nuray senemoğlu gelişim öğrenme ve öğretim kuramdan uygulamaya pdf / (PDF) Gelişim Öğrenme ve Öğretim: Kuramdan Uygulamaya | Nuray Senemoglu - funduszeue.info

Nuray Senemoğlu Gelişim Öğrenme Ve Öğretim Kuramdan Uygulamaya Pdf

nuray senemoğlu gelişim öğrenme ve öğretim kuramdan uygulamaya pdf

Savas, B., Senemoglu, N. & Kocabas, A. (). The Effects Of Integrated Unit And Constructivist Based Teaching Learning Process On Fourth Grades Students' Learning Levels, Attitudes Towards Learning, Academic Self-Confident. Procedia-Social and Behavioral Sciences, 46,

Senemoglu, N. (). How effective are initial primary teacher education curricula in Turkey? Student teachers, faculties, mentors and teachers let us know. Uluslararası Eğitim Programları ve Öğretim Çalışmaları Dergisi, 1 (1),

Senemoglu, N. (). Colleges of Educatioan Students’ Approaches to learning and study skills. Eğitim ve Bilim, 36 (),

Ünüvar, P., Senemoğlu, N. (). Babaların yaş grubu çocuklarıyla geçirdikleri zamanın niteliğini geliştirme. Pamukkale Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 27,

İşcan Demirhan, C., Senemoglu, N. (). Effectiveness of values education curriculum for fourth grades. Eğitim ve Bilim, 34 (),

Turan, S., Elcin, M., Uner, S., Odabasi, O., Sayek, I.  & Senemoğlu, N. (). The impact of clinical visits on communication skills training. Patient Education and Counselling, 77 (1), .

 Senemoglu, N. (in process). Students’ Perceptions about Expert, Experienced, Novice and Postulants Teachers. Handbook olacak

Senemoglu, N. (). Changes in teacher education in Turkey. ISFTE (International Society for Teacher Education) Newsletter. Number February,  

Senemoglu, N. (). High status Turkish female administrators in higher education in Turkey. Advancing Women in LeadershipOn-Line Journal, 25, Advance online publication.

Senemoğlu, N. and Fogelman, K . (). Effects of Enhancing Behavior of Students and Use of Feedback-Corrective Procedures. Journal of Educational Research, 89 (1),

1 GELİŞİM ÖĞRENME ve ÖĞRETİM KURAMDAN UYGULAMAYA Prof. Dr. Nuray SENEMOĞLU Baskı

2 Prof. Dr. Nuray SENEMOĞLU GELİŞİM, ÖĞRENME ve ÖĞRETİM ISBN Kitapta yer alan bölümlerin tüm sorumluluğu yazarına aittir. , Pegem Akademi Bu kitabın basım, yayın ve satış hakları Baskı sözleşme hükümlerine göre Pegem Akademi Yay. Eğt. Dan. Hizm. Tic. Ltd. Şti. ye aittir. Anılan kuruluşun izni alınmadan kitabın tümü ya da bölümleri, kapak tasarımı, mekanik, elektronik, fotokopi, manyetik, kayıt ya da başka yöntemlerle çoğaltılamaz, basılamaz, dağıtılamaz. Bu kitap T.C. Kültür Bakanlığı bondrolü ile satılmaktadır. Okuyucularımızın, bondrolü olmayan kitaplar hakkında yayınevimize bilgi vermelerini ve bondrolsüz yayınları satın almamalarını diliyoruz. Baskı: Şubat Yayın Yönetmeni: Arzu Batur Dizgi-Grafik Tasarım: Şermin Yılmaz Kapak Tasarımı: Gürsel Avcı Baskı: Ayrıntı Matbaası (Ankara ) Yayıncı Sertifika No: Matbaa Sertifika No: YAYINEVİ DAĞITIM adakale sokak 4/1 yenişehir-ankara sağlık sokak 17/a yenişehir-ankara tel: (pbx) tel: belgeç: belgeç: gsm: gsm: e-ileti: [email protected] e-ileti: [email protected] YAZIŞMA p.k yenişehir-ankara internet:

3 Prof. Dr. Nuray Senemoğlu yılında Zile de doğdu. Amerika Birleşik Devletleri nde bulunduğu süre içinde okul öncesi eğitimden yüksek öğretime kadar Eğitim Programları, Öğretme-Öğrenme Süreçleri, Öğretmen Yetiştirme, Kadın Eğitimi konularında çalışma ve araştırmalar yaptı yılında Türkiye ye dönen Dr. Senemoğlu halen Hacettepe Üniversitesi Eğitim Bilimleri, Eğitim Programları ve Öğretim Anabilim Dalında öğretim üyeliği görevini yürütmektedir. Çeşitli uluslar arası dernekler ve dergilerde üye ve hakemlik görevleri de olan Senemoğlu nun öğrenme, öğretimin niteliğinin artırılması, program geliştirme, kadın eğitimi, okulöncesi eğitim, ilköğretim ve ortaöğretime öğretmen yetiştirme konularında araştırma, makale, çeşitli kitaplarda bölüm yazarlığı olan eserleri bulunmaktadır.

4 Sevgili babam, Selâhattin SENEMOĞLU ve Değerli hocam, Prof. Dr. D. Ali ÖZÇELİK&#;in anısına

5 ÖNSÖZ Ülkemizdeki trafik kazalarının çokluğundan insanımızın kuyruğa girme alışkanlığının olmamasına, vergi kaçırmasından yerlere tükürmesine, çocuğunu dövmesinden çocuğunu zorbaca davranmaya yöneltmesine kadar pek çok bireysel ve toplumsal sorunun temelinde, hemen hemen herkes eğitimin yetersizliğini görmektedir. İstendik davranış oluşturma mühendisliği olan eğitimin kendinden beklenen işgörüyü yerine getirebilmesi, pek çok etkene bağlıdır. İstendik davranışlar planlı bir biçimde okullarda ve gelişigüzel olarak ailede, yolda, tiyatroda, sinemada, ders dışında okulda, kısaca bireyin yaşadığı tüm çevrede oluşturulmaktadır. Gerek eğitim kurumlarında yapılan ve planlı olan formal eğitimin, gerekse bireyin içinde yaşadığı çevrede yapılan ve plansız olan informal eğitimin yeterli olmasi, büyük ölçüde istendik ögrenmelerin gerçekleşmesine bağlıdır. İstendik öğrenmelerin gerçekleşmesi ise, öğretimin bireyin gelişim ve öğrenme özelliklerine göre düzenlenmesi ve uygulanması ile mümkündür. Aksi takdirde, bireyin gelişim ve öğrenme doğasına aykırı bir öğretimin sonucunda istendik davranış değişmesi oluşturmak, dolayısıyla da eğitimin etkili ve verimli olmasını beklemek olası değildir. Bu nedenle, istendik davranış oluşturma mühendisleri tarafından kullanılmak üzere bu kitabın birinci bölümünde insanın gelişim özellikleri ve eğitim açısından doğurguları incelenmiş; ikinci bölümde çeşitli öğrenme kuramlarına göre öğrenme ilkeleri ve her bir kuramın eğitim açısından doğurguları ele alınmış, üçüncü bölümde ise, ilk iki bölümde açıklanan gelişim ve öğrenme ilkeleri doğrultusunda öğretimin nasıl planlanıp uygulanması gerektiği üzerinde durulmuştur. Kitabın eğitim fakülteleri ve öğretmenlik sertifikası programlarında bulunan eğitim psikolojisi, gelişim psikolojisi, öğrenme psikolojisi, genel ögretim yöntemleri, program geliştirme ve öğretim, öğrenme-öğretme süreçleri derslerinde kullanılabileceği düşünülmekte ve eğitimle ilgili tüm kişi ve kuruluşlara yardımcı olması umulmaktadır. Kitabın oluşumunda pek çok kişinin emeği bulunmaktadır. Herşeyden önce, yetişmeme katkıda bulunan tüm öğretmenlerime teşekkür borçluyum. Özellikle, "Program Geliştirme ve Öğretim" alanına yönelmemi, bu alana gönül vermemi sağlayan, alandaki gelişimim için gerekli nüveyi oluşturan çok değerli iki hocam; Prof. Dr. Selahattin Ertürk ve Prof. Dr. Nurettin Fidan&#;ı rahmetle anıyorum. Ayrıca, kitabın ana hatlarının oluşturulmasında tartışmalarıyla katkıda bulunan Prof. Maurice Galton&#;a, kitabın yazılma süresince güdüleyici tutumlarıyla destek olan hocalarım Prof. Dr. İlhan Akhun&#;a, Prof. Dr. Mürüvvet Bilen&#;e, meslektaşlarım Prof. Dr. Veysel Sönmez&#;e, Doç. Dr. Yüksel Kavak&#;a; güdüleyici tutumuyla birlikte İngilizce bazı kavramlara karşılık bulmada işbirliğini esirgemeyen Prof. Dr. Özcan Demirel&#;e teşekkürlerim sonsuzdur.

6 Kitabın bazı bölümlerini okuyarak eleştiri ve önerileriyle katkıda bulunan Prof. Dr. Fersun Paykoç&#;a Yar. Doç. Dr. Fitnat Kaptan&#;a; tüm bölümlerini titizlikle irdeleyen Yar. Doç. Dr. Güzin Kurç&#;a, Yar. Doç. Dr. Nursel Baykasoğlu&#;na, Fatma Ekşi&#;ye, Kasım Kıroğlu&#;na; kitabın anlaşılabilir olması bakımından eleştiri ve önerileriyle katkıda bulunan tüm lisans, yüksek lisans ve doktora ögrencilerime, kitaptaki çizimleri yapan G.Ü. Mesleki Egitim Fakültesi araştırma görevlisi Gülgün Bangir&#;e teşekkür borçluyum. Kitabın basıma hazırlanmasında yardımlarını esirgemeyen Abant İzzet Baysal Üniversitesi, Eğitim Fakültesi öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Serap Yasa&#;ya, kitabı baskıya hazırlayan Kadir Şahin&#;e en içten teşekkürlerimi sunuyorum. Tüm eleştiri ve düzeltmelere rağmen, kitaptaki yetersizliklerden yazarın sorumlu olduğunu belirtmek istiyor; gelecekte okuyucuların katılımıyla daha gelişmiş bir baskı umudunu taşıyorum. Prof. Dr. Nuray SENEMOGLU Ankara,

7 Değerli Eğitimciler, Kitabın ilk baskısının önsözünde; "Kitabın eğitim fakülteleri ve öğretmenlik sertifikası programlarında bulunan öğretmenlik meslek bilgisi derslerinde kullanılabileceği düşünülmekte ve eğitimle ilgili tüm kişi ve kuruluşlara yardımcı olması umulmaktadır" denilmişti. Okurlardan gelen dönütler umutların gerçekleştiğini göstermesi açısından bizi mutlu etmiştir. Bilim toplumunda eğitim, hem bireylerin hem de toplumsal yaşamın, kimi zaman en temel aracı kimi zaman da hedefi olmaktadır. O halde eğitimle ilgili bilimsel yapıtların, alana katkı sunması bilim ve teknoloji toplumu olmanın hem gereği hem de ürünüdür. Kuramların uygulamada işe koşulmasını amaçlayan "Gelişim, Öğrenme ve Öğretim" kitabının zerrelerle de olsa söz konusu hedefe hizmet ettiği dönütlerden anlaşılmaktadır. Kuşkusuz alınan bu iletiler çalışma alanımıza yeni sorumluluklar yüklemekte, çalışmalarımızı da güdülemektedir yılları arasında çalışma yoğunluğundaki önceliklerin değişmesinden dolayı, kitabın gözden geçirilme çalışması ne yazık ki gecikmiştir. Ancak bu baskıda, yaş ve deneyim bakımınan en gencinden, en deneyimlisine kadar çok değerli meslektaşlarımdan gelen öneriler olabildiğince yerine getirilmeye çalışılmıştır. Kitapla genişletilmesi gereken öğretim bölümü, kitabın daha fazla kalınlaşmasını önleme endişesinden dolayı prgram geliştirme ve öğretim sürecinin derinlemesine işlendiği bir kitabın yazılmasını da zorunlu kılmıştır. Kitaptan daha kolay yararlanılabilmesi için "içindekiler" sayfasının hemen arkasında ayrıntılı içerik bölümüne yer verilmiştir. Ayrıca dil ve içerik incelemesi de yapılarak gözden kaçan eksiklikler giderilmeye, yazım yanlışları düzeltilmeye çalışılmıştır. Kitabın içerik ve düzen açısından yeniden taranmasına gerek sözlü gerek yazılı açıklamalarıyla pek çok okurun katkısı bulunmaktadır. Öncelikle, kitabı başından sonuna kadar okuyarak görüş ve önerileriyle çok değerli katkılarda bulunan hocam Prof. Dr. Durmuş Ali Özçelik&#;e, değerli meslektaşım Prof. Dr. Süleyman Eripek&#;e, dil düzeltimlerinde yayımlarını esirgemeyen K. Semra Eren&#;e, Behsat Savaş&#;a, iletileriyle Orhan Turgut ve M. E. Bakanlığı baş müfettişi İbrahim Şimşek&#;e en içten teşekkürlerimi sunuyorum. Ayrıca, kitaptaki yanlış ve eksiklere dikkatimi çeken tüm öğrencilerime teşekkürlerim sonsuzdur.

8 Kitabın okuyucu dostu bir görünüm almasında, kapak tasarımını yaparak katkıda bulunan Prof. Dr. Uğurcan Akyüz&#;e teşekkürü bir borç bilirim. Her şeye karşın kitaptaki tüm olası yetersizlikler elbette yazara aittir. Sizlerin görüş ve önerileri ile beslenerek var oluşumuzu sürdüreceğimiz bilinci ve umuduyla saygılar sunarım. Prof. Dr. Nuray SENEMOGLU Ankara,

9 İÇİNDEKİLER BÖLÜM 1: GELİŞİM ÜNİTE 1: GELİŞİMLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR, İLKELER VE GELİŞİMİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER Gelişimle İlgili Temel Kavramlar Büyüme Gelişme Olgunlaşma Öğrenme Hazırbulunuşluk Gelişimin Kritik Dönemleri Gelişimle İlgili Temel İlkeler Gelişimi Etkileyen Faktörler Kalıtım Çevre Ana-Babanın Çocuk Yetiştirme Tarzları Ailenin Parçalanması Çocukların Doğuş Sırası Hormonlar ÜNİTE 2: FİZİKSEL GELİŞİM Fiziksel Gelişim Doğum Öncesi Gelişim Hamilelik Sırasındaki Çevre Etkileri Bebeklik Döneminde ( Yaş) Fiziksel Gelişim Bedensel Gelişim Devimsel Gelişim Duyuların Gelişimi İlk Çocukluk Döneminde ( Yaş) Fiziksel Gelişim Bedensel Gelişim Devimsel Gelişim Okul Döneminde ( Yaş) Fiziksel Gelişim Ergenlik Döneminde () Fiziksel Gelişim Fiziksel Gelişimin Eğitim Açısından Doğurguları 28

10 ÜNİTE 3: BİLİŞSEL GELİŞİM KURAMLARI Piaget nin Bilişsel Gelişim Kuramı Piaget ye Göre Bilişsel Gelişim Dönemleri Duyusal-Motor Dönemi ( Yaş) İşlem Öncesi Dönem ( Yaş) a. Sembolik dönem ya da kavram öncesi dönem b. Sezgisel dönem Somut İşlemler Dönemi Soyut İşlemler Dönemi Piaget nin Bilişsel Gelişim Kuramının Eğitim Açısından Doğurguları Bruner in Bilişsel Gelişim Kuramı Bruner in Bilişsel Gelişim Dönemleri Eylemsel Dönem (Enactive Stage) ( Yaş) İmgesel Dönem Sembolik Dönem Vygotsky nin Bilişsel Gelişime İlişkin Görüşleri Bruner ve Vygotsky nin Eğitime İlişkin Görüşleri ÜNİTE 4: AHLAK GELİŞİM KURAMI Piaget nin Ahlak Gelişimi Kuramı Dışsal Kurallara Bağlılık Dönemi Ahlakî Özerklik Dönemi Kohlberg in Ahlak Gelişimi Kuramı I. Gelenek Öncesi Düzey Aşama 1 : Ceza ve itaat eğilimi Aşama 2 : Araçsal İlişkiler Eğilimi II. Geleneksel Düzey Aşama 3 : Kişilerarası Uyum Eğilimi Aşama 4 : Kanun ve Düzen Eğilimi III. Gelenek Sonrası Düzey Aşama 5 : Sosyal Sözleşme Eğilimi Aşama 6 : Evrensel Ahlak İlkeleri Eğilimi Kohlberg in Kuramının Sınırlılıkları Gilligan ın Ahlak Gelişimine İlişkin Görüşleri Ahlak Gelişimi Kuramlarının Eğitim Açısından Doğurguları 67

14 xiv Ayırt Edici Uyarıcı ve Tepki Zincirleme Batıl Davranış Pekiştirme Tarifeleri Sürekli Pekiştirme Sabit Oranlı Pekiştirme Sabit Aralıklı Pekiştirme Değişken Oranlı Pekiştirme Değişken Aralıklı Pekiştirme Koşullu Anlaşma (Contingency Contracting) Premack İlkesi Programlı Öğretim Skınner in Öğrenme Kuramının Eğitim Açısından Doğurguları ÜNİTE SİSTEMATİK DAVRANIŞ KURAMI: CLARK LEONARD HULL ( ) HULL IN ÖĞRENME KURAMININ BAŞLICA ÖNERMELERİ Önerme 1. Dışsal uyarıcı ve uyarıcı kalıntısı: Önerme 2. Duyusal uyarıcıların etkileşimi: Önerme 3. Öğrenilmemiş Davranışlar (Unlearned Behavior) Önerme 4. Öğrenmenin Koşulları; Bitişiklik ve Dürtü Azalması: Önerme 5. Uyarıcı genellemesi: Önerme 6. Uyarıcı-Dürtü Bağı: Önerme 7. Dürtü ve Alışkanlık Gücünün Bir Fonksiyonu Olarak Reaksiyon Gücü (Reaction Potential): Önerme 8. Tepkide Bulunma, Koşullu Tepkinin Yapılmasını Engelleyen Yorgunluğa Neden Olur: Önerme 9. Tepkide Bulunmamayı Öğrenme: Önerme Öğrenilmiş Tepkiyi Engelleme Eğiliminde Olan Faktörler Bir Andan Diğerine Değişir: Önerme Anlık Etkili Reaksiyon Gücü Reaksiyon Eşiğini Geçmelidir: Önerme Öğrenilmiş Tepkilerin Gücü, Etkili Reaksiyon Gücü, Salınım: Önerme Anında Gösterilen Etkili Reaksiyon Gücünün (S E R) Değeri Uyarıcı ve Tepki Arasındaki Gecikme Zamanı (Latency) Kısaldığı Ölçüde Artar: Önerme Anında Gösterilen Etkili Reaksiyon Gücünün (S E R) Değeri, Sönmeye Karşı Direnci Belirler: Önerme Koşullu Tepkinin Gücü, Doğrudan Anlık Etkili Reaksiyon Gücünün Ölçüsüne Göre Değişir

15 Önerme

21

23 xxiii ÜNİTE YAPILANDIRMACILIK Radikal Yapılandırmacılık Nedir? Dilin Yorumlanması Glasersfeld in Yapılandırmacılığa Seyahati Anlamlara Daha Yakından Bakma Psikoloji ile Tanışma Piaget yi Keşfetme Fizik ve Bilim Felsefesinden Destek Çeşitli Filozofların Yapılandırmacılığı Hazırlayan Görüşleri Aktif Yapılandırma Glasersfeld e Göre Radikal Yapılandırmacılığın Eğitim Açısından Doğurguları Dilin Yapılandırmadaki Önemi Öğrencinin Düşünmesini Yönlendirme Öğrenciye Bir Şeyi Zorlamak, Aktarmak Değil Yardım Etmek Önemlidir Derinlemesine Anlamayı (Yansıtmayı) Hızlandırma, Geliştirme Öğrenici İlerlemesini Değerlendirme Sosyal Etkileşimin Sırrı Son Nokta Alanyazında Yapılandırmacılığın Türlerine İlişkin Bazı Açıklamalar Yapılandırmacı Öğretme Uygulamalarının Taşıması Gerekli İlkeler Alanyazında Bazı Yapılandırmacı Öğretim Modelleri Yapılandırmacı Öğretimde 5E ve 7E Modelleri Gagnon ve Collay a göre Yapılandırmacı Öğretim Basamakları KAYNAKLAR

24

25 GİRİŞ "Biyo-kültürel ve sosyal" bir varlık olan insanın tüm yaşamı süresince yanıtlaması gerekli en temel soru "Nasıl yaşamalıyım?" sorusudur. Bireyin yaşamı boyunca karşılaşacağı sorunların tümü, bu genel soru çerçevesin de çözümlenmektedir. Örneğin; Kendime karşı nasıl davranmalıyım; vücuduma karşı nasıl davranmalıyım, beynimi nasıl kullanmalıyım? Duygularımı nasıl yönetmeliyim? Nasıl bir aile kurmalıyım? Nasıl bir meslek seçip çalışmalıyım? Nasıl bir vatandaş olmalıyım? Başkalarının ve kendimin mutluluğu için doğal kaynaklardan nasıl yararlanmalıyım? Başkalarının ve kendimin yararına, yeteneklerimi nasıl kullanmalıyım? vb. bireyin, yaşamı boyunca yanıtlaması gereken alt sorulardır. Bu soruların yanıtı olan gerekli öğrenmeler, insanın doğumundan ölümüne kadar tüm yaşamını doldurmaktadır. Bireyin istediği yaşam biçimine sahip olması için, gerekli öğrenmeleri sağlamada ise, eğitim önemli bir araçtır. Eğitim, yaygın bir biçimde "insanın kişiliğini besleme süreci" ve "insan sermayesine yapılan yatırım" olarak kabul edilmektedir. En genel anlamda "istendik davranış oluşturma ya da istendik davranış değiştirme süreci" olarak tanımlanan eğitim, toplumun süzgeçten geçirilmiş değerlerinin, ahlâk standartlarının bilgi ve beceri birikimlerinin yeni nesillere aktarılması ile ilgilidir. Bu anlamda eğitim, "bireyi, istendik nitelikte kültürleme süreci"dir. İstendik kültürleme süreci olan eğitim ailede, sinemada, sokakta, okulda ders aralarında her an, her yerde bir plana bağlı olmaksızın yapılabilir. Eğitimin bu türüne informal eğitim adı verilmektedir. Ancak, insanın yaşam süresi, bireyin tüm istendik davranışları tesadüfen, gelişigüzel yani, informal eğitim yoluyla kazanmasını sağlayacak kadar uzun değildir. Ayrıca, pek çok davranışın informal eğitim yoluyla kazanılmasını beklemek, gerek birey gerekse toplum için oldukça pahalı bir yoldur. Bu durumda, bazı istendik davranışların planlı olarak bireye kazandırılması gerekmektedir. Bünyesinde plan unsuru taşıyan eğitim ise, formal eğitim olarak adlandırılmaktadır. Formal eğitim, plan ya da kasıtlılık özelliğiyle informal eğitimden ayrılmaktadır. O halde formal eğitim, "bireyin davranışında kendi yaşantısı yoluyla ve kasıtlı olarak istendik değişme meydana getirme süreci" (Ertük, , s. 12) olarak tanımlanabilir. Bireyin davranışındaki bu değişme, bireyin yeni davranışlar kazanması şeklinde olabileceği gibi, istenmeyen davranışların değişikliğe uğraması biçiminde de olabilir. Kısaca, formal eğitim, istendik öğrenmeleri kasıtlı olarak meydana getirme sürecidir. İstendik öğrenmeleri/davranış bilimlerinin verilerinden yararlanarak kasıtlı ve verimli bir biçimde öğrencilere kazandırmaya çalışan kurumlar ise, çeşitli düzey ve türdeki okullardır. Diğer bir deyişle okullar, planlı bir biçimde istendik öğrenmelerin gerçekleşmesine yardım eden kurumlardır.

26 xxvi Okullarda istendik öğrenmelerin gerçekleşmesini sağlayan ya da istendik öğrenmelerin oluşmasına rehberlik eden kişiler öğretmenlerdir. Öğretmenlerin geçerli öğrenmeleri, planlı bir biçimde gerçekleştirmede kullandıkları temel araç ise öğretim programlarıdır. Öğretim Programı, bir derste öğrencilerin ulaşacağı hedefleri, hedeflerin kapsadığı davranışları, davranışları kazandırmak üzere düzenlenecek eğitim durumlarını ve davranışların ne derecede kazandırıldığını ortaya koyabilecek sınama durumlarını kapsayan, gelişmeye açık ve çok yönlü et kileşim içinde olan öğeler bütünüdür. Tanımdan da anlaşılacağı gibi öğretim programının kapsaması gereken üç temel öğe; hedefler, eğitim durumları ve değerlendirmedir. Bir öğretim programının başarısı, belirlenen istendik davranışları kazandırabilme derecesine bağlıdır. İstendik davranışların kazandınlmasındaki yetersizlik ise, ilgili öğe ya da öğelerde geliştirme çalışmalarının gereğine işaret etmektedir. Bu durumda program geliştirme; öğretim programının tüm öğelerini daha etkili ve yeterli hale getirme sürecidir. Diğer bir deyişle, program geliştirme, ulaşılması beklenen hedefleri ve kapsadığı davranışların saptanmasını, öğrenme yaşantılarının seçilip düzenlenme ve kazandırılmasını öğrenme yaşantılarının etkililiği yani hedeflere ne derece ulaşıldığını ortaya koyabilecek ölçme ve değerlendirme etkinliklerini ve programın tüm öğe lerine dönüt verme ve düzeltme çalışmalarını bünyesinde bulunduran bir süreçtir. Kısaca program geliştirme, öğretim programının öğeleri arasında gelişmeye dönük, karşılıklı ve çembersel etkileşimi sağlayan bir süreçtir. Yukarıdaki tanımlarda da kapsandığı gibi program geliştirmeciler şu sorııları cevaplamak durumundadırlar (Ertürk, , s ). 1. Öğrenciye kazandırılacak davranışlar neler olmalıdır? 2. Öğrenci bu davranışları kazanmak için hangi eğitimsel yaşantıları geçirmeli yani hangi eğitim durumları düzenlenmelidir? 3. Bu eğitimsel yaşantılar, öğrenciye davranışı kazandırmak üzere nasıl örgütlenmelidir? 4. İstendik davranışları kazandırmak üzere düzenlenen eğitim durumlarının etkililik derecesi nedir? 5. Değerlendirme sonuçlarına göre mevcut programda ne gibi değişikliklikler gereklidir? Yukarıdaki sorulara verilecek cevaplarla program geliştirme çalışmalarının çerçevesi çizilmekte aynı zamanda da öğretim programının öğeleri belirlenmektedir.

27 xxvii Öğretim programının öğeleri arasında istendik davranışların ya da davranış değişikliğinin oluşturulduğu aşama, eğitim durumlarının düzenle nerek öğrenme yaşantılarının öğrencilere kazandırıldığı aşamadır. O halde eğitim sisteminin işgörüsünü yerine getirmesinde bir başka deyişle, istendik öğrenmelerin oluşturulmasında öğretme-öğrenme süreci, merkezi bir öneme sahiptir. Bu nedenle, öğretim programının dayandığı temellerden ikisi; insanın gelişim ve öğrenme ile ilgili özellikleridir. Öğretim programını hazırlama ve geliştirmede ve öğretimi planlayıp uygulama ve değerlendirmede insanın gelişim özelliklerini, insanda öğrenmenin nasıl oluştuğunu anlamak yaşamsal bir öneme sahiptir. Çünkü insanın gelişim ve öğrenme özelliklerine yani bireyin doğasına aykırı bir öğretimi gerçekleştirmek mümkün değildir. Yukarıdaki nedenlerle gerek öğreticiler, gerekse program geliştiriciler için, gelişim ve öğrenmenin nasıl oluştuğunu bilmek ve program geliştirme ve öğretim sürecinde bu bilgiyi uygulamak eğitimin işgörüsünü gerçekleştirmede özel bir öneme sahiptir. Bu nedenle, kitapta önce insanın çeşitli gelişim alanlarına ilişkin özellikleri incelenmiş ve bu özelliklerin eğitim açısından doğurguları üzerinde durulmuştur. İkinci bölüm de ise çeşitli yaklaşımlara göre öğrenme kuramları incelenmiş ve her bir öğrenme kuramının eğitim açısından sonuçlarının neler olabileceği özetlenmiştir. Üçüncü bölümde ise, gelişim ve öğrenme ilkeleri doğrultusunda öğretim sürecinin planlanması, uygulanması sırasında kullanılabilecek öğretme-öğrenme modelleri, öğretim stratejileri, çeşitli öğrenme ürünleri ve öğretimi açıklanmaya çalışılmıştır.

28

29 BÖLÜM I GELİŞİM ÜNİTE 1 GELİŞİMLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR, İLKELER VE GELİŞİMİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER Bu üniteyi tamamladığınızda aşağıdaki hedeflere ulaşmanız beklenmektedir. 1. Gelişimle ilgili temel kavramları yorumlayabilme 2. Çeşitli düzey ve türdeki eğitim durumları düzenlemede gelişim ilkelerini kullanabilme 3. Gelişimi etkileyen faktörlerin, bireyin gelişimini sağlamadaki rolünü belirleyebilme ÜNİTENİN ANA HATLARI Gelişimle İlgili Temel Kavramlar Büyüme Gelişme Olgunlaşma Öğrenme Hazırbulunuşluk Gelişimin Kritik Dönemleri Gelişimle İlgili Temel İlkeler Gelişimi Etkileyen Faktörler Kalıtım Çevre Hormonlar

30 2 GELİŞİMLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR, İLKELER ve GELİŞİMİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER Davranış değiştirme mühendisleri olarak tanımlanan öğretmenlerin, etkili öğrenmeyi sağlayabilmeleri için, değişik yaş ve gelişim dönemindeki öğrencilerin özelliklerini bilmeleri ve öğretme-öğrenme ortamlarını bu özelliklere uygun olarak düzenlemeleri gerekmektedir. Çünkü, eğitim durumundaki işaretler (ipuçları), pekiştirici uyarıcılar vb. dış koşullar, öğrencinin genel yetenek düzeyi, öğrenme özellikleri, gelişim düzeyi vb. iç koşullarına uygun olduğu takdirde öğrenmeyi sağlamak mümkündür. Okulöncesi, ilk öğretim, ortaöğretim, yükseköğretim çağındaki çocuk ve gençlerin konuşma, düşünme, problem çözme biçimleri ve güçleri, sosyal, duygusal ve psiko-motor gelişim özellikleri birbirinden farklıdır; öğretmenler, öğretim sürecinde öğrencilerin tüm bu özelliklerini dikkate aldıklarında başarılı bir eğitim gerçekleştirebilirler. Ayrıca, aynı çağda bulunan çocukların da gerek kalıtım, gerekse çevrenin etkisiyle gelişim özellikleri birbirinden farklılık göstermektedir. Özellikle okulda ortaya çıkan öğrenme farklarının önemli bir bölümü, çocuğun içinde yaşadığı çevresel koşullara bağlanmaktadır. O halde öğretmenler, çocuğun gelişimini etklileyen bu etkenleri bilerek, olumsuz, dezavantajlı çevrelerden gelen çocukları, öğretme öğrenme ortamında destekleyici önlemleri almalıdırlar. Öğretmenlerin bu önlemleri alabilmeleri için değişik yaş ve gelişim çağlarındaki çocukların fiziksel, psikososyal, bilişsel ve ahlak gelişimi özelliklerini bilmeleri gerekmektedir. Ayrıca, anababaların da çocukların gelişim özellikleri konusunda bilgili olmaları, çocukların gelecekte her yönden sağlıklı bireyler olarak yetişmeleri için vazgeçilmez bir ön koşuldur. Yukarıdaki nedenlerle ele alınması düşünülen gelişim alan ve gelişim kuramlarına ilişkin açıklamalara geçmeden önce, bu ünitede gelişimle ilgili temel kavramlar, ilkeler ve gelişimi etkileyen faktörler verilmiştir. GELİŞİMLE İLGİLİ TEMEL KAVRAMLAR Aşağıda genellikle birbirinin yerine yanlış olarak kullanılan, ancak birbirinden farklı olan büyüme, gelişme, olgunlaşma, öğrenme, hazırbulunuşluk, gelişimin kritik dönemleri kavramlarına açıklık getirilmeye çalışılmıştır.

31 3 BÜYÜME Vücudun sadece boy, kilo ve hacim olarak artmasıdır. Büyüme, vücudun değişik organlarında değişik hızlarda gerçekleşebilir. GELİŞME Gelişme organizmanın, büyüme, olgunlaşma ve öğrenmenin etkileşimiyle sürekli olarak ilerleme kaydeden değişmesidir. Gelişmeyi ürün olarak ele aldığımızda gelişimi bu ürünün süreç yönü olarak tanımlayabiliriz. Gelişim, organizmanın döllenmeden başlayarak bedensel, zihinsel, dil, duygusal, sosyal yönden, belli koşulları olan en son aşamasına ulaşıncaya kadar sürekli ilerleme kaydeden değişimidir. Gelişme, olgunlaşma ve öğrenme etkileşimlerinin bir ürünüdür. Gelişim ise süreçtir. Olgunlaşma ve öğrenme olmadan gelişim sağlanamaz. Örneğin; bir çocuğun ağaca tırmanması devimsel bir gelişmedir. Çocuk kas ve kemikleri yeterli büyüklüğe ve olgunluğa erişmeden ağaca tırmanmayı öğrenemez. Kas ve kemikleri yeterli olgunluğa eriştikten sonra ağaca tırmanmayı öğrenmemişse de ağaca tırmanma davranışını gösteremez. Demek ki gelişme, olgunlaşma ve öğrenmeyi kapsayan temel bir kavramdır. OLGUNLAŞMA Çocuk bir gelişim döneminden diğerine bireysel hızıyla, aşamalı olarak ilerler. Meydana gelen bazı değişmeler öncelikle olgunlaşmaya bağlıdır. Olgunlaşma, öğrenme yaşantılarından bağımsız, biyolojik olarak kalıtım tarafından kontrol edilen bir değişmedir. Olgunlaşma, vücut organlarının kendilerinden beklenen fonksiyonu yerine getirebilecek düzeye gelmesi için, öğrenme yaşantılardan bağımsız olarak, kalıtımın etkisiyle geçirdiği biyolojik bir değişmedir. Olgunlaşma, fiziksel gelişime büyük ölçüde etki eder. Birçok psiko-motor davranışın yapılması olgunlaşmaya bağlıdır. Örneğin; çocuğun kas ve kemik yapısı yeter olgunluğa gelmeden, ne kadar yürüme alıştırması yaptırırsak yaptıralım, çocuk yürümeyi öğrenemez. Ayrıca olgunlaşma, çocukların belirli bir yaşta gösterebilecekleri özelliklerdeki en fazla artışı sağlayabilir. Henüz el kaslarını tam olarak kontrol edemeyen beş yaş çocuğu, genellikle on yaş çocuğu kadar düzgün ve kontrollü bir şekilde çizemeyecektir. Büyüme ve gelişmeyle ilgili diğer temel kavramlar öğrenme, hazırbulunuşluk ve kritik dönem kavramlarıdır.

32 4 ÖĞRENME Sadece büyüme ve olgunlaşmanın sağlanmasıyla gelişmenin oluşamayacağını yukarıda açıklamıştık. Gelişmenin meydana gelebilmesi için üçüncü öğe olan öğrenmeye ihtiyaç duyulmaktadır. Öğrenme, bireyin çevresiyle belli bir düzeydeki etkileşimleri sonucunda meydana gelen nispeten kalıcı izli davranış değişmesidir. Örneğin; Çocuğun düzgün bir şekilde kalem tutabilmesi için el ve parmak kaslarının, kemiklerinin yeter büyüklüğe ve olgunluğa erişmesi yetmez. Çocuğun kalemin nasıl tutulduğunu görmesi, kalem tutma denemelerini yapması, düzgün tuttuğunda bundan haberdar edilmesi, pekiştirilmesi gerekir. Demek ki gelişimin sağlanabilmesi için, çocuğun çevresiyle belli düzeyde etkileşimde bulunmasına yani öğrenmesine ihtiyaç vardır. Örneğin; Down sendromlu çocuklar zihinsel olarak özürlüdür ve genetik miras, bu çocukların düşünme ve problem çözme yeteneklerini sınırlandırmaktadır. Fakat onlara, uygun yaşantılar sağlandığında pek çok şeyi öğrenebilirler. Aynı şekilde, normal kalıtsal yetenekle doğan çocuklara, karmaşık problemleri çözme becerileri öğretildiği takdirde yüksek düzeyde performans gösterebilmektedirler. Aksi durumda ise, öğrenme olanaklarından yoksun bırakıldıklarında da zihinsel olarak alt düzeyde bile görünebilirler. Sonuç olarak, çevre tarafından öğrenme olanakları sağlanmadığında çocuğun yeterli olarak gelişmesini beklemek mümkün değildir. Bu nedenle gelişimi sağlamak bakımından, anne - baba ve öğretmenin ya da onların yerine geçen yetişkinlerin rolü, yaşamsal bir öneme sahiptir. HAZIRBULUNUŞLUK Olgunlaşma, bireye yaşla birlikte artan yeterlikler sağladığı gibi, öğrenme fırsatları verildiği takdirde bireyin yeni ve daha karmaşık davranışları kazanması için gerekli olan hazırbulunuşluğu da beraberinde getirir. Ancak hazırbulunuşluk, bireyin sadece olgunlaşma düzeyini değil, aynı zamanda, bireyin önceki öğrenmelerini, ilgilerini, tutumlarını, güdülenmişlik düzeyini, yeteneklerini, genel sağlık durumunu da kapsar (Gibson ve Vinegradoff, ). Ertürk, hazırbulunuşluk kavramını; bireyin eğitim pazarına getirdiği özelliklerin tümü, olarak ifade etmektedir.

33 Örneğin; bisiklet kullanmak için yeterli hazırbulunuşluk düzeyinde olan bir çocuk; bisiklet kullanmaya isteklidir, bisikleti kullanmak için gerekli olan kaslar ve diğer organları yeterli olgunluğa erişmiştir, bisikletin nasıl kullanılacağı ile ilgili önkoşul öğrenmelere sahiptir, genel sağlık durumu bisiklete binmesine uygundur. Öğrenme ve hazırbulunuşluğun dışında gelişimle ilgili olan diğer önemli kavram gelişimin kritik dönemleri dir. 5 GELİŞİMİN KRİTİK DÖNEMLERİ Çocuklar, bazı gelişim dönemlerinde ve yaşlarda belli tür öğrenmelere karşı yüksek duyarlık gösterme eğilimindedirler. Çevre etkilerine karşı daha duyarlıdırlar ve çevrede düzenlenen öğrenme yaşantılarını diğer dönemlerden daha hızla kazanabilirler. Psikologlar bu dönemlere kritik gelişim dönemleri adı vermektedirler (Oyama, ). Ana - baba ve öğretmenler, çocukların üst düzeyde gelişimlerini sağlamak istiyorlarsa, bu kritik gelişim dönemlerinde, çocukların belirli yaşantıları geçirmeleri için olanaklar hazırlamalıdırlar. Örneğin; çocukların başkalarıyla yakın ilişkiler kurabilmesi için, bebeklere yakın, sevecen, sıcak davranılmalıdır. Bu şansı, bebeklere sağlamadaki gecikme, en fazla altı ayı geçtiği takdirde, okul yıllarında sosyal ilişkiler geliştirme yeteneği zayıflayabilir (Bowlby, ). Burada can alıcı nokta zamanlamadır. Eğer öğrencilere yaşamlarının belirli zamanlarında öğrenme fırsatları sağlanmadıysa gelişim ya yavaşlayabilir, ya da tamamen durabilir. Birçok psikoloğa göre okulöncesi yılları psiko-sosyal gelişim için olduğu kadar zihin ve dil gelişimleri için de kritik gelişim dönemidir. Bu nedenle, özellikle sosyo-kültürel açıdan geri olan çevrelerde yaşayan çocukların bu dezavantajını gidermek için erken yönlendirici programların uygulanması gerekmektedir. Aksi takdirde, çocuklar çok önemli bazı, yaşantıları zamanında kazanamayacaklarından dolayı, yaşıtlarından daha geride görünebilirler.

34 6 GELİŞİMLE İLGİLİ TEMEL İLKELER Gelişimde bazı evrensel ilkeler vardır. Her insanın gelişimi bu ilkelerle gerçekleşir. Bunlardan bazıları şunlardır: 1. Gelişim, kalıtım ve çevre etkileşiminin bir ürünüdür: Kalıtım yoluyla getirilen saç rengi, göz rengi, cinsiyet, beden biçimi gibi, anayapının bazı özellikleri doğrudan gözlenebilirken bazı özellikler çevre ile etkileşimlerin bir ürünü olarak ortaya çıkmaktadır. Örneğin; kalıtım yoluyla getirilen zekâ kapasitesinin tam olarak kullanılabilmesi için, bireyin bilişsel gelişimini besleyen bir çevre içinde etkileşimde bulunması, zengin yaşantılar kazanması gerekmektedir. 2. Gelişim süreklidir ve belli aşamalarda gerçekleşir: Gelişim ileriye doğrudur ve birikimli bir süreçtir. Gelişimde her aşama, kendinden öncekine dayalı, kendinden sonraki aşamaya hazırlayıcıdır. Ancak, bu gelişim aşamaları birbirinden kesin çizgilerle ayrılmış değildir. Birbiriyle içiçe geçmiş olabilir. Örneğin; ilkokul dönemindeki bir çocuk mantıksal düşünmeye başlamış olmasına rağmen, Bir kilogram demir mi yoksa bir kilogram pamuk mu daha ağırdır? diye sorduğunuz zaman Bir kilogram demir diyerek okul öncesi dönemdeki çocuğun özelliğini gösterebilir. 3. Gelişim nöbetleşe devam eder: Çeşitli dönemlerde gelişim alanları nöbetleşerek ön plana geçebilir. Bir gelişim alanının çok hızlandığı dönemlerde, diğerleri duraklama gösterebilir. Örneğin; yürümenin ön plana çıktığı dönemde, konuşma duraklama eğilimi gösterebilir. 4. Gelişim baştan ayağa, içten dışa doğrudur: Önce, başın hareketi kontrol edilir. Daha sonra göğüs, karın, bacaklar ve ayağın kontrolü sağlanır. Ayrıca, önce beden ve iç organların, daha sonra dışa doğru olan kolların gelişimi sağlanır. 5. Gelişim, genelden özele doğrudur: Çocuklar önce tüm vücuduyla hareket eder, büyük kaslarını kullanır. Daha sonra belli bir etkinlilikle ilgili organını kullanabilir hale gelir. Örneğin; çocuk top oynarken önce bütün vücuduyla topu tutar. Daha sonra küçük kasları geliştikçe sadece elleriyle hatta parmaklarıyla topu tutabilir hale gelir.

35 6. Gelişimde kritik dönemler vardır: Organizmanın bazı gelişim alanlarında, öğrenmeye ya da gelişmeye eğilimli olduğu belli bir zaman dilimi vardır. Bu dönemde organizma, çevre etkilerine daha çok duyarlıdır ve daha hızlı öğrenir. Örneğin; okul öncesi dönem, zihinsel gelişim ve dil gelişimi için kritik dönemdir. Bu dönemde, çocuğa hazırlanacak zengin uyarıcı çevre, onun gelişimi üstünde diğer dönemlerden daha olumlu etkide bulunur. Diğer bir örnek; yaş arası, çocuğun temel güven duygusunu kazanması için kritik bir dönemdir. Bu dönemde temel güven duygusu kazanılmadığı takdirde, daha sonra kazanılması daha güçtür. 7. Gelişim bir bütündür: Gelişim alanları birbiriyle etkileşim içindedir. Bir gelişim alanındaki olumlu ya da olumsuz bir özellik diğer gelişim alanlarını da aynı yönde etkiler. Örneğin; fiziksel bakımdan güzel bir çocuk, başkalarının yoğun ilgisini çeker, sevilir. Sevilen çocuğun duygusal gelişimi olumludur. Kendine güven duyar. Başkalarını sevebilir ve olumlu ilişkiler kurabilir. Bu nedenle, sosyal gelişimi de olumlu bir şekilde etkilenir. Sosyal bir çocuk, çevresiyle daha çok etkileşimde bulunacağından bilişsel gelişimi olumlu yönde etkilenebilir. Sonuç olarak, tüm gelişim alanları birbiriyle içiçedir ve etkileşim içindedir. 8. Gelişimde bireysel farklar vardır: Gelişme,olgunlaşma ve öğrenmenin etkileşiminin bir ürünüdür. Olgunlaşmayı büyük ölçüde kalıtım, öğrenmeyi ise, çevre etkileşimleriyle kazanılan yaşantılar belirlemektedir. Her bireyin biyolojik kalıtsal mirası ve etkileşimde bulunduğu çevrenin farklı olması nedeniyle, gelişiminin de farklı olması doğaldır. Bazı çocuklar beş aylıkken bile diş çıkarırken, bazıları sekiz, bazıları on aylıkken diş çıkarabilir. Sonuç olarak gelişimde gözlenen bireyler arasındaki farklar normal karşılanmalıdır. 7 GELİŞİMİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER James Arthur Springer ve James Eduvardo Lewis özdeş ikizlerdir. (Aynı yumurta ikizleri) Dört haftalık bebek iken iki ayrı aileye evlât olarak verilirler. Bu tarihten itibaren otuzdokuz yıl ayrı kalır ve şubat de bir araya getirilirler. Biraraya geldiklerinde pek çok özelliklerinin aynı olduğunu görürler. James Springer, Gözlerine baktığımda kendimin yansımasını gördüm. Bağırmak ya da ağlamak istedim; ancak yapabildiğim tek şey, gülmekti demektedir.

nest...

çamaşır makinesi ses çıkarması topuz modelleri kapalı huawei hoparlör cızırtı hususi otomobil fiat doblo kurbağalıdere parkı ecele sitem melih gokcek jelibon 9 sınıf 2 dönem 2 yazılı almanca 150 rakı fiyatı 2020 parkour 2d en iyi uçlu kalem markası hangisi doğduğun gün ayın görüntüsü hey ram vasundhara das istanbul anadolu 20 icra dairesi iletişim silifke anamur otobüs grinin 50 tonu türkçe altyazılı bir peri masalı 6. bölüm izle sarayönü imsakiye hamile birinin ruyada bebek emzirdigini gormek eşkiya dünyaya hükümdar olmaz 29 bölüm atv emirgan sahili bordo bereli vs sat akbulut inşaat pendik satılık daire atlas park avm mağazalar bursa erenler hava durumu galleria avm kuaför bandırma edirne arası kaç km prof dr ali akyüz kimdir venom zehirli öfke türkçe dublaj izle 2018 indir a101 cafex kahve beyazlatıcı rize 3 asliye hukuk mahkemesi münazara hakkında bilgi 120 milyon doz diyanet mahrem açıklaması honda cr v modifiye aksesuarları ören örtur evleri iyi akşamlar elle abiye ayakkabı ekmek paparası nasıl yapılır tekirdağ çerkezköy 3 zırhlı tugay dört elle sarılmak anlamı sarayhan çiftehan otel bolu ocakbaşı iletişim kumaş ne ile yapışır başak kar maydonoz destesiyem mp3 indir eklips 3 in 1 fırça seti prof cüneyt özek istanbul kütahya yol güzergahı aski memnu soundtrack selçuk psikoloji taban puanları senfonilerle ilahiler adana mut otobüs gülben ergen hürrem rüyada sakız görmek diyanet pupui petek dinçöz mat ruj tenvin harfleri istanbul kocaeli haritası kolay starbucks kurabiyesi 10 sınıf polinom test pdf arçelik tezgah üstü su arıtma cihazı fiyatları şafi mezhebi cuma namazı nasıl kılınır ruhsal bozukluk için dua pvc iç kapı fiyatları işcep kartsız para çekme vga scart çevirici duyarsızlık sözleri samsung whatsapp konuşarak yazma palio şanzıman arızası