14 Haziran,
Bu yazımızda bir zamanların en başarılı telefon serisi olan Sony'nin Xperia model akıllı telefonlarının ilk başta nasıl büyük bir başarıya ulaştığını ve daha sonra nasıl iflasın eşiğine geldiğini konuşacağız.
Sony, teknoloji denince akla gelen ilk isimlerden biri. Her ürettiği teknolojik ürün o dönemde çok konuşulmuş, ardından diğer firmalar da Sony'nin başarısını görüp benzer şeyler üretmeye başlamıştır. Televizyon yayıncılığında kullanılan ses ve görüntü formatı Betacam, ses ve müzik alanında Walkman, oyun ve konsol alanında Playstation, TV'ler, kameralar, ses sistemleri Hemen hemen her teknoloji kategorisinde Sony'nin üretimi ve başarısı vardır. Hal böyle olunca telefon piyasasına girmemeleri şaşırtıcı olurdu. Bugün inceleyeceğimiz ürünleri ise bir zamanlar akıllı telefonlarda başarılı bir işe imza atan Sony Xperia modelleri.
yılına kadar Sony Ericsson adıyla anılan ve daha sonra Ericsson'ın hisselerini satın alarak ismine Sony Mobile veya Sony Xperia olarak devam eden Sony, bu ismiyle telefon piyasasında önemli başarılar elde etti. Sony, yılında Xperia Z ve Xperia Z1 isimli telefonlarını piyasaya sürdü. Bu telefonlar Sony'nin tamamen dokunmatik bir ekran sunması sebebiyle önemli cihazlardı. Öncesinde Sony Ericsson adıyla çıkardığı Sony Ericsson Xperia X1 Ve Xperia X2 telefonlarındaki tuşlar sebebiyle tam bir dokunmatik ekran deneyimi sunmuyordu.
Sony'e göre devrim niteliğinde olan Xperia Z modeli eski tip telefonlarından sıyrılmayı başardı. yılına geldiğimizde çıkardığı Xperia Z2 ve Xperia Z3 modelleriyle başarısını sürdürdü. Hatta o zamanlar bu telefonlar için Android'in Apple'ı bile deniyordu. Güçlü işlemcisi, uzun süreli bataryası ve Sony sensörlü kameralarıyla dört dörtlük bir telefondu. yılına geldiğimizde çıkardığı Xperia Z5 modeli, diğer modellerden farksız bir modeldi. Ekran tasarımı, kamera dizilimi, bataryası, işlemcisi neredeyse önceki modellerle aynıydı. Sony, sadece güç düğmesine eklediği parmak iziyle devrim niteliğinde bir iş yaptığını sanıyordu. O tarihlerde rakipleri telefonlarına çoktan parmak izi eklemeye başlamış, yeni teknolojilerini geliştiriyordu. Sony'nin Xperia markasını yeniden tasarlaması artık kaçınılmazdı.
yılından itibaren çıkardığı Xperia XA ve XA1 modelleri de önceki modellerle aynı tasarıma ve özelliklere sahip olunca kullanıcılar Sony'i eleştirmeye başladı. Zaten bir sürü rakibi olan Sony, daha fazla dayanamadı ve Türkiye dahil birçok ülkeye telefonlarını getirtmemeye başladı.
Günümüzde ise çıkardığı Xperia 1 II, Xperia 5 II gibi modeller günümüz tasarım ve özelliklerine yaklaşsa da rakipleri piyasayı çoktan silip süpürmüştü. Hem yüksek fiyatlı telefonları ve hem de çağ dışı tasarımlarıyla telefon piyasasında geride kalan Sony, bir gün rakiplerini örnek alıp daha uygun fiyatlı ve günümüz teknolojilerini de yakalayan telefonlar çıkarırsa eski güzel günlerine geri dönebilir.
Bırakın internete girmeyi, bırakın fotoğraf çekmeyi, SMS’ bile teknoloji saydığımız; alışveriş yapmanın ütopik olduğu cep telefonlarından bahsediyoruz. O kadar lüks ki telefonla konuşmak için zengin olmanızın gerektiği zamanlardan bahsediyoruz. ’ten beri, gazetelerdeki reklamlarını kronolojik olarak sıraladık. Reklam reklam o zamanlar hangi özellikleri bizi cezbediyormuş, beraber bakalım. Hem belki içlerinden biri, bir zamanlar bizim kullandığımız cep telefonudur, kim bilir…
Reklam metni bize bu araçların yalnızca “konuşmak için” olduğunu vurguluyor. Evet, telefonlar konuşmaktan başka ne işe yarayabilir ki zaten? Bugün alın, hemen konuşun! Arabamıza monte edilebilir, masamızın üzerinde durabilir. Bu cezbedici özelliklere sahip
Nokia o tarihte 31 milyon TL imiş. Buna ek olarak PTT Hat Ücreti 6 milyon bin TL imiş. Sim kartı için de ayrıca 40 dolar ödememiz gerekiyor.
Nokia o tarihte 19 milyon TL imiş. PTT Hat Ücreti yine 6 milyon bin TL. Ve sim kartı da yine ayrıca 40 dolar.
Nokia Pocket Cep Telefonu, 35 milyon bin TL imiş. Nedendir bilinmez, PTT Hat Ücreti diğer iki telefona göre biraz daha ucuz olarak 3 milyon bin TL. Sim kartı ücreti ise yine 40 dolar.
Bosch üründe bir farklılık olarak “küçük boyutu” reklamında öne çıkarıyor. Dünyanın en küçük cep telefonlarından biri olduğunu vurguluyor. Bu yüzden iletişimde özgürlüğünün tanımının “yeni bir boyut” kazandığını söylüyor. Ağırlığı gr ve boyutu x 58 x 35 mm. Ekranda her satıra on iki karakter sığabilecek dört satırlık bir alan var. Ve sıkı durun, bu telefonda yeniden arama özelliği de mevcut!
Alcatel, bu telefonun reklamında dünyanın bir numaralı telekomünikasyon kuruluşu olduğunu vurguluyor. Her şey dâhil peşin fiyatının 41 milyon bin TL olduğunu söylüyor. Aynı yılda yayınlanan ve iki üstte yer verdiğimiz Nokia fiyatlarından daha pahalı gibi dursa da, bu fiyata hat ve garanti de dâhilmiş. Böyle bakınca fiyat açısından daha mantıklı duruyor.
Reklam afişinden tam olarak ne şartlarla verildiğini anlayamıyoruz ancak böyle bakınca Hürriyet Ericsson GA’i promosyon olarak veriyor. Ne yalan söyleyelim, gözümüze alımlı gelmedi değil…
Ve nostaljik cep telefonu yolculuğumuzda ilk Cem Yılmaz da göründü! Elinde Panasonic G’ü tutarak bize, bizi de titreteceğini söylüyor. Afişte buna uygun da bir bakış atmış. Tabii buradaki önemli vurgu, telefonun titreşim özelliği olmuş. Gerçekten de bir cep telefonuna eklenmiş en önemli özellik. Sizce de öyle değil mi?
Afişte “Dünya daha da küçülecek.” yazıyor. Cep telefonlarının seneler sonraki işlevine bakınca çok haklı bir söylem olmuş. Ancak tabii ki bu reklamdaki küçülme boyut bağlamında… “Küçük boy, büyük performans” söylemiyle bize zıtlıklardan oluşan şirin kelime oyunu yapılmış. Üstelik birbirinden çekici dört farklı rengi de varmış…
Bu telefon Matrix’teki telefon. Yani bu telefon gerçek gerçek bir efsane. Nokia bunu filmden birkaç sene önce sezmiş olmalı ki afişinde “Herkes onunla konuşmak istiyor.” yazmış. Dönemi bilenler, hatırlayanlar bilir; o dönem gerçekten de çok fazla kişi bu telefonla konuşmak istemiştir. “16 zil sesi seçeneği” özelliği hemen aradan bize göz kırpıyor. Gelecekte direkt müzik dinleyebileceğiz ama olsun…
Genç, dinamik, ergonomik, ekonomik… Gençlerin cep telefonu. Bu reklamla anlıyoruz ki, cep telefonu algısı artık “iş insanları kullanır” mantığının ötesine geçmeye başlıyor. Günümüze hafiften göz kırpar gibi olmuş. Aşırı lüks olması zaten saçma, çünkü konuşmak sadece varlıklı iş adamlarının ihtiyacı değil. O sıralar bu özelliği kullanan oldu mu bilinmez ama, bir şekilde mail dosya gönderimi ve alımı da özelliklerinin arasında yer alıyor. Nokia, yavaş yavaş pazardaki varlığını ispatlamaya başlıyor.
O yıllarda cep telefonları genellikle boyut konusunda farklılaşmaya gidiyor. Ama bu gelişim büyümeye ya da küçülmeye tutarlı şekilde ilerlemiyor. Bir büyüyorlar, bir küçülüyorlar. İnsanlar büyük olanlarının mı yoksa küçük olanlarının mı moda olduğunu şaşırmış durumda. Ama firmalar riske atmadan deniyor, bir büyük, bir küçük… Nokia , bu reklamda dünyanın en gelişmiş cep telefonu olduğunu vurguluyor. Düşünsenize, faks bile gönderebiliyorsunuz. Harika!
Akıllı telefonlara muhteşem bir gönderme, müthiş bir öngörü: yokluğuna gerçekten saniye bile dayanamıyoruz. Günümüzün akıllı telefon bağımlılığı ile ilgili söylenmiş ilk sözü, belki de yılında Ericsson GH söylemiştir. Üstelik afişin altında akıllı telefonlara bir gönderme daha var: her zaman, her yerde…
2 sene önce Cem Yılmaz’ı ilk kez Panasonic G ile görmüştük. yılında ise elinde Panasonic G var. 2 senede bir telefon değiştirme fikri ilk kimden çıkmış dersiniz? G’de titreşim özelliği vardı. Şimdi titreşime ek bir de ses kaydı var…
Ve markalar kervanımıza bir yenisi daha ekleniyor. Motorola! Diğerleri boyut olarak birbirinden farklılaşıyordu. Ama Motorola bilin bakalım hangi anlamda diğerlerinden ayrışıyor… Evet, boyut olarak. Ama bu sefer inceliğe oynamış. Çok ince ve çok estetik. Amerika’nın bir numaralı cep telefonuymuş…
Ericsson iş insanları için yine iddialı bir cep telefonu ile karşımızda. Gerçekten de iddialı görünüyor. Klavyesi var. Word, Excel, Power Point gibi programları açıyor. Oldukça da şık. Ama bir dakika, bu bir cep telefonu değil. Mini bir laptop. Konuşmak için ayrıca bir Ericsson cep telefonuna ihtiyacınız var. Resmen “akıllı telefon” olmanın ucundan dönmüş, sizce de öyle değil mi?
Afişte Nokia için “İletişim hiç bu kadar güzel olmamıştı.” deniyor. Telefona şöyle bir bakınca gerçekten de hak veriyorsunuz.
Bizi yılan oyunu ile tanıştıran bir efsane. Nokia’nın ’dan sonra belki de tarihte en çok tercih edilen telefonu. Ön kapakları renk değiştirebiliyor. Zaten afiş de bu özelliği açıkça anlatıyor. Nokia ile gerçekten binlerce insan iletişim rengini belirlemişti.
Bu telefonu diğer tüm telefonlardan ayrıştıran özelliğe bakar mısınız? Biri aradığında cevap vermek için ille de “yes” tuşuna basmamız gerekmiyor! İşte Esicsson, bizi “yes” tuşuna basma zorunluluğundan yılında kurtardı. Vay be…
Yeni Siemens C25 riske girmemiş. Afişe göre o sıra bir cep telefonunda olması gereken tüm özellikleri bir araya toplamış. Ama özelliklerden biri gerçekten ilgi çekiyor: “Dünya DJ’lerinden size özel zil sesleri”… Çok yenilikçi değil mi?
Baktığımız reklamlar arasında, yıllar sonra bir Serdar Ortaç şarkısına da konu olacak şu yeni özelliği ilk kez görüyoruz: kızılötesi… Telefonun diğer tüm özelliklerini ise afişten okuyabilirsiniz.
Yine klasik bir Ericsson modeli ile karşı karşıyayız. Güçlü sinyal almaya yarayan anteni ise çok değil, birkaç sene sonra tarihin tozlu raflarında yerini alacak. Bundan bihaber afiş ise kalp işareti ile bizimle güçlü bir duygusal bağ kurmayı hedefliyor, bizi hayata bağlıyor…
Artık yavaş yavaş telefonlara eklenebilir aksesuarlarla tanışıyoruz. Sevgilimizle hızlıca yazışabileceğimiz Chatboard, bunun güzel bir örneği. Afişte bir de tatil hediyeli yarışma var ancak sanırım bunun için biraz geç kaldık. Yaklaşık yirmi yıl kadar…
Daha önce moda olduğunu vurgulayan Sagem RC , yılında da çok moda olacağını söylediği afişte üstün özelliklerinden bahsediyor. Fiyatı ise sadece 53 milyon bin TL.
“Neden hâlâ dünkü haberleri okuyorsunuz?” Twitter sloganı gibi duruyor, değil mi? Afişten anlıyoruz ki, artık WAP teknolojisi hayatımıza girmiş. O dönemki ekranlara uydurulmuş anlık sayfaları ekranımızda görüntüleyebiliyoruz.
Üstün özelliklere sahip bir milenyum telefonu. Özelliklerini incelediğimizde “kalem pille çalışabildiğini” görüyoruz. Bu bize boyutuyla ilgili bir fikir verebilir… Afişte ise zamane fenomeni Fadıl var.
Tek tip bir modelin reklamı değil bu. Bir bayinin cep telefonu garantisi reklamı. Bu afişte en çok ilgi çeken detay, artık o koca antenlerin gitmeye başlamış olması…
Ve abartısız gerçek bir devrim: dünyanın ilk renkli ekranlı cep telefonu! Afişte sonrasında ilgi çeken detay ise, senelerdir Ericsson olarak bildiğimiz markanın artık değişerek Sony Ericsson’a dönmesi. Neyse, neyse… Renkli ekran mı?
Renkli ekran mı? Böyle bir teknoloji cep telefonu devi Nokia’dan kaçar mı? Son derece şık ve teknolojik bir model olan Nokia ile tanışın.
Samsung yavaş yavaş bir şeyler deniyor… Günümüz insanına söyleyecek başka bir sözümüz yok.
Kadınlara müjde! Senelerdir sadece erkekler için yapılan ve sadece erkeklerin kullanabildiği cep telefonlarına son! Sony Ericsson sizi de düşündü ve artık siz de tıpkı erkekler gibi cep telefonu kullanabileceksiniz. Merak etmeyin, bu cep telefonu karmaşık değil, kullanımı sizin bile anlayabileceğiniz kadar kolay. Kadınlara özel üretilen bu cep telefonu için kadınlar olarak Sony Ericsson’a minnet borçlusunuz, bunu asla unutmayın! :))))
(Afişteki cinsiyetçi yaklaşıma uygun olmaya çalıştık, ironi için kusura bakmayın.)
Tüm gazete reklamların alındığı kaynak: funduszeue.info
çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası