putin türkiye bu işe karışmasın / Liselere Geçiş Sistemi (LGS) sınavı 4 Haziran'da yapılacak | Euronews

Putin Türkiye Bu Işe Karışmasın

putin türkiye bu işe karışmasın

Peskov’un kızından Rusya’da eğitim sistemine eleştiri

Peskov’un kızından Rusya’da eğitim sistemine eleştiri

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in basın danışmanı Dmitri Peskov, Rusya'nın Ermenistan ile olan ilişkilerinin Türkiye ilişkilerine engel olmamalısı gerektiğini söyledi.

Putin'in basın danışmanı Dmitri Peskov, Rusya'nın devlet ajansı MIA Rossiya Segodnya'nın organize ettiği program çerçevesinde Türk gazetecileri kendi çalışma ofisinde kabul ederek, gündemle ilgili sorularını yanıtladı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in sözde Ermeni soykırım’ın ’üncü yıl törenleri için Ermenistan’a gitmesini değerlendiren Peskov, “Rusya, Türkiye’nin içişlerine ve tarihi işlerine karışmıyor. Üçüncü ülkelerin de işlerimize karışmasına karşıyız. Biz hassas olsun ya da olmasın dahili işlere karışmayız. Ermenistan'la tarihi ilişkilerimiz var. Ermenistan bizimle entegrasyon oluyor. Dolaysıyla Ermenistan'ın özel bir değeri var. Ermenistan ile olan ilişkilerimiz Türkiye ile olan ilişkilerimize engel olmaması lazım. Bu herkes için kabul edilen uluslar arası uygulama.” dedi.

Erdoğan’dan 9 Mayıs davetine cevap gelmedi

Peskov, Putin'in sözde Ermeni soykırımının ’ünü yıl anma töreni ile aynı gün yapılacak Çanakkale Savaşları'nın ’üncü yıl anma törenlerine davet edildiğini söyledi. Peskov, “Ermenistan programı çok daha önce planlandığı için maalesef bu davete iştirak edemeyecektir kendisi. Rusya çok üst bir düzeyde temsil edilecektir.” diye konuştu. Aynı zamanda Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın da 9 Mayıs Zafer Bayramı'nın yıldönümüne davet edildiğini belirten Peskov henüz bir cevap almadıklarını söyledi.

Suriye konusundaki görüş farklılıklarımız İŞİD'e yol verdi

Suriye ile ilgili soruları yanıtlayan Peskov, bu konuda Türkiye ve Rusya'nın görüş farklılıklarının devam ettiğini dile getirdi. Suriye'nin kaderini kimsenin tayin etmeye hakkı olmadığını belirten Peskov, “İster Türkiye gibi komşu olsun ister olmasın fark etmez, kimsenin hakkı yok. Türkiye (Suriye Cumhurbaşkanı Beşşar) Esad gitmeli diyorsa, bize göre dememeli. Çünkü bunu sadece Suriye halkı tayin edebilir. Esad giderse, Suriye halkının tayin etmiş bir devlet yok ki ortada. Esad giderse bu ülkede ne olacak? Yurt dışında para ve silah alan teröristler bu ülkede ne yapacak? Bu teröristleri kim dengeleyecek?” eleştirisi getirdi.

Peskov, “Malesef şunu kabul etmemiz gerekiyor, Suriye'ye akın akın gelen silah ve paralar sayesinde IŞİD oluştu. Orada yüzlerce grup var ve bunların bir çoğu katliamlara iştirak ediyor. Etmeyenler de var. Ama onlar ne derece Suriye halkını temsil edebilir? Bizim görüş farklılıklarımız İŞİD'e yol verdi, İŞİD güçlendi.” şeklinde konuştu. Ayrıca Peskov, İŞİD'in başta Türkiye dahil herkes için tehlikeli olduğunu dile getirdi.

Peskov, Suriye sorunun çözümü açısından terör faaliyetlerinde bulunan çeşitli gruplara dışarıdan gelen para ve silah yardımlarının kesilmesi gerektiğini vurguladı. Türkiye'nin bu konuda etkin rolü olabileceğini belirten Peskov, “Türkiye'den muhalif güçlere yardım gidiyorsa, bu yine Türkiye'nin iç işi. Ancak bu destek herhangi bir şekilde terörle alakalı olabilecek muhalif gruplara gidiyorsa, hepimiz için tehlikeli olur.” dedi.

“ABD ve Avrupa, Ukrayna'daki darbeyi yasal kabul etti”

Ukrayna ve Kırım ile ilgili sorulara da cevap veren Peskov, Ukrayna'da silahlı darbe yapıldığını savundu. Peskov, “Avrupa'nın göbeğinde modern devlette darbe meydana geldi ve sonucunda devlet başkanı koltuğundan atıldı. Bu yasal olmayan darbenin sonuçları hemen ABD ve Avrupa Birliği tarafından yasal olarak kabul ve ilan edildi.” diye konuştu.

Ukrayna halkının bir kısmının bu durumu kabul etmediğini savunan Peskov, “Halk darbeyle iktidara gelen aşırıcı milliyetçi elemanları kabul etmedi ve onlardan korkmaya başladı. Ülke fiilen parçalanmaya başladı. O zaman da Kırım, yasal ve darbeden iki yıl önce Ukrayna kanunlarına göre kurulan bir meclis ile karar aldı ve Rusya'ya gitmek istediğini beyan etti.” şeklinde konuştu.

Kırım planımızda değişiklik olmayacak

Kırım konusuna da değinen Peskov, bölgede çok sorunların olduğunu ve ambargodan dolayı ulaşım problemi yaşandığını dile getirdi. Ancak Kırım'a bütçeden büyük kaynaklar ayrıldığını belirten Peskov, “Birkaç yılda bunun sonucunu göreceğiz. Kırım'ın Rusya'ya entegrasyonu için zaman lazım. Kırım'da turizm sektörünün gelişmesi lazım, tesisler çok eski altyapı eski yeniden yapılandırmak lazım. Tanınma olayı problemli, ama bizim açımızdan bir şey değişmeyecek, plana göre ilerleyeceğiz.” dedi.

Kırım Tatarları ile ilgili durumu açıklayan Peskov, “Tatarların rolü diğer halklardan farklı değil, hakları ve görevleri eşittir. Tatarca hiçbir zaman Kırım'da bir lisan olarak kabul edilmemişti ama şimdi Rusça, Ukraynaca ve Tatarca kabul edildi.” diye konuştu.

Cemiloğlu muhalefette kalmak istiyor

Kırım’da yaşayan Tatar halklarının televizyonunda lisans konusunda yaşanan sorunları yasal bir süreç olduğunu ve lisansı alacaklarını ifade eden Peskov, “Muhalefet üzerinden otorite kazanmak isteyenler var. Onlar görüşme ve anlaşmaya yanaşmıyor. Kırım dışındalar ve sürekli eleştiri yapıyorlar. Rusya’ya karşı kışkırtma yapıyorlar. Rusya da tedbir alıyor. Yerel yönetimler (Kırım Tatar liderlerinden Mustafa) Cemiloğlu’na diyalog teklif etti.

Tatar televizyonu lisansını alacaktır. Yasal süreçtir. Ancak muhalefet üzerinden otoritesinin kazanmak isteyenler var onlar görüşme ve anlaşmak istemiyor hep eleştiri var üstelik Kırım dışındalar. Rusya'ya karşı kışkırtma yapıyorlar Rusya'da tedbir alacaktır. Yerel yönetimler Cemiloğlu’na diyalog teklif etti. Problemleriniz varsa onları çözmeye çalışalım dedik, ama istemiyor muhalefette kalmak istiyor. Maddi yardımların çoğu yurtdışından geliyor. Kendisi zaten çözüm bulmaya çalışmıyor muhalefet ve kışkırtma onun mesleğidir. Mesleği oysa çalışsın o zaman…” eleştirisi getirdi.

Türkiye-Rusya ilişkileri siyasi dalgalanmalara karşı güvenli

Türkiye-Rusya ilişkilerinin çok sağlam bir alt yapısı olduğunu vurgulayan Peskov, “Türkiye bizim için çok tarihi bir ortak ve bizim ilişkilerimiz çok özel bir nitelikte her şeye rağmen. İlişkilerimizin çok sağlam bir altyapısı var. Yatırım ve ekonomik ilişkilerimiz o kadar sağlam ki siyasi dalgalanmalara karşı çok güvenli yönü var. İlişkilerimizin perspektifleri o kadar geniş ki hem Moskova ve Ankara'nın gelecekteki menfaatlerine uygundur. Biz önceliği buna vermemiz lazım.” şeklinde konuştu.

Devlet ilişkilerinde liderlerin, şahsi ilişkilerin rollerinin büyük olduğunu, ama nihai bir niteliği olmadığını kaydeden Peskov, “Politikacılar gelip gidiyor, ülkeler devam ediyor ve tarih boyunca devam edecek. Ben çok liderlerin gelip gittiğini biliyorum, ama ilişkiler hep arttı. Ancak Putin ve Erdoğan gibi etkili liderler iktidardayken ilişkilerin gelişmesine yardımcı oluyor. Putin ve Erdoğan kararlı, karizmatik ve sözün sadık liderler. Devlet adamları için sözüne sadık olma özelliği çok önemlidir. Türkiye ve Rusya'ya iki ülke ilişkilerine karşı çıkan görmedim ya da ben bilmiyorum. Bizim ortaklıklarımız tartışılmaz.” ifadelerini kullandı.

Putin toplantılarda demir gibi sert olabiliyor

Rusya Devlet Başkanı Putin’in çok yoğun bir çalışma saati olduğunu belirten Peskov, “Putin'in çalışma saatleri felaket çünkü çalışma saatleri yok. İş olunca pazar sabahı ya da gece fark etmiyor hemen çağırıyor. Bu konuda ailemin tepkisini hiç sormayın o bir problem. Tabi tatil yaptığımız günler oluyor. İlişkilerimiz resmi o bir patron, biz sonuçta arkadaş değiliz. Toplantılarda demir gibi sert olabiliyor. Çok zor iş, her gün yeni işler öğreniyorsunuz ve okulda gibisiniz. Aynı zamanda yorucu bir iş emekli olunca dinleneceğim.” değerlendirmesinde bulundu.

Putin: Afganistan’daki militanların sığınmacı görünümünde ülkemize girmesini istemiyoruz

Rusya Devlet BaşkanıVladimir Putin, Birleşik Rusya Partisi'nin temsilcileriyle bir araya geldi. Putin, görüşmede Afgan sığınmacılar konusunda endişelerini dile getirdi. Afgan sığınmacıların terörist kılığında ülkesine sızabileceği ihtimali üzerinde duran Putin, “Afganistan’ın, güvenliğimiz ile doğrudan ilişkisi bulunuyor. Batılı güçler, ABD ve başka ülkelerden vize alana kadar sığınmacıların Orta Asya ülkelerine yerleştirilmesi konusunda ısrar ediyor" dedi.

Putin sözlerine şöyle devam etti:

"Demek ki komşularımız olan bu ülkelere birilerini vizesiz göndermeyi mümkün görüyorlar. Kendilerine ise vizesiz bireyleri istemiyorlar. Bu, söz konusu sorunun çözümüne dair çok küçük düşürücü bir yaklaşım."

"YAŞANANLARIN TEKRARLANMASINI İSTEMİYORUZ"

Rusya lideri Putin, Batılı ülkeler ve ABD'nin, mülteciler ile ilgili politikalarını eleştirerek, "Bu sığınmacıların içlerinde kimlerin olduğunu nasıl bilelim. Sayıları binler, yüz binler, hatta milyonları bulabilir. Bizim de yakın müttefiklerimiz olan komşularımız ile aramızda vize uygulaması bulunmuyor. Kuzey Kafkasya’da askeri eylemlerin yaşandığı 90’lı yıllarda ve ’li yılların ortasında yaşananların herhangi bir şekilde tekrarlanmasını istemiyoruz" açıklamasını yaptı.

AFGAN BEBEĞİN ALIN YAZISI: KARIŞMASIN DİYE NUMARALANDIRILDI

NTV uygulamasını indirin, gelişmelerden haberdar olun

google-playapp-storeHuawei App Gallery

Liselere Geçiş Sistemi (LGS) sınavı 4 Haziran'da yapılacak

İYİ Parti Genel Başkanı Akşener, İmamoğlu ile birlikte Hatay'da depremzedeleri ziyaret etti

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat'taki depremlerin ardından yürütülen çalışmalara ilişkin, "Şimdi buralardan tahliyeler oldu. Deprem nedeniyle buradan tahliye edilen vatandaşlar buraya geri dönmek istiyor. Onun için de mutlaka bir barınma alanına ihtiyaçları var." dedi.

Depremlerin en çok etkilediği illerden Hatay'a gelen Akşener, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Deprem Koordinasyon Merkezi'nde yapılan çalışmalar hakkında bilgi aldı.

Akşener, burada yaptığı konuşmada, bölgeye ikinci geldiğinde rozetini taktığını belirterek, deprem esnasında kimsenin rakip olmadığını, herkesin insan ve darda olduğunu söyledi.

Darda olan herkes için ülkedeki insanların hiçbir ayrım yapmadan bir bütün olduğunu belirten Akşener, buradan ders çıkarıldığı takdirde Türkiye'nin her türlü problemini çözeceği görüşünü dile getirdi.

Belediyelerin imkanının artık deprem bölgesindeki koordinelerde yetmeyeceğini öne sürerek, merkez bütçesinin devreye girmesi gerektiğini anlatan Akşener, sözlerini şöyle sürdürdü:

"(Belediyeler) Her türlü imkanını devreye koydu, yaptı ve yapmaya da devam ediyor ama onların da artık imkanı kalmadı. Çünkü Türkiye zaten ekonomik olarak çok berbat bir süreçten geçiyor. Şimdi buralardan tahliyeler oldu. Deprem nedeniyle buradan tahliye edilen vatandaşlar buraya geri dönmek istiyor. Onun için de mutlaka bir barınma alanına ihtiyaçları var. Yani sabit evden falan bahsetmiyorum, hiç değilse o prefabrik yani içinde banyo, tuvaleti ve mutfağı olan, yatabilecekleri, çocuklarıyla beraber kalabilecekleri bir eve ihtiyaçları var. Bunun planlanması lazım. Bunu tek başına siz yapamazsınız."

Akşener, esnafa yardımların yapılması, iş yerlerine faizsiz kredi başta olmak üzere imkanlar sağlanarak insanların ayağa kaldırılması gerektiğini ifade etti.

Hatay'dan başlayarak afet bölgelerinde yabancılara ev, arsa ve arazi satışının yasaklanması talebini yineleyen Akşener, "Sebebi şuydu: Kocaeli'de o zaman hızla Türkiye'nin herhangi bir emniyette hissettiği iline gitmek için aileler birimlik malını mülkünü 20 birime sattı gitti. Bazı terör örgütleri son derece stratejik bir biçimde o malları aldılar. Bağıra bağıra söyledik, engellendi. Yani fark edildi ve engellendi. Şimdi dolayısıyla Türkiye için mademki bu iktidar ikide bir 'dış güçler' diyor, işte dış güçler böyle dönemlerde devrede olur." değerlendirmesinde bulundu.

El birliğiyle bu dönemin de atlatılacağına inandığını kaydeden Akşener, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İnşallah birlikte el ele, el birliğiyle, 'Birimiz hepimiz, hepimiz birimiz için' diyerek, asrın afetinin asrın felaketine döndürüldüğü bu beceriksizliğin içinden çıkacağız. Dolayısıyla da 14 Mayıs'ta Bağıra bağıra iktidara 'Şunları yapın, şunları yapın' diyorum ama anlaşıldı ki inşallah 14 Mayıs seçiminden sonra Allah bizlere nasip edecek ve bu yıkımın tez elden ayağa kaldırılması için gereken her şey bilim, inanç ve hakkaniyetle liyakat, ciddiyet, şeffaflık, hesap verilebilirlik üzerinden yerine getirilecek."

Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş ise deprem sonrası yaşananlar ve yapılan yardımlarla ilgili bilgi verdi.

Desteklerden dolayı herkese teşekkür eden Savaş, kentte su sorunu olmadığını vurguladı.

Savaş, bu konuyla ilgili şu bilgileri paylaştı:

"Bir hafta önce 'su sorunu' çok konuşuldu ama burada bir yanlış anlaşılma oldu. Şu an Hatay'da çok yıkılmış ilçe merkezleri dışında suyla ilgili bir sorunumuz yok. Antakya merkezde 29 mahallede su veremiyoruz, kanalizasyon karışmasın diye korkuyoruz. Buralarda biz çeşmeler yaparak ihtiyacı gidermeye çalışıyoruz. Merkezdeki toplam mahallemizin 35'ine su veremiyoruz. Kırsal da dahil kent genelinde toplamda 41 mahalleye su veremiyoruz."

İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ise yaptıkları çalışma ve yardımlar hakkında bilgilendirmede bulundu.

Meral Akşener, Hatay Büyükşehir Belediyesi Afet Koordinasyon Merkezi ile konteynerde yaşayan bir aileyi de ziyaret etti.

Putin: Türkiye pişman olacak

Ulusa seslenen Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, geçen hafta bir Rus savaş uçağını düşüren Türkiye'nin 'haince bir savaş suçu işlediğini' söyledi. Putin, "Türkiye bu davranışı nedeniyle pişman olacak" dedi.

Kremlin Sarayı’nın Georgiyevskiy Salonu’nda parlamanterlere hitap eden Putin, Türkiye'yi affetmeyeceklerini belirterek "Rusya'nın yanıtının sadece yaptırımlarla sınırlı kalacağını düşünenler yanılıyor" diye konuştu.

Konuşmasına 'Terörizmle savaşan Rus askerlere' teşekkür ederek başlayan Putin Ankara'yı 'teröristlere yardım etmekle' suçladı, Moskova'nın bu durumu gözardı edemeyeceğini kaydetti.

Rusya lideri sözlerini şöyle sürdürdü:

"Türkiye'de çok sayıda eski ve güvenilir dostumuz var. Onlar, askerlerimizin ölümünden doğrudan sorumlu olan bazı üst düzey yetkililerden farklı kişiler. Ama yapılanı unutmayacağız. Arkamızdan vurulduk.

"Bunu neden yaptıklarını sadece Allah biliyor. Allah Türkiye'deki yönetici eliti, muhakeme yeteneğinden yoksun bırakarak cezalandırmaya karar verdi. Türkler yaptıklarından dolayı fazlasıyla pişman olacak. Onların domateslerini yasaklamakla yetinmeyeceğiz."

TIKLAYIN - OBAMA'DAN ERDOĞAN VE PUTİN'E ÇAĞRI: GERİLİMİ AZALTIN

TIKLAYIN - ERDOĞAN VE PUTİN ARASINDA IŞİD PETROLÜ POLEMİĞİ

Ölen Rus askerler için saygı duruşu

Rusya liderinin konuşması öncesi ise Türkiye'nin düşürdüğü uçağın ölen pilotu ve kurtarma çalışmaları sırasında vurulan Rus asker için bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu.

Suriye'deki hava saldırılarına katılan Rus pilotlar ile ölen iki Rus askerin anneleri de Kremlin'de hazır bulundu.

Putin'in konuşmasını Rusya Parlamentosu'nun alt ve üst kanatları olan Federasyon Konseyi ile Duma’dan yaklaşık milletvekili ile 'den fazla yerli ve yabancı basın mensubu izledi.

Rusya Savunma Bakan Yardımcısı Anatoly Antonov da dün Türkiye'nin Suriye ve Irak'tan 'çalınan petrolün' en büyük alıcısı olduğunu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ve ailesinin 'bu suç faaliyetine karıştığını' iddia etmişti.

Erdoğan: İspat edemezsen koltuğu bırakacak mısın?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ise Rusya'nın iddialarına bugün de tepki gösterdi.

Türk-İş Olağan Genel Kurulu'na katılan Erdoğan Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'e hitaben, "Rusya, bizim DAEŞ'ten petrol aldığımızı ispat etmek zorunda. İspat ederse ben koltuğu bırakırım. Ama ispat edemez ise Putin koltuğu bırakacak mı?" diye sordu.

Türkiye'nin doğalgaz ve petrol aldığı yerlerin belli olduğunu belirten Erdoğan, suçlamalara ailesinin karıştırılmasının da ahlaki olmadığını söyledi.

Erdoğan Rusya'ya, suçlamalarını iade etti:

"Haa, (petrolü) kim alıyor? Onu da söyleyeyim. Hem Rus pasaportu sahibi hem de Suriyeli olan George Hasawi bu işin en büyük tüccarıdır. DAEŞ'ten petrolü alıyor; hem rejime satıyor, hem de uluslararası bu işi yapan camiaya satıyor. Bunu Amerikan Hazine Bakanlığı belgelerle açıkladı. Bir de Rusların meşhur satranç ustası var (Dünya Satranç Federasyonu Başkanı Kirsan Ilyumzhinov). O da bu yarışın içerisinde. O da bu petrol tüccarlığını yapıyor. Elimizde belgelerimiz var, bunları dünyaya açıklamaya başladık, başlayacağız."

Davutoğlu: Pravda palavralarına kimse itibar etmez

Başbakan Ahmet Davutoğlu da Rusya'nın 'Türkiye'nin IŞİD'den petrol satın aldığı iddiasına' sert tepki gösterdi.

Azerbaycan'a hareketi öncesi Ankara Esenboğa Havalimanı'nda bir basın toplantısı düzenleyen Davutoğlu, Rusya'nın son yılda Soğuk Savaş sonrasında unuttuğu zannedilen özelliklerinin birer birer ortaya çıktığını söyledi.

Davutoğlu, "Soğuk savaş döneminde Sovyet propaganda makinesi vardı. Her gün değişik yalanlar üretir, önce kendileri inanır sonra da dünyanın inanmasını beklerlerdi. Bunlar, 'Pravda yalanları, palavraları' diye anılırdıBu Sovyetik propaganda makinesinin yalanlarına kimse itibar etmez" dedi.

24 Kasım'da bir Rus uçağının Türk savaş uçakları tarafından hava sahasını ihlal ettiği gerekçesi ile düşürülmesinin ardından Ankara ile Moskova arasında bir dönem çok iyi olan ilişkiler kopma noktasına gelmiş durumda.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov bugün AGİT Zirvesi için gittikleri Sırbistan'ın başkenti Belgrad'da bir araya gelecek.

Bu görüşme, Türkiye ve Rusya arasında, kriz sonrası yapılacak en üst düzey temas olacak.

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir