Ayasofya'nın üst katından Sultan Ahmet Camii'nin görünümü
Köşe kubbelerin üstündeki küçük kulelerin eklenmesi dışında, geniş ön avlunun cephesi Süleymaniye Camii'nin cephesiyle aynı tarzda yapılmıştır. Avlu neredeyse caminin kendisi kadar geniştir ve kesintisiz bir kemeraltıyla çevrilmiştir. Her iki tarafında abdesthaneler vardır. Ortadaki büyük altıgen fıskiye avlunun boyutları göz önüne alındığında küçük kalır. Avluya doğru açılan dar anıtsal geçit kemeraltından mimari olarak farklı durur. Yarım kubbesi kendinden daha küçük çıkıntılı bir kubbe ile taçlandırılmış ve ince sarkıt bir yapıya sahiptir.
İç[değiştir
Sultanahmet Camii Nerede, Nasıl Gidilir? Sultanahmet Camii Tarihi Ve &#;zellikleri
Mimar Sinan’dan sonra böyle bir eseri ortaya çıkarabileceğine inanılan tek kişi yine Mimar Sinan’ın öğrencilerinden arasında yer alan Mimar Sedefkâr Mehmet Ağa‘dır. Sultan Ahmet camiisinin mimarlığını da o üstlenmiştir.
Sultan Ahmet Camii Nerede?
Sultan Ahmet Camii tam olarak Dikilitaş’ın hemen yanında ve Ayasofya Müzesi’nin karşısında bulunur. Tarihi Yarımada üzerinde ve Fatih semtinde bulunan bu camii At Meydanı’nda (Sultan Ahmet Meydanı) yer alır.
Sultanahmet Camii'ye Nasıl Gidilir?
Camiye Eminönü’nde ulaşmak istiyorsanız yürüyerek dakika içinde Eminönü Meydanı’ndan camiye kolaylıkla ulaşabilirsiniz. Aynı zamanda camiye Galata ya da İstiklal tarafından ulaşmaya çalışıyorsanız da, Karaköy tramvay durağını tercih ederek Sultan Ahmet durağına rahatlıkla ulaşabilirsiniz. Camiye ulaşmak için ilk olarak Eminönü’ne daha sonra Sultan Ahmet Meydanı’na gelmeniz gerekiyor.
Camiye ulaşım için Kabataş - Bağcılar tramvay hattını tercih edebilir ve Sultan Ahmet durağında inerek camiye kolaca ulaşabilirsiniz. Eğer camiye Anadolu Yakası üzerinden ulaşmaya çalışıyorsanız ilk olarak vapurlar ile Eminönü İskelesine gelmeniz gerekiyor.
Buradan da ister tramvaylara binerek 2 durak sonraki Sultan Ahmet’e ulaşabilir isterseniz de yaklaşık olarak dakika kadar yürüyerek camiye ulaşabilirsiniz. Sultan Ahmet istikametine giden tek toplu taşıma aracı tramvaylardır. Aynı zamanda gün içinde akşam saatlerine kadar da Sultan Ahmet araç trafiğine tamamen kapalıdır.
Sultan Ahmet Camii Tarihi ve Özellikleri
Cami külliyesi ile birlikte düşünüldüğü zaman Türkiye’nin en büyük kompleks yapılarından birisi Sultan Ahmet Camiisi'dir. Ama külliye günümüze kadar tam olarak ulaşamamıştır. yılında Ayasofya’nın cami vasfını yitirerek müze haline getirilmesi sonucunda İstanbul’un hatta Türkiye’nin de ana camisi olma özelliğini kazanmıştır. Günümüzde ise, hem ibadet etmek için, hem de gezip görmek için gün içinde on binlerce yerli ve yabancı turiste ev sahipliği yapıyor. Sultan Ahmet Camisi, Osmanlı Padişahı I. Ahmed tarafından yaptırıldı. Bu camiinin yapımına ise, yılında başlandı ve yaklaşık olarak 7 yıl süren yoğun çalışmaların ardından yılında camii tamamlandı.
Sultan Ahmet Camii'si UNESCO Dünya mirasları listesinde yer alan çok özel bir camidir. yılında UNESCO tarafından koruma altına alınan ve Dünya mirasları listesine eklenen Sultan Ahmet Camii İstanbul'un en büyük camileri arasında yer alır. Cami avlusunda sadece ibadethane değil, darişşüfa, hamam, türbe gibi yerler de bulunur. Yapılış mimarisi sayesinde ise, Sultan Ahmet Camii en önemli eserler arasında yer alır. Aynı zamanda camide kullanılan süslemeler de camiyi diğer ibadethanelerden farklı kılıyor.
Sultan Ahmet Camii Bilinmeyen Özellikleri
Sultan Ahmet Cami’nin temeli atılırken padişah kaftanına toprak doldurarak temele toprak taşımıştır. Aynı şekilde dönemin önde gelen din ve devlet adamları da temel atma törenine katılarak ve dualar etmiştir.
Sultan Ahmet Camisi yapısı itibarı ile en aydınlık mabetler arasında yer alıyor. İçinde yer alan İznik çinileri nedeni ile de Avrupalılar tarafından Mavi Cami (Blue Mosque) ismi ile de bilinir.
6 minaresi olan tek selatin camisidir
Bir rivayete göre ise, minareleri altından yaptırılmak istenmiştir. Ama buna bütçe yetmediği için Sedefkar Mehmet Ağa aldığı bu emri güya yanlış anlar ve bunun sonucunda ise, ‘altın’ yerine ”altı” minare yapar
Caminin 6 minareli bir yapıya sahip olması, Kabe’nin de 6 minareye sahip olması nedeni ile büyük tepkilere yol açmıştır. Padişah tepkilere kendisi de hak vermiş olacak ki, bu sorunu çözmek için Kabe’ye 7. minareyi ekledikten sonra caminin minarelerini tamamlamıştır.
Camide tam olarak pencere bulunuyor ve bu pencerelerle aydınlatılıyor. Kubbe yüksekliği yaklaşık olarak 43 metre olan bu camide kubbe çapı ise, tam 23,5 metredir.
Cami girişinde ise, demir bir kordon bulunuyor. Padişah camiye girdiği zaman atı üzerinde eğilerek camiye girmek zorunda kalıyor. Bu sayede de Allah’ın evine giren padişah da olsan eğilerek girmelisin mesajı verilmeyi amaçlamıştır.
Bu camii ilk yapıldığı zamanki ismi Yeni Cami’dir. Eminönü’nde yapılan Yeni Cami’den sonra ise ismi Sultan Ahmet olarak değiştirilmiştir.
Caminin yapımında I. Ahmed’in ilk temel atılırken kullandığı kazma günümüzde ise, Topkapı Sarayı’nda saklanıyor.
Medeniyetlerin başlangıç noktası olarak kabul edilen İstanbul’un en önemli meydanlarından biridir Sultanahmet. Yüzyıllara meydan okuyarak günümüze kadar ulaşmayı başaran Ayasofya, meydana adını veren Sultan Ahmet Camii, Türk ve İslam Eserleri Müzesi, Arasta Çarşısı, Yerebatan Sarnıcı ve Binbirdirek Sarnıcı bu meydanda bulunmaktadır. Sultanahmet Meydanı, Örme Dikilitaş, Milyon Taşı, Mısır’dan getirilen Obelisk, Delfi’deki Apollon tapınağından getirtilen Yılanlı Sütun ile Alman Çeşmesi’ne de ev sahipliği yapmaktadır. İstanbul’un en önemli turistik merkezi olarak kabul edilen Sultanahmet Meydanı, Roma ve Bizans dönemlerinde Hipodrom olarak adlandırılıyordu. Roma İmparatoru Septimius Severus’un 2’nci yüzyıl sonlarında inşa ettirdiği Hipodrom, Büyük Konstantin tarafından devasa ölçülerde genişletilir. Bazı tarihçilere göre 30, bazılarına göre 60 bin seyirci kapasitesine sahiptir. Hipodrom; toplantı, eğlence, heyecan ve spor merkezi olarak 10’uncu yüzyıla kadar şehirdeki önemini sürdürür. Şehirdeki önemli yapılar ve abideler de Hipodrom’un çevresinde inşa edilir. “Büyük Saray” diye bilinen İmparatorluk Sarayı, Hipodrom’un yanından başlar, deniz kenarına kadar uzanırdı. Hamamlar, mabetler, dini, kültürel, sosyal ve idari merkezler bu civara yerleştirilmişti. Hipodromda, günümüze ulaşan 3 abide vardır; Örme Dikilitaş, Mısır’dan getirilen Obelisk ve Delfi&#;deki Apollon Tapınağı’ndan getirtilen Yılanlı Sütun. Sultanahmet Meydanı, Osmanlı döneminde ise At Meydanı olarak adlandırılıyordu. Yeniçeri isyanları bu bölgede gerçekleşir, kırk gün kırk gece süren şehzade sünnet düğünleri ve şenlikler burada yapılırdı. Tarihi meydana ismini veren Sultan Ahmet Camii, Sultan I. Ahmet tarafından, Mimar Sinan’ın öğrencisi Mimar Sedefkâr Mehmet Ağa’ya yılları arasında yaptırılmıştır. İstanbul siluetinin en önemli enstrümanlarından biri olan Sultan Ahmet Camii, 6 minareli olarak inşa edilen ilk camidir. İç mekânını süsleyen 20 bini aşan şahane İznik Çinileri nedeniyle batılılar tarafından “Mavi Cami” (Blue Mosque) olarak adlandırılır. Ayasofya’nın yılında müzeye dönüştürülmesi ile İstanbul’un ana camii olan Sultanahmet, yılında İstanbul Tarihi Alanları (Zones historiques d&#;Istanbul) adıyla UNESCO Dünya Mirasları Listesi’ne eklenen alanın bir parçasıdır. Sultanahmet Camii’nin karşısında yer alan İbrahim Paşa Sarayı, 16’ncı yüzyılın zengin ve tipik özel sarayların günümüze ulaşan tek örneğidir. Kanuni Sultan Süleyman’ın sadrazamı olan İbrahim Paşa’nın ikamet ettiği saray, günümüzde Türk ve İslam Eserleri Müzesi olarak ziyaretçilerini ağırlamaya devam etmektedir. Tarihi meydanın hemen yanında Yerebatan Sarnıcı ve Binbirdirek Sarnıcı bulunmaktadır. Alman İmparatoru II. Wilhelm’in, Sultan II. Abdülhamid’e hediyesi olan Alman Çeşmesi de bu meydandadır.