nutuğun türü nedir / Nutuk Nedir, Özellikleri Nelerdir? Edebiyatta Nutuk Türleri - En Son Haberler - Milliyet

Nutuğun Türü Nedir

nutuğun türü nedir

kaynağı değiştir]

  1. ^Kongresinde gerçekleştirdiği otuz altı buçuk saat süren tarihî konuşması ve onun metnidir. - Nutuk'un Deşifresi, Sinan Meydan, Truva Yayınları, önsöz
  2. ^Kuyaş, Ahmet (Ekim ). "Atatürk'ün Nutuk'u, Halide Edip'in itirazı". #tarih, 41. Kafa Grup. ss.&#; ISSN&#;X.&#;
  3. ^"Ata'nın Okuduklarından: Outline of History". 28 Şubat tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 2 Eylül &#;
  4. ^Nutuk, Mustafa Kemal Atatürk
  5. ^"Arşivlenmiş kopya". 11 Ekim tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 10 Ekim &#;

Dış bağlantılar[değiştir

Nutuk Nedir, &#;zellikleri Nelerdir? Edebiyatta Nutuk T&#;rleri

Haberin Devamı

Nutuk Nedir?

 Nutuk, kısa anlamı ile bir topluluğa karşı söylenen sözdür. Bu anlamı biraz açacak olursak, nutuk yapmak için karşıda bir topluluk olması gerekmektedir. Yani nutuk yapmak için hitabet sanatı kullanılır. Edebiyatta yazılan nutuk eserleri, karşıda bir topluluk olduğu düşünülerek söylenen sözlerden oluşmuştur.

Nutuk Özellikleri Nelerdir?

 Nutuk yapabilmek için birçok unsur gerekmektedir. Bu unsurları yerine getirerek nutuk yapılabilmektedir. 

Nutuk özellikleri:

 - Bir fikir veya bir mesele açık bir şekilde anlatılmalıdır,

 - Dinleyicileri etkileyerek ikna etmek gerekmektedir,

 - Dinleyicileri harekete geçiren bir hitap şekli olmalıdır,

 - Nutuğun giriş cümlesi özenli bir şekilde hazırlanmalıdır,

Haberin Devamı

 - Konuşmacının hitabı düzgün ve net olmalıdır.

 - Seçilen konu söylevin türüne göre belirlenmelidir ve konu ile alakalı düşünceler paylaşılmalıdır.

 - Söylevde savunulan konu hakkında belge, örnek ve buna benzer kanıtlar ortaya konulmalıdır.

 - Söylevin sonuç bölümü net ve kesin bir dille bitirilmelidir. 

Edebiyatta Nutuk Türleri Nelerdir?

 Edebiyatta nutuk türleri arasında birçok farklı konuda eserler bulunmaktadır. Diğer bir ifadeyle söylev olarak karşımıza çıkan nutuk ayrıldığı türlere göre adlandırılmıştır.

Nutuk Türleri :

  • Askeri-Siyasi Söylev
  • Dini Söylev
  • Hukuki Söylev
  • Akademik Söylev
  • Bilimsel ve Kültürel Söylev 

Nutuk nedir?

Kapalı- veya açık bir yerde, geniş İnsan kütlelerine bir kürsüden hitap edilerek yapılan konuşmalardır. Bazı büyük devlet adamlarının nutukları tarihi bir belge olarak kalmıştır. Bunun en iyi örneği de, Atatürk'ün Cumhuriyet Halk Partisi'nin yılındaki İkinci Büyük Kurultayı'nda yaptığı ve Milli Mücadeleyi, Kurtuluş Savaşını, Cumhuriyetin kuruluşunu anlatan konuşmasıdır. Bu nutuk sonradan kitap halinde de yayınlamıştır. «Nutuk» Atatürk’ün canlı, hareketli, açık ifadesini çok iyi 1 belirtir. Ayrıca olaylar anlatılırken, telgraf ve mektup gibi gereken belgeler de aynen verilmiştir.

Kalabalık bir dinleyici topluluğunu çeşitli fikir, duygu ve heyecanları aşılamak amacıyla yapılan konuşmalara söylev (nutuk) denir. Söylev, dinleyici kitlesini belli bir amaç veya duygu etrafında toplamayı amaçlar. Söylev bir yazı türü değildir. Kalabalık halk topluluklarına sunulan önemli söylevler sonradan yazıya geçirilmiştir. Edebiyatımızın en önemli söylevleri atatürk’e aittir. Atatürk’e ait söylevler “nutuk” adlı eserinde toplanmıştır.

Bir gerçeğe inanan bir insanın toplumu bu gerçeğe inandırmak için özünün bütünü ile yaptığı telkin sürecine hitabet; bir fikri, bir davayı karşısındaki insanlara dil ustalığı ile açıklamaya hitabet sanatı; toplum önünde bu konuşmayı yapana hatip; bir insan topluluğuna bir fikri vermek bir ülküyü aşılamak amacıyla söylenen sözlere ise nutuk veya söylev denir. Hatiplik sanatı, insanlık tarihinin en eski sanatlarındandır. Bu sanatla peygamberler ve din adamları insanları doğru yola davet etmişler; padişahlar, krallar ve kumandanlar ordularına bu sanatla hükmetmiş ve savaşlar kazanmıştır.

Hatip olmak isteyen kişi iyi düşünen, çok okuyan, çok tecrübeli, gözlemi kuvvetli, içerisinde bulunduğu toplumu çok iyi bilen, bilgili, ileri görüşlü, söz kurallarına gerektiği kadar önem veren kişi olmalıdır. Hatip, gür sesli, özgür yaratılışlı, sevimli ve cana yakın olmalıdır. Derin hissilik, canlı hayat, sağlam yapılı bulunmak, inanç ve fikirlerde içtenlik, gür bir anlatım şekli hatibin belirgin özellikleridir.

1. Bir fikri veya bir meseleyi açık bir şekilde anlatmak
2. Dinleyiciler üzerinde bir iz bırakarak onları ikna etmek
3. Dinleyicileri harekete geçirmek
4. Dinleyicileri eğlendirmek

1. Anadolu'nun durumu ve kurtuluş çareleri
2. Milli teşkilatların kurulması ve kongreler
3. İstanbul hükumeti ile ilişkiler
4. Milli teşkilatın yeniden düzenlenmesi
5. Misak-ı Milli ve gelişmeler
6. Büyük Millet Meclisi'nin toplanması
7. İsyanlar ve Doğu cephesindeki gelişmeler
8. Düzenli orduya geçme kararı
9. İstanbul hükumetinin Ankara ile temas arayışları
Batı cephesindeki gelişmeler ve Birinci İnönü Muharebesi
Londra Konferansı ve İkinci İnönü Muharebesi
Sakarya Meydan Muharebesi ve müteakip gelişmeler
Büyük taarruz ve Başkomutanlık Savaşı, Mudanya Mütarekesi
Lozan Barış Konferansı ve Saltanatın kaldırılması, Hilafet meselesi
Halk Fırkası'nın kuruluş ve Lozan Barış Anlaşması ve müteakip gelişmeler
Cumhuriyetin ilanı
Hilafetin kaldırılması
Mustafa Kemal'e karşı muhalefet, Paşalar meselesi ve Terakkiperver cumhuriyet Fırkası
Gazi Mustafa Kemal Paşa'nın Gençliğe hitabesi

Edebiyatımızdaki ilk söylev olarak, bilge Kağan’ın Orhun Abideleri‘nde Türk Budunu’na seslenişi olarak kabul edilmektedir. Türk Edebiyatı boyunca ortaya konulan söylevleri iki başlık altında incelenebilir:

1. Siyasi Nutuk
2. Bilimsel ve Kültürel Nutuk

Nutuk, yazıldığı dönemde Cumhuriyet Halk Fırkası Genel başkanı olan Mustafa Kemal Paşa'nın 15 - 20 Ekim tarihlerinde, yerli ve yabancı basın mensuplarının da katıldığı partisinin 2. yılları arasında Mustafa Kemal ve silah arkadaşlarının faaliyetlerini özetleyen konuşma, Kültür Bakanlığı Yayınevi tarafından (belgeler bölümü dışında) yaklaşık sayfalık bir kitap olarak yayımlanmıştır ve Türkiye Cumhuriyeti'nin bu dönemle ilgili en temel resmi tarih kaynağı olmak niteliğindedir. Nutuk'un güncel Türkçeye çevrilmiş sürümleri pek çok yayınevi tarafından basılmış bazıları Söylev adını tercih etmişlerdir. Nutuk, belgeleri sayesinde, Atatürk'ün tarihçi kimliğini de ortaya koymaktadır. Atatürk; yaşanılan olaylarla ilgili kayıtlı belgeleri toplamış ve Nutuk'u yazarken bu belgelere dayanarak icraatlarını özetlemiştir.

Atatürk'ün yetiştiği dönemde kullanılan söz dağarcığı ve cümle yapısı bakımından ulusal edebiyat devrinin temsil ettiği dildir. Klasik Osmanlıca'ya göre oldukça sadeleştirilmiştir. O devirde kullanılan Arapça ve Farsça sözcükler ve bu dillerden alınan kurallarla oluşturulan tamlamalar, devlet dilinde kullanımından dolayı Nutuk'a girmiş sözcükler nedeniyle dili günümüze göre oldukça ağırdır. Dil kullanılırken anlatılan duruma göre bazen kısa ve keskin tümceler bazen de uzun ve hareketli söyleyişlere yer verilmiştir.

İyi bir söylev hazırlamanın genel yolu: okumak, gözlemde bulunmak, düşünmek, incelemek, sohbet etmek ve yazmaktır Bir söylev hazırlamak için; konu seçmek, materyal toplamak, destek olarak kullanılacak fikirleri bulmak, plan hazırlamak, yüksek sesle prova etmek şarttır. Söylevde konu seçmenin önemi büyüktür Vaktinden önce seçilen, üzerinde çalışılmaya başlanan bir konu, geç seçilen çok iyi bir konudan daha iyi sayılır Konuyu seçtikten sonra şöyle hareket edilmelidir:

1. Fikir ve bilgi, kullanılacak hale gelmeden önce iyice pişirilmeli,
2. Materyal üzerinde bilinçle düşünmeli,
3. Hatip gerekli olandan fazla bilgi toplamalıdır.

Söylevde en önemli, en can alıcı nokta, sonsöz sayılır En son söylenen sözler, dinleyicilerin kulaklarında çınlayan, en çok hatırlanacak olan kelimelerdir İyi bir söylev zayıf bir bitişle kuvvetini kaybeder Söylevin sonuna yaklaştığınızı anlayan dinleyicilerde canlanmış bir ilgi başgösterir İşte o zaman söylev, kuvvetli ve heyecanlı sözlerle son bulmalıdır Bir şiirle, bir hikaye, bir fıkra ile veya söylevi özetleyerek bitirmek iyidir İyi bir söylevin ilk niteliği, açıklık ve bütünlüktür.

Önemli fikirler, dinleyicilere belli etmeden tekrarlanmalı, bunlar kuvvetli örneklerle, kişisel ve toplumsal olaylarla desteklenmelidir. Söylevin arasına dinleyicinin dikkatini uyanık tutacak sözler ustalıkla yerleştirilmelidir Söylevin gayesini daima bir tek cümle içinde göstermeğe çalışınız Dinleyicilerin derhal ilgisini çekecek cümlelerle söze başlayınız Girişler kısa kesilmeli, hemen konuya girilmelidir.

1. Nutku hazırlayan konuyu planlı bir şekilde hazırlamalıdır. Yazıya geçirmeli ve hatip yazmış olduğu bu nutka önceden hazırlanmadır. Yazıya geçirmeli ve hatip yazmış olduğu bu nutka önceden hazırlanmadır. Konuşma sırasında ise yazılı metni yanında bulundurmalı; fakat konuşma sırasında kağıda fazla bakmamalıdır. Konusuna iyi hazırlanan hatip kağıda göz ucuyla baktığı zaman konuşmasını hatasız yapacaktır.

2. İçten konuşma yapmak kolay değildir. Büyük hatiplerin bile daha önceden konusunu hazırladıkları ve yanlarındaki küçük notlarından faydalandıkları ve o andaki konunun ahengine göre konuşmalarını değiştirdikleri görülmüştür. Bu yüzden hatip, konuşma sırasında her zaman metne bağlı kalmayabilir.

3. Nutkun giriş cümlesi toplumun dikkatini çekecek türden olmalıdır. Hatta ilk cümleler şiirsel bir üslupta olabilir.

4. Düşüncelerin planı iyi yapılmalı ve kullanılacak üslup iyi seçilmelidir.

5. Gelişme bölümünde ise konu her türlü belgelerle konu açılır, örneklendirilir ve ispatlanmaya çalışılır.

6. Sonuç bölümünde ise işlenen konunun önemi ve toplumdaki tesirleri kesin ve etkili bir dil ile anlatılır.

7. Hatip ele alacağı konuyu çok iyi bir şekilde savunabilmelidir. Bunun için de hitap etme sanatının inceliklerini, toplum psikolojisini ve düşünce yapısını çok iyi bilmelidir.

Nutuk &#; Söylev

Söylev (Nutuk) Nedir? Söylev Nutuk Özellikleri Hakkında Kısaca Özet Bilgi

Bir kişinin topluluk önünde bir düşünceyi açıklamak, bir inancı savunmak, bir görüşü benimsetmek amacıyla yaptığı coşkulu ve etkileyici konuşmalara söylev (nutuk/hitabet); konuşmayı yapan kişiye de hatip denir.

Söylev Nutuk genel özellikleri:
&#; Dinleyicileri yakından ilgilendiren bir konu ele alınır.
&#; Düşünceye dayalı bir yazı planına göre oluşturulur.
&#; Konuyla ilgili soyut düşünceler değil, somut örnekler verilir.
&#; Genellikle söyleşmeye bağlı anlatım biçimi kullanılır. Konuya göre emredici anlatım, coşku 
ve heyecana bağlı anlatım biçimleri gibi farklı anlatım biçimlerinden de yararlanılabilir.

&#; Sade, açık, etkileyici ve heyecan verici bir dil kullanılır.
&#; Dil alıcıyı harekete geçirme işlevi ve heyecana bağlı işlevinde kullanılır.
&#; Ünlem cümlelerine sıkça yer verilir, uzun cümlelerden ve basmakalıp ifadelerden kaçınılır.
&#; Etkili ve vurgulu bir cümle ile bitirilir.
Topluluk önünde bir düşünceyi açıklamak, bir inancı savunmak, bir görüşü benimsetmek amacıyla yapılan söylevlerin belli başlı çeşitleri şunlardır:

Siyasi söylev: Daha çok devlet adamları ile parlamento üyeleri tarafından siyasi konularda yapılan konuşmalardır. Bu tür konuşmalar genellikle millet meclislerinde, seçim meydanlarında, siyasi toplantılarda ve mitinglerde yapılır.

Askerî söylev: Komutanların askerlerini duygulandırıp coşkulandırmak, onlara cesaret vermek amacıyla yaptıkları konuşmalardır. Bu tür konuşmalar savaşlarda, kışlalarda yapılır.

Hukuki söylev: Hukuk konularında özellikle mahkemelerde görülen davalarla ilgili yapılan konuşmalardır. Hukuki kavram ve terimlere çokça yer verilir. Savcıların iddianameleriyle avukatların savunmaları bu türün en yaygın örnekleridir.

Akademik söylev: Bir bilim ve bilgi dalında uzmanlaşmış kişiler tarafından akademi ve üniversitelerde, bilimsel toplantılarda yapılan konuşmalardır. Bilimsel toplantıların açılış konuşmaları, bilimsel ödüllerin dağıtım törenlerinde yapılan konuşmalar bu türün ilginç örnekleridir.

Dinî söylev: Peygamberler ve din adamları tarafından mabetlerde dinî ve ahlaki konularda yapılan konuşmalardır. Bu tür konuşmaların amacı insanları dinin temel ilkeleri hakkında aydınlatmak; doğruluğu, iyi ve güzel ahlakı aşılamaktır. Din adamlarının hutbeleri, vaazları, sohbetleri ile radyo ve televizyonda yapılan ahlaki konuşmalar bu tür söylevlerin örnekleridir.

Dünya Edebiyatında Söylev:

Batıda söylev türünün ilk örneklerini veren sanatçılar

Söylev türünün dünya edebiyatında ilk örnekleri Eski Yunan Edebiyatı&#;da ortaya çıkmıştır. Eski Yunan hatiplerinden en meşhurları Perikles, Demosthenes (Demostes) ve Eschıne’dir (Eşin). Perikles’in söylevleri günümüze ulaşmamıştır. “Hatiplerin Sultanı” diye bilinen Demosthenes&#;in en önemli söylevi ise Yunanistan’ı ele geçirmeye çalışan Makedonya hükümdarı Filip’e karşı yaptığı konuşmalardır.

Romalıların Yunanistan’ı ele geçirmesiyle, Latin edebiyatında da söylev gelişmeye başlamıştır. Hitabet eğitimini Yunanistan&#;da yapmış olan Çiçero bu türün en iyi örneklerini vermiş ve hatipler hakkındaki fikirlerini, “De Oratore” adlı kitapta toplamıştır. Fransız edebiyatında ise Bossuet (Bosse), Mirabeau (Mirabu) ünlü hatiplerdir.

Arap edebiyatında İslamiyet öncesinde hitabete büyük önem verilmiş ve meşhur hatipler yetişmiştir. İslamiyet’in doğuşu ile hitabet çok daha gelişmiş bir nesir türü hâline gelmiş ve birçok hatip yetişmiştir. Hz. Muhammed’in insanları dine çağırmak ve muhataplarını etkileyip ikna etmek için yaptığı konuşmalar ile Veda Haccı esnasında yaptığı konuşma (Veda Hutbesi) Arap edebiyatının ve İslam dünyasının önemli örneklerindendir. Bu dönemle birlikte İslam dünyasında hutbe geleneği oluşmuş ve buna bağlı kurallar belirlenmiştir.

Türk Edebiyatında Söylev:

Türk edebiyatında Bilge Kağan’ın Türk milletine seslendiği Orhun Abideleri (Göktürk Yazıtları) ilk söylev olarak kabul edilir. İslamiyet etkisinde gelişen Türk edebiyatında daha çok askerî ve dinî söylevler dikkat çeker. Ancak bunların birçoğu günümüze ulaşmamıştır.

Türk edebiyatında Batılı anlamda söylevin ilk örnekleriTanzimat Edebiyatı Dönemi’nde verilmeye başlanır. Mustafa Reşit Paşa’nın Tanzimat Fermanı’nın ilanı için Gülhane’de toplanan kalabalığa yaptığı konuşma bu dönemin meşhur söylevidir. Türk edebiyatında söylev türü, İkinci Meşrutiyet&#;ten () sonra gelişmeye başlar. Maliye Nazırı Cavit, Lütfi Fikri, İzmir Mebusu Seyit, İsmail Hakkı, Rıza Tevfik Bölükbaşı, Ömer Naci bu dönemin önemli hatiplerden bazılarıdır.

Millî Mücadele Dönemi’nde Mehmet Akif Ersoy, Halide Edip Adıvar, Hamdullah Suphi Tanrıöver söylevleriyle öne çıkan hatiplerdir. Mehmet Akif Ersoy’un Kurtuluş Savaşı sırasında Anadolu&#;da çeşitli camilerde verdiği vaazlar halk üzerinde çok etkili olmuştur. İzmir’in işgalini protesto etmek için Sultanahmet Meydanı&#;nda düzenlenen mitinglerde Halide Edip ve Hamdullah Suphi yaptıkları konuşmalar ile Türk milletinin duygularını tüm dünyaya haykırmışlardır.

Cumhuriyet Dönemi’nde Atatürk&#;ün hayatı boyunca, çeşitli vesilelerle yaptığı konuşmalarla Türk edebiyatında söylev türünün en güzel ve başarılı örneklerini vermiştir. Bu dönemin önemli hatiplerinden bazıları şunlardır: Hamdullah Suphi, Mustafa Necati, Mahmut Esat Bozkurt, Ruşen Eşref Ünaydın, Behçet Kemal Çağlar, Selim Sırrı Tarcan, Osman Bölükbaşı&#;

İslamiyet Etkisinde Gelişen Türk Edebiyatında Söylev:

Bu dönemde söylev türü diğer millet ve medeniyetler ile mukayese edildiğinde bir edebî tür olarak dinî ve askerî çeşitlerinin dışında çok fazla gelişmemiştir. Divan edebiyatında daha çok şiir türüne ve belli başlı nesir türlerine ağırlık verilmesi, halk edebiyatının ise sözlü geleneğe dayanması bu türün gelişimini olumsuz etkilemiştir. Bu dönemden günümüze söylev türünde çok fazla metin ve bilgi ulaşmamıştır.

Padişahların, sadrazamların, komutanların özellikle savaş meydanlarında yaptıkları konuşmalar bu dönemin askerî söylevlerine örnek gösterilebilir. Sultan Alparslan, I. Murat, Fatih Sultan Mehmet, Kanunî Sultan Süleyman, Sadrazam İbrahim Paşa, III. Selim’in bu tür söylevlerinden bazıları dönemin tarihçileri tarafından kayıt altına alınmıştır. Bu dönemin en karakteristik söylevleri camilerde yapılan hutbe ve vaaz türündeki dinî söylevlerdir. Bunların dışında tasavvuf ve tarikatların yaygınlaşmasıyla birlikte tekkelerde yapılan konuşmalar (sohbetler) da bu türün örnekleri sayılır.

Tezkiretü&#;l evliya türündeki eserlerde tanınmış büyük mutasavvıfların sohbetlerinden parçalar nakledilmiş, kimi zaman da bu sohbetler müritleri tarafından derlenerek kitap hâline getirilmiştir. İlk büyük Türk mutasavvıflarından Ahmet Yesevi dinî söylev türünde en eski ve başarılı örnekleri vermiştir. Mevlâna&#;nın Konya&#;da yaptığı yedi vaazından meydana gelen “Mecâilis-i Seb&#;a”, Aziz Mahmut Hüdayi’nin “el-Mecâlisü&#;l-va&#;ziyye” ve “Nesâih ve Mevâiz” adıyla derlenen vaazları bu dönemin önemli dinî söylevleridir.

NUTUK (SÖYLEV) NASIL YAZILIR?

Bu yazımızda, güncel bir konudan yola çıkarak bir söylev metni yazacaksınız. Bir söylev yazarken aşağıda belirtilen esaslara uyulması gereklidir:
• Dinleyicileri yakından ilgilendiren bir konu ele alınmalıdır.
• Dinleyicilerin dikkatini söylev üzerine çekmek için konu açık, sade ve inandırıcı biçimde ortaya konmalıdır.
• Konu hakkında önceden geniş bir hazırlık yapılmalıdır.
• Konuyla ilgili bütün bilgi ve belgeler toplandıktan sonra söylevin planı hazırlanmalıdır:

Giriş bölümü: Konuya giriş yapılır. Söyleve etkili bir başlangıç yapmak için içeriğe uygun soru sorma, şiir okuma; bir fıkra, hikâye, anı anlatma gibi tekniklere başvurulabilir.

Gelişme bölümü: Konunun temel nitelikleriyle ortaya konduğu bölümdür. Bu bölümde önce problemle ilgili bir öneri ya da tez ileri sürülür. Sonra problemle ilgili olay ve düşünceler açıklanır, konu geliştirilir. Konuyla ilgili iddia ve ispatlara değinilerek karşıt fikirler çürütülür.

Sonuç bölümü: Bu bölümde son ve kesin yargı belirtilir.
• Söylevlerde genellikle söyleşmeye bağlı anlatım biçimi kullanılabilir ancak söylevin konusuna bağlı olarak emredici anlatım, coşku ve heyecana bağlı anlatım biçimlerinden de yararlanılabilir.
• Söylevlerde dil alıcıyı harekete geçirme ve heyecana bağlı işlevlerinde kullanılmalı, kısa cümleler tercih edilmeli ve basmakalıp ifadelerden kaçınılmalıdır. Söylev etkili ve vurgulu bir cümle ile bitirilmelidir.

NUTUK SÖYLEV NASIL SÖYLENİR?

Söylevler, topluluk önünde yapılan konuşmalardan biridir. Yazmış olduğunuz söylevi arkadaşlarınıza sunmadan önce yazınızı tekrar gözden geçiriniz. Konuşma metninizi planlayarak buna uygun konuşma kartları hazırlayınız ve konuşmanızı mutlaka prova ediniz.

Söylevler dinleyicilerin zevkleri, kültür düzeyleri, gereksinimleri dikkate alınarak oluşturulmalı; konuşmanın üslubu buna göre belirlenmelidir. Konuşmanıza dinleyicilerinize uygun bir hitap cümlesi ile başlayınız. Etkili ve kısa cümlelerle konuya giriş yaptıktan sonra sözü uzatmadan asıl konuya geçiniz.

Söylevlerde inandırıcı olmak ve dinleyicilere güven vermek önemlidir. Bunun için hatip her şeyden önce anlattıklarına kendi inanmalı, samimi olmalıdır. Dinleyicilerin dikkatini konuya çekebilmek için sesinizi çok iyi kullanmalı, vurgu ve tonlamalara özen göstermelisiniz. Söylev veren kişinin duruşu, jest ve mimikleri, hareketleri çok önemlidir. Bu nedenle beden dilini etkili kullanmaya çalışınız.

Konuşmanızda akıcılığı bozacak davranışlardan kaçınınız. En çok yapılan söylev kusurları; söyleyişte yersiz ve gereksiz vurgular, anlaşılmaz ve abartılı sözler, yersiz bağırtılardır. Hatip bunlardan uzak durmalıdır. Konuşma sırasında dinleyicilerle devamlı göz teması kurmalı, metne mümkün olduğunca az bakmalısınız. Konuşmanızı dinleyicilerle iletişimi kesmeden devam ettirmelisiniz.

İyi bir hatip, söylevin amacını gerçekleştirmek için dinleyicileri düşündürebilmeli, onlarda ilgi uyandırabilmeli, hedeflediği davranışlar için onları harekete geçirebilmelidir. Size ayrılan süreyi verimli kullanarak söylevinizi konuşmayı özetleyici ve zihinde kalabilecek heyecanlı ve açık cümlelerle bitiriniz.

NUTUK (SÖYLEV) ÖRNEĞİ

III. SELİM’İN NUTKU

Atalarım ve dedelerim savaşçı ve akıncı Padişahlar olup kırk elli şahlık yerleri, başta Allah’ın yardımı, sonra da din yolunda düşman silâhlarına kendini siper eden yeniçeri ocakları gazilerinin gösterdiği gayret ve sebatla fethettiler.
O gaziler, o yiğitler padişahlarını baba gibi bilip “Allah’a, Resulüne ve onun Halifelerine itaat” âyetine uyarak düşman karşısında demir duvar gibi dururlar, şiddetlere ve mihnetlere dayanıp katlandılar. Hak din uğrunda, aslanlar gibi çarpışanları Allah da muvaffak kıldı.

Bu yüzdendir ki adları kıyamete kadar rahmetle yâd edilecektir. Esirgeyen ve bağışlayan Allah her birinin yerini Cennet etsin âmin. Allah’a hamd ederiz ki zamanımızdaki askerler de onlardan farksızdır. Belki de içlerinde öyle yiğitler vardır ki gözü peklikte ve fedakârlıkta eskileri de geride bıraksalar yeridir. Bu nasıl oluyor da, Allah ve Muhammed düşmanı bir avuç din düşmanları memleketlerimizi elimizden almaya başlıyor. Kur’an, Müslüman’a zafer vaat etmiştir ama şu şartlarla:

Birincisi; dünyanın bütün hırslarını ve bağlarını unutup bir kenara itmesini, ya gazi ya şehit rütbesine erişilmesini gönlünde duymuş ve aklına koymuş olmak.

İkincisi; askerin kumandanına bütün gönlüyle bağlı ve itaatli olması, onun dur dediği yerde durup, yürü dediği yerde yürümesidir.

Üçüncüsü; ecel gelmeyince ölmeyeceğini, eceli yetmişse rahat döşeğinde bile gelip kendini bulacağını bilmesidir. Bu şartları yerine getiren orduya Allah’ın zaferi bağışlamadığı görülmemiştir.
Moskoflar, (&#;) açlığa da susuzluğa da katlanarak yaraya, bereye aldırmayarak, beş yüz yıldan beri kâfirlerin sırtını yere getirmeyi adet edinmiş Osmanlı Devleti’ne zarar verip, haraplık getirip durmaktadırlar.

(&#;) Çok küçük olanları da sürüp götürüp Hristiyan yapmaya çabaladılar. Yazık, çok yazık, din gayreti, yeniçeri yiğitliği ne oldu. Ben şehzade iken böyle kara haberler işitir de kan ağlardım, gözlerime uyku girmez olurdu. Şimdi padişahım, hâlimi bir düşünün.

Mert olup, başa gelenleri duyup, dinleyip de gayretlenmeyen, Yüce Allah&#;tan zafer dileyip de cenge atılmayan, yarın mahşer günü ulu divanda, Allah’a ve Resûlullah’a ne cevap verecek? İslâm olanlara bu hakaretleri reva gören düşmanların isteğini, amacını bilmeyecek ne var? Dünyada herkes gelip geçici, konup göçücüdür. Ne kadar yaşasak eninde sonunda ölecek değil miyiz? Ölümün elinden kurtulan var mı? Düşman elinde esir düşen kızlar, çocuklar, yaşlılar, yarın mahşer günü yakamıza yapışırlarsa ne yapacağız? Ahirette azap çekmek çok zordur.

Benim sizlerden bir esirgediğim yok. Elimden geleni, devletin gücü yettiğince size ulaştırıyorum. Padişahların boynuna borç olanı ben de yapıyorum. Kıyamet gününde bana sizlerin yüzünden bir soru yönelirse “Ya Rabbi, ben kulun, senin dinine can baş koyacak gazilere gereken nasihati ettim.&#; derim o zaman elbette Allah beni affeder; “Peki, ya sizler ne cevap vereceksiniz?

Yiğit kullarım, aslan kullarım, hepinizden isterim ki gayret kemerini belinize birkaç yerden bağlayıp düşman üzerine gözlerinizi kırpmadan, korkaklık ve alçaklık edenleri adamdan saymadan Allah’ı yanı başınızda hissederek atılın. Benim duam hep sizinle beraberdir. Büyüğünüz, küçüğünüz berhudar olasınız.”

Yukarıda okuduğunuz metin, III. Selim’in Osmanlı-Rus Savaşı’nda askerlere cesaret vermek amacıyla söylediği nutuktan alınmıştır. III. Selim yılında tahta çıkınca halk arasında heyecan yaratmıştır. Devletin bozulan düzeni için birtakım tedbirler almaya başlamış, orduyu iyileştirmeye çalışmıştır.

III. Selim tahta çıktığı vakit Osmanlı Devleti Rusya ile savaş hâlindeydi. Osmanlı ordusunun durumu iyi değildi, yeniçeriler arasında başıbozukluk hâkimdi. İstanbul’daki saray ve devlet adamları ordunun bu fena durumunu bilmedikleri için savaşa devam etmek taraftarı idiler; padişah da bu yolda orduya teşvik edici ve cesaret verici fermanlar göndermekte idi.

Kemankeş Mustafa Paşa komutasındaki kuvvetler Yaş üzerine yürürken Fokşani civarında Rus kuvvetlerine yenilmiştir (1 Ağustos ). Bunun üzerine III. Selim morali bozulan askere cesaret vermek üzere bir konuşma hazırlar. Bu konuşmayı bir ferman ile orduya okunmak üzere gönderir. Padişahın konuşması orduya okunur ve çoğaltılarak her tarafa dağıtılır.

III. Selim Kimdir Hakkında Kısaca Özet Bilgi ()

III. Mustafa ve Mihrişah Sultan&#;ın çocuğu olarak İstanbul’da dünyaya geldi. Küçük yaştan itibaren babasının, babasının ölümünden sonra da amcasının nezaretinde iyi bir eğitim aldı. III. Selim, 7 Nisan tarihinde 28 yaşındayken amcasının vefat etmesi üzerine tahta çıktı. Osmanlı Devleti’nde köklü bir yapısal değişikliğe gerek olduğu inancına sahip olan III. Selim, yenileşme hareketlerini başlattı.

III. Selim tahta çıktığında Osmanlı Devleti hem Avusturya hem de Rusya’yla savaş hâlindeydi. Başarısızlıkla sonuçlanan bu savaşlar yılında Avusturya’yla yapılan Ziştovi Antlaşması ve yılında Rusya’yla yapılan Yaş Antlaşmasıyla son buldu. Edebiyatı, şiirleri, yazmayı çok seven III. Selim aynı zamanda iyi derecede Farsça ve Arapça bilmekteydi.

« Cezmi ÖzetiYaban Romanı Özeti »

Alt Kategoriler:PDF, Sözlü Anlatım

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası