doğumdan sonra kasık ağrısı neden olur / Beklenen An Geldi, Doğum Başlıyor! | Yeditepe Üniversitesi Hastanesi

Doğumdan Sonra Kasık Ağrısı Neden Olur

doğumdan sonra kasık ağrısı neden olur

Doğum sonrası ağrılar için öneriler

Doğum sonrası ağrılar, hem vajinal doğumdan sonra hem de sezaryenden sonra bir süre devam edebiliyor. Hamilelik boyunca değişen vücut, lohusalıkta da bir toparlanma sürecine giriyor ve her şey yerli yerine otururken, bazen rahatsız edici hisler ortaya çıkabiliyor. Doğum, ne şekilde gerçekleşmiş olursa olsun yoğun bir deneyimdir. Yaklaşık 40 hafta boyunca rahmin içerisinde büyüyen bebek sadece karnın ve rahmin şeklini değiştirmekle kalmaz, salgılanan hamilelik hormonları nedeniyle bedenin tamamında çeşitli değişimlerin ortaya çıkmasına neden olur. Doğumda bebek rahimden ayrıldıktan sonra üreme organlarının eski haline dönmesi biraz zaman alırken, vücuttaki diğer değişimler de dengelenmeye devam eder. Hem doğumun yorucu aşamaları hem de bebek anne rahminden ayrıldıktan sonra yaşanan iyileşme süreci yüzünden, vücutta birtakım doğum sonrası ağrıları oluşabilir. Genel kas ağrıları, perine ve makat bölgesinde oluşan ağrı ve hassasiyet, baş ağrıları gibi durumlar doğum sonrasında normal kabul edilir. Ancak geçmeyen şiddetli bir ağrınız varsa, mutlaka doktorunuzla görüşmeyi ihmal etmemek gerekiyor.


Doğum süreci yorucudur. Kasılmalar sırasında hareket eder, ıkınma aşamasında ciddi efor sarf edersiniz. Normal doğum süreci sezaryenle sonlanmış olsa bile, vücuttaki bütün kasları kullandığınız bir maratondur ve sonrasında vücutta kas ağrıları görülmesi normaldir. Bundan kaçınmak için en iyi yöntem, doğumdan önceki haftalarda yoga ve pilates gibi hem esneyip hem de kaslarınızı güçlendirebileceğiniz çalışmalar yaparak doğuma hazırlanmaktır. Bu durumda lohusalık dönemini daha ağrısız geçirmeniz mümkün olabilir. Yine de vücudunuzdaki genel kas ağrıları için lohusalıkta şunları deneyebilirsiniz:


  • Sıcak duş alın: Perine bölgesindeki yaralarınız ya da sezaryen yaranız iyileşmeden uzun bir banyo yapmak iyi bir fikir değildir ve çoğu doktor da bundan kaçınmanızı söyleyecektir ama sıcak akan suyun altında bir miktar dinlenmek, kaslarınızın gevşemesine yardımcı olacaktır.

  • Masaj yaptırın: Özellikle hamilelik ve lohusa dönemleri konusunda bilgili bir uzmana yaptıracağınız masaj, kas ağrılarınızın geçmesini çok kolaylaştırır. Hem lohusalıkta kendinize biraz zaman ayırıp masaj yaptırmanız sadece fiziksel değil, zihinsel olarak da rahatlamanıza yardımcı olur.

  • Sıcak kompres yapın: Isıtılmış pirinç torbaları, sıcak su torbası ve benzeri araçlarla ağrıyan bölgelerinize sıcak kompres yaparak dinlenin.

  • İlaç almaktan çekinmeyin: Emziriyorken kullanabileceğiniz ağrı kesiciler için doktorunuza danışın ve gerektiğinde ağrı kesici alın.



Doğumdan sonra kalça, vajina ve vulva, perine bölgesi ve makatta hassasiyet oluşması da tamamen normal kabul edilir. Perine bölgesi, yani vajina çıkışından makata kadar olan bölge, vajinal doğumdan doğrudan etkilenir. Bebek çıkarken buradaki ince deriyi esnetir. Bazen bu bölgede yırtıklar oluşabilir, bazen de doktor veya ebe gerekli gördüğü için bölgeye kesi (epizyotomi) uygulayabilir. Bu durumda perineye dikiş atılması gerekir ve buradaki yaralar iyileşene kadar lohusalık döneminde perinede hassasiyet hissedilir. Herhangi bir dikiş yapılmamış olsa bile, perine bölgesi esneyip açıldığı için doğumdan sonra hassas hissettirebilir. Makat bölgesinde ise hemeroide bağlı sorunlar gelişebilir. Hamilelikte hemoroid (basur) sorunu yaşadıysanız, doğumdan sonra bu bölgede daha hassas hissetmeniz normaldir. Perine ve makattaki rahatsızlıklar için lohusalıkta uygulanabilecek en iyi yöntem, oturma banyolarıdır. Papatya, aynısefa, karakafes ot gibi bitkilerle hazırlanan rahatlatıcı oturma banyoları hem acı ve ağrı hissinin azalmasına yardımcı olur, hem de bölgedeki yaraların iyileşmesini hızlandırır.


Oturma banyoları dışında buhar banyoları, sıcak veya soğuk kompresler, otururken ortası boş simit yastıklar kullanmak da alt tarafta hissettiğiniz ağrıları hafifletmeye yardımcı olacaktır.


Doğumdan sonra hormon seviyelerinin değişmesi, yoğun deneyimin ardından hissedilen gerginlik veya epidural/spinal anestezinin yan etkisi olarak gelişen baş ağrıları, doğum sonrasında oldukça can sıkıcı olabilir. Baş ağrısına karşı yapılabilecek en iyi ve en doğal şey, sakince uzanıp gevşeme egzersizleri yapmak ve bolca su tüketmektir. Sırt üstü yatıp yavaş ve derin nefesler alarak yapılan gevşeme egzersizleri, kaslarınızı serbest bırakmanızı sağlayarak gereksiz gerginliklere bağlı ağrıları giderir. Yeterince su içmek de kan dolaşımınızı hızlandırarak başınızdaki basınç hissi veren ağrıları azaltmayı kolaylaştırır. Bazı durumlarda anesteziye bağlı gelişen baş ağrıları için kafeinli içeceklerin iyi geldiği biliniyor. Doğumdan sonra çok fazla olmamak koşuluyla günde bir-iki bardak çay veya kahve tüketmek de baş ağrılarını gidermede etkili olabilir.




Kasık Ağrısı (Pelvik Ağrı)

Jinekolojide hastaların, en sık doktora gitme şikayetlerinden biri de kasık ağrısıdır.( pelvik ağrı ) Ağrı bir hastalık değil bir belirtidir. Hem kötü hem de iyi olarak değerlendirilir. Doku ve organlardaki mevcut hastalığın erken belirtisi olarak düşünülürse, erken teşhis ve tedavi açısından faydalı, ancak ağrılar sürekli olduğu zaman bu niteliğini kaybederek acı veren bir durum haline gelir.

Pelvik ağrıları 3 ana grupta toplamak mümkündür:

1-Akut Ağrılar (ani başlayan ağrılar)

2-Kronik ağrılar (3 aydan daha uzun süre mevcuttur)

3-Periyodik ağrılar

kasık ağrısı

1-Akut Ağrılar (ani başlayan ağrılar)

Akut ağrılar, birden ortaya çıkan, aşırı rahatsızlık veren ve çok kere de acil cerrahi müdahale gerektiren durumlarda görülür.

Akut karın ağrısı sebepleri:

  • Dış gebelik
  • Torsiyone over kisti ( yumurtalık kistinin kendi etrafında dönmesi)
  • İntermenstruel sendrom (İki adet arasında meydana gelen ağrı)
  • Akut salpenjit (Tüplerin iltihabı )
  • Akut apandisit
  • Ürüner sisteme ait taş ağrıları

Dış Gebelik

Dış gebelik; gebelik materyalinin rahim dışında bir yerde yerleşmesi sonucu meydana gelen durumdur.

Dış gebelik bozulduğu zaman ani ağrı meydana gelmektedir. Genelde dış gebeliğin olduğu tarafta tarif edilirse de hemen her zaman karnın alt bölgesinde yaygın olarak hissedilir. Genelde seksüel ilişkiden sonra ortaya çıkması ve bıçak saplanır gibi bir özellik göstermesi tipiktir. Karın içinde toplanan serbest kanın diyaframı uyarması sonucu sağ omuza vuran ağrı görülür.

Tedavi

Cerrahi veya ilaçla olmak üzere ikiye ayrılır. Dış gebelik bölümünde anlatılmıştır.

Torsiyone Over Kisti

Özellikle 5 cm den büyük yumurtalık kistlerinin kendi etrafında dönmesi ( torsiyone olması ) sonucu kistin bulunduğu karın alt bölgesinde ani ve çok şiddetli bir ağrı ortaya çıkar.

Yaygın olarak tarif edilirse de, genelde torsiyone olan tarafta daha şiddetli hissedilir. Bu ani ağrının çıkmasından günler hatta haftalar önce o tarafta hafiften şiddetliye doğru giden bir huzursuzluk ve ağrı hissi mevcuttur. Ağrı ile beraber bulantı, kusma, hatta hafif ateş olaya eşlik edebilir.

Tedavi

Tedavisi cerrahidir. Yumurtalığın durumuna göre ya sadece kist çıkarılır, ya da kistle birlikte yumurtalık ta çıkarılır. Tüplerde hasar varsa korunmasına gerek yoktur, çıkarılmalıdır.

İntermenstruel Sendrom

İki adet dönemi arasında, yumurtlama zamanında, kasık ağrısı ve bazen hafif bir vajinal kanamanın birlikte olması haline denir. Adet döngüsü 28 gün olana kadınlarda 13-15 günler arasında meydana gelmektedir. Genelde 30 yaş civarında daha fazla görülmektedir.

Yumurtlama ile beraber kanda östrojenlerin ani olarak ve fazlaca düşmesi sonucu oluşur. Sendromun ağrı ve kanama olmak üzere iki belirtisi vardır.

Ağrı, genelde adetin 15. günü ortaya çıksa da, 13. ve 14. günlerde de görülebilir. Karnın alt bölgesinde orta hatta, bazen de tek taraflı olarak hissedilir. Ağrının süresi birkaç saat kadardır. Fakat 24-48 saate kadar uzadığı da görülmüştür. Ağrının makata ve idrar torbasına yayılma özelliği vardır.Çok kere akut apandisit ve dış gebelik ile karışabilir.En çok karıştığı da dış gebeliktir.Hatta dış gebelik tanısı ile ameliyata alınan vakalar vardır.

Ağrının nedeninin, yumurtlama sırasında yumurtalıktan karın içine dökülen az miktardaki kan olduğu düşünülmektedir.

İntermenstruel sendromun ikinci belirtisi vajinal kanamadır. Kanama ağrıdan sonra ortaya çıkmaktadır. Aslında burada bahsedilen kanama çok az olmaktadır. Hastanın çamaşırını lekeleyen birkaç damla kırmızı veya kahverengi, çamur gibi bir kanama şeklindedir.nadiren kanama artabilir hatta adet gününe kadar sürebilir. TEDAVİ:

24- 48 saat arasında hastanın şikayetleri geldiği gibi kaybolur. Ağrı çok fazla ise ağrı kesiciler kullanılabilinir. Birkaç ay üst üste tekrarladıysa 3-6 ay süre ile doğum kontrol hapı verilmesi gerekli tedaviyi sağlar.

Akut Salpenjit

Tüplerin tek veya çift taraflı iltihabıdır. Ağrı genelde tek taraflı başlar ve iki taraflı olur. Kasık bölgesine yerleşen ağrı, bele, uyluğun iç- ön yüzüne ve özellikle makata yayılır. Beraberinde idrar problemleri, ishal ve kabızlık gibi barsak şikayetleri vardır.

En önemlisi bu tablo oluşmadan birkaç gün önce düşük, doğum, kürtaj, spiral takımı, biopsi, HSG çekimi gibi bir girişim mutlaka vardır.39-40 dereceye varan ateş, lökosit sayısında ve sedimantasyonda artış tespit edilir.

Tedavi

Tedavide, dinlenme ile birlikte antibiyotik ve ağrı kesiciler uygulanır.

Akut Apandist

Özellikle erken dönemde jinekolojik problemlerle karışabilir ve yanılma olasılığı çok yüksektir. Akut apandisitte ağrı, göbek üstü ve göbek çevresinden başlar. zaman geçtikçe sağ kasığa yerleşir. Sağ kasık hassas ve ağrılıdır. Beraberinde bulantı-kusma vardır. Ağrının başlamasından birkaç gün öncesinden itibaren iştahsızlık oldukça anlamlıdır. Dış gebelik ve intermenstruel sendromla çok karışır.

Tedavi

Acil cerrahi girişim yapılmalıdır.

Üriner Sİsteme Ait Taş Ağrıları

İdrar yollarında ki taş ve taş düşürme durumları sırasında çok şiddetli ağrılar meydana gelir. Bu ağrılar belde, sırtta kaburga altında ve kasıkta hissedilir. Genital organlara yayılma özelliği vardır. Ağrı ani başlar,3- 5 dakika içinde çok şiddetlenir. Ağrı ile birlikte terleme, bulantı, kusma, kalp atım hızında yavaşlık mevcut olabilir.

Tedavi

Tedavi ürologlar tarafından yapılır.

2-Kronik ağrılar (3 aydan daha uzun süre mevcuttur)

Kronik ağrılar, genital organların tam iyileşmemiş enfeksiyonları sonucu; ya da geriye dönük rahim, rahim sarkması gibi rahmin durum değişikliklerine bağlı olarak ortaya çıkabilir. Daha önce geçirilmiş pelvik enfeksiyonlar (PID) veya ameliyatlar sonucu meydana gelen yapışıklıklar da kronik ağrıya neden olabilir.Bu ağrıya neden olan durumların tamamı aynı zamanda disparoniye ( ağrılı cinsel ilişki ) neden olabilmektedir.

Özellikle vajinit ve servisit durumlarında ( rahim ağzı ) ilişki ile artan ağrılar, zaman zaman da buna eşlik eden kanamalar vardır.Seni vajinit ( yaşlanmaya bağlı vajinit ) durumunda vajende sızı ve yanma hissi oldukça önemlidir.

Rahmin aşağı tamamen sarkması veya ıkındıkça çıkması gibi durum değişikliklerinde ağrı, aşağıya doğru sarkma ve çekilme şeklinde hissedilir.Buna ilaveten makat ve mesane ile ilgili şikayetler de vardır. Karın içi yapışıklılara var ise ancak laparoskopi ile tanı konur. Ameliyat sırasında bu yapışıklıklar açılır; fakat tekrar yapışma olasılığı her zaman vardır.

Tedavi

Enfeksiyon tespit edildiğinde mutlaka buna yönelik tedavi Senil vajinit durumunda bir problem yoksa östrojen tedavisi ağızdan veya lokal olarak yapılır Kronik servisit durumunda beraberinde erezyon, ektropiyon ( rahim ağzı yarası ) varsa önce smear alınmalı, ardından antibiyotik tedavisi ve takiben yaranın yakılması veya dondurulması Rahim durum değişikliklerine bağlı meydana gelen ağrılarda tedavi cerrahidir Karın içi yapışıklıklarda cerrahi yöntemle yapışıklıklar açılmalıdır

3-Periyodik ağrılar

Belirli aralıklarla veya belirli uyarılar ile meydana gelen ağrılar denebilir. Şu şekilde sıralayabiliriz :

  • Dismenore (ağrılı adet görme)
  • Disparonia (ağrılı cinsel ilişki)
  • Vajinusmus

Dismenore (Ağrılı Adet Görme)

Adet sırasında oluşan ağrılara denir. Bir hastalık durumu olmamasına rağmen iş gücü kaybına bile yol açabilir. Pek çok nedene bağlı olarak meydana gelebilir. İlk adetle birlikte başlayan veya daha çok ilk adetten birkaç sene sonra ortaya çıkan dismenoreye primer dismenore; şayet 25-30 yaşlarından sonra ortaya çıkarsa buna sekonder dismenore denir.

Primer dismenore genellikle aileseldir ve fonksiyonel nedenler sonucu, sekonder dismenore ise daha çok organik lezyonlar sonucu ortaya çıkmaktadır.

Primer dismenorenin en sık nedenleri arasında rahim şekil bozuklukları, rahim kanalının dar olması, rahmin öne veya arkaya çok dönük olması, hormonal düzensizlik ve prostaglandinler sayılabilir.

Sekonder dismenorenin nedenleri ise özellikle rahim arkasındaki boşluğu ( douglas ) ilgilendiren genital organ enfeksiyonları, servikal kotere ( rahim ağzını yakma) bağlı rahim kanalında darlıklar, kronik servisit, adenomyozis, endometriozis, spiral, prostaglandinler ve hormonal bozukluklar olarak bilinmektedir.

Dismenore adetten önce başlayacağı gibi, adetle birlikte de başlayabilir. Bazen adet başladıktan sonra ortaya çıkar. Hafiften en şiddetli dereceye varabilen ağrı şekilleri ve beraberinde bulantı, ishal gibi şikayetler mevcut olabilir.

Tedavi: Tedavide ağrı kesiciler, yatıştırıcılar kullanılsa da temel tedavi nedene yöneliktir.

Enfeksiyon varsa ortadan kaldırılması Adet olmadan 1- 2 gün önce non steroid antienflamatuar ağrı kesicilere başlanmalı Servikal kanal darlıkları genişletilmeli Endometriozis, adenomyozis durumlarında cerrahi tedavi planlanmalı Adetin 15- 25 günleri arasında progesteron kullanımı denenmeli En iyi tedavi 4-6 ay arasında doğum kontrol hapı kullanmaktır Akut dönemde aspirin ve non steroid antienflamatuar tedavisi işe yarar

Disparonia (Ağrılı Cinsel İlişki)

Seksüel ilişki ile ortaya çıktığı ifade edilen lokal ağrıların tümüne disparonia denilmektedir. Vuva-vajinal nedenler: Doğuştan veya sonradan olan vajen darlığı, vajende perde, doğum kesisi izleri( epizyotomi skarı ), enfeksiyonlar( genital herpes, bakteriyel vajinozis vs…) , senil vajinit sayılabilir. Servikal nedenler: Akut veya kronik servisit, erezyon , ektropiyon ( yara ) gibi anatomik lezyonlar Pelvik nedenler: Uterusun ( rahmin )aşırı geriye dönük olması, endometriyozis, yapılıklıklar Hemen belirtelim ki, disparonia vakalarının % 15- 20 sinde neden belli değildir

Tedavi: Nedene yönelik olmalıdır. Vajinit varsa, tedavi edilmelidir. Senil vajinit veya vajen darlığında östrojen tedaviye eklenmelidir. Vajende perde ve darlığın tedavisi cerrahidir Epizyotomi skarı ameliyatla çıkarılmalı yeniden dikilmelidir( Bkz. vajen estetiği) Rahim ağzındaki yaralar yakılmalı veya dondurulmalı Yapışıklıklar ameliyatla açılmalıdır. Yalnız bu ameliyatların da tekrar yapışıklık yapma olasılığı vardır.

Etiketler:dış gebelikkasık ağrısıpelvik ağrı

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır