Kayseride Öz Kızına

Ekmek Ve Gül'ün haberine göre, Kayseri 1’inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde 12 Ekim ’de görülen davanın karar duruşmasına sanık C.A. yıllarında Almanya’da, diğer yıllarda da Kayseri’de kızı D.A.’ya istismarda bulunduğu iddialarını reddederek, kızının mahkemeye delil olarak sunduğu ses kaydının bir senaryodan ibaret olduğunu iddia etmişti.

DİRENME KARARI

C.A. isimli erkeğin yargılandığı dava, Yargıtay’ın 30 yıl hapis cezasını ses kaydının yasak delil sayılması nedeniyle bozmasının ardından yerel mahkemede yeniden görüldü.

Kızını 20 yıl boyunca cinsel istismara maruz bırakan, C.A.'nın yeniden yargılandığı Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada mahkeme heyeti bir önceki kararda direnme kararı verdi. Kararın olumlu olduğu değerlendirmesi yapan dava avukatı Eylem Sarıoğlu, “Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin vermiş olduğu hukuka aykırı karara karşı direnilmiş olmasını şu an çok kıymetli ve anlamlı buluyoruz” dedi.

‘KİŞİYİ HÜRRİYETTEN YOKSUN KILMA’

Mahkeme heyeti, tutuklu sanık C.A.’yı, 'çocuğun nitelikli cinsel istismarı' suçundan 30 yıl hapis cezasına çarptırdı. Heyet, ‘kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçundan beraatine karar verdiği, sanığın tutukluluk halinin de devamına hükmetti.

TAHLİYESİNE KARAR VERİLDİ

Sanık avukatı Gökmen Döner’in karara itiraz etmesi sonucu dosya önce Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi'ne taşındı. Bölge Adliye Mahkemesi'nin de 'hukuka uygun' karar vermesi sonrası avukat dosya temyiz edilerek Yargıtay’a taşıdı.

Dosyanın geldiği 9’uncu Ceza Dairesi yaptığı inceleme sonrası dosyayı esastan redderek bozulmasına, yerel mahkemeye gönderilmesine ve sanığın tahliye edilmesine karar verdi. Ceza Dairesi, adli mercilere sunulan ses kaydının yasak delil niteliği taşıdığına vurgu yaptığı kararında, sanığın tahliyesine karar verdi.

MAHKEME KARARINDA DİRENDİ

Dün Kayseri 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yeniden hakim karşısına çıkan C.A. için mahkeme verdiği kararda direndi.

Ekmek ve Gül’e konuşan dava avukatı Eylem Sarıoğlu mahkemenin direnme kararının olumlu bir karar olduğunu söyledi. D.A’nın 9 yaşından 29 yaşına kadar belirli aralıklarla sistematik olarak babasının cinsel istismarına maruz kaldığını, en son 29 yaşındayken bunu ispatlamak, yaşadığı sistematik istismara dur demek maksadıyla istismar esnasında ses kaydı alıp suç duyurusunda bulunduğunu söyleyen Sarıoğlu, “Bunun üzerine sanık olan babası hakkında dava açıldı ve sanık tutuklandı. Yerel mahkemede sanığın söz konusu suçu işlediğine kanaat getirerek 30 yıl hapis cezasına hükmetti. Bölge mahkemesi ve istinaf mahkemesi yerel mahkemenin kararını onamıştı ama Yargıtay 9. Ceza Dairesi ses kaydının yasak delil maksadında olduğuna karar vererek bir de mağdurun daha önceki aşamalarda verdiği beyanların çelişkili olduğunu ifade ederek yerel mahkemenin kararını bozdu, sanığın tahliyesine karar verdi” dedi.

‘YAŞADIKLARINI BAŞKA TÜRLÜ İSPATLAYAMAZDI’

Kayseri 1 Ağır Ceza Mahkemesi'nde kararın bozulması kararı doğrultusunda duruşma açıldığını dile getiren Sarıoğlu şöyle devam etti: “Biz de mahkemede sanığın başka türlü delil elde etmesinin mümkün olmadığını, aşamalardaki ifadelerinde temel bir çelişki olmadığını ve doktor raporuyla ruh sağlığının bozulduğuna ilişkin delil mevcut olduğunu, 9 yaşından 29 yaşına kadar sistematik olarak istismara maruz kalan bir insanın aşamalardaki ifadesini tam olarak vermesinin mümkün olmadığını beyan ettik. Yaşadıklarını başka türlü ispatlama şansını olmayacağını ileri sürdük. Soruşturma aşamasında eğer bu ses kaydıyla bir şikayette bulunmasaydı bu yargılamanın bile yapılamayacağını, o aşamada bile müştekinin soyut beyanları diyerek dosyanın kapatılacağını, davanın açılabilmesinin tek koşulunun bu ses kaydı olduğunu söyledik ve mahkemede direnme karar verdi. Çok yerinde bir karar oldu bu çünkü başka bir davada başka insanlar ses kaydını delil olarak kullanamayacaksa mağdur olduğu suçu, haksızlığı nasıl ispatlayacak, nasıl sesini çıkartacak? Bu bakımından da bu delilin her koşulda yok sayılması, yasak sayılması aslında başka mağduriyetleri de sebebiyet verecektir, bunu anlattık mahkemede, verilen bu kararın çok önemli olduğunu belirttik. Mahkeme direnme kararı verdi ama sanığın tutuklanmasına karar vermedi. Bu hususta da itirazlarımız devam edecek, tutuklanması yönünde de talepte bulunacağız. Ancak Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin vermiş olduğu hukuka aykırı karara karşı direnilmiş olmasını şu an çok kıymetli ve anlamlı buluyoruz. Dosya bu anlamda bu karardan sonra yine Yargıtay’a gidecek tekrar oradaki karara bekliyoruz.

Kayseri’de öz kızı 6 yaşındaki Z.Y.’ye cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla tutuklu yargılanan baba F.Y. (35), 20 yıl hapse çarptırıldı. Karar duruşmasında şikayetinden vazgeçen anne K.Y. sinir krizi geçirirken anne K.Y.’yi, adliyede bulunan kadın polis memurları ile jandarma memurları sanıktan güçlükle ayırarak, adliye dışına çıkardı.

Kayseri'nin Melikgazi ilçesinde geçen yıl 6 yaşındaki Z.Y., banyo yaptığı sırada babası F.Y.’nin kendisini izlediğini ve başka bir tarihte de vücuduna dokunduğunu annesi K.Y.’ye anlattı. Annenin şikayeti üzerine gözaltına alınan F.Y. tutuklandı, hakkında ‘cinsel istismar’ suçundan dava açıldı.

ANNE, ŞİKAYETİNDEN VAZGEÇTİ

Kayseri 5’inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın karar duruşmasında sanık F.Y., mağdur kız çocuğu F.Y. ve şikayetçi annesi K.Y. ile avukatları hazır bulundu. Anne K.Y., karar duruşmasında şikayetinden vazgeçtiğini belirterek, “Kesinlikle yapmadı. Şikayetçi değilim” dedi.

Sanık F.Y. ise, “Kesinlikle suçsuzum. Eğer, suçlu olsam bir önceki duruşmada kızım beni mahkemede görür görmez sarılır mı? Cezaevine görüşüme gelir mi? Benden uzaklaşırdı. Annesinin kıskançlığı ve iftiraları sonrası bu suçlama başıma geldi. Ben bir babayım. Bir baba öz kızına bunu nasıl yapabilir? Suçsuzum. Beraatimi istiyorum” dedi.

BABA, 20 YIL HAPİS CEZASINA ÇARPTIRILDI

Mahkeme heyeti, sanık F.Y.’yi, ‘sarkıntılık düzeyini aşmak suretiyle cinsel istismar’ suçundan 20 yıl hapis cezasına çarptırarak, tutukluluk halinin devamına hükmetti. Karar sonrası şikayetini geri çeken K.Y. sinir krizi geçirdi.

Mahkeme salonunda ağlayarak bağıran ve eşine sarılarak, bir süre bırakmayan K.Y. “Özür dilerim F., ‘Hayır, yapmadı. Allah belamı versin böyle bir şey yapmadı. Ne olur bırakın” dedi. K.Y.’yi, adliyede bulunan kadın polis memurları ile jandarmalar sanık F.Y.’den güçlükle ayırarak, adliye dışına çıkardı.

Haber: Şeref Kahraman / Kayseri’de 11 yaşındaki öz kızına nitelikli cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla tutuklu yargılanan 36 yaşındaki baba ilk kez hakim karşısına çıktı. Pedagog eşliğinde ifade veren 11 yaşındaki mağdur A.B.’nin anlattıkları kan dondurdu. Mağdur A.B.’nin öz babasının kendisine karşı işlediği cinsel istismarı anlatırken izleyiciler adeta buz kesti.

Kayseri 3. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada tutuklu sanık İ.D.B.(36), mağdur sanığın öz kızı A.B.(11), kızın şikayetçi annesi H.B.(28) ve avukatlar hazır bulundu.

“SADECE BİR KEZ YANINDA YATTIM”

36 yaşındaki Tutuklu sanık İ.D.B. mahkemede üzerine atılı suçlamaları kabul etmeyerek, “2 çocuğum var, ilkokul mezunuyum, bina temizlikleri yaparım. Emniyet’teki kamera kayıtlarına bakılsın, orada çok dayak yedim, sürekli kafama vurdular, ifademi okutmadılar, ben ‘yok’ dedim, onlar ‘var’ yazmışlar. Bir gün telefonumda facebook açık kaldığı için gönül ilişkim olan H.P. isimli kadın ile videolarımı kızım izlemiş, annesine anlattı, annesi H.B. ile bu yüzden ayrıldık. yılı Ağustos ayında kızım hasta olduğu için bir kez yanında yattım, uyuduğumda elim poposuna gelmiş, kızım da ‘baba elini çeker misin?’ dedi, çektim. Öyle iddianamede ‘kızıma annesi zannettim, o yüzden yanına yattım’ gibi ifadeler doğru değildir. Kızım bazen bana ‘dudaktan öpüşme nasıl olur?’ diye sorardı, ben de kızıma kızardım, böyle şeyleri annesine sormasını söylerdim. Televizyon izlerken kızım sağ dizime yatardı, onun dışında hiçbir şey doğru değildir” diye konuştu.

ANNE İLE BABA SALON DIŞINA ÇIKARILDI

Pedagog mağdur kızın ifadesi öncesi anne ve babanın duruşma salonu dışına çıkarılmasını talep etti. Mahkeme bu talebi kabul ederek, şikayetçi anne ile sanık babayı salon dışına çıkardı.

KIZIN ANLATTIKLARI KAN DONDURDU

Pedagog eşliğinde ifade veren 11 yaşındaki mağdur A.B.’nin anlattıkları kan dondurdu. Mağdur A.B.’nin öz babasının kendisine karşı işlediği cinsel istismarı anlatırken izleyiciler adeta buz kesti. Annesinin uykusu ağır olduğu için babası İ.D.B.’nin sürekli yanına yattığını anlatan mağdur A.B., ifadesinde şunları söyledi: “ yılı Kurban Bayramı sonrası bunları yapmaya başladı. defa sürtünerek, defa nitelikli cinsel saldırı yaptı. Bir gün uyurken yanıma geldi, eli kalçamdaydı, dirsek attım, uzaklaştırmaya çalıştım. İnternetten çocuk istismarı videoları ve H.P. isimli kadın ile olan videoları izletiyordu. Odadaki süs eşyalarını da annemin kamera koyacağını düşünerek ters çevirirdi. Babam, ‘bunları sadece karı kocalar yapar, şimdi sadece sana ben yapıyorum, evlenince kocan yapacak’ derdi. Olaydan 3 ay sonra anneme sadece kalçama dokunduğunu anlattım. Annem ağlamıştı, babama sordu. O da uykusunun ağır olduğunu, annem zannettiğini söylemişti. Yalnız kalınca bana ‘sana çok kırıldım’ demişti. Daha önceleri tehdit ettiği için şikayet edemedim. ‘Anneni öldürürüm bana kalırsın, daha çok yaparım’ diyordu. Bir gün bana ve o H.B. isimli kadına birkaç kez hap vermişti ama ben içmedim.”

ANNE AĞLAMAKTAN KONUŞAMADI

Şikayetçi anne H.B. ise “Kızımın dilinde, ağzında mantar hastalığı çıktı, sürekli enfeksiyon kapıyordu. Doktora gittik, kızım da anlatınca babasının bir çok kez pislikleri yaptığı için olmuş. Kızıma ağrın geçer diye haplar veriyormuş. Kızım kilitli poşetler şeklinde haplar görmüş. Şikayetçiyim” diyerek ağlamaya başladı. Mağdur kızın avukatı Ali Fidan ise “Söyleyemediğimiz, konuşamadığımız utandığımız olaylar var, sanığın en üst sınırdan cezalandırılmasını talep ediyoruz” dedi.

Duruşma savcısı sanık İ.D.B.’nin öz kızına karşı ‘nitelikli cinsel istismar’ suçundan cezalandırılmasını talep etti.

Mahkeme heyeti sanığın dinlenilmesinin istediği tanıklar olduğu için süre istemesi üzerine duruşmayı Haziran ayına erteleyerek, sanık İ.D.B.’nin tutukluluk halinin devamına karar verdi.