Temel Liseye Gidenlerin Yorumları

• Yüzbaşı

  

  355 Mesaj

  

• Teğmen

  

  216 Mesaj

  
• Süresiz olarak uzaklaştırıldı.
• Teğmen

  

  120 Mesaj

  
• Yüzbaşı

  

  355 Mesaj

  
  Konu Sahibi

  ya ben bu olayın tamamen seneye kalacak mezunlar için olduğunu düşünüyorum.ama zaten her şekilde devlet okullarındaki kalitenin düştüğünü düşünüyorum.o yüzden her şekilde kendimi ya okuldan kurtaracaktım ya da dershane olacaktı.daha düzgün oldu bence.(ank da ilk 5 al den birindeyim)

• Süresiz olarak uzaklaştırıldı.
  

  Bir şey kaybetmezsin. Sonuçta okulda öğreneceğin organik kimya, optik, türev, integral bir olmaz. Yani millet dersane ile temelini zor yapana kadar sen fasikül ve yaprak testlerle tur bindirmiş olursun. Hatta en iyisini yapmışsın bana kalırsa. Çünkü dersane de 3 gün eğitim alacakken orada hafta sonu dahil sınava yönelik hazırlık yapılacak. < Bu mesaj bu kişi tarafından değiştirildi Ludwig Wittgenstein -- 14 Temmuz 2015; 12:09:33 > < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

• Teğmen

  

  229 Mesaj

  
  

  Bende temel lisedeyim. Bence hem okul hem dersane yerine tek yer daha iyidir. Bize daha çok zaman ayirirlar Birçok temel lise dersane açmayacak çünkü zaten kontenjanları doldu neredeyse.okadar öğrenciyi nereye sığdırcaklar. < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

• Süresiz olarak uzaklaştırıldı.
  

  Temel liseler saat 9 ile 5 arası. Yani eğitim 3 sularında bitiyor. Sonrasında 2 saat Ygs lys çalışması. Hafta sonu da 9 ile 2 arası sadece sınava yönelik çalışma+ denemeler. < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

• Yüzbaşı

  

  475 Mesaj

  
  

  yalnız ders çalışmaya niyeti olmayan adam için temel lise işkence gibi olur,her allahın günü aynı yerde aynı sınıfta aynı hocalarla 9-5 ders yapmak ölüm gibi gelir 10 ay boyunca,temel liseye gidenlerin çoğu daha ekim kasım gibi kopar gider

• Süresiz olarak uzaklaştırıldı.
• Yüzbaşı

  

  475 Mesaj

  
  

  çoğunun anne babası parayı basıp gönderecek,hadi bir sene adam gibi ders görüp çalışsın, iyi yerlere gitsin diye ama aynı hassasiyeti öğrenciler göstermiyor tabi.

• Yüzbaşı

  

  355 Mesaj

  
• Yüzbaşı

  

  355 Mesaj

  
• Yüzbaşı

  

  355 Mesaj

  
• Teğmen

  

  202 Mesaj

  
  

  Ben de kaydoldum temel liseye. Hafta ici hergün+hafta sonu 1 gün olacakmis. Valla bence normalden daha iyi. Normalde haftanın 2-3 günü dersane oluyo. Hafta sonlari dersaneler genelde konu anlatiyo. Haftaici 1 ya da 2 gun cagirip etüt yapiliyo diye biliyorum. Temel lise haftanın 6 günü olacak. Yani konular bence rahatlikla bitecek ve üzerine bol etutler koyulacak. Bu da avantaj. Devlet okulları zaman kaybi diye düşünüyorum. Hatta 11.sinifin ortalarinda keşke okula gitmeyip açığa gecseydim dedim. Sadece dersanede dersleri görmem yetiyodu. Zaten dersleri orda anliyodum. Hafta iclerim aksam 4 e kadar boş geciyodu diyebilirim. Okul olmasa sabah istediğim saatte kalkar öğlen 2-3 saat ders calisip aksam da bi 2 saat calisir gunde toplamda 4-5 saat ders çalışmış olurdum. Hatta senenin ortalarına dogru mat ygs baslayip rahatlıkla biterdi. Çok da yorucu olmazdi kanimca. 11 de pisman oldum açığa gecmedigime. Bu arada herkesin okulu için ayni sey olmayabilir. Ben okula 450 puan ort. Gitmiştim. Aşağı yukari herkes o puanlara sahipti. Ama son sene dışardan baska öğrenciler geçti. Okulun ortami zaten cok iyo degildi iyice bozuldu. Hocalarda ayri bi ego. Sürekli sinav ve odev derdi. Sacma sapan felsefe, ingilizce tarzi dersler. Hocalar zaten nasil olsa herkes dersaneye gidiyo diye konularin üzerinde durmuyo. Ben 1 yil boyunca edebiyat, tarih,Felsefe, tarih,din,ingilizce, almanca derslerinde yattim. Ing.de, almancada, dil ant.soru çözüyodum ama diger hocalar soru çözdurtmuyodu. Soru çözenin kitabini felan yirtmisti hoca. Ama bazilari bi yandan dersi anlatiyodu isteyen dinlesin diyodu. Okul ortaminda aşırı da soru cozulmuyo o ayri tabi. Neyse bakalim bu yil ne olacak... < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

  
  
  
  
  
• Teğmen

  

  202 Mesaj

  
  

  quote: Orijinalden alıntı: Bilinmeyen. o kadar paran var ve kaydolduysan bu olay sana koymaz. Hocam kaydolmayip da ne yapalim yani. Benim cevremdeki herkes kaydoldu. Herkesin durumu iyi oldugundan da degil yani. Hatta bi arkadasim var annesi felan işe basladi seneye temel liseye yollmak için. Yani millet mecbur. Hocam valla devlet okullarinin hali içler acisi. Hocalarda hic öyle sinava hazirlayacak potansiyel yok. Zaten okullarin durumlari kötüydü. Bi de bu son sene düz liseden gecenler oldu iyice mahvoldu okullar. Haftaici ders islemiyo dogru duzgun bu hocalar. Haftasonu hiç islemezler. Zaten hocalar bile dedi ne duruyonuz gidin temel liseye diye dedi bize. Bu arada okulum ort bi anadolu lisesi. 450 küsür puanla aldi benim girdiğim sene. Hadi okulu biraktik açığa gectik. Her konuyu kendimiz anlayacak degiliz. Yani limt,turev,integral tarzi dersler hoca felan da lazim. Her sey konu anlt. Kitabinda anlasilmiyo. Özel ders alsak bu fırsatı buldular fiyatlar ateş pahasi olmuştu. Özel dersede bi okadae para gomecekti millet. < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

  
  
  
  
  
• Süresiz olarak uzaklaştırıldı.
  

  quote: Orijinalden alıntı: obloo quote: Orijinalden alıntı: Bilinmeyen. o kadar paran var ve kaydolduysan bu olay sana koymaz. Hocam kaydolmayip da ne yapalim yani. Benim cevremdeki herkes kaydoldu. Herkesin durumu iyi oldugundan da degil yani. Hatta bi arkadasim var annesi felan işe basladi seneye temel liseye yollmak için. Yani millet mecbur. Hocam valla devlet okullarinin hali içler acisi. Hocalarda hic öyle sinava hazirlayacak potansiyel yok. Zaten okullarin durumlari kötüydü. Bi de bu son sene düz liseden gecenler oldu iyice mahvoldu okullar. Haftaici ders islemiyo dogru duzgun bu hocalar. Haftasonu hiç islemezler. Zaten hocalar bile dedi ne duruyonuz gidin temel liseye diye dedi bize. Bu arada okulum ort bi anadolu lisesi. 450 küsür puanla aldi benim girdiğim sene. Hadi okulu biraktik açığa gectik. Her konuyu kendimiz anlayacak degiliz. Yani limt,turev,integral tarzi dersler hoca felan da lazim. Her sey konu anlt. Kitabinda anlasilmiyo. Özel ders alsak bu fırsatı buldular fiyatlar ateş pahasi olmuştu. Özel dersede bi okadae para gomecekti millet. haklısınız çok iyi anlıyorum.artık eğitim yok ülkede.paraya kıyan okur.

  
  
  
  
  
• Yüzbaşı

  

  830 Mesaj

  
  

  quote: Orijinalden alıntı: obloo quote: Orijinalden alıntı: Bilinmeyen. o kadar paran var ve kaydolduysan bu olay sana koymaz. Hocam kaydolmayip da ne yapalim yani. Benim cevremdeki herkes kaydoldu. Herkesin durumu iyi oldugundan da degil yani. Hatta bi arkadasim var annesi felan işe basladi seneye temel liseye yollmak için. Yani millet mecbur. Hocam valla devlet okullarinin hali içler acisi. Hocalarda hic öyle sinava hazirlayacak potansiyel yok. Zaten okullarin durumlari kötüydü. Bi de bu son sene düz liseden gecenler oldu iyice mahvoldu okullar. Haftaici ders islemiyo dogru duzgun bu hocalar. Haftasonu hiç islemezler. Zaten hocalar bile dedi ne duruyonuz gidin temel liseye diye dedi bize. Bu arada okulum ort bi anadolu lisesi. 450 küsür puanla aldi benim girdiğim sene. Hadi okulu biraktik açığa gectik. Her konuyu kendimiz anlayacak degiliz. Yani limt,turev,integral tarzi dersler hoca felan da lazim. Her sey konu anlt. Kitabinda anlasilmiyo. Özel ders alsak bu fırsatı buldular fiyatlar ateş pahasi olmuştu. Özel dersede bi okadae para gomecekti millet. bir behzat rasuli veya nejdet kirpinin derslerini dinleyin mecbur mu değil mi o zaman anlarsın 20-40 kişilik sınıflarda hoca en fazla fazladan 1 kere anlatır konuyu kısaca herkesin sorusuna yetişemez konuyu anlamadın mı geri sar devam. para yazık diye düşünüyorum tabi paran bolsa arkadaşın da dediği gibi koymaz kafaya takma olmuş bir kere

  
  
  
  
  
• Yüzbaşı

  

  355 Mesaj

  
  Konu Sahibi

  Ya benim şuanda endisem bnm temel lise bana ayni zamanda temel lise oluşumunun da durduğunu söyledi.bu ya olmayacak ya da okul özel olacak demek.bidaha gittiğim devlet okuluna dönmek istemiyorum ama kapanirsa da çare yok.inşallah temel liseler devam eder.insanlar devlet okulundan memnun değilse her şekilde öğrenci bulunur bence. < Bu ileti mobil sürüm kullanılarak atıldı >

yeni mesaja git

Benzer içerikler

Not:Çapa ve Bezm-i Alem kazananlar okul, ulaşım, barınma, ev tutulacak semtler, yurtlar vs. gibi merak ettikleri her şeyi, yorumlardan sorabilirler.

Not: Diş hekimliği okumak ve diş hekimliği mesleği ile ilgili merak ettiğiniz her şeyi aşağıdaki yorum kısmından bana sorabilirsiniz. Sorularınızı en kısa zamanda cevaplamaya çalışıyorum.

Giriş

Diş hekimliği okumak ve diş hekimliği eğitimi almak bir çok öğrencinin hayallerini süslüyor. Ancak taban puanları yüksek olan diş hekimliği fakülteleri, öğrencileri ve ailelerini tercih dönemlerinde çok ince eleyerek karar vermek durumuna itiyor.

Diş hekimliği, esnek çalışma saatleri, toplumda nispeten saygınlık kazandırması, maddi yönünün ortalama üzerinde olması, geniş çalışma alanları gibi özellikleri ile mesleği üniversite tercihi yapacak öğrenciler gözünde popüler bir hale getirmekte ve bir çok öğrenci diş hekimliği okumak istemektedir.

Ancak bir çok meslekte olduğu gibi, öğrencilere tam anlamıyla meslek seçiminde yardımcı olacak herhangi bir kaynak bulunmamakta.

Tercih rehberlerinde, diş hekimliği ve diş hekimliği fakülteleri ile ilgili genel geçer bilgiler veriliyor, evet ama bunlar yeterli olmuyor maalesef. Çalışma şartları, fakülte hayatı, sosyal ortam, mezuniyet sonrası kariyer planlaması, diş hekimliği mesleğinin mevcut durumu ve geleceği, fakülteler arasındaki farklar gibi sorular cevapsız kalıyor.

İşte bu yazı, üniversite tercihlerinde diş hekimliği fakültesi düşünen, diş hekimliği okumak isteyen öğrenciler için tam anlamıyla bir rehber olması amacıyla oluşturulmuştur.

A ‘dan Z ‘ye Diş HekimliğiOkumak ve Diş Hekimliği Mesleği ile ilgili her şeyi bulabileceğiniz bu rehberin sizlere tercihlerinizde yardımcı olmasını dileriz.

Aşağıdaki linklerde verilen temel konu başlıkları altında, diş hekimliği fakültesinde eğitim ve meslek hayatı hakkında aklınıza gelebilecek bir çok soruya cevaplar bulabilirsiniz.

Merak ettiğiniz ama bu yazıda bulamadığınız yerler veya diş hekimliği eğitimi ile ilgili daha farklı sorularınız olursa bize soru sorabilir, e-mail atabilirsiniz. Memnuniyetle yardımcı olacağımızdan emin olabilirsiniz.

Hepinize üniversite ve meslek hayatınızda başarılar dileriz.

İyi okumalar.

Diş Hekimliği Mesleğinin Ülkemizdeki Genel Durumu

Ülkemizde diş hekimliği fakülte sayısı her geçen yıl artıyor. Bu durum ülke adına bir yere kadar iyi, bir yerden sonra ise kötü bir durumdur. Bunun sosyo-kültürel, sosyo-ekonomik analizini yapacak değiliz. Bizi ilgilendiren üniversite tercihinde diş hekimliği fakültesi düşünen öğrencinin, meslekle ilgili geçmiş ve gelecek kıyaslamasına yardımcı olmaktır. Bu bağlamda, geçmişte, diş hekimi sayısı az olduğu için, hekimlerin çalışma şartları çok daha rahat ve buna diş hekimi maaşları çok daha fazlaydı. Şu an ise piyasada diş hekimi sayısı görece daha fazla olduğu için, çalışma şartları eskiye göre ağırlaşmış ve diş hekimi maaşları oransal olarak düşmüştür. Şimdi burada bir parantez açmak gerekir. Neye göre diş hekimi maaşları düşmüştür ?

1- Çalışma şartları ne kadar kötüleşti; şöyle ki bundan 10 yıl önce cumartesi çalışan diş hekimi yokken, günümüzde, yaşça büyük bir hekimin yanında sigortalı olarak çalışan bir diş hekimi cumartesileri çalışmaktadır ve bunun yanında haftada 2-3 gün akşam mesaiye kalmaktadır. Her şeye rağmen meslek, bir kişinin günlük hayatta istediklerini yapabilme konusunda iyidir. Örneğin, o gün bir işiniz vardır, çok rahat izin alabilirsiniz. Hastalarınızı erteleyip acil işlerinizi halledebilirsiniz. Genel olarak diş hekimleri rahat ve keyifli insanlardır. Çalışma ortamı genellikle rahat olur.

2-Kazanç ne kadar azaldı; şu an, ortalama 40 yaşındaki bir diş hekimi, Türkiye maddi şartlarına göre çok iyi bir durumdadır. Bunun sebebi zamanında piyasada az hekim varken, hekim başına düşen hasta sayısının fazla ve bu bağlamda diş hekimi maaşının ve kazancının da fazla olmasıdır.

 Yine de yeni mezun bir diş hekiminin, İstanbul ‘da özel bir poliklinikte, haftanın 6 günü, günde 8 saat mesaiyle alacağı maaş en az 4bin Tl ‘dir ki bu bile yine ülkemiz şartlarında, insanların 12 saat mesaiyle asgari ücret aldığı düşünülünce gayet iyi bir paradır.

 Yani bir diş hekiminin maaşı her halükarda iyidir ve Türkiye şartlarında gayet tatmin edicidir. Çok büyük bir şey olmazsa böyle de devam edecektir çünkü bu sağlıkla ilgili bir konudur.

Şimdi kaldığımız yerden devam edelim.

Diş Hekimliği Fakültelerinde Okumak ve Eğitim

Diş hekimliği fakültelerinde verilen eğitim genel olarak ülkemizdeki tüm fakültelerde aynıdır. Hazırlık hariç eğitim 5 yıldır. 1. ve 2. sınıfta ağırlıklı olarak anatomi, fizyoloji, histoloji, farmakoloji gibi temel tıp bilimleri okunurken yanında preklinik adı verilen hasta simülasyonlarında klinik öncesi diş hekimliği eğitimi verilir. Temel alet ve malzemeler tanıtılır. Tedaviler genel hatlarıyla öğrenciye anlatılır ve pratiği geliştirilir.

3. sınıfta hekim adayları daha çok diş hekimliği bilimini ilgilendiren dersleri ağırlıklı olarak almaya başlarlar ve kliniklere geçerek gerçek birer hekim olurlar. Başlarında sorumlu asistaları ve hocalarıyla basitten karmaşığa doğru giden tedavileri uygulamayı öğrenir ve hastalarını tedavi ederler.

Kliniklerin çalışma mantığı staj şeklindedir. 8 ayrı ana bilim dalının her biri bir stajdır ve öğrenci bunlardan sırayla geçerek puanlar toplar. Örneğin, o okulda stajlar beşer haftaysa, öğrenci beş hafta cerrahi stajına gider diş çeker, ameliyat izler. Sonraki beş hafta diyelim pedodonti stajındaysa, çocuklara dolgu yapar, süt dişi çeker, sonraki beş hafta protezse protez yapar ve böylece bir seneyi 8 ana bilim dalında puanlar toplayarak geçirir. Her staj sonunda bir sınav olur. Her yıl bu stajlar tekrarlanır.

Diş Hekimliği Okumak Kaç Yıldır ?

Diş hekimliği fakülteleri ülkemizde 5 yıl eğitim verirler. Yani diş hekimliği 5 senedir. Bazı okullarda hazırlık sınıfı da olur, hazırlıkla beraber diş hekimi olmak için 6 yıl okumak gerekir.

Okuduğunuz fakültenin ders kalma-geçme kurallarına göre okul uzayabilir. Bazı okullar alttan ders almaya izin vermemektedir. Kaldığınız bir ders bile olsa bütün seneyi tekrar etmek gerekir. Bu okullarda diş hekimliği okumak cidden çok zordur. Tercih yaparken bunlara dikkat etmek gerekir. Bazı okullarda ise alttan ders alma vardır, kaldığınız dersin sınavlarına bir sonraki sene girersiniz, bütünleme vardır yani kurtarma sınavları yapılır.

Diş Hekimliği Okumak Masraflı mı ?

Diş hekimliği eğitimde alınan malzemeler pahalıdır. Bu yüzden diş hekimliği okumak biraz masraflı olabilir. Bir hukuk öğrencisi neredeyse bedava okurken, diş hekimliği öğrencisi bazı temel aletleri almak zorundadır.

Peki Diş Hekimliği Okumak Ne Kadar Masraflı ?

Fakültelere göre alınacaklar listesi değişse de hemen hemen aynıdır. 2017 yılını baz alırsak ilk sene bir öğrencinin, sene içerisinde yaklaşık 1000-1500 tl malzeme masrafı olacaktır. Üst dönemlerden alınacak eşyalarla bu meblağ azaltılabilir ancak ilk seneler, öğrenci okul sosyal ortamından uzak olduğu için bu pek mümkün değildir. Diğer yıllar alt- üst dönem tanışması oldukça bu masraflar azalır. Son yıllarda ise bu masraf sıfıra yakın olur çünkü sonuçta bir devlet hastanesinde hasta bakan öğrencinin çoğu malzemesini devlet vermektedir, geri kalanları ise zaten önceki yıllarda edinmiştir.

Vakıf üniversitelerinde okuyan diş hekimliği öğrencilerinin masrafları çok daha azdır çünkü okulda kullanılacak malzemelerin bazılarını okul kendisi vermektedir. Yine de ilk yıllar bazı alet ve malzemeleri almak masraf çıkaracaktır.

Diş hekimliği okumak masraflı mı diyecek olursak evet ama sonunda ölüm yok. Bunu ciddi söylüyorum. Herkes bir şekilde malzeme buluyor ve okul devam ediyor. Kimi sıfır alıyor, kimi ikinci el alıyor, kimi ödünç alıyor, kimi ortaklaşa alıyor, kimi hocadan rica ediyor falan ama bir şekilde hallediliyor. Diş hekimliğinin masraflı olması sizi korkutmasın.

Diş Hekimliği Eğitiminde Sosyal Hayat

Malesef bu konuda söylenecekler pek iç açıcı değil. Eğer bir diş hekimliği fakültesinde okuyorsanız sosyal hayat anlamında bir şey beklemeyin. Zira, okuldaki “mesai” bütün gününüzü almaktadır. Sabah 8-12 arası ders, 13-17 arası klinik. Geriye bir şeyler yiyip, bir çay içecek kadar zaman kalıyor. Yine de gençlik enerjisi boş durmuyor, elbette sosyal aktiviteler devam ediyor. Özellikle okuldaki kulüp faaliyetleri çok eğlenceli geçiyor. Her ne olursa olsun diğer fakülte öğrencileri okula gitmez evde yatarken siz mesai yapıyorsunuz. Bu yazıyı okuyunca, “işin ne öğrencisin!” diyebilirsiniz haklısınız ama işin içine girince öyle olmuyor. Ciddiyim, bana inanın. Üniversite, lise gibi değil.

Diş hekimleri genellikle sosyal ve çok yönlü kişiler olduklarından, okul içerisinde çok farklı aktiviteler yapılabiliyor. Tiyatro, müzik grupları, futbol turnuvaları, bilimsel araştırma kulüpleri, dans grupları, folklor eğitimleri, sosyal sorumluluk projeleri, ünlü isimlerle söyleşiler bir çok okulda rutin olarak yapılan aktivitelerdendir.

Diş Hekimliği Fakülteleri temelde, işleyen hastahaneler olduklarından pek ara dönem, yaz tatili kavramları yoktur. Teorik dersler bitse dahi, kliniği mümkün olduğunca uzun tutmak için puanları yükseltebilirler ve böylece öğrenci ara tatillerde ve hatta yazın çalışmak durumunda kalır. Bazı okullarda ise kliniğe hasta gelmediğinden puanları yetiştirmek zor olabilir. Bu durumda yine öğrenci tatillerde puan toplamak zorunda kalır.

Diş Hekimliği Öğrencisi Okurken Stajlarda Maaş Alır mı ?

Staj yapan diş hekimliği fakültesi öğrencisi maaş almaz.

Bu yıllardır tartışılan bir konudur. Diş hekimliği öğrenciler tarafında sürekli diş hekimliği stajer maaşları konusu gündeme gelmektedir ancak pek de karşılık bulamamaktadır. Sonuçta öğrenci orada bir mesai yapmakta ve okula para kazandırmaktadır. Diğer yandan da bu yaptığı iş eğitiminin bir parçasıdır. İki taraflı tartışmaya açık bir mesele.

İstanbul ‘daki Diş Hekimliği Fakülteleri

İstanbul ‘daki diş hekimliği fakültelerini, 2013 İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi (Çapa) mezunu biri olarak, objektif bir şekilde yazdım. İstanbul ‘daki büyük fakülteler hakkında sahip olduğum genel bilgilerle sizlere yardımcı olmaya çalışacağım. Yazıda İstanbul ‘daki en büyük 5 Diş Hekimliği Fakültesi hakkında bilgiler bulacaksınız.

• İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi ( Çapa)

Lokasyon olarak, adını verdiği semtte, Fatih-Çapa ‘da bulunmaktadır. Çapa konum olarak İstanbul ‘un en merkezi yerlerindendir. Ulaşım kesinlikle sorun değildir. Çok işlek, geceleri bile canlı bir yerdir. Ev kiraları civar ilçelere göre pahalıdır. Bununla beraber Fatih ‘te tarihle, kültürle iç içe yaşamak, Eminönü ‘ne, Balat ‘a, Beyazıt ‘a, Sultanahmet’e ,Kapalıçarşı ‘ya v.s. yürüyerek gidebilmek bambaşka bir duygudur. Civarda, okula yürüme mesafesinde yada bir iki durak uzaklıkta bir çok özel ve devlet yurdu bulunmaktadır.

Üniversitenin eğitimi daha çok pratik ağırlıklıdır. Teoriği genellikle öğrenciyi zorlamaz. Diğer üniversitelere göre okuması daha kolaydır. İlk iki yıl temel tıp eğitimi yanında, el becerisini geliştirecek preklinik dersleri verilmekte, sonraki 3 yılda ise günün yarısında teorik eğitim verilirken, diğer yarısında hasta bakılarak pratik eğitim alınmaktadır.

İstanbul Üniversitesi, İstanbul ‘daki diş hekimliği fakülteleri içerisinde en popüler olanıdır denilebilir. Nişantaşı ‘ndaki Marmara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi ile popülerlik konusunda yarışıyorlardı ancak Marmara Üniversitesi Başıbüyük semtine taşınınca o eski prestiji kalmadı.

İstanbul ‘da diş hekimliği okumak isteyen bir öğrenci için sosyal anlamda en iyi tercih İstanbul Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi olabilir çünkü Fatih ilçesi diğer fakültelerin bulundukları yerlere bakınca bir çok konuda avantajlıdır.

Web Sitesi ; http://dishekimligi.istanbul.edu.tr/

• Marmara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi

2014 e kadar Avrupa yakasındaki Nişantaşı ‘nda bulunan fakülte, şu anda Anadolu yakasında Maltepe ‘deki yeni binasında hizmet vermektedir. Şimdiki fakülte, Anadolu yakasının merkezi yerleri olan Kadıköy ve Üsküdar ‘a biraz uzaktır. Ulaşımı çok rahat değildir. Yeni otobüs hatları eklenerek sorun biraz hafifletilmiştir. Metro güzergahı fakülteye bir vesait uzaklıktadır. Metrobüs yakınlardan geçmez. Onun için de bir vesait gerekmektedir.

Eğitiminde ilk sene hazırlık sınıfı vardır. İngilizcesi ortalama üstü olan öğrenciler muafiyet sınavıyla bu hazırlığı direk geçebilirler ancak pek kolay bir sınav olmadığını söylemekte fayda var.

Teorik olarak İstanbul ‘daki diş hekimliği fakülteleri arasında mükemmele yakın eğitim verir. Sınavları ve sınav sistemleri zordur. Ders geçmek için sıkı çalışmak gerekir. Pratik eğitim ise teoriğe nazaran o kadar ağır değildir. Yani hasta bulmak çok zor olmaz. 15 milyonluk İstanbul ‘da hasta çoktur.

Marmara Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi ‘nin pratik anlamda Çapa ‘dan zayıf olduğu algısı vardır ancak bu kesinlikle yanlıştır. Marmara Üniversitesi teoriği kadar pratik eğitimi ile de öğrenciyi zorlar ve iyi öğretir.

Marma Üniversitesi Diş Hekimliği mezunları hiç zorlanmadan hekimlik kariyerine başlayabilirler.

Marmara mezunları DUS sınavında genellikle Çapa ‘lılara göre daha iyi sonuçlar alırlar çünkü yukarıda bahsettiğimiz gibi teorik sağlam olduğundan alt yapıları iyidir.

Asistan kadrosunu DUS öğrencileri oluşturur.

Web Sitesi ; https://dhf.marmara.edu.tr/

• Yeditepe Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi

Şehirdeki en iyi diş hekimliği fakültesidir. Haliyle taban puanı çok yüksektir.

Eğitimi hem teorik hem pratik olarak çok iyidir.

Yeditepe Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi ‘nin en önemli özelliklerinden biri de yurt dışı denkliği olan bir fakülte olmasıdır.

Lokasyon olarak İstanbul ‘un en nezih ve güzel yerlerinden olan Kadıköy- Bağdat Caddesindedir.

Web Sitesi ; http://www.7tepedis.com/

• Bezm-i Alem Vakıf Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi

Çapa ekolüne yakın bir vakıf üniversitesi olup, hem teorik hem pratik eğitim olarak çapa ile hemen hemen aynıdır. Hocalarının geneli İstanbul Üniversitesi kökenli hocalardır. Zaten lokasyon olarak da Çapa ile bitişik duvarlı, hemen yanında Vatan Caddesindedir.

Fiziki olarak mükemmel bir orta bahçeye sahip tarihi bir binada eğitim vermektedir.

Ulaşımı hemen alt kapısındaki metro durağı ve hemen üst caddedeki tramvay sayesinde tıpkı Çapa gibi çok rahattır.

Bezm-i Alem Üniversitesi kısa zamanda öğrenciler arasında çok popüler hale gelmiştir.

İstanbul ‘daki diş hekimliği fakülteleri arasında fiziki şartlar olarak iyi konumdadır. Fakülte ortamı gayet nezih ve iyidir.

Web Sitesi ; http://dis.bezmialem.edu.tr/tr/Sayfalar/index.aspx

İstanbul ‘un bir çok ilçesinde kampüsleri bulunmaktadır. Teorik ve pratik eğitimi iyidir. Sosyal ortamı ve fiziki şartları bir vakıf üniversitesi olması hasebiyle ortalama üstündedir. Eğitimi farklı kampüslerde vermekteler. Sabit bir bina yok maalesef. Kavacık, Unkapanı, Bağcılar ve Esenler ‘de fakülte binaları bulunmaktadır.

Medipol Üniversitesi öğrencilerine malzeme desteği sunmaktadır. Bu diş hekimliği okumak isteyen öğrenciler için çok önemli bir noktadır çünkü diş hekimliği öğrenciliği ilk yıllarda masraflı olabilmektedir.

Örneğin bize Çapa ‘da klinik malzemeleri verilmezken Medipol tüm malzemeleri temin etmektedir. Aslında doğru olan da budur. Sonuçta öğrenci okula para kazandıracak şekilde hasta bakarken malzemeleri de cebinden almamalıdır.

Web Sitesi ; http://www.medipol.edu.tr/Sayfa/46/Akademik/Dis-Hekimligi-Fakultesi.aspx

Devlet Üniversitesi & Vakıf (Özel) Üniversitesi Farkı

* Eğitim : Eğitim anlamında yukarıdaki 5 büyük üniversite arasında pek bir fark yoktur. Teorik ve pratik eğitimi en iyi olan Yeditepe iken en rahat olan Çapa ‘dır. En zor olan ise Marmara ‘dır.

* Sosyal Ortam : Devlet ve Vakıf üniversiteleri arasında öğrencilerin gelir düzeylerine bağlı olarak bir sosyal fark görülebilmektedir. Örneğin Yeditepe ‘de öğrencilerin lüks arabaları varken Çapa ‘da herkes akbille gezer. Bu sosyo-ekonomik bir farktır. Haliyle özel bir üniversiteyi tam burslu olarak kazanmış orta halli bir ailenin çocuğu biraz zorlanabilir.

* Masraflar : Özel üniversitelerde malzeme masrafları okula göre değişse de genellikle daha azdır. Çünkü okul bazı malzemeleri kendisi vermektedir. Devlet okullarında bu pek mümkün değildir.

* Mezuniyet Sonrası : Öğrenciler mezun olunca diploma prestiji anlamında hiç fark yoktur. Sadece Yeditepe ‘nin bir avantajı vardır ki diploması uluslararası tanınır. Bu yurtdışında yaşamak isteyenler için mükemmel bir durumdur. Onun dışında hiç bir diş hekimi diplomasına bakılarak işe alınmaz. Hepsi aynıdır.

Diş Hekiminin Çalışma Alanları

• Akademisyenlik; 5 yıllık diş hekimliği eğitimini tamamlayan bir öğrenci eğer akademisyen, yani üniversitede hoca olmak isterse, ALES ‘e ek olarak YDS, TOEFL v.s. gibi bir yabancı dil sınavına girdikten sonra tercih ettiği okulun açacağı doktora öğrencisi kadrosuna başvurur ve şartları sağlayıp kabul edilirse doktora eğitimi başlar. Bölüm, tez konusu, sorumlu hoca etkenleriyle değişiklik gösterse de yaklaşık 4-5 yıl sonunda doktora eğitimi tamamlanır ve Dr. ünvanı hak edilir. Buraya kadar olanların resmi bir anlamı yoktur. Yani doktora yapan bir öğrenciyi devlet “uzman diş hekimi” olarak tanımamaktadır. Bundan sonra eğer resmi bir kadrosu varsa yada açılan kadrolarda yer bulabilirse akademisyenlik hayatına devam eder. Halihazırda bir çok üniversite artık doktora öğrencisi almamaktadır. Bunun yerine DUS ( diş hekimliği uzmanlık sınavı) ile gelen öğrencileri almakta ve daha sonra okullara göre değişen ama genellikle aynı olan prosedürlere göre akademisyen alımları yapılmaktadır.

• Uzmanlık; 2012 den sonra yürürlüğe giren DUS sınavı ile birlikte, aynı tıpta olduğu gibi dişte de uzmanlık getirildi. Buna göre, mezun olan diş hekimi öğrencisi önce bir yabancı dil sınavına girip baraj puanını geçmeli ve daha sonra DUS ‘a girmelidir. DUS sonucuna göre de tıpkı üniversite sınavlarındaki gibi okul ve bölüm tercihi yapılıp üniversitelere gidilmektedir. Uzmanlık eğitiminde, Cerrahi, Radyoloji, Pedodonti, Endodonti, Ortodonti, Periodontoloji, Protetik Diş Tedavisi, Restoratif Diş Tedavisi olmak üzere 8 ayrı dal bulunmaktadır. Diş hekimliğinde uzmanlık eğitimi bölüme göre 3-4 yıl sürmektedir. Sonuçunda ise “uzman diş hekimi” ünvanı alınmaktadır. Devlet veya özel sektörde uzman hekim olarak çalışılmaktadır.

• Gündüz Hekimliği; 5 yıllık diş hekimliği eğitimi bittikten sonra diplomayla birlikte herhangi bir poliklinik, ağız ve diş sağlığı merkezi, özel hastane veya muayenehanede, iş veren ile anlaşmaya göre belli bir mesaide çalışılabilir. Gündüz hekimleri genellikle haftanın 5-6 günü, günde 8-9 saat mesai yapmaktadırlar.

• Nöbetçi Hekimlik; gündüz hekiminin olmadığı akşam saatleri ve hafta sonlarında part time iş gibi çalışma imkanı vardır.

• Devlet Hastanesi; mezun olduktan sonra, sağlık bakanlığının açıkladığı il ve ilçe hastanelerinde çalışmak üzere devlet atamasına başvurulabilir. Devlet hastanelerinde çalışma şartları özele göre daha rahat olmakla birlikte hasta yükü açısından daha ağırdır.

• İş Yeri Açmak; tüm bu seçenekler yanında/birlikte hekim isterse kendi iş yerini veya bir kaç ortakla bir poliklinik açabilir.

Diş Hekimliğinde Uzmanlık, Akademik Kariyer ve Doktora

Diş hekimliğinde uzmanlık yada akademik kariyer yapmak isteyen bir öğrencinin önünde birden fazla seçenek vardır. Bunları sırayla ele alacağız. Hoca olmak için ne yapmak gerekir, uzmanlığın avantajları var mıdır gibi sorulara bu yazıda cevap bulabileceksiniz.

Diş Hekimliğinde Doktora Eğitimi

Mezun hekimin, öğretim görevlisi olması için doktora yapması gerekir. Peki doktoraya nasıl girilir ? Öncelikle, doktora yapmak isteyen öğrencinin elinde, diploma notu, ALES puanı ve yabancı dil puanı olmalıdır. Okullara göre, taban puanlar değişiklik gösterir.

Her fakülte belli dönemlerde doktora öğrencisi alımı yapar. Bunu şartları ve kontenjanlarıyla beraber ilan ederler. Öğrenci şartları sağlıyorsa, 8 anabilim dalından birine başvuruda bulunur, değerlendirme sonucu mülakata alınır ve eğer kabul edilirse doktora eğitimi başlar.

Yine okuldan okula farklılık olsa da doktora yaklaşık 3-5 yıllık bir eğitimdir.

Doktora eğitimi maaşsız bir eğitimdir. Devlet üniversiteleri bazı özel kadrolar dışında, doktora öğrencisine maaş vermez.

Vakıf üniversitelerinde doktora eğitimi ise ücretlidir. Öğrenci her yarıyıl için belli miktar para ödemek durumundadır.

Doktora eğitimi boyunca öğrenciler hocalar nezaretinde derslere girer, öğrencisi oldukları ana bilim dalıyla ilgili uzmanlaşır ve bir bitirme tezi yazarak doktora eğitimini tamamlarlar.

Doktorasını tamamlayan öğrenciye, doktora diploması ve Dr. ünvanı verilir.

Bundan sonra, resmi olarak akademik kariyerin devamı için kadro beklemek gerekir. Kadro ile sırasıyla doçent ve profesör ünvanları alınır.

Doktora eğitiminde daha bir çok detay vardır ancak şimdilik bunlara değinmeye gerek görmedik.

Diş Hekimliğinde Uzmanlık Eğitimi

2012 itibariyle getirilen Diş Hekimliğinde Uzmanlık Sınavı (DUS) ile birlikte, diş hekimliğinde uzmanlık dönemi resmi olarak başlamıştır. Uzmanlık, devlet kadrolarında uzman olarak çalışmak için gerekli bir şarttır. Onun dışında özel sektörde, belli bir işlemi yapmada yetkili olmak için uzmanlık şart değildir. Bu biraz da prosedürel bir durumdur. Detaylara girmiyoruz.

Uzmanlık yapmak isteyen öğrenci öncelikle yabancı dil sınavında belli bir baraj puanını geçmek durumundadır. Daha sonra DUS ile sıralaması belirlenir ve tıpkı üniversite sınavı gibi bölüm ve okul tercihi yaparak uzmanlık eğitimine başlamış olur.

DUS, kolay bir sınav değildir. Mezun olur olmaz DUS ‘a girip başarılı olan sayısı çok azdır. Öğrencilerin çoğu son sınıfta veya mezuniyeti takip eden yıl içinde DUS dersanelerine gitmektedirler. Bir DUS dersanesinin ortalama senelik ücreti 8000-9000 tl arasındadır.

Uzmanlık eğitimi bölüme göre 3-4 yıl sürmektedir.

DUS ile yerleşen öğrencilere maaş bağlanmaktadır. Bu maaş 2017 için yaklaşık 3500-4000 tl arasındadır.

Uzmanlık öğrencileri de tıpkı doktora öğrencisi gibi derslere girer, alanında uzmanlaşır ve okul bitince Uzman Diş Hekimi ( Uzm. Dt. ) olurlar.

Master, Yurtdışı Eğitimleri

Uzmanlık ve doktora haricinde mezuniyet sonrası master eğitimi veren kurumlar vardır. Bu kurumlar hekimleri belirli bir ücret karşılığında ilgili alanda becerileri geliştirecek şekilde eğitimlere tabi tutarlar. Kur tamamlanınca bir yetkinlik sertifikası verilir ancak bu resmi kurumlarda geçerli bir belge değildir. Master programlarının hekime kattığı en temel özellik, ilgili alandaki becerilerin artmış olmasıdır.

Master eğitimlerine benzer şekilde, bazı firmalar hekimleri yurtdışı eğitimlerine götürürler. bunlar genellikle ücretsiz yada çok cüzi bir ücretle gerçekleşir. Hem firma tanıtımını yapar, hem hekimler turistik bir gezide bulunur hem de eğitim alırlar.

Diş Hekimliğinde Uzmanlık Alanları

Diş hekimliğinde DUS ile birlikte 8 uzmanlık dalı belirlenmiştir. Bu uzmanlık dalları, uzmanlık sınavı yokken de ana bilim dalları olarak çalışmaktaydılar. Şimdi buna ek olarak uzmanlık yapmak isteyen öğrenciler sınavla yine bu bölümlerde eğitime başlarlar.

Diş hekimliği uzmanlık dalları şunlardır;

Restoratif Diş Tedavisi: Adından da açıkça anlaşılacağı gibi dişi restore etmek ve tedavi etmek konularında çalışır. Örneğin kırık bir dişin estetik olarak tamiri, çürük bir dişe dolgu yapmak, ileride çürüyebilecek dişleri ve ağız sağlığını korumak bu bölümün çalışma alanına girer.

Endodonti: Kanal tedavisi bölümüdür. Başlı başına bir bölümde ele alınan kanal tedavisi diş hekimliği uzmanlık dalları içinde en önemlilerindendi, çok geniş bir çalışma alanına sahiptir.

Protetik Diş Tedavisi : Protez dişlerle ilgilenen diş hekimliği uzmanlık dalıdır. Porselen kaplamalar, implant üstü protezler, bölümlü total protezler v.s. bu bölümün çalışma alanındadır.

Cerrahi : adı üzerinde bir bölümdür. Cerrahi diş çekimleri, 20 yaş emeliyatları, implant cerrahisi ve daha bir çok ameliyat tipleri bu uzmanlık dalının içindedir. Yüksek uzmanlık sınavı puanı gerektirir.

Periodontoloji: Halk tarafından ismi en zor söylenen ana bilim dalı olan periodontolojinin çalışma alanı temel olarak diş eti dokusu üzerindir. Tüm diş eti hastalıkları, tedavileri, ameliyatları bu anabilim dalı tarafından incelenir. Diş hekimliği uzmanlık dalları içerisindu puanı yüksek olanlardandır.

Pedodonti: Çocuk diş hekimliğidir. Çocukların diş yapıları ve tedavileri yetişkinlerden çok farklı olduğu için ayrı bir bölüm açılmıştır. Süt dişleri ve tedavileri pedodontinin uzmanlık alanındadır.

Ortodonti: Diş telleri yani diş dizindeki bozukluk ve çapraşıklıkların düzeltilmesi ile ilgilenir. Son yılların en popüler mesleği olan ortodonti diş hekimliği uzmanlık alanları içerisinde puanı en yüksek olanıdır. Bunun sebebi rahat çalışma şartları ve iyi seviyede maddi kazanç yani maaşlarıdır.

Oral Diagnoz ve Radyoloji: Diş hekimliğinin en temel, birinci basamak olan alanıdır. Oral diagnoz ve radyoloji bölümü en anlaşılır şekilde muayene yapan bölümdür. Rahat çalışma şartları vardır.

***

Bize Ulaşın

Yorum, düşünce ve merak ettiklerinizi aşağıdaki yorumlardan bana iletebilirsiniz.
Hakkımda, iletişim, kampanyalar, tedavi fiyatları gibi sayfalara erişmek için ana sayfaya dönebilirsiniz.

Sağlıklı günler dilerim.

Osmaniye Diş Kliniği, Bakırköy
05538885444

Yorumlar 

açık öğretim lisesi, zamanında çeşitli nedenlerle girmek zorunda olduğum ve bana çok şey katan bir lise türü

şunu ilkten söylemem gerekli: örgün okuyanlar -lise ve üniversite fark etmez- burada ya da dışarıda sizi küçümseye çalışacaklardır, onları hiç umursamayın.

şunu iyi bilin: sıkı çalışır, disiplinli olursanız; onların ve birçok kişinin önünde olacaksınız ve de ne yaptığınızı bilen biri olacaksınız. aöl ve aöf'ü burada ya da dışarıda kötüleyen, küçük görenlere bakmayın. belki de bu ülkenin size sunduğu en büyük olanaklardan biridir bu eğitim kurumları; "ne kadar verimlidir, ne kadar etkilidir" bunlar bizim tartışmamız gereken şeyler de değildir. biz yasal olarak, devletin bize sunduğu olanaktan yararlanan yurttaşlarız, daha ötesi değil.

zamanında ben de -aptallıklar, parasızlık sonucu- 17 yaşında açık öğretim lisesine geçtim. okula kaydolduğumda "bir iş ve okul" ile hayatı sürdürmem gerektiği bilincine vardım.
o zamanlar -bugün de olduğu gibi- kitap dışında devletin size sunduğu bir şey yoktu. kısaca; "derslerine çalış, yoksa bitiremezsin" diyordu devlet. işte çalıştığım için bir çok dersin konu anlatımı olan, birçok video set aldım ve internette bulduğum her şeyi de okudum, izledim, çözdüm.

bayağı şey öğrendim o setlerden ve zaman içinde de ingilizce kursu, etütleri ile ingilizce anadili olanlarla konuşarak biraz ingilizce öğrendim ve bitmek bilmez kitap aşkım nedeniyle de sayısız kitap bitirdim ve vaktimi sırf ona harcadım o dönemler. her şeye zaman yaratabiliyordum az uykuyla o yaşlarda, her neyse. ve nihayetinde başarılı bir biçimde üniversiteye gittim.

üniversitede tanıdığım, benim gibi aöl yollarından geçmiş çoğu kişi, yaşı fark etmeksizin bir çok örgün eğitimli kişiden iyi notlar alıyordu, tabii ben de, çünkü bizlere sunulan avantaj hiç olmamıştı. yani tek başımıza çalışmış, tek başımıza soru çözmüş ve de tek başımıza savaş vermiştik, bu yüzden üniversitede de aynı bildiğimiz şekilde çalıştık. hiçbir zaman savsaklamadık dersleri, çalıştık ve en iyi şekilde geçtik.

o günlerden tanıdığım açık öğretim çıkışlı tıp mezunu şu an doktor olan, eğitim fakültesi çıkışlı öğretmen, mühendislik fakültesi çıkışlı mühendis var ve bir çok böyle kişi tanıdım. üniversitede onların belirli bir yaşı yoktu. 17'den başlıyor ve sınırsız bir biçimde gidiyordu yaşları... birçoğu simitçi, bulaşıkçı, tekstilde makinacı vb birçok iş kolundan geliyordu. üniversitedeyken çalışıyorlardı, mecburlardı.

nihayetinde bir çoğu başardı, şu an mutlu bir hayatları, mücadelenin verdiği bir bilgelik var hepsinde...

size önerilerim

artık youtube diye bir şey var. en son baktığımda açık lise tv adlı bir youtube kanalını gördüm. çok değerli hocalarımız sizin için her şeyi en sade biçimde anlatıyor, açık lise hakkındaki bir çok sorunuza yanıt veriyorlar. ayrıca yanlış görmedi isem; aöl'ün önceki sınavlarında çıkmış sorularının olduğu bir soru bankası serisi, aöl'de göreceğiniz "tüm" derslerin konu anlatımının olduğu "bir" kitapları var.

derslere herkes gibi hazırlanmak istiyorsanız; açın hocalara geldik kanalını ve yine birçok değerli hocamızın derslerini dinleyin, not alın.

umut öncül youtube kanalından fizik öğrenin. benim hocam yayınlarını alın, izleyin ve özellikle oradan biyoloji çalışın. şenol hoca ve rehber matematik kanalından matematiği herkes kadar iyi öğrenin.

ve en önemlisi: "bol bol defter alın, not alın, her şeyi yazın".

bakın bu konu da çok önemli: verimli çalışmak için kesinlikle bir ders programı hazırlayın.

benden size özel bir ders programı

pazartesi: matematik-edebiyat-fizik
salı: matematik-biyoloji-fizik
çarşamba: kimya-tarih-biyoloji
perşembe: matematik-edebiyat-kimya
cuma: matematik-edebiyat-coğrafya
cumartesi: matematik-kimya-fizik
pazar: coğrafya-tarih-ingilizce (geri kalan zamanda da deneme çözme ya da anlamadığınız, çalışmak istediğiniz bir ders.)
ayrıca; programı kendinize göre yeniden düzenlemenizde yarar var.

her gün, her dersin "1 saat, zamanla 45 dakika konu anlatımını izleyerek, dinleyerek ve de not alarak" çalışın, geri kalan zamanda da o dersten soru çözün. bir ders 1.5 saat olmalı, bunu unutmayın.

örneğin işe giden birisiniz ve saat 6 gibi, 7 gibi eve geldiniz. 1 saat içinde yemek, aileyle sohbet vb gibi işlerinizi halledin, ardından hemen masanın başına oturun ve en az 4 saat, en fazla 5 saat çalışın. yorgun olmamak, dikkat vermek için lütfen az yiyin ve mideyi yoran yemeklerden uzak durun. 4 saat çalıştıysanız, 1 saati kitap okuyarak ya da dizi izleyerek, dil öğrenerek değerlendirin.

konuları pekiştirdiniz ve sıfırdan başladığınız maceranız üniversite ile devam etsin istiyorsunuz, yapmanız gerekenler şunlardır

yks sınavlarına yönelik soru bankaları, konu anlatımları almanız gerekmekte. aöl'de 4 ya da 5. dönem sonrası artık tyt-ayt çalışmaları başlamak zorunda. bunun için, aöl'ün ilk dönemlerinden başlayarak "temel matematik ve geometri" meselesini çözmeniz gerekiyor. bunun için şenol hocanın "alıştırmalarla matematik" ve "alıştırmalarla geometri" kitaplarını ve de bütün derslerin temelini sağlam atmak istiyorsanız; "aktif öğrenme yayınları'nın" çıkardığı tyt tüm dersler "temeli geliştirme" kitaplarını öneririm. ben bu kitapları inceledim ve "keşke eskiden de böyle şeyler olsaymış" dedim gerçekten...

daha sonra ayt'ye yönelik çalışacaksınız, ancak şunu bilmeniz gerekmekte: "siz alansızsınız", yani diğerlerinin lisede seçtikleri sözel, eşit ağırlık, sayısal gibi bir alanınız yok. siz kendiniz seçeceksiniz sınava girmeden önce bunları. ne okumak istiyorsanız, o bölümün hangi alandan öğrenci aldığını öğrenin ve ayt'ye öyle çalışmaya başlayın. bu neden önemli? çünkü iş yükünüz azalacak. hepsine çalışmayacak, yalnızca seçtiğiniz alanın derslerine çalışacaksınız demek bu.
"tyt-ayt için orta ve üst düzey hangi kaynakları önerirsin?" dersen, seçenek çok. palme yayınları, benim hocam yayınları, karekök yayınları, limit yayınları v.s. ayrıca (bkz: üniversiteye hazırlananlara kaynak tavsiyeleri)

sınavdan önce kesinlikle ve kesinlikle, katiyen: çıkmış sorulardan oluşan testler, denemeler çözmeniz gerekmekte. bunu sakın atlamayın.

şunu unutmayın

hayatta geç kalmak yoktur, umutsuzluk vardır. birçok kişi 18 yaşında üniversiteye gider ancak en az yarısı mutsuz olduğu bölüme gider, bu yarının diğer yarısı da mezun olduğunda atanamaz. eğer yaşınız 35'in altında ise, üniversite okumaktan çekinmeyin. siktir edin herkesi, girin istediğiniz bölüme ve kendinizi, hayatınızı değiştirin. üniversiteye gittiğinizde bir çok kişinin not almaktan, öğrenmekten aciz olduğunu, zar zor ana-baba zoruyla çalışarak o bölümlere girdiğini, en basit sınavda kopyasız hiçbir şey yapamadığını göreceksiniz. siz 3-4 saat çalışarak mucizeler yaratırken, üstelik işte çalışırken, onlar lisenin son ya da son bir önceki yılı acele, korku, endişe gibi hislerle çalışmaya başladı. hayattan ne istediklerini, ne yapacaklarını bilmeden çıktılar o yola ancak siz onlardan daha bilgilisiniz, bu yüzden endişe etmeyin. çalışın ve arkanıza bakmayın.

15-20 yaş arasındaki açık öğretimli genç; sanırım seni unuttum sandın ancak unutmadım. sen belki şu an hayatın sana haksız davrandığını düşünüyorsun ve hayata karşı eylemsizlik direnişini sürdürüyorsun. belki gerçekten hayat sana haksızlık yaptı, çok ama çok kötü şeyler yaşadın belki ancak ayağa kalkma zamanın geldi. kendini toparla, çalışmaya başla. annenin, babanın durumu iyiyse ya da işe gitmemene bir şey demezse, evden bir çok şeyi öğrenerek, çalışarak devam edebilir, işe girersen de üniversite alt yapını yaparsın ve de zorluklara karşı gelmeyi öğrenirsin. en önemlisi yukarıda saydığım kaynak kitapları kimseye muhtaç olmadan, kendi cebinden ödeyerek alırsın.

sakın üzülme, yoluna devam et. bir gün mezun olduğunda "düşledim, harekete geçtim, çalıştım ve en sonunda başardım" diyeceksin. birçok yaşıtının fersah fersah önünde olacaksın, inan buna.

diyebileceklerim bunlar şu an için, belki zamanla bir düzenleme gelir bu girdiye ancak sen bunu okuduysan; genç ya da orta yaşlı, hiç fark etmez "çalışmana bak ve kimsenin ne dediğini düşünme". sen kendi zamanını ve hayatını yaşıyorsun.

bak burayı okuyorsan, yapmak istiyorsundur zaten; bence hemen çalışmaya başla, hem daha ne bekliyorsun ki zaten?