Alkolün Ruh Sağlığına Etkileri
Değerli okuyucular, daha önceki bir yazımızda alkolün organizma üzerindeki fiziki etkilerinden bahsetmiştik. Bu yazımızda alkolün beyin, sinir sistemi ve ruhsal denge üzerindeki etkilerinden bahsetmeye çalışacağım.
Alkol organizmanın komuta merkezi olan beyin ve sinir sistemi üzerinde neler yapıyor?
Alkol kullanımının beyin ve sinir sistemi üzerine önemli etkileri olduğunu biliyoruz. Tabii bu etkiler alınan alkol miktarı ve sıklığı ile yakından alakalıdır. Hafıza kaybı alkol alanlarda sık görülen bir durumdur. Alkol alan kişi içtiği dönemin tümünü ya da bir bölümünü unutabilir ve bu dönemde ne yaptığını ne konuştuğunu hatırlamayabilir. Hatta alkol almayı bırakan alkoliklerde bir müddet devam eden hafıza kayıpları olmaktadır. Alınan miktar arttıkça hafıza kaybından, kalıcı beyin hasarlarına kadar gidebilen ciddi beyin hasarları ortaya çıkabilir.
Bazıları gece alınan bir miktar alkolün rahatlık verdiği ve uykuyu sağladığını söylerler. Bu belki kısa bir dönem için doğrudur, çünkü alkol vücudu bir nevi uyuşturmaktadır. Ancak kesinlikle şunu söyleyebiliriz ki, alkolün sağlamış olduğu bu uyku kaliteli, dinlendirici bir uyku değildir. Alkol alan kişi kaç saat uyursa uyusun sabah yorgun ve bitkin uyanır. O uyumuştur ama vücut alınan alkolü zararsız maddeler haline getirip atabilmek için anormal bir mücadele vermiş, bu arada bazı hücrelerini kaybetmiştir. Rahatlık veriyormuş gibi görünen alkol vücudun dinlenmesine engel olmakta, organizmayı daha da fazla yormaktadır. Aslında alkol zamanla uykusuzluğa ve uyku bozukluklarına yol açmaktadır.
Uzun süreden beri alkol alanlar göz kaslarında güçsüzlük ve felce bağlı çift görme ortaya çıkabilir. Zamanla hasta yardımsız ayakta duramaz veya yürüyemez hale gelir. Özellikle yakın geçmişe ait olayları unutur, ayrıca çok ciddi hafıza kayıpları ortaya çıkar, hatta hasta zaman zaman kim olduğunu bile unutur. Ayrıca bu kişilerde kendi kendine konuşma, bulunduğu yerin ve zamanın farkında olmama ve halüsinasyonlar (gerçek olduğu düşünülen hayaller) görülebilir. Her ne kadar alkolün bırakılması, vitamin eksikliklerinin yerine konması şikâyetleri azaltsa da hastalık tamamen düzelmez.
Alkolün bedensel sağlığımıza verdiği zararların dışında başka etkileri de var mıdır?
Gerçekten de hep alkolün kişisel olarak insan sağlığına verdiği zararlardan bahsettik, aile hayatına ve toplum huzuruna verdiği zararlar ikinci plânda kaldı. Alkol belli bir seviyeden sonra yalancı bir güven hissi verir, kişi hareketlerini kontrol edemez dolayısıyla suça eğilim artar. Hastanelerin acil servislerinde geriye dönük olarak yapılan çalışmalarda, acil servislere getirilen hastaların önemli bir kısmında alkol’ün etkili olduğu tespit edilmiştir. Trafik kazaları, delici kesici aletlerle veya ateşli silahlarla yaralanmalar, yüksekten düşmeler, yanıklar, cinsel tacizler gibi travmalarda alkol değişik derecelerde etkilidir. Örneğin trafik kazalarının %30’unda sürücülerin alkollü oldukları görülmektedir. Silahla yaralanmalarda bu oran %50, cinsel tacizlerde, aile içi şiddette %80 civarındadır. Bu veriler bize alkol’ün kişisel zararlarının dışında toplum için de ne kadar zararları olduğunu açıkça göstermektedir.
Devamlı alkol alanların zaman içinde ciddi ruhi çöküntülere, depresyona girdiklerini biliyoruz. Bu nedenle işini, ailesini kaybeden pek çok alkol bağımlısı hasta vardır. Toplumda alkol ve sigarayı deneyenlerin sayısı oldukça fazladır. Özenti için alınan bir birayla başlayan macera alkol bağımlılığına kadar ilerleyebilir. Sürekli alkol kullanımı ile kişi aile, iş, ev, okul vs. ile ilgili sorumluluklarını tam olarak yerine getirmez hale gelir. Bağımlılık düzeyindeki alkol kullanımlarında sonuçları ne olursa olsun kişi alkol kullanımını sürdürmekten kendilerini alamazlar.
Alkol bağımlılığı ne demektir?
Genel olarak alkole olan bağımlılık iki şekilde olabilir, bunlardan birincisi fizyolojik bir bağımlılıktır. Bu durum alkole karşı duyulan fizyolojik bir istek olarak tanımlanmaktadır. Zamanla vücutta alkole karşı uyum gelişiyor ve alkol alınmadığı zaman fizyolojik uyumun bozulmasına bağlı olarak fiziksel bazı belirtiler ortaya çıkıyor. Biyolojik, sosyal ve davranışsal boyutları da olan alkol bağımlılığı aslında ciddi bir hastalıktır. Tedavi edilebilen bir hastalık olan bağımlılık, tekrar alkol kullanıldığında nüks eder ve yeniden başa dönülür, tıpkı bin bir zahmetle çıkılan bir yerden kayarak tekrar aşağıya inmek gibi. Bu nedenle bağımlı kişinin, bıraktıktan sonra küçük miktarlarda da olsa tekrar alkol kullanmaya başlaması ciddi bir hatadır.
4
Ancak birçok bağımlı bunun farkında olmadığı, az kullanabileceğini, kendini kontrol edebileceğini düşündüğü için, kendini denemek amacı ile tekrar alkol kullanmaya başlıyor. Bu deneme de maalesef hüsranla sonuçlanıyor. Bu nedenle alkol bağımlısı olan kişinin, tüm yaşamı boyunca bağımlı olduğunu unutmaması, yaşamını ve çevresini içinde bulunduğu bu duruma göre sürdürmesi gerekmektedir.
Fiziksel bağımlılığın dışında alkolün ikinci bağımlılık şekli psikolojik faktörleri içermektedir. Kişi alkol aldığında geçici olarak sıkıntılarından kurtulduğunu, kendini daha iyi hissettiğini düşünür ve bu yalancı rahatlamaya alışır. Ancak zamanla alkol almadığında kendini ruhi bir çöküntünün içinde bulur. Kronik alkolizm’in depresyon, intihar düşüncesi veya intihar girişimleri, şiddet ve suça eğilim gibi psikiyatrik belirtileri ortaya çıkar. Bu dönemde aile ve çevre ilişkilerinin bozulması da ruhi bunalımı daha da arttırır. Sonuçta kişi hem fiziki hem ruhi ciddi bir çıkmaza girer. Ancak bütün bunların yanında alkolizm, eğer kişi ciddi şekilde karar vermişse, üstesinden gelinemeyecek bir problem değildir, tedavisi vardır.
İnsan giderek alkole bağımlı hale geldiğini anlayabilir mi?
Evet bunun bazı ölçüleri vardır. Aşağıda sayılan faktörlerin e dikkat edilmelidir, 3’ü veya daha fazlası varsa alkol bağımlılığı var demektir.
1. Alkol alınmadığı zaman yoksunluk belirtilerinin ortaya çıkması.
2. Giderek daha fazla miktarda alkol almaya ihtiyaç duyulması.
3. Alkol kullanımının kontrol altına alınamaması.
4. Alkolü bırakmak için bir çok başarısız girişimde bulunulması.
5. Kişinin giderek gününün daha fazla bölümünü alkol almakla geçirmeye başlaması.
6. Alkolun kişinin işte, evde veya her hangi bir yerde üzerine düşen görev ve sorumlulukları yerine getirmesine engel olmaya başlaması.
7. Bütün bu olumsuzluklara rağmen, sürekli fiziksel ve psikolojik sorunlar yaşamasına rağmen kişinin hala alkol almaya devam etmesi.
Evet sevgili okuyucular durum ve manzara bu iken Ülkemizde yapılan okul ve anket çalışmaları alkol ve madde kullanımının giderek arttığını göstermektedir. Türkiye'nin genç bir nüfusa sahip olması alkol ve madde alımında artış için diğer bir risk faktörü olarak karşımıza çıkmaktadır. Bu nedenle hepimiz özellikle çocuklarımızı, gençlerimizi bu zararlı maddelerden korumak için gayret göstermeliyiz. Bu hem çocuklarımız ve ailelerimiz hem de Ülkemizin geleceği açısından hayati derecede önemli bir meseledir.
Sağlıklı günler dileklerimle…
funduszeue.infoğan Sözüer
Genel Cerrahi Uzmanı
Dünya Sağlık Örgütüne göre, alkol bağımlılığı, alkolün yinelenen bir biçimde veya sürekli kullanımından kaynaklanan kullanım bozukluğu olarak tanımlanmaktadır. Amerikan Psikiyatri Birliğinin belirlediği DSM- 5 tanı ölçütlerine göre alkol bağımlılığı; on iki aylık bir süre içinde, aşağıdakilerden en az ikisi ile kendini gösteren, günlük hayatında belirgin bir sıkıntıya ya da işlevsellikte düşmeye yol açan, sorunlu bir alkol kullanım örüntüsüdür.
Alkol riskli kullanımı dünya nüfusunun sağlığı konusunda önde gelen risk faktörlerinden biridir ve birçok hastalığa yol açmaktadır, toplumlar üzerinde sosyal ve ekonomik açıdan pek çok yük oluşturmaktadır. Alkol bağımlılığı sıklıkla farklı psikolojik veya bedensel sorunlarla birlikte görülür. Alkol bağımlılığı tanısı alan kişilerde farklı maddelere bağımlılık riski, duygu durum bozuklukları, depresyon, kaygı sorunları şizofreni, kişilik bozuklukları gibi ruhsal problemler görülürken aynı zamanda bedensel olarak da karaciğerde büyüme, yağlanma, sarılık, kanser ve siroz, yüksek tansiyon, kalpte büyüme ve ani kriz, damar tıkanıkları görülmektedir.
Riskli alkol kullanımı beyin işlevlerinde bozulmalara neden olmaktadır ve buna bağlı olarak dengede bozulma, beceri isteyen uğraşları gerçekleştirmede zorlanma, alkole bağlı bunama, hafızada bozulma gibi süreçlerde çok sık görülmektedir.
Alkol testosteron (erkeklik) hormonunu azaltırken, östrojen (kadınlık) hormonunu yükseltmektedir. Vücutta vitamin dengesini bozar. Susuzluğa yol açar. Yağ depolanmasını arttırdığı için kilo problemine ve ayrıca kas erimesi ve kaslarda zayıflığa neden olur.
Riskli alkol kullanımı sinir sistemine zarar vermektedir, ellerde titreme ve bacaklarda karıncalanma, uyuşma hissine neden olabilir.
Alkol kullanımı bazı süreçlerde cinselliğe olumlu etki ettiği düşünülerek veya cinselliği kolaylaştırıyor sanıldığı için kullanılabilmektedir; ancak bilinenin aksine birçok soruna sebep olmaktadır.
Hamilelikte alkol kullanımı bebekte büyüme ve gelişme sürecinde geriliğe neden olur.
Yapılan araştırmalara göre alkolün riskli kullanımına bağlı olarak dünya çapında 3 milyon ölümün gerçekleştiği bilinmektedir. Alkolden kaynaklanan zararlar, hem alkol kullanan kişiye hem de onun aile üyelerine ve çevresindeki kişilere zarar vermekte; sağlık açısından çeşitli bozukluklar ve sosyal sorunlar yaşamasında neden olmaktadır.
Bireylerin gelişim süreçlerinde belirli aşamalar mevcuttur. Sosyal, fiziksel ve bilişsel gelişim süreçlerinde belirli görevler vardır ve birey bu görevleri tamamlayarak bir sonraki aşamaya geçer. Çocuk ve ergenlik döneminde de benzeri süreçler söz konusudur. Çocukluk ve ergenlik dönemi keşifler, denemeler ve davranışsal değişimler dönemidir. Özellikle ergenlik, özerkliğin arttığı, akran etkisinin önem kazandığı ve ebeveynlerin doğrudan etkilerinin azaldığı bir yaşam evresidir. Ergen için bireysel kimliğini oluşturma çabası gündemdedir. Alkole başlama açısından da kritik bir dönemdir. Ergenlik döneminde düşünme, planlama, karar alma becerilerinden ve sosyal/duygusal gelişimden sorumlu beyin devrelerinin hızlı bir şekilde değişmeye devam ettiği görülmektedir. Alkol kullanımı ile beraber çocuk ve gençlerde, bu gelişimsel değişimleri olumsuz etkilemektedir.
Araştırmalar alkol kullanımı gerçekleştikten sonra, kullanılan alkol limiti fark etmeksizin, alkol kullandıktan sonra araç kullanımının güvenli olmadığını belirtmektedir. Alkollü araç kullanımında;
Kan dolaşımında bulunan alkol miktarı, küçük bir kan veya idrar numunesi test edilerek veya solunan nefesin analizi yoluyla ölçülebilmektedir. (Dünya Sağlık Örgütü Alkollü Araç Kullanma: Uluslararası İyi Uygulama Örnekleri Kılavuzu, )
Dünya Sağlık Örgütünün yılı Küresel Alkol ve Sağlık Durum Raporu’na göre yılında;
Alkol iyileşebilen bir beyin hastalığıdır. Alkolü bırakmak zor olabilir, ancak bağımlılık üzerine uzman bir ekipten destek alarak bırakma sürecini daha detaylı öğrenebilir ve kolaylaştırabilirsiniz. Alkolü bıraktığınızda yaşadığınız ve gözlemlediğiniz iyileşmeler, bırakma sürecine bağlı kalmanızdaki motivasyonunuzu artıracaktır. Bırakma yöntemleri ve bırakma süreci hakkında bilgi edinmek için YEDAM ile iletişime geçebilirsiniz. numaralı YEDAM Danışma Hattı’mız üzerinden, bir arkadaşınıza, aile üyelerinize veya bir tanıdığınız için alkolü bırakma konusunda uzman psikologlarımız ve sosyal hizmet uzmanlarımızdan ücretsiz destek alabilirsiniz.
Alkol psikoaktif madde olduğu için kötüye kullanımını veya bağımlılığının geliştiğini kabul etmek zaman alabilir. Alkol kullanan birçok kişi sosyal kullanım düzeyinde devam ederken bağımlılığı gelişmektedir. Alkol kullanan ve bırakmak isteyen, bu konudaki problemlerine çözüm arayan kişi ve yakınları Yeşilay Danışmanlık Merkezleri (YEDAM), hastanelere bağlı alkol ve madde bağımlılığı tedavi merkezleri (AMATEM) ile psikiyatri kliniklerine başvurarak destek alabilirler.
Sitede yer alan içerikler hakkında ayrıntılı bilgi almak için aşağıdaki kaynakları inceleyebilirsiniz.
Alkol Bağımlılığı Afişi
pdfAlkol Bağımlılığı Broşürü
pdfAile içi geçimsizliklerin, kavgaların, şiddetin ve boşanmaların da bir numaralı sorumlusu alkoldür. Çeşitli organik hastalıklara sebep olan alkolü kullananlarda, sinir harabiyeti, vitamin eksiklikleri, siroz gibi kötü sonuçlar oluşabilir. Bu durum, daha fazla sağlık harcaması yapılmasına sebep olur.
Alkol içmek donmaktan kurtarır mı?
Şarap ve konyak gibi alkollü içkilerin vücudu soğuktan koruduğu anlayışının son derece yanlış olduğunu belirten Doç. Dr. Arınç, “İçki, başlangıçta verdiği enerji nedeniyle geçici olarak vücut ısısını artırır. Ancak, damar genişletici etkisi nedeniyle de vücutta ısı kaybına yol açar, üşümeyi ve donmayı kolaylaştırır.
Alkolün bireysel ve toplumsal zararları nelerdir?
Erken yaşlanma ve bunamaya neden olur. Alkol kullanan kişilerde uyku bozuklukları ve sabahları yorgun uyanma şikayetleri sık görülür. Alkol, kanser riskini çok büyük oranda artırır. Yemek borusu, gırtlak, mide ve pankreas kanserlerine davetiye çıkarır.
Alkol ve uyuşturucu madde kullanımının birey ve toplum sağlığına zararları
Alkol kana karışır mı?
Alkolün kana karışma süresi, aç karnına, yaklaşık olarak 5 dakikadır. Alkolün büyük bir kısmı, midede emilmeyi beklemeden doğrudan ince bağırsağa geçer ve oradan emilerek kana geçer. Alkol alındıktan sonra % 20si mideden, % 80i ince bağırsaklardan kana karışır.
Alkol içince neden Isınırız?
Yine de filmlerde alkol üşümenin çaresi olarak gösterilmeye ve insanlar, boyunlarında likör fıçısıyla gezen St. Bernard köpekleriyle ilgili efsaneye inanmaya devam ediyor. Oysa alkol aldığınızda vücut ısınız düşer, çünkü alkol vücudun yüzeyine daha fazla kan ulaşmasını sağlar ve bu da vücutta ısı kaybına neden olur.
Alkol ve uyuşturucu madde kullanımı toplum içinde huzursuzluk meydana getirir. Alkol ve uyuşturucu madde kullanımı, toplum içinde var olan düzeni bozar. Alkol ve uyuşturucu madde kullanımı, güvensizlik ortamına yol açar. Alkol ve uyuşturucu madde kullanımı, toplum içinde birlik, beraberlik ve dayanışma ortamını bozar.
çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası