serumu hızlandırmak zararlımı / Prof. Dr. Aygül Demirol / YUMURTLAMANIN DÜZELTİLMESİ ve/veya ARTIRILMASI

Serumu Hızlandırmak Zararlımı

serumu hızlandırmak zararlımı

KORTİKOSTEROİD (KORTİZON) TEDAVİSİNİN ETKİLERİ VE DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER

Kortikosteroid Tedavisi ve Etkileri

 

KORTİKOSTEROİD TEDAVİSİ VE ETKİLERİ

Kortikosteroidler (kortizon, prednizon, deksametazon v.b.) vücutta böbrek üstü bezlerinden salgılanan bir hormon olan kortizole benzer steroid yapıda ilaçlardır. Çok sayıda tipi geliştirilmiştir, ilk geliştirilen ve halk arasında ismi en bilinen kortizondur.

Kortikosteroidler bazı ciddi hastalıklarda hayat kurtarıcıdır ve bu hastalıkların tedavisinde vazgeçilmezdir. Fakat kortikosteroid tedavisinin çok sayıda yan etki riski vardır. Bu riskler ve bunlara karşı alınabilecek önlemler aşağıda listelenmiştir.

1. Uygun kullanım şekli:Kortikosteroidlerin sabah erken saatlerde alınması vücuttaki hormon dengesinin bozulmaması açısından önemlidir. Kortikosteroid dozunu azaltarak kesmek vücudun hormon dengesini sağlamak için faydalıdır. Bu yüzden yüksek dozda kortikosteroid kullananlarda tedavi aniden kesilmemelidir.

  • Kortikosteroid tedavisi kesildikten sonra, böbrek üstü bezleri baskılanması aylarca devam eder. Bu dönemde stres durumlarında böbrek üstü bezi yetmezliği belirtileri olan iştahsızlık, bulantı, zayıflık, yorgunluk, ve nadiren tansiyon düşüklüğü ve şok ortaya çıkabilir.

    • Bu durumlarda kanda sabah kortizol seviyesi ölçülmeli ve bir endokrinoloji uzmanından görüş alınmalıdır.

    • Genel anestezi ile ameliyat gibi stres yaratan durumlarda dışarıdan kortikosteroid desteği yapılması faydalı olabilir.

2. Mide barsak sistemi üzerine etkileri:Kortikosteroidler mide ülseri riskini ve ülserin kanama ve delinme riskini artırır. Mide üzerine yan etkisini azaltmak için yemekle birlikte alınmalıdır. Ayrıca birlikte antiasit ve mide koruyucu ilaçlar önerilmektedir.

  • Aspirin, ağrı kesici, sigara ve alkol kullananlarda ve eskiden ülseri olanlarda risk daha fazla artar.

  • Kortikosteroidin sindirim sistemi üzerindeki diğer yan etki ve riskleri: bulantı-kusma, reflü, yemek borusunda mantar enfeksiyonu, karaciğerde yağlanma ve kan yağları (trigliseridi) yüksek olan kişilerde pankreas iltihabı

3. Kas iskelet sistemi üzerine etkileri:Kortikosteroid tedavisi sırasında gerekli önlemler alınmazsa hastaların yaklaşık yarısında kemik erimesi (osteoporoz) görülür. Kemik erimesi yıllar içerisinde bulgu verebilir. Ancak en belirgin kaybın tedavinin ilk ayında gelişmekte olduğu akılda tutulmalıdır.

  • En büyük risk fiziksel aktivitede bulunmayan yaşlılar ve menopoz sonrası kadınlardadır.

Kemik erimesini azaltmak için:

  • Sigara bırakılmalıdır, alkol ve kafein kısıtlanmalıdır.

  • Kemik yapımını uyardığı için mümkün olduğunca egzersiz yapılmalıdır, hareketsiz yaşam tarzından kaçınılmalıdır.

  • Yüksek miktarda kalsiyum içeren içeren gıdalar (yağsız süt ve süt ürünleri) tercih edilmelidir.

  • Günde gram kalsiyum, IU D vitamini ile birlikte alınmalıdır.

Kemik erimesi ile ilgili olan ilaçları doktorunuza danışarak ve onun önerisi ile kullanmanız uygun olacaktır.

  • Kemik kaybını değerlendirmek için tedaviye başlarken ve bundan sonra ayda bir kez DEXA ile bel ve kalça bölgesinde kemik yoğunluğunun ölçülmesi faydalıdır.

-Özellikle gençlerde, genellikle en az ay tedavi sonrası uylukta ortaya çıkankemik ölümü (aseptik nekroz) riski mevcuttur.

  • Alkolizm, sigara, karaciğer yağlanması, kanda trigliserid yüksekliği ve travma bu riski artırır.

-Kortikosteroide bağlı kas kaybını engellemek açısından proteinden zengin diyetle beslenilmelidir.

  • Özellikle bacakların uyluk kaslarında ve üst kol kaslarında simetrik, ağrısız, kas güçsüzlüğü (miyopati) gelişebilir. Tedavide kortikosteroidin kademeli olarak azaltılması ile beraber fizik tedavi önerilir.

4. Gözde istenmeyen etkiler:Katarakt ve göz içi basıncı artışıdır. Çocuklar katarakta erişkinlerden daha yatkındır. Kişisel yatkınlık önemlidir, düşük dozlarda da oluşabilir.

  • Kortikosteroid tedavisi sırasında ayda bir göz muayenesi olmak faydalıdır. Doz azaltmak kataraktın ilerlemesini engellemeyebilir ancak tedaviyi kesmek faydalı olabilir.

5. Metabolizma üzerine etkileri: Kortikosteroidlerkan şekerini yükseltir. Bu yüzden mevcut şeker hastalığının kontrolünü daha da zorlaştırır. Yeni şeker hastalığı başlatma enderdir ve çok yüksek dozlarda görülür.

  • Şeker hastalığı olanlarda kan şekeri kortikosteroid tedavisi boyunca daha yakından takip edilmelidir.

  • Çoğu hastada kortikosteroid kesildikten birkaç ay sonra, kan şeker düzeyi tedavi öncesi durumuna döner.

-Kortikosteroidlerkan yağlarını yükselttir.En fazla trigliserid isimli yağlar artar ama LDL (kötü kolesterol) ve HDL (iyi kolesterol) artışı da gözlenebilir.

  • Yağdan (özellikle doymuş-katı yağdan) fakir diyetle beslenilmelidir.

-Kortikosteroidlerin vücutta tuz ve su tutucu etkileri tansiyonu yükseltir. Bu etkiden korunmak için özellikle tuzsuz diyet yapılmalıdır.

  • Kortikosteroidlerin tansiyon yükseltici etkisi genellikle ilk 2 haftadan sonra ortaya çıkar.

  • Hastalara kilo takibi yapılması da önerilir.

  • Kortikosteroidler damar sertliğini hızlandırır, damar tıkanıklığına yatkınlığı artırır (yatağa bağımlılık, sigara ve doğum kontrol hapı ile risk daha da artar).

6. Bağışıklık sistemi üzerine etkileri: Kortikosteroidler bağışıklık sistemini baskıladığı için bulaşıcı hastalıklara yatkınlığı arttırır, bu hastalıkların daha şiddetli geçirilmesini kolaylaştırır.

  • Günde 20mg’dan az kortikosteroid kullananlarda aşılamaya bağışıklık sisteminin yanıtı iyi olur. Fakat özellikle kortikosteroid kullanan çocuklara canlı aşı yapılmamalıdır.

7. Gebelik ve üreme sistemi üzerine etkileri:Gebelikte prednizon isimli kortikosteroid kullanıldığında bebekte çok az bir etki saptanılmıştır. Çünkü prednizon göbek bağında parçalanmaktadır.

  • Buna karşın flor içeren betametazon, dekzametazon gibi kortikosteroidler bebeğe daha fazla oranda geçmektedir.

  • Kortikosteroid tedavisi alan gebelerde yüksek tansiyon ve şeker riski artar.

  • Doğuma yakın yüksek doz kortikosteroid kullanılması bebeğin böbrek üstü bezlerini baskılayabilir.

  • Kortikosteroid anne sütüne bir miktar geçebilse de kortikosteroid kullanan annelerinin bebeklerini emzirmelerine engel değildir. Yine de emzirme ilaç alımını takiben 4 saat geçmesini bekledikten sonra yapılmalıdır.

    • Hamile olmayan kadınlarda, kortikosteroid özellikle kalçadan iğne yapılarak veriliyorsa adet kesilmesine ve yanlış gebelik alarmına sebep olabilir.

    • Kortikosteroid kadınlarda doğurganlığı etkilemez, erkeklerde sperm sayısında azalma bildirilmiştir.

8. Psikolojik etkileri: Doza bağlı olarak hastalarda ruh hali değişikliklerine, endişe bozukluklarına ve uykusuzluğa neden olabilir.

  • Doz düşme döneminde depresyon gelişen hastalar mevcuttur.

  • Yüksek doz, uzun süre kullanım kafa içi basıncını artırıp baş ağrısı, görme bozuklukları (göz dibi ödemi), bulantı ve kusmaya neden olabilir.

9. Derideki istenmeyen etkileri: Kortikosteroidler bağ dokusunu zayıflattığı için deri incelmesi,deri çatlakları, ve kolay morarma deride izlenen başlıca yan etkilerdir.

  • Kortikosteroid yara iyileşmesini geciktirir. Yara iyileşmesini hızlandırmak için C vitamini öneren otoriteler mevcuttur.

  • Yüzde kızarıklık ve şişlik, özellikle gövdede sivilcelenme, ensede kalınlaşma, kıllanma artışı, geçici saç dökülmesi, deri renginde koyulaşma gibi deri yan etkileri olabilir.

Kortikosteroid kullanan hastalara önerilerin özeti:

1. Sigaranın bırakılması, alkol ve kafeinin kısıtlaması.
2. Az tuzlu diyet. Düzenli kan basıncı (tansiyon) ve kilo takibi yapılması.
3. Kalsiyum içeren gıdaların bolca tüketilmesi. (Ek olarak kalsiyum ve D vitamini ilaç desteği).
4. Az yağlı diyet. Özellikle katı ve doymuş yağların tüketilmemesi.
5. Proteinden zengin diyet ve günlük bedensel egzersiz yapılması.
6. Karbonhidrattan (şeker ve şekerli gıdalar) fakir diyet.
7. Yaklaşık ayda bir göz muayenesi olmak ve kemik yoğunluğu (DEXA) ölçümü yapılması.
8. Yukarıdaki riskleri değerlendirmek için doktorunuzun uygun gördüğü sıklıkta kan ve idrar tetkiklerinin yapılması.


 

 


SERUM NEDİR? SERUM NE İŞE YARAR?

Serumlar, konsantre ürünlerdir. Derinin alt tabakasına yani dermal tabakaya kadar inerler. Bu yüzden çok etkilidirler. Cildin ihtiyacı olan etken maddeleri cilde verirler. Cildinizin sorununa göre bir serum kullanırsanız gözle görülür bir sonuç alırsınız. 
 

Cildin yapısındaki soruna göre serumlar çeşit çeşittir. Kuruluk, nemsizlik, kırışıklar, lekeler, esneklik kaybı, sivilcelenme gibi her sorun için farklı serum vardır. Cilt bakımında serumlar, cildin yeniden sağlık kazanmasına, ışıl ışıl ve berrak bir doku kazanmasına yardım ederler. 

 

Serum nedir ve serum ne işe yarar?

 

Serumlar değişik minareller, vitaminler ve hücre yenileyici içeriklere sahiptir. Stres, yorgunluk, güneş, yaşlanma gibi sebeplerle hırpalanan cildi içeriden takviye ederek daha sağlıklı görünmesine yardım eder. Çünkü cildin dermal tabakasına kadar inerler. 

Serum kullandığınız sürece hücreler gerekli takviyeyi aldığından cildiniz eskisine göre daha sağlıklı olur, daha az kırışır, daha az sarkar, daha az lekelenir. Serum, stres ve kötü beslenmeye direnen hücrelere güç verir.

 

Etkilerini ne zaman görürsünüz?

 

Serumu düzenli kullanmaya başladıktan sonra 1, ay içinde sonuçlarını gözlemlemeye başlarsınız. Çünkü hücreler serumla takviye almaya başladıktan yaklaşık 45 gün sonra yenilenme sürecini tamamlamış olurlar. Cildinizde bakımın etkileri de yavaş yavaş fark edilmeye başlar.

 

Serum nasıl kullanılır?

 

Serumlar hem sabah hem akşam temizlenmiş cilde uygulanır. İnce yapıda olduğundan 1 dakika içinde emilir. Üzerine gündüzleri nemlendirici, akşamları gece kremi sürebilirsiniz. Belirtilen miktarda serumu parmak uçlarıyla hafif tampon hareketlerle yüze veya göz çevresine yedirin.

 

Serum kullanmanın faydaları nelerdir?

 

Günümüzde cilt bakım rutinlerinin vazgeçilmezi olan serum, cilt temizliğini yaptıktan sonra uygulayabileceğin cildine direkt olan etki eden bakım ürünüdür. Serumların cildi iyileştirme, nemlendirme ve sıkılaştırma özellikleri vardır. Yaşlanmış ve zamanla kırışıklıkları, lekeleri artmış ciltleri gençleştirme görevi de görürler. Doktorlar tarafından 25 yaş ve üstü kişilerin serum kullanması öneriliyor. Cilt yapınıza uygun serumu seçip, cildinizin nasıl bir tedaviye ihtiyacı olduğunu belirledikten sonra uygun serumu kullanabilirsiniz.

 

Kimler serum kullanmalı?

 

Serum için illa ileriki yaşlarda kullanılmalıdır diyemeyiz. Çünkü 20’li yaşlarda da cilt alarm veriyor olabilir. Nasıl mı? Cildiniz yaşıtlarınızdan daha çabuk yaşlanma belirtileri veriyorsa, lekelenmeye yatkınsanız, yağ salgılarınız çok fazla ise, çabuk kuruyan ve problemli bir cildiniz varsa ‘ihtiyacınıza yönelik’ bir serum kullanabilirsiniz. Uzmanlar, 25 yaşından itibaren herkesin serum kullanabileceğini belirtiyorlar.

 

Hangi yüz serumu ne işe yarar sorusuna sıra geldiğinde ise serumlar yoğun konsantrasyonlar olduğundan etkileri çabuk görülür. Cilt yaşlanırken, yaş civarı belirti vermeye başlar. Bu yaşlarda önleyici olarak serum kullanılabilir. yaşlarında farklı serumlar, 40 üstünde farklı içerikte serumlar seçilir. 40’tan itibaren hormonal denge de farklılıklar oluştuğundan yaşlanma hızlanır. Bu yaşlarda da daha yoğun içerikli serumlar seçilmesi gerekir. 

 

 

20'li yaşlar

25’ten itibaren cilde koruyucu ve nem verici serumlar kullanabilirsiniz. Bunlar cildi güçlendirip yaşlanma etkilerini geciktirirler. Ne kadar nem, o kadar geç kuruluk ve çizgi demektir! Cildin bağışıklığına etki eden ve onu güçlendiren Shiseido Ultimune’u 20 yaşından itibaren cildini korumak ve dış etkilere karşı güçlendirmek isteyen herkes kullanabilir. Ultimune Power Infusing Concentrate, cilt fonksiyonlarının en iyi potansiyele ulaşmasına, cildinizin tıpkı doğduğunuz andaki gibi göz alıcı, pürüzsüz, esnek ve genç görünmesine yardımcı olur. Ayrıca cildin bağışıklığına etki ettiği için yara izlerinin de çabuk düzelmesine olumlu katkıları vardır. Ultimune’u sabah ve akşam kullanabilirsiniz. Üzerine düzenli kullandığınız başka kreminiz varsa, onu da sürebilirsiniz.
 


 

30'lu yaşlar

30’lu yaşlar ilk kırışıklıkların ve çizgilerin görüldüğü, belirginleştiği yaşlardır. Bu yaşlarda sıkılık veren, cildi toparlayan ve gözenekleri sıkılaştıran bir serum kullanmak gerekir. Shiseido Benefiance Wrinkle Smoothing Contour Serum , hızlı ve gözle görülür bir şekilde cildin esnekliğini geri kazandırmak için, cildin kendi kendine onarım gücünü arttıran kırışıklık karşıtı serumdur. Daha sıkılaşmış ve dolgun görünüm için cildin yaşlanmaya karşı direncini arttırır. Kuruluğun neden olduğu ince çizgileri derinden nemlendirerek görünümünü azaltır. Ağız çevresindeki dikey çizgiler(kahkaha ve mimik çizgileri) gibi derin kırışıklıkların görünümünü yumuşatır. Dikey ve derin kırışıklıkları hedefler. Sadece 1 hafta içinde kırışıklıkların görünümünde azalma sağlar.


40 ve üstü yaşlar

Bu yaşlarda cilt sarkmasına, donukluğa, belirgin kırışıklara ve elastikiyetini kaybeden cilde karşı özel serumlar kullanmak gerekir. Hatta 2 farklı serumu sabah ve akşam kullanabilir ya da gün aşırı değiştirerek kullanabilirsiniz. Shiseido Vital Perfection Liftdefine Radiance Serum, cildi şekillendiren ve aydınlatan anti-aging etkili yüz ve boyun serumudur. Eşsiz uygulama yöntemi sayesinde( 1 dakikalık özel masaj tekniği) cildin yenilenme sürecini hızlandırmak için cildin sıcaklığını ve mikro dolaşımını optimize eder. Sarkmanın neden olduğu gülümseme çizgilerinin görünümünü yumuşatır. Lekelere ve eşitsiz cilt tonuna neden olan melanın üretimini bastırır. Sonuç: Yüz konturları daha keskin ve daha net görünür. Sadece 4 hafta içinde yüzün ve boynun yaşlanma görünümünde önemli bir değişim olur. Donukluğu ve sıkılık kaybını gözle görülür şekilde iyileştirir.

 

Shiseido Future Solution LX Superior Radiance Serum, Shiseido 'ya özel Skingenecell 1P ve çığır açan Pearl Hybrid Complex ile formüle edilmiştir. Eşit olmayan cilt tonu ve matlık gibi gözle görülür sorunlara karşı cildin dayanıklılığını arttırır. Parlak, inci gibi ışıltı saçan cilt tonu yaratır, böylece genç ve taze görünüm verir. Shiseido Future Solution LX Superior Radiance Serum, kırışıklıklar, belirgin gözenekler ve yaşlılık lekelerini minimize eder. İleride oluşacak yaşlanma izlerine karşı da savaşır. Serum, cildi gün boyu devam eden nem ile doldurur. Çevre kirliliği ve zarar verici günlük faktörlere karşı korur.

DİĞER YAZILAR

Serum

SERUMU NE ZAMAN VE NASIL KULLANMALI?

Serumlar konsantre &#;r&#;n olduklarından derinin alt tabakasına yani dermal tabakaya kadar inerler. Bu y&#;zden en etkili cilt bakım &#;r&#;n&#; serumlardır. Peki, serumu nasıl kullanmak gerek?

Haziran 26,
Serum

SERUM NEDİR? SERUM NE İŞE YARAR?

Cilt bakımında serumların yeri &#;ok ayrı ve kendileri pek &#;nemlidir. Peki, neden? Serumlarla ilgili merak ettiğiniz her şeyi bu yazıda anlattık.

Haziran 28,
Serum

SHISEIDO ULTIMUNE’U KİM, NASIL KULLANMALI?

Shiseido’nun ge&#;en seneye piyasaya &#;ıkardığı konsantre bakım &#;r&#;n&#; Ultimune, cilt i&#;in ger&#;ek bir mucize. Bu &#;r&#;n&#;n o kadar &#;ok marifeti var ki, okuyunca siz de &#;ok şaşırıp hemen denemek isteyeceksiniz.

Haziran 29,
Serum

LEKELERE KARŞI ARANAN SERUM BULUNDU!

Cildimizin en b&#;y&#;k d&#;şmanı lekeler ile başetmenin tek yolunun lazer olduğunu mu d&#;ş&#;n&#;yorsunuz? O halde &#;ok yanılıyorsunuz!

Haziran 30,
Serum

ULTIMUNE EFSANESİ DEVAM EDİYOR!

Shiseido’nun ge&#;tiğimiz yıl piyasaya &#;ıkardığı Ultimune konsantre bakım &#;r&#;n&#;ne m&#;thiş bir tamamlayıcı geldi: Ultimune Eye Concentrate! G&#;z &#;evremiz artık &#;ok daha gen&#; ve sağlıklı!

Temmuz 01,

nest...

batman iftar saati 2021 viranşehir kaç kilometre seferberlik ne demek namaz nasıl kılınır ve hangi dualar okunur özel jimer anlamlı bayram mesajı maxoak 50.000 mah powerbank cin tırnağı nedir