ. ÖÒÎË Ì ·Û‰ÛÚ Ô ËÌflÚ˚ Ï ˚ ÔÓ ·Ó ¸·Â Ò ‚˚¯ÂÔ ˜ËÒÎÂÌÌ˚ÏË Ù‡ÍÚÓ ‡ÏË, ÂÒÎË ˝ÍÓÎӄ˘ÂÒÍËÂ Ô Ó·ÎÂÏ˚ Ú‡Í Ë ÓÒÚ‡ÌÛÚÒfl ·ÂÁ ‚ÌËχÌËfl, ÚÓ ÔÓÒÚ ‡‰‡ÂÚ ÒÂθÒÍÓıÓÁflÈÒÚ‚ÂÌÌÓÂ Ô ÓËÁ‚Ó‰ÒÚ‚Ó, ‡ÒÚÂÌËfl, ÊË‚ÓÚÌ˚Â, ËÒÚÓ˜ÌËÍË ‚Ó‰˚, β‰Ë Ë ˝ÍÓÒËÒÚÂχ ‚ ˆÂÎÓÏ. ÖÒÎË Û˜ÂÒÚ¸ ÚÓÚ Ù‡ÍÚ, ˜ÚÓ Á‡˘ËÚ ÓÍ Ûʇ˛˘ÂÈ Ò Â‰˚ ‚ íÛ ˆËË Ì ۉÂÎflÂÚÒfl ‰ÓÎÊÌÓ„Ó ‚ÌËχÌËfl, ÚÓ Ï˚ ̇ıÓ‰ËÏÒfl ‚ ÁÓÌ ËÒ͇ ÔÓ Ò ‡‚ÌÂÌ˲ Ò ‰ Û„ËÏË ÒÚ ‡Ì‡ÏË, „‰Â ‚‚Ó‰flÚÒfl ‚ ‰ÂÈÒÚ‚Ë Á‡ÍÓÌ˚, Ô ÓÏ˚¯ÎÂÌÌ˚ ÒÚ ÛÍÚÛ ˚ ÒÓÓ·˘‡ Ò Ó·˘ÂÒÚ‚ÂÌÌ˚ÏË Ó „‡ÌËÁ‡ˆËflÏË Ô ËÌËχ˛Ú ÌÂÓ·ıÓ‰ËÏ˚ Ï ˚. í‡Í ˜ÚÓ ‚ ·Û‰Û˘ÂÏ Ì‡Ò ÓÊˉ‡˛Ú Ì ҂ÂÚÎ˚ ‰ÌË, ‡ ÓÔ‡ÒÌÓÒÚË. I

küresel ›s›nmay› yavafllatacakt›r. Çevreyi ve dünyam›z›n gelece¤ini daha fazla, bilinçli olarak düflünen insanlara ihtiyac›m›z var. Onlar enerjiyi tasarruflu ve verimli kullanan, toplu tafl›m› tercih eden, yerli mal› ürünlerle beslenen, evlerinde kulland›klar› aletlerin seçimini bilinçli yapan, çevrelerine de bu bilinci yaymaya çal›flan insanlard›r. Tabii al›nacak bu önlemler ve yaflam biçiminin bu yönde flekillenmesi kolay olmayabilir. Bunda en önemli faktörlerden biri ekonomik güçlüklerdir. Di¤er önemli konu ise e¤itim. ‹flte burada sivil toplum kurulufllar›na büyük görev düflüyor.

‹nsanlar devletlerden daha az kirletiyor Yani problemin ana kayna¤›nda insan m› var? Devletlerin yürüttü¤ü s›n›rs›z geliflme sonucu artan sera gaz›, üzerinde önemle durulmas› gereken bir konu. Bu teknolojiyi insanlar›n bilinçsiz kullanmas›ndan ziyade hükümetlere görev düflmektedir. D›fl ülkelerden zararl› at›klar ülkemize gönderilmekte ancak çevrecilerin yapt›klar› eylemler sonucu güçlükle engel olunmakta. Bugün art›k daha az enerji harcayan cihazlara ihtiyaç var. Ülkemiz ise bilhassa ithal yoluyla gelen eski teknolojilerin çöplü¤ü durumunda. Ülke ç›kar› düflünülerek yap›lacak gerekli yasal düzenlemelerle insanlara do¤ru kullan›mlar sunulmal›. Bu konuda insanlar›n oluflturdu¤u sera etkisinin, yürütülen s›n›rs›z teknolojik gelifl-

Из-за нехватки средств люди часто пользуются для обогрева другими загрязняющими природу материалами. Всё это ухудшает состояние атмосферы и способствует дальнейшему глобальному потеплению. Ekonomik gücün düflüklü¤ü nedeniyle ço¤u zaman insanlar ›s›nmak için lastik vs gibi kirlilik oran› yüksek nesneleri de yak›yor. Bütün bunlar hava kirlili¤ini ve küresel ›s›nmay› art›r›yor.

42

Д И А Л О Г Н АЧ И Н А Е Т С Я С « Д А »

ЛЕТО 2007, 25 НОМЕР


küremiz yan›yor! планета в огне!

Юнус Энсари: «Я думаю, что производимые людьми загрязнения среды ничтожно малы по сравнению с последствиями бесконечного технологического развития.»

Yunus Ensari: “insanlar›n oluflturdu¤u sera etkisinin, yürütülen s›n›rs›z teknolojik geliflme sonucu artan sera gaz› etkisinin yan›nda çok küçük oldu¤unu düflünüyorum.”

me sonucu artan sera gaz› etkisinin yan›nda çok küçük oldu¤unu düflünüyorum.

Dernek olarak siz bu konuyla nas›l mücadele ediyorsunuz?

Ayr›ca halk sera gaz› yapan malzemeleri daha çok kullan›yor olabilir. Ama neden? Bu devletin tutumundan kaynaklan›yor. Çünkü bu konuyla ilgili yasalar yok. Kanunlar ç›kacak ve sera gaz›na neden olan ürünlerin kullan›m› yasaklanacak. Yasalar ç›ksa bile bunlar›n hepsi ekonomik meselelerdir. Halk fakirse onlara bu konularda fazla yüklenemezsiniz. Adam ›s›nacaksa buna mani olamazs›n›z, tabiî ki ›s›nacak.

Biz e¤itime çok önem veriyoruz ve önceli¤imiz ilkö¤retim ö¤rencileri. Çünkü inan›yoruz ki, yetiflkin a¤ac›n e¤ilmemesi gibi çevre bilinci geliflmemifl büyüklere de bir fley yapt›ram›yoruz. Bir yetiflkine harcayaca¤›m›z enerjinin 20’de birini bir çocu¤a harcad›¤›m›z zaman onu e¤itebiliyoruz. “Her okula bir ›hlamur a¤ac›” kampanyas› düzenledik. Amac›m›z burada çocuklar›n sahiplenece¤i o a¤açla birlikte do¤ay› sevmesini sa¤lamakt›. Ayr›ca ben Ahlat’taki kendi okuluma bin 500 ceviz a¤ac› gönderip ö¤rencilere bizzat diktirdim. Böylece ö¤rencilerimizin flahsi a¤açlar› oldu. Onlar aras›nda yar›flma yapt›k, kim kendi a¤ac›n› daha çabuk büyütecek, kim kurumas›n› engelleyecek gibi… ‹lkokullar aras›nda çevre ile ilgili resim yar›flmas› düzenledik.

‹nsanlar›n neleri kullanacaklar› ve nas›l yaflayacaklar› konusundaki uygulamalar onlar›n hak ve hürriyetlerini k›s›tlamak anlam›na gelmez mi? Günümüzde “hürriyet, hürriyet” deniliyor. Bir insan›n hürriyeti baflkas›n›n hürriyetinin s›n›r›na kadard›r. Dolay›s›yla toplumun menfaati ön plana ç›kt›¤› zaman kifli istedi¤i gibi hareket edemez. Toplumun menfaati bu k›s›tlamay› gerektiriyorsa ki, bu da devletin ç›karaca¤› kanunlarla olur. Devlet bu konuda herkese eflit davranmal› ve vatandafla yard›mc› olmal›. Yani sadece k›s›tlamakla ifl çözülmez. Bunu devletin enerji, sanayi, ulafl›m ve di¤er alanlarda do¤ru seçilmifl politikalar›yla destekledi¤iniz takdirde, yürütülen etkinliklerin sonuç verece¤i kan›s›nday›m. Mesela günefl alma süresi uzun olan yerlerde günefl enerjisi kullan›m› teflvik edilmeli, insanlara gerekli kredilerin sa¤lanmas›nda kolayl›klar getirilmelidir. Ayn› fley rüzgar enerjisi için de düflünülebilir. Burada önemli olan ihtiyaçlar› k›s›tlamak de¤il, kullan›lan araçlar›n hem çevreye zarar vermemesi, hem de insanlar›n kolayca ve mutlulukla kullanacaklar› objeleri sa¤lamakt›r.

YAZ 2007, SAYI: 25

ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

Daha çevre konular›n›n tam olarak bilinmedi¤i ve yaflam›m›za girmedi¤i y›llarda, 1955 y›l›nda kurulan Türkiye’nin en eski çevre derne¤iyiz. 52 y›ll›k geçmiflinde bu çal›flmalar daha ileri boyutlara tafl›narak bu günlere ulafl›ld›. Mesela Kelaynaklar sadece Türkiye’de yafl›yor. Kelaynaklar› gündeme getiren, koruyan, üreten, caretta carettalar› halk›n gündemine getiren biziz. Milli Parklar› Koruma Kanunu’nun, Çevre Kanunu’nun ç›kmas›nda derne¤imiz ön ayak oldu. 20-25 kiflilik bilim ve dan›flma kurulumuz var. Bunlar›n ço¤u ö¤retim görevlisi. Hangi konuyu gündeme getiriyorsak bunu öncelikle yönetim kurulunda tart›flarak, olgunlaflt›r›yoruz. Daha sonra teknik konular›, bilimsel, ilmi k›s›mlar› bilim ve dan›flma kuruluna havale ediyoruz. Onlar kendi aralar›nda konuflur, tart›fl›rlar, üzerinde anlaflt›kla-

r› metni de bize gönderirler. Biz de al›nan bu kararlar› uygular ve iletilmesi gereken yerlere ulaflt›r›r›z.

‹leride bizi güzel günler de¤il, tehlikeler bekliyor Son iklim raporlar›nda Türkiye havaya karbondioksit sal›m›nda eriflti¤i yüksek orandan dolay› ciddi uyar›ld›. Türkiye ne kadar tehlikede? Türkiye Kyoto Protokolü’nü Avrupa Birli¤i’ne girmeden önce imzalamal›. Hükümetçe Türkiye’ye bunun getirece¤i yükümlülük düflünülmektedir. ‹klim de¤iflikli¤inden öncelikle yoksul ülkeler etkileniyor. Bizde de en fazla, topra¤a ba¤l› yaflayan insanlar ve yoksul bölgeler etkilenecektir. Ülkemizde havan›n, suyun, topra¤›n kirletilmesi, orman yang›nlar›, ormanlar›n kesilerek rant amac›yla binalar›n yap›lmas›, çok fazla ›s›ya ihtiyaç gösteren golf alanlar›n›n tesisi, k›y›lar›n betonlaflt›r›lmas›, nüfus art›fl› her geçen gün trafi¤e yeni araçlar›n ç›k›fl› gibi pek çok neden çevre kirlili¤ini art›rmakta, gelece¤imizi olumsuz olarak etkilemektedir. Ülkemizde, say›lan bu konularla ilgili gerekli önlemler al›nmad›¤›, çevre sorunlar› görmezden gelindi¤i takdirde baflta tar›msal üretim olmak üzere bitkiler, hayvanlar, su kaynaklar›, insanlar, tük ekosistem etkilenecektir. Çevre ve do¤ay› korumaya gerekli özen gösterilmedi¤ini göz önüne al›rsak, çevre bilincinin geliflti¤i ilgili yasalar›n yürürlükte oldu¤u, meslek odalar›, sivil toplum kurulufllar› ile iflbirli¤i yaparak gerekli önlemleri alan di¤er bilinçli ülkelere göre Türkiye risk alt›ndad›r ve ileride bizi güzel günler de¤il, tehlikeler beklemektedir. I

D‹YALOG

EVET’LE

BAfiLAR

43


ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

планета в огне! küremiz yan›yor!

Нагреваемся глобально, страдаем регионально К.Б. Бакиров Кандидат географических наук, доцент (Кыргызстан).

Küresel ›s›n›p bölgesel etkileniyoruz K. B. Bakirov Doç. Dr., Co¤rafya Bilimleri (K›rg›zistan).

‚ÂÍ „ÎÓ·‡ÎËÁ‡ˆËË Î˛‰Ë ‚Ò ·Óθ¯Â ÔÓÌËχ˛Ú, ˜ÚÓ „ÎÓ·‡Î¸ÌÓ ËÁÏÂÌÂÌË ÍÎËχڇ – Ô Ó·ÎÂχ Ô·ÌÂÚ‡ ÌÓ„Ó Ï‡Ò¯Ú‡·‡, Ë Â¯‡Ú¸ ÂÂ Ô Ë‰ÂÚÒfl ‚ÒÂÏ ÏË ÓÏ, Ë·Ó ‡ÚÏÓÒÙ ‡ áÂÏÎË Ì ‡Á‰ÂÎÂ̇ „ ‡Ìˈ‡ÏË. è Ó·ÎÂχ, ·ÂÒÔÓÍÓfl˘‡fl ÒÓ‚ ÂÏÂÌÌ˚ı Û˜ÂÌ˚ı, ÒÓÒÚÓËÚ ‚ ÚÓÏ, ˜ÚÓ ÔÓÚÂÔÎÂÌËÂ, ‚˚Á‚‡ÌÌÓ ‰ÂflÚÂθÌÓÒÚ¸˛ ˜ÂÎÓ‚Â͇, Ô ÓËÒıÓ‰ËÚ Ì‡ÏÌÓ„Ó ·˚ÒÚ ÂÂ, ˜ÂÏ ‚ ÂÒÚÂÒÚ‚ÂÌÌ˚ı ÛÒÎÓ‚Ëflı. óÂÎÓ‚ÂÍÛ, Í‡Í Ë ‰ Û„ËÏ ÊË‚˚Ï ÒËÒÚÂχÏ, ‚ÓÁÏÓÊÌÓ, ·Û‰ÂÚ Ó˜Â̸ Ú Û‰ÌÓ ‡‰‡ÔÚË Ó‚‡Ú¸Òfl Í ¯ÓÍÛ ÓÚ ÒÚÓθ ÂÁÍËı Ë Í‡ ‰Ë̇θÌ˚ı ËÁÏÂÌÂÌËÈ. è Ó·ÎÂχ ËÁÏÂÌÂÌËfl ÍÎËχڇ Òڇ· ¢ ÓÒÚ ÂÈ Í Ì‡˜‡ÎÛ XXI ‚.

Ç

6 ‡Ô ÂÎfl 2007 „. ÔÓÒÎÂ Í Û„ÎÓÒÛÚÓ˜Ì˚ı ÔÂ Â„Ó‚Ó Ó‚, Ô Ó‰ÓÎʇ‚¯ËıÒfl ÌÂÒÍÓθÍÓ ‰ÌÂÈ, åÂÊÔ ‡‚ËÚÂθÒÚ‚ÂÌ̇fl „ ÛÔÔ‡ ˝ÍÒÔ ÚÓ‚ ÔÓ ËÁÏÂÌÂÌ˲ ÍÎËχڇ Ô Ë ééç (åÉùàä) Ó‰Ó· Ë· ̇ۘÌ˚È ‰ÓÍ·‰ Ó ‚ÓÁ‰ÂÈÒÚ‚ËË ËÁÏÂÌÂÌËÈ ÍÎËχڇ ̇ Ô Ë Ó‰Û Ë ˜ÂÎÓ‚Â͇. ÇÒÂÏË Ì˚È ÙÓ̉ ‰ËÍÓÈ Ô Ë Ó‰˚ Ô Â‰ÛÔ Âʉ‡ÂÚ: ÂÒÎË ÌÂ Ô Â‰Ô ËÌflÚ¸ Ò Ó˜Ì˚ı ‰ÂÈÒÚ‚ËÈ, ÏË ÒÚÓÎÍÌÂÚÒfl Ò ˝ÍÓÎӄ˘ÂÒÍÓÈ Ë ˝ÍÓÌÓÏ˘ÂÒÍÓÈ Í‡Ú‡ÒÚ ÓÙÓÈ. éÍÓÎÓ 2 Ú˚Ò. Û˜ÂÌ˚ı Ô ËÌflÎË Û˜‡ÒÚË ‚ ÔÓ‰„ÓÚÓ‚Í ‰ÓÍ·‰‡, „‰Â ˜ÂÚÍÓ Ë ÓÔ Â‰ÂÎÂÌÌÓ „Ó‚Ó ËÚÒfl Ó· ÓÔ‡ÒÌÂȯÂÏ ‚ÎËflÌËË ‡ÌÚ ÓÔÓ„ÂÌÌÓ„Ó ‚ÓÁ‰ÂÈÒÚ‚Ëfl ̇ ÍÎËÏ‡Ú Ë Ó ÌÂÓ·ıÓ‰ËÏÓÒÚË Ò Ó˜ÌÂÈ¯Â„Ó Ó͇Á‡ÌËfl ÔÓÏÓ˘Ë Ì‡Ë·ÓΠÛflÁ‚ËÏ˚Ï Â„ËÓ̇Ï. èÓÚ Â·Ó‚‡ÎÓÒ¸ ÌÂÒÍÓθÍÓ ‰ÌÂÈ Ë ÌÓ˜ÂÈ ·ÂÒÔ Â ˚‚Ì˚ı ‰Â·‡ÚÓ‚, ˜ÚÓ·˚ ˝ÚÓÚ Ì‡Û˜Ì˚È ‰ÓÍ·‰ ·˚Î Ó‰Ó· ÂÌ ÓÙˈˇθÌ˚ÏË Ô Â‰ÒÚ‡‚ËÚÂÎflÏË Ô ‡‚ËÚÂθÒÚ‚ 120 ÒÚ ‡Ì. èÓÎËÚËÍË ‰‡ÎÂÍÓ Ì ‚Ò„‰‡ ıÓÚÂÎË ÒÎ˚¯‡Ú¸ Ô ‡‚‰Û, ÓÒÓ·ÂÌÌÓ ÛÔÓ ÒÚ‚Ó‚‡ÎË ëòÄ Ë ë‡Û‰Ó‚Ò͇fl Ä ‡‚Ëfl, ÍÓÚÓ ˚Ï Ì ıÓ˜ÂÚÒfl Ú ‡ÚËÚ¸ ˜‡ÒÚ¸ ·Ó„‡ÚÒÚ‚‡ ̇ ÔÓÏÓ˘¸

44

Д И А Л О Г Н АЧ И Н А Е Т С Я С « Д А »

üreselleflmenin yafland›¤› bir dönemde dünya ülkeleri küresel iklim de¤iflikliklerinin dünya çap›nda bir problem oldu¤unu ve bu problemin bütün dünyaca çözülmesi gerekti¤ini daha iyi anlam›fl durumdalar. Zira atmosferin s›n›rlar› yoktur. Bilim adamlar›n› rahats›z eden problem, insan›n sebep oldu¤u ›s›nman›n do¤al sürecinden çok daha h›zl› bir flekilde gerçekleflebilir olmas›. ‹nsan ve daha birçok ekosistem bu tür ani ve köklü de¤iflimlerden do¤an floka adapte olmalar› çok zor olacak belki. ‹klim de¤ifliklikleri sorunu XX. yüzy›l›n sonu ve XXI. yüzy›l›n bafl›nda daha keskin bir hâl ald›.

K

·Â‰ÌÂȯËÏ ÒÚ ‡Ì‡Ï Ë Ì‡Ë·ÓΠÛflÁ‚ËÏ˚Ï ˝ÍÓÒËÒÚÂχÏ. èÓ‰˙ÂÏ Û Ó‚Ìfl åË Ó‚Ó„Ó Ó͇̇ ÛÊÂ Ô ÓËÒıÓ‰ËÚ. ç‡ áÂÏΠ҄ӉÌfl 100 ÏÎÌ ˜ÂÎ. Ô ÓÊË‚‡˛Ú ‚ ‡ÈÓ̇ı Ì ‚˚¯Â 1 Ï Ì‡‰ Û Ó‚ÌÂÏ ÏÓ fl, Ë ËÏ ‚ Ô ‚Û˛ Ә ‰¸ Û„ ÓʇÂÚ Á‡ÚÓÔÎÂÌËÂ Ë ÛÚ ‡Ú‡ ÊËθfl. Ç à̉ËË, ÄÙ ËÍÂ, äËڇ ÏËÎÎËÓÌ˚ ˜ÂÎÓ‚ÂÍ Ó͇ÊÛÚÒfl ̇ „ ‡ÌË „ÓÎÓ‰‡, ÂÒÎË ÌÂ Ô ËÌflÚ¸ Ï ÔÓ Ò Ó˜ÌÓÏÛ Ô ÓÚË‚Ó‰ÂÈÒڂ˲ ËÁÏÂÌÂÌËflÏ ÍÎËχڇ Ë ‡‰‡ÔÚ‡ˆËË Í ·ÓΠ˜‡ÒÚ˚Ï Á‡ÒÛı‡Ï, ‰Îfl ˜Â„Ó ÌÂÓ·ıÓ‰ËÏ Ô ÂıÓ‰ ̇ ·ÓΠ˝ÙÙÂÍÚË‚Ì˚ ÚÂıÌÓÎÓ„ËË ÒÂθÒÍÓ„Ó ıÓÁflÈÒÚ‚‡. ì˜ÂÌ˚ ÛÊ ÓÔ Â‰ÂÎËÎË ÔÓ Ó„ ÓÚÌÓÒËÚÂθÌÓÈ ·ÂÁÓÔ‡ÒÌÓÒÚË ËÁÏÂÌÂÌËfl ÍÎËχڇ – ÂÒÎË Û‰Â Ê‡Ú¸ „ÎÓ·‡Î¸ÌÓ ÔÓÚÂÔÎÂÌË ̇ Û Ó‚Ì ‰Ó 2°ë, ÚÓ Û˘Â · ‰Îfl Ô Ë Ó‰˚ Ë ˜ÂÎÓ‚Â͇ ·Û‰ÂÚ ÓÚÌÓÒËÚÂθÌÓ Ì‚ÂÎËÍ: ÓÚ Á‡ÒÛı ·Û‰ÂÚ

BM Hükümetler aras› ‹klim De¤iflikli¤i Uzmanlar Grubu birkaç gün yirmi saat süren görüflmelerden sonra iklim de¤iflikli¤inin do¤aya ve insana etkileri raporunu 6 Nisan 2007 tarihinde onaylad›. Do¤al Hayat› Koruma Vakf› (WWF) “e¤er acilen önlem al›nmazsa, dünya çevre ve ekonomik tehlikelerle karfl› karfl›ya gelecektir” uyar›s›n› yap›yor. ‹klimin antropogenik de¤iflimi etkisini ve ekolojik olarak savunmas›z bölgelere acil yard›m tedbirlerinin al›nmas›n›n lüzumunu aç›k ve net bir flekilde belirten bu raporun haz›rlanmas›na iki bin dolay›nda bilim adam› kat›ld›. Bu bilimsel raporun 120 ülke resmi temsilcilerinin onaylamas› için birkaç gece ve gün aral›ks›z süren tart›flmalar gerekti. Politikac›lar gerçe¤i duymay› hiç istemiyorlar; özellikle fakir ülkelerle ve zay›f eko sitemlere yard›m için kârlar›n› bölüflmek istemeyen ABD ve Suudi Arabistan.

ЛЕТО 2007, 25 НОМЕР


küremiz yan›yor! планета в огне!

ÒÚ ‡‰‡Ú¸ «Î˯¸» 500 ÏÎÌ ˜ÂÎ. ÖÒÎË Ê ÌÂ Ô Â‰Ô ËÌËχڸ ÌË͇ÍËı ‰ÂÈÒÚ‚ËÈ ÔÓ ÒÌËÊÂÌ˲ ‚˚· ÓÒÓ‚ Ô‡ ÌËÍÓ‚˚ı „‡ÁÓ‚, Ë ÔÓÚÂÔÎÂÌË ‰ÓÒÚË„ÌÂÚ 3-4°ë, ÓÚ ÌÂı‚‡ÚÍË Ô ÂÒÌÓÈ ‚Ó‰˚ ·Û‰ÛÚ ÒÚ ‡‰‡Ú¸ 3,5 ÏÎ ‰ ˜ÂÎ. «ä‡ÊÛ˘ËÈÒfl ÌÂÁ̇˜ËÚÂθÌ˚Ï ÔÓ͇Á‡ÚÂθ 2°ë Ì ‰ÓÎÊÂÌ Ì‡Ò ‡ÒıÓ·ÊË‚‡Ú¸, – „Ó‚Ó ËÚ ÄÎÂÍÒÂÈ äÓÍÓ ËÌ, ÛÍÓ‚Ó‰ËÚÂθ äÎËχÚ˘ÂÒÍÓÈ Ô Ó„ ‡ÏÏ˚ îÓ̉‡ ‰ËÍÓÈ Ô Ë Ó‰˚ êÓÒÒËË. – lj¸ ‚ êÓÒÒËË ˝ÙÙÂÍÚ ÓÚ ËÁÏÂÌÂÌËfl ÍÎËχڇ ‚ 2-3 ‡Á‡ ÒËθÌÂÂ, ˜ÂÏ ‚ Ò Â‰ÌÂÏ ÔÓ Ô·ÌÂÚÂ. ä ÚÓÏÛ Ê 60% Ú ËÚÓ ËË êÓÒÒËË Á‡ÌflÚÓ ‚˜ÌÓÈ Ï ÁÎÓÚÓÈ, Ú‡flÌË ÍÓÚÓ ÓÈ ÏÓÊÂÚ ‚˚Á‚‡Ú¸ ˝ÏËÒÒ˲ ÏÂڇ̇ – „‡Á‡, ÍÓÚÓ ˚È Ô ËÏ ÌÓ ‚ 20 ‡Á Ô Â‚˚¯‡ÂÚ ÔÓ Ô‡ ÌËÍÓ‚ÓÏÛ ˝ÙÙÂÍÚÛ Û„ÎÂÍËÒÎ˚È „‡Á». ÑÂÈÒÚ‚ËÚÂθÌÓ, ‚ ̇ÒÚÓfl˘Â ‚ ÂÏfl Û˜‡ÒÚËÎËÒ¸ Ô Ë Ó‰Ì˚ fl‚ÎÂÌËfl, Ô ËÌÓÒfl˘Ë ˜ÂÎӂ˜ÂÒÚ‚Û Ó„ ÓÏÌ˚È Û˘Â · Ë ·Â‰ÒÚ‚Ëfl: ˆÛ̇ÏË ‚ û„ÓÇÓÒÚÓ˜ÌÓÈ ÄÁËË, Û ‡„‡Ì˚ «ä‡Ú ËÌ», «ÉÎÓ Ëfl», «Ñ˝‚ˉ», ÒÛ Ó‚˚ ÁËÏ˚ ‚ Ö‚ ÓÔÂ Ë íÛ ˆËË, ‚˚Ô‡‰ÂÌË ÒÌ„‡ ̇ ÅÎËÊÌÂÏ ÇÓÒÚÓÍÂ, ÓÔÓÎÁÌ‚˚Â, ·‚ËÌÌ˚Â Ë ÒÂ΂˚ fl‚ÎÂÌËfl Û Ì‡Ò ‚ ä˚ „˚ÁÒÚ‡ÌÂ. ÇÒ ˝ÚÓ „Ó‚Ó ËÚ Ó ÚÓÏ, ˜ÚÓ ÓÚ ËÁÏÂÌÂÌËfl ÍÎËχڇ Ì Á‡ÒÚ ‡ıÓ‚‡Ì‡ ÌË Ó‰Ì‡ ÒÚ ‡Ì‡ ‚ ÏË Â, Ë Ì‡‰ÂflÚ¸Òfl, ˜ÚÓ ÓÌÓ Ì ÍÓÒÌÂÚÒfl ̇Ò, ÌÂ Ô ËıÓ‰ËÚÒfl. ÇÓÔ ÓÒ Ó· ËÁÏÂÌÂÌËË ÍÎËχڇ ÒÚ‡Î

YAZ 2007, SAYI: 25

Ó‰ÌËÏ ËÁ ‚‡ÊÌÂȯËı Ì ÚÓθÍÓ ‚ ÍÎËχÚÓÎÓ„ËË, ÌÓ Ë ‚ ÒÏÂÊÌ˚ı ̇Û͇ı Ó áÂÏÎÂ. ì Ó‚Â̸ ÂÍ Ë ÓÁ , ‡ÒÔ ÓÒÚ ‡ÌÂÌË ‚ ‰Ì˚ı Ô ËÏÂÒÂÈ ‚ ‡ÚÏÓÒÙÂ Â Ë „ˉ ÓÒÙ Â, Ô Ó‰ÓÎÊËÚÂθÌÓÒÚ¸ ‚„ÂÚ‡ˆËÓÌÌÓ„Ó Ô ËÓ‰‡, ‚ ÓflÚÌÓÒÚ¸ Á‡ÒÛı, Á‡ÏÓ ÓÁÍÓ‚, ̇‚Ó‰ÌÂÌËÈ, ÒÂÎÂÈ Ë Ú.‰. Ú‡ÍÊ ҂flÁ‡Ì˚ Ò ÍÓη‡ÌËflÏË ÍÎËχڇ. äÎËÏ‡Ú Ë ÔÓ„Ó‰‡ ‚ÎËfl˛Ú ̇ Û ÓÊ‡Ë ÍÛθÚÛ Ë Ì‡ ÓÒÚ ‡ÒÚÂÌËÈ, ÔÓ˝ÚÓÏÛ Ëı ËÁÏÂÌÂÌËfl ÏÓ„ÛÚ Ô Ë‚ÂÒÚË Í Ô ÂËÁ·˚ÚÍÛ Ô Ó‰Ó‚ÓθÒÚ‚Ëfl ‚ Ó‰ÌËı „ËÓ̇ı Ë „ÓÎÓ‰Û ‚ ‰ Û„Ëı. åË Ó‚ÓÈ ÔÓÚÂÌˆË‡Î Ô ÓËÁ‚Ó‰ÒÚ‚‡ Ô Ó‰ÛÍÚÓ‚ ÔËÚ‡ÌËfl Ó„ ‡Ì˘ÂÌ, ÏË Ó‚‡fl ÒËÒÚÂχ ‡ÒÔ Â‰ÂÎÂÌËfl ‰‡ÎÂ͇ ÓÚ ÒÓ‚Â ¯ÂÌÒÚ‚‡, ‡ ÚÂıÌÓÎÓ„Ëfl ÒÂθÒÍÓıÓÁflÈÒÚ‚ÂÌÌÓ„Ó Ô ÓËÁ‚Ó‰ÒÚ‚‡ ËÁÏÂÌflÂÚÒfl Ó˜Â̸ ωÎÂÌÌÓ. á‡Ô‡Ò˚ Ô Ó‰Ó‚ÓθÒÚ‚Ëfl ÏÓ„ÛÚ ÔÓÒÚ ‡‰‡Ú¸ ‚ Ô ‚Û˛ Ә ‰¸ ‚ ÂÁÛθڇÚ ‚˚Á‚‡ÌÌ˚ı ‰ÂflÚÂθÌÓÒÚ¸˛ ˜ÂÎÓ‚Â͇ ÍÎËχÚ˘ÂÒÍËı Ô ÂÏÂÌ. Ç Ì‡ÒÚÓfl˘Â ‚ ÂÏfl Ô Ó·ÎÂÏ˚ ËÁÏÂÌÂÌËfl ÍÎËχڇ Ô Ë‚ÎÂ͇˛Ú ‚ÌËχÌËÂ Ë ‰ Û„Ëı ÒÔˆˇÎËÒÚÓ‚, Ì‡Ô flÏÛ˛ Ì ҂flÁ‡ÌÌ˚ı Ò ÏÂÚÂÓ ÓÎÓ„ËÂÈ Ë ÍÎËχÚÓÎÓ„ËÂÈ, ˝ÍÓÌÓÏËÒÚÓ‚, ·ËÓÎÓ„Ó‚, ˝ÔˉÂÏËÓÎÓ„Ó‚, ˝Ì „ÂÚËÍÓ‚ Ë Ú.‰. Ç˚ÒÓ͇fl ‚ ÓflÚÌÓÒÚ¸ ÔÓ‚˚¯ÂÌËfl Û Ó‚Ìfl åË Ó‚Ó„Ó Ó͇̇ – Ì ‰ËÌÒÚ‚ÂÌÌÓ ‚ÓÁÏÓÊÌÓ ÔÓÒΉÒÚ‚Ë ‡ÌÚ ÓÔÓ„ÂÌÌ˚ı ËÁÏÂÌÂÌËÈ ÍÎËχڇ. èÓÒΠÔÓÒΉÌÂ„Ó ã‰ÌËÍÓ‚Ó„Ó Ô ËÓ‰‡

ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

Okyanuslar›n su seviyesi yükseliyor art›k. Bugün yeryüzünde 100 milyon insan deniz seviyesinden 1 metre yüksek olmayan seviyede yafl›yor su bask›nlar› ve ev kay›plar› herkesten önce onlar› tehdit ediyor. E¤er iklim de¤iflikli¤i ve yayg›n kurakl›¤a adaptasyona karfl› acil tedbirler al›nmazsa Hindistan’da, Afrika’da ve Çin’de milyonlarca insan açl›k s›n›r›na gelecek, bu tedbirlerin al›nmas› için daha ça¤dafl bir teknolojiye ve tar›m ekonomisine geçmek gerekir. Bilim adamlar› iklim de¤iflikli¤inin göreceli s›n›r›n› art›k belirlediler. E¤er küresel ›s›nma 2 °C’de tutulursa do¤a ve insana zarar› nispeten az olacakt›r; kurakl›ktan “sadece” 500 milyon insan etkilenecek. E¤er sera gazlar› at›klar›n›n azalt›lmas› için hiç önlem al›nmazsa ›s›nma 3–4 °C’ye ulaflacak ve içme su s›k›nt›s›ndan 3,5 milyar insan zarar görecek. WWF Rusya’dan Aleksey Kokorin “önemsiz görünen 2 °C seviyesi bizi rehavete sürüklememeli” diyor. Çünkü Rusya’da iklim de¤iflikli¤i dünya ortalamas›ndan 2-3 kat daha güçlü. Üstelik Rusya topraklar›n›n %60’› donmufl toprakt›r bu topra¤›n erimesi sera etkisi CO2 etkisinden

D‹YALOG

EVET’LE

BAfiLAR

45


ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

планета в огне! küremiz yan›yor!

Û Ó‚Â̸ Ó͇̇ ‚˚ ÓÒ Ì‡ ÒÓÚÌ˛ ÏÂÚ Ó‚. í‡˛Ú Ë ÂÁÍÓ ÒÓÍ ‡˘‡˛ÚÒfl ΉÌËÍË ÄθÔ, ÉËχ·‚, ÄÎÚ‡fl, 䇂͇Á‡. ùÚÓ Ó˜Â̸ ıÓ Ó¯Ó ‚ˉÌÓ Ì‡ ÒÌËÏ͇ı ËÁ äÓÒÏÓÒ‡. ìÏÂ̸¯‡ÂÚÒfl ΉÌËÍÓ‚˚È ÔÓÍ Ó‚ Ä ÍÚËÍË – Ú‡Í, ‚ Á‡Ô‡‰ÌÓÏ ÒÂÍÚÓ Â Î¸‰‡ ÒÚ‡ÎÓ ÏÂ̸¯Â ̇ 30% (ÔÓ ÔÎÓ˘‡‰Ë Ë ÚÓ΢ËÌÂ). çÓ „Ó ‡Á‰Ó ÓÔ‡ÒÌ ڇflÌËÂ Ë ‡Á Û¯ÂÌˠΉÌËÍÓ‚ É ÂÌ·̉ËË, ‡ Ú‡ÍÊÂ Ô Ó„ ‚ ‚ ıÌËı (Ô ËÏ ÌÓ 8001000 Ï) ÒÎÓ‚ Ó͇̇, ˜ÚÓ ˜ ‚‡ÚÓ ÚÂÔÎÓ‚˚Ï ‡Ò¯Ë ÂÌËÂÏ ‚Ó‰˚. èÓ ‰‡ÌÌ˚Ï Û˜ÂÌ˚ı, åË Ó‚ÓÈ ÓÍÂ‡Ì ÛÊ ÔÓ‰ÌflÎÒfl ̇ 10-20 ÒÏ. Ç Ó‰Â ·˚ ÒÓ‚ÒÂÏ ÌÂÏÌÓ„Ó. çÓ Ô Ó„ÌÓÁ ̇ XXI ‚. – ‰Ó ÏÂÚ ‡, ‡ ˝ÚÓ ÛÊ ÓÔ‡ÒÌÓ, ÓÒÓ·ÂÌÌÓ ‰Îfl ÉÓη̉ËË, Ň̄·‰Â¯ Ë Ì·Óθ¯Ëı ÓÒÚ Ó‚Ó‚ ‚ Ó͇ÌÂ, ÍÓÚÓ ˚Â Ô ÓÒÚÓ ËÒ˜ÂÁÌÛÚ. Ç ˜ËÒΠÛflÁ‚ËÏ˚ı ‡Ï Ë͇ÌÒÍËı „Ó Ó‰Ó‚ ɇ΂ÂÒÚÓÌ ‚ íÂı‡ÒÂ Ë ó‡ ÎÒÚÓÌ ‚ ûÊÌÓÈ ä‡ ÓÎËÌÂ. è Ë· ÂÊ̇fl ÔÓÎÓÒ‡ Ë ‡ÈÓÌ ‰ÂθÚ˚ ÂÍË åËÒÒËÒËÔË ‚ ãÛËÁˇÌ – ¢ ӉËÌ Ô ËÏ ÛflÁ‚ËÏÓÈ Ú ËÚÓ ËË. ᇠ100-200 ÎÂÚ ÏÓÊÌÓ ÓÊˉ‡Ú¸ ÔÓ‰˙Âχ Û Ó‚Ìfl Ó͇̇ ‰Ó 3 ÏÂÚ Ó‚, ˜ÚÓ Á‡Ú ÓÌÂÚ ·Óθ¯ËÌÒÚ‚Ó ÒÚ ‡Ì ÏË ‡. íÓ, ˜ÚÓ Ô Ó·ÎÂχ ËÁÏÂÌÂÌËfl ÍÎËχڇ ‰ÂÈÒÚ‚ËÚÂθÌÓ ‚‡Ê̇ ‰Îfl ‚˚ÊË‚‡ÌËfl ˜ÂÎӂ˜ÂÒÚ‚‡, ÛÊ ÔÓÌflÎË Ì ÚÓθÍÓ Û˜ÂÌ˚Â. Ç 1992 „. ̇ ËÁ‚ÂÒÚÌÓÈ ‚ÒÚ Â˜Â ‚ êËÓ-‰Â-܇ÌÂÈ Ó Ô Â‰ÒÚ‡‚ËÚÂÎË ÏË Ó‚Ó„Ó ÒÓÓ·˘ÂÒÚ‚‡ ¯ËÎË Ì‡˜‡Ú¸ Ô ‡ÍÚ˘ÂÒÍË ‰ÂÈÒÚ‚Ëfl. àÚÓ„ÓÏ ‚ÒÚ Â˜Ë Òڇ· ê‡ÏӘ̇fl äÓÌ‚Â̈Ëfl ééç Ó· ËÁÏÂÌÂÌËË ÍÎËχڇ. äÓÌ‚Â̈Ëfl ‚ÒÚÛÔË· ‚ ÒËÎÛ ‚ 1994 „.,  ÔÓ‰ÔËÒ‡ÎË 186 ÒÚ ‡Ì. Ç 1997 „. ‚ äËÓÚÓ (üÔÓÌËfl) ·˚Î ÔÓ‰ÔËÒ‡Ì äËÓÚÒÍËÈ

46

Д И А Л О Г Н АЧ И Н А Е Т С Я С « Д А »

Ученые уже определили порог относительной безопасности изменения климата – если удержать глобальное потепление на уровне до 2°С, то ущерб для природы и человека будет относительно невелик: от засух будет страдать «лишь» 500 млн чел. Bilim adamlar› iklim de¤iflikli¤inin göreceli s›n›r›n› art›k belirlediler. E¤er küresel ›s›nma 2°C’de tutulursa do¤a ve insana zarar› nispeten az olacakt›r; kurakl›ktan “sadece” 500 milyon insan etkilenecek. è ÓÚÓÍÓÎ Í äÓÌ‚Â̈ËË, „‰Â Û͇Á‡Ì˚ ÍÓ΢ÂÒÚ‚ÂÌÌ˚ ӷflÁ‡ÚÂθÒÚ‚‡ ÔÓ ÛÏÂ̸¯ÂÌ˲ ‚˚· ÓÒÓ‚. Ö„Ó ‡ÚËÙËˆË Ó‚‡ÎË ÛÊ 166 ÒÚ ‡Ì, ‚Íβ˜‡fl ‚ÒÂ Í ÛÔÌ˚ ‡Á‚ËÚ˚Â Ë ‡Á‚Ë‚‡˛˘ËÂÒfl ÒÚ ‡Ì˚, Í ÓÏ ëòÄ Ë Ä‚ÒÚ ‡ÎËË. óÂÎÓ‚ÂÍ ‚Ò ·Óθ¯Â ÔÓÌËχÂÚ, ˜ÚÓ „ÎÓ·‡Î¸ÌÓ ËÁÏÂÌÂÌË ÍÎËχڇ – Ô Ó·ÎÂχ Ô·ÌÂÚ‡ ÌÓ„Ó Ï‡Ò¯Ú‡·‡, Ë Â¯‡Ú¸  ‰ÓÎÊÌÓ ‚Ò ˜ÂÎӂ˜ÂÒÚ‚Ó. è ËÌflÚË Òӄ·ÒÓ‚‡ÌÌÓ„Ó Â¯ÂÌËfl ÒÚÓθ Ê ÌÂÓ·ıÓ‰ËÏÓ Ë ÌÂËÁ·ÂÊÌÓ, Í‡Í Ë Ó·˘‡fl ·Ó ¸·‡ Ò ÚÂ Ó ËÁÏÓÏ. à ˜ÂÏ ‡Ì¸¯Â ÔÓÎËÚËÍË Ì‡˜ÌÛÚ Â‡Î¸Ì˚ ‰ÂÈÒÚ‚Ëfl, ÚÂÏ ÏÂ̸¯Â ·Û‰ÂÚ Û˘Â ·. è ˘ËÌ˚ ÍÓη‡ÌËÈ ÍÎËχڇ, ‚ÒΉÒÚ‚Ë Ëı ÒÎÓÊÌÓÒÚË Ë ÏÌÓ„ÓÓ· ‡ÁËfl, ‡ Ú‡ÍÊ ËÁ-Á‡ ‰ÂÈÒÚ‚ËÈ ÌÂÒÍÓθÍËı Ù‡ÍÚÓ Ó‚ ‚ ‡ÁÌ˚ı ÒÓ˜ÂÚ‡ÌËflı, ‰Ó ÍÓ̈‡ Ì flÒÌ˚. LJÊ̇fl ÓÒÓ·ÂÌÌÓÒÚ¸ ÍÎËχڇ áÂÏÎË Á‡Íβ˜‡ÂÚÒfl ‚ Â„Ó ÂÒÚÂÒÚ‚ÂÌÌÓÈ

yaklafl›k 20 kat fazla olan metan gaz›n›n ç›kmas›na sebep olabilir. Gerçekten günümüzde insanlara büyük zarar veren ve afetlere sebep olan do¤a olaylar› ço¤ald› mesela; Güneydo¤u Asya’daki tsunami felaketi, Katrina, Hloriya, Devid kas›rgalar›n›n sonuçlar›, Avrupa ve Türkiye’deki sert geçen k›fllar, Ortado¤u’da kar ya¤mas›. K›rg›zistan’daki toprak kaymalar›, 盤 ve sel olaylar›. Bütün bunlar, hiçbir ülkenin do¤a olaylar› özellikle iklim de¤iflikli¤ine karfl› korunmad›¤›n› ve bize dokunmayaca¤›n› ümit etmeye gerek olmad›¤›n› söylüyor. ‹klim de¤iflikli¤i sadece klimatolojinin de¤il, Dünya gezegeniyle ilgili bilimlerin de en önemli konusu oldu. Nehir ve göllerin su seviyesi, atmosfer ve hidrosferdeki

ЛЕТО 2007, 25 НОМЕР


küremiz yan›yor! планета в огне!

zararl› katk›lar, vejetasyon devrinin süresi, kurakl›k, don olas›l›¤›, su bask›nlar› ve sel ayn› flekilde iklimdeki de¤iflikliklere ba¤l›d›r. ‹klim ve hava ürün ve bitkileri etkiler o yüzden onlardaki de¤iflim g›da ürünlerinde de¤iflikliklere sebep olabilir veya dünyan›n kimi yerlerinde açl›¤a yol açabilir. Dünya g›da üretimi potansiyeli s›n›rl›d›r, dünya paylafl›m sistemi mükemmellikten uzak ve tar›m ekonomisinin idaresi çok yavafl gelifliyor. G›da stoklar› her fleyden önce insan›n sebep oldu¤u iklim de¤iflikliklerinden zarar görecektir. Günümüzde iklim de¤iflikli¤i süreci meteoroloji ve klimatolojiyle direk ilgisi olmayan ekonomist, biyolog, epidemiolog, enerji uzmanlar› v.b. gibi baflka uzmanlar›n da dikkatini çekmektedir.

Buzullar eriyor Okyanuslar›n su seviyesinin yükselme ihtimali insan faaliyetlerinin sebep oldu¤u iklim de¤iflikli¤inin tek sonucu de¤ildir. Son buzul devrinden sonra okyanuslar›n su seviyesi yüzlerce metre yükseldi. Alpler, Himalayalar, Altaylar ve Kafkaslardaki buzullar eriyorlar ve h›zla azal›yorlar. Uydu çekimlerinde çok net görünüyor bu. Arktika’n›n bu örtüsü küçülüyor, kuzey dairede buzullar alan ve kal›nl›klar› %30 azald›. As›l tehlikeli olan Grönland buzullar›n›n erimesidir. Ayn› flekilde okyanus üst (yaklafl›k olarak 800 – 1000m) k›s›mlar›ndaki ›s›nma ki, bu su ›s›s›n›n artmas›na sebep olabilir. Bilim adamlar›n›n verilerine göre okyanus sular› 10 – 20 cm yükseldi. Hiç de çok de¤il gibi. Ama 21. yüzy›l tahminleri 1 metreye kadar ç›kaca¤›n› gösteriyor ve bu özellikle Hollanda, Bangladefl ve okyanustaki yok olacak küçük adalar için tehlikelidir. Savunmas›z flehirlere örnek olarak Teksas’taki Halveston ve Güney Karolina’daki Charlston flehirleri verilebilir. K›y› fleridi ve Missisipi’nin Luiziane’deki deltal› bölgeleri de savunmas›z yerlere örnektir. 100 – 200 y›l içinde sular 3 metreye kadar yükselebilir. Bu da dünya ülkelerinin ço¤una zarar verecektir.

ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

Урустем Кабылбеков Президент Экологического фонда сохранения ледников «Монгу» им. Готфрида Мерцбахера (Кыргызстан).

Urustem Kab›lbekov “Mongu” Gotfrid Mertsbaher Buzullar› Koruma Çevre Vakf› baflkan› (K›rg›zistan).

Не забудь посадить дерево, человек! лобальное потепление климата угрожает кыргызстанским ледникам. Нами был создан Общественный экологический фонд сохранения ледников «Монгу». Ледники Кыргызстана служат источником воды, здоровья, энергии и стабильности в Центральноазиатском регионе. От судьбы ледников зависит судьба 50 млн человек. На земном шаре температура воздуха повысилась на 0,60 °С, а у нас в горных районах на 1,06 °С. Это угроза для всего человечества, для фауны и флоры планеты. Деятельность человека становится причиной нарушения экологического баланса. Пришло время думать о более активном использовании альтернативных источников энергии. У нас в Кыргызстане солнечных дней больше, чем холодных. Поэтому мы можем использовать солнечную энергию. Кыргызстан близко расположен к горам, ледникам. Но выхлопные газы автомобилей, выбросы предприятий горнодобывающего производства, массовая вырубка леса, высыхание Аральского моря, которое являлось своеобразным охлаждающим конденсатом, подававшим умеренный воздух в Кыргызстан, – все это отрицательно сказывается на ледниках и ускоряет их таяние. Я считаю, что для эффективной борьбы с экологическими проблемами необходимо изменить мировоззрение человечества, изменить потребительское отношение к природе. Человечество уже сейчас должно задуматься над тем, как ему выжить в новых условиях. В своей жизни человек должен сделать три вещи: почистить глазок ручейка, посадить дерево и посыпать хлебными крошками муравейник. Может быть, это звучит очень просто, но в этом скрывается большая философия. Мы должны защищать воду, дерево и даже крошечных насекомых.

Г

Ey insan, a¤aç dikmeyi unutma! üresel ›s›nma K›rg›zistan buzullar›n› art›k tehdit ediyor. Bu nedenle buzullar› koruma vakf› “Mongu”yu açt›k. K›rg›zistan buzullar› Merkezi Asya bölgesi için su kayna¤›, sa¤l›k, enerji demek ve istikrar demek. 50 milyon insan›n kaderi buzullar›n kaderine ba¤l›. Yerkürede hava ›s›s› 0,60 °C yükselirken, K›rg›zistan’›n da¤l›k bölgelerde bu yükseklik 1,06 °C’ye ulaflt›. Bu bütün insanl›k, gezegenimiz, canl› ve bitkiler için tehlike demektir. ‹nsan›n yapt›klar› çevre dengesinin bozulmas›na sebep oluyor. Alternatif enerji kaynaklar›n› daha etkili kullanma zaman› geldi. K›rg›zistan’da güneflli günler so¤uk günlerden daha fazla. Bu nedenle günefl enerjisi alternatif olarak tercih edilebilir. K›rg›zistan co¤rafi olarak da¤lara ve buzullara yak›n kurulmufl bir ülke. Fakat egzoz gazlar›, maden iflletmelerinin at›klar›, ›l›k hava veren ve kendine özgü bir tür so¤utucu kondansatör niteli¤indeki Aral denizinin kurumas› buzullara olumsuz etki yap›yor ve erimelerini h›zland›r›yor. Ben çevre problemleriyle etkili mücadele için insanl›¤›n bak›fl aç›s›n›n, do¤ay› tüketim yaklafl›m›n›n de¤ifltirilmesi gerekti¤ini düflünüyorum. ‹nsanl›k flimdiden yeni flartlarda nas›l yaflayaca¤›n› düflünmelidir. Kendi hayat›nda insan üç fley yapmal›d›r: Su yataklar›n› temizlemek, a¤aç dikmek ve kar›ncalara ekmek k›r›nt›s› vermek. Bunlar belki çok basit görünüyor ama bunda büyük bir felsefe sakl›. Biz suyu, a¤ac› ve hatta minicik böcekleri dahi korumal›y›z.

K

‹klim de¤iflikli¤i problemi insanl›¤›n yaflamas› için gerçekten önemlidir. Bilim adamlar› bunu anlad› art›k. 1992 y›l›nda Rio de Janerio’daki görüflmede dünya kamuoyu temsilcileri pratik etkinlikler bafllatma karar› ald›lar. Bu görüflmenin sonucu BM ‹klim De¤iflikli¤i Çerçeve Anlaflmas› oldu. Anlaflma 186 ülkenin imzalamas›yla 1994 y›l›nda yürürlü¤e girdi. 1997 y›l›nda

YAZ 2007, SAYI: 25

D‹YALOG

EVET’LE

BAfiLAR

47


ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

планета в огне! küremiz yan›yor!

ËÁÏÂ̘˂ÓÒÚË, ÌÓÒfl˘ÂÈ Ô Ë Ó‰ÌÓ Ó·ÛÒÎÓ‚ÎÂÌÌ˚È ˆËÍ΢ÂÒÍËÈ ı‡ ‡ÍÚ . ÅÓΠÒÛ˘ÂÒÚ‚ÂÌÌ˚ÏË ÒÚ‡ÌÓ‚flÚÒfl ‡ÌÚ ÓÔÓ„ÂÌÌ˚ ËÁÏÂÌÂÌËfl ÍÎËχڇ.

mad›. Yeryüzü ikliminin önemli özelli¤i do¤al olarak flartlara ba¤l› döngüsel bir yap›ya sahip de¤iflebilirli¤idir. ‹klimin antropogenik de¤ifliklikleri ise daha önemli hâle geldi.

Ç˚· ÓÒ Û„ÎÂÍËÒÎÓ„Ó „‡Á‡, ‚˚Á‚‡ÌÌ˚È ÒÊË„‡ÌËÂÏ ËÒÍÓÔ‡ÂÏ˚ı ËÒÚÓ˜ÌËÍÓ‚ ˝Ì „ËË (ÌÂÙÚË, „‡Á‡, Û„Îfl), Ò ‚˚ÒÓÍÓÈ ÒÚÂÔÂ̸˛ ‚ ÓflÚÌÓÒÚË ·Û‰ÂÚ ÓÔ Â‰ÂÎflÚ¸ ÓÒÚ Â„Ó ÍÓ̈ÂÌÚ ‡ˆËË ‚ ‡ÚÏÓÒÙ  ‚ Ú˜ÂÌË ‚ÒÂ„Ó XXI ÒÚÓÎÂÚËfl. ä 2100 „., Òӄ·ÒÌÓ ‰ÂÏÓÌÒÚ ‡ˆËÓÌÌ˚Ï ÒˆÂ̇ ËflÏ, ÍÓ̈ÂÌÚ ‡ˆËfl Û„ÎÂÍËÒÎÓ„Ó „‡Á‡ ‚ ‡ÚÏÓÒÙ  ÏÓÊÂÚ ‰ÓÒÚ˘¸ 540-970 Ô ÓÏËÎÎÂ, Ú. Â. ̇ 90-250 Ô ÓˆÂÌÚÓ‚ ·Óθ¯Â, ˜ÂÏ ‚ ‰ÓË̉ÛÒÚ Ë‡Î¸Ì˚È Ô ËÓ‰. ëӄ·ÒÌÓ Ì‡¯ËÏ ËÒÒΉӂ‡ÌËflÏ, ‚ Ò Â‰ÌÂÏ ‰Îfl ‚ÒÂÈ Ú ËÚÓ ËË ä˚ „˚ÁÒÍÓÈ êÂÒÔÛ·ÎËÍË Ò Â‰Ìflfl „Ó‰Ó‚‡fl ÚÂÏÔ ‡ÚÛ ‡ ‚ XX ‚. ‚ Ô ÂÒ˜ÂÚ ̇ 100 ÎÂÚ ‚ÓÁ ÓÒ· ̇ 1,6°ë, ˜ÚÓ Á̇˜ËÚÂθÌÓ ‚˚¯Â ÔÓ͇Á‡ÚÂÎÂÈ „ÎÓ·‡Î¸ÌÓ„Ó ÔÓÚÂÔÎÂÌËfl. ç‡Ë·Óθ¯Â ÔÓÚÂÔÎÂÌË ̇·Î˛‰‡ÎÓÒ¸ ÁËÏÓÈ (2,6°ë), ‡ ̇ËÏÂ̸¯Â ÎÂÚÓÏ (1,2°ë). è Ë ˝ÚÓÏ ÓÌÓ ·˚ÎÓ ÒÛ˘ÂÒÚ‚ÂÌÌÓ Ì ӉË̇ÍÓ‚˚Ï ÔÓ ÓÚ‰ÂθÌ˚Ï ÍÎËχÚ˘ÂÒÍËÏ Ó·Î‡ÒÚflÏ Ë ‚˚ÒÓÚ‡Ï. Ç ë‚ ÌÓÏ Ë ë‚ Ó-á‡Ô‡‰ÌÓÏ ä˚ „˚ÁÒڇ̠‰Ë‡Ô‡ÁÓÌ „Ó‰Ó‚Ó„Ó ÔÓÚÂÔÎÂÌËfl ËÁ ‡Ò˜ÂÚ‡ ̇ 100 ÎÂÚ ÒÓÒÚ‡‚ËÎ 0,8-2°ë, ‚ û„Ó-á‡Ô‡‰ÌÓÏ ä˚ „˚Òڇ̠0,6-2,4°ë, ‚ àÒÒ˚Í-äÛθÒÍÓÈ ÍÓÚÎÓ‚ËÌ ÔÓÚÂÔÎÂÌË ·˚ÎÓ ÓÍÓÎÓ 2,4°ë, ‚Ó ÇÌÛÚ ÂÌÌÂÏ ífl̸-ò‡Ì 1,2°ë. åÉùàä ‡Á ‡·Óڇ· ̇·Ó ÒˆÂ̇ Ë‚ ·Û‰Û˘Ëı ‚˚· ÓÒÓ‚ Ô‡ ÌËÍÓ‚˚ı „‡ÁÓ‚ ‚ ‡ÚÏÓÒÙ Û. ùÚÓÚ Ì‡·Ó , Ô Â‰ÒÚ‡‚ÎÂÌÌ˚È ‚ ëÔˆˇθÌÓÏ ‰ÓÍ·‰Â Ó ÒˆÂ̇ Ëflı ‚˚· ÓÒÓ‚, ËÏÂÂÚ ˜ÂÚ˚  ÓÒÌÓ‚Ì˚ «Ò˛ÊÂÚÌ˚ ÎËÌËË», ‚ ‡Ï͇ı ÍÓÚÓ ˚ı Ô Â‰ÎÓÊÂÌÓ ¯ÂÒÚ¸ ‰ÂÏÓÌÒÚ ‡ˆËÓÌÌ˚ı ÒˆÂ̇ Ë‚. é·˘Â Ê ˜ËÒÎÓ ÒˆÂ̇ Ë‚ 40. ä‡Ê‰‡fl «Ò˛ÊÂÚ̇fl ÎËÌËfl» Ë Ò‚flÁ‡ÌÌ˚Â Ò ÌÂÈ ÒˆÂ̇ ËË ÓÒÌÓ‚‡Ì˚ ̇ ‡Á΢Ì˚ı „ËÔÓÚÂÁ‡ı ·Û‰Û˘Â„Ó ÏË Ó‚Ó„Ó ‡Á‚ËÚËfl. åË Ó‚Ó ‡Á‚ËÚË ÓÔ Â‰ÂÎflÂÚÒfl ‰ÂÏÓ„ ‡Ù˘ÂÒÍËÏË, ˝ÍÓÌÓÏ˘ÂÒÍËÏË Ë ÚÂıÌÓÎӄ˘ÂÒÍËÏË Ù‡ÍÚÓ ‡ÏË, ÓÚ ÍÓÚÓ ˚ı, ‚ Ò‚Ó˛ Ә ‰¸, Á‡‚ËÒflÚ ËÌÚÂÌÒË‚ÌÓÒÚ¸ ËÒÔÓθÁÓ‚‡ÌËfl ËÒÍÓÔ‡ÂÏÓ„Ó ÚÓÔÎË‚‡ Ë ‚˚· ÓÒ˚ ‚ ‡ÚÏÓÒÙÂ Û Ô‡ ÌËÍÓ‚˚ı „‡ÁÓ‚ Ë ‡˝ ÓÁÓÎÂÈ. Ç Í‡˜ÂÒÚ‚Â Ô Â‰‚‡ ËÚÂθÌÓÈ ˝ÍÒÔ ÚÌÓÈ ÓˆÂÌÍË ÒΉÛÂÚ ÂÍÓÏẨӂ‡Ú¸ ‰Îfl ‚ÒÂÈ Ú ËÚÓ ËË ä˚ „˚ÁÒڇ̇ Í 2100 „. ÔÓ‚˚¯ÂÌËÂ Ò Â‰ÌÂÈ „Ó‰Ó‚ÓÈ ÚÂÏÔ ‡ÚÛ ˚ ‚ Ô Â‰Â·ı 2,5...3,0°ë Ë Û‚Â΢ÂÌË „Ó‰Ó‚ÓÈ ÒÛÏÏ˚ ÓÒ‡‰ÍÓ‚ ̇ 10-15% ÔÓ Ò ‡‚ÌÂÌ˲ Ò Ëı ÌÓ Ï‡ÏË ‰Îfl 1961-1990 „„. ùÚÓ ÒÓÓÚ‚ÂÚÒÚ‚ÛÂÚ Á‡ „ËÒÚ Ë Ó‚‡ÌÌ˚Ï ‚ 1900-2000 „„. ËÁÏÂÌÂÌËflÏ ÍÎËχÚ˘ÂÒÍËı ÛÒÎÓ‚ËÈ Ë Ò Â‰ÌËÏ ÒˆÂ̇ Ì˚Ï ÓˆÂÌÍ‡Ï ËÁÏÂÌÂÌËfl ÍÎËχڇ Í 2100 „„. ÔÓ „ÎÓ·‡Î¸Ì˚Ï ÏÓ‰ÂÎflÏ. I

48

Д И А Л О Г Н АЧ И Н А Е Т С Я С « Д А »

Felaket senaryolar› 40’› buldu Do¤al enerji kaynaklar›n›n (petrol, gaz, kömür) kullan›lmas›na ba¤l› olarak CO2 sal›n›mlar› büyük olas›l›kla bütün XXI. yüzy›l boyunca atmosferdeki CO2 yo¤unlu¤unu belirleyecektir. 2100 y›l›na kadar göz önündeki senaryolara göre atmosferdeki CO2 miktar› 540-970 ppm’e kadar ulaflabilir. Yani sanayi devrimi öncesi miktar›ndan %90–250 daha fazla olacakt›r.

После последнего Ледникового периода уровень океана вырос на сотню метров. Тают и резко сокращаются ледники Альп, Гималаев, Алтая, Кавказа. Son buzul devrinden sonra okyanuslar›n su seviyesi yüzlerce metre yükseldi. Alpler, Himalayalar, Altaylar ve Kafkaslardaki buzullar eriyorlar ve h›zla azal›yorlar. Kyoto’da say›sal sal›m azalt›lmas›n›n belirlendi¤i Kyoto Protokolü imzaland›. Anlaflmay› ABD ve Avustralya’dan baflka bütün geliflmifl büyük ve geliflmekte olan ülkeler olmak üzere 166 ülke onaylad›. Ülkeler küresel iklim de¤iflikli¤inin gezegen çap›nda bir problem oldu¤unu ve bunu bütün dünyayla beraber çözmek gerekti¤ini gittikçe daha iyi anl›yorlar. ‹ttifakla karar al›nmas› terörle yap›lan ortak mücadele kadar gerekli ve kaç›n›lmazd›r. Bu konuda politikac›lar ne kadar erken reel hareket etmeye bafllarlarsa, zarar o kadar az olur. Fakat iklim de¤iflikli¤i sebepleri, kar›fl›kl›klar› ve çeflitliliklerinden ve yine farkl› bileflimlerdeki birkaç faktörün ortak hareketinden dolay› tam olarak a盤a ç›kar›l-

Araflt›rmalar›m›za göre 20. yüzy›lda bütün K›rg›zistan Cumhuriyeti için y›ll›k ortalama ›s› derecesi 1,6°C artt›. Bu küresel ›s›nmadan çok daha yüksek bir derecedir. En fazla ›s›nma k›fl›n gözlemlendi (2,6°C ), en az yaz›n (1,2°C). Bununla beraber baz› iklim bölgeleri ve bölge içi baz› istasyonlarda, yani yüksek alanlarda ›s›nma hissedilir derecede çeflitlilik gösteriyor. Kuzeybat› K›rg›zistan’da ›s›nma diapozonu 100 y›l içinde y›ll›k 0,8-2 °C, Güneybat› K›rg›zistan’da 0,6-2,4°C, Iss›k Göl havzas›nda ›s›nma yaklafl›k 2,4°C, ‹ç Tyan fian’da 1,2 °C oldu. BM Hükümetler aras› ‹klim De¤iflikli¤i Uzmanlar Grubu gelecekteki sera gaz› sal›n›mlar›yla ilgili bir tak›m senaryolar haz›rlad›. Özel bir raporla sunulan bu senaryolar›n dört ana “konusu” var. Bu konular çerçevesinde alt› senaryo haz›rland›. Senaryolar›n toplam say›s› 40. “Konu” ve konuyla ilgili senaryolar dünyan›n gelecekteki kalk›nmas›na dayan›yor. Dünya kalk›nmas› demografik, ekonomik ve teknolojik faktörlerle belirleniyor. Do¤al kaynaklardan elde edilen enerji tüketimi ve sera gaz› sal›n›m› ve tanecikleri her fleyden önce bu faktörlere ba¤l›. Bir uzman olarak ön de¤erlendirme aç›s›ndan, bütün K›rg›zistan topraklar› için 2100 y›l›na kadar y›ll›k ortalama ›s› art›fl›n› 2,5-3 °C, y›ll›k ya¤›fl miktar›n› 19611990 y›llar› aras›ndaki ölçülerine göre y›ll›k %10-15 art›fl tahmin edilebilir. Bunlar, 1900-2000 y›llar› aras›ndaki kay›tl› de¤iflen iklim flartlar›na ve küresel örneklerde rastlanan 2100 y›l›na kadarki iklim de¤ifliklerinin ortalama senaryo de¤erlerine uygundur. I

ЛЕТО 2007, 25 НОМЕР



ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

планета в огне! küremiz yan›yor!

Колледж, функционирующий за счет солнечной энергии (Франция) Fransa’da günefl enerjili bir kolej

Борьба с глобальным потеплением: Город солнца Четин Гексу Доцент Средневосточного технического университета (Турция).

Küresel ›s›nmaya karfl›: Günefl-kentler Çetin Göksu Doç Dr., ODTÜ Ö¤retim Üyesi (Türkiye).

Ó Ó‰ ÒÓÎ̈‡ – ÛÌË͇θÌ˚È Ô ÓÂÍÚ, ‡Á ‡·ÓÚ‡ÌÌ˚È Ò ˆÂθ˛ Ô ÓÚË‚ÓÒÚÓflÌËfl ‡ÒÔ ÓÒÚ ‡ÌÂÌ˲ „ÎÓ·‡Î¸ÌÓ„Ó ÔÓÚÂÔÎÂÌËfl.

É

é „‡ÌËÁ‡ˆËfl é·˙‰ËÌÂÌÌ˚ı 燈ËÈ Ë ÓÚ‰ÂθÌ˚ ÒÚ ‡Ì˚ ÔÓ‰„ÓÚÓ‚ËÎË ÓÚ˜ÂÚ˚, ÍÓÚÓ ˚Â Í ‡ÒÌÓ Â˜Ë‚Ó Ò‚Ë‰ÂÚÂθÒÚ‚Û˛Ú Ó Ì‡˜‡ÎÂ Ô ÓˆÂÒÒ‡ „ÎÓ·‡Î¸ÌÓ„Ó ÔÓÚÂÔÎÂÌËfl. éÒÌÓ‚ÌÓÈ Â„Ó ÂÁÛÎ¸Ú‡Ú – ËÁÏÂÌÂÌË ÍÎËχڇ Ë ‚˚Á‚‡ÌÌ˚ ˝ÚËÏ ˝ÍÓÎӄ˘ÂÒÍË ͇ڇÒÚ ÓÙ˚. êÓÒÚ ‚˚· ÓÒ‡ Ô‡ ÌËÍÓ‚˚ı „‡ÁÓ‚ Ô Ë‚Ó‰ËÚ Í Ú‡flÌ˲ ΉÌËÍÓ‚, ÔÓ‚˚¯ÂÌ˲ Û Ó‚Ìfl åË Ó‚Ó„Ó Ó͇̇, ̇‚Ó‰ÌÂÌËflÏ, Á‡ÒÛı‡Ï Ë ‰ Û„ËÏ

50

Д И А Л О Г Н АЧ И Н А Е Т С Я С « Д А »

ÒÚËıËÈÌ˚Ï ·Â‰ÒÚ‚ËflÏ. è‡ ÌËÍÓ‚˚ „‡Á˚ Ú‡ÍÊ fl‚Îfl˛ÚÒfl Ó‰ÌÓÈ ËÁ Ò‡Ï˚ı „·‚Ì˚ı Ô Ë˜ËÌ „ÎÓ·‡Î¸ÌÓ„Ó ÔÓÚÂÔÎÂÌËfl. ÖÊ„ӉÌÓ ‚Ó ‚ÒÂÏ ÏË Â ‚ ‡ÚÏÓÒÙÂ Û ‚˚· ‡Ò˚‚‡ÂÚÒfl ÓÍÓÎÓ 45 ÏÎ ‰ Ú Û„ÎÂ‚Ó‰Ó Ó‰Ì˚ı „‡ÁÓ‚. ç ‰Ó·Ë‚¯ËÒ¸ ÒÌËÊÂÌËfl ‚˚· ÓÒ‡ Ô‡ ÌËÍÓ‚˚ı „‡ÁÓ‚ ‚ ‡ÚÏÓÒÙ Û, Ì‚ÓÁÏÓÊÌÓ „Ó‚Ó ËÚ¸ Ó ÒÓı ‡ÌÂÌËË ÊËÁÌË Ì‡ áÂÏÎÂ. É·‚̇fl Á‡‰‡˜‡ ‚ Ô ÓÚË‚Ó‰ÂÈÒÚ‚ËË „ÎÓ·‡Î¸ÌÓÏÛ ÔÓÚÂÔÎÂÌ˲ – ÒÌËÊÂÌËÂ Û Ó‚Ìfl ‚˚· ÓÒ‡ Û„ÎÂ‚Ó‰Ó Ó‰Ì˚ı „‡ÁÓ‚. ÇÓÔ ÓÒ ‚ ÚÓÏ, Í‡Í ˝ÚÓ Ò‰Â·ڸ. Ç˚· ÓÒ˚ Ë ÒÍÓÔÎÂÌË ԇ ÌËÍÓ‚˚ı

ünefl-kent, dünyada oluflan ekolojik krize ve küresel ›s›nmaya karfl› gelifltirilen yeni ve özgün bir kent planlama modelidir.

G

Gerek Birleflmifl Milletler’in ve gerekse ülkelerin haz›rlad›¤› ba¤›ms›z raporlar küresel ›s›nman›n bafllad›¤›n› gösteriyor. Küresel ›s›nman›n en önemli sonucu, iklim de¤iflikli¤i ve buna ba¤l› olarak geliflen çevre felaketleridir. Nitekim son y›llarda artan sera gaz› emisyonlar›, buzlar›n erimesine, sular›n yükselmesi-

ЛЕТО 2007, 25 НОМЕР


küremiz yan›yor! планета в огне!

„‡ÁÓ‚ ̇·Î˛‰‡˛ÚÒfl ‚ ‡ÁÌ˚ı ÚӘ͇ı ÁÂÏÌÓ„Ó ¯‡ ‡, ÌÓ ÂÒÚ¸ ÏÂÒÚ‡, „‰Â ÍÓ̈ÂÌÚ ‡ˆËfl Ëı ÓÒÓ·ÂÌÌÓ ‚ÂÎË͇. 7080% ‚˚· ÓÒÓ‚ Ô ËıÓ‰ËÚÒfl ̇ Í ÛÔÌ˚ Ï„‡ÔÓÎËÒ˚. èÓ˝ÚÓÏÛ Ó‰Ì‡ ËÁ „·‚Ì˚ı Á‡‰‡˜ – ÒÓÁ‰‡ÌËÂ Ë ‚̉ ÂÌË ÒËÒÚÂÏ, Ì ‚˚· ‡Ò˚‚‡˛˘Ëı ‚Ó ‚ ÂÏfl ‡·ÓÚ˚ ‚ ‡ÚÏÓÒÙÂ Û ‰‚ÛÓÍËÒ¸ ۄΠӉ‡. ë„ӉÌfl Ô Â‚ ‡ÚËÚ¸ Á‡„ flÁÌÂÌÌ˚ „Ó Ó‰‡ ‚ ˜ËÒÚ˚Â Ë ·Î‡„ÓÛı‡˛˘Ë ÔÓÒÂÎÂÌËfl Ó˜Â̸ ÒÎÓÊÌÓ. çÂÓ·ıÓ‰Ëχ ‡Á ‡·ÓÚ͇ ÌÓ‚˚ı Ô ÓÂÍÚÓ‚. ÉÓ Ó‰ ÒÓÎ̈‡ – ˝ÚÓ „Ó Ó‰, ‚ ÍÓÚÓ ÓÏ ‡ÍÚË‚ÌÓ Ë ‚ÒÂÒÚÓ ÓÌÌ ËÒÔÓθÁÛÂÚÒfl ÒÓÎ̘̇fl ˝Ì „Ëfl, ˜ÚÓ ÒÌËÁËÚ ÔÓÚ Â·ÌÓÒÚ¸ ‚ «„ flÁÌ˚ı» ‚ˉ‡ı ˝Ì „ËË. ëÓÎ̘̇fl ˝Ì „Ëfl ˝ÍÓÎӄ˘ÂÒÍË ˜ËÒÚ‡, ÔÓ˝ÚÓÏÛ ÒÔÓÒÓ·ÒÚ‚ÛÂÚ Ó˜Ë˘ÂÌ˲ ÓÍ Ûʇ˛˘ÂÈ Ò Â‰˚. ÉÓ Ó‰ ÒÓÎ̈‡ – ˉ‡θ̇fl ÒËÒÚÂχ, Ó·ÂÒÔ˜˂‡˛˘‡fl ˝Ì „ÂÚ˘ÂÒÍË ÔÓÚ Â·ÌÓÒÚË Ë ÔÓ‚˚¯‡˛˘‡fl ͇˜ÂÒÚ‚Ó ÊËÁÌË Ì‡ÒÂÎÂÌËfl.

Город, гармонирующий с природой ɇ ÏÓÌËfl Ò Ô Ë Ó‰ÓÈ – ‚ÚÓ ‡fl ÓÚ΢ËÚÂθ̇fl ÓÒÓ·ÂÌÌÓÒÚ¸ ÉÓ Ó‰‡ ÒÓÎ̈‡. ä‡Í ËÁ‚ÂÒÚÌÓ, „Ó Ó‰‡ Ì Á‡·ÓÚflÚÒfl Ó ÔÓ‰‰Â ʇÌËË ˝ÍÓÎӄ˘ÂÒÍÓ„Ó ·‡Î‡ÌÒ‡. ê‡‰Ë ‡Á‚ËÚËfl Ë̉ÛÒÚ ËË ‚ ÊÂ Ú‚Û Ô ËÌÓÒflÚÒfl ÏÌÓ„ËÂ Ô Ë Ó‰Ì˚ ·Ó„‡ÚÒÚ‚‡: ÔÎÓ‰Ó Ó‰Ì˚ ÔÓÒ‚Ì˚ ÔÎÓ˘‡‰Ë, ‡ÒÚËÚÂθÌ˚È Ë ÊË‚ÓÚÌ˚È ÏË , ‚Ó‰Ì˚ ËÒÚÓ˜ÌËÍË. Ç ÊË‚Û˛ Ô Ë Ó‰Û ‚ÒÚ ‡Ë‚‡ÂÚÒfl ËÒÍÛÒÒÚ‚ÂÌÌÓ ÒÓÓ ÛÊÂÌËÂ, ̇Á˚‚‡ÂÏÓ „Ó Ó‰ÓÏ. ÉÓ Ó‰ ÒÓÎ̈‡ · ÓÒ‡ÂÚ ‚˚ÁÓ‚ ӯ˷ӘÌÓÏÛ ÔÓÌËχÌ˲ ÏӉ ÌËÁχ, Ô ÂÍÎÓÌflÂÚÒfl Ô ‰ ÂÒÚÂÒÚ‚ÂÌÌ˚ÏË ·Ó„‡ÚÒÚ‚‡ÏË, ÒÚ ÂÏËÚÒfl ҷ ˜¸ Ëı ‰Îfl ÔÓÒÎÂ‰Û˛˘Ëı ÔÓÍÓÎÂÌËÈ. ÉÓ Ó‰ ÒÓÎ̈‡ ÒÚ ÂÏËÚÒfl Í ÒÓÁ‰‡Ì˲ „Ó Ó‰ÒÍÓÈ Ò Â‰˚, „‡ ÏÓÌ˘ÌÓ ÒÓ˜ÂÚ‡˛˘ÂÈÒfl Ò ÂÒÚÂÒÚ‚ÂÌÌ˚ÏË ·Ó„‡ÚÒÚ‚‡ÏË. í ÂÚ¸fl ÓÒÓ·ÂÌÌÓÒÚ¸ ÉÓ Ó‰‡ ÒÓÎ̈‡ ‚ ÚÓÏ, ˜ÚÓ, ·Î‡„Ó‰‡ fl ˝ÚÓÏÛ Ô ÓÂÍÚÛ, „Ó Ó‰‡ Ô ÂÒÚ‡ÌÛÚ Ì‡ÌÓÒËÚ¸ ‚ ‰ Ô Ë Ó‰Â. Ç Ì‡ÒÚÓfl˘Â ‚ ÂÏfl ‚ „Ó Ó‰‡ı ‚̉ fl˛ÚÒfl ÌÓ‚˚Â Ô ÓËÁ‚Ó‰ÒÚ‚ÂÌÌÓ-ÚÂıÌÓÎӄ˘ÂÒÍËÂ Ë Ú ‡ÌÒÔÓ ÚÌ˚ ÒËÒÚÂÏ˚, Ì Á‡„ flÁÌfl˛˘Ë ÓÍ Ûʇ˛˘Û˛ Ò Â‰Û. í‡ÍËÏ Ó· ‡ÁÓÏ, „Ó Ó‰‡ Ô ÂÒÚ‡˛Ú ·˚Ú¸ ËÒÚÓ˜ÌË͇ÏË ÓÚ ‡‚ÎÂÌËfl ‚ÓÁ‰Ûı‡, ‚Ó‰Ì˚ı ËÒÚÓ˜ÌËÍÓ‚ Ë ÔÓ˜‚˚. çÓ‚˚ ÚÂıÌÓÎӄ˘ÂÒÍË ÒËÒÚÂÏ˚ ÒÓÁ‰‡˛Ú ÛÒÎÓ‚Ëfl ‰Îfl ÊËÁÌË ˜ÂÎÓ‚Â͇ ‚ ·ÂÁÓÔ‡ÒÌÓÈ Ë ˜ËÒÚÓÈ Ò Â‰Â.

ÔÓÒÍÓθÍÛ ÒÓ‚ ÂÏÂÌÌÓ Á‡ÍÓÌÓ‰‡ÚÂθÒÚ‚Ó Ë ÒÛ˘ÂÒÚ‚Û˛˘Ë ÛÒÎÓ‚Ëfl Ì ÔÓÁ‚ÓÎfl˛Ú ÒÓÁ‰‡Ú¸ ÔÓ‰Ó·Ì˚ ˝ÍÓÎӄ˘ÂÒÍË ӇÁËÒ˚. ÑÂÈÒÚ‚ËÚÂθÌÓ, ÒÚ ÛÍÚÛ ‡ ÒÓ‚ ÂÏÂÌÌÓ„Ó „Ó Ó‰‡ Ô ÂÔflÚÒÚ‚ÛÂÚ ˝ÙÙÂÍÚË‚ÌÓÏÛ ËÒÔÓθÁÓ‚‡Ì˲ ÒÓÎ̘ÌÓÈ ˝Ì „ËË. åÓÊÌÓ ‰‡Ê „Ó‚Ó ËÚ¸ Ó ÚÓÏ, ˜ÚÓ ÒÓ‚ ÂÏÂÌÌ˚ „Ó Ó‰‡ ÓÚ‚Â ÌÛÎËÒ¸ ÓÚ ÒÓÎ̈‡ Ë Â„Ó ·Î‡„Ó‰‡ÚÌ˚ı ÎÛ˜ÂÈ. ê‡ÒÔÓÎÓÊÂÌË „Ó Ó‰‡, Â„Ó Ï‡Í ÓÒÚ ÛÍÚÛ Ë Ò‡Ï˚ı ÌÂÁ̇˜ËÚÂθÌ˚ı Ó·˙ÂÍÚÓ‚ ÓÔ Â‰ÂÎflÂÚÒfl ·ÂÁ Û˜ÂÚ‡ ˝ÚÓ„Ó Ù‡ÍÚÓ ‡. àÌÙÓ Ï‡ˆËÓÌÌ˚ ÒËÒÚÂÏ˚, Û˜‡ÒÚ‚Û˛˘Ë ‚ ÙÓ ÏË Ó‚‡ÌËË „Ó Ó‰ÒÍÓÈ ËÌÙ ‡ÒÚ ÛÍÚÛ ˚, Ë„ÌÓ Ë Û˛Ú ÒÓÎ̘ÌÛ˛ ˝Ì „˲. èÓ˝ÚÓÏÛ ÒÓÁ‰‡Ú¸ ÉÓ Ó‰ ÒÓÎ̈‡, ËÒÔÓθÁÛfl Ô Ë‚˚˜Ì˚ ÏÓ‰ÂÎË, Ô ‡ÍÚ˘ÂÒÍË Ì‚ÓÁÏÓÊÌÓ. ÑÎfl ˝ÚÓ„Ó ÌÂÓ·ıÓ‰Ëχ ÌÓ‚‡fl ÒËÒÚÂχ Ô·ÌË Ó‚‡ÌËfl. Ç ÌÓ‚˚ı „Ó Ó‰‡ı. ÉÓ Ó‰ ÒÓÎ̈‡ – ÌÓ‚‡fl ÏÓ‰Âθ „Ó Ó‰ÒÍÓÈ ËÌÙ ‡ÒÚ ÛÍÚÛ ˚. ÉÓ Ó‰, Â„Ó Ï‡Í ÓÓ·˙ÂÍÚ˚, ÊËÎ˚ ‰Óχ, ÏËÍ Ó ‡ÈÓÌ˚, Ú ‡ÌÒÔÓ Ú̇fl ÒËÒÚÂχ ‡ÒÔÓ·„‡˛ÚÒfl Ò Û˜ÂÚÓÏ Ì‡Î˘Ëfl ÒÓÎ̘ÌÓÈ ˝Ì „ËË Ë Ô Ë Ó‰Ì˚ı ·Ó„‡ÚÒÚ‚. Ç Ú ‡‰ËˆËÓÌÌ˚ı „Ó Ó‰‡ı. ÑÎfl ËÒÔÓθÁÓ‚‡ÌËfl ÒÓÎ̘ÌÓÈ ˝Ì „ËË ÌÂÓ·ıÓ‰ËÏÓ ÓÒÛ˘ÂÒÚ‚ÎÂÌËÂ Ô ÓÂÍÚÓ‚

ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

ne, sel, kurakl›k vb çevre felaketlerin artmas›na neden olmufltur. Küresel ›s›nman›n bafll›ca nedeni de “fosil” kökenli enerji türlerini kullanma sonucunda ortaya ç›kan sera gazlar›d›r. Dünyada y›lda yaklafl›k 45 milyar ton sera gaz› atmosfere sal›n›yor. Bu sera gaz› emisyonlar› azalt›lmad›kça, bir felakete do¤ru giden “dünya yaflam›n›” kurtarmak pek mümkün görünmüyor. Küresel ›s›nmaya karfl› savaflta as›l amaç, sera gaz› emisyonlar›n› azaltmakt›r. Ancak sera gaz› emisyonlar› nas›l azalt›l›r ve nas›l giderek yok edilir? Sera gazlar›n›n dünya üzerinde ç›kt›¤›, yay›ld›¤› noktalar çok farkl› alanlar› kapsamakla birlikte, baz› noktalarlarda yo¤un oldu¤u gözlenmektedir. Nitekim bu gözlemlere göre, sera gazlar›n›n yaklafl›k % 70-80’i kentlerden kaynaklanmaktad›r. O halde as›l amaç, modernizmin bir sonucu olarak geliflen kentlerin, sera gaz› üretmeyen sistemlere dönüfltürülmesi olmal›d›r. Ancak, bugünün kirletici odaklar› olan kirli kentleri, temiz

Город солнца – идеальная система, обеспечивающая энергетические потребности и повышающая качество жизни населения. Günefl-kent, hem kentin enerji gereksinmesini do¤al yollardan sa¤layan, hem de bu sayede insanca yaflama imkanlar› sunan ve sera gaz› üretimini azaltan ideal bir kent modelidir.

Офис, работающий с использованием солнечной энергии (Германия) Almanya’da Günefl enerjili bir iflyeri

Как осуществить проект Города солнца? ä‡ÍÓÈ ‰ÓÎÊ̇ ·˚Ú¸ ËÌÙ ‡ÒÚ ÛÍÚÛ ‡ „Ó Ó‰‡, ˜ÚÓ·˚ ÓÌ ÏÓ„ ÒÛ˘ÂÒÚ‚Ó‚‡Ú¸ Á‡ Ò˜ÂÚ ÒÓÎ̘ÌÓÈ ˝Ì „ËË? ÇÓÔ ÓÒ ˝ÚÓÚ Ó‰ÌÓ‚ ÂÏÂÌÌÓ Ô ÓÒÚÓÈ Ë ÒÎÓÊÌ˚È,

YAZ 2007, SAYI: 25

D‹YALOG

EVET’LE

BAfiLAR

51


ГЛАВНАЯ ТЕМА / DOSYA

планета в огне! küremiz yan›yor!

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası