Emin Çölaşan Fetöcü
Sözcü gazetesi davası: Emin Çölaşan ve Necati Doğru dahil 7 kişiye hapis cezası verildi, karar için kim ne dedi?
Kaynak, DHA
İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi, Sözcü gazetesinin sahibi Burak Akbay ile gazetenin bazı yazarları, yetkilileri ve çalışanlarının yargılandığı davada kararını açıkladı.
9 sanıktan, gazetenin yazarlarından Emin Çölaşan ve Necati Doğru 3 yıl 6 ay 15'er gün hapis cezasına çarptırıldı. 5 sanık da en az 2 yıl 1 ay hapis cezası aldı.
Mediha Olgun'un "dosya kapsamı, toplanan deliller, atılı suçun sanık tarafından işlenmediğinin sabit olması" gerekçesiyle beraatine karar verildi.
Hakkında tutuklamaya yönelik yakalama kararı bulunan gazetenin sahibi Burak Akbay'ın dosyası ise ayrıldı.
Sanıklar, Gülen yapılanması kastedilerek "silahlı terör örgütünü yönetmek", "silahlı terör örgütü propagandası yapmak" ve "silahlı terör örgütü içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte örgüte bilerek isteyerek yardım etme" suçlamalarıyla yargılanıyordu.
İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'nin gazete çalışan ve yazarları için öngördüğü cezalar şöyle:
- Sözcü yazarı Emin Çölaşan: 3 yıl 6 ay 15 gün
- Sözcü yazarı Necati Doğru: 3 yıl 6 ay 15 gün
- Sözcü Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Metin Yılmaz: 3 yıl 4 ay
- monash.pw Yayın Yönetmeni Mustafa Çetin: 3 yıl 4 ay
- monash.pw Haber Koordinatörü Yücel Arı: 2 yıl 1 ay
- Sözcü gazetesinin muhabiri Gökmen Ulu: 2 yıl 1 ay
- Sözcü gazetesinin muhasebe görevlisi Yonca Yücekaleli: 2 yıl 1 ay
Emin Çölaşan: Boş bir davadır
Mahkemenin kararı açıklamadan önce son sözlerini sorduğu sanıklardan yazar Emin Çölaşan, "Hakkımızda açılan boş bir davadır. Aleyhimize ne belge ne tanık vardır. Lafı uzatmadan beraatimi istiyorum" dedi.
Dava kapsamında yılında 6 ay tutuklu kalan gazeteci Gökmen Ulu ise "Hakkımızda dayanaksız iftiralar çürümüştür. Hukuka aykırı suçlama ile mağdur edildik." ifadesini kullandı.
Davanın 18 Nisan'da görülen celsesinde, savcı esas hakkındaki mütalaasını açıklamış; Emin Çölaşan, Necati Doğru, Gökmen Ulu, Mediha Olgun, Metin Yılmaz, Mustafa Çetin, Yücel Arı ve Yonca Yücekaleli'nin "Silahlı terör örgütü içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etme" suçundan 5 yıldan 10 yıla kadar hapisleri istenmişti.
Sanık Mediha Olgun'un ise etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanması da talep edilmişti.
Gazete avukatları: Delilsiz dosyadan ceza çıktı
Sözcü gazetesi avukatı Celal Ülgen karardan sonra, gazete çalışanlarına yönelik bütün iddiaları birer birer çürüttükleri halde bu cezaların çıktığını kaydederek "Beraat etmesi gereken gazetecilerin ve FETÖ düşmanlığıyla bilinen gazetecilerin FETÖ propagandasından dolayı ceza alması, gazetecilerin lekelenmeme hakkını ihlal etmiştir. Türkiye'de yargı bağımsız değil. Yargıçlar kendilerinin ve çocuklarının geleceklerinden korktukları için topu bir üst mahkemeye atıyorlar" diye konuştu.
Avukat Celal Ülgen kararla ilgili olarak önce istinaf mahkemesine sonra Yargıtay'a gidileceğini de hatırlattı.
Gazetenin avukatlarından İsmail Yılmaz da, "Delilsiz bir dosyadan müvekkillerimize haksız ceza verilmişti" diye konuştu.
Meslek örgütleri: Gazetecilik susturulamaz
Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Nazmi Bilgin, Sözcü gazetesi davasında verilen mahkumiyet kararlarının "vicdanları sızlattığını" söyledi ve "Kötü bir şaka gibi" tanımlaması yaptı.
Türkiye Gazeteciler Sendikası kararı bir tweetle duyurup, "Gazetecilik Susturulamaz" diye etiketledi.
Türkiye Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu'na (DİSK) bağlı Basın İş Sendikası da "Sözcü gazetesi davasında verilen ceza gözdağı amaçlıdır. Ama ceza verenler ve cezalandırılmalarını isteyenler de biliyorlar ki, bu gazeteciliğe verilen ilk ceza değil. Bu ülkede gerçekleri yazacak gazeteciler her zaman olacaktır" mesajını verdi.
İstanbul Barosu: Artık haber alma özgürlüğünden bahsedilemez
İstanbul Barosu Başkanı Mehmet Durakoğlu karara tepkisini, "Bu karar, sadece mahkum olan gazetecilere değil, bütün medya dünyasına verilmiş bir gözdağıdır. Artık halkın haber alma özgürlüğünden söz edilemez" diyerek gösterdi.
Ankara Barosu Başkanı Erinç Sağkan da "aklımızla alay etmek" diye nitelediği kararı yorumlarken "Bu karar dönüp dolaşıp, Yargı reformu diye açıklanan paketin ne kadar uygulanamaz olduğunu gösteriyor. Yargı bağımsız olmadıkça hukuk devleti olmaz" diye konuştu.
Kılıçdaroğlu: Cezalar, siyasi otoritenin talimatı ile verildi
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, karara sosyal medya üzerinden tepki gösterdi.
CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu da Twitter mesajında "Sözcü Gazetesi davası da Saray vesayetinin istediği şekilde sonuçlandı. Üstünlerin hukukunun olduğu bir ülkede bu karar da şaşırtıcı değil. Hukukun üstünlüğü yeniden tesis edilince yargılayanlar yargılanacaktır" ifadesini kullandı.
Akşener: Bu iktidarın siciline bir leke olarak çıkmamak üzere yapışır
Karara İYİ Parti'den de tepki geldi. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, "Sözcü Gazetesi'nin yöneticilerine, Emin Çölaşan'a, Necati Doğru'ya FETÖ'cülük suçlaması yapışmaz. Ama yıllarını bu örgütle mücadeleye vakfetmiş gazetecilere, bu suçlamayla ceza vermek, bu iktidarın siciline bir leke olarak çıkmamak üzere yapışır" dedi.
Sözcü gazetesine 19 Mayıs tarihinde operasyon düzenlenmiş: Burak Akbay, Mediha Olgun, Bekir Gökmen Ulu ve Yonca Yücekaleli hakkında "Fethullah Gülen Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması (FETÖ/PDY) soruşturması" kapsamında gözaltı kararı çıkarılmıştı.
7 gün gözaltında tutulan Ulu ve Olgun tutuklanırken, Yücekaleli ise serbest bırakılmıştı.
Olgun aynı yıl 22 Eylül'de adli kontrol şartıyla, Ulu da 8 Kasım'da tahliye edilmişlerdi.
Terörist!.. FETÖ’cü!..
Yayınlanma: 14 Haziran
Sevgili okurlarım, bugün yine duruşmamız var.
Suçumuz hem FETÖ'cü olmak, hem de bu terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etmek!
Bundan önceki duruşmanın çağrı kağıdını görünüz.
İstenen ceza 5 yılla 10 yıl arası hapis.
SÖZCÜ gazetesinin genel yayın yönetmeni Metin Yılmaz, yazarımız Necati Doğru, ben ve internet sitemizde görevli arkadaşlar, suçumuz aynı.
Meğer hiç bilmeden aynı “Suç”ta (!) birleşmişiz.
★★★
Sizin hakemliğinize başvuruyorum. Bugüne kadar binlerce yazımı okudunuz. Hangisinde terör örgütüne bilerek ve isteyerek yardım etmek gibi bir amacım olduğunu gördünüz?
Hangi yazımda “Fetöcülük” sezdiniz?
Bu açıdan bakıldığında, Ağır Ceza Mahkemesinde birlikte yargılandığımız bütün arkadaşlara kefilim.
Bu suçlama sadece bizim için değil, hukuk ve Türk adaleti açısından da bir lekedir.
★★★
Bir dava düşünün ki üstü boş, altı boş.
Dosyada bir tek somut kanıt, bilgi, belge ve tanık yok.
Hiçbir şey yok.
Yazdığımız çeşitli yazıların ve haberlerin ceremesini şimdi bize çektiriyorlar ve hepimizi savunmaya zorluyorlar.
Biz bunları yazdıktan sonra aradan uzun yıllar geçmiş, hesabını her nedense şimdi soruyorlar!
Örneğin taa yılında gazetemizdeki bir söyleşide söylemiş olduğum birkaç ilgisiz cümlenin hesabını bile şimdi, yılında bu davada veriyorum.
Bizim alnımız açık.
Bu davayı açanlar da, açtıranlar da, asıl zararı bize değil, hukuka, Türk adaletine ve Türkiye Cumhuriyeti'nin saygınlığına verdiklerinin acaba farkında mı!
Bu pilav daha çoook su kaldıracak!
Göreceksiniz.
Söz konusu haber, yandaş Sabah gazetesi tarafından geçildi.
Sözcü Gazetesi sahibi Burak Akbay, İzmir muhabiri Gökmen Ulu, muhasebe elemanı Yonca Yücekaleli, internet sitesi eski sorumlu müdürü Mediha Olgun, Genel Yayın Yönetmeni Metin Yılmaz, yazarları Emin Çölaşan, Necati Doğru ile gazetenin internet sitesi Yayın Yönetmeni Mustafa Çetin ve Koordinatörü Yücel Arı hakkında 'Örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, bilerek ve isteyerek yardım' suçundan açılan dava açılmıştı.
İstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'nce görülen davada, firari olan Burak Akbay'ın dosyası ayrılmıştı. Akbay hakkında tutuklanmasına yönelik yakalama kararı çıkarılmıştı. Daha sonra bu karar kaldırılmıştı.
8 SANIĞA CEZA
Mahkeme yapılan yargılama sonucu 8 sanığı 'FETÖ'ye yardım'dan ceza verilmişti. Buna göre; Emin Çölaşan'a 3 yıl 6 ay 15 gün, Necati Doğru'ya 3 yıl 6 ay 15 gün, Mustafa Çetin'e 3 yıl 4 ay, Metin Yılmaz'a 3 yıl 4 ay, Yücel Arı'ya 1 yıl 13 ay, Gökmen Ulu'ya 1 yıl 13 ay, Yonca Yücekaleli 1 yıl 13 ay hapis cezası verilmişti. Mahkeme, Mediha Olgun'un beraatına hükmetmişti.
KARAR ONANDI
Dosya sanıkların karara yaptıkları itiraz üzerine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi (BAM)'ne gitmişti. Dosyayı değerlendiren İstanbul BAM Ceza Dairesi kararını açıkladı. Daire, yerel mahkeme olan Ağır Ceza'nın kararının yerinde olduğunu, istinaf başvurusunda bulunan sanıkların gerekçelerinin ise yerinde görülmediğine hükmetti. Yerel mahkemece verilen cezalar onandı.
Dosya, Yargıtay'a gidecek.