laparoskopik safra kesesi ameliyatı kaç saat sürer / Safra Kesesi Ameliyatı | Özel Başarı Hastanesi

Laparoskopik Safra Kesesi Ameliyatı Kaç Saat Sürer

laparoskopik safra kesesi ameliyatı kaç saat sürer

Safra Kesesi Cerrahisi

Safra Kesesi Cerrahisi
Safra karaciğerde üretilen bir vücut sıvısıdır. Safra sadece sindirimde önemli bir rol oynamaz aynı zamanda karaciğerde metabolize edilen maddelerin vücuttan atılımı için de bir yol oluşturur. Safra yolları adeta dev bir çınar ağacına benzer; küçük ve orta boy dallar karaciğerin içinde, büyük dallar ve gövde karaciğerin dışında yerleşiktir. Safra kesesi de karaciğer dışında yer alan safra yollarının bir parçasıdır.

Safra kesesi ameliyatı olacağım ama çok korkuyorum; haksız mıyım?
Kesinlikle haklısınız. Bundan daha doğal bir tepki olamaz. Boyutu ne olursa olsun, ameliyat olacak her insan bundan az ya da çok endişe duyar. Hele bir de bu konuyu ameliyatlarla ilgili kötü deneyimleri olan kişilerle konuştuysanız, çok daha endişeli hale gelmiş olabilirsiniz. Ama durun, bu kadar endişelenmeyin, bir de benden dinleyin neler olup biteceğini.

Eğer safra kesesi ameliyatı olmanız için tıbben açık ve net bir gerekçe mevcut ise içiniz rahat olsun çünkü siz keyfi veya basit bir nedenle değil, gayet ciddi bir hastalık nedeniyle ameliyat oluyorsunuz demektir. Safra taşına bağlı hafif veya orta düzeyde şikayetleri olan hastalar bu gerçeğin çok farkında olmasalar da, safra taşına bağlı ciddi bir atak geçiren hastalar olayın ciddiyetinin fazlasıyla farkındadırlar ve bir daha aynı tabloyu yaşamamak için her türlü tedavi için gönüllü olurlar.

Kaç tip safra kesesi ameliyatı vardır?
Açık, kapalı, kansız, laparoskopik, tek delikten, robotik gibi birçok terim var ve haliyle kafanız karıştı. Karışmasın. Ben size hepsinin ne olduğunu anlaşılabilir bir dille anlatacağım.

Açık yöntem karnın sağ-üst kısmında yapılan yatay bir kesi veya karnın ortasından yapılan dikey bir kesiden yapılan ameliyatlara verilen isimdir. Cerrah elleri ve klasik cerrahi aletlerle ameliyatı yapar.

Kapalı ameliyat, kansız ameliyat, lazerle ameliyat gibi terimler minimal invaziv cerrahi yöntemlerin halk arasında bilinen isimleridir. Karın ile ilgili ameliyatlarda uygulanan minimal invaziv cerrahiye “laparoskopik cerrahi” adı verilir. Laparoskopik ameliyatlarda cerrah ameliyat alanını doğrudan gözleri ile değil, karın içine girilen bir kamera vasıtasıyla görür. Laparoskopik yöntemlerle yapılan karın ameliyatlarının farkı, ameliyatın büyük bir kesiden değil, küçük kesiler (5-10 mm arasında) vasıtasıyla yapılmasıdır.

Klasik laparoskopik yöntemle yapılan safra kesesi ameliyatı iki adet 10 mm’lik ve iki adet 5 mm’lik kesiden yapılır. Buna karşın, tek kesiden yapılan laparoskopik laparoskopik (SILS, incision laparoscopic surgery) safra kesesi ameliyatında göbek içinde 15-20 mm uzunluğunda bir kesi yapılır ve tüm cerrahi aletler bu kesiden girilir. Robotik ameliyatlar ise cerrah tarafından yönetilen robotik kollar aracılığıyla gerçekleştirilir. Robotik safra kesesi ameliyatları hem klasik laparoskopik yönteme benzer kesilerden hem de tek kesiden yapılabilir.
Bilimsel veriler, safra kesesi ameliyatı söz konusu olduğunda, kapalı yöntemin açık yönteme göre bariz bir şekilde üstün olduğunu gösterir. Bu nedenle, safra kesesi ameliyatı için altın standart olarak kabul edilen kapalı yöntem gerek ülkemizde gerekse dünyada ilk ve en sık olarak tercih edilen cerrahi yöntem haline gelmiştir.

Safra kesesi ameliyatında kapalı yöntemin avantajları nelerdir?
Aslında bu noktada esas belirleyici en az 8-9 santimetrelik, sıklıkla karın kaslarının bazılarını kesmeyi gerektiren bir kesi yerine en büyüğü 1 santimetre olan üç veya dört kesiden ameliyatın yapılmasıdır. Bunun bir sonucu olarak da kapalı yöntemle yapılan ameliyatlarda;
• Az ağrı,
• Kısa yatış süresi ve hızlı iyileşme,
• İyi kozmetik sonuçlar söz konusudur.

Safra kesesi ameliyatı için kapalı yöntemler arasında en iyisi hangisidir?
Söz konusu safra kesesi ameliyatı olduğunda, mevcut bilgi ve deneyimlerle bunlardan biri daha üstün demek şu an için mümkün değildir. Klasik laparoskopik yöntem, tek kesiden yapılan laparoskopik yöntem ve robotik yöntemin farklı avantajları ve dezavantajları mevcuttur. Dolayısıyla, bu anlamda esas belirleyici hastanın beklentileridir. Bu nedenle, benim nacizane tavsiyem bu konuyu bizzat hekiminizle ayrıntılı olarak konuşmanızdır.

Tüm safra kesesi ameliyatları kapalı yöntemle başlanıp, kapalı yöntemle tamamlanır mı?
Gerek kapalı ameliyat için uygun olmama kriterleri gerekse kapalı ameliyatta açık yönteme geçme kriterleri sorumlu cerrahın tecrübesi ve kurumun olanakları ile değişiklik gösterir. İleri düzey laparoskopik cerrahi becerisi ve safra kesesi ameliyatları konusunda yoğun deneyimi olan cerrahlar, tıbbi (yoğun bakım ünitesi, deneyimli ekip, vs.) ve teknik (gelişmiş laparoskopik cihazlar, vs.) donanımı üst düzey olan kurumlarda safra kesesi ameliyatlarının neredeyse tamamını kapalı yöntemle başlayıp, kapalı yöntemle tamamlarlar.  

Safra kesesi ameliyatı öncesinde bir hazırlık yapmam gerekir mi?
Ameliyattan önceki akşam duş almanızı tavsiye ederim; zira, en az iki gün duş alamayacaksınız ve ayrıca sabunlu bir banyo sayesinde ameliyat bölgesinin de temizliği sağlamış olursunuz. Ek olarak, ojelerinizi de temizlemeniz önerilir. Ancak, sakın herhangi bir nedenle karın bölgesi ve çevresini tıraş etmeye kalkmayın. Ameliyattan hemen önceki akşam tıraş için uygun bir zaman değildir çünkü tıraş nedeniyle ameliyat alanındaki cilt tahriş olabilir, deri florası değişebilir ve ameliyat sonrası enfeksiyon oluşumu riski artabilir. Ameliyat alanının tıraşı, ameliyathanede ameliyatın başlangıcında sağlık çalışanları tarafından yapılmalıdır.

Tercihimiz sekiz saatlik tam açlık olmakla birlikte, ameliyattan altı saat öncesine kadar katı ve iki saat öncesine kadar sıvı gıdaları tüketebilirsiniz ancak bu süreden sonra ağızdan herhangi bir şey almamanız gerekir. Bunun tek istisnası doktorunuzun size kullanmanızı veya zaten kullanıyorsanız devam etmenizi istediği ilaçlardır (tansiyon ilaçları gibi). Bunları sabah az bir miktar su ile içebilirsiniz. 

Hastaneye giderken takılarınızı (yüzük dahil) evde bırakmanızı öneririm çünkü bunlar ameliyat sırasında çıkartılacaktır. Her ne kadar bunların muhafaza edilmesine özen gösterilse de, hiç takmayarak kaybolma riskini tamamen ortadan kaldırabilirsiniz. 

Bir safra kesesi ameliyatının süreçleri nelerdir?
Her ameliyat için ortak süreçler şunlardır: Hastanın ameliyathaneye indirilme süreci, ameliyat öncesi hazırlıkların yapılma süreci, anestezi (narkoz) süreci, cerrahi işlemlerin yapıldığı süreç, hastanın uyandırılma süreci, derlenme süreci, hastanın yeniden yatağına veya yoğun bakım ünitesine alınma süreci.
Öncelikle servis hemşiresi tarafından size ameliyathane için uygun giysiler giydirilir. Yine servis hemşiresi eşliğinde yatağınızla ameliyathane indirilirsiniz.

Bu aşamada, Anestezi hekimleri sizi kabul ederek gerekli hazırlıklara başlarlar. Damardan ilaç verilmesi için kullanılan kanül takılarak (eğer daha önceden takılmamış ise) endişenizi ve heyacanınızı bastıracak sakinleştirici bazı ilaçlar uygulanır. Daha sonra ameliyathane masasına alınırsınız. Burada gerekli hazırlıkları takiben, Anestezi hekimi sizi tamamen uyutacak ilaçlar uygular. Bilincinizin kapanmasını takiben de, ağzınızdan soluk borunuza anestezi yani narkoz gazlarının verileceği tüp yerleştirilir. Anestezik gazların akciğere verilmesi ile tam bir anestezi hali (bilinç tamamen kapalı, ağrı hissi yok, kaslar tamamen hareketsiz) oluşturulur. İşte bu aşamadan sonra cerrah devreye girer.

Cerrahi işlemlere başlamadan önce karın bölgesi, memebaşından kasığa dek, antiseptik (mikrop öldürücü) solüsyonla temizlenerek ameliyat bölgesi zararlı mikroplardan arındırılır. Antiseptik solüsyon olarak sıklıkla povidon iyot veya klorheksidin kullanılır. Aynı zamanda, Anestezi hekimi tarafından, ameliyatın ve hastanın özelliklerine uygun olarak, damardan da uygun antibiyotik uygulanır. Alan temizliğinin ardından steril örtülerle ameliyat sahası sınırlandırılır; diğer bir deyişle, ameliyatın gerçekleşeceği alanlar dışındaki vücut alanları steril örtülerle örtülerek ameliyat sırasında ameliyat alanına mikropların geçişi engellenir.

Açık yöntemle yapılan safra kesesi ameliyatı için genellikle iki tip kesiden biri tercih edilir: karnın sağ üst kısmında yapılan yatay ve eğik bir kesi veya karnın üst kısmında tam orta hat üzerinde yapılan dikey bir kesi. Karnın içine girildikten sonra safra kesesi bulunur. Safra kesesinin kanalı ve damarı bulunur, bağlanır ve kesilir. Daha sonra safra kesesi yapışık olduğu karaciğerden ayrılarak çıkartılır. Son olarak da, karın kesisi uygun olarak kapatılarak ameliyata son verilir.

Buna karşın, laparoskopik (kapalı) yöntemle yapılan safra kesesi ameliyatının aşamaları daha farklıdır. Tüm laparoskopik ameliyatlarda olduğu gibi, laparoskopik safra kesesi ameliyatının başlangıç aşamasını da karnın şişirilmesi oluşturur. Bunun için karında yapılan bir kesiden özel aletler vasıtasıyla karnın içine karbondiyoksit gazı verilir. Böylece karın duvarı çadırlaşır ve cerrahın karnın içinde çalışabilmesi için yeterli boş alan oluşur. Klasik laparoskopik safra kesesi ameliyatında karında toplam üç veya dört tane küçük kesi (genellikle iki tane 10 mm’lik ve iki tane 5 mm’lik kesi)  yapılır. Buna karşın, tek kesiden yapılan laparoskopik (SILS, incision laparoscopic surgery) safra kesesi ameliyatında ise göbek içinde kalacak 15-20 mm’lik bir kesi yapılır ve tüm cerrahi aletler bu kesiden girilir. Hem klasik hem de tek kesiden yapılan laparoskopik ameliyatlar aynı zamanda robotik olarak da gerçekleştirilebilir. Karın şirildikten sonra, öncelikle kamera girilir. Günümüzde laparoskopik ameliyatlarda kullanılan kamera sistemlerinin çoğu yüksek çözünürlükte görüntü sağlamaktadır. Cerrah kameradan elde ettiği görüntü eşliğinde diğer laparoskopik aletleri kullanır ve ameliyatı gerçekleştirir. Açık cerrahiden farklı olarak, safra kesesi kanalı ve damarının kapatılması için genellikle metalik klipler kullanılır. Bu klipler titanyumdan yapılır; bu nedenle, hem MR (manyetik rezonans) görüntülemesi için engel oluşturmaz hem de güvenlik kapılarından geçişte sorun yaratmaz. Safra kesesi 10 mm’lik kesilerin birinden dışarı çıkartılır. Bunu kolaylatırmak için, steril ve sağlam bir torba içine alınan safra kesesinin içindeki safra boşaltılır ve büyük taşlar kırılır. Buna rağmen safra kesesi bu kesiden çıkartılamazsa, kesiyi bir miktar genişletmek gerekebilir.

Gerek açık gerekse kapalı ameliyatta bazı durumlarda karnın içine “dren” adı verilen bir tüp yerleştirilmesi gerekli olabilir. Dren yerleştirilmesindeki amaç, ameliyat sonrasında sızabilecek kan ve safra gibi sıvıların karın dışına alınması ve böylece bu sıvıların karın içinde birikmesini önlemektir. Ameliyat sonunda kesiler kapatılarak ameliyata son verilir.

Safra kesesi ameliyatında çıkartılan safra kesesi ve safra taşları ne yapılıyor?
Tercihen safra kesesinin içi açılmaksızın ve içindeki safra taşları çıkartılmaksızın, bir bütün halinde çıkartılması tercih edilir. Ancak, bu her zaman mümkün olmaz. Ameliyat sonunda, çıkartılan safra kesesi ve safra taşları özel bir solüsyonla dolu bir kaba yerleştirilerek patoloji bölümüne yönlendirilir. Zaten, temel bir kural olarak, cerrahi yolla çıkartılan her doku patolojik incelemeye gönderilir. Patoloji bölümünde bu parçalar incelemeye alınır ve hastalığın nihai tanısı konur.

Safra kesesi ameliyatı ne kadar sürer?
Daha önce bahsettiğim üzere, her ameliyatın belli aşamaları vardır: Hastanın ameliyathaneye indirilme süreci, ameliyat öncesi hazırlıkların yapılma süreci, anestezi (narkoz) süreci, cerrahi işlemlerin yapıldığı süreç, hastanın uyandırılma süreci, derlenme süreci, hastanın yeniden yatağına alınma süreci. Bu süreçlerin herbiri hastadan hastaya ve ameliyattan ameliyata farklılık gösterir. Ancak, bu süreçler içinde belki de en değişken olanı cerrahi işlemlerin yapıldığı süreçtir; zira, bir safra kesesi ameliyatında bu süreç 15 dakika gibi kısa bir zaman da alabilir, dört saat gibi uzun bir süre de.  

Sıkıntılı ve istisnai durumlar haricinde, kapalı yöntemle yapılan bir safra kesesi ameliyatında cerrahi işlemlerin yapıldığı süreç ortalama 30 dakika ve toplam süreç 60-90 dakika civarındadır. Ancak, yukarıda da belirttiğim üzere, ortalamadan sapmalar sıkça meydana gelir. Ek olarak, hastanın ameliyathanede kaldığı sürenin verilen  bu ortalama sürelerin üstüne çıkması mutlaka ciddi bir sorun olduğu anlamına gelmez. Ben beklenenden daha uzun sürmesi söz konusu olan ameliyatlarda uygun bir aşamada, hasta yakınlarının haklı endişelerini ortadan kaldırmak amacıyla, hasta yakınlarına ameliyatın uzayacağını ve uzama nedenini açıklamayı tercih ediyorum.

Safra kesesi ameliyatından sonra çok iz kalır mı?
Ameliyattan sonra ne kadar iz kalacağını belirleyen hastaya ait ve işleme ait birçok unsur vardır. Hastanın alışkanlıkları, ek hastalıkları, kullandığı ilaçlar ve bünyesel özellikleri gibi unsurlar yara iyileşmesini olumsuz yönde etkileyebilir. İşleme ait unsurlar arasında en önemlileri ameliyatın hangi yöntemle yapıldığı ve enfeksiyon gelişip gelişmediğidir. Örneğin, açık yöntemle yapılan safra kesesi ameliyatlarından sonra belirgin ölçüde daha büyük bir yara izi kalır.

Safra kesesi ameliyatı olduğum gün beni hangi sıkıntılar bekliyor?
Anestezinin (narkozun) etkisinden çıktığınız zaman sizi normal yatağınıza alacaklar. Anestezi uzmanı ameliyat bitiminde size güçlü bir ağrı kesici uygulayacağı için bu işlemler sırasında ciddi bir ağrınız olmayacaktır. Daha sonra sorumlu hemşire size düzenli aralıklarla ağrı kesici, bulantı giderici, vb. ilaçlar uygulayacaktır. Ameliyat sırasında sürekli aynı pozisyonda durduğunuz için, özellikle de ameliyat uzun sürerse, bazı bölgelerinizde kas-kemik-eklem ağrıları olabilir ancak bunlar çok kısa sürer ve ağrı kesicilere çok iyi yanıt verirler. Kapalı yöntemle yapılan ameliyatlardan sonraki 24 saat çekilen sıkıntılar, en karamsar haliyle, grip gibi bir üst solunum yolu enfeksiyonu geçirirken çektiğiniz sıkıntılar kadardır. Eğer ameliyatta her şey yolunda gitmişse, bulantısı olmadığı takdirde hasta ameliyattan 2-3 saat sonra sıvı gıdalar almaya başlayabilir. Açık yöntemle yapılan ameliyatlardan sonra ise, ağrı biraz daha belirgin olabilir ancak ağrı kesicilere iyi yanıt verir. Yine, bağırsak hareketlerinin başlaması ve bulantı hissinin geçmesi açık yöntemle yapılan ameliyatlardan sonra biraz daha vakit alır.

Safra kesesi ameliyatından sonra ne zaman hareketlenebilirim?
Safra kesesi ameliyatı laparoskopik (kapalı) yöntemle yapıldı ise, ameliyatın bitiminden birkaç saat sonra gündelik zaruri ihtiyaçlarınızı (yürümek, yemek yemek, tuvalete gitmek) yerine getirebilirsiniz. Bu süre açık ameliyatlardan sonra biraz daha uzun sürebilir.

Safra kesesi ameliyatından sonra ne zaman normal beslenmeye geçebilirim?
Aslında ameliyatın ertesi gününde dahi normal beslenmeye geçebilirsiniz. Ancak, bazı kişilerde bu durum ciddi rahatsızlık yaratabilir. Bu sorun açık yöntemle yapılan ameliyatlardan sonra daha belirgindir. Bu nedenle, en azından 48-72 saat boyunca ağır yemeklerden kaçınmanızı öneririm. Bu konu ile ilgili daha ayrıntılı bilgiyi aşağıdaki “Safra kesesi ameliyatı yaşam kalitemi nasıl etkiler?” ve “Safra kesesi ameliyatından sonra yemek konusunda nelere dikkat etmeliyim?” sorularının cevapları içinde bulabilirsiniz.

Safra kesesi ameliyatından sonra ne zaman duş alabilirim?
Ameliyattan sonraki 48. saatin sonunda,  sorumlu hekim aksi yönde bir bilgi vermediği sürece, duş almaya da başlayabilirsiniz. Duş alırken yara yerlerine su değmesinde veya yara yerlerini sabunla nazikçe ovalamanızda herhangi bir sakınca yoktur ancak kese veya tırnak ile temizlik yapmamalısınız.
Safra kesesi ameliyatı sonrasında taburculuğu takiben ne ile karşılaşırsam yeniden hastaneye başvurmalıyım?

Bu anlamda sizi uyarması gereken belirti ve şikayetleri hekiminiz taburculuk öncesi size anlatacaktır. Bunları şöyle özetleyebiliriz;
• Ameliyat kesilerinin olduğu yerlerde veya karında ciddi ağrı
• Ameliyat yarasında açılma veya dışa doğru balonlaşma
• Ameliyat yarasından iltihabi, kötü kokulu veya kanlı akıntı
• Ateş
• Sarılık
• Kusma
• Üç ila dört gün içinde bağırsak hareketlerinin başlamaması (gaz ve dışkı çıkaramama)
• Karında rahatsız edici düzeyde şişkinlik
• Nefes darlığı, göğüs ağrısı
• İdrarda yanma
• Kanlı kusma veya kanlı dışkılama

Bu liste daha da genişletilebilir ancak en sık görülen ve en ciddi olanları sıralamakla yetindim. Ben taburculuk sırasında bunları hastalarıma anlatmakla birlikte, iki önemli bilgiyi de ekliyorum. Birincisi, bunlar dışında da olsa sizi rahatsız eden en ufak bir sorunda bana danışın. İkincisi, bunlardan herhangi birinin varlığı mutlaka bir sorun olduğuna işaret etmez ancak olası sorunlar açısından daha erken davranmamızı sağlar.

Safra kesesi ameliyatından sonra dikişlerimi ne zaman aldırmalıyım?
Eğer yara kendiliğinden eriyen iplerle dikildi ise, dikişleri aldırmanız gerekmez; zira; bu ipler ya dışarıdan görülmezler ya da görünüyorsalar dahi 10. gün civarı kendiliğinden düşerler. Eğer yara kendiliğinden erimeyen iplerle dikilmişse, dikişler genellikle ameliyattan sonraki 7.-10. günler arasında alınır.

Dikişlerin ne zaman alınacağı konusunda sorumlu hekim farklı bir öneride bulunabilir. Örneğin, yaranın yeterli iyileşmediği durumlarda dikişleri daha geç alabilir veya apse oluşması halinde dikişleri daha erken alıp yarayı açık bırakabilir. Son olarak, bazı hastalar dikiş aldırmak için birkaç gün gecikince aşırı derecede endişelendiklerine şahit oluyorum. Bu yersiz bir endişe. Birkaç gün gecikme ile ciddi bir sorun oluşmaz. Ancak, bu süre uzadıkça kötü yara izi kalması ve dikiş hattında küçük apseler oluşması riski giderek artar.

Safra kesesi ameliyatından sonra ne zaman normal hayatıma dönebilirim?
Laparoskopik ameliyatlardan sonra hafif fiziksel aktiviteler (yürüyüş, merdiven çıkma gibi) birinci haftanın sonunda rahatlıkla yapılabilir. Ancak, birinci ayın sonuna dek ağır fiziksel aktivitilerden (mekik çekme, ağırlık kaldırma gibi) uzak durmak gerekir.

Açık yöntemle yapılan ameliyattan sonra ise iyileşme ve normal yaşantıya dönüş süresi nispeten daha uzundur. Yara bölgesinde ağrıyı tetiklediği için günlük olağan faaliyetlere geçmek günler alabilir. Ancak, yarada sorunsuz iyileşme olsa dahi, ağır fiziksel aktivitelerden 3-6 ay süre ile uzak surmak gerekir.

Safra kesesi ameliyatından sonra yemek konusunda nelere dikkat etmeliyim?
Hiçbir şeye. Neden olduğunu da kısaca açıklayayım…
Safra yapımından sorumlu olan organ karaciğerdir. Safra kesesi, karaciğer üretilen safrayı depolama ve safraya kıvam verme görevini üstlenir. Dolayısıyla, safra kesesi ameliyatından sonra da safra yapılmaya ve onikiparmak bağırsağına akmaya devam eder. Ancak, depo ortadan kalktığı için tabiri caiz ise safra “akmaz, damlar”. Takiben, genellikle safra yollarında zaman içinde bu duruma uyum sağlamak amacıyla bir miktar genişleme meydana gelir.

Safra kesesi ameliyatından sonra sıklıkla yaşam kalitesinde belirgin bir düşme meydana gelmez. Bazı kişiler hiçbir değişiklik hissetmezken, diğer kişilerde değişen derecelerde hazımsızlık belirtileri (üst karın ağrısı, şişkinlik, vb.) orataya çıkar. Hazımsızlık belirtileri herhangi bir gıda ile tetiklenebilir ancak genellikle tetikleyici gıdalar yağ içeriği belirgin olan gıdalardır. Hazımsızlık şikayetleri genellikle 3-6 aylık bir süre içinde hafifleyerek ortadan kalkar. Ne yazık ki, safra kesesi ameliyatı olan bireylerin bir kısmında bazı besinler yıllarca veya ömür boyu hazımsızlığa yol açabilir ancak bu kişiler oldukça küçük bir azınlığı oluşturur.

Benim nacizane kanaatime göre, bu konu fazlasıyla abartılan bir konu; zira, karşılaşacağınız en ciddi şey bir süre hazımsızlık çekmek. Birçok kaynak ve hekim farklı görüşler sunsa da (ki bunlarla ilgili hiçbir ikna edici kanıt olmadığı halde), tecrübelerim gösterdi ki bu durum kişiden kişiye ciddi farklılık gösteriyor. Bir tarafta beş tane yumurta kırıp yiyenler, yağlı kızartmaları gönül rahatlığıyla tüketenler varken, diğer tarafta bu besinlere veya diğer bazı besinlere karşı aşırı hassas olduğunu söyleyenler var. Dolayısıyla, ben artık safra kesesi ameliyatlarından sonra herhangi bir diyet önerisinde bulunmuyorum. Bunun yerine, deneyip görün ve eğer bir gıdayı tükettikten sonra hazımsızlık şikayetleri ortaya çıkıyorsa, o besinden 3-4 ay kadar uzak durun, sonra yeniden deneyin diyorum.
 
Safra kesesi ameliyatından sonra düzenli kontrol gerekli midir?
Genellikle hayır. Safra kesesi ameliyatının sadece safra kesesinde sınırlı safra taşları için yapıldığı kişilerin ameliyattan sonraki iyileşme döneminden sonra sadece bu açıdan tıbbi kontrol altına girmeniz gerekmez. Ancak, bazı durumlarda (eşlik eden hastalıklar, şüpheli bulgular) sorumlu hekim belli aralıklarla kontrole gelmenizi önerebilir.
 
Safra kesesi ameliyatı olmadan önceki şikayetlerim aynı şekilde devam ediyor; bu normal mi?
Hayır. Biz bu duruma “kolesistektomi sonrası sorunlar” diyoruz. Peki nedir bu kolesistektomi sonrası sorunlar? Şu senaryoya verilen isimdir: Bir hasta hazımsızlık veya üst karna ait şikayetlerle hekime başvurur; hekim bazı tetkikler ister; tetkiklerde safra kesesi taşları tespit edilir; hekim hastaya safra kesesi ameliyatı önerir; hasta ameliyat olur ve kısa bir süre şikayetlerinde düzelme olur ancak daha sonra aynı şikayetler yeniden başlar.

Üst karında yerleşik organların hepsi benzer şikayetlere yol açabilir ve bazen hekim bu şikayetlerin hangi organ kaynaklı olduğunu net olarak ayırt edemeyebilir. Bu tip şikayetlerle başvuran hastalarda en sık tercih edilen incelemeler karın ultrasonu ve mide endoskopisidir. Endoskopinin aksine, ultrason kolay ulaşılabilir, düşük maliyette, kişiye ciddi bir rahatsızlık vermeyen ve herhangi bir yan etkisi olmayan bir incelemedir. Bu nedenle, hastalar sıklıkla ultrason yaptırmakla yetinirler. Ne yazık ki, ultrason boşluklu organları (mide, onikiparmak bağırsağı, ince ve kalın bağırsak) değerlendirmede yetersiz kalır. Ultrasonda safra kesesi taşları görülünce şikayetler buna atfedilir ve hastaya ameliyat önerilir. Oysa, bu safra kesesi taşları tamamen masumdur ve incelemeler sırasında tesadüfen saptanmıştır, şikayetlere yol açan aslında başka bir hastalıktır. Bu durumda, hasta safra kesesi ameliyatı olsa da şikayetleri düzelmez.
 
Peki en sık hangi hastalıklar bu duruma yol açar? 
Bahsettiğim üzere, en sık nedenler üst karında yerleşik organlara ait hastalıklardır. Bunlar şöyle özetlenebilir:
• Yemek borusu ve mide hastalıkları
 Reflü hastalığı
 Mide fıtığı (diyafram fıtığı, hiatal herni)
 Gastrit (mide iltihabı)
 Mide ülseri
• Onikiparmak bağırsağı hastalıkları
 Duodenal ülser
 Duodenit
• Safra yolu hastalıkları
 Oddi sfinkter disfonksiyonu (safra yollarının alt kısmındaki kapak mekanizmasında bozukluk)
 Safra kanalı taşları
• Pankreas hastalıkları
• Karaciğer hastalıkları

Peki bu durum ön görülebilir ve önlenebilir bir durum mudur?
Bazen. Tipik şikayetleri olan ve ultrasonda safra kesesi taşları olan her hastada endoskopi ve diğer bazı ileri incelemeler rutin olarak yapılmaz. Eğer hastanın hikayesinde şüpheli noktalar varsa, hekim ileri incelemeye gerek görebilir. İleri inceleme içinde endoskopi, tomografi, manyetik rezonans ve diğer bazı tetkiler yer alır. Eğer safra taşları dışında bir hastalık saptanırsa, tedavi planı saptanan hastalığa göre yapılır.
 
Örneğin, hazımsızlık şikayetleri olan bir hastadan ultrason istedim, ultrasonda 3 mm'lik bir safra taşı görüldü, ben şikayetlerine bu taşın yol açtığına ikna olmadım ve endoskopi istedim, onikiparmak bağırsağında ülser tespit edildi, ne yaparım? Bu durumda, benim kişisel tercihim, önce ülseri tedavi etmek. Eğer başarılı bir ülser tedavisine rağmen şikayetleri aynı şekilde devam ediyorsa hastaya ameliyat öneririm. Ancak, hastanın şikayetleri tamamen düzeldi ise ve sessiz safra kesesi taşı için ameliyat gerektirecek özel bir duruma sahip değil ise, hasta ile risk ve faydaları konuşarak takip önerebilirim.


 

Safra Kesesi Taşı Belirtileri, Ameliyatı ve Ağrısı İçin Tedavi Yöntemleri

Yağların sindiriminde aktif rol oynayan ve herhangi bir rahatsızlıkta çeşitli sindirim sistemi problemlerine neden olan safra kesesi karaciğere yapışık bir organdır. Bazı nedenlere bağlı olarak gelişen ve günümüzde sık görülen safra kesesi hastalığı olan safra taşları şişkinlik ve hazımsızlık gibi hafif belirtiler ya da iltihaplar ve karın ağrısı gibi daha şiddetli semptomlara neden olabilmektedir. Yaygın olarak görülen bu hastalıktan muzdarip olanlar safra kesesi taşı nasıl düşer şeklinde araştırma yapsa da genel tedavi yöntemi cerrahi operasyonlardır.

Safra kesesinde taşların yanı sıra kanser gibi daha nadir görülen hastalıklar da görülmektedir. Safra kesesi belirtileri ve tedavisi uzman doktorlar tarafından hastalığın seyrine göre yapılmaktadır.

Safra Kesesi Nedir?

Safra kesesi; karaciğer tarafından üretilen bir sıvı olan ve sindirimde görev alan safranın depolandığı, armut ya da su damlası şeklinde küçük bir keseyi andıran karaciğere bağlı organdır. İçi boş olan safra kesesi, depoladığı safrayı ana safra kanalı yardımıyla oniki parmak bağırsağına ulaştırmaktadır. Bu anlamda, kese içinde bulunan safra bağırsaklara ulaşmış olmaktadır.

Bazı nedenlere bağlı olarak safra kesesinde hastalıklar meydana gelebilmektedir. Safra kesesi polip ve taş oluşumu en sık görülen rahatsızlıklardır. Safra kesesi taşı çoğu zaman herhangi bir semptoma neden olmazken ilerleyen dönemlerde tedavi edilmediklerinde farklı hastalıklara da neden olabilmektedir.

Safra kesesi polipleri ise safra kesesinde ortaya çıkan küçük ve anormal dokulardır. Yaygın olarak görülen polipler genellikle iyi huylu olsa da %5 oranında kötü huylu da olabilmektedir. İyi huylu poliplerde genel olarak tedaviye gerek duyulmazken kötü huylu polipler daha ciddi hastalıklar görülmemesi için uygun yöntemlerle tedavi edilmektedir.

Safra Kesesi Taşı Nedir?

Karaciğerin salgıladığı safra içinde belli oranlarda bileşenler bulunmaktadır. Safra kesesinde depolanan sıvı bu bileşenler sayesinde akışkan bir yapıya sahiptir. Bu bileşenler enfeksiyonlar, kan hastalıkları ya da safra kesesini etkileyecek diğer hastalıklar gibi nedenlerle değişime uğramakta ve safranın akışkanlığı etkilenmektedir. Bu durumda safra içinde tortular birikerek zaman içinde safra taşını meydana getirmektedir.

Taşlar, safra kesesinin çıkışını engellemeye başladığı zaman hastalar oldukça ağrılı bir sürece girmektedir. Bu nedenle çoğu kişi ağrıların yerini ve nedenini saptamak amacıyla safra kesesi nerede şeklinde araştırma yapmaktadır. Karın bölgesinin üst kısmında yer alan safra kesesi genellikle karnın orta ve üst kısımlarında ağrıya neden olmaktadır.

Safra Kesesi Ne İşe Yarar?

Safra kesesi, yağların sindiriminde görev alan safranın depolandığı yerdir. Safra kesesi görevi safra salgılamak değildir; yalnızca karaciğerin salgıladığı sıvıyı biriktirme işlevini üstlenir. Gıda tüketildiği zaman içinde biriken safrayı oniki parmak bağırsağına ileterek sindirimde görev almaktadır.

Safra Kesesi Kanseri

Safra kesesi çeperinde çeşitli nedenlerle oluşan kötü huylu tümörler safra kesesi kanseri olarak adlandırılmaktadır. Herhangi bir bilimsel veri bulunmasa da safra taşları ve polipler safra kesesi kanseri nedeni olabilmektedir. Özellikle taşlar nedeniyle meydana gelen enfeksiyonlar zaman içinde hücre bozulmalarına neden olmakta ve bu da kanserli hücreleri oluşturmaktadır.

Genellikle 60 yaş üstü bireylerde görülen safra kesesi kanserinin çoğu vakada geç teşhis edilmesinde, safranın işlevini yerine getiremediği durumlarda da hastaların hayatını sürdürebilmesi ve hastalığın çok hızlı bir şekilde ilerlemesi rol oynamaktadır.

Safra Kesesi Kanseri Belirtileri

Karın ağrısı ve sarılık safra kesesi kanserinin en önemli belirtileri arasında bulunmaktadır. Çoğu zaman ileri evrelere kadar belirti göstermeyen safra kesesi kanserinin bilinen belirtileri şunlardır:

  • Sarılık,
  • Karın ağrısı,
  • Mide bulantısı ve kusma,
  • İştahsızlık ve zayıflama,
  • Koyu renkli idrar.

Safra Kesesi Taşı Ne Gibi Rahatsızlıklar Verir?

Bazen kum şeklinde küçük parçacıklar bazen de daha büyük boyutlu çakıl taşları şeklinde olan safra kesesi taşları çoğu zaman herhangi bir semptoma neden olmamaktadır. Ultrason gibi yöntemlerle tesadüfen fark edilen asemptomatik taşlar, vakaların yaklaşık yarısında hastaların hayatını etkilememektedir. Taşların safra kanalına düştüğü, safra kesesi yollarını tıkadığı ve safranın çıkışını kestiği durumlarda ise bazı safra kesesi taşı belirtileri ortaya çıkmaktadır:

  • Karnın orta üst bölümünde başlayarak sağ sırt ve omza doğru ilerleyen ağrı,
  • Mide bulantısı ve kusma,
  • Yemek sonrasında kürek kemiğinde ağrı,
  • Hazımsızlık,
  • Karında şişlik,

Safra Kesesi Hastalıkları Nelerdir?

Genellikle safra kesesi taşlarından kaynaklanan safra kesesi hastalıkları bazı durumlarda hafif semptomlar ortaya çıkarırken bazı durumlarda ciddi komplikasyonlara neden olabilmektedir.

Safra Kesesi İltihabı (Kolesistit)

Karaciğerin tıkanması ile bu bölgede de enfeksiyon görülmesine neden olabilen safra kesesi iltihabı taşa göre daha ciddi sonuçlar doğurabilmektedir. Genellikle taşların neden olduğu bu hastalıkta safra kesesi çeperi enfeksiyon nedeniyle kalınlaşmaktadır. Bu da ödeme neden olmaktadır. Safra kesesi taşı ile benzer belirtilere sahip olan safra kesesi iltihabında şiddetli karın ağrısı, bulantı ve kusma ve yüksek ateş gibi semptomlar görülmektedir. Bazı vakalarda nadiren de olsa sarılık görülmektedir.

Pankreas İltihaplanması (Akut Pankreatit)

Safra taşlarının ölümcül sonuçlar doğurabileceği pankreatitte safra yollarını tıkayan taşlar pankreası da etkilemektedir. %10 oranında çok şiddetli seyreden hastalıkta birikmiş safranın temizlenmesi ve safra yollarının açılması amacıyla cerrahi operasyon uygulanmaktadır.

Tıkanma Sarılığı

Tıkanma sarılığı, ana safra kanalının taşlar nedeniyle tıkanması sonucu ortaya çıkmaktadır. Karaciğerde bulunan safranın bağırsaklara akmaması sonucunda hastaların cildinde sararma görülmektedir. Tıkanma sarılığına safra taşlarının yanı sıra pankreas, karaciğer ve safra kanallarında bulunan tümörler de neden olabilmektedir. Hastalığın ilerlemesi ve tedavi edilmemesi durumunda karaciğer dokusu ve işlevinde bozulmalar görülmektedir.

Safra Kesesi Ağrısı

Safra kesesi taşının en belirgin semptomu olan safra kesesi ağrısı, taşın safra yollarını tıkadığı durumlarda ortaya çıkmaktadır. Karın ağrısı, aynı zamanda safra taşının yanı sıra diğer safra kesesi hastalıklarında da en çok görülen semptomlar arasında bulunmaktadır.

Safra Kesesi Ağrısı Nerelere Vurur?

Karnın sağ üst ve üst orta bölümünde yoğun şekilde hissedilen ağrı sağ kürek kemiğine, iki kürek kemiğinin ortasına ve sırta doğru yayılım gösterebilmektedir.

Safra Kesesi Taşı Nasıl Düşürülür?

Ultrasonik yöntemlerle safra taşı olduğu ortaya çıkan hastalar genellikle ameliyatsız safra kesesi taşı nasıl düşürülür şeklinde araştırma yapmaktadır.

Bu anlamda, ilaç kullanarak safra taşlarını düşürmek ya da taşları tamamen yok etmek mümkün değildir. Safra kesesi taşının tek tedavisi cerrahi operasyonlardır.

Safra Kesesi Ameliyatı

Safra kesesi taşlarını ve bu taşların neden olabileceği diğer hastalıkları tedavi etmenin yolu cerrahi operasyondur. En sık tercih edilen safra kesesi ameliyatı yöntemi kolesistektomidir. Açık ya da kapalı olarak gerçekleştirilen bu operasyon genel anestezi altında gerçekleştirilerek safra kesesinin çıkarılması amaçlamaktadır.

Günümüzde, safra kesesi ameliyatlarında öncelikle kapalı yani laparoskopik kolesistektomi yöntemi tercih edilmektedir. Açık ameliyata göre çok daha avantajlı olan laparoskopik kolesistektomi karında büyük kesiler açılmadan, dört küçük delik oluşturarak yapılmaktadır. Video kamera yardımıyla gerçekleştirilen safra kesesi ameliyatı sonrası kese tamamen çıkarılmaktadır. Bu sayede safra kesesinde ve safra kanallarında bulunan taşlar, safra kesesi iltihapları, polipler ve pankreas iltihapları tedavi edilmektedir.

Safra Kesesi Ameliyatı Riskleri

Her ameliyatta olduğu gibi safra kesesi ameliyatlarında da bazı riskler bulunmaktadır. Bununla birlikte, safra kesesi tedavi edilmediği durumlarda çok daha ciddi komplikasyonlara neden olabilmektedir. Bu anlamda safra kesesi ameliyatı riskleri hastalıkların yol açabileceği enfeksiyonlar ve kanser gibi hastalıklardan çok daha azdır. Ameliyatlarda nadiren de olsa yara bölgelerinde ve akciğerde enfeksiyon, safra yolu ve karaciğerde damar deformasyonları ve pıhtı görülebilmektedir.

Safra kesesi ameliyatı ölüm riski de günümüzde modern tekniklerle gerçekleştirilen kolesistektomi yöntemleri ile oldukça düşüktür. Ölüm riski, taşların neden olduğu hastalıklarla daha fazladır.

Safra Kesesi Ameliyatı Öncesi

Safra kesesi taşı ameliyatı öncesinde hastaların yaş aralığı da göz önünde bulundurularak çeşitli tetkikler uygulanmaktadır. Kan ve idrar tahlilleri ile göğüs ve kalp grafisinin yanı sıra çeşitli kronik hastalıklardan muzdarip olan hastalara farklı tetkikler de gerekmektedir. Özellikle astım, diyabet ve tansiyon hastaları ameliyat olup olamayacaklarına dair ilgili bölümlere yönlendirilmektedir. Anestezi uzmanları tarafından yapılacak kontrol de büyük önem taşımaktadır. Kan sulandırıcı ilaçların ise en az 7 gün önceden kesilmesi ve ameliyattan önceki gece yarısından sonra hastaların gıda ve su tüketmemesi gerekmektedir.

Safra Kesesi Ameliyatı Ne Kadar Sürer?

Günümüzde laparoskopik kolesistektomi ameliyatları oldukça kısa sürmektedir. Ortalama 45 dakika süren ameliyatlar hastaların yaşına ve kilosuna bağlı olarak uzayabilmektedir. Bununla birlikte geleneksel açık ameliyatlarda ya da çok geciktirilmiş operasyonlarda bu süre 1 saatten fazla olabilmektedir.

Safra Kesesi Ameliyatı Sonrası

Laparoskopik kolesistektomi ameliyatlarının ardından hastalar 5-6 saat içinde anestezinin etkisinden tamamen çıkmakta ve 1 günlük istirahatin ardından günlük hayatına geri dönebilmektedir. İyileşme süresi oldukça kısa olan kapalı ameliyatlar sonrasında ilk birkaç gün ağrı görülmesi normaldir. Safra kesesi ameliyatı sonrası sağ kaburga altında ağrı en sık rastlanan semptomlardan biridir. Bununla birlikte, safra kesesi ameliyatlarının yaklaşık %95’ini oluşturan kapalı ameliyatlar büyük kesilerin açıldığı açık ameliyata göre çok daha az ağrılıdır. Safra kesesi ameliyatı sonrası ağrılar için doktorun önerdiği ağrı kesiciler kullanılabilmektedir.

Laparoskopik kolesistektomi yönteminin sağladığı avantajlardan biri de ameliyat sonrasında karın bölgesinde ya belli belirsiz ya da tamamen gizli yara izi kalmasıdır. Dört delik ve göbek deliğini içeren operasyonlarda küçük kesi izleri kalabilirken yalnızca göbek deliğinden yapılan ameliyatlarda yara izi kalmamaktadır.

Safra kesesi ameliyatı sonrası beslenme de hastaların dikkat etmesi gereken noktalardan biridir. Ameliyattan birkaç saat sonra sıvı gıdalarla, ertesi günü ise katı gıdalarla beslenebilen hastaların hazımsızlık gibi sorunlar yaşamamak için en az 1 ay boyunca diyet yapması gerekmektedir. Bu süre içinde aşırı yağlı ya da gaz yapıcı gıdalar tüketmemek, sindirimi kolaylaştırıcı lifli gıdalara öncelik vermek, günde en az 2 litre su tüketmek, çikolata, yumurta ve asitli içeceklerden uzak durmak önemlidir.

Safra kesesi ameliyatlarının ardından hastaların günlük hayatında değişiklik olmamaktadır. Safranın karaciğer ve bağırsaklar arasındaki hareketi için safra kesesine ihtiyaç yoktur. Bu anlamda, hastalar safra keseleri çıkarıldıktan sonra herhangi bir besin kısıtlaması olmadan ya da diyet uygulamadan hayatına devam edebilmektedir.

Safra Kesesi Taşı Belirtileri

Şişkinlik, hazımsızlık, mide ekşimesi ve yanması, gaz, mide bulantısı, kusma, karnın üst kısmında ve sırtın üst kısmında ağrı, derin nefes alındığında ağrının artması, sarılık, göz beyazının ve cildin sararması, ateş ve titreme, dışkınızın veya idrarınızın normalden daha koyu olması, iştahsızlık belirtileri arasındadır.

Safra kesesi taşı, bazı kişilerde herhangi bir şikayete neden olmaz. Genellikle başka bir sebepten dolayı çekilen bir röntgen filminde, ultrason ya da bilgisayarlı tomografi incelemesinde tespit edilir.

 

Safra Kesesi Taşı Nedenleri

Sindirim sırasında, safra kanalı ile mideye (duodenum) safra aktarılır. Safra kesesinde oluşan taşlar kalsiyum kristalleri dir, bu taşların oluşumuna bilirubin fazlalığı veya kolesterol neden olabilir. Safra taşları, safra kesesi, safra kanalı veya safra yollarının herhangi bir yerinde oluşabilir. Bu rahatsızlığın herkes de görülme ihtimali vardır, ancak risk faktörü olan kişiler genellikle kadınla hamileler, 35 yaş üzeri kişiler, şeker hastalığı olanlar ve obez sınırına gelen kişilerdir.

nest...

oksabron ne için kullanılır patates yardımı başvurusu adana yüzme ihtisas spor kulübü izmit doğantepe satılık arsa bir örümceğin kaç bacağı vardır