mila cafe bar / Suspicious activity detected

Mila Cafe Bar

mila cafe bar

Apliqa Mila 4Lü Sıralı Ağaç Ahşap Modern Sarkıt Koridor Cafe Restoran Salon Sarkıt Avize 3102-04S-AH

Apliqa Mila 4Lü Sıralı Ağaç Ahşap Modern Sarkıt Koridor Cafe Restoran Salon Sarkıt Avize

KARGO BEDAVA

Kurumsal Fatura

Satıcı : EVİQA HOME

Peşin Fiyatına 6 Taksit!

Koleksiyona Ekle

Tahmini Kargoya Teslim: 9 gün içinde

79 favori

  • 15 gün içinde ücretsiz iade. Detaylı bilgi için tıklayın.
  • Bu ürün EVİQA HOME tarafından gönderilecektir.
  • Ampul: E14 4x40 Watt.Ürün materyali : Doğal ahşap Fiyata Ampuller dahil değildir.Ürünümüz dekoratif modern tasarımı ile oturma odalarınız ve salonunuza farklı bir hava katacaktır.Ürünü tüm yaşam alanlarında da rahatlıkla kullanabilirsiniz.Ürünlerimizde kullanılan tüm materyaller 1.sınıf malzemeden üretilmiştir.24 ay garanti kapsamındadır.Taşıma esnasında oluşabilecek hasarlara karşı yedek parça temin edilir.
  • Bu üründen en fazla 10 adet sipariş verilebilir. 10 adetin üzerindeki siparişleri Trendyol iptal etme hakkını saklı tutar.
  • Kampanya fiyatından satılmak üzere 100 adetten fazla stok sunulmuştur.
  • İncelemiş olduğunuz ürünün satış fiyatını satıcı belirlemektedir.
  • Bir ürün, birden fazla satıcı tarafından satılabilir. Birden fazla satıcı tarafından satışa sunulan ürünlerin satıcıları ürün için belirledikleri fiyata, satıcı puanlarına, teslimat statülerine, ürünlerdeki promosyonlara, kargonun bedava olup olmamasına ve ürünlerin hızlı teslimat ile teslim edilip edilememesine, ürünlerin stok ve kategorileri bilgilerine göre sıralanmaktadır.

ÜRÜNÜN TÜM ÖZELLİKLERİ

Ürün Değerlendirmeleri

Henüz Yorum Yazılmamış.

Ürün Bilgileri

Apliqa Mila 4Lü Sıralı Ağaç Ahşap Modern Sarkıt Koridor Cafe Restoran Salon Sarkıt Avize

  • Ampul: E14 4x40 Watt.Ürün materyali : Doğal ahşap Fiyata Ampuller dahil değildir.Ürünümüz dekoratif modern tasarımı ile oturma odalarınız ve salonunuza farklı bir hava katacaktır.Ürünü tüm yaşam alanlarında da rahatlıkla kullanabilirsiniz.Ürünlerimizde kullanılan tüm materyaller 1.sınıf malzemeden üretilmiştir.24 ay garanti kapsamındadır.Taşıma esnasında oluşabilecek hasarlara karşı yedek parça temin edilir.
  • Bu üründen en fazla 10 adet sipariş verilebilir. 10 adetin üzerindeki siparişleri Trendyol iptal etme hakkını saklı tutar.
  • Kampanya fiyatından satılmak üzere 100 adetten fazla stok sunulmuştur.
  • İncelemiş olduğunuz ürünün satış fiyatını satıcı belirlemektedir.
  • Bir ürün, birden fazla satıcı tarafından satılabilir. Birden fazla satıcı tarafından satışa sunulan ürünlerin satıcıları ürün için belirledikleri fiyata, satıcı puanlarına, teslimat statülerine, ürünlerdeki promosyonlara, kargonun bedava olup olmamasına ve ürünlerin hızlı teslimat ile teslim edilip edilememesine, ürünlerin stok ve kategorileri bilgilerine göre sıralanmaktadır.

Ürün Özellikleri

Ve Barcelona’ da 3. gün…

Sabah hızlı bir kahvaltı sonrasında Casa Batlló ‘da buluştuk çılgın mimar Gaudi ile… Heykel tadında olan bu binanın hikayesi oldukça ilginç…

Casa Batlló

Gaudi bu binayı önce 1877 yılında inşa etmiş. 1900 yılında yani 23 yıl sonra bu binayı tekstilci Josep Batlló satın almış ve binayı kendisi için tekrar tasarlamasını istemiş. Binanın önceki halini çok merak ettim, araştırdım ama fotoğraflarına hiçbir yerde rastlayamadım. Josep Batlló Gaudi’den binanın ailesini temsil etmesini ve evlerinin herhangi bir başka konuta benzememesini istemiş…

Ve sonuç… Hiçbir binaya benzemeyen, özgün, simetrisi olmayan, her detayı ince ince düşünülmüş, etkileyici bir bina çıkmış ortaya. Acelesi de yokmuş tabii.. 1906 yılında tamamlanmış bina. 30 yıllık meslek hayatımda çıkmadı ki karşıma böyle bir müşteri…

Evin sahibi Josep Batlló 1934 yılında ölmüş. Eşi 1940 yılında ölümüne kadar kullanmış. 1954 yılına kadar da ailenin çocukları tarafından kullanılmış. Sonra bir sigorta şirketi Casa Batlló’yu satın almış…

Casa Batlló, 2005 yılında UNESCO Dünya Mirasları arasına girmiş. Modernizmin başyapıtlarından biri olarak kabul gören bina şu anda Barcelona’ nın en önemli büyük gelir getiren müze evlerinden biri…

Zaman kısa, daha Casa Milà var planda… Neyse ki yakın, aynı cadde üzerinde bulunuyor iki bina. Casa Batlló’ da aklım kalarak Casa Milà’ ya doğru yürürken Nespresso‘ nun mağazası çıkıyor karşımıza. Eğer seviyorsanız dalın bizim gibi içeriye. Oldukça büyük olan mağazada seçim yapabilmek için seçtiğiniz kahvelerin tadına bakabileceğiniz kahve barı da var. Fiyatlar da bizden oldukça hesaplı… Kahvelerimizi içip, alışverişimizi yaptıktan sonra vitrindeki tek dev kahve kapsülündeki seramik mozaiklere gözüm takılı kaldı… Barcelona’ daki çoğu yerde olduğu gibi Gaudi’nin mozaikleri her yerde…

Casa Milà

Ben denizin dalgalarına benzettim… Her katta farklı kıvrımları olan dalgalar. Balkon korkuluklarındaki demirler de köpükler. Dalgaların köpükleri…

Casa Milà, Antonio Gaudi tarafından 1905-1910 yılları arasında inşaatı yapılmış fakat resmi olarak 1912 yılında tamamlanmış. Gaudi tarafından tasarlanan en büyük sivil yapıymış…

Bina, sütunlar ve kemerler üzerine taşıyıcı duvarlarla çözülmüş. Organik formlar ve kırık çizgiler kullanılan, alışıldık bütün formları zorlayan bir estetik anlayış var bu binada… Mimari anlamda hepimizin hayranlık duyduğumuz bu binaya ilk yapıldığında “taş ocağı” benzetmesi yapılmış. Zamanında belli ki anlaşılamayan bu mimari harika, 1984 yılında UNESCO Dünya Mirasları listesine alınmış…

LA RAMBLA

Sıra geldi şehrin sokaklarında turlamaya…

La Rambla Barcelona’nın en hareketli caddelerinden. Katalunya meydanından limana kadar devam ediyor. Hediyelik eşya satanlar, çiçekçiler, restaurantlar  ve kafelerle dolu oldukça turistik bir cadde… Bol ağaçlı güzel bir cadde ama ben El Gotik ve El Born’ un sokaklarında kaybolmayı tercih ederim…

Birbirine çok benzeyen dar sokaklarda kaybolmamak mümkün olmadığı gibi çok da eğlenceli. Yolun sonunda mutlaka minik bir meydana çıkıyorsun ki orada illa ki ya bir kilise, ya bir bazilika ve bir sürü keyifli kafeler bulunuyor… El Gotik, Katalunya meydanından La Rambla’ da ilerlerken solda kalıyor. El Born da El Gotik’ in solunda. Zaten bu iki mahalle o kadar iç içe ki aslında ikisini birden geziyorsun…

La Rambla’nın sonlarına doğru solda harika bir meydan Placa Reial… Zaman zaman etkinliklerin olduğu meydanda kafe, restaurant ve barlar var. Onların da üst katları genelde otel olarak kullanılıyor.

La Rambla bitip limanla buluşmadan önce meydanda Cristof Colomb heykeli ile karşılıyoruz…

 

 

 

Oldukça yüksek bir heykel… 60 metreymiş yüksekliği. Asansörle en üst noktaya kadar çıkılabiliyormuş. Belki bir sonraki sefere deyip deniz kıyısına attık kendimizi…

Denizle buluştuğumuz zamanlarda hep koca bir OHH! deriz… İşte o anlardan biri…

Limandan deniz üstündeki Maremagnum alışveriş merkezine yine deniz üstü bir köprüyle geçiliyor…

Köprünün sağ tarafında deniz üstü heykeller var ve o kadar güzeller ki… Yıldıza bakan adam heykelleri. Sanat her yerde… Deniz üzerinde bile…

AGUA RESTAURANT

Bu gece deniz kıyısından ayrılmayalım dedik. Yemeğimizi TripAdvisor dan seçtiğim Agua Rastaurant‘ ta yemeğe karar verdik…

Hava kış, aylardan Aralık olduğundan içeride yedik tabi ama eminim yazın çok keyiflidir. Çünkü restaurant kumsalda… Ben bu İspanyolların yemek saatlerine bayılıyorum. Bize çok uyuyor… Saat 22.00 de akşam yemeği yiyorlar. Oraya gittiğimizde saat 21.30′ du ve oldukça makul bir saatti.

Adından da anlaşılacağı gibi deniz ürünleri restaurantı AGUA. Yediğimiz her şey lezizdi. Ambians da güzel, fiyatlar yüksekti…

BAR MARSELLA

İşte Barcelona’da en çok görmek istediğim yerlerden biri… Bu tam tamına 196 yıllık bir bar… Şaka değil 196 yıldır aynı yerde hizmet veriyor… Bizde her sene mantar gibi açılıp kapanan barları düşününce insanın ağzı açık kalıyor…

Üçüncü jenerasyon işletiyor şu anda barı… Barmen Fas’lı Ali anlatıyor bize barın hikayesini. Barcelona’ya gitmeden önce okumuştum ama yerinde dinlemek çok daha keyifli…
1820 yılında açılan bu bar o yıllarda da pek meşhurmuş… Öyle ki neredeyse bütün sanatçıların buluşma yeriymiş. Ernest Hemingway’ dan Picasso’ya, Dali’den Miro’ya, Gaudi’ye kadar bütün ünlü sanatçılar bu bara gelirmiş. Hatta masaların ayaklarını Gaudi tasarlamış. Ve o masalar hala kullanımda…

Ernest Hemingway öldüğü günden beri barda hiçbir şeyi ellememişler… Nasıl mı? Şöyle… Hemingway 1961 de öldüğüne göre tam 55 yıldır duvarlar ve tavanlar boyanmamış, raflardaki şişelerin tozu alınmamış, kristal avizelerin tozu ve örümcek ağları üzerinde… Fotoğrafta görüldüğü üzere rutubetten kabarmış tavanlar öööylece duruyor. Dönemin diktatörü Franco’nun uyulması gereken emirleri duvarlarda hala duruyor. “MÜZİK ÇALMAK YASAK!” “3 KİŞİDEN FAZLA BİR MASADA OTURMAK YASAK!”

Barın bir başka özelliği kendi hazırladıkları Absinthe. Tabii oraya kadar gidip de içmemek olmazdı. Ali içmeyi biliyor musunuz diye sorunca evet dedik. Baktı ki beceremiyoruz bize nasıl içmemiz gerektiğini gösterdi…

Sanki zamanda yol alıyoruz…


Yoksa köşedeki masada Hemingway içkisini mi yudumluyor? Az sonra kapı açılıp Picasso içeri mi girecek?

///

BARCELONA 1. GÜN YAZISI İÇİN link — BARCELONA 1. Gün 13 Aralık 2015 /// Katalan Müzik Sarayı – Picasso Müzesi – Santa Maria del Mar Bazilikası – Mercat Pricesa Tapas

BARCELONA 2. GÜN YAZISI İÇİN link — BARCELONA 2. Gün 14 Aralık 2015 /// La Sagrada Familia – Park Guell – El Nacional

BARCELONA 4. GÜN YAZISI İÇİN link — Barcelona 4. Gün 16 Aralık 2015 /// Plaça Espanya – Katalan Ulusal Sanat Müzesi – Poble Espanyol – Mies van der Rohe – Joan Miró – Hard Rock Cafe

BARCELONA 5. GÜN YAZISI İÇİN link — Barcelona 5. Gün 17 Aralık 2015 /// Mercado de la Boqueria – El Quim – Palau Güell – Bodega 1900 – La Consentida Tapas

Bunu beğen:

BeğenYükleniyor...

İlgili

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir