Günlük hayatta karşılaşılabilen çeşitli etkenler veya bazı sağlık sorunları, vücut bütünlüğünün bozulmasına ve dolayısıyla kanama problemlerine yol açabilir. Kanamanın şiddeti ve geliştiği bölgeye bağlı olarak hayatı tehdit edici durumlar ortaya çıkabileceği gibi, basit yaralanmaları takiben kısa sürede duran ve iyileşme safhasına giren ufak çaplı kanamalar da görülebilir. Sağlık anlamında önemli bir problem teşkil etmeyen bu kanama türlerinden biri kılcal damar kanamalarıdır.
Kılcal damarlar; kalpten çıkan ve akciğerler tarafından oksijen verilen kanı vücuda pompalayan atardamarlar ile dokularda kullanılan kanı tekrar kalbe geri gönderen toplardamarlar arasında kalan, dokulardaki oksijen-besin alışverişinin gerçekleştiği küçük çaplı damarlardır. Kılcal damarlar mikroskobik boyutlarda genişliğe sahiptir. Bu nedenle, kılcal damarlarda gerçekleşen yaralanmalarda ortaya çıkan kanama küçük boyutlu olur.
Kılcal damar kanamaları, kanama türleri arasında en sık görülen tip olup sıklıkla ciltten sızıntı şeklinde kendisini gösterir. Kanama oldukça yavaş ve az miktardadır, kanamaya yatkınlık oluşturan sebeplerin yokluğunda kendiliğinden kısa sürede durma eğilimindedir. Ancak yaralanmayla birlikte gerçekleşen kılcal damar kanamalarında, doku bütünlüğünün tam bozulmaması sebebiyle kan cilt yüzeyine ulaşamayıp cilt altına sızarsa cilt üzerinde morluk oluşabilir.
Kılcal damar kanamaları genellikle cilt yüzeyine yakın ve küçük çaplı damarların fiziksel travmalar sonucu zarar görmesiyle ortaya çıkar. Buna ek olarak, bazı kanamaya yatkınlık oluşturan hastalıkların seyrinde, günlük hareketler esnasında kılcal damarlar kısmi zarar görebilir ve cilt altında ufak çaplı kanamalar görülebilir. Peteşi veya purpura olarak da bilinen bu kanamalarda basmakla solmayan, çok sayıda, ufak çaplı kanama öbekleri görülür. Özellikle kanın pıhtılaşmasında önemli görevi olan trombosit (kan pulcukları) sayısının çok düşmesi sonucu bu tarz kılcal damar kanamaları görülebilir.
Kılcal damar kanamaları genellikle az miktarda olup hayati tehlike oluşturmadığı için özel bir tedavi uygulaması gerektirmez. Yara bölgesinin bol su ve sabunla yıkanarak temizlenmesinin ardından, kompresyon uygulama yoluyla kanama kolaylıkla durdurulabilir. Kılcal damar kanamaları küçük çaplı yaralanmalarda görüldüğünden iyileşme süreci göreceli olarak hızlıdır.
Bunun yanında, kanamaya yatkınlık oluşturan sağlık sorunlarına sahip hastalarda, kanamanın durdurulması adına daha uzun süreli kompresyon uygulanması ve gazlı bezlerle pansuman yapılması, kanamanın etkili şekilde durdurulmasına yardımcı olur. Cilt altında oluşan morluklarda ise yaralanma bölgesinin korunması ile takip edilmesi yeterlidir. Zaman içinde morluk, kanın metabolize olması ile çözülerek kaybolur.
Damar yumağı olarak bilinen arteriovenöz malformasyon (AVM) hastalığı damar hastalıklarından biridir. Akciğerlerde temizlenen kan, kalpten atardamarlarla içindeki oksijeni ve besini hücrelere kılcal damarlar aracılığıyla iletir. Hücrelerdeki atıkları ise toplardamarlara yine kılcal damarlar vasıtasıyla iletir. Yani atardamarlar ile toplardamarları bu kılcal damar ağı birbirine bağlar. Hücrelerin beslenmesi ve atıkların uzaklaştırılması bu yapı sayesinde mümkündür. AVM hastalığı, iç organların atardamarlar ile toplardamarlar arasında, bilinmeyen bir nedenden ötürü kılcal damar ağı gelişemediğinde, atardamarların ve toplardamarların direkt bağlantılı hale gelmesiyle oluşan lezyonlardır. Damar yumağı olarak tanımlanan bu lezyonlar, vücudun herhangi bir yerinde oluşabilir ve tüm vücudu etkilemez. Sinir sisteminde (beyin ve omurilik) olabilir.
Arteriovenöz malformasyonlar anne karnında oluşabildiği gibi erişkinlikte de gelişebilir. Kalıtsal değildir ve bu hastalığın nedeni tam olarak bilinmez. Arteriovenöz malformasyonlar kanamış olup olmamasına veya beyindeki yerleşim yerine göre gruplandırılabildiği gibi, büyüklüğü ve yerleşim yeri ile birlikte toplardamar ağının yapısına göre de sınıflandırılabilirler.
Sinir sistemi AVM’lerinin çoğu belirti vermez. Başka bir nedenle MR veya bilgisayarlı tomografi çekildiğinde tesadüfen tespit edilir. Belirti vermeye başladığında kişiden kişiye oldukça farklı şikayetler gelişir. Beyindeki kan akımını etkileyen lezyonlar olduğu için baş ağrısı gibi yaygın şikayetlere neden olabilecekleri gibi yerleşim yeri ve etkilediği beyin bölgesine bağlı olarak bulgular (vücudun bir tarafında kuvvetsizlik, uyuşma, dengesizlik, konuşma bozukluğu, bunama, çocuklarda zeka geriliği vb) ya da epileptik (sara) nöbet oluşturabilirler. Omurilik AVM’leri ise sırt ve bel ağrısı, bacaklarda uyuşma, kuvvetsizlik, idrar kaçırma ve ani kanama durumunda felce neden olabilir.
Genellikle AVM’ler zamanla büyüme eğilimindedir, damar dayanıklılığı ve yapısı oldukça zayıftır ve kan bu yumağın içinde çok hızlı yol alır. Bu sebeple AVM’ler yeterli oksijen iletmeyip sinir dokusunun beslenmesini bozarak, kanayıp ya da büyüyüp dokulara baskı yaparak şikayet yaratırlar.
Arteriovenöz malformasyonlarda yer alan damarların yapısı diğer damar yapısına göre bozuk, içinden geçen kan hacmi fazla ve kan akım hızı yüksek olduğu için her AVM hastasının kanama geçirme riski vardır. Araştırmalar her yıl AVM’lerin yüzde ’ ünde kanama meydana geldiğini ortaya koymuştur. Kimi kişilerde fark edilmeden çok az kanama olabileceği gibi kimi hastada ölüme neden olacak kadar çok miktarda kanama olabilir.
AVM tanısı beyin ya da omuriliğe yönelik MR görüntülemeyle yapılır. Ardından tedaviyi planlamak için anjiyografi yapılır ve detaylar belirlenir.
Arteriovenöz malformasyonların öncelikli tedavisi cerrahidir. Damar yumağının tamamı çıkarılarak beyin kan akım dinamiğinin normale getirilmesi amaçlanır. Bir diğer tedavi seçeneği ise Gamma Knife yöntemidir. Cerrahi tedavi için yüksek riskli görülen lezyonlarda kullanılır. Bu tedavi uygulandıktan ortalama 2 sene sonra yumak damarlar kapanır. Endovasküler embolizasyon (anjiyo ile girip yumağı kapatma) ise cerrahi tedavi öncesi yardımcı olabilecek bir yöntemdir. Çünkü yumak tam kapatılamadığı zaman kanama riski artar.
Yumağın tamamen çıkarılması riskleri ortadan kaldırır. Ancak birden fazla yumak varlığı, yumağın büyüklüğü, beyinde kritik bölgelere yerleşmiş olması, yumakta beynin derinlerine giden toplardamarların varlığı çıkarma zorluğunu oluşturan etkenlerdir. Kalıcı hasar bu parametrelere bağlıdır.
AVM hastalığı tedavi edilmediğinde oluşturacağı beyin kanaması nedeniyle ileri derecede hayati risk oluşturur. Bu nedenle tanının konulmasından itibaren en kısa sürede tedavisi yapılmalıdır.
*Bu içeriğin geliştirilmesinde Tıbbi Direktörlük katkı sağlamıştır.
*Web sitemizdeki bilgiler kişileri tanı ve tedaviye yönlendirme amacı taşımaz. Tanı ve tedaviye yönelik tüm işlemlerinizi doktorunuza danışmadan uygulamayınız. İçeriklerde Acıbadem Sağlık Grubu'nun tedavi edici sağlık hizmetlerine yönelik bilgiler yer almamaktadır.
Anevrizmalar:
Halk arasında damarın balonlaşması olarak bilinir. Beyin damarlarının anevrizmaları genel olarak temiz kan taşıyan damarlara (arter) ait genişlemelerdir. Anevrizmalar aort damarı gibi çok geniş damarlarda oluşabildiği gibi, küçük ve orta boy damarlarda da teşekkül edebilir.
Anevrizmalar iki tiptir. Balonlaşma tomurcuklanma şeklinde olabildiği gibi burada konusu edilmeyecek olan damarın bir bütün olarak genişlemesi ve bu genişleyen yerde damar duvarının zayıflaması şeklinde de olabilir.
Baloncuk duvarı, basınca dayanamadığı anda da patlar. Patlama ya kendiliğinden olur ya da vücudun öksürme, ıkınma, cinsel ilişki gibi aşırı efor gerektiren ve kafa içi basınç artmasına neden olan aktivasyonu ile oluşur.
Anevrizma kimlerde oluşur?
Risk Faktörleri nelerdir?
Anevrizması olan insanların büyük bir bölümünün hiçbir şikayeti yoktur. Ancak bazen migren tarzında ya da spesifik olmayan baş ağrıları olabilir. Ayrıca anevrizmanın büyük olduğu durumlarda kitle etkisi nedeniyle beyinde komşuluk yaptığı bölgelerde bulunan yapılara bası yaparak buna bağlı belirtiler görülebilir.
Anevrizmanın yırtılması ile oluşan kanama aniden ortaya çıkan çok şiddetli baş ağrısı şeklinde başlar. Hastalar bu durumu sıklıkla “başımda şimşekler çaktı” şeklinde ifade eder. Baş ağrısından sonra ense ağrısı ve sertliği, kusma, kanamanın cinsi ve ağırlığına göre bilinçte bozulma ve bazen bel ağrısı ile ortaya çıkabilir.
Anevrizma teşhisi nasıl yapılır?
Arteriyovenöz malformasyon (AVM) (Damar Yumağı)
Arteriovenöz Malformasyonlar (AVM) halk arasında damar yumağı olarak da bilinen beyin atar ve toplar damarların aralarında kılcal damarlar olmadan yumak şeklinde birleşmeleri ile oluşan bir hastalıktır. AVM’ler doğumsal patolojilerdir, yaşla birlikte büyüme, düşük akımdan orta-yüksek akıma ve yüksek basınçlı lezyonlara değişme eğilimindedir.
Ortalama %0,14 oranında ve erkeklerde biraz daha fazla görülür. Doğumsal olduklarından hayat boyu kanama riski vardır.
Ortaya çıkış şekli:
Kanamanın en sık görüldüğü yaşlar yaşlardır. %10’u ölümle sonuçlanır. Her kanama için % nörolojik bozukluk oluşturma riski vardır. Küçük AVM’ler, büyük AVM’lere nazaran daha sıklıkla kanarlar.
AVM’li hastaların %7’sinde anevrizma da olabilir ve sıklıkla besleyici arter üzerindedir.
Bilgisayarlı tomografi, MR ve Anjiografi ile tanı konur. Özellikle besleyen ve boşaltan damarları görmek için anjiografi yapılmalıdır.
Beyin Kanamaları
Kafa içi kanamaları travmaya bağlı olanlar ve travmaya bağlı olmayanlar olmak üzere iki kısımda incelebiliriz.
Travmaya Bağlı Olmayan Beyin Kanamaları
Beyin dokusu içinde travma olmaksızın beyin damarlarının çeşitli nedenlere bağlı olarak hasarı sonucu gelişen ve beyin dokusunun değişik bölgelerinde ortaya çıkan ani kanamalardır.
Anahtar bilgiler
Risk faktörleri
Bu hastalığa neden olan beyin içerisindeki bir damarın yırtılarak kanamasıdır. Bu kanama birkaç dakika ile bir saat kadar sürebilir. Bazen sızdırma şeklinde birkaç gün kadar sürebilir.
Kanamanın süresi ve şiddetine bağlı olarak; ani başlayan baş ağrısı, bayılma, nöbet geçirme, bulantı, kusma, bilinç kapanması, olmaktadır. Bu şikâyetler aniden oluşmaktadır. Ama şiddeti hastaya göre ve kanamanın beyin içindeki yerine göre değişebilmektedir. Kanama çevresinde ödem ve iskemik nekroz gecikmiş kötüleşmeye neden olabilir.
Tanısı: BT ile konur. BT hızlıdır ve kanamadan hemen sonra beyindeki kanı kolayca gösterir. Pıhtı hacmi, önem taşır . BT’de hacim ölçülebilir, ilk 2 haftada hacimde çok az değişiklik olur. MRG genellikle başlangıçta gerekli değildir. İlk birkaç saat içinde kanı iyi göstermez. Çekim esnasında şuuru kapalı hastada solunumu sağlamak güçtür. Serebral Anjiografi kanama ile ilişkileri olduğunda AVM’leri ve anevrizmaları gösterebilir. Çalışma geciktirilirse kazanım artabilir.
Trombosit, kanın doğru bir şekilde pıhtılaşmasını sağlayarak kan damarlarının bütünlüğünü korur. Trombosit sayıları aşırı şekilde düşerse ciltte kanamalar veya morluklar oluşabilir. Özellikle yaşın ilerlemesi ile beraber daha belirgin şekilde görülmektedir. Deri altı kanama eer ciddiye alınmazsa hayati risk taşıyan hastalıklara yol açabilir. Deri altı kanama neden olur, nasıl geçer? sorusunun yanıtını hazırladık. Deri altı kanama tedavisi için işte bilmeniz gerekenler…
DERİ ALTI KANAMA NEDEN OLUR?
Cilt altı kanama, bazı nedenlere bağlı olarak gelişmektedir. Bu nedenler arasında ilk sırada kanın doğru şekilde pıhtılaşmaması gelmektedir. İşte o nedenler:
DERİ ALTI KANAMA NASIL GEÇER?
Deri altı iç kanama, sebep olduğu sağlık problemlerinin yanı sıra görüntü olarak da rahatsız eden bir problem olarak tanımlanır. Deri altı kanaması için doktorlar bazı önerilerde bulunmaktadırlar. O öneriler şu şekilde:
DERİ ALTI KANAMASI TEDAVİSİ
Deri altı kanama genetik olmayan ve iyi huylu bir hastalıktır. İyi huylu hastalık olmasına rağmen kronikleşme ihtimali vardır. Kronikleştiği durumda hayat kalitesini düşürebilir ve uzun süre bu görüntü sizi rahatsız edebilir. Bu yüzden tedavi konusunda hasta ile doktor arasında ilişki sağlam olmalıdır. Bir lösemi hastalığı gibi habis bir hastalık olmadığı için olumlu sonuçlar düşünülerek tedavi olunmalıdır. Beslenme önemlidir, kişi diyet yapıyorsa bırakmalıdır. Trombosit sayısı çok düşük olan hasta hastaneye yatırılarak tedavi edilmelidir.
çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası