müsadere nedir hukuk / Müsadere Nedir? | Erusta Hukuk Bürosu

Müsadere Nedir Hukuk

müsadere nedir hukuk

Müsadere Nedir

Müsadere Nedir? (TCK m)

Müsadere, işlenen bir suç ile ilgili belirli bazı eşya veya kazançların mülkiyetinin devlete aktarılması olarak tanımlanabilir. Ceza hukukunda suç işleyen kişinin tüm malvarlığının devlete geçirilmesi anlamında “genel müsadere” yasaktır (Anayasa md. 38). TCK da genel müsadere sistemini değil, özel müsadere sistemini benimsemiştir. Yani, müsadere için önkoşul malvarlığı değerinin suç ile bir ilgisinin olmasıdır. İşlenen suç ile ilgisi olmayan eşya, kazanç, para gibi malvarlığı değerleri müsadere edilemez.

Uygulamada, mahkemelerin müsadere yerine dava konusu eşyanın imhasına veya tasfiyesine karar verdiği de görülmektedir. Mahkeme kararı, eşyanın imhası veya tasfiyesi şeklinde değil, bir güvenlik tedbiri olarak eşyanın müsaderesine hükmedilmesi şeklinde olmalıdır.

İddianamede müsadere talebi bulunmadan müsadere kararı verilemez. İddianamede müsadere talebi olmayan 14 adet cep telefonunun müsaderesine karar verilmesi hukuka aykırıdır (Y19CD-K/).

Müsadere Çeşitleri: Eşya veya Kazanç Müsaderesi

sayılı TCK’da iki müsadere çeşidi yer almaktadır:

  • Eşya (Mal) Müsaderesi: İşlenen bir suçla ilgisi olan belirli bir eşyanın müsadere edilmesidir. Eşya müsaderesi, TCK md. 54’de ayrıntılarıyla düzenlenmiştir.

  • Kazanç - Para Müsaderesi: Suç neticesinde elde edilen veya suçun işlenmesine kaynak oluşturan maddi menfaatlerin müsadere edilmesidir. Kazanç (Para) müsaderesi, TCK md. 55’de düzenlenmiştir.

Kabahatlerde Müsadere: sayılı Kabahatler Kanunu’nun Maddesi gereği, kabahatin konusu olan eşyanın veya işlenen kabahat neticesinde elde edilen eşyanın mülkiyetinin kamuya geçirilmesi suretiyle müsadere edilmesidir. Örneğin, seyyar satıcılık yapmak için kullanılan eşya müsadere edilebilir.

Tüzel Kişilerde Müsadere: Tüzel kişiler, dernek, vakıf, şirket gibi kurumsal yapıları olan kuruluşlardır. Özel hukuk tüzel kişisinin yararına suç işlenmesi halinde, yararına suç işlenen tüzel kişi hakkında eşya müsaderesi veya kazanç müsaderesi hükümleri uygulanabilir (TCK md. 60/2).

Eşya (Mal) veya Kazanç - Para Müsaderesinin Hukuki Niteliği

Ceza kanunu sisteminde (TCK), işlenen bir suç için cezalar ve güvenlik tedbirleri olmak üzere iki tür yaptırım vardır. Müsadere, ister eşya müsaderesi isterse kazanç müsaderesi olsun, hukuki niteliği itibariyle bir “güvenlik tedbiri” olarak kabul edilir. Ceza yaptırımı failin kusurluluğu üzerine inşa edilirken, güvenlik tedbiri yaptırımı failin “tehlikelilik hali” üzerine inşa edilir. Müsaderenin bir güvenlik tedbiri olmasının iki hukuki sonucu vardır. Bunlar;

  • Müsadereye ilişkin verilen mahkeme kararlarında kazanılmış hak durumu söz konusu olmaz. Kazanılmış hak, tamamlanmış ve kişiye özgü lehte sonuçlar doğurmuş bir hukuki işlemin hukuk sistemi tarafından korunması anlamına gelir. Örneğin, yerel mahkeme tarafından 3 yıl hapis cezasına mahkum edilmiş bir sanık hakkındaki hüküm aleyhe temyiz edilmemişse, lehe temyiz edildiğinde Yargıtay tarafından suçun cezasının 10 yıl olması gerektiği tespit edilse bile, aleyhe temyiz olmadığı için sanığın kazanılmış hakkı korunur ve 3 yıl hapis cezasından daha fazlasına mahkum edilmez. Müsadere hükümlerinin uygulanması açısından kazanılmış hak kavramı geçersizdir. Yani, mahkeme, bir eşya veya paranın müsadere edilmesi gerektiği halde müsadere konusunda karar vermemiş olsa bile, sanık açısından kazanılmış hak durumu oluşmaz. Mahkeme her zaman müsadere konusunda karar verebilir.

  • Müsaderenin güvenlik tedbiri olmasının diğer bir sonucu; bir eşya veya kazanç için müsadere hükümlerini uygulamak için suç işlenmesi zorunlu olsa bile, mahkeme tarafından mahkumiyet kararı verilmesi zorunlu değildir. Yargılanan kişiler hakkında beraat kararı verilse bile, suç ile ilgili para veya eşya müsadere edilebilir. Hatta, kamu davasının açılmaması veya kamu davasının ortadan kaldırılması hallerin bile müsadereye ilişkin hükümlerin uygulanmasını etkilemez.

Mahkemelerin müsadere kararlarının infazı için hükmün kesinleşmesinden itibaren 20 yıl olan ayrı bir infaz zamanaşımı süresi mevcuttur.

Eşya (Mal) Müsaderesi Şartları (TCK m)

Eşya (mal) müsaderesi, en çok uygulanan müsadere türüdür. Ancak uygulamada eşya müsaderesi hükümleri uygulanırken büyük hatalar yapıldığı görülmektedir. Mahkemeler tarafından yapılan hataların nedeni TCK md. 54 sisteminin tüm yönleriyle bir sistem içinde değerlendirilmemesinden kaynaklanmaktadır. Eşya (mal) müsaderesinin belli bazı şartları vardır. Bu şartlar şunlardır :

1. Müsadere Konusu Eşya İyiniyetli Üçüncü Kişiye Ait Olmamalıdır: Kural olarak suç ile ilgisi olan eşya kime ait olursa olsun müsadere edilir. Ancak, iyiniyetli üçüncü kişiye ait eşya suçta kullanılsa bile müsadere edilemez. Ceza kanunundaki bu iyiniyet kavramı, Medeni Kanun’daki iyiniyet kavramından farklıdır. Üçüncü kişi kendisine ait eşya suçta kullanıldığını bilmiyorsa iyiniyetli kabul edilir. Üçüncü kişi, kendisine ait eşyanın suçta kullanıldığını bilmesine rağmen görmezden geliyor veya menfaat elde etmeye çalışıyorsa iyiniyetli olmadığı için müsadere hükümleri uygulanır.

Suçta kullanılan eşyanın tamamı değil de sadece bazı kısımları müsadere edilecekse; eşyanın tümüne zarar verilmeksizin müsadere edilecek kısmı ayırmak mümkünse, bu kısım eşyadan ayrılarak müsadere edilmelidir. Örneğin, bir tır ile uyuşturucu madde ticareti suçu işlendiğinde, tırın dorsesi ile çekicisi üzerinde ayrı ayrı mülkiyet tesisi mümkün olduğundan, dorsede taşınan uyuşturucu nedeniyle tır dorsesi müsadere edilerek tırın çekicisi sahibine iade edilebilir.

Suçta kullanılan eşya üzerinde paydaşlık söz konusu ise sadece suç ile bağı olan ilgili paydaşın payı müsadere edilir.

2. Kasten İşlenen Suçlarda Müsadere Mümkündür: Bir eşyanın müsadere edilebilmesi için, müsadere edilecek eşyanın kasten işlenen bir suç ile ilgisinin olması gerekir. Taksirle işlenen suçlarda müsadere hükümlerinin uygulanması mümkün değildir.

3. Suç ve Müsadere İlişkisi: Daha önce açıkladığımız üzere bir malvarlığı değerinin müsadere edilebilmesi için mutlaka malvarlığı değeri ile suç arasında bir ilişki olması gerekir. Müsadere konusu eşya veya paranın suç ile ilgisi olup olmadığı üç kritere göre belirlenir.

  • Suçun işlenmesinde bizzat kullanılan eşya müsadere edilebilir.
  • Suçun işlenmesine tahsis edilen eşya müsadere edilebilir.
  • Suçtan elde edilen eşya müsaade edilebilir.

Suçta kullanılmak üzere hazırlanan eşya veya para müsadere edilemez. Suçta kullanılmak üzere hazırlanan eşya, ancak kamu güvenliği, kamu sağlığı veya genel ahlak açısından tehlike oluşturuyorsa müsadere edilebilir.

Müsadere edilecek eşyanın üzerinde iyiniyetli üçüncü kişiler lehine tesis edilmiş sınırlı ayni hak (ipotek, sükna hakkı vs.) varsa müsadere kararı, bu hak saklı kalmak şartıyla verilir (TCK md/1-son cümle).

4. Müsadere Uygulamasında Orantılılık İlkesi: Müsadere, devletin mülkiyet hakkına en ağır müdahale şekillerinden biridir. Mülkiyet hakkına müsadere yoluyla yapılan müdahalenin işlenen suç ile orantılı olması gerekir. Suçta kullanılan eşyanın müsadere edilmesi, işlenen suça göre daha ağır sonuçlar doğurmamalıdır. Eşyanın müsadere edilmesi işlenen suça göre daha ağır sonuçlar doğuracaksa müsadere hakkaniyete aykırı olup orantısız olacaktır (TCK md. 54/3). Örneğin, içinde 50 gram uyuşturucu madde bulunan aracın müsadere edilmesi hakkaniyete aykırı olur.

5. Kaim Değerin Müsaderesi: Kural olarak suç ile ilgisi olan eşya müsadere edilmelidir. Ancak bazen suçla ilgisi olan eşyanın satılması, tüketilmesi, yok edilmesi veya başka bir şekilde elden çıkarılması gibi nedenlerle aynı eşyanın müsadere edilmesi mümkün olmayabilir. Tüm bu hallerde eşyanın yerine geçen parasal değerin, yani kaim değerin müsadere edilmesi gerekir (TCK md. 54/2). Örneğin, suç işlemek için kullanılan taşınmaz satılmışsa, taşınmazın satış değeri kadar paranın ilgili kişiden müsaderesine karar verilebilir.

6. Yasak Eşyanın Müsaderesi: Suçta kullanılmasa bile yasak olan her türlü eşya müsadere edilebilir. Üretimi, bulundurulması, taşınması veya satılması başlı başına suç olan eşya “yasak eşya” olarak nitelendirilebilir. Örneğin, hint keneviri üretilen bir tarladaki kenevirler müsadere edilebilir.

Kazanç Müsaderesi Şartları (TCK m)

Kazanç müsaderesi, suç işleyerek kazanç elde etmeyi engellemek için düzenlenmiş bir müsadere biçimidir. Kazanç müsaderesine “para müsaderesi” de denilmekteyse de, bu tanımlama eksiktir. Çünkü kazanç müsaderesi para dışındaki değerleri de ifade etmektedir. Kazanç müsaderesi, işlenen suç nedeniyle malvarlığı veya parasal değerler elde edilmesi hallerinde etkin bir güvenlik tedbiri olmaktadır. Özellikle, zimmet suçu, dolandırıcılık suçu, ihaleye fesat karıştırma suçu, uyuşturucu madde ticareti suçu gibi suçlarda kazanç müsaderesi işlenen suç nedeniyle elde edilen ekonomik değerlere hukuken el konulmasını sağlamaktadır. Kazanç müsaderesi dört şekilde mümkün olabilir:

  • Suçun bizzat konusu olan maddi menfaatler kazanç müsaderesine konu olabilir.
  • Suçun işlenmesiyle elde edilen maddi menfaatler müsadere edilebilir.
  • Suçun işlenmesi için temin edilen maddi menfaatler kazanç müsaderesine konu olabilir.
  • Suçun konusu olan veya suçun işlenmesiyle elde edilen veya suçun işlenmesi için temin edilen maddi menfaatlerin değerlendirilmesi veya dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan her türlü ekonomik değer kazanç müsaderesine konu olabilir.

Müsadere konusu maddi menfaatler veya eşyaya el konulamadığı takdirde veya ilgili merciiye teslim edilemediği hallerde, kaim değerin (yerine geçen değer) müsaderesine karar verilir (TCK md. 54/2)

Kazanç müsaderesi konusu olacak eşya üçüncü bir kişiye devredilmiş olabilir. Üçüncü kişi, suç ile ilgisi bulunan eşyayı mülkiyetine geçirirken Medeni Kanun’un “iyiniyet” hükümleri çerçevesinde iyiniyetli ise üçüncü kişinin mülkiyetindeki eşya müsadere edilemez (TCK md. 54/3). Ancak, Medeni Kanun hükümleri gereği iyiniyetli olmadığı anlaşıldığında eşyanın müsaderesine karar verilmelidir. Ceza mahkemesi bu konuda tamamen Medeni Kanun hükümlerini uygulamalıdır.

sayılı Orman Kanunu’na Göre Müsadere

sayılı Orman Kanunu gereği orman emvali sayılan eşyanın nakil vasıtalarıyla taşınması halinde, nakil vasıtaları, orman emvali ve suçun işlenmesinde kullanılan diğer suç aletleri müsadere edilir. Ancak, müsadere konusunda TCK md. 54 – 55 hükümleri uygulanır. öncesi kanunda her türlü nakil vasıtası müsadere edilebilirken, yılından sonra getirilen düzenlemeyle iyiniyetli üçüncü kişilere ait nakil vasıtalarının müsadere edilemeyeceği TCK’nın genel hükümlerine atıf yapılarak belirlenmiştir ( Sayılı Kanun md. )

Orman Kanunu Madde gereği mahkumiyet hükmü kurulduğu takdirde, suçların konusunu oluşturan, suçların işlenmesinde kullanılan veya suçların işlenmesiyle elde edilen mahsuller, tesisler ve eşyalar TCK hükümleri çerçevesinde müsadere edilebilir ( Sayılı Kanun md. 93)

Kaçakçılık Suçlarında Müsadere

Müsadere, kaçakçılık suçları ile mücadele için etkin bir güvenlik tedbiridir. Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu, müsadere hükümlerini ayrıca özel bir kanun maddesiyle düzenlemiştir (Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu md. 13). Kanuna göre, müsadere konusunda TCK’nın genel hükümleri uygulanacaktır. Ancak, kaçak eşyanın taşındığı nakil aracının müsadere edilebilmesi için ayrıca şu şartlardan birinin gerçekleşmesi gerekir:

  • Kaçak eşyanın araç içinde özel bir tertibat içinde taşınması,
  • Kaçak eşyanın nakil aracının ağırlıklı bir bölümünü oluşturması,
  • Kaçak eşyanın yasak eşya olması veya toplum ve çevre sağlığına zararlı olması.

Müsadere Usulü

Müsadere kararı verilmesi gereken hâllerde, kamu davası açılmamış veya kamu davası açılmış olup da esasla beraber bir karar verilmemişse; karar verilmesi için, Cumhuriyet savcısı veya katılan, davayı görmeye yetkili mahkemeye başvurabilir.

Kamu davası açılmış olup da iade edilmesi gereken eşya veya malvarlığı değerleri ile ilgili olarak esasla birlikte bir karar verilmemiş olması durumunda, mahkemece re’sen veya ilgililerin istemi üzerine bunların iadesine karar verilir (CMK m).

CMK ncı maddeye göre verilmesi gereken müsadere kararları, duruşmalı olarak verilir. Müsadere veya iade olunacak eşya veya diğer malvarlığı değerleri üzerinde hakkı olan kimseler de duruşmaya çağrılır. Bu kişiler, sanığın sahip olduğu hakları kullanabilirler. Çağrıya uymamaları, işlemin ertelenmesine neden olmaz ve hükmün verilmesini engellemez.

CMK ncı maddeye göre verilecek hükümlere karşı Cumhuriyet savcısı, katılan ve nci maddede belirlenen kişiler için istinaf yolu açıktır.

Suç konusu olmayan eşyanın müsaderesi: Suç konusu olmayıp sadece müsadereye tâbi bulunan eşyanın müsaderesine sulh ceza hâkimi tarafından duruşma yapılmaksızın karar verilir (CMK m).

Müsadere Kararı İnfaz Zamanaşımı (TCK m)

Müsadere yargılaması dava zamanaşımı itibariyle genel hükümlere tabidir. Ancak, müsadere kararı verildikten sonra bu kararın uygulanabilmesi için TCK’da ayrı bir müsadere kararının infazına dair bir zamanaşımı süresi söz konusudur. Mahkeme tarafından müsadere kararı alındıktan sonra, bu kararın kesinleşmesinden itibaren 20 yıl içinde infaz edilmesi gerekir. Aksi takdirde kararın infaz kabiliyeti kalmaz.

İster eşya müsaderesi olsun ister kazanç müsaderesi olsun müsadere hukuki niteliği itibariyle bir güvenlik tedbiri türüdür. Bu nedenle müsadere hükümleri uygulamasında kazanılmış hak kuralları uygulanmaz.

Müsadere Yargıtay Kararları


HAGB Kararında Müsadere Hükmünün Akıbeti

tarihli hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararında suç eşyalarının müsaderesine karar verilmiş ise de; müsadere kararı güvenlik tedbiri olmakla birlikte hükmün bir parçası niteliğinde olup, hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı ile birlikte verilen müsadere kararı da bu hükme bağlı olduğundan askıda bir karardır ve hüküm açıklanıncaya kadar hukuki sonuç doğurma yeteneği bulunmamaktadır. Açıklanan nedenle adli emanetin / sırasında kayıtlı tabanca ve eklerinin TCK.nın 54/4. maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, bozmayı gerektirmiştir (Yargıtay 8. Ceza Dairesi-K/).

Kaçakçılık Suçunda Araç Müsaderesi

… plakalı araçta ele geçen akaryakıt bulunmadığı halde müsaderesine karar verilmesi, dava konusu eşyanın, … Plakalı taşıma aracının yüküne göre miktar veya hacim bakımından tamamını veya ağırlıklı bölümünü oluşturup oluşturmadığı ve müsaderesine karar verilen nakil vasıtasının değeri ile ele geçen kaçak eşyanın değeri karşılaştırılıp, nakil aracının müsaderesinin sayılı funduszeue.info 54/3. maddesi kapsamında hakkaniyete aykırı olup olmadığı da yerinde tartışıldıktan sonra nakli aracı hakkında hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi; bozma nedenidir (Yargıtay 7. Ceza Dairesi - Karar : /).

Üçüncü Kişiye Ait Eşyanın Müsaderesi

Tehdit suçundan kurulan hüküm yönünden ise;

TCK’nın 54/1. maddesine göre, kasıtlı bir suçun işlenilmesinde kullanılan eşyanın müsadere edilebilmesi için, söz konusu eşyanın iyiniyetli üçüncü kişilere ait olmamasının gerekmesi, suçta kullanılan ve mağdura ait meyve bıçağının sahibine iade edilmesi gerekirken, müsaderesine hükmolunması,

Kanuna aykırı ve sanık … müdafiinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde görüldüğünden, sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken sayılı CMUK’nın maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA karar verilmiştir (Yargıtay 4. Ceza Dairesi - Karar : /).

Yağma Suçunda Kazanç Müsaderesi

Mağdur …‘in cep telefonunun yağmalandığı olayda, sanıkların cep telefonunu tanık … Yalçın’a sattıklarını söyleyerek pişmanlık gösterdiklerinin anlaşılması karşısında; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun günlü, / Esas ve / sayılı kararı ışığında, sanıkların mağdurdan yağmalamak suretiyle aldıkları cep telefonunu, sattıkları … ‘ın adresini göstermeleri sonucu, görevlilerin zapt ettikleri telefonu mağdura bu şekilde iade ettikleri ancak; yağmalanan malın üçüncü kişiye satılması halinde, failin, bizzat pişmanlık göstererek, mağdurun zararını tazmin etmesi yanında satın alan iyi niyetli ise, satın alanın zararını da gidermesi; kötü niyetli ise, satın alandan elde ettiği para veya sağladığı menfaati kazanç müsaderesine konu edilmek üzere soruşturma makamlarına teslim etmesi gerektiğinden; sanıklardan telefonu satın alan üçüncü kişinin zararının giderilip giderilmediği ve iyiniyetli üçünçü kişi olup olmadığı araştırılmadan TCK’nin /3. maddesi ile uygulama yapılması, bozma nedenidir (Yargıtay 6. Ceza Dairesi - Karar : /).

Mağdura Ait Mallar Müsadere Edilemez

Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 20/12/ tarihli ve / Esas, / sayılı Kararında da ifade edildiği üzere, sayılı TCK’da yaptırımların “ceza” ve “güvenlik tedbirleri” adı altında ayrı ayrı düzenlenmesi, müsaderenin bir güvenlik tedbiri olarak öngörülmesi, sayılı CMK’nın maddesinin 1. fıkrasında güvenlik tedbirine ilişkin kararların hüküm olduğunun belirtilmesi karşısında müsadereye ilişkin hükmün, mahkumiyet hükmünden bağımsız bir hüküm olduğunun, temyize konu edilmesi halinde mahkumiyet hükmünden ayrı olarak incelenebileceği, aksi kabulün mahkumiyet ve müsaderenin bağımsız birer hüküm oldukları kuralına aykırılık teşkil edeceği gözetilerek sanıklar hakkında verilen müsadere kararları ayrı bir inceleme konusu yapılmıştır.

Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığınca düzenlenen 11/03/ tarihli raporda sanıklar üzerinde kayıtlı olan ve sanıklarca süreç içerisinde alınıp satılan taşınmazların tapu kayıtlarının, araçların plakalarının ve banka hesaplarına yatırılan paraların toplam miktarlarının belirlenmesi ile yetinildiği, söz konusu taşınır ve taşınmazların nitelikleri ve değerleri, edinilme şekli hususlarında bir tespitte bulunulmadığı, hesap hareketlerine ve sanık … tarafından paraların yatırıldığı ifade edilen yatırım fonlarına ilişkin detaylı inceleme yapılmadığı, inceleme tarihi itibarıyla sanıkların banka hesaplarında bulunan miktarların tespit edilmediği, sanık …‘ın yüzde ellisine sahip olduğu …. San. Tic. Ltd. Şti’nin kayıtlarının temin edilerek incelenmediği, bu itibarla bahse konu raporun hüküm kurmaya yeterli ve elverişli olmadığı,

Ayrıca, Dairemizce de benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 16/12/ gün ve / sayılı Kararına göre mağdurun belli olması ve maddi menfaatin suçun mağduruna iade edilebileceği durumlarda suçun maddi konusunu oluşturan değerlerin müsaderesine karar verilemeyeceği nazara alınarak; maddi gerçeğin hiçbir kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenmesi açısından, suç dönemi içerisinde alıp sattıkları ve halen adlarına kayıtlı taşınır ve taşınmaz mallarının niteliklerinin ve değerlerinin belirlenmesi amacıyla detaylıca araştırma yapılması, sanık …‘ın yüzde ellisine sahip olduğu…. San. Tic. Ltd. Şti’nin kayıtlarının getirtilerek sanığın bu şirket vasıtası ile elde ettiği herhangi bir gelir bulunup bulunmadığının belirlenmesi ile dosyanın tüm ekleri ile birlikte konunun uzmanı bir bilirkişi kuruluna tevdi edilerek, adlarına kayıtlı mal varlığı değerlerinin edinilme tarihleri ile suç tarihleri ve malların edinilme şekli karşılaştırılarak suçtan elde edilen paralar ile illiyet bağı kurulup kurulamayacağı konularında ayrıntılı rapor alınmasından sonra hasıl olacak kanaate göre adlarına kayıtlı mal varlığı değerlerinin ilgili kuruma iadesi hususunda bir karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeler sonucu yazılı şekilde uygulama yapılması, kanuna aykırı, sanık … müdafin ve katılan … Genel Müdürlüğü vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükümlerin CMK’nın /2. Maddesi uyarınca BOZULMASINA karar verilmiştir (Yargıtay funduszeue.info Dairesi - Karar/).

Kazanç Müsaderesinin Şartları

sayılı TCK’nun “Kazanç müsaderesi” başlıklı maddesi;

“(1) Suçun işlenmesi ile elde edilen veya suçun konusunu oluşturan ya da suçun işlenmesi için sağlanan maddî menfaatler ile bunların değerlendirilmesi veya dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan ekonomik kazançların müsaderesine karar verilir. Bu fıkra hükmüne göre müsadere kararı verilebilmesi için maddî menfaatin suçun mağduruna iade edilememesi gerekir.

(2) Müsadere konusu eşya veya maddî menfaatlere elkonulamadığı veya bunların merciine teslim edilmediği hâllerde, bunların karşılığını oluşturan değerlerin müsaderesine hükmedilir.

(3) Bu madde kapsamına giren eşyanın müsadere edilebilmesi için, eşyayı sonradan iktisap eden kişinin 22/11/ tarihli ve sayılı Türk Medenî Kanununun iyiniyetin korunmasına ilişkin hükümlerinden yararlanamıyor olması gerekir.” şeklinde düzenlenmiş olup, madde ile suçun işlenmesi ile elde edilen veya suçun konusunu oluşturan ya da suçun işlenmesi için sağlanan maddî menfaatler ile bunların değerlendirilmesi veya dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan ekonomik kazançların müsaderesine karar verileceği hüküm altına alınmıştır.

Anılan madde metninde yer alan “maddi menfaat” ibaresinden anlatılmak istenilenin malın kendisi, “ekonomik kazanç” ifadesinden ise suçun işlenmesiyle elde edilen maddi menfaatlerin değerlendirilmesi veya dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan kazançların tamamı olduğu kabul edilmelidir.

Bu bilgiler ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde; Mağdurların tüm zararlarını gideren sanığın üzerinde bulunan 66 Liranın, suçun işlenmesi ile elde edilen veya suçun konusunu oluşturan ya da suçun işlenmesi için sağlanan maddî menfaatler ile bunların değerlendirilmesi veya dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan ekonomik kazanç kapsamında olmayıp, sanığa ait olduğu gözetilmeden, TCK’nun maddesi uyarınca müsaderesine karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup, yerel mahkeme direnme hükmünün bu nedenle bozulması gerekmektedir. Ancak, belirtilen hukuka aykırılığın sayılı CMUK’nun sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün olduğundan ve bu konuda Ceza Genel Kurulunca da karar verilebileceğinden, yerel mahkeme direnme hükmünün düzeltilerek onanmasına karar verilmelidir (Yargıtay Ceza Genel Kurulu-Karar: /).

Kaçakçılık Suçu Nedeniyle Aracın Müsaderesi Kararı

Olay tutanağı, oluş ve dosya kapsamına göre; olay tarihinde sanığın kullandığı araçta arama kararına istinaden yapılan aramada; aracın içinden bidonlara doldurulmuş vaziyette toplam litre gümrük kaçağı akaryakıt ele geçirilmesi şeklinde gerçekleşen olayda; Suçta kullanılan bilinen hacmi itibarıyla ağırlıklı bölümünü oluşturmadığı gibi, aracın suç tarihinde bilinen değeri ile gümrük kaçağı akaryakıtın gümrüklenmiş değeri karşılaştırıldığında, nakil aracının müsadere edilmesinin işlenen suça nazaran daha ağır sonuçlar doğuracağı ve bu nedenle hakkaniyete aykırı olacağı gözetilerek, aracın iadesi yerine yazılı şekilde müsaderesine karar verilmesi bozma nedenidir (Yargıtay Ceza Dairesi/).

Yakalama anında sanık …‘nin kullanımında olan ve yapılan aramada içerisinde karton kaçak sigara ele geçirilen 13 AE plakalı aracın kayıt maliki …‘nın aracı sanık …‘ye sattığını , emanet vermediğini , araç ile bir alakasının kalmadığını beyan etmesine rağmen , suça konu sigaraların yük ve hacim bakımından ağırlıklı bölümünü oluşturup oluşturmadığı ve müsaderenin hakkaniyete uygun olup olmayacağı tartışılmadan , dosya içeriği ile uyumsuz şekilde, malen sorumlunun iyi niyetli olduğu gerekçesi ile nakil aracının iadesine karar verilmesi , kaçak eşya miktarı itibarıyla aracın ağırlıklı bölümünü oluşturmadığından sonucu itibarıyla iade kararı yerindedir (Yargıtay Ceza Dairesi- K/).

Olay, oluş ve tüm dosya kapsamına göre, sanığa ait kapalı kasa kamyonet cinsindeki araçta, arama kararına istinaden yapılan aramada, aracın bagaj kısmında bulunan bidonların içerisinden toplam litre gümrük kaçağı akaryakıt ele geçirilmesi şeklinde gerçekleşen olayda; suça konu aracın taşıma yüküne göre, kaçak eşyanın, aracın ağırlıklı bölümünü oluşturmaması, aracın bilinen değeri ile kaçak akaryakıtın gümrüklenmiş değeri mukayese edildiğinde aracın müsadere edilmesinin suça nazaran daha ağır sonuçlar doğuracağının anlaşılması karşısında aracın iadesi yerine yazılı şekilde müsaderesine karar verilmesi, bozma nedenidir (Yargıtay Ceza Dairesi-Karar: /).

Sanığın Ölümü Halinde Müsadere

Kamu davası açılmadan önce şüphelinin ölmesi durumunda kovuşturma imkânının bulunmaması nedeniyle “kovuşturmaya yer olmadığına”, kamu davası açıldıktan sonra sanığın ölmesi hâlinde ise yerel mahkemece “davanın düşmesine” karar verilecektir. Ölümün ceza ilişkisini sadece ölen kişi bakımından sona erdirmesi nedeniyle iştirak hâlinde işlenen suçlarda diğer sanıklar hakkında davaya devam edilecek, sanığın ölümü, niteliği itibarıyla müsadereye tabi olan eşya ve maddi menfaatler hakkında davaya devam olunarak müsadere kararı verilmesine engel olmayacaktır. Sanığın ölümü ceza ve infaz ilişkisini düşürürken, hakkındaki mahkûmiyet hükmü kesinleşmiş olan hükümlünün ölümü sadece hapis ve henüz infaz edilmemiş adli para cezalarının infaz ilişkisini ortadan kaldıracaktır. Buna bağlı olarak, ölümden önce tahsil edilmiş olan para cezaları mirasçılara iade edilmeyecek, buna karşın tahsil edilmemiş bulunan para cezaları mirasçılardan istenmeyecek, bunun yanında müsadereye ve yargılama giderine ilişkin hükümler ölümden önce kesinleşmiş olmak kaydıyla infaz olunacaktır (Ceza Genel Kurulu-K/96).

Kaçakçılıkla Mücadele Kanuna Göre Etkin Pişmanlık Halinde Müsadere

sayılı Kanun’un maddesinde ise müsadere konusu şu şekilde düzenlenmiştir:

“(1) Bu Kanunda tanımlanan suçlarla ilgili olarak 26/9/ tarihli ve sayılı Türk Ceza Kanununun eşya ve kazanç müsaderesine ilişkin hükümleri uygulanır. Ancak kaçak eşya taşımasında bilerek kullanılan veya kullanılmaya teşebbüs edilen her türlü taşıma aracının müsadere edilebilmesi için aşağıdaki koşullardan birinin gerçekleşmesi gerekir:

a) Kaçak eşyanın, suçun işlenmesini kolaylaştıracak veya fiilin ortaya çıkmasını engelleyecek şekilde özel olarak hazırlanmış gizli tertibat içerisinde saklanmış veya taşınmış olması.

b) Kaçak eşyanın, taşıma aracı yüküne göre miktar veya hacim bakımından tamamını veya ağırlıklı bölümünü oluşturması veya naklinin, bu aracın kullanılmasını gerekli kılması

c) Taşıma aracındaki kaçak eşyanın, Türkiye’ye girmesi veya Türkiye’den çıkması yasak veya toplum veya çevre sağlığı açısından zararlı maddelerden olması.

(2) Etkin pişmanlık nedeniyle fail hakkında cezaya hükmolunmaması veya kamu davasının düşmesine karar verilmesi, sadece suç konusu eşya ile ilgili olarak müsadere hükümlerinin uygulanmasına engel teşkil etmez.”

Bu hükmün yollamasıyla bu Kanun kapsamındaki kaçakçılık suçlarının konusu olan kaçak eşya ve kaçak eşyanın naklinde kullanılan araçların müsaderesi kararı TCK’nın ve maddelerine göre verilecektir. Maddenin 2. fıkrasında ise etkin pişmanlıktan yararlandığı için veya herhangi bir nedenle davanın düşmesine karar verildiği için sanığa ceza verilmemesi hâlinde sadece suç konusu kaçak eşyanın müsaderesine karar verilebilecek, bulunması hâlinde suçta kullanılan nakil aracının müsaderesine ise karar verilemeyecektir (Ceza Genel Kurulu / E. , / K.).

TCK 54/4’deki Eşya Zamanaşımı Süresi Dolsa Bile Müsadere Edilir

Müsadere, kanunda yazılı durumlarda belirli malların mülkiyet hakkının sahiplerinden alınarak devlete geçmesini sağlayan bir güvenlik tedbiridir. TCK’nun 54/1. maddesinin ilk cümlesine göre müsadere kararı verilebilmesi için, eşyanın kasıtlı suçun işlenmesinde kullanılıp kullanılmadığı, suçun işlenmesine tahsis edilip edilmediği veya suçun işlenmesiyle meydana gelip gelmediği saptanmalıdır. Öte yandan müsadere konusu edilecek eşyanın iyiniyetli üçüncü kişilere ait olup olmadığı hususu da araştırılmalıdır. Müsadere eyleme bağlı olup eylem suç oluşturmuyorsa üretimi, bulundurulması, kullanılması, taşınması, alım-satımı suç oluşturmayan eşyanın zoralımına karar verilemeyecektir. Bu nedenle kamu davasının düşme sebeplerinden olan zamanaşımının dolması halinde kasıtlı suçun işlenmesinde kullanılma şartı henüz gerçekleşmediği ve belirsizliğini koruduğundan, kural olarak suçta kullanıldığı iddia edilen eşyanın da müsaderesine karar verilemeyecektir.

Buna karşın, TCK’nun 54/4. maddesindeki; ‘Üretimi, bulundurulması, kullanılması, taşınması, alım ve satımı suç oluşturan eşya, müsadere edilir’ hükmü uyarınca, yargılama konusu suçtan zamanaşımı nedeniyle kamu davasının düşmesine karar verilse dahi üretimi, bulundurulması, kullanılması, taşınması, alım ve satımı suç oluşturan eşyanın müsaderesine karar verilebilir (Yargıtay Ceza Genel Kurulu-Karar: /).

Müsadere, mülkiyet hakkına ceza hukuku aracılığıyla yapılan en etkili müdahale olduğundan savunmanın bir ceza avukatı vasıtasıyla yapılması yararlı olacaktır.


Avukat Baran Doğan

UYARI

Web sitemizdeki tüm makale ve içeriklerin telif hakkı Av. Baran Doğan’a aittir. Tüm makaleler hak sahipliğinin tescili amacıyla elektronik imzalı zaman damgalıdır. Sitemizdeki makalelerin kopyalanarak veya özetlenerek izinsiz bir şekilde başka web sitelerinde yayınlanması halinde hukuki ve cezai işlem yapılacaktır. Avukat meslektaşların makale içeriklerini dava dilekçelerinde kullanması serbesttir.

Makale Yazarlığı İçin

Avukat veya akademisyenler hukuk makalelerini özgeçmişleri ile birlikte yayımlanmak üzere [email protected] adresine gönderebilirler. Makale yazımında konu sınırlaması yoktur. Makalelerin uygulamaya yönelik bir perspektifle hazırlanması rica olunur.

Müsadere Nedir?

Müsadere Nedir? Türk Ceza Hukukunda müsadere, herhangi bir suçtan sonra ortaya çıkan kazançların bir kısmına devletin el koymasıdır. Müsaderenin türü suça göre değişmektedir. El koyma daha çok kişilerin haksız yere elde ettikleri malların devlete devredilmesidir. Ceza Hukukunun kavramlarından biri olan el koyma ile ilgili önemli hususlar bulunmaktadır. Suçun işlenmesinden sonra, mahkeme tarafından bir miktar kazanç ve mal mülkiyeti devlete devredilebilir.

Müsadere Nedir?

Genel El koyma, gerçek veya tüzel kişilerin tüm mal varlıklarının devlete devredilmesidir. Belirlenen kanunlar çerçevesinde genel El koyma yasaktır, yani kişinin tüm mal varlığına el konulması mümkün değildir. Özel izin şeklinde yapılan hukuki işlemlerde mal varlığının işlenen suçtan elde edilen gelir olması gerekir. Suçla ilgisi olmayan para, eşya gibi değerlere el konulamaz.

Günümüzde hukuk alanında uygulanan farklı El koyma türleri bulunmaktadır. El koyma türlerinin uygulanması için yetkili mahkemelerin kararı gerekmektedir. Kanuna göre yapılmak istenen El koymalar, ceza kanunundaki maddelere göre belirlenen şartlara sahiptir.

El koymanın asıl amacı, kamu hizmetinin zirvesinde yer alan kişilerin görevlerini maddi çıkarlar uğruna kötüye kullanmalarıdır. Görevlerinden aldıkları maaşlar veya devletin belirlediği ödenekler dışında herhangi bir gelir elde etmelerini imkansız hale getirmeyi amaçlayan bir kanundur.

Müsadere Çeşitleri Nelerdir?

Müsadere Çeşitleri Nelerdir?

Hukuk alanında gerçekleştirilen işlemlerden biri olan El koyma, bazı suçlar sonucunda farklı kazançların devlet kurumlarına aktarılması şeklinde olup, kazanca bağlı olarak çeşitli yöntemler tercih edilmektedir. El koyma türleri şunlardır;

  • mal ya da eşya müsaderesi,
  • paraya el koyma,
  • Kabahatlerde el koyma,
  • tüzel kişilere el konulması,

TCK&#;nın maddesinde ayrıntılı olarak düzenlenen eşyaya el konulmasına bakacak olursak; işlenen suçla ilgili malların devlet kurumlarına devredilmesidir. Para ve kazançlara el koyma, suçla ilgili veya suçtan kaynaklanan para kaynağının mülkiyetinin devlete devredilmesidir. Paraya el konulması da Türk Ceza Kanununun maddesinde yer almaktadır.

Diğer El koyma türlerinden biri olan el koyma yönteminde herhangi bir kabahate konu olan eşyanın mülkiyeti devlete geçer. Bu tür el koymaya örnek olarak seyyar satıcılar tarafından kullanılan malzemeler verilebilir. Vakıflar, şirketler ve dernekler gibi farklı tüzel kişilere de çeşitli nedenlerle el konulabilir.

Kaçakçılık Suçlarında Müsadere

El koyma, kaçakçılık suçlarıyla mücadelede etkili bir güvenlik önlemidir. Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu ayrıca el koyma hükümlerini özel bir kanun maddesi ile düzenlemektedir (Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu md. 13). Kanuna göre El koyma konusunda Türk Ceza Kanununun genel hükümleri uygulanacaktır. Ancak taşıma aracına el konulabilmesi için aşağıdaki koşullardan birinin de gerçekleşmesi gerekir:

Kaçak eşyanın araç içinde özel bir cihazla taşınması,

Kaçak mallar, taşıma aracının önemli bir bölümünü oluşturuyor

Kaçakçılığı yapılan malın yasaklı mal olması veya kamu ve çevre sağlığına zararlı olması durumunda.

Mal Müsaderesi: İşlenen bir suçla ilgili olarak belirli bir mala el konulmasıdır. Mallara el konulması, TCK md. 54&#;te ayrıntılı olarak düzenlenmiştir.

Kazanç: Paranın Müsaderesi: Suç sonucu elde edilen veya suçun kaynağı olan maddi menfaatlerin El koyulmasıdır. Kazanca el koyma (Para), TCK md. 55&#;te düzenlendi.

Kabahatlerde Müsadere: sayılı Kabahatler Kanununun 18 inci maddesine göre suça konu olan veya işlenen kabahat sonucu elde edilen mal varlığının kamuya intikal ettirilerek El koyma edilmesidir. Örneğin, seyyar satıcılık için kullanılan mallara el konulabilir.

Tüzel Kişilerde Müsadere: Tüzel kişiler, dernek, vakıf, şirket gibi kurumsal yapıları olan kuruluşlardır. Suçun özel hukuk tüzel kişiliği yararına işlenmesi halinde, suçun yararına işlenen tüzel kişiye mal ve kazanç el koyma hükümleri uygulanabilir (TCK md. 60/2).

Müsaderenin Hukuki Niteliği Nedir?

Osmanlı döneminden bu yana farklı yöntemlerle uygulanan müsaderenin hukuki niteliği önemli kavramlardan biridir. TCK, farklı suçlar için çeşitli cezai yaptırımlar içermektedir. Hukukta bir güvenlik önlemi olarak kabul edilen el koyma, hem mal hem de kazanç işlemleri için devlet tarafından yapılan bir el koymadır.

El koyma hükümlerindeki önemli noktalardan biri de kazanılmış hakların geçerli olmamasıdır. Kişisel sonuçları olan kazanılmış haklar sisteminin el koyma uygulamalarında geçerli olmadığı unutulmamalıdır. El koyma için yetkili kurumlar yetkili mahkemelerdir. Mahkemeler, dava sonucunda bir eşyaya veya paraya el konulmasına karar verirse, kişilerin herhangi bir hak talep etme hakları yoktur.

Herhangi bir mal veya kazanıma el konulmasına karar verilmiş olsa dahi mahkemenin bireyleri cezalandırma yükümlülüğü yoktur. Çeşitli nedenlerle beraat kararı verilmiş olsa dahi yetkili mahkemece el koyma kararı verilebilir. El koyma hükümlerinin kaldırılması için kamu davasının kaldırılması yeterli değildir.

Özel el koyma, genel el koyma başta olmak üzere her türlü el koyma için kişilerin yararlanabileceği avukatlar ve danışmanlık hizmetleri bulunmaktadır.

Müsadere Usul ve Şartları Nelerdir?

Müsadere Usul ve Şartları Nelerdir?

El koyma işleminin belirli şartları vardır. El koyma prosedürü nedir? Müsadere usulü nedir? En yaygın el koyma türü olan mal ve paraya el konulması, belirli koşullar altında yapılabilmektedir. Mal ve paraya el konulmasının şartları şunlardır;

  • El koyulacak  mal ve paranın üçüncü şahıslara ait olmaması gerekir.
  • Kasten işlenen suçlar için El koyma yapılabilir.
  • Yasak maddelere suç işlenmemiş olsa dahi el konulabilir.
  • El koyma orantılılık ilkesine göre yapılır.

Belirtilen koşullara ek olarak, farklı durumlarda özel kurallara uygun olarak el koyma yapılabilir. Bir eşyaya ve paraya el konabilmesi için ilgili mal ile işlenen suç arasında doğrudan bir ilişki olması gerekir. Ayrıca el koyma ancak suçun kasten işlendiğine karar verilmesi halinde uygulanabilir. Mahkemelerin taksirle işlenen suçlar için müsadere uygulaması mümkün değildir. Müsaderede en önemli husus haksız kazancın suçu işleyen kişiye ait olduğunun tespitidir.

Herhangi bir suçun işlenmesinde para ve mal kullanılmış ise el koyma mümkündür. Aynı zamanda suç için tahsis edilen ve suç sonucunda kazanılan para ve eşyalara da el konulması mümkündür. El koyma uygulamalarının bazı kurallara uygun olarak yapılması çok önemlidir. Günümüzde bu alandaki davalarda çok fazla detay olması nedeniyle uzun zaman dilimleriyle karşılaşılabilmektedir.

Müsadere Sistemi 

Mahkemece verilen el koyma sistemi farklı şekillerde yapılmaktadır. Suç sonucu mal ve para gibi varlıklara el konulması kararı mahkemeler tarafından verilir. Mahkemeye göre, el konulmasına karar verilen mal varlığı devlet kurumlarına devrediliyor.

El koymanın uygulama sürecinde dikkate alınan farklı noktalar vardır. Devletin mülkiyet haklarına müdahale yöntemlerinden biri olan El koyma da orantılılık ilkesi önemlidir. Müsadere uygulamasında, müdahale ile işlenen suçun birbiriyle orantılı olması şartı aranır. El koyma işlenen suça göre ciddi sonuçlar doğurmamalıdır.

Diğer suçlarda kullanılmamış olsa dahi her türlü eşya veya paraya mahkeme kararı ile el konulabilir. Üretimi veya nakliyesi kanunen yasak olan mallara el konulabilir.

Müsadere sistemi nedir?

El koyma, işlenen suçla ilgili belirli eşya veya kazanımların devlete devredilmesidir. Hukuki niteliği nedeniyle bir &#;güvenlik önlemi&#; olarak değerlendirilmektedir. Mahkeme kararlarında el koyma konusunda kazanılmış bir hak bulunmamaktadır. Mahkeme her zaman el koyma kararı verebilir. Müsadere ancak kasti suçlarda mümkündür. Suç, el koyma hükümlerini uygulamak için gerekli olsa bile, mahkeme tarafından mahkumiyet zorunlu değildir. Beraat kararı verilmiş olsa dahi suçla ilgili para veya mallara el konulabilir. Kamu davası açılmadığı veya kamu davasının kaldırıldığı durumlarda dahi, el koymaya ilişkin hükümlerin uygulanmasını etkilemez.

Mahkemelerin el koyma kararlarının infazı için kararın kesinleşmesinden itibaren 20 yıllık ayrı bir infaz süresi vardır.

İyi niyetli üçüncü kişilere ait mallar, suçta kullanılsa dahi el koyma yapılamaz.

Müsadere Prosedürü

Müsadere Prosedürü

El koymaya karar verme yetkisi MAHKEME&#;ye aittir. Mahkeme bu konuda esas ceza davası ile birlikte karar verir. Esas ceza davası ile birlikte karar verilmeyen durumlarda ise ayrı bir el koyma davası açılmaktadır. El koyma kararı verilmesini isteme yetkisi Cumhuriyet savcısına veya katılımcıya aittir.

Bu konuda yetkili mahkeme asıl davaya bakmaya yetkili mahkemedir. Esas davanın bulunmadığı hallerde ise talep esas davaya bakmaya yetkili mahkemeye aittir.

El koyma ile ilgili olarak duruşma yapılarak verilen kararlara karşı ilgililer kanuna başvurabilirler. El koyma konusu eşyanın müsaderesine, suça konu olmamakla birlikte, duruşmasız olarak sulh hakimi tarafından karar verilir. Bu karar aleyhine ise, ilgililer itiraz edebilir.

Kısmen el konulan malların tümüne el konulmayacaktır. Bir şeyin sadece bir kısmına el konulması gerektiğinde, bu kısmı bütüne zarar vermeden ayırmak mümkün ise, sadece o kısmının el koyulmasına karar verilir.

TCK, m. 54&#;teki &#;müsadere&#; ibaresi, şartları yerine getirildiğinde el koyma emri verilmesinin zorunlu olduğu anlamına gelir. Buna karşılık, m. 54/3 suçunda kullanılan eşyanın müsaderesinin işlenen suçtan daha ağır sonuçları olacağı ve dolayısıyla hakkaniyete aykırı olacağı anlaşıldığında el koyma edilmeyeceği düzenlenmiştir. Böylece orantılılık ilkesi bir el koyma unsuru olarak belirlenmiştir.

Ceza Hukukunda Müsadere Nedir?

Ceza Hukukunda Müsadere Nedir?

Türk Ceza Kanunu&#;nda failin tüm mal ve kazançlarının devlete devredilmesine izin verilmemektedir. Ancak suça konu olan veya suçun işlenmesiyle elde edilen mal veya kazancın devlete devredilmesinde bir sakınca yoktur. Bu duruma ceza hukukunda el koyma denir. Ayrıca TCK; genel el koyma yerine özel müsadereyi benimsemiştir. Başka bir deyişle, varlıkların suçla bir ilgisi olmalıdır. Bu noktada işlenen suçla ilgisi olmayan mal, para ve kazanç gibi mülkiyet değerlerinin devlete devri hukuken mümkün değildir. El koyma dışında, mahkemelerin söz konusu eşyanın imhasına veya tasfiyesine karar vermesi de gündeme gelebilir. Ancak mahkeme kararı; Malların imhası veya bertarafı şeklinde olmamalıdır. Güvenlik önlemi olarak mallara el konulması söz konusu olmalıdır.

Mülkiyet veya kâr el koyması gibi farklı müsadere türleri vardır. Mallara el konulması: Mallara el koymak olarak bilinir. Başka bir deyişle, işlenen suçla ilgisi olan mallara el konulmasıdır. Mallara el konulması; TCK&#;nın maddesine göre düzenlenmiştir. Hasılat müsaderesi: Para el koyma olarak adlandırılabilir. Suç işlenerek elde edilen paraya veya suç işlemek için kullanılan paraya el konulması olarak tanımlanmaktadır. Kazanca el konulması; TCK&#;nın maddesinde ayrıntılı olarak düzenlenmiştir.

Kabahatlerde El koyma: El koymada Kabahatler Kanunu&#;nun maddesi dikkate alınır. Bu noktada el koyma, suça konu olan veya kabahat sonucu elde edilen malın mülkiyetinin devri şeklinde yapılmaktadır.

Tüzel kişilerde müsadere: Tüzel kişilik; vakıf, dernek veya şirket gibi kurumsal yapıları olan kuruluşlardır. Özel hukuk tüzel kişiliği yararına suç işlenmesi halinde, o tüzel kişiye mal veya kazançlarına el konulması uygulanabilir.

Türk Ceza Hukukunda Müsadere Kanunu &#;&#;→→→→Detaylı Bilgi İçin PDF&#;e göz atabilirsiniz&#; 

Malların Müsaderesi İçin Hangi Şartlar Sağlanmalıdır?

Ceza hukukunda en yaygın el koyma türünün mal müsaderesi olduğu söylenmelidir. Ancak mallara el konulurken bazı hususlara dikkat edilmesi gerekmektedir. El konulan mallar üçüncü şahıslara ait olmamalıdır. Suç kasten işlenirse el koyma söz konusu olabilir. Bir malvarlığının değerinin el koyma edilebilmesi için malvarlığı değeri ile suç arasında bir ilişki olması gerekir. Bu noktada doğrudan suçun işlenmesinde kullanılan bir eşyaya el konulabilir. Bunun yanı sıra suçun işlenmesi için tahsis edilen mallara da el konulması mümkündür. Suçun işlenmesi yoluyla elde edilen mallara müsadere edilmesi uygun görülmüştür.

Müsadere Kararına İtiraz Nereye Yapılır?

Arama ve el koyma kararı için o anlık yapılabilecek çok fazla şey yoktur. Arama için ekiplerin başında durabilirsiniz. Ve Avukatınızı aramanızda fayda vardır. El koyma kararı uygulanırken nelerin alındığını tek tek not etmekte fayda var ve mümkünse video da çekilmelidir. Bu sıkıntıları atlattıktan sonra ilk iş yapılan el koyma işlemine itiraz etmek olacaktır. Ceza Muhakemesi Kanunu vd. maddeleri gereği arama ve el koyma kararına itiraz dilekçesi bölgenizde bulunan Sulh Ceza Hakimliği&#;ne verilmelidir.

TCK 54 &#; 55

Müsaderenin tanımı ve kapsamı Türk Ceza Kanunu maddesi ve TCK 55&#;inci madde de detaylı olarak yer verilmiştir. İşlenen bir suçla ilgili belirli eşya, mal, ya da kazançların mülkiyetinin devlete aktarılması olarak tanımlayabiliriz.

Hasılat Müsaderesi Şartları Nelerdir?

Bireylerin suç işleyerek kazanç elde etmelerini önlemek için kazanç müsaderesi uygulanmaktadır. Suça konu olan veya suçun işlenmesi yoluyla elde edilen maddi menfaatlere el konulabilir.

Müsadere İtiraz Dilekçesi

Hukuki bir süreç sonunda savcılık makamı tarafından ya da mahkeme tarafından el konulmuş mallarınız olabilir. Mahkemenin ya da savcılığın el koyduğu mallarınızı geri almanın yolu yine hukuka başvurmak olacaktır. Öncelikle sürecinizle ilgili bir değerlendirme yapmanız gerekmektedir. Eğer konuya hakim iyi bir avukatınız var ise bu süreci kendisiyle yürütmeniz daha sağlıklı olacaktır. Müsadere yöntemi ile el koyulan mallarınız istemenin iki yolu vardır. Birinci savcılık makamından talep edeceksiniz. Ve bütün hukuk süreçlerinde olduğu gibi bunu bir dilekçe ile dile getirmelisiniz. Savcılık makamına yazacağınız dilekçe örneğini aşağıda paylaşıyorum.

         BAKIRKÖY CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA

                                                                                 GÖNDERİLMEK ÜZERE

İSTANBUL CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA

DOSYA NO                          : / ESAS.

EL KONULAN MALIN

İADESİNİ TALEP EDEN        :

VEKİLİ                                        : Av.

KONU                                         : El koyma kararının kaldırılması ve el konulan malın iadesi istemidir. (El koyma kararına itiraz)

AÇIKLAMALAR

Not: Konuya ilişkin detaylı açıklamaları hukuki izah dili ile alt tarafı durumunuzu anlatacak şekilde yazmalısınız.

Savcılık El konulan Eşyanın İadesi Dilekçesi

Müsadere Nedir? (Ceza Hukukunda Müsadere &#; TCK M)

Ceza hukukunda müsadere TCK m. ’te ele alınmaktadır. Müsadere nedir sorusunu yanıtlamadan önce genel hatlarıyla ceza hukukunu ele almak daha doğru olacaktır. Türk ceza hukukunda bir suç işlendiği takdirde uygulanabilecek yaptırımlar cezalar ve güvenlik tedbirleri olmak üzere ikiye ayrılmıştır. Ceza yaptırımı kendi içerisinde hapis ve adli para cezası olarak ikiye ayrılır. Güvenlik tedbirleri ise belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılma, eşya müsaderesi, kazanç müsaderesi, çocuklara özgü güvenlik tedbirleri, akıl hastalarına özgü güvenlik tedbirleri, suçta tekerrür ve özel tehlikeli suçlular, sınır dışı edilme ve tüzel kişiler hakkında güvenlik tedbirleridir.

Suçta ve cezada kanunilik ilkesi gereğince ceza yaptırımı ancak işlediği suçtan dolayı kusurlu bulunan kişiye uygulanır. Güvenlik tedbirleri ise işlediği suçtan dolayı kusurlu bulunan kişiye ceza yaptırımı yanında uygulanabileceği gibi kusurlu bulunmayan kimselere karşı da uygulanabilir. Peki, oldukça önemli bir güvenlik tedbiri olan müsadere nedir, çeşitleri nelerdir ve şartları nelerdir?

Müsadere Nedir?

Uzun yıllardır kullanılmakta olan ve dilimize yerleşmiş Arapça kökenli bir sözcüktür. Kelimenin Türkçe karşılığı el koymadır. Osmanlı döneminde haksız kazanç sağlamış kişiler tespit edilir ve bu kimselerin mallarına el koyulurdu. Bu durum müsadere olarak adlandırılırdı. Günümüzde müsadere bir güvenlik tedbiri olarak uygulanmaktadır. Ancak TCK 54 ve TCK 55’te müsadere ile ilgili kapsamlı birtakım düzenlemeler yapılmıştır.

Ceza Hukukunda Müsadere Nedir?

Ceza hukukunda müsadere; suç karşılığı öngörülen güvenlik tedbirlerinden bir tanesi olmakla birlikte suçlunun malvarlığının tamamının ya da bir kısmının mülkiyetinin suçludan alınarak devlete geçirilmesi olarak tanımlanmaktadır. Müsadere kasten işlenen suçlar yönünden uygulama alanı bulmaktadır. Müsadere kararının verilebilmesi için bir suçun işlenmesi zorunlu olmakla beraber suçtan dolayı bir kimsenin cezaya mahkum edilmesi gerekli değildir. Bir örnekle açıklamamız gerekirse; fail çocuk veya akıl hastası olsa dahi suçun işlenmesinde kullanılan bir eşyanın müsaderesine karar verilebilecektir.

Anayasası’nın Maddesi uyarınca genel müsadere cezası verilemez. Genel müsadere; suçlunun tüm malvarlığı üzerindeki mülkiyet hakkının ortadan kaldırılması ve tüm malların devlete geçirilmesidir. Hukukumuzda genel müsadereye hükmedilememektedir. Ancak Türk Ceza Kanunu’nun benimsediği yaptırım teorisinde özel müsadereye yer verilmiştir. Özel müsadere; işlenen suçla doğrudan bağlantılı olan, suçta kullanılan veya kullanılmak üzere hazırlanan ya da suçtan elde edilen eşya ve kazancın mülkiyetinin devlete geçirilmesidir.

Müsadere uygulamasında mecburi ve ihtiyari olmak üzere iki ayrım yapılmaktadır. Kanunda belirli şartların gerçekleşmesi halinde kararın verilmesinin zorunlu kılındığı hallerde mecburi müsadereden söz edilir. Buna karşılık kanuni şartların gerçekleşmesi durumunda müsadere kararının verilmesi hakimin takdirine bırakılmış ise burada ihtiyari müsaderenin varlığı kabul edilir. TCK 54/3’te; suçta kullanılan eşyanın müsadere edilmesinin işlenen suça nazaran daha ağır sonuçlar doğuracağı ve bu nedenle hakkaniyete aykırı olacağı anlaşıldığında müsaderesine hükmedilmeyebilir denilmek suretiyle ihtiyari müsadere kabul edilmiştir.

Müsadere Çeşitleri Nelerdir?

Türk Ceza Kanunu’nda eşya (mal) müsaderesi ve kazanç (para) müsaderesi olmak üzere iki müsadere çeşidi düzenlenmiştir. Ancak müsadere çeşitleri nelerdir sorusuna daha geniş kapsamlı bakmak eşya ve kazan müsaderesinin yanında kabahatlerde müsadere ve tüzel kişilerde müsadere uygulamalarını da ele almak gerekmektedir.

Eşya (Mal) Müsaderesi

Eşya (mal) müsaderesi; bir suçun işlenmesine bağlı olan, suçun işlenmesinde kullanılmak üzere hazırlanan veya konusu suç teşkil eden eşyanın müsaderesidir. TCK 54’te ayrıntılarıyla birlikte düzenlenmiştir. TCK 54/1 uyarınca;

İyiniyetli üçüncü kişilere ait olmamak koşuluyla, kasıtlı bir suçun işlenmesinde kullanılan veya suçun işlenmesine tahsis edilen ya da suçtan meydana gelen eşyanın müsaderesine hükmolunur. Suçun işlenmesinde kullanılmak üzere hazırlanan eşya, kamu güvenliği, kamu sağlığı veya genel ahlak açısından tehlikeli olması durumunda müsadere edilir. Eşyanın üzerinde iyiniyetli üçüncü kişiler lehine tesis edilmiş sınırlı ayni hakkın bulunması hâlinde karar, bu hak saklı kalmak şartıyla verilir.

Görüldüğü üzere ilk olarak müsadere konusu eşya iyiniyetli üçüncü kişiye ait olmamalıdır. Bir eşyanın müsadere edilebilmesi için müsadere edilen eşyanın kasten işlenen bir suçla ilgisinin olması gerekmektedir. Öte yandan eşyanın ortadan kaldırılması, elden çıkarılması, tüketilmesi veya müsaderesinin başka bir surette imkansız kılınması halinde bu eşyanın değeri kadar para tutarının müsaderesine karar verilir. Bir diğer önemli husus ise TCK 54/5’te ele alınmıştır: Bir şeyin sadece bazı kısımlarının müsaderesi gerektiğinde tümüne zarar verilmeksizin bu kısmı ayırmak olanaklı ise sadece bu kısmın müsaderesine karar verilir. Son olarak birden fazla kişinin paydaş olduğu eşya ile ilgili olarak sadece suça iştirak eden kişinin payının müsaderesine hükmolunur denilmek suretiyle paylı mülkiyete tabi olan eşyanın müsaderesinin nasıl yapılacağı açıklanmıştır.

Kazanç (Para) Müsaderesi

Kazanç (para) müsaderesiTCK 55’te düzenlenmektedir. Kazanç müsaderesi; suçun işlenmesine kaynak oluşturan veyahut suç neticesinde elde edilen maddi menfaatlerin müsadere edilmesidir. TCK 55/1 uyarınca;

Suçun işlenmesi ile elde edilen veya suçun konusunu oluşturan ya da suçun işlenmesi için sağlanan maddi menfaatler ile bunların değerlendirilmesi veya dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan ekonomik kazançların müsaderesine karar verilir. Bu fıkra hükmüne göre müsadere kararı verilebilmesi için maddi menfaatin suçun mağduruna iade edilememesi gerekir.

Kazanç müsaderesine para müsaderesi de denilmekteyse de bu adlandırma tam anlamıyla doğru olmamakta, bu kavram daha geniş yorumlanmalıdır. Kazanç müsaderesi para dışındaki değerleri de ifade etmektedir. Kazanç müsaderesi suç işlemek yoluyla kazanç elde edilmesini engelleyecek etkin bir yaptırımdır. Kazanç müsaderesi dört şekilde mümkün olabilir:

  • Suçun bizzat konusu olan maddi menfaatler kazanç müsaderesine konu olabilir.
  • Suçun işlenmesiyle elde edilen maddi menfaatler müsadere edilebilir.
  • Suçun işlenmesi için sağlanan maddi menfaatler kazanç müsaderesine konu olabilir.
  • Suçun konusu olan veya suçun işlenmesiyle elde edilen veya suçun işlenmesi için sağlanan maddi menfaatlerin değerlendirilmesi veya dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan her türlü ekonomik değer kazanç müsaderesine konu olabilir.

Önemle belirtmek gerekir ki kazanç müsaderesi kararının verilebilmesi için maddi menfaatin suçun mağduruna iade edilmemesi gerekir. Aksi halde kazanç müsaderesi güvenlik tedbirine başvurulamaz.

Kabahatlerde Müsadere

Kabahatlerde müsadere güvenlik tedbirinin nasıl uygulanabileceği Kabahatler Kanunu madde 18’de düzenlenmiştir.

Madde

(1)   Kabahatin konusunu oluşturan veya işlenmesi suretiyle elde edilen eşyanın mülkiyetinin kamuya geçirilmesine ancak kanunda açık hüküm bulunan hallerde karar verilebilir.

(2)   Mülkiyetin kamuya geçirilmesine ilişkin karar, eşyanın;

  1. a)  Kullanılmaz hale getirilmesi,
  2. b)  Niteliğinin değiştirilmesi,
  3. c) Ancak belli bir surette kullanılması, Koşullarından birinin yerine getirilmesine bağlı       olarak belli bir süre geciktirilebilir. Belirlenen süre zarfında koşulun yerine getirilmemesi  halinde eşyanın mülkiyetinin kamuya geçirilmesine karar verilir.

(3)   Mülkiyetin kamuya geçirilmesine ilişkin karar kesinleşinceye kadar ilgili kamu kurum ve kuruluşu tarafından eşyaya el konulabileceği gibi; eşya, kişilerin muhafazasına da bırakılabilir.

(4)   Eşyanın mülkiyeti, kanunda açık hüküm bulunan hallerde ilgili kamu kurum ve kuruluşuna, aksi takdirde Devlete geçer.

(5)   Eşyanın mülkiyetinin kamuya geçirilmesine karar verilebilmesi için fail hakkında idarî para cezası veya başka bir idarî yaptırım kararı verilmiş olması şart değildir.

(6)   Kaim değerin mülkiyetinin kamuya geçirilmesine de karar verilebilir.

(7)   Mülkiyeti kamuya geçirilen eşya, başka suretle değerlendirilmesi mümkün olmazsa imha edilir.

(8)   Mülkiyetin kamuya geçirilmesine ilişkin karar, kesinleşmesi halinde yerine getirilir.

Tüzel Kişilerde Müsadere

Türk Ceza Kanunu madde 60/2 tüzel kişilerde müsadere uygulamasını düzenlemiştir. Bu madde uyarınca; özel hukuk tüzel kişisinin yararına suç işlenmesi halinde, yararına suç işlenen tüzel kişi hakkında eşya müsaderesi veya kazanç müsaderesi hükümleri uygulanabilir.

Müsadere Şartları Nelerdir?

İlk olarak müsaderenin uygulanabilmesi için birincil şart bir suçun işlenmiş olmasıdır. Ancak önemle belirtmek gerekir ki suç işlenmesi başlı başına yeterli olup ayriyeten fail hakkında mahkumiyet kararının verilmesine gerek yoktur. Yargılanan kişiler beraat etse dahi güvenlik tedbiri olan müsadere uygulanabilir. Öte yandan müsaderenin uygulanabilmesi için diğer bir koşul ise suçun kasten işlenen bir suç olmasıdır. Taksirle işlenen suçlarda bu karar verilemez.

Müsadere Yargıtay Kararları

Yargıtay kararları örnekleri aşağıdaki gibidir:

Tefecilik Suçunda Müsadere

Anayasa Mahkemesinin 08/10/ tarihli ve E. /, K. /85 sayılı Kararının 24/11/ tarihli ve sayılı Resmi Gazete&#;de yayımlanarak yürürlüğe girmiş olması nedeniyle TCK&#;nın maddesiyle ilgili olarak yeniden değerlendirme yapılması lüzumu, Dairemizce de benimsenen Ceza Genel Kurulunun 16/12/ gün ve / sayılı Kararı karşısında, tefecilik suçunda ancak el konulmuş olması halinde, bu suçun konusunu oluşturan değer niteliğindeki ana paranın TCK&#;nın 55/1. maddesi uyarınca müsadere edilebileceği, TCK&#;nın 55/2. maddesine göre de suçun konusunu oluşturan değerin sanık tarafından tahsil edilmiş olması halinde müsadere edileceği ancak dosya kapsamında bu konuda bir tespitin olmadığı gözetilmeden, koşulları oluşmadığı halde yazılı şekilde müsadere kararı verilmesi,

Kanuna aykırı, sanık &#; müdafin ve O yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK&#;nın ve /son maddeleri uyarınca BOZULMASINA 02/07/ tarihinde oy birliğiyle karar verildi.

Kaçakçılık Suçunda Araç Müsaderesi

… plakalı araçta ele geçen akaryakıt bulunmadığı halde müsaderesine karar verilmesi, dava konusu eşyanın, … Plakalı taşıma aracının yüküne göre miktar veya hacim bakımından tamamını veya ağırlıklı bölümünü oluşturup oluşturmadığı ve müsaderesine karar verilen nakil vasıtasının değeri ile ele geçen kaçak eşyanın değeri karşılaştırılıp, nakil aracının müsaderesinin sayılı funduszeue.info 54/3. maddesi kapsamında hakkaniyete aykırı olup olmadığı da yerinde tartışıldıktan sonra nakli aracı hakkında hüküm kurulması gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi; bozma nedenidir (Yargıtay 7. Ceza Dairesi &#; Karar : /).

Hırsızlık Suçunda Müsadere

Sanığın çaldığı kabloları, kullanımında bulunan &#; plakalı araca yükleyerek götürmek üzere iken yakalanması şeklinde gerçekleşen eyleminde, suça konu eşyanın önem ve değeri, meydana gelen zararın ağırlığı belirlenerek, suçta kullanılan &#; plakalı aracın değeri hususunda araştırma yapılıp, elde edilecek sonuca göre, TCK&#;nun 54/3. maddesi uyarınca suçta kullanılan aracın müsadere edilmesinin, işlenen suça nazaran daha ağır sonuçlar doğurup doğurmayacağı ve müsaderesinin hakkaniyete aykırı olup olmayacağının tartışılması gerektiği gözetilmeden, doğrudan, aracın müsaderesine dair yazılı şekilde hüküm kurulması,

Bozmayı gerektirmiş, sanık &#;’un ve malen sorumlu &#;’in temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle tebliğnameye aykırı olarak BOZULMASINA, tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Topo Hukuk Bürosu uzun yıllardır hukukun pek çok farklı alanında uzman avukatları vasıtasıyla müvekkillerine hem hukuki danışmanlık hem de avukatlık hizmeti sağlamaktadır. Ceza hukuku, ekibimizde yer alan avukatların oldukça bilgili ve tecrübeli oldukları hukuk dallarının başında gelmektedir. Müsadere nedir ve şartları nelerdir soruları hakkında daha fazla bilgi almak için uzman avukatlarımızla görüşebilirsiniz. Bu konuya ilişkin sorularınızı internet sitesinde yer alan Avukata Sor bölümünü ziyaret ederek ekibimize iletebilirsiniz.

Yayım tarihi: 26 Eyl

Ceza Hukukunda Müsadere ve Usulü (TCK Madde)

Müsadere, başkaca suçların işlenmesini önlemek amacıyla, cezalandırılan hukuka aykırı fiillerden kaynaklandığı veya bunların işlenmesiyle ilgili olduğu için suç düşüncesini ve suçun çekiciliğini canlı tutan eşyaya, Devlet tarafından el konulmasıdır. Diğer bir tanımla müsadere, işlenen bir suç ile ilgili olarak belirli bazı eşya veya kazançların mülkiyetinin devlete geçmesidir. Bu anlamda suça ait izlerin yok edilmesi amacına gerçekten hizmet eden yegane güvenlik tedbiri müsaderedir. Burada dikkat edilmesi gereken hususlar;

  • Sanığa ait eşyadan bahsedilmektedir. Mağdura ait eşya mağdura iade edilmelidir.
  • Suçun delili niteliğindeki eşyalar müsadere edilmemelidir. Dosyada delil olarak saklanmalıdır.
  • Eşya 3. kişide ise mutlaka eşya sahibi duruşmaya çağrılmalıdır.

Ceza hukukunda suç işleyen kişinin malvarlığının tümünün devlete geçirilmesi devlete aktarılması anlamına gelen “genel müsadere” suçluyla beraber onun ailesi üzerinde de etkili olup tüm aile fertlerinin zarar görmesine sebebiyet verdiğinden, yasaktır. Ceza hukukunda suçla ilgili belirli eşyaya ait mülkiyetin devlete aktarılması anlamına gelen “özel müsadere” kabul edilmektedir. Bu kapsamda, ancak bir kimsenin suçla bağlantılı bir eşyası veya kazancının müsaderesine karar verilebilecektir. Mağdura ait eşya, kendisine iade edilmelidir. Suçun delili niteliğindeki eşyalar, dosyada delil olarak saklanır. Son olarak eşya 3. kişiye aitse mutlaka eşya sahibi de duruşmaya çağrılmalıdır.

Yapılan yeni düzenleme ile getirilen değişiklik müsaderenin hukuki niteliğinin bir güvenlik tedbiri olduğu yönündedir. İşte bu nedenle, müsadereye hükmedilmesi için bir suçun işlenmesi zorunlu olmakla birlikte, bu suçtan dolayı bir kimsenin cezaya mahkum edilmesine gerek yoktur. Örneğin, suç işlenmesinde kullanılan tehlikeli eşya, bu kullanan fail çocuk veya akıl hastası olması nedeniyle cezalandırılmasa dahi, müsaderesine hükmedilebilir.

musadere nedir

Müsadere Çeşitleri

Müsaderenin çeşitli sınıflandırmalara tabi tutulması mümkündür. Ancak, Türk Ceza Kanunu’nda iki farklı türde müsadere öngörülmüştür. Bunlar şu şekildedir:

  • Eşya müsaderesi (TCK madde)
  • Kazanç müsaderesi (TCK madde)

Bu iki ayrımın yanı sıra gerek eşya müsaderesinde gerekse kazanç müsaderesinde, müsadereye konu eşya veya maddi menfaatlerin müsaderesi çeşitli sebeplerle mümkün değilse, bunların karşılığı olan para tutarının müsaderesine karar verilmesi de kabul edilmektedir.

Kabahatlerde Müsadere: sayılı Kabahatler Kanunu’nun Maddesi uyarınca, kabahatin konusu olan eşyanın veya işlenen kabahat neticesinde elde edilen eşyanın mülkiyetinin kamuya geçirilmesi suretiyle müsadere edilmesidir. Örneğin, dilencilik yapan kişinin kullandığı eşya müsadere edilebilir.

Tüzel Kişilerde Müsadere:  Özel hukuk tüzel kişisinin yararına suç işlenmesi halinde, yararına suç işlenen tüzel kişi hakkında eşya müsaderesi veya kazanç müsaderesi hükümleri uygulanabilir (TCK m. 60/2).

Eşya Müsaderesi Nedir? (TCK madde)

Eşya müsaderesi, iyiniyetli üçüncü kişilere ait olmamak koşuluyla, kasıtlı bir suçun işlenmesinde kullanılan veya suçun işlenmesine tahsis edilen ya da suçtan meydana gelen eşyanın zoralımı, yani söz konusu eşyaya devletin el koymasıdır. TCK m. 54’te şu şekilde düzenlenmektedir:

[/vc_column_text]

TCK Madde

(1) İyiniyetli üçüncü kişilere ait olmamak koşuluyla, kasıtlı bir suçun işlenmesinde kullanılan veya suçun işlenmesine tahsis edilen ya da suçtan meydana gelen eşyanın müsaderesine hükmolunur. Suçun işlenmesinde kullanılmak üzere hazırlanan eşya, kamu güvenliği, kamu sağlığı veya genel ahlak açısından tehlikeli olması durumunda müsadere edilir. Eşyanın üzerinde iyiniyetli üçüncü kişiler lehine tesis edilmiş sınırlı ayni hakkın bulunması hâlinde müsadere kararı, bu hak saklı kalmak şartıyla verilir.

(2) Birinci fıkra kapsamına giren eşyanın, ortadan kaldırılması, elden çıkarılması, tüketilmesi veya müsaderesinin başka bir surette imkânsız kılınması halinde; bu eşyanın değeri kadar para tutarının müsaderesine karar verilir.

(3) Suçta kullanılan eşyanın müsadere edilmesinin işlenen suça nazaran daha ağır sonuçlar doğuracağı ve bu nedenle hakkaniyete aykırı olacağı anlaşıldığında, müsaderesine hükmedilmeyebilir.

(4) Üretimi, bulundurulması, kullanılması, taşınması, alım ve satımı suç oluşturan eşya, müsadere edilir.

(5) Bir şeyin sadece bazı kısımlarının müsaderesi gerektiğinde, tümüne zarar verilmeksizin bu kısmı ayırmak olanaklı ise, sadece bu kısmın müsaderesine karar verilir.

(6) Birden fazla kişinin paydaş olduğu eşya ile ilgili olarak, sadece suça iştirak eden kişinin payının müsaderesine hükmolunur.

Kanun hükmü uyarınca, müsadereye tabi eşya iki temel kategori altında incelenebilir. Bunlar:

  • Suçla ilgili eşya; yani suçun işlenmesinde kullanılan ya da suçun işlenmesine tahsis edilen veya suçtan meydana gelen yahut suçta kullanılmak üzere hazırlanan eşya (TCK m. 54/1)
  • Üretimi, bulundurulması, kullanılması, taşınması, alım ve satımı suç oluşturan eşyadır. (TCK m. 54/4).

Nelerin eşya olduğu tartışmalı olmakla birlikte genel kabule göre maddi niteliği, belli bir ağırlığı, hacmi ve ekonomik değeri olan, üzerinde hakimiyet kurulabilen her türlü nesne eşya olarak kabul edilmektedir. Öte yandan, canlı varlıklardan hayvanlar eşya olarak nitelendirilirken canlı insan eşya sayılmaz. Bununla birlikte insan cesedi de eşya olarak kabul edilmektedir.

musadere cesitleri

Eşya Müsaderesinin Şartları

Eşya müsaderesinden söz edebilmek için şu koşulların varlığı aranmaktadır:

  • Müsadere edilecek eşyanın kasıtlı bir suçun işlenmesinde kullanılmış olması gerekir: Müsaderenin söz konusu olabilmesi için gerekli ilk şart, kasıtlı bir suçun işlenmesidir. Kural olarak suç işlenmeden, eşyanın müsaderesi mümkün değildir. Bu kasıt doğrudan olabileceği gibi, olası kast da olabilir. Ancak işlenen suç taksirli bir suç ise müsadere mümkün değildir.
  • Eşya suçla irtibatlı olmalıdır: Müsadere edilecek eşya ya suçun işlenmesinde kullanılmalı, ya suçun işlenmesine tahsis edilmeli, ya suçtan meydana gelmeli, ya da suçun işlenmesi için hazırlanmış olması gerekmektedir. Kural olarak taşınması ve bulundurulması yasak olmayan eşyalar bu kapsamda değil ise müsaderesi mümkün değildir. Yine suçun konusu olan eşyanın, örneğin çalınan eşyanın müsaderesi mümkün değildir.
  • Eşya iyi niyetli üçüncü kişilere ait olmamalıdır: Kasıtlı bir suçun işlenmesinde kullanılan eşya (örneğin hırsızlık yapmak için kullanılan maymuncuk, merdiven veya öldürmek yahut yaralamak için kullanılan silah, bıçak), iyi niyetli üçüncü kişilere ait olmamalıdır. Başka bir deyişle, kişinin suçun işlenmesine iştirak etmemesi, suçun işlenişinden haberdar olmaması durumunda, sahibi bulunduğu eşya bir suçun işlenmesinde kullanılmış olsa bile, müsadereye hükmedilemeyecektir. Buradaki iyi niyet Medeni Kanun anlamında iyi niyet değildir. Yargıtay yeni dönemki kararlarında, iyi niyeti, “malikin suç eşyasının suçta kullanacağı konusunda bilgisi ve rızasının olmaması” biçiminde anlamaktadır.
  • Eşya müsaderesi hakkaniyete aykırı olmamalıdır: TCK m/3’te “müsaderede orantılılık” kuralı düzenlenmiştir. Bu maddeye göre işlenen suç ile, suçta kullanılan eşyanın müsaderesi arasında orantı bulunmalıdır. Bir diğer ifade ile, suçta kullanılan eşyanın müsaderesinin, işlenen suça göre ağır sonuçlar doğuracağı ve müsaderenin hakkaniyete aykırı olacağı anlaşılırsa, hakim tarafından müsadereye hükmedilmeyebilir.

Eş Değer Müsaderesi

Bazen suçun işlenmesinde kullanılan veya suçun işlenmesine tahsis edilen ya da suçtan meydana gelen eşyanın ortadan kaldırılması, elden çıkarılması veya tüketilmesi nedeniyle, müsadereye konu bu eşyaya el konulmamış, bu eşyanın ele geçirilmemiş olması mümkündür. Böyle durumlarda TCK m/2 hükmü uyarınca; müsadereye konu eşyanın, ortadan kaldırılması, elden çıkarılması, tüketilmesi veya başka bir surette müsaderesinin imkansız hale getirilmesi durumunda, bu eşyanın yerine değeri kadar para tutarının müsaderesine karar verilebilir. Buna eş değerin müsaderesi denilmektedir.

Burada müsadereye konu eşyaya el konulamamış veya merciine teslim edilememiştir. Örneğin, bir kimse plakasını söküp tanınmaz hale getirdiği bir araçla, bir kimseye çarparak ölüme neden olması durumunda, araç ele geçirilemediğinde, bu aracın değeri bilirkişi marifetiyle hesaplanarak, bu değer kadar tutarında bir meblağ kadar paranın müsaderesine karar verilebilir.

Kazanç Müsaderesi Nedir?

TCK m yine bir güvenlik tedbiri olarak kazanç müsaderesine yer vermiştir. Kazanç müsaderesinin konusu, suçun işlenmesi ile elde edilen veya suçun konusunu oluşturan ya da suçun işlenmesi için sağlanan maddî menfaatler ile bunların değerlendirilmesi veya dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan ekonomik kazançlardır. Bu kapsamda kazanç müsaderesi dört şekilde karşımıza çıkmaktadır:

  • Suçun işlenmesi ile elde edilen maddi menfaatler kazanç müsaderesine konu olabilir.
  • Suçun konusunu oluşturan maddi menfaatler kazanç müsaderesine konu olabilir.
  • Suçun işlenmesi için sağlanan maddî menfaatler kazanç müsaderesine konu olabilir.
  • Suçun konusu olan veya suçun işlenmesiyle elde edilen veya suçun işlenmesi için temin edilen maddi menfaatlerin değerlendirilmesi veya dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan her türlü ekonomik değer kazanç müsaderesine konu olabilir.

Ancak bu nitelikteki eşya hakkında bu fıkra hükmüne göre müsadere kararı verilebilmesi için maddî menfaatin suçun mağduruna iade edilememesi gerekir. Örneğin dolandırıcılık suçundan kişinin elde ettiği menfaat mağdura ait olduğundan müsadereye konu olmayacak ve ona iade edilecektir. Keza uyuşturucu madde ticareti yapmak suretiyle elde ettiği parasal değeri taşınmaza çevirmiş olması halinde bu taşınmazın müsaderesine hükmedilecektir.

Kazanç Müsaderesinin Şartları

  • Kasıtlı bir suç işlenmelidir: İlk şart, kasıtlı bir suçun işlenmesidir. Bu husus TCK m’te açıkça yer almamasına karşın, müsaderenin hukuki niteliği ve maddede yer alan “suçun işlenmesi” ibaresinden anılan hususu çıkarmak mümkündür. İşlenen suç taksirli ise, kazanç müsaderesi kararı verilemez.
  • Kazanç suçla bağlantılı olarak elde edilmelidir: Kazancın suçla bağlantılı olduğu kabul edilen haller;
    1. Suçun işlenmesi ile elde edilen maddi menfaatler,
    2. Suçun işlenmesi için sağlanan maddi menfaatler,
    3. Suçun konusunu oluşturan maddi menfaatler,
    4. Suçun işlenmesi ile elde edilen veya suçun konusunu oluşturan ya da suçun işlenmesi için sağlanan maddi menfaatlerin değerlendirilmesi ve dönüştürülmesi sonucu ortaya çıkan ekonomik kazançlardır.
  • Kazancın suç ile bağlantısının kurulabilmesi ve kanıtlanması gerekir: Burada dikkat edilmesi gereken husus, yargılanan suç ile bu eşyalar arasında bir bağlantının bulunması gerektiğidir. Yoksa daha önceden işlenen ve yargılama konusu olmayan bir suç ile bağlantısı olduğu iddia edilen maddi menfaatlerin ya da ekonomik kazançların kazanç müsaderesine tabi tutulması söz konusu değildir.
  • Elde edilen maddi menfaat veya ekonomik kazançların iyiniyetli üçüncü kişilere ait olmaması yahut mağduruna iade edilmemiş olması gerekir: Müsadere konusu eşya veya maddî menfaatlere el konulamadığı veya bunların merciine teslim edilmediği hâllerde, bunların karşılığını oluşturan değerlerin müsaderesine hükmedilir. Aynı şekilde Kazanç müsaderesinin düzenlendiği maddeye göre bu madde kapsamına giren eşyayı sonradan iktisap eden kişinin Medeni Kanun’un iyiniyetin korunmasına dair hükümlerinden istifade edemiyor olması halinde söz konusu eşyanın müsaderesi mümkün olabilecektir.

Kaim Değer Müsaderesi

Suçun işlenmesi ile elde edilen veya suçun konusunu oluşturan veya suçun işlenmesi için sağlanan menfaatler ile bunların değerlendirilmesi veya dönüştürülmesi ile ortaya çıkan ekonomik kazançlar, failin veya iyiniyetli olmayan kimselerin elinde ise müsadere kararı verilir. Ancak maddi menfaatler veya ekonomik kazançların elden çıkarılması veya saklanması gibi nedenlerle bunlara el konulamadığı veya teslim edilmediği hallerde bunların karşılığının müsadere edilmesi hususu gündeme gelmektedir.

Müsadere konusu maddi menfaat veya ekonomik kazancın, harcama, imha ve tüketme gibi failin elinde olan nedenlerle yahut ekonomik kazancın yanma, hırsızlık, kaybolma gibi failin elinde olmayan nedenlerle elden çıkması ve yeniden ele geçirilmesinin mümkün olmaması halinde, bu menfaat veya kazancın yerine, mahkemece menfaat ve kazancın özellikleri belirlenerek, gerektiğinde bilirkişi aracılığıyla, belli bir miktar para belirlenip, anılan kaim değerin müsaderesine karar verilir.

Kaçakçılık Kanununa Göre Müsadere

sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun Maddesine göre, bu kanunda tanımlanan suçlarla ilgili olarak eşya ve kazanç müsaderesini düzenleyen TCK m ve TCK m hükümlerine gidilebilir. Buna göre; iyi niyetli üçüncü kişilere ait olmamak koşuluyla kasıtlı bir suçun işlenmesinde kullanılan veya suçun işlenmesine tahsis edilen ya da suçtan meydana gelen eşya müsadere edilecektir. Kaçakçılık Kanunu ile ilgili eylemlerde de itibari değer müsaderesi, üçüncü kişi hakkının korunması ve kısmi müsadere mümkündür.

Bununla birlikte Kaçakçılık Kanununa göre, kaçak eşya taşımasında bilerek kullanılan veya kullanılmaya teşebbüs edilen her türlü taşıma aracının müsadere edilebilmesi için aşağıdaki koşulların birinin gerçekleşmesi gerekmektedir:

  • Kaçak eşyanın, suçun işlenmesini kolaylaştıracak veya fiilin ortaya çıkmasını engelleyecek şekilde özel olarak hazırlanmış gizli tertibat içerisinde saklanmış veya taşınmış olması.
  • Kaçak eşyanın, taşıma aracı yüküne göre miktar veya hacim bakımından tamamını veya ağırlıklı bölümünü oluşturması veya naklinin, bu aracın kullanılmasını gerekli kılması.
  • Taşıma aracındaki kaçak eşyanın, Türkiye’ye girmesi veya Türkiye’den çıkması yasak veya toplum veya çevre sağlığı açısından zararlı maddelerden olması.

Burada sayılan hareketler seçimlik hareketlidir. Yani bunlardan birinin gerçekleşmesi müsadereye karar verilebilmesi için yeterlidir.

Müsadere Usulü

Müsadere bir güvenlik tedbiri olduğundan koruma tedbirlerinden ayrı olarak ancak mahkeme kararı ile hükmolunabilir. Hakim veya Cumhuriyet Savcısı kararıyla, müsadereye karar verilmesi mümkün değildir. Ayrıca bu kararı ceza hakimi verecektir. Hukuk hakiminin müsadereye konu eşya hakkında karar verme yetkisi bulunmamaktadır. Müsadere istemini, iddianame ile savcı yapar. İddianamede bu hususta bir açıklık yoksa ek savunma ile müsadere yapılabilir. Genellikle mahkumiyet kararı ile birlikte müsadere kararı verilir. Sanık hakkında beraat veya düşme kararı verilirse müsadere kararı verilemez, eşya iade edilmesi gereklidir.

Müsadere usulü CMK m arası hükümlerde düzenlenmektedir. Bu düzenlemeye göre; müsadere kararı verilmesi gereken hâllerde, kamu davası açılmamış veya kamu davası açılmış olup da esasla beraber bir karar verilmemişse; karar verilmesi için, Cumhuriyet savcısı veya katılan, davayı görmeye yetkili mahkemeye başvurabilir. Kamu davası açılmış olup da iade edilmesi gereken eşya veya malvarlığı değerleri ile ilgili olarak esasla birlikte bir karar verilmemiş olması durumunda, mahkemece re&#;sen veya ilgililerin istemi üzerine bunların iadesine karar verilir. Bu duruma ilişkin verilmesi gereken kararlar, duruşmalı olarak verilir.

Müsadere veya iade olunacak eşya veya diğer malvarlığı değerleri üzerinde hakkı olan kimseler de duruşmaya çağrılır. Bu kişiler, sanığın sahip olduğu hakları kullanabilirler. Çağrıya uymamaları, işlemin ertelenmesine neden olmaz ve hükmün verilmesini engellemez. Mahkemece verilecek hükümlere karşı Cumhuriyet savcısı, katılan ve Müsadere veya iade olunacak eşya veya diğer malvarlığı değerleri üzerinde hakkı olan kimseler için istinaf yolu açıktır. Öte yandan, suç konusu olmayıp sadece müsadereye tâbi bulunan eşyanın müsaderesine sulh ceza hâkimi tarafından duruşma yapılmaksızın karar verilir. Müsadere konusunda karar vermeye görevli ve yetkili mahkeme, asıl suç için görevli ve yetkili mahkemedir.

Müsaderede Zamanaşımı

Suçun işlenmesinde kullanılan, suçun işlenmesine tahsis edilen suçtan meydana gelen ya da suçun işlenmesi için hazırlanan eşyanın müsaderesi zamanaşımı, asıl fiil için öngörülen zamanaşımı süresi kadardır. Durma ve kesilme nedenleri de asıl suça göre belirlenecektir.

Üretimi, bulundurulması, kullanılması, taşınması, alım ve satımı suç oluşturan eşyanın müsaderesi konusunda ise, herhangi bir zamanaşımı yoktur. Bu eşyalar her zaman müsadere olunabilir.

Müsaderenin yerine getirilmesi zamanaşımı ise, TCK m’te düzenlenmiştir. Anılan maddeye göre, müsadereye ilişkin hükümler, hükmün kesinleşmesinden itibaren 20 yıl geçtikten sonra artık infaz edilemez. Burada müsadere zamanaşımından anlaşılması gereken, dava zamanaşımı değil; kesin hükümle birlikte müsadere edilme kararıdır.

Müsadere Yargıtay Kararları

Yargıtay Ceza Genel Kurulu 16/01/ tarih ve / E.- /3 K. Sayılı karar

  • Müsadere
  • TCK Madde
  • Özet: Eşya elde yoksa, kaim değerinin müsadere edilmesi gerekir.

“…Sanığın yetkilisi olduğu şirkete ait iş yerinde katılan Kurum yetkilisi ile Maliye vergi denetmeni ve yoklama memuru tarafından yapılan denetimde adet (şişe) bandrolsüz içkinin tespit edilerek ele geçirildiği anlaşılmakla; ithal edilecek alkollü içkilere yurt dışı üretim mahallinde (gümrük hattını geçmeden önce serbest bölgede ve antrepoda da bandrol yapıştırılması mümkündür) ya da ithal edilen alkollü içkiler gümrük hattını geçtikten sonra yetkili firma tarafından İstanbul, İzmir ve Mersin illerinde kurulacak tesislerde ürünler üzerine bandrollerin yapıştırılmasının gerekmesi, ithal edilen alkollü içkilerin satışı aşamasında ürün üzerine bandrol yapıştırılmasına imkân veren yasal bir düzenlemenin bulunmaması ve sayılı Kanun&#;un sayılı Kanun&#;un 3. maddesiyle değişik 8. maddesinin dördüncü fıkrasında ambalajlarında bandrol bulunmayan ürünleri ticari amaçla bulundurmanın ve satışa arz etmenin suç olarak düzenlenmiş olması hususları birlikte değerlendirildiğinde, bandrolsüz alkollü içkilerin ticari amaçla bulundurulduğu ve satışa arz edildiği sabit olan, sayılı Kanun kapsamında kaçak eşya niteliğindeki suça konu eşyanın müsadere koşullarının oluştuğu, bu hususta karar verilebilmesi için başkaca bir inceleme ve araştırma yapılması gerekmediğinden usul ekonomisi de gözetilerek Ceza Genel Kurulunca müsadere kararı verilebileceği kabul edilmelidir.

Bu itibarla, yerel mahkeme direnme hükmünün, suça konu eşyanın müsaderesi yerine sahibine iadesine karar verilmesi isabetsizliğinden bozulmasına, ancak yeniden yargılama gerektirmeyen bu konuda, sayılı CMUK&#;nun, sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca karar tarihi itibarıyla uygulanması gereken maddesine göre karar verilmesi mümkün olduğundan, yediemin sıfatıyla sanığa teslim edilen adet alkollü içki ile adli emanette kayıtlı 6 adet alkollü içkinin sayılı Kanunun 13/1. maddesi delaletiyle TCK&#; nun 54/1. maddesi uyarınca müsaderesine, sanığın yediemin sıfatıyla kendisine teslim edilen adet alkollü içkiyi teslim edememesi hâlinde ise, nezdinde bulundurduğu müsadereye konu eşyanın karşılığını oluşturan tutarın, kesin teminat mektubu alındığı da göz önünde bulundurularak sayılı Kanunun 13/1. maddesi delaletiyle TCK&#;nun 55/2. maddeleri uyarınca müsaderesine karar verilmelidir.”


Yargıtay 6. Ceza Dairesi tarihli / E/ K. Sayılı Karar

“… Sanık M.A. hakkında kazanç müsaderesine ilişkin hükmün incelenmesinde; Dairemizin 12/02/ tarih, / Esas- karar sayılı bozma ilamında TCK&#;nin maddesinde düzenlenen kazanç müsaderesi hususunda ayrıntılı açıklamanın yapıldığı, bozma ilamı doğrultusunda sanık hakkında Maliye Bakanlığı Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığından (MASAK) bilirkişi raporu aldırıldığı, ilgili raporun Sayfasında kazanç müsaderesine konu taşınmazlardan Gölbaşı &#; Mahallesi &#; Ada &#; Parselde bulunan metrekare yüzölçümlü taşınmazdaki 67/ oranında 3 ayrı hissenin sanık tarafından 26/09/ tarihinde satın alındığı, numaralı sayfada belirtilen tablodaki verilere göre bu hisselerden bir tanesinin 24/01/ tarihinde sanık tarafından satışının yapıldığı,


Yargıtay Ceza Dairesi tarihli / E/ K. Sayılı Karar

“…AİHM Calabro-İtalya kararında “Gizli ajanın ifadeleri, başvuranın mahkumiyetinde belirleyici faktör olmamıştır. Buna ek olarak başvurana yargılama aşamasında, soruşturmada görev alan polis memurlarını sorgulama, polis operasyonunun niteliği ve kullanılan usulleri netleştirme fırsatı vermiştir. Bu nedenle adil yargılama hakkı ihlal edilmemiştir” sonucuna ulaşmıştır. (Başvuru No/ Mart )

Ayrıca bir suç işlendiğini öğrenen kolluk görevlilerinin, gecikmeksizin durumu Cumhuriyet Savcısına bildirerek şüphelilerin yakalanması ve suç delillerinin elde edilmesini temin amacıyla CMK&#;nın ve devamı maddeleri uyarınca usulüne uygun arama kararı alarak işlem yapması gerektiği, CMK&#;nın maddesi uyarınca konutta yapılacak aramanın ancak hakim kararı veya gecikmesinde sakınca bulunan hallerde Cumhuriyet savcısının yazılı emri ile yapılabileceği, CMK&#;nın maddesi uyarınca, ispat aracı olarak yararlı görülen ya da eşya veya kazanç müsaderesinin konusunu oluşturan malvarlığı değerlerinin, muhafaza altına alınabileceği, yanında bulunduran kişinin rızasıyla teslim etmediği bu tür eşyaya ise elkonulabileceği, CMK&#;nın maddesinde ise, hâkim kararı üzerine veya gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde Cumhuriyet savcısının, Cumhuriyet savcısına ulaşılamadığı hallerde ise kolluk amirinin yazılı emri ile kolluk görevlilerinin, elkoyma işlemini gerçekleştirebileceği, hâkim kararı olmaksızın yapılan elkoyma işleminin, yirmidört saat içinde görevli hâkimin onayına sunulması gerektiği, hâkimin, kararını elkoymadan itibaren kırksekiz saat içinde açıklaması; aksi hâlde elkoymanın kendiliğinden kalkacağı düzenlenmiştir.

Somut olayda yukarıda sözü edilen yasal düzenlemelere aykırı şekilde kolluk görevlilerinin gelen ihbar üzerine, Cumhuriyet savcısının CMK&#;nın vd. maddelerine göre yaptığı yazılı veya sözlü bir görevlendirme bulunmaksızın, ihbara konu cep telefonu aranarak fuhuş pazarlığı yapıldığı, iki kolluk görevlisinin müşteri olarak sanıkla suçta kullandığı araçta buluşulduğu, önceden seri numarası alınmış parayı temyize gelmeyen diğer sanık &#;’e verdikten sonra polislerin kimliğini açıkladığı, ardından kolluk görevlileri tarafından olay tespit tutanağında yazılı delillere el konulduğu, araçta bulunan sanık ve mağdurların kimlik tespitleri yapıldıktan sonra konu ile ilgili Cumhuriyet savcısına bilgi verilerek, mağdurların ifadesinin alınması, şüphelilerin gözaltına alınması, el konulan suç unsurları ile tahkikat evrakının mevcutlu olarak gönderilmesi talimatı alındığı, daha sonra Sulh Ceza Hakimliğinden, elde edilen delillerin rızaen teslim edildiğine dair tutanakta bir ibare bulunmamasına rağmen, CMK&#;nın maddesi uyarınca el koyma kararı alındığı anlaşılmıştır.

Olay kapsamında yapılan işlemlerin arama ve el koyma niteliğinde olduğu, bu işlemlerin CMK&#;nın vd. ile ve maddelerine aykırı olduğu, bu nedenle elde edilen delillerin de hukuka aykırı yöntemle elde edilmiş delil niteliğinde bulunduğunun anlaşıldığı, yine mağdurların kolluk ifadelerine de yukarıda sözü edilen açıklamalar nazara alındığında, Cumhuriyet savcısının CMK&#;nın vd. maddelerine göre yaptığı yazılı veya sözlü bir görevlendirme bulunmaksızın yapılan işlemlerle sonucu ulaşıldığından, bu ifadelere de itibar edilemeyeceği, kaldı ki mağdurların tercüman bulundurulmadan alınan kolluk ifadelerinden sonra dosyada bilgi sahibi olarak ifadesi alınan &#;’nın mahkemeye sunduğu tercümeli dilekçesinde de, yeteri kadar Türkçe bilmeden alınan ifadesini kabul etmediği, okuyup anlamadan kolluk görevlilerinin baskısıyla imzaladığını beyan etmesi karşısında, bu ifadenin de mahkumiyete esas teşkil edecek nitelikte bulunmadığı, diğer mağdur Dildora Khazratkulova’nın mahkeme aşamasında ifadesine başvurulmadığı, dolayısıyla sanığın üzerine atılı fuhuş suçunu işlediğine ilişkin, hukuka uygun yöntemlerle elde edilmiş delil bulunmadığının anlaşılması karşısında, sanığın beraati yerine mahkumiyetine karar verilmesi…”

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası